Kategori: Sağlık

  • İbrahim Saraçoğlu Kiraz Sapı Kürü İle Romatizmaya Son!

    İbrahim Saraçoğlu Kiraz Sapı Kürü İle Romatizmaya Son!

    Romatizma, vücudumuzun hareket etmesini sağlayan kas, kemik, eklemlerde ağrı, şişlik ve hatta bazen de şekil bozukluğuna neden olan hastalıkların genel adına denir. İbrahim saraçoğlu romatizma kürü nasıl hazırlanır? makalemizde bu doktora ait romatizmanıza şifa olabilecek tarife yer verdik.

    Romatizma nedenleri
    Obezite
    Nem
    Kalıtsal
    İlaçların yan etkileri
    gibi faktörler en sık rastlanılan romatizmaya yol açan sebeplerdir.

    Romatizma belirtileri
    Yorgunluk
    Eklem ağrısı
    Eklemlerde hassasiyet
    Eklem şişmesi
    Eklemlerde kızarıklık
    Eklemlerde sıcaklık hissi
    Eklem sertliği
    Eklem hareket açıklığının kaybı
    Topallama
    Eklem deformitesi

    Malzemeler
    Kiraz sapı
    Kurutulmuş ısırgan
    Su
    Yapılışı
    2 su bardağı suyu kaynatın.
    25-30 tane kiraz sapını içine atıp kısık ateşte 3 dk kaynatın.
    Ardından 1 tatlı kaşığı ısırganı ( bu senenin ürünü olmalı yoksa tesir etmez) 3 dk daha kaynatın.
    Toplam 6 dk sonunda ocağı kapatıp, karışımı ılımaya bırakın.
    Hazırladığınız bu suyun yarısını sabah kahvaltıdan 1 saat sonra, diğer yarısını da öğle yemeğinden yarım saat önce için.

     YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

     

  • Erkek Kısırlığında Tüp Bebek İle Başarı Elde Edilebilir mi?

    Erkek Kısırlığında Tüp Bebek İle Başarı Elde Edilebilir mi?

    Erkek Kısırlığında Tüp Bebek İle Başarı Elde Edilebilir mi?

    Menisinde sperm olmayan ya da yetersiz olan baba adayları için tüp bebek yöntemleri oldukça geliştirilmiştir. Bunun için Genellikle Mikro Tese yöntemi ile erkek adayların testislerinde sperm hücreleri elde edilir. Tek bir sperm hücresi ile dahi çocuk sahibi olmak mümkündür.

    Erkeklerde kısırlık sorunları daha kısıtlı gruplarda incelenmektedir. Kadınların kısırlık sebeplerine göre erkeklerin kısırlık sebepleri daha kolay tespit edilebilmektedir. Çoğunlukla erkeklerde iktidarsızlık ya da boşalma ile ilgili sorunlar kısırlığa yol açmaktadır. Buun dışında sperm sayısının yetersiz olması ya da hiç olmaması genellikle yaşanan kısırlık sorunları arasındadır.

    Erkek kaynaklı kısırlıklarda sorun tespit edildikten sonra probleme uygun bir tedavi protokülü uygulanarak tedavide başarı elde etmek mümkündür. Ancak bunun için erkeğin testislerinden sperm elde etmek gerekmektedir. Testislerinde dahi sperm hücresi bulunamayan erkeklerin tedaviden başarı sağlama olanağı pek fazla değildir.

    Tüp bebek tedavisi ile erkek kısırlığı tedavi edilebilir mi?

    Tüp bebek tedavisi ile günümüzde %80 oranında kısırlık sorunları tedavi edilebilmektedir. Çift kısırlık sebebiyle doktora başvurduğu zaman eşler eş zamanlı olarak değerlendirilir ve sorunun kaynağı tespit edilir.  Şayet sorun erkekte ise, soruna yönelik bir tedavi planı hazırlanır ve tedaviye başlanır.

    Erkek ile alakalı gelişim gösteren kısırlık sebepleri nelerdir?

    Sperm:

    Erkek kaynaklı kısırlık sorunlarında en yaygın sebep spermdeki bozukluklardır. Erkek kaynaklı kısırlıklarda, yaklaşık % 75 civarında sperm sorunu teşhis edilmektedir.

    Sperm sayısının az olması:

    Sperm sayısının doğal yöntemlerle gebelik sağlamaya yeterli olmaması da yaygın kısırlık sorunları arasındadır.

    Spermde hareketsizlik:

    Spermlerde hareketlik olmaması durumunda, sperm ve yumurtanın birleşmesi mümkün olmamaktadır. Bu durumda da tüp bebek tedavisine başvurulabilir.

    Yapı açısıdan bozuk sperm:

    Çeşitli durumlarda spermlerin yapısı gerekli yapıda olmayabilir. Bu durumda da tüp bebek tedavisine başvurmak gerekebilir.

