Etiket: sevgili

  • Bir Erkeği Kendine Aşık Etmenin 11 Yolu

    Bir Erkeği Kendine Aşık Etmenin 11 Yolu

    Bir erkekten hoşlanıyor ve onunda sizden hoşlanıp aşık olmasını istiyorsanız, bir erkeği aşık etmenin 11 yolu size bunu başarmanızda yol gösterecektir.
    Her erkek, hatta insan farklı yaratılışta olduğundan birini etkileyen şey diğerini etkilemeyebilir.
    Fakat bir erkeği aşık etmenin 11 yolu yazımız tüm erkekler üzerinde olumlu etki gösteren öneriler içeriyor.

    Bir Erkeği Kendine Aşık Etmenin 11 Yolu

    İyimser Olun
    Erkekler pozitif ve hiç bir şeyi sorun etmeyen kızlarla olmaya karşı meyillidirler.
    Aslında yalnız erkekler değil hiç kimse yanında negatif düşünen karamsar depresif birini istemez.
    Her zaman bardağın iyi tarafını görün ve bunu karşı tarafa hissettirin.
    Pozitif kızlar her zaman çekicidir.

    Güleryüzlü Olun!
    Erkekler güler yüzlü, neşeli, onlara stres vermeyen, sıkıntısını alan kızları çekici bulur.
    Bu nedenle yüzünüzden tebessüm hiç eksik olmasın.
    Gergin ve sinirli yapıdaysanız maalesef şansınız düşük.

    Dinleyin, dinleyin, dinleyin
    Erkekler anlatmayı ve kendisinin dinlenilmesini sever.
    Anlattıklarını dinleyen kız, onların kalbinde kolay yer eder.
    Bir erkeği kendinize çekmek istiyorsanız, onu dinleyin.
    Kendiniz hakkında, güncel olaylar, haber hakkında konuşun, bu konumaların %80’inine o hakim olsun, bırakın o anlatsın.

    Erkeklerin Evlenmek İstediği 12 Kadın Tipi için tıklayın

    Güzel Görünün
    En iyi şekilde görünün.
    Bu çok giysi alın, çeşit çeşit giyinin, incecik olun ki sizi beğensin anlamına gelmiyor.
    Ona olabilecek en güzel şekilde görünün.
    Bunun için, biraz makyaj, biraz saç baş bakımı, tatlı bir gülüş, güzel kokulu bir parfüm
    ve kadınsı özelliklerinizi vurgulamanız kafi.

    Destekleyici olun
    Erkekler kendilerini destekleyen, olumlu yönde teşvik eden kadınlara ihtiyaç duyar.
    Hedeflerine ulaşabilecek yeteneğe sahip olduklarını hatırlatan, güç verici bir sese ihtiyaçları vardır.
    İşler yolunda gittiğinde bunu hayatlarına sihirli bir dokunuş olarak kabul edip minnettar bile olabilirler…
    Onun hayallerini desteklediğinizi, hedeflerine doğru giderken ayağına dolanmayacağınızı bilmesini sağlayın.

    Tatlı bir kız olun!
    Bazen tüm kadınlar biraz sinsi olabiliyor.
    Kız arkadaşlarıylayken daha relaks olup, rahat hareket edip, argo da konuşabiliyor.
    Size şunu söyliyelim ki hiç bir erkek dedikodu yapan, erkeksi olan, sürekli başkalarını eleştiren bir kızdan hoşlanmaz, size önerimiz mümkün mertebe nazik ve tatlı bir kız olun.
    Nezaket, tatlı dil, her kapıyı açtığı gibi sevdiğinizin gönül kapısını da açacaktır.

    Fiziksel Temas Önemli
    Erkekler için fiziksel temas önemlidir, birine dokunmaları onla daha kolay samimi olmalarını ve onu arzulamalarını, sevmelerini sağlar.
    Şakalaşırken onun dizine dokunun, birşey anlatınca cevap vermeniz gerektiğinde söz sırasının size geldiğini göstermek için eline dokunun
    bu küçük dokunma oyunları sizi birbirinize bağlayacaktır.

    Güven Mühim
    Erkekler güvenebilecekleri kişileri severler.
    Erkek arkadaşınızla yaşadığınız her ayrıntıyı gidip kız arkadaşlarınızla paylaşmayın,
    bu erkek arkadaşınızın kulağına giderse size itimatı sarsılır ve saygısı azalır.
    Yalnız size ait olan özeliniz olsun.

    OLduğunuz Gibi Görün
    Size vereceğimiz en önemli tavsiyelerden biri, kendinizi olduğundan farklı göstermeye çalışmayın. Olduğunuz gibi görünün.
    Kendini farklı tanıtma çabası bir süre sonra sizi ve karşı tarafı yorar.
    Sevecek olan sizi olduğu gibi kabul etmeli!

    Ona Özel Olduğunu Hissettirin
    Eski bir söz vardır ama geçerliliğini halen korur; bir erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer.
    Bir erkeği etkilemeye çalışıyor, size aşık olmasını istiyorsanız ona güzel yemekler
    yapıp ikram edin, hiç bir erkek güzel yemek yapan kadına hayır diyemiyecektir.
    Şayet yemek yapmayı bilmiyorsanız, ona hazır alacağınız şeylerden ikram etmekte onun gönlünü çalacaktır.

    Gözlerinin İçine Bakın
    Bir erkeği etkilemek istiyorsanız, onla göz kontağı kurun.
    Birbirinizin yüzünüze, dudaklarına, gözlerine bakmak aranızda şehvet, arzu uyanmasına neden olacaktır.
    Alacakaranlık filmini hatırlayın, Edward ve Bella filim boyunca sürekli yüzyüze geliyordu, ve aralarında yakınlık doğdu.
    Sizde bir erkekle yakınlaşmak istiyorsanız sık sık yüz temasında bulunun.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    Erkekler Ne İster? öğrenmek için tıklayın

  • Romantizmin Ömrü 937,5 Gün

    Romantizmin Ömrü 937,5 Gün

    Kadın ve erkek beyninin aşkı farklı yaşadığına işaret eden uzmanlar, romantizme de ömür biçti: 937,5 gün.

