Etiket: zayıflama

  • Turşu Suyu Zayıflatır mı?

    Turşu Suyu Zayıflatır mı?

    Evde turşu kurmak veya dışardan hazır turşu alıp tüketmek Türk mutfağının geleneksel öğelerinden biri. Son yıllarda hayvanlar üzerinde yapılan bazı araştırmalar turşu suyu içinde bulunan “asetik asit“in vücutta yağ birikimini bastırdığı ve metabolizmayı hızlandırdığı yönünde sonuçlara sahip. Ancak bu asit aynı zamanda reflüsü olanların belirtilerini arttırıcı etki de gösteriyor. Ayrıca sodyum bakımından zengin olan turşu suyu yüksek tansiyonu olan hastalara tavsiye edilmiyor. Fazla sodyumun bir diğer etkisi de vücudun aşırı su tutması.

    Lahana Turşusu Zayıflatır mı Sizce?

    Turşunun Faydaları Nelerdir

    Turşu suyunun faydaları, söz konusu olduğunda lahana turşusu sinir sistemi kalp damar sağlığı açısından oldukça yararlıdır. Frenk biberi denilen turşu ve turşu suyu faydaları, Özellikle kışın nezle gribal enfeksiyonlar açısından oldukça etkilidir. Turşunun yararları, konusunda henüz yemeye başlandığında dahi bünyeye enerji verdiği iştahın açılmasını sağladığı anlaşılacaktır. Turşunun faydaları ve zararları, ile ilgili olarak yazımız devam ediyor.

    Turşunun Zararları

    Tüm bu açıklamaların yanında turşu suyunun zararları, konusunda basında çıkan uzmanların açıklamalarınıda gözardı etmemek gerekir. Malum herşey kararında tüketilmeli. Turşunun zararları, söz konusu olduğunda yüksek miktarda tuz içermesi sağlıksız koşullarda saklanması sorular oluşturabillecektir. Turşunun zararları nelerdir, konusunda ilerleyen günlerde daha ayrıntılı araştırmalar yaparak sağlık bölümümüzde sizlerle paylaşacağız.
    Tags: turşu suyu faydaları, turşu suyunun faydaları, turşu suyunun zararları, turşunun faydaları, turşunun faydaları ve zararları, turşunun yararları, turşunun zararları, turşunun zararları nelerdir

    Turşu Suyu Nasıl Hazırlanır?

    İyi bir turşu yapılabilmesi için, salamuradaki tuz oranının çok iyi ayarlanması gerekir. Aksi halde,turşu ya yenemeyecek kadar tuzlu, ya da az tuzlu olur. Tuz oranının az olması ise, istenmeyen zararlı canlılann üremesine ve yumuşamaya neden olur.

    80 gr. tuz 1 litre suda eritilir. Eger bir litreden fazla salamura gerekli ise, suyun her litresi için 80 gr tuz hesaplanır.Eğer tuz tartılamıyorsa, o zaman %8 tuzlu su, pratik olarak şöyle yapılabilir: Suyun her litresi için 5 yemek kaşığı silme tuz hesap edilir.
    Eğer istenirse, turşuya, salamuranın %10’u oranında sirke ilave edebilirsiniz. Yani 5 litre su konulduysa yarım litre sirke ilave edilir.

    – 1 lt suya 80 gr yani 5 silme yemek kaşığı tuz
    – 5 lt suya 400 gr yani 25 silme yemek kaşığı tuz
    – 1 lt suya 100 ml sirke
    – 5 lt suya yarım litre sirke

    Not: Turşu bidonuna sebzeler yerleştirildikten sonra ayrı bir kapta hazırlanan turşu suyu sebzeleri örtecek kadar bidona doldurulur.

  • Yavaş ısırıklarla hızlı forma girin!

    Yavaş ısırıklarla hızlı forma girin!

    Çalışmalar gösterdi ki, daha yavaş yerseniz (şimdi yediğinizin üçte bir hızında) öğün başına 58 kalori daha az alırsınız ve bu günde yaklaşık 300 kalori eder

    Bu aldığınız yavaş ısırıklar arasında konuşmak, nefes almak hatta su içmek demektir. Çatalınızı birkaç saniye için indirmek gerçekten mucizeler yaratabilir. Hatta ailenizle ya da arkadaşlarınızla (kimle yemek yiyorsanız) konuşabilirsiniz.

    Düşünebiliyor musunuz? Bu neden işe yarıyor? Eğer oturup yemeğinize yumulmaya devam ederseniz ne kadar yediğiniz hakkında hiçbir fikriniz olmaz. Ve elbette siz yemenin Lance Armstrong’u olursunuz ve hızlı çatalınız vücudunuzun iç ‘doygunluk saati’ni alaşağı edecektir.

    Doyduktan çok sonra bile yemeye devam ediyorsunuz. Yavaşlamak sindirim güçlüğünü ve asit salgısını azaltır.

    Şimdi iyi haberler:

    Son tıbbi çalışmalar yavaş yiyerek yılda 7 kilo verebileceğinizi gösterdi.

    Şimdi bu sizi yavaşlatabilir ya da güldürebilir.

    Ben de “Kalçam bunun için de büyük mü göründü?” diye soran ve kocası evet deyince “Olsun yine de giyiyorum,” diyen kadınlardanım. (Catherine Zeta Jones)

  • Mide küçültme ameliyatı sonrası nasıl beslenmeliyiz

    Mide küçültme ameliyatı sonrası nasıl beslenmeliyiz

    Mide küçültme ameliyatı sonrasında diyette önerilen yönergeleri takip etmek çok önemlidir. Besin eksikliklerini önlemek ve kas dokusunu korumak için dengeli ve sağlıklı beslenme uygulanmalıdır.

    GENEL KURALLAR

    Küçük porsiyonlarda dengeli öğünler yiyin.

