Etiket: tedavi

  • Orgazm Olamamak Tarihe Karışıyor

    Orgazm Olamamak Tarihe Karışıyor

    Pek çok kadın orgazm olamıyor. Hatta olamamanın sıkıntısını bir kenara bırakın, bir de rol yapmak zorunda kalıyor. Artık bu önemli sorundan kurtulma zamanı..

    Yaşamda kalabilmek yani ölmemek için doğuştan var olan bazı yeteneklerimiz ve hislerimiz vardır, bunlar sonradan öğrenilmez, değiştirilemez şeylerdir. Hayvanlarda bunlara “içgüdü” diyoruz, insanlardakine ise “dürtü” adını veriyoruz. Dürtüler bilinçaltından gelir. Çok kabaca bir örnek verirsek, yeni doğmuş bir bebeğin meme emmeyi bilmesi veya acıkınca ağlaması bir dürtüdür. Ve cinsellik de bir dürtüdür, hayatın ve de neslin devamını sağlamak için var olan bir dürtüdür. Ama cinsellik ikincil bir dürtüdür…

    CİNSELLİK DE İHTİYAÇ

    Birincil dürtüler kişinin o gün için yaşamda kalmasını sağlayan dürtülerdir ki; bunlar yemek, su içmek, uyumak gibi yapılması gereken, yapılmazsa kişinin hayatını kaybetmesine neden olacak dürtülerdir. Canlıların hayatta kalmaktan haz duyduklarını ve her şeyi bunun için yaptıklarını biliyoruz. Gerçek olan bir şey var, o da her canlının sonunda öleceği. Ama biz yaşamaktan, bu dünyada olmaktan mutluyuz ve daha uzun kalmak istiyoruz, bunun için ne yapabiliriz?

    KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİR

    Yapabileceğiniz tek şey ama tek şey bir şeyler üretip sizden sonraya bırakmak. Bunun da en doğru, basit ve de tatminkâr yolu bedeninizden bir parça üretmek ve bunu sizden sonraya bırakmak, yani çocuk sahibi olmaktır.
    Sahip olunan çocukla, canlı bedeninden olan bir parçanın kendinden sonra da dünyada kalacağını bilir, bir huzur, mutluluk duyar ve de dürtülerini tatmin eder. Neden torunların şimdi insanın kendi çocuklarından daha fazla sevildiği hakkında bir fikriniz oluştu mu?

    Çünkü torun o kişinin kendinden sonra dünyada kalacak, ama kendi çocuğundan daha fazla dünyada kalacak parçasıdır, garantisidir. Bu yüzden insanlar kendi çocuklarını kendileri gibi görüp, yapamadıkları şeyleri onların üzerinden yaşamayı isterler ve kendi istediklerinin dışında hareket etmesinden mutlu olmazlar.Kabul edemedikleri şey çocuklarının da bir beyni ve de hisleri olduğudur, sorun da burada yaşanır.

    Cinsellik de dürtüdür, ikincil öneme sahip bir dürtüdür, amacı neslin devamını sağlamaktır. Peki neden cinsellik yaşarız?

    Üremek için,Zevk için,İletişim, paylaşım olduğu için ,Yapılması gerekli olduğuna inandığımız bir şeydir, ne kadar çok sıklıkta yapılırsa o kadar iyi olduğu öğretilir veya öğrenilir. Bazen gelen maillerde veya telefonda sorulur, “Ben haftada şu kadar seks yapıyorum yeterli mi?” diye…

    Neden bana “Günde 3 veya 4 öğün yiyorum, yeterli mi?” diye sormuyorsunuz? Acıkınca yiyorsunuz, seks de acıkınca yapılır, sayısı standardı yoktur, bizse bazı tabularda sıkışıp sekse bazı gereklilikler yüklemişizdir.

    CİNSEL ARZU NEDİR?