    Bu gibi durumlarda spermlerin gebeliğe elverişli olmadığı görülmektedir. Sperm üretimi doğru bir şekilde gerçekleşse dahi menide sperm hücresine rastlanmayabilir. Bu durum enfeksiyon veya alınan darbeler sonucunda, tüplerin tıkanması ile alakalı olarak ortaya çıkmaktadır.

    Testisler:

    Sperm üretimi testislerde oluşur. Testislerin herhangi bir sebepten dolayı zarar görmesi sonucunda, meni kalite bakımından olumsuz bir şekilde etkilenir.

    Testisler hangi durumlarda zarar görebilir?

    • Testislerde meydana gelen kitleler,
    • Testis ile alakalı kanser,
    • Doğumsal sorunlar,
    • Testislerde gerçekleştirilen cerrahi müdahaleler,
    • Testislerde meydana gelen enfeksiyonlar,
    • İnmemiş testis

     Kullanılan ilaç ve alkol: 

    Bazı ilaçların uzun vadede kullanılması ya da alkol tüketimin alkolizm oranında olması da sperm sayı ve kalitesini etkilemektedir. Kemoterapi tedavisi gören erkeklerde de, sperm üretimi azalabilir veya bazı durumlarda tamamen ortadan kalkabilir. Kullanılması gereken ilaçlar, muhakkak bir doktora danışarak kullanılmalıdır.

    Vasektomi:

    Vasektomi meni yollarında uygulanan cerrahi bir girişimdir. Bu girişim, spermin meniye geçmesini engeller. Bu sebeple de kısırlık meydana gelebilir.

    Boşalma ile alakalı problemler:

    Boşalamama gibi sorunlarda da kısırlık durumu görülmektedir.

    Hipegonadizm:

    Sperm üretimi hormonlar aracılığı ile gerçekleşmektedir. Ancak hormonal durumlar sebebiyle sperm üretimi meydana gelmeyebilir.

  • İbrahim Saraçoğlu Yumurtalık Kisti Tedavisi İçin Kür

    İbrahim Saraçoğlu Yumurtalık Kisti Tedavisi İçin Kür

    Prof. Dr. İbrahim Adnan Saraçoğlu, ‘Bitkisel Kürler Rehberi’ kitabından senelerin araştırmalarını kaleme almış. İbrahim saraçoğlu miyom bitkisel tedavi kürü tarifi makalemizde bu doktorun kitabından yumurtalık kisti, yumurtalık kanseri, miyom ve prostata şifa olabilecek tarife yer verdik.
    Malzemeler
    Kuru soğan
    Pet şişede satılan hazır klorsuz su

    Yapılışı
    2 su bardağı marketten hazır aldığınız suyu kaynatın.
    Soğanın en dış açık kahve kabuğunu soyup, soğanı dörde bölüp içine atın.
    Kapağını kapatıp 5 dk kaynatın.
    Ocaktan alıp ılımaya bırakın.
    Ilıyınca süzüp, öğle yemeğinden 10 dk önce için.
    Aynı şekilde akşam için aynı kürü hazırlayıp akşam yemeğinden 10 dk önce için.
    Küre 15 gün devam edin.
    Kırmızı ve mor soğan olmaz, yalnızca kahverengi olmalı.
    Kür taze hazırlanmalı ve 15 gün boyunca devam edilmeli .

  • Arı Sokması Alerji Belirtileri Ve Arı Sokması Tedavisi

    Arı Sokması Alerji Belirtileri Ve Arı Sokması Tedavisi

    Virginia Üniversitesi, çoğu arı sokmasının hafif şekilde atlatıldığını, ancak nadir de olsa bazı insanlarda arı sokmasına karşı şiddetli alerjik reaksiyon gelişebileceğini bildiriyor. Arı sokması alerji belirtileri ve arı sokması tedavisi makalemizde bu konu hakkında bilgiler verdik. Arılara alerjik reaksiyon her an gerçekleşebilir, hatta geçmişte arı sokmasına karşı dirençli olan kişide bile görülebilir. Erken müdahale için, alerjik reaksiyon belirtilerini bilmek önemlidir. Sokma sonucu meydana gelen şiddetli alerjik belirtiler, acil müdahale gerektirir.

    Lokal reaksiyon

    Arının iğnesi vasıtasıyla cilde salınan toksinler, ısırık çevresinde, bölgesel olarak alerjik belirtilere yol açabilir. Ulusal Sağlık Enstitüsü, arı sokmasına maruz kalan çoğu kişinin, arının soktuğu alanda, ciltte kızarıklık, şişme, acı, yanma hissi gibi durumlarla karşılaştığını bildiriyorlar.
    Lokal reaksiyonlar genellikle tehlikeli değildir, ve 1-2 saat sonra tamamen geçer.
    Fakat istisnai durumlarda bu reaksiyon şiddetini artırıp tıbbi yardım gerektirebilir.