    Kalori, yağ ve tatlı oranı düşük bir diyet uygulayın.

    Kalori ve protein alımının günlük kaydını tutun.

    Yavaş yavaş ve iyice cigneyerek yemek yiyin.

    Pipet kullanmayin gazli veya buzlu içecekler icmeyin.

    Şeker içeren yiyecek ve içecekler,konsatre meyve sularından kaçının.

    Günlük kalori alımı 1000 kaloriyi geçmemelidir.

    Dehidratasyonu önlemek için öğünler arasında ekstra su ve düşük kalorili veya kalori içermeyen sıvıları tüketin. Tüm sıvılar kafeinsiz olmalıdır.

    Her bir öğün arasında yaklasik bir fincan su yudumlayin gunde6-8 kez yapin.

    Günde en az 2 litre su ve şekersiz içecekler tüketin. (8 bardak)

    Alkol ameliyat sonrası cok daha hizli emildigi icin kesinlikle kullanılmamalıdır.

    PROTEİN

    Kas dokusunun korunması için yüksek protein içeren yiyecekler tüketin. Yüksek proteinli gıdalar yumurta, et, balık, deniz ürünleri, ton balığı, tavuk, soya sütü, süzme peynir, yoğurt ve diğer süt ürünleri içerir. Hedef proteinin 65 ila 75 gram, günde en az olmalıdır. Ameliyat sonrası ilk birkaç ay içinde bu hedefe ulaşamazsanız merak etmeyin normaldir.

    TAKVİYELER

    KALSİYUM

    Kalsiyum eksikliğini ve kemik hastalığını önlemek için günlük 1200- 2000 mg kalsiyum alın. Emilimini artırmak için, gün boyunca iki ya da üç bölünmüş dozlarda kalsiyum alın. Örneğin, 500 ila 600 mg günde 3 defa alın. Kalsiyum sitrat, kalsiyumun tercih edilen bir şeklidir.

    D VİTAMİNİ

    D vitamini 800 ila 1000 Uluslararası Birimler (IUS), her gün alinmali. Bu toplam miktar, günde iki kez 400 ila 500 IUS bölünmüş dozlar halinde alınmalıdır. D vitamini kalsiyum takviyesi ile alınmalıdır. Eğer tercih ederseniz,dogru dozlarda bir d vitamini kombinasyonu kullanabilirsiniz.

    B12 VİTAMİNİ

    B vitamini günlük 500 mcg alın. Bir tablet, ya da dil altına yerleştirilen dilaltı şeklinde alınabilir.

    DİĞER TAKVİYELER

    Bazı hastalarda ek folik asit veya demir takviyeleri gerekebilir. Bunu diyetisyeniniz veya doktorunuz size gerektiğinde söyler.

    MİDE AMELİYATI SONRASI DİYET EVRELERİ

    Ameliyatın hemen sonrasında

    Bir berrak sıvı ile başlanır. Sonra yavaş yavaş hastaneden taburcu edildikten sonra yoğun sıvılar eklenmeye başlanır.

    Tavsiye edilen yoğun sıvılar:

    Yağsız veya % 1 yağlı süt

    Laktozsuz ya da soya bazlı düşük kalorili içecekler

    Şekersiz puding

    Şekersiz, yağsız yoğurt

    Düşük yağlı ve yumuşak peynir

    Düşük yağlı çorbalar

    Protein alımını artırmak için yağsız veya az yağlı sütun icine 1/2 fincan ya da 2 yemek kaşığı yağsız kuru süt tozu, yumurta ya da protein tozu ekleyin.

    Ameliyattan iki hafta sonra

    Püre gıdalar kullanılabilir. Bu dönemde Protein gereksinimlerini karşılamak için yüksek protein (en fazla 20 gram protein), düşük kalorili (en fazla 200 kalori), sıvı takviyesi içecekler veya tozlar kullanabilirsiniz.

    Ameliyattan sonra midenizin bir yumurta boyunda oldugunu bilmek cok onemlidir. Yiyeceklerin midenize girdiği yer çok küçüktür bu yüzden sadece 2-3 kez yiyip ardindan 10 dakika sonra yeniden yenmesi önerilir. Yumusak sıvı icecekler ve püre daha kati yiyeceklerden daha hızlı emilir.

    Eger cok hızlı veya yanlış şeyleri yerseniz mide ağrısı veya bulantı ile karsılaşabilirsiniz . Dondurma ve baska kremsi seylerden kacinmak bu yuzden cok onemlidir. Sos larda kullanılmamalıdır.

    Yağ ve şeker oranı az protein oranı daha yüksek besinler tuketilmelidir.

    Küçük porsiyonlarla midenizi daha kolay boşaltacak seyler yiyin. 1 yemek kaşığı ile başlayın ve bunu 2 yemek kaşığına kadar çıkartın ardından ¼ kap ve sonrada ½ kap a çıkartın. Günlük kalori alımı 400 kaloriyi geçmemelidir.

    Ameliyattan dört hafta sonra

    Püreleri ve yumuşak gıdaları çok küçük porsiyonlarda ekleyerek başlayın. Çok küçük ısırıklar alın ve her şeyi çok iyi çiğneyin.

    Tavsiye edilen püre ve yumuşak gıdalar:

    elma püresi

    yoğurt

    Süzme peynir

    İyi pişirilmiş, püre sebze

    Patates püresi

    Erişte

    Pişmiş yumurta akı veya yumurta takviyesi

    Konserve ton balığı

    Balık

    Et veya tavuk

    Kolayca çiğnenmeyen tüm ekmek ve etden kaçının.

