Kategori: Sağlık

  • Anjina Pektoris Nedir, Nasıl Geçer? Belirtileri Tedavisi

    Anjina Pektoris Nedir, Nasıl Geçer? Belirtileri Tedavisi

    Anjina pektoris olarak ifade edilen sağlık sorununda; kalbi besleyen damarlarda lipid birikimi meydana gelir. Bundan dolayı da darlıklar oluşur ve kalbin beslenmesi git gide yetersizleşir. Bu durumda da kalp yeterli şekilde beslenemez ve ciddi sorunlar meydana gelir. Bunlar:

    • Göğüs ağrıları,
    • Göğüste baskılar,
    • Göğüs sıkışıklığı olarak ifade edilebilir.

    Genel olarak anjina pektoris kalp kasına iletilen oksijenin yetersiz olmasıyla meydana gelir. Bundan dolayı da egzersiz sırasında ya da stres gibi durumlarda kalpte sıkışıklık olarak kendini gösterebilir. Kalbin yoğun çalıştığı zamanlarda, vücut daha fazla oksijene ihtiyaç duyduğunda özellikle kısa süreli ağrılar meydana gelir. Bu ağrılar 10 dakika kadar sürer. Ağrı dinlenirken geçer ancak hareket halindeyken yeniden meydana gelir. Nefesi düzenlemek ağrının hafiflemesini sağlamaz.

    Anjina Pektoris Nedir, Nasıl Geçer? Belirtileri Tedavisi | 1

    Anjina Pektoris Çeşitleri Nelerdir?

    Anjina pektoris türleri beş sınıfta ayrılmaktadır. Bunlar:

    • Efor anjinası olarak ifade edilen, tempolu yürüyüş sırasında meydana gelen ataklar,
    • Soğuk anjinası olarak ifade edilen damarlarda soğuk kaynaklı büzüşme sonucu meydana gelen sorunlar,
    • Heyecan anjinası olarak ifade edilen aşırı duygu sebebiyle meydana gelen ataklar,
    • Dinlenme anjinası olarak ifade edilen yineleyici ve aralıksız nöbetler,
    • Yatma anjinası olarak ifade edilen ve geceleri meydana gelen anjina ataklarıdır.

    Anjina Pektoris Nedir, Nasıl Geçer? Belirtileri Tedavisi | 2

    Anjina Pektoris Sebepleri Nelerdir?

    Anjina pektoris nedenleri oldukça  çeşitlidir. Kalbe kan akımının yetersiz olduğu durumlarda koroner arterler daralmaya başlar. Bu noktada da şu belirtiler meydana gelir:

    • Kan damarları kısa süreliğine daralır,
    • Kalbin aort kapağının daralması ile aort stenozu görülür,
    • Anormal kalp ritimleri meydana gelir.

    Sebepleri ise:

    • Anemi gibi kanda oksijenin azalmasına yol açan sorunlar,
    • Kanın kalınlaşmasına sebep olan ve kanın kalp kası boyunca daha yavaş şekilde akmasına sebep olan polisitemi olarak ifade edilebilir.

    Özellikle yürüyüş yaparken ve çalışırken meydana gelen bu durumda omuzlarda, sırtta ve çenede ağrı görülür. Terleme ile beraber ataklar şiddetlenir. Tedavisi için kan basıncının kontrol altına alınması gerekmektedir. Kilo kaybı ve sağlıklı beslenme bu noktada en önemli tedavi yöntemleri arasındadır.

    Kardiyoloji – Kalp ve Dolaşım Sistemi Hastalıkları Tıklayın !

    Kalp sağlığı için ne yemeli Tıklayın !

  • Monosit Yüksekliği Ne Anlama Gelir? Tehlikeli midir?

    Monosit Yüksekliği Ne Anlama Gelir? Tehlikeli midir?

    Monosit yükselmesine etki eden nedenler arasında viral ateş, stres, iltihaplanma ve organ nekrozu bulunmaktadır. Ayrıca enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak yükselebilen monositlerin olması gereken normal değer aralığı yüzde dört ile yüzde on arasında olmalıdır. Monosit değerleri yüzde dört oranını altında olur ise düşük değer olarak kabul edilir.

    Monosit Yüksekliği Nasıl Düşürülür?

