Etiket: Meme Kanseri ile Mücadele Projesi

  • Meme kanserine karşı Her ayın 10’u, 10 dakika

    Meme kanserine karşı Her ayın 10’u, 10 dakika

    Universal Hastaneler Grubu, Şişli Belediyesi işbirliği ve Kansersiz Yaşam Derneği desteği ile Türkiye’nin ilk meme okulu olan “Universal Meme Okulu” projesini hayata geçirdi. Proje, meme kanserinin tedavisi için hayati önem taşıyan erken teşhis konusunda duyarlı ve bilinçli bir toplum oluşturup, kadınlara meme kanserinin önlenebilir ve erken teşhisinde de tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu anlatmayı amaçlıyor. “Her ayın 10’u, 10 dakika” sloganı ile bu hastalığa karşı duyarlılık oluşturmayı hedefleyen okulda kadınlar hem kendi kendilerine meme muayenesi yapmayı öğrenecekler hem de meme kanseri öncesi, tedavisi ve sonrası hakkında bilgilendirilecekler.

    Universal Hastaneler Grubu meme kanserini kadınların korkulu rüyası olmaktan çıkaracak “Universal Meme Okulu” projesini hayata geçirdi. Şişli Belediyesi işbirliği ve Kansersiz Yaşam Derneği desteği ile gerçekleştirilen projede kadınlar Türkiye’nin ilk meme okulunda kansere karşı bilinçlenecek, erken teşhis için kendi kendine muayene yöntemlerini öğrenecek ve bu bilinçle de toplum içerisinde hastalıkla ilgili şikayetlerini daha rahat ifade edebilecekler.

    “Universal Meme Okulu”nun faaliyete geçmesi nedeniyle Şişli Belediyesi Başkanı Mustafa Sarıgül, Universal Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Azmi Ofluoğlu, Genel Müdürü Dr. Mahir Turan ve Kansersiz Yaşam Derneği Başkanı Dida Kaymaz’ın katıldığı bir basın toplantısı düzenlendi.

    Universal Hastaneler Grubu Genel Müdürü Dr. Mahir Turan da Universal Meme Okulu projesini tanıtırken şu bilgileri aktardı:

    Bir sosyal sorumluluk projesi olmanın ötesinde, uzun soluklu bir girişim olarak planladığımız Universal Meme Okulu, ülkemizde bir ilk olma özelliği taşıyor. Meme kanserinin sadece belirli gün ve haftalarda gündemde kalmasının önüne geçerek tüm yıla yayılan aktivitelerle okulumuz, erken teşhis bilincinin insanlarımızın hayatının bir parçası olmasını sağlayacak. İstatistikler, meme kanseri riskine karşı takip edilen kadınlarda kanserin çok erken tespit edilebildiğini ve meme kanserine bağlı ölümlerde yüzde 30 oranında azalma olduğunu gösteriyor. Universal Meme Okulu’nda kadınlara meme kanserini tanıtacak, kanser işaretleri hakkında bilgi verecek, risk unsurlarını anlatacağız. ‘Her Ayın 10’u, 10 dakika’ sloganıyla kadınlara yaptığımız kendi kendini muayene çağrısı, projemizin temel unsurlarından birini oluşturuyor. Projede her kesimden kadınlara eğitim verirken, doktor ve sağlık personeline yönelik eğitim programları da hazırlayacağız. Universal Meme Okulu’nun en önemli başarısının, meme kanserinin erken teşhisle önlenebilir bir hastalık olduğunu öğreterek kadınlar için korkulu bir rüya olmaktan çıkarmak olacağına inanıyorum.

    Amaçlarının meme kanseri konusunda toplumsal bilinci güçlendirerek hastalıkla ilgili tabuları yıkmak olduğunu belirten Universal Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Azmi Ofluoğu şunları söyledi:
    Meme kanseri ülkemizde kadın sağlığını ve yaşam kalitesini en çok tehdit eden hastalıkların başında geliyor. Hastalık kadının fiziki ve ruhsal durumunu, sosyal ilişkilerini, kısaca hayatının tümünü etkiliyor. Kadınlar bu hastalığın erken teşhis ile kolaylıkla tedavi edilebilir bir hastalık olduğunun yeterince bilincinde değiller. Bizler ‘ayıptır konuşulamaz’ tabusunu kırarak bu hastalığı konuşulabilir hale getirmek için bir adım attık. Türkiye’ de ilk kez sadece bu alanda eğitim verecek olan okulumuzu kurarak büyük bir eksiği gideriyoruz. ‘Bana olmaz’ anlayışından uzak ‘erken teşhis’ ile hayat kurtaracak bir projenin öncüsü olduk. Önümüzdeki dönemde daha da gelişip büyüyecek Universal Meme Okulu projesinin birçok kadının hayatını değiştireceğine inanıyorum.

    Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül de, kadın sağlığını korumayı amaçlayan Universal Meme Okulu projesinin bir parçası olmaktan mutluluk duyduklarını belirtti. Sarıgül şöyle konuştu:

    Ülkemizde toplum sağlığının geliştirilmesi konusunda yerel yönetimlere önemli görev ve sorumluluklar düşüyor. Biz, Şişli Belediyesi olarak tüm yurttaşlarımıza en kaliteli sağlık hizmetlerinin ulaştırılması konusunda elimizden gelen tüm gayreti gösteriyor, desteği veriyoruz. Universal Hastaneler Grubu ile gerçekleştirdiğimiz işbirliği ise, bu alanda yürüttüğümüz çalışmalara güzel bir örnek oluşturuyor. Universal Hastaneler Grubu hekimlerinin, kadınların meme kanserine karşı daha güçlü durmalarını sağlayacak tüm bilgi ve donanımı büyük bir titizlik ve uzmanlık ile sunacaklarından kuşku duymuyorum. Şişli Belediyesi olarak kadın sağlığı konusunda böylesine önemli bir projenin bir parçası olmaktan mutluluk duyuyoruz.

    Kansersiz Yaşam Derneği Başkanı Dida Kaymaz da, meme kanseri konusunda kadınların bilinçlerinin güçlendirilmesine verilecek desteğin ve işbirliklerinin önemine değinerek şunları aktardı:

    Kadın hayatını ve yaşam kalitesini tehdit eden hastalıkların başında gelen meme kanserine karşı, kadınlarla el ele, bilinçli bir mücadele yürütmemiz gerekiyor. Kansersiz Yaşam Derneği yönettiği, destek verdiği ve hayata geçirdiği projelerle kadınların meme kanserine karşı bilinçlendirilmesi amacıyla faaliyetlerini sürdürüyor. Çalışmalarımızın başarısında, toplumun her kesiminden gelecek destek önemli bir rol üstleniyor. Bu anlamda, Universal Hastaneler Grubu ve Şişli Belediyesi’nin bu projede bir araya gelmesi çok değerli. Universal Meme Okulu’nu, bugüne kadar bu alanda hayata geçirilmiş en etkili projelerden biri olarak görüyor projenin, Türkiye’de meme kanserine karşı yürütülen mücadelede bir kilometre taşı olacağına inanıyoruz.

    “Her ayın 10’u, 10 dakika” hayat kurtarır

    Universal Meme Okulu, meme konusunda uzman, dünyanın önde gelen hekimlerinin üye olduğu uluslararası “EAoS” (Avrupa Meme Bilimi Akademisi) kuruluşunun temsilcilerinin de arasında olduğu Universal Hastaneleri uzman hekimlerinin yönetiminde faaliyet gösterecek. Okulda kadınlar, hekimler ve sağlık çalışanlarının bilinçlendirilmesi konusunda eğitim ve sağlık kontrolleri başta olmak üzere bir dizi etkinlik yapılacak ve tıpkı bir okul gibi bu çalışmaların sürekliliği sağlanacak. “Her ayın 10’u, 10 dakika” sloganı ile gerçekleştirilecek olan kendi kendine meme muayenesi eğitimi, eğitim programının temel unsurunu oluşturuyor. Kadınlar eğitimlerde ayda sadece 1 kere kendi kendilerini muayene etmeyi öğrenecekler.

    Universal Meme Okulu’na kayıt yaptıran kadınlar meme kanseri konusunda eğitilecek, kendi kendine meme muayene programlarına katılacak. Kontrol tarihleri katılımcılara SMS ve e-mail yoluyla hatırlatılacak. Kadınlar ayrıca proje kapsamında ilerleyen dönemlerde düzenlenecek etkinliklere de davet edilecek.