    Kurdeşen

    Arı toksini, vücudun içinde ciltte değişiklikleri tetikleyen, şiddetli reaksiyona neden olabilir.Belirli bölgede yahut vücudun her tarafından deride döküntü, kurdeşen görülebilir. Kurdeşen, cilt üzerinde soluk kırmızı renk olarak belirip, kaşıntı ve dokunma sonucunda acı hissine neden olabilir.
    Mayo Clinic, kurdeşen anafilaksi denilen arı sokmasının, alerjinin ciddi bir işareti olduğunu derhal tıbbi yardım gerektirdiğini bildiriyor.

    Nefes almakta zorlanma

    Arı sokması sonrası, arıdan gelen toksinler vücudunuzu kötü etkileyip, dilde, dudakta, yüzde ve boğazda şişme yaşayıp, nefes almakta zorlanma problemi yaşamanıza yol açabilir. Böyle bir durumla karşılaştığınızda acil olarak sağlık ekiplerine başvurmalısınız.ari_sokmasi_alerji_belirtileri_ve_ari_sokmasi_tedavisi

    Arı sokması alerjisi belirtileri

    Anafilaktik şok ile ciddi bir arı sokması alerjisi belirtileri şunlar olabilir:
    Gözler, dudaklar, dil, ya da boğaz çevresinde hızlı şişme
    nefes almada, yutkunmakta zorlonma
    Hırıltı veya ses kısıklığı
    Kaşıntı
    Baş dönmesi
    Kırmızımsı döküntü veya ürtiker
    Karın krampları
    Bilinç kaybı
    İshal
    Bulantı

    Çoğu durumda, ise semptomlar hafiftir;
    Acı
    Arı sokulan bölgede şişme
    Kızarıklık
    Kaşıntı veya yanma

    Arı sokması tedavisi nasıl yapılır?
    İlk yapmanız gereken bir sağlık kuruluşuna başvurup, arının iğnesini çıkartırmak olmalıdır. Başarabilirseniz, cımbızla iğneyi kendiniz de çıkarabilirsiniz.
    Arının iğnesi venom isminde vücutta alerjiye yol açabilen zehir içerir.
    Arı sokulan yer sabunlu su ile yıkanıp, durulanmalıdır.
    Küçük vakalarda arı sokan yere buz ile kompres uygulaması tedavi için yeterlidir.

    Şayet şiddetli bir alerji söz konusu ise derhal 112 acil aranıp yardım istenmelidir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

     

  • Arı Zehirinin Faydaları, Sağlığa Olumlu Etkileri

    Arı Zehirinin Faydaları, Sağlığa Olumlu Etkileri

    Amerikan Apiterapi Derneğine göre Apiterapi, ya da “arı terapi” bal arılarının yaptığı bal, polen ve arı venominin tedavi amaçlı kullanılmasıdır. Arı zehirinin faydaları , sağlığa olumlu etkileri makalemizde venom diye de bilinen arzı zehirinin sağlığımız üzerindeki olumlu etkilerinden bahsettik.

    Arı zehiri tedavisi modern tıbbın cevap vermediği hastalıkların tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Bu zehir, kişiye genellikle şırınga yardımıyla enjekte edilir. Bazı durumlarda ise hastanın, bizzat arının kendisi tarafından sokulup, hastaya arı zehri gönderilir. Seattle İsveç Medikal Merkezine göre, arı zehiri tedavisi ile ilgili çok az sayıda bilimsel çalışma yapılmıştır fakat zehrin yararını kanıtlamak için bilimsel araştırmalar devam etmektedir.

    İltihabı giderir
    İsveç Tıp Merkezi, arı zehirinin en yaygın maddelerinden olan “melittin, adolapin ve Apamininin” anti-inflamatuar özellikleri sayesinde vücuttaki iltihabı azaltmaya yardımcı olabildiklerini bildiriyor.ari_zehirinin_faydalari_sagliga_olumlu_etkileri

    Artriti tedavi eder
    “The American Journal of Chinese Medicine” ‘da 2004 yılında yapılan araştırmada
    eklem iltihabı, romatizma, artrit sağlık sorunları yaşayan hastalara arı zehiri enjekte edilmiş ve mevcut hastalıklarda önemli oranda gerileme olduğu gözlemlenmiştir.
    Çalışma sonucuna göre arı zehiri ile tedavi olan kişilerde romatoid artritli (RA) gelişiminde azalma gerçekleştiği kanıtlanmıştır.

    Ağrıyı keser
    2005 yılında Oxford Üniversitesinde yapılan bir araştırma arı zehirinin güçlü ağrı kesici özelliğe sahip olduğu saptanmıştır. İsveç Tıp Merkezi arı zehirinin adolapin analjezik özelliklere sahip olduğunu, ağrıyı gidermekte büyük etki gösterdiğini bildiriyor.

