En beğendiğiniz şiir dizeleri...

daha az seviyorum seni
giderek daha az
unutur gibi seviyorum
azala azala
aramızdaki uzaklığın karanlığında
geceler kısalıp gündüzler uzuyor öyle olunca
daha az seviyorum seni
kendini iyileştiren bir yara gibi
daha az
ve zamanla.

sen geceyi tutuyorsun, ben nöbetini
uzak dağ kışlalarında
görmüyoruz birbirimizi
usul usul sis iniyor
kopmuş yollara
ışığı hafif, uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin
bir çığ gibi büyüyorsun rüyalarımda
sevgilim, sevgilim
yıldızları daha büyüktür bazı gecelerin
nöbet kadar yalnızken öğreneceksin bunu da.

artık daha az seviyorum seni
unutur gibi, ölür gibi daha az
yeniden ödetiyorum kendime
onca aşkın öğretemediğini.
kolay değildi
yalnızca sevgilimi değil, evladımı da kaybettim ben
kaç acı birden imtihan etti beni.

bir tek gece vardır insanın hayatında
ömür boyu sürer nöbeti
bu da öyleydi
iyi ol
sağ ol
uzak ol
ama, bir daha görme beni!

Murathan Mungan
 
Sana önceden yazdığım dizeler yalan söylüyordu;
Seni bundan daha çok sevemem diyenler hani;
Ama o zamanlar aklım bir türlü almıyordu,
İçimdeki alevin daha da parlak yanabileceğini.
Oysa zaman, kralların fermanını bile değiştirir,
Yeminler arasına girer, milyonlarca oyunuyla,
Kutsal güzelliği karartır, sivri niyetleri köreltir;
Nice dik başları değişimin çarkına uydurur sonunda;
Heyhat! Ben de zaman denen zorbanın korkusuyla,
'En çok şimdi seviyorum seni,' diyemez miyim;
Aşkımdan kuşku duymadığım, en emin olduğumda,
Geleceği unutup, o güne taç giydiremez miyim.
Aşk bir bebek olduğuna göre,
hayır, bunu diyemem,
Büyümesini sürdüren şeyi,
büyümüş gibi göremem


William Shakespeare
 
bir denizdin
sonsuzluğunda mavi
bense her dalgada
kumlarına gömülen
bir gemi,
küskün bir martı,
kıyıda bi balık,
ölen bir insan...

ve her gece
serinliğini dinledim
şiirler kazıdım ağaçlarına
gizemine düştüm..
yıldızlarını saydım,
eksikler mi diye..

bir buluttun
uçurumlarında mavi
bense her rüzgarda
yağmurlarınla yıkanan;
bir gemi,
küskün bir martı,
kıyıda bir balık,
ölen bir insan..

ve her şafak vakti
çırpınışlarını dinledim
bir kuş, beyaz kanatlarında
nasıl çırpınır
nasıl çırpınırsa öyle..
köpüklerini dağıtıp
güneşi doğurdum..

(Kime ait olduğunu bilmiyorum)
 
seni bir yabancı gibi karşıma alıp
bunun dayanıklı bir şey olmadığını
sürekli kılınamadığını, çünkü aşkın
yapılan bir şey olmadığını,
başlangıçta bir melek konduğunu
sonunda bir kelebek öldüğünü,
yani kısacık sürdüğünü, oysa hayatın
bir korkular ve alışkanlıklar bütünü
olduğunu,
bütün bunları sana
nasıl anlatacağım?
 
Sana görünmeli bende olmalı Sevgi çaresizlikten doğmaz Paylaşmak başkalarıyla adi o Zaman sevgi Arda ülkesine Kisi kendine Şile buraya ne kadar dışarıdan bakmalı Beni aldatma Beni söyletme Yalanları düşündürür gözlerin Boyle şeyler hep Arda ülkesine ki Fırtınalar hava sakinken kopmalı Olmalı olmalı Yaşar Bir anlamı olmalı

sevddiğimm dizeelerr
 
seni düşünmek güzel şey
ümitli şey
dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil
şarkı söylemek istiyorum


Nazım Hikmet RAN
 
gece söndürür hayalet olmaya yetmeyenlerin ışığını
güçlü olmaya benden daha çok ihtiyacın var
çünkü haksız olduğunu,
kalbinin bir yerinde biliyorsun.
 
Hadi Git

Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git!

Git de şen şakrak geçen günlerine gün ekle,
Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.

Git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar,
Git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar.

Mademki benli hayat sana kafes kadar dar,
Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar.

Hadi git, benden sana dilediğince izin,
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin.

Kahrımın nedenini söylesem irkilirler;
Çünkü herkes beni Kays, seni Leyla bilirler.

Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın;
Oysaki hep yedekte, hep elde var saymıştın.

Hadi git, ne bir adres, ne bir hatıra bırak,
Zannetme ki, pişmanlık, mutluluk kadar ırak!

Sanma ki fasl-ı bahar geldiğim gibi gitmez,
Sanma ki hüsranını görmeye ömrüm yetmez.

Her darbene tahammül edecektir bedenim,
Gururum mani olur perişanıma benim.

Yari Ferhat olanın ellerle ülfeti ne?
Şirin ol katlanayım dağ gibi külfetine.

Henüz layık değilken tomurcuk kadar aşka,
Sana gül bahçesini kim açar benden başka!

Hercai arılara meyhanedir çiçekler,
Kim bilir şerefinden kaç kadeh içecekler!

Mademki aşk tablosunun takdirinden acizsin,
Git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin.

Ne vedaya gerek var, ne de mektuba hacet,
Git de Allah aşkına bir selama muhtaç et!

