Erkeklerin beğenmedikleri davranışlar hakkında birkaç tüyo…

Tartışmaya ve kavgaya her daim açık olmak

İğneleyici laflar, bazı söylenmemesi gereken hassas kelimeler ve beklenmedik şımarıklık nöbetleri erkekleri uzun vadede tahmin edilenin ötesinde oldukça fazla etkiliyor aslında. Böylesine, kendini sürekli dış dünyaya ispat etme yarışında olan ve etrafındaki kimseyi kolay kolay beğenmeyen kadınlar, partnerlerinin de öfkeli ve hatta bazen saldırgan davranışlar sergilemesine neden olabilir.

Annelik

Erkekler, kendilerine anne şefkatiyle yaklaşılmasından hoşlanır, evet doğru. Fakat bir ‘çocuk’ gibi davranılmasından nefret ederler! Yanınızdaki erkeği sakın ama sakın annelik içgüdünüzle adeta ‘şekle sokmaya’ , biçimlendirmeye kalkışmayın. Unutmayın, her ne kadar karşınızdaki adam hâlâ çocuksu davranışlara sahip de olsa ‘bir adam’ gibi davranılmak isteyecektir.

Meraklılık

Bazı kadınlar gerçekten CIA’de ya da Milli İstihbarat Teşkilatı’nda çalışmayı hak ediyor. Her şeyi sorgulayan, erkeğinin ceket ceplerinden cep telefonundaki kısa mesajlara, tüm detayları takip eden ve hatta en ufak ayrıntıları bile not eden kadınlar inanın yok değil. Erkekler de kadınlar gibi ‘güvenilmek’ ister ve bu tarz davranışlardan artık gerçekten bıkma noktasına gelip çılgına dönebilir. Merak etmeyin ve iç güdülerinize güvenin. Eğer bir erkek sizi aldatıyorsa ( ilişki, para, iş, vs. anlamlarında) foyası er ya da geç ortaya çıkacaktır. Üstüne gereğinden fazla gitmemeye özen gösterin.

Sahiplenmek

Hiç kimse, özellikle erkekler sahiplenilmek istemez. Bir erkeğe adeta kendi oyuncağınız, mal varlığınız ve hatta vücudunuzun bir parçasıymış gibi davranmanız biraz sakıncalı. Topluluk içinde yanındaki erkeğin konuşurken araya girip sözlerini düzelten kadınlar dahi var. Onları kendinizden uzaklaştırmamak için kişisel alanlarına müdahale etmemeye gayret gösterin. Paranoya, sağlıklı bir ilişkide ‘zehir’ etkisi yapabilir.

Yapışkanlık ve muhtaçlık

Kadınlar erkeklerini yanlarında görmek, varlıklarını sürekli hissetmek ister ki bu durum çok da sağlıksız bir durum değil. Yalnız; mutluluklarının, hüzünlerinin, kıskançlıklarının ve heyecanlarının kaynağını sadece yanındaki erkek olarak görmeleri sağlıksız. Yanında erkeği olmadığı zaman hayatı sıkıcı ve anlamsız olarak niteleyen kadınlardansanız biraz dikkatli olmanızda fayda var. Her yere yanınızdaki erkekle gitmek ve olumlu ya da olumsuz her şeyi yanınızdaki erkekle yaşamak zorunda değilsiniz! Yoksa, yanınızdaki erkek artık yokladığınızda yerinde olmayabilir. Sizden ayrı yapmak isteyecekleri o kadar çok şey varken üstelik…

Bağımlı olma durumu

Hayatınızdaki en ufak kararları dahi ona sormanızdan hoşlanmayabilirler. Saç stilinizi önemseyebilirler ama telefonda saçınızla ilgili kendisinden onay almanız için zaman harcamak istemeyebilirler. Süpermarketten peynir satın alırken dahi önemli bir iş toplantısı esnasında kocasını arayıp fikrini ve onayını almak isteyen kadınlar yok değil doğrusu. Erkekler fikirlerinin alınmasını severler fakat sürekli bir onay verme duygusu ile yaşamaktan kaçınırlar. Yanınızdaki erkeğe tam anlamıyla bağımlı hissetmek zorunda değilsiniz, unutmayın.

Kişisel alana müdahale

Paralel hattan ne konuştuğunu dinlemeniz, gizlice Facebook hesabını kontrol etmeniz ya da içeriye girdiğinde telefonunu kurcalanırken görmesi onu ciddi anlamda rahatsız edecektir. Erkekler özgürlüklerini kaybediyor olduklarını hissederse size kötü davranabilir, kalbinizi kolaylıkla kırabilirler.

Yüksek sesle konuşmak

Çok önemsiz bir detay gibi gözükse de duygularını abartılı bir şekilde dile getiren, yüksek sesle konuşan kadınlar birer dezavantaj sahibi olabilir. Erkekler ister maço olsun ister bir beyefendi, karşısındaki kadını daima ‘bir hanımefendi’ olarak görmek ister. Erkeğinizin yanında kız arkadaşlarınızın yanındaymışçasına anlık ve abartılı tepkiler vermekten kaçınmaya özen gösterin deriz.