Etiket: televizyon

  • Yatak odası tartışmalarına çözümler

    Yatak odası tartışmalarına çözümler

    Bu taktiklerle, artık sorunsuzca uykuya dalabileceksiniz…

    SORUN:

    Uyurken horluyor.

    ÇÖZÜM:

    Horlaması uzun süredir devam ediyorsa, doktor kontrolünden geçmesinde fayda var. Sorun sinüslerinden veya solunum bozukluklarından kaynaklanıyor olabilir. Bunun yanı sıra burun tıkanıklığı giderici ilaçlar kullanması ve uyurken yan yatması da horlamasını azaltacak pratik çözümlerdendir. Uykuya daldıktan sonra, sevgilinizin sırtına bir yastık koyun. Böylelikle onu yeni sessiz uyku pozisyonuna kolaylıkla alıştırabilirsiniz.

    SORUN:

    Televizyon önünde uykuya dalmaktan hoşlanıyor. Oysa sizin ihtiyacınız biraz sessizlik.

    ÇÖZÜM:

    Televizyonun saatini belli bir süre sonra kapanmak üzere ayarlayın. Böylelikle yatağa girdikten kısa bir süre sonra televizyon kapanacak ve siz de ihtiyacınız olan sessizliğe kavuşmuş olacaksınız

    SORUN:

    Siz donarken o terlemekten şikayetçi

    ÇÖZÜM:

    Uzmanlar yatak odasındaki ideal sıcaklığın 20-22 derece arasında değiştiğini söylüyorlar. Bir derece edinip odanızın sıcaklığını ölçün ve bu değerlere yakın bir sıcaklığı sabitlemeye çalışın. İşe yaramıyor mu? O zaman sevgilinize, başucuna koyması için bir masa vantilatörü hediye edin, ne kadar işe yaradığına o bile şaşıracak.

    SORUN:

    Yatakta kitap okumaya bayılıyorsunuz ancak ışık onu çılgına çeviriyor.

    ÇÖZÜM:

    Uyumadan önce kitap okumayı tercih etmeniz, onun uykuya geçişini güçleştirir. Fakat eğer uykuya dalmadan önce okumak sizin için bir ritüel halini aldıysa gece lambanıza 45 watt’lık bir ampül takın. Uzmanlar düşük voltajdaki ışığın, uykuya geçişte etken olan melanin salgısının üretimine engel olmadığını belirtiyorlar.

  • iyi bir uyku için oda dekorasyonu

    iyi bir uyku için oda dekorasyonu

    Sabahları uyandığınızda bazen yataktan çıkamayacak kadar yorgun ve uykulu hissedersiniz kendinizi. Halbuki bütün gece uyudunuz ve uykunuzu almış olmanız gerekiyor! Fakat yeterli miktarda uyuduysanız bile uykunuzu alamamış olabilirsiniz. Bunun bir sürü sebebi olabileceği gibi uyuduğunuz odanız da bir etkendir. Odanızın dekorasyonu ve mevkisi uykunuzu almanızı engelleyebilir.

    Gürültüyü Engelleyin

    Öncelikle odanızın mevkisine dikkat edin. En ideali odanızın girişe yakın olmaması ve sokak gürültüsünü odanızın içine doldurmayacak bir konumda olmasıdır. Örneğin bütün trafiğin gürültüsünü odanızın içinde rahatlıkla duyuyorsanız, oda seçimini değiştirmeyi düşünmeli, hatta değiştirmelisiniz.

    Gürültüsüyle sizi rahatsız edecek aletleri odanızda bulundurmamanız iyi olacaktır. Örneğin saat, laptop veya bilgisayar, televizyon gibi dikkat dağıtıcı aletleri bulundurmazsanız, daha rahat uykuya dalar ve gece bunların sesinden dolayı uyanmazsınız.

    Odanızın boyutu da önemlidir. Çok küçük bir yatak odası sizin üstünüze üstünüze gelebilir ve sizi boğabilir. Bu da rahat uyumanıza engel olur. Çok büyük bir yatak odası ise size samimiyet ve sıcaklık duygusunu veremez, kendinizi odanızda gibi hissedemeyebilirsiniz. Tercihinize göre orta büyüklükte bir oda en iyi seçim olacaktır.

    Yatak Konumu

    Yatağınızın baş kısmı duvara dayanmalı ve tepesinde pencere olmamalıdır. Aksi takdirde hem pencereden sızan hava akımı, hem de ışık sizi rahatsız edecek ve uykunuzu bölecektir. Yatağın ayak tarafı ise boşluğa denk gelmelidir. Önünde herhangi bir engel olması sıkışmışlık hissi verir ve rahatsız edici olur.