    Monosit yüksekliği tedavisi ve tespiti için dahiliye uzmanına başvurmak gerekmektedir. Doktorun yapacağı test ve tahliller sonucunda monosit yüksekliği ve nedenleri tespit edilmektedir. Monosit yüksekliği tedavisinde;

    • Düzenli bir şekilde egzersizler yapılması,
    • Kilo kontrolü,
    • Uyku düzeninin ayarlanması gibi yaşam tarzında yapılacak değişiklikler,
    • Özellikle Omega 3 yağ asitli olan balık yemek veya balık yağı tüketmek, monosit yüksekliği tedavisinde etkilidir ve monosit sayısını kontrol etmeye yardımcı olur.
    Monosit Yüksekliği Ne Anlama Gelir? Tehlikeli midir? | 3
    Monosit yüksekliği tedavisi

    Monosit Yüksek Oluşu Tehlikeli midir?

    Değerleri sürekli olarak yüksek çıkması durumunda yaşanan monosit yüksekliği tehlikeli olabilir. Virüs, bakteri ve mantar gibi parazitlerin ve alerjik durumların neden olduğu monosit yüksekliği iltihaba bağlı olarak yaşanan geçici yükselmeler olmaktadır. Ancak sürekli olarak yüksek çıkan monosit değerleri tümör, bazı kan hastalıkları ve kronik olabilecek bazı hastalıkların işareti olabilir. Monosit yüksekliğinin kendisi bir hastalık olmadığı için herhangi bir tedavisi de bulunmamaktadır. Ancak süreklilik gösteren yüksek monosit değerleri bazı durumlarda tehlikeli olabilir ve monosit yüksekliğinin sürekliliğinde sebep olduğu nedenlerin araştırılması gerekir.

    Kanda Monosit Yüksekliği Neden Olur? Normal Değeri Kaçtır?

    Hamilelikte Monosit Yüksekliği Ya Da Düşüklüğü Neden Olur? 

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi? Tıklayın !

    Yüksek PLT Bitkisel Tedavi Yöntemleri Nelerdir? 

    CRP Yüksekliği Nedenleri Nelerdir? Kandaki CRP Yüksekliği Nasıl Düşürülür? Tıklayın !

  • Kreatinin Düşüklüğü Yüksekliği Nedir? Normal Değeri Kaç Olmalıdır?

    Kreatinin Düşüklüğü Yüksekliği Nedir? Normal Değeri Kaç Olmalıdır?

    Kreatinin nedir kaç olmalı gibi soruların cevapları sıklıkla merak edilmektedir. Kreatinin; böbrek sağlığının ve böbreklerin görevini yerine getirip getirmediğinin ifade edilebilmesi için kullanılan bir değerdir. Kas hücrelerinde oluşan kreatinin, vücuttan atılması gereken bir madde olarak tanımlanabilir. Yapılan tahliller sonucu belirlenebilen kreatin seviyesi düşük ya da yüksek olduğunda farklı hastalıkların habercisi olabilmektedir.

    Kreatinin Düşüklüğü Yüksekliği Nedir? Normal Değeri Kaç Olmalıdır? | 4

    Kreatinin Normal Değerleri Nedir?

    Kreatin maddesinin vücutta üretimi doğal olarak gerçekleşmekte olup karaciğerden kaslara doğru bir yayılım göstermektedir. Karaciğerden dağılan kreatinin öncelikle beyine ulaşarak ardından kaslara yönlendirilmektedir. Bu durumunda vücutta üretilen kreatinin yaklaşık olarak %95’i beyine iletilir. Kreatin Düşüklüğü ve yüksekliğinde farklı hastalıklara sebep olabilen kreatinin normal değerleri şu şekildedir;

    • Kreatin normal değerleri erkeklerde 0.6 ila 1,2 mg/Dl arasında olmalıdır.
    • Kreatinin normal değerleri kadınlarda 0.5 ila 1,1 mg/Dl arasında olmalıdır.
    • Kreatinin normal değerleri çocuklarda 0.3 ila 0,7 mg/Dl arasında olmalıdır.
    • Kreatinin normal değerleri tek böbreği olan kişilerde 1.8 ila 1,9 arasında olmalıdır.
    • Kreatinin normal değerleri bebeklerde 0.2 ila 1,2 mg/Dl arasında olmalıdır.
    • Kreatinin normal değerleri ergenlerde 0.5 ila 1,0 mg/Dl arasında olmalıdır.

    Kreatinin Düşüklüğü Yüksekliği Nedir? Normal Değeri Kaç Olmalıdır? | 5

    Kreatin Seviyesinde Düşüklüğün Sebepleri Nelerdir?