    Cinsel arzu kişinin karşı cinsle ilişkiye girme arzusu olup, bedensel (hormonal) problemi olmayan herkeste mevcuttur. Ne zaman cinsel arzu duyarız sorusunu yukarıda anlattığımız konuların ışığında şöyle tanımlayalım isterseniz: Bedensel olarak yeterli olgunluğa erişmiş kadın veya erkek o gününü yaşamsal olarak garantiye aldığında cinsel arzu duyar.
    Cinsel arzu kavramı kişiden kişiye ve toplumdan topluma değişmekle beraber genel anlamda “bir eşle seks ilişkisine girmeyi istemek” olarak açıklanabilir.

    ÇEVRE ETKİLİYOR

    Ne kadar isteğin yeterli olduğu, ne kadarının az olduğu kadından kadına değişir. Bizim toplumumuzda kadınların istek ile ilgili sıkıntılarını çeşitli gruplarda incelemek gerçekçi ve faydalı olacaktır. Erkekler ve kadınlar kabaca aynı ölçüde cinsel istek duyarlar ama yetiştirilme şartları, içinde bulunulan koşullar, aile baskısı, ahlaki ve de dini etkiler kadınların bu isteklerini baskılamalarına, başka kanallara yönlendirmelerine veya gösterememelerine neden olur.

    Bu yüzden bu konuda rahat olan erkekler genelde cinsel ilişki arzusunu kadınlardan daha sık duyarlar. Bir kadın olarak eşinizin seksi sizden daha sık ve de daha fazla arzu etmesi, sizin seks isteği yönünden bir probleminiz olduğu anlamına gelmez.

  • Zona – Gece Yanığı Hastalığı Neden Olur?

    Zona – Gece Yanığı Hastalığı Neden Olur?

    ZONA GECE YANIĞI HASTALIĞI

    Halk arasında gece yanığı olarak bilinen Zona sinir ucu iltihabıdır.

    Zonaya neden olan suçiçeği hastalığı virüsüdür. Su çiçeği çoğunlukla çocukluk döneminde geçirilen ve solunum yoluyla bulaşan bir hastalıktır. Su çiçeği iyileştikten sonra hastalığa neden olan virüs vücuttan tamamen yok olmaz ve bazı sinirlerin içine yerleşerek uyur vaziyette kalır.

    Vücut direnci zayıflayınca ortaya çıkar
    Uzun yıllar boyunca hiçbir sorun yaratmaz. Ancak bazı kişilerde Vücudun direncinin azaldığı durumlarda uyuyan bu virüs uyanır. Yerleştiği sinirin içinde çoğalır ve sinirin uçlarına, sinirin dağıldığı deri bölgesine gelerek ağrı ve cilt döküntüsüyle seyreden Zona hastalığını oluşturur.

    Vücudun zayıf düşmesine yol açan nedenler:
    Bazı enfeksiyonlar, yorgunluk, uykusuzluk, dengesiz beslenme, aşırı kilo kaybı, stres,alınan bazı ilaçlar, kanser gibi hastalıklar sıralanabilir. Zona çocuklar da dahil olmak üzere her yaşta görülür.

    Zona Nerelerde Görülür:
    Sadece sinirin bulunduğu alanda görülür.
    50 yaşın üzerinde, yaşlılarda, başka hastalığı olanlarda daha ağır seyreder. Zona ağrı ve deri döküntüsüyle seyreden bir hastalıktır. Bu iki belirti de tüm vücutta değil sadece sinirin bulunduğu alanda görülür. Zona da yüz, saçlı deri, gövde, kol ve bacaklar gibi vücudun herhangi bir bölgesinde sinirler tutulabilir.

    Bununla beraber en sık tutulan bölge göğüs bölgesidir. Ağrı ve döküntü vücudun sağ ya da sol olmak üzere bir yarısında bir kuşak tarzında yerleşir. Ağrı, deri döküntüsünden önce ortaya çıkabilir. Hastalar ağrıyı yanma, zonklama, batma, bıçak saplanması, karıncalanma, uyuşma şeklinde hisseder.

