Kadınlar Kulübü

Kategori: Kadın

  • Çamaşır makinesi hiç bu kadar estetik olmamıştı : Bosch Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makinesi

    Bosch siyah ve çelik renkli çamaşır makinelerine evinizin en güzel köşesinde yer açın

    Bosch Ev Aletleri’nin yeni Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makinesi, estetik tasarımı ile dekorasyon anlayışına yenilik getiriyor. Çelik ve siyah renkli, şık tasarımları ile Bosch Logixx 8 VarioPerfect, çamaşır makinelerini mutfak ankastrelerinin en şık tamamlayıcıları olarak öne çıkarıyor.

    “Yaşam için teknoloji” sloganıyla sadece bugünkü değil, gelecekteki yaşamımızı da iyileştiren teknolojiler sunan ve hayatı kolaylaştıran Bosch Ev Aletleri, yeni Bosch Logixx 8 VarioPerfect ile çamaşır makinelerinin banyolarda kıyı köşe saklanması alışkanlığına son veriyor. Çelik ve siyah renkte, tüm estetik detayların düşünüldüğü tasarımı ile göz dolduran Bosch Logixx 8 VarioPerfect, mutfak ankastrelerinin şıklığını tamamlamak üzere öne çıkıyor. Özel bir tasarıma sahip şık tuşları büyük LCD ekran ve beyaz ekran ışığı Bosch Logixx 8 VarioPerfect’in ilk bakışta dikkat çeken özellikleri. Bosch’un yeni ürünü, ileri teknolojinin sunduğu üstün özellikleri ve performansı ile de dikkat çekiyor.

    Boch Logixx 8 VarioPerfect’i sergilemek isteyeceksiniz

    Bosch’un etkileyici iki renkte sunduğu yeni Logixx 8 VarioPerfect, çamaşır makinelerinin banyoda saklandıkları yerlerden çıkmalarını sağlayacak. Dayanıklı ve estetik görünümü bir araya getiren tasarımları ile göz dolduran yeni ürünler, evlerin baş köşelerindeki yerini alacak. İlk bakışta siyah ve çelik rengi ile güçlü bir etki yaratan makinelerin şıklığı, ince detaylarla işlenmiş tasarım ve donanım özellikleri ile tamamlanıyor. Makinelerin ön kapak tasarımlarında kullanılan gösterge ve düğme gibi detaylar da, kullanılan ileri teknolojinin dışa vurumu olarak dikkat çekiyor.

    Çamaşır makinesi hiç bu kadar estetik olmamıştı : Bosch Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makinesi | 1

    Bosch’tan devrim yaratan teknoloji: EcoSilence Drive™

    Yeni Logixx 8 VarioPerfect’te bulunan EcoSilence Drive™ teknolojisi, çamaşır makinesinin verimliliğine, sessizliğine, dayanıklılığına ve gücüne doğrudan etki ediyor. Bosch tarafından geliştirilmiş olan devrimci EcoSilence Drive™ fırçasız motor, kendinden öncekilerin tümüne kıyasla daha sessiz, daha hızlı, daha çok enerji verimliliğine sahip, daha sağlam ve daha güçlü bir performans sergiliyor. Geleneksel fırçasız motorların aksine, sabit bir mıknatıs kullanan bu gelişmiş teknoloji, maksimum güç ve minimum enerji kaybı gerektiren rüzgar türbinleri gibi güçlü makineler için de kullanılıyor.

    EcoSilence Drive™ ile A enerji sınıfı verimlilik tarih oldu

    Geleneksel bir motorda, güç girişinin güç çıkışına oranı olan verimlilik katsayısı yüzde 25 olarak belirleniyor. Bosch’un yeni gelişmiş teknolojisi EcoSilence Drive™, akıllı elektronik kontrolü sayesinde verimlilik katsayısını 60’a çıkarıyor. Böylece EcoSilence Drive™, A enerji sınıfından bile yüzde 30 daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor.

    Mükemmel zaman yönetimi

    Bosch’un yeni EcoSilence Drive™ teknolojili Logixx 8 çamaşır makineleri, yüksek verimli motoru ve yeni VarioPerfect yıkama teknolojisi sayesinde, her zaman mükemmel temizliği garanti ederken aynı zamanda kullanıcılara çok hızlı veya çok tasarruflu çamaşır yıkama seçeneği sunuyor. Zamanı olmayan veya çamaşırlarını en kısa sürede yıkamak isteyenler için geliştirilen SpeedPerfect, seçilen programın süresini otomatik olarak yüzde 60’a kadar azaltarak çamaşırlarınızın tertemiz ve hızlı bir şekilde yıkanmasını sağlıyor. EcoPerfect ise çamaşır yıkama konusunda acelesi olmayan ve aynı zamanda enerjiden tasarruf etmek isteyen kullanıcılar için ideal seçeneği sunuyor. Mükemmel temizlikten ödün vermeden daha fazla enerji tasarrufuna olanak tanıyan EcoPerfect, çamaşırları nazik bir şekilde yıkarken, A sınıfından bile yüzde 30 daha az enerji kullanıyor (0,13 KWs/kg).

    Fısıltı kadar sessiz

    Yeni EcoSilence Drive™ teknolojili Bosch Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makineleri, çamaşır yıkamadaki sessizlik konusunda da devrim yaratıyor. Geleneksel motorların tersine son derece sessiz olan EcoSilence Drive™, fırçasız olduğu için her tür yüksek frekanslı motor fırçası gürültüsünü ortadan kaldırıyor. Motoru tüm kirlerden koruyan hareket sarmalayıcı, makinenin ömrünü uzatırken, bir yandan da sesi mümkün olan en düşük seviyeye çekiyor.

    Yan duvarlardaki spiral tasarım yalnızca göze hoş gözüken bir ayrıntı değil. AntiVibration Design™ özellikli yan duvarlar, otomobillerdeki şok emiciler gibi çalışıyor, bu sayede dengeyi arttırarak titreşimi azaltıyor ve optimum ses yalıtımı ile çıkan sesi en aza indirgiyor. Tüm bunlar sayesinde Bosch Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makineleri, fısıltı kadar sessiz çalışıyor ve gece çalıştırıldığında dahi kimseyi rahatsız etmiyor. EcoSilence Drive™ teknolojisi ve AntiVibration Design™ özellikleri ile sürtünmeden kaynaklanan sesin neredeyse tamamını ortadan kaldıran yeni fırçasız motor ve mükemmel ses izolasyonu, Bosch Logixx 8’in farkını ortaya koyuyor.