    Kreatinin normal değerlerinin altında bir değer söz konusu olduğunda kreatinin düşüklüğü olarak adlandırılmaktadır. Kreatin düşüklüğünün sebepleri şu şekilde sıralanabilmektedir;

    • Hamileliğin 3, 4 ve 6. aylarında kreatin seviyesinde düşüklük olabilmektedir.
    • Yaşlılık dönemine girildiğinde seviyede düşme olabilmektedir.
    • Protein eksikliği kreatin seviyesi düşüklüğüyle ilişkili olabilir.
    • Kas kütlelerinde azalma olduğunda kreatinin düşebilmektedir.
    • Karaciğerde yaşanan problemlerde kreatinin düşebilmektedir.

    Bu tarz durumlar uzman bir doktora danışılması ve gerekli görülürse uygun tedavi sürecine başlanması gerekmektedir.

    Kreatinin Düşüklüğü Yüksekliği Nedir? Normal Değeri Kaç Olmalıdır? | 6
    Kreatin yüksekliği nedenleri

    Kreatin Seviyesinde Yüksekliğin Sebepleri Nelerdir?

    Kreatin seviyesinde normalin üstüne bir değer görüldüğünde kreatin yüksekliği olarak adlandırılmaktadır. Kreatin yüksekliğinde ilk hissedilen belirtiler susuzluk hissi ve yorgunluktur. Bu belirtileri sonrasında metal bulanıklığı (bilinç bulanıklığı) ve nefes darlığı takip etmektedir. Kreatin seviyesinin yükselmesinin en büyük nedeni böbreklerde oluşan bir rahatsızlık olabilmektedir. Diğer sebepler ise idrar yolunda oluşan tıkanıklıklar, hamilelik ya da farklı kan hastalıkları olarak sayılabilmektedir.

    Kreatin Seviyesini Düşüren Besin Tavsiyeleri Tıklayın !

    CRP Yüksekliği Neyi İfade Eder? CRP Normal Değeri Kaçtır?Tıklayın !

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi? Tıklayın !

    Hamilelikte PLT Yüksekliği Nedir? PLT Yüksekliği Sonucu Neler Meydana Gelebilir? Tıklayın !

    Kan ve idrar tahlilindeki kısaltmaların anlamları Tıklayın !

  • Çocuklarda Mide Gribi Olduğu Nasıl Anlaşılıyor?

    Çocuklarda Mide Gribi Olduğu Nasıl Anlaşılıyor?

    Çocuklarda meydana gelen mide gribi yani ishal salgını hakkında tüm merak edilenler Kadınlar Kulübü’nde!

    Son günlerde çocuklarda artış gösteren mide gribine karşı dikkat! Son zamanlarda havaların soğumasıyla birlikte ortaya çıkan okula hastalığı olarak ta bilinen mide gribine karşı uzmanlar uyarıyor.

    Çocuklarda görülen mide gribi yani ishal rahatsızlığı tüm dünyada en önemli sağlık sorunlarından biri.  Bu hastalık ileri boyutlara gittiğinde ölümle bile sonuçlanabilmekte. Bu hastalık dünyada enfeksiyona bağlı hastalık listesinin ilk 3 sırasında yer alıyor.

    cocuklarda-mide-gribine-dikkat-2

    En yaygın görüldüğü dönem

    Mide gribi denilen ishal rahatsızlığı en sık 3-24 aylık dönemlerde görülüyor.  Hastalığın en sık belirtisi kusma ve ishal. Dışkılama değişikliklerinin meydana gelmesiyle kendisini gösteren hastalık yetişkinlerde de görülüyor. İshale neden olan virüs kötü şekilde koku vermektedir. Genelde çocuklardan büyüklere bulaşmaktadır. Bulaşma süresi 10 gündür. İshalle birlikte kusma ve ateşte görülüyor.

    Mide gribi olduğu nasıl anlaşılıyor?

    Doktorlar hastalığın teşhisini koyarken bir takım sorular soruyor. Bunlar bireyin yaşı, dışkılama süresi ve günlük dışkılama süresi tarzında. Bu hastalığın en kötü yan etkisi ishal durumundan dolayı vücutta sıvı kaybının meydana gelmesidir.

  • Kanda Monosit Yüksekliği Neden Olur? Normal Değeri Kaçtır?

    Kanda Monosit Yüksekliği Neden Olur? Normal Değeri Kaçtır?

