Etiket: omurga ağrıları

  • Bel fıtığı cinsel yaşamı nasıl etkiler?

    Bel fıtığı cinsel yaşamı nasıl etkiler?

    Uzmanlar bel fıtığının cinsel yaşamı olumsuz yönde etkilediğini söyledi. Ayrıntılar haberimizde…
    Bel fıtığı cinsel yaşamı olumsuz yönde etkiliyor. Fizyorem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof.Dr.Gülçin Gülşen, tedavi edilmeyen ve ilerleyen bel fıtığının bir çok etkisi olduğunu söyledi. Bunlardan bir tanesi de cinsel yaşam… İdrar ve büyük abdest kaçırmalarına yol açan bel fıtığı hakkında her şeyi Gülşen’e sorduk.

    Bel Fıtığı ve Cinsel Yaşam!
    Fizyorem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof.Dr.Gülçin Gülşen, “bel ve boyun fıtığı tarifini, boynumuzdaki ve belimizdeki omurların arasında iki omurun birbirine sürtünerek aşınmaması için varolan yüzde seksen sıvıdan oluşan disklerin aşınarak omurlar arasında sıkışması ve taşması anlamına geldiğini söyledi. Bu olağandışı durum sonrası bel ve boyunda ağrı oluşacağını belirten Gülşen, “söz konusu boyun fıtığı ise boyundan kollara giden sinirlere bası varsa, kollarda uyuşukluk, karıncalanma, yanma şeklinde şikayetler olur. Bel fıtığı durumunda ise, bel hareketlerinde kısıtlılık, bel de güçsüzlük, bacaklarda güçsüzlük, uyuşmalar, karıncalanmalar ve kuvvetsizlikler başlar. Bel fıtığının tedavi edilmeyen ilerleyen dönemlerinde ise aşağıdaki sinirlere bası sonucu, idrar ve gaita problemleri ve hatta kişinin cinsel hayatını olumsuz etkileyen sonuçlar doğabilir.

    Günümüz çocuklarında erken yaşlarda bel ve boyun fıtıkları görülüyor. Eskiden çocuklar sokaklarda oynar, koşar, ağaca tırmanır, bisiklete binerdi. Dolayısıyla kas gelişimi vardı. Şimdi 3 yaşından itibaren bakıyoruz bilgisayar başında saatlerce oturan hareketsiz çocuklarımız var. Kasları gelişmiyor dolayısıyla. Ayrıca gerçek hayattan kopan bu çocuklarımız aynı zamanda mutsuz ve hareketsiz bir hayatın parçaları durumundalar.

    Stresin kas güçsüzlüğüne yol açtığını belirterek stres sonucu tıbbi olarak “kas spazmı” tabir edilen rahatsızlığı önlemek için mutlaka spor yapılmalı, kaslar güçlendirilmelidir. Bunun için de günlük yaşantıdan sporu eksik etmemek gerekir. İşimiz bir ofiste hareketsiz geçmekteyse, bel ağrılarımız varsa yaşam şeklimizde mutlaka spora, özellikle de yüzmeye yer vermeliyiz” dedi.

  • Zamanla cinsel isteksizlik sorunu başlar

    Zamanla cinsel isteksizlik sorunu başlar

    Karın bölgesinde oluşan fıtıkların en sık görülen türü olan kasık fıtığı ağrı oluşturarak günlük aktiviteleri sınırlamasının yanı sıra cinsel yaşamı da olumsuz etkileyebiliyor. Örneğin, cinsel ilişki sırasında ağrıya yol açmak gibi…

    Karın iç organların bir kısmının doğumsal veya sonradan oluşan zayıf noktalardan karın dışına çıkmasına fıtık deniliyor. Karın duvarı fıtıkları, yüzde 80 gibi rakamla en sık kasıkta ortaya çıkıyor. Her 100 kişiden 1-2’sinde görülen kasık bölgesindeki fıtık tedavi edilmezse zamanla büyüyebiliyor. Bunun sonucunda ağrı oluşturarak hayat standartlarını ciddi boyutlarda düşürebiliyor.