    Uzmanlar, aşk ve nefret duygularının beyin hareketliliği açısından çok benzediğini, muhakeme ve aklıselimin merkezi olan korteksin nefretten farklı olarak aşk esnasında devre dışı kaldığını kaydetti. Ayrıca kadın ve erkek beyninin aşkı farklı yaşadığına işaret eden uzmanlar, romantizme de ömür biçti: 937,5 gün.

    Medicana International Ankara Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. M. Zülküf Önal, “Aşk da, nefret de yoğun hissedilen duygular. Bu duygular, beyin hareketliliği ve dışavurum açısından benzer özellikler gösteriyor. Aşk ve nefret arasındaki en büyük fark ise muhakeme ve aklıselimin merkezi olan beyin korteksinin büyük bir bölümünün aşk esnasında etkisiz hale gelmesi. Nefret eden kişinin korteksi çalışıyorken, aşık olan kişilerde kortekste ışık gözlenmiyor.” dedi.

    Önal, bu görüşlerine kaynak olarak, Prof. Dr. Semir Zeki liderliğinde İngiltere’de yürütülen ve Manyetik Rezonans (MR) görüntüleme tekniğinden yararlanılarak gerçekleştirilen çalışmanın sonuçlarına işaret etti. Önal, şöyle konuştu:

    “AŞKTA BEYİN KENDİNİ KAPATIYOR, NEFRETTE İSE…”

    “Aşkta beyin kendini kapatıyor. Nefret durumunda beyin korteksinin sadece küçük bir bölümü devre dışı kalıyor, çünkü kişinin nefret ettiği kişiden öç alma, ona zarar verme gibi hamleleri hesaplayabilmesi için kortekse ‘şiddetle’ ihtiyacı var. Buna göre, nefret sinir ağı olarak belirlenen bölgeyi oluşturan beynin alt korteksindeki putamen ve insula adı verilen noktaların, tıpkı aşk sırasında olduğu gibi aktif hale geçtiği ortaya çıktı.”

    ROMANTİZM SÜRESİ 937,5 GÜN

    Önal, romantizmin süresinin de yapılan araştırmalarda 937,5 gün olarak saptandığını belirtti. Önal, “Söz konusu araştırmaya katılan çiftlerin yüzde 83’ü, evliliklerinin ilk aylarında el ele tutuştuğunu açıklarken, 937,5 gün sonra bu oran yüzde 38’e düşüyor. Evliliğin üçüncü yılında, çiftlerin yüzde 83’ü yıl dönümlerini kutlamak için çaba sarf etmemeye başlıyor. Araştırmaya göre, bu oranlar dışarıda sürpriz bir akşam yemeği ve televizyon kumandasının paylaşılması için de aynı” diye ifade etti.

    İLK GÖRÜŞTE AŞK VE TEK GECELİK İLİŞKİNİN NEDENLERİ

    Önal ayrıca, erkek beyninin nörolojik aşk devrelerinin kadınlarınkinden farklı olduğunu, bu durumun “ilk görüşte aşk” ve “tek gecelik ilişki”nin nedenlerini de açıkladığını şöyle anlattı:

    “Aşık kadınlarda beyin taramalarıyla yapılan çalışmalar, kadınların beyninde birçok alanın hareketlendiğini gösteriyor, özellikle içgüdülerle ilgili alanların, dikkat ve hafıza devrelerinin. Erkeklerdeyse görselliğin işlendiği alanlarda hareketlenme yaşanıyor. Görsel verilerin işlendiği bölgelerdeki hareketlilikteki bu artış, aynı zamanda erkeklerin neden kadınlardan daha kolay ‘ilk görüşte aşık’ olduklarının da açıklaması olabilir. Kadın ise tecrübelerine önem veriyor. Bu nedenle tek gecelik ilişkiyi daha çok erkek yaşıyor.”

  • Eski Sevgiliyi Unutmanın 8 yolu

    Eski Sevgiliyi Unutmanın 8 yolu

    Romantik ilişkiler, bazen çıkmaza giriyor ve bitmek zorunda kalıyor.Eski aşkımızı unutmak hiçte kolay olmuyor, içimizden dikenli telin çıkması gibi, her tarafımızı kanata
    kanata bu muharebeden yaralı olarak ayrılıyoruz.Eski sevgiliyi unutmanın 8 yolu yazımızda bu durumu çabuk ve hasarsız atlatmanız için size önerilerde
    bulunacağız.

    İlişki bitiyor, ve bu durumun en üzücü yanı, biten ilişkide en az bir taraf kalbi kırık olarak bu durumu kabullenmek zorunda kalıyor,hatta bazen her iki tarafta bu ilişkiden
    yenik, mutsuz ve pes etmiş durumda ayrılıyor. Gerçekten bazen yürümeyince yürümüyor bazı şeyler…Kırık kalbin tamir olması zaman alıyor..kolay olmuyor…zaman ve sabır
    istiyor.
    Kırık kalbinizi iyileştirecek çok şey var, kurtulmanız sizin çabanıza bağlı!
    Eski sevgiliyi unutmanın 8 yolundaki  tavsiyelere uyduğunuzda, bu acının tarih olduğuna şahitlik edeceksiniz!

    Eski sevgiliyi unutma yolları
    Ağlayın!
    Evet garip bir tavsiye gibi görünebilir fakat çok işe yarar, ağlamak içimizdeki zehrin dışarı akması,
    hafifleme, yeniden doğuşa bir başlangıç demektir. Üzgün olduğumuzda beynimiz bu duruma tepki verir. Vücudumuz çeşitli kimyasal madde ve hormon üretmeye başlar, ağladığımızda
    beyin rahatlar, ve acı veren hormonların salgılanması bitip, huzur dönemi başlar. Ağladığınız zaman, içinizdeki öfkenin nefretin parçalanıp akıp gittiğine, kurtulma
    emarelerinin başladığına şahit olacaksınız.
    Hatta bir odaya geçin ve ağlayarak acınızı doya doya yaşayın!ve bu savaştan yeni bir başlangıç yaparak galip çıkın! Hedef, acıları sal gitsin!

    Kendinize Meşgale Bulun!
    Bir şeyi aklınızdan çıkarmanın yolu, aklınıza başka birşeyler sokmaktır, diğer
    bir ifadeyle kendinize meşgale bulun! bu meşgalenin meşru olduğu sürece, ne olduğu pek önemli değil,
    sinemaya gidin, seyahate çıkın, veya kendinize bir hobi edinip onla uğraşın.
    Beyniniz birşeyle meşgul olduğunda, başka şeyi veya kişiyi düşünme fırsatı olmaz.