    Kanda monosit yükselmesi; vücudun inflamasyona ve mikroplara karşı aşırı savunmaya geçtiğini gösterebilmektedir. Monosit nedir merak ediyorsanız; beyaz kan hücreleri içerisinde en büyük olanıdır. Monositlerin vücutta gerçekleştirdiği korumalar şu şekildedir;

    • Vücuttaki ölü hücreleri temizlemektedir.
    • Bağışıklık tepkilerini artırmaktadır.
    • Mikroorganizmaları öldürmektedir.
    • Yabancı parçaları almaktadır.

    Kanda bulunan monositin normal değer aralığı yüzde olarak 1 ila 10 arasında olmalıdır. Farklı ölçüm değerlerinde normal aralık; 200 ila 800 microL, 0.2- 0.8 x10 ^ 9 / L olmalıdır.

    Kanda Monosit Yüksekliği Neden Olur? Normal Değeri Kaçtır? | 7

    Monosit Yüksekliği Nedir, Belirtileri Nelerdir?

    Ateşlenme, şişme ve ağrı ile birlikte monosit yüksekliği belirtileri ortaya çıkmaktadır. Kanda yüksek monosit değerleri gözlemlenmesinin farklı nedenleri olabilmektedir. Bu nedenler;

    • Kanser
    • Uzun süreli inflamasyon
    • Depresyon
    • Öpücük hastalığı
    • Kızamık
    • Kabakulak
    • Obezite
    • Lösemi hastalığı (uzun süreli)
    • Lupus hastalığı
    • IBD hastalığı
    • Romatoid Artrit hastalığı

    Monosit Yüksekliğini Azaltmanın Yolları

    Monosit yüksekliği gözlemlendiğinde değerleri normale döndürmek için bazı yollar denenebilmektedir. Bu yollar;

    • Alkol alımını tamamen durdurma
    • Omega 3 asitleri içeren gıdalarla beslenme
    • Akdeniz diyeti uygulama
    • Düzenli egzersiz yapma
    • Kilo verme

    Kanda Monosit Yüksekliği Neden Olur? Normal Değeri Kaçtır? | 8

    Monosit Düşüklüğü Nedir, Belirtileri Nelerdir?

    Monosit düşüklüğü farklı sebeplerle ortaya çıkabilmektedir. Bu sebepler;

    • Radyasyon tedavileri
    • HIZ virüsü
    • Aplastik anemi
    • Kemoterapi
    • Şiddetli gerçekleşen kanama ya da yanıklar
    • Romatoid Artrit (eklem romatizması)

    Düşük monosit değerini arttırmanın yolları arasında; sinir sisteminin tetiklenmesi ya da saunaya girilmesi gibi eylemler yer almaktadır. Bunun yanı sıra B12 vitamini, D vitamini, C vitamini takviyesi alınmalıdır.

    Hamilelikte Monosit Yüksekliği Ya Da Düşüklüğü Neden Olur? 

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi? Tıklayın !

    Yüksek PLT Bitkisel Tedavi Yöntemleri Nelerdir? 

    CRP Yüksekliği Nedenleri Nelerdir? Kandaki CRP Yüksekliği Nasıl Düşürülür? Tıklayın !

  • Tüp Bebek Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Tüp Bebek Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Tüp bebeğin ne olduğu ve tedavisinin nasıl yapıldığı günümüzde evli çiftlerin en çok merak ettiği konuların başında gelirken son 5 yılda dünyada tüp bebek tedavisi oranlarının %20’lere yaklaştığı da görülmektedir. Türkiye’de ise her 100 çiftten 16’sının çocuk sahibi olabilmek için tüp bebek tedavisine başvurdukları bilinmektedir. Tüp bebek doğal yolla çocuk sahibi olamayan çiftlerin yardımcı üreme teknikleri kullanılarak ya da çocuk sahibi olmalarına engel olan hususların ortadan kaldırıldığı bir tedavi olarak görüldüğü gibi tüp bebek nedir kısaca tanımı yapılacak olursa kadının yumurtasının ana rahmi dışında döllenerek daha sonra rahme yerleşmesi olarak da açıklanabilmektedir.

    Tüp Bebek Tedavisi Nasıl Yapılır?