    Yük sensörü ile çamaşır miktarına göre harcama

    Bosch’un geliştirdiği yeni yük sensörü çamaşır makinenize koyduğunuz çamaşırlarınızın ağırlığını ve ne kadar dererjan koymanız gerektiğini büyük LCD ekranda göstererek çamaşır makinenizi tam kapasite ile kullanmanızı sağlıyor ve makinenize gereğinden fazla deterjan koymanızı engelliyor. Otomatik yük algılama sistemi, tamburda ne kadar çamaşır bulunduğunu algılıyor ve tam da makineye konulan çamaşıra yetecek miktarda enerji ve su kullanıyor. Bu sayede, az miktarda çamaşır bile en üst düzey enerji verimliliği ile yıkanabiliyor.

    Çamaşır makinesi hiç bu kadar estetik olmamıştı : Bosch Logixx 8 VarioPerfect çamaşır makinesi | 2

    Logixx 8 VarioPerfect’in yeni yıkama performans standardı, farklı 16 inatçı lekeyi otomatik olarak çıkarabilme imkanı, kendi kendini temizleyebilen deterjan çekmecesi, yıkama sırasında çamaşırları buruşturmayan, nazik ama güçlü bir şekilde yıkamaya olanak tanıyan VarioSoft tambur yapısı, ,dünyanın ilk süper kısa yıkama programı olan Süper-Kısa 15’ programı ve başlatıldıktan sonra makineye tekrar çamaşır koyulabilmesine olanak tanıyan yeniden yükleme özellikleriyle doruk noktaya ulaşıyor. Kapatılması son derece kolay olan yeni tasarım kapılar ve menü navigasyonuna sahip yeni ekran da yeni Bosch Logixx 8’in kullanıcı konforunu artıran diğer özellikleri.

    Ayrıca Avrupa Alerji Araştırmaları Vakfı’nın (European Centre for Allergy Research Foundation) ECARF (Anti-Alerjik Kalite Belgesi) logosuna sahip olan Bosch Logixx 8 çamaşır makineleri sahip olduğu program ve opsiyonlar sayesinde alerjik etkiler yaratabilecek polen, hayvan tüyü, deterjan kalıntıları gibi etkenleri minimum %99,9 oranında yok edebilmektedir.

    Ürün özellikleri:
    WAS247X1TR ( çelik)- WAS247B2TR ( siyah)
    Bosch Logixx 8 VarioPerfect

    • Enerji tüketimi: A-30%: A sınıfının en düşük değerinden (0,19 kWh/kg) %30 daha tasarrufludur (0,13 kWh/kg).
    • Standart programda elektrik tüketimi 1.03 kWh, su tüketimi 56 l
    • 8 kg kapasite
    • XXL tambur hacmi: 65 l
    • Devir sayısı: 400 – 1200 dev/dak
    • Özel programlar: Gömlek/Bluz, Sensitive (hassas), Sport/Fitness, Süper-Kısa 15′, Mix, Hafıza 1, Hafıza 2, Yünlüler, Hassas/İpek
    • VarioPerfect: Mükemmel yıkama performansı sağlayan, optimum süre ve enerji kullanan programlar
    • Otomatik leke çıkartma programı (16 farklı leke için)
    • Daha kısa ve daha hasas yıkama sağlayan VarioSoft tambur sistemi
    • Optimum su tüketimi için dolaşım sensörü
    • Tambur içi aydınlatma sistemi
    • Çok katlı su koruması
    • EcoSilence Drive: Uzun ömürlü sessiz motor
    • AntiVibration Design: Daha sessiz ve daha dayanıklı
    • Program optimizasyonu ve ilave fonksiyonlar için büyük LCD ekran
    • 24 h Bitiş zamanı erteleme / kalan zaman gösterme
    • TouchControl tuşları (dokunmatik tuşlar): Yeniden yükleme fonksiyonlu start/pause, ısı, devir, menü, değiştir
    • Yük tanımlama ve deterjan miktarı önerme
    • AquaSensor (en iyi durulama performansı için)
    • Süresiz miktar otomatiği
    • Köpük tarama sistemi
    • Otomatik dengeleme sistemi
    • Kendi kendini temizleyen deterjan çekmecesi
    • Sıvı deterjan için ayraç
    • Köpük ikaz
    • Çocuk kilidi
    • Program bitiminde akustik sinyal
    • Ses yalıtımı
    • 32 cm çaplı 165 derece açılabilen kapak
    • Manyetik kapı kilidi
    • Boyutlar(Y x Gx D): 84.2 x 60 x 59 cm
    • Tezgah altına gömülebilir

    “Bosch ürünleri sadece bugünkü değil, gelecekteki yaşamımızı da iyileştiren teknolojiler sunar”
    Daha detaylı bilgi almak isteyen tüketiciler, Türkiye’nin her yerinden ulaşabilecekleri Bosch Çağrı Yönetim Merkezini arayabilirler (444 6 333) www.bosch-home.com

  • Tek Tuşla Espresso ve Cappuccino Mucizesi!

    Tek Tuşla Espresso ve Cappuccino Mucizesi! | 3Otomatik kahve makinesi deyince akla gelen ilk marka De’Longhi, ECAM 23450 mini otomatik kahve makinesi ile sadece seçkin mekânlarda tadabileceğiniz lezzette espresso ve cappuccinoları oturma odanızda yudumlamanızı sağlıyor.

    Artık sadece tek bir tuşa basarak istediğiniz kahve çeşidini mükemmel kıvamda hazırlayabileceğiniz muhteşem bir makine var. Sizin yapmanız gereken tek şey ne içmek istediğinize karar vermek. Bol köpüklü Cappuccino mu, nefis bir Espresso mu?

    Eşsiz tatlardaki kahve çekirdeklerini öğütebilen De’Longhi ECAM 23450; kapasitesi 6-14 gr arası değişebilen demleme üniteleri ve ayarlanabilen 13 fonksiyonu ile size ve sevdiklerinize farklı lezzet seçenekleri sunuyor. Böylece De’Longhi ECAM 23450 ile standartların dışına çıkarak kahvenizi kendi damak tadınıza uygun olarak hazırlayabilirsiniz. Ayrıca programlanabilir otomatik açma-kapama özelliği ile hazırladığınız kahveler ne kadar zaman geçerse geçsin hep yeni yapılmış gibi sıcacık kalıyor.

