Etiket: sevişmek

  • Farklı mekanlarda seks neden bu kadar heyecanlı?

    Farklı mekanlarda seks neden bu kadar heyecanlı?

    Alain de Botton, “21’inci yüzyıl cinselliğinin yazgısı sevgiyle arzu, macerayla bağlılık arasında denge kuran bir eylem olmaktır” diyor.

    Uçak tuvaletinde neden bu kadar heyecanlı?

    Normal önceliklerimizin değişmesi ve yabancı biriyle aramızdaki mesafenin bir anda kapanması cinsel dürtülerimizi harekete geçiriyor. Üniformalı seks fantezilerinin temelindeyse iktidar sahibi bir kişiyi alt etme, kurallarla çevrili bir ilişki içinde düzeni bozma arzusu yatıyor. Sınırı aşmanın, yasak olanı yapmanın yarattığı ‘güç bende’ hissi erotik fantezilerimizi ateşliyor.

    Neden iyi bir yalan makinesi?

    İnsanların giderek samimiyetsizleştiği bir çağda ıslak bir vajina ya da sertleşmiş bir penis karşımızdaki insanın bizi beğendiğinin, istediğinin en dürüst kanıtı. Akılla kontrol edilen düşüncelerin yerini bedenle ifade edilen duyguların alması hep arzu edilen ama bir türlü elde edilemeyen gerçek yakınlığı getiriyor.

    “Bu gece olmaz, başım ağrıyor” neden yaralar?

    Evlilik ya da uzun süreli ilişki, düzenli seksi garantileyen bir anlaşma gibi. Ancak bu, gerçek hayatta teoride kalan bir varsayım. Gündelik hayat dertlerini beraberce sırtlamak, ilişkiyi güçlendirse de kişiler arasındaki tutku ve cinsel çekime zarar verebiliyor. Ne zaman istersen sevişebilecek olma olasılığının katacağı rehavet de düşünülürse sevişme garantisi yerini sevişememe garantisine bırakıyor.

    Pornografi insanlığa ihanet mi?

    İzleyince tahrik olmaktan kendimizi alıkoyamıyoruz. İçki ve uyuşturucu gibi pornografi de bizi sıkıcı hayatımızdan kısa süreliğine de olsa kurtarıyor, gelecek kaygısı duymadan bedensel zevklerimizin peşinden gitmemizi sağlıyor.

    İktidarsızlık neden bir başarıdır?

    İktidarsızlık ilkel arzuların ötesine geçip karşısındakini umursama hali. Fiziksel yenilgi gibi görünse de aslında partnerin aldığı zevki düşünen, karşısındakine saygı duyan kişilerin bir etik başarısı.

    Bahsetmesi neden bu kadar daha zor?

    Cinsellikle ilgili yaşadığımız huzursuzluğun temelinde, her şeyin özgürce konuşulabildiği bir çağda yaşadığımız düşüncesi yatıyor. Bu düşünceye göre seks doğal bir mesele olarak görülmeli, mümkün olduğunca fazla yapılması gereken bir spor gibi algılanmalı. Ancak durum farklı. Cinsellik doğası gereği kibar ya da demokratik değil. Onu ehlileştirdiğimizde hayatımızı altüst ediyor, ilişkilerimizi bozuyor, bizi gece yarılarına kadar uyanık tutup barlarda hiç tanımadığımız ama tenine dokunmaktan başka hiçbir şey düşünemediğimiz insanlarla konuşturuyor.

  • Cinselliğinizin rengi !

    Cinselliğinizin rengi !

    Giydiğiniz kıyafetler, evinizdeki eşyalar ve kullandığınız araba cinsel kişiliğiniz hakkında ipuçları verir. Anahtar ise bu eşyalar için seçtiğiniz renklerdir. Etrafınıza baktığınızda özellikle giyiminizde ve ev dekorasyonunuz da belli renklere yoğunlaştığınızı göreceksiniz.En fazla görünen renk sizin baskın renginizdir;
    Peki buna göre siz hangi renktensiniz?

    Kırmızı:

    Kırmızı herkesin bildiği gibi tutkunun rengidir. Bu rengi seven kişiler ise çok şehvetlidir. Kırmızıyı seven insanları çuvaldaki kaplana benzetmek yanlış olmaz. Kolayca tahrik olur, hayal edilebilecek her yolda cinselliğin tadını çıkarırlar. Cinsel kıvılcım bir kez çaktığında onu söndürmek saatler alır. Aşk yaşamlarında fantezilerin yeri büyüktür.

