Etiket: seks hayatı

  • Cinsel ilişki sırasında mükemmel olma önerileri

    Cinsel ilişki sırasında mükemmel olma önerileri

    Cinsel ilişki sırasında mükemmel olmak istiyorsanız aşağıdaki önerilere göz atın..

    Bazı kadınlar yatakta sadece iyi, bazılarıysa mükemmeldir. Genelde flört oyunlarıyla erkekleri büyülemeyi tercih ederler. Ama işin gerçeği, erkeklerin gözünde bir seks tanrıçası olmak için tüm bu özelliklere sahip olmanız gerektiğidir.

    Erkeklere göre seks tanrıçası kadınlar, her hareketleriyle erkeklerin kendilerini özel hissetmelerini sağlarlar. En önemlisi de bu kadınlar kendi zevklerini de garanti altına alırlar. Siz de onlardan biri olmak istiyorsanız, tavsiyelerimize kulak verin. Her erkeğin rüyasını süsleyen kadın olun.

    HAZIRLIKLARA ERKEN BAŞLAYIN
    Tutku tohumlarım erken ekerseniz, onu daha uzun süre yaşatabilirsiniz. “302 Advanced Techniques for Driving a Man Wild in Bed” (Erkeği Yatakta Baştan Çıkarmanın Gelişmiş 302 Yöntemi) kitabının yazarı Olivia St. Claire’e göre; ateşli bir gece geçirmek istiyorsanız, gecenin hazırlıklarına sabahtan başlamalısınız.

    Arabasının sileceklerine sıkıştırdığınız şehvetli mesajlar ya da işe gitmeden önce vereceğiniz tutku dolu öpücük, bilinçaltında onun geceye konsantre olmasını sağlayacaktır. Tartışmaların veya aksiliklerin gecenizi bozmasına izin vermeyin ve yaşayacağınız ateşli dakikalara odaklanarak her şeyi unutun.

    TATLI DİL YILANI BİLE DELİĞİNDEN ÇIKARIR
    Erkekler heyecana ve baştan çıkarılmaya her zaman hazırlardır. “Pocket Idiot’s Guide to Sex” (Acemiler İçin Seks Rehberi) kitabının yazarı psikiyatrist Ava Cadell, erkeklerin her zaman baştan çıkarılmaya hazır olduklarını ve sürprizlerin onları kışkırttığını belirtiyor ve sözlerine, “Yeni deneyimler keşfetmeyi teklif ettiğinizde yüzündeki şaşkınlık ifadesi heyecanının yansıması olacaktır. Sunacağınız teklifler arasında alışılagelmiş pozisyonları yeni senaryolarla zenginleştirerek tutkunuzu ateşlemek yer alabilir” diyerek devam eriyor.

    ÖNSEVİŞMENİN DAYANILMAZ CAZİBESİ
    Önsevişmeyi kısa tutmayın ve mümkün olduğunca heyecanınızı artırın. Çiftlerin önsevişme sırasında birbirlerini keşfettiklerini ve bu sayede yatakta daha uyumlu olduklarını hafızanıza not edin. “The Good Girl’s Guide to Bad Girl Sex” (Masum Kızlar İçin Sevişme Rehberi) kitabının yazarı psikiyatr Dr. Barbara Keesling, önsevişmelerin ilişkileri canlandırdığını ve çiftlerin heyecanını ateşleyen itici güç olduğunu iddia ediyor.

    İŞTAH AÇICILARIN ÖNEMİ
    Her kadın, erkekler tarafından arzulandığını hissetmek ister. Çoğu çift şehvetin rüzgârına kapılarak ateşleyici adımları es geçer. Uzmanlar geçici zevk ertelemelerinin tutkulu bir sevişmeye ön ayak olduğunu belirtiyorlar ancak bunu uygularken ertelemekle vazgeçmek arasındaki sınırları iyi belirlemenizde fayda var. Aksi takdirde tutkulu bir sevişme yerine sizden uzaklaşan ilgisiz bir erkekle yüz yüze gelebilirsiniz. Nasıl aperatifler ana yemek öncesi iştah açıcı etkisini gösteriyorsa, zevk ertelemeleri de seksin iştah açıcıları sayılabilir.

    ZEVK YANSIMALARI
    Erkeklerin çoğu kadının da zevk aldığını görmekten etkilenir. Bu aynı zamanda da zevk verebildikleri için duydukları ego tatminidir. Şehvetle kendinizden geçmiş olsanız bile bencillik etmeyin ve ego tatminini yaşamasına izin verin. Aldığınız hazzı tüm içtenliğinizle yansıtmaya çalışın. Bunu sizin mutluluğunuzu ilan ettiğiniz, onun da zaferini kutladığı bir seremoni gibi düşünün. Size zevk verebildiğini gören erkek daha fazlası için çabalayacaktır.

    ERKEĞİNİZİN REHBERİ OLUN
    Kadınlar kimi zaman yatakta tutkuyu, kimi zaman da romantizmi yaşamak isterler. Ne istediğiniz konusunda ona ipuçları vermelisiniz. Uzmanlara göre kadınlar için baştan çıkmış bir erkeği yönlendirmek daha kolaydır. Romantik bir gece yaşamak istediğinizi, gecenin başında şefkatli dokunuşlarınızla veya güzel bir masajla ona belli etmenizde yarar var.

    YARATICI FİKİRLER
    Yatağınızdaki monotonluktan kurtulmanız ve tutkuyu ateşlemeniz için farklı pozisyonlar deneyebilirsiniz. Uzmanlarca bu konuda hazırlanan birçok kitaptan yararlanabilirsiniz. Aynı zamanda bilindik pozisyonları yaratıcılığınızla daha heyecanlı ve eğlenceli kılabilmek sizin elinizde. Böylelikle birbirinizi daha fazla keşfederek, zevkinizi ikiye katlayabilir, erkeğiniz için vazgeçilmez olabilirsiniz.

    HASSAS BÖLGELER
    Hassas bölgelerin şehveti doruklara taşıdığını unutmayın. Erkeğinizin zevkini daha da muhteşem kılmak istiyorsanız, biraz da hassas bölgelere yönelin. Zevk anında bir elle saçlarını çekerken diğer elinizle de kalçasını sıkmayı veya boynuna küçük ısırıklar atmayı deneyin. Yaşadığı hazzın nasıl arttığını göreceksiniz.

    ISLAK BEDENLER
    Fantezilerinize kremleri veya özel vücut yağlarını da ekleyin. Kayganlık etkisiyle hem yaptığınız önsevişme masajlarının etkisi artacak, hem de birbirinizi daha fazla hissedebileceksiniz.

    TUTKU OYUNCAKLARI
    Uzmanlara göre fantezilerinize renk katacak oyuncaklar keşfetmekte yarar var. Çevrenizdeki eşyaları gözden geçirin ve hayal gücünüzü kullanın. Her gün görmeye alıştığınız herhangi bir eşyanın seks hayatınız için ne kadar etkili olduğuna şaşıracaksınız. Unutmayın ki erkekler yatakta sürprizlere ve hayal gücüne her zaman açıktır.

    KARAKTERİSTİK YAKLAŞIMLAR
    Her erkek yatakta vahşi sözler duymaktan hoşlanır diye bir kural yok. Temelde yatakta iyi olduklarını hissetmek isterler ama bunu nasıl ifade ettiğiniz çok önemli. İhtirasınızın ve alışkanlıklarınızın kurbanı olmayın. Yataktaki davranışlarına doğru sözlerle tepki verin. “Beni çıldırtıyorsun” demek yerine, “Dokunuşların beni çok etkiliyor” gibi hislerinizi paylaşan sözler söylemenizde yarar var.

