Antidepresan - Kesin cözüm ?

Bide şunu unutmuşum benim toplumda konuşurken sesim kısılır bazen çekingenlikten.Evde esprili güleryüzlü bir kızımdır.Tanıdigım alıştığım insanların yanında mutlu rahatımdır.Ama bu aralar genel bir depresyon icindeyim sanki .Bunları düşunmekten moralim bozuk.İşimde olmasa tamamen evde bunalım gecirebilirdim.Umarım kurtuluruz bu hastalıktan.Gelişmeleri haberdar edelim birbirimize..Sormak istediginiz birsey varsa özeldende yazabilirsiniz
Sosyal fobinin kuyruğudur depresyon, peşine gelir, çünkü hiçbir şey yapamayıp rezil olma, yanlış bir şey yaparım korkusuyla toplumdan ve kendimizden geri kalıyoruz haliyle isteğimiz de uçuveriyor, olduğumuz yere tünüyoruz,kanatlarımız kırılıyor.
İlk fırsatta randevu alacağım ben yazsın bana serotonin arttırıcı bir ad.
Valla çekilir gibi değil.

Ya bi de insanların ahkam kesmeleri yok mu.
Size de geliyodur eminim aynıları.
Mesela:
Sosyal ol, insan içine karış, aktivitelere katıl.
Ahahah benim aklıma gelmiyo zaten bi sen akıllıydın di mi😂
Sorun zaten onu yapamamak, yapamadığım bir şeyi nasıl çözüm olarak sunabiliyosun, tam bir paradoks üreticisi.
Müzik dinle iyi gelir hee doğru. Beethoven depresyona iyi geliyomuş.
Çık gez yürüyüş yap hadi ya bu da benim aklıma gelmiyodu ne ilginç.
Kitap oku kitap başka dünyalara dalıyon aklını başka şeye ver, valla Einstein bile bu kadar zeki değildi tebrikler mükemmel bi çözüm önerisi.
Kaygıdan, anksiyeteden, kafada dönen düşüncelerden boşalıyo mu ki beyin de kafanı ona veresin?
Bunun eş değeri adam çok afedersiniz basur olmuş, git tuvaletini yap rahatlarsın diyo çözüm olarak.
Kişi kanser olmuş, mizik dinli yiii geçer imin ol giçir.
Konu ruh sağlığı olunca nedense beden sağlığı kadar önemsenmiyor.
Hep afaki hep saçma sapan öneriler.
Doktorlar zate 15 sene boşuna uzmanlaşıyorlar boşuna psikiyatri diye bir bilim dalı geliştirilmiş.
Madem müzikle geçiyo kapatalım müzik dinletisi bilim dalı açalım yerine ahahahah😂
Bizi serotonin geri alım inhibitörleri paklar, hep birlikte randevulara gitmemiz lazım😬
 
Aynı durum bendede var.Dediklerinizin birebir aynısını yaşıyorum.Buarada sosyal fobide tedavi olarak selektif serotonun reuptake inhibörleri denen depresyon ilaçları kullanılıyor.Serotonin mutluluk hormonu seviyesini arttiriyor.Mesela selektra diye bir ilaç varmış.Çok araştırdım.Bir cok insanda içe dönüklükten dışa dönüklüğe pozitif sonuçlar vermiş.Toplumda rahat olmaya başlamışlar.Psikiyatrist eşliğinde kullanılır tabi .Ben o ilaçtan kullanmak istiyorum.Tek korktuğum bazı insanlarda kilo aldırma yan etkisi yapmış.Ben bide kilo sorunlarıyla uğraşmak istemediğimden biraz korkuyorum ve özel sektörde çalışıyorum.Ailem bana kullanma ilerde bilgilerine işler iş hayatında evlilik hayatında falan sorun yaşarsin diyor.Ama bu hastalıklada yaşayamam.Böyle ömür geçmez.Hayatımın en güzel yaşları bu fobiyle gecmesini istemiyorum.İnsanlar ne der diye yaşamak istemiyorum.Dışardan fobi sesbebiyke suratsız , soğuk durmak istemiyorum.Çevreme bakıyorum.Herkez rahat , geniş , duyarsız , özgüvenli.Kendim gibi kimseyi göremiyorum.Kimse empati yapamıyor.Acaba bu kız çekingenmi , ürkekmi diye düsünemiyor ailemden başka.Dışa dönük insanlar daha tatlı , cana yakın , sempatik , iyi insan olarak algılanıyor.Bazen bakıyorum çevremde bir insan bir ortana giriyor iki günde alısıyor .Kanka oluyor , onlardan biri gibi , rahat .Benimse bir ortama alışmam uzun zaman alır.Hiç alışamadigim ortamlarda olur .Ben psikoloğa gitmek istiyorum.Ama acaba ilacsız terapiyle işe yararmı .Daha önce hiç gitmedim psikoloğa.Siz hangi antidepresanı kullandınız ve fayda görmediniz? Psikoloğa gittinizmi ? Online psikiyatrist sistemi varmı , faydası olurmu