    Hastalıklara şifadır
    Bilim adamları yaptıkları çalışmalarda arı zehirinin Multipl skleroz, zona, yanık, tendinit, cilt kanseri, akne, sedef, ve yara izini tedavi edici etkisi olduğunu tespit etmiştir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

     

  • Soğan Tozunun Sağlığa 7 Faydası

    Soğan Tozunun Sağlığa 7 Faydası

    Soğan en sağlıklı sebzelerden biri olarak kabul edilir. Soğan tozunun sağlığa 7 faydası makalemizde bu yiyeceğin vücudumuz üzerindeki etkilerinden bahsettik.
    Soğan, C vitamininin emilimine yardımcı fitokimyasallar içerir. Aynı zamanda, kan şekerini düzenlemeye yardımcı olan krom minerali deposudur. Düzenli soğan tüketimi bedendeki iltihabı azaltır, enfeksiyonlarla mücadele eder, hastalıklara şifa olur. Fakat soğanı çiğ tüketmek çeşitli yönlerden sıkıntılıdır. Kokusu insanı rahatsız eder, mide problemi olanlara dokunur. Soğanın bu negatif özelliklerine alternatif olarak soğan tuzu tüketilebilir.

    Soğan tozu bol miktarda lif içerir. Lif sağlığımız için çok önemli bir elementtir.
    Lifli gıdalarla beslenmek bağırsakları çalıştırır, açlık hissini giderir, uzun süre tok tutar, kabızlığı önler.
    Sindirim sorunlarından muzdaripseniz salata ve yemeklerinize soğan tuzu ekleyin.

    Soğan tozu, potasyum açısından zengin olduğundan, sağlıklı kemikler ve sağlıklı bir kalp için faydalıdır.
    Soğan tozunu yeterli miktarda tüketmek vücudunuzun kan basıncı seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur.sogan_tozunun_sagliga_7_faydasi (1)

    C vitamini açısından zengindir.
    Narenciyelerden sonra soğan tozu en fazla C vitamini içeren yiyeceklerdendir.
    Kolajen üretimine yardımcı olur, kemiklerin sağlıklı olmasını sağlar ve yaraların iyileşmesinde etkili doğal bir maddedir.

    Manganez mineralinin eksikliği diyabet, osteoporoz ve artrite yol açar.
    Soğan tozu manganez deposu bir besindir.
    Manganezin vücudumuzdaki işlevleri kemik dokusunu sağlıklı tutar, metabolizmayı hızlandırır, kan pıhtılaşmasına yardımcı besin maddeleri içerir.sogan_tozunun_sagliga_7_faydasi (2)

    Kalsiyum minerali sağlıklı kemiklerin olmazsa olmazıdır.
    Soğan tozu yüksek miktarda kalsiyum özleri sayesinde kan basıncını dengede tuar, kemik sağlığını destekler, sinir sisteminin fonksiyonununa yardımcı olur.

    Soğan tozunun en faydalı yönlerinden biri de sodyum açısından düşük yoğunluklu olmasıdır.
    Tuz yerine soğan tozu kullanarak yemeklerinize lezzet katabilirsiniz.
    Tuz yerine kullanılan soğan tozu kalp krizi, kalp hastalıkları ve felç olasılığını azaltır.sogan_tozunun_sagliga_7_faydasi (3)

    Kilolarına dikkat eden kişiler, yüksek kalorili soslar yerine soğan tuzunu kullanabilirler.
    Soğan tuzunun kalori (8 kalori) ve yağ oranı çok düşüktür, bu vasfı sayesinde özellikle diyet yapanlar için ideal bir sosdur.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir

     

  • Binbir Derde Deva Üzerlik Tohumu Çayı

    Binbir Derde Deva Üzerlik Tohumu Çayı

    Nazar otu diye de bilinen üzerlik otu pek çok derde deva bir bitkidir. Üzerlik tohumu çayı tarifi ve sağlığa 10 faydası makalemizde bu bitkinin sağlığımız üzerindeki olumlu etkilerinden bahsettik.

    Üzerlik tohumu çayı nasıl yapılır?
    1.Adım
    1 bardak suyu cezvede kaynatın.
    2.Adım
    İçine 1 tatlı kaşığı üzerlik tohumu atıp, 5 dk demlemeye bırakın.
    3.Adım
    Süzüp için.

    Üzerlik otunun ve tohumunun faydaları
    1-İnsomnia yani uykusuzluğu giderir. Bitki sedatif nitelikleri uykusuzluk tedavisi için yararlıdır.

    2- Menstrüal düzensizlikleri tedavi eder.

    3-Bitkinin tohumu, galactagogue niteliklere sahiptir, bu özelliği sayesinde anne sütünü artırır.

    4- Hardal yağı ile ezilip hamur haline getirin ve saç diplerine uygulayın, bitlerden kurtulmanıza yardımcı olacaktır.

    5-Üzerlik tohumu larenjite de şifadır.