    Erkeklerin ve kadınların çocuk sahibi olamama nedenleri oldukça çeşitli ve farklı olmakla beraber, bu nedenlere göre tüp bebek tedavisinin değişik şekillerde yapıldığı görülmektedir. Genel anlamda tüp bebek tedavisi nasıl yapılır kısaca belirtilecek olursa, kadının adet döneminin başlangıcında uygulanmaya başlanan tedaviyle kadının yumurtalarının üremeye uygun hale getirilip küçük bir cerrahi operasyonla toplanması, erkekten alınan spermlerle birlikte laboratuvar ortamında döllenerek kadının rahmine yerleştirilmesi olarak açıklanabilir. Bu noktada hekim tarafından kadının yumurtalarının büyütülerek, erkekten taze ve kaliteli sperm alınması yoluna gidilir. Tüp bebek için erkekten sperm nasıl alınır sorusu için de verilecek farklı cevapların bulunduğu görülmektedir. Burada hekim tarafından yeterli sperme sahip olduğu düşünülen erkekler eşlerinin yumurtalarının toplandığı gün mastürbasyon yoluyla spermlerini verirken, aksi durumda kadının yumurtalarının toplandığı anda erkeklerden de cerrahi yöntemle sperm alınması yoluna gidilmektedir.

    Tüp Bebek Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Nasıl Yapılır? | 9

    Tüp Bebek Tedavisinin Şansı Nasıl Arttırılır?

    Tüp bebek tedavisinde;

    • Tedaviyi uygulayan hekimlerin bu konudaki deneyimleri
    • Tüp bebek tedavisi uygulanan merkezin laboratuvar kalitesi
    • Tedaviye yardımcı olarak kullanılan yöntemlerin varlığı (embriyoskop, spermçip) çok önemlidir.

    Tüp bebek tedavisi sonucunda anne adaylarının rahmine yasal anlamda bir ya da iki embriyo transfer edilmekte, transferden on iki gün sonra yapılan hamilelik testinde sonucun pozitif çıkması durumunda ise bebek sahibi olması süreci başlamaktadır. Tüp bebek nasıl yapılır fiyatları için ise ortalama olarak bir seferde 15 bin TL’lik fiyatlarla karşılaşılmaktadır.

    Açıklanamayan İnfertilite Nedir? Tıklayın !

    Tüp Bebek Özel Bölüm Tıklayın !

    Yumurta ve Sperm Donasyonu ile Tüp Bebek Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisinde PRP Nasıl Yapılır? Tıklayın !

    Tüp Bebek Öncesi Erkeklerde Beslenme Nasıl Olmalı ? Tıklayın !

  • Canlı ve Dinamik Bir Güzellik İçin Şalgam Suyu

    Canlı ve Dinamik Bir Güzellik İçin Şalgam Suyu

    Turpgiller familyasının en faydalı çeşitlerinden biri olan şalgam, A, C ve B vitaminleri bakımından oldukça zengindir. Yüksek afrodizyak özelliği ile cinselliğe güzel gelişimler kazandıran formüllerden biridir. Beden güzelliğine de etkisi olan şalgam suyu, yağ yakımı, kilo kontrolü ve cilt güzellinde oldukça etkilidir.

    Şalgam Suyunun Faydaları

    Sağlıklı bir beden için ideal olan besin, pek çok hastalığın önlenmesini sağlıyor. Mineral kaynağı ve vitamin deposudur. Şalgam suyu;

    • İştah açar ve midede hazmı kolaylaştırır
    • Laktik asit içeriğiyle, sindirim sisteminin ideal çalışmasını sağlar
    • Kemik yapısını destekler ve güçlendirir
    • Dişleri güçlendirir
    • Karaciğere iyi gelir, kan yapımını destekler
    • Kalsiyum, potasyum ve demir içerikleriyle cildi besler, güzelleştirir, saçları ve kemikleri kuvvetlendirir.
    • Cinsel performansı artırır

    Canlı ve Dinamik Bir Güzellik İçin Şalgam Suyu | 10

    Şalgam Suyu Nelere Katkı Sağlar?

    Kalp ve damar sisteminin daha iyi çalışmasını sağlar. Dolaşım sistemini korur. Ayrıca;

    • Göz sağlığına faydalıdır
    • Toksinleri atar, detoks etkisi sağlar
    • Kolesterolü düzenler
    • Stresi önler
    • İdrar söktürür
    • Bronşları temizler
    • Beden ve sinir sistemini rahatlatır

    Şalgam Suyu Ve Faydaları İçin Tıklayın !

    Metabolizmayı Hızlandıran Diyet İçecekler ve Yiyecekler Tıklayın !