    Ameliyattan iki ay sonra

    Gunde 900 ile 1000 kalori alınmalı ve protein, en az 65-75 gram tüketilmeli.. Dengeli besin alımı için, günlük porsiyon :

    3 porsiyon süt ve süt ürünleri (yağsız ve az yağlı)

    3 porsiyon et veya et alternatifi (yağsız ve az yağlı)

    3 porsiyon karbonhidrat ( ekmek ve pirinç)

    1 porsiyon meyve (kurumuş meyveler ve kabuklu meyvelerden kaçının)

    2 porsiyon sebze (iyi pişmiş sadece)

    Tavsiye edilen porsiyon boyutları katı maddeler için 1/4 fincan ve sıvılar için 1/2 fincan.

    Mümkünse ek protein almayı durdurun yemeklerle protein almaniz daha sağlıklı olacaktır.

    BESLENME ÖNERİLERİ

    Günde sekiz öğün küçük porsiyonlar olmalı

    Daha fazla veya daha az sıklıkta yiyebilirsiniz ancak gunde en az 6 öğün bulunmalıdır.

    Su veya diğer sıvıları öğün aralarında 1 bardak içmeyi unutmayın.

    Gerekirse günlük bir multivitamin ve mineral takviyesi artı ek demir takviyesi almak önemlidir. Buna ek olarak, kalsiyum ve D vitamini takviyeleri günde iki üç kez alınmalıdır.

    Ameliyattan altı ay sonra

    Günde 900 ile 1000 kalori tüketmeye devam edin.

    Üç ana öğün yiyin ve günde 1-2 tane ara öğün tüketin.

    Protein takviyesi almayi durdurun.

    Düşük yağlı, düşük şeker ve düşük kalorili gıdaları daha cok yiyin.

    Her gun en az 2 litre su veya şekersiz zararsız icecek tüketin.

    Kırmızı etlerden ve dondurulmuş gıdalardan uzak durun.

    Mutlaka yürüyüş yapılmalı ilk 6 hafta düşük ve orta hızda daha sonra hızlı yürünebilir.

    Gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır.

    DİYETİSYEN RENAN GÜNEŞ

  • Diyete hazır mısınız?

    Diyete hazır mısınız?

    Yılbaşına çok az kaldı. Hepimizin beklediği, bizi bir araya getiren aile sofrasında canınızın istediğini yemeniz mümkün olabilir. Elbette öncesinde kendinizi buna hazırlamanız şartıyla.

    Diyete hazır mısınız? Hadi başlayalım…

    Su içerek başlayın

    Havaların soğuması sizi engellemesin. Siz mutlaka suyunuzu için. Her gün en az 8-10 bardak yani 2 litre su tüketin. Çay, kahve ve kolanın suyla eşdeğer olmadığını unutmayın.

    Yürümeyi de ihmal etmeyin. Havanın sıcak ya da soğuk olması sizi yürümekten alıkoymasın. Her gün düzenli bir şekilde yürüyüşünüzü yapın.

    Günlük kalori

    Vücudunuzun kaç kalori yakma potansiyeli olduğunu öğrenin. Yediklerinizi buna göre ayarlayın. Bunu hesaplamak oldukça basittir. İnsanlar ortalama 1 saatte kilosu kadar enerji harcayabilir. Yani vücut ağırlığı 70 kg olan bireyin vücudunun saatte 70 kalori yakma potansiyeli vardır. Gün 24 saat olduğu için 70 kal x 24 saat yani 1.680 kalori yakabilir.

    Günlük harcayabileceğiniz kaloriyi hesap ettiniz. Öyleyse bu kaloriyi harcayabilmek için harekete geçin. Yaşınız, mevcut hastalıklarınız, gün içindeki hareketsizliğiniz bu potansiyele ulaşmanızı engelleyebilir ama siz buna izin vermeyin. Bunun için düzenli spor yapmanız çok önemli. Burada size basit bir tüyo vermek isterim. Haftalık olarak yürüyüşle yaktığınız kalori, 1 günlük metabolizma potansiyeliniz kadar olmalı. Yani eğer 1 günde 1.500 kalori yakabiliyorsanız, haftada en az 1.500 kalorilik spor yapmalısınız. 1 defada 200-300 kalorilik spor yapıyorsanız bu da toplamda haftada 5 kez spor yapmalısınız anlamına gelir.

    Kahvaltı kurtarır

    Kahvaltı hem günü hem geceyi kurtarır. Yeterli miktarda kahvaltı yapanların akşam atıştırma ihtimali azalır. Gün içinde kendilerini dinç ve zinde hissederler. Bu yüzden mutlaka kahvaltı yapmalısınız. Dengeli bir kahvaltı, sizi iyi hissettirir. Kahvaltı öğününde hem protein hem karbonhidrat hem de lif almanız çok önemlidir.

    Öğle yemeğini geçiştirme

    Sabah kahvaltısı sizi ancak öğle saatine kadar idare eder. Bu yüzden mutlaka öğle yemeği almalısınız. Bu öğünü kesinlikle atlamayın. En az 20 dakika kadar kendinize vakit ayırın. Mümkünse her gün farklı bir yemek yiyin. “Hiç vakit bulamıyorum” diyorsanız tost dönemsel bir çözüm olabilir.

    İkindi varsa gerisi kolay

    İkindi öğünü günün en uzun arası olan, öğle akşam arası mesafesini kısaltır. Bu yüzden önemi çok büyüktür. 15.00-18.00 saatleri arasında bir şeyler yemeniz gerektiğini bilir, önceden hazırlık yaparsanız daha kolay olur. Böylece vücudunuz sizi yönetmez, siz vücudunuzu yönetirsiniz. Çünkü aşırı derecede acıktığınızda midenizdeki isyanı bastırmak çok zor olur. Muhtemelen de çok miktarda şekerli gıda tüketirsiniz. Oysa bu saatlerde kan şekerinizin düşeceği malumdur. Hazırlık yaparsanız bu vücudunuz için sürpriz olmaktan çıkar. Bu da yaşam konforunuzu artırır.