    Tabii bunun aksinden hoşlanan erkekler için en iyisi şehvet dolu konuşmalar olacaktır. Egosunu tatmin etmek istediğini unutmayın ve bunu en doğru sözlerle sağlayın.

    TÜM BENLİĞİYLE BEDENİNİZ
    Alışılagelmiş davranışlar monotonluğa yol açar. Sevişmelerinize dâhil ettiğiniz hayal gücünün erkekleri nasıl baştan çıkardığından bahsetmiştik. Hayal gücünüze bedeninizi de ekleyin ve her noktasıyla onu etkilemenin yollarını bulun. Örneğin saçlarınızı gıdıklayıcı dokunuşlar için kullanın. Böylelikle yeni keşifler yaşarken, bedeninizi de yakından tanıyacak.

    RİSKLERİN TAHRİK EDİCİ GÜCÜ
    Erkekler yakalanma riskini baştan çıkarıcı ve heyecanlı bulurlar. Halka açık yerlerde onu baştan çıkarmayı deneyin veya perdeler açıkken sevişmeyi teklif edin. Uzmanlar risk almanın erkeklerin testosteron salgısının ve beyindeki adrenalinin artmasına sebep olduğunu dolayısıyla da daha çok tahrik olduklarını belirtiyorlar.

    MAKSİMUM TEN TEMASI
    Sevişme sırasında bedenlerinizin bütün olduğu hissini uyandıracak kadar sık ten temasında bulunun. Teninizi hissetmek hoşuna gideceği gibi sizi daha fazla arzulamasını sağlayacaktır. Maksimum ten teması için uygun pozisyonları deneyin.

    GÖRSEL ŞÖLEN
    Erkekler, kadınların yanlarında kendi tenlerine dokunmalarından çok hoşlanırlar. Onun karşısında kendinize dokunmanız zihninde kendine güvenen ve ne istediğini bilen kadın imajını uyandıracaktır. Sizi hayranlıkla ve dikkatle izleyecektir. Bütün dikkatinin size yoğunlaşmasını neyi, nasıl istediğinizi göstermek için bir fırsat olarak kullanın. Hepsini tek tek hatırlayacağından ve zevkinizi garantilediğinizden emin olabilirsiniz.

    ŞEHVET HER YERDE
    Onu baştan çıkarmak için kullandığınız monotonlaşmış metotlarınızdan vazgeçin. Farklılıklar yaratarak, heyecanınızı diriltin. Her sefer görüp de umursamadığınız pelüş halısını düşünün; ateşli bir gece için en uygun yerlerden biri olabilir. Seks terapisti Dr. Linda DeVillers’a göre, tutku yer ve zaman tanımaz. Gün boyunca en çok keyif aldığınız şeyleri yapın. En sevdiğiniz koku ve tatlarla, kendinize en çok yakıştırdığınız giysilerle, sizi en mutlu hissettiren şarkılarla kendinizi motive edin. Yaptıklarınızın üzerinizdeki etkisine ve kendinizi ne kadar çekici hissedeceğinize inanamayacaksınız.

    KASLARINIZ GİZLİ SİLAHINIZ
    Cinsel ilişki sırasında pelvis kaslarınızı aralıklarla sıkın. Bu, erkekleri şehvetle çıldırtmanın en etkili yollarından biridir. Daha sık gerçekleşen sürtünmenin ve baskının etkisiyle aldığı zevk iki kat artacaktır.

    HATIRI SAYILIR SAHNELER
    Sevişme sonrası, yaşadığınız orgazmları gözünüzde canlandırın. Böylece yaşadığınız zevkin daha uzun sürmesini sağlayabilirsiniz. Ardından, ne kadar zevk aldığınızı ifade edin. Paylaşmaktan kaçınmayın, her erkek size zevk verebildiğini duymaktan keyif alır.

  • Ağrılı Cinsel İlişki neden olur ve nasıl tedavi edilir

    Ağrılı Cinsel İlişki neden olur ve nasıl tedavi edilir

    Ağrılı Cinsel İlişki
    Ağrılı Cinsel İlişki neden olur
    Ağrılı Cinsel İlişki nasıl tedavi edilir…

    Cinsel ilişki esnasında ağrı ortaya çıkması disparoni adını alır. Ağrının nedeni organik bir rahatsızlık olabileceği gibi, psikolojik de olabilir. Bunun ayrımı ise komple bir jinekolojikmuayene ile yapılır.

    Disparoni eğer ilk cinsel ilişki deneyiminden beri varsa birincil, sonradan ortaya çıkmışsa ikincil adını alır. Bu ayrım muhtemel nedenlerin ortaya konması açısından önemlidir.

    Yüzeyel disparoni vajina girişinde, derin disparoni ise penisin girmesiyle birlikte vajinanın derinlerinde ortaya çıkan ağrıdır ve bu ayrım da tanıaçısından önemlidir. Derin disparonide ağrı alt karın bölgesinde yaygın olarak hissedilir.

    Kadınların yaklaşık %15?i hayatlarının bir döneminde böyle bir ağrıyla karşı karşıya kalırlar. Ancak %1-2?sinde ise ağrı tedavi gerektirecek kadar şiddetlidir. Bazı kadınlar bu ağrıyı daha çok genital bölgede basınç, yırtılma veya yanma hissi olarak tarif ederler.

    Neden olur?

    Disparoni nedenleri incelenirken aşağıdan yukarı doğru (vajina girişinden iç genital organlara doğru) bir ayrım yapmak konunun daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacaktır.

    Vajina girişine bağlı nedenler: yüzeyel disparoni nedenidirler.

    Kızlık zarıyla ilgili sorunlar: Kızlık zarının yapısal olarak sert olması

    Menopoza bağlı atrofi: Menopoz döneminde dokular esnekliklerini yitirdiklerinden cinsel ilişki tahrişe ve ağrıya neden olabilir.

    Yeterince hazır olunmadan ilişkide bulunma ve buna bağlı tahriş

    Epizyotomi nedbeleri: özellikle zor doğumlardan sonra fazla sayıda dikiş gerektiğinde ve/veya epizyotomi iyileşmesi esnasında enfeksiyon meydana geldiğinde dikiş yerleri sıklıkla nedbe bırakarak iyileşir ve bu nedbeler ilişkide ağrı duyulmasına neden olur.

    Enfeksiyonlar: Herpes Simpleks enfeksiyonları (genital uçuk) hem ilişkide hem de ilişki olmayan döneminde ağrı yapar.

    Vajinaya bağlı nedenler:

    Enfeksiyonlar: vajinit bazı durumlarda ağrıya neden olabilir.

    Kitle ve tümörler: vajinada kitle nadir görülür. Büyük kitleler ağrı ve beraberinde kanamaya neden olabilirler.

    Yeterince hazır olunmadan ilişkide bulunma ve buna bağlı tahriş

    Rektosel (vajina arka duvarı sarkması), uterus sarkması ve sistosel (vajina ön duvarı sarkması): gerilmeye bağlı ağrı nedeni olabilirler.

    Yabancı cisimlere karşı gelişen allerjik cevap

    Vajina kubbesinde cerrahi veya radyoterapiye bağlı değişiklikler

    Doğumsal anomaliler: nadir görülürler

    Pelvik yapılara ait nedenler

    (iç genital organlara bağlı nedenler): Bu durumlarda derin disparoni ortaya çıkar.

