Etiket: meyve

  • Sağlıklı gıda nasıl seçilir ?

    Sağlıklı gıda nasıl seçilir ?

    Sağlıklı olan gıdayı nasıl seçeceğiz bu her an değişen dünyada? Bilgiler değişiyor, gıda ürünleri değişiyor, devamlı yeni ürünler marketlerde yerini alıyor. Nasıl olacak?

    Gıda bizim olmazsa olmazımız. Ama ya sahte gıdalar? Bunlardan köşe bucak kaçmamız lazım. Şeker, un, tuz ya da et hakkında istediğiniz makaleyi okuyun, hepsi aynı kapıya çıkıyor: Kimi çok işlemden geçmiş, kimi capcanlı görünsün diye katkı maddesi basılmış.

    Aslında basit: Siz gerçek gıda tüketin. Ve mümkün olabildiği kadar kendiniz pişirin. Eğer tam gıdalardan yerseniz – meyve, sebze, tam tahıllar, işlemden geçmemiş, dondurulmamış, katkı maddelerinden uzak, evde taze gıdalardan ve Sizin tarafınızdan yapılmış yemekler-olası zararlardan kaçınmış oluyorsunuz zaten.

    İşlenmiş gıdalar gereksiz kalori, tuz, kimyasallarla yüklü olduğu için, vücutta iltihabi (inflamasyon) durumları tetikliyor. Vücudumuz süper doymuş bu gıda bombalarını idare edemez. Öyleyse basit ve güzel beslenin, akl’ı selim kullanın ve vücudunuza inanılmaz bir iyilik yapın.

    Yeri gelmişken İLTİHAP NEDİR? İNFLAMASYON NEDİR? Bunu da izah edelim:

    lltihap (inflamasyon) vücudun kendini korumaya çabalamasıdır, amacı hasarlı hücreleri, hastalık yapıcı virüsleri vb. ortadan kaldırmak ve iyileşme prosesini başlatmaktır.
    Genel olarak bildiğimiz iltihaptan farklıdır; bildiğimiz iltihaba bir bakteri, virüs ya da mantar sebep olurken, burada kullandığımız iltihap (inflamasyon) vücudun bunlara tepkisidir.

    Özetle:
    Kronik iltihap istemiyoruz, o zaman tam gıdaları tercih edelim. Mevsim sebzesi, mevsim meyvesi, işlenmemiş tahıl, gerçek tuz kristali talep edelim.

  • Limonun Faydaları ve Limon Suyu Mucizesi

    Limonun Faydaları ve Limon Suyu Mucizesi

    Limon, hepimizin hayatında sıklıkla kullandığı meyvelerden. Bazılarımızda alerjik etkisi olsa da aslında limonun faydalarının ne denli çok olduğunu bilmeyenimiz de yoktur. Limonun faydalarını biliyoruz da limonun faydaları arasında bir de bilmediğimiz faydaları yer alıyor. Limonun faydaları hakkında kısaca bilgi sahibi olmak isterseniz, bakın limon ve limon hakkında, limonun faydaları ile ilgili bilmediğiniz ne çok şey var:

    Limon içerisinde bol miktarda asit bulunmaktadır. Bu asit, limonun faydalarının da bazılarını sağlayıcı etki göstermektedir. Örneğin, limonun faydaları arasında, içeriğinde bulunan asit sayesinde enfeksiyonlarla savaşmasının sayılması gerekmektedir.
    Limon, güçlü bir antioksidan görevi görmektedir. Bununla birlikte, limonun faydaları arasında, kanser, kalp krizi; ve kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu etkisinden de söz etmek gerekmektedir.
    Limonun faydaları arasında, tansiyonu düşürmesinden ve iyi kolesterolü arttırmasından da söz etmek gerekmektedir.
    Hücrelerde var olan metabolizma sorunlarını gideren limon, anti kanserojen etkisi ile de bilinmektedir. Göğüs, kolon, ve prostat kanserleri başta olmak üzere, kanser türlerini geriletme gibi bir özelliği bulunmaktadır.
    Limonun faydalarından yararlanırken limon suyunun yararlarından da istifade etmek gerekmektedir. Limon suyunun, clde parlaklık veren bir özelliği bulunmaktadır.
    Limon suyundan bir kaç damla alarak eklediğiniz sıcak suda, limon suyu ile birleşen sıcak suyun, sindirim sisteminizi rahatlattığını farkedersiniz. Bu karışım aynı zamanda, karaciğerin temizlenmesinde de önemli rol oynamaktadır.
    Limon kabuğu güneş altında kurutulur; ve sonrasında da kurutulan bu limon kabuğu öğütülürse, öğütülen limon kabuğu da saç diplerine uygulanırsa, hem baş ağrısının giderilmesine yardımcı olur; hem de vücudu serinletici bir etkisi bulunmaktadır.
    Limonun faydaları arasında yer alan bir diğer özellik ise, limonun sivilceler üzerindeki etkisidir. Sivilcelere uygulanan limon, aknelerin giderilmesinde yardımcı olmaktadır.
    Limon suyu ile ilgili olarak bilinen, saçların rengini açtığı söylentileri doğrudur. Bununla birlikte limon suyu, cilt renginin açılmasına yardımcı bir özelliğe de sahiptir.
    Dil üzerinde yer alan iltihaplı yaralara da iyi gelen limon suyunun bu faydasının da unutulmaması gerekmektedir.
    Limonun faydaları arasında, içeriğindeki yoğun C vitamini sebebi ile, soğuk algınlığına iyi gelmesi özelliğinin de herkes tarafından bilindiği görülmektedir.
    Limonun faydaları arasında, idrar yollarında ortaya çıkmış olan enfeksiyonların çözümlenmesinden de söz etmek doğru olacaktır.
    Limonun faydaları arasında, bazı zamanlar panzehir özelliğinden de söz etmek gerekir. Şöyle ki: bazı böcek ve sinek türlerinin soktuğu yerlere uygulanan limon, hem o bölgedeki zehiri almakta; hem de ağrıyı gidermektedir.
    Limonun faydaları arasında, mide rahatsızlıklarından olan kolit ağrılarına ve gastrit problemine karşı iyi geldiğinden de söz etmek gerekmektedir.
    Limon suyunun içerisine eklenen az miktarda gliserin, kuru ciltler için faydalı olacaktır.
    Deniz canlılarının ve etin üzerine sıkılan limon suyu, bu besinler üzerindeki bakterilerin öldürülmesini sağlamaktadır. Bu durum da, bakteriler nedeniyle ortaya çıkan sindirim sorunlarına karşı bir önlem olarak görülmektedir.
    Limonun faydaları arasında, zayıflatma etkisinden de söz etmek gerekmektedir. Şöyle ki: her sabah, limon suyuna tuz eklenerek tuzlu limon suyunun içilmesi, hem kolesterolü düşürücü etki göstermektedir; hem de zayıflatmaktadır.
    Limon suyunun, susuzluk ve ishale karşı iyi geldiği de bilinmektedir.
    Limon suyu, ağız sağlığı için de kullanılmaktadır. Diş etlerin güçlendiren, dişleri beyazlatan; ve plakları yok eden bir etki göstermektedir limon suyu ile yapılacak olan gargara
    Limon suyunun her gün bir yemek kaşığı içilmesi, astıma karşı oldukça etkili bir özellik taşımaktadır.
    Limonun faydaları arasında, cilt kaşıntılarına iyi gelmesinden de söz etmek gerekmektedir.
    Limon suyu ile yapılan gargara, yukarıda belirttiğimiz ağız sağlığına etkilerinin yanında, boğaz enfeksiyonlarına karşı iyi gelmesi ve diftri sorununu çözmesi ile de bilinmektedir.
    Yağlı saç tipine sahip olanlar ve saçında kepek problemi yaşayanlar, sorunlarına, limon suyu ile mucizevi çözüm yaratabilirler.
    Limon suyu yüzde uygulandığında, kırışıklıkların gerginleştirilmesini sağlarken, cildi canlandırıcı etki de göstermektedir.
    Limon suyu son olarak, limonun faydaları arasında da yer alan kemik erimesini de önlemektedir.

  • Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey…

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey…

    Uzmanlar, yemeklerden önce ve sonra yapılması gerekenler gibi yapılmaması gerekenleri de araştırarak ortaya koyuyor. İşte yemeklerden hemen sonra asla yapılmaması gereken 7 kural.

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 1

     

     

     

     

     

     

    Sigara içmeyin:
    Uzmanlar tarafından yapılan araştırmalara göre, yemeğin hemen ardından yakılan tek bir sigara, 10 sigara içmeye eşdeğer sayılıyor. Ve bu durum kansere yakalanma riski artıyor.

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 2

     

     

     

    Çay içmeyin:
    Türk kültürünün en önemli alışkanlıklarından biri olan yemek üstüne çay içmek de sağlık açısından faydalı görülmüyor.

    Yemekten hemen sonra içilen çay, demir içeren besin tüketildiyse, yemekle birlikte alınan Demir (Fe) mineralinin vücut tarafından kullanımını sınırlar.

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 3

     

     

     

     

    Meyve yemeyin:
    Yemeğin hemen üstüne yenilen meyve, midenizin hava ile dolmasına sebep oluyor.

     

     

     

     

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 4

    Hemen uyumayın:
    Yemeğin hemen ardından uyumak da sindirim sisteminin yeterince çalışamamasına ve bağırsak iltihaplanmalarına ve mide rahatsızlıklarına sebep olur.

    Ayrıca yemeğin ardından hemen uyumak kilo almanıza sebep olur.

     

     

     
    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 5

     

     

     

    Sakın kemerinizi gevşetmeyin:
    Yemekten sonra kemer gevşetmek, bağırsak düğümlenmesine sebep olabiliyor.

     

     

     

     

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 6

     

     

    Yürüyüş yapmayın:
    Yemeğin hemen ardından yapılan yürüyüş, tükettiğimiz gıdalardaki besin öğelerinin sindirilememesine, yani yediğimiz yemeğin fayda bakımından hiçbir anlamı kalmamasına sebep oluyor.

    Yürüyüşü 1 saat sonra ertelemeniz her yönden daha faydalı olacaktır.

    Yemekten sonra yapılmayacak 7 şey... | 7

    Banyo yapmayın/Duş almayın:
    Yemekten hemen sonra alınan duş, kan akışını el ve ayaklara doğru çoğaltıyor. Sindirim sistemi için de zararlıdır.

  • Kışa sıkı hazırlanın

    Kışa sıkı hazırlanın

    Okulların açılmasıyla birlikte kış enfeksiyonları daha kolay yayılacak. Grip ve nezleye karşı; D vitamini takviyesi yapmak, Omega 3 kullanmak, meyve, sebze, tavuk, balık, kırmızı et, tahıl tüketmek ve bol bol su içmek gerekiyor

    Solunum yolları hastalıkları; sonbahar ve kış aylarında, özellikle de okulların açılmasının ardından çok artıyor. Prof. Dr. Yonca Tabak, soğuk havaların ve kapalı ortamların; nezle ve gripten sorumlu mikroplar için uygun yaşam alanı oluşturduğunu belirtiyor.

    BASİT ÖNLEMLER ALIN

    Tabak; özellikle alerjik bünyelerin burun zarında bulunan özel bir molekülün virüsleri tuttuğunu, dolayısıyla alerjik kişilerin hastalanmasının kolay olduğunu söylüyor. Kış gelmeden önce bazı basit önlemler alınarak bağışıklık sistemi güçlendirilebilir. İşte dikkat edilmesi gerekenler:

    MİKROP AŞISI YAPTIRIN

    Yakın zamanda tıp camiasının fikir birliğine vardığı ve kış enfeksiyonlarının sinüzite neden olmadan ilerlemesini azalttığını tespit ettikleri mikrop aşısından yararlanılabilir. Sonbaharda uygulanan mikrop aşısı, özellikle çocukların kışı daha sağlıklı geçirmesini sağlıyor.

    Yeterince güneş görülmeyen kış aylarında; ciltte D vitamini sentezi yetersiz kalır, eksikliğinde enfeksiyonlar daha zor atlatılır. Bu nedenle kış aylarında D vitamini takviyesi şarttır.

    Enfeksiyona karşı direnci artıran bir diğer madde de Omega 3 yağ asitleridir. Balık ve balık yağında bol miktarda bulunan bu madde, kış aylarında çocuklara destek olarak verilmelidir.

    SU EN İYİ BALGAM SÖKTÜRÜCÜ

    Bağışıklık sisteminde dengeli beslenmenin önemi büyüktür. Bol bol meyve-sebze, tavuk, balık, kırmızı et ve tahıllı besinler tüketmek, grip ve nezleden koruyacaktır.
    En iyi balgam söktürücünün su olduğu düşünüldüğünde; özellikle çocuklara meyve suyu yerine bol bol su içirilmelidir.