    Ara öğün rahatlatır

    2-3 saatte bir yiyeceğiniz ortalama 100-200 kalorilik ara öğünler yeterlidir. Bir taraftan vücudunuza ‘seni unutmadım’ mesajı verirken, bir taraftan kan şekerinizi dengelersiniz. Yani bir taşla iki kuş vurursunuz. Rahatlayan vücudunuz yediklerinizi depolamak yerine harcamaya başlar. Düzenli gıda geldiğine inanan metabolizmanız düzenli çalışmaya başlar.

    Akşam yemeği hafiflesin

    Akşam kendini uykuya hazırlayan vücudunuza yardımcı olmalısınız. Bu yüzden kalorinin çoğunu (yüzde 75) gün içi tüketmeli, akşam çeyreğini almalısınız (yüzde 25) Diyelim ki günlük 2.000 kalori alacaksınız, gün içinde 1.500 kalorisini, akşam da 500 kalorisini almanız sağlıklı bir davranış olacaktır.

    Meyve mevsiminde

    Mevsim meyvesi vücudunuz için yegâne vitamin-mineral kaynağıdır. Mümkünse gün içinde, fırsat bulamazsanız da akşam yemeği sonrası meyveni yemelisiniz. Günde en az 2 kez 100-150 gr taze meyve tüketmek vücudunuzu korur. Hem bedenininiz hem zihnininiz çok daha iyi çalışır. Meyvelerin suyunu sıkmak yerine kendisini yemenizi tavsiye ederim.

    İşte günlük diyet reçeteniz

    * En az 2 litre su

    * En az 2 ara öğün

    * En az 2 kez meyve

    * En az 200 kalori yürüyüş

    * Sabah dengeli kahvaltı

    * Öğle mutlaka yemek

    * İkindi öğünü hazırlığı

    * Akşam çeyrek kalori

    (SEREN AKSÜS / AKŞAM GAZETESİ)

  • Diyet destekleri yararı olur mu?

    Diyet destekleri yararı olur mu?

    Eğer bir kaç fincan yeşil çayı günlük diyetinize eklemenin size kilo kaybında destek olarak döneceğini düşünüyorsanız, size kötü haberim var. Aynısı yüksek lifli krakerler, iştah baskılayıcılar ve vücudunuz yağ emilimini azaltma iddiasındaki reçetesiz satılan ilaçlar için de geçerlidir. Mart 2012’de International Journal of Sport Nutrition and Exercise Metabolism’de yayınlanan çalışmaya göre diyet destekleri özellikle uygun diyet ve egzersizle birleştirilmediğinde vaad ettiği sözleri tutmuyor.

    Yapılan çalışmalarda, yüzlerce kilo verdirici ürün incelenmiş ve dört temel kategoriye ayrılmıştır. Bunlar; Yağ ve karbonhidrat emilimini bloke edenler, kafein ve efedrin gibi metabolizma hızlandırıcı uyarıcı ilaçlar, yağ azalttığını iddia eden ürünler ve çözünür posa gibi iştah baskılayıcılardır. Kategorilerdeki birçok ürünün iddia ettiği etkileri kanıtlayacak klinik deneylerden yoksun olduğu ortaya çıkmıştır. Klinik dataya sahip ürünlerin ise plasebo grubuna göre 1 kg’dan daha az kilo kaybı sağlayabildiği görülmüştür.

    “İnsanların asıl istediği kilo kaybederken yağsız kütleyi korumak ve arttırmaktır.” Hiçbir diyet desteğinin bunu sağladığına dair kanıt yoktur. Hatta bazıları şişkinlik ve gaz problemleri gibi hoşnutsuzluk veren etkilere, bazıları ise inme ve kalp krizi gibi daha ciddi problemlere yol açmaktadır.

    “Genel kanının aksine, tek başına yeşil çay içmek kilo kaybı sürecini destekleyen bir etken değildir.”Çalışmalarda da yeşil çayın tek başına kilo kaybına farkedilebilir bir etkisinin olmadığı, asıl etkisinin vücudun harcamadığı enerjiyi ve yağ oksidasyonunu hızlandırmak olduğu görülmüştür. Posalı ve daha az yağlı süt ürünleri içeren sağlıklı bir beslenme programı uygulayan katılımcılarda yeşil çay tüketimi ile 1,5-2 kg ağırlık kaybı görülmüştür. Benzer şekilde, posalı gıdaların doygunluğu arttırarak kilo kaybına destek olmaktadır. Fakat, yüksek posalı bir diyet yeşil yapraklı sebzelerle, yağsız protein ve egzersizle desteklenmediğinde kilo kaybı olası değildir.

    Çabuk sonuç almak için diyet desteklerine yönelmektense aşağıdakine benzer bir sağlıklı kilo kaybı rehberi izlenebilir:

    * Plan yapın ve sadık kalın: Gelişigüzel yemek yeme genellikle kötü seçimlere neden olur. Öğünlerinizi önceden planlayın.
    * Öğünlerinize salata ve çorbayla başlayın: Bu şekilde daha tok hissedip yüksek kalorili başlangıçlardan uzak kalmış olacaksınız.
    * Harekete geçin, özellikle masabaşı bir işiniz varsa: Basit bir örnek; Oda içerisinde yürüyerek telefonla konuşun.
    * Mümkün olduğunuca her öğünde tabağınızda sebzelere yer açın.
    * Posa alımınızı arttırın: Lifi sıvılarla birlikte tüketin. Diyet bisküvileri yerine sütle karıştırılmış yulaf ya da tam tahıllı gevrekler tercih edebilirsiniz.
    * İşlenmiş ürünleri hayatınızdan çıkartın: Kabuklu meyve, sebze ve yüksek lifli kurubaklagiller gibi sindirimi zor olan besinler metabolizmanızı hızlandırmaya yardımcı olur. İşlenmiş ürünler aynı etkiyi göstermez.