    Sarı:

    Favori rengi sarı olan kişilerin cinsel eğilimleri bir hayli karmaşıktır. Çoğunlukla sarı seven kişiler daha güçlü olan partnerlerinin isteklerine pasif davranışlarla uyum gösterirler. Asla cinselliğin tadını tamamen çıkaramazlar ancak hoşlarına giden kimseyi de geri çevirmezler. Bu anlamda sarı cinsel tutkudan uzak bir renktir. Onlar için ilk adımı karşı taraf atmalıdır. Bu yüzden karşı taraf bir hamle yapana kadar yalnızca beklerler.

    Pembe:

    Pembeyi seven insanlar cinsel konularda gelişmeye gönülsüz olurlar. Bu kadınlar partnerlerine çoğu kez eziyet eder, vereceklerinden fazlası için söz verirler. Bazı durumlarda dişilikleriyle gösteriş yaparlar çünkü gizliden gizliye erkeklerden nefret ederler. Pembeyi seven erkeklere gelince… Bu tip erkekler kadınların peşinden koşar ve kur yaparlar. Hatta aynı gecede üç ayrı randevu verebilen fakat hiçbirisiyle buluşmayıp barın birinde yeni biriyle tanışabilen kişilerdir. Kocası pembe seven kadınlar ihtiyatı elden bırakmamalıdır.

    Mor:

    Bu rengi sevenler aşkta da, iş yaşamında da kolay elde edilmezler. Bu rengi seven kişilerin etrafındakiler, onlara fazlaca bilgiç bulabilir. Mor rengi seven kadınların kişilikleri son derece güçlüdür. Onlar karşılarındakine gerçekten inanırsa ilişkiye girer ve oyunu kurallarına göre oynarlar. Erkekler ise aşk ilişkilerine iş ilişkisi tadında yaklaşırlar. Her iki cinsiyette de moru sevenler karşılarındakinin hoşnutluğundan çok kendilerininkini düşünürler.

    Siyah:

    Siyah renk gücü ve tutkuyu temsil eder. Cinsellik konusunda sekste tıpkı kırmızı gibi şehvetlidirler. Genellikle doğalarında sadizim ya da mazohizm vardır. Bu sebeple seks sırasında da hiçbir sınır tanımadan sevişirler. Biraz içe kapanık gibi görünseler de aslında sevişme anında diğer renklerden daha cesurdurlar. Fakat onlar saman altından su yürütenler gibi şehvetlerini yalnızca yatak odalarında partnerlerini şaşırtmak için gösterirler.

    Yeşil:

    Doğanın rengi olan yeşil güven veren bir renktir. Bu yüzden partneriniz yeşili seviyorsa doğru kişiyle birliktesiniz demektir. Bu rengi sevenler cinsel yaklaşımlarında masum ve tazedir. Yeşili seven kadınlar partnerlerine her zaman sadıktırlar. Tutkuları olsa bile bunu partnerlerine çok fazla göstermezler. Yeşili seven erkekler anlaşılmaz tavırlarıyla karşılarındakini etkilemeyi iyi bilirler. Kısacası partneriniz yeşili seviyorsa asla ihanetten şüphelenmemelisiniz.

    Turuncu:

    Turuncu rengi sevenlerin cinsel fantezilere eğilimi vardır. Cinsel etkinliği kendilerinin baş rolü oynadığı tek sahnelik bir oyun olarak görürler. Ön sevişme cinsel birleşme kadar önemlidir. Tatlı şeyler, anlamsız diyaloglar fısıldarlar. Turuncu insanlar orgazm olamasalar bile çok iyi rol yaparlar. Seks sırasında şehvetten dolayı partnerlerine biraz zarar verebilirler. Turuncu erkekleri eşlerinin saçını çekmeye,kadınları da eşlerinin sırtında çizikler bırakmaya eğilimlidirler.

    Kahverengi:

    Bu rengi seviyorsanız, eşiniz için bir hazinesiniz demektir. Kahverengi sevenler sıcak ve eşinin isteklerine karşı duyarlıdır. Bunun yanı sıra da kadın ya da erkek her iki cins de son derece romantiktir. Cinsellik onlar için 24 saatlik bir şeydir. Ateşin kenarında sarılıp uyumak, yağmurda yürümek kahverengi sevenler için tahrik edicidir.Ancak şiirsel duyguları öyle bir yapıya sahiptir ki bir tek kötü söz her şeyi mahvedebilir.

