Etiket: şeker

  • Zeytinyağlı Börülce

    Zeytinyağlı Börülce

    Malzemeler

    – 1 kg börülce
    – 2 adet kuru soğan
    – 2 diş sarımsak
    – 1 adet domates
    – yarım çay bardağından fazla zeytinyağı
    – yarım çay bardağı su
    – 2 adet küp şeker
    – 1 adet kırmızı biber
    – 1 çay kaşığı kimyon

    Yapılışı

    Zeytinyağını tencereye koyup arkasından doğranmış soğanları,domatesi,sarımsağı,kimyonu ve kırmızı biberi ekleyip kavuralım.Yıkanmış börülceleri ilave edip bir taşım kaynattıktan sonra da suyunu ve tuzunu,şekerini ekleyip pişirelim.Arkadaşlar yarım çay bardağı su bile fazla geldi,sizler sulu olmasını dilerseniz tam karar.Benim gibi fazla sulu sevmeyenler yarım çay bardağından da az su ekleyebilirler.Dilerseniz limonlu, dilerseniz yoğurtlu pul biberli de tüketebilirsiniz.

    Afiyetler olsun…

  • Çikolatanın Faydaları

    Çikolatanın Faydaları

    Kokusunun dahi mutluluk hormonlarını harekete geçiren çikolatanın faydalarını saymakla bitmiyor. Kalp hastalıklarından, kanser mücadelesine, cilde faydalarından kemikleri beslemesine kadar bir çok faydası var.

    Şu bayram gününde belkide en tükettiğimiz gıdadır çikolata. Çikolatayı kim sevmez ki? Hoş tadı ve birçok faydasıyla çikolatayı mercek altına alıyoruz. Kaliforniya Üniversitesi uzmanları; her gün az miktarda çikolata yemenin kanda pıhtılaşmayı önlediğini savunuyor. Bu da ani kalp krizlerinin önüne geçiyor. Fakat aşırı tüketimi kalp için tehlike oluşturabilir.

    Ayrıca çikolata sağlık için gerekli birçok mineral, kalsiyum, fosfor, magnezyum, demir, çinko ve bakır içerir. İşte, çikolatanın en çok bilinen faydaları.

    Dengeli Tüketildiğinde Çikolatanın Sağladığı Faydalar

    – İçeriğinde bulunan antioksidanlar kansere karşı savaş verir. Çikolata, polyphenol diye adlandırılan ve içinde procyanidins, epicatechin, catechin olan antioksidan bileşim dizileriyle doludur. Meyve, sebze, şarap ve çay da polyphenol içeriyor. Fakat çikolata ve kakao yağında yüksek miktarda polyphenols içeriyor.

    – Potasyum içerdiğinden dolayı aşırı yorgunluk ve strese iyi gelir. Ayrıca çikolata phenethylamine (PEA) içerir. Phenethylamine sinir sistemini uyarır ve kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlar.

    – Çikolata zengin bir kalsiyum kaynağıdır, bu da güçlü kemiklerin oluşmasını sağlar.

    – Çikolata geçmişten günümüze özellikle kadınlar üzerinde psikolojik olarak oldukça olumlu etkilere sahip.

    – Çikolata kadınların kendilerini iyi hissetmelerini sağlayan endorfin salgılar.

    – Çikolata yüksek tansiyonu düşürür.

    – Zengin florid kaynağıdır, dişleri güçlendirir. Fakat çikolatada bulunan yüksek karbonhidrat ve şeker diş bakımı yapılmadığında çürümeye yol açabilir.

    – Çikolata yüksek miktarda bakır içerir. Bakır, vücudun demiri absorbe etmesine yardımcı olur ve cilde, damarlara ve dokulara faydalıdır.

    – Demir ve çinko içerdiğinden dolayı bağışıklık ve üreme sisteminin gelişmesine ve korunmasına yardımcıdır.