O dediğiniz antidepresanlardan fayda gören çok ama tabi ki tek başına %100 fayda sağlamıyor, terapiyle desteklenirse faydası maksimuma çıkıyormuş. Sadece terapiyle de aşan olabiliyo ama işte terapist bulmak da büyük bir şans, deneme yanılma ile doğru olanı bulmak gerek, iyi doktoru bulmak gibi bu da.
Her terapist iyi çıkmıyor.
Ben ad başladığımda terapiye de başladım ancak hiç uyuşmadık psikologla yeni mezundu kendisi, seanslarda hep ben konuşuyodum, 50 dk’lık seansta paso ben anlatıyodum kendisi hıı, hımm, ya bende de böyleydi, bende de şöyleydi diye kendinden örnek veriyodu, terapi gibi değil de dedikodu yapıyomuşuz gibiydi, fayda göremedim sonlandırdım.
Bulunduğum Şehirde kısıtlı imkan var, online terapiden de fayda gören çok var, online araştıracağım, batıda bi yerde iyi bi terapist bulup ilk görüşmeyi yüz yüze yaptıktan sonra online olarak da devam edilebiliyo,
öyle bir terapist bulsam çok iyi olcak.
 
Sorun zaten başkası olduğunda koşa koşa gidip kendimiz olduğunda adım bile atmamamız halbuki en önce ben diyebilsek, işte bunun için çözüm bulmak gerek, ilaçsa ilaç, terapiyse terapi, çünkü biz mutsuzuz diye hayat bize durup yol vermiyo, çözümü bizim bulmamız lazım.
Ben ilk fırsatta psikiyatriden randevu alcam çünkü kaygı ve bu fobik durumlarım üst seviyede atlatamıyorum, insan kendi kendine bi yere kadar gidebiliyo, bazen dışardan objektif üçüncü göze ihtiyaç duyuyo.
Çok haklısınız
 
O dediğiniz antidepresanlardan fayda gören çok ama tabi ki tek başına %100 fayda sağlamıyor, terapiyle desteklenirse faydası maksimuma çıkıyormuş. Sadece terapiyle de aşan olabiliyo ama işte terapist bulmak da büyük bir şans, deneme yanılma ile doğru olanı bulmak gerek, iyi doktoru bulmak gibi bu da.
Her terapist iyi çıkmıyor.
Ben ad başladığımda terapiye de başladım ancak hiç uyuşmadık psikologla yeni mezundu kendisi, seanslarda hep ben konuşuyodum, 50 dk’lık seansta paso ben anlatıyodum kendisi hıı, hımm, ya bende de böyleydi, bende de şöyleydi diye kendinden örnek veriyodu, terapi gibi değil de dedikodu yapıyomuşuz gibiydi, fayda göremedim sonlandırdım.
Bulunduğum Şehirde kısıtlı imkan var, online terapiden de fayda gören çok var, online araştıracağım, batıda bi yerde iyi bi terapist bulup ilk görüşmeyi yüz yüze yaptıktan sonra online olarak da devam edilebiliyo,
öyle bir terapist bulsam çok iyi olcak.

O dediğiniz antidepresanlardan fayda gören çok ama tabi ki tek başına %100 fayda sağlamıyor, terapiyle desteklenirse faydası maksimuma çıkıyormuş. Sadece terapiyle de aşan olabiliyo ama işte terapist bulmak da büyük bir şans, deneme yanılma ile doğru olanı bulmak gerek, iyi doktoru bulmak gibi bu da.
Her terapist iyi çıkmıyor.
Ben ad başladığımda terapiye de başladım ancak hiç uyuşmadık psikologla yeni mezundu kendisi, seanslarda hep ben konuşuyodum, 50 dk’lık seansta paso ben anlatıyodum kendisi hıı, hımm, ya bende de böyleydi, bende de şöyleydi diye kendinden örnek veriyodu, terapi gibi değil de dedikodu yapıyomuşuz gibiydi, fayda göremedim sonlandırdım.
Bulunduğum Şehirde kısıtlı imkan var, online terapiden de fayda gören çok var, online araştıracağım, batıda bi yerde iyi bi terapist bulup ilk görüşmeyi yüz yüze yaptıktan sonra online olarak da devam edilebiliyo,
öyle bir terapist bulsam çok iyi olcak.
Evet işin ehli biri olmalı.Gönül isterki ilaçsız atlatabiliyim.Ama açıkcası çok inanamıyorum kendime.Online terapide mantıklı geldi bana siz deyince.
 