    De’Longhi ECAM 23450 size Cappuccino sistemi için temizleme uyarısı verirken, su filtre sistemi ile su sertliğini programlayabilme ve su seviyesini görebilme özelliklerini de birlikte sunuyor. ‘Enerji tasarruf sistemi’ ile donatılan ECAM 23450’de, keyifli dost sohbetlerinizde farklı büyüklükteki fincanlar için 86-142 mm arasında ayarlayabileceğiniz kahve haznesi bulunuyor. Çıkarılabilir damlama tepsisi, fincan aydınlatma özelliği ve bardakaltlığı da cabası.

    De’Longhi ECAM 23450’den önce, kahve hiç bu kadar leziz, kahve hazırlamaksa hiç bu kadar zevkli ve kolay olmamıştı!

    De’Longhi Kahve makinelerine tüm Türkiye’de; Bimex, Media Markt, ESSE, Migros, Satürn, Teknosa, Carrefour, Best Buy, Kipa, Tansas, Metro, Praktiker, Bauhaus, Tekzen, Elektroworld mağazalarından ulaşabilirsiniz.

    De’Longhi ECAM 23450 için tavsiye edilen satış fiyatı KDV dâhil 2.500 TL’dir

  • De’longhi ile evde dondurma keyfi

    De’longhi ile evde dondurma keyfi | 4De’longhi ile evde dondurma keyfi | 5Yaz aylarının vazgeçilmezi, diyetteyken kendimizi ödüllendirdiğimiz, çocukların favori tatlısı dondurma… Şimdi ise, De’Longhi farkıyla evlerinize konuk oluyor! Siz de bu yazın en güzel ve lezzetli dondurmasını dilediğiniz tatta ve dilediğiniz malzemelerle evinizde hazırlamak istiyorsanız De’Longhi’nin “GC 6000 Dondurma Makinesi” tam da size göre!

    Hem sağlıklı hem lezzetli ve günün her saati istediğiniz meyvelerle donatabileceğiniz taptaze bir dondurma keyfi yapmayı kim istemez? De’Longhi bilinenlerin aksine kendi dondurmanızı kendi damak tadınıza göre hazırlamanız için ideal “GC 6000 Dondurma Makinesini” kullanıcılarına sunuyor. Kendi ellerinizle hazırlayacağınız, şeker ve yağ oranını kendiniz belirleyebileceğiniz en güzel tatlar De’Longhi GC 6000’den çıkıyor.

    İhtişamlı paslanmaz çelik kaplı kâsesi ile tek seferde 700gr dondurma yapabilme özellikli GC 6000, aynı zamanda kolaylıkla temizlenebiliyor ve bulaşık makinesinde de yıkanabiliyor. Ekolojik soğutucu özellikli, kaymayan lastik ayakları ve 230 Watt gücündeki bu mucizevî alet sevdiklerinize ikram edeceğiniz leziz dondurmalar yaratmak için üretildi. Ayrıca yaz sıcaklarında dilediğiniz içeceğinizi hazneye ekleyip anında soğutmak için de ideal bir kullanım sunuyor. De’Longhi GC 6000 Dondurma Makinesinin detayları bunlarla da sınırlı değil. Satın aldığınız makinenin yanında 50’den fazla dondurma tarifi bulunan kitapçığınız da De’Longhi’nin kullanıcılarına en güzel hediyesi!

    De’Longhi GC 6000 için tavsiye edilen satış miktarı; 635TL’dir.

    DE’LONGHİ HAKKINDA

    De’Longhi konforlu bir yaşam sunmak için geliştirdiği elektrikli ev ürünleriyle, İtalya’dan tüm dünyaya açılan lider bir markadır. Bundan yüz yedi yıl önce bir ustanın atölyesinde kurulan De’Longhi, 1950’lerde daha da gelişmiş ve bugün uluslararası pazarda 50’den fazla ülkede hizmet veren güçlü bir İtalyan markası haline gelmiştir. İtalyan tasarımının kalitesini ortaya koyan De’Longhi özellikle ısıtma sistemleri ve espresso modellerinde lider bir firmadır. De’Longhi; ısıtıcılar, klimalar, hava arıtma ürünleri, gıda hazırlama ve pişirme ürünlerinin yanı sıra ev temizliği ve ütüleme ihtiyaçları için geliştirdiği ürünlerle de dünyada milyonlarca tüketicinin yaşamını kolaylaştırmaktadır. De’Longhi’nin misyonu; yüksek kalite, performans ve verimlilikteki liderliğini, her zaman yeni ürünler geliştirerek, fonksiyonel ve şık tasarımlar sunarak devam ettirmektir. ISO 9001 kalite standartlarında üretim ve doğa dostu ürünler ile De’Longhi tüm dünyanın güvenini kazanmıştır.

  • %50 Daha Az Yağ İle Gerçek Kızartma Mucizesi De’longhi Rotofry’da

    %50 Daha Az Yağ İle Gerçek Kızartma Mucizesi De’longhi Rotofry’da | 6Ramazan ayının bereketli sofraları De’longhi ile şenleniyor. %50 daha az yağ ile kızartma yapabilen “Rotofry Fritöz” ile dilediğiniz yemeği çok daha az yağlı pişirebilir ve sağlıklı sofralar hazırlayabilirsiniz.

    İtalya’nın dünyaca ünlü markası De’Longhi, sağlıklı bir yaşam için %100 sağlıklı pişirme olanağı sunan ‘Rotofry Fritöz’ ü sağlığına önem verenler için yarattı. Hem sağlığınızdan ödün vermeden, hem de %50 daha az yağ ile gerçek kızartma lezzeti sağlayarak Rotofry’da pişirdiğiniz kızartmaların tadına doyum olmayacak!

    Rotofry ile Kızartmalar hafifliyor!

    Türkiye’de ilk kez fritöz özellikli iç tabanı ve döner haznesi ile %50 daha az kullanarak kızartma yapabilen Rotofry, De’Longhi’nin en yeni ürünleri arasında. Fritöz içerisinde 360 derece dönen haznesi ile yağ kullanım miktarını azaltan Rotofry, komple sökülüp yıkanabilen iç yüzeyi ve yapışmaz kaplama haznesiyle de kullanım kolaylığı sağlıyor. De’Longhi’nin yepyeni ürünü Rotofry Fritöz, ayarlanan termostatı, el yakmayan cook-touch gövdesi, gösterge ışığı ve kızartma işlemini görmeniz için tasarlanmış gözleme penceresi ile benzerleri arasında fark yaratıyor.

    Rotofry %50 daha az yağ ile kızartma mucizesi için daha ayrıntılı bilgiyi dilerseniz www.rotofry.com internet adresinden de alabilirsiniz.

    De’Longhi Rotofry Fritöz’ün Tavsiye edilen Satış fiyatı; 349TL’dir

  • Mavi, 2010 Sonbahar Koleksiyonu’nu “Kıvanç”la sunar.