    Arkadaşlarınızla vakit geçirin!
    Arkadaşlar bu durumdan kurtulmamıza vesile olacak büyük sığınaklarımızdır.
    Arkadaşlarınızla, vakit geçirdiğinizde keyif aldığınızdan endorfin hormonu salgılanır ve içinde bulunduğunuz depresif ruh halinden kısa sürede kurtulursunuz.
    Yalnızca şu uyarıyı unutmayın, aranızda konuştuğunuzda, unutmak istediğiniz kişinin adı sanı hiç geçmesin. Her onun ismi geçtiğinizde size acı vereceğinden, bu durumu açık yüreklilikle arkadaşlarınıza bildirin!

    O Kişiyle mümkün mertebe karşılaşmamaya çalışın!
    Onun gittiği mekanlara, onla karşılaşabileceğiniz yerlere gitmekten kaçının!
    Birini unutmaya çalıştığınızda, onla gözgöze gelmek acınızı katmerliyecek, unutulmaz
    kılacaktır. Arkadaşlarınızla bir kafeye gittiniz ve ona rastladınız, arkadaşlarınıza nazik bir
    şekilde durumu izah edip, hemen ordan uzaklaşın!

    Dışarı çıkın !
    Evde boş boş oturmak, onun aklına gelmesini kaçınılmaz kılar.
    Bu nedenle dışarı çıkın ve hayatın herşeye rağmen aktığını, dünyada tek sevilebilecek insanın olmadığını görün! alışveriş yapın, yüzün, spor yapın, gülün, eğlenin!
    Sokakta iken eski sevgilinizden daha güzeller olduğunu ve her an daha mutlu olabileceğiniz bir insanın karşınıza çıkabileceği kadar çok insanın olduğunu düşünüp
    şükredin!

    Romantik olan herşeyden kaçının!
    Birini unutmaya çalışırken, romantik filmlerden, müziklerden vb uzak durmak en sağlıklısı.
    Sizi güldüren keyifli vakit geçireceğiniz şeylere odaklanın!

    Kendinize iyi bakın!
    Özellikle kadınlar acı çektiklerinde, kendilerine zarar verme eğiliminde olurlar.
    Birnevi kendilerini cezalandırırlar, siz bu duruma düşmeyin!
    Spor salonuna gidin, cilt bakımı yaptırın, daha da güzelleşin ve özgüveniniz yükselsin.
    kimse için üzülmeye değmediğini anlayın!

    Başkasını Bulun!
    Hayat akıp gidiyor,ömür çok kısa, onu düşünmekle zaman geçirmekle yapılabilecek en büyük hatadır!
    Eski sevgilisinin yasını senelerdir tutanların çıkmaza girme nedeni ona saplanıp kalmalarıdır, o kendi hayatını kurmuş keyfine bakarken, bu kadar aciz olmayın!!!
    Size verebileceğimiz en bomba tavsiye evlenecek başkasını bulun!
    Unutmayın çivi çiviyi söker, her zaman güzelin güzeli, iyinin iyisi bulunur.
    Yeni biri hayatınıza girdiğinde, bu durum hayata yeniden bağlanmanızı, içinizde umut filizlerinin yeniden yeşillenmesini sağlayacaktır!

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Aşk kadere mi bağlı?

    Aşk kadere mi bağlı?

    Çok kaderci olmayı, yaşamın umutsuzluğu olarak görüyorum. Ancak bazı durumlar vardır ki; önüne geçmek mümkün değildir sanırım. Aslında bana göre hayat, bir duraktan yola çıkıp, başka bir noktaya ulaşma halidir. Bu yolculuğu hangi yolu seçerek yapacağınız tamamen size ve tercihlerinize bağlıdır. Ancak bu seyahat sırasında mutlaka uğramanız gereken belirli duraklar vardır. O duraklara uğramadan devam etmeniz mümkün değildir.

    İşte, orada durmak ve mola vermek zorunda kaldığınız noktaların kadersel yazgılar olduğunu ancak oraya giderken seçtiğiniz yolda yaşadıklarınızın, sizin tercihlerinizin sonucu olduğuna inanıyorum. Yani hayat, biraz kader ve biraz seçimden oluşan, keyifli ve sürpriz dolu bir karışımdır.

    Bu bakış açısından değerlendirdiğimde, hayatımızda derin izler bırakan aşkların, o kadersel şemanın içinde durduğuna ve mutlaka uğranması gereken duraklardan biri olduğuna inanıyorum. Bazı olaylar inisiyatifimizin dışında gelişiyor.

    Peki, kaderi değiştirmek mümkün mü?

    Belki çok farkında olduğunuzda ertelemek mümkün olabilir ama tümüyle yönünü değiştirmek pek mümkün değil öyle değil mi? Kaderle ilgili ne zaman bir sohbetin ortasına düşsem, aklıma Kızkulesi’nin efsanesi gelir. Hikaye şöyledir: Kızkulesi Adası, Kubadabad Saltanat Kentinin haremliğiymiş. Adada çevresi sularla çevrili bir kale ile, birbirinden güzel köşklerin ortasında yüksek bir kule varmış. Bu kulede cariyeleri ile birlikte Selçuklu Sultanının güzeller güzeli biricik kızı yaşarmış. Sultan, düşünde (başka bir rivayete göre falında) sevgili kızının yılan sokması sonucu öleceğini görmüş. Yaptırdığı kaleye ve içindeki kuleye kızını kapatmış. Kuleye yılan girmesin diye beton borularla Anasmaslar’dan adaya su ve süt akıtılmış. Böylece yıllar geçmiş ve günlerden bir gün Sultan ateşlere düşüp hastalanmış. Ülkenin en ünlü hekimleri bir araya gelerek, zar zor hastalığa çare bulmuşlar. Sevgili Sultan yeniden sağlığına, mutluluğuna kavuşmuş. İyileşmesini kutlamak için kuleye armağanlar gelmeye başlamış. Yaşlı bir köylü kadın da, bir sepet üzüm getirmiş. Ancak üzümlerin içinde bir küçük yılan varmış. Yılan o gece uykuya dalan güzel Prensesi sokup öldürmüş.