    UZUN SÜREN AKINTI SİNÜZİT BELİRTİSİDİR

    Sinüzit çocuklarda, yetişkinlerde olduğu gibi baş ağrısıyla kendisini göstermez. Çocukta, sadece burun tıkanıklığı ya da burun akıntısı görülür. Bu tablonun 10 günden uzun sürmesiyle birlikte de sinüzit teşhisi konulur. Alerjik çocukların kış aylarında çok sık hasta olması; halk arasında enfeksiyonun ‘göğse inmesi’ diye tabir edilen bronşit ataklarını da tetikler.

    ALERJİK NEZLE BURUN TIKANIKLIĞI İLE BAŞLAR

    Alerjik nezle, burun tıkanıklığı ile başlıyor. Hasta olmasa bile burnu tıkalı olan kişi, ağzı açık uyuyor, zaman zaman horluyor. Bu durum burnun içindeki zarda oluşan alerjik ödemden yani şişmeden kaynaklanıyor. Bu tabloya, virüslerle gelişen soğuk algınlığının yarattığı burun tıkanıklığı da eklendiğinde; alerjik kişinin hastalığı atlatması çok zor hale geliyor.

    MİKROP YUVASI

    Nezle, grip ve soğuk algınlığı sırasında burnun iki yanındaki sinüs boşluklarının içinde salgı birikiyor. Burun tıkanıklığının şiddetli yaşandığı alerjik bireylerde bu salgı dışarı atılamıyor. İçeri oksijen girmediği için bu ortam mikropların üremesine ve sinüzite neden oluyor.

  • Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada ‘aç kalmadan zayıflama yöntemi’ olarak biliniyor…

    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor. Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlanıyor. Haftada iki kere ‘kutlama öğünü’ diye adlandırılan istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    – Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    – Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    – Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.

    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bizce, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyoruz. Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin !

    Dr. Pierre Dukan diyeti ile zayıflama Fransa’nın en ünlü beslenme uzmanlarından biri olan Dr. Pierre Dukan’ın kaleme aldığı kitapta egzersiz yapmadan yüksek miktarda protein tüketerek kilo verilebileceği söyleniyor. Dr. Dukan’ın Protal (proteins alternatives) diyeti meşhur Atkins, South Beach ve 70’li yıllarda popüler olan protein diyetlerine benziyor. Sınırsız protein tüketip aç kalmadığınız ve az miktarda yağ kullandığınız için vücut mevcut yağ depolarını harcamaya başlıyor.

    Dukan Diyetinde sınırsız et yiyebilirsiniz…

    Diyetin ilk aşaması saldırı… Beş gün yapılması önerilen diyetin bu aşamasında sadece protein var. Dana ve sığır eti biftek, fileto, kıyma olarak tüketilebiliyor. En fazla yüzde 10 yağ içeren et yapışmayan bir tavada, fırında ya da ızgarada pişirilebiliyor. Tavuk ya da hindi eti de diyete uygun. Dr. Dukan kitabında hindi fümenin, tavuğun göğüs etinin rahatlıkla yenilebileceğini söylüyor. Tüm deniz ürünleri ve balıklar da diyete uygun gıdalar arasında yer alıyor. Buharda pişirilmiş, ızgara ya da tütsülenmiş her türlü deniz ürününü yiyebilirsiniz ancak yağlı ve konserve olanlardan uzak durmanız gerekiyor. Yumurta 3-4 adeti geçmemek şartıyla, yağsız süt, yoğurt veya peyniri ise istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.

    Saldırı aşamasında dikkat etmeniz gereken en önemli şeylerden biri de bol bol su içmek. Günde en az iki litre su vücudu protein atıklarından temizlemek açısından önem taşıyor. “Et, tavuk, balık tatsız tuzsuz olur, yenmez” diyorsanız bu diyette her türlü baharat, sirke, maydanoz, soğan, sarımsak serbest. Acıktığınız zaman bu saydığımız gıdaları sınırsız olarak tüketebiliyorsunuz. Dr. Dukan protein içeren gıdaların iştahı azalttığını ve 3-4 gün protein tüketildiğinde açlık hissinin neredeyse yok olduğunu belirtiyor.

    Bir de yapmamanız gerekenler var tabii: Yoğun egzersiz (ilk üç gün yorgun olabilirsiniz), öğün atlamak, ketçap ya da mayonez gibi yağ ve şeker içeren soslar tüketmek… Bu aşama hiçbir özür, sapma, duraklama kabul etmiyor. Yani “Biraz ara vereyim, şu tatlıdan bir kaşık alayım” deme şansınız yok.

    KİLO KAYBI ZAYIFLAMA DİYET

    Beş günlük saldırı aşamasını geçtikten sonra şimdi asıl kilo vereceğiniz bölüme geliyorsunuz. Bu aşamada haftada 2-3 kilo verebilmenin mümkün olduğu iddia ediliyor. Mönünüzde ise birinci aşamadakı proteinlere ek olarak çiğ ya da pişmiş olarak sebze tüketebiliyorsunuz. Örneğin domates, salatalık, brokoli, ıspanak, pırasa, lahana, kereviz, mantar, patlıcan, biber, havuç, her türlü yeşillik… Ancak nişasta içeren patates, pirinç, mısır, bezelye, fasulye, mercimek gibi gıdalar tamamen yasak. Sebzelerin de tıpkı etlerde olduğu gibi mutlaka yağsız pişirmeniz gerekiyor.

    HAFTADA 1 GÜN PROTEİN

    Aradan haftalar geçti, sonunda bütün fazlalıklarınızdan kurtuldunuz. Bu durumda diyetiniz sona erdi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü şimdi koruma aşaması başlıyor. Bu aşamanın ne kadar süreceğini ise kaybettiğiniz kilo x 4,5 formülüyle buluyorsunuz. Örneğin 15 kilo verdiyseniz 67 gün koruma diyeti yapmanız gerekiyor. Neler yiyebileceğinize gelirsek… Her gün sınırsız et, tavuk, deniz ürünleri, yağsız süt, yoğurt, peynir ve yumurta… Haftada altı gün; bir porsiyon meyve (muz, üzüm, kiraz hariç her türlü meyve), iki dilim kepekli ekmek, 40 gram normal peynir, kilo verme aşamasındaki sebzeler… Haftada iki kez birer porsiyon nişastalı gıdalar (patates, makarna vs), kuzu eti, tatlı… Bu aşamayı da geçtikten sonra artık yapmanız gereken tek şey var: Normal hayatınıza devam ederken haftada bir gün saf protein diyeti yapmak…

    Dukan Diet is a fast weight loss, low hunger diet

    I wonder how many people started their new diet today? And how many of those people started The Dukan Diet? Well, a lot more than last year that’s for sure! Of course, January 1st 2011 was a Saturday, but with hangovers to nurse, the shops closing early, and loads of food still left in the house, I wonder how many people thought “Saturday’s a weird day to begin a diet – I’ll go on the Dukan diet first thing Monday!”

