[FONT=pt_sansregular]
[/FONT]
[FONT=pt_sansregular]Amerikan Dışişlerinin CIA kökenli sivri sözcüsü
Tolga TANIŞ / WASHINGTON
[/FONT][FONT=pt_sansregular]
Değişim Dışişleri Bakanı John Kerrynin 2013 başında görevi Hillary Clintondan devralmasıyla başladı. Eski NATO Büyükelçisi Victoria Nulandın sözcülük dönemi sona erdi. Ve Kerry, yerine daha önce Obama Kampanyasında çalışmış iki genç kadın atadı. Buna göre Beyaz Saray basın bürosundan Jen Psaki (36) sözcü, 2012 seçiminden sonra geçici bir süre Beyaz Sarayda bulunan Marie Harf da yardımcısı olacaktı. İkisinin de hiçbir Dışişleri tecrübesi olmadığından, dahası ulusal güvenlik konularında da yeterli uzmanlığa sahip olmadıklarından, isimler Şubat 2013ten itibaren basına sızdığında herkes aynı şeyi soruyordu: Nulanddan sonra nasıl olacak?
[FONT=pt_sansbold !important]HAZIRLIK DÖRT AY SÜRDÜ[/FONT]
Nitekim geçiş dönemi normalinden çok daha uzun sürdü. Ve Psakinin Şubat 2013te göreve atandıktan sonra podyumda ilk basın toplantısına çıkması Haziranı buldu. Harf da katılınca ekip tamamlandı. Ve Amerikan Dışişleri sözcülüğü kürsüsü Psakinin, Psakinin yurtdışı gezilerinde Kerryye eşlik ettiği günlerde ise Harfın oldu. İşte Psakiye göre çoğu zaman tavrı daha keskin olan ve bazen sözünü diplomasi süzgecinden geçirmeden çok daha direkt söyleyen Harfın üslup farkı da bu toplantılarda ortaya çıktı.[/FONT][FONT=pt_sansregular][FONT=pt_sansbold !important]EROĞANLARIN OKUL ARKADAŞI[/FONT]
Henüz 32 yaşında. Ohiolu. Hem annesi hem de babası akademisyen. Tıpkı Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın çocukları Bilal, Esra ve Sümeyye gibi o da Indiana Üniversitesinden. Hatta tıpkı Bilal Erdoğan gibi o da politika bölümü öğrencisi. Ve okuldan da, Bilal Erdoğandan bir yıl sonra, 2003te sosyolojiyi bitiren Esra Erdoğan ile birlikte mezun oluyor.
[FONT=pt_sansbold !important]CIADE ANALİST OLUYOR[/FONT]
Indianadan sonra Virginia Üniversitesine giriyor. Politikanın ardından burada da uluslararası ilişkiler yüksek lisansı yapıyor. Okuldan sonra ise analist olarak CIAde işe giriyor. Suudi Arabistana bakıyor.
CIA yıllarına dair fazla ayrıntı yok. Ancak bir süre sonra CIAde basınla ilişkiler bölümüne geçtiği biliniyor. Hazırladıkları haberlerde CIAye soru soran gazetecilerin neredeyse hepsine Bu konuda yorum yapmıyoruz diyenlerin masasına.
[FONT=pt_sansbold !important]HAGELLA ÇALIŞTI[/FONT]
CIAin ardından 2012 başkanlık seçimleri için Obamanın ekibine katılıyor. Ve CIAdeki tecrübesiyle kampanyanın ulusal güvenlik konularını üstleniyor.
Seçim ardından ise politik bir atama için Beyaz Sarayda geçici süreliğine görevlendiriliyor. Bu sırada Savunma Bakanı Chuck Hagelın Senatodan onay alması sorun olunca, Hagelın yanında görevlendiriliyor. Geçiş döneminde sözcülüğünü üstleniyor. Hagel da hallolduktan sonra ise şimdiki pozisyona geçiyor. Dışişleri Sözcü yardımcılığına.
[FONT=pt_sansbold !important]ÜÇ SIRA DIŞI DEMEÇ
[/FONT]Harfın Türkiyede fark edilmesi, sene başından beri verdiği üç sıra dışı beyanatla oldu. 31 Marttaki basın toplantısında, ABDnin Twitter yasağı, yolsuzluk iddiaları, İsrail ile ilişkiler gibi konularda Başbakan Erdoğandan ziyade Fethullah Gülenin görüşlerine yakın olduğu izleniminin doğru olup olmadığı soruldu. Bu saçma. Pensilvanya'da yaşayan beyefendiyi unutun. Türk hükümeti ile ikili bir ittifaka sahibiz. Anlaşmazlığa düştüğümüz zaman bunu dile getiririz dedi.