    Gri:

    Bu renk kararsız kişiler tarafından sevilir. Hiçbir konuda heyecanlanmadıkları gibi renk konusunda da son derece heyecansızdırlar. O yüzden de yorumsuz gölge rengini seçerler. Gri tercih eden erkekler cinselliği sakinleşme aracı olarak görürler. Ne fazlası nede azı. Kadınlar sevişmez, cinsel ilişkiye girerler. Sadece iki sebepten biri için: Eşlerini memnun etmek ya da hamile kalmak. Sevişme bitene kadar duvar kağıtlarındaki desenleri sayarlar.

    Mavi:

    Mavi sevenler harika cinsel partnerlerdir. Sevgi doludurlar, eşlerinin ihtiyaçlarına duyarlıdırlar. Sevişmeyi bir sanat olarak görür ve ilişkilerine zarifçe yaklaşırlar. Mavi seven erkekler piyanistlere benzerler, piyano çalarmış gibi zarifçe sevişirler. Mavi kadınları cinselliklerinin tadını sonuna dek çıkartırlar. Hem kadınlar hem de erkekler ön sevişmeden ve ardından gelen birleşmeden hoşlanır. Evlilikte mavi kişi mükemmel bir eştir, dışarıda gözü yoktur.

    Beyaz:

    Beyaza tutulmuş insanlar için sevdikleriyle birlikte yatmak sevişmekten daha fazla tercih edilir. Cinsellikten pek fazla hoşlanmazlar. Bu insanların doğasında biraz tutuculuk vardır. Onlar için, Fransız öpücüğü müstehcen bir şeydir ve gün ışığında sevişmek duyulmamış bir olaydır. Beyazı seven kadınlar gizlilik içerisinde soyunur.Erkekler cinsel ilişkiden önce ve sonra mutlaka yıkanır

  • 25 Yaşından Önce Bunları Mutlaka Yapın

    25 Yaşından Önce Bunları Mutlaka Yapın

    Eğer 25 yaşını geçmediyseniz ve hala yaşam enerjiniz varsa bu haberi mutlaka okuyun…

    Yıllar çok çabuk geçiyor. Erken yaşlarda bunu duymak herkese komik geliyor. Ancak şöyle bir düşünün ilkokula başladığınız gün sanki geçen hafta değil miydi? Yaşadıklarımız gözümüzün önünden geçtiğinde geride bıraktığımız yılları fark edebiliyoruz belki ancak bir çırpıda düşününce bu yaşa ne zaman geldiğimiz bizi şaşırtabiliyor. Yaşlıların sürekli tekrarladığı “onlar gençken yapılacak şeyler” sözünü unutmamak gerekiyor. Mutlaka bir bildikleri var.

    •Tanımadığınız biri ile flört edin.
    •Farklı bir ülkede kısa bir süre bile olsa yaşayın.
    •Sırt çantanızı alın ve hiç bilmediğiniz bir yere seyahat edin.
    •En az bir fobinizden kurtulun.
    •Işıklar açık sevişin.

    •Dağınık bir odada yaşayın.
    •Küçükken kalbini kırdığınızı düşündüğünüz birinden özür dileyin.
    •Aranızda gerçekten duygusal bağ olmayan bir erkek arkadaş edinin.
    •Hizmet sektöründen bir işte çalışın.

    •Büyük bir stadyum maçına gidin.
    •24 saat boyunca her türlü komünikasyonunuzu kesin.
    •Çıplak denize girin.
    •Hangi şarabı sevdiğinizi keşfedin.
    •Arkadaşlarınız ile uzun yolculuğa çıkın.
    •Egzotik yemekleri deneyin.

    •Toplum yararına yapılan bir organizasyonda görev alın.
    •Faturaları ödeyin ve para biriktirin.
    •Ailenizi şık bir yerde akşam yemeğinde ağırlayın.

    •Düz vites otomobil kullanmayı öğrenin.
    Fotoğraf çekmek hakkında temel bilgiye sahip olun.
    •Kendi yemeğinizi kendiniz pişirin.

    •Hayatınızı anlatan bir blog kurun ve sürekli yenileyin.
    •Atılmak üzere olan bir eşyayı bambaşka bir eşyaya dönüştürün.
    •Kan bağışında bulunun.

  • Hangisi normal hangisi anormal?