    Starting any diet can be a time of mixed feelings. On the one hand we are hopeful that the diet will work and that at some point (in the not too far off future) we will be the size we’d like to be. But on the other hand, we’re worried that the diet won’t work, or that we won’t be able to stick it out. The Dukan diet is a diet of motivation. it has been designed to help you stick to it and to lose weight fast.

    First of all, The Dukan diet is actually four diets rather that one. For each stage of the weight loss process, there is a stage of the Dukan diet that is suited for your specific weight loss needs.

    The Attack Phase

    This stage lasts 2-7 days depending on your weight loss needs and you will see two things happen. Firstly, you will lose noticable amounts of weight and secondly you will notice your appetite for fatty and sugary foods disappearing. The most vulnerable time for giving up a diet is right at the beginning when you have relatively little to lose. Because you have actually lost weight in the first week you really do feel like you will throw away what you’ve already achieved if you give up now and start again next week.

    The Cruise phase

    This is the main weight loss stage of the Dukan diet. You will be on this stage until you reach your ideal weight. During the cruise phase you have a wider menu option, will still be losing noticable weight and hunger pangs and food cravings will be minimal.

    The Consolidation phase

    The worst thing about a diet is not usually losing the weight but actually trying to keep it off once you’ve reached your weight loss goal. This phase is designed to make sure you don’t quickly put back on all the weight you’ve lost. You can eat 2 meals a week of whatever you like to celebrate your weight loss achievement.

    The Stabilization phase

    This final stage is all about returning back to a regular eating habit but without putting weight back on. You can eat want to you like as long as you follow 3 simple rules.

    If you fancy giving the Dukan diet a try you can find all the information you need from The Dukan Diet book, written by Dr. Pierre Dukan, as well as on this site. You can see the foods I ate, the weight I lost, and how I got on with my time on The Dukan diet

    Dukan diyeti, hayatımıza “Fransız kadınlarının zayıf kalmalarını sağlayan diyet” olarak girdi. Çünkü aklımızda hep şu soru vardı.

    Kruvasan, peynir ve şarap memleketi Fransa’da nasıl oluyor da bütün kadınlar düzgün bir fiziğe sahip olarak kalabiliyorlar.

    Son zamanlarda kitabıyla ortalığı kasıp kavuran beslenme uzmanı pierre dukanın kendi adıyla lanse edilen dukan diyetine müteşekkir olduklarını biliyoruz artık Fransız kadınların. Dukan diyeti bundan tam 10 yıl önce Fransız damak tadıyla tanıştırıldı. Ve 1,5 milyon Fransız kadın bu diyete bağlı kaldı.

    Peki nedir bu Dukan diyeti?
    Karbonhidrat sevenler, üzgünüz ama bu bir protein diyeti! Yağsız proteinleri, süt ürünlerini, balık ve kümes hayvan etini içeriyor.

    Diyetin ilk aşaması

    Diyetin ilk aşaması oldukça keskin. Sadece et, balık, yumurta ve yağsız süt ürünlerini tüketiyorsunuz. Bu aşama, ilk 10 günü içeriyor. İlk beş gün içinde 3 kilo vermeniz bekleniyor.

    Bu saf protein aşamasında ağız kuruluğu ve ağız kokusu sorunu yaşayabilirsiniz. Ancak her iki durum da kilo veriyor olduğunuzun işareti. Bu durumun üstesinden gelmek için daha çok su içmenizi öneriyor Dukan. İlk dört günden sonra kabızlık sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Bu sorunun üstesinden gelmek için de yulaf kepeğinize bir çorba kaşığı buğday eklemeniz gerekiyor.

    Bu aşamada listedeki her şeyden özgürce yeme hakkınız var. Diyetin sloganı: “İstediğin kadar ve istediğin zaman ye!” Kulağa hoş geliyor, değil mi?

    Dukan diyetinin aşamaları

    1. aşama: İlk 10 gün sadece protein yiyorsunuz. (Et, balık ve yağsız süt ürünleri)

    2. aşama: Sırasıyla “sebze ve protein günleri” ve sadece “protein günleri”. Sebzeli günlerde sınırsız sebze yiyebiliyorsunuz.

    3. aşama: Her gün protein ve sebze günü. Fakat bir miktar meyve, iki dilim ekmek ve peynir yiyebiliyorsunuz her gün. Ayrıca haftanın 1-2 günü karbonhidratlı yiyecek tüketebiliyorsunuz (makarna ve pilav). Haftada iki kez ‘kutlama öğünü’ kapsamında istediğiniz her şeyi yiyebiliyorsunuz.

    4. aşama: Bu aşamada ne seviyorsanız herhangi bir sınırlama olmadan ve kendinizi suçlu hissetmeden yiyebiliyorsunuz. Ancak kural şu: Her perşembe sadece protein günü. Daima!

    Protein aşamasının kurallar listesi

    1. Sığır ve dana eti, hatta tavşan eti yiyebilirsiniz ama kuz eti yasak. Tabii etin yağlı kısımlarını yememeye özen göstermelisiniz. Eti ızgarada, fırında pişirilmiş ya da haşlanmış olarak yiyebilirsiniz. Tabii sıvı yağ, tereyağı ve herhangi bir krema ya da sos eklemeden. Yağsız kızartma yolunu da seçebilirsiniz. Bunun için tavanın yüzeyini çok az sıvı yağ ile ovalayın ve eti kızartın. Kıymayı yumurta, gebre otu ve baharatlar ile karıştırıp köfte halinde de tüketebilirsiniz.

    2. Tavuk ve hindi eti yiyebilirsiniz. Tabii yemeden önce derisini soymak şartıyla. Ve kanatları dışında kalan kısımlarını tüketmelisiniz.

    3. Az yağlı ya da yağsız jambon tüketebilirsiniz. Şarküteri ürünleri, pişmiş ya da tütsülenmiş jambon yemeyin, çünkü bu şekilde çok yağlıdırlar.