    – Çikolatadaki doymuş yağ oranı, kandaki kolesterol seviyesini dengeler.

    – Elbette çikolatanın faydalarını saymakla bitmez. İlk akla gelen ve sağlık açısından önemli olan faydaları göz önüne alınmıştır. Çikolatanın aşırı miktarda tüketimi zararlı olduğunu da unutmayın.

    Öneriler, Uyarılar

    – Elbette kahve severler için zor bir durum ama kahve içmek yerine çikolata yemek çok daha yararlı, çünkü çikolata kahveye oranla çok daha az kafein içeriyor.

    – Çikolata, diğer tatlılara oranla diş sağlığı açısından daha zararsızdır. Sütlü çikolata yüksek miktarda protein, kalsiyum ve fosfat içerir. Bu maddeler de diş minesini koruyor.

    – Çok aşırı çikolata tüketimi aşırı enerjiye neden olur ve bu da kilo olarak size geri döner. Çikolatayı dengeli tüketmek oldukça önemlidir. Aşırıya kaçmayın.

    – Yapay çikolataları tercih etmeyin. Çikolata zorunlu bir gıda tüketimi değil, zevk için tüketilen gıdadır.

    – Sadece çikolata satan dükkanlardan ya da kalitesine güvendiğiniz markaları tercih edin. Çikolata tüketiminin hızla artmasıyla sahte, yapay çikolatalar çoğaldığı aşikar. Dikkatli olun.

    İlgili Konular ;
    Süt maskesi
    Kuru ciltler için bakım maskeleri
    Siyah Noktalardan Kurtulmanın Doğal Yolları
    Akneleri kurutmak için maske
    Havuçlu sivilce ve leke maskeleri

  • Türk kahvesinin sağlığa faydaları

    Türk kahvesinin sağlığa faydaları

    Bol köpüklü Türk Kahvesi

    Günde iki fincan kahvenin kolon kanseri riskini, kalın bağırsak kanseri riskini yüzde 25, safra kesesinde taş riskini yüze 45 azalttığını gösteriyor.

    Kahvenin içerdiği kafein maddesi, sinir sistemini uyarıp zihinsel aktiviteyi güçlendirir. Uyuşukluğu giderip enerji verir ve uyanık kalmayı sağlar. Yapılan araştırmalar günde 6 fincan kahve içen 55 yaşındaki bir kişinin düşünme potansiyelinin içmeyenlere oranla 6 kat daha fazla olduğunu gösteriyor. Ayrıca kahve içenlerde içmeyenlere nazaran daha az diş çürüğünün olması, bir başka dikkat çekici araştırma sonucu.

    Kahve içtikten sonra organizmada ani değişiklikler oluyor. Tüm vücut ani bir enerji akımı ile doluyor. Bu enerji çocuklarda 3, yetişkinlerde ise 5 – 7 saat sonra azalmaya başlıyor. Tüm bu olumlu yönlerine rağmen kahveyi çok fazla tüketmemekte fayda var. Çünkü aşırı kahve tüketimi sürekli bir uykusuzluğa ve mide rahatsızlıklarına neden oluyor. Ayrıca aşırı tüketim yüksek tansiyona da sebep olabilir.

    Kahvenin selülit yapmak bir yana, vücuda daha fazla hareket kazandırarak, metabolizmanın yağ yakmasına katkı sağladığı saptanmıştır.

    Kahvenin ayrıca depresyon ve alkolizm tedavisine iyi geldiği biliniyor.