    Bu efsane, kaderin önüne geçilemeyeceğini anlatır. Ne yaparsanız yapın, başınıza gelecek olan, gelecektir. Aşkın da insanın kadersel yazgısında yer aldığına inanırsak, yaşamımıza imza atan, iz bırakan ve bize dersler veren aşkların, önüne geçilemez olduğunu varsaymak çok da yanlış olmayacaktır diye düşünüyorum.

    Asıl önemli olan, yaşadığımız o yürek savrulmasından, ne öğrenmemiz gerektiğini bulmak. Sadece bir aşk diyerek geçilen, hiçbir tecrübe edinilmeden atlanılan aşk acıları, aslında kalbimizi ve ruhumuzu biraz rendelemek, eğitmek için yaşatılmıştı. Üstünde durulması gereken ve daha önemli ders ise şudur:

    Deneyimlerinizden doğru dersler çıkararak yola devam etmeyi beceremezsek, bir sonraki daha ağır ve güçlü gelecektir, ta ki öğrenene kadar…

    Candan Ünal

  • İlişkide dengeli olmanın kuralları

    İlişkide dengeli olmanın kuralları

    İlişki içerisindeyken denge kurabilmek çok önemlidir. Bazı şeyleri aşırı ya da hiç olarak adlandırmanız yerine her şeyi dozunda ayarladığınızda, ilişkinizin ne kadar da sağlıklı olduğunu göreceksiniz…

    Eleştirmeyin

    Yapmamanız gereken şeylerin başında; eleştirmek, alay etmek, küçümsemek. Masum gibi gözüken bu tarz sözler, karşınızdaki insanı tahmin etmeyeceğiniz kadar kırabilir. Özellikle üçüncü şahısların yanında bu tarz hareketlerden kaçınmalısınız. İlişkinizde de mutlaka insan içinde konuşulacaklar, aile içinde konuşulacaklar ve ikiniz baş başayken konuşulacaklar dengesini kurmak gerekir. Arkadaşlarınızın yanında, aslında ikinizin arasında kalması gereken konuları asla paylaşmayın. Eleştireceğiniz bir konu varsa bunu evde baş başayken yapın. Evde konuştuğunuz konular her zaman evde kalsın!

    Konuşun

    Tüm kızgınlıkların içe atıldığı, hiçbir tartışmanın yaşanmadığı bir ilişki; sürekli kavga edilen ilişkiler kadar sağlıksızdır. Çünkü içe atılan tüm sıkıntılar ilişkinin ileri safhalarında çok daha büyük zedelenmelere yol açabilir. Sürekli kavganın da sağlıksız bir ilişkinin en büyük göstergesi olduğunu hepimiz biliyoruz zaten. Dolayısıyla burada dengeyi kurarak; gerektiğinde tartışabilmeyi, tartışmanın dozunu ayarlayabilmeyi ve uzlaşarak sona erdirebilmeyi iki tarafın da uygulaması yararlı olacaktır.

    Sevdiğinizi Söyleyin

    Kimi insan karşısındakine sevgisini aşırı şekilde göstermekten hoşlanır. Sürekli onu sevdiğini söyler, sürekli onu öpmek ister ve kendisini tamamen ikinci plana atarak tüm planlarını ona adayarak yaşamaya başlamak onları çok mutlu eder. Bazıları da çok sevmesine rağmen karşısındakine sevgisini bir türlü gösteremez; dile getiremez, sarılıp öpemez, ilgisini gösteremez. Bu her iki durum da ilişki için oldukça sağlıksızdır.

  • Kime, neden aşık oluyoruz?

    Kime, neden aşık oluyoruz?

    İnsanlık tarihi ile yaşıt olan aşkı, ‘benzerlik’ kavramı ile bütünleştiren Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç. Dr. Berrin Özyurt, “Saç ve göz rengi gibi fiziksel benzerliklerin yanı sıra, benzer psikolojik davranışlar da ilişkide çekiciliği artırıyor. Bu tür benzerlik gösteren kişiler arasında aşk daha yoğun yaşanıyor” dedi.

    Aşkı, hayranlık ve duygusallık gibi tutku yönelimli ifadelerle tanımlayan Yrd.Doç. Dr. Berrin Özyurt, aşk türlerini de değerlendirdi. Benzer özelliklerin yanı sıra kişilerin birbirlerini sık sık görmesinin de çekiciliği artıran bir durum olduğunu belirten Özyurt, şöyle konuştu: “Fiziksel ve duygusal olarak onaylanmak, çekicilik ve iletişim aşkın en önemli koşulları olarak kabul edilir. Aşk denildiğinde birini çok fazla düşünme, kendini iyi hissetme ve mutluluk gibi olumlu duygular içeren ifadeler akla geliyor.

    Ancak aşkta benzerlik kavramı çok önemli

    Kişiler arasında saç ve göz renginin, yaşın, fiziksel ve psikolojik özelliklerin, ayrıca sosyal statülerin aynı olması aşkın daha yoğun yaşanmasında önemli bir etken. Örneğin, kişiler kendi çekiciliklerine yakın kişileri daha çekici bulurlar. Ayrıca aşina olduğumuz, hatta sık sık gördüğümüz kişileri çekici buluruz.”

    Günümüzde görülen aşk türlerini 6 kategoride değerlendiren Özyurt, mükemmel aşkı ise hem bulmanın hem de elde tutmanın zor olduğunu söyledi. Özyurt, aşk türlerini şöyle sıraladı:

    Delicisine Aşk

    Bir görüşte aşk sınıfına girer. Gerçekte aşık olduğu kişiye değil de, kafasında idealize ettiği kişiye karşı aşkın saplantı durumuna dönüşmesi.

    Boş Aşk

    Bir kişinin bir başka kişiyi sevdiğine karar vermesi ve yakınlık veya tutku barındırmadan bu aşkı devam ettirmesi. Boş aşk, uzun yıllar süren ancak doğal duygusal içeriklerin ve fiziksel çekimin zaman içinde yok olduğu ilişkiler türüne girer.

    Romantik Aşk

    Kişilerin birbirlerine karşı fiziksel ve diğer açılardan çekici gelmesi durumunda oluşur. Bu aşk türünde bağlılık gerekli değil. Yaz aşkları gibi gelecekte birlikte olmama durumu söz konusu olabilir.

    Karşılıklı Aşk

    Tutku unsuru ilişkide pek söz konusu değil. Tutku, uzun zaman sonra ilişkide derinden hissedilen bağlılığa dönüşür.

    Budalaca Aşk

    Filmlerdeki gibi insanlar tanışıp ardından kısa bir süre içerisinde evlenirler. Budalaca aşk, stresin oluşmasına uygun bir ortam oluşturur. Çünkü tutku ortadan kaybolduğunda ya da azaldığında geriye yalnızca bağlılık kalır ancak o da zaman içinde gelişip derinlik kazanabilecek bir eylemdir.

    Mükemmel Aşk

    Pek çok insanın arzuladığı aşk türü. Bu tür aşkı elde tutmak onu yaşamaktan daha zordur. İlişkide tutku, bağlılık ve fiziksel çekiciliği barındırır.

  • Sevgilinizi Mutlu Etmenin Yolları

    Sevgilinizi Mutlu Etmenin Yolları

    Sevgilinizi Mutlu Etmenin Yolları

    Sevgilinizi düldürün;

    Hepimiz bizi güldüren erkeklerden hoşlanırız. Erkekler de aynen böyle düşünüyor. Onu güldüren güzel kız ol. Çünkü ne kadar gülerse o kadar mutlu olur.

    Sevgilinizi Affedin;

    Hepimiz insanız ve hata yaparız, biz kızlar da. Eğer bir tartışmadan sonra her ikiniz de özür dileyip bir kenara çekildiyseniz bunu 3 gün daha uzatıp ona tavır alma. Unut ve affet.

    Sevgiliniz için ve kendiniz için bakımlı olun;

    Onun artık senin olması, bundan sonra bakımlı olmak için çaba harcamaman anlamına gelmez. Koltukta makyajsız halde eşofmanlarla otur tamam ama her gün değil. Evet hala güzel olduğunu düşünüyor ama senin ona bunu ara sıra hatırlatman kaydıyla. Dışarı çıkmak için giyin ve hazırlan. Memnun olacaktır.

    Sevgilinizin Arkadaşlarıyla İyi Geçinin;

    Eğer arkadaşlarını ve seni aynı anda görebilirse bu harika. Biz kızların olduğu gibi onun da arkadaşlarıyla konuşmaya ihtiyacı var. Eğer arkadaşlarına karşı iyi davranırsan, onlar da sana iyi davranır.

    Sevgilinize yemek yapın;

    Klişe bir söz var. “Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer diye. Akşam yemeği için tost yapman, bir daha yemeğe gelmemesine yol açabilir. Eğer güzel bir yemek yapabilirsen veya bunun için gayret gösterirsen yüzünde gülücükler açacaktır. Birkaç yemek tarifi kitabı al ve bunun için zaman harcayın.

  • Sevgilinizi burcundan tanıyın

    Sevgilinizi burcundan tanıyın

    Birbirleriyle uyumlu burçlara sahip çiftlerin ilişkilerinin diğerlerine oranla çok daha uzun ömürlü ve sağlıklı olduğu söyleniyor.

    Peki siz nasıl bir sevgiliniz var merak ediyor musunuz? Acaba o nasıl bir aşık? Onunla aşk ve evlilik hayatı nasıl olabilir? Astrolog Su Karakuş, burçların erkek özelliklerini yorumladı.

    Burcununun temel özelliklerini göz önünde bulundurarak sevgilinizin karakter şifrelerini çözebilirsiniz. Böylece çok daha tutkulu bir sevgiliye ve uzun ömürlü bir ilişkiye sahip olursunuz.

    Koç
    Cinsel performansı doğuştan güçlü olan Koç erkeği oldukça inatçı bir kişiliğe sahiptir. Lider yönü çok yüksek olduğu için aşk ilişkisinde kendini ön planda tutmayı sever. Bakımlı, sevecen, esprili, insan ilişkilerinde oldukça dikkat çekicidir. İnatçı bir kişiliğe sahip olduğu için kendisiyle tartışan, münakaşa eden ve hırçın kişilere bir anda aşık olabilir. Şık görünümlü, kendisine özen gösteren kadınlardan hoşlanır. Onu gerçekten kendinize bağlamak istiyorsanız kişisel gelişiminiz kadar dış görünüşünüze de önem vermelisiniz. İlişkilerinde partnerine prenses gibi davranan Koç burcu erkeğiyle evlenmeyi düşünüyorsanız onun içinde küçük bir çocuk olduğunu da unutmamalısınız. Evlilikte bir çocuktan farklı davranmayan Koç’lar, eşten ziyade kendisine annelik yapacak otoriter bir figüre ihtiyaç duyar.
    Uyumlu Oldukları: Aslan, Yay, Koç, Boğa.
    Uyumsuz Oldukları: Yengeç, Terazi, Oğlak.

    Boğa
    Cinsel yaşamında şefkati arayan ve bundan oldukça etkilenen Boğa burcu erkeği, aşk yaşamında kendisine güven veren kadınları sever ve onlara sadık kalır. Sonsuz aşka bu şekilde ulaşabileceğini bilir. Mantıklı, dürüst tavırlarıyla otoriter bir yaşam tabloları vardır. Hanımefendi tavırlarınız, Boğa erkeğinin hemen dikkatini çekecek ve onun kalbine girmenizi sağlayacaktır. Çünkü bu erkek oturaklı ve yerinde davranışları sever, güven duygusunu sarsan her türlü davranış onu bir anda kızgın bir Boğa haline dönüştürebilir. Onunla evlenmeyi planlıyorsanız şunu iyi bilmelisiniz; evlilik ya da kısa süreli bir ilişki de yaşasa Boğa burcu erkeği için en önemli şey sadakat ve güvendir. Bu duyguları ona yaşattığınız sürece sonsuz evlilik hayatının kapıları sizin için aralanacaktır.
    Uyumlu Oldukları: Boğa, Başak, Oğlak, İkizler.
    Uyumsuz Oldukları: Aslan, Akrep, Kova.

    İkizler
    İkizler burcu erkeği rahat ve değişken tavırlarıyla tam bir espri makinesidir. Aşk ilişkilerinde tutarsız davranışları ile dikkat çeker. Bazen kaçar gibi tavırları sizi üzebilir. İkizler burcu erkeğini ancak öğretici, zeki, entelektüel, bilgi deposu bir partner dize getirebilir. Cinsel yaşamında duygularının esiri olan bir İkizler erkeğiyle birlikteyseniz, morali yüksek günlerde onu kendinize çekmelisiniz. Eğer bu çift karakterli, değişken erkekle evliliği hayal ediyorsanız İkizler burcu erkeğinin entelektüel, seksi ve aynı zamanda da nazlı bir kadınla evlenmek isteyeceğini bilmelisiniz. Bu özellikleri bulamadığı zaman sadakat, onun için zor bir kavramdır. Genelde çok eşli olur ya da nadiren sadık ve iç içe bir evliliği sürdürür.
    Uyumlu Oldukları: İkizler, Terazi, Kova, Yengeç.
    Uyumsuz Oldukları: Başak, Yay, Balık.

    Yengeç
    Aşk hayatında duygusallığı ön planda tutan Yengeç burcu erkeği romantik ve babacan tavırlarıyla karşındaki insana güven verir. Sahiplenir ve karşısındaki insana çabuk bağlanır. Çevresindeki kişilere her zaman dost canlısı ve şefkatle yaklaşır. Her zaman koruyucu tavrıyla ideal bir sevgilidir. Anlayışlı tavırlarınızla onun kalbini hemen fethedebilirsiniz. Fakat Yengeç burcu erkeklerinin fazla alıngan tavırları sevdiği kişiyi kendinden uzaklaştırabilir. Şefkatli ve hassasiyetini anlayabilecek bir kadınla evlenmek ister. Eğer gerçekten aradığı kadını bulmuşsa ona hayatını adayabilir. Onunla güven dolu bir evliliğe “evet” diyebilirsiniz.
    Uyumlu Oldukları: Yengeç, Akrep, Balık, Aslan.
    Uyumsuz Oldukları: Koç, Terazi, Oğlak.

    Aslan
    Benmerkezci ve liderlik vasıflarının ön plana çıktığı Aslan burcu erkeği, kaliteli olan her şeyi sever. Kendisinden beklenilen şeyleri azimle yaparak herkesin takdirini kazanır. Sevildiğinden emin olduğu kaliteli ve gelecek vaat eden birine kalbini verebilir. Bakımlı, klas duruşuyla partnerinin onunla gurur duymasını sağlar. Cömert, sevecen ve korumacı davranarak aşığını mutlu kılar. Aslan burcunun kalbine girmek ve onun hayatında yer edinmek istiyorsanız kişisel bakımınıza fazlasıyla önem vermek zorundasınız. Fakat sevilme ihtiyacı yüksek Aslan’lar, bencil taleplerini normal olarak görebilir ve partnerlerini yorabilirler. Sevecen, güçlü ve iyi anne olabilecek bir kişiyle evlenmek isterler. Doğru kişiyi bulduysa ona sadık kalırlar.
    Uyumlu Oldukları: Aslan, Yay, Koç, Başak.
    Uyumsuz Oldukları: Akrep, Kova, Boğa.

    Başak
    Hemen hemen her şeyden tahrik olan Başak burcu erkeği titiz, düzenli, planlı yönleriyle dikkat çeker. Karşısındaki kişiyi eleştirerek yönlendirmeye çalışan Başak’lar aşk ilişkilerinde de maalesef aynı hataya düşebilir. Partnerlerini de bu yüzden kaybedebilirler. Fakat masum ve temiz yürekleri karşısındaki insanın gönlünü kazanamaya yetecektir. Başak burcu erkeğinin kalbine girmek istiyorsanız bilge, düzene saygılı ve yumuşak huylu davranışlarınız onu hemen etkileyecektir. Evliliği zor kabullenen Başak’lar kendilerinin iyi bir eş olmadıklarını düşünür ve evliliğe uzak davranışlar sergileyebilirler. Başak erkeği evliliğe ikna olduğu takdirde, çok düzenli bir hayat sergileyecektir.
    Uyumlu Oldukları: Başak, Boğa, Oğlak, Terazi.
    Uyumsuz Oldukları: İkizler, Yay, Balık.

    Terazi
    Anlayışlı, uyumlu ve yumuşak tavırlarıyla herkesin ideal eş olarak görebileceği Terazi erkekleri, nazik ve içten tavırlarıyla sizi büyüleyebilir. En zor insanlarla bile kolayca anlaşan Terazi’ler, yalnız başına kalma korkusuyla da yaşar. Eğer bir Terazi erkeğiyle birlikteyseniz bazen fazlaca ilgi gösterip üstünüze düşerek sizi sıkabilir. Çünkü sizi sürekli görmek, hayatınızın en ince noktalarına kadar sizi tanımak isteyebilir. Eğer bir Terazi erkeğinin kalbini tam on ikiden vurmak istiyorsanız, zekanız, popülariteniz ve çevreyle olan sıkı bağlarınız onun ilgisini çekecektir. Çünkü Terazi’ler, popüler ve aynı zamanda zeki olan herkese aşık olabilirler. Cinsel yaşamlarında da aşk hayatlarında olduğu gibi nezaket ve estetiği birleştirerek karşısındaki kadını mutlu etmeyi bilen Terazi erkeği, kendisine saygı duyan ve yeni şeyler öğrenmeye meraklı biriyle evlendiğinde mükemmel bir eş adayı olur. Karşısındaki bilge kadına sonuna kadar sadık kalabilir.
    Uyumlu Oldukları: Terazi, Kova, İkizler, Akrep.
    Uyumsuz Oldukları: Koç, Oğlak, Yengeç.

    Akrep
    Hayata karşı dayanıklı ve güçlü tavırlarıyla dikkat çeken Akrep burcu erkeği duygusal derinliğe önem verir. Aşk hayatını tutkulu yaşar. Konuşmadan anlama yeteneği ve partneri ile arasında köprü kurar. Sevdiği insanı kendine aşık etmez adeta hipnotize eder. Fakat aşkta meraklı sorularıyla sizi yorabilir. Bir Akrep erkeğinin tutkulu aşkına sahip olmak istiyorsanız dürüstlüğünüz ve hayata karşı cesaretli tavırlarınızla onu etkileyebilirsiniz. Aşk hayatı gibi cinselliği de çok tutkulu yaşadığından dolayı partnerinin mutlu olmasını istiyorsa harika performans sergileyecektir.
    Uyumlu Oldukları: Akrep, Balık, Yengeç, Yay.
    Uyumsuz Oldukları: Kova, Boğa, Aslan.

    Yay
    Sevecen, esprili ve eğlenceli yönleriyle herkesin beğenisini toplayan Yay erkeği, biraz sabırsızdır. Zor, ilgili, cömert ve kendini ağırdan satan herkes onun kapsama alanına girebilir. Yay erkeğini etkilemek isteyen kadınlar sportif bir tarz ve neşeli tavırlarla onu büyüleyebilir. Ayrıca bilgi, iyi bir eğitim sevgilisinde aradığı diğer özellikler arasında yer alır. Yay’lar evlilik için tutkulu bir aşkı tercih ederler.
    Uyumlu Oldukları: Yay, Aslan, Koç, Oğlak.
    Uyumsuz Oldukları: Balık, Başak, İkizler.

    Oğlak
    Sevdiği kişiden sonuna kadar vazgeçmeyen Oğlak’lar, hayatın akışına kolayca uyum sağlarlar. Katı ve kuralcı olan bu burcun erkeği, karşısındaki kişiye de kurallarını empoze etmeye çalışır. Eğer bir Oğlak burcu erkeği ile ilişkiniz varsa şunu bilmelisiniz ki güvenmeden ve bağlanmadan önce sizi iyi tanımak ister. Gerçekten aşık olduğunda sizi kolay kolay bırakmayacaktır. Oğlak burcunun kalbinin kapısı, sergilediğiniz ciddi duruşunuz ve paranızın kıymetini bilmenizle açılabilir. Cinsel olarak çok tutkulu olmayan Oğlak burcu, sadece partnerini mutlu etme zorunluluğuyla cinsel performansını artırabilir. Evlilik için genelde ailesinin onayladığı dürüst insanları tercih edecektir. Eğer doğru kişiyi bulursa her ne olursa olsun evliliğini sonsuza kadar sürdürebilir.
    Uyumlu Oldukları: Oğlak, Boğa, Başak, Kova.
    Uyumsuz Oldukları: Terazi, Koç, Yengeç.

    Kova
    Özgürlüğüne düşkün, yardımsever Kova’lar dünyadaki tüm haksızlıklara karşı çıkabilir. Aşk yerine dostluk kurmayı tercih eder. Aşk hayatı ya çapkınlıktan ya da kaçak savaşlardan ibarettir. Aşık olduğu kişiye mesafeli durarak kendi içinde duygularını yaşamayı tercih edebilir. Evrensel değerleri olan, farklı ve çizgi dışı kişiler ilgisini çekecektir. Aşkı karşı tarafı tanıdıkça gelişir. Zeki ve mesafeli duruşu sizi çok etkileyecektir. Bu zeki ve özgürlüğüne düşkün adamı kendinize çekmek için hayvanları ve doğayı çok seviyor olmanız onun için çok önemlidir. Araştırmacıysanız ve bilim dünyasına karşı ilginiz varsa Kova erkeği, size hayran kalacaktır. Evliliğe en uzak burçlardan biri olan Kova burcunun erkekleri genelde evlilik için yaratılmadıklarını düşünürler. Başarlı bir evlilik için öncelikle sizinle arkadaş olmak isteyeceklerdir.
    Uyumlu Oldukları: Kova, İkizler, Terazi, Balık.
    Uyumsuz Oldukları: Aslan, Boğa, Akrep.

    Balık
    Duygusallığını hayatının her bölümüne taşıyan Balık burcu erkeği anlayışlı, şefkatli, sevgi dolu tavırlarıyla partnerini kendisine bağımlı hale getirir. Şiirler, romantik akşam yemekleri sizin için sürpriz olmayacaktır. Sevdiği kişi için sonuna kadar fedakarlık yapmaya hazırdır. Fakat bazen gerçek dışı düşünceleri ve hayalci tavırları sizi sıkabilir. Aşk ilişkilerinde kendisini karşı tarafa adayan balıkların cinsel yaşamalarında da eşini mutlu etme çabası onun performansını doruğa taşır. Bir Balık burcunu etkilemek istiyorsanız sanata ve edebiyata ilgi duymalısınız. Bu tür entellektüel konulardaki konuşmalar Balık burcunun dikkatini fazlasıyla çeker. Evlilikte kuralsız ve sakin davranan Balık burçları Akrep burcu kadınıyla mükemmel bir evlilik yapabilir.
    Uyumlu Oldukları: Balık, Yengeç, Akrep, Koç.
    Uyumsuz Oldukları: Başak, Yay, İkizler.

  • İlişkilerde noktalama işaretlerinin anlamı

    İlişkilerde noktalama işaretlerinin anlamı

    Noktadan virgüle, oradan üç noktaya… İlişkiler de noktalama işaretlerine benziyor…

    Noktadan virgüle, oradan üç noktaya… İlişkiler de noktalama işaretlerine benziyor. Ama siz siz olun üç noktalı ilişkilerde kaçının. Bunu yaptığınızda, kendinizi iyi hissedeceğiniz, istediğiniz ilişki modelini yaşayabileceğiniz insanları çevrenize çekeceksiniz.

    İlişkileri, noktalama işaretlerine benzetebiliriz. Bu işaretlerin bazısı kişinin yaşam yolunda ilerlemesini sağlarken bazısı da kişinin yaşamında duraklamalara, gerilemelere neden olabilir. Nokta konan ilişkiler taraflardan biri ya da her ikisi için üzücü olsa da ilişkinin tamamen bitiyor olması, bireylere yeni başlangıçlar yapmaları için daha fazla fırsat yaratır. Zihinlerinde soru işareti olabilecek durum yoktur, yeni bir cümleye başlamak için soluk alabilirler ve bu onlar için yeni bir sayfa demektir.

    Virgüllü ilişkilerse, devam eden bir ilişkiyi anlatır. Yaşanacaklar için bir soluk alma, yeni bir anlamla, vurguyla devam etme, birbiri ardına yaşananların anlamını daha da ortaya koymaktadır.

    Ne senle ne de sensiz

    Üç noktalı ilişkilerse yaz mevsiminden çıktığımız bu dönemde daha da artış gösterebilmektedir. Sözler verilmiş, yaşananlar devamı gelecekmiş gibi yaşanmıştır ama sonrasında, ne devam edeceği yolunda bir cümle vardır ne de bittiğine yönelik bir işaret… Bu üç nokta ‘ne senle ne de sensiz’ ilişki modelidir. Kişiler beraber olmaktan keyif alırlar, her şey beraberken çok güzeldir ama sadece yaşanan o zamanlar içindedir. Sonrasına taşımak istemezler o yakınlıklarını, yeni bir cümle başlamaz bu nedenle…

    Kendinizi çıkmaza sokmayın

    Yaşananlar o üç noktayla biten cümlenin içindekilerin aynısıdır… Bu belirsizlik, kişinin kendini, karşısındakini ve ilişkiyi sorgulamasına yol açar. Bu, bireyin kişisel gelişimi, farkındalığının artması açısından yararlı olmakla birlikte sağlıklı olmayan sorgulamalar, kişiyi daha da çıkmaza sokabilir. Sorgulamalar, kişinin zihninde hep aynı cevabı veriyorsa kişi yol almaktansa bir çember içinde dönüp durur veya aynı kişide takılıp durur ya da birbirini tekrar eden ilişkileri yaşamaya devam eder.

    Bireyler ilişkilerinde kendilerinde hissettikleri artı ve eksi yönlere göre farkında olmadan bilinçaltıyla hareket ederek seçim yaparlar. İlişkilerde ‘olduğu gibi görünme ya da olmadığı gibi görünme’ durumları yaşayabilirler. Karşısındaki kişiden kabul görmek ya da beğenilmek için girilen ‘olmadığı gibi görünme hali’, ilişkinin üç noktalı devam etmesinin nedenlerinden biridir… Yaşadıkları ilişkinin uzun süreli devam etmeyeceğini zihninin bir köşesinde bildiği halde, kişi, ilişkiyi sorgulamaya başlar, yaşamında biri, birileri olsun diye ilişkiye devam eder. Bu da sorunlu ilişkilerin devamını ya da kendilerini mutsuz hissettikleri bir hayat yaşamalarına yol açar.

    Kişi önce kendini tanıyacak

    Kişi yaşamda, “İlişkide ben kimim?” ve “Yaşamak istediklerim nelerdir?” sorularının cevabını bulabilirse, karşısındaki kişiye göre şekil alacak ilişki modelinden çıkabilir. Sağlıklı ilişki, kişinin kendini tanıması, kendisini olduğu gibi ifade edebilmesi, güvenmesi, varlığının anlamlılığını ilişkiyle değil yalnızken hissedebilmesiyle gerçekleşir. Kişi bunu hissettiği an adı konmamış, üç noktalı ilişkilerinden kurtulup, kendini iyi hissedeceği, istediği ilişki modelini yaşayabileceği insanları çevresine çekecektir ve yaşayacaktır.

  • Anlayışsız kocalarla nasıl başa çıkılır?

    Anlayışsız kocalarla nasıl başa çıkılır?

    Evli çiftler arasındaki en temel sorunların başında erkeklerin kadınları anlamamaları, yardımcı olmamaları ve onlara ilgi göstermemeleri geliyor. Yapılan araştırmalarda, kadınlar en çok yakın arkadaşlarından ve komşularından memnunken, kendilerine en anlayışsız davranan kişilerin kocaları olduğunu söylüyorlar.

    Flört döneminde ve evliliğin ilk yıllarında var olan anlayış, heyecan, hoşgörü ve yakın alaka zamanla azalıyor, yerine monoton, ilgi alanları başka yere kaymış, paylaşımsız ilişkiler geliyor ve çiftler temeli çocuklukta atılan fabrika ayarlarına geri dönüyorlar. Aslında partner ilişkilerinde çözümsüz olan çok fazla şey olmuyor. Ama çözümler çiftin değişmesine dayandığı için, çoğu çift değişimi reddediyor. Çözümsüzlük çoğu zaman bundan kaynaklanıyor. Çift biraz iletişim bilgisi edindiğinde, biraz kendisini suçlamadan ifade etmeyi öğrendiğinde, biraz da karşısındaki acaba ne hissediyor diye odaklandığında ilişkiler zamanla yoluna girebiliyor. Ve ne yazık ki partnerlerden biri değişmezse karşısındaki de değişmiyor. Değişim için birinin ilk adımı atması şart.

    Erkekler merak edip, keşfedebilecekleri kadınları çekici bulurlar. Erkekler “beni sevseydi ne istediğimi bilirdi!” Veya “Ben söyledikten sonra bir önemi yok!” gibi cümlelerden nefret ediyorlar. Erkekler çoğu zaman tercih ettiğimiz dolambaçlı cümleleri anlamıyorlar. Her ne kadar, erkekler için “aşksız seks, nikâhsız çocuk isterler!” yakıştırması yapılsa da, erkekler de etten kemikler yapılmış, duyguları ve hisleri olan canlılardır. Hayranlık duygusunu yaşatmadığını zaman erkekler çok anlayışsız olurlar ve aynı kadınlar gibi mutsuzluğa sürüklenirler.

    Dr. Cem Keçe’den kadınlara tavsiyeler:
    Kendinize ve kadınlığınıza zaman ayırmalılar.

    Bakımınıza dikkat etmeliler.

    Kişisel gelişimine özen göstermeliler.

    Hayatı heyecanla yaşamalılar.

    Gizemini mutlaka korumalılar.

    Tutkuyu önemsemeliler.

    Suçlayıcı konuşmamalılar.

    Dolambaçlı cümleler kurmamalı düz iletişim kurmalılar.

    Kesinlikle herhangi bir durum yada kişi ile kıyaslama yapmamalılar.

    Ev işlerini sürekli tek başına yapmayıp bunu eğlenceli hale getirmeli ve birlikte yapmaya fırsat yaratmalılar.

    Erkeklerin de duygusal olabileceğini unutmamalılar.

    Takdir etmeli ve onaylama yapmalılar.

    İhtiyaç duydukları zaman net bir şekilde bunu dile getirmeliler.

    Ona olan hayranlığınızı her fırsatta dile getirmelisiniz.