    6- Antioksidan ve antimutajen özellikleri vardır, yurtdışında alternatif tıp olarak cilt kanseri ve deri altı kanserlerini tedavi etmek için zaman zaman kullanılmaktadır.

    7-Sinirleri güçlendirir.

    8-Depresyonla savaşır.

    9-Tütsü olarak kullanıldığında nazardan koruduğuna inanılır.

    10-Balgamı söktürüp, nefes darlığını giderir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir

     

  • İdrar Kaçırmaya Son!

    İdrar Kaçırmaya Son!

    Üriner inkontinans idrar kaçırma veya istemsiz idrar kaybına yol açan, idrarı kontrol edememe olarak tarif edilebilir. İdrar tutamama bitkisel tedavi için 4 doğal tarif makalemizde bu derdinize deva olabilecek tariflere yer verdik.
    Milyonlarca kişide görülebilen bir rahatsızlıktır. Yaşlanma, mesane kaslarının zamanla zayıflaması, ameliyat veya doğum nedeniyle zayıflamış pelvik taban kasları, prostat büyümesi, menopoz, bir aşırı aktif mesane, sinir hasarı, idrar taşları, idrar yolu enfeksiyonları ve kabızlık hastalığın en önemli nedenleri arasında yer alır.

    Elma Sirkesi
    Kalça, göbek çevresindeki yağlanma mesaneye baskı yaparak idrar tutulmasına yol açar. Elma sirkesi sağlığınız için mükemmel bir tonik olarak çalışmaktadır, bedeninizden toksinlerin atılmasına yardımcı olur, mesane enfeksiyonları ile savaşır ve zayıflamakta da oldukça etkilidir.
    1 bardak suya 1-2 tatlı kaşığı elma sirkesi koyun, içine biraz bal katın.
    Şifa bulana kadar günde 2-3 kez için.
    not: aşırı aktif çalışan bir mesaneniniz varsa bu yöntem sizin için uygun değildir.idrar_tutamama_bitkisel_tedavi_icin_4_dogal_tarif (1)

    Cleavers Herb ( Yoğurt otu, yapışkan ot)
    Yoğurt otu geleneksel idrar toniğidir ve idrar sorunları tedavisinde yardımcı olur. Özellikle sistit ve aşırı aktif mesane tedavisinde kullanılır. Mesane boyunca yatıştırıcı özellik sağlayarak, idrar yollarını tahrişten korur.
    1 su bardağı sıcak suya 2-3 tatlı kaşığı bu bitkiden koyun.
    Süzüp günde 3 kez iyileşene kadar için.idrar_tutamama_bitkisel_tedavi_icin_4_dogal_tarif (4)

    Rezene Tohumu
    1 bardak süte 1 tatlı kaşığı rezene tohumu ekleyin.
    1 bardak suya ise 4 yemek kaşığı şeker katın.
    Şekerli suyu şeker içinde kaybolana kadar 3-5 dk kaynatın.
    Bu şerbetten 2 yemek kaşığı kadar sütlü rezene karışımına ekleyin.
    Her gün bunu içmeye devam edin.idrar_tutamama_bitkisel_tedavi_icin_4_dogal_tarif (2)

    Bektaşi Üzümü
    1 adet bektaşi üzümünü blenderdan yahut rendeden geçirip hamur kıvamına getirin.
    İçine 1 tutam zencefil serpin.
    1 tatlı kaşığı bal katıp iyice karıştırın.
    Her sabah yemekten yarım saat önce bunu tüketin.
    4 hafta devam edin.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir

    idrar_tutamama_bitkisel_tedavi_icin_4_dogal_tarif (3)

  • Burun estetiği hakkında sık sorulan sorular

    Burun estetiği hakkında sık sorulan sorular

    1-Rinoplastide yaş sınırı var mıdır?

                   Bu ameliyat için üst yaş sınırı yoktur. Alt yaş sınırı ise erkek ve kadınlarda farklılık gösteriyor. Kadınlarda 14-15, erkeklerde 17-18 yaştan sonra estetik burun ameliyatı yapılabilir. Ancak rinoplastide sadece fizyolojik yaş değil psikolojik yaşta önemlidir. Kişi rinoplasti gibi burunda ve yüzde kalıcı bir değişiklik oluşturan kararı verebilecek ve sorumluluğunu üstlenebilecek psikolojik erginliğe de ulaşmış olmalıdır.

    2-Ne zaman günlük aktivitelere dönebilirim?

                   Ameliyat sonrası bir gün yatak istirahati gerekecektir. Ameliyatın 2. Gününde saatte 5-10 dakika hafif yürüyüşler yapmanız önerilir. Üçüncü günden sonra ev içi günlük aktivitelerinize başlayabilirsiniz. Yedinci günden sonra çok ağır bir işiniz yok ise iş hayatına dönebilirsiniz. Tenis, basketbol, futbol gibi ağır fiziksel aktiviteler için ise 8 hafta sabretmelisiniz. İlk 8 hafta ağır kaldırma, ıkınma gibi kafa içi basıncı arttıran hareketlerden sakınmak gerekir.