30 Nisandaki toplantıda Başbakan Erdoğanın Amerikalı televizyoncu Charlie Rosea verdiği söyleşide Türkiye, Ukrayna ve Mısırdaki gösteriler için aynı senaryo dediği hatırlatılıp ayaklanmaların Washington ya da diğer Batı merkezlerinden tetiklendiği iddiası soruldu. Ben bunun saçma olduğunu ve yaşanan gerçeklere dayanmadığını düşünüyorum dedi.
Son olarak 5 Mayıstaki günlük basın toplantısında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlunun Türkiyede basının özgür olmadığını belirten Freedom House raporu için algı operasyonu dediği hatırlatılıp, ABDde Türkiyeye karşı bir operasyon var mı diye soruldu. Ona da, Kesinlikle yok. Katiyen, nokta diye yanıt verdi.
[FONT=pt_sansbold !important]CUMHURİYETÇİLERİN HEDEFİ[/FONT]
Peki Harf, sadece Türkiye konusu ele alınınca mı bu kadar keskin ve net? Hayır. Örneğin Davutoğlunun açıklamasına noktalı yanıt verdiği aynı günkü basın toplantısında, nokta ifadesini iki yerde daha kullandı. Konu Suriyeydi. Suriyenin geleceğinde Esada bir yer görmüyoruz, nokta dedi. 2012deki Bingazi saldırısı tartışılırken 2007de Cumhuriyetçilerin o dönemki Cumhuriyeti Dışişleri Bakanını Irak Savaşı yüzünden Kongreye ifadeye çağırmaktan kaçınırken, Libya Olayları için dönemin Demokrat Partili Dışişleri Bakanının ifade vermeye davet edileceği haberleri için de Bu hiçbir mantık testini geçmiyor, nokta dedi.
Ve aynı gün muhafazakâr sitelerde, Hillary Clintondan beri Dışişlerinin en cesur saçmalayanı diye manşetlere çıktı.
[FONT=pt_sansbold !important]SAÇMA LAFINI SIK KULLANIYOR[/FONT]
Saçma sözcüğünü ise yine sadece Türkiye konularında değil başka alanlarda da daha önce günlük basın toplantılarında beş defa kullandı. Üçü Suriyeyle ilgiliydi, biri Amerikan iç politikası, biri de Irak.
13 Ağustos 2013de ABDnin Suriyede Esada karşı yabancı savaşçıları destekleyip desteklemediği sorulunca Saçma dedi.
26 Ağustos 2013te konu yine Suriyeyken, ülkede beş gün önce yaşanan kimyasal silah saldırısına dair videolara inanmayanların vicdanlarını kontrol etmelerini salık verip Çünkü bu saçma dedi.
9 Eylül 2013te yine Suriye tartışılırken, Dışişleri Bakanı Kerrynin Rus mevkidaşıyla Suriyedeki kimyasal silah meselesini konuşup konuşmadığı sorulunca, Konuşmadıklarını düşünmek saçma olurdu dedi.
23 Ekim 2013te APnin muhabiri Matt Leenin sorduğu, Yönetimin içeride karşılaştığı dış politika eleştirilerinin hepsini haksız mı bulduğu sorusuna, Bu saçma bir soru, Matt dedi.
3 Ocak 2014te ABDnin Iraktan çekilirken geride Iraka destek olacak unsurlar bırakmadığı yönündeki bir soruya da Bir ülkeyle olan ilişkiyi oradaki askerlerle tanımlamazsınız. Bu saçma dedi.
[FONT=pt_sansbold !important]AÇIKSÖZLÜ SÖZCÜ[/FONT]
Sonuçta belki CIA tecrübesi belki de akademisyen bir aile tarafından büyütülmüş olmanın etkisiyle, daha direkt bir sözcü Harf. Amerikan Dışişlerindeki diplomatların da bu yüzden zaman zaman koridorda kulaklarını çınlattığı, farklı bir sözcü. Daha keskin. Ama sadece Ankara konusunda değil. Sıkı bir Obama destekçisi olduğundan Cumhuriyetçilere karşı da, mantık hatası yapan gazetecilere karşı da.
[/FONT][h=1]http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26372562.asp[/h]