    4. Sığır eti, dana eti ve tavuk ciğeri yiyebilirsiniz.

    5. Bütün balıkları; taze, dondurulmuş, tütsülenmiş, konserve, kurutulmuş halde yiyebilirsiniz. Ancak yağda ya da herhangi bir yağlı krema ile pişirilmemiş olarak.

    6. Tüm kabuklu deniz hayvanlarını tüketebilirsiniz.

    7. Günde iki yumurtadan daha fazlasını yiyebilirsiniz. Eğer yüksek kolesterol sorununuz varsa, hafta üç ya da dört yumurta sarısını tüketebilirsiniz. Yumurtanın beyazı yasak!

    8. Yağsız süt ürünleri; yoğurt, süzme peynir, yağsız süt tüketebilisiniz. Sade yoğurt ya da hindistan cevizi, vanilya, limon ile tatlandırılmış yoğurt sınırsız! Fakat yağsız yoğurt ya da meyveli yoğurdu günde iki kere ile sınırlandırmalısınız.

    9. Tatlandırıcılar, sirke, baharatlar, şifalı otlar, sarımsak, soğan, salatalık, limon suyu (sadece yiyeceklerin üzerinde, içecek olarak değil), hardal, tuz (ölçülü miktarda), ölçülü miktarda şekersiz doğal ketçap, şekersiz sakız yasak değil.

    Ek kurallar
    – Günde 1,5 litre su içmelisiniz. Bu, midenizde doluluk hissetmenize yardımcı olur. Çay, kahve ve diyet içecekleri de tüketebilirsiniz.

    – Günde 1,5 çorba kaşığı yulaf kepeği (örneğin, yoğurdun üstünde ya da pankekin içinde) tüketmelisiniz.

    – Her gün 20 dakika hızlı bir şekilde yürümelisiniz.

    – Tüm sıvı yağlardan ve tereyağından sakınmanız gerekiyor.

    Sebze diyeti
    Haftanın iki günü (pazartesi ve perşembeleri)salt protein günleri, diğer günleri de sebze ile kombinlenmiş protein günleri olarak belirleyebilirsiniz!

    Et ya da balıkla birlikte yiyebileceğiniz; çiğ, buharda pişmiş, haşlanmış ya da folyo ile fırında pişirilmiş sebzeler şunlar: enginar, kuşkonmaz, patlıcan, brokoli, lahana, kereviz, kabak, radika, rezene, salatalık, mantar, balkabağı, marul, turp, kuzukulağı, soya fasulyesi, ıspanak, domates.

    Tüm bu sebzeleri istediğiniz kadar ve istediğiniz zaman yiyebilirsiniz. Ancak eğer hızla kilo vermek istiyorsanız bu yiyecekleri tamamen boş mideye değil, acıkmanıza az bir zaman kala tüketin ki daha az yeme ihtiyacı duyun.

    Dikkat!
    Havuç ve pancar da bu listeye dahil. Ancak bunlar karbonhidrat içerdiklerinden, her öğün tüketmekten kaçının. Diyetinizde patates, pirinç, mısır, fasulye ve mercimek gibi diğer karbonhidrat içeren gıdalardan da uzak durun.

    Tipik sebze ve protein günü diyeti:
    Kahvaltı: Kahve (yağsız süt ve tatlandırıcı ile) ya da çay (tatlandırıcı ile),225 gram kadar yağsız peynir ya da yoğurt, bir dilim hindi eti, tavuk ya da jambon, bir adet haşlanmış yumurta.

    Ara öğün: Bir küçük yoğurt ya da 115 gram kadar yağsız peynir.

    Öğle: Mantar, ton balığı, kremalı kahve.
    Ara öğün: Bir dilim jambon ya da somon balığı, yulaf kepeği ile yapılmış pankek (2 çorba kaşığı yulaf kepeği eklemek yeterli).
    Akşam: Kabak çorbası, sığır eti kebabı, süt ve yumurtadan yapılmış muhallebi gibi bir tatlı.

    Dukan Diyeti Deneyimlerimiz diyet hakkında yorumları görebilirsiniz…

  • Gün boyunca içilen bir bardak vişne suyunun yaratacağı mucizeleri biliyor musunuz?

    Gün boyunca içilen bir bardak vişne suyunun yaratacağı mucizeleri biliyor musunuz?

    Yakut kırmızı rengi ile reçelini yemeğe alıştığımız vişne, içerdiği mineral ve vitaminler sayesinde, birçok hastalığa karşı koruma kalkanı yerine geçiyor. İçeriğinde bulunan ve meyveye kırmızı rengini veren “antosiyanin” ise vişneye hücre yenileme yani antioksidan özelliğini kazandırıyor. Günde bir bardak vişne suyu tüketimi ile vücut günlük antioksidan ihtiyacını karşılıyor. Kalp ve damar hastalıklarından kansere hastalık riskini azaltmaya yardımcı olan vişne, kas ağrılarının hafifletilmesi, hafıza gelişimi ve kilo dengeleme gibi konularda da etkin rol oynuyor.
    Tam bir vitamin ve mineral deposu olan vişne meyvesinde bulunan A ve C vitamini ile sodyum, potasyum, kalsiyum ve fosfor mineralleri, özellikle ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah.

    Vişnenin “ekşi” artıları

    Ferahlatıcı etkisi yüksek bir meyve olan vişnenin şeker oranı kirazdan düşük olduğu için daha az kalori içeriyor. Diareyi kesmesi ve idrar söktürücü özellikleri, mide ve karaciğerin düzenli olarak çalışmasına yardımcı olmasının yanı sıra, vücutta biriken fazla suyun dışarı atılmasında etkin rol oynuyor. Sindirim sisteminin dengeli ve düzenli fonksiyonu için önemli bir meyve olan vişne ile ilgili yapılan ön araştırmalar gösteriyor ki; vişnedeki “antosiyanin”ler, kolon kanseri riskini de önemli ölçüde azaltıyor.

    Kırmızı ve mor renkli meyve ve sebzelerde, çiçeklerde, morumsu yapraklı ağaçlarda bulunan renk verici bir madde olan antosiyanin, içinde bulunduğu meyvede çok güçlü bir antioksidan yani hücre yaşlanmasını önleyici bir etki yaratıyor. Antosiyanin yardımıyla sağlıklı dokuları ve hücreleri koruyan vişne böylelikle, anti-aging özelliği de taşıyor ve kanser ile kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor. Antosiyanin oranının yükseldiği koyu renkli olan vişnelerde, aynı zamanda daha fazla miktarda minerale rastlanıyor.