    Cinsel İlişkide Ağrı Nedeni

    Fıtık tedavi edilmezse büyüyor ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Örneğin ağır şeyler kaldırmak, öksürmek, ıkınmak, uzun süre oturmak ya da ayakta kalmak fıtık bölgesinde ağrıya neden oluyor. Fıtık aynı zamanda cinsel fonksiyonları da olumsuz etkiliyor. Örneğin her iki cinsiyette de cinsel ilişki sırasında ağrıya yol açabiliyor. Ayrıca oluşan şişlik kişileri estetik yönden rahatsız ederek özgüven eksikliği oluşturabiliyor. Bu faktörlerin etkisiyle de zamanla cinsel isteksizlik sorunu başlayabiliyor.

    Hayatı Tehdit Edebiliyor

    Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Hakan Gök tanı konduğunda fıtığın en yakın zamanda ameliyatla onarılması gerektiğini belirterek nedenlerini şöyle sıralıyor: “Çünkü geç kalındığında zayıf olan alan genişlediği için onarımı daha zor olduğu gibi fıtığın tekrarlama riski de artıyor. Ayrıca fıtığın içine giren bağırsağın boğulmasıyla, şiddetli ağrının yanı sıra delinme sonucu oluşan enfeksiyon gibi hayatı tehdit edebilecek komplikasyonlar oluşabiliyor. Bunun aksine erken tanı ve tedaviyle hasta kısa sürede normal hayatına dönebiliyor.”

    Aşırı Kilo ve Sigara Riski Artırıyor

    Fıtık herkeste görülebiliyor. Ancak; aşırı kilolularda, ileri yaştakilerde, bağ dokusu hastalığı olanlarda, sigara içenlerde ve diyaliz hastalarında risk artıyor. Kesi fıtıkları ise ameliyat yaralarının çeşitli etkenlerden ötürü tam iyileşmemesi nedeniyle zayıflamasına bağlı oluşuyor. b kolay teşhis ediliyor. Karın ön duvarı ya da kasıkta derinin altında bir şişlik ve dolgunluk fıtığın tipik belirtilerini oluşturuyor.

    Laparoskopik Yöntem Büyük Konfor Sağlıyor

    Fıtığın tek tedavisi var, o da cerrahi yöntem. Laparoskopik yöntemle uygulanan operasyonda karın bölgesi, içine özel bir iğne yardımıyla vücut için zararsız bir gaz olan karbondioksit verilerek şişiriliyor. Ardından karın duvarının uygun bir yerine 1 santim gibi küçük bir kesiden endoskop denilen ince bir teleskop benzeri alet sokularak karın içi görüntüleniyor. Endoskop bağlı olduğu kamera yardımıyla görüntüyü bir televizyon ekranına aktarıyor. Fıtık kesesi içine giren organlar yerlerine yerleştirildikten sonra sentetik bir yama zayıf olan yere tespit edilerek onarım tamamlanıyor. Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Hakan Gök operasyonun fıtığın yerine ve büyüklüğüne göre 15 dakika ile 60 dakika arasında tamamlandığını belirterek, hastaların bir gün sonra taburcu olabildiklerini ve 3-5 günde de rutin işlerine dönebildiklerini söylüyor.

  • Kuyruk sokumu ağrısı

    Kuyruk sokumu ağrısı

    Kuyruk Sokumu Ağrıları Neden Oluşur?

    Kuyruk sokumu ağrıları omurganın en alt seviyede yerleşmiş 3 küçük kemiğinden kaynaklanır.

    Bu ağrılar sürekli oturarak çalışan insanların, doğum sonrası hanımların, kuyruk sokumu üzerine düşen veya sert bir yere çarpanların büyük sorunudur. Çünkü bu küçük kemik arasındaki eklemlerde oynamalar ve hatta çıkıklar oluşur. Özellikle oturur pozisyondan kalkarken şiddetli ağrı yapar. Bu problem özellikle yolculuk , sinema, tiyatro gibi uzun süre oturmak gereken yerlerde artar. Bazı hastalarda ise ilginç bir şekilde başlatıcı hiçbir neden yoktur.

    Halk arasında çoğunlukla kuyruk sokumunda kırık olduğu düşünülen durumlar aslında çıkıktır. Çünkü düşme ile eklemler zedelenmiş, kemikler arasında gevşeklik ve çıkık gelişmiştir.

    Ağrı başlayınca uzun sürer 1-2 yıl rahatsız edebilir. Hatta daha uzun yıllar ve hayat boyu sürebilir.

    Teşhisde Ne Yapılır?

    Teşhis için dinamik röntgenler çekilir ve aradaki açı farkı ölçülerek enjeksiyon için karar veririlir. Uygun seçilmiş hastalarda yapılacak özel enjeksiyonla % 80 başarı sağlanır.

    Tedavide Ne Yapılır?

    Tedavide Fransız Doktor Jean Yves Maigne’nin buluşu olan ve özel bir teşhis ve tedavi olan kuyruk sokumu (koksiks) enjeksiyonları kullanılmakta.

    Burada farklı olarak ağrının kuyruk sokumunda hangi parçadan kaynaklı olduğu bulunur ve bu bölgeye enjeksiyon yapılır. Enjeksiyon sırasında tıpta skopi veya bilgisayarlı tomografi denen yöntemlerin rehberliğinden yararlanılır. Bunlar doğrudan o bölgeyi ışın altında görerek problemli bölgeyi tespit ederek yapılan enjeksiyonlardır. Enjeksiyon süresi 5 dakikadır. Bu bölge sinir ve damarsal yapılar yoğun olmadığından risk yok denecek kadar azdır. Enjeksiyondan sonraki 1-2 hafta içinde ağrı hızla geriler. Nadiren ikinci enjeksiyon gerekir.

    Kuyruk sokumunu Çekme ve Manuel tedavi yöntemleri;

    Enjeksiyon tedavisine cevap vermeyen az sayıda hasta vardır. Uygun olduğu düşünülen hastalara manuel yani elle tedavi uygulanabilir. Bu tedavi çoğunlukla birden fazla kez yapılırsa sonuç alınabilecek bir yöntemdir. Bilinçsiz kişilere yaptırmak doku hasarına yol açabilir. Özel bir eğitim ve tecrübe gerektirir.

    Oturma simidi uzun süre oturanlarda yardımcıdır, tedavi edici değildir, koruma amaçlıdır.

    Bu hastalarda nadiren cerrahi tedavi gerekir. Kuyruk sokumu ağrısı olan hastada ilk tedavi olarak kemiğin çıkarılması düşünülmez çünkü leğen kemiğinin içindeki organları alttan destekleyen kasların yapışma noktasıdır. Çıkarılması durumunda vücuda gerekli bir doku alınmış olur.

    Kuyruk Sokumu Ağrıyan kişiye sorulabilecek sorular;

    – Kuyruk sokumu ağrınız ne zaman başladı?
    – Ağrı oturmakla artıyor mu?
    – Ağrı oturur konumdan kalkarken özellikle artıyor mu?
    – Mesleğiniz sürekli oturmayı mı gerektiriyor?
    – Başlatan bir zorlanma, düşme, sert zemine çarpma var mıydı?
    – Bayanlar için hamilelikle ve doğumla ağrının başlamasının ilgisi var mı?
    – Çocukken kuyruk sokumu üzerine düştünüz mü?
    – Düştükten sonra ağrı belli aralarla tekrar etti mi?
    – İlaç tedavisi veya herhangi bir işlem yaptırdınız mı?
    – Gece uyandıran bir ağrı var mı?
    – Ağrıyı bel ağrısı ile karıştırmamak gerekir. Tam ağrıyan yeri gösterir misiniz?