  • Rinoplasti Ameliyatıyla Burun Estetiği

    Rinoplasti Ameliyatıyla Burun Estetiği

    Rinoplasti, burun estetiği olarak son yıllarda uygulanan en popüler yöntemler arasındadır. Yüz hatlarına ve oranlarına bakılarak, doğal görünüm sağlaması için burnun hafif şekilde küçültülmesi, büyütülmesi ya da orantılanmasıdır.

    Burun ucu estetiği olarak, estetik ameliyatlara oranla daha kolay uygulamalar arasındadır.

    Rhinoplasti Nasıl Yapılır?

    Burundaki şekil bozukluklarının giderilmesi, eğriliklerin düzeltilmesi, düşük burunlara minik dokunuşlar ile form kazandırılması için uygulanan estetik yöntemlerden biridir. Ameliyathane koşullarında, lokal ya da genel anestezi ile uygulanır.

    Deviasyon denilen burun kıkırdağındaki eğriliklerin giderilmesinde de uygulanabilir. Nefes alma sorunlarının giderilmesi, burun etlerinin alınması ve şekildeki kusurların giderilmesi için tercih edilen yöntemler arasındadır.

    Rinoplasti Ameliyatıyla Burun Estetiği | 11

    Burun Ucu Estetiği

    18 yaş üzerindeki kişilere uygulanan, 2-3 saat süren bir estetik uygulama çeşididir. Burnun alt kısmından küçük bir kesi açılarak yapılır ve maksimum 1 haftada iyileşme sağlanır. Kıkırdak yapının düzeltilmesi sağlanabilirken, burun ucunun hafif yüksek olması için dolgu uygulamaları yapılır.

    Şekil ve fonksiyon bozukluklarının giderilmesi sağlanır, eğrilik ve kusurlar giderilir. Burun estetik ameliyatlarına oranla daha doğaldır. Kemik yapıya dokunulmadan, mevcut yüz hatlarına orantılama sağlanır.

    Burun ucu estetiği ameliyatı yapılırken, diğer estetik uygulamalar da kombine olarak yapılabilir. Daha önce estetik ameliyat olmuş kişilerde düzeltme için yeniden ameliyat yerine tercih edilebilir yöntemler arasında yer alır. Solunum problemlerinin giderilmesi ve yaşam kalitesinin artırılması açısından popüler uygulamalardan biridir.

    Güncel Burun Estetiği Fiyatları Tıklayın !

    Burun Estetiği Hakkında Herşey Tıklayın !

    Burun estetiği yaptıracaklar dikkat! Tıklayın !

  • Tüp Bebek Tedavisinde PRP Nasıl Yapılır? PRP Kimlere Uygulanır?

    Tüp Bebek Tedavisinde PRP Nasıl Yapılır? PRP Kimlere Uygulanır?

    Günümüzde sağlıksız beslenme şartlarından, yaşam koşullarına, hastalıkların artmasından, genetik bozukluklara kadar pek çok sebep çiftlerin doğal yolla bebek sahibi olabilmelerine engel oluyor. Kadınlarda; ileri yaş, tüplerin tıkalı ya da sorunlu olması, yumurtlama bozuklukları, üreme organlarında var olan ya da sonradan oluşan anomaliler ve hastalıklar, hormonsal sorunlar kısırlığa sebep oluyor. Erkeklerde ise genetik sorunlar, üreme organlarıyla ilgili problemler ve rahatsızlıklar, sperm sayısının, kalitesinin düşük olması ve hormonsal problemler kısırlığa sebep olabiliyor. Bu bağlamda her neden kaynaklanıyor olursa olsun günümüzde pek çok çift bebek sahibi olabilmek için yumurtlama tedavileri, hormonsal tedaviler, aşılama, enjeksiyon ve tüp bebek tedavisi gibi farklı üreme tedavilerine başvuruyor. Bunlar arasında sık olarak tüp bebek tedavisi tercih edilmektedir.

    Tüp bebek nedir, nasıl yapılır?

    Tüp bebek tedavisi, az sayıda da olsa sperm ve yumurta hücresi bulunan kısır çiftlere bebek sahibi olma şansı sunmakta ve başarılı olabilmektedir. Tüp bebek için kadının ve erkeğin üreme hücreleri laboratuvarda alınır, ayıklanır ve üreme için uygun olanlarla döllenme gerçekleştirilir. Bu şekilde elde edilen embriyolardan gebeliğe en uygun olanlar anne adayının rahmine yerleştirilir. Bunun ardından 12 gün geçtikten sonra kanda gebelik testi yapılır ve tedavinin başarılı olup olmadığı anlaşılır.