    Japon beslenme uzmanları tarafından, Tsuda Üniversitesi’nde 2003 yılında gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, hipoinsülinemi ve hipoglisemiye yol açabilen yüksek yağ içeren besinlerin verdiği söz konusu zararlar, antosiyanin sayesinde dengelenebiliyor. Diğer bir deyişle, şeker düzeyi düşük olan vişne, kilo kontrolünde önemli bir görev üstleniyor. Michigan Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar, antosiyanin maddesinin kolesterolün, kan şekerinin düşürülmesi ve karaciğerde daha az yağ birikimi konusunda çok etkili olduğunu ortaya çıkarıyor. Vişne ise, antosiyanin açısından en zengin meyveler arasında yer alıyor.

    Beslenme uzmanları, günlük antioksidan ihtiyacının karşılanması adına günde 3,000 – 5,000 ORAC (Oksijen Radikalleri Emilme Kapasitesi) ünite alınmasını öneriyor. Yaklaşık 100 gram vişne suyu konsantresinde ise, 12,800 ORAC ünite bulunuyor. Bu da gösteriyor ki, günde bir bardak olarak tüketilecek vişne suyu, vücudun antioksidan

    Doğal ağrı kesici

    Michigan Eyalet Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, “antosiyanin” olarak bilinen kırmızı kimyasalların aynı zamanda kas ağrılarını hafifletebileceği belirtiliyor. Spor egzersizleri ve ağırlık çalışmalarının hemen sonrasında oluşan geçici kas zedelenmelerinde, içeriğindeki antosiyanin sayesinde vişne etkin rol oynuyor. Yaklaşık olarak 100 – 120 vişnenin antosiyanin içeriğine sahip olan bir şişe vişne suyu, ağrı kesici yerine doğal ve keyifli bir alternatif sunuyor.

  • Akdeniz Diyeti

    Akdeniz Diyeti

    Bitkisel kaynaklı besinler, çeşitli kronik hastalıkları, özellikle koroner, kalp hastalığı ve bazı kanser türlerini geriletiyor.

    Akdeniz yemeklerinin önemli bir kısmını sebzeler oluşturur, yıl boyu her mevsimde bol olan sebze sıkça yenilir. Yemek hazırlanırken mümkün olduğunca yiyeceğin doğallığını bozmadan pişirmeye özen gösterilir. Yemeklerde ağız tadı önemli olduğu kadar, görünüşe de çok önem verilir ve göze hitap etmesi için doğal garnitürlerle (yeşil veya siyah zeytin, yeşil sebzeler, kuru üzüm kullanılır) süslenir.

    Günümüzde bitkisel kaynaklı besinlerin daha fazla yenmesi önerileri bunları yüksek miktarda tüketen popülasyonlarda, çeşitli kronik hastalıkların, özellikle de koroner, kalp hastalığının ve bazı kanserlerin daha seyrek görülmesinden dolayıdır.

    Akdeniz ülkelerinin sıcak iklimine ve sağlığa en uygun olan bu beslenme şekli yaz için en uygun diyettir. Akdeniz sahillerinin damak tadının simgesidir Bu beslenme şekli kırmızı ete az yer verir; balık, tahıl, sebze meyve ve lif ağırlıklıdır, zeytinyağı en önemli besindir, süt yoğurt ve peynir protein kaynağı olarak balık ile birlikte yer alır. Bu beslenme tipi kalp damar hastalıkları ve kansere karşı koruyuculuk ile uzun ve kaliteli bir yaşamın temel anahtarıdır.

    Akdeniz Diyeti

    Sabah
    1 dilim tam çavdar ekmeği (erkekler için iki dilim)
    50 gram lor peyniri
    1 tatlı kaşığı zeytinyağı, kekik, pul biber, taze fesleğen
    Domates, yeşilbiber, maydanoz
    Şekersiz açık çay

    Ara öğün
    1 dilim karpuz

    Öğle
    1 kâse mercimek salatası
    1 dilim az yağlı beyaz peynir
    1 dilim tam çavdar ekmeği

    Ara öğün
    1 dilim peynir (erkekler için iki dilim peynir)
    2 kepekli grisini (4 kepekli grisini)
    5 yeşil zeytin

    Akşam
    6 çorba kaşığı kıymalı bezelye
    3 çorba kaşığı bulgur pilavı (erkekler için 4 çorba kaşığı bulgur pilavı)
    Cacık veya ayran

    Ara
    1 şeftali
    10 fındık

    Diyette dikkat edilmesi gerekenler
    Gün boyunca 4-5 fincan açık ve şekersiz siyah çay, daha fazla miktarda şekersiz bitki çayı ile en fazla 2 fincan kahve içilebilir.

    Su tüketimi kadınlar için günlük en az 8-10 bardak, erkekler için ise en az 10-12 bardak olmalıdır. Gerekli durumlarda alkol tüketimi kadın için haftada 2-3 kadeh, erkek için 4-5 kadeh ile sınırlandırılmalı ve şarap tercih edilmelidir.

    Salatalara 1 tatlı kaşığı zeytinyağı yeterlidir.

    Sebze yemeklerinde 1 kg için 2 çorba kaşığı zeytinyağı kullanılmalıdır.

    1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile 5 adet zeytin birbirinin yerine kullanılabilir.

    Bu programlar Sağlıklı Beslenme ve Diyetetik biliminin temel ilkeleri göz önünde bulundurularak düşük aktiviteye sahip sağlıklı yetişkinler için örnek olarak hazırlanmıştır.

    Kronik rahatsızlığı olanlar ile hiç sağlık muayenesinden geçmemiş olanların, hamilelik, emzirme dönemi gibi özel bir beslenme programı içinde olanların hekime danışmadan veya bir beslenme uzmanı ile şahsen görüşmeden uygulamamaları önemlidir.

    İlgili Konular ;
    İsveç Diyeti
    Glisemik indeks Diyeti nedir?
    Bikini Diyeti
    15 Günde 10 Kilo Diyetiyle Zayıflama Deneyimlerimiz

  • Göz Sağlığı İçin Yenilmesi Gereken Besinler Listesi

    Göz Sağlığı İçin Yenilmesi Gereken Besinler Listesi

    Göz sağlığı için yenilmesi gereken besinleri ve göz sağlığına iyi gelen besinleri sizler için araştırdık. İnsanoğlu bazı şeylerin kıymetini kaybetmeden anlamıyor. Gözünün kıymetini kaybetmeden bilenler için göz sağlığı açısından yarar ihtiva eden fayda sağlayan besinler listesini siz değerli takipçilerimizle paylaşmak istiyoruz.