    Ağrı döküntünün iyileşmesi ile kaybolur
    Ağrının ardından deride bir kızarıklık ve üzerinde yerleşmiş su dolu kabarcıklar ortaya çıkar. 3-4 hafta içinde bunlar kurur ve kabuklanarak iyileşir. Ağrı bu dönemde devam eder ve döküntünün iyileşmesiyle kaybolur.

    Ancak bazen, özellikle de yaşlı kişilerde ağrı döküntünün iyileşmesinden sonra da devam eder.

    Zona Tedavisi:
    Zona tedavisinde istirahat önemlidir.

    Deri döküntüsü için ıslak pansumanlar ve kurutucu merhemler yararlıdır. Vitaminler, ağrı kesiciler ve virüsün çoğalmasının durduran bazı ilaçlar da tedavide kullanılmaktadır. Ağrının inatçı olduğu vakalarda antidepresanlar, sinir blokajı gibi yöntemlerden yararlanabilir.

  • Lazer Epilasyon Nasıl Yapılır ?

    Lazer Epilasyon Nasıl Yapılır ?

    Lazer epilasyon süreci, “lazer epilasyon yapılacak olan bölgenin temizlenmesi, bölgedeki uzun olan kılların kısaltılarak epilasyona uygun hale getirilmesi ve lazer cihazı ile taranması” biçiminde üç değişik kademeden oluşmaktadır.

    Lazer epilasyona başlamış olmadan evvela, epilasyon icra edilecek bulunan bölgeye epilasyona yardımcı özel bir jel sürülür. Daha sonrasında ten ve kıl renginize göre size en cazip bulunan lazer epilasyon cihazı ile epilasyon icra edilecek bulunan bölge taranır. Bu tarama işlemi, lazer epilasyon yapılan bölgeye ve kıl yoğunluğuna göre birkaç dakika ya da birkaç saat sürebilmektedir.

    Bilinmekte olanın tersine lazer epilasyon sanıldığı kadar uzun süren bir tedavi değildir. Seans süreleri tahmini olarak 15 dk ile 45 dk. arasında sürmekte ve seans aralıkları ( şahsın lazer epilasyona gelme aralığı ) 4 ile 8 hafta arasında değişmektedir. Lazer epilasyon tedavisinin bitmesi için gereken seans rakamında ortalama 3 ile 6 seanstır. Kısacası lazer epilasyon tedavisi hem kısa sürmekte, ve hem de kısa bir zamanda netice alınıyor.

    İlgili Konular ;
    Lazer Epilasyon
    Lazer Epilasyon, İğneli Epilasyon

  • Tırnaktaki Beyaz Leke

    Tırnaktaki Beyaz Leke

    Bazı insanların tırnaklarında dönem dönem beyaz lekeler ve çizgiler görülmektedir.Bu beyaz lekeler ve çizgiler tamamen vücudun ürettiği birşeydir. Bu çizgiler tırnağınızın direncini kırar. Kırılmalarını engellemeniz için tırnaklarınızı kısa kesmelisiniz. Şekil bozukluğunu ise doktorunuzun uygulayacağı tedaviyle giderebilirsiniz.

    Tırnağın, çok fazla ojeli kalmasının ya da sigara içmenin de tırnaklar üzerinde sarartmak gibi olumsuz bir etkisi olabileceğini vurgulayan uzmanlar, “Bunun çok çirkin bir görüntü olduğunu düşünüyorsanız, yüzeysel bir temizleme uygulayabilirsiniz. Ayrıca tırnakları besleyici ürünlerden yararlanabileceğiniz gibi, ojenizin markasını da değiştirebilirsiniz.