    3-Makyaj ne zaman yapabilirim?

                   Ameliyat sonrası iki günden sonra kapatıcılar kullanabilirsiniz. 3ile 4 gün sonra da normale yakın makyaj yapabilirsiniz.

    4-Rinoplasti olmak için mevsim önemli mi?

                   Burun estetiği her mevsimde yapılabilen bir operasyondur. Yaz-kış ya da bahar ayları fark etmez. Tıbben yaz ve kış mevsimi arasında burun estetiği operasyonu açısından bir farklılık olmasa da yaz aylarında kullanılacak güneş gözlüğü ve güneşlenme konusunda dikkat edilmesi gerektiğinden, bu engeli olanlar kış mevsimini tercih edebilirler.

    5-Gözlük /güneş gözlüğü ne zaman kullanabilirim?

                   Rinoplasti sonrası ilk 1- 2 ay boyunca burun sırtına baskı yapacak ağır gözlük / güneş gözlükleri kullanılmamalıdır.

    6-Rinoplasti sonrası şişlik ve morluklar ne zaman kaybolur?

                   Ameliyattan sonra göz çevresinde ve yüzde hafif şişlik ve morluklar oluşabilir. Ameliyattan çıkarken çok belirgin olmayan morluk ve şişlikler ikinci güne doğru hızla artacaktır. Endişe edilmemeli çünkü bu normal bir durumdur. Sonrasında hızla bu şikayetleriniz azalacaktır. Birinci haftada ilk günlere göre yarı yarıya azalır. 10 gün sonra tamamen kaybolur. Şişliklerin tamamen  geçmesi ise 6 ayı bulur.

    Morluk ve şişliklerin derecesi kişiden kişiye değişmektedir. Bazı hastalarda hemen hemen hiç morluk –şişlik yokken, bazılarında biraz daha fazla olmaktadır.

    7-Rinoplasti sonrası burnumda düşme olur mu?

                   Burun estetiği operasyonlarında artık “destekli burun” felsefesi ön plandadır. Yani burnun öncelikle sağlam desteğinin olması hedeflenir. Böylelikle buruna yapılan estetik operasyon sonrası burun ucu düşmez, tam tersine eskisine göre daha sağlam destekli bir burun ortaya çıkar.

    8-Rinoplasti kaç saat sürer?

                   Bu operasyon ortalama 2-3 saat süren bir operasyondur. Fakat travmatik burunlarda bu süre 3-4 saate kadar uzayabilmektedir.

    9-Rinoplastiyi hangi yöntemle yapıyorsunuz? Açık mı? Kapalı mı?

                   Ameliyatta genellikle açık teknik kullanılmaktadır. Açık teknik sayesinde tam görüş sağlayarak operasyonda buruna tam hakimiyet sağlayıp istenilen bütün manevraları yapma imkanı bulunmaktadır. Burun alt kısmında olan 2-3 milimlik kesi yerinin 2-3 ay sonra tamamen kaybolduğu ve hiç fark edilmediği görünmektedir.

    10- Burun estetiği ile aynı zamanda başka nasıl sorunlar giderilebilir?

                   Burun estetiği olmak isteyen ve burunda yalnızca şekil sorunu olmayıp tıkanıklık sorunu olan kişilerde operasyon öncesi değerlendirmede burun kanatları zayıfsa, kıkırdak zaafiyeti mevcutsa, burun kıkırdağında ve kemiğinde bir eğiklik (deviasyon), burun eti büyüklüğü ya da sinüzit varsa bunların da operasyon öncesi tespiti ve ameliyatta aynı seansta çözümü gerekmektedir.

    11-Revizyon ne demektir?

                   Revizyon tıp dilinde de diğer tüm bilim dallarında da “tekrar yapılandırma”, “düzeltme” anlamına gelir. Revizyon burun ameliyatı ise daha önceden başarısız veya daha fazla burun ameliyatı geçirmiş olan hastanın tekrar ameliyat edilerek burun görünümünün ve burun fonksiyonlarının düzeltilmesidir. 

    12- Erkekler mi kadınlar mı daha çok burun estetiği yaptırmaktadır?

                   Burun estetiği son yıllarda en az kadınlar kadar dış görünümüne özen gösteren erkeklerin, kendilerini daha iyi hissetmek için tercih ettiği yöntemlerdendir. Estetik ameliyat yaptıran hastaların erkek oranı eskiden yüzde 5-10’ da iken, artık yüzde 40-45’lere kadar varmaktadır. Yani günümüzde estetik ameliyat olan her 10 hastadan 3-5’ i erkeklerden oluşmaktadır.            

    13-Burun estetiği yurtdışından gelen kişilere nasıl uygulanıyor?

