Etiket: www.kadinlarkulubu.com

  • Göğüs ve Dekolte Bakımı Nasıl Yapılır?

    Göğüs ve Dekolte Bakımı Nasıl Yapılır?

    Zamanın etkilerinin bedendeki yansımaları daha çok boyun, dekolte ve göğüs bölgelerinde görülür. Güneş lekeleri, cilt lekeleri, sarkıklıklar, cilt yapısının formunu kaybetmesi gibi nedenlerle kırışıklıklar oluşan dekolte bölgesine düzenli bakımlar uygulanarak, yeniden toparlanabilir.

    Doğal tarifler ile göğüs bakımı ve dekolte bakımı için öneriler arasında;

    • Limon Suyu

    ½ lt su içerisine, 1 yemek kaşığı deniz tuzu ve ½ doğal limon suyu eklenir. Boyun, dekolte ve göğüs bölgelerine masaj yapılarak, hafif ve dairesel şekilde sürülür.

    15-20 dk beklettikten sonra losyon ile temizlenir.

    Limon suyu maskesi, arındırılması, derinlemesine temizlenmesi için kullanılır. Cilt yüzeyindeki ölü hücrelerin atılması ve sivilcelere neden olan bakterilerin önlenmesi için uygulanır.

    Göğüs ve Dekolte Bakımı Nasıl Yapılır? | 1
    Dekolte Bakımı
    • Çemen Kürleri

    İyice temizlenen dekolte bölgesine çemen kürleri uygulanarak, pürüzsüz bir görünüm elde edilebilir. Çemen yağı ve çemen tozu ile uygulanan kürde;

    • 10 damla çemen yağı
    • E vitamini kapsülü
    • 1 adet yumurta akı
    • ½ fincan yoğurt

    Temiz bir kapta karıştırılır ve dairesel hareketler ile tüm cilde uygulanır. Yarım saat beklettikten sonra su ile temizlenir. Soğuk suyla yıkanan bölgeye haftada 1 kez uygulanabilir.

    Göğüs ve Dekolte Bakımı Nasıl Yapılır? | 2
    Dekolte Bakımı

    Pürüzsüz Dekolte İçin

    Yumurta kürü ile dekolte ve göğüs bölgelerinin daha pürüzsüz görünmesini sağlayabilirsiniz. Yumurta akı mikser veya karıştırıcı ile iyice çırpılır. Köpüksü kıvam elde edildikten sonra göğüslere ve dekolte bölgesine sürülür. Yarım saat bekletildikten sonra masaj yapılması gereklidir. Kuruyan küre, salatalık suyu ile masaj yapılır ve ardından soğuk suyla durulanır. Cildin daha gergin, pürüzsüz ve toparlanmış olmasını sağlar.

    Cildin nem dengesinin sağlanması ve elastik formunu yeniden kazanması, ışıldaması için kullanılan yöntemlerden biri de zeytinyağıdır. Cildinizin bebek gibi yumuşak ve pürüzsüz olması için avuç içlerinize aldığınız birkaç damla yağı, göğüslerinize masaj yaparak yedirin. Dairesel ve yukarı doğru uygulanan masaj hareketleri ile 15 dakika boyunca uygulama yapın.

    Boyun Sırt ve Göğüs Sivilcesi İçin Maske Tarifleri Tıklayın !

    Göğüs ve Omuzlardaki Sivilcelerden Kurtulmak İçin Tıklayın !

    Porselen Gibi Ciltlerin Sırrı: Cilt Fırçalama Yöntemi  Tıklayın !

    Doğal Göğüs Büyütme Yöntemleri için Tıklayın !

     

  • Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir? Adet Gecikmesi Kaç Gün Olur?

    Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir? Adet Gecikmesi Kaç Gün Olur?

    Adet gecikmesinin nedenleri nelerdir? Doğum kontrol hapları adet gecikmesine neden olur mu? Adet gecikmesi kaç gün sürer? Erken menopoza giren kadınlarda…

    Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir?

    Adet gecikmesinin nedenleri şunlardır:

    1. Kişinin stres döneminde yaşadığı durumlar beynin hipotalamus bölgesini etkilediği için ve bu bölge aynı zamanda adet dönemini düzenleyen bölge olduğu için; stres yaşayan kişilerde adet düzensizliği meydana gelir.
    2. Kişi kendisi için normal kabul edilen kilonun %10 altında ise bu durum vücudunun çalışma şeklini etkiler ve aynı zamanda yumurtlama dönemi üzerinde de olumsuz etki bırakır. Dolayısı ile düşük vücut ağırlığına sahip olan kişilerde ae meydana gelebilir.
    3. Fazla kilonun hormonal değişikliğe sebep olması sonucu bu kişilerde adet gecikmesi meydana gelebilir.
    4. Yumurtalıkların üzerinde bulunan kistlerin erkeklik hormonlarını daha fazla üretmesi yani kişinin polikistik over sendromu yaşaması sonucu adet düzensizliği meydana gelebilir.
    5. Doğum kontrol haplarının içerisinde östrojen ve progesteron hormonları bulunduğu için adet düzensizliğine neden olabilir.
    6. Kişinin herhangi bir kronik hastalığının olması adet düzensizliğine neden olabilir.
    7. Erken menopoza giren kadınlarda önce adet düzensizliği görülmeye başlar.
    8. Tiroid problemi olan kişilerde adet düzensizliği olabilir.

    Adet Gecikmesi Kaç Gün Olur?

    Sağlıklı bir insanda normal bir menstrüel döngü; 21 ile 35 gün arasında bir sürede gerçekleşir ve bu kişiden kişiye göre değişebilir. Bu süreden sonra adet olan kişilerde adet gecikmesi olmuş demektir. Bir kadının senede 2-3 kere adet gecikmesi yaşaması durumu normal karşılanabilir. Ancak adet gecikmesi daha fazla yaşanıyor ise kişinin bu konuda yardım alması gereklidir.

    Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir? Adet Gecikmesi Kaç Gün Olur? | 3

    Adet Gecikmesi Durumunun Diğer Nedenleri Nelerdir?

    Adet gecikmesi durumunun diğer nedenleri şunlardır:

    • Cinsel açıdan aktif olan kadınlar, hamile kalmaları durumunda adet görmezler.
    • Doktorların neden olabileceği bazı hastalıklarda rahim ağzının tıkanması sonucu menstrual kan vücuttan dışarıya çıkamayabilir.

    Hızlı Adet Söktürücü Bitkiler Nelerdir? Doğal Adet Söktürücüler Tıklayın !

    Doğal Adet Geciktiriciler Tıklayın !

    Adet Düzenleyici Bitkiler Tıklayın !

    Gebelik (Hamilelik) Testi Tıklayın !

    İlaçsız Adet Geciktirme Bitkisel Yolları Tıklayın !

  • Alıç Sirkesi Zayıflama Yardımcı Olur Mu? Zayıflatır Mı? Nasıl İçilir?

    Alıç Sirkesi Zayıflama Yardımcı Olur Mu? Zayıflatır Mı? Nasıl İçilir?

    Alıç sirkesi zayıflama, vücudun yağ yakma kapasitesini arttırması ile mümkündür. Alıç sirkesi, dağlarda yetişen alıç ağacının meyvesinin sirke haline getirilmesi ile yapılmaktadır. Hem hızlı hem sağlıklı bir zayıflama yolu olarak alıç sirkesi kullanılabilir.

    Alıç Sirkesi ile Hızla Yağ Yakma Yolu

    Alıç sirkesi, zayıflama konusunda etkili olsa da, alıç sirkesiyle zayıflayanlar bu durumun yalnızca alıç sirkesi ile gerçekleşmediğini ifade etmektedirler. Zayıflamak isteniyorsa kötü beslenme biçimini değiştirmeden, yalnız alıç sirkesi içilerek kilo verilmesi söz konusu değildir.

    Alıç sirkesi ile kilo vermek için diyet uygulanmalı, yağ ve karbonhidrat alımı sınırlandırılmalıdır. Düzenli fiziksel aktivite ile birlikte kullanımı uygun olan alıç sirkesi, bol su ile kullanımında kilo vermeyi hızlandırmaktadır. Aksi halde herhangi bir etkisi görülmeyebilir. Bunun yanında göbek yağlarını eritmede oldukça etkili olan alıç sirkesi, mekik gibi göbek çevresini çalıştıran egzersizlerle birlikte kullanıldığında daha sağlıklı sonuç vermektedir. Bu şartlar yerine getirildiğinde alıç sirkesi yağ yakar mı sorusunun yanıtı evet olarak verilebilir.

    Alıç Sirkesi Zayıflama Yardımcı Olur Mu? Zayıflatır Mı? Nasıl İçilir? | 4

    Yağ Yakmak İçin Alıç Sirkesi Ne Zaman Tüketilir?

    Alıç sirkesi yorumları arasında sirkenin akşamları yatmadan önce kullanılması halinde yağ yakımını hızlandırdığından bahsedilmektedir. Yatmadan önce tüketilmesi halinde sirke, uyurken de metabolizmayı hızlandırarak kişinin yağ yakmasını hızlandıracaktır. Bunun yanında spordan hemen önce yada yemekten hemen sonra alıç sirkesi içilmesi tavsiye edilmez.

    Alıç Sirkesi Zayıflatır Mı? Nasıl Kullanır? Kilo Verdirir mi? Tıklayın !

    Yağ Yakıcı Yiyecekler Nelerdir? Yiyeceklerle Yağ Nasıl Yakılır? Tıklayın !

    Elma sirkesi kilo verdirir mi? Tıklayın !

    Elma Sirkesi Ve Karbonatla Zayıflama İksiri Tıklayın !

  • Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020

    Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020

    Ayvacık Panayırı ! Bizim köydekilerin söylediğine göre hiç değişmezmiş, panayır zamanı yağmur yağarmış mutlaka! Yaşlılardan biri “panayırın bereketi bu” dedi …

    Ayvacık Panayırı

    Bu yıl da öyle oldu! gene yağdı yağmur ama panayırın neşesini kaçıramadı! Ayvacık panayırı ne zaman 2020 Her yıl Mayıs’ın 26’sında kasabanın hemen dışındaki büyük alanda kurulan Ayvacık (Çanakkale) Panayırı’ndan söz ediyorum. Çok eskilere dayanan panayır geleneği hala sürüyor buralarda. Yılda bir kez kurulan, hem alışveriş hem de eğlence imkanı sunan bu çok renkli panayırı eskiden beri  Ayvacık ve Assos civar köylüleri hele de çocuklar iple çekerlermiş.  Büyükler bir yıllık ihtiyaçlarını karşılamak üzere alışveriş yaparken çocuklar salıncak kuyruğuna girermiş. Çoban kepeneği, hayvanlar için çanlar-renkli boncuklar, urganlar, sepetler, kuş kafesleri, halı ve giysi başta olmak üzere hepsi de el yapımı ürünler satılırmış. Oğlan çocukları düdük almak için sabırsızlanırken pazara götürülmeyen çocuklar sabırsızca simit ve şeker yolu gözlermiş evde, birde günlerce anlatılacak panayır hikayelerini ama en çok da macuncunun eve getirilemeyen leziz rengarenk macunlarını.

    Sivrice’de pek çok kişiyi panayır heyecanı sarmıştı gene. Biz de oteldeki ( www.terrazoe.com) bazı konuklarla birlikte şemsiyeler elimizde gittik panayıra. Geçmişten bugüne çok şey değişmişse de Ayvacık Panayırı hala çok renkli hala çocuksu bir uçarılığa davetkar. El yapması ürünlerin çoğu artık bulunmuyor, her şey fabrikasyon ama ihtiyaç karşılıyor… adeta açık hava AVM’si, iğneden ipliğe ne ararsan var: mutfak eşyaları, plastik leğenler, giysiler, iç çamaşırları, makine halıları, kumaşlar, oyuncakçılar ve bir de yörede süre gelen hayvancılık nedeniyle hala aslı bozulmamış olan çanlar, cam boncuklar, yün urganlar. Günün sürprizi ise yöre köylerdeki sandıklardan toplanmış çok eski el işlemeli yastıklar, örtüler ve giysilerin satıldığı tezgah. Beraberimizdeki Alman konukları da görünce coşuyor satıcı kadın ve torbalardaki sergilenmeyen ürünleri de açıyor; hem gözümüz hem gönlümüz bayram ediyor bu eskiye, yaşanmışlığa, en çok da emeğe dair parçaları görünce.

    Alışveriş bölümünden eğlence bölümüne doğru seğirtiyoruz. Lunapark kurulmuş,  çocuklar neşeyle koşturuyor; niyetçi, küçüklere tavşan yavrularını sevdirip büyüklere niyet çektiriyor; öte tarafta kaleye geçmiş şortlu roman kızlarına şut çekiyor yöre delikanlıları sigara kazanmak için. Macuncu hala var pirinç kenarlı cam tablasıyla ama macunların renkleri hiç çocukluğumuzdaki gibi değil günümüzdeki yapay boyalar böyle boyuyor şekeri belki de!! İlerideki tezgahta taze saray helvası satılıyor; önündeki masada dört genç adam ellerindeki şeker, tereyağı  ve undan oluşan helva hamurunu yün ipliği sarar gibi çekiştirip döndürüyorlar ta ki helva son halini alana kadar. Yaklaşıp bir parça “şeker yününü”  arsızca ağzıma atıyorum,  helva ustaları gülüşürken tereyağının eşsiz lezzeti başımı döndürüyor.  Ustalar helva çekmeyi sürdürürken bu “leziz gösteriyi” hayranlıkla seyrediyoruz hepimiz.

    Akşam olmaya başladı, panayır alanı ışık, ses ve insan seli şimdi. Sırada panayırın geçmişten bugüne değişmeden kalmış en” lezzetli”  geleneği oğlak çevirme var. Eskiden en çok da oğlak çevirme için giderlermiş panayıra erkekler. Nar gibi kızarmış oğlak eti yiyip içki içerek kutlarlarmış baharı, gün ışıyana kadar sürermiş eğlence. Büyük çadırlardan birindeki masalara oturduk bizde; odun kömüründe pişen oğlağın kokusu dolduruyor çadırın içini. Ramazana’a denk geldiği için içki yok ama oğlak eti hala çok lezzetli.

    Artık köyümüze dönme vakti; ellerimizde alışveriş torbaları damağımızda oğlağın kömür ateşiyle buluşmuş efsane tadı, içimizde çocuksu bir neşe. Yağmur yeniden başladı! kimin umurunda….

    Ayvacık Panayırı
    Ayvacık Panayırı
    Ayvacık Panayırı
    Ayvacık Panayırı
    Ayvacık Panayırı
    Ayvacık Panayırı Assos

    Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020 | 5 Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020 | 6 Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020 | 7 Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020 | 8 Ayvacık Panayırı Ne Zaman Başlıyor 2020 | 9

  • Aloe Vera Jeli Cilde İyi Gelir Mi? Ciltte Ne Kadar Kalmalı?

    Aloe Vera Jeli Cilde İyi Gelir Mi? Ciltte Ne Kadar Kalmalı?

    Aloe vera jeli, cilt sağlığı ve bakımı konusunda pek çok alanda tercih edilen, bitkisel bir üründür. Aloe vera bitkisinin yapraklarının içinde yer alan aloe vera jeli, kozmetik alanında oldukça popüler olan, besleyici bir üründür. Aloe vera jeliyle kremler ve çeşitli aloe vera maskeleri yapılabilmektedir. Nemlendirme özelliği bakımından oldukça kuvvetli olan aloe vera jeli, çeşitli yanık ve yaraların tedavisinde de kullanılabilmektedir.

    Aloe Vera Jelinin Faydaları

    Aloe veranın yararları şu şekilde sıralanabilir:

    • Güneş yanığı ve lekelerini geçirir.
    • Normal yolla oluşan yanıkların tedavisinde kullanılır.
    • Kollajen üretimini arttırarak, yaşlanmayı geciktirir.
    • Sivilce ve akne tedavisinde destekleyici olur.
    • Çayının tüketilmesi sayesinde, vücut direncini arttırır ve hastalıklardan korur.
    • Tüketildiği takdirde, sinir sistemini düzenler, sinirden ve uykusuzluktan kurtarır.
    • Alerjik reaksiyonların azalmasını sağlar.
    • Yağlı ciltlerde, yağ dengesini düzenler.
    • Saça uygulandığında, saçtaki elektriklenmeyi yok eder.
    • Kepek sorununu giderir.
    • Ciltteki renk eşitsizliğini yok eder. Sinek ve böcek ısırıklarını iyileştirir.
    Aloe Vera Jeli Cilde İyi Gelir Mi? Ciltte Ne Kadar Kalmalı? | 10
    aloe vera jel cilde faydaları

    Aloe Vera Jelinin Kullanımı

    Aloe veranın kullanım yöntemi çeşitlilik göstermektedir. Jelin tüketilmesinden önce, doktordan onay alınması gerekmektedir. Aloe vera jelinin kullanım yolları şu şekilde sıralanabilir:

    • Jel direkt olarak cilde ve yanık olan bölgeye uygulanabilir.
    • Saçlara uygulanırken; sirke ya da zeytinyağıyla karıştırılabildiği gibi sade olarak da uygulanabilir.
    • Jel olarak kullanılabildiği gibi, sabun şeklinde de kullanılabilir.
    • Aktarlarda satılan aloe vera çayı düzenli şekilde tüketilerek, iç hastalıklara faydalarından yararlanılabilir.
    • Çeşitli yağlarla karıştırılarak, maske ya da nemlendirici görevi görebilir.
    • Makyaj temizliğinde losyon görevi görür.

    Aloe Vera Saç Çıkarıcı Maske Tarifi Tıklayın !

    Çatlaklara Kesin Çözüm Önerileri Tıklayın !

    Aleo Vera jeli yapımı için Tıklayın !

    Aloe Vera Doğal Güzellik Maskesi Tıklayın !

    Sivilceler için Aloe Vera İyi Gelir Mi?

  • Keçiboynuzu Çayı Nasıl Yapılır? Faydaları Zararları Nelerdir?

    Keçiboynuzu Çayı Nasıl Yapılır? Faydaları Zararları Nelerdir?

    Fasulye ve bezelye ile aynı gruptan olan bitki; Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da doğal olarak yetişmektedir. Ceratonia siliqua olan keçiboynuzu çayı yapılarak, her mevsim şifa deposu olarak kullanılır. Eylül ve Ekim aylarında minik ve sık çiçekler açan özel bir bitki türüdür. Karakteristik bir kokusu olan keçiboynuzu ağacının meyve üretimi, ağaçların 15 yaşından itibaren başlar.

    Yaklaşık 4000 yıldır pek çok hastalığın iyileştirilmesinde tedavi edici özelliğiyle kullanılır.

    Keçiboynuzu Çayı Nasıl Yapılır?

    İki farklı çeşitte hazırlanan keçiboynuzu çayı tarifi, oldukça pratiktir. Demleme usulüyle yapılan ilk tarifte; 4-6 tane keçiboynuzu, 1 litre kaynamış suya ilave edilerek 45 dakika demlenir. Şayet demleme sırasında keçiboynuzları dilimlenerek koyuluyorsa, 20 dakika bekletilmesi yeterlidir.

    Keçiboynuzu çayının ikini tarifinde ise; kaynatılarak yapılır. Yarım litre suya 5 tane keçiboynuzu eklenir ve kısık ateşte ortalama 10 dakika kaynatılır. Süzülerek tercihe göre sıcak veya soğuk içilebilir.

    Keçiboynuzu Çayı Nasıl Yapılır? Faydaları Zararları Nelerdir? | 11

    Keçiboynuzu Çayının Faydaları Nelerdir?

    Prostat enfektelerini temizlemeye yardımcı olan keçiboynuzu çayı faydaları arasında;

    • Kemik erimesine karşı koruyuculuk
    • Yeni kan hücresi yapımı
    • Kilo kaybının önlenmesine yardımcı olur
    • Kansızlığın giderilmesinde ve demir eksikliği tedavisinde kullanılır
    • Erkeklerde cinsel problemlerin giderilmesinde etkilidir.
    • Balgam söktürücü özelliğe sahiptir
    • Akciğerleri temizler, öksürüğü giderir
    • Solunum yolarına iyi gelir ve nefes düzenlemesine katkı sağlar
    • İshalin giderilmesine iyi gelir
    • Sindirime ve sindirim sistemine katkı sağlar
    • Mide ekşimesi ve şişkinliklere iyi gelir
    • Kemikleri güçlendirir

    Keçiboynuzu Çayı Nasıl Yapılır? Faydaları Zararları Nelerdir? | 12

     Keçiboynuzu Çayının Zararları Nelerdir?

    Aşırı tüketmemeye özen göstererek keçiboynuzu çayı zararları önlenebilir. Yan etkileri arasında;

    • Şeker hastalarının tüketmeden önce doktora danışmaları gereklidir.
    • Aşırı tüketimlerde; mide bulantısı, kusma ya da baş dönmesi görülebilmektedir.
    • Özellikle kan inceltici ilaç kullanımı olan kişiler, hekim kontrolünde içebilirler.

    İbrahim Saraçoğlu Keçiboynuzu Kürü (Harnup) için Tıklayın !

    Keçiboynuzu Küründen Fayda Görenler Tıklayın !

    Keçiboynuzu pekmezi yerine kürü daha faydalı Tıklayın !

    Hamile Kalmak için Keçiboynuzu Kürü Tıklayın !

    Keçi Boynuzundan Gelen Güzellik için Tıklayın !

    Tarçın Çayı Nasıl Yapılır? Tarçın Çayı Faydaları Zararları Nelerdir? Neye İyi Gelir?

    Biberiye Çayı Nasıl Yapılır? Biberiye Çayının Faydaları Zararları Nelerdir? Tıklayın !

    Rooibos Çayı Nasıl Yapılır? Faydaları Zararları Nelerdir? Tıklayın !

    Chia Çayı Nasıl Yapılır? Chia Çayının Faydaları ve Zararları Nelerdir? Tıklayın !

  • 1 Haftada 7 Kilo Verdiren Su Diyeti

    1 Haftada 7 Kilo Verdiren Su Diyeti

    1 haftada 7 kilo verirden su diyeti; sıvı beslenme ve su odaklı olan bir diyet programıdır. Düzenli uygulanması durumunda, 1 hafta gibi kısa bir sürede kişilere 7 kilo verdiren bir diyettir.

    Su Diyet Listesi

    Su diyetinin sonraki günlerde de benzer şekilde ilerleyen başlangıç günlerinin örnek diyet listesi şu şekildedir:

    • Gün: Kahvaltı için; taze sıkılmış 2 bardak elma suyu önerilmektedir. Öğle yemeğine kadar ara öğünde bir bardak papatya suyu içilmelidir. Öğle yemeği olarak bir kase karpuz, akşam yemeğine kadar ara öğün olarak ise bir adet taze sıkılmış portakal suyu önerilmektedir. Portakal suyu içmek istemeyenler bir bardak limonlu suyu da tercih edebilirler. Akşam yemeğinde bir bardak su ve yatmadan önce son ara öğün olarak ise bir adet elma yenerek 2 bardak su içilmelidir.
    • Gün: Kahvaltıda bir adet haşlanmış yumurta yenmelidir ve 2 bardak su içilmelidir. Öğle yemeğine kadar ara öğün olarak bir su bardağı çiğ lahana salatası ve 2 bardak su tüketilmelidir. Öğle yemeğinde çoban salatasının yanında 1 bardak su içilmelidir. Akşam yemeğine kadar ara öğün olarak 2 domates ve bir bardak su tüketilmelidir. Akşam yemeğinde 1 bardak taze sıkılmış domates suyu ve yatmadan önce de son ara öğün olarak 1 su bardağı pişmiş kabak ve 2 bardak su tüketilmelidir.

    1 Haftada 7 Kilo Verdiren Su Diyeti | 13

    Su Diyetinin Son Gününde Nasıl Beslenilmelidir?

    Su diyetinin yedinci ve son gününde şu şekilde beslenilmelidir:

    • Kahvaltıda yarım kase haşlanmış esmer pirinç ve 2 bardak su tüketilmelidir.
    • Öğle yemeğine kadar ara öğün olarak 2 domates ve 2 bardak su tüketilmelidir.
    • Öğle yemeğinde bir kase haşlanmış pirinç, salata ve 2 bardak su tüketilmelidir.
    • Akşam yemeğine kadar ara öğün olarak 2 adet salatalık tüketilmelidir.
    • Akşam yemeğinde bir bardak limonlu su tüketilmelidir.
    • Diyeti sonlandırmadan ve yatmadan önce son ara öğün olarak ise bir kase salata ve bir bardak su tüketilmelidir.

    Zayıflatan Su Diyeti Nasıl Yapılır? Tıklayın !

    Hızlı zayıflamak için su diyeti Tıklayın !

    Bol su içmek zayıflatır mı? Tıklayın !

    Yeşil Çay Diyeti İle 1 Haftada Zayıflayın Tıklayın !

  • Kantaron Yağı Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Cilt Lekeleri Nasıl Geçer?

    Kantaron Yağı Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Cilt Lekeleri Nasıl Geçer?

    Kantaron yağı cilt lekelerini geçirmek, doğal bir yöntem olarak oldukça etkili sonuçlar vermektedir. Kantaron yağı; bakterileri öldürmek, yaraları iyileştirmek ve hücreleri yenilemek konusunda doğal ve etkili yöntemler sunmaktadır. Kantaron yağını dilerseniz aktarlardan satın alabilir dilerseniz evde kendiniz hazırlayabilirsiniz.

    Kantaron Yağı Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Cilt Lekeleri Nasıl Geçer?

    Kantaron yağı, cilt lekeleri için kullanılan doğal bir çözümdür. İçeriğindeki antioksidanlar ve anti-enflamatuar özellikleri sayesinde cilt lekelerinin azalmasına yardımcı olabilir.

    Ancak, kantaron yağının etkili bir şekilde cilt lekelerini geçirip geçirmediği tam olarak kanıtlanmamıştır. Bazı çalışmalar kantaron yağının ciltteki yaraların iyileşmesinde etkili olduğunu göstermiştir, ancak cilt lekelerine yönelik araştırmalar henüz tamamlanmamıştır.

    Kantaron yağı, cilt lekelerini azaltmaya yardımcı olabilecek ancak tek başına cilt lekelerini tamamen geçirmeyebilecek bir doğal çözümdür. Cilt lekelerinin giderilmesi için kantaron yağı kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmanız önerilir.

    Özetle, kantaron yağı cilt lekelerini geçirip geçirmediği tam olarak bilinmese de, cilt sağlığına faydalı bir doğal ürün olarak kabul edilir.

    Kantaron Yağı Evde Nasıl Hazırlanır?

    Evde hazırlayacağınız kantaron yağı ile cildinizi güzelleştirmeniz ve gençleştirmeniz mümkündür. Ev yapımı kantaron yağının uzun bir raf ömrü olduğu için gönü rahatlığıyla kullanabilirsiniz. Evde kantaron yağı hazırlığı için şu adımları izleyebilirsiniz;

    • Elde edeceğiniz kurutulmuş ya da taze sarı kantaron bitkisini cam bir kavanoz ya da şişeye yerleştirin. Bitkinin çiçek, sap ve yaprak kısımlarından belirli oranlarda ekleyebilirsiniz. Kantaron yağını 2 seneye kadar saklayabileceğiniz için miktarı fazla tutabilirsiniz.
    • Saf ve sızma zeytinyağını, sarı kantaronları doldurduğunuz kavanoza ekleyin ve kapağı sıkıca kapatın.
    • Hazırladığınız kavanozu en iki hafta olacak şekilde 45 güne kadar günde birkaç saat güneş alan bir yerde bekletin.
    • Günün dolmasını beklerken belirli zamanlarda kavanozu sallamanız faydalı olacaktır.
    • Yağın rengi değiştiğinde, kantaron yağınız hazır demektir.

    Cilt Lekeleri İçin Kantaron Yağı Tarifi

    Kantaron yağı, cilt lekelerinin azaltılmasına yardımcı olabilecek doğal bir çözümdür. Bu yağı kullanarak cilt lekelerinizin görünümünü azaltabilirsiniz. İşte kantaron yağı ile hazırlayabileceğiniz bir cilt lekeleri için tarif:

    Malzemeler:

    • 1/4 bardak kantaron yağı
    • 2-3 damla çay ağacı yağı
    • 2-3 damla lavanta yağı

    Hazırlanışı:

    1. Kaseye kantaron yağını ekleyin.
    2. Ardından, çay ağacı yağı ve lavanta yağını ekleyin ve iyice karıştırın.
    3. Hazırladığınız karışımı, parmak uçlarınızla cildinize nazikçe masaj yaparak uygulayın.
    4. Karışımı cildinizde 15-20 dakika bekletin.
    5. Daha sonra, ılık suyla yüzünüzü yıkayın ve cildinizi nazikçe kurulayın.

    Bu kantaron yağı tarifi, cilt lekelerinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Kantaron yağı, antioksidan ve anti-inflamatuar özellikleri sayesinde cildi besleyebilir ve lekelerin azaltılmasına yardımcı olabilir. Ancak, cilt lekelerinin giderilmesi için tek başına yeterli değildir. Bu nedenle, cilt lekeleriniz için kantaron yağı kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmanızı öneririz.

    Kantaron Yağı Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Cilt Lekeleri Nasıl Geçer? | 14

    Kantaron Yağı Uygulaması Nasıl Yapılır?

    Cilt lekelerini geçirmek ve cilde bakım uygulamak için en etkili doğal yöntemlerden biri olan kantaron yağı, aynı zamanda en hızlı şekilde sonuç veren yöntemlerden de biridir. Cilt sağladığı birçok fayda olsa da en çok cilt lekelerini geçirmedeki etkisiyle bilinmektedir. Cildiniz hassas ise birkaç günde bir, normal bir cilt yapısına sahipseniz her gün uygulama yapabilirsiniz. Kantaron yağını cildinize uyguladıktan sonra 1 saat beklemeniz ve ardından durulamanız yeterli olacaktır.

    Kantaron Yağı Cilt Lekelerini Geçirir Mi? Cilt Lekeleri Nasıl Geçer? | 15

    Kantaron Yağının Cilde Olan Faydaları Nelerdir?

    Kantaron yağı cilt üzerinde olumlu etkiler oluşturmakta olup bu etkilerin en hızlı şekilde görülmesini sağlayan bitkisel yağlardan biridir. Kantaron yağının cilde faydaları şu şekilde sıralanabilmektedir;

    • Cildinizdeki kırışıklıkların giderilmesini sağlar.
    • Siyah nokta ve sivilce oluşumunu engelleyici özelliğe sahiptir.
    • Hassas ciltler için onarıcı bakım etkisi gösterir.
    • Cildin yenilenmesine ve tazelenmesine yardımcı olur.
    • Yanık izleri ya da derinin üzerinde oluşan yara izlerinin zamanla görünümü azaltmaktadır.
    • Ciltte iltihap oluşmasını engeller.
    • Kantaron yağı cilt beyazlatma ve cilt lekelerini yok etme konusunda oldukça etkilidir.

  • MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi?

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi?

    MPV (ortalama trombosit hacmi), trombositlerin ortalama boyutunu gösteren bir laboratuvar testidir. Bu makalede, MPV nedir, MPV yüksekliği, MPV düşüklüğü nedenleri ve tehlikeli mi, nasıl ölçüldüğünü ve potansiyel anlamlarını öğreneceksiniz.

    Asıl adı “Mean Platelet Volume” olan MPV kanın pıhtılaşmasını sağlayan elemanların yaklaşık boyutları anlamına gelirken, en doğru MPV değerlerinin trombosit yani PLT değerleriyle birlikte değerlendirilmesi çok önemlidir. Trombositler kemik iliğinde üretilirken, yeni üretilen trombositlerin daha büyük olduğu göze çarpmaktadır. MPV testi ile üretilen trombosit miktarı ve bu miktarın değişkenlikleri ile ilgili kontroller yapılmaktadır. MPV yüksekliği tehlikeli mi diye sorulacak olursa, bu sorunun cevabı kesinlikle evet olarak belirtilebilir. MPV değerlerinin sadece yüksekliği değil, düşüklüğü de tehlikeli durumlara yol açabilirken MPV değerlerinin yüksek olması kanın pıhtılaşması daha kolaylaşabildiği için kalp ve damar sorunları, damarda kan pıhtısı oluşması, felç, emboli ve tromboz gibi durumların görülebilmesi daha da kolaylaşmaktadır.

    MPV Nedir?

    MPV Yüksekliğinin Nedenleri

    MPV yüksekliği şeker hastalıklarında ve kan zehirlenmelerinde sıkça görülürken, özellikle kan zehirlenmelerinde kandaki trombosit miktarı azalmışsa kandaki trombositlerin yıkıma uğradığı değerlendirilebilmektedir. Bunun haricinde preeklampsi denilen hamilelik zehirlenmesi, immun trombositeponi, bazı kalıtsal hastalıklar, kan kanseri, tiroid hormunun yüksekliği, b12 yetmezliği ve kemik iliği problemlerinde MPV yüksekliği nedenleri olarak belirtilebilir.

    MPV Nedir? MPV Yüksekliği Düşüklüğü Tehlikeli Mi? | 16

    MPV Yüksekliği Tehlikeli mi?

    Kanda MPV (ortalama trombosit hacmi) yüksekliği, trombositlerin ortalama boyutunun normalden daha büyük olduğunu gösterir. Trombositler, kan pıhtılaşması sürecinde önemli bir rol oynayan hücrelerdir. Ancak, kanda yüksek MPV seviyelerinin doğrudan bir tehlike oluşturduğunu söylemek doğru değildir.

    İşte bu konuda bilmeniz gereken bazı önemli noktalar:

    1. MPV’nin Normal Değerleri: MPV değerleri laboratuvar testleriyle ölçülür ve normalde laboratuvarlara göre belirlenen bir referans aralığı vardır. Bu aralık, sağlıklı bireylerin MPV değerlerinin genellikle ne kadar olması gerektiğini belirtir. Her laboratuvarın referans aralığı farklı olabilir, bu yüzden test sonuçlarınızı değerlendiren sağlık uzmanıyla konuşmanız önemlidir.
    2. Olası Nedenler: Yüksek MPV seviyeleri, bir dizi farklı durumun belirtisi olabilir. En yaygın nedenlerden biri vücutta iltihaplanma sürecinin bulunmasıdır. Bununla birlikte, yüksek MPV seviyeleri bazen demir eksikliği anemisi, bazı enfeksiyonlar, böbrek hastalığı, romatoid artrit, kanser gibi ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir. Her durumda, yüksek MPV seviyeleri başka testler ve muayeneler ile değerlendirilmelidir.
    3. Bireysel Durumlara Bağlı Değişkenlik: Yüksek MPV seviyeleri, her bireyde farklı sonuçlara yol açabilir. Bazı durumlarda, yüksek MPV değerleri hiçbir semptom veya sağlık sorununa neden olmazken, diğer durumlarda altta yatan bir rahatsızlığın belirtisi olabilir. Bu nedenle, yüksek MPV seviyelerinin her zaman bir tehlike oluşturduğunu söylemek yanlış olur.
    4. Tanı ve Tedavi: MPV seviyelerinde bir artış fark ederseniz, endişelerinizi doktorunuzla paylaşmalısınız. Doktorunuz, tam bir sağlık değerlendirmesi yapacak, diğer testlere ihtiyaç duyacak ve doğru tanıyı koymak için gereken adımları atacaktır. Tedavi, altta yatan nedenlere bağlı olacaktır.

    Yüksek MPV seviyeleri doğrudan bir tehlike oluşturmadığından, endişelerinizi sağlık uzmanınızla paylaşmanız ve tam bir değerlendirme yapılmasını sağlamanız önemlidir.

    MPV Düşüklüğünün Nedenleri

    MPV nedir düşüklüğü trombositlerin toplam hacim ve etkinliğinin azalması anlamına gelirken, kanın çok daha yavaş pıhtılaşması olarak da nitelendirilebilir. Kanın yavaş pıhtılaşması olası bir kanamanın durdurulamaması anlamına gelirken iç kanama durumunun yaşanabilmesi de mümkün hale gelmektedir. MPV düşüklüğü nedenlerine bakılacak olursa iltihaplı hastalıklar ve bazı kanserlerin MPV düşüklüğüne yol açması yanında trombosit değerlerini de oldukça arttırırken, kronik böbrek yetmezliği, kan kanseri, kemoterapi ilaçları, Wiskott Aldrich sendromunun da MPV düşüklüğünün nedenleri arasında olduğu görülmektedir. İlaç kullanımlarında trombositlerin ölmesi söz konusu olurken, MPV değerleri de olabildiğince düşük seyrettiği de söylenebilir.

    Kanda MPV Düşüklüğü Tehlikeli mi?

    Kanda MPV (ortalama trombosit hacmi) düşüklüğü, trombositlerin ortalama boyutunun normalden daha küçük olduğunu gösterir. Trombositler, kan pıhtılaşması sürecinde önemli bir rol oynayan hücrelerdir. MPV düşüklüğüne ilişkin bazı önemli noktalar şunlardır:

    1. Normal Değerler: MPV değerleri laboratuvar testleriyle ölçülür ve her laboratuvarın belirlediği referans aralığına göre değerlendirilir. Normal değerler laboratuvarlara göre değişebilir. MPV düşüklüğü, normal referans aralığının altında bir değere işaret eder.
    2. Olası Nedenler: MPV düşüklüğü, bazı durumların belirtisi olabilir. Trombosit üretiminin azalması veya trombositlerin hızla tükenmesi gibi durumlar MPV düşüklüğüne neden olabilir. Örneğin, kemik iliği bozuklukları, bazı enfeksiyonlar, kanser tedavisi, aplastik anemi, bazı otoimmün hastalıklar ve bazı ilaçların yan etkileri MPV düşüklüğüne yol açabilir.
    3. Potansiyel Riskler: MPV düşüklüğü, kanın pıhtılaşma yeteneğinde azalmaya neden olabilir. Trombositler, kanamanın durdurulmasında önemli bir rol oynarlar. Düşük MPV seviyeleri, kanama eğilimini artırabilir ve yara iyileşmesi sürecini etkileyebilir. Bununla birlikte, MPV düşüklüğü yalnızca tek başına bir tehlike belirtisi değildir ve diğer faktörlerle birlikte değerlendirilmelidir.
    4. Tanı ve Tedavi: MPV düşüklüğü, doktorunuz tarafından değerlendirilmesi gereken bir durumdur. Doktor, genellikle kan testleri ve ilgili semptomları değerlendirerek altta yatan nedenleri belirlemeye çalışacaktır. Tedavi, temel nedenlere bağlı olacaktır. Örneğin, kemik iliği bozuklukları veya otoimmün hastalıklar gibi durumlarda, temel hastalığın tedavisi amaçlanır.

    Kanda MPV düşüklüğü tehlikeli olabilir ve altta yatan bir sağlık sorununun belirtisi olabilir. Bununla birlikte, doğru teşhis ve uygun tedaviyle genellikle yönetilebilir. Herhangi bir endişeniz varsa, sağlık uzmanınıza danışmanız önemlidir.

    İlgili Konular;

    CRP Yüksekliği Neyi Gösterir? CRP Antibiyotikle Düşer Mi? Nedenleri Tedavisi ! Tıklayın !

    CRP Yüksekliği Nedenleri Nelerdir? Kandaki CRP Yüksekliği Nasıl Düşürülür? Tıklayın !

    Ferritin Yüksekliği Nedenleri Ve Tedavi Yöntemleri Tıklayın !

    TAHLİL SONUCU PLT DEĞERİ Tıklayın !

    Yüksek PLT Bitkisel Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

  • Evde Etkili ve Hızlı Bronzlaşma Sprey Yapımı Tarifi

    Evde Etkili ve Hızlı Bronzlaşma Sprey Yapımı Tarifi

    Ev yapımı doğal bronzlaştırıcı sprey hazırlayabilirsiniz. Bronzlaşma için her ne kadar ilk akla gelen güneşlenme olsa da güneşten gelen zararlı ışınlardan korunmak son derece zordur. Hatta çoğu zaman güneşlenme ile bronzlaşma istenirken cilt lekeleri, ciltte erken yaşlanma, kuruma ve hatta yanıklar bile oluşmaktadır.

    Güneşsiz evde bronzlaşmak için iki farklı yöntem vardır. İlki piyasada bulunan güneşsiz bronzlaşma kremleri kullanmak, ikincisi ise doğal yöntemlerle güneşsiz bronzlaşmaktır. İlkinin kimyasal içerikli olduğu düşünüldüğünde çoğu kişinin neden doğal içerikli ev yapımı karışımlar aradığı kolaylıkla anlaşılır. İşte evde yapabileceğiniz tamamen doğal tarifler;

    Evde Etkili ve Hızlı Bronzlaşma Sprey Yapımı Tarifi | 17

    Etkili ve Hızlı Bronzlaşma Spreyi

    Etkili ve hızlı bronzlaşma için kakao yağı ile evde bronzlaşma spreyi hazırlayabilirsiniz. Karışım için malzemeler;

    • Kakao yağı
    • Havuç yağı
    • Tarçın yağı

    Yukarıdaki malzemeleri 1 adet cam sprey şişesine alarak karıştırın. Aynı oranda kakao ve havuç yağını karıştırarak hazırladığınız bronzlaştırıcıya 4-5 damla kadar tarçın yağı ekliyoruz. Kakao ve havuç yağının bronzlaştırıcı etkisinin yanında tarçın yağının da leke giderici etkisi sayesinde pürüzsüz bir bronzluğa sahip olabilirsiniz.

    Hazırladığınız karışımı güneş kreminizi sürmeden yarım saat önce cildinize hafif masaj yaparak uygulayın. Karışımı sürekli kullanarak bronzluğun kalıcılığını artırabilirsiniz. Günde birkaç kez kullanmanızda herhangi bir sakınca yoktur.

    Evde Etkili ve Hızlı Bronzlaşma Sprey Yapımı Tarifi | 18

    Havuçlu Bronzlaştırıcı Sprey

    Güneşsiz cilt bronzlaştırma için evde kolaylıkla hazırlayabileceğiniz en basit tariflerden biri de havuçlu bronzlaştırıcı spreydir. İlk olarak 3-4 adet havucu rendeleyerek cam bir kavanoza alın. Kavanozun boş kalan kısmı doluncaya kadar zeytin yağı ilave edin. Yarım litrelik bir kavanoz kullanmanız idealdir. Kavanozu 5 gün buzdolabından beklettikten sonra dışarı çıkartıp 1 günde dışarıda bekletin. Elde ettiğiniz karışımı süzgeçten geçirerek başka bir kaba alarak kullanmaya başlayabilirsiniz.

    Dilerseniz etkinliği artırmak için üzüm çekirdeği, ceviz yağı, kakao yağı gibi tamamen doğal yakları da karışımınıza ekleyebilirsiniz.

    Son olarak şunu da belirtelim ki evde bronzlaştırıcı yapmanız için verdiğimiz tarifler sizleri daha güzel pürüzsüz bir bronz görüntüye kavuşturmak için etkilidir. Bu karışımların güneş koruma özelliği olmadığından güneşe çıkarken güneş koruyucu kullanmanız gerekmektedir.

    İlgili Konular;

    Bronzlaştırıcı Ürün Seçerken Dikkat Edilecek Unsurlar Tıklayın !

    Hızlı Bronzlaşmak İçin Bitkisel Yağlar ( Havuç ve Susam Yağı ) Tıklayın !

    Doğal yollarla bronzlaşma yolları Tıklayın !

    Hızlı Bronzlaşmak İçin Etkili Yöntemler Tıklayın !

    Bronzlaşan Cilt Rengini Açan Maske Tarifleri Tıklayın !

    Doğal bronzlaştıran krem tarifi Tıklayın !