    Mavi’nin, 2010 Sonbahar Koleksiyonu’nun reklam filmi, Mavi Genel Müdürü Cüneyt Yavuz ve filmde rol alan Kıvanç Tatlıtuğ tarafından tanıtıldı. Reklamda; yeni sezon koleksiyonunun defilesinde izleyiciler arasında oturan Kıvanç Tatlıtuğ’un yorumlarıyla, Mavi’nin artık daha da çok olduğu vurgulanıyor.

    Mavi Genel Müdürü Cüneyt Yavuz, reklam filmindeki çıkış noktasına ve Mavi’nin dünya çapındaki başarılarına değindiği konuşmasında, “Yarattığımız moda artık çok konuşuluyor, dikkat çekiyor ve beğeniliyor. Geçtiğimiz ay, Mercedes Benz – Berlin Fashion Week kapsamında düzenlenen defileye katılan ilk Türk moda markası olduk. Dünyada moda denince artık sadece New York, Paris, Londra konuşulmuyor, İstanbul ve Türkiye’nin de adı bu merkezler arasında anılmaya başladı. Mavi’nin bunda önemli bir paya sahip olduğunu bilmek, bizim için gurur verici.” dedi.

    Mavi, 2010 Sonbahar Koleksiyonu’nu “Kıvanç”la sunar. | 7

    Mavi’nin dünyasını, bu kez de Kıvanç Tatlıtuğ’un renklendirdiğini söyleyen Yavuz, Kıvanç’ın Mavi’ye çok yakıştığını ve bu işbirliğinin 2 sezon boyunca devam edeceğini sözlerine ekledi. Reklam filminde rol alan Kıvanç Tatlıtuğ ise “Mavi’yle her zaman gurur duyduğunu ve sevdiği bir markayla işbirliği yapmaktan büyük bir keyif aldığını söyleyerek şunları ekledi: Mavi’nin yeni sezon koleksiyonunu görünce “Moda bu işte” diye düşündüm. Çok oluyoruz diyorlardı ya bir zamanlar, artık daha da çok oluyorlar!” .

    Kıvanç Tatlıtuğ’un rol aldığı “Çok mu Çok Oluyoruz” adını taşıyan reklam filmi, Ali Taran imzasını taşıyor. Reklam filminin stil editörlüğünü, dünyaca ünlü markalarla çalışan Carlo Alberto Pregnolato, yönetmenliğini Cemal Alpan, görüntü yönetmenliğini ise Simon Coull üstlendi. Reklam filmi, 26 Ağustos tarihinde gösterime giriyor.

    Reklamveren Mavi
    Reklam Kampanyası Çok Mu Çok Oluyoruz
    Reklam Ajansı Ali Taran
    Yönetmen Cemal Alpan
    Görüntü Yönetmeni Simon Coull
    Stil Editörü Carlo Alberto Pregnolato
    Reklamın Yıldızı Kıvanç Tatlıtuğ
    Filmin süresi 40 sn.

  • Tüp bebekte yeni gelişmeler baş döndürücü

    Tüp bebekte yeni gelişmeler baş döndürücü | 8Üreme tıbbı çok hızlı gelişiyor

    Tüp bebekte son durum!

    Hala tüp bebek yaptırması gereken 80 milyon çift var…

    SON 10 yılda sağlık alanında gerçekleşen en önemli gelişmelerin başında üreme sağlığı ile ilgili olanlar geliyor. Bu konuda en büyük yatırımları yapan Bahçeci Tüp Bebek Grubu, Alman Hastanesi’nden ayrıldıktan sonra Fulya Terrace’da açtığı yeni merkezinde, teknolojinin bütün imkanlarını kullanarak hastalarına hizmet veriyor. 2500 metrekarelik alan üzerine kurduğu merkezinde, deneyimli ekibi ile kadın sağlığı ve tüp bebek ile ilgili bütün tedavi tekniklerini uygulayan Prof. Dr. Mustafa Bahçeci, “Dünyaya paralel olarak merkezimizde uyguladığımız bütün tedavi imkanlarını bebek sahibi olmak isteyen çiftlerimize sağlıyoruz. Tüp bebek ile ilgili gelişmeler baş döndürücü!” dedi.

    Bahçeci Grubu doktorlarından Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Bora Cengiz, tüp bebek tedavilerindeki son yenilikleri anlattı:

    “1978 yılında ilk tüp bebeğin doğumundan bu güne kadar yüzbinlerce çift yardımcı üreme teknolojileri ile gebe kaldı. Tüm dünyada yaklaşık 50-80 milyon kadar çiftin çocuk sahibi olamadıkları için tedavi olmaları gerektiği hesaplanıyor. Teknolojideki inanılmaz gelişmelere rağmen halen birçok çift yardımcı üreme yöntemleri ile denemelerine rağmen gebe kalıp bebek sahibi olamıyorlar. Özellikle menide ve sonrasında ameliyatla (TESE-mikro TESE) sperm bulunamayan erkekler veya yumurtası tükenmiş erken menopoza girmiş kadınlar için çözüm bulunmamakta. Bazı hastalara sperm olmasına rağmen sperm eşinin yumurtasını dölleyememekte veya embriyo gelişimi ilk günlerde durabilmektedir. Günümüzde tüp bebek tedavisi uygulanan çiftlere önerilen maksimum tedavi sayısı 4 olarak belirlenmiştir. Tedavi sayısının artması ile gebelik oranları 4 denemeden sonra değişmemektedir.

    İşte bu yüzden hastalarımız tarafından yıllar sonra aranıyoruz. Sperm bulunamamış veya yumurta elde edilememiş bir hastamız “hocam bu kök hücre tedavinse başladınız mı?” diye soruyor. Ya da gazete de “embriyoları rahim duvarına yapıştırıyoruz” haberini okuyan tekrarlayan implantasyon başarısızlığı hastalarımız bu yeni mucizenin kliniğimizde yapılıp yapılmadığını soruyor.

    Kök Hücre nerede nasıl yapılıyor?

    16 Haziran 2010 tarihinde gazetelerden bir haber “erkek kısırlığında kök hücre ile yapılan uygulamalar olumlu yönde ilerliyor”. Yine çalan telefonlar ve “siz de başladınız mı?” soruları. Peki bu çalışmalar hangi aşamada? Memeli kök hücrelerinden oosit (yumurta) ve sperm elde etme çalışmalarının hızlı bir şekilde ilerlediğini biliyoruz. Ancak bu konuda çalışan merkezler üreme hücrelerine ulaşmanın yolunu bulmalarına rağmen klinik kullanıma girene kadar daha çok çalışmaları gerektiğini bildiriyorlar. İnsan üremesinde güvenilir bir çözüm olarak kullanılabilmeleri içinse daha 10 yıllar var.