    Ameliyat olmaya karar veren yurtdışı hastalarımız için öngörü amacıyla öncelikle mail ile fotoğraflarını talep etmekteyiz. Böylece hastalarımızın, hayallerindeki burun hakkında fikir sahibi olup, kendilerine en uygun burunun tasarımı aşamasında fikir sahibi olabilmelerini ve daha net kararlarla bizlere başvurmalarını sağlamaktayız.  Ameliyattan en az bir gün önceden gelmelerini ve muayenelerinin yapılmasını öneriyoruz. Ameliyat oldukları gece hastanede konaklayıp, sonraki günler ev ya da otele geçebilmekteler. Ameliyat sonrasında takip etmemiz gerekeceğinden toplam olarak 10 gün Türkiye’ de kalmaları uygun görülmektedir.

    14- Burun estetiği ameliyatı sonrası kaç gün hastanede kalmak gerekir?

                   Burun estetiği ameliyat genel anestezi altında yapılır ve ameliyat sırasında hasta hiçbir şey hissetmez. Operasyon yaklaşık 2-3 saat sürer. Ameliyat sonrası birkaç saat çok hafif burunda sızlama ve baş ağrısı olabilse de iki saat sonra anestezinin etkisi geçince bu ağrılar da ortadan kalkar. Hastalarımız ameliyat sonrası genelde aynı gün ya da bir gün sonrası taburcu edilmektedir.

    15- Yeni doğum yapan annelere veya emziren annelere burun estetiği ameliyatı yapılabilir mi?

    Anne sütünün tek besin olduğu ilk 6 ayda eğer bir zorunluluk yoksa beklenerek ek gıdaya başlandığı dönemde operasyon planlanması tercih edilir. Ancak eğer kişi bu dönemde ameliyat olmak istiyorsa anestezi alınan gün için anne sütü biriktirilip, bebek biberonla beslenerek ameliyat olunabilir. Ameliyattan 8 saat sonra emzirme devam edebilir.

    16- Hamile iken ameliyat yapılabilir mi?

    Hamilelik döneminde, zorunlu olmayan herhangi bir cerrahi müdahalenin uygun olmadığı, tüm hekimlerce riske atılmayacak ve doğru olmayan bir durumdur.

    17- Özel sağlık veya devlet sigortaları burun estetiği ameliyatını karşılar mı?

    Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında olan sigortalara sahip kişilerde burun estetiği ameliyatları sigortaları tarafından karşılanmamaktadır. Diğer özel sağlık sigortaları için de durum aynı şekildedir.  

    18- Tamponlar çıkarılırken çok acır mı?

                   Kullandığımız tamponlar ya kendiliğinden eriyen ve alınmayı gerektirmeyen ya da silikon, yumuşak, küçük, alınınca ağrı yapmayan tamponlardır. Bu tamponların ortalarında delik olduğu için hastalar operasyon sonrası nekahet döneminde rahatlıkla burundan nefes alabilirler. Operasyondan 3-4 gün sonra tamponlar acısız bir şekilde alınır.

    19- Burun estetiği ameliyatı sonrası güneş ışınları zarar verir mi?

    Burun estetiği ameliyatlarının ardından 1 hafta boyunca fazla güneş ışığına maruz kalınmamalıdır. İlk 20 gün deniz veya havuza girilmemelidir. 

    20-Burun estetiği ameliyatı zor bir ameliyat mıdır?

                   Burun yapısal olarak kompleks bir organ olsa da, burun estetiği yaptırmak hasta için zor bir operasyon değildir. Burun kompleks bir yapı olduğundan ve operasyonu fazlaca deneyim gerektirdiğinden, ameliyatı burun estetiğinde tecrübe kazanmış bir hekimin yapmasında her zaman fayda vardır.  Ameliyat genel anestezi altında 2-3 saat süren bir operasyon ile yapılmaktadır ve genellikle aynı gün ya da ertesi gün taburcu olunmaktadır. Ameliyat sonrasında dikkat edilmesi gereken hususlar hekimce hatırlatılarak, 3-4 gün sonra buruna konulan yumuşak silikon tamponların ağrısızca alımı ve ameliyatın 10. gününde ise dikişlerin alımı olmaktadır. Ameliyat sonrası derecesi kişiden kişiye değişiklik gösteren ve normal olan morluk ve şişlikler 1 hafta için kaybolup hastalarımız rahatlıkla günlük yaşantılarına geri dönmektedir.

    Sonuçta burun estetiği operasyonları genellikle ağrılı olmayan, hastanede uzun süre yatmayı gerektirmeyen, operasyon sonrası işe ya da okula gitmeyi uzun süre engellemeyen, hasta açısından rahat, tecrübeli bir cerrahın elinde kolaylıkla yapılabilen bir operasyonlardır.

    21- Ameliyat sonrası kanama meydana gelir mi?