    Kahve yemek üzerine içildiğinde, sindirimi kolaylaştırır. Bu yönüyle şekerli içmemek kaydıyla kilo almayı ve mide ekşimelerini önler. Asıl yararı hayali genişletir, hafızaya güç verir, hareket sağlar ve gevşekliği giderir. Kahvenin düşünceye açıklık getirdiği bir gerçektir. Şairler şiirlerini ya-zarlarken, yazarlar makalelerini hazırlarken, ressamlar tablolarını yaparlarken, kahve fincanları en yakın ve sempatik destekçileri olmuştur. Ünlü şair Eşref’in, hicviye yazmadan önce, iki çay dolusu kahve içtiği söylenir. Türk kahvesinin ayrıcalığını belirleyen noktaları özetlersek diyebiliriz ki; Türk kahvesinin (dozunda içildiği takdirde) sağlığı tehdit edecek zararlı yanı yoktur. Teskin edici ve dinlendirici özelliği vardır. Bir fincan kahvedeki 50 mg. kafein hemen vücuttan atılır. Bu bakımdan Türk kahvesi fincanı ideal ölçülere sahiptir. Bir fincandan fazla içildiğinde zihin açıcı, uyarıcı, enerji verici özelliği ön plâna çıkar. Yerinde ve zamanında içildiği zaman olağanüstü bir keyif verici olarak ün yapmıştır.
    Kararında içilen, yani günde 2 fincan Türk kahvesi sağlığa faydalıdır.

    Bol Köpüklü Güzel Türk Kahvesi Yapmanın Püf Noktaları

    Bol köpüklü, lezzetli Türk kahvesi yapmak istiyorsunuz, ama nelere dikkat etmeniz gerektiğini bilmiyorsunuz…

    İşte size tiyolar!

    – Eğer vaktiniz ve sabrınız varsa, kahve çekirdekleri kendiniz kavurun ve öğütün… Taze kavrulup öğütülen kahve her zaman daha başarılı sonuç verir. Çünkü kahve yağları beklemiş kahveye kıyasla çok daha iyi durumda olacaktır. Kavurma kısmı biraz zahmetli olduğundan, sadece öğütmekle de yetinebilirsiniz. Basit bir el değirmeni ile kahvenizi çok kısa bir sürede rahatlıkla öğütebilirsiniz.

    – Eğer önceden kavrulup öğütülmüş kahve alacaksanız, iyi bir markanın yeni tarihli ürününü alın. Kahve alırken rutubetli bir kaşık kullanmayın. Kahve kutunuzun ağzını sıkıca kapatın. Uzun süre beklemiş kahve kullanmayın.

    – Mutlaka temiz ve soğuk içme suyu kullanın. Musluk suyu kullanırsanız, bu sudaki klor kahvenizin tadını bozacaktır.

    – Beklemiş kahveyi ısıtıp tekrar tüketmeyin. En fazla yarım saat içinde kahve bütün güzel özelliklerini yitirmiş olur…

    – Kahvenizi temiz bir cezvede pişirin. Deterjan kalıntılarının iyice temizlendiğinden emin olun. Kullandığınız deterjanlar kokusuz olursa çok daha iyi sonuç alırsınız.

  • Çin Narı (Kudret) ve Şeker Hastalığı

    Çin Narı (Kudret) ve Şeker Hastalığı

    KUDRET NARININ FAYDALARI
    KUDRET NARI KULLANIMI VE FAYDALARI(Kudret Narı, Momordica charantina, Balsamgurken)

    Araştırmalara göre; Kudret Narı, parçalı yapraklı, tırmanıcı, otsu bir yıllık bir bitkidir. Meyvesi olgunlaşınca, birbirinden ayrılır.

    Sarı çiçekler açar, turuncu-sarı renkli meyveler verir. Anavatanı Hindistan’dır. Kudret Narı’nın gastrit ve ülser karşıtı etkisi, kudret narı meyvesinin bağışıklık sistemini güçlendiren özelliklerinden destek alıyor olabilir. Yüksek oranda E vitamini ve kaliteli protein içererek bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

    Kudret Narı için Önerilen Hastalıklar :
    KUDRET NARI KULLANIMI VE FAYDALARI

    New York Üniversitesinde yapılan bir araştırmada kudret narında HIV virüsünün çoğalmasını engelleyen bir protein keşfedildiği bildirilmektedir.