Sosyal fobinin kuyruğudur depresyon, peşine gelir, çünkü hiçbir şey yapamayıp rezil olma, yanlış bir şey yaparım korkusuyla toplumdan ve kendimizden geri kalıyoruz haliyle isteğimiz de uçuveriyor, olduğumuz yere tünüyoruz,kanatlarımız kırılıyor.
İlk fırsatta randevu alacağım ben yazsın bana serotonin arttırıcı bir ad.
Valla çekilir gibi değil.

Ya bi de insanların ahkam kesmeleri yok mu.
Size de geliyodur eminim aynıları.
Mesela:
Sosyal ol, insan içine karış, aktivitelere katıl.
Ahahah benim aklıma gelmiyo zaten bi sen akıllıydın di mi😂
Sorun zaten onu yapamamak, yapamadığım bir şeyi nasıl çözüm olarak sunabiliyosun, tam bir paradoks üreticisi.
Müzik dinle iyi gelir hee doğru. Beethoven depresyona iyi geliyomuş.
Çık gez yürüyüş yap hadi ya bu da benim aklıma gelmiyodu ne ilginç.
Kitap oku kitap başka dünyalara dalıyon aklını başka şeye ver, valla Einstein bile bu kadar zeki değildi tebrikler mükemmel bi çözüm önerisi.
Kaygıdan, anksiyeteden, kafada dönen düşüncelerden boşalıyo mu ki beyin de kafanı ona veresin?
Bunun eş değeri adam çok afedersiniz basur olmuş, git tuvaletini yap rahatlarsın diyo çözüm olarak.
Kişi kanser olmuş, mizik dinli yiii geçer imin ol giçir.
Konu ruh sağlığı olunca nedense beden sağlığı kadar önemsenmiyor.
Hep afaki hep saçma sapan öneriler.
Doktorlar zate 15 sene boşuna uzmanlaşıyorlar boşuna psikiyatri diye bir bilim dalı geliştirilmiş.
Madem müzikle geçiyo kapatalım müzik dinletisi bilim dalı açalım yerine ahahahah😂
Bizi serotonin geri alım inhibitörleri paklar, hep birlikte randevulara gitmemiz lazım😬
Aynen öyle banada aynı laflar söyleniyor.Girisken ol , korkma vs .çok basit bir şeymiş gibi.Sorun zaten bunları yapamamamız.Bide şunu merak ediyorum.Siz normal dostluk kurabiliyormusunuz uzun süreli? Mesela bir şehirde üni okuyordunuz ve arkadaşlar edindiniz diyelim.Sonra üniver. Bitince tekrar şehirinize gelince o kişilerle iletişiminizi devam ettirebiliyormusunuz ? Onlarınmı sizi aramasını bekliyorsunuz yoksa sizmi öncelikli davranıyorsunuz? Yakın arkadaşliklariniz, dostluklariniz varmı?Bende o konudada bir problem var.Yakınlık kurduğum , birbirimize kanka dedigimiz vs kisilerle aynı ortamdan uzaklasınca ben hep onların aramasını bekliyorum.Onlar aramazsa bende aramaya çekiniyorum çoğunlukla.Ve çoğunluğuyla iletışimim kesiliyor.Çünkü telefonla çok aramayı konuşmayıda çekiniyirum .Arkadaşlıgım bitebiliyor istisnalar olmakla birlikte genellikle bu şekilde oluyor.Hele bir kisiyi aradıysam ve bana hiç dönmediyse tamamen bir daha o kisiyke iletisime gecmeyesim geliyor.Yani bakıyorum karşıki tarafta bir vefalılik varmı arıyormu vs .Aramayınca bende aramıyorum.Sizce buda sosyal fobiyle alakalı bir sorunmu ? Siz nasılsınız bu konuda.Kurduğumuz arkadaşliklar kesinlikle suni , çıkar arkadaşlığı değil ama neden o insanlarla işimiz bitince birbirimizi arayıp iletisime devam ettirmiyoruz acaba bunu hep sormusumdur
 