    Haftada üç defa mı yoksa ayda bir defa mı? 15 dakika mı yoksa 1 saat mi? Bu soruların cevapları uzun zamandır sadece zihninizi değil yatağınızın içini de meşgul ediyorsa cevapları yorganın altından çıkarma vakti geldi demektir.

    ■ Haftada kaç gün seks yapmak normaldir?
    A) Haftada iki
    B) Haftada bir
    C) İki haftada bir

    Cevap: B
    20’li ve 30’lu yaşlardaki birçok kişinin cevabı haftada iki defa olacaktır. Bu sayı iki yıldan fazla süren ilişkilerde genelde ayda altı defa olarak belirtiliyor. Cinsel ilişkiye girme sayısı çoğunlukla ilişkilerin süresiyle ilgili olabiliyor. Evlilik Terapisti ve Cinsel Terapist Sezen Salihoğlu bu sorunun cevabını şöyle açıklıyor; “Cinsel ilişkiye girmek için standart bir sayı yok. Tamamıyla kişilerin isteklerine, ihtiyaçlarına göre ayarlanabiliyor. Ama yapılan araştırmalar haftada iki defa seksin normal olduğunu ortaya koyuyor. Biz de bu nedenle haftada iki idealdir diyoruz ama isteniyorsa tabii ki daha fazla birlikte olunabilir. Cinsellik sadece cinsel organların ilişkisi değil. Daha çok dokunarak, sevişerek, haz vererek ve alarak, ruhun paylaşılması demek. Kişilerin yoğunlukları, stresleri, ruh durumları, ilişki problemleri cinsel birlikteliği de azaltabiliyor. Cinsel birlikteliğin azalması ise ilişkiyi zedeleyebiliyor” diyor.

    Ne yapılmalı?
    Cinsel hayatı renklendirmek için aşk oyunları uzmanların ilk tavsiye ettikleri şeyler arasında geliyor. Çiftler ilk birlikte olmaya başladıklarında, evlenmeden önce birbirlerine nasıl davranıyorlardı, neler paylaşıyorlardı bunları hatırlamalı, daha sonra bunu bir liste haline getirmeli ve bunları evliliklerinde de uygulayıp, hayatlarına renk katmalılar. Cinsel Terapist Sezen Salihoğlu, “Birbirleriyle tekrar randevulaşabilirler, evde birlikte olmak yerine otelde bir gece geçirebilirler. Bu tür paylaşımlar arttığında cinsel hayatları renklenebilir. Cinsel fanteziler kurabilir, yeni teknikler öğrenebilirler” diyor.

    ■ Çiftler ne sıklıkla cinsel fantezi kuruyor?
    A) Günde 1-2 defa
    B) Haftada 1-2 defa
    C) Ayda 1-2 defa
    Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği Cised’in 2300 kişi arasında yaptığı anket sonuçlarına göre, ankete katılanların yüzde 10’u günde 3-4, yüzde 30’u günde 1-2, yüzde 45’i haftada 1-2, yüzde 10’u ayda 1-2 ve yüzde 5’i de yılda 1-2 defa cinsel fantezi kuruyor.

    Ne yapılmalı?
    Cinsel fanteziler çiftlerin seks hayatını renklendirici güce sahip. Fakat her fantezinin gerçekleştirilmesi gibi bir zorunluluk yok. Eğer iki taraf da istiyorsa cinsel fanteziler gerçekleştirilebilir. Ama bu bir taraf için zorlayıcı, aşağılayıcı oluyorsa cinsel fantezilerin seks hayatına yarardan çok zararı olabiliyor.

    Kadınlar arka arkaya boşalırken erkeklerin 45 dakika – 1 saat gibi bir toparlanma süresi oluyor. Kadınlar boşaldıktan 10-15 dakika sonra tekrar boşalma yaşayabiliyor.

    ■ İyi bir seks ne kadar sürmeli?
    A) 45 dakika
    B) 25 dakika
    C) 10 dakika
    Buradaki doğru cevap 45 dakika olmalı. Fakat Amerika’da yapılan ve International Sex Medicine Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmada en ideal cinsel birleşme 7-13 dakika arasında olandır deniliyor. En iyi seksin kısa ama zevk veren olduğu söyleniyor. Fakat uzmanlar 30 dakika da sürse 10 dakika da sürse en iyi seksin her iki taraf için de kaliteli ve tatmin edici olan olduğunu belirtiyorlar.

    Ne yapılmalı?
    Terapist Sezen Salihoğlu ise “Ön sevişme çok önemli. Kesinlikle aceleye getirilen bir şey olmamalı. Çiftlerin birbirlerine dokunmaları gerekiyor. İki taraf da haz almalı. Ön sevişme çiftleri iyi bir cinsel ilişkiye hazırlıyor. Çiftler ön sevişme sayesinde gevşiyor ve uyarılma düzeyleri artıyor. Bu nedenle ön sevişme 20-30 dakika arasında sürmeli ve ön sevişmeden sonraki cinsel birleşme ise 5 dakikanın üzerinde olmalı. Bu da 15 dakika kadar olursa ideal olan toplam 45 dakikadır” diyor.

    “Kadınlar erkeklere anne gibi davranabiliyor. Bu da çiftlerin cinsel yaşamını etkiliyor. Bize gelen hastalarımıza eğer bir erkek kanepede uykuya daldıysa üstünü örtmeyin, bırakın öyle uyusun çünkü siz annesi değilsiniz diyoruz.”

    ■ Seks oyuncaklarını kullanmak yanlış mı?
    A) Evet
    B) Hayır
    C) Hiç düşünmedim
    Cevap ‘hayır’ şıkkı olmalı. Terapist Sezen Salihoğlu, “Seks oyuncakları kişilerin görüşleriyle, inanışlarıyla ilgili oluyor. Ama çiftler eğer seks oyuncaklarını seviyorlarsa tabii ki kullanabilirler” diyor. Fakat bu oyuncakları kullanırken tarafların istekleri dikkate alınmalı. Taraflardan biri istemediğinde kullanmaya zorlanmamalı.

    Ne yapılmalı?
    Eğer kişi sadece bu oyuncaklardan zevk alıyorsa bu durumda kişinin bireysel olarak incelenmesi gerektiğini söyleyen Salihoğlu, “Eğer eşiyle birlikte olmak yerine sadece bu tür oyuncakları kullanmak istiyorsa bunun altında yatan sebeplere bakmak gerekiyor. Çocukluğa dönülerek kişinin ailesiyle olan yaşantısı, annesi ve babasıyla olan ilişkileri, geçmişteki travmalara bakılabilir; geçmişte yaşanmış tecavüz, taciz olabilir. 3-6 yaş arasında kız çocukların babaya, erkek çocukların da anneye aşık olduğu dönemde eğer taciz, tecavüz gibi travmalar, boşanma ya da babanın evi terk etmesi gibi olaylar yaşanırsa ileride Oedipus Kompleksi denilen durum ortaya çıkabiliyor. Bu durumu yaşayan kişi sevişme esnasında bir şeyden rahatsız olabiliyor ve partneriyle birlikte olamıyor. Oedipus Kompleksi yaşayan erkekler kadını annesi yerine koyduğu için sertleşme, erken boşalma sorunu yaşayabiliyor. Kadınlarda ise vajinismus görülebiliyor. Bu tür durumlar rahatsızlık veriyorsa cinsel birliktelik yerine seks oyuncakları tercih edilebiliyor” diyor.

  • Cinsel ilişki sıklığı ne olmalı?

    Cinsel ilişki sıklığı ne olmalı?

    Haftalık Cinsel İlişki Sıklığı Ne Kadar Olmalıdır…

    Cinsel ilişki sıklığının normal bir sayısı yok. Bu bazı çiftler için her gün bazıları için haftada ya da ayda birkaç keredir. Önemli olan cinsel ilişki sıklığından ziyade yaşanan cinselliğin erkek için de kadın için de fiziksel, duygusal, psikolojik tatmin sağlamasıdır. Eğer bu tatmin azalırsa sorun geçiştirilmemeli, mutlaka incelenmeli. Ancak sıklık bakımından periyodik beraberliklerin oluşması önemlidir. Bir ilişkiden sonra uzun süre ara vermek şeklinde değil daha düzenli ilişkiler içinde olmak tatmini artırır. Yaşa göre cinsel ilişki sıklığı konusun da şu rakamları verebiliriz.

    Yaş…………………………………..Cinsel İlişki Sıklığı (Haftalık)

    20……………………………………. 4-5 kez
    30……………………………………. 3-4 kez
    40……………………………………. 2-3 kez
    50……………………………………. 1-2 kez
    60……………………………………. 10 günde ya da ayda 1 kez