    Daha az yumurta ve daha iyi sperm

    Sağlık Bakanlığı, yeni Üreme Tıbbı Yönetmeliği ile uygulamalarımıza bazı kısıtlamalar getirdi. Bakanlığın ana ve haklı hedefi çoğul gebelikleri ve bu yüzden olan erken doğumları azaltmak. Ancak 35 yaşın altında tek embriyo transferi sınırlaması getirilmesi, gebelik başarısını iki embriyo transferine göre düşürecektir. Avrupa verilerine göre de (ESHRE 2006) tek embriyo transferinde önceki yıllara göre artış olmasına rağmen tüm yaş gruplarında iki embriyo transferi hastaların %60’ına uygulanmaktadır. Ülkemizde 35 yaşın altındaki kadınlarda tek embriyo transferinin zorunlu hale getirilmesi ile en iyi embriyonun seçilmesi büyük önem kazandı. Amerika da araştırmacıların bu embriyoların “metabolomiks” yöntemi ile seçilmesi ile verilen embriyonun tutulabilme olasılığını %80’lere çıkardıklarını biliyoruz.

    Metabolomiks ile en iyi embriyoyu seçiyoruz

    Ülkemizde de, dünyayla birlikte en iyi embriyonun seçiminde yeni uygulanan metabolomiks teknolojisini hastalarımızın hizmetine sunduk. En iyi embriyoyu seçerken klasik yöntemlerin yanı sıra embriyonun metabolizmasını da çalışarak ve her iki yöntemi birlikte kullanarak gebelik şansını arttırabiliyoruz. En iyi embriyonun secimi IVF-ICSI uygulamalarında en önemli konulardan biridir. Uygulama sonucunda elde edilen bir embriyo grubunda hangisinin bebek oluşturma potansiyelinin en fazla olduğunu tayin etmek birçok bilimsel araştırmanın ve yıllar süren deneyimlerin sonucunda belirlenmeye çalışılmaktadır. Günümüz teknolojileri bebek oluşturma şansı en yüksek embriyonun tayininde ağırlıklı olarak morfolojiyi (embriyonun dış görünümü) kullanmaktadır. Embriyo morfolojisi elbette ki seçimde belirli bir katkı sağlamaktadır; ancak görünüm olarak en kaliteli olarak saptanan embriyo grubunda dahi en azından genetik olarak problemli olanların oranının yarıdan fazla olduğu bilimsel yayınlarda gösterilmiştir. Bu bulgu göstermektedir ki, morfoloji en iyi embriyoyu tayin etmede en uygun kriter değildir. Nitekim, metabolomiks çalışmalarında gösterilmiştir ki embriyo metabolizması her zaman gebelik kapasitesi morfolojik olarak en yüksek embriyoyu işaret etmemektedir.

    Embriyo gelişimi sırasında içinde bulunduğu ortam ile etkileşim içindedir. Laboratuvar şartlarında bu ortam embriyonun içinde bulunduğu kültür sıvısıdır. Embriyo bu sıvıdan ihtiyacı olan molekülleri alırken metabolize edip kullanması sonucu artık olarak meydana çıkan molekülleri de ortama geri bırakır. Bu şekilde içinde bulunduğu sıvının kompozisyonu her embriyonun metabolizmasına göre farklılık gösterir. Sıvının kompozisyonu spektroskopi denilen özel bir teknikle içinden özel bir ışık geçirip moleküllerin yansımasının grafiği (ya da haritası) çıkarılarak belirlenebilir. Sonuçta her embriyonun metabolizmasına göre haritası çıkartılıp bu grafik o embriyonun gelişim ve gebelik kapasitesi ile ilişkilendirilir. Bu teknik ‘metabolomics’ olarak adlandırılır ve embriyonun morfolojisinden bağımsız olarak veri sağlar.

    Bu teknoloji günümüzde dünyada sayılı merkezde kullanılmaktadır. Bahceci Grubu’nda tedavi gören çiftler de artık bu teknolojinin sağladığı avantajlara sahiptir.

    Erkek faktörüne bağlı problemlerin çözülmesi

    Sperm yapısı neden ile en zor çalışılan hücrelerin başında gelmektedir. Laboratuvarda sağlıklı spermin seçilebilmesi için Dünya sağlık Örgütü veya Kruger kriterleri ne göre sperm sınıflandırılmaktadır. Ancak dış görüşüne ve hareketliliğine göre en sağlıklı sperm seçilse bile bazı hastalarda döllenme gerçekleşmemekte veya döllense bile embriyo hayatına devam etmemektir. Sağlıklı spermin seçiminde de yeni ve farklı yöntemler uygulamaya konulmaktadır.

    IMSI – En iyi spermi seçiyoruz

    Intra-sitoplazmik morfolojiye göre seçilmiş sperm injeksiyonu (IMSI); konvansiyonel IVF mikroskopları ile karşılaştırıldığında özel büyütme teknikleri kullanarak spermlerin incelemesine imkan sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kullanılan büyütmeler 6000 ve üzerine çıkarak morfolojik olarak en iyi spermlerin seçilmesine imkan sağlamaktadır. Bu gelişmiş yöntem sayesinde sperm hücresinde bulunan ve kromatin stabilizasyonunu bozduğu bilinen vakuol (etrafı zarla çevrili boşluklar) gibi bazı hücre içi yapıların tespit edilmesi olası olup, bu defektleri göstermeyen ya da en az defekt gösteren spermler ile ICSI (mikroenjeksiyor) yapılır, ve implantasyon ve gebelik oranlarını artırıp, erken dönem düşük riski ise azaltılabilir.

    IMSI özellikle erkek faktörü vakalarında (oligoastenoteratospermi) ve bir kaç kez deneme yapılmasına karşın gebeliğin elde edilemediği durumlarda başvurulması gereken bir tekniktir. Spermin embriyo gelişimine katkısı insanda iki ya da üçüncü günden sonra artmaktadır. Çünkü embriyo genomu yani sperm ve yumurtanın birleşmesiyle oluşan yeni genetik yapı bu dönemden sonra tam olarak faaliyete geçer. Genomun sağlıklı çalışmasının dolaylı bir göstergesi embriyonun blastosist evresine kadar yaşamını sürdürmesidir. Dolayısıyla IMSI yöntemi ile seçilen ve kromatinin daha stabilize olduğu düşünülen embriyoların blastosist evresine ulaşma oranlarının, IMSI kullanılmadan seçilen spermlerle oluşturulan embriyolara göre daha yüksek olduğu gösterilmiştir.