Mesela ben bir şehire staj yapmaya gitmistim.Orda güzel arkadaşlıklar kurdum kısa bir sürede.Genellikle hep hemcinslerimdi.Karşi cinsle çok iletisim kuramazdım cunku.Derken stajımı tamanladım yaşadığım şehre gittiğimde o kisilerin beni aramasını , hal hatır sormasını , mesleğe başladınmı , nasıl gidiyor vs demelerini bekledim.Ama inanın okadar tanıştığım , beraber yiyip içtigimiz , sürekli bulustugumuz , evlerimize gelip gittigimiz , birbirimize hediyeler aldigimiz insanlardan çogu aramadı beni.Bir tanesiyle iletisimim devam ediyor sadece onuda kendim aramistim kendim pesinden kosmustum.Insanlarmi vefasız yoksa problem bendemi sizce.Yoksa o insanlar benim negatifligimi sosyal fobikligimin farkındaydıdamı beni tekrar arayip sormak istemediler.Ama beni sevmeselerdi ozamanlardan benimle takılmazlardı.Çunku birbirimize hicbir menfaatimiz yoktu.Iste bu tarz şeyleride çok kafama takıyorum.
 
Aynen öyle banada aynı laflar söyleniyor.Girisken ol , korkma vs .çok basit bir şeymiş gibi.Sorun zaten bunları yapamamamız.Bide şunu merak ediyorum.Siz normal dostluk kurabiliyormusunuz uzun süreli? Mesela bir şehirde üni okuyordunuz ve arkadaşlar edindiniz diyelim.Sonra üniver. Bitince tekrar şehirinize gelince o kişilerle iletişiminizi devam ettirebiliyormusunuz ? Onlarınmı sizi aramasını bekliyorsunuz yoksa sizmi öncelikli davranıyorsunuz? Yakın arkadaşliklariniz, dostluklariniz varmı?Bende o konudada bir problem var.Yakınlık kurduğum , birbirimize kanka dedigimiz vs kisilerle aynı ortamdan uzaklasınca ben hep onların aramasını bekliyorum.Onlar aramazsa bende aramaya çekiniyorum çoğunlukla.Ve çoğunluğuyla iletışimim kesiliyor.Çünkü telefonla çok aramayı konuşmayıda çekiniyirum .Arkadaşlıgım bitebiliyor istisnalar olmakla birlikte genellikle bu şekilde oluyor.Hele bir kisiyi aradıysam ve bana hiç dönmediyse tamamen bir daha o kisiyke iletisime gecmeyesim geliyor.Yani bakıyorum karşıki tarafta bir vefalılik varmı arıyormu vs .Aramayınca bende aramıyorum.Sizce buda sosyal fobiyle alakalı bir sorunmu ? Siz nasılsınız bu konuda.Kurduğumuz arkadaşliklar kesinlikle suni , çıkar arkadaşlığı değil ama neden o insanlarla işimiz bitince birbirimizi arayıp iletisime devam ettirmiyoruz acaba bunu hep sormusumdur
Arkadaşlıklarım da aynı sizin gibi, hep ben bekledim ve hemen hemen arayan taraf hiç ben olmadım, dostluklarım var, genelde hep karşı taraf konuşma başlatmıştır öyle devam etmişizdir. Yani benim böyle olduğumu bilen ve bana bu sebeplerden dolayı sitem etmeyen insanlar çevremde kaldı.
Ancak yukarda konuştuğumuz gibi herkes bu durumumuzu anlamıyo, vefasız, nankör olarak görüyo, halbuki bu bir fobi, açıklayamıyoruz, vefasız, nankör, ilgisiz değiliz, bencil de değiliz.
En çok insanları düşünenleriz fakat bunu ilgilenme olarak yansıtamıyoruz.
İnsanları kırmamak için hep onların istediği gibi davranma en kötü özelliğimiz ama arkadaşlık ve dostluklarda da aramayıp sormayarak aslında ilgilenmiyoruz da ne büyük bir paradoks bu ya.

Ya ben bi dönem o kadar kötüydüm ki, bi örnek veriyim teyzemlerle benim aram annemle olduğumdan çok iyidir, küçüklüğümüzden beri çok yakınız, bikaç sene önce teyzem aramıştı beni yılbaşıydı kutlamak falan için, gördüm ama açmadım, konuşmak istemedim, bir kere daha aradı cevapsız oldu, döncem dedim dönemedim de yoğunluk girdi, kaldı öyle, çok ayıp oldu kadına biliyorum ama beni kıskacına ele geçiren bu fobiyi gel de açıkla, teyze senle konuşmayı istemedim diyemedim kırılır diye.
İlk defa böyle bişey yaşadım, psikolojim çok kötüydü antidepresana başlamamıştım o zamanlar henüz.
Sonra yazın görüştük hiç açmadı konuyu, acaba ne dicek diye kendimi yedim bitirdim, kızcak mı, küscek mi diye.
Böyle şeyler de var bilmiyorum size de oluyo mu.
Konuşmak istemiyorum ve açmıyorum, çünkü istemiyorum, bunu açıklayamıyorum, adım vefasız, ilgisiz ve sorumsuza çıkıyor.
Son 6-7 aydır biraz aşmaya çalıştım bu durumu ı ıh yok olmuyo tek başıma yapamıyorum.
Daral geldi yav.
kısmi düzelme var.