    Aynı zamanda kudret narının, antibiyotik etkisinin olduğu, lutein ve lycopene içeriği tümör büyümesini engelleyici özellikte olduğu da bildirilmektedir.

    Mide ülserini tedavi eder. Egzama ve diğer cilt hastalıklarında faydalıdır. Yaraların çabuk iyileşmesinde ve çabuk kapanmasında etkilidir. Asya’da mide problemleri ve kan şekerinin kontrolü için yaygın olarak kullanılır.

    Karaciğeri destekler, egzama ve sedefe faydalıdır. Bağırsak tembelliğini giderir, hücreleri yeniler, rahim yaralarını giderir,

    Kudret Narının Kullanım Şekli ve Kullanım Dozu :

    Olgunlaşarak kavuniçi rengi alan meyve ezilir, bir miktar balla karıştırılıp sabahları aç karnına yenilir. Bu şekilde en az 41 gün kullanılır. Taze meyve bulunmayan mevsimde ise halis zeytinyağı içinde bekletilen kudret narı aynı şekilde kullanılabilir.

    Kudret Narı

    Yanık ve cilt yaraları için lapa haline getirilerek cilde uygulanır.

    Çekirdeklerinin kullanımında ise yıkanarak temizlenen çekirdekler ikiye ayrılır ve saf zeytinyağı içinde bekletilirek elde edilen karışım kullanılabilir. Meyvesinin kabukları kurutularak toz haline getirilerek de kullanılabilir.

    Bilinen hiç bir yan etkisi yoktur.

    Kudret narı bilinçsiz kullanıldığında karaciğere zarar verebiliyor.

    Kudret narı kanser, şeker hastalığı ve kan yağlarının yüksekliğinin tedavisinde kullanılabilen bir bitkisel destek! Dikkatli kullanılmadığında karaciğere zarar verebiliyor.

    Ayrıca kan şekerini düşürdüğü için şeker hastalarının, özellikle insülin kullanan hastaların dikkatli kullanmasında fayda var.

    Düşük ve kanama ihtimalini artırdığı için bu desteği hamilelerin kullanması uygun değil.

    Kudret Narı Faydaları Nelerdir ve Kudret Narı Nasıl Hazırlanır ?

    Anavatanı Hindistan olan kudret narı bitkisi özellikle gastrit ve ülser gibi mide sorunlarına karşı etkilidir. Kudret narının yaprakları ve meyvesi vitamin ve mineraller bakımından zengin içeriğe sahiptir.

    Kudret Narı Faydaları

    • Kudret narı (mormordica) ile sindirim sistemi hastalıklarına doğal destek sağlanabilir. Kudret narı mide bağırsak rahatsızlıklarında ilk akla gelen besinlerdendir. Ülser, gastrit, kolit, kabızlık gibi sorunlara karşı kullanılmaktadır. Kudret narının içeriğindeki charantine adlı etken madde gastrit, mide ülseri, reflü sorunlarında etkili oluyor.

    • Kudret narı Helicobacter Pylori bakterisinin sayısını azaltarak aktivitesini baskılıyor ve üremesini engelliyor. Antienflamatuar özelliğiyle mide ve bağırsak enfeksiyonlarına karşı etkili oluyor. Kudret narı, mide ve bağırsaktaki yaraların yaraların hızla kapanmasını sağlıyor.

    • Egzama ve sedefe iyi gelmesi kudret narı yararları arasındadır. Bu durumlarda merhem olarak kullanılır.

    • Kudret narı şeker rahatsızlığına karşı da faydalıdır. Geleneksel Çin Tıbbında kudret narından yapılan ekstrenin şeker hastalığına olumlu etkiler yaptığı yapılan araştırmalarda tespit edilmiştir.

    Kudret narının içinde bulunan dört maddenin şekeri düzenlediği bu araştırmalarda ortaya çıkmıştır.

    • Enerji metabolizmasını düzenleyen ve şekerin hücre içine girmesini sağlayan enzim olan AMKP yi kudret narından elde edilen maddenin aktivite ettiği belirtilmiştir. Kudret narı bu enzimin aktivitesini artırarak şekerin hücre içine girmesini sağlamaktadır. Bu çalışmanın sonuçları The International Journal Chemistry & Biology 2008 Mart sayısında yayınlanmıştır. Kudret narının diğer sentetik şeker ilaçlarının neden olduğu yan etkileri içermemesi de önemlidir.

    • Kudret narı, baş-boyun, cilt, lenfoma, lösemi, malign melanom, idrar yolları, meme ve prostat kanserlerine karşı etkilidir.

    • Canser Research dergisinde yayınlanan bir makaleye göre kudret narı kanser hücrelerinin yayılmasını, gelişip bölünmesini engelliyor.

    • Saint Louis Üniversitesi’nden Patoloji Profesörü Ratna B. Ray, kudret narının meme kanseri olan kişilerde hastalığın nüksetmesini önlemek için besinlerde bir katkı maddesi olarak kullanılabileceğini belirtmiştir. Cancer Research dergisinde yayınlanan araştırmada, kudret narı ekstresinin, meme kanseri hücrelerinin gelişimini durdurduğu belirtilmiştir.

    Kudret Narı Nasıl Hazırlanır?

    Meyveler olgunlaştığında doğranarak cam kavanoza doldurulur. 2-3 gün sonra acı su süzülür. 100 gr kadar iyice olgunlaşmış taze kudret narı (içindeki kırmızı zarla kaplı tohumlar alındıktan sonra) küçük küçük doğranır ve üzerine 1000 gr zeytinyağı ya da bal eklenir. 3-6 hafta boyunca güneşte bekletilir. Bu sürenin sonunda karışım günde iki kez sabah akşam yemeklerden yarım saat önce bir tatlı kaşığı alınır. (Kudret narı bitkisinin kullanılan kısmı meyveleridir. Çekirdekleri zehirli olabileceğinden çekirdeklerinden temizlenerek kullanılması gerekir)

    Kudret Narı Nasıl Kullanılır ?

    • Kudret narı meyvesi genel olarak balla veya zeytinyağı ile karıştırılarak hazırlanır.

    • Kullanıma hazır şekliyle satılan ballı kudret narı macunu ürünlerini doğal ürün satan yerlerden temin edebilirsiniz.

    • Kudret narı meyvesi ve zeytinyağıyla hazırlanmış ürünler de yine doğal ürün marketlerinden alınabilir.

    • Sabah ve akşam yemek öncesi bir tatlı kaşığı alınır.

  • Aşure Tarifi

    Aşure Tarifi

    Aşure malzemeleri

    Malzemeler
    500 gr buğday
    250 gr nohut
    250 gr kuru fasulye
    1/2 su bardağı pirinç
    3 yemek kaşığı bulgur
    750 gr şeker (zevkinize gore daha az veya daha cok koyabilirsiniz)
    150 gr yer fıstığı
    15-20 adet kuru kayısı
    150 gr kuru üzüm
    10-15 adet kuru incir
    bir avuç portakal şekerlemesi veya 1 ufak portakalın kabukları
    bir fiske tuz
    1 parça çubuk tarçın
    15-20 tane karanfil

    Süslemek için:
    Ceviz, nar taneleri, tarçın, fındık…

    Aşure tarifi

    1 gece önceden :
    Buğdayı bir tenecereye alarak üzerini 3 parmak geçecek şekilde su koyup bir taşım kaynatıp oacaktan alalım. Tencerenin kapağını kapatarak iyice şişmesi için bir gece bekletelim. Nohut ve fasulyeyi de ayrı ayrı tencerelerde yumuşayana kadar kadar haşlayalım. Kuru malzemeler daha sonra tekrar birleştirip kayanatılacağı için biraz diri kalmalarında fayda var. Eğer isterseniz nohutların kabuklarını haşlandıktan sonra soyabilirsiniz.

