Etiket: nefes

  • Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!

    Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!

    Sağlıklı nefes almak için sağlıklı bir burun şart!
    Burun tıkanıklığı yaşayan hastalar genellikle ağızdan nefes alırlar ve esas şikayet olarak da ağızdan nefes alma gelir. Peki burun nefes almada gerçekten önemli midir? Bu sorunun cevabını Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan Kadınlar Kulübü okuyucuları için anlatıyor..

    Sağlıklı uykunun ilk kuralı sağlıklı bir burundur
    Burunun görevi sadece havanın akciğerlere gönderilmesi değil, aynı zamanda akciğerlere sunulan havanın belli bir kalitede olmasını sağlamaktır.Hava burundan geçerken süzülür ve temizlenir, ayrıca burun içindeki burun etleri havayı ısıtır 36 dereceye getirir,dışarıdaki hava kuru bile olsa burundan geçetiğinde neme %100 doymuş olur. Bunların yanında koku almamızı sağlar ve sesimizin bize özgü olmasını sağlar. Burun tıkanıklığı yaşayan hastalarım bana, en sık gece yatttıktan sonra kaliteli bir uyku uyuyamadıklarını, ağız solunumu yapmak zorunda kaldıkları için sabahları ağız kuruluğu yaşadıklarını belirtmekler. Bu durumda sağlıklı uykunun da ilk kuralı sağlıklı bir burundur diyebilirz.

    Burun tıkanıklığı ses kalitesini de etkiliyor
    Yine ağızdan nefes almanın bir sonucu olarak damak ve yutak bölgeleri devamlı kuru olduğundan, bu kişilerin grip ve üst solunum yolu enfeksiyonları daha ağır ve uzun sürmektedir. Bu durum hastanın hayat kalitesini ve iş konsantrasyonunu bozmaktadır.

    Burun tıkanıklığı olan hastanın konuşması da etkilenir. Burun tıkanıklığı olan hasta uzun bir konuşma yapması gerektiğinde veya bir sunum yapması gerektiğinde ağzından hem konuşup hem de sık sık hava aldığı için rahat konuşamaz , bu durum sık ve derin iç çekmeler yüzünden baş dönmesine sebebiyet verebilir. Bu durum kişinin prezentabilitesini de çok ciddi olarak etkilemektedir. Burundan konuşan sık sık derin derin iç çekerek konuşan bir yöneticinin karizmasının kesinlikle yeterli olmayacağı görüşündeyim.

    Yorgunluğun nedeni burun tıkanıklığı olabilir
    Burun tıkanıklığı kronikleştiğinde vücut bir müddet sonra bundan etkilenecek ve efor kapasitesi düşecektir.Bu durum kişinin spor yapmasını ve seks hayatını kesinlikle negatif olarak etkilemekte ,gün içi aktivitelerde de performans düşüklüğüne neden olmaktadır. Sonuç olarak hem kaliteli bir uyku için, hem sağlıklı ve keyif alınacak bir hayat için, hem de kaliteli ve karizmatik bir konuşma için önce nefes, önce açık bir burun diyoruz.

    İlgili konular ;
    Burun Tıkanıklığı ve Tedavisi

  • Burun estetiği yaptırmak isteyenlere öneriler

    Burun estetiği yaptırmak isteyenlere öneriler

    Gün içinde yaşadığımız ortamlarda insanlarla yüz yüze iletişim kurarız, kurduğumuz ilişkilerde insanlar bizleri her zaman önce dış görünümümüzle değerlendirir.

    Eğer burnunuzun yüzünüzle uyumsuz olduğunu,veya burnunuzun yüzünüzde çok büyük durduğunu; insanlarla yüz yüzeyken burnunuzun yüzünüzü gölgelediğini düşünüyorsanız, aynada baktığınızda burun kemeriniz sizi rahatsız ediyorsa, burnunuzda eğrilik şekil bozukluğu varsa ve buna burun tıkanıklığı da eşlik ediyorsa veya burnunuzdaki küçük bir kemer yüzünden yüz görünümünüzü estetik olarak geliştirtirmek istiyorsanız siz estetik burun ameliyatı için adaysınız. Çünkü estetik burun ameliyatı ile tüm bu sorunlar çözülebilir.

    Peki bu ameliyat için uygun adayın taşıması gereken özellikler neler? Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emre İlhan, burun estetiği yaptırmak isteyen kişilere önerilerde bulunuyor.

    Burun estetiği ameliyatı için uygun bir aday mısınız?

    Dünyadaki tüm otoritelerin bu konu ile ilgili birleştiği üç nokta:
    – Gerçekçi beklentiler
    – Sağlıklı bir vücut
    – Pozitif bir psikolojidir

    Bu üç özelliğe ek olarak;
    – Ameliyatı anlamak
    – Doktor ile sağlıklı iletişim
    – Ne istediğini ve ne istemediğini bilmeyi ekleyebiliriz.

    Bu özellikleri kısaca açmak gerekirse;
    Bu ameliyatın sonucunda beklentiniz, görüntünüzün estetik açıdan geliştirilmesi olmalıdır.Ameliyat sonrasında rahat nefes aldığınız, yüzünüz ile uyumlu,doğal (ameliyatlı görünümde olmayan)bir burna sahip olmak oldukça gerçekçi bir beklentidir.

    Gerçekçi olmayan ve aşırı mükemmelliyetçi olan adayları memnun etmek çok ama çok zordur. Bu yüzden bu ameliyattan ne beklediğinizi ve nasıl bir burun istediğinizi bilmeniz doktorunuzun ameliyatla ilgili motivasyonunu arttırır.

    Unutulmamalıdır ki basit estetik ameliyatı yoktur
    Adayın ameliyata engel teşkil edecek bir hastalığı olmamalıdır. Psikolojik olarak kötümser olan, kendi yüzünü ve vücudunu beğenmeyen hastalara oranla pozitif,sosyal kişilerin estetik burun ameliyatından daha fazla tatmin olduğu bir çok bilimsel yayında bildirilmiştir. Doktorunuz ile sağlıklı bir iletişim kurarak bu ameliyatın nasıl yapıldığını,neler yapılabileceğini ve neler yapılamayacağını tam olarak anlamanız ve doktorunuza ne istediğinizi tam olarak anlatmanız çok ama çok önemlidir.
    Bunun dışında burun derinizin çok kalın olması veya çok ince olması, daha önce burun ameliyatı geçirip geçirmediğiniz, sigara kullanıp kullanmadığınız,çenenizin çok önde veya çok geride olması, burun içinde ek bir ameliyat gerekip gerekmediği; ameliyatının türünü, cerrahın ameliyat planını ve sizin ameliyat sonrasında iyileşme durumunuzu direkt olarak etkilemektedir.

    Burun estetiği erkeklerde 17 bayanlarda 16 yaşından sonra yapılabilir. Üst sınır yoktur 70 yaşında bile istenirse bu ameliyat olunabilir.

  • Horlama Tedavisi

    Horlama Tedavisi

    Eğer horlama gibi bir sorunuz var ise daha fazla kendinize ve başkalarına eziyet etmeyin. Biran önce tedaviye başlayın.

    Horlama uykuda solunum esnasında ortaya çıkan gürültülü ve rahatsız edici sestir. Horlamanın birçok nedeni vardır. Temel anlamda solunum esnasında ağızdan başlayıp, akciğere kadar olan bütün yol boyunca ki darlıklar, şişlikler ve anatomik bozukluklar horlamaya neden olabilir. Ayrıca horlamaya burun ve boğazda soluk alma esnasında ki daralmalar da asıl sebep olarak belirtilmektedir. Burada daralmalarda ki titreşimler horlamanın şiddetini artırır. Özellikle çok kilolu insanlarda ağız içi yapısında da şişme olduğu için horlama artar. Burunda ki kemik eğriliği, sinüzitler, polipler, burun etinin şişliği horlamayı arttırabildiği gibi, horlamada boğazda ki problemler daha ön planda rol oynar.

    Yumuşak damağın büyük ve sarkık olması, küçük dilin bir cm den daha büyük olması, çok iri bademcikler, büyük geniz eti özellikle çocuklarda horlamaya bunların yanı sıra apre dediğimiz nefes durmasına neden olur. Horlama toplumda çok yaygın bir hastalıktır. İnsanların yaklaşık yüzde kırk beşi arada bir, yüzde yirmi beşi sıklıkla horlar. Erkekler de kadınlara oranla daha fazla görülür, bunda ki en büyük faktör hormon al faktördür. Kadınlarda da menopoz döneminden sonra horlama sıklığı artmaktadır. Horlama tedavisi temel olarak nedene eğilmelik yapılmalıdır. Yani burun kemik eğriliği varsa bu düzeltilmeli, burun etinde şişlik giderilmeli, kronik sinüzit ortadan kaldırılmalı polipler varsa temizlenmelidir. Aynı şekilde ağız içinde dil kökü küçültülmeli, eğer küçük dil büyükse kısaltılmalı, geniz eti ve büyük bademcikler ortadan kaldırılmalıdır. Ama yapılan bu tevdilerden sonra bazı hastalarda horlama tamamen sıfırlanmayabilir. Horlama tedavisinde altın standart uyku testidir. Ciddi hastalarda mutlaka ameliyat öncesinde bu test yapılmalı ve ona göre tedavi planlanmalıdır. Son yıllarda buna eklenen yeni bir yaklaşım vardır. Hasta ameliyat öncesi hafif uyutulur, horlamanın yeri saptanır ve horlama yerine yönelik cerrahi uygulanır. Bu başarı oranını yüzde doksanlara kadar yükseltmiştir. Horlama sorunu yaşayanların daima akşam yemeğini erken yemeleri ve yemekten üç, dört saat sonra uyumaları gerekmektedir. Birde alkol alımı horlamayı tetiklediği için azaltmaları tedavide etkilidir.

    İlgili konular ;

    – Horlama sorunu yaşayanların uyku düzeni nasıl olmalı?
    – Horlamanın nedenleri nelerdir?
    – Boğaz yapısındaki hangi sorunlar horlamaya neden olabilir?
    – Horlama başka sağlık problemlerine yol açar mı?
    – Horlamanın nedeni psikolojik olabilir mi?
    – Yataktaki pozisyonumuz horlamayı tetikler mi?
    – Yemek yeme ile horlama arasında ilişki var mı?
    – Hamilelik döneminde horlama artar mı?
    – Şişmanlar daha çok mu horlar?