    (iç genital organlara bağlı nedenler): Bu durumlarda derin disparoni ortaya çıkar.

    Pelvik iltihabi durumlar: pelvik enfeksiyonlar hem akut dönemde hem de iyileştikten sonraki dönemde ilişkide ağrı nedeni olabilirler.

    Endometriozis: endometriozis genital bölgedeki organlarda yapışıklıklara neden olan bir durumdur. Bu yapışıklıklar ilişki esnasında gerilmeye ve ağrıya neden olabilirler.

    Uterus habis veya selim tümörleri

    Pelviste enfeksiyonlara, ameliyatlara veya endometriozise bağlı gelişen yapışıklıklar

    Geçirilmiş pelvis kırıkları

    Sindirim sistemi hastalıkları: nadiren disparoni nedenidirler.

    Enflamatuar barsak hastalıkları (Crohn hastalığı-Divertikülit)

    Kabızlık

    Hemoroid, fistül ve fissür gibi anüs ve rektum bölgesi hastalıkları: dışkılama esnasında ve sonrasında ağrıya neden olabilecekleri gibi

    yakın komşuluk nedeniyle disparoni nedeni de olabilirler.

    İdrar yolu hastalıkları: Üretra veya mesaneye ait lezyonlar

    Psikolojik bozukluklar: Korku, kaygı, fobik reaksiyonlar, konversiyon reaksiyonları, partnerle uyumsuzluk,

    İlk ilişkinin yarattığı psikolojik travma gibi psikolojik durumlar da en önemli disparoni nedenleri arasında üst sıralarda yer alırlar.

    Disparoninin (Cinsel ilişki esnasında ağrı ortaya çıkması) vajinismustan (vajina girişi kaslarının ilişki esnasında kasılması) ayırıcı tanısı mutlaka yapılmış olmalıdır.

    Tedavi öncesi incelemeler

    Öncelikle enfeksiyon, kitle, kanser veya kanser öncüsü lezyon açısından muayene, ultrason, vajinal kültür, papsmear, idrar kültürü gibi incelemeler yapılır.

    Şüpheli durumlarda vulva ve/veya vajinaya kolposkopik inceleme yapılır ve gerekirse biyopsi alınır.

    Derin disparonide laparoskopik inceleme sıklıkla gereklidir.

    Tedavi

    Tedavide ilk adım hastanın ve eşinin hastalığın tabiatı konusunda bilgi sahibi olmasıdır.

    Organik nedenler usulüne uygun olarak ilaç ve/veya cerrahi yolla tedavi edilir.

    Hastalığın psikolojik komponenti varsa bireysel ve/veya eşle beraber psikopterapi çok önemlidir ve ihmal edilmemelidir.

  • Orgazm sırasında beynimizde neler oluyor?

    Orgazm sırasında beynimizde neler oluyor?

    İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan bir habere göre,bilim adamları orgazm sırasında kadınların beyinlerinin ne şekilde değişim gösterdiğini, bir animasyon sayesinde çözümlemeyi başardı.

    Bilim adamları kadınların beyinlerinin orgazm öncesi, sırasında ve sonrasındaki beyin hareketliliğini gösteren ilk filmini yaptılar. Animasyon beynin farklı bölgelerinin bir arada ahenk içinde hareket ettiğini, bu hareketliliğin en üst seviyede olduğunu ve ardından yavaşça durgunlaştığını gösteriyor.

    Animasyonu yapmak için uzmanlar bir kadından fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme makinesinin içine uzanmasını istediler. Mastürbasyon esnasında gönüllünün beyin aktivitesindeki artış ve değişimler kaydedildi.

    Bu araştırmanın yapılmasının amacı neden kadınların ve erkeklerin aynı anda orgazmı yaşayamamasının araştırılmak istenmesiydi. Söz konusu araştırmayı ABD’de Rutgers Üniversitesi’nde psikolog olan Prof. Barry Komisaruk ve ekibi gerçekleştirdi.

    Animasyonda doktora öğrencisi ve Komisaruk’un laboratuvarında seks terapisti olan 54 yaşındaki Nan Wise gönüllü oldu. Wise kendisiyle yapılan röportajda,” Bu benim doktora tezimin konusu. Kendimi bu konuya adadım.” diyor.

    5 dakika süren filmde beynin 80 farklı bölgesinin her iki saniyede bir alınan görüntülerinin bir araya getirilmiş hali görünüyor. Animasyonda renkler kullanılmış. İlk başta koyu kırmızı olan renkler orgazma yaklaştıkça turuncu ve sarıya dönüyor, orgazm sırasında tamamen beyaz olduğu görülüyor.

    Prof. Kamisaruk, “Bu araştırmanın amacı orgazm esnasında beyinde ne olup bittiğinin anlaşılabilmesidir,” diyerek Washington DC’de yapılan Society for Neuroscience(Nörobilim Derneği)nin yıllık toplantısında araştırmalarının çıkış noktasını anlattı.
    Animasyon devam ettikçe ilk aktivitenin genital bölgeye dokunulmasıyla algı korteksinde görüldüğü kaydedildi. Ardından duygular ve uzun süreli hafızayı içeren beyin yapılarının toplandığı yer olan limbik sistemde hareketlilik tespit edildi.

    Orgazma yaklaşıldıkça hareketlilik, beyincik ve ön korteks kısımlarına geçiş yapıyor. Bunun sebebinin artan kas gerilimi olduğu belirtiliyor. Orgazm sırasında ise hareketlilik hipotalamusta doruğa çıkıyor. Hipotalamus, oksitosin adı verilen, mutluluk hissi yaratan ve uterusu daraltan bir hormon salgılanmasıyla sorumludur.

    Orgazm sonrasın tüm bu bölgelerdeki hareketlilik yavaşça sakinleşmektedir.
    Komisaruk, “Beynin birbiriyle iletişimi incelemek için muhteşem bir sistem söz konusudur. Beynin seviye seviye hareket artışının ve azalmasının görüntülendiği film sayesinde, özellikle orgazm olamama sorunu yaşayan kişilerde hangi evrede problem yaşandığının tespit edilebileceğini sanıyoruz,” dedi.

    Komisaruk tarafından geliştirilen yeni bir yöntemde insanlar beyin aktivitelerindeki değişikliği neredeyse aynı anda görebiliyor. Komisaruk’a göre bu bir çeşit “Neurobiofeedback” yani “Nörobiyogeribildirim”. Bu yöntem sayesinde kişilerin endişe, depresyon ve ağrı gibi durumların üstesinden gelebileceğine inanıyor.

    Profesör, “Orgazmı keyif ve mutluluk üretmenin bir yolu olduğu için kullandık. Eğer mutluluk bölgelerini nasıl harekete geçirebileceğimizi öğrenirsek, pek çok sağlık sorununun da çözümüne ulaşabiliriz,” dedi.