    IMSI tekniğinin uygulanması konvansiyonel ICSI’ye göre daha uzun zaman ve iyi eğitilmiş personel gerektirmekte, daha yüksek bir maliyete neden olmaktadır. IMSI’nin klinik anlamda gerçek faydası prospektif, randomize çalışmaların yapılmasından sonra anlaşılacaktır.

    Tüp bebek uygulamaları içinde hergün farklı bir çözüm önerilmekte ve daha önce tedavi edilememiş birçok hasta artık bu yeni yöntemlerle özlemle bekledikleri bebeklerine kavuşmaktadır. Ama bu süreçte yeni olarak sunulan bazı yöntemler yeterli klinik araştırmalar yapılmadan uygulamaya konulduğu için umulan faydayı sağlayamamaktadır. Bu yeni yöntemler için akılda tutulması gereken uygun hastaya yeterli tecrübeye sahip ekip tarafından bilimsel etkinliği ispatlanmış tedavinin uygulanmasıdır.”

  • Ramazan sofraları Profilo’yla ziyafete dönüşüyor

    Ramazan sofraları Profilo'yla ziyafete dönüşüyor | 98 farklı pişirme programı, fanlı ızgarası, pizza programı ile yeni Profilo fırın FRS4011WML ile Ramazan’da iftar ve sahur sofralarınızı ziyafete dönüştürün. Pratik kullanımı, kolay temizlenme özelliği ve enerjide tasarruf sağlayan çevre dostu teknolojisiyle yeni fırın tam size göre!

    Ramazan yaklaşıyor. Profilo Dayanıklı Ev Aletleri, sevdiklerinizle bir arada olduğunuz, lezzetli yemeklerle donattığınız Ramazan sofralarını hazırlarken işinizi kolaylaştıracak yepyeni bir fırını ürün gamına ekledi. Profilo’nun FRS 4011 WML kodlu yeni multifonksiyonel fırını 8 farklı pişirme programı, pizza programı, fanlı ızgarası, opsiyonel büyük ve küçük yüzeyli ızgarası ve derin dondurucudan çıkarılan malzemeyi çok kısa sürede çözmeyi sağlayan buz çözme fonksiyonu ile mutfakta mucizeler yaratmanıza yardımcı oluyor.

    Çelik ocak ızgaralı yeni Profilo fırın FRS4011 WML, alt/üst ısıtma, alt ısıtma ve sıcak hava (turbo) fonksiyonlarının yanı sıra 2’si normal, 1’i ekonomik ve 1’i wok olmak üzere 4 gazlı gözü ile yemek pişirmeyi keyifli hale getiriyor. 62 lt’lik geniş iç hacmi turbo ısıtma sağlayarak börek ve pizza gibi her çeşit hamur işini çok kolay ve tam kıvamında pişirme imkanı sunuyor. Yeni Profilo fırında bulunan gaz emniyeti sistemi, evlerin güvenliği açısından öne çıkan bir özellik. Ateşin sönmesi durumunda sistem, gaz akışını otomatik olarak kesiyor, tatsız sürprizlerin ve talihsiz kazaların önüne geçiyor.

    Katalitik fırın arka duvarı ve cam fırın iç kapağı fırının şıklığını tamamlarken, kolay temizlenebilme özelliğiyle de kullanım kolaylığı ve hijyen sağlıyor. Katalitik fırın arka duvarı özelliği sayesinde yağ ve kir tanecikleri emaye yüzey üzerine yapışıyor, pişirme esnasında fırın içindeki sıcaklık nedeniyle yanıyor ve böylece fırın arka yüzeyi kendi kendine temizleniyor. Fırın iç aydınlatma, düğmeden otomatik ateşleme ve tepsi saklama çekmecesi de yeni FRS 4011 WML fırının rahat kullanımını sağlayan özellikleri. Profilo’nun A enerji sınıfı özelliği taşıyan yeni FRS 4011 WML fırını, hızlı ısınma fonksiyonu ve tasarruflu enerji kullanması nedeniyle elektrik faturalarında da düşüş sağlıyor.

    Profilo Dayanıklı Ev Aletleri hakkında
    1976 yılından bu yana ev aletleri üreticisi olarak faaliyet gösteren Profilo Dayanıklı Ev Aletleri, Türkiye’nin en köklü beyaz eşya markaları arasında yer alıyor. 1995 yılında BSH Ev Aletleri Sanayi ve Tic. A.Ş. grubu bünyesine katılarak, grubun uluslararası deneyimini ulusal gücüne ekledi. Türkiye’nin dört bir yanında 1200’ü aşkın satış noktası ile ülkemizin en geniş dağıtım ağına sahip beyaz eşya markalarından olan Profilo Dayanıklı Ev Aletleri’nin ürün grupları beyaz eşya, ankastre, küçük ev aletleri, elektrikli süpürgeler, şofben / termosifon ve klima cihazlarından oluşuyor. Profilo ürün portföyünün ithal edilen ürünlerin dışında kalan bölümü BSH Ev Aletleri Sanayi ve Tic. A.Ş.’nin Çerkezköy Fabrikası’nda üretiliyor. Profilo markasının en başta gelen özelliği, dayanıklılığı fonksiyonellikle buluşturması ve teknolojiyi en yalın kullanım şekliyle Türk halkına sunmasıdır. Profilo Dayanıklı Ev Aletleri inovasyon gücünü Türk halkının beyaz eşya kullanım alışkanlıklarından alıyor. Profilo, estetik ve özgün olduğu kadar kullanışlı ve kullanıcılara kolaylık sağlayan ürünleriyle öne çıkıyor.

    Profilo Dayanıklı Ev Aletleri 1995 yılından beri uluslararası BSH Grubu’nun güçlü ve köklü yerel beyaz eşya markasıdır.

    www. profilo.com.tr

  • Prof. Zeki Tez’den belgesel film tadında bir kitap İLAÇ VE PARFÜMÜN SİHİRLİ DÜNYASI

    Prof. Zeki Tez, son kitabında okuyucuyu yine tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Bu kez eczacılık ve parfümerinin izini sürüyor tarihin sırlarla dolu arka odalarında…

    Hayykitap’tan çıkan İlaç ve Parfümün Sihirli Dünyası yıllar süren bir arşiv çalışmasının ürünü. Kitap, eskiçağdan modern zamanlara, simyadan kimyaya, Hipokrat’tan Evliya Çelebi’ye, Mısır Çarşısı’ndan Antik Mısır’a, mesir macunundan misvaka ilaçların, şifacıların, kozmetiğin ve güzel kokuların “popüler tarihi”ni anlatıyor. Sadece tarihsel bir anlatı ile yetinmeyerek, bugün de kullanılabilecek “zamanla eskimeyen” reçeteler veriyor. Sözgelimi Ortaçağ’da şifa aracı olarak değerli taş kullanımı bugün de birçok kişinin işine yarayabilir. Aynı şekilde İslam dünyasında eczacıların piri sayılan Lokman Hekim’in şifalı bitkiler konusunda verdiği reçeteler hala geçerliliği koruyor.