    Göz Sağlığı için Yenilmesi Gereken Besinler Listesi

    Havuç: İçerisinde bol miktarda A vitamini yani Beta Karoten bulunduran havuç diğer besinlere oranla göze en çok yarar sağlayan besin kaynağıdır. Göz sağlığını düşünen insanların bol miktarda A vitamini alması gerekmektedir. A vitamini ihtiyacınızı havuçtan karşılayabilirsiniz. Mümkün mertebe havucu pişirmeden tüketiniz.
    Biftek: İyi bir çinko kaynağı olan biftek tüketilerek vücudunuzun ve gözlerinizin gereksinim duyduğu çinkoyu sağlayabilirsiniz.

    Omega 3 ve Omega 6 değerleri yüksek olan besinler hem beyin hem de göz sağlığınız açısından önemlidir. Soya yağı, Ceviz ve keten tohumu omega 3 ve omega 6 alabileceğiniz temel besin kaynaklarıdır.
    Fıstık: İçerisinde bulunan E vitamini sayesinde bünyeyi kronik göz hastalıklarına karşı koruyan önemli bir kuru yemiş türüdür.

    Hepinize sağlık kokan uzun bir yaşam dileriz.

    İlgili konular ;
    Göz Sağlığı İçin Yenilmesi Gereken Besinler Listesi

  • Tatlı istediğinizde meyve yiyin!

    Tatlı istediğinizde meyve yiyin!

    Hem tatlı isteğinizi bastırıp, hem de daha az kalori almak istiyorsanız, tatlı yerine meyve yemeyi tercih edin!

    Greyfurt (1 adet: 50 kalori)

    Anavatanı Çin ve Hindistan’dır. Ancak günümüzde birçok türü çeşitli bölgelerde yetiştirilebilmektedir. Greyfurt sizin tatlı ihtiyacınızı giderebilecek bir meyvedir. Ancak yapılan araştırmalar greyfurt suyunun bazı ilaçların etkilerini arttırdığı ve ölümle sonuçlanabilecek zararlı yan etkiler ortaya çıkardığını göstermiştir. Bu nedenle ilaç kullanan kişilerin greyfurttan uzak durmaları gerekmektedir.

    Neye iyi gelir
    – Soğuk algınlığına iyi gelir.
    – Sindirimi uyarır.
    Diş etlerinin kanamasını azaltır.
    – Kılcal damarlardaki kan dolaşımını hızlandırır.
    – Mide ve pankreas kanserlerine yakalanma riskini azaltır.
    – Tansiyonu dengeler.
    – İdrar sökücü özelliği vardır.

    Karpuz (100 gr: 30 kalori)

    Sıcak havalarda kaybettiğimiz su ve mineralleri karpuz yiyerek geri kazabilirsiniz. Hem ferahlatıcı hem tok tutucu özelliği sayesinde yaz aylarının vazgeçilmez meyvesi olan karpuzu istediğiniz kadar yiyebilirsiniz. Ancak dikkat çekilmesi gereken bir nokta var. Yanında beyaz peynir yiyerek zayıflamayı beklemeyin. Beyaz peynir yiyerek susturmanız gereken tatlı ihtiyacınızı da azaltamamış olacaksınız.

    Neye iyi gelir
    – Böbreği temizler.
    Astım, damar tıkanıklığı, diyabet, kolon kanseri ve kireçlenme gibi hastalıklara iyi gelir.
    – Tatlı, sulu karpuz doğada bulunan en önemli antioksidanlarla doludur.
    – Bağışıklık sistemini güçlendirir.
    – Karpuz çekirdeklerindeki Cucurbocitrin adlı madde kan basıncını düşürmeye ve düzenlenmeye yardımcı olur.
    – Kabuğundaki çinko, iktidarsızlığa iyi gelir.

    Kavun (100 gr: 26 kalori)

    Kavunun yüzde doksan beşini su oluşturur. A, B 1, C vitaminleri, meyve şekeri, selüloz, azotlu ve yağlı maddeler de var. Kavun gerek cildi tazeler, ona canlılık ve güzellik kazandırır. İsmi estetik tarihine geçen ünlü güzellerin ve artistlerin pek çoğu ciltlerindeki gerginlik ve tazeliği kavuna borçlu olduklarını söylerler.

    Neye iyi gelir
    – Kanı temizler.
    – Antioksidan özelliği vardır.
    – Endişe ve uykusuzluğa iyi gelir.
    – Bağırsak ve cilt kanserine karşı Amerikan Kanser Enstitüsü tarafından tavsiye edilmiştir

    Kayısı (1 adet: 15 kalori)

    Kayısı yemeklerden sonra yenildiği zaman hem sindirimi kolaylaştırır hem de tatlı ihtiyacınızı giderir. Ancak yeme işini çok abartırsanız ishale yol açabilir.

    Neye iyi gelir
    – Kan yapıcıdır, kansızlığa iyi gelir.
    – Güzel bir cilt ve saç için olumlu etkileri vardır.
    – Özellikle akciğer kanserinin önlenmesinde yardım eder.
    – Kalp hastalıklarının ve kataraktın önlenmesinde yardımcıdır.
    – Kemik erimesinin önlenmesine faydalıdır.
    – Sinirleri gevşetip uyku verir.
    – Kabızlık çeken ve sindirim sisteminde sorun yaşayanlar için faydalıdır.
    – Sabahları aç karnına yenilen kuru kayısı sindirim açısından faydalı olmanın yanı sıra cilde de canlılık katar.

    Kiraz (100 gr: 70 kalori)

    Mucize meyve olarak adlandırılan kirazın da faydaları saymakla bitmiyor.Araştırmalara göre günde 20 tane kiraz yerseniz bu 1 aspirin almakla eşdeğer. Ayrıca içerdiği meyve şekeri levüloz rahat sindirilebildiği için, şeker hastaları da kirazı yanında protein kaynağı besinlerle birlikte tüketebilir.

    Neye iyi gelir
    – Güçlü bir ağrı kesicidir, 20 kirazda 12-25 miligram arası antoksiyanin maddesi bulunduğu ve bu maddenin ağrı kesici – etkisinin Aspirinden on kat daha fazla olduğu tespit edilmiştir,
    – Kolesterolü ve kan şekerini düşürür,
    – Kirazlarda bulunan flavanoidler vücuttaki zehri temizler, antioksidan etki yapar.
    – Kabızlık gidericidir.
    – Nikotinin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
    – Böbreklerin taş ve kum yapmasını önler ve varsa zamanla döker.
    – Safra kesesi taşının dökülmesine de yardımcı olur.
    – Yüzde oluşan sivilcelerin giderilmesini sağlar.