Güllere de aşk olsun gene sen kokacaksan!
Fallara da aşk olsun gene sen çıkacaksan!

Kopsun nerden inceyse artık bu bağ, bu düğüm!
Her gece daha berbat, daha vahim gördüğüm.

Korkulu düşlerimi yorumdan kaçırıyorum;
Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum!

Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git! ...

Cemal Safi
 
Yaşamak güzel şey doğrusu.
Üstelik hava da güzelse
Hele gücün kuvvetin yerindeyse,
Elin ekmek tutmuşsa bir de,
Hele tertemizse gönlün,
Hele kar gibiyse alnın,
Yani kendinden korkmuyorsan
Kimseden korkmuyorsan dünyada
Dostuna güveniyorsan,
İyi günler bekliyorsan hele
İyi günlere inanıyorsan
Üstelik hava da güzelse...
Yaşamak güzel şey,
Çok güzel şey doğrusu!
 
Satılır Diye

Adını kâğıda yazamıyorum,
Gün olur yerlere atılır diye.
Ellerim tutmuyor çizemiyorum,
Resmini görenler tutulur diye...

Gençliğim aksa da ömür çeşmemden,
İçemem, korkarım dile düşmenden!
Yaşını gizlerim dosttan düşmandan,
Duyanlar gülmekten katılır diye...

Uğrunda kaç kalbi kırık bıraktım!
Kırk yıllık dostları nârına yaktım!
Tek senin incinip küsmenden korktum;
O hilâl kaşların çatılır diye...

Aşkın bedelliyse peşin öderim.
Sen infaz edersen ipe giderim.
Kapında bir ömür kulluk ederim;
Bastığın yerlerde yatılır diye...

Önceden kölenin suçunu göster,
Sonra'da al götür pazarla ister,
Kaç para derlerse saçını göster;
Bunun bir teline satılır diye!
cemal safi




üstadın bütün şiirlerini okumanızı tavsiye ederim.
Önceden kölenin suçunu göster,
Sonra'da al götür pazarla ister,
Kaç para derlerse saçını göster;
Bunun bir teline satılır diye! kelimelerdeki asalete bakın yaaaaa
 
Bekle dedi gitti.
Ben beklemedim,o da gelmedi
Ölüm gibi bir şey oldu,
Ama kimse ölmedi.


Ayrılığın en iyi tarifi bu bence...
 
Duydum ki;
Unutmak istemişsin adımı,
Yakmak istemişsin hatıralarımı.
Ne diyebilirim ki,
Ben senin günahlarına kefil olmuşken
Sen adımı unutmaktan başla ilk önce.
Sonra da hatıraları yakmakla devam et.
Yeter ki sen unut beni..
Dağ olur katlanırım yalnızlığına,
Toprak olur alışırım yokluğuna..
Unuttuğunu bilsem de ,
Yine ben kefen olurum acılarına..
Haydi adımı sil dudaklarından..
Sonra da ,
Fakir yüreğimi sonsuza dek çıkar hayatından..


Yollarında toz,
Dudaklarında söz olmuşken..
Git hadi...
Sana verebileceğim tek birşey vardı;
Yamalı bir yürek..
Canımı " canından " sök de git...
Merak etme,
Gözlerimde kanasa da adın,
Yüreğimde yine sana ağlarım.
Sen istemesen de,
Sen beni sevmesen de,
Koynundan ölüme koşarım..

Giderken,
Dudaklarıma mühürle taze günahlarını.
Yüreğinde tek bir cümle kalmasın bana dair.
Sen unut beni.
Hatıraları da hiç yaşanmamış say...
Dudaklarında ölmüşken,
Ölümle hayat arasına
Meteliksiz yokluğun girse
Ne fark eder ki sevgili...

Git hadi,
Bırak sevdam ıslanmasın parmaklarında
Bırak adım anılmasın dudaklarında..
Adımı unutmuşken,
Beni iki dudağın arasına gömsen
Ne fark eder ki sevgili..
Ben yaşarken " sana " ölmüşüm...

Giderken benli hatıraları sök takvimlerinden.
Sende hiç var olmadığımı,
Yüreğine hiç dokunmadığmı düşün.
Yarım bedenimi dudaklarında öldürerek git..
Hadi bekletme elindeki tetiği.
Körpe acılarını ,
Soğuk namlunun ağzına verip
Günahlarınla tam yüreğimden vur beni..
Yüreği beş para etmez bu kadını,
Bir ikindi vakti,
İki dudağın arasına kefensiz göm bedenimi ..:KK59:
 
şimdi kucaklamalı yalnızlığı...
şimdi öpme zamanı yanaklarından...
sonra ;
bir çilingir sofrasında
seni düşünmeli
kadehler dolusu...
içmeli yokluğunu gecenin en matemli yerinde
kahkahalarla gülmeli ,sevişmeli
bu yalnızlığın tadı başka...
seni en uzak yerinden sevme zamanı şimdi
öyleyse korkmuyorum
ne yalnızlıktan, ne senden...
 
  • Beğen
Reactions: gve
O adını kimselere söylemeden ölmek istediğin sevdanı anlat bana.
Kalbindeki o sızının dilinden en çok aşkınla kavrulmuş bu yüreğim,
sevdanın uğruna solup giden şu çocuk ömrüm anlar.
Anlat hadi ne olur.
Ama sakın bana hayattan söz etme.
Sakın bana, hayat böyle bir yer, herşey bitip tükeniyor, her aşk hayata yenik düşüyor, deme...
 
  • Beğen
Reactions: gve
X