    Uzm. Dyt. Şeyma OĞUZ

  • 2 haftada 10 kilo verdiren diyet

    2 haftada 10 kilo verdiren diyet

    2 haftada 10 kilo verdiren diyet sizlerle… Hızlı ve sağlıklı kilo vermek isteyenler için mükemmel bir diyet olan haşlanmış yumurta diyetinin işe yaramasını istiyorsanız bazı kurallara bağlı kalmanız gerekiyor. İşte o kurallar:

    -Fast food’u hayatınızdan çıkarın
    -Şekerli içecekler ve alkolü bırakın
    -Tuz ve şeker alımınızı sınırlandırın

    2 haftada 10 kilo verdiren diyet

    1. Hafta

    Pazartesi

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: 2 dilim tatlı patates ile 2 elma
    Akşam yemeği: Büyük bir tabak salata ile tavuk

    Salı

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Yeşil sebzeler ile tavuk salatası
    Akşam yemeği: Salata, 1 portakal ve 2 haşlanmış yumurta

    Çarşamba

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Biraz az yağlı peynir, 1 domates ve 1 dilim tatlı patates
    Akşam yemeği: Salata ve tavuk

    Perşembe

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Meyve
    Akşam yemeği: Salata ve buharda pişmiş tavuk

    Cuma

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Haşlanmış sebze ve 2 yumurta
    Akşam yemeği: Salata ve balık ızgara

    Cumartesi

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Meyve
    Akşam yemeği: Tavuk ve buharda pişmiş sebze

    Pazar

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Domates salatası, buharda pişmiş sebze ve tavuk
    Akşam yemeği: Buharda pişmiş sebze

    2 haftada 10 kilo verdiren diyet
    2 haftada 10 kilo verdiren diyet

    2. Hafta

    Pazartesi

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Salata ve tavuk
    Akşam yemeği: 1 portakal, salata ve 2 yumurta

    Salı

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: 2 yumurta ile buharda pişmiş sebze
    Akşam yemeği: Salata ile balık ızgara

    Çarşamba

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Salata ile tavuk
    Akşam yemeği: 1 portakal, sebze salatası ve 2 yumurta

    Perşembe

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Buharda pişmiş sebze, az yağlı peynir ve 2 yumurta
    Akşam yemeği: Salata ile tavuk

    Cuma

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Sardalya salatası
    Akşam yemeği: Salata ile 2 yumurta

    Cumartesi

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Salata ile tavuk
    Akşam yemeği: Meyve

    Pazar

    Kahvaltı: 2 haşlanmış yumurta ile 1 dilim mandalina, portakal ya da greyfurt
    Öğle yemeği: Buharda pişmiş sebze ile tavuk
    Akşam yemeği: Öğle yemeğinin aynısı

    Bu diyeti ve herhangi bir diyeti denemeden önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız! 

    Kaynak: posta.com.tr

  • Diyet yaparken kahvaltı önemi

    Diyet yaparken kahvaltı önemi

    Kahvaltı, günün en önemli öğünü. Özellikle çocuklar ve kilo vermek isteyenler için güne başlamanın ilk şartı olmalı. Ancak gece geç saatte yemek yediğimizde ve sabah uyandığımızda biraz da fazla yemiş olmanın pişmanlık duygusuyla kahvaltı atlanıyor. Öğle yemeği de geçiştirilirse akşamüstü ve gece yeme döngüsü tekrar etmeye başlıyor. Başka bir deyişle gece yemelerinizin sebebi aslında, kahvaltıyı atlıyor olmanız diyebiliriz. Çoğu zaman anneler de aynı hataya düşüyor. Gece yatarken çocuğa ballı süt içiriyor veya yemek yediriyor. Bu da çocukluk çağında reflüyü tetikleyebiliyor.

    Birçok araştırma, güne kahvaltıyla başlamanın önemini gösteriyor. Bu öğünde sağlıklı seçimler yaparak beden kitle indeksinizi azaltmanız ve kilo vermeniz mümkün. Kahvaltıyı atlamak, erkeklere oranla kadınlarda daha güçlü etkiler gösteriyor. Zamansızlık, geç uyanma, iştahsızlık, yorgunluk, aç hissetmemek kah-valtı yapmayan bireylerin genel mazeretleri. Ama unutmayın ki bunlar, mazeret. Düzeltmek sizin elinizde, hemen şimdi değişim için karar verebilirsiniz.

    Diyet yaparken kahvaltı önemi
    Diyet yaparken kahvaltı önemi

    Öğün atlamak zayıflatmıyor!

    Araştırmalara göre, kahvaltıyı atlayan veya geçiştirenler, öğle saatlerinde sağlıksız yemek seçme eğiliminde oluyor ve gün içinde daha fazla yemek yiyor. Kahvaltı etmeyen bireylerin bazılarıysa daha eksik kalori aldığı için kendini avantajlı zannediyor. Oysa diğer öğünlerde bu açığı fazlasıyla kapatmış oluyor. Kahvaltı etmek veya atlamak, vücutta iştah metabolizmasını etkiliyor ve gün boyu artıp azalarak kan şekeri değerini belirliyor. Güne harika bir şekilde başlamanın en iyi yolu, dengeli kan şekeri seviyesi sağlamak ve daha az kalori almak. Kahvaltıda protein, yağ ve karbonhidrat dengesinin sağlanması da önemli. Bu şekilde uygun besinlerden oluşan bir kahvaltı tüketildiğinde vücudumuzda sürekli bir enerji üretimi söz konusu. Üstelik kahvaltı, bağırsak hareketlerinin düzeni ve posa ihtiyacı için de önem taşıyor.

    Kahvaltı kalorileri;

    Peynir, ekmek, zeytinden oluşan klasik kahvaltılardan sıkılanlar için yumurta, yoğurt veya yulaf tercih etmek daha az kalori almayı ve kilo kaybetmeyi sağlıyor.