İşin komik kısmı da aynısı bana yapılınca sizde de olduğu gibi karşı tarafı hemen silme isteğim, hemen bi nefret birikmesi geliyo nasıl geri dönmez bana, nasıl cevap vermez, ben kimim ki bana dönmemeyi düşünüyo diye öfkeleniyorum ooo bi öfke bi celal sormayın. Kinlenmenin everesti.
E ama aynısını sen yapıyosun kızım niye sana yapılmasından hoşlanmadığın bişeyin aynısını karşı tarafa yapıyosun diyorum kendime di mi ama. Yok olmuyo. Psikiyatri tedavilik bir durum var kesinlikle.

Benim de böyle iki tarafın da aramaması sonucu 7-8 yıldır görüşmediğim ve iletişimimin koptuğu üni arkadaşlıklarım var.
Ünide 5 sene yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmedi, her şeyi birlikte yaptık, her yere birlikte gittik, birlikte ders çalıştık.
Gençtik iki tarafın da hataları oldu, geçti gitti. Hoş gördük.
Ama sonra nolduysa mezun olduk bi dağıldık başka yerlere, bi dönem mezuniyetten sonra yine aynı şehirde bulunduk ama onlar da aramadı ben de aramadım.

Benim toksik bi ilişkim vardı o zamanlar, arkadaşlarım onu tasvip etmiyodu, hala ayrılamıyo musun hala geri mi dönüyosun diye bana kızıyolardı sanki kendileri hayatta her şeyde mükemmel karar alıyolarmış gibi.
O tavırları beni soğuttu onlardan.
Anladım ki benle pek görüşmek istemediler.
Böyle itici bikaç davranışları oldu.
Üçlü bi gruptuk, üçüncü kişi sonradan eklenmişti bize, biraz dominant bi karakterdi.
Koptuk öyle.
Ben de aramadım onlar da. Öyle bitti.

Ancak ünide tartışma yaşayıp aramın soğuk olduğu ev arkadaşımla sonradan da çok samimi olduk, iş hayatlarımızda farklı şehirlere gitmiş olsak dahi görüştük.
Hiç belli olmuyo bu insan ilişkileri.
Hala bile konuşuyoruz mesela o arkadaşımla.
 
Mesela ben bir şehire staj yapmaya gitmistim.Orda güzel arkadaşlıklar kurdum kısa bir sürede.Genellikle hep hemcinslerimdi.Karşi cinsle çok iletisim kuramazdım cunku.Derken stajımı tamanladım yaşadığım şehre gittiğimde o kisilerin beni aramasını , hal hatır sormasını , mesleğe başladınmı , nasıl gidiyor vs demelerini bekledim.Ama inanın okadar tanıştığım , beraber yiyip içtigimiz , sürekli bulustugumuz , evlerimize gelip gittigimiz , birbirimize hediyeler aldigimiz insanlardan çogu aramadı beni.Bir tanesiyle iletisimim devam ediyor sadece onuda kendim aramistim kendim pesinden kosmustum.Insanlarmi vefasız yoksa problem bendemi sizce.Yoksa o insanlar benim negatifligimi sosyal fobikligimin farkındaydıdamı beni tekrar arayip sormak istemediler.Ama beni sevmeselerdi ozamanlardan benimle takılmazlardı.Çunku birbirimize hicbir menfaatimiz yoktu.Iste bu tarz şeyleride çok kafama takıyorum.
İşte benim de az önceki gönderimde anlattığım durumun benzerini yaşadım.
Ben onlardan bekledim, ama aramadılar sormadılar. Belki de benden beklediler ama ben de aramak istemedim zaten arayan bi insan değildim ben.

