Etiket: yumurtalık kisti

  • Yumurtalık Kisti Doğal Tedavi Yolları

    Yumurtalık Kisti Doğal Tedavi Yolları

    Yumurtalık kisti tedavi yöntemi kistin boyutuna ve iyi huylu olup olmadığına göre değişir. Farklı çeşitlerde yumurtalık kisti vardır. Kistten şüphelenen kişiler de ilk olarak doktora başvurmalıdır. Yumurtalık kisti nasıl geçer sorusunun cevabı kistin durumuyla yakından ilişkilidir. Fakat doktorlar ilk olarak doğum kontrol haplarını hastaları için yazar. Bu haplar kanser riskini de azaltır.

    Ne Zaman Kiste Cerrahi İşlem Uygulanır?

    Kistin kanser olma ihtimali varsa doktor cerrahi işlem uygulayarak bu kisti alır. Yumurtalık kisti tedavisi olarak ameliyat iki türlü yapılır. Bunlardan bir tanesi Laparoskopi bir diğeri ise Laparotomi’dir. Kist küçükse Laparoskopi yapılır. Fakat kist büyükse karın bölgesinin açılarak yapılan ameliyat olan Laparotomi işlemi uygulanır.

    Yumurtalık Kisti Doğal Tedavi Yolları | 1

    İbrahim Saraçoğlu Tavsiyesi: Soğan Kürü

    Yumurtalık kisti bitkisel tedavi arayan kişilere gösterilebilecek şey soğan kürüdür. Soğan enfeksiyonel rahatsızlıkların tedavisi için birebirdir. Ayrıca yumurtalık kistinin oluşumunun engellenmesi ve var olan kistin de geçirilmesi için soğan kürü uygulanmalıdır. Bu kür aynı zamanda yumurtalık kisti bitkisel tedavisi İbrahim Saraçoğlu tavsiyesidir.

    İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü Tarifi İçin Tıklayın !

    Yumurtalık Kisti Çeşitleri Nelerdir? Belirtileri Tedavisi Tıklayın !

    Yumurtalık Kisti Nasıl Geçer? Bitkisel Tedavi Yöntemleri Tıklayın !

    Endometriosis (Çikolata kisti) Olanlar Tıklayın !

  • Yumurtalık Kisti Nasıl Geçer? Bitkisel Tedavi Yöntemleri

    Yumurtalık Kisti Nasıl Geçer? Bitkisel Tedavi Yöntemleri

    Yumurtalık kistini tedavi etmek için öncelikle doktora başvurularak kistin oluşum nedenleri araştırılmalıdır. Yumurtalık kistleri bazı durumlarda hiçbir belirti vermez ve çoğu işlevsel kistler bir iki ay içerisinde kendiliğinden geçer. Doktorunuz tarafından öncelikle izlenerek takip edilen kist gelişimleri izlenim süreleri 1-2 ay kadar olabilir. Büyük olan ve şikâyet veren yumurtalık kisti nasıl geçer? noktasında doktorlar tarafından hormon tedavi uygulamasına geçilebilir ya da hastalara ameliyat önerilebilir.

    Yumurtalık Kistlerinde Bitkisel Tedavi Yöntemleri

    Şifalı bitkileri tüketerek yumurtalık kistlerini ortadan kaldırmak mümkün olabilir. Kist eriten şifalı bitkiler arasında sayılabilecek en önemlileri soğan ve aslanpençesi bitkileridir. Testere dişli aslanpençesi çayının yumurtalık kistlerini yok etmek için oldukça faydalı olduğunu söyleyebiliriz.

    Yumurtalık Kisti Nasıl Geçer? Bitkisel Tedavi Yöntemleri | 2

    İbrahim Saraçoğlu Soğan Kürü

    Yumurtalık kisti bitkisel tedavi yöntemleri arasında en etkili olan soğan kürü, bazı yumurtalık kistlerinde rastlanan adet düzensizliklerini ve ağrıları ortadan kaldırırken gelişebilecek olan insülin direncine karşı olumlu etkisi olmaktadır.

    Yumurtalık kisti bitkisel tedavi İbrahim Saraçoğlu kür tarifi şu şekildedir;

    • Bir adet orta boy yemeklik soğan dört eşit parçaya bölünür,
    • Önceden kaynatılmış olan 2 litre suya(klorsuz) soğanlar eklenir.
    • Soğan ve su karışımı 5 daha kaynatılır.
    • Öğle ve akşam yemeklerinden önce 1 er bardak tüketilir.
    • Soğan kürü 15 gün sürede uygulanmalıdır.
    • Soğan kürü adet dönemlerinde uygulanabilir. En ideal uygulanma dönemi ise adet bitiminden sonra en erken bir hafta sonra uygulanmasıdır.

    Yumurtalık kistleri hakkında önemli bilgiler Tıklayın !

    Çikolata Kisti Gebe Kalmayı Engeller Mi? Tıklayın !

    Yumurtalık Kisti, Belirtileri ve Tedavisi Tıklayın !

    İbrahim Saraçoğlu Yumurtalık Kisti Tedavisi İçin Kür Tıklayın !

  • Yumurtalık Kisti, Belirtileri ve Tedavisi

    Yumurtalık Kisti, Belirtileri ve Tedavisi

    Over kisti olarak da bilinen yumurtalık kisti, yumurtalığın içerisinde veya üst kısmında oluşan dokudur. Doku içerisinde genellikle sıvı bulunur. Kese şeklinde ya da kitle olarak nitelendirilir.

    Üreme çağlarında veya menopoz dönemlerinde daha sık görülen sorunlardır. Genellikle kendiliğinden geçen kistler için ameliyata gerek yoktur. Bu tip kistlerde kanser riski çok az görülür.

    Yumurtalık Kisti, Belirtileri ve Tedavisi | 3

    Yumurtalık kisti Çeşitleri

    Fonksiyonel kistler, yumurtalık kistlerinin en sık görülen çeşitleri olarak bilinmektedir. 1,5- 2 aylık süreçte kendiliğinden iyileşen, geçen kistik oluşumlardır. Teratom kistleri genellikler; yağ dokuları, deri dokuları, kıl ve saç dokusu gibi farklı dokulardan oluşur.

    Teratom kistlerinin büyümesi, hormonlara bağlı olarak gelişir ve genellikle üreme çağlarında görülür. Yumurtalık kistlerinin diğer bir çeşidi ise kistadenomlardır. Yumurtalığın dış yüzeyinde bulunan kist türleridir. Bu tür kistler ise diğer kistlere oranla daha büyük boyutlara ulaşabilir ancak çok riskli değillerdir.

    Sık görülen yumurtalık kisti türlerinden biri de; çikolata kistleridir. Endometriozis kistleri olarak bilinen türler, yumurtalıkta çıkar ve içerisi kan ile doludur.

    Yumurtalık Kisti, Belirtileri ve Tedavisi | 4

    Yumurtalık Kisti Nasıl Anlaşılır?

    Jinekolojik muayene ile belirlenen yumurtalık kistleri, ultrason ile tanı edilir. Karından ya da hazneden yapılan ultrasonografik muayene ile tespit edilir. Kistin türüne, hastanın genel sağlık durumuna göre tedavi yöntemi belirlenir. Genellikle birkaç adet döneminde iyileşen ve tamamen geçen kistler, kontrol edilerek tedavisi belirlenir. Çok nadir olarak ameliyatla alınırlar.

    Yumurtalık kistleri hakkında önemli bilgiler Tıklayın !

    Yumurtalık kisti olanlar? Tıklayın !

  • Yumurtalık kistleri hakkında önemli bilgiler

    Yumurtalık kistleri hakkında önemli bilgiler

    Hemen hemen her kadında görülün yumurtalık kistlerinin çoğu iyi huylu. Ameliyat bile gerektirmiyor. Aceleyle ameliyat kararı vermemeli. Medicana Bahçelievler Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Leyla Ercan, yumurtalık kistleri hakkında önemli bilgiler verdi.

    Kist ve miyom genellikle halk arasında karıştırılıyor. Kisti rahimden çıkmış gibi algılıyor insanlar. Rahimden çıkan urlara miyom, yumurtalıktan çıkan urlara ise kist denir. Kisti tariflersek; yumurtaların içindeki dokudan çıkan, içi sıvı dolu kesecikler diyebiliriz. Kist denince kanserle karıştırılıyor, korku yaratabiliyor. Her kist kanser değildir. Yumurtalık kistleri genellikle genç yaşlarda, 12-40 yaş arasında görülür ve bunların çoğu da iyi huyludur. Ama ergenlik döneminden önce ve menopozdan sonra görülen kistlere şüpheyle yaklaşılmalıdır. Bu kistlerin kötü huylu olma olasılıkları daha fazla olduğundan daha ayrıntılı ve yakın takip edilmesi gerekir. Menopoza girmiş bir kadında ve ergenliğe adım atmamış, adet görmemiş, bir çocukta yumurtalık kisti görülürse (ki bunlar çok nadirdir) ilk önce mailinite yönünden araştırılır. Ancak üreme çağındaki kadınlarda adet görülen yaştan (12-15) menopoza kadar olan dönemde meydana gelen kistlerin yüzde 80-85’i iyi huyludur. Bunlar çoğunlukla yumurta üretimi sırasında oluşan, basit yumurta (follikül) kistleridir.

    Follikül kistler ve çikolata kistleri
    Yumurtalıkta en çok gördüğümüz çeşit, iyi huylu yumurta kistleri dediğimiz follikül kistleridir. Aslında her kadında her ay yumurta atılır ve bu yumurtalar bir kist içinde büyür. İki adetin orta döneminde (adet kanamasının 12-18. günleri arasında) bu yumurta 2 santime kadar büyür, sonra belli bir olgunluğa gelince yırtılıp atılarak içindeki yumurta kanala geçer. Gebelikle sonuçlanmazsa 14-15 gün sonra kadın adet görür. Bazen yumurta atılmaz, o yumurta kistleşir, yaklaşık 4-5 santime kadar büyür, belli bir zaman sonra kendiliğinden kaybolur. Bu tür yumurta kistleri çoğunlukla belirti vermezler. Genelde muayeneler sırasında, tesadüfen buluruz. Bunlar her kadında olabilen zararsız kistlerdir. Tedaviye ihtiyaç yoktur, kendiliğinden kaybolurlar. Eğer bir-iki ay içinde kaybolmadıysa doğum kontrol hapı verilir. Bu haplarla kistler en az iki-üç, en fazla altı ay içinde kaybolur. Yine kaybolmuyorsa o zaman araştırmak gerekir.

    Bir de halk arasında “Çikolata kisti” diye bilinen kistler vardır. Çikolata kisti doğuştandır ve çoğunlukla ağrılı bir kisttir. Kadınların belki bir parça korkmakta haklı oldukları bir kist türüdür. Çünkü endometrioma dediğimiz bu kistler gebe kalmayı zorlaştırabilir. Ama iyi huyludur, kansere dönüşmez. Şu önemli; bir kist kansere meyilli başladıysa kansere dönüşebilir, iyi huylu kistler asla kanserleşmezler.

    Her kadında olur, kendiliğinden geçer
    Hangi kistlere ameliyat gerekir dersek; boyutu 5 santimden fazla ve giderek büyüyen, içinde sade-berrak sıvıdan ziyade düzensiz yapılar içeren, habis şüphesi doğuran kistler, karın boşluğuna ani kanama yapan kistler ve etrafında dönerek (burkularak) şiddetli karın ağrısına sebep olan kistler acil ameliyat gerektirebilir. Ayrıca çok fazla ağrıya sebep olan, ilişki sırasında sancı yaratan (endometrioma- çikolata kisti) ve ilaçla tedavi edilemeyen kistler için de ameliyat gerekebilir. Bir de çocuk sahibi olmak isteyen kadın, hiçbir başka sebep yokken gebe kalamıyorsa ve doğum kontrol hapı ile kaybolmayan kistleri varsa ki bunlar daha çok yukarda bahsettiğimiz çikolata (endometrioma) kistleridir, bunlara da ameliyat öneriyoruz.

    Kistler hep korkutucu ve ameliyat gerektiriyormuş gibi görülüyorlar ama aslında öyle değildir. Doğurganlık yıllarında görülen yumurtalık kistlerinin çok azı tedavi gerektirir, çoğu sessizce oluşur ve kendiliğinden geçer. Her kadında zaten her ay 2-3 santime kadar yumurta kisti olur. Bunlar yumurta içinden atıldığında kaybolup gider ama yumurtlama olmazsa kist 3-5 santime kadar büyüyüp sonra kendiliğinden kaybolur.

    Panikle ameliyat kararı vermeyin!
    Ancak bazı kadınlarda bu iyi huylu, içi sıvı dolu olan yumurta kistleri bazen çok şiddetli ağrı yapabiliyor ve bu durum yanlış değerlendirilirse ameliyat sebebi bile olabiliyor. 5-6 santime kadar olmuş normal iyi huylu bir kist bazen büyüyor, en ince, hassas yerinden yırtılıyor ve sıvı karın içine akıyor ya da bir miktar kanama yapabiliyor. Bu durum karında kıvrandıracak kadar, çok şiddetli ağrıya sebep olabiliyor. Kusma, bulantı, şiddetli baş dönmesi, şiddetli kasık ve bıçakla keser gibi bir karın ağrısına neden oluyor. Bu tür vakalar, çoğunlukla iyi teşhis konulmadan acele davranılarak ameliyata alınıyor. Hâlbuki biraz beklenirse, çoğu durumda ağrının giderek azaldığı, bu gürültülü tablonun yavaş yavaş düzeldiği görülür. Böyle durumlarda panik yapıp hemen ameliyata karar vermemek çok önemlidir. Ameliyat kararı ciddi bir karardır ve yumurta kistlerinin yüzde 80’i ameliyatsız, kendiliğinden geçebilecek kistlerdir. Genç kadınlarda yumurtalık kisti lüzumsuz yere ameliyat edilirse ilerideki doğurganlığını çok olumsuz etkileyebilir. Her ameliyat yumurtaların yumurtlama kapasitesini azaltır. Yumurtalıklara yapılan her müdahale yumurta rezervini azaltır. O yüzden özellikle doğurganlığını tamamlamamış genç kadınlarda bir kiste ameliyat kararı vermek için çok iyi düşünmek, beklemek, sabretmek, takip etmek gerekiyor.

    Genç kadınlarda basit yumurtalık kistleri lüzumsuz yere ameliyat edilirse, ilerideki doğurganlığı olumsuz etkileyebilir.

    Kadın hastalıkları ilgi alanına giren tüm konuları buraya tıklayarak tartışabilirsiniz.

  • Kadınlarda ağrılı cinsel ilişki

    Kadınlarda ağrılı cinsel ilişki

    Cinsel ilişki sırasında genital bölgede devamlı ve yineleyici ağrı olmasıdır. Kadınların önemli bir kısmı hayatlarının bir döneminde bu ağrıyı geçirir.

    Ağrılı cinsel ilişkide ağrı yüzeysel ve derin olmak üzere iki şekilde kendini gösterir. Yüzeysel ağrılar vajinal enfeksiyonlar, jinekolojik ameliyatlar, doğum lezyonları, ilişki öncesi yeterli uyarı ve dolayısıyla ıslanma olmadan girilen cinsel ilişki vb. nedenlerden kaynaklanabilir. Klinikte sık rastlanan durum vajinal kuruluktur.
    Derin ağrılı cinsel ilişki vajinadaki doğuştan anormallikler, sistit, üretra iltihapları, kronik enfeksiyonlar, perliste kitleler, bağırsak hastalığı ve genital organlarda sarkmalar neden olabilir.

    Cinsellikle ilgili kaygılar, olumsuz düşünce ve önyargılar, suçluluk duyguları, cinsel istismar öyküsü, evlilik ve ilişki sorunları, ağrı beklentisi, anksiyete, korku, öfke, eş reddi ve doğum ve gebelik korkusu diğer önemli nedenler arasındadır.

    Tedavide nedene ve danışanın durumuna uygun cinsel terapi uygulanır. Cinsel terapi, tıbbi nedenler, dışlandıktan sonra uygulanmalıdır. Eğer bir tıbbi neden düşünülüyorsa danışan uygun uzmana yönlendirilmelidir. Varsa ilişki problemleri ve evlilik problemleri halledilmelidir. Cinsel terapi ile çiftin cinsel aktivite etkileşimleri yeniden inşa edilerek kişinin yeterli cinsel uyarımı alması ve vajinal ıslanma sağlamaya yönelik etkileşime doğru çift yavaş yavaş yönlendirilmelidir. Psikodinamik nedenler söz konusu ise dinamik yönelimli cinsel terapi uygulanmalıdır.

    Ağrılı Cinselliğin Sebepleri için tıklayın !

  • Ağrılı cinsel ilişki

    Ağrılı cinsel ilişki

    Ağrılı Cinsel İlişki veya Disparoni, cinsel birliktelik sırasında kadının yüzeyel olarak vajina girişi veya daha derin kasık bölgesinde ağrı, acı, batma veya yanma hissetmesidir.

    İlk cinsel birliktelik den itibaren Disparoni gelişebileceği gibi, cinsel birliktelikden yıllar sonra da ağrılı cinsel ilişki oluşabilir.

    Toplumumuzda cinselliği çoğunlukla bir görev olarak gören kadınlarımız, disparoni şikayeti olsa da bu nedenle doktora başvurmayı pek gerek görmezler. Bu yüzden disparoninin hangi sıklıkda görüldüğüne dair elimizde net bir bilgi yoktur. Ancak son yıllarda cinselliğe bakış açısının yavaş yavaş değişmesi ile birlikte kliniklere ağrılı cinsel ilişki şikayeti ile gelen hasta sayısında da bir artış izlenmektedir.

    Ağrılı cinsel ilişkisi olan bir kadın öncelikle jinekolojik muayene ile değerlendirilmelidir. Cinsel birliktelik sırasında oluşan ağrı, penisin vajinaya giriş bölgesinde ise Yüzeyel Disparoni olarak değerlendirilir. Derin Disparoni ise penis vajinanın daha ilerisindeyken, daha çok kasık bölgesinde hissedilir. Bu hastalarda genital bölgenin anatomik bozukluk veya enfeksiyonları öncelikle araştırılmalıdır. Karşılaşılan en sık Disparoni nedenleri şunlardır:

    • Vajina veya vulvar bölge enfeksiyonları, Bartholin absesi, genital uçuk veya siğiller.

    • Kızlık zarı veya vajina giriş bölümünde doğumsal anatomik darlıklar: Kalın kenarlı veya septalı kızlık zarı veya vajinanın normalden kısa olması.

    • Vulvar vestibulit sendromu.

    • Menopoz döneminde östrojen hormon eksikliğine bağlı vajinal sekresyonların azalması, vajinal kuruluk ve doku harabiyeti.

    • Rahim sarkması, mesane sarkması (sistosel) veya vajina arka duvarının sarkması (rektosel).

    • Cinsel ilişki sırasında kullanılan prezervatife karşı gelişen alerjik reaksiyon.

    • Endometriozis hastalığına veya pelvik bölgede daha önceden geçirilen operasyonlara bağlı gelişen yapışıklıklar.

    • Doğum sonrası veya vajinal yoldan geçirilen bir cerrahi operasyona ait dokuların kötü iyleşmesi.

    • Vajina, vulva veya diğer pelvik organlara ait tümöral yapılar.

    • Cinsel birlikteliğe tam hazır olmadan ilişkiye girmek: Ön sevişmenin uzun tutulduğu cinsel birlikteliklerde vajinal sekresyonlar daha fazla olacağı için vajinal kuruluk ve iritasyon daha az olacaktır.

    • Anüs, rektum bölgesine ait kronikleşmiş hastalıklar: Anal fissür, fistül, hemoroid, kronik inflamatuar barsak hastalıkları veya kabızlık.

    • Psikolojik sorunlar, cinselliğe ait kötü tecrübeler, cinsel yaşamla ilgili mitler, vajinismus.

    Ağrılı cinsel ilişki şikâyeti olanlarda tedavide esas olan ağrının nedenini ortaya koyabilmektir. Daha sonrasında alt da yatan nedene yönelik uygun tedaviler, cerrahi, medikal veya cinsel terapiler planlanabilir.

    Cinsel ilişki sırasında ağrı, kadında cinsel doyumda azalma ve cinsel ilişki sıklığında azalmaya zemin hazırlar ve zaman içinde cinsel isteksizlik gelişir. Bu durum giderek cinsel birliktelik de çiftlerin her ikisi için de sorun olmaya başlar.

    Bu yüzden eğer sizin de cinsel ilişki sırasında ağrınız varsa artık daha fazla ertelemeyin, hemen doktorunuzla görüşün!

  • Ağrılı Cinselliğin Sebepleri

    Ağrılı Cinselliğin Sebepleri

    Cinsel ilişki sırasında ağrı ve veya acı duyulmasına veya rahatsızlık duymaya tıbbi olarak disparoni adı verilir.
    Bu ağrı veya acıma vajene giriş sırasında veya girdikten sonra veya penisin hareketi ile vajen girişinde, vajina içinde veya karın içinde hissedilebilir.

    Şikayet acıma, yanma, ağrı, karın içinde ağrı, basınç hissi, yırtılma gibi bir his veya rahatsızlık duyma şeklinde olabilir.

    Bu şikayetin nedeni iki tanedir.

    1-Bedensel bir nedenden (organik) dolayı olabileceği gibi

    2-Psikolojik nedenlerden dolayıda olabilir.

    Şikayetler ilk cinsel ilişki ile başlıyabileceği gibi,daha önce rahat ve zevkli ilişki yaşamış bayanlarda bile daha sonradan ortaya da çıkabilir veya ara ara da tekrarlayıp kaybolabilir, koşullara göre değişebilir.

    Hangi nedenden dolayı oluştuğu çok çok önemlidir, çünkü tedavi bunun tespitinden sonra nedene yönelik yapılacaktır ve tedavide nasıl bir yol izleneceği ancak muayene ile anlaşılır.

    Bedensel nedenler nelerdir?

    -kızlık zarıyla ilgili sorunlar (zarın kalın olması gibi )

    -vajinada ki darlıkların, kitlelerin yarattığı sorunlar

    -vajinadaki kuruluğa-ilişki öncesi ıslanamamaya bağlı şikayet olabilir. Bu bazı enfeksiyonlar sonucu orada ıslanmayı sağlayan bezlerin yapısının bozulmasından, veya yaşlılığa bağlı olarak veya kullanılan bazı ilaçlardan veya bazı tedavilerden veya bazen çok nadir doğuştan olabilir.

    -vajinal enfeksiyonların bazıları normalde bile yanma ve kaşıntı yaparlar ki bunlar ilişkide daha fazla sıkıntı yaratabilirler

    -herpes virusleride aktif olduklarında ilişkide ağrı,yanma, acıma yaparlar

    -bazen normal doğum sırasında vajende veya rahmi tutan bazı bağlarda meydana gelen harabiyetde daha sonra ilişkide şikayete sebep olabilir

    -yaşlılığa bağlı vajende esnekliğin azalmasıda acı sebebi olabilir, özellikle menopozdan sonra bu tip şikayetler olabilmektedir, dokular esnekliklerini yitirdiklerinden cinsel ilişki tahrişe ve ağrıya neden olabilir.

    – zor doğumlardan sonra yırtılma olduğunda veya doktor tarafında epizyotomi dediğimiz yöntemle doğuma yardım edildiğinde fazla dikiş veya iyileşmesi esnasında enfeksiyon olduğunda dikiş yerleri genelde sertleşerek vede yükselerek iyileşirler( nedbe oluşumu) ve bu nedbeler ilişkide ağrı duyulmasına neden olur.

    -allerjik nedenler; prezervatife, eşinin spermine, kullanılan jele veya diğer alerjik nedenlerden dolayı oluşur

    -karın içindeki kitleler,enfeksiyonlar

    -rahimdeki kitleler

    -endometriyozis denilen birhastalık sonucu oluşan yapışıklıklar

    -geçirilmiş bazı karın içi ameliaytların sonucu oluşan yapışıklıkların yarattığı şikayetler

    -leğen kemiği ( pelvis) kırıkları

    -idrar yollarındaki enfeksiyon ve diğer problemler

    -çok nadir bazı barsak hastalıkları (Crohn hastalığı-Divertikülit)

    -bazen kabızlık

    -erkeğin organının normalden büyük olması ve diğer bazı nedenler

    Psikolojik Nedenler Nelerdir ?

    Psikolojik nedenlerde genelde kadın duyduğu huzursuzluğu acı olarak tanımlamaktadır

    -gebe kalma kaygısı

    -nedensiz suçluluk duygusu ve ilişkiden kaçmak için kendine haklı sebep yaratma

    -ilişkide normalde kişiye zevk veren basınç hissini yanlış tanımlayıp acı olarak nitelendirmek

    -çeşitli korkular

    -fobik reaksiyonlar

    -partneri sevmemek, başka birini sevmek

    -partnerle uyumsuzluk

    -taciz, tecavüz gibi olayların yaşanmış olması

    -ilk ilişkide çok can acıması ve bunun korkusunun yerleşmesi

    -ilişkiye girememe nedeni korku olan yani vajinismuslu kadınlarda bu korkunun acı olarak ifade edilmesi

    Tedavi;

    Tedavi muayene ve gerekiyorsa yapılan test sonuçlarında bulunan nedenin giderilmesi olarak yapılacaktır.Tedavi bazen sadece bedensel,bazen sadece psikolojik bazende hem psikolojik hemde bedensel olarak yapılır.Psikolojik olaylarda ise altta yatan sebep olan olayın çözülmesine bağlıdır. Tedavide başarı oranı yüksektir.

    Tedavi için ;kadın doğum uzmanlarına baş vurabilirsiniz.

    Böyle bir probleminiz varsa;

    Şunu bilmelisiniz ki ilişkide acı hissi kadını cinsellikten soğutur,psikolojik problemler yaratır, kendine saygısını kaybetmesine neden olabilir,kendini yetersiz veya anormal görebilir.Partneri ile arasında soğukluk olur,genelde erkek canı yanan bir kadınla sevişmek istemez, zamanla çiftler arasında saygı kaybı yaşanır, suçlama ve aldatmalar yaşanabilir. Bunları kendinize ve karşınızdakine yaşatmamak ,hayatımızın merkezlerinden, kadınla erkeğin en önemli kontağı olan, vazgeçilmez olan cinsellikte ,daha güzel,mutlu, uyumlu bir cinsel ilişkiye kavuşmak , parnerinizle daha yakın olmak, kendinize saygı duymak istiyorsanız çekinmeden tedaviye gitmelisiniz.

    Dr.Cenk Kiper

  • Disparoni

    Disparoni

    Pek çok kadın süregelen cinsel yaşamlarının herhangi bir bölümünde penis-vajina birlikteliğini içeren bir cinsel ilişkide (penetrasyon sırasında) ağrı ve acı duyabilir. Cinsel birleşme sırasında çıkan bu ağrıya tıp dilinde disparoni denilmektedir. Bu ağrı genellikle kadın vajina bölgesinde, kasıklarda, klitorise yakın bölgelerde ve iç ya da dış dudak kısımlarında olur. Ağrı, acı, basınç, yanma ya da yırtılma hissi olarak tarif edilmektedir.

    Disparonin 2 çeşidi vardır:

    1-Penetrasyon sırasında ya da öncesinde, kadının yakındığı şikayetlerin ilk cinsel deneyimden beri var olması birincil disparoni olarak adlandırılmaktadır. Cinsel ilişki sürecini yaşamış bir kadının şikâyetlerinin sonradan ortaya çıkması durumunda ise ikincil disparoni oluşmaktadır.

    2-Tedavi sürecine başlamadan önce, disparoni nedenleri yaşandığı bölgeye göre değerlendirilmelidir. Kadının şikâyeti vajina girişindeyse yüzeysel disparoni, penis vajina ilişkisi sırasında vajinanın derinliklerinde (karın bölgesi yakınında) hissedilen bir ağrı ise derin disparoni denilmektedir.

    Disparonin nedenleri nelerdir?

    Disparoni diye adlandırılan kadın hastalığı basit bir enfeksiyondan kaynaklanacağı gibi önemsenmesi gereken çok ciddi hastalıklarında habercisi olabilir. Bu nedenle, penetrasyon sırasında ya da öncesinde, anlamlandırılamayan herhangi bir ağrı yaşanması durumunda hiç vakit kaybetmeden bir jinekologa başvurulmalıdır.

    Yüzeysel disparoni nedenleri

    · Kızlık zarının yapısıyla ilgili problemler. Kızlık zarının sert olması penetrasyon sırasında ağrılı ve acılı bir ilişki yaşanmasına neden olmaktadır.
    · Zor yapılan doğumlardan sonra ya da doğum sonrası dikişlerin enfeksiyon kapması sonucu penetrasyon sırasında ağrı duyulabilir.
    · Menopoz döneminde ve sonrasında dokuların esnekliğini yitirmesi sonucu ağrı ya da yanma hissi oluşabilir.
    · Genital enfeksiyonlar sonucu yeteri kadar uyarılmanın olmamasından dolayı acılı penetrasyon yaşanabilir.
    · Ön sevişmenin yeterince uzun tutulmadığında ağrıl ve acılı penetrasyon olabilir.
    · Yeterli uyarıma olmadığında vajina kaygan olmaz ve acılı penetrasyon yaşanır.

    Derin disparoni nedenleri:
    · Vajinal enfeksiyonlar ağrıya neden olabilir.
    · Vajinada oluşmuş kitle, tümör gibi faktörler acı ve kanamaya neden olabilir.
    · Kadın penetrasyona hazır olmadan cinsel birleşme yaşadığında ağrı ve acı olabilir.
    · Vajina duvarlarının sarkması sonucu gerilmeye bağlı ağrı yaşanabilir.
    · Vajinal bölgeyi etkileyen ve penetrasyonu zorlaştıran cilt hastalıkları ağrıya neden olabilir.
    · Sentetik iç çamaşırları, fitil, prezervatif, sünger, jel ya da köpük tabletler ve vajinal yıkama materyallerine karşı oluşan alerjik durumlar ağrı yapabilir.
    · Cerrahi ya da radyoterapiye bağlı olarak vajina bölgesinde meydana gelen değişiklikler ağrıya neden olabilir.
    · Doğumdan kaynaklanan anormallikler ağrı sebebi olabilir.

    Aşk kaslarından (pelvik taban kasları) kaynaklanan nedenler:
    · Pelvik enfeksiyonlar sonucu oluşan ağrı
    · Endometriozis nedeniyle oluşan acı hissi
    · Pelvik kırıklar ya da geçirilmiş pelvik kırıklar nedeniyle duyulan ağrı.

    Sindirim sistemi hastalıkları:
     

    · Enflamatur barsak hastalıkları
    · Kabızlık
    · Anüs ve rektum bölgesi hastalıkları

    İdrar yolu hastalıkları:
    · Üretra ya da mesane hastalıkları

    Psikolojik hastalıklar: 

    · Kadının korku ve kaygı duyması, fobik reaksiyonlar sergilemesi, partnerle uyumsuzluk olması, partnere karşı güven duyulmaması, geçmişte cinsel taciz ya da tecavüz yaşaması, ilk gece travması ya da partnerin erken boşalma, ereksiyon gibi sorunlarının olması, partnerin alkolik olması, karşı cinse olan ilgi kaybı, melankolik, güvensiz, asosyal olunması, kişilik bozuklukları, karşı cinse karşı bastırılmış saldırganlık duygusu, doğum sonrası depresyon, vb. nedenler psikolojik olarak diparoniye neden olabilir.

    Disparonin tanısı nasıl konu?

    Disparoni tanısının konulabilmesi için kadının mutlaka bir jinekolojik muayeneden geçmesi gerekmektedir. Daha sonra disparonin nedenlerinin herhangi bir faktöre bağlı olduğunun saptanabilmesi için cinsel terapistten yardım alınması gerekmektedir.

    Disparonin tedavisi nedir?

    Disparoni tedavi edilmediği takdirde kadının karşı cinsle kuracağı ilişkilere zarar vermekte, zamanla vajinismusa neden olmakta, cinsel birleşmeden keyif almayı engellemekte ve kadının kendisine olan saygı ve güvenini zedelemektedir. Jinekoloik muayene sonucu konulan disparoni tanısı devamında yapılması gereken cinsel terapi tedavisinde amaç; disparonin altında yatan psikolojik ya da fiziksel nedenlerin su yüzüne çıkarılarak, bu faktörleri ortadan kaldırmaktır.

  • Disparöni nedir ? Disparöni ve vajinismus arasındaki bağlantı nedir ?

    Disparöni nedir ? Disparöni ve vajinismus arasındaki bağlantı nedir ?

    Genel seks acısı olan disparöni, vajinanın istemsiz sıkılığından kaynaklanan seks acısı ve giriş sorunu olan vajinismusu tetikleyebilir.

    Disparöni
    Disparöni basitçe ‘acılı cinsel birleşme’ anlamına gelen tıbbi bir terimdir. Her türlü cinsel acıyı tanımlamak için kullanılan genel bir terimdir. Giriş sırasında, cinsel birleşme sırasında ve/veya cinsel birleşme sonrasında cinsel acı hissedilebilir. Klitoris, labia ya da vajina vb. gibi kadının cinsel organının herhangi bir yerinde acı hissedilebilir. Hissedilen acı, keskin, batan, yanan, vuran, kramplar şeklinde ya da başka şekillerde tanımlanabilir.