    Bazen çocukluğumuzdan beri tırnaklarımızda beyaz beyaz lekelerle karşılaşırız. Bu vücudumuzda bulunan, saç ve tırnağımızın temelini oluşturan keratin hormonu gerektiği gibi çalışmıyor demektir. Sonradan meydana gelmiş olabilecek koyu renk beyaz lekeler ise manikür sırasında tırnakların çok fazla zarar görmesi ve mantar kapması nedeniyle oluşmuş olabilir.

    Travmatik olaylar sonucunda karşılaşabileceğimiz bu tırnak sorunu için sadece bir süre beklemek yeterli. Bütün bu sorunlarla baş etmenin en etkili yolu ise dışarıda yaptırsanız bile kendi manikür takımınızı kullanmanızdır” şeklinde sözlerini tamamladı.

    İlgili konular ;
    Tırnak Üzerinde Beyaz Leke?

  • Miracle Treat 12 – Renk Kilidi

    Miracle Treat 12 – Renk Kilidi

    SAÇLARDA RENK KARNAVALI

    matrix

     

    Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ

    12 Mucize Etki Sağlayan Sprey Losyon

     

    Renklerin sıcaklığına en çok ihtiyaç duyduğumuz sonbahardan kışa geçiş döneminin bu soğuk, cansız, mat ve renksiz günlerinde hepimizin canlanmaya ihtiyacı var. İçinizi en çok ısıtacak renk ise saçlarınızın rengidir. Peki, renklere her zamankinden daha çok ihtiyacınız olan bu dönemde saçınızın rengini uzun süre koruyabildiğinize inanıyor musunuz? Cevabınız hayır ise çözüm MATRIX’ten yepyeni bir marka ile geliyor… TOTAL RESULTS! Ulaşılabilir fiyatla profesyonel bakım elde etmek isteyenlerin favorisi olacak olan TOTAL RESULTS ürünleri 5 farklı soruna 5 değişik çözüm sunuyor. Eğer siz de sonbaharın mat renklerinin arasında saçlarınızın ışıl ışıl parlamasını, rengini çok daha uzun süre korumasını istiyorsanız E Vitamini ve Ayçiçek Yağı ile saçınızı besleyen Color Care Renk Koruyucu Seri tüm ihtiyaçlarınıza cevap verecek!  Color Care Renk Koruyucu Seri’nin anında sonuç vererek 12 mucize etki sağlayan ürünü Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ ise hayalinizdeki parlak, güçlü, rengi uzun süre korunan saçlara kavuşmanızı sağlayacak. Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ ile saçlarınız o kadar parlak ve canlı olacak ki kış güneşi bile ışıltınızı kıskanacak.

     

    Miracle-Treat

     

    Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ

    12 MUCİZE ETKİSİ

    • Boyalı saçların renginin korunmasına yardımcı olur.
    • Kolay taranabilme özelliği sağlar.
    • Saçın zarar görmesini engeller.
    • Saç kırılmalarını engeller.
    • Saçın doğal yapısını korur.
    • Saçın dış tabakasını pürüzsüzleştirir.
    • Derinlemesine bakım sağlar.
    • Saçın güçlenmesini sağlar.
    • İpeksi yumuşaklık kazandırır.
    • Kolay kontrol edilebilir saçlar sağlar.
    • Saçın kabarmasını önler.
    • Parlaklık kazandırır.

     

     

     

    RENK KİLİDİ SİZİ PARLAK, CANLI VE RENGİ KORUNAN SAÇLARA KAVUŞTURACAK!

    Antioksidan etkili ayçiçeği yağı sayesinde saçınıza 12 mucize etki sağlayarak saçınızınihtiyaçlarına cevap veren Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ güçlü, kolay kontrol edilebilen, doygun, parlak saçlar elde etmenizi sağlar. Saçınızın renginin uzun süre ilk günkü parlaklığında kalmasını sağlayan bu mucize üründen asla vazgeçemeyeceksiniz. Saçınızı bu mükemmel ürünün sağladığı bakım ile ödüllendirin ve hak ettiği sağlıklı görünüme kavuşmasını sağlayın.

    RENK KİLİDİ İLE HER SAÇTA MUCİZE DOKUNUŞ, MUCİZE SONUÇ!

     

    Miracle Treat 12™ – RENK KİLİDİ

    – CANLI

    – PARLAK

    – KORUNAN

    – BESLENEN

    – GÜÇLÜ

     

    KULLANIMI

     

    Havlu ile nemi alınmış saç boyları ve uçlarına doğru ürünü sıkın. Geniş uçlu bir tarak yardımıyla saçınızı tarayın ve her zamanki gibi şekillendirin.

     

     Miracle Treat 12 – Renk Kilidi | 1

    150 ML 29,50 TL*

    *Önerilen tüketici satış fiyatıdır.

     

     

    MATRIX ürünleri yalnızca yetkili MATRIX salonlarında satılmaktadır.

     

    İlgili Konular ;

     Volumathérapie Köpük

  • Erkek Kısırlığında Bir Devrim

    Erkek Kısırlığında Bir Devrim

    Erkek kısırlığında bir devrim sayılan mikroenjeksiyonla sperm sayısı ve hareketliliği az olan veya spermlerinde şekil bozukluğu olan erkeklerde çocuk sahibi olabiliyor.

    Yardımcı üreme uygulamalarında, sperm hücrelerinin herhangi bir nedenle kadın yumurtasına erişemediği veya yumurta zarını aşamadığı erkek kısırlığı durumlarında, yeni bir tüp bebek yöntemi olan mikroenjeksiyon tekniği kullanılıyor.

    Mikroenjeksiyon tekniği ortaya çıkmadan önce, şiddetli erkek kısırlığı durumlarında kullanılan ilaç tedavilerinin ve varikosel ameliyatlarının ne kadar etkili olduğu hiçbir zaman tam olarak açıklanamadı. Günümüzde uzmanlar bu tedavilerin şiddetli erkek kısırlığı olarak nitelenen durumlarda yeri olmadığını ve artık kullanılmaması gerektiğini ifade ederler.

    Bu durumlarda uygulanan mikroenjeksiyon tekniği mağdur erkeklerin kaderini açık bir şekilde değiştirdi. İlk kez bu durumların tedavisi hücre düzeyinde yapılıyor. Tek bir sperm hücresi kadından elde edilen yumurtanın içerisine saç kılından daha ince bir iğne yardımıyla mikroskop altında enjekte ediliyor ve döllenme sağlanıyor.

    Kimlere uygulanabilir?
    Bu teknik esas olarak üç değişik kategorideki bozukluğa hitap eder. Bunlar sperm sayısının ya da hareketliliğinin eksik olduğu durumlar. Ayrıca sperm şekillerinin (morfoloji) bozuk olduğu durumlardır. Mikroenjeksiyon uygulamalarında döllenme oranı, sperm oranı ile ilişkili değildir. Menide birkaç tane sperm hücresi bulunduğu durumlarda dahi döllenme oranı değişmez (% 70 – 80). Bu teknik ile birkaç sperm hücresi ile dahi gebelik elde edilebiliyor. Sperm hücrelerinin hareketliliğinin yetersiz olduğu durumlardaysa bu teknikle spermlerin yumurta zarını aşmaktaki zorluğuna çare bulunabiliyor.

    Sperm şekillerinin bozuk olmasının bir kısırlık nedeni olduğu, bu durumlarda yapılan tüp bebek uygulamalarında dahi döllenmenin olmadığı veya döllenme oranının çok düşük olduğu uzun yıllardır biliniyor. Mikroenjeksiyon tekniği uygulamalarında sperm şekilleri döllenme ve gebelik oranları üzerinde olumsuz etki göstermez. Yumurta bir tüp (pipet) yardımıyla emilerek sabitleştiriliyor. Sperm ince cam iğne ile yumurta içine enjekte ediliyor. İki gün sonra döllenmiş yumurta (embriyo) rahim içine yerleştiriliyor

  • Saç Mezoterapisi Nedir?