Ben de öyle düşündüm acaba onlar benim bu durumumun farkındaydılar da istemediler mi diye. Çünkü dominant karakterdiler, ben biraz ezik kalabiliyodum kendi fikrimi beyan edemiyodum, itiraz edemiyodum. Belki de istemediler beni ama okuldayken öğrencilikte gırgır geyiktik, öyle bi sinyal almamıştım hiç.
Bi de üçlü gruptuk, üçüncü kişi bize son sınıfta eklenmişti, benle (ismi ayşe olsun) ayşe 5.sınıfa kadar ikiliydik sonra o kız geldi üçlü olduk (ismi fatma olsun) fatma dominanttı, atarlı giderli bi de ağzına geleni dan diye söylerdi.
Sonra ayşeyle fatma samimi oldular, ben biraz dışlarında kaldım gibi, birlikte gidip geliyorlardı okula, sonra ben erasmusa gittim onlar ikili takılmaya başladı.
En son mezuniyette de zaten böyle çok belli etmeseler de soğuk gibiydiler yapmacıktan iyiymiş gibi davrandılar bana.
Ben de anladım zaten. Benim de içimden gelmedi aramak etmek ne yalan söyliyim.
 
Liseye giderken 2 samimi olduğum arkadaşım vardı.Bayağı makara , gırgırdık beraber.Yapılarımız çok benzemesede (onlar daha dışa dönük , rahat , esprili) insanlardı.Ben onların yanında rahattım. espriler yapardım , normal ben kimliğimi yaşardım.Ilk önce ben birisiyle samimi olmustum üçuncusunu ilk etapta dieri çok sevmesede sonra ikisi beraber daha samimi olmuslardı.Ben sınıf birincisiydim lisede .Azimli , başarılı , ciddi , sakin bir öğrenciydim.Hocalar genelde bana hep saygılıydı.Normalde benle takılmayan insanlar sınav zamanı kopya için bana yanaşırdı.Bu iki samimi arkadaşımdan biriside benden bayağı kopya çekiyordu , tembel , derslerle alakasız bir kızdı.Sürekli makara gırgırdık.Beraber üzülür güler.Her anımız beraberdi.Zamanla o iki arkadaşımdan birisi beni sürekli eleştirmeye başladı.Esprili bir şekilde hep alttan laf sokardı.Ben o dediği şeyleri kafama takardım.Beni kıskanan bir kızdı eminim buna .Zamanla onun o alaycı laf sokan esprili halleri benide etkilemisti.Sosyal fobimin gelişmesinde o kızında etkisi olduğunu düşünüyorum.Sonradan son yıl ben biranda açıköğretime geçtim.Kimseye haber vermeden.Bu üç senedir her anımın beraber geçtiği kisiler bir kere bile beni aramamışlardı.Sen naptın , nerdesin , niye bıraktın diye.Belkide benimle menfaat gereği takılmıştı o dersleri başarısiz olan bilenem.Ama cidden okul zamanı eğlenirdik.O aman sinemaya gidelim nolur şuraya buraya gidelim aynı sırada oturalım diye bana yalvaran tipler yollarımız ayrıldığında bir kere bile aramamışlardı mesela.Zamanla hepsini unuttum zaten toksiklesen, kıskanan bir arkadaşlık istemiyordum artık .Sonra üniversiteyi okudum yeni, daha kaliteli insanlarla tanıştım.Iyi düzgün arkadaşlıklarda kurdum.Bundan sonra istediğim o kaliteli iyi insanlarla kurdugum arkadasliklarin devam etmesi.Çünkü birbirimize emek veriyoruz.Güluyoruz yiyip içiyoruz.Bu iliskilerin yollarimiz ayrildigindada devam etmesini istiyorum.Yanliz kalmak istemiyorum.Yine aradada olsa aramak hal hatır sormak , sorulmak istiyorum o kisilerle
 
İşte benim de az önceki gönderimde anlattığım durumun benzerini yaşadım.
Ben onlardan bekledim, ama aramadılar sormadılar. Belki de benden beklediler ama ben de aramak istemedim zaten arayan bi insan değildim ben.

Ben de öyle düşündüm acaba onlar benim bu durumumun farkındaydılar da istemediler mi diye. Çünkü dominant karakterdiler, ben biraz ezik kalabiliyodum kendi fikrimi beyan edemiyodum, itiraz edemiyodum. Belki de istemediler beni ama okuldayken öğrencilikte gırgır geyiktik, öyle bi sinyal almamıştım hiç.
Bi de üçlü gruptuk, üçüncü kişi bize son sınıfta eklenmişti, benle (ismi ayşe olsun) ayşe 5.sınıfa kadar ikiliydik sonra o kız geldi üçlü olduk (ismi fatma olsun) fatma dominanttı, atarlı giderli bi de ağzına geleni dan diye söylerdi.
Sonra ayşeyle fatma samimi oldular, ben biraz dışlarında kaldım gibi, birlikte gidip geliyorlardı okula, sonra ben erasmusa gittim onlar ikili takılmaya başladı.
En son mezuniyette de zaten böyle çok belli etmeseler de soğuk gibiydiler yapmacıktan iyiymiş gibi davrandılar bana.
Ben de anladım zaten. Benim de içimden gelmedi aramak etmek ne yalan söyliyim.
Merhaba size özel den yazdım bakabilir misiniz acaba🙈🙈🥰
 