    Disparöni ve vajinismus arasındaki bağlantı
    Cinsel acının (disparöni) birçok nedeni vardır ve vajinismus da bunlardan biridir. Vajinismus özel olarak, vajinanın pubococcygeus (PC) kaslarından ötürü istemsiz sıkılığı olarak nitelendirilir. Cinsel birleşme çabalarında, vajinal sıkılık cinsel rahatsızlığa, yanma, sıkılık, acı ya da giriş yapamamak gibi rahatsızlıklara neden olabilir.

    Vajinismus disparöninin bütün diğer formlarıyla da yakından bağlantılıdır çünkü herhangi bir genel seks acısı vajinismusu tetikleyebilir. Bu durumlarda vajinismus özgün acı sorununa ek olarak komplikasyon yaratan bir rahatsızlık ve acı durumu haline gelir ve özgün sorun çözümlense ya da kontrol altına alınsa da tipik olarak devam eder. Hatta bir kadın, özgün sorunun hâlâ çözülmediğine inanarak vajinismusun devam eden sorununu özgün acı sorunuyla karıştırabilir.

    “Vajinismus devam eden ve hiçbir fiziksel nedeni yok gibi gözüken her türlü cinsel acının var olduğu durumda buna katkıda bulunması mümkün olan sorun ya da belki de bunun ana nedeni olarak düşünülmelidir.”

    Vajinismustan ötürü örtüşen komplikasyonlar olduğunda cinsel acıyı teşhis ve tedavi etmek epey zor olabilir. Bu durum hem doktorları, hem de hastaları sıkıntıya düşürebilir. Örneğin, geçici bir enfeksiyonun (bir disparöni biçimi) vajinismusu tetiklediği bir kadını düşünelim. Belki de kadın doktora gittiğinde enfeksiyon yok olmuştu ama vajinismus devam ediyordu. Hasta artık özgün enfeksiyondan değil, vajinismustan ötürü acı duymaya devam ettiğinden, doktor acının nedenini keşfetmeye çalıştığında, görünürde hiçbir fiziksel neden olmayabilir. Ayrıca aslında farklı zamanlarda iki tane acıya neden olan sorun olduğundan kadının acıyı tanımlaması kafa karıştırıcı gözükebilir.

    Aynı zamanda iki değişik cinsel acı var olduğunda ve ikincisi de vajinismus olduğunda, uzmanların çoğu özgün tıbbi sorunun çözülmesini ve ondan sonra da vajinismusu tedavi etmek için gerekli adımların atılmasını önerir.

    Dikkat: Aslında durum hiçbir invasif prosedür olmadan çözümlenecek basit bir vajinismus durumu olduğu halde, doktorlar ve hastaları ameliyatlar ve tıbbi prosedürlerin gerekli olduğunu düşünmüşlerdir. Özellikle de, invasif ameliyat bir tedavi seçeneği olarak sunulduğunda hastaların kadınların cinsel acı rahatsızlıklarını tedavi etmekte deneyimli doktorlardan ikinci bir görüş almaları gerekir. Vajinismus tedavisi normalde ameliyat içermez.

    Acı veren seksin olası nedenleri (disparöni)
    Seksin acı vermesinin birçok nedeni vardır:

    – Vulvodini/Vestubulodini (Vulvar Vestibulitis ya da Vestibulitis)
    – Pelvik Enflamasyon Hastalığı (PID)
    – Jenital ya da Pelvik Tümörler
    – Yumurtalık Kistleri
    – İdrar yolu iltihabı
    – İdrar Yolu Enfeksiyonu
    – İnterstisyel Sistit
    – Vajinal Atrofi (atrofik vaginit)
    – Vajinal Kuruluk
    – Yetersiz vajinal kayganlaştırıcı
    – Doğum Travması (doğumdan sonra)
    – Vulva Kanseri
    – Radyasyon Terapisi
    – Vajinal Enfeksiyonlar/Tahriş ediciler Maya ya da bakteriyel, bazı cinsel yolla bulaşan hastalıklar, vb.
    – Cilt Hastalıkları – Liken Skleroz, Liken Planus, Egzama, Psoriyaz
    – Bazı ilaçların yan etkisi
    – Pelvik/Jenital bölgede zedelenme
    – Menopoz ve/veya yaşlanmayla bağlantılı olan yaşla ilgili belirtiler
    – Giysiler, kondomlar, doğum kontrolü köpükleri ve/veya sperm öldüren ilaçlara alerjik tepkiler
    – Acı veren pelvik muayeneler
    – Cinsel saldırıdan ötürü yaşanan travma
    – Kadın Sünneti (FGM)
    – Bartholin Kisti
    – Endometriyoz
    – Vajinismusun yukarıdaki durumlarla birlikte var olabileceğine ve bunlar çözümlendikten ya da kontrol altına – alındıktan sonra da varlığını sürdürebileceğine dikkat etmek önemlidir.

  • Ağrılı Cinsel İlişki neden olur ve nasıl tedavi edilir

    Ağrılı Cinsel İlişki neden olur ve nasıl tedavi edilir

    Ağrılı Cinsel İlişki
    Ağrılı Cinsel İlişki neden olur
    Ağrılı Cinsel İlişki nasıl tedavi edilir…

    Cinsel ilişki esnasında ağrı ortaya çıkması disparoni adını alır. Ağrının nedeni organik bir rahatsızlık olabileceği gibi, psikolojik de olabilir. Bunun ayrımı ise komple bir jinekolojikmuayene ile yapılır.

    Disparoni eğer ilk cinsel ilişki deneyiminden beri varsa birincil, sonradan ortaya çıkmışsa ikincil adını alır. Bu ayrım muhtemel nedenlerin ortaya konması açısından önemlidir.

    Yüzeyel disparoni vajina girişinde, derin disparoni ise penisin girmesiyle birlikte vajinanın derinlerinde ortaya çıkan ağrıdır ve bu ayrım da tanıaçısından önemlidir. Derin disparonide ağrı alt karın bölgesinde yaygın olarak hissedilir.

    Kadınların yaklaşık %15?i hayatlarının bir döneminde böyle bir ağrıyla karşı karşıya kalırlar. Ancak %1-2?sinde ise ağrı tedavi gerektirecek kadar şiddetlidir. Bazı kadınlar bu ağrıyı daha çok genital bölgede basınç, yırtılma veya yanma hissi olarak tarif ederler.

    Neden olur?

    Disparoni nedenleri incelenirken aşağıdan yukarı doğru (vajina girişinden iç genital organlara doğru) bir ayrım yapmak konunun daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacaktır.

    Vajina girişine bağlı nedenler: yüzeyel disparoni nedenidirler.

    Kızlık zarıyla ilgili sorunlar: Kızlık zarının yapısal olarak sert olması

    Menopoza bağlı atrofi: Menopoz döneminde dokular esnekliklerini yitirdiklerinden cinsel ilişki tahrişe ve ağrıya neden olabilir.

    Yeterince hazır olunmadan ilişkide bulunma ve buna bağlı tahriş

    Epizyotomi nedbeleri: özellikle zor doğumlardan sonra fazla sayıda dikiş gerektiğinde ve/veya epizyotomi iyileşmesi esnasında enfeksiyon meydana geldiğinde dikiş yerleri sıklıkla nedbe bırakarak iyileşir ve bu nedbeler ilişkide ağrı duyulmasına neden olur.

    Enfeksiyonlar: Herpes Simpleks enfeksiyonları (genital uçuk) hem ilişkide hem de ilişki olmayan döneminde ağrı yapar.

    Vajinaya bağlı nedenler:

    Enfeksiyonlar: vajinit bazı durumlarda ağrıya neden olabilir.

    Kitle ve tümörler: vajinada kitle nadir görülür. Büyük kitleler ağrı ve beraberinde kanamaya neden olabilirler.

    Yeterince hazır olunmadan ilişkide bulunma ve buna bağlı tahriş

    Rektosel (vajina arka duvarı sarkması), uterus sarkması ve sistosel (vajina ön duvarı sarkması): gerilmeye bağlı ağrı nedeni olabilirler.

    Yabancı cisimlere karşı gelişen allerjik cevap

    Vajina kubbesinde cerrahi veya radyoterapiye bağlı değişiklikler

    Doğumsal anomaliler: nadir görülürler

    Pelvik yapılara ait nedenler

    (iç genital organlara bağlı nedenler): Bu durumlarda derin disparoni ortaya çıkar.

    (iç genital organlara bağlı nedenler): Bu durumlarda derin disparoni ortaya çıkar.

    Pelvik iltihabi durumlar: pelvik enfeksiyonlar hem akut dönemde hem de iyileştikten sonraki dönemde ilişkide ağrı nedeni olabilirler.

    Endometriozis: endometriozis genital bölgedeki organlarda yapışıklıklara neden olan bir durumdur. Bu yapışıklıklar ilişki esnasında gerilmeye ve ağrıya neden olabilirler.

    Uterus habis veya selim tümörleri

    Pelviste enfeksiyonlara, ameliyatlara veya endometriozise bağlı gelişen yapışıklıklar

    Geçirilmiş pelvis kırıkları

    Sindirim sistemi hastalıkları: nadiren disparoni nedenidirler.

    Enflamatuar barsak hastalıkları (Crohn hastalığı-Divertikülit)

    Kabızlık

    Hemoroid, fistül ve fissür gibi anüs ve rektum bölgesi hastalıkları: dışkılama esnasında ve sonrasında ağrıya neden olabilecekleri gibi

    yakın komşuluk nedeniyle disparoni nedeni de olabilirler.

    İdrar yolu hastalıkları: Üretra veya mesaneye ait lezyonlar

    Psikolojik bozukluklar: Korku, kaygı, fobik reaksiyonlar, konversiyon reaksiyonları, partnerle uyumsuzluk,

    İlk ilişkinin yarattığı psikolojik travma gibi psikolojik durumlar da en önemli disparoni nedenleri arasında üst sıralarda yer alırlar.

    Disparoninin (Cinsel ilişki esnasında ağrı ortaya çıkması) vajinismustan (vajina girişi kaslarının ilişki esnasında kasılması) ayırıcı tanısı mutlaka yapılmış olmalıdır.

    Tedavi öncesi incelemeler

    Öncelikle enfeksiyon, kitle, kanser veya kanser öncüsü lezyon açısından muayene, ultrason, vajinal kültür, papsmear, idrar kültürü gibi incelemeler yapılır.

    Şüpheli durumlarda vulva ve/veya vajinaya kolposkopik inceleme yapılır ve gerekirse biyopsi alınır.

    Derin disparonide laparoskopik inceleme sıklıkla gereklidir.

    Tedavi

    Tedavide ilk adım hastanın ve eşinin hastalığın tabiatı konusunda bilgi sahibi olmasıdır.

    Organik nedenler usulüne uygun olarak ilaç ve/veya cerrahi yolla tedavi edilir.

    Hastalığın psikolojik komponenti varsa bireysel ve/veya eşle beraber psikopterapi çok önemlidir ve ihmal edilmemelidir.