    Odanın dekorasyonu önemlidir. Odanın içinin çok dolu olması iyi değildir. Gereksiz eşyalarla odanızı küçültüp daraltmayın. Odanız ferah olmalı, boğucu değil. Aydınlatma için halojen ampulleri seçmeniz, spot gibi fazla göz alıcı ve yatmaya yakın rahatsızlık verecek ışıklardan daha iyidir. Perdelerin iyice kapalı olduğuna ve ışık geçirmediğine emin olmak, sabah ışık sızıntısı yüzünden uyanmanızı engelleyecektir.

    Renkler insanın ruh hali üzerinde oldukça etkilidir. Örneğin bir mekânın duvarlarını sarı renk boyamak tercih edilmez çünkü uzun süre bakıldığında rahatsızlık veren bir renktir. Odanızda mavinin tonları veya pastel tonlar daha rahatlatıcı olacaktır.

  • Dizi müziği yapmam bile ‘tuhaf bir temas’

    Dizi müziği yapmam bile ‘tuhaf bir temas’

    Star TV ’de yayımlanan ‘ Behzat Ç ./Bir Ankara Polisiyesi’, çoktandır fenomen olmuş durumda. Bir yanda Ankaralılık halleri, diğer yanda alışmadığımız bir tempo, ‘tuhaf temaslar’ derken kendi hayranlarını yarattı. Dizinin müzikleri, Ankara’nın en meşhur grubu Pilli Bebek’in kurucusu Cem Kısmet’e emanet. Bu müzikleri ‘Tuhaf Temaslar’ adlı iki CD’lik bir albümde toplayan Kısmet’i yakaladık…

    Behzat Ç.’nin müzikleri de en az dizinin kendisi kadar fenomen. Dizi için yaptığı müzikleri kısa süre önce ‘Tuhaf Temaslar’ adlı albümde toplayan, Ankaralı grup Pilli Bebek’in solisti Cem Kısmet’leyiz…

    İki sezon ve bir filmden sonra çıktı albüm. Neden gecikti?
    Benim yüzümden (gülüyor). Bir sürü hazır tema vardı ama buna rağmen üç şarkı (‘Delilik’, ‘Sayende’ ve ‘Kırmızı’) ile uğraşmak istedim. Stüdyo kısmını seviyorum. Biraz fazla uğraştık galiba. Bazı şarkılar evde kaydedildi, bazıları başka stüdyoda… Bir araya getirmek zaman aldı. Çok da zorlamadık, “Havaya girdikçe yapalım” dedik. Albüm fikri ikinci sezonun ortalarında gelişti. Öncesinde proje vardı ama “Nasılsa olur bir ara” diyordum. Deadline denen şey bana göre değil, iş-güç sahibi insanlar yapsın onu (gülüyor).

    Stüdyo aşamasında neler oldu? Şarkılar hazır değil miydi?

    Şarkılar hazırdı ama sound’lar net değildi kafamda. Sonunda “Üç şarkınınki farklı olsun, diğer parçaları mümkün olduğu kadar ilk hallerine yakın alalım albüme” dedim, hızlandık. ‘Olsun’un albümde kullandığımız kaydı bu şarkının ilk aranjesidir. Demo halini kullandık yani. Film ve dizide anlık geliştirdiğimiz kimi temalar var mesela ve onları görüntüler olmadan dinlediğinizde başka türlü çağrışımlar yapıyor. Bölümler arası farklılıklar da var sound’da çünkü hem bölümün gidişi hem benim haleti ruhiyem çok etkiliyor bunu.

    Başa dönelim… Ekiple nasıl buluştunuz? Bir Ankaralılık durumu var mı bunda?

    Erdal (Beşikçioğlu) Dip Sahne adında bir mekân açmıştı ve orada çalmamızı istemişti. Tanıştık, hem Erdal’ı hem de yeri sevdik. Sonra Dip Sahne kapandı, üzüldük çünkü Ankara’nın en güzel mekânıydı bana göre. Dizi mevzuu çıkınca Erdal bizi önermiş. Yapımcı Hakan Karlıdağ aradı, başladık.

    Emrah Serbes’in kitaplarını okumuş muydun?