Sosyal fobinin kuyruğudur depresyon, peşine gelir, çünkü hiçbir şey yapamayıp rezil olma, yanlış bir şey yaparım korkusuyla toplumdan ve kendimizden geri kalıyoruz haliyle isteğimiz de uçuveriyor, olduğumuz yere tünüyoruz,kanatlarımız kırılıyor.
İlk fırsatta randevu alacağım ben yazsın bana serotonin arttırıcı bir ad.
Valla çekilir gibi değil.

Ya bi de insanların ahkam kesmeleri yok mu.
Size de geliyodur eminim aynıları.
Mesela:
Sosyal ol, insan içine karış, aktivitelere katıl.
Ahahah benim aklıma gelmiyo zaten bi sen akıllıydın di mi😂
Sorun zaten onu yapamamak, yapamadığım bir şeyi nasıl çözüm olarak sunabiliyosun, tam bir paradoks üreticisi.
Müzik dinle iyi gelir hee doğru. Beethoven depresyona iyi geliyomuş.
Çık gez yürüyüş yap hadi ya bu da benim aklıma gelmiyodu ne ilginç.
Kitap oku kitap başka dünyalara dalıyon aklını başka şeye ver, valla Einstein bile bu kadar zeki değildi tebrikler mükemmel bi çözüm önerisi.
Kaygıdan, anksiyeteden, kafada dönen düşüncelerden boşalıyo mu ki beyin de kafanı ona veresin?
Bunun eş değeri adam çok afedersiniz basur olmuş, git tuvaletini yap rahatlarsın diyo çözüm olarak.
Kişi kanser olmuş, mizik dinli yiii geçer imin ol giçir.
Konu ruh sağlığı olunca nedense beden sağlığı kadar önemsenmiyor.
Hep afaki hep saçma sapan öneriler.
Doktorlar zate 15 sene boşuna uzmanlaşıyorlar boşuna psikiyatri diye bir bilim dalı geliştirilmiş.
Madem müzikle geçiyo kapatalım müzik dinletisi bilim dalı açalım yerine ahahahah😂
Bizi serotonin geri alım inhibitörleri paklar, hep birlikte randevulara gitmemiz lazım😬
Sanki beni anlatmışsın, bende diyorum bir ben mi böyleyim.
 
Tam tersi antidepresanla ben; eskiden olduğum neşeli,kıvrak zekalı,mizah dolu,esprili,zehir dolu kafama ulaştım. Eskiden buydum ben. Son 6 yılım bambaşka bir nefretlik karaktere dönmüştü.
Eğer bu, karakterimin değişmesi ve başka bir insana dönüşmemse iyi ki değişmişim; antidepresan tedavim eskiden olduğum, kayıplara karışmış, aramaktan bitap düştüğüm “ben”e ulaşmama yardımcı oldu.
Antidepresan güzellemesi değil bu ancak kör kuyulardan çıkarken uzattığınız ele karşıdan uzanan el ya da size tutulan merdiven gibi düşünebilirsiniz bunu, böyle bi metaforla açıklayabilirim.

O kör kuyuda tek başınasınızdır,kendiniz de ordan bir şekilde belki çıkabilirsiniz,tırmanırsınız,kazarsınız ancak çok yorulursunuz, kendinizin yapabileceği yere kadar gelir belki de geri kayar düşersiniz. Bu sefer umudunuz her çırpınışta iyice dibini görür. İlaç o umudu ve o çabayı belli bir süre diri tutmayı sağlayan şey aslında.

Psikoterapi tabi ki de ilaç tedavisini desteklemeli, ancak bunu önerecek olan psikiyatrist olmalı. İlaca gerek var ya da ilaç gerekmiyo sadece psikoterapi diyecek olan bu işin kompedanları olmalı, biz değil.

Ben asla ön yargılı olmadım, gerekirse kullanırım dedim cünkü bu bir beyin biyokimyası. İnsanlar bunun üzerine yıllarını emeklerini verip uzman oluyorlar. Bize zarar verecek bir tedaviyi hiçbir hekim yapmaz zaten. İlaç gerekiyosa direnmekte fayda yok.