    İlaç ve Parfümün Sihirli Dünyası, zengin görselliğiyle de dikkat çekiyor. İçinde 100’e yakın resim ve bu resimlere ait detaylı açıklama ile bir nevi siyah beyaz film tadında. Prof. Dr. Zeki Tez bu son filminde figüran kadrosunu da son derece geniş tutmuş. Kimler yok ki; Aristo, Francis Bacon, II. Abdülhamit, Nejat Eczacıbaşı, İbn Sina, Kleopatra, Levi-Strauss, Marilyn Monroe, Deli Petro, Karl Merck, Napolyon, Shakespeare ve onlarca “alakasız” ama bir o kadar da “bağlantılı” isim…

    “Belgesel” eskiçağın gizemli atmosferinde başlıyor. Şifalı bitkiler, ilk kimyasal ilaçlar ve zehirler… İlk sabun, kozmetiğin belkemiği kına… Ve adamotu… Toksikolojinin babası Paracelsus görünüyor bir an. Topraktan hazırlanan ilaçlar, mumyalar, ‘mumiya ilaçları’ giriyor kadraja. Kutsal mekânların nasıl parfümlendiğini görüyoruz. Balsam ve kutsal mesh yağı ile tanışıyoruz. İslam dünyasının eczacılık anlayışına, Müslümanların parfüm sanatında geldiği noktaya şaşırıyoruz. Ve tempo artıyor. Osmanlı ve Cumhuriyet Türkiye’sindeki ilaç bilimi seyirciyi hayrete düşürüyor. ‘Bedensel dört salgı kuramı’, tıp tarihinin ünlü ecza-ilaç kitapları, mesir macunu ve nevruziye rollerini başarıyla oynuyor. Çağdaş yapay ilaçlara giden yol ayrımına kadar geliyoruz. Paralel kurguda Avrupa’daki parfüm üretimindeki gelişmeleri izliyoruz. Modern çağda parfüm hazırlama sanatının inceliklerini, koku sınıflandırmanın püf noktalarını, güzel kokularla duyular arası bağlantının büyüsünü hissediyoruz.

    Finalde mi? İzleyenlerin ağzında hafif acı ilaç tadı, burnunda ise baştan çıkarıcı bir koku…

    Kitabın içinde ne var?

    Birinci Bölüm: Eczacılıktan Tarihsel Kesitler
    • Eskiçağda Şifalı Bitkiler, Kimyasal İlaçlar, Zehirler
    • Tıbbî Bitkiler ve Baharat Üzerine
    • Adamotu (“Mandragora”)
    • Ortaçağ Avrupa’sında Eczacılık
    • Rönesans Döneminden Modern Çağa Eczacılık
    • Paracelsus’un “Signatur” (İşaret / Benzerlik) Öğretisi
    • “Yeni Dünya”dan “Eski Dünya”ya Ulaşan Eczalar
    • Avrupa Halk Kültüründe İlaç Olarak Kullanılan Hayvansal Nesneler
    • Eski Dönemlerde Topraktan Hazırlanan İlaçlar
    • Ortaçağda Şifa Aracı Olarak Değerli Taş Kullanımı
    • Yılantaşı ve Onunla İlgili Denemeler
    • “Mumiya” İlacı
    • İslâm Dünyasında Eczacılık
    • Osmanlı’da ve Cumhuriyet Türkiye’sinde Eczacılık ve Eğitimi
    • “Bedensel Dört Salgı Kuramı”
    • Tıp Tarihinin Ünlü Ecza-İlaç Kitapları
    • “Mesir Macunu” ve “Nevruziye”
    • İlaç Listeleri, Kodeksler, Farmakopeler
    • Çağdaş Yapay İlaçlara Giden Yol
    • Avrupa Grafik Sanatında Eczacılık
    • Heidelberg-Alman Eczacılık Müzesi
    • Ecza Sandıkları

    İkinci Bölüm: Kozmetik Ve Parfüm Sanatı Üzerine
    • Sabunun Kısa Tarihi
    • Eskiçağda Parfüm ve Kozmetik
    • Eskiçağda Krem, Yağlı Krem ve Yağlı Parfüm Üzerine
    • Kutsal Mekânların Parfümlenmesi, Balsam ve Kutsal Mesh Yağı
    • Müslümanlarda Parfüm Sanatı
    • Ortaçağ ve Yeniçağda Avrupa’da Parfüm Üretimindeki Gelişmeler
    • Modern Çağda Parfüm Hazırlama Sanatı Üzerine
    • Koku Sınıflandırması ve Duyular Arası Bağlantı

    Prof. Zeki Tez'den belgesel film tadında bir kitap İLAÇ VE PARFÜMÜN SİHİRLİ DÜNYASI | 10

  • Bingo’dan Anneler Günü’ne Özel Bir Yarışma: ‘Zamane Kızıyım Annemin Tıpkısıyım’

    Bingo'dan Anneler Günü'ne Özel Bir Yarışma: 'Zamane Kızıyım Annemin Tıpkısıyım' | 11Zamane Anneleri ve Kızları’nın tercihi Bingo, geçtiğimiz yıl Anneler Günü’ne özel olarak düzenlediği “Zamane Kızıyım Annemin Tıpkısıyım” yarışmasını bu yıl da tekrarlıyor. Anneler Günü için üretilen Bingo Automat Anne Kokusu’nu alarak yarışmaya katılanlar, Bingo reklam setine konuk olarak Sinem Kobal ve annesi ile tanışma şansı yakalayacak.

    Geçtiğimiz yıl tüketicilerden yoğun ilgi gören “Zamane Kızıyım Annemin Tıpkısıyım” Anneler Günü özel yarışması Bingo tarafından bu yıl da düzenleniyor. “Zamane Kızıyım Annemin Tıpkısıyım” yarışmasına katılmak için 6 kg’lık Bingo Automat Anne Kokusu almak yeterli.