    Saç Mezoterapisi Nedir?

    Saç dökülmesine önlemek ve kontrol altında almak, saçta hacim ve canlandırma kazandırmak için saçlı deri bölgesine uygulanan tedavi şekline saç mezoterapisi denilir.

    Saç dökülmesi, saçların zayıflaması ve cansızlaşması gibi durumlarda uygulanabilen bir yöntem. Bu yöntemde çok ince uçlu bir iğne ile saçlı deri kıl köklerine besleyen, ilaçlar, vitamin ve mineraller direkt kıl köklerin olduğu bölgeye enjekte edilir, saçlı deride kan dolaşımını artması nedeni ile saçların dökülmesini azaltır, saçlar parlaklık ve canlılık kazanır, seans sayısı problemin yoğunluğuna göre değişmekle birlikte ortalama 5-10 dur, haftada bir şeklinde uygulanır ve ortalama 15 dakika sürer, iğneler son derce ince üçlü olduğundan kesinlikle ağrı, acı yapmaz.

    Saç mezoterapisi nasıl uygulanır? Kaç seanstır?

    Saç mezoterapisinde çok ince uçlu bir iğne ile küçük mikroenjeksiyonlar halinde saçlı deri bölgesine ilaç enjekte ediliyor, bu karışımlar kişiye özel olarak hazırlanır ve bölgesel olarak tatbik edilir. Problemin yoğunluğuna göre haftada bir ortalama 5-10 kez ve sonraki seanslar 15 günde bir ve ayda bir uygulanır. Saçta toparlama ve hacım görmek için en az 2-3 ay sabır göstermek ve tedaviye devam etmek gerekir.

    Alopesi ne anlamında geliyor?

    Normal bir erişkinde tahminen toplam saç sayısı 150000-170000 arasıdır. Günde 50-100 tane saç telinin dökülmesi normal sayılır, aslında saç döküldüğünde sadece gövdeden kopma olur, saç kökü yani follikul yerinde kalır, bu süre ortalama 6-8 sene sürer. İnsan hayatı süresince ortalama 12 kez saç kökünden yeni saç çıkar. Androgenetik tıp saç kayıplarında ise follikül sayısında azalmasından ziyade kıl kökünde bir küçülme ve kıl dökülme sıklusunda bir hızlanma meydana geliyor.

  • Anoreksiya Nervoza Hastalığı Nedir

    Anoreksiya Nervoza Hastalığı Nedir

    Anoreksiya Nervoza bir psikolojik hastalıktır. Genelde genç yaştaki ve zayıflama tutkunu bayanlardan görülen Anoreksiya Nervoza hastalığı tedavi edilmemesi durumunda ölümle sonuçlanabilir. Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalananlar yemek yemezler, uyku sorunları vardır ve bunlara rağmen sürekli enerjik dururlar. Bu durum metabolizmanın çalışmasını tamamıyla etkileyen bir durumdur. Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalanan bir kaşı istediği kadar zayıf ve ideal kiloda olsun mevcut kilosunu asla kabul etmez ve sürekli zayıflamak ister. Bir deri bir kemik dahi kalsa bu kilosunun hala çok olduğunu düşünür ve bu duruma kendini inandırır. Eğer sizlerinde bu tarz sorunlarınız varsa hiç vakit kaybetmeden uzman bir doktorla görüşünüz. Hepinize sağlık kokan uzun bir yaşam dileriz.

    Anoreksiya Nervoza Belirtileri Nelerdir

    Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalananlarda görülen başlıca belirtileri siz değerli takipçilerimizle paylaşmak istiyoruz. Bu belirtileri kendinizde de gözlemliyorsanız en kısa zaman içerisinde uzman bir doktora görününüz.

    Anoreksiya Nervoza Hastalık Belirtileri ;

    – Aşırı derecede ve fiziki olarak da kendisini gösteren kilo kayıpları yaşanır.
    – Kişi içine kapanık hale gelir ve sosyal çevresinden kopar.
    – Kendisini spora verir ve hiç yorulmuyormuş gibi egzersiz yapar.
    – Şişmanlamaktan korkar ve bu bir psikolojik sorun haline gelir.
    – Kişi aşırı derecede yorgunluk çeker ama bunu belli etmemeye çalışır.
    – Kişi sürekli üşür
    – Kendisini herkül gibi güçlü zanneder fakat kaslarda güçsüzlük görülür.
    – Yemek yememek için sürekli bahane bulur ve bu bahanelere kendisini inandırır.
    – Kişi çok zayıftır fakat sürekli çok şişmanladım der.
    – Başkaları için yemek pişirir ama kendisi asla yemez.
    – Kişi yemek yediği için utanır ve kendisini suçlu hisseder.
    – Bu hastalığa yakalanan kişi bayansa düzensiz adet görür.
    – Ten rengi beyazlaşır ve soluk bir hal alır.
    Hepinize sağlık kokan uzun bir yaşam dileriz. Bu belirtiler sizde varsa en kısa zaman içerisinde uzman bir doktora görününüz.

    “Eğer hastalık tedavi edilmezse kansızlık, vücut sıvı ve elektrolit dengesizlikleri, saç dökülmesi, kemik erimesi, bağırsak tıkanması, kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği ve sonuçta ölüm görülebilir. Unutmayalım ki A.N. psikiyatrinin tek ölümcül hastalığıdır. Bu hastalığa tutulan her 100 hastadan 5’i ne yazık ki kaybedilmektedir.”

  • Selülit Nedenleri Nelerdir?

    Selülit Nedenleri Nelerdir?

    Yaz yaklaşıyor, tatil planlarımızı yapmaya başladık ve listemizin en başında selülitleri yok etmek var… Önce selülit oluşma nedenlerini öğrenelim, sonra da bu nedenleri ortadan kaldıralım…

    – Ağır, aşırı kalorili besinlerle düzensiz ve yanlış beslenme…

    – Doğum kontrol hapları kullanırken yeterince su içmemek…

    – Hareketsiz bir yaşam sürmek…

    – Hızlı ve stresli yaşamın yarattığı gerginlik, kaygı ve güvensizlik gibi ruhsal etkenler…

    – Düzensiz uyku…

    – Günde 2 litreden az su içmek ya da hiç su içmemek…

    – Aşırı tuz tüketimi nedeniyle vücutta sıvı kaybının oluşması…

    – Karaciğer ve sindirim bozuklukları, kabızlık, aşırı dar elbiseler…

    İlgili konular ;
    Selülit; nedenleri ve çözümleri
    Selülit nedir? Nedenleri ve Önleme Yolları Nelerdir?

  • Göğüs Büyütme Formülümüz

    Göğüs Büyütme Formülümüz

    İşte size Kadınlar Kulübü göğüs büyütücü bitkilerden hazırlanmış bir doz:

    – Bir tencereye yarım litre su koyup içine
    – 250 gr. kadar çemen otu filizi atın.
    – Üzerine birer ya da ikişer çimdik anason, fesleğen, frenk kimyonu, dereotu, rezene, meyan kökü tozu, mercanköşk ve limon otu ekleyin. Hepsini karıştırıp kaynatın ve altını kapattıktan sonra soğumaya bırakın. Karışımın suyundan her gün – 1-2 bardak için. Lezzet vermesi için limon suyu ve bal da ilave edebilirsiniz.

    Kaynak : Göğüs Büyütücü Bitkisel Karışımlar & Formüller