Bu ilaçlar bağımlılık yapmıyor, mekanizmaları beynimizde bizim hayata olan enerjimizi,ilgimizi,neşemizi düzenleyen birtakım nörotransmitter dediğimiz ulakçı maddeler üzerine.
Stres, kaygı, travmalar gibi olumsuz yaşam faktörleri bu maddeleri beynimizde azaltıyor. Depresyon, anksiyete, panik atak, okb gibi disorderların çıkış mekanizması bu maddelerdeki azalmalara bağlı. Bakın bunlar kimyasal süreçler. Kansere yakalanan insanın çareyi medikal tıpta araması, koşa koşa uzman doktora gitmesi ile aynı.
Kanser hastasına amaan nolcak ya moralini yüksek tut gojiberi meyvesi tüket geçer yaaaa kendini motive et iyileşirsin sakinleştir kendini mi diyoruz? Cevabımız bellidir: Hayır.

Ruhumuz hastalandığında da medikal müdahele gerekiyorsa üstelik bunu doktor öneriyorsa karşı cıkmak bence ortaçağda yapılan, hekimliğe karşı çıkan ve cadı avını başlatan zihniyetle aynı şey bana göre. O zaman tüm hastalıkları dua edelim iyileştirelim, hastaneler kapansın, doktorluk yasaklansın. (Burda lafım genel asla nezdinize değil)

Bir gastroenterologun önerdiği belki de antidepresanların yan etkilerinden daha fazla yan etkisi olan ilaçları sağlığımız için avuç avuç yutarken antidepresanların bu kadar ÖCÜ’leştirilmesi en başta bilime ayıp.
Yan etki elbette olacak, dile kolay yıllardır aynı seviyede takılan bu maddeleri yukarı çekmek için mikron düzeydeki reseptörlere bağlanarak müdahele ediyo bu ilaçlar. Bu da küçük bir bedeli bence.

Bendeki yan etkiler 2 hafta sürdü, doktorum bilgilendirdi, kestirmedi, devam et dedi.
Dayandım. 6 ay sabredeceksin, sakın sabırsız olma, sebat et, beni dinle, 7 aydan sonra bana teşekkür edeceksin dedi. Çıkan yan etkiler hafifti zaten hemen geçti.
Bekledim, vazgeçmedim. Terapi de önerdi, tek başına ilaç yetersiz kalır dedi. Tabi uygun ilacı bulmak da biraz çaba gerektiriyor ama doğrusunu bulduğunuzda en şanslı sizsiniz.

Almaya başladım. Ancak terapistimden memnun değilim, enerjim tutmadı. Her ikisi de istediğimiz gibi çıkmayabilir her ikisi istediğiniz gibi de çıkabilir. Bu tamamen şans ve deneme yanılma. İyi doktoru bulmak için çabalamak gerekiyo bizim ülkede.
Mesela halen daha anlatamadığım şeyler var terapistime ve bu kötü bir şey. Yakın zamanda bırakıp başka bir uzman arayışına gireceğim. Bende de sosyal fobi vardı şuan bu konuda daha iyiyim. Ama halen daha insan içinde telefon konuşması yapmaktan kaçınırım, mesela bunu terapiyle aşmam gerek, ilaç+ terapi bu noktada önemli.

2 senedir ölü gibiydim.Beynimi sanki birisi dondurmuş, dolaba gömmüş gibiydi.
Ön camlar sürekli buğu halinde, net değil.
Silecekler çalıştı, görüntü netleşti.
Güneş çıktı, beynim donduğu yerden çözülmeye başladı. Aylardır bitiremediğim yarım bıraktığım işleri tamamladım.
Yeniden doğdum diyebilirim.
Şimdi tek sorun kaldı.Daha iyi bir terapist bulmak.Yani psikolog.İlaca devam.

Hülasa, demem o ki, endişelenmeyin, belki hafif bir anksiyolitik, hafif bir sakinleştirici önerecek size doktorunuz. Karakteriniz değişmicek emin olun. İlaca karşı cıktığınız süreçte (eğer önerilmiş de siz başlamamışsanız) stresinizin ve fobinizin size verdiği zarar ilacın yan etkisinden çok daha büyük emin olun.

Gününüz güneşle dolsun, umarım tüm güzellikler sizi bulur. Yalnız olmadığınızı da bilin :) tedaviye direnmeyin, inan hayat bunu reddetmek için cok anlamlı bir şey değil.
ilaç ismi soracağım ama muhtemelen vermek istemeyeceksiniz doktor adı öğrenebilir miyim size yaradığı gibi belki bana da yarayabilir ilaç tedavisi :s ?
 
X