    Bingo Automat Anne Kokusu alarak, www.zamaneannelerivekizlari.com sitesindeki eğlenceli tasarım oyununu oynayanlar arasından, Sinem Kobal ve annesinin de yer aldığı jüri tarafından talihliler belirlenecek. Değerlendirme sonucunda, en şanslı Zamane Anneleri ve Kızları Bingo reklam setine konuk olarak Sinem Kobal ve annesi ile tanışma fırsatına kavuşacak. Jüri tarafından belirlenen diğer talihliler ise Bingo’dan sürpriz hediyeler kazanacak.

    Web sitesindeki oyunda Zamane Kızları, annesi ile benzerliklerini ve annesine olan sevgisini bir mektupla anlatacak. Yarışmacılar, kendileri için hazırlanan tasarım bölümünde, yazmış oldukları mektubu en iyi şekilde görselleştirerek çekilişe katılacaklar.

    Oyuna başlamak için Bingo Automat Anne Kokusu’nun satın alındığı marketin adını, ürün fişinin numarası ve tarihi ile birlikte www.zamaneannelerivekizlari.com’daki ilgili bölümlere yazmak yeterli. Yarışma süreci 30 Haziran’a kadar devam edecek olup, talihliler Temmuz ayında açıklanacak.

  • Bosch’dan normal ütü fiyatına Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü

    Bosch TDS1601 Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü, dakikada 90 gr. buhar verebilme kapasitesi ve 4 barlık sabit
    buhar basıncı sayesinde ütüleme süresini son derece kısaltıyor.
    Ütüleme performansı ve kalitesini en üst düzeye çıkarırken, kompakt dizaynı ile hiç yer kaplamıyor. Tüm bu sıradışı özelliklerini, normal ütü fiyatına yaşatarak, ütü derdine en ekonomik çare oluyor.

    Bosch'dan normal ütü fiyatına Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü | 12“Yaşam için teknoloji” sloganıyla tüketicilerin hayatı kolaylaştıran çok çeşitli ürünler sunan Bosch, kadınların, ev işleri arasında en büyük dertlerinden biri olan ütü işine çok ekonomik bir çözüm getiriyor. Bosch TDS1601 Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü, standart ütü fiyatına buhar istasyonlu ütü avantajlarını sınırsızca yaşatıyor. Bosch TDS1601 Sensixx B10L, sınıfının dakikada 90 gr. buhar verebilme kapasitesi ve 4 bar buhar gücüne sahip ilk ve tek ekonomik buhar istasyonlu ütüsü.

    Fiyatı standart, özellikleri sıradışı!
    Bosch TDS1601 Sensixx B10L buhar istasyonlu ütünün en ayrıcalıklı özelliği fiyatının çok ekonomik olması ve avantajlı Bosch fiyatları garantisi ile satışa sunulması. Bunun yanı sıra zamanı da ekonomik kullanması ile çok ayrıcalıklı. Çok uzun süren ve sıkıcı olan ütü işini kim sever ki? İşte bu yüzden Bosch mühendisleri ve tasarımcıları, tüm kadınlar, bekarlar hatta yalnız yaşayan öğrencilerin yaşamını kolaylaştırmak için TDS1601 Sensixx B10L’yi geliştirdi. TDS1601 Sensixx B10L, dakikada 90 gr. Sabit buhar verebilme özelliği ve 4 bar buhar gücüne sahip. Bu sayede ısı ve buhar, en kalın kumaşların bile derinlerine nüfuz ederek ütüleme işlemini çok hızlı gerçekleştiriyor ve jilet gibi sonuçlar elde edilmesini sağlıyor. Normal ütüler bu basınç değerine sahip olmadığından, çok kırışık ve kalın kumaşların açılması için ütüyü aynı bölgede üç-dört kez gezdirmek gerekirken, TDS1601 Sensixx B10L ile böyle bir derdiniz olmuyor.

    Bosch'dan normal ütü fiyatına Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü | 13

    Tasarımı çok şık, fazla yer kaplamıyor

    Fiyatı ile ekonomik, özellikleri ile ayrıcalıklı olan Bosch TDS1601 Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü, tasarımıyla da hem şık hem sade. Ayrıca kompakt dizaynı sayesinde evde fazla yer kaplamadan saklanabiliyor. Çünkü bu kategorideki ütülerin en büyük dezavantajlarından biri, yer meselesi. TDS1601 Sensixx B10L’nin kompakt şık dizaynında elektrik ve buhar kabloları için özel bölmesi bulunuyor ve etrafta kablo kargaşası yaşanmamış oluyor. Kolay kullanım için elektrik kablosunun uzunluğu 1.8, buhar kablousu ise 1.6 m. uzunluğunda tasarlanmış. Ayrıca Inox tabanı ile profesyonel ütüleme kalitesi sunuyor.

    Aşırı ısınma ve su tankı kapak kilidi güvenlik sistemleri sayesinde de istenmeyen kazalar önlenmiş oluyor.

    Bosch TDS1601 – Sensixx B10L buhar istasyonlu ütü – Özellikler
    • Bağlantı değeri: 2200 W
    • Ütü: 750 Watt
    • Kazan: 1450 Watt
    • Yüksek ve yoğun buhar çıkışını sağlayan 4 bar buhar basınc performansı
    • Sürekli buhar çıkışı miktarı: 90 g/dk.
    • Sabit ve dikey buhar miktarı: 90 g/dakika
    • “soft touch” tutma yeri
    • Inox taban
    • Isınma süresi: 7 dakika
    • Paslanmaz çelik iç hazneli su tankı
    • Ütünün üzerine konulduğu tablet ister su tankının üzerine ister ütü tahtasının üzerine kolayca yerleştirilebilir
    • 1.6 m uzunluğunda buhar bağlantısı kablosu
    • “su tankı boş” ve “buhar hazır” göstergeleri
    • Işıklı açma/kapama tuşu
    • Buharlı ve kuru ütüleme
    • Kolay ve pratik kullanım için kaymayı önleyen malzemeye sahip ayaklar
    • Elektrik kablo uzunluğu 1.8 m
    • Büyük elektrik kablo ve buhar bağlantı saklama yuvası
    • Güvenlik sistemi

    “Bosch ürünleri size yalnızca günlük yaşamınızı değil geleceğinizi de iyileştiren teknolojiler sunar”
    Daha detaylı bilgi almak isteyen tüketiciler, Türkiye’nin her yerinden ulaşabilecekleri Bosch Çağrı Yönetim Merkezini arayabilirler (444 6 333) www.bosch-home.com