Etiket: omuz

  • Omuz ağrısı nasıl tedavi edilir?

    Omuz ağrısı nasıl tedavi edilir?

    Omuz ağrıları, bel, boyun ve diz ağrılarından sonra vücutta en sık rastlanan eklem ağrısıdır. Peki omuz ağrısı nasıl tedavi edilir? Ağrıdan korunmak için nelere dikkat edilmelidir?

    Orta yaşlı olan her 5 kişiden mutlaka birinde omuz ağrısı vardır. Yaşın ilerlemesi ve yıpranmanın artması omuz ağrısı sıklığını arttırmaktadır. Hafif ağrıdan günlük yaşamı altüst edecek kadar şiddette omuz ağrıları olabilir. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzman Hekimi , omuz ağrıları ile ilgili soruları yanıtladı.

    Omuz ağrısına yol açan çok sayıda neden söz konusudur. Bunların bir kısmı omuz eklemine ait bir sorundan kaynaklanır. Bazıları ise bir başka bölgeden yansır veya başka bir hastalığın belirtileri arasında bulunur.

    Omuz ağrıları içerisinde % 60 oranla en fazla rastlanan neden döndürücü kılıfla ilgili hastalıklardır. Gerek omuzun kendi sorunlarından, gerekse omuz dışı nedenlerle oluşan omuz ağrıları sonucu hasta omzunu uzun süre hareketsiz bırakırsa “donmuş omuz” dediğimiz omuz hareketlerinin tamama yakın kısıtlandığı ağır tablo çıkabilir.

    Omuz ağrıları için tedavi yöntemleri

    İlaç tedavisi: Ağrı kesiciler, enflamasyon giderici romatizmal ilaçlar, adele gevşeticiler ağızdan, fitil olarak, kalçadan enjeksiyonla veya pomad tarzında dışarıdan sürülerek kullanılır.

    Omuz için yapılan enjeksiyonlar: Lokal enjeksiyon olarak kortizon ve kıkırdak yenileyiciler ve lokal anestezikler kullanılır. Bu enjeksiyonlar eklem içine, tendon veya kesecikler içine yapılabilir.

    Fizik tedavi: Fizik tedavi yöntemlerinden hangisinin tercih edileceği hastalığın evrelerine göre değişiklik gösterebilir. Akut evrede ağrı kesici akımlar ve soğuk uygulamalar tercih edilirken sonraki dönemlerde derin bölgelere etki edebilen “derin ısıtıcı” olarak isimlendirilen uygulamalar ön plandadır. Ayrıca omuz eklemini hareketlendirmek amacıyla bazı rehabilitasyon araçları da kullanılabilir. Bunlar omuz çarkı, tırmanma merdiveni, makaralı kaldıraç gibi rehabilitasyon araçlarıdır. Derin ısıtıcılar ise kısa dalga diyatermi veya radar, ultrason gibi uygulamaları içerir.

    Omuz ağrısı çekenlerde ameliyatsız tedavi seçenekleri tükendiğinde omuz için cerrahi girişimler gündeme gelir. Ameliyat yöntemine karar verilirken hastanın durumu, yaşı, hastalığın evresi gibi faktörlere bakılır

    Omuz ağrılarından korunmak için şunlara dikkat!
    Ağır paket ve yükler taşıyarak omuzunuzu zorlamayın,
    Araç kullanırken pencereyi açmayın
    Uzun süre kollarınızı yukarıda tutmamıza yol açan çamaşır asma, perde asma, yüksek raflardan cisimler indirme gibi hareketlerden mümkün olduğunca kaçının,
    Çocuklarınızın okul sıralarında doğru oturmasına dikkat edin ve ağır okul çantaları taşımasına izin vermeyin,
    Düzenli omuz egzersizleri yapın, (Yoga ve yüzme faydalı sporlardır)
    Omuz ağrısı kolayca müzminleşebileceği için erkenden doktora başvurun.

  • Menapoz döneminde karpal tünel hastalığına dikkat !

    Menapoz döneminde karpal tünel hastalığına dikkat !

    Bir geceyarısı başparmak, işaret parmağı, orta parmak ile yüzük parmağının yarısında uyuşma, ağrı ve duyu kaybıyla ortaya çıkar. Şiddetini artıran ağrı, el bileği ve önkoldan dirseğe doğru yayılarak dayanılmaz bir hal alır.