    Duymuş ama okumamıştım. Erdal’la konuşunca kitabı okudum, görüşmeden sonra da senaryoyu… Kitabı okurken kafamda birtakım sesler belirdi, onları geliştirdim. Sokaklar, mekânlar hayatımın geçtiği yerler. Oradaki dış sesler ve insanların iç sesleri kafamda bir sound’a dönüştü. Başta çiğdi bu, diziyle pişti.
    Müzik ‘Behzat Ç’de başlı başına bir karakter gibi…
    Benim yakın durduğum bir cenah değil bu, hayatımda dizi izlemişliğim yok, evimde televizyon da yok. ‘Behzat Ç’, hem Ankara bağlantısıyla hem de diziyi sevdiğim için sahiplendiğim bir iş oldu. Dizi müziği yapmak yapay gelirdi; içeriğe bakmadıklarını, görsel imgeler üzerinden işin satılmaya çalışıldığını düşünürdüm–ki genellikle böyle bu, fikrim değişmedi. Farklı bir yöntem denedik ve dizinin sesi olduk. Kitabı okuduğumda senaryoya uyarlama konusunda endişelerim olmadı değil. Kararımı senaryoyu gördükten sonra vermek istedim. Bu uyarlama neticede, bambaşka bir şey çıkabilirdi. Neyse ki senaryo işin ehli insanlarca yazıldığından okur okumaz ikna oldum.

    Televizyonum yok dedin ama diziyi takip ediyor musun?

    İnternetten izliyorum. (gülüyor) Televizyondan kirleniyorum. Şehrin içinde gezerken beni boğan imajlar, sesler var ve bunlar televizyonda çok güçlü. Sürekli bir bombardıman halinde. Karşısında ne kadar sağlam durursan dur, eninde sonunda insanı etkiliyor. Şeklimiz şemalimizden kullandığımız ürüne kadar her şeyi değiştirme kudreti var televizyonun.

    Dizide sevdiğin ya da sevmediğin karakterler var mı? Onları müzikle yönlendiriyor musun mesela
    Yapıyorsam da bilmiyorum ama sanmıyorum yaptığımı. (gülüyor) İşin kurgusal yapısı dolayısıyla öyle bir şeye imkân olmuyor zaten, akışkanlığı bozmamak durumundasın. İstesen de yapamazsın. Nefret ettiğim bir karakter yok ama Hayalet’le Akbaba arasında spontane gelişen diyalog ve kavgaları çok seviyorum. Behzat’ın durumlarını da… Bence hepsi çok iyi işler, iyi oyunculuklar. Ahmet Uğurlu, geçen sezon çok önemli bir renkti mesela.

    Dizideki Ankara/Ankaralılık algısını nasıl buldun, eski bir Ankaralı olarak?
    Ankara’nın tümünü yansıtan bir şey değil ama jargonuyla, sokak argosuyla Ankara diziye sirayet etmiş durumda. Reel bir durum bu… Ankara denince akla bu gelmiyor ama.

    Ne geliyor? Hazır ‘Bir Ankara Gecesi’ projeniz de varken bununla bağlantılı olarak sorayım…
    Ankara bu ağızdan, jargondan ya da müzik özelinden bakarsan sadece rock gruplarından ibaret değil. Klasik müzik ve caz da Ankara’da güçlü. Tek gitarla harikalar yaratan insanlar var, barlarda çalarlar ve repertuvarları çok geniştir. Sakin çalarlar, keyiflidirler. Geceyi tasarlarken onların da olması gerektiğini düşünmüştüm. Niyetimiz hepsini bir araya getirmekti, tam yapamadık ama bir sürü konuk olacak sahnede.

    Pilli Bebek ne durumda?
    Son haliyle altı kişi: Emre Günaydın (davul), Alican Narman (bas), Emre Yalçıntaş (gitar), Evren Karakul (klavye) ve Sonat Özer (perküsyon). Sonat, Pilli Bebek’in ilk davulcusu, geri döndü. Yıllardır beraber balığa çıkıyorduk ama müzik yapmıyorduk, enteresan oldu. (gülüyor)

    Ufukta yeni albüm var mı? 
    Albüm yapmak istiyoruz ama asıl amaç bol konser vermek. 13 Ekim Cumartesi ‘Bir Ankara Gecesi’yle başlıyoruz, sonrası gelecek…

    Bu elimizdeki, bir Pilli Bebek albümü mü peki?
    Değil, Pilli Bebek hayranlarını sevindirecek bir albüm ama. Serdar Akar’la ilk konuşmamızda ‘Pilli Bebek olsun istiyorum’ demişti; ona yaklaştık ama bir Pilli Bebek albümü olamadı çünkü değişik dönemlerden farklı kayıtlar kullandık. Grubun neredeyse bütün kadroları var bu kayıtlarda.