    Tam tahıllara yönelin: Kahvaltılık gevrekler ve rafine edilmiş ekmekle tam tahıllı ekmek arasında yapılan bir araştırmaya göre, tam tahıllar içeren bir kahvaltı, sizi daha uzun tok tutması açısından avantajlı. Tam tahıllı ürün tüketen bireyler, diğer gruba göre kahvaltıyı takip eden sekiz saat boyunca kendilerini daha az aç hissediyor. Ekmek olarak tam buğday, çavdar, kepek de seçilebilir.

    Yumurta yiyin;

    Yumurta, anne sütünden sonra en kaliteli protein. Aynı zamanda uzun süre tok tutucu etkiye sahip. Kilo vermeye çalışan ve yaşları 25-60 arasında değişen bireyler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, kahvaltıda iki yumurta tüketenler, poğaça tüketenlere oranla yüzde 65 daha fazla kilo kaybetti ve gün içinde daha enerjik olduklarını belirtti.

    Çok şekerli seçeneklerden uzak durun: Sabah kahvaltı olarak gofret, kek, kurabiye, çikolata ve şeker ilaveli kahvaltılık gevrek yiyenler, kan şekerinde oynamalar yaşayacağı için 1-2 saat içinde tekrar acıkacak ve enerji düşüklüğü yaşayacak.

    Çok şekerli seçeneklerden uzak durun!

    Sabah kahvaltı olarak gofret, kek, kurabiye, çikolata ve şeker ilaveli kahvaltılık gevrek yiyenler, kan şekerinde oynamalar yaşayacağı için 1-2 saat içinde tekrar acıkacak ve enerji düşüklüğü yaşayacak.

    FARKLI SEÇENEKLER

    Herkes yataktan aç kalkmak durumunda değil ve bazı bireyler erken vakitte bir şey yiyemedikleri için de kahvaltıyı atlayabiliyor. Uyandığınızda aç değilseniz bile iki saat içinde kahvaltı yapmanızı öneririm ki, vücudunuz güne başladığı komutunu alsın ve metabolizmayı çalıştırmaya başlasın. Aşağıdaki seçenekleri deneyebilirsiniz:

    * Tam tahıllı, şekersiz kahvaltılık gevreklerle süt,

    * Grisiniyle fıstık ezmesi,

    * Yoğurtla yulaf,

    * Meyveyle ceviz,

    * Bir tam yumurta ve iki beyazla peynirli omlet,

    * Kefirle light kepekli kraker,

    Dyt. Eliza GÖZÜYILMAZ

  • Göbek eriten süper 4’lü!

    Göbek eriten süper 4’lü!

    Göbek yağları genellikle erkek tipi kilo almayla özdeşleştirilir; ancak göbek bölgesi ve bel çevresi hem erkek hem de kadınlar için kilo kaybedilmesi en zor bölgelerin başında gelir. Göbek yağlarından kurtulmak sadece daha güzel görünen bir beden için değil daha sağlıklı olmak için de son derece önemli. Bazı besinler ise göbek eritmede yardımcı oluyor. Kimisi yağları yakıyor kimisi şeker ihtiyacınızı karşılıyor. İşte o besinler…

    Göbek eriten süper 4’lü!

    1-KARALAHANA

    Karalahana İnsan vücudundaki zararlı maddelerin atılmasında yardımcıdır. İştah açıcılığının yanında idrar söktürücü ve kabızlık önleyicidir. Bu sebze A, C ve K vitaminleri içermesinin yanı sıra aynı zamanda kalsiyum ve potasyum için de müthiş bir kaynak.

    gobek_eriten_limon

    2- LİMON

    Limon Karaciğere detoks uygulanması göbek eritme açısından çok önemlidir. çünkü yorgun bir karaciğer yağları etkili bir şekilde yakamaz ve bel çevresinde depolanmasına neden olur. Sabahları bir bardak limonlu su içerek güne başlamak bedeninizi toksinlerden arındırıp size sağlık ve enerji verir.

    3-MUZ

    Muz, yüksek miktarda potasyum içerir. Potasyum, vücudun doğal mineral dengesinin düzeltilmesine ve fazla sıvının atılmasına yardım eder. Diyetinizde çok fazla sodyum alıp çok az potasyum aldığınızda bu iki mineralin dengesi bozulur ve su toplanması yaşanır. Fazla sodyum, vücudunuza aşırı sıvı birikmesi sonucunu getirir. Oysa özellikle muz yemeniz, günlük 4 bin 700 mg’lık potasyum ihtiyacınızı karşılamanızı sağlar.

    4-ANANAS

    Ananas diyetlerde her mevsim uygulanabilen ve lezzetli bir meyvedir. Ananasta bulunan lifler hem uzun süre tok tutar hem de mide ve bağırsakları çalıştırarak ekstra kalori harcanmasına olanak sağlar. Ananas, hem karnınızın düz kalmasına yardım eder hem de şeker ihtiyacınızı karşılar.

    Kaynak: posta.com.tr

  • G String diyeti

    G String diyeti

    G String diyeti ve G String diyet listesi sizlerle… Amerikalı ünlülerin gözdesi haline gelen bu diyeti uygulamak oldukça basit. Yapacağınız tek şey aktar ya da büyük marketlerden malzemeyi temin edip, bir an önce başlamak.

    Hareketsizlik ve yanlış beslenme sonucu vücudun alt tarafında toplanan yağlardan kurtulmak için çok özel bir diyete ihtiyaç var. Uygulayacağınız bu diyet her yerde kolayca bulup tüketeceğiniz gıdalardan oluşuyor. En önemlisi de oldukça ekonomik oluşu.