    İlk kez 1854 yılında Sir James Paget tarafından tanımlanan karpal tünel sendromu; erkeklerde yaş ile birlikte artarken kadınlarda menopoz döneminde zirveye ulaşır. Karpal tünel sendromunun sebeplerinin tam olarak bilinmediğini belirten Dr. Fzt. Şenbursa, kadınlarda erkeklere göre 3 kat daha fazla görüldüğünü söyledi.

    Yaygın kanının aksine, Mayo Klinik tarafından yapılan çalışmada, günlük ağır (7 saate kadar) bilgisayar kullanımının karpal tünel riskini arttırmadığını belirten Dr. Fzt. Şenbursa, tekrarlayıcı stres, travma, kırıklar, ödem, çıkık, diyabet, büyüme hormonunun aşırı salgılanması sonucu çıkan akromegali hastalığı, tiroid, obezite, romataid artrit, osteoartrit, gut, paget gibi bağ doku hastalıkları, tümörlerin, doğumdan kaynaklanan hastalıkların, kanamaların, gebelik gibi hormonel değişikliklerin ve ele yük bindiren ağır işlerin hastalığın oluşumunu tetiklediğini belirtti.

    Dr. Şenbursa, önkol ağrısı, uyuşma, karıncalanma, dirsek, omuz ve boyun ağrısı şeklinde ortaya çıkan hastalığın tedavi yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi:

    3-5 seansta manual tedavi

    “Öncelikle karpal tünelin oluşma sebebine yönelik tedaviler yapılır. Hastalığın ağırlığına göre medikal ve cerrahi tedavi uygulanır. Hafif ağrısı olan hastalarda geceleri bileğe takılan bir bileklik ile birkaç haftada iyileşme sağlanabilir. Bileklik uygulaması, kişinin bileğini fazla kullanmasını kısıtlar ve özellikle gece oluşan ağrıyı engeller.

    Manuel tedavi en etkili sonuçları vermektedir. Manuel tedavi kas, eklem, bağ dokusuna direk olarak el ile uygulanan bir tekniktir. Elin iç kısmında ve göğüs bölgesindeki kaslar ve deri, derialtı dokusu gevşetilir. Hastalarda bu bölgelerde kısalma meydana gelmektedir. Median
    sinire yönelik manuel uygulamalar tedavinin önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Hastalar ilk seanstan itibaren ağrı ve uyuşmalarının azaldığını hissederler. Ortalama 3-5 seansta tedavi sonlandırılır.

    İyileşmeyen şikayetlerde cerrahi tedaviyi gerektirir. Ancak ameliyattan sonra çamaşır sıkma, kavanoz kapağı çevirme, el bileğini zorlama gibi durumlarda ameliyat başarısını önemli ölçüde azaltır.”

  • Darier hastalığı

    Darier hastalığı

    Darier Hastalığı (Keratozis Follikülaris)

    Darier hastalığı otozomal dominant geçiş göstermesine rağmen, bazen sporadik olarakta görülen nadir bir hastalıktır.

    Karakteristik özelliği gövdenin orta kısmında, omuz, yüz ve ayrıca başka bölgelerde görülen sert kahverengi papüllerdir. Bu papüller kolaylıkla irrite ve/veya enfekte olarak, eksüdatif ve kabuklu hale gelebilir. Diğer özellikleri palmar bölgede küçük çukurcuklar ve tırnağın uç kısmında dik bir çıkıntının başladığı yerde çentik şeklin­de tırnak distrofilerini kapsar.

    Pemfigusta görülen akantoliz benzeri, bazal tabaka üzerinde keratoni-sitler arasında ayrışma vardır. Suprabaziler çatlamalar, prematür keratinizasyon oluşumunun sonuçlarıdır. Hatalı keratinizasyon sonucu, epidermiste eozinofilik cisimler (corps ronds) ve küçük yoğun ba-zofilik cisimler (grains) görülür.

    Şahsilik asit (%2) veya tretionin (%0,025-0,05) gibi hafif etkili kera-tolitiklerle topikal tedavi yardımcı olabilir. Oral retinoidler sıklıkla düşü-nülebilen diğer ajanlardır.

