Birçok ilişki özel kabul edilen günlerde bir eşikten geçiyor. Kadınların daha çok önem verdiği bu günlerde hediye almayan ya da sürpriz yapmayan erkekler bir krizle karşı karşıya kalıyor.

ID Coaching Kurucusu ve Eğitmeni, Profesyonel Koç Hatice Yıldıran, özel günlerde karşılanmayan beklentilerin ilişki ve aile yapısı üzerindeki etkisinin büyük sorunları beraberinde getirdiğini belirtiyor.

Yaşanan sosyo-kültürel ve ekonomik etkenler evliliğe ve ilişkilere bakışı etkileyerek, beklentileri yükseltiyor. Modern çağın özel gün ve hediyeleşme alışkanlığıyla gelen bu beklentiler tam olarak karşılanmayınca ilişkilerde ciddi krizler yaşanıyor. Hatta ayrılma kararları en çok özel günlerde veriliyor.

Özel günlerde hediye satın alma eylemini göstermeyen ya da hediye almak istese de alamayan kişiler, ilişki içinde olduğu kişi tarafından suçlanabiliyor ve bu durum ayrılıkla sonuçlanabiliyor. Kadınların birçoğu alınacak hediyenin evle ilgili değil, kendisini ilgilendirmesini istiyor. Kadınlar yarısından fazlası ise özel günleri eşine kırgın geçiriyor ve önemsenmediğini düşünüyor.

”Hediye almak sevginin göstergesi değildir”

Sevgililer Günü, yıl dönümü, doğum günü toplum tarafından ve kişiler tarafından önemli görülen günler sosyal medyanın da etkisiyle bir gösterişe dönüşüyor. Kişilere farklı bir bakış açısı kazandırmayı amaçlayan ve bu yönde ilişki koçluğu eğitimleri veren ID Coaching’in Eğitmeni Hatice Yıldıran özel günlerde yaşanan olumsuzlukların önüne geçmek için şunları söylüyor: “Modern dünya insanı maddeye önem vererek dünyanın varoluşundan beri sahip olduğu maneviyatı kaçırabiliyor. Hediye kavramı evirilerek bugünkü haline yani sadece parayla satın alınabilen bir maddeye dönüştü. İlişkilerde hediye satın almanın bir sevgi göstergesi olmadığını kabul etmek özel olarak kabul edilen günlerde yaşanabilecek krizlerin önüne geçecektir” diyor ve önemli olanın doğru mesajlar vermek olduğunu belirtiyor.

Toplumda kabul görme isteği sosyal medyada pekiştiriliyor
İlişkiler, teknoloji dünyasıyla birlikte sosyal medyada da farklı bir boyuta taşınıyor. Hediye paylaşımları ile birlikte onaylanma ve kabul görme dürtüsü de sosyal mecralarla pekiştiriliyor. ID Coaching Kurucu ve Eğitmeni, Profesyonel Koç Hatice Yıldıran, “Yediklerimiz, gördüklerimiz, tatillerimiz sosyal medyada. Bu durum etkileşimi artırıyor ve farklı yaşamlara özendiriyor. İlişki iki insan arasında yaşanıyorsa bu iki insanın düşünme biçimi ve prensipleriyle sürdürülmelidir. Toplum tarafından kabul görülme ya da onaylanma isteği dolayısıyla da ilişkiyi buna göre sürdürme, ilişkinin gidişatı için sağlıklı olmayacaktır. Sevgilisi ile sosyal medyada paylaştığı fotoğrafın aldığı beğeni sayısı kişinin kafasında ilişkiyi meşrulaştırma çabasına dönmemelidir. Mümkünse özel kabul edilen günlerde sosyal medya paylaşımlarını görmezden gelin. Neden benim böyle bir hayatım yok diye, sevgilinize, eşinize kapris yapıp ilişkinize zarar vermeyin” diyor.

Ona maneviyatı hediye etmeye çalışın
Yıldıran, son olarak çiftlere maneviyata önem vermelerini önererek şunları dile getirdi;
“Özel günlerin bir vesile olmaktan öteye geçmeyen zamanlar olduğunu bilmek ve sevginin pek çok dili olduğunu, kendi sevgi dilimizi ve karışımızdakinin sevgi dilini öğrenmemiz gerekiyor. Eşine, sevgilisine özel bir günde gerçekten hediye vermek isteyenler emek harcadığı bir kolye, güzel bir anıyı hatırlatacak fotoğraf, bir kağıda karaladığı şiiri benim favorilerimden olan Leo Buscaglia’nın “Beş Sevgi Dili” kitabını da hediye edebilir” dedi.

Kaynak: cosmopolitanturkiye.com