    ‘Tuhaf Temaslar’ ismi nereden? 
    Normalde ne işim olur dizi müziğiyle? Bu, benim için başlı başına tuhaf bir temas. (gülüyor) Emrah’ın ‘Her Temas İz Bırakır’ından yola çıkarak bulduk bu ismi ama aslı budur.

    Hayatında ‘Behzat Ç’ nin yeri ne?

    İster istemez büyük kısmını kaplıyor. Haftada en az üç günüm ‘Behzat Ç’ ile geçiyor. İlk dizi müziğim ve başlarda bundan duyduğum tedirginlikten dolayı haddinden fazla bir mesai harcama durumunda kaldım ama sonra rayına oturdu işler. Yine de hayatımın büyük bölümü bununla kaplandı. İnsanların bunun üzerinden benimle ilişki kurmasının da bunda etkisi var elbet.

    ‘Delilik’i nasıl bir ruh haliyle yazdığım, sık soruluyor
    Albümü dinleyenler en çok neyi soruyor?
    ‘Kızım’ şarkısını dinleyen herkes ‘çocuğun var mı’ diye soruyor. Şarkı yazmanın mutlak surette yaşanmış bir şeyle alakalı olduğunu sanıyor insanlar. Bir şeyi ancak biliyorsan onun hakkında bir şeyler yazabilirsin diye düşünüyorlar ama hayır, herkes her şeyi böyle tecrübe etmiyor. Bir sürü sevgi biçimi var. Birilerinin kızını nasıl sevdiğini biliyor olabilirsin, empatiyle alakalı bu. Bir de ‘Delilik’i nasıl bir ruh haliyle yazdığımı soruyorlar. Deli olup olmadığımı merak ediyorlar aslında. (gülüyor) Bunu var olan bir durumu gözlemleyerek yazdım; onun bende yansımasıyla alakalı. Karşımda canlandırılmışı var çünkü ve güçlü bir canlandırma bu.

  • Sahne Kadınların !

    Oyuncusu, ışıkçısı, yönetmeni, yazarı, kısacası her şeyiyle tamamen kadınlardan oluşan bir tiyatro için yola çıkıldı. Üsküdar Belediyesi ve Tiyatro Greyfurt işbirliği ile başlatılan projede, tiyatroya gönüllü olan bütün kadınlar yer alabilecek.

    Üsküdar Belediyesi’nin Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında planladığı projeyi Tiyatro Greyfurt üstlendi. Projede, öncelikle başvurular alınacak. Haftada iki gün verilecek olan tiyatro eğitimi üç ay sürecek. Bu kurs süresince, yeteneklerine göre kadınlar oyunculuğun yanısıra, ışık-dekor gibi alanlarda da eğitim alacaklar. Üç aylık eğitim sürecinin ardından, kursiyer kadınların hazırladıkları bir oyun da sahnelenecek.

    Sahne Kadınların ! | 1

    Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara ve başkan yardımcısı Hasan Ekmen’in desteği ile başlayan projeye başvurular başladı. Son başvuru tarihi ise 15 Mart. Başvurular için www.sahnekadinlarin.com ve 0216 532 30 00’dan dahili 2363 aranabilir.

  • Dekorasyonda 2012 Trendleri

    Dekorasyonda 2012 Trendleri

    Türkiye’nin İlk Ev Yaşam, Dekorasyon ve Alışveriş Portalı Evmanya.com, Dekorasyonda 2012 Trendlerini Açıkladı.

    Evmanya.com’un Trend Raporuna Göre 2012 Yılında Evlerimizde Çok Sesli, Çok Renkli Vurgular ile Renklerin Sinerjisi Ön Plana Çıkarken, Doğal ve Doğaya Vurgu Her Zamankinden Daha Çok Önem Kazanacak.

    2012’ye yaptığımız hızlı girişin ardından markalar birer birer yeni koleksiyonlarını tüketicilerin beğenisine sunmaya başladı. Son yıllarda ev temasının giderek önem kazanmasına parelel ev ve dekorasyon trendleri de marka koleksiyonlarına ilham kaynağı oluyor.

    Türkiye’nin ilk ev yaşam ve dekorasyon ve alışveriş portalı Evmanya.com, ev ve ev yaşamına dair 20.000 ürünün internet üzerinden satışını yaparken, okuyucuları ile paylaştıkları pratik fikir, alışveriş önerileri ve haberler ile de ev dekorasyon trendlerinin nabzını tutuyor.