    Papaya (Orta boy bir papaya: 54 kalori)

    Özellikle Güney Afrika, Latin Amerika, Avustralya ve Hawaii de bulunabilen bu tropikal meyveyi artık ülkemizde de bulabiliyoruz. Diğer benzer tropikal meyvelerde olduğu gibi etlerin yumuşatılması sırasında kullanılmaktadır. Özellikle Hindistan’da et yemeklerine papaya ilave edilerek etin daha yumuşak ve daha kolay sindirilebilir hale gelmesi sağlanır. Tayland ve Asya yemeklerinde de sıkça kullanılır. Papaya, taze olarak tüketilmesinin yanı sıra, meyve salatalarında, meyve suyu olarak, pasta yapımında kullanabilirsiniz

    Neye iyi gelir
    – Papayanın suyu ilt bozukluklarına iyi gelir.
    – Kırılmış omurga tedavilerinde kullanılır.
    – Sindirimi kolaylaştırır.
    – Kilo ve yağ oluşumunu engeller.
    – Kanser oluşumunu engeller.

    Şeftali (1 adet : 46 kalori)

    Şeftalinin en önemli özelliği kadifemsi dokusudur. Bu dokudan hoşlanmayanlar tüysüz bir türü olan nektarini tercih edebilirler. B ve C vitaminleri açısından oldukça zengin olan bu meyvenin tadına da doyum olmaz.Şeftali taze olarak tüketilmesinin yanında komposto reçel ve meyve suyu olarak da tüketilir. Çiçekleri kaynatılıp suyu içilirse bağırsak solucanlarını düşürür. Şeftali soyulup ezildikten sonra yüze maske yapılırsa özellikle kuru ve yorgun ciltlere iyi gelir.

    Neye iyi gelir
    – Kalp rahatsızlıklarına ve kansere karşı korur.
    – Sindirim sistemini çalıştırır, hazmı kolaylaştırır.
    – Böbreklerin ve safra kesesinin düzenli çalışmasını sağlar.
    – İdrar sökücüdür.

    Yaban Mersini (100 gr: 63 kalori)

    Yaban mersini Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Amerika’da Kayalık Dağlar’dan gelen uzun ömürlü bir bitkidir. Amerikan çay üzümlerine benzer meyveleri olan bir çalı bitkisidir. Aynı zamanda kızılcık meyve ailesi ile de ilgilidir. Ülkemizde yaban mersinine farklı bölgelerde farklı isimler verilmektedir. Örneğin Rize’de likapa, Trabzon’da Ligarba, Lifos veya Trabzon Üzümü, Artvin’de Morsivit veya Mahabak, Giresun’da Çalı Çileği, diğer bölgelerde ise Ayı Üzümü, Çay Üzümü veya Çoban Üzümü deniliyor.

    Neye iyi gelir
    – Güçlü bir antioksidandır.
    – Görme bozukluklarına iyi gelir.
    – İdrar yolu enfeksiyonlarına iyi gelir.
    – Alzheimer hastalığının oluşumunu engelleyebileceğine dair araştırma sonuçları olmuştur.
    – Güçlü bir şeker düşürücüdür.
    – Damar sertliği ve varise iyi gelir.

    Dut (100 gr: 90 kalori)

    Dut’un ilk başta kalorisi yüksekmiş gibi gelse de çok az dut yiyerek ona alternatif olarak yiyeceğiniz tatlılardan çok daha az kalori alabilirsiniz. Üstelik faydaları da saymakla bitmez. Özellikle ipek yapımı ile Çinliler tarafından tüm dünyaya yayılan dutun meyvesi kadar yapraklarının da çok faydalı olduğu biliniyor. Dut yaprağını kaynatarak içebilirsiniz. Dutun, meyve olarak faydaları kadar ağacı da birçok alanda kullanıyor. Dut ağacının tahtasının sert, dayanıklı ve sıkı zerreli olduğu için özellikle tenis raketi, sörf tahtası ve bot gibi spor ekipmanı yapımında kullanıyor. Öte yandan, dut ağacından beslenen zararlı böcek olmadığı için herhangi bir tarım ilacı da kullanılmıyor. Bu nedenle dut dünyanın en ekolojik ürünlerinden biri olarak sayılıyor.

    Neye iyi gelir
    – Kanseri önleyici bir maddeye sahiptir.
    – Kolestrolü dengeler.
    – Yüksek kan şekerini düşürür.
    – Beden ve zihin gevşetici özelliğe sahiptir.
    – İdrar söktürücüdür.
    – Ateş düşürücüdür.

    Çilek (100 gr: 30 kalori)

    Çilek hem tatlı ihtiyacınızı gideren hem de şeker oranı çok yüksek olmayan bir meyvedir. Alerjiniz yok ise tatlı isteğinizi çilek yiyerek geçirebilirsiniz. Çilekte bol miktarda demir ve fosfor bulunmaktadır.

    Neye iyi gelir
    – Strese iyi gelir, sakinleştirici etkisi vardır.
    – Sigara dumanının etkilerini azaltır. Sigara içilen bir odadayken gün boyunca ağza iki çilek atılması önerilir.
    – Çocuk felci ve ağız-deri yaralarına yol açan virüsleri öldürücü etkisi vardır.
    – Kansere yakalanma riskini azaltır.
    – Mide ve bağırsak zayıflıklarını giderir.
    – Safra kesesi hastalıklarına iyi gelir.
    – Yüksek ateşi düşürür.
    – Dişlere ve diş etlerine iyi gelir, diş taşlarının oluşmasını engeller.
    – Cilde canlılık kazandırır.

  • Adım Adım Dukan diyeti

    Adım Adım Dukan diyeti

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada “aç kalmadan zayıflama yöntemi” olarak biliniyor. Dr. Öz, Dukan diyetinin adımlarını mercek altına aldı.

    Henüz Dukan diyetini duymamış olan varsa, yakında duyacağından eminim. Bu yeni trend bütün Avrupa’yı sarmış durumda. Prenses Kate Middleton bile kilo almadan istediğinizi yiyebildiğiniz bu diyeti uygulayanlardan. Kulağa gerçek olmayacak kadar iyi geliyor, öyle değil mi?
    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor.

    Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlıyor. Haftada iki kere “kutlama öğünü” diye adlandırılan, istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.
    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bence, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyorum.

    Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin.