Etiket: vajinismus

  • Vajinismus belirtileri nelerdir?

    Vajinismus belirtileri nelerdir?

    Her 10 kadından 2’sinin kabusu olan vajinismus hakkında neler biliyoruz? Kadınlar Kulübü sizler için araştırdı..

    Vajinismus ülkemizde ve tüm ülkelerde olmak üzere kadınların yaşadığı en büyük sıkıntılardan biridir. Hayatı adeta çekilmez hale getiren bu rahatsızlık kişinin cinsel hayatını hatta evlilik hayatını bitirecek kadar ciddi boyutlara gelmektedir.

    vajinismus-hakkinda-9-bilgi-2

    Vajinismus nedir?

    Vajinismus bir çeşit cinsel işlev problemidir. Bazı ülkelerde sık görülür. Özellikle baskın toplumlarda ve baskıcı ailelerde sık görülen rahatsızlıktır. Çünkü bu hastalığın zemininde psikolojik nedenler yatmaktadır.

    Vajinismus cinsel ilişki sırasında vajina kaslarının istemsiz bir şekilde kasılmasıdır. Tamamen kişinin kontrolü dışındadır. Bu kasılmadan dolayı cinsel birleşme gerçekleşememekte veya zor gerçekleşmektedir. Hatta bazı hastalar çene ve ayak parmaklarına kadar kasılma hissetiklerini belirtmişlerdir.

    Vajinismus belirtileri nelerdir?

    -Vajinismusun en temel belirtisi cinsel birleşme sırasında vajinal kasların istemsiz olarak kasılması ve cinsel birleşmenin olanaksız duruma getirmesidir.

    -Cinsel birleşmenin biraz yaşandığı durumlarda ise cinsel birleşme sırasında ağrı ve acı hissedilmesi. Yani çiftin penis-vajina ilişkisini tam anlamıyla gerçekleştiremememsi.

    -Cinsel birleşme sırasında vajinada yanma,batma ve kaşıntı hissi. Nedensiz cinsel ağrılar.

    -Jinekolojik muayene olamama ve doktara sürekli müdahale etme.

    -Çok acıyacak ağrıyacak düşüncesiyle yaşanan cinsel isteksizlik.

    Genel olarak değerlendirecek olursak 2 tür vajinismus vardır. Bunlar;

    Primer vajinismus, kadının ilk cinsel deneyiminde ortaya çıkan vajinismus türüdür.

    Sekonder vajinismus, zorlayıcı vajinismus tedavi yöntemleri sonucunda ortaya çıkar. Kadın daha önce vajinismus yaşamıştır ve geçici tedavi yöntemleriyle sorununu ‘geçici’ olarak çözülmüştür. Ancak yaşayacağı ilk duygusal sıkıntıda, hastalık yeniden tekrarlayabilir. Yüzdesi düşük olsa da, doğum ve cinsel ilişki travmaları, kişinin partneri ile ilişkisinde yaşadığı sorunların da sekonder vajinismusa sebep olabileceği bilinmektedir.

    vajinismus-hakkinda-9-bilgi-4

    Vajismus tedavi edilir mi?

    Vajinismus tedavi edilebilen bir hastalıktır. Hastalığın teşhisi deneyimli bir jinekolog tarafından 15-20 saniye içinde koyulabilir. Tedavi sürecide çok uzun zamanı kapsamaz. Vajinismusa neden olan şey belirlenir ve tedavi süreci başlar. Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi vajinismusun en büyük nedeni psikolojik kaynaklıdır. Vajinismusun tedavi yöntemi ise “cinsel terapi” şeklindedir.

    vajinismus-hakkinda-9-bilgi-3

    Vajinismus tedavi edilmezse ne olur?

    Vajinismus hastası olup tedavi olmadığınız sürece tam anlamıyla rahat şekilde cinsel birleşme yaşayamazsınız. Bu durum ilk başta cinsel hayatınızı ve zamanla sosyal hayatınızı etkisi altına alır. Vajinusmus kişide zamanla özgüven kaybı oluşturur. Kişinin kendisini yetersiz hissetmesi zamanla insan ilişkilerinde olumsuzlara neden olacaktır.

  • Kadınlarda görünen cinsel işlev bozuklukları

    Kadınlarda görünen cinsel işlev bozuklukları

    Kadınlarda Cinsel İşlev Bozukluklarını değerlendirilirken, özellikle yaşanılan ilişkinin cinsellik dışı boyutları da göz önünde bulundurulmalıdır. Esiyle mutsuz olan, istemeden evlendirilmiş olan, eşinden psikolojik, fiziksel veya duygusal olarak şiddet gören, aldatılan, esi tarafından anlaşılmadığını hisseden ve esi ile cinsellik dışında başka bir paylaşımı olmayan, ilişkiden beklentileri karşılanmayan kadınlarda oldukça sık görülür.

    Ayrıca cinsellik hakkında tecrübesizlik,abartılmış ilk gece hikayeleri,travmatik cinsel yaşantılar,kızlık zarı ile ilgili korkutucu anlatımlar, eşler arası uyumsuzluk,değerli hissedilmeme,ilişkisel problemler gibi daha birçok neden belirtilmiştir.

    Kadınlardaki cinsel işlev bozuklukları şu şekilde tanımlanmaktadır;

    Kadında Cinsel Uyarılma Bozukluğu:
    Kadınlarda cinsel uyarılma bozukluğu, cinsel birleşmenin rahat bir şekilde gerçekleşmesi için gerekli olan vajinal ıslanmanın sürekli ve yineleyici bir biçimde yetersiz olması durumudur. Bu bozukluk, kişilerde sıkıntıya ya da kişiler arası ilişkilerde zorluklara neden olmaktadır.

    İnhibe Kadın Orgazmı:
    Kadınlarda orgazm bozukluğu, normal bir cinsel uyarılmayı izleyerek orgazmın sürekli olarak gecikmesi ya da yokluğu olarak tanımlanmaktadır. Orgazm sorununun daha çok çiftlerin orgazm ile ilgili bilgi ve beklentileriyle, erkeğin kendi gücünü ve performansını sorgulama tutumuyla oluşabildiği gözlenmektedir.

    Orgazm bozukluğu yaşayan bayan ise, aynı geç boşalan erkek gibi, orgazm refleksini serbest bırakma konusunda çeşitli derecelerde problem yaşamasına rağmen cinsel açıdan isteklidir.

    Kadında cinsel uyarılma bozukluğu tanısının konulabilmesi için kadınlarda rahat bir cinsel birleşmeye olanak tanıyan vajinal ıslanmanın sürekli olarak yetersiz olması gerekmektedir. Ayrıca klinisyenin, kadının yaşı, cinsel deneyimi ve aldığı cinsel uyarıların yeterliliği açısından baktığında orgazm olma yetisinin beklenenden daha az olduğu yargısına varması temeline dayanmalıdır. Bu bozukluk belirgin bir sıkıntıya ya da kişiler arası ilişkilerde zorluklara neden olmaktadır.

    Bu bozukluğun önemli psikolojik nedenleri arasında tutucu değer yargıları, suçluluk duyguları, cinsel travmalar, yetersiz cinsel bilgi ve deneyim, duygusal hazırladığının ya da eşle olan duygusal iletişimin yetersizliği, yetersiz ön sevişme ve cinsel uyarı, eşteki erken boşalma ya da ereksiyon güçlüğü nedeniyle yetersiz cinsel birleşme süresi sayılabilir.

    Kadındaki orgazm bozukluğu, yaşamın önceki dönemlerinde yokken sonradan da ortaya çıkabilir. En sık rastlanan nedenleri arasında, eşler arası uyumsuzluk, evlilik içi sorunlar, cinsel travma, çeşitli jinekolojik ve sistemik hastalıklar, kullanılan ilaçlar, alkol ya da uyuşturucu madde kullanımı.

    Kadın cinsel uyarılma bozukluğu tüm cinsel yakınmalarla başvuran kadınlar arasında %20-35 oranında saptanmıştır. Otuz yasından sonra daha sık rastlandığı söylenmekle birlikte en çok 50-59 yasları arasında görülmektedir. Uyarılma fazıyla ilişkili işlev bozukluğu olan kadınlarda sıklıkla orgazm sorunları da bulunmaktadır ve görece mutlu evli çiftlerden oluşan bir grupta kadınların %33’ünün cinsel heyecanı sürdürmede zorluk yasadıkları bulunmuştur. Cinsel uyarılma bozukluklarının nedenleri arasında performans korkusu ve ‘kendini seyretme’ davranışı önemli bir etkendir.

    Disparoni (Ağrı bozukluğu):
    Cinsel ağrı bozukluğu, cinsel ilişki öncesi, sırasında ya da sonrası sürekli ya da yineleyici bir genital ağrının olması olarak tanımlanmaktadır. Disparoni tanısının konulabilmesi için ağrının, vajinal ıslanma eksikliğinden veya vajinismustan kaynaklanmıyor olması gerekir.

    Kadınlarda ağrı vajen girişinde hissediliyorsa etiyolojide uyarılma eksikliği, hafif bir vajinismus durumu, vajinal enfeksiyon ve bartholini kisti gibi nedenler araştırılmalıdır. Eğer ağrı cinsel birleşmenin süresi uzadıkça azalıp kayboluyorsa uyarılma eksikliğine bağlı olduğu ortaya çıkmaktadır.

    Vajinismus:
    Erkeklerde benzeri bulunmayan, kadınlara özgü bir sorun olan vajinismus, vajina girişini koruyan kaslar, herhangi bir penetrasyon girişiminde bulunulduğunda spazmodik tepki vermeye şartlanmıştır. Bu bozukluk bu yüzden cinsel birleşmeyi imkânsız kılar.

    Vajinismus, vajinanın dış üçte birindeki kaslarda birleşmeyi engelleyecek biçimde, sürekli ya da yineleyici istem dışı kasılmalar olarak tanımlanabilir. Bu bozukluk belirgin bir sıkıntıya ya da eşler arasında sıkıntıya neden olmaktadır.

    Bu kasılma istemsiz, yani kadının bilinçli kontrolü dışında gerçekleşen bir kasılmadır. Bu kasılmaya tüm bedendeki kasılmalar, bacakların kapanması, adeta bir kitlenme, korku, cinsel birleşmeden kaçınma, girişin olmayacağı inancı eşlik eder. Nadiren, cinsel birleşme olmaktadır ancak kasılma sürdüğünden, cinsel birleşme ağrılı ve sıkıntılıdır. Vajinismus, genellikle cinsel yaşamın, daha doğrusu cinsel birleşme denemelerinin başlamasıyla birlikte, çok daha seyrek olarak ise jinekolojik muayene, kürtaj, zorlu ya da komplikasyonlu geçen doğumlardan veya benzeri deneyimlerden sonra gelişmektedir.

    Bu sorun kadının hem kendi kadınlığında eksiklik olduğunu düşünmesine hem de eşine karşı suçluluk hissetmesine neden olur. Erkek de, eşine karşı öfke duyabilir, ya da istenmeme, reddedilme olarak yaşadığı için kırgınlık, ereksiyon güçlüğü yaşayabilir. Bazen eşlerin bekaret konusunda şüphe duymalarına neden olabilir. Sıklıkla adli olaylara, boşanmaya, tecavüz girişimi ya da fiziksel şiddet davranışlarına neden olur.

    Cinsel İstek Azlığı:
    Genel olarak, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Hatta ülkemizde, kadınlar arasında en sık görülen cinsel işlev bozukluğudur. Bunun en temel nedeni, cinsellik ile ilgili mitlerin yaygınlığıdır. Toplumumuzda, cinselliğin, yalnızca erkeklere özgü olduğu, erkeklerin cinselliği istemeye, ondan zevk almaya ve doyuma ulaşmaya hakkı olduğu şeklinde yaygın bir inanç bulunmaktadır. Bu inanca göre, cinsellik kadınlar için bir “haz” ve “doyum” aracı değil bir “görev” dir .

    Genel isteksizlik yaşayan bayan, aynı ereksiyon sorunu çeken erkek gibi genel uyarıma tepki vermez, yani ıslanma ve genital vazokonjesyon belirtilerini göstermez.

    Tedavisi var mıdır?

    Öncelikle ilk değerlendirme için cinsel işlev bozuklukları konusunda deneyimli bir jinekoloji uzmanına başvurulmalıdır. İlk değerlendirme sorunun psikolojik, ilişkisel, duruma bağlı ya da fiziksel kaynaklı olup olmadığını ayırma açısından oldukça önemlidir. Cinsel İşlev Bozukluklukları fizyolojik bir neden bulunamadıysa Cinsel Terapi yöntemi ile tedavi edilebilmektedir.Cinsel terapi, cinsel soruna (cinsel işlev bozukluğu) odaklı psikoterapötik yaklaşımlar içerir. Bilgilendirme, yanlış inanışları düzeltme amaçlanır. Her cinsel işlev bozukluğuna özgü özel teknikler öğretilir. Süresi, ortalama 1-4ay arasında olmaktadır. Çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilmesine karşın, haftada en az bir görüşme yapılması idealdir.

    Uzm.Psk.Damla KANKAYA

  • Kadınlarda görünen cinsel işlev bozuklukları ve nedenleri

    Kadınlarda görünen cinsel işlev bozuklukları ve nedenleri

    Kadınlarda Cinsel İşlev Bozukluklarını değerlendirilirken, özellikle yaşanılan ilişkinin cinsellik dışı boyutları da göz önünde bulundurulmalıdır. Esiyle mutsuz olan, istemeden evlendirilmiş olan, eşinden psikolojik, fiziksel veya duygusal olarak şiddet gören, aldatılan, esi tarafından anlaşılmadığını hisseden ve esi ile cinsellik dışında başka bir paylaşımı olmayan, ilişkiden beklentileri karşılanmayan kadınlarda oldukça sık görülür.

    Ayrıca cinsellik hakkında tecrübesizlik,abartılmış ilk gece hikayeleri,travmatik cinsel yaşantılar,kızlık zarı ile ilgili korkutucu anlatımlar, eşler arası uyumsuzluk,değerli hissedilmeme,ilişkisel problemler gibi daha birçok neden belirtilmiştir.

    Kadınlardaki cinsel işlev bozuklukları şu şekilde tanımlanmaktadır;

    Kadında Cinsel Uyarılma Bozukluğu:
    Kadınlarda cinsel uyarılma bozukluğu, cinsel birleşmenin rahat bir şekilde gerçekleşmesi için gerekli olan vajinal ıslanmanın sürekli ve yineleyici bir biçimde yetersiz olması durumudur. Bu bozukluk, kişilerde sıkıntıya ya da kişiler arası ilişkilerde zorluklara neden olmaktadır.

    İnhibe Kadın Orgazmı:
    Kadınlarda orgazm bozukluğu, normal bir cinsel uyarılmayı izleyerek orgazmın sürekli olarak gecikmesi ya da yokluğu olarak tanımlanmaktadır. Orgazm sorununun daha çok çiftlerin orgazm ile ilgili bilgi ve beklentileriyle, erkeğin kendi gücünü ve performansını sorgulama tutumuyla oluşabildiği gözlenmektedir.

    Orgazm bozukluğu yaşayan bayan ise, aynı geç boşalan erkek gibi, orgazm refleksini serbest bırakma konusunda çeşitli derecelerde problem yaşamasına rağmen cinsel açıdan isteklidir.

    Kadında cinsel uyarılma bozukluğu tanısının konulabilmesi için kadınlarda rahat bir cinsel birleşmeye olanak tanıyan vajinal ıslanmanın sürekli olarak yetersiz olması gerekmektedir. Ayrıca klinisyenin, kadının yaşı, cinsel deneyimi ve aldığı cinsel uyarıların yeterliliği açısından baktığında orgazm olma yetisinin beklenenden daha az olduğu yargısına varması temeline dayanmalıdır. Bu bozukluk belirgin bir sıkıntıya ya da kişiler arası ilişkilerde zorluklara neden olmaktadır.

    Bu bozukluğun önemli psikolojik nedenleri arasında tutucu değer yargıları, suçluluk duyguları, cinsel travmalar, yetersiz cinsel bilgi ve deneyim, duygusal hazırladığının ya da eşle olan duygusal iletişimin yetersizliği, yetersiz ön sevişme ve cinsel uyarı, eşteki erken boşalma ya da ereksiyon güçlüğü nedeniyle yetersiz cinsel birleşme süresi sayılabilir.

    Kadındaki orgazm bozukluğu, yaşamın önceki dönemlerinde yokken sonradan da ortaya çıkabilir. En sık rastlanan nedenleri arasında, eşler arası uyumsuzluk, evlilik içi sorunlar, cinsel travma, çeşitli jinekolojik ve sistemik hastalıklar, kullanılan ilaçlar, alkol ya da uyuşturucu madde kullanımı.

    Kadın cinsel uyarılma bozukluğu tüm cinsel yakınmalarla başvuran kadınlar arasında %20-35 oranında saptanmıştır. Otuz yasından sonra daha sık rastlandığı söylenmekle birlikte en çok 50-59 yasları arasında görülmektedir. Uyarılma fazıyla ilişkili işlev bozukluğu olan kadınlarda sıklıkla orgazm sorunları da bulunmaktadır ve görece mutlu evli çiftlerden oluşan bir grupta kadınların %33’ünün cinsel heyecanı sürdürmede zorluk yasadıkları bulunmuştur. Cinsel uyarılma bozukluklarının nedenleri arasında performans korkusu ve ‘kendini seyretme’ davranışı önemli bir etkendir.

    Disparoni (Ağrı bozukluğu):
    Cinsel ağrı bozukluğu, cinsel ilişki öncesi, sırasında ya da sonrası sürekli ya da yineleyici bir genital ağrının olması olarak tanımlanmaktadır. Disparoni tanısının konulabilmesi için ağrının, vajinal ıslanma eksikliğinden veya vajinismustan kaynaklanmıyor olması gerekir.

    Kadınlarda ağrı vajen girişinde hissediliyorsa etiyolojide uyarılma eksikliği, hafif bir vajinismus durumu, vajinal enfeksiyon ve bartholini kisti gibi nedenler araştırılmalıdır. Eğer ağrı cinsel birleşmenin süresi uzadıkça azalıp kayboluyorsa uyarılma eksikliğine bağlı olduğu ortaya çıkmaktadır.

    Vajinismus:
    Erkeklerde benzeri bulunmayan, kadınlara özgü bir sorun olan vajinismus, vajina girişini koruyan kaslar, herhangi bir penetrasyon girişiminde bulunulduğunda spazmodik tepki vermeye şartlanmıştır. Bu bozukluk bu yüzden cinsel birleşmeyi imkânsız kılar.

    Vajinismus, vajinanın dış üçte birindeki kaslarda birleşmeyi engelleyecek biçimde, sürekli ya da yineleyici istem dışı kasılmalar olarak tanımlanabilir. Bu bozukluk belirgin bir sıkıntıya ya da eşler arasında sıkıntıya neden olmaktadır.

    Bu kasılma istemsiz, yani kadının bilinçli kontrolü dışında gerçekleşen bir kasılmadır. Bu kasılmaya tüm bedendeki kasılmalar, bacakların kapanması, adeta bir kitlenme, korku, cinsel birleşmeden kaçınma, girişin olmayacağı inancı eşlik eder. Nadiren, cinsel birleşme olmaktadır ancak kasılma sürdüğünden, cinsel birleşme ağrılı ve sıkıntılıdır. Vajinismus, genellikle cinsel yaşamın, daha doğrusu cinsel birleşme denemelerinin başlamasıyla birlikte, çok daha seyrek olarak ise jinekolojik muayene, kürtaj, zorlu ya da komplikasyonlu geçen doğumlardan veya benzeri deneyimlerden sonra gelişmektedir.

    Bu sorun kadının hem kendi kadınlığında eksiklik olduğunu düşünmesine hem de eşine karşı suçluluk hissetmesine neden olur. Erkek de, eşine karşı öfke duyabilir, ya da istenmeme, reddedilme olarak yaşadığı için kırgınlık, ereksiyon güçlüğü yaşayabilir. Bazen eşlerin bekaret konusunda şüphe duymalarına neden olabilir. Sıklıkla adli olaylara, boşanmaya, tecavüz girişimi ya da fiziksel şiddet davranışlarına neden olur.

    Cinsel İstek Azlığı:
    Genel olarak, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Hatta ülkemizde, kadınlar arasında en sık görülen cinsel işlev bozukluğudur. Bunun en temel nedeni, cinsellik ile ilgili mitlerin yaygınlığıdır. Toplumumuzda, cinselliğin, yalnızca erkeklere özgü olduğu, erkeklerin cinselliği istemeye, ondan zevk almaya ve doyuma ulaşmaya hakkı olduğu şeklinde yaygın bir inanç bulunmaktadır. Bu inanca göre, cinsellik kadınlar için bir “haz” ve “doyum” aracı değil bir “görev” dir .

    Genel isteksizlik yaşayan bayan, aynı ereksiyon sorunu çeken erkek gibi genel uyarıma tepki vermez, yani ıslanma ve genital vazokonjesyon belirtilerini göstermez.

    Tedavisi var mıdır?

    Öncelikle ilk değerlendirme için cinsel işlev bozuklukları konusunda deneyimli bir jinekoloji uzmanına başvurulmalıdır. İlk değerlendirme sorunun psikolojik, ilişkisel, duruma bağlı ya da fiziksel kaynaklı olup olmadığını ayırma açısından oldukça önemlidir. Cinsel İşlev Bozukluklukları fizyolojik bir neden bulunamadıysa Cinsel Terapi yöntemi ile tedavi edilebilmektedir.Cinsel terapi, cinsel soruna (cinsel işlev bozukluğu) odaklı psikoterapötik yaklaşımlar içerir. Bilgilendirme, yanlış inanışları düzeltme amaçlanır. Her cinsel işlev bozukluğuna özgü özel teknikler öğretilir. Süresi, ortalama 1-4ay arasında olmaktadır. Çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilmesine karşın, haftada en az bir görüşme yapılması idealdir.

    Uzm.Psk.Damla KANKAYA

  • Vajinismus ve botoks

    Vajinismus ve botoks

    Vajinismus tedavisinde son dönemlerde botoks ile tedavi daha popüler olmaya başladı. Botoks yapılırken kullanılan madde bir çeşit zehirdir. Etkisini sinir dokusunu tahrib ederek gösterir. Bu nedenle o sinirin uyardığı kaslar felç olur.Bu felç geçicidir . 4-6 ay içinde sinir lifleri yenilenir ve kaslardaki bu felç durumu ortadan kalkar. Botoksun yüz kırışıklıklarını düzeltme etkiside bu şekildedir ve geçici bir durumdur.

    Vajinismus vagen kaslarının aşırı derecede kasılması ve ağrı ile birlikte ilişkiye müsaade etmemesi durumudur. Eşler arası büyük sorunlara yol açmaktadır.

    Tedavi yöntemleri arasına botoks son zamanlarda katılmıştır. Vagen kaslarının spazmını engellemek için geçici felç oluşturan bu toksinin uygulanması ile ilişkinin temini fikri oluşmuş ve başarılı sonuçlar alınmıştır.

    Toksin vagen kaslarına uygulanır. Etkisini bir hafta içinde göstermeye başlar. Ancak uygulamadan sonra ilişki denemesi 2 hafta sonra yapılmalıdır. Vagen kaslarındaki bu gevşeklik ortalama 4 ay sürer, sonra düzelir. Bir kere ilişki oluştuktan sonra genellikle sorun çözülmekte ve yeniden ilaç kullanımı gerekmemektedir.

    Hafif alkol ve sakinleştiriciler ilk ilişki öncesi faydalı olur.

    Op. Dr. Turgay KARAKAYA tarafından yazılmıştır.

  • Vajinismus hakkında 9 yanlış inanış

    Vajinismus hakkında 9 yanlış inanış

    Kadınlarda görülen cinsel fonksiyon bozukluklarından biri olan “vajinismus” nedir? Vajinusmus hakkında yanlış bilinenler neler? İşte o inanışlar ve doğruları…

    Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen, vajinismus hakkındaki en yaygın dokuz yanlış inanışı ve doğruları anlattı.

    VAJİNİSMUSU OLAN KADINLAR FRİJİTTİR!
    Bu tanım, cinsel soğukluk/cinsel isteksizlik anlamına gelen, kırıcı bir terimdir. Vajinismus olan çoğu kadının cinsel istek konusunda sorunu yoktur. Seks esnasında acı duyan ve rahatsız olan bir kadının, cinsellikten kaçınması doğaldır.

    VAJİNİSMUS ZAMANLA DÜZELİR!
    Vajinismus, kendiliğinden düzelmez. Tedavi olmayı gerektirir. Erken tedaviye başlanması, sonucun daha çabuk alınmasını sağlar. En kötüsü bu durumu kabullenerek yaşamaya devam etmektir ya da çoğunluğun kendisi gibi olduğunu düşünmektir.

    KENDİNİ ZORLAYARAK DA OLSA DENEMEYE DEVAM ETMEK GEREKİR!
    Ağrı ve rahatsızlık varken ilişkiye girmeye çalışmak, sadece durumu daha da kötü yapar. Zorlamanın yararı yoktur. Tedavi sürecine girene kadar cinsel ilişki denemesi yapmamak gerekir.

    Vajinismus

    VİTAMINLER, GEVŞEME, ALKOL, CİNSEL İÇERİKLİ FİLM İZLEMEK VAJİNİSMUSU TEDAVI EDER!
    Bunların hiçbiri vajinismusu tedavi etmez. Ancak ana tedaviye destek olabilir.

    SEKS SIRASINDA AĞRI OLMASI, BEKLENEN BİR DURUMDUR!
    Belki ilk cinsel ilişkide biraz rahatsızlık duyulabilir ama devam eden ağrılı cinsel birliktelik normal değildir, tedavi gerektirir.

    VAJİNANIN DAR OLMASI VAJİNİSMUSA YOL AÇAR!
    Vajinismusta, vajinal kasların istemsiz kasılması söz konusudur. Bu durum, cinsel ilişkiyi imkansız kılar. Normal bir kadında, vajina fiziksel olarak ilişkiye engel olmaz ve esneme kapasitesine sahiptir.

    Tecrübe ve deneyimlerimizle Vajinismusu yenelim Tıklayın!

    VAJİNİSMUS TEDAVİ EDİLEMEZ!
    Tamamiyle yanlış, vajinismus yüksek oranda tedavi edilebilir.

    CERRAHİ MÜDAHALE SORUNU ÇÖZEBİLİR!
    Vajinismusu tedavi edecek cerrahi bir uygulama yoktur. Tedavi ancak bir program dahilinde yapılabilir. Nadiren cerrahi müdahale gerektirebilecek durumlar olsa da bunlar çok nadirdir.

    VAJİNİSMUSLU KADINLAR GEÇMİŞTE CİNSEL İSTİSMARA UĞRAMIŞLARDIR
    Vajinismusun altında yatan fiziksel ve duygusal pek çok sorun olabilir. Cinsel istismar bunlardan sadece biridir.

    elele.com.tr

  • Vajinismus tedavisi zor mu?

    Vajinismus tedavisi zor mu?

    Vajinismuslu hastalarımızın büyük bir çoğunluğu bize başvurma konusunda oldukça isteksiz görünmektedir. Bu durumun nedenlerinin başında hastalığın kendi doğası gelir. Yani vajinismuslu kadının bir yarısı tedavi olmak isterken diğer bir yarısı adeta tedaviden kaçmak ister. Vajinismus tedavisi zor mu?

    İkinci önemli neden ise vajinusmuslu kadına vajinası yabancıdır. Yani bir anlamda kadın vajinasının sorumluluğunu almadığı sürece kendini “temiz ve iyi hisseder” işte bu nedenle “hemen 1 seansta” yada anestezi altında, ya da alkollüyken, hipnozla , yani sorumluluğu almadan bir çözüm arayışına girer. Maalesef sorumluluğu almadan yaşanacak başarı geçici olur yani kişi ertesi gün yaşayacağı ilişkide tekrar başarısız olur.

    Üçüncü önemli neden ise malesef deneyimsiz ya da ehliyetsiz kişilerce gerçekleştirilen cinsel terapi deneyimleri vajinismuslu kadını ya da eşini umutsuzluğa ve karamsarlığa sürükler. Bir çok hastamız “doktor bey biz parmak egzersizi gibi yöntemler istemiyoruz” diye dirençli bir biçimde tedaviye gelmektedir. Burada sorumluluğu hastaya vermeden, yeterince bilgilendirme yapılmadan, güven kazanılmadan en basit egzersizlerde bile sorun yaşanacağını vurgulamak isterim.

    Vajinismus_tedavisi_zor
    Vajinismus tedavisi zor mu?

    Deneyimli bir terapistle adım adım vajinismusun çözülme ihtimali yüzde 90’ların üzerinde iken vakit ya da eğitim ya da deneyim eksikliği ya da “kolaya kaçma” bu oranı yüzde 10’lara kadar düşürmektedir. Cinsel terapilerin en önemli özelliği sorumluluğu hastanın kendisine verebilmesi, ağrı, kanama, mahremiyet ihlali yaşanmaması, kontrolün tamamen hastanın kendisinde olması ve kalıcı iyileşme sağlamasıdır. Ortalama 5 seans bir çok hasta için yeterli olmaktadır.

    Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU

  • Vajinismus Hakkında Herşey

    Vajinismus Hakkında Herşey

    Vajinismus günümüzde kadınlarda sık rastlanabilen bir sağlık sorunudur. Vajinismus hakkında herşey makalemizde vajinismus nedir? vajinismusun nedenleri ve belirtileri nelerdir? Vajinismus tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdik. Vajinismus ilişki sırasında kadının pelvis kaslarının kasılması, acı ve ağrıya neden olması yüzünden cinsel birleşmenin olamaması olarak tanımlanabilir.
    Ağrılı seks vajinismusun ilk belirilerindendir. Ağrı penetrasyon (penis vajina birlikteliğini içeren cinsel birleşme) sırasında olur.

    Vajinismus Belirtileri
    Vajinaya penis girişinin ağrılı ve güç olması
    Cinsel birleşmenin rahatsız edici olması veya hiç olmaması
    İlişki sırasında korku, gerginlik, yanma batma.
    Cinsel ağrılar.
    Jinekolojik muaynede zorlanma
    Cinsel ilişki sırasında acıdan dolayı cinsellikten soğuma
    Cinsel birleşme esnasında bacaklarını kapama, eşini itme vb.

    Vajinismusun Psikolojik Nedenleri
    Korku( cinsellikten, seksten korkma)
    Anksiyete or stres
    Eşi sevmeme, beğenmeme
    Çocuklukta yaşanılan travmalar(taciz, tecavüz vb)
    Nedensiz(bazı vajinismuslarda ise hiç bir neden tespit edilememiştir)

    Vajinismusun Fiziksel Nedenleri
    Anatonik, vajina yapısı ile ilgili sorunlar
    Vajinal mantarlar
    Pelvik kastları hastalıkları
    Yaşla ilgili sorunlar, rahimin tam gelişmemiş olması vb
    Kist
    Kullanılan bazı ilaçların yan etkileri
    Vulva sendromu

    Vajinismus Tedavi Yöntemleri
    Ameliyatla kızlık zarını aldırma(maalesef pek sonuç vermiyor)
    Vajinaya penis yerine eşinizin veya kendinizi parmağınızı sokma, böylece birleşme için antreman yapma.
    Vajina genişletme ameliyatı
    Vibratör kullanımı
    Narkozla birleşme
    Botoks
    Hipnoz
    Hayal terapisi tedavileri
    Kegel egzersizleri

    Doktorlar vajinismusun tam nedenini bilmiyorlar. Fakat seks korkusuna bağlantılı olarak ortaya çıktığı düşünülüyor. İdrar yaparken idrar akışını dilediğimizde durdurmak için kullandığımız vajina kaslarıyla kegel egzersizleri yapmak vajinismustan kurtulmanın etkili yollarındandır.
    pelvis kaslarınızı sıkın, 2 saniye tutup bırakın.
    Kegel egzersizlerinin amacı yıpranmış ve güçsüz düşmüş olan bu kas gruplarının güçlenmesini ve işlevlerini daha iyi yerine getirmesini sağlamaktır, bu egzersizler halter kaldırmaya benzer, ağırlık kaldırdıkça kol kasları nasıl güçlenirse bu egzersizleri uyguladıkça pelvis tabanı kasları güçlenir ve vajinismusu yenmenize yardımcı olur.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Seks Yapma Korkusu Vajinismus

    Seks Yapma Korkusu Vajinismus

    Seks yapma korkusu olarak bilinen vajinismus; kadının bilinçli olarak cinsel ilişkiye girmek istemesine rağmen, penis-vajina birlikteliği sırasında, başta aşk kaslarını (pelvik taban kasları) ani ve istemsiz bir şekilde sıkması ve bununla beraber korku, endişe veya panikle tüm bedenini kasması, eşini itmesi, bacaklarını kapatması ve cinsel ilişkiye girememesidir. Diğer bir değişle, cinsel birliktelik sırasında, hata bunu denemeden önce vücudun korkuyu bedenle ifade etmesi olarak da ifade edilebilir . “Canım çok yanacak!”, “Çok kanamam olacak!”, “Kilitlenip kalacağım ve doktorlar bizi hastanede levye ile ayıracak!”, “İçimde bombalar patlayacak!” gibi abartılı ve yanlış inanışlardan dolayı hissedilen korku ve tehlike algısının bilinçdışından aktarılması sırasında, istemsiz kasılmalar ortaya çıkar, psikolojik ve fiziksel bir panik haliyle tüm bedenle “Giriş yok!” mesajı verilir. Seks yapmaktan korkan, seks yapmaktan kaçınan veya seks yapmayı erteleyen birçok çift, vajinismus olduğunu bilmeden vakit kaybediyor, evliliklerini ya da beraberliklerini tehlikeye atıyor ve ciddi özgüven sorunları yaşıyor. Ancak şunun altını çizmekte fayda var;vajinismus kader değildir, yüzde yüz tedavisi vardır ve cinsel terapidir. Bunun için öncelikle sorunun kabul edilmesi ve daha sonra datecrübeli bir cinsel terapiste başvurmak yeterlidir.

    CİNSEL İLİŞKİYE GİREMİYORUM…

    Ben 4 aylık evli bir bayanım. Daha önce hiç cinsel ilişki yaşamadım. Ara sıra yaptığım mastürbasyonların dışında bedenime dokunmazdım bile… Eşimle cinsel ilişki yaşayamamamız psikolojimi bozdu. Bir kadın doğum uzmanına kontrole gittim fakat hiçbir şekilde vajinama temas edemedi. Bu nedenle benim vajinismus olabileceğimi söyledi. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Ne olur bana yardımcı olun.

    J.B./Çukurambar

    Erkeğin cinsel organı penis ile vajinanın birbirine nüfus etmesi anında vajina kaslarının istemsiz kasılmasına vajinismusdenir. Bu istemsiz kasılma sadece eşinizin penisiyle değil, sizin ya da eşinizin parmağı ya da tampon sonucu da olabilir.Vajinismus (vajinanın tamamen kapanması) cinsel birleşmeyi zor ya da imkânsız hale getiren bir durumdur. Belirtileri kadından kadına değişiklik gösterebilir. Cinsel birleşmeniz bozulur ya da tamamen durur. Çünkü vajinismus sorunları cinsel ilişki yaşamanızı hatta aile kurabilmenizi bile engelleyebilir. Ayrıca jinekolojik muayene ya da pelvik muayene de zor ve imkânsız bir hale gelebilir. Hatta bazı durumlarda doktor muayene etmeden önce anestezik müdahale gerekebilir. Yine de, vajinismus kader değildir ve cinsel terapi programları ile %100 tedavisi mevcuttur. Bu nedenle size vakit geçirmeden bir cinsel terapiste başvurmanızı önerebilirim.

    İLK GECE KORKUSU…

    Ben önümüzdeki hafta evleniyorum ve bakireyim, daha önce hiç cinsel tecrübem olmadı. İlk cinsel ilişki yaşayacağım kişi eşim olacak ve çok korkuyorum. Daha şimdiden kasılıyorum, seks yapacağımız aklıma gelince bayılacak gibi oluyorum. Vajinismus diye bir şey durdum. Eşime yanlış davranıp onu bu illete sürüklemek istemiyorum. Bu nedenle, ilk gecede nasıl davranmam gerektiğini öğrenmem lazım. Bu konuda bana yardım edebilir misiniz?

    A.K./Balgat

    İçinde bulunduğunuz kötü durumun sorumlusu ne sizsiniz, ne de eşiniz. Sorumlu olan toplumumuz. Bizlere cinselliği öcü gibi gös­teren eğitim sistemimiz, çevremiz, ailemiz cinsel bilgiler edinmememiz, buna karşılık mutsuzluğa mahkûm olabilmemiz için birbirleriyle adeta yarı­şıyorlar. Şu andan itibaren yapabileceğiniz tek şey var. Cinsellikle ilgili bir takım yol gösterici kitaplar edinin. Bu kitapları eşinizle birlikte okuyun. Bilgi dağarcığınızı doldurduğunuzda artık işiniz nispeten daha kolay olacaktır. Bu arada erotizme açık olun. Sizi cinsel yönden tahrik edecek şeyler­den kaçınmayın. Hatta gerekirse erotik dergiler alın, erotik filmler seyredin. Siz ancak olabildiğince cinsel bilgiler edindikten ve iyice tahrik olduk­tan sonra yeni bir denemeyi başarıyla geçekleştirebilirsiniz. Bunu tek başınıza yapamıyor, cinsellikle ilgili doğru bilgileri öğrenemeyeceğinizi düşünüyorsanız, eşinizle birlikte bir cinsel terapiste başvurabilirsiniz.

    YATAKTAN KAÇIYORUM…

    Ben 3 aylık hamile bir kadınım. Eşimle 3 ay evvel evlendik. İlk gecemizde zar zor da olsa cinsellik yaşayabildik ama inanılmaz bir acı ve ağrı hissettim ve bir daha seks yapamadık. Eşim ön sevişme süremizi uzun tutuyor ve beni hiç incitmiyor ama ben yinede sevişirken ağrı çekiyorum., eşimi itiyorum ve yataktan kaçıyorum. Ayrıca hiç orgazm yaşamadım. Ne yapmamı önerirsiniz?

    G.U./Mamak

    Vajinismus kadının bir takım korkuları nedeniyle kasılarak ilişkinin gerçekleşmesine izin vermemesidir. Size tam olarak vajinismus dememiz şu an için mümkün değil, bunun için ayrıntılı olarak cinsel öykünüzün alınması ve jinekolojik muayene olmanız doğru olacaktır. İlk ilişkinin zor geçmiş olması sizi olumsuz etkilemiş, ancak normal şartlarda kadın rahat olur, gevşer ve yeterince sulanırsa ne ilk ilişkide ne de daha sonraki ilişkilerde acı, ağrı, kanama olmaz. Siz korkularınızdan dolayı kendinizi kasıyorsanız ve yeterince ıslanmıyorsanız, ilişkiye girmeniz zorlaşır. Öncelikle rahat olmalısınız, seksin iki kişi arasında zevkin paylaşımı olduğunu ve acı verici bir şey olmadığını düşünmelisiniz. Ayrıca eşinizle birlikte bir cinsel terapistten yardım almanız faydalı olacaktır.

    Vajinismus Hakkında Herşey için tıklayınız!

    SANIRIM BEN VAJİNİSMUSUM…

    Ben 2 senelik evli bir bayanım ve internetteki yazılarınızdan anladığım kadarıyla vajinismusum. Eşim çekingen biri olduğu için doktora gidemiyoruz. Sizce bunu nasıl çözebiliriz?

    L.E./Yüzüncüyıl

    Vajinismus istemsiz kasılma veya vajinan içine bir nesnenin girilmesiyle (tampon, parmak, penis, spekulum), “aşk kasları” adını verdiğimiz pelvik taban kaslarının refleks sonucu kasılmasıdır. Aşk kaslarının kasılması rahatsızlıktan kaynaklanan acı, yanma ve ağrıya neden olur. Vajinismusun çözümünde kadının rahatlaması, gevşemesi, yeterince ön sevişme yapılması ve kadının yeterince ıslanması çok önemlidir. Gevşeme ve nefes egzersizleri faydalı olacaktır. Size tavsiyem mutlaka bir cinsel terapiste gitmeniz yönünde olacaktır.

    CİNSELLİKTEN KORKUYORUM…

    Ben 18 yaşındayım ve neredeyse 8 aydır süregelen bir ilişkim var. Erkek arkadaşımın isteği üzerine cinsel ilişki yaşamaya karar verdik ama bir türlü cinsellik yaşayamadık. Aslında bende istiyorum ama bir anda ayaklarımı kapatıyor ve istemsiz olarak erkek arkadaşımı itiyorum. Sizce bu neden oluyor?

    İ.O./Çankaya

    Vajinismus, vajina kaslarının kontrolsüz bir şekilde kasılması sonucu ortaya çıkan bir cinsel işlev bozukluğudur. Vajina penis birleşmesi sırasında kadında meydana gelen kasılmaların cinsel ilişkiyi zorlaştırması hatta imkânsız bir hal almasına neden olmasıyla bilinmektedir. Hem psikolojik hem de fiziksel nedenlere bağlı olarak gelişen vajinismus oldukça karmaşık bir sorundur. Vajinismusun cinsel travma, cinsel istismar, psikolojik faktörler ve cinsel ilişki sırasında duyulan rahatsızlık öyküsü de dahil olmak üzere pek çok olası nedeni vardır. Bazen ise nedeni bile bulunamamaktadır. Vajinismus tedavisi cinsel terapi ile yapılmaktadır. Kegel egzersizleri, vajinada bulunan pelvik taban kaslarının tekrarlayıcı kasılma ve gevşemelerini sağlamaktadır. Bu egzersizler vajinal kaslar üzerindeki kontrolü geliştirmede yardımcı olmaktadır. Size tavsiyem Kegel egzersizleri yapmanız ve mutlaka bir cinsel terapistten yardım almanız yönünde olacaktır.

    Cem Keçe

  • Vajinismus tedavisinde eşlerin rolü

    Vajinismus tedavisinde eşlerin rolü

    Vajinismus, kadın bedeninde cinsellik algısına bağlı olarak gelişen bir fonksiyon bozukluğu olsa da, eşin doğru davranışı tedavi sürecini hızlandırır.

    Maalesef bir çok kişi için cinsellik penis-vajen birlikteliği ve 3-5 dk da boşalmak olarak yaşanır. Oysa kadının rahatlaması, gevşemesi, penisi kabul eder hale gelebilmesi için usulünce ve yeterli sürede sevişme işin en önemli bölümüdür. Usulünce den kasıt; cinselliği beden ve ruh bütünlüğü içinde yaşamaktır. Her iki taraf bu bütünlükte eksik olan taraflarını (enerjilerini) tamamlamayı, birbirlerinde yok olarak başka bir şey olmayı hedeflemelidir. Bu hedefe giderken bedenin, her bir noktası, 5 duyunun (koku, dokunma, tat, işitme, görme) her biri kullanılmalıdır.

    Bu anlamda kadın ve erkek kendi bedenlerini tanımalı, bedenin ihtiyaçlarına kulak vermelidir. Aynı zamanda çiftler birbirlerinin bedenlerini ve ihtiyaçlarını, zevklerini keşfetmeye onları dikkate almaya niyetli olmalıdır.

    İşte bu noktada erkek vajinismus sorununun çözümüne büyük oranda yardımcı olabilir. Kadın bedenini penisi alabilir hale getirmek erkek için mümkünken maalesef çoğu erkek “bu onun sorunu, sorununu çözsün bende gireyim. O istemiyorsa ben ne yapabilirim” savunmasıyla kendilerini güzel şeyleri keşfetmeye kapatıyor.

    Evet sorun kadının olsada, cinsellik birlikte yaşanır,hazlar uyumlu eylemlerle her iki taraf için artar. Erkek kadın bedenini ve ruhunu nasıl kullanacağını keşfederse bu iki taraf içinde güçlü, keyifli, haz dolu bir birlikteliğe kapı açar.

    Bu anlamda vajinismus tedavi sürecinde her iki taraf ruh beden birlikteliğinde, cinsel doyumu keşfedecek teknikleri öğrenerek vajinismusu nimete dönüştürebilir. Zira birçok penisi rahatlıkla alan kadın ve 2 dk da vajene girip boşalan erkek vardır. Ancak bunun doyumlu bir cinsellikle alakası yoktur. Cinsellik , ruh ve bedenin her bir hücresinin doyumuyla yaşandığında, cinsellikten beklenen faydalar çiftlerin yaşamlarına yansır.

    Hal böyleyken kadın kendi sorunuyla ilgilenirken en az onun kadar erkek de yapması gerekenleri öğrenip uygulamaktan sorumludur.

    2 yıllık evli vajinismus şikayetiyle gelen hastam S.F ile yaptığımız bilinçaltı çalışmada ortaya çıkan sonuç S.F bir kez eşini aldığında eşinin gözünde büyüsünü kaybedeceğini zannediyordu. Daima arzulanma isteği onu ‘vermekten’ alıkoymuştu.

    Bilinçaltı yeniden “fazla naz aşık usandırır” formatında yapılandırıldı. Sürekli gündemde kalmak için geliştirilen formülün pratik yaşama zarar verdiği, daha da vereceği fark ettirildi. Bilinç ve bilinçaltı aynı frekansa geldi. Bu arada eşin davranış modeli düzeltildi. Böylece S.F ve eşi arzulu doyumlu bir cinsel yaşamın nimetlerinden istifade edebildiler.

    VajinismusTecrübe ve deneyimlerimiz için tıklayın!

  • Cinsel geğirti bozukluğu

    Cinsel geğirti bozukluğu

    Mide ya da yemek borusundaki havanın karın kaslarının kasılmasıyla zorlu bir biçimde ağızdan çıkartılması olayı olan “geğirme” doğal bir durum ve genelde yutulan hava veya yiyeceklerin sindirim sırasında çökmesi yüzünden oluşuyor. Geğirme sıklıkla mide ülseri, midenin kardia bölümü bozuklukları ya da safra yolları ve kesesi hastalıklarında ortaya çıkan bir belirti olabiliyor. Bunun yanı sıra psikolojik ve cinsel sorunları bulunan bazı kişilerde geğirme belirtisine rastlanabiliyor, cinsel sorunlara ve günlük faaliyetlere engel olduğunda ciddi bir durumun göstergesi olabiliyor.

    HANGİ KADINLARDA GÖRÜLÜYOR…

    20 yıla yakın yürüttüğüm uzun araştırmalar sonucunda, (1) erken yaşta evlenen, (2) kadın olmadan anne olan, (3) ilk geceye dair bilgisiz, tecrübesiz ve anlayışsız bir eşe sahip, (4) cinselliği ayıp, günah ve yasak olarak algılayan, (5) rüyalarında ağabey, erkek kardeş, baba, amca ve dayı gibi erkeklerle seks yaptığını gören (ensestiyöz içerikli rüyalar) ve (6) karabasan tecrübesi olan kadınlarda “cinsel geğirti bozukluğu” adını verdiğim yeni bir cinsel işlev bozukluğu tanımladım.Umarım bilim camiasında en kısa zamanda karşılığını bulur…

    TETİKLEYEN SEBEPLER…

    Aile baskısı sonucu evlenmek zorunda kalma, evliliği aileden kaçış olarak görme, gebe kalınması sonucu evliliği seçmek zorunda kalma ve özenti sonucu evlenme gibi nedenlerle erken yaşta yapılan evlilikler ciddi psikolojik bozukluklara neden olabiliyor. Henüz evliliğe hazır olmadan diğer bir değişle, evlilik bilincine erişmeden yapılan evliliklerde cinsel bilgisizlik ya da yanlış bilgilenme, hatalı bilişsel şemaların oluşumuna yol açabiliyor. Bunun sonucunda da, suçluluk duyguları, gerçek olmayan beklentiler, endişe ve kaygı hissi yaratan psikolojik travmalar meydana gelebiliyor. Ayrıca, yanlış cinsel bilgilendirme sonucu cinselliğin ayıp, günah ve yasak olarak benimsenmesi, ileriki dönemlerde cinsellikle ilgili doğru ve güvenilir bilgi edinmenin zorlaşmasına, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizlik sonucu meydana gelebilecek olan psikolojik kökenli sorunların ise kaçınılmaz olmasına neden olabiliyor. Bu tarz birlikteliklereerkek partnerin tecrübesizliği ve anlayışsızlığı da eklendiğinde, kadınların psikolojik durumu bir hayli olumsuz etkilenebiliyor. Bilindiği gibi, kızlık zarına verilen aşırı önemden dolayı, ilk gece kâbusunu kadınlar erkeklere oranla daha çok yaşıyor. İlk gece, kadınlarda genellikle aşırı kanama olacağı ya da kanama olmayacağı ve penetrasyon (penis-vajina birlikteliği) sırasında acı çekileceği korkusundan dolayı, kadın cinsel işlev bozukluklarından en sık karşılaştığımız vajinismus ve yine, aynı şekilde, kadının cinsellikten kaçınmasının bir başka dışavurumu olarak karşımıza çıkan cinsel uyarılma bozukluğu ve cinsel isteksizliğin dışında cinsel geğirti bozukluğuna da rastlanabiliyor. Cinsel geğirti bozukluğunu tetikleyen bir başka ve en önemli neden ise rüyada görülen ensestiyöz ilişkiler… Toplumsal, kültürel, sosyal ve psikolojik süreçleri içinde barındıran pek çok nedenden dolayı,“ensestiyöz içerikli rüyalar”ortaya çıkabiliyor. Freud’un geliştirmiş olduğu ve fallik dönemde ortaya çıkanelektra kompleksi ve ağır ruhsal bozukluklarensestiyöz içerikli rüyaların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Cinsel geğirti bozukluğunda, özellikle rüyada ve erkek partnerle yaşanılan cinsel ilişki sırasında, fantezi ya da flashback şeklinde ortaya çıkan “ensestiyöz görüntüler ve imajinasyonlar” kadını rahatsız ediyor, seks öncesi, seks sırasında ve seks sonrasında geğirmesine yol açabiliyor.

    BASTIRILMIŞ CİNSELLİĞİN DIŞA VURUMU: “GEĞİRTİ VE KARABASAN SENDROMU”

    Toplumsal nedenler, aile bakış açısı ve yetiştirilme tarzı, kültürel farklılıklar, cinsellik hakkındaki doğru bilinen yanlışlar, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizlik, dini ve ahlaki açıdan yasaklanmış kadın ve erkek ilişkileri, 3 ile 6 yaş arasında alt benliği (id) oluşturan zihin yapısına kodlanıyor. Bu kodların üst benlikle (süperego) verdiği mücadele sonucunda seksten kaçınma davranışı ortaya çıkabiliyor. Konu cinsellik olunca, özellikle kadınlarda meydana gelen dışavurumlar cinsel geğirti bozukluğu olarak karşımıza çıkabiliyor ve şu belirtilere rastlanıyor: (1) Partnerlerle yapılan cinsel ilişki öncesinde, cinsel ilişki sırasında ve cinsel ilişki sonrasında gerçekleşen istemsiz geğirtiler, (2) göbek altı ve ayak parmak uzuvlarında sıkça rastlanan istemsiz kasılmalar, (3) cinsel ilişki sırasında ağrı ve acı duyma, (4) klitorise ve erojen bölgelere dokunulmasından hoşlanmama, (5) nefes alıp vermede zorlanma …Çoğunlukla dini ve ahlaki açıdan kabul görmeyen erotik-ensest rüya ya da fanteziler, cinsel haz almanın günah ve yasak olduğu bilinciyle, kadının iç dünyasında kendi kendini cezalandırmaya yol açabiliyor. Kendi kendini cezalandırmanın en çok görülen şekillerinden biri de karabasanlar… Bilindiği üzere, rüya sırasında görülen ya da yapılan eylemlerin fizyolojik etkisi olarak “ karabasan” terimi kullanılıyor. Aslında, bilimsel olarak karabasanteriminin anlamı, REM uykusu sırasında, beyindeki hareket emir noktasının çalışmaması nedeniyle, kişinin hareket etmek istemesine rağmen hareket özgürlüğünün olmaması, sesinin çıkamaması… Beynin hareket etme ve konuşma noktasını kapatmasının nedeni, yine kişinin kendisini korumaya yönelik güvenlik sistemi kurmasından kaynaklanıyor. Özellikle heyecanlı durumlar, ensestiyöz rüyalar ve fanteziler gibi olmaması gereken bir şeyin gerçekleştiği rüyalarda ve fantezilerde, bu tarz bir savunma mekanizması görülebiliyor.

    STRES TETİKLİYOR…

    Anksiyete, depresyon, cinsel sorunlar ve stres geğirti oluşumunu tetikleyebiliyor. Kadınların çoğunun stresle geğirme arasında bir ilişki olduğunu bildirmesine karşın, aslında bu stres normal kişilere göre farklı değil… Bu kadınlarda stresin algılanması abartılı oluyor. Yani, bu kişilerde uyaranlara karşı mide-bağırsak duvar gerginliği sağlıklı bireylere göre abartılı algılanıyor. Stres geğirmeyi tetikleyebiliyor veya alevlendirebiliyor. Bu kadınlarda stres sırasında, geğirmenin ortaya çıkması normal bireylerdekinden daha olası… Strese karşı artan bu duyarlılıktan sorumlu mekanizmalar tam olarak anlaşılamamış ise de bağırsağın sinir kontrolü ile ilgili olduğu düşünülüyor.

    PSİKOSOMATİK BOZUKLUK OLARAK ELE ALINMALI…

    Ruh ve beden arasındaki ilişki psikosomatik terimi altında inceleniyor. Psikosomatik tıp, insanı biyolojik ve fizyolojik özellikleri, ruhsal ve psikolojik yapısı ve sosyal, kültürel ve çevresel yapısıyla ele alıyor. Geğirme gibi psikosomatik organ bozuklukları, kalpte çarpıntı gibi fonksiyonel bozukluklar ve kanser gibi somatopsişik bozukluklar olmak üzere psikosomatik bozukluklar birkaç tipe ayrılıyor. Psikosomatik bozuklukların görülmesinde genetik, fizyolojik, bedensel, psikolojik, ruhsal ve çevresel etkenler rol oynuyor. Erken çocukluk döneminde ailesel faktörler çok önemli… Aile bireylerinin geğiren bireylerden oluşması, ebeveynlerden herhangi biri veya ikisinin kronik bir hastalığa sahip olması, ebeveynlerin çocuk sağlıklı iken çok beklentili olup, ödüllendirici olmayan, hastalandığında ise aşırı ilgili, sevecen, ödüllendirici davranışları, ebeveynlerin ruhsal, sosyal ve ekonomik krizlerle baş etmede yetersizlikleri, bir şey elde etmek veya cezadan, ödevlerden, sorumluluklardan, görevlerden kaçmak için kasıtlı hasta taklidi yapmak, bireylerin birbirlerinin ilgilerini çekmek için psikodramatik rollere girmesi, erken çocukluk döneminde çocuğu olumsuz etkileyebiliyor. Psikosomatik bozukluklardaki bedensel belirtiler, kişinin erken çocukluk döneminde ruhsal algı ve duygularının sentezinin bedensel düzeyden ruhsal düzeye geçmesindeki yetersizlikten kaynaklanabiliyor. Böyle kişilerde bireyleşme gelişimindeki aksaklık, eksiklik, kişinin şuur altında bilinçdışı olarak yaşadığıyalnız bırakılma ve terk edilme korkularıçaresizlik, umutsuzluk ve öfke duyguları, ileride fizyolojik ve bedensel faktörlerle de birleşerek, cinsel geğirti bozukluğunun meydana gelişini kolaylaştırıyor. Bu kişiler bilinçdışında ebeveynlerine ya da onlara bakan bakıcılarına tutsak, bağımlı kalıyorlar ve erişkin yaşantılarında bu bağımlılığı eş ve iş ortamındaki bireylere aktararak sorumluluk duygusundan kaçıyorlar, hep bir koruyucu, ödüllendirici destek arıyorlar. Eğitim düzeyi düştükçe, sosyoekonomik düzey geriledikçe, kırsal kesimde ve doğu illerinde cinsel geğirti bozukluğu daha yaygın olarak görülüyor. Çünkü sosyoekonomik etkenler, eğitim ve alt kültür, ruhsal ve psikolojik sıkıntının hangi oranda geğirti olarak dışa vurulacağını belirliyor.

    BİR TÜR CİNSEL AĞRI BOZUKLUKLUĞU…

    Cinsel ilişki esnasında ağrı duyulması nispeten sık yaşanan bir durum… Özellikle cinsel yaşamın başlangıcının ilk aylarında kadınların çoğu az ya da çok ağrı duyuyor. Özellikle kadının yeterince hazır olmadığı ve uyarılamadığı bir zamanda ilişkide bulunulması ağrının oldukça rahatsızlık verici boyutlara ulaşmasına neden olabiliyor. Vajinismus (seks yapma korkusu) vedisparoni (ağrılı cinsel ilişki) cinsel işlev bozuklukları sınıflandırmasında cinsel ağrı bozukluklarının alt tipleri olarak tanımlanıyor. Cinsel geğirti bozukluğunda da ağrı ve kasılma olduğu için, bu bozukluğu bir tür cinsel ağrı bozukluğu alt tipi olarak vajinismus ve disparoninin yanına eklemek gerekiyor.

    TEDAVİDE DİNAMİK YÖNELİMLİ CİNSEL TERAPİ GEREKİYOR…

    Cinsel geğirti bozukluğu henüz tam olarak tanımlanamadığı ve ruh sağlığı profesyonelleri ve jinekologlar tarafından yeterince bilinmediği için, ülkemizde uygun tanı konamıyor ve tedavi edilemiyor. Bu kadınlara klinik tıp branşlarınca tamamen organik gözle bakılıyor, gereksiz ve uzun süre mide ilaçları ve geğirti önleyici ilaçlar veriliyor. Aşırı ve gereksiz ilaç kullanımı, kadınlarda ilaca karşı direnç gelişimine ve madde kötüye kullanımına yol açabiliyor, hasta-hekim ilişkisinde güven kaybına yol açabiliyor, kadınları hoca veya medyum gibi tıp dışı alternatif tedavilere yöneltiyor, ailesel ve ilişkisel sorunlara yol açabiliyor. Kadınların tedavisinde danışan-cinsel terapist ilişkisinin güvenilir olmasına dikkat etmek çok önemli… “Sizde bir şey yok, sizin bütün sorununuz kafanızda!” şeklindeki yaklaşım tamamen yanlış… Kadınların cinsel geğirti bozukluğunun gerçekliğini kabullenmesi gerekiyor. Ayrıca dinamik yönelimli cinsel terapi ile bedensel belirtilerden ziyade bilinçdışındaki sorun ve çatışmalara odaklanılması önem taşıyor. Uygun durumlarda aşırı talepler, dikkat çekici davranışlar ve yönlendirmelere katı sınırlamalar getiriliyor. Depresyon, anksiyete gibi psikiyatrik durumların varlığında psikotrop ilaçlardan yararlanılabileceği gibidinamik yönelimli cinsel terapi, cinsel geğirti bozukluğunda en etkili tedavi metodu olarak kullanılıyor.

    Dr. Cem Keçe