    Tüp bebek tedavisinde kadınların yumurtalarının büyümesi, istenen özelliklere sahip olabilmesi için ilaç kullanılır. Erkekten alınan meninin içindeki spermler üremeye uygun hale getirilir. Ayrıca sağlıklı bir gebelik oluşması ve sağlıklı devam edebilmesi için hormonsal tedaviler yapılır.

    Tüp Bebek Tedavisinde PRP Nasıl Yapılır? PRP Kimlere Uygulanır? | 12

    Tüp bebek tedavisinde PRP

    Tüp bebek tedavisini desteklemek için uygulanan ekstra işlemlerle gebelik elde edebilme şansını artırır. Bu ekstra uygulamalardan birisi de PRP işlemidir ve tedavinin başarı oranını artırır. PRP işlemi, tüp bebek tedavisinde kadının kanından elde edilen trombosit bakımından zengin plazmanın tekrar kendisine verilmesiyle uygulanmaktadır. Tüp bebekte başarıyı artırmaya yönelik yapılan bilimsel çalışmalar; tedavide, rahim zarında kalınlaşmanın sağlanmasında ve yumurta kalitesinin artırılmasında, kişinin kendi kanından elde edilen trombositten zengin plazma tedavisinin (PRP) başarıyı artırdığını gösteriyor. Bu bakımdan PRP ile normalde gebelik şansı düşük olan çiftlerin de gebelik elde edebilme şansı yükseliyor.

    Tüp bebek tedavisinde rahim zarının yeterince olgunlaşması gerekiyor!

    Tüp bebek tedavisinin başarılı olması için öncelikle sağlıklı bir embriyo elde edilmeli ve bu sağlıklı embriyo sağlıklı rahim zarına sahip olan rahim içine yerleştirilmelidir. Embriyonun rahme tam olarak tutunması için uygun bir rahim ve rahim zarı kabul edilebilirliği olmalıdır. Ancak bu şekilde embriyonun yerleşebileceği mikro çevre oluşturulabiliyor. Tüp bebekte gebeliğin gerçekleşmesi için pek çok hücresel ve moleküler olaylar zinciri gerekiyor. Rahim zarının transfer edilen embriyoyu kabul edilebilirliği de tüp bebek tedavisinin başarısında önemli bir aşamadır. Çünkü rahim iç zarında gerekli olgunlaşma gerçekleşmezse embriyo da tutunamaz.

    PRP işlemi nasıl yapılır?

    Tüp bebek tedavisinde başarılı bir gebelik için rahim zarı kalınlığının yeterli olması gerekiyor. Rahim zarının istenenden daha ince kaldığı ve önceden rahim zarında oluşan yapışıklıklar açıldıktan sonra uygulanan tedaviyle kalınlaşmayan kadınlarda kendi kanlarından elde edilen trombositten zengin plazma tedavisi uygulanır. Tüp bebek tedavisi uygulamaları sırasında rahim zarı kalınlığı istenenden daha ince olan kadınlara, mevcut tedaviye ek olarak hastanın kendi kanından elde edilen PRP serumunun rahim zarına uygulanmasıyla gebelik başarısı artırılır.

    PRP, yumurta kalitesini artırmada da etkili olabilir!

    PRP; kadının kendi kanından elde edilen trombosit bakımından zengin kanın kadının rahmine tekrar verilmesi işlemidir.  Bu uygulama tüp bebek tedavisinde sadece rahim zarını uygun kalınlığa getirmek için değil, kötü yumurtalık rezervini iyileştirmek için de kullanılabilmektedir.  Bu konuda yapılan araştırmalarda, kötü yumurtalık rezervine sahip olan, serum AMH ve FSH düzeyi bozulmuş olan ve bir yıldan fazla zamandır adet görmeyen kadınlara PRP desteği yapılmıştır. Bu kadınların yumurtalıklarına ultrasonla izlenerek PRP enjekte edilmiştir. Yapılan işlem sonunda, yumurtalık fonksiyonlarının bozulduğu bilinen kadınlarda serum AMH ve FSH düzeylerinde düzelme sağlanmış, ortalama 2,5 ay sonra yapılan tüp bebek denemelerinde de başarılı bir yumurta toplama süreci elde edilmiştir. Bunlardan kaynaklı olarak da uzmanlar, PRP işleminin yumurta kalitesinin artırılmasında da etkili olabileceğini belirtmekteler.