                   Kişilerin kanama-pıhtılaşması ile ilgili bir sorun olmadığı durumlarda burun cerrahisi kanamalı ameliyatlar arasında yer almayan bir operasyondur. Elbette ameliyat öncesi yapılacak tetkikler, kan analizleri sayesinde ameliyat öncesinde kanama ile riskler araştırılıp ameliyat sonrasında sorun yaşanması olasılığı minimuma indirilmekle birlikte, yüksek tansiyonu olan kişilerde ameliyat sonrasında burun kanaması olasılığı daha fazladır. Ayrıca ameliyat öncesinde aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlardan, vitaminlerden ve kırmızı meyve-sebzelerden en az 10 önceden uzak kalınması gerekmektedir. Ameliyat sonrasında özellikle ilk iki gün hafif pembemsi bir kanama olması beklenen bir durumdur.

    22- Ameliyat sonrası uyurken burnumu nasıl korumalıyım?

                   Ameliyat sonrası ilk gün yarı oturur pozisyonda 45 derece eğimli yatak istirahati ya da evinizde iki yastık üst üste gelecek şekilde yatmalısınız. Başınız yüksekte yatmak morluk ve şişliklerinizi azaltacaktır. Özellikle ilk aylarda burnunuzu darbelerden korumanız ve rutin kontrollerinizi aksatmamanız gerekmektedir.

    Op.Dr.Muhammet DİLBER
    Nose Estetik “Estetik Burun Ameliyatları”
    www.noseestetik.com , www.muhammetdilber.com

    Op.Dr.Muhammet Dilber Facebook 
    Op.Dr.Muhammet Dilber twitter

    İlgili yazıları ;

    – Burun estetiği ile birlikte yapılan operasyonlar 
    – Burun şekli nefes almayı etkiler mi ?
    – Doğal burun estetiği
    – Burun operasyonu öncesi öneriler
    – Burun estetiği operasyonlarında doğru zaman ?

  • Diş Hassasiyeti Bitkisel Çözüm İçin 4 Tarif

    Diş Hassasiyeti Bitkisel Çözüm İçin 4 Tarif

    Diş hassasiyeti yaygın görülen bir sağlık sorunudur, koruyucu kılıf olan diş minesinin, yıpranması ile oluşur. Diş hassasiyeti bitkisel çözüm için 4 tarif makalemizde dişlerinde hassasiyet olan kişilere bazı önerilerde bulunduk, hassasiyet dişlerin çok sıcak ya da soğuk gıdalarla teması sonucu ağrı ve rahatsızlık duymaya yol açar. Diş minesi hasar gördüğünden, minenin altındaki sinir uçları tahriş olmuştur, bu durum da dişte hassasiyetle sonuçlanmıştır.
    Evde yapabileceğiniz doğal tedavi yöntemleri derdinize deva olmazsa, bir dişçiye başvurun, muhtemelen size kök kanal tedavisi yahut dolgu önerecektir.

    Diş hassasiyeti neden olur?
    Sert kıllı diş fırçası kullanma
    Diş fırçalarken dişleri ve diş etlerini zorlama
    Ağızdaki plak ve bakteriler.
    Diş beyazlatma ürünlri.

    Diş hassasiyeti belirtileri nelerdir?
    Sıcak, soğuk, ekşi gibi bir şey yiyin içinde keskin, acı bir ağrı.
    Hava ile temasta, nefes alıp verirken ağızda ağrı hissetme.

    1. Tarif
    Malzemeler
    Hardal yağı
    Kaya tuzu

    Uygulanışı
    1 yemek kaşığı hardal yağına 1 tatlı kaşığı kaya tuzu ekleyip karıştırın,
    dişlerinizin üzerine uygulayıp nazikçe masaj yapın.
    5 dk boyunca ağzınızda kalsın.
    Su ile durulayın.

    2.Tarif
    Malzemeler
    Tuz
    Su
    Yapılışı
    1 su bardağı ılık suya 2 tatlı kaşığı sofra tuzu katıp iyice karıştırın.
    Bu solüsyon ile sabah akşam 1’er kez ağzınızı çalkalayın.

    3.Tarif
    Karbonat
    Düşük pH oranı diş minesine zarar verir.Diş minesinin yıpranması hassasiyete neden dentine yol açar. Karbonat pH oranını yükseltir, ağızdaki bakterilerin yol açtığı pH oranını nötralize etmeye yardımcı olur.
    Karbonatlı su ile ağzınızı çalkalayın, fakat karbonatı direk dişlere, diş minerilerine asla uygulamayın.

    4.Tarif
    Karanfil yağı

    Karanfil veya Laung, antioksidanlar açısından zengin olmanın yanı sıra, bir anti-inflamatuar, anti-bakteriyel ve anestezik özelliklere sahiptir. Bu antik ot enfeksiyon ile mücadele ederek, diş ağrısını hafifletmeye yardımcı olur. Dişler ve diş eti üzerine karanfil yağı damlatılmış bez uygulanması diş hassasiyetini hafifletmeyi sağlayabilir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir