Etiket: tüp bebek

  • NGS Nedir? CGH Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Başarı Oranı Arttırma Yöntemi

    NGS Nedir? CGH Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Başarı Oranı Arttırma Yöntemi

    NGS Nedir?

    Yeni nesil sıralama anlamına gelir. NGS sistemi kullanılarak, bir insanın gen sıralaması yapılabilir. Bu yöntem, genetik araştırma teknolojisinde bir devrim niteliğindedir. Kısaca, 24 adet kromozomun değerlendirilip, taranmasıdır. Bu kromozomal tarama sayesinde, tüp bebek tedavisinde başarı oranı artar. Kromozom anormallikleri olmayan embriyolar, döllenme için seçilir.

    NGS Nedir? CGH Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Başarı Oranı Arttırma Yöntemi | 1

    Next Generation Sequencing (NGS) yöntemi, CGH yöntemi ile birlikte kullanılır. İkisi de aynı amaca yönelik çalışmaktadır. CGH, kromozomlardaki yapısal ve sayısal anormallikleri tespit etmeye yardım eder. Genetik tarama ile kıyaslandığında, maliyeti daha az olduğu için, daha avantajlı olabilir. Ayrıca yeni keşiflerle birlikte, aynı anda hem kromozomal hem de genetik sorunların tek bir yöntemle keşfedilmesi de gündeme gelecek gibi durmaktadır. CGH ve NGS aynı amaca yönelik olsa da, sıklıkla CGH yerine NGS tercih edilmeye başlanıyor.

    CGH Nedir?

    CGH yönteminde, yumurtalar tek tek incelenir ve genetik ve kromozomal sorunlar tespit edilir. Daha sonra, sağlıklı olan yumurtalar seçilir ve dondurulur. Sağlıklı olan yumurtalar kullanarak yapılan tüp bebek uygulamasında başarı oranı % 80 yükselir. Ayrıca bebeğin Down Sendromu gibi bir sorunla doğma ihtimali de ortadan kalkmış olur. CGH’de dondurulmuş yumurtaları, istenilen zamanda kullanabilen çiftlerin bebek sahibi olma durumu da garantilenmiş olur. Böylece kadınlar, ilerleyen dönemde de bebek sahibi olabilirler. Ülkemizde henüz kullanılmaya başlanan CGH, genetik taramaya göre daha ayrıntılı sonuçlar vermektedir.

    NGS Nedir? CGH Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Başarı Oranı Arttırma Yöntemi | 2

    CGH yönteminde, her embriyo ve her kromozom incelenir. En kaliteli olan embriyo seçilir ve rahime yerleştirilir. Böylece, tüp bebek tedavisinde sıkça karşılaşılan çoğul gebelik ihtimali ortadan kalkar hem de sağlıklı bir bebek doğurma şansı artar. Düşük oranı da aynı sebeplerden dolayı, azalır.

    İki kere ya da daha fazla kez tüp bebek tedavisi denemiş ve başarılı olamamış çiftlerin kullanması gereken bir yöntemdir. Genetik sorunların teşhis edilmesi için mutlaka CGH yapılmalıdır. Genetik tarama yapılmışsa, anne yaşı 35’in üstündeyse, baba adayında azospermi bulunduysa ve daha önceki tüp bebek denemelerinde başarısız olmuşlarsa, CGH uygulaması yapıldığında başarı net bir şekilde artar.

    Tüp bebek tedavisi için devrim niteliğinde olan NGS ve CGH yönteminin kullanımı giderek artmaya devam ederken, tüp bebekte başarı oranı da yükselmeye devam edecektir.

    Dondurulmuş Embriyo İle Hamile Kalanlar için Tıklayın !

    Gelecek Nesil Genetik Tarama (NGS) Yöntemi Tıklayın !

    Tüp Bebekte CGH Yöntemi için Tıklayın !

     

  • Tüp Bebek Tedavisi Başarısız Olduğunda Ne Yapmalı?

    Tüp Bebek Tedavisi Başarısız Olduğunda Ne Yapmalı?

    İlk tüp bebek başarısızlığından sonra alınacak ilk önlem, kendinizi biraz rahat bırakmaktır. Hayal kırıklığına uğramak ve üzgün hissetmek çok normal ve bundan sonra ne yapacağınıza karar vermeden önce iki hafta geçirebilirsiniz. Başarısız bir tüp bebek döngüsüne sahip olan birçok kadın ikinci hatta üçüncü döngüde başarılı olacaktır. Tüp bebek başarısını etkileyen tüm sorunlar düzeltilemez, ancak bir sonraki denemenin hamilelikle sonuçlanma olasılığının daha yüksek olmasına yardımcı olmak için bazı şeyleri değiştirebilir.

    Bir Sonraki Tüp Bebek Tedavisinden Önce Atabileceğiniz Adımlar

    Tüp bebek doktorunuz, bir önceki tedavi kayıtlarını dikkatli bir şekilde gözden geçirecek ve muhtemelen yumurtalık uyarımının sonuçları, yumurta kalitesi veya miktarı, embriyo gelişimi veya embriyoların nakli ile ilgili sorunlar dahil olmak üzere, döngünün başarısız olmasının nedenlerini öğrenmek için kontroller yapacaktır. Yumurtalık uyarımı veya yumurta miktarı ile ilgili sorunlar varsa, doktorunuz tedavi sürecinde kullanılan ilaçları değiştirmeyi düşünebilir. Yumurtalar ya da embriyolar ile problemler yoksa, ikinci bir tüp bebek denemesinde başarılı olabilirsiniz. Embriyo implantasyonu ile ilgili problemler varsa ve anne adayı daha yaşlıysa, doktorunuz embriyoları taramak için preimplantasyon genetik tarama önerebilir. Bu, embriyodan biyopsi almak ve hücreleri kromozom sayıları için test etmek anlamına gelir. Böylece uzmanlar, genetik problemler olmaksızın sağlıklı embriyoları seçebilir ve büyümelerinin önündeki engeli öğrenebilir.

    Yumurtalar ve embriyolar sağlıklıysa ve başka hiçbir sorun görülmediyse, ikinci tüp bebek (IVF) denemesinde istediğiniz sonuçları alabilirsiniz. Doktorunuzdan gebe kalma ve sağlıklı bir bebek sahibi olma şansınızı dürüst bir şekilde değerlendirmesini isteyin.

    Son olarak, gerekirse, tüp bebek tedavisinde (IVF) başarı şansını artırmak için yaşam tarzınızı değiştirebilirsiniz. Sigarayı bırakın, alkol içmeyin ya da uyuşturucu kullanmayın, sağlıklı bir diyet yapın, yeterince dinlenin ve kendinize ve eşinize iyi davranın. Sonunda heyecan verici bir hedefe varmak için, stresli bir yoldan geçiriyorsunuz.

    Tüp Bebek Tedavisi Başarısız Olduğunda Ne Yapmalı? | 3

    Başarısız bir tedavi döngüsünde, bir daha denemeden önce biraz beklemeli misiniz?

    Her başarısız döngüyü dikkatlice değerlendirmek ve bir sonraki tedaviyi optimize etmek gerekir. Genel olarak, düzenli olarak yumurtlayan ve açıklanamayan infertiliteye sahip kadınlar için, intrauterin inseminasyon (IUI) ile birlikte üç aya kadar Clomid tavsiye edilir. Clomid, yumurtlama indüksiyonu için veya açıklanamayan infertilitesi olan hastalar için düzenli olarak reçete edilen oral bir ilaçtır.

    Yeni bir tüp bebek tedavisi, arka arkaya aylarda yapılmamalıdır. Bir başka yeni tüp bebek döngüsüne başlamadan önce, bir ay boyunca ara vermek önerilir. Her hasta için tedavi protokollerinin bireyselleştirilmesi, gebelik oranlarını en üst düzeye çıkarır. Her bir çiftin mümkün olan en kısa sürede toparlanmasına yardımcı olmak için bir sonraki tedavi döngüsünü seçmek üzere tek bir doktorla devam etmesi önerilir. 

    Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Artırmak İçin Neler Yapılmalı? Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır? Tüp Bebek İçin Yaş Sınırı Kaçtır? Tıklayın !

    Tüp Bebek Öncesi Erkeklerde Beslenme Nasıl Olmalı? Tıklayın !

    Tüp bebek tedavisinde karşılaşılan sorunlar nelerdir? Tıklayın !

  • Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Artırmak İçin Neler Yapılmalı?

    Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Artırmak İçin Neler Yapılmalı?

    İlk tüp bebek tedavinize başlamaya hazırlanıyorsanız veya başarısız bir tüp bebek uygulamasından sonra yeniden bebek sahibi olmak için aynı yöntemi seçecekseniz, başarı yüzdesini artırmak için yapabileceğiniz birkaç değişiklik ve ipucu olduğunu bilmeniz gerekiyor. Peki sizce gerçekten fark yaratıyor mu? Biraz daha derine inelim ve tüp bebek tedavisinde başarıyı artırmak için neler yapılmalı bir göz atalım.

    Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Artırmak İçin Neler Yapılmalı?

    Sağlıklı Olduğunuzdan Emin Olun

    Genel sağlık durumunuz, başarılı bir embriyo transferi ve sağlıklı bir hamilelik şansını etkiler. Bu yüzden yapabileceğiniz en iyi şey sağlıklı bir yaşam sürdürmektir. Sigarayı bırakın, sağlıklı bir diyet yapın, ılımlı miktarda egzersiz yapın, varsa fazla kilonuzu vermeye çalışın ve daha fazla uyku uyuyun. Alkol almayın. Eğlence amaçlı uyuşturucuları unutun. Bu sıkıcı gelebilir, ancak bir aile kurma hedefiniz varsa, buna ulaşmanıza yardımcı olmak için hepsini yapmak zorundasınız.

    Kahve Tüketim Miktarını Sınırlandırın

    Yeni araştırmalar gösteriyor ki, kadınlar için günde beş fincandan fazla kahve içmek gebe kalma şansını olumsuz etkiliyor. Yani, işyerinde sıkıldıkça kahve içmekten vazgeçin ve her gün ne kadar kahve içtiğinizin farkında olun. Günde bir fincan (330 ml.) kahveden fazlasını tüketmeyin.

    Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Artırmak İçin Neler Yapılmalı? | 4

    Yaşınız Bir Faktördür

    Tüp bebek yaptırmak için çok beklemeyin. Tüp bebek başarı oranları 35 yaşını geçtikçe azalır ve 40 yaşın üzerinde keskin bir şekilde düşüşe geçer. Bazı uzmanlar, 35 yaşını geçmiş 3 kadından 1’inin doğurganlık ile ilgili sorun yaşayacağını tahmin etmektedir. Çoğu kadın 40 yaşını doldurduktan sonra gebe kalmaya çalışmaktadır. 40 yaşın üzerindeyken, sağlıklı bir bebek sahibi olma ihtimalini artırmak için donör kullanmak isteyebilirsiniz.

    Akupunktur Yaptırabilirsiniz

    Akupunkturun stresi azalttığı gösterilmiştir. Biri akupunktur alanında ve diğeri de Endokrinolojik İnceleme Dergisi’nde yapılan iki yeni çalışma, tüp bebek yapıldığı gün akupunktur kullanıldığında yarar sağladığını gösterdi. Endokrinolojik İnceleme Dergisi’nde yayınlanan bir çalışmada, polikistik over sendromlu kadınların ve bilinen bir fertilite nedeni olmayan ancak infertilite sorunları yaşayan erkeklerin de akupunkturdan yararlandığı bulunmuştur.

    Sabırlı Olun

    Eğer 30 ya da 35 yaşın altındaysanız, zamanla barışabilirsiniz. Gebe kalmak için iki yıldan daha az bir süredir uğraşan 35 yaşın altındaki çiftlerin yaklaşık yarısı, % 30’un üzerinde gebelik oranına sahiptir. Erkeğin doğurganlık sorunları varsa veya sizi tüp bebek yapmak zorunda bırakan bir sorununuz yoksa, yaşınız sizin lehinize olacaktır. Doğurganlık eğrisinin ortasında olabilirsiniz. Bu yüzden, eğer ilk tüp bebek döngüsü işe yaramazsa pes etmeyin.

    Doğurganlık Tedavisi Hakkında Düşünmek

    Bir tüp bebek uzmanı arıyorsanız veya tüp bebek yöntemiyle ilgili bilgi almak istiyorsanız, internet üzerinden araştırma yapabilirsiniz. Eğer, internet üzerinden yaptığınız araştırmaların sonuçları sizi tatmin etmediyse, tercih ettiğiniz bir tüp bebek uzmanından randevu alarak; prosedür, riskleri ve ücretle ilgili bilgi alabilirsiniz. Sağlıklı bir yaşam sürdürdüğünüz müddetçe tüp bebekte başarı şansı artacaktır.

     

    Tüp Bebek Tedavisinde Başarıyı Arttırıcı Yeni Yöntemler Tıklayın !

    AMH testi nedir? AMH Testi Ne İçin Kullanılır? AMH Seviyesi Düşük Çıkarsa Ne Olur? Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır? Tüp Bebek İçin Yaş Sınırı Kaçtır? Tıklayın !

    Tüp bebekte başarısız olunca ne yapılır? Tıklayın !

  • AMH testi nedir? AMH Testi Ne İçin Kullanılır? AMH Seviyesi Düşük Çıkarsa Ne Olur?

    AMH testi nedir? AMH Testi Ne İçin Kullanılır? AMH Seviyesi Düşük Çıkarsa Ne Olur?

    Anti-Müllerian Hormonu (AMH) Kadınlar yaşam boyunca yetebilecek, daha başından belirlenmiş yumurta miktarıyla doğarlar ve bu durum, yaşla birlikte hem nitelik hem de nicelik bakımından giderek azalır.

    Anti-Müllerian Hormonu (AMH) gelişmekte olan yumurta keselerinde (foliküller) hücreler tarafından salgılanan bir hormondur. Bir kadının kanındaki AMH düzeyi genellikle yumurtalık rezervinin net bir göstergesidir. AMH, adet döneminiz boyunca değişmez, bu nedenle kan örneği, ayın herhangi bir zamanında alınabilir, oral kontrasepsiyon kullanırken bile.

    AMH testi aşağıdaki durumlarda yararlıdır:

    • Altı aydan fazla süredir gebe kalmaya çalışan ve yumurtalık rezervinin yaşına uygun olup olmadığını kontrol etmek isteyen kişiler
    • Tüp bebek (IVF) ya da diğer doğurganlık tedavilerini düşünüyorsanız, düşük AMH seviyeleri tüp bebek başarısını düşürebilir.
    • Kemoterapi aldıysanız veya yumurtalık ameliyatı geçirdiyseniz ve gelecekteki doğurganlığınızı etkileyip etkilemediğini öğrenmek istiyorsanız
    • Yumurtalık tümörü olduğundan şüpheleniyorsunuz
    • Gelecekte bebek sahibi olmayı düşünüyor ve sadece mevcut durumu anlamak istiyorsunuz

    AMH testi nedir? AMH Testi Ne İçin Kullanılır? AMH Seviyesi Düşük Çıkarsa Ne Olur? | 5

     

    AMH Seviyesi Düşük İse:

    AMH seviyesi düşükse, yumurta rezervi azalmıştır, doktorunuz sizi daha fazla açıklama yapmak için bir tüp bebek uzmanına yönlendirmeyi düşünebilir.

    AMH testi nedir?

    Yumurtalıklar tarafından üretilen Anti-Müllerian Hormonunu ölçen bir kan testidir. Kadının doğurganlık durumunun bir göstergesidir. AMH testi, doktor tarafında istenir ve bir uzman tarafından kan alınarak yapılır.

    AMH Testi Ne İçin Kullanılır?

    AMH genellikle yumurtalık rezervinin azaldığının en erken göstergesidir ve düşük AMH seviyeleri, diğer biyolojik göstergeler herhangi bir değişiklik göstermeye başlamadan önce bir problemi işaret edebilir. Anti-Müllerian Hormonu yumurtalık rezervine dair net bir görüntü verir ve bu sebeple, AMH testi yumurta dondurma yöntemine başvurmanız gerekip gerekmediğini ve bir kadının doğurganlık tedavilerine nasıl tepki vereceğini belirlemek için kullanılabilir.

    Eğer hormonal kontraseptif kullanıyorsanız AMH testi yaptırabilir misiniz?

    Bazı kontraseptif hormonlar, yumurtalık aktivitesini “kapatmak” için çalışır. AMH testi yapılabilmesine rağmen, sonuçları herhangi bir kesinlik ile yorumlamak zor olacaktır. En iyi tıbbi tavsiye, kontrasepsiyonu kesip, yumurtalıkların AMH testini kullanmadan önce “uyanmasına” izin verene kadar beklemektir.

    Bununla birlikte, farklı kadınlarda yumurtalık uyanmasının farklı zaman dilimlerinde gerçekleşebileceğini bilmelisiniz. Kadın yumurtalıklarının normal işlevine geri dönmesi 1 ila 10 ay arasında bir zaman alabilir. Bundan dolayı, aylardır kontrasepsiyon kullanmadığınız zaman, AMH testi yaptırmak en iyisidir.

    Herhangi bir tıbbi durum AMH seviyelerini etkiler mi?

    Polikistik over sendromlu (PCOS) kadınlarda daha yüksek sayıda folikül (yumurta) bulunur ve bu da daha yüksek bazal AMH seviyeleri ile sonuçlanır. AMH test sonuçlarınız yükselmişse, PCOS hastası olup olmadığınızı değerlendirmek için test yapılır. Bu, PCOS’un mevcut olup olmadığını netleştirmeye yardımcı olabilir. Bu durumda bir sonraki adım, gelecekte doğurganlığınızı en üst düzeye çıkarmaya yönelik tavsiyeler için uzman değerlendirmesi olabilir.

    Amh testi yaptıranlar için Tıklayın !

    Amh değeri düşük olanlar Tıklayın !

    AMH (Anti Mullerian Hormon) Hakkında Bilgisi Olanlar Tıklayın !

  • Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır?

    Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır?

    Bir süredir gebe kalmak için uğraşıyorsanız ve hamile kalma şansınızı artırabilecek yeni bir tedavi yöntemi arıyorsanız, tüp bebek tedavisi (IVF) sizin için uygun olabilir. Tüp bebek (IVF), döllenme sürecini şansa bırakmaması nedeniyle inanılmaz derecede başarılı bir doğurganlık tedavisidir. Bundan dolayı, birçok farklı durumda çiftler ile popüler bir seçimdir. İVF’nin yardımcı olabileceği çok sayıda senaryo vardır, bunların bir kısmının farkında bile olmayabilirsiniz. Tüp bebek (IVF) düşünüyorsanız, ancak sizin için uygun olup olmadığından emin değilseniz, daha fazlasını öğrenmek için okumaya devam edin.

    Başka bir doğurganlık tedavisi deneyip de başarısız olduysanız

    Eğer döllenme gibi başka doğurganlık tedavilerini, birden çok kez denediyseniz ve başarılı olamadıysanız, alternatif bir yöntem düşünmenin zamanı gelmiş olabilir. Tüp bebek (IVF), aile kurmaya çalışan insanlar için en iyi seçeneklerden biridir ve diğer doğurganlık tedavisi yöntemlerini kullanarak hedeflerine ulaşmayı başaramamış kişiler için umut vadetmektedir. Bunun nedeni, tüp bebek (IVF) prosedürünün diğerlerinden daha kapsamlı bir süreç olması ve başarıyı teşvik etmek için daha fazla adım içermesidir.

    Tüp Bebek Tedavisi Kimlere Uygulanır? | 6

    Yaşa bağlı doğurganlık sorunlarınız varsa

    Tüp bebek (IVF) prosedürü her yaştan kadın tarafından kullanılsa da, özellikle gebe kalmak isteyen yaşlı kadınlara yardımcı olabilir, ancak bir yıl boyunca deneyip, doğal olarak gebe kalamayan kadınlar için önerilmektedir. Bunun nedeni doğurganlığın doğal olarak yaşla birlikte azalmasıdır. Bu nedenle, hamile kalmak için ekstra önlemler alan bir yöntem kullanmak, yaşlanan kadınlar için tercih edilebilir.

    Bilinen doğurganlık sorunları olan kadınlarda

    Tüp bebek (IVF) aynı zamanda, doğurganlık problemleri olan kadınlar için inanılmaz derecede yararlı bir prosedürdür, çünkü teşhis edilen sorunları aşma konusunda gebe kalmak isteyen kadınlara yardımcı olabilir.

    Bu fertilite sorunları, endometriozis veya tüplerin tıkalı olması olabilir, çünkü tüp bebek (IVF) işlemi spermin yumurtalar boyunca tüplere gitmesi ihtiyacını ortadan kaldırır. Bu konu hakkında önceden bilgi sahibi olmak ve bunun üstesinden gelmek için tüp bebek kullanmak, başarılı bir gebelik şansını büyük ölçüde artırabilir.

    Sperm hareketliliğinde sorun varsa

    Sperm hareketliliği sebebiyle doğurganlık sorunu oluştuysa, tüp bebek (IVF) prosedürü bu sorunu atlatmak için bir yardım eli uzatabilir. Sperm doğrudan yumurtaya enjekte edildiğinden, spermin yumurtaya ulaşmaya çalışmasına gerek yoktur. Bu hareketlilik sorunlarının üstesinden geldiği için hamilelik şansını artırır.

    Kanser tedavisi sonrasında oluşan doğurganlık problemlerinde

    Ne yazık ki, kanser tedavisinin bireyin doğurganlığını olumsuz yönde etkileyebileceği bilinmektedir. Bununla birlikte, doğurganlığı kanser tedavilerinden etkilenen çiftler, tedavileri başlamadan önce yumurta veya spermlerini dondurmayı seçebilirler, bu da onların doğurganlıklarının korunmuş olduğu anlamına gelir.

    Bu, tedavi bittiğinde ve çiftler bebek yapmak için hazır olduğunu hissettiğinde, dondurulmuş sperm ve yumurtalarını kullanarak, tüp bebek tedavisi ile bebek sahibi olabilirler.

    Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir? Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisi Ne Zaman Uygulanmalıdır? Tıklayın !

    Çikolata Kisti Gebe Kalmayı Engeller Mi? Tıklayın !

    Gelecek Nesil Genetik Tarama (NGS) Yöntemi Tıklayın !

  • Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır? Tüp Bebek İçin Yaş Sınırı Kaçtır?

    Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır? Tüp Bebek İçin Yaş Sınırı Kaçtır?

    Aslında 6 çiftte 1’i gebe kalmakta zorlanıyor. İnfertilite için uygulayabileceğiniz seçenekler mevcut ve tüp bebek tedavisi (IVF), çocuk sahibi olma şansınızı artırabilen tıbbi bir prosedürdür. Bu süreç, yumurta ve spermin bir laboratuvar ortamında birleştirilmesini içeriyor. Yumurtalar döllendikten sonra, tüp bebek uzmanları uterus içinde döllenmiş bir yumurta (şimdi embriyo olarak adlandırılır) yerleştirecek ve prosedürün başarılı olup olmadığını görmek için bekleyecektir.

    Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır?

    Tüp bebek (IVF) prosedürü başarılı olana kadar devam edebilir. Prosedürün birinci veya ikinci döngüden sonra çalışacağına dair bir garanti yoktur. Aslında, prosedür hiç işe yaramayabilir. Ancak, tüp bebek yaptıran çiftlerin % 50’si başarılı oluyor. Bazı çiftler ilk denemeden sonra da çocuk sahibi olabilir, ancak büyük bir başarı yüzdesi yoktur. Bu nedenle denemeye devam etmek gerekebilir. Araştırma, çoğu çiftin hamilelik için yaklaşık 6 embriyo transferine ihtiyaç duyacağını gösteriyor.

    Yaptırabileceğiniz tüp bebek sayısında bir sınırlama yoktur. Bu karar tamamen size ve tüp bebek uzmanlarına bağlıdır. Bazı çiftler 10’dan fazla tüp bebek yaptırıyorken, diğerleri ilk denemeden sonra durmaktadır. Karar tamamen sizin! Yaptıracağınız tüp bebek sayısına siz karar verebilirsiniz, ancak uygulama ile ilişkili maddi yetersizliğin farkında olmanız gerekir.

    Tüp Bebek Tedavisi Kaç Kez Uygulanır? Tüp Bebek İçin Yaş Sınırı Kaçtır? | 7

    Tüp Bebek İçin Yaş Sınırlamaları

    Kadınlar menopoza girmediği sürece, gerçek bir yaş sınırı yoktur. 40 yaşlarındaki birçok kadın tüp bebek prosedürü yaptırabilir, ancak sonuçlar çok başarılı değildir. Avustralya ve Yeni Zelanda’da 40 yaş üstü kadınlara 10.000’den fazla tüp bebek yapıldığı bildirilmiştir. 40 ila 44 yaşları arasında bir bebek sahibi olma olasılığınız yaklaşık % 10 ila %15 olabilir.

    Embriyo Sınırlamaları

    Embriyo transferi sayısında sınırlama olmamasına rağmen, transfer edebileceğiniz embriyo miktarı sınırlıdır. Birçok klinik, uygulama başına sadece bir embriyonun aktarılmasını önermektedir. Bu, çoklu doğumları önlemek için uygulanır. Senelerdir, tüp bebek yaptıran kadınların ikiz bebek sahibi olma şansı çok yüksek bulunmuştur.

    Tüp bebek prosedürleri ile ilgili tüm seçenekleri tüp bebek uzmanlarıyla birlikte gözden geçirmeniz gerekecektir. Tıp uzmanları, tüm seçenekleri anlamanıza yardımcı olacak ve size tüp bebek işlemi için adım adım yapacaklarınızı söyleyecektir. Tüp bebek döngülerinin sayısı tamamen size kalıyor.

    Tüp bebek tedavisinde doğru bilinen yanlışlar için Tıklayın !

    Tüp Bebek Tedavisi Ne Zaman Uygulanmalıdır? Tıklayın !

    Tüp Tedavisinde Yaş Sınırı Var Mıdır? Tıklayın !

  • Tüp Bebek Öncesi Erkeklerde Beslenme Nasıl Olmalı?

    Tüp Bebek Öncesi Erkeklerde Beslenme Nasıl Olmalı?

    Bebek sahibi olmak isteyen ve bunun için tüp bebek tedavisi düşünen erkeklerin daha kaliteli spermlere sahip olmaları için beslenme alışkanlıklarında bazı hususlara dikkat etmelerinde fayda var.

    Doğal yolla bebek sahibi olamayanlar için günümüzde en başarılı sonuç alınabilen tedavi yöntemi, tüp bebek tedavisidir. Tüp bebek tedavisinde; kadın ve erkeğin üreme hücreleri vücut dışına çıkarılır, laboratuar ortamında döllenme gerçekleştirilir ve gebeliğe en uygun olan embriyolar anne adayının rahmine yerleştirilir. İşte tüm bu işlemler gerçekleştirilirken, kısırlığa sebep olan pek çok faktör devre dışı bırakılır ve gebelik daha mümkün hale getirilir. Bu bağlamda aslında tüp bebek tedavisindeki en önemli faktörler kadının yumurtaları ve erkeğin spermlerinin gebeliğe elverişli olmasıdır. Bunun dışındaki faktörlerin neredeyse tamamı tıbbın sunduğu imkanlar kullanılarak iyileştiriliyor ya da saf dışı bırakılıyor. Bu bakımdan kadınının yumurtalarının ve erkeğin spermlerinin canlı, hareketli, sağlıklı olmaları büyük önem taşıyor. Bu üreme hücrelerinin kalitesinde de bir miktar genetik faktörlerin etkisi olsa da, genellikle yaşam ve beslenme koşulları daha etkili oluyor. Bundan dolayı bebek sahibi olmak isteyen ve bunun için tüp bebek tedavisi düşünen erkeklerin daha kaliteli spermlere sahip olmaları için beslenme alışkanlıklarında bazı hususlara dikkat etmelerinde fayda var.

    Tüp bebek tedavisi öncesi erkeklerin tüketmesi gereken besinler

    Amaç ne olursa olsun, sağlıklı beslenme denildiğinde her zaman akla ilk olarak sebze ve meyve ağırlıklı doğal beslenme gelmelidir. Bu bağlamda her sebze ve meyve kendi mevsiminde semt pazarlarından taze olarak alınıp tüketilmelidir. Mevsimi dışında tüketilen besinlerin besleyicilik değeri düşük olduğu gibi, zararlı kimyasallar da içerme olasılığı yüksek.

    • Günde 2-2,5 litre su içerek tüm vücut sağlığı desteklenmeli.
    • C vitamini, sperm üretimi ve kalitesinde önemli role sahiptir. Portakal, mandalina, limon ve greyfurt beslenme sepetinden eksik edilmemeli.
    • Doğal zeytinyağlı yemekler ve salatalar tüketilmeli.
    • Soğan, sarımsak gibi doğal antioksidanlar sofrada her daim bulunmalı.
    • Meyveler; protein, vitamin, mineral ve lif deposu olduğu için günde 3 porsiyon meyve tüketilmeli. Özellikle de elma, havuç ve muzun sperm üretimini desteklediği biliniyor.
    • Kuruyemişler, sağlıklı yağlar bakımından çok değerlidir. Günde 5-6 tane olmak kaydıyla her gün fındık, badem, ceviz gibi kuruyemişler yemek bir alışkanlık olmalı.
    • Meyve ve sebzeler, kabuğu soyulmuş ya da pişmiş değil, mümkün olduğunca çiğ ya da az haşlanmış şekilde tüketilmeli.
    • Probiyotikler çok önemli olduğundan, evde yapılmış kefir ve yoğurt mutlaka günlük beslenmenin bir parçası olmalı.
    • Evde yapılmış ya da güvenilir bir markanın ürünü olan nar ekşisi salatalara bolca katılmalı.

    Sperm üretimini destekleyen bu besinlerin tüketiminin yanı sıra, kaliteli spermler için kesinlikle D vitamini bakımından zengin beslenmek önemlidir. Bu bağlamda D vitamini deposu olan peynir, tereyağı, somon, uskumru, ton balığı gibi yağlı balıklar, patates, yumurta gibi besinlerin sıklıkla tüketilmesi önemlidir.

    D vitamini ihtiyacını karşılamak için bol bol güneş ışığından da faydalanmak önem taşıyor.

    Tüp bebek tedavisi öncesi erkeklerin uzak durması gereken besinler

    • Sperm sayısını ve kalitesini düşüren en önemli etkenler kesinlikle sigara ve alkol kullanımıdır. Bu bakımdan tüp bebek tedavisi düşünen erkelerin tedaviden en az 3 ay öncesinde bu zararlı maddelerden kaçınmaları gerekiyor.
    • Sağlıksız beslenme sperm üretimini de olumsuz etkilediği için; aşırı yağlı, tuzlu, şekerli hazır gıdaları beslenme sepetinden mümkün olduğunca uzak tutmak çok önemlidir.
    • Çay, kahve direkt olarak sperm üretimini olumsuz etkileyen, sperm kalitesini düşüren içeceklerdir. Bu sebeple tüp bebek tedavisi düşünen erkeklerin günde 1-2 bardaktan daha fazla çay, kahve tüketmemeleri öneriliyor.
    • Sebze ve meyveler bizim mutfağımıza gelinceye kadar pek çok işlemden, kimyasaldan geçiyor. Bu sebeple de meyve ve sebzeleri yıkamadan, daha doğrusu iyice temizlemeden yememek en doğrusudur.

    Kaynak:

    https://www.bulenttiras.com/tup-bebek-oncesi-erkeklerde-beslenme-nasil-olmalidir

     

  • Tüp Bebek Tedavisinde Sitoplazmik Transfer

    Tüp Bebek Tedavisinde Sitoplazmik Transfer

    Önce kariyer sonra çocuk diyenlerdenseniz tüp bebek tedavisine yeni boyut kazandıran Sitoplazmik Transfer ile tanışın. Sitoplazmik Transfer nedir? Kimlere uygulanıyor? Tüm merak edilenler yazımızda.

    Doç. Dr. Savaş Özyiğit Tüp Bebek Tedavisinde Sitoplazmik Transfer Hakkında Bilgilendiriyor:

    Günümüzde özellikle çalışan kadınların, kariyer ya da ekonomik koşullar gereği evlilik ve gebelik yaşını ertelemeyi tercih ettiklerini görüyoruz.

    Bu da ileri yaş gebeliklerinin çoğalmasına sebebiyet vermektedir. 35 Yaşından sonra planlanan gebelikler ileri yaş gebelikleri olarak adlandırılır. Bir kadının doğurganlık yaşının en yüksek olduğu yaş aralığı 20- 30 yaş arasıdır.

    İleri Yaş Grubunda Gebelik Şansı

    Bu nedenle gebelik planlamasını 30’lu yaşların sonuna veya 40’lı yaşların başına erteleyen kadınların gebe kalma şansı git gide azalır. Tüp bebek tedavisi ile kombine edilen bir prosedür olan Sitoplazmik Transfer, ileri yaş grubu kadınlara gebelik şansını artıran bir uygulamadır.

    Tüp Bebek Tedavisinde Sitoplazmik Transfer | 8

    Şuanda Gönüllü Anne Adaylarına Uygulanıyor

    Amaç yaşa bağlı azalan yumurta rezervi, kötüleşen yumurta kalitesi ve kötü gelişen embriyo kalitesine bir iyileştirme getirerek yaşanan başarısız tüp bebek denemelerine bir son vermektir. Sitoplazmik transfer işlemi, merkezimizde 2012 yılından beri klinik bir çalışma olarak gönüllü anne adaylarında uygulanmaktadır.

    Sitoplazma Transferinin Biyolojik Boyutu

    Yaş ilerledikçe yaşa bağlı olarak yumurtalarda fonksiyonel bozulmalar meydana gelir. Sitoplazmik IVF tedavisi ile yumurta donasyonu ile sağlıklı ve canlı sitoplazma elde edilir. Bu uygulamada alıcının kendi yumurta hücresi kullanılır.

    Sitoplazmik Transfer Tedavi Ücreti

    Sitoplazmik Transfer tüp bebek tedavisine göre daha maliyetli bir uygulamadır. Sitoplazmik Transfer Tedavisi 5000 Euro civarında.

    Tedavi maliyetine dahil olmayan detaylar:

    – Ultrasonografi ve hormon testleri ve erkeğin yaptırması gereken semen analiz testi

    – Tedavi süresince kullanmanız gereken ilaçlar.

    – Bulaşıcı hastalık taraması.

    -Uçuş biletleriniz ve kişisel harcamalarınız.

  • Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir?

    Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir?

    Tüp bebek tedavisinden sonra hamile olduğunuzu nasıl anlarsınız? Tüp bebek tutunma  belirtileri nelerdir

    Tüp bebek embriyosunun ana rahmine yerleştirildikten sonra bekleme süreci oldukça heyacanlıdır. Tedavi sonrasında ortalama 2 hafta sonra anne adayından alınan kan tahlili ile gebelik olup olmadığı anlaşılabilir. Bu test dışında vücudun gebeliğin ilk sinyallerini izlemelisiniz.

    Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir?

    Bel ağrısı

    Özellikle embriyo yerleştirme işlemi sonrasında anne adayının hissedebileceği en önemli belirtidir. Heyecanlanmadan önce dikkat etmeniz gereken bir nokta ise bu ağrıların fiziksel gerginlik sonucunda çıkmış olma ihtimalide vardır.

    Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir? | 9

    Mide Bulantısı

    Hamileliğin temel belirtisi ilk aylarda gerçekleşen mide bulantısıdır. Önemli olan nokta ise gebeliğin bu belirtisi hemen ortaya çıkmaz. İlk 6 haftalık süreç tamamlandığında bu belirtiler normal sayılabilir. Embriyo yerleştirme işlemi yapıldıktan sonra 2 haftalık süreç içerisinde bu belirtileri almak zordur. Bu anne adaylarında oluşabilecek psikolojik belirtilerden olabilir. Stres hormonlarının fazla salgılanmasıda mide bulantısına neden olabilir.

    Tüp Bebek Tutunma Belirtileri Nelerdir? | 10

    İştah Artışı

    Anne adaylarında iştah artışı önemli gebelik belirtilerinden sayılabilir. Bu durum gebeliğin başladığına işaret edebilir. Hormonlara bağlı olarak gerçekleşen iştah artışının 2 haftalık süreçte kendisini net olarak ortaya koyması düşük bir ihtimaaldir.

    Tüp bebek tedavisi olduktan sonra yapmanız gereken 2 haftalık bekleme sürecini sağlıklı ve stresten uzak bir şekilde geçirmektir. Olası gebelik ihtimaline karşı kendinize dikkat edin ve doktorunuzun talimatlarına uyun.

  • İnfertilite farkındalık oluşturma

    İnfertilite farkındalık oluşturma

    İNFERTİLİTE İLE MÜCADELE ARAŞTIRMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ OLARAK SON DÖNEMLERDE HIZLA ARTAN İNFERTİLİTE OLGULARINA FARKINDALIK OLUŞTURMAK VE BU PROBLEME ÇÖZÜM ARAYIŞI KAPSAMINDA SEMPOZYUM DÜZENLİYORUZ.

    Gerek Dünya genelinde ve gerekse ülkemizde yakın bir zamanda çok daha ciddi sonuçları olacak İnfertilite probleminin farkına varılmasının zamanı gelmiştir. Değişen yaşam koşulları ve beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi, Kullanılan zirai gübre ve ilaçların yanı sıra bağımlı kalınan aynı zamanda üreme potansiyeli bulunmayan ürün tohumlarının da metabolizma üzerinde yıkıcı etkileri olduğu bilinmektedir.

    Günümüzde İnfertilite Problemi yaşayan çiftlerin büyük bir çoğunluğunda SEBEPSİZ İnfertilite tanımı hızla yaygınlaşmaktadır. Bu konunun gündeme alınması ve hiçbir olgunun sebepsiz olmadığının kabullenilip, gerçek sebeplere odaklanmanın, geleceğimiz açısından öneminin kavranması gerektiği ortadadır.

    Çağımızın önemli bir problemi olarak karşımıza çıkan İnfertilite’nin tedavileri üzerine Devlet destekli projelerin yoğunlaşması ve bu yönde çalışma yapan bilim insanlarımızın desteklenmesi önemlidir. Bizlerde 2016 Yılında bu tür çalışmaları desteklemek, bu problemi yaşayan aileler ile iletişim içerisinde kalarak bilim insanlarımızı çözüme odaklamak adına, tamamen infertilite hastalarından oluşan ve tüm ilgili hastane, kurum ve kuruluşlardan bağımsız çalışan İMAD-DER ( İNFERTİLİTE İLE MÜCADELE ARAŞTIRMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ)’ni kurduk. Derneğimiz bu kapsamda İnfertilite probleminde önemli çalışmalar yapmış Bilim İnsanlarımız ile ilk Sempozyumunu 19 Mart 2017 Pazar günü İstanbul İBB Mecidiyeköy Kültür Merkezinde saat 10:00 – 17: 00 arasında gerçekleştirecektir.

    Derneğimizin bu çabalarına katkı sunmak üzere davetimizi kabul eden ve bu alanda önemli çalışmalara imza atmış değerli bilim insanlarımız,  Prof. Dr. Volkan Baltacı, Prof. Dr. Timur GÜRGAN, Prof Dr. Seda VATANSEVER, Prof. Dr. Ümit ÖZEKİCİ, Prof. Dr. Kaan AYDOS, Doç. Dr. Başar SARIKAYA, Uzm. Dr. Celalettin PERU, Uzm. Dr. Kağan GÜNGÖR, ve Emb. Ferhat CENGİZ’e şükranlarımızı sunarız.

    Bu önemli programa tüm infertilite problemi yaşayan ailelerin yanı sıra, İlgili uzmanlar ve Basın mensupları davetlidir.

     

    Saygılarımla.

                                                                                                                           Doğan CEYLAN

                                                                                                           İMAD DER Yönetim Kurulu Başkanı