    Hailey Hailey Hastalığı (Kronik Benign Familyal Pemfigus)

    Darier hastalığına bazı yönleriyle benzeyen ve nadir görülen ailesel bir hastalıktır. Özellikle kasık, koltuk altı ve boyunda çatlak tarzında, eksüdatif enfekte lezyonlar gelişir. Genellikle erken erişkin yaştan önce başlamaz ve yazın kötüleşir.

    Keratoderma (Tilozis)

    Bu terim, lokalize keratinizasyon bozukluklarından dolayı plantar ve pal-mar belirgin kalınlaşmanın olduğu bir grup hastalığı tanımlar. Bu bozukluk tamamen heterojendir. Otozomal dominant, otozo-mal resessif ve X’e bağlı geçiş gösteren tipleri olabilir. Geniş bir klinik görünüme sahiptir. Bazı hastalarda, el ve ayak sırtı tutulumu görülür ve di­ğerlerinde ise zımba tarzında (punctuate) palmar tutulum görülebilir.

    Kalıtsal görülen bir tipinde, özefagusta karsinom gelişimiyle yakın iliş­kisi vardır.

    Çoğu hasta klinik görünümünden dolayı sanıldığı kadar fiziksel yetersiz­liği bulunmaz. Yeterli keratolitik ve nemlendirici ajanlar uygulayarak el­lerini kullanabilirlerse, günlük aktivitelerini iyi bir şekilde yapabilirler.

    Darier Hastalığı Tedavisi
    Hafif formdaki birçok hastada yumuşatıcılar, basit hijyen ve güneş yanığından kaçınma dışında tedavi gerekmemektedir. En az 30 faktörlü güneşten koruyucu, terlemeyi artırıcı Mekanik faktörleri azaltma uygulanabilir. vitamin A, yerel salisilik Asit ve retinoid, antibakteriyel sabun, sistemik Antibiyotik, sistemik retinoik asit kullanılabilir. Hastalığın kontrol altına alınamadığı durumlarda cerrahi eksizyon ve greftleme yapılabileceği öne sürülmüş ancak bu yöntemlerin etkisi kanıtlanmamıştır.

    KOMPLİKASYONLAR
    Sekonder bakteriyel, viral ve mantar infeksiyonları gelişebilir. Sekonder infeksiyon sonucu özellikle saçlı deri ve genital tutulumlarda kötü koku oluşabilir.

    KORUNMA
    Hastalık bulaşıcı olmadığından korunma mümkün değildir.

  • Manuel Fizyoterapi

    Manuel Fizyoterapi

    Manuel Fizyoterapi Nedir ? Manipulatif tedavilerden bir yada birkaç tanesini bilen ve uygulayabilen fizyoterapisttir. Ülkemizde bu yöntemleri uygularken fizyoterapistin yanında ilgili uzman hekim bulunmalıdır.

    Yurtdışında birçok farklı uygulama ve kanunlar mevcuttur.
    Tedavi programı çizilen hastaya fizyoterapiyi uygulayabilen fizik tedavi hekimi yada fizyoterapist olamalidır. Bu konuda eğitim almamış olan kırık çıkıkçılardan, fizyoterapi teknikerlerinden ve hemşire arkadaşlardan hzimet almayın.
    Elektirikli aletlerle yapılan uygulamalara elektroterapi denir ve fizyoterapinin çok ufak bir bölümüdür. Tedavinin aslını oluşturmaz, parçasıdır. O yüzden sadece sıcak ajanları ve elektriksel cihazlarla alınan tedaviler sonuç vermemektedir.Fizik tedavi adı üzerine anlaşıldığı gibi , fiziğe uygulanan fiziksel müdahalelerle yapılan tedavi yöntemi olmalıdır.


    Manuel Terapi (MANUEL FİZİK TEDAVİ)  MUCİZE BİR TEDAVİ MİDİR?

    Elle yapılan tedavi anlamına gelir. Eklemlerde, omurgada, konnektif dokuda ve kaslardaki kısıtlılıkları, ağrıyı ve fonksiyon kaybını tedavi etmek için el ile vücuda uygulanan mobilizasyon/ manüplasyon(eklemler), yumuşak doku vb. tekniklerinin tamamıdır.

    Mobilizasyon: Eklemlerdeki fizyolojik veya yardımcı hareketleri kullanarak, kontrollü, osilatör veya sabitlenmiş bir kuvvetle mobiliteyi arttırarak ağrı azaltmak için kullanılan bir yöntemdir. Hasta hareketi durdurabilir.Ör: Mulligan Konsepti

    Manüplasyon: Anestezi altında yapılabildirği gibi bir ekleme yüksek hızda kısa amplütütlü uygulanan ve de eklemin anatomik hareket sınırının ötesine geçmeyen yöntemdir. Hasta harekete engel olamaz. Genellikle ‘’klik ‘’ sesi alınır.

    Yumuşak doku teknikleri: Yumuşak dokuya elle uygulanan değişik masaj teknikleridir. Derin Stroking Masajı, Friksiyon Masajı, Skar Doku Mobilizasyonu Vb.

    “Manus” el, “terapi” tedavi demektir. Manuel Terapi, kişide var olan problemlerin sebeplerini bulmak ve ortadan kaldırmak için uygulanan ilaçsız, sadece elle yapılan bazı özel manevra ve tekniklerin tamamıdır.

    Manuel tedavi sıklıkla omurga rahatsızlıklarında kullanılmakla beraber, diğer eklemlerde de uygun endikasyonlarda kullanılmaktadır.

    Manuel Terapi hareket kısıtlılıkları, eklem donmaları (kontraktürler vb.) gibi daha çok kemik ve eklemlerden kaynaklanan sorunlarda olduğu kadar, kas kısalmaları ve kasılmalarından kaynaklanan hareket yetersizliği ve hipomobilite durumlarında da hareketleri normale döndürmek için alternatifi olmayan bir tedavi yöntemidir.

    Dünyada özellikle manuel terapi alanında birçok akademi ve  enstitü kurulmuştur. Ancak ülkemizde manuel ve hala fizik tedavide elektroterapi ( hotpack, ultrason, tens, bazen enterferansiyel akım, cihazla traksiyon…) uygulanmaktadır

    Hipokrat döneminden başlayarak, günümüze kadar gelişerek varlığını sürdüren bu terapi yöntemleri, Dünya Sağlık Örgütü tarafından bilimsel bir tedavi olarak kabul edilmektedir. Gelişmiş ülkelerde insan vücudundaki ağrı ve fonksiyon bozukluklarının tedavisinde yüzyıldan fazla bir süredir uygulanan manuel fizyoterapi,  ülkemizde son yıllarda çok az uzman tarafından uygulanmaktadır.

    Manuel Fizyoterapi hangi durumlarda faydalı olur?

    Manuel terapinin klasik fizik tedaviden farkı; semptomlara yönelik değil, iyileşme ve doku tamirine yönelik, geri dönüşümsüz, mükemmel ya da çok iyi sonuçlara ulaşılmasıdır.

    Manuel terapi omurgada lomber ve servikal disk hernileri, mekanik bel ağrıları, faset sendromlarında uygulanmakta ve başarılı sonuçlar alınmaktadır.

    Omurga problemleri dışında; yumuşak doku yaralanmaları, ortopedik sorunlar, cerrahi öncesi ve sonrası rehabilitasyon, spor sakatlıkları, romatizmal hastalıklar, kireçlenme ve eklem ağrılarının tedavisinde de oldukça etkili bir tedavidir.

    Cerrahi müdahaleyi gerektiren bazı disk kayması durumlarında da vakanın ağırlığına bağlı olarak alternatif bir tedavi olarak iyileşmeyi sağlayabilmektedir.

    Manuel terapide, kas ve/veya eklemlerin sıkıştırdığı sinirlerin serbest kalmaları sağlanabildiğinden, segmentlere bağlı olarak, migren, baş ağrısı, astım, hazımsızlık, artrit ve bazı duygusal bozukluklar dahi tedavi edilebilmektedir

    Manuel Terapi Kimler Tarafından Uygulanmalıdır?

    Manuel terapinin etkin ve güvenli uygulanması için,  hastanın lokomotor sisteminin anatomik, biyomekanik ve nörofizyolojik  olarak detaylı değerlendirilmesi gerekir.

    Bu sebeple manuel terapi tedavi sırasında kullanılan teknikleri, endikasyonları ve kontrendikasyonları belirleyebilen ve uygun tekniği seçebilen özel eğitimli  fizyoterapistler veya hekimler tarafından uygulanmalıdır,  aksi halde ciddi komplikasyonlar görülebilir.

  • Baştan ayağa aromaterapi

    Baştan ayağa aromaterapi

    Hem bedeninizi hem de ruhunuzu güzelleştirmek istiyorsanız kendinizi aromaterapi ile şımartın.

    SAÇ VE SAÇ DERİSİ
    Önemli yağlar: Zeytinyağı, jojoba yağı.
    Aromaterapide kullanılabilecek yağlar: Lavanta, biberiye, kekik, bergamot, çay ağacı yağı.
    Kuru saçlar için: Lavanta, biberiye, kekik, bergamot, çay ağacı yağından beşer damla bir kabın içine koyun. 25 ml suyla karıştırın. Sabah ve akşam bu karışımı saç derinize sürün.
    Yararları: Saçları güçlendirir ve daha hızlı uzamasını sağlar.
    YÜZ
    Önemli yağlar: Jojoba, badem, aloe vera, üzüm çekirdeği yağı.
    Aromaterapide kullanılabilecek yağlar: Lavanta, limon, nane, sardunya çiçeği yağı.
    Kuru ciltler için: Üç yemek kaşığı yeşil kili 5 ml suyla karıştırın ve içerisine lavanta, limon, nane, sardunya çiçeği yağlarından üçer damla damlatın. Göz çevresine gelmeden yüzünüze ve boynunuza bu karışımı uygulayarak, kurumasını bekleyin. Kuruduktan sonra yüzünüzü soğuk suyla yıkayın.
    Yüz için sauna: Kullanılabilecek yağların hepsinden ikişer damla kaynamış suyun içine damlatın. Yüzünüzü temizleyin ve kafanızı bir havluyla kapatarak bu karışımın buharına üç dakika kadar tutun. Sonrasında yüzünüzü ıslak bir mendille silin ve soğuk suyla yıkayın.
    Yararları: Yüzünüzün yağ oranını dengeler, cildinizi yeniler.

    AYAKLAR
    Önemli yağlar: Aloe vera, üzüm çekirdeği yağı. Aromaterapide kullanılabilecek yağlar: Nane, çay ağacı, lavanta, ananas, selvi yağı.
    Ayak banyosu: Nane, çay ağacı, lavanta, ananas ve selvi yağını suyla doldurduğunuz bir kabın içerisine ikişer damla damlatın. Ayaklarınızı bu karışımın olduğu suyun içerisine sokun ve 10-15 dakika kadar bekletin.
    Yararları: Özellikle yorgun ayaklara iyi gelecek olan bu karışım, ayak derinizin yumuşamasını da sağlayacaktır.

    VÜCUT
    Önemli yağlar: Üzüm çekirdeği, aloe vera, ayçiçeği, badem, fındık yağı, zeytinyağı.
    Aromaterapide kullanılabilecek yağlar: Lavanta, mandalina, greyfurt, limon, melissa yağı.
    Banyo için: Hepsi 50 ml olacak şekilde üzüm çekirdeği, aloe vera, ayçiçeği, badem, fındık yağı ve zeytinyağının içine lavanta, mandalina, greyfurt, limon, melisa yağını beşer damla ekleyin. Vücudunuza bu karışımı sürün ve beş dakika kadar beklettikten sonra duş jelinizle vücudunuzu yıkayın. İsterseniz bu karışımı küveti suyla doldurup, suyun içerisine katarak da uygulayabilirsiniz.
    Yararları: Vücudunuzun nemlenmesine yardımcı olacak olan bu karışım aynı zamanda erken yaşlanma belirtilerinin oluşmasını da engeller. Ayrıca kendinizi rahatlamış ve daha enerjik hissedersiniz.

    PÜF NOKTASI:
    Önemli yağlar evde yapacağınız maskelerde kullanılması gereken yağlardır. Her bölgeye özel bu yağları tek başına uygulayabileceğiniz gibi başka yağlarla karıştırarak maske şeklinde de kullanabilirsiniz.

    ELLER
    Önemli yağlar: Aloe vera, badem, soya, zeytinyağı.
    Aromaterapide kullanılabilecek yağlar: Gül, lavanta, limon, sandal ağacı, greyfurt yağı.
    Kuru eller için: 50 ml parfüm içermeyen bir kremle aloe vera, badem, soya yağı ve zeytinyağını karıştırın. İçerisine beşer damla gül, lavanta, limon, sandal ağacı ve greyfurt yağını ekleyin. Ellerinize bu karışımı krem gibi sürün.
    Yararları: Ellerinizi yumuşatacak bu krem kurumasına da engel olacaktır.

    Formsanté