    Evmanya.com’un trend raporuna göre 2012’de evlerimizde çok sesli, çok renkli vurgular ile renklerin sinerjisi ön plana çıkacak. Gökkuşağı efekti bir dönem çiçek çocukların, hippilerin tercihlerini yansıtırken, uyumsuzluğun uyumunu bir kere daha vurgulayan bu akımının evlerimize yansıması olarak dekorasyonda çok sesli, çok renkli vurgular göreceğiz.

    Geri Dönüşümlü ve Doğal, Doğaya Vurgu…

    Geri dönüşümlü malzemelerden ve doğal, cilasız, kütük gibi saf ürünlerden yapılmış olan ev aksesuarları 2012’de gündemimizde olacak. Tercihlerimizin bu yöne kayması aslında çok normal. Çünkü doğanın kıymetini bilen, değerini anlayan bir nesil hızlı adımlarla geliyor. Tasarımlar ve üretimler bu alanda çoğunluk kazanırken markalar da farklılaşmak ve insanlık adına “doğaya en uyumlu ne yapabiliriz” i araştıracak. Bunu yapamayanlar ise doğanın izdüşümlerini evimize yansıtmaya devam edecek.

    Dekorasyonda 2012 Trendleri | 2

    Puantiye Evimizin Her Yanını Sarsın! Pulka Dots!

    I love pulkadots! Puantiye bu sene modaya damgasını vurdu. Romantizmin simgesi bu trend evlerimize de hızla takip edeceğimiz sıcak, eğlenceli bir tat katıyor. Bebek ve çocuk odalarında daha çok tercih edileceği düşünülürken evimizin her yerini sarabilir! Dikkat!!!

    Doğal Asaletin Simgesi, Gri!

    Gri bir renk değil lekedir söylemleri konuşuladursun, evlerimizde sadeliği, elegan duruşu destekleyecek yeni ton gri veya renklerin griye kaçan tonları. Suyun içinden bir avuç çıkardığınız taşların renklerine bir bakın, işte 2012’nin renk seçimleri avucunuzda! Griye çalan beyaz, yeşil, mor…! Binlerce kartelayı yanyana getirseniz, renk uzmanlarına danışarak kombin renkler de seçseniz doğanın sunduğu muhteşemliğe erişmeniz mümkün değil!

    Dekorasyonda 2012 Trendleri | 3

    Stilleri Karıştırıyoruz. Eklektik Stil!

    Son günlerde dekorasyon stilleri arasında pek sık karşılaştığımız bu stili diğerlerinden ayıran en önemli özellik, belli kalıplara bağlı kalınmaması. Parçaları bir araya getirirken sadece göze hoş görünmesi önemli. Sıkıcı değil çünkü birbiriden farklı kültür ve dönemlerin özelliklerini bir araya getirerek orjinal formüller meydana geliyor.

    Bu stilin en önemli ortak detaylarından biri de aynı döneme ait bir parçanın dekorasyonun odak noktalarından birini oluşturması. Renkli Çin tabaklarıyla dolu bir vitrin, 19.yy opalin cam objelerinin sergilendiği bir raf gibi…

     

    Dekorasyonda 2012 Trendleri | 4

    Kullanışlı, Dekoratif, Pratik! Bir Ürün Çok Fonksiyon…

    Teknolojinin hızına ve gelişimine yetişmek mümkün mü? Bu değişim de fişe takamadığımız endüstriyel tasarımlardan da beklentilerimiz arttı. Tek üründe birden fazla özellik tercih etmeye başladık. Mesela bir tepsi! Servis yapmakta işime yarasın, bilgisayarımla çalışırken sehpa görevi de görsün diyebiliyoruz. Bir askılığı ise en sempatik ve dekoratif hali ile duvarımıza asmaktan yanayız. Bir elektrikli süpürgenin alerjiye karşı duyarlı olanını tercih edip fritözün sadece kızartma değil aynı zamanda pilav da yapabilenini tercih ediyoruz. Sonuç olarak fonksiyon 2012 trendlerinde çok daha önemli bir tanım olarak karşımıza çıkıyor.


  • Burcunuzun Özellikleri Dekorasyon Seçiminize Yansıyor !

    Burcunuzun Özellikleri Dekorasyon Seçiminize Yansıyor !

    Ev Yaşam, Dekorasyon ve Alışveriş Portalı Evmanya.com, Ocak Ay Temasında Evinizde Burcunuza Özel Kullanabileceğiniz Ürünler Sunuyor.

    Doğum tarihimizin kişiliğimizi ve zevklerimizi etkilediği bilinir. Hatta dış görünüşümüzde bile burcumuzun özelliklerini taşırız. Burç gruplarının ya da doğum tarihi yakın olan insanların benzer özellikler ve tercihler yaptığını fark edebiliriz. Burçalarımız dekorasyon zevkimize de evlerimizi nasıl etkiliyor?

    Ocak ayında “ Burçlar ve Dekorasyon Tercihlerini “ temasını işleyen Evmanya.com, her burca özel renk, aksesuar önerisi ve dekorasyon fikirleriyle 2012de evini yenilemek isteyenler için kişiliklerine uygun çözümler üretiyor. Burcunuzun özelliklerine göre dekorasyonunuzu şekillendirmek için evmanya.com’dan birkaç öneri.

    Su Grubu: Yengeç, Akrep ve Balık burçları bu gruptandır. Bu burçlar en evcimen burçlar olarak bilinirler. Evde vakit geçirmeyi seven su grubu için de dekorasyon çok önemlidir. Krem ve fildişi tonlarını kullanmayı seven su grupları için eve huzur hakim olmalıdır. Hem yaratıcı hem sade evler tam onlara göredir. Ayrıca sanatsal yönleri ağır bastığında art-deko stilini de severler. Evlerinde sanattan izler görmeniz mümkündür.

    Hava Grubu: İkizler, Kova ve Terazi bu grubun burçlarından! Yeniliklere açık olan hava grubu trendlerin takipçisidir. Renkli, eğlenceli dekorasyonlar tam onlara göredir. Kırmızı ve pembe ana renkleridir. Pastel tonlara da bolca rastlamak mümkündür. Bir hava grubu burcunun evinde sürekli bir yenilenme ve değişim görebilirsiniz.

    Toprak Grubu:  Boğa, Oğlak ve Başak bu gruptandır. Bu grup tam bir düzen delisidir. Evde her şey düzenli ve yerli yerinde olmalıdır. Ayrıca onlar için yeme-içme alanları çok önemlidir. Teknolojiyi çok severler. Düzeni sevdiklerinden en sık depolama ve organizasyon ürünlerini görmek mümkündür. Titizliğiyle ünlü başak burçları dekorasyon konusunda en başarılı olan burçtur.

    Ateş Grubu: Yay, Aslan ve Koç burçları bu gruptandır. Egoları oldukça yüksek olan bu burçların evleri çoğunlukla iddialıdır. Parlaklık ve ışıltıyı severler. En cesur dekorasyonlar bu gruptan ortaya çıkar. Davet vermeyi sevdiklerinden evin görünümüne önem verirler. Evde ilginç nesneler kullanmayı da severler. Sadece kendi seçtikleri renkleri sever, diğer seçimleri beğenmezler. Dekorasyon konusunda en inatçı grup diyebiliriz.

    Burcunuza özel detaylı dekorasyon ve ürün önerileri için Evmanya.com’u takip edin.

    Burcunuzun Özellikleri Dekorasyon Seçiminize Yansıyor ! | 5

    Evmanya.com Hakkında
    ______________________________________________________________________
    Ekim 2010 tarihinde Türkiye’nin ilk ev yaşam ve dekorasyon portalı olarak hizmet vermeye başlayan Evmanya.com, alışveriş bölümü ile dekoratör, mimarlar ve ev teknolojisi konusunda uzman ekip tarafından seçilmiş 20.000 binin üzerinde ürünün internet üzerinden satışını yaparken, ev yaşam bölümü ile ise dekorasyonda son trendleri, ev için alışveriş öneri ve pratik fikirler sunmaktadır.

  • Desenlerin Hakimiyeti: Ekose

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 6

    Dekorasyonda desen kullanımında ekosenin yeri ayrıdır. Özellikle sonbahar ve kış mevsiminde kullandığımız ev tekstili ürünlerinde, battaniyelerde ve mutfakta en sık kullanılan desenlerden biri! Ekosenin sevimli havası eve samimiyet sağladığından her evin vazgeçilmezlerinden biri oluyor.

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 7

    Modada, dekorasyonda, ev ürünlerinde her sezon yeni koleksiyonlarda yerini alan bu desen en çok battaniye ve masa örtülerinde karşımıza çıkıyor. Sonbaharda, tatilin bitip eve geri dönüş yaptığımız, yağmurlu havalarda bir fincan kahveyle film keyfi yaptığımız dönemlerde bize eşlik eden ekoseli battaniyemizden vazgeçebilir miyiz?

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 8

    Yastık kılıflarında da vazgeçilmez desenlerden biridir. Bahçe mobilyalarında renkli ekose kılıflarla masa örtüleri ve yastıklar kullanmak sıcak ve samimi bir atmosfere yardımcı olur. Romantik bir piknik içinde ekoseli örtüler vazgeçilmezlerdendir. Romantik komedilerde ekose kullanılan sahnelere rastlamadınız mı?

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 9

    Desenler artık o kadar fonksiyonel ki evin her yerinde kullanılabiliyor. Önce ev tekstil ürünlerinde ve modada karşılaştığımız bu desenler tüm tasarımlarda, duvar kağıtlarında, herhangi bir ev ürününde karşımıza çıkabiliyor. Ekose deseniyle her şeyi giydirmek mümkün.

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 10

    Mumluk, tabak, fincan, duvar kağıdı, mobilya, perde, masa örtüsü ve yaşam alanlarımızda kullandığımız her üründe ekose bulmak mümkün. Özellikle ekose deseninin tutkunları için bu üürnlerden bulmak hiç de zor değil. Modanın öncüsü Burberry’s bu deseni en iyi kullanan markalardan. Retro tasarımlarda da görmeniz mümkün. Ekose deseninin mobilyada hayat bulan hallerini seviyoruz.

    Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | 11

    Kanyank : Desenlerin Hakimiyeti: Ekose | Evmanya Magazin

  • Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 12

    Osborne ailesinin üyelerinden Sharon ve Ozzy Osbourne’un bu kadar romantik ve şık bir banyosu olabileceğini kim hayal edebilirdi ki? Daha çılgın ve renkli bir banyo ile karşılaşmayı umuyorken bu kadar asil bir banyoyla karşılaşmak çok hoş. Önyargılara kapılmamak gerek. Detayları büyüleyici, sade ve romantik bir banyo. Ne dersiniz?

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 13

    Candace Buschnell banyosunda pembenin hakimiyeti ön planda! Retro stili sevdiği belli. Ama size de biraz megolaman gelmedi mi? Siyah duvar kaplamaları da gerçekten başarılı bir seçim. Pembeyi çok iyi dengeliyor.

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 14

    Bilin bakalım bu banyo kime ait? Çiçekli tasarımlar denilince akla kim gelir? Tabii ki Cath Kidston. Ondan daha pembe ağırlıklı bir banyo beklesem de daha çok kırmızı sevdiğini düşündürtüyor. Eğlenceli görünüyor.

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 15

    Bu banyo kesinlikle favori olmalı! Çok özel ve detayları ince ince düşünülmüş. Özel olarak yerleştirilmiş tablolar, çiçekler, heykeller ve merdiven detayı büyüleyici. Bir kuğuyu andıran armatürler ise banyoyu çok güzel tamamlamış. Bir banyodan çok sanat eseri gibi duruyor. Peki bu banyo kimin, Donna Karan!

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 16

    Ellen Pompeo’ya ait bu banyoda da dikkat çeken nokta dar alanda yaratılmış çözümler. Ünlülerin devasa büyüklükte banyoları olacak diye bir şart yok ya! Donna Karan gibi o da merdiveni havlu askılığı olarak kullanmayı tercih etmiş. Sevimli bir banyo.

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 17

    Bu da Sarah Jessica Parker’ın banyosu. Sıcak yaz günlerinde böyle bir banyonuz olsa hoş olmaz mıydı? Doğa içinde özgür bir banyo. Evden bağımsız ve ağaçların koruması altında.

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 18

    Meg Ryan’ın banyosunda da sadelik ve modernizm ön planda. Beyaz ve krem dışında bir renk yok. Klasik bir banyo. Ama kesinlikle çarpıcı değil. Bir stilin imzasını taşımaktan çok sadeliği göze çarpıyor.

    Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | 19

    Kate Hudson banyosunu daha çok bir oda gibi tasarlamış. Küvetin olduğu alan tüm banyodan bağımsız gibi ve doğaya yakın olsunda camekanların hemen yanı başında. Romantik ve şık bir banyo. Böyle bir banyoda kendinizi prenses gibi hissedebilirsiniz. Varaklı aynalar ve şık koltuklar bu banyonun özel detaylarından.

    Keyifli günler.

    Kaynak : Ünlülerin Banyolarını Gözetliyoruz | Evmanya Magazin

  • Eğlenceli Bir Dekor Fikri: Disco Topu!

    Eğlenceli Bir Dekor Fikri: Disco Topu!

    80li yılların timsali disco topu, dekor olarak kullanılsa nasıl olur? İlk aklınıza gelen komik bir görüntü olsa da bu örnekleri gördükten sonra fikriniz değişebilir. Bu ışıl ışıl aksesuar evinizde çok farklı kullanılabilir. Disco toplarının küçük boyutlarını halini yılbaşında çam ağaçlarının üstünde ya da hediye süslerinde de görebilirsiniz. Ama orijinal boyutuyla dekorasyonda kullanmak da fena görünmüyor. Evde hafif bir parti havası estirdiği de kesin. Decor8 blogunda karşımıza çıkan bu örneklere bakarken arka fondan eğlenceli bir John Travolta klibi de bize eşlik ediyor.

    Eğlenceli Bir Dekor Fikri: Disco Topu! | 20

    Klasik mobilya ve objelerle dolu bir evde aydınlatma olarak disco topu kullanımına ne dersiniz? Aykırı ve asi durmuyor mu? Retro bir evde kullanıldığını görsek belki dikkatimizi bile çekmez ama klasik bir evde gerçekten farklı duruyor. bu zıtlığın hoşumuza gittiğini itiraf etmeliyiz. Modern, klasik ya da vintage stili bir evde kullanarak eklektik bir stil yaratabilirsiniz.

    Disco topunu nerede bulurum diyorsanız adresiniz bit pazarı! Ya da kendi disco topunuzu kendiniz da yapabilirsiniz tabii! ama bu kadar aykırı bir fikri uygulamak ne kadar cesur olduğunuz da önemli. Dekorasyonunuz için eğlenceli bir tercih olabilir.

    Yatak odasında aydınlatma olarak kullanmak da eğlenceli bir fikir! Hareketlendirici olabilir. Kısacası dekorasyonda cesur davranmak bu zamanın en önemli trendlerinden! Kokrmayın ve klasik salonunuza disco topunu asıverin. Bu zıtlık sizin de hoşunuza gidecek.

    Eğlenceli Bir Dekor Fikri: Disco Topu! | 21

    Keyifli günler.

    Kaynak : Eğlenceli Bir Dekor Fikri: Disco Topu! | Evmanya Magazin

  • Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir?

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir?

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | 22

    Evde seçtiğiniz renk paleti büyük ölçüde hislerinize yansıyor. Neşeli, dramatik, enerjik, karasız ya da ilham verici bir atmosferde renklerin payı büyük. Hayal gücünüzü harekete geçiren, ruh halinizi yansıtabilen renk paleti seçmek ise çok önemli bir konu! Kendinizi ve isteklerinizi belirleyerek renk paletinizi ona göre seçmelisiniz.

    İç mekan tasarımcılarının renk paleti konusunda çeşitli teknikleri vardır. Işık mavileri, yeşiller ve nötr renkler bize doğanın gücünü hissettirirken mor, kırmızı ve bordo gibi renkler aşkı ve yoğun duyguları temsil eder. Eğlenceli bir portakal rengi ve sarı kombinasyonu ise eve neşe getirir.

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | 23

    Altın sarı ve parlak kırmızılar da tercih edilen renklerden. Özellikle sonbaharda tercih edilen bu renkler yemek odalarında da bol bol kullanılıyor. Mercan kırmızısı tonları da size tatili anımsattığından neşe veren renklerden olarak biliniyor. Ancak bu cesur renkleri dengelemek için nötr renklerden biriyle dengelemek şart. Beyaz veya siyah kullanabilirsiniz.

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | 24

    Turkuvaz ve turuncu da içinizin açılmasını sağlayan renklerdendir. Neşeli ve enerjik bir ev için kullanabilirsiniz. Bu tonlar özellikle yaz aylarını anımsattığından sıcak ve samimidir. Nötr renkler ise evin zamansız görünmesine yardımcı olur. Kahverengi, gri, siyah ve beyazı aynı anda kullanmayı deneyebilirsiniz.

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | 25

    Birinin evinde görüp beğendiğiniz tonlar sizin eviniz için güzel görünmeyebilir. Evin yapısını ve mobilyalarını düşünmeden karar vermeyin. Evinizin pencere dışından nasıl göründüğünü de hesaba katmalısınız. Hem iç hem dış yapısını belirlemeden renklere karar vermeyin. Işığı nasıl aldığı da önemli konulardan biri!

    Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | 26

    Yeşil, mavi ve kahverengi doğayı evde hissedebilmek için güzel renk kombinasyonlarından biri! Koyu kırmızı, siyah ve beyaz da tercih edilen renk kombinasyonlarından. Ama önemli olan ruhunuzu yansıtan renkleri bulabilmek!

    Keyifli günler.

    Kaynak : Dekorasyonda Renk Paleti Nasıl Seçilir? | Evmanya Magazin