    Aşure pişirirken :
    Kuru incir, kayısı ve üzümü ayrı kaplarda ıslatalım ve en az bir saat bekletelim. Daha sonra kayısı ve inciri küp şeklinde doğrayalım. Pirinç ve bulguru yıkayıp suyunu süzdürelim.

    Haşladığımız buğdayı büyükçe bir tenceyle ocağa alarak üzerini 3 parmak geçecek kadar sıcak su ekleyelim. Kaynamaya başlayınca tencereye sırasıyla nohut, fasulye, pirinç ve bulguru ekleyelim. En az 20-25 dakika kısık ateşte kaynatalım. Eğer kıvamı size koyu geliyorsa biraz daha kaynar su ilave edebilirsiniz. Tencerenin dibinin tutmaması için arada bir karıştıralım.

    Malzemelerin iyice piştiğine emin olunca şekerin yarısından fazlasını tencere ilave edelim.
    Tadına bakıp kalan şekeri öyle ekleyelim. Şeker miktarı zevke göre değişebiliyor. O sebeple tadına bakmadan hepsini koymayın. Sonra kuru kayısı, incir ve üzümü de tencereye ekleyelim. Portakal şekerlemesi veya minik minik doğranmış portakal kabuklarını ve bir fiske tuzu da ekleyelim. Çubuk tarçın, karanfil ve yer fıstıklarını da kaynayan aşureye ilave edelim. Bu arada, eğer kıvamı gözünüze koyu geliyorsa tencereye biraz daha kaynar su ekleyin ve ocağın altını çok kısık ayarda tutun. Unutmayın aşure soğuyunca kıvamı daha da koyulaşıyor. Bütün malzemeleri kattıktan sonra 10-15 dakika daha aşureyi kaynatıp altını kapatalım.

    Kaplara, kaselere paylaştırarak biraz soğumasını bekleyelim. Kaselerin üzerinde sır gibi bir tabaka oluştuğunda tarçın, nar, ceviz vb zevkimize göre malzeme ile aşurelerimizi süsleyelim.
    Bu miktarlardan yaklaşık 20 – 24 kase arası aşureniz oluyor.

    Pirinçleri ve buğdayları yıkayın. Pirinçleri ve buğdayları tencereye koyun ve üzerine su ekleyin (üzerini 2-3 parmak aşacak şekilde). Bu şekilde 5 dakika karıştırarak pişirin.Üzerini sıkıca kapatıp sıcak ortamda, bir gece bekletin. Nohut ve fasulyeleri yumuşayıncaya kadar haşlayın. Pirinç ve buğdayları tencereye biraz sıcak su ekleyerek ateşe koyup kapaksız olarak kaynatın. Dibinin tutmamasına dikkat edin, devamlı karıştırın. Bir süre sonra altını kısarak, kabukları soyulmuş nohut ve fasulyeleri katın. Malzemeler kısık ateşte pişerken karıştırarak bir kilogram şekeri de ilave edin. Ateşten almaya yakın limonları rendelenip aşureye katın ve bir iki taşım daha kaynatın. Ateşten almadan önce isteğinize göre gül suyu da ekleyebilirsiniz. Soğumadan kaselere koyun. Fındığı, cevizi ve pilav fıstığını kavurarak aşurelerin üzerine serpiştirebilirsiniz.

    Rivayete göre Nuh Peygamber tufandan kurtulduktan sonra gemide kalan son malzemelerle bir çorba pişirmiş ve bu çorbaya aşure adı verilmiş. Gemidekiler aşureyi paylaşarak yemişler. Bu tarihi olayı her yıl muharrem ayının onunda hatırlamak niyetiyle aynı çorba yapılarak komşular ve dostlarla paylaşılır. İçinde tuz ve şeker gibi zıt tatları barındıran, bir anlamda birlik ve kaynaşmayı temsil eden Aşure, bu özellik ve güzelliğinden dolayı asırlar boyu varlığını sürdürmüştür.

    Evlerinizden bolluk ve bereket hiç eksilmesin, sevgilerimle…

    Aşure yapmayı öğrenin. Ana malzemeler neler? Tercihe bağlı malzemeler neler? Ne tür bir pirinç seçmeliyiz? Ne tür bir kuru fasulye tercih etmeliyiz? Hangi baharatlar kullanılabilir? Hangi meyveler kullanılabilir? Bir gece önceden nasıl hazırlık yapılır? Bakliyatların yeterince suda kaldığını nasıl anlarız? Pişirme aşamaları nelerdir? Ateş ne kadar harlı olmalı, kaç dakika pişirmeli? Malzemeler hangi sırayla ilave edilir, şeker ne zaman katılır? Tam kıvamına geldiğini malzemelerin durumundan nasıl anlarız? Piştikten sonra da şeker ilave edilebilir mi? Aşurede en iyi kıvam nasıldır? Malzemelerin çok hamur olmaması veya çok sert kalmaması için nelere dikkat etmeliyiz? Dibinin tutmaması için pişerken başında durmalı mı? Renginin açık olması için ne yapabiliriz? Kâsede mi soğutulmalı, sonradan mı kaseye konmalı? Aşure hangi ısıda servis edilmeli? Aşure nasıl bir kapta servis edilirse daha şık olur? Aşurenin üzerine lezzet artırıcı ve süs olarak neler serpilebilir?

    2011 Yılında Aşure Günü 05 Aralık 2011 Pazartesi Günüdür,

    2012 Yılının Aşure Günü 24 Kasım Cumartesi Günü kutlanacak..

  • Dişler neden çürür ?

    cocuk_disler_neden_cururDişlerin çürümesi birden fazla nedeni olan bir durumdur. Evet, çürük mikrobik bir olaydır ve çürüğe sebep olan bakteriler vardır… Ama tek neden bu olsaydı çürük aşısı yapılır ve hiç kimsede çürük oluşmazdı…

    Çürüğün oluşması için bakterilerin yanında birkaç diğer etkenin de bir arada bulunması gerekir. Bu etkenlerden en önemlilerinden birisi düzenli ve kaliteli olmayan beslenmedir. Fırçalama ile ağızdan uzaklaştırılması zor, dişe yapışan ve şeker ağırlıklı gıdaların dişleri daha çabuk çürüttüğü klinik çalışmalarla ispatlanmıştır. Beslenme sonrası dişlerin özenli bir şekilde fırçalanıp temizlenmesi gerekir. Diş fırçalamanın ihmal edilmesi ya da hiç yapılmaması dişlerin çürümesini kolaylaştıracak ve diş eti hastalıklarına da yol açacaktır.


    Ailelerin en çok sorduğu sorularda bir diş çürüğünde genetiğinde etkisi olup olmadığıdır. Evet, genetik faktörlerde diş çürüğünde etkilidir ancak çok düşük bir oranda… Yapısal olarak problemli dişler de çürüğe daha meyillidir. Ancak genetik faktörler düzenli ve titiz bir bakımla ve yapılacak koruyucu uygulamalarla elimine edilebilmektedir.

    DR. PINAR KARATABAN (PEDODONTİST)
    İMPLADENT AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI POLİKLİNİĞİ

  • Sağlıklı kilo vermenin tüyoları

    Sağlıklı kilo vermenin tüyoları Hospitalium Haznedar Hastanesi Diyetisyeni Fatma Koçak yiyerek nasıl zayıflanabileceğine ilişkin ipuçları verdi. Koçak’ın önerilerini herkes rahatlıkla uygulayabilir…

    Sağlıklı bir şekilde kilo nasıl verilir ?

    Günü 6 parçaya bölerek, vücudun ihtiyaç duyduğu kadar besin tüketilmeli, küçük ve masum görünen fakat yağ ve şeker içeriği yüksek; yükte hafif pahada ağır ikramları geri çevirin.

    Vücudun yağ ve kas dengesini sağlamada doğru beslenmenin yanı sıra fiziksel aktivite de önemlidir. Beraberinde bir egzersiz programına başlamak ve mümkünse bunu hayat boyu bir alışkanlık haline getirmek gerekmektedir. Bu mümkün değil ise, gün boyu hareket halinde olunmalıdır. Gün içerisinde hareketliliği sağlayacak kısa yürüyüşler, merdiven çıkma gibi fırsatları değerlendirin.

    Örneğin masanızda sürekli su bulundurmaktansa, arada bir kalkıp mutfağa gidin ve su için. Dikkat edin; eğer bunu yapmaya bile üşeniyor ve başkalarından rica ediyorsanız; hareketsizliğe alışkın olabilirsiniz.

    article_diyet31Yiyerek nasıl zayıflanır ?

    Kişiden kişiye ve yenilen besinlerin içeriğine göre değişmesine rağmen yemek yedikten 3-4 saat sonra kan şekeri düşer ve karnımız acıkır, bir şeyler yeme isteği duyulur. Biz diyetisyenlerin “az miktarda ve sık sık yemek yiyin” önerimizin temelinde bu yatar. Çünkü iş yoğunluğu veya başka meşguliyetler sebebiyle 6-7 saate varan açlıklar sonucunda dayanılmaz bir açlık duygusu ve hızlı yemek yeme bir araya gelir.

    Kısa bir süre içinde, o an için vücudun ihtiyacından çok daha fazla besin tüketilir. Metabolik faaliyetler sonucunda alınan kalorinin bir kısmı kullanılır. Ancak fazlası elbette ki, depolanır. Bu durum sık sık tekrarlanırsa, kilo alma kaçınılmazdır. Bu nedenle 2-3 saatte bir besin tüketmek günlük besin alımının frenlenmesine yardımcı olur.

    Diyetlerde su tüketimi artırılır bunun nedeni nedir ?

    Su, yetişkinlerde vücudun toplamda yüzde 55-60’ını oluşturur. Hayati sıvı denilen kanın yüzde 90′ ı, kasların yüzde 75′ i, kemiklerin yüzde 25′ i ve hatta yağlarınenerji için depolandığı dokunun dahi yüzde10 ila 30′ u sudan oluşmaktadır. Bu nedenle vücudun ihtiyacı olan besin ve besin öğelerini alırken, yeterli miktarda suyun da alınması gerekir. Kilo verme esnasında metabolik artıkların uzaklaştırılması için, kilo alma esnasında da hücre yapımı için yeterli miktarda su alınması şarttır.

    Kısa sürede kilo vermenin zararları nelerdir ?

    Yapılan araştırmalar, kısa sürede kilo vermek için günlük alınan kalorinin aşırı derecede kısılması sonucunda, yağ kaybının yanı sıra kas kaybının da fazla olduğunu göstermektedir. Vücudun iskelet kasları dışında kalbin de yapısı kastır. Dolayısıyla tüm bu dokuların kas kitlelerinde azalmalar olmaktadır.

    Uzun vadede ise, iç organların zarar görmesi mümkündür. Kaldı ki, hayat boyu kalorisi çok fazla kısıtlanmış bir diyete uyulması imkansızdır. Kilo verdikten sonra düşük kalorili diyetler bırakılır ve sofralar tabir yerindeyse donatılır. Egzersizler azaltılır. Verilen kilolar da aynen ve bazen daha fazlasıyla geri alınır. Geriye gözle görülmeyen ve uzun vadede anlaşılacak tahribatlar
    kalır.

    Füsun Saka