  • Evliliğinizi Değiştirecek 10 Öneri

    Evliliğinizi Değiştirecek 10 Öneri

    Evliliğinizi yenilemeye ne dersiniz? Nasıl mı? 10 sihirli kararı vererek…

    İlişkinizi ve evliliğinizi yeni baştan yaratmak için yapabilecekleriniz…

    1. Eşinize ilgi gösterin

    Pek çok kadın anne olduktan sonra eski yaşam şeklini devam ettiremiyor. Oysa, anne olduktan sonra da kendimize ve eşimize zaman ayırmamız gerekiyor. Mükemmel anne olmaya çalışmayın. Hem kendinizi hem de eşinizi ilgiden mahrum bırakmayın. Anne kimliğine saplanıp cinselliği ve cinsel kimliği unutmak evlilikte ciddi sorun yaratabiliyor. Kendinize iyi bakın, baba olmanın zorluklarını yaşayan eşinizle ilgi gösterin ve en önemlisi kadın kimliğinizi ihmal etmeyin…

    Bebekten sonra evlilik ilişkinizin zedelenmemesi için nelere dikkat etmek gerekiyor?

    2. Sihirli sözleri söylemeyi unutmayın

    İlişkilerin başlarında güzel sözler, hediyeler, anlamlı jestler vardır. Ama zaman geçtikçe, bırakın hediyeyi ya da çiçeği, hislerimizi bile birbirimize söylemeyi unutuyoruz. Oysa “seni seviyorum”, “özür dilerim”, “seni anlıyorum”, “haklısın”, “çok güzelsin”, “sana ihtiyacım var”, “teşekkür ederim” gibi sihirli sözleri daha sık kullanarak daha güzel bir ilişki yaratabilirsiniz. Mutlu bir ilişki ve evliliğin sırrı ne biliyor musunuz? Hepimizin bildiği, kullanmayı unuttuğu bu güzel sözler…

    3. Seks hayatınızı canlandırın

    İlişkinizde seks hayatınız eskisi gibi değilse karamsar olmayın, yapabileceğiniz şeyler var… İşe yatak odanızın şeklini ya da mobilyalarını değiştirerek başlayabilirsiniz. Seks tekniklerini anlatan bir kitap alıp yeni sevişme pozisyonlarını deneyebilirsiniz. Eşinize onu ne kadar arzuladığınızı anlatan mesajlar göndererek, flört zamanlarındaki gibi kaçamak sevişmeler yaşayarak küçük oyunlar oynayabilirsiniz. Ama her şeyden önemlisi seks hakkında konuşmaktan çekinmeyin ve nelerden hoşlandığınızı açıkça belirtin. İlişkinizde ya da seks hayatınızda çözemediğiniz bir sorun varsa uzman desteği almaktan kaçınmayın.

    4. Doğru tartışmayı öğrenin

    Evliliklerin sağlıklı olabilmesi için çiftlerin tartışmaya da ihtiyacı var. Çatışmadan korkmadan, birbirinize değil konuya odaklanarak, saygıyla dinleyerek, yumuşak konuşarak, bazı şeyleri kabul ederek, barışa şans vererek dostça tartışma becerinizi geliştirin. Göreceksiniz, tartışmalar daha sakin geçecek ve konuşup anlaşarak aranızdaki sorunları çözeceksiniz.

    5. Dürüst olun

    Yalan söylemek bazen kavgaları önler ama uzun vadede evliliğe zarar verir. Sağlıklı bir evlilik dürüstlük üzerine kurulur. Örneğin, ortak aile bütçenizden eşinizden habersiz size düşen paydan fazlasını harcadıysanız, arkadaşınıza borç verdiğiniz yalanını söylemek yerine dürüstçe alışveriş yaptığınızı söyleyin. Ne zaman nerede olduğunuz konusunda eşinize yalan söylemeyin. Her yalanın birgün ortaya çıktığını unutmayın. Her zaman dürüst ve açık olun. Böylece hem eşinizin size olan güveni sağlam olur hem de kendinizi daha iyi hissedersiniz.

    6. Affetmeyi ve unutmayı deneyin

    Eşiniz bir hata yaptığında ve özür dilediğinde affetmeyi deneyin. İçinizde kin tutmayın ve bağışlayıcı olun. Bu hem sizi rahatlatacak hem de eşinize yaptığı hatayı düşündürecektir. Aynı zamanda unutmayı da deneyin. Ancak bu “unutmak”, sadece eşinizle aranız iyi olduğunda geçerli olmamalı. Unutmanız gereken mesele her ne ise, yeni bir tartışmada bir silah olarak su yüzüne çıkmasına izin vermeden geçmişin derinliklerine gömün onu.

    7. Kendinize iyi bakın

    Bugüne kadar kendinize ne kadar baktınız, şimdi farklı bir gözle bunu görmeye çalışın. Aile hayatının telaşı ve koşuşturmacası içinde kendi sağlığınızı düşünmek, sağlıklı yiyecekler yemek, manikürünüzü yaptırmak, saçınızı yenilemek, düzenli spor yapmak ne zor, değil mi? Ama bir karar verin ve bunların hepsi için zaman ve bir miktar para ayırın. Bu çabaya değer doğrusu!

    8. Kendinizi geliştirin

    İlişkinin monotonlaştığı, artık konuşacak bir şeylerin kalmamasından anlaşılır. Anlatacak yeni hikayelerinizin olması da ancak kendinizi yenilemenizle mümkün. Yeni hobiler edinerek, gönüllü yardım faaliyetlerinde bulunarak farklı ortamlara girebilir, farklı deneyimler edinebilirsiniz. Eşinizle bunları paylaşacağınız sohbetleriniz ne kadar zevkli olur, düşünsenize…

    9. Evliliği mahveden sözleri hayatınızdan çıkarın

    Bir karar verin ve “ben demiştim”, “keşke”, “onun kocası böyle yapmıyor ama”, “sen beceremezsin, ver ben yapayım”, “sen zaten hep böylesin”, “ona da böyle yapıyor muydun”, “ben senin için yapmıştım”, “bugün canım istemiyor”, sözlerini hayatınızdan tamamen çıkarın. Böylelikle bu ‘erkek savar’ ifadelerin altında yatan, ilişkinizle ilgili sorunları da çözme konusunda bir adım atmış olursunuz.

    10. Onun arkadaşlarıyla arkadaş olun

    Kadınlar eşlerinin erkek arkadaşlarıyla anlaşamazlarsa, erkeklerin 20 yıllık erkek arkadaşlarıyla bile birliktelikleri zorlaşıyor. Bu da onları mutsuz kılıyor. Dolayısıyla işe, eşinizin yakın arkadaşlarını evinize davet edip güzel bir akşam yemeği hazırlamakla başlayın. Sonrası için de eşiniz ve onun arkadaşlarıyla dışarıda birlikte zaman geçirme konusunda eşinize teklifte bulunarak onu şaşırtın.

    İlgili Konular ;
    Kocam Beni Aldatıyor mu?
    Dudaklardan Kişilik Testi Yapın
    İlişkide Tehlikeli Sözler
    Erkeklerin Aldatma İşaretleri

  • Ateşli bir seks hayatı için 5 gün

    Ateşli bir seks hayatı için 5 gün

    Herkesin seks hayatı mükemmel değil kuşkusuz. Ya da zaman zaman iniş çıkışlar yaşaması olası… Zamanla bir rutinin içine girmesi de… Deneyin Bakalım, sonuçtan memnun kalacak mısınız?

    1. gün: Sadece “evet” deyin
    Uzun bir iş günü… Kontrol eilmesi gereken onlarca mail var… İş yerinde sürekli birileri sizi çağırıyor, sizden bir şeyler istiyor… Uğraşmanız gereken onlarca mesele varken seks aklınızdaki son şeydir herhalde. Hal böyleyken, bu gece sevişmek isteyen partnerinize “sakın aklından bile geçirme” mesajı vermek en kolay cevap.