    PRP kimlere uygulanır?

    • Daha önceden başarısız tüp bebek tedavisi denemeleri olanlar,
    • Rahim zarı yeterince kalınlaşmayanlar,
    • Genellikle ileri yaşta olan ve yumurtalık rezervleri az olanlar,
    • Menopoza girmek üzere olan kadınlar

    Tüp Bebek Özel Bölüm Tıklayın !

    Tüp Bebek Merkezleri İçin Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisinde Beslenme Nasıl Olmalı? Tıklayın !

    PRP nedir ? PRP nasıl uygulanır ? Tıklayın !

     

     

    Kaynak: Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Bülent Tıraş

  • Adet Geciktirici Bitki Çayları

    Adet Geciktirici Bitki Çayları

    Adet geciktiren çaylar nelerdir sorusu birçok kadının merak konusudur. Periyotları düzenli olmayan ya da adet olmanın bazı planları etkileyecek olması durumunda birçok kişi adet geciktirmek adına yöntemlere başvurmaktadır. Ancak adet geciktiriciler için öncelikle bitkisel yöntemler kullanılması önemlidir. Bunun nedeni piyasadaki adet geciktirici hapların beraberinde birçok sorunu ve yan etkiyi de getirmesidir. Bu tip ilaçlar son çare olmalı ve yılda 1’den fazla kullanılmamalıdır.

    İlaç Kullanmadan Adeti Ertelemek:

    Adet geciktirme yolları denilince akla ilk ilaç gelse de, ilaç kullanmak hormonlarınızı büyük ölçüde değiştirir ve çeşitli yan etkileri de beraberinde getirir. Bu açıdan ilaç kullanmadan evvel bitkisel yöntemlere bir göz atmanız çok daha iyi olacaktır. İlaç kullanmadan adet ertelemek isteyen her kişi, bitkisel çaylarla tanışır. Bu çayların kullanımında alerjik reaksiyonlar ve çeşitli riskler vardır. Bu sebeple öncelikle doktorunuza danışmanız çok daha faydalı olacaktır.

    Adet Geciktirici Bitki Çayları | 13
    Adet Geciktirici Bitki Çayları

    Hangi Bitki Çayları Adet Geciktirir?

    Adet geciktirme ilaçsız da yapılabilmektedir. Bunun için bitki çayları dostunuz olacaktır. Adetinizi geciktirmek istediğinizde tüketebileceğiniz bazı bitki çayları bulunur. Bu bitki çaylarını kullanmadan evvel alerjik reaksiyonlar vermeyeceğinizi bilmeli ve uygun dozajlarda tüketmelisiniz. Özellikle bazı çaylar, hamilelikte düşük gibi faktörlere de sebebiyet verebilmektedir. Adet geciktirmek için kullanabileceğiniz bitki çayları şu şekilde sıralanır:

    1. Zencefil
    2. Civanperçemi
    3. Tarçın
    4. Maydanoz
    5. Biberiye
    6. Böğürtlen Yaprağı
    7. Karpuz

    En çok kullanılan adet geciktirici bitki çayları bu şekilde sıralanmaktadır. Bu çayların adet geciktirme özeliği, içerisindeki salgıların hormonlara etkisiyle yaşanmaktadır. Ancak maydanoz çayının adet geciktirme özelliği diğerlerine göre çok daha az rastlanır. Aksine bazen erken adet görülmesine de sebebiyet vermektedir. Adet geciktirmek için ne yapmalıyım diyen kişiler kimyasal yollara mecbur kalmadıkça başvurmamalı, ilaç yerine doğal bitki çayları tercih etmelidir. Bitki çaylarını günde 2-3 fincandan fazla içmemeli ve çayları tüketmeden evvel bu çaylara dair bir alerjinin olmadığından emin olmamalıdır. Ayrıca hamilelik, çocukluk gibi durumlarda da bitki çayı kullanılmadan evvel bir uzmana danışılması gerektiği önemle önerilmektedir.

    Adet Geciktirmek İçin Tarçın Kullananlar Tıklayın !

    Adet Geciktirme Hapı Kullanan Var mı? Tıklayın !

    Doğal Adet Geciktiriciler Tıklayın !

    Tarçın gerçekten adet geciktirir mi? Tıklayın !

    Adet Düzenleyici Bitkiler Tıklayın !

    Adet Söktüren Kürler Tarifleri Nelerdir? Doğal Adet Söktürücü Tıklayın !