    Diyetin birinci dereceden etkilediği bölüm kalça ve basen, ardından da bacaklar geliyor. Kalça ve diz kapağı bölgesinde fazla kilo problemi olan kişiler, 6 hafta içinde etkili çözüme kavuşabiliyor. Diyet kayısı ve badem müslisi olarak tanımlanıyor.

    SİHİRLİ KARIŞIM

    Hazırlayacağınız müslinin tadı oldukça leziz. İçeriğinde badem, kurutulmuş meyvalar ve tahıl gibi pek çok vücuda faydalı gıdalar bulunuyor. Hepsi bir araya getirildiğinde kalça bölgenizdeki yağları hızla eritip, sizi istediğiniz görünüme kavuşturuyor.

     

    G String diyeti
    G String diyeti

    G String diyet listesi

    ANA ÖĞÜNLER

    Pazartesi: Bir parça tavuk kanat ya da göğüs ızgara, yeşil salata ve bir meyve.

    Salı: İki yumurtalı omlet, domates ve rendelenmiş havuçla tüketilecek.

    Çarşamba: Bir çay fincanı büyüklüğünde yer tutan Spagetti ve bir meyve.

    Perşembe: İnce dilimlenmiş bir tavuk göğsü. Haşlanmış havuçla servis yapılacak. Dilerseniz yanına haşlanmış brokoli de alabilirsiniz. Bir meyve.

    Cuma: Ton balıklı yeşil salata. Bir adet katı pişmiş yumurta. Bir meyve.

    Cumartesi: Bir parça hindi göğsü, mısırla karışık yeşil salata. Bir meyve.

    Pazar: 3 dilim rosto edilmiş biftek, havuçlu brokoli salatası ve iki adet haşlanmış patates. Bir meyve.

    G String diyet listesi
    G String diyet listesi
    GÜNLÜK PROGRAM

    Kahvaltı: Bir porsiyon hazırladığınız müsli, bir fincan süt ve dilimlenmiş muz. Saat 11.00: Bir elma.

    Öğlen: Bir porsiyon müsli ve yarım muz. Öğleden sonra: Bir avuç kuru üzüm

    Ana öğün: Meyve ve temel gıdalar. Yatmadan önce: Bir portakal. Meyveler: Elma, kayısı, iki kurutulmuş erik, bir mango

    Kaynak: posta.com.tr

  • Alkali diyet koruyor mu zarar mı veriyor?

    Alkali diyet koruyor mu zarar mı veriyor?

    Beslenme konusunda sürekli moda şeklinde furyalar oluyor. Taş devrinden Dukan’a, detokstan alkaliye uzanan çeşitler acaba sağlıklı mı?  Bu diyetler metabolizmamızı nasıl etkiliyor?
    Her gün limonlu sularla güne başlamak bizi zayıflatıyor mu? Zayıflarken sağlığımızdan mı oluyoruz? Bu diyetlerin bilimsel temelleri var mı? Uzm. Diyetisyen Banu Salman alkali diyet konusunda sorularımı yanıtladı.
    Alkali diyet nedir? 
    “Alkali Diyet” çılgınlığı ortalığı kasıp kavurmaya başladı. Alkali diyetin ya da alkali olarak önerilen besinlerin zayıflatıp zayıflatmadığına ya da kanserden koruyup korumadığına dair onlaca soru alyorum. Cevabımsa hep aynı,  eğer biri size bazı besin, içecek ya da ilaçların kanınız ve midenizin asidik oranını değiştirdiğini söylüyorsa o kişi beslenmeden ve metabolizmadan anlamıyordur.
    Alkali diyeti önerenlerin arkasındaki teori; et, süt, şeker, kafein, alkol, yapay ve işlenmiş yiyecekleri yemekten kaçınmak, daha fazla taze sebze, meyve ve kuruyemiş tüketerek vücudun pH seviyesini dengede tutmaktır. Bu diyeti uygulayacak kişiler kesinlikle rafine şeker tüketmemeleri konusunda uyarılır.
    Gerçekten anlamıyorlar mı? Neden? 
    Evet gerçekten de anlamıyorlar beslenmeden de besinlerin vücuttaki işlevlerinden de. Toplum ise, hep yeni, ilginç bilgilerin peşinde, özellikle de medya. Eğer bir haber ezber bozuyorsa ve ilgi çekiyorsa doğru olup olmadığının hiçbir önemi yok. Popüleritesi varsa iyidir. Örneğin ben bugün çıkıp “ şekerin zayıflatıcı etkisi ortaya çıktı”  ya da “ sigara kansere karşı bir numaralı koruyucudur!” desem inanılmaz medyatik olur ve bunun doğruluğunu sorgulamayan binlerce kişinin ilgisini çekebilirdim.
    Alkali diyet de bence aynen böyle. Fazlası var azı yok. Herşeyden önce kanımızı ya da midemizi asidik ya da alkalik (bazik) yapan şeyler, besinler değil, vücudun kendisidir. Yani vücut yediklerinizin asit oranını ayarlayarak vücudunuza uygun hale getirir. Düşünün ki mide asit oranı oldukça yüksek bir organımızdir ( pH :1-2)  ve zaten aldığınız besinler otomatik olarak asidik olacaklardır. Bu durumda ise vücudun dengesini korumak için pankreas devreye girer ve salgıladığı hormon ve kimyasallarla dengeyi kurar.
    Alkali diyette verilen öneriler bilimsel ve etik mi?
    Alkali diyet ile ilgili yapılmış ve bu diyetin yararlarını kanıtlayıp uzun süre uygulanmasını destekleyen hiçbir bilimsel veri ve çalışma yok. Bu sistem vücudu güya nötr, asit ve baz yapan yiyeceklerin gruplarını uygulayıcılarına öğretmek ister. Nötr yapanların şeker, yağ, çay, kahve, nişasta; asit yapanların et, yumurta, peynir, tahıllar, erik, armut; alkali yapanların süt, sebze, meyve ve yağlı tohumlar olduğunu anlatır.
    Alkali beslenme diye anlatılan beslenme önerilerinin hem bilime hem de etiğe uymadığını en basit şekliyle açıklamak gerekirse ; evet pH dengesi vücut için önemlidir ve bunu vücut her ne koşulda olursa olsun zaten kendi kontrol sistemi ile denetler. Vücudumuzdaki hücrelerin çalışması nötr ortamlarda olur. Ancak vücudumuz bu sıvıların nötr ortamda tutulması için hiçbir şeyden etkilenmeyen bir denetim mekanizması bulunur.
    Bu denetim mekanizmasında ise, yaşlanma, çok yeme, az uyuma, çok asitli yeme gibi etkenler vücudun asit-baz dengesini değiştirmez. Vücut sadece açlık grevi gibi özel durumlar dışında bu dengeyi asla bozmaz ki “alkali diyet yapıyorum” diye metabolik açlığa (vücudun yaşamsal fonksiyonlarını yerine getiremeyecek kadar kötü beslenmesi) girmiş onlarca insan tanıyorum. Bu nedenle yeterli ve dengeli beslenme öğretilerinin saptırılarak anlatılması ve uygulamaya alınması son derece yanlış ve sağlıksız. Bizler toplumu doğru bilgilendirmeli ve bilimin ışığından uzaklaşmadan önerilerde bulunmalıyız.
    Alkali su içmek işe yarar mı?
    Unutulmaması gereken en önemli nokta şudur; “Tüm yiyecekler ağızdan alındıktan sonra midede asidiktir ve barsakda pankreas salgılarıyla bazik olur !“
    Bu kural değişmez ve vücudun otokontrolü halindedir. Siz ne yerseniz yiyin. Yiyeceklerin içerisindeki asit veya alkali yapan mineraller birbirlerini dengeleyerek ya da metabolizma sonucu oluşan asitlerle birleşerek bir denge içerisinde vücut sıvısının nötr ortamda kalmasını sağlar. Bu tıbbi kural  hiç değişmez ve özel yiyeceklere, alkali su gibi bir içeceğe de gereksinim duymadan ömür boyunca düzenli çalışmasına devam eder. Beslenmemizin asit veya baz oluşturan yiyeceklerden zengin oluşu kanın nötr durumda kalmasını asla etkilemez.
    Diyetinizde çok fazla asit veya baz oluşturan yiyecek bulunsa dahi kanın asit veya alkaliye dönüşme durumu diye bir şey söz konusu dahi değildir.
    Alkali diyetin zararı var mı?
    Alkali diyetin uzun süre kullanımı özellikle demir, çinko ve kalsiyum eksikliğine sebep olur. Bu mineraller ise kadınlar için hayati önemi olan minerallerdir. Bazı önemli vitaminleri saymıyorum bile.
    Ekmek ve tahıl grubu besinlerden aldığımız B grubu vitaminleri ve etten aldığımız B 12 gibi ve maalesef bu tür vitamin ve mineralleri ilaç olarak dışardan tamamlamaya çalışsanız bile, araştırmalar göstermiş ki vücut için yeterli olamıyor. Tüm bu besin ögelerinin eksikliği sonucunda metabolizmada dönüşü olmayan travmalar oluşabiliyor. Demir eksikliğine bağlı anemi, çinko eksikliğine bağlı cilt, deri ve saçlarda sağlık sorunları, B 12 yetersizliğine bağlı unutkanlık, Alzheimer, kalsiyum eksikliğine bağlı kalp rahatsızlıkları, diş ve kemik problemler gibi bir çok sağlık problemi ve dahası bu durum için örnek verilebilir.
    İlginç olan ise; bu vitamin ve minerallerin eksikliğinde oluşabilecek hastalık ve tedavilerine ilişkin milyonlarca bilimsel yayın ve makale varken, alkali diyet diye tarama yaptığınızda bilimsel bir araştırma ne yazık ki bulamıyorsunuz.
    Sizi et, süt, pek çok meyve ve tahıldan uzaklaştıran, çiğ sebze ve bazı meyvelerle ile çok kısıtlı bir kaç tahıl türevini yemenize izin veren bu beslenme modeli de diğer tüm moda diyetler gibi modası geçmeye mahkum olacaktır.
    Peki ne yapmalı ?
    Yeterli ve dengeli beslenmenin formülü oldukça açık. Buna popüler tanımlamalar yapmaya hiç ama hiç gerek yok.
    Günlük aldığınız enerjinin yüzde 50-60’ını karbonhidratlardan kilolu iseniz bu miktar azaltılabilir, yüzde 25-30’unu  yağlardan  ve yüzde 15-20’sini de proteinlerden almalısınız. Karbonhidrat seçeneklerinizi daha çok posalı olanlardan yani tam tahıllı ekmek, makarna, yulaf , meyve, sebze gibi, protein seceneklerinizi az yağlı olanlardan yani yarım yağlı süt, yoğurt ve et ürünleri ile kuru baklagiller gibi ve yağ seceneklerinizi de  daha çok doymamış yağlardan  zeytinyağı, ayçicek ve mızırözü karışımları ile badem, fındık ceviz gibi  yaptığınız sürece sorun yok demektir.
    Bir de size müthiş bir içecek ! Hem zayıflatıyor hem, hastalıklara karşı koruyucu ve yaşlanmayı geciktiriyor. Tam da duymak istediğiniz şu zayıflatan mucize iksirlerden !! Ne mi? Tabiiki su! Bol bol içiniz . Alkali falan değil, bildiğiniz su.
    Amerikayı yeniden keşfetmenin bir anlamı yok. Yeni çalışmalar ve bilimsel yenilikler elbette var ancak adı üstünde: Bilimsel.
    Yazar: Esra Öz
    Kaynak: milliyet.com.tr