    Ama siz bu beş günlük çalışmanın ilk adımı olarak, her ne kadar “hayır” demeye meyilli de olsanız bugün “evet” demelisiniz. Ev ödeviniz olan “evet”i uygulayın ve bakın neler oluyor… Belki kendinizi partnerinizin elbiselerini yırtacak kadar ateşli hissedeceksiniz. Göreceksiniz, aranızda gelişen yakınlık, sizi seks yapma moduna yaklaştıracak. Elbette size, partneriniz her seks yapmak istediğinde ona “evet” karşılığını verin, demiyoruz. Fakat zaman zaman bedeniniz “hayır” demeye zorlarken siz “evet” derseniz, zihninizi seks yapma fikrine açarsınız.

    2. gün: Rutini kırın
    Bugün, kendinizi kabuğunuzdan çıkmak için zorlayın. Her sevişmenizde aynı şeyleri yapıyor, aynı pozisyonları uyguluyorsanız, bu defa rutininizden çıkın ve tatlandırmayı istediğiniz sevişmelerinizin nasıl değiştiğini gözlemleyin.

    Yatak odanızda sıkıcılığa son vermeniz için uygulayabileceğiniz bazı eğlenceli ve kolay yolları bir araya getirdik:

    Onu seksle şaşırtın. Her zaman yatak aktivitesini ilk başlatan kişi eşinizse bu defa onun beklemediği biçimde siz başlatın sevişmeyi.

    Duruma uygun giyinin. Her zaman sevişmeye başlamak sizin için kitabınızı bırakmayı, gözlüğünüzü ve pijamanızı çıkarmayı gerektiriyorsa bu defa kıyafetinizde bir değişikliğe gidin ve seksi bir şey giyin üstünüze. Bunu “eşiniz için seksi bir kıyafet giyin” anlamında söylemiyoruz. Kendiniz için giyin. Seksi kıyafetle kendinizi daha seksi hissedersiniz çünkü.

    3. gün: Hızla kucaklaşın
    Mükemmel olan yavaş ve duygusal yapılan sekstir. Ama tatilde değilseniz bu kadar zamanınız olmayabilir, öyle değil mi? Zaman darlığında hiç seks yapmamaktansa, bu işi hızlandırabilirsiniz.

    İkiniz de aynı moddaysanız, kısa süre içinde bir sevişme neden gerçekleşmesin? Elbette ağır bir yemek sonrası ya da stres dolu bir iş gününden sonrasını kast etmiyoruz. Güne yeni başlarken, henüz işe gitmenize vakit varken deneyebilirsiniz. Aklınızın bir köşesinde işe geç kalmamak için acele etmeniz gerektiği fikri varken, daha kolay sonuca odaklanabilirsiniz. Ya da bir akşam arkadaşlarla dışarıda buluşmanızdan önce hızlı bir kucaklaşma, güzel de bir fantezidir aynı zamanda. Sizi arayıp “Hadi nerede kaldınız?” dediklerinde, üreteceğiniz eğlenceli bahaneleri düşünün sadece!

    4. gün: Yeni malzemeler ekleyin
    Bu belki sizin için uygulaması en zor madde olabilir. Çünkü seks hayatınıza seks oyuncakları, fanteziler, seks oyunları katmaktan söz ediyoruz. Ama inanın, bu yenilikleri dahil etmek, seks hayatınızın fitilini ateşlemek için en iyi ve en hızlı yoldur. Seks oyuncağı seçme işi sizi utandırabilir. Ama unutmayın, seks shop’lar sadece bu amaç için kurulmuş yerler olduklarından, siz oraya girdiğinizde kimse sizi yadırgamayacaktır. Rahat olun!

    5. gün: Birbirinizi kutlayın
    Seks; tutku, yakınlık, duygusal boşalma ve eşinizle daha yakın olma yoludur. Seksin bir diğer anlamı da birlikte sahip olduklarınız için birbirinizi kutlamak, birbirinize minnetinizi göstermektir. Yeterince seks yapıyor musunuz, seks hayatınız heyecanlı mı, eşiniz mutlu mu, siz mutlu musunuz? Tüm bunları düşünmek bile sizi çıldırtabilir.

    Kafanızı meşgul eden bu tarz düşünceleri, seksin ilişkinizin temel parçalarından biri olduğunu ve bağlılığınızın devamlılığını destekleyen mükemmel bir yol olduğunu düşünerek kafanızdan atın. Kucaklaşın ve birlikte sahip olduğunuz hayat için birbirinize minnettarlığınızı gösterin.

  • Doğumdan sonra seks hayatı

    Doğumdan sonra seks hayatı

    Dokuz aylık geri sayım sona erdi ve dünyanın en güzel varlığına, bebeğinize kavuştunuz. Peki, bundan sonra eşinizle tıpkı hamilelik öncesi olduğu gibi sorunsuz bir cinsel hayat yaşamanız mümkün mü? Uzmanlar bu soruya, evet yanıtını veriyor. Ancak, kendinizi bu yeni hayata nasıl hazırladığınızla ilgili her şey. Ne de olsa eşinizin yanı sıra tüm ilginizi vermeniz gereken bir bebeğiniz var artık kucağınızda.

    Kadın neden seksten uzaklaşır?

    Uzmanlara göre, normal doğumdan yaklaşık altı hafta, sezaryenle doğumdan ise üç ya da dört hafta sonra fizyolojik olarak kadınlar cinsel ilişkiye girmeye müsait hale geliyorlar. Ancak, psikolojik olarak kendinizi seks yapmaya hazır hissetmeyebilirsiniz. Zira artık bir annesiniz ve kimliğinizi sadece annelik ile özdeşleştirip kadınlığınızı bir kenarda bırakmış olabilirsiniz. Annelik duygusunun vermiş olduğu endişe ve sürekli çocuğu düşünme telaşı ile çoğu yeni anne, eşini ikinci plana attığının farkında bile olmaz. Şu da bir gerçek ki doğumdan sonra kadınlık hormonlarının bir kısmı azaldığından cinsel istek de azalabilir. Ancak, bu geçici bir durumdur. Süt verme döneminin ortalarına doğru hormonal fonksiyonlar tekrar normale dönmeye başlayacaktır. Sorun uzun vadede devam ederse, cinsel isteksizlik ve ilişki kuramama söz konusu olursa, doktorunuza danışarak hormon tedavisi uygulayabilirsiniz.

    Erkek nasıl davanmalı?

    Çocuktan sonra cinsellikten uzaklaşma, sadece kadında değil, erkekte de görülebilen bir durumdur. Karısının sekse karşı ilgisiz olması, ilgisini bebeğine yöneltmesi, erkeği de seksten soğutabilir. Ya da seks yapmayı istediği halde eşinin artık kendisiyle ilgilenmediği ve dışladığı düşüncesiyle mutsuz olabilir. Çiftin birbirine karşılıklı anlayışla yaklaşması, özellikle erkeğin eşinin bu döneminin geçici olduğunu bilerek sabır göstermesi önemlidir. Cinsel ilişki olmasa bile sarılıp öpüşmeyi, tensel teması hiçbir şekilde kesmemek, her iki taraf için de doğru olandır. Eşi normal doğum yapan erkeklerin bazıları, doğum sahnesini düşünerek seksten soğuduklarını ya da eşlerini emzirirken izlemelerinin seks isteğini azalttığını söylese de uzmanlar, bunun cinsel ilişkiden kaçmak için geçerli bir bahane olmadığı konusunda birleşiyorlar. Zira anneliğin başka, cinsel dürtünün başka bir şey olduğunu söylüyorlar.

    İletişim kurmayı deneyin

    Şunu iyi bilmek gerekiyor ki çocuktan sonra çiftlerin sekse olan ilgilerinin azalması, geçici bir durumdur. Doğumdan sonraki ilk dönemde ortaya çıksa da zamanla eşler birbirlerine karşı cinsel ilgi duymaya yeniden başlarlar. Tüm ilişkilerde anahtar niteliği taşıyan iletişim , bu sorunda da devreye girmelidir. Eşler birbirlerine baskı yapmadan destek olmak ve sevgi göstermekle süreci kolaylaştırabilirler. Ancak, bebekten sonra hiçbir şekilde cinsellik yaşanamıyorsa, bir uzmandan yardım almak gerekebilir.

    Emzirmek, hamile kalmaktan korumaz

    Yaygın kanının aksine, emzirme, doğurganlığı geciktirse de kadının ne zaman adet görmeye başlayacağı önceden bilinemeyeceğinden, emzirme dönemi hamile kalınmayacağı anlamına gelmez. Bu dönemde en iyi doğum kontrol yöntemi, erkeğin prezervatif kullanmasıdır. Doğum sonrası kadının vajina duvarları ve rahmi genişlediğinden diyafram, doğum kontrol yöntemi olarak etkisiz kalabilir. Ancak doğumdan iki, hatta üç ay sonrasında diyafram kullanılabilir. Emziren kadınların doğum kontrol hapı seçerken dikkatli olmaları ve mutlaka doktora danışmaları gerekiyor. Hap kullanmakta zorlananlar için doktorunuz, enjeksiyon yöntemleri önerebilir.

    Doğum sonrasında kadın ister sezaryen, ister normal bir doğum yapsın vücudun kendini toparlanması yaklaşık altı hafta sürmektedir. İki türlü doğum sonrasında bir takım dikiş gibi yaralar oluştuğu için bunların iyileşmesi şarttır.

    Doğumdan sonra seks hayatı

    Ayrıca doğum sonrası rahim ağzı açık durumda olduğu için her türlü enfeksiyona kolaylıkla maruz kalabilir. Bu yüzden belirtilen sürenin geçmesini beklemek gerekir. Altı haftalık dönemden sonra vücut adaptasyonunu tamamlamış olur.

    Bu dönem aslında 40 gün sürmektedir. Yani halk arasında 40 çıkartma olarak bilinir. Bu dönem kadının lohusalık denilen dönemidir de aynı zamanda. Bu süre içinde cinsel ilişkiye vücudun hazır olması söz konusu değildir. Bu altı haftalık dönemde rahim, genital organlar, bütün hamilelik döneminde ortaya çıkan değişikliklerin hepsi normale dönmektedir. Bunun sonucunda kadın altı haftanın sonunda emzirme hariç hamile olmadan önceki dönemine geri döner. Kısacası cinsel ilişki için kadın açısından ortalama doğumdan sonra 40 gün geçmesi gereklidir.

    Ayrıca bütün doğum yapan kadınlarda doğum sonrası ruhsal ya da bedensel bir takım problemler yaşanmaktadırlar. Bu nedenle ister sezaryen ister normal bir doğum yapmış bir kadını cinsel ilişkiye zorlamak yanlıştır. Kadınlar bu dönemde çok hassas olular. Onun için bu dönemde en büyük görev eşlere düşmektedir. Eşler sevgi ve ilgi gösterdiklerinde kadınlar kendilerini mutlu hissederler.

  • Kadınlarda Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları

    Kadınlarda Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları

    Kadınlarda görülen cinsel işlev bozukluklarını birkaç başlık altında toplayabiliriz:

    Vajinismus (Cinsel İlişkiye Girememe)
    Disparoni ( Ağrılı Cinsel İlişki)
    Cinsel İsteksizlik – Frijidite
    Orgazm Bozuklukları
    Cinsel Tiksinti Bozukluğu
    – Nemfomani (Kadında Cinsel Doyumsuzluk)

    Vajinismus:

    Vajinismus bizim ülkemizde 10 kadından birinde görülen bir cinsel işlev bozukluğudur. Kadında cinsel ilişkinin kurulduğu anatomik bölgeye ‘’ vajen’’ adı verilir. Vajenin etrafındaki kasların kasılması, tüm vücutta kasılma, endişe, korku ve panik hali, kadının bacaklarını sıkıca kapatması ve elleriyle eşini itmesine yol açan kadının bilinçdışı yan istemsiz tepkilerine vajinismus denir. Vajinismus çoğunlukla ilk gece ortaya çıkan bir sorundur. İlk gece cinsel ilişkiye giremeyen çift sorunun geçici olduğunu ve daha sonraki günlerde kendiliğinden çözüleceğini düşünür. Ancak sorun kendiliğinden çözülmez ve çift yıllarca vajinismusu yaşayabilir.

    Vajinismusun en yaygın görülen nedenleri psikolojik kaygılardır. Kız çocuklarına öğretilenveya çocukluktan itibaren bilinçdışımıza kodlanan ‘’cinsellik kötüdür’’, ‘’kızlık zarı çok değerli ve korunması gereken bir şeydir’’, ‘’ilk gece çok acılı ve ağrılı geçer’’ düşünceleri bu sorunun ortaya çıkmasında önemli rol oynar. Bazen neden cinsel bilgi eksikliği, utanma ya da cinsel duyguları baskılama olabilir. Bazen de altta yatan neden özellikle çocukluk dönemindeki travmatik bir yaşantıdır.

    Vajinismusun temel belirtileri şu şekilde ortaya çıkar: O an geldiğinde kadın panik atak benzeri bir durum yaşar. Eşini iter ve kasılır. Kontrol bilinçdışına geçer. Erkekler genellikle o an eşlerini tanıyamadıklarını söylerler.

    Vajinismusun tanısı çiftin ilk cinsel ilişki sırasında olanları anlatması ile konulur. Vajinismus tanısında bir jinekolog ve psikoloğun varlığı gerekmektedir. Vajinismusun iki türü vardır: Primer vajinismus ve sekonder vajinismus. Primer vajinismusta kişi hayatında hiç cinsel birleşme yaşamamıştır. Bunun altında yatan en önemli neden korkudur. Sekonder vajinismus ise sonradan ortaya çıkan bir sorundur. Sağlıklı bir cinsel hayatı olan bir kadın doğum, düşük, kürtaj, sert yapılan jinekolojik muayene, taciz ya da tecavüz gibi olumsuz bir yaşantıdan sonra vajinismus olabilir, ancak bu nadiren görülen bir durumdur. Ülkemizde yaygın olarak görülen primer vajinismustur.

    Vajinismus cinsel terapi ile maksimum 10 seansta çözülebilen bir cinsel işlev bozukluğudur.

    Disparoni (Ağrılı Cinsel İlişki)

    Disparoni cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında acı duyulmasına verilen addır. Erkekte de görülebilir, ancak kadınlarda daha yaygındır. Kadınlar bu ağrıyı ‘’genital bölgede basınç’’, ‘’yırtılma’’ veya ‘’yanma hissi’’ olarak tarif ederler. Disparoni zaman zaman vajinismusla da karıştırılabilir, çünkü kadın cinsel ilişki sırasında acı duyduğu için kendini kasabilir ve bu durum da vajinismusa benzetilebilir.

    Disparoninin 4 tipi vardır:

    – Primer- Birincil Disparoni: Şikayetler ilk cinsel ilişkiden beri vardır.
    – Sekonder- İkincil Disparoni: Şikayetler sonradan ortaya çıkmıştır.
    – Yüzeyel Disparoni: Vajina girişinde ortaya çıkan ağrı vardır.
    – Derin Disparoni: Penisin girmesiyle birlikte vajinanın derinlerinde ortaya çıkan ve alt karın bölgesinde yaygın olarak hissedilen bir ağrı vardır.

    Tıbbi ve cinsel öykü, jinekolojik muayene, hissedilen acının genital organlara dokunmakla mı yoksa penis girişiyle mi olduğunu ayırt etmek, acının yeri, süresi ve ilişki sonrasında ne kadar sürdüğü tanı koymada önemli kriterlerdir.
    Disparoni büyük ölçüde fiziksel bir sorundan kaynaklanır, nadiren de psikolojik olabilir. Tedavide hem jinekolojik tedavi hem de cinsel terapi uygulanır.

    Cinsel İsteksizlik- Frijidite

    Cinsel isteksizlik sık görülen cinsel işlev bozukluklarından biridir. Cinsel isteksizlik, yeterli cinsel uyarı olmasına rağmen cinsel fantezilerin ve cinsel etkinlikte bulunma isteğinin az olması ya da hiç olmaması, cinsel arzu duyulmaması durumudur. Halk arasında frijidite ya da cinsel soğukluk olarak da adlandırılır. Tanı koymak için en az 6 ay süreyle tüm cinsel etkinlik sıklığının ayda iki kez ya da daha az olduğunun bildirilmesi ve buna eşlik eden herhangi bir cinsel davranışta bulunmaya yönelik öznel istek kaybının varlığına dikkat edilmelidir.

    Cinsel isteksizlik primer ve sekonder olarak ikiye ayrılır:

    – Primer Cinsel İsteksizlik: Ergenlik döneminde başlar.
    – Sekonder Cinsel İsteksizlik: Cinsel sorunu olmayan bir kadının hayatının herhangi bir evresinde cinsel açıdan isteksizleşmesidir.

    Cinsel isteksizliğin nedenleri fiziksel, hormonal, ilişkisel ya da psikolojik olabilir. Sorun ağırlıklı olarak psikolojik nedenlere bağlıdır.

    Tedavide önce sorunun nedeni tespit edilmeli ve ona uygun olarak eşler arasındaki uyum arttırılmaya çalışılmalıdır. Eşlerin cinsel istek düzeyleri arasında bir denge oluşturulmaya çalışılmalıdır. Eğer fiziksel, hormonal ya da ilaç kullanımına bağlı bir cinsel isteksizlik yoksa, sorun psikolojiktir, o zaman çifte birlikte cinsel terapiye başvurmaları önerilir.

    Orgazm Bozuklukları

    Kadınlarda sık görülen cinsel işlev bozukluklarından biri de orgazm olamamadır.

    Kadınlarda orgazm bozukluklarının 4 alt tipi vardır:

    – Anorgazmi: Hiç orgazm olamama durumudur.
    – Rastgele Anorgazmi: Zaman zaman orgazm yaşanmaması durumudur.
    – Koital Anorgazmi: Cinsel birleşme ile orgazm olamama, ancak masturbasyon, vb. ile olma durumudur.
    – Erken orgazm: Çok nadir görülür.

    Orgazm bozukluklarının birçok nedeni olabilir. Ön sevişmenin yetersiz ya da acele olması, partnerin cinsel bir sorununun olması, partnere karşı ilgi kaybı, depresyon, kullanılan bazı ilaçlar, cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, sevişirken kendini rahat bırakamamak, gebe kalma korkusu, partneri tarafından cinsel ilişkiye zorlanmak, partnere güvenmeme, cinsel ilişkinin yaşandığı ortamın güvenli bir ortam olmaması, bazı fiziksel rahatsızlıklar, vb. olası nedenlerden bazılarıdır.

    Orgazm bozukluklarının nedeni de büyük ölçüde psikolojik ve partnere bağlıdır. Bu nedenle partnerle olan iletişimin yeniden gözden geçirilmesi ve eksikliklerin giderilmesi önemlidir.

    Tedavide cinsel terapi uygulanır. Amaç orgazmı cinselliğin en önemli amacı olarak görmekten vazgeçip, sevişmenin tadını çıkarmak ve çiftlerin birbirlerinin bedenlerinden zevk almayı öğrenmelerini sağlamaktır.

    Cinsel Tiksinti Bozukluğu

    Cinsel tiksinti bozukluğu, cinsel ilişkiden uzak durma ve cinselliğe karşı tiksinti duyma ile karakterizedir. Nedenleri genellikle çocuklukta ya da genç kızlıkta yaşanan travmatik cinsel yaşantılara dayanır. Çocukluk veya ergenlikte cinsel taciz ya da tecavüze uğrama, cinselliğe yönelik güçlü suçluluk ve utanç duyguları, toplumsal önyargılar, baskıcı bir aile ortamında yetişme, cinsel organların pis olduğu düşüncesi ve daha derin psikolojik sorunlar cinsel tiksinti bozukluğuna yol açabilir.

    Bu kişilere cinsel açıdan yaklaşıldığında iğrenme, korku, kaygı, utanç ortaya çıkabilir hatta bu tepkiler panik atağa, ağlama nöbetlerine kadar gidebilir.

    Cinsel tiksinti bozukluğunun tedavisi diğer cinsel işlev bozukluklarına göre biraz daha fazla zaman alabilir, ancak tedavi mümkündür. Öncelikle derinde yatan nedenin bulunması gereklidir. Ona göre bireysel psikoterapi, eş terapisi ve cinsel terapi uygulanabilir.

    Nemfomani (Kadında Cinsel Doyumsuzluk)

    Nemfomani, kadınlarda görülen ailesinin, yaşının ve psikolojisinin tam karşıtı bir davranışta bulunarak değişik erkeklerle olma isteği ve aşırı cinsel istek duyma şeklinde tanımlanabilir. Aşırı cinsel isteği olan her kadın nemfoman değildir. Nemfomani de kadın kim olduğuna, zamana, mekana, konumuna bakmadan sadece cinsel ilişki kurmuş olmak için bir erkekle beraber olur. Orgazmla birlikte gelmesi gereken rahatlama ve gevşeme olmaz ve cinsel gerilim devam eder. Bu da onu sürekli farklı erkeklerle birlikte olmaya yönlendirir.

    Çocuklukta sevgisiz ve güvensiz bir ortamda yetişmiş olmak, ruhsal bir takım sorunlar, genetik faktörler ve iç salgı bezi düzensizlikleri nemfomaniye yol açabilir. Tedavide psikoterapi ve ilaç tedavisi birlikte uygulanabilir.

    İlgili Konular ;
    Cinsel gücü Artıran besinler
    Kadınlar neden orgazm taklidi yapıyor?
    Cinsel ilişki sıklığı ne olmalı?
    Kadın Hastalıkları

  • Menopozun ilacı şefkat olabilir mi?

    Menopozun ilacı şefkat olabilir mi?

    Türkiye’de menopoza girme yaşı ortalama 48. Bu dönemde uygulanan hormon replasmanı, bu dönem sıkıntılarını rahatlatan bir tedavi . Yorgunluk, konsantrasyon kaybı, depresyon, eşlerin cinsel yaşamını olumsuz etkiliyor.

    Menopoz, bir hastalık değilse neden ilaç tedavisi uygulanıyor?

    Koruyucu hekimlik ve yaşam kalitesini arttırmak amacıyla kullanılmalılar. Bu çalışmalarla yaşam süreleri de artıyor.

    Hormon tedavisi bu çalışmalara nasıl katkıda bulunuyor?

    Kadınlarda kalça kırıkları azalıyor. Kalın bağırsak kanserinde de azalma olduğu görüldü.

    Bu dönemde cinsel problemler neler?

    Cinsel istek kaybı, vajinada yanma, kuruluk, kaşıntı, cinsel temasta ağrı. Sık idrara çıkma veya tutamama.

    Problemler neden ortaya çıkıyor?

    Vajen dokusu, kaygan kalabilmek ve elastikiyetini devam ettirebilmek için östrojene ihtiyaç duyar. Östrojen seviyesi menopozda düşer.

    Eşler arasında bu dönem nasıl yaşanıyor?

    Kadın, psikolojik olarak kadınlığını kaybettiğini düşünüyor. Sıcak basması, terleme, uykusuzluk gibi değişiklikler yaşıyor .Bu dönem anlayış gerektiriyor.

  • Anorgazmi – Orgazm Olamama Hastalığı

    Anorgazmi – Orgazm Olamama Hastalığı

    Aslında beynimiz “en büyük ve en önemli cinsel organımız”dır ve bir kadın orgazmı hiç cinsel ilişki yaşamaksızın yalnızca kendi erotik düşünceleri ile veya clitorisini uyararak bile yaşabilir…Anorgazmi ise orgazmın olamaması durumudur.

    Orgazm, ilişkinin doruk noktasına çıktıktan sonra rahmin ve vajinanın ritmik kasılmaları ile kendisini gösteren süreç olarak tanımlanmaktadır. Bu dönemde cinsel haz en yoğun ve en keyifli bir şekilde yaşanmaktadır. Anorgazmik kişilerde cinsel uyarılma olmasına rağmen “orgazm olamama” sorunu vardır ve bu sorun kadınlarda bir takım içsel sıkıntılara neden olabilir. Kişinin kendisini kötü hissetmesi, kendisine olan güvenin azalması ve depresyon en sık olarak görülen eşlik edici yakınmalardır.

    Normal çiftlerdeki cinsel işlev bozukluklarının sıklığına ilişkin bir çalışmada, kadınların %63’ünde orgazma ulaşmada güçlük, %47’sinde gevşeyememe, %35’inde cinselliğe ilgisizlik bildirilmiştir. Kadınlarda cinsel uyarılma zorluğu, seksüel doyumsuzlukla en sıkı ilişkili işlev bozukluğudur. Orta sınıf çiftler arasında yapılan bir araştırmada kadınların %40’ında cinsel istek sorunları veya orgazm zorluğu saptanmıştır. Üstelik kadınlar ve erkeklerin %83’ü evliliklerini mutlu veya çok mutlu olarak nitelendirmiş ve çiftlerin çoğunluğu mevcut cinsel tatminsizliklerini evlilikleri hakkında bir yakınma olarak dile getirmemişlerdir.

    Anorgazmi Nedenleri

    Anorgazmide en sık nedenler psikolojik kaygılardır ve bunlar arasında “oto kontrolü kaybetme korkusu” bulunmaktadır. Diğer psikolojik etkenler arasında ise yaşanmış travmalar, problemli bir çocukluk döneminin olması, düzenli ve sağlıklı bir aile yaşantısının olmaması, baskıcı ebeveynler, partner/evlilik ilişkisinin iyi olmaması, ergenliğe geçiş döneminde problemli, travmatik cinsel deneyimlerin yaşanması ve seksüel kimlik çatışmaları sayılabilir. Orgazm bozukluklarının %5’den daha azında ise altta yatan organik bir sebep vardır. En sık karşımıza çıkan sebepler; şeker hastalığı (diabet), kronik alkolizm, nörolojik bazı bozukluklar ve bir takım ilaç kullanımlarıdır.

    Haz almak için kendine izin veren her kadın ve erkeğin, hipnoz destekli bütüncül psikoterapiyi de içeren cinsel terapi ile orgazm sorunları tedavi edilebilir.

  • Menapoz

    Menapoz

    Kadın hayatının ortalama olarak üçte biri menopoz döneminde geçer. Menopoza girme yaşı tüm dünyada ve antik çağlardan beri fazla değişme göstermemiştir ve ortalama 45-55 civarındadır. 40 yaştan önce menopoza girmek, “erken menopoz ” olarak tanımlanmaktadır. Menopoz genellikle hayatın doğal bir aşaması olarak kabul edilmektedir. Gerçekten de menopoz, kadın hayatının yumurtlama fonksiyonlarının sonlandıktan sonraki doğal bir aşamasıdır. Ancak menopozda oluşan bazı değişiklikler kadının hayatını derinden ve öylesine olumsuz etkiler ki bu durum pek çok hastalıkların ortaya çıkmasına ve kadının yaşam kalitesinin azalmasına neden olur. Bu gün menopoz olumsuz etkileri önlenmeye ve tedavi edilmeye çalışılan bir hastalık gibi kabul edilmektedir. Menopozun kadın hayatının doğal bir parçası olması nedeniyle hiç bir şey yapmadan izlenmesi artık eskilerde kalmıştır. Özellikle kadın yumurtalık hormonlarının laboratuar koşullarında üretilip kullanılmaya başlanmasıyla bu kavram daha da ön plana çıkmıştır. menopozda azalan yumurtalık hormonlarının yerine konmasıyla menopoza ait tüm olumsuz değişiklikler ve hastalıklar kolaylıkla önlenebilmekte veya en aza indirgenebilmektedir.

    Menopozdaki temel değişiklik kadınlık hormonu olan östrojenin yumurtlamanın durması sonucu azalmasıdır. Böylece kadında,

    Ateş basma, terleme, çarpıntı, uykusuzluk, sinirlilik, (ruhsal çöküntü) depresyon, unutkanlık, halsizlik, çabuk sinirlenme

    – Bazen cinsel istekte (libido) azalma

    – Kemik erimesi (Osteoproz)

    – Damar sertliği (ateroskleroz) gelişme eğilimi

    – Cinsel organlarda çekilme (atrofi), kuruluk, ağrılı ilişki

    – İdrar kaçırmaya kadar varan idrar yollarında atrofi ortaya çıkmaktadır.

    Kadınlar bir sabah uyandıklarında kendilerini menopoza girmiş olarak bulmazlar. Menopoz 20 yıl süren değişikliklerin tam ortasındaki dönemdir. 40 yaşından sonra kadınlarda önce yumurtlamanın azalmasına bağlı olarak düzensiz adet kanamaları, aralıklı ateş basma ve terlemeler, psikolojik değişiklikler ortaya çıkmaya başlar. Daha sonra yakınmalar giderek artar ve adet tamamen kesilir. Bu dönemde 1 yıl adet kanamalarının olmaması menopoz tanısı için yeterlidir. 6 aydan daha fazla adet gecikmeleri araştırılıp kandaki östrojen ve yumurtlamayı uyaran hormon (FSH) seviyeleri ölçülerek kesin tanı konulur. Ancak adet düzensizlikleri veya düzensiz kanamalar menopoza giriyorum düşüncesiyle normal karşılanmamalı; hasta doktoruna başvurarak bu değişikliklerin gebelik ve kadın cinsel organlarının kanserlerinde de görülebileceği göz önünde tutularak bu hastalıklar dikkatle araştırılmalıdır.