    Multi-Disipliner Eğitim

    Universal Meme Okulu’ndan isteyen her kadın ücretsiz olarak yararlanabilecek. Universal Hastaneler Grubu’nun genel cerrahi, göğüs hastalıkları, jinekoloji ve onkoloji uzmanları tarafından verilecek eğitimler Şişli

    Belediyesi’ne bağlı Halk Sağlığı Merkezleri’nde ve Universal İtalyan hastanesinde düzenlenecek. Eğitimler toplam 18 saat sürecek.

    Universal Meme Okulu ile ilgili detaylı bilgiye www.memeokulu.com adresli web sitesinden ulaşmak mümkün.

    Universal Hastaneler Grubu Hakkında
    Kurulduğu 1974 yılından bu yana büyüyerek gelişen Universal Hastaneler Grubu, 1,500’e ulaşan yatak kapasitesine sahip genel ve branş (onkoloji) hastaneleriyle, Türkiye’nin en büyük özel hastane zincirlerinden biridir.
    Universal Hastaneler Grubu, aralarında onkoloji, karaciğer ve böbrek nakli, tüp bebek, kardiyoloji ve kalp cerrahisi, beyin cerrahisi ve ortopedi gibi branşlarının da olduğu geniş bir hizmet yelpazesiyle dünya standartlarında, kaliteli, güvenilir ve en üst düzeyde sağlık hizmeti sunmaktadır.
    Grup halen, İstanbul’da Taksim Alman, Çamlıca, İtalyan, Aksaray ve Kadıköy hastaneleri olmak üzere beş, ülke genelinde Bodrum, Bursa, Diyarbakır, İzmir, Karabük, Konya Ereğli, Manisa, Malatya ve yurt dışında ise Arnavutluk-Tiran’da olmak üzere toplam 14 hastaneyle faaliyet göstermektedir. Bilgi için: www.uhg.com.tr

  • AVON Meme Kanseri ile mücadele projesi

    AVON Meme Kanseri ile mücadele projesi | 1

    Meme Kanseri araştırmasının
    sonuçları açıklandı

    AVON Türkiye’nin 15 yıldır sürdürdüğü Meme Kanseri ile Mücadele Projesi, erken teşhis imkanlarının geliştirilmesine yönelik faaliyetlerle devam ediyor. Meme Kanseri ile Mücadele Projesi’nin 15. yılında Türkiye’de meme kanseri araştırması yapan AVON Türkiye, araştırmanın sonuçlarını, projenin yeni sözcüsü Nükhet Duru ve Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk’un katılımıyla düzenlediği bir basın toplantısıyla açıkladı.

    Sağlık alanında Türkiye’nin en uzun soluklu sosyal sorumluluk projelerinden birine imza atan AVON Türkiye, Meme Kanseri ile Mücadele Projesi’nin 15. yılını, Türkiye genelinde gerçekleştirdiği bir araştırma ile karşılıyor.

    Ipsos KMG bağımsız araştırma şirketi tarafından yapılan araştırma; Türkiye’nin 12 farklı ilinde 18-65 yaşları arasında 1.300 kadınla telefon görüşmeleri ile gerçekleştirildi. AVON, kadınların meme kanseri ile ilgili algı ve bilinç seviyesi ile ilgili ışık tutan çalışmanın çarpıcı sonuçlarını düzenlediği basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaştı.

    Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk ve projenin yeni sözcüsü Nükhet Duru’nun da katılımı ile gerçekleşen basın toplantısında, meme kanserinin Türkiye’deki dağılımından erken teşhis olanaklarına; hastalıkla ilgili bilinçten iyileşme sürecine kadar pek çok cepheden meme kanseri hakkında veri ortaya çıktı.

    AVON Meme Kanseri ile mücadele projesi | 2

    Çağla Özdoğan: “AVON, Meme Kanseri ile Mücadele Projesi çerçevesinde 50 ülkede 725 milyon dolarlık fon oluşturdu

    Basın toplantısında konuşan AVON Pazarlama Grup Müdürü Çağla Özdoğan, AVON’un kadınların kadınlar için çalıştığı bir şirket olduğunu vurgulayarak, “Kadın sağlığı tüm dünyada AVON’un son derece duyarlı olduğu bir konu. Dünyada kadın sağlığı projelerine en çok fon ayıran şirket olan AVON, meme kanseri çalışmalarının da en büyük destekçisi konumunda. AVON, 1992 yılından beri ‘Meme Kanseri ile Mücadele Kampanyası’ çerçevesinde 50 ülkede 725 milyon dolarlık fon oluşturdu. Bu fon ise, kadınlarda en çok görülen kanser türü olan meme kanserine karşı mücadelede kullanılmaktadır” dedi.

    AVON Türkiye olarak 2 milyon TL’ye yakın fon topladık

    AVON Türkiye olarak, kadınları tehdit eden en büyük sağlık sorunlarından biri olan meme kanseri konusunda genel kamuoyunu ve özellikle de kadınları bilgilendirmeyi ve korunma yöntemleriyle ilgili bilinç seviyesini artırmayı amaçladıklarını vurgulayan Özdoğan, “Proje kapsamında bugüne kadar AVON kataloglarında ve internet sitesinde yer alan Meme Kanseri ile Mücadele Ürünleri’nin satışı ve bağışlarla 2 milyon TL’ye yakın fon topladık. Bu fon sayesinde birçok kadına ulaştık ve birçok ilke imza attık” dedi.

    Özdoğan: “Her 3 kadından 1’inin hayatı meme kanserinden etkileniyor

    Ipsos KMG tarafından AVON adına yapılan araştırmaya göre, Türkiye’de her 3 kadından 1’inin ailesinde meme kanseri geçirmiş bir kişi bulunduğunu ve dolayısıyla her 3 kadından 1’inin hayatının meme kanserinden etkilendiğini belirten Çağla Özdoğan: “Ancak ne yazık ki, Türk kadınlarının %64’ü meme kanserine karşı kontrol için hiçbir aksiyon almıyor. Kadınların %85’i meme kanserinde erken teşhisin öneminin farkında ve erken teşhis edildiğinde meme kanserinin %68 oranında iyileşebileceğine inanıyor. Gerçekte erken teşhisle hayat kurtarmak %90 oranında mümkün. Erken teşhis edildiğinde hastalığın tedavi edilme oranı, kadınlarımızın düşündüğünden çok daha yüksek. Demek ki kadınlara erken teşhisin önemini anlatmak için daha çok çalışmalıyız. Kadınlar her ne kadar erken teşhisin öneminin yüksek oranda farkında olsa da 10 kadından sadece 4’ü meme kanserine karşı bir kontrol uyguluyor” dedi.

    Kadınların çoğu kendi kendine muayene yöntemini hızla öğreniyor

    Kadınların meme kanserine karşı erken teşhis için en çok kullandıkları yöntem kendi kendini muayene olduğunun altını çizen Özdoğan, “Kontrol uygulayan kadınların %72’si kendi kendini muayene ediyor. AVON Türkiye olarak son yıllarda gerçekleştirdiğimiz tüm aktivitelerde ve duyurularda kendi kendine muayenenin nasıl yapılacağını anlatıyoruz ve sevinerek görüyoruz ki kontrol gerçekleştiren kadınların çoğu kendi kendine muayene yöntemini öğrenmiş. Bundan sonraki çalışmalarımızda da bu konuya odaklanıp; meme kanserine karşı kontrolü kadınlar arasında daha yaygın hale getirmeyi hedefliyoruz” dedi.

    Yüksek sosyo ekonomik statü gruplarında ve yüksek yaş gruplarında bilinç düzeyi daha yüksek

    Meme kanserine karşı önlem alan kadınların oranının, yüksek sosyo ekonomik statü gruplarında ve yüksek yaş gruplarında daha fazla olduğunu belirten Özdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Düşük sosyo ekonomik statü gruplarında, bu konudaki bilinçlenmenin yanı sıra kontrol imkanlarının daha az olduğu da yadsınamayacak bir gerçek. Biz de, bu nedenle 2010 yılında AVONla Sağlığa Yolculuk Tırı ile 32 ili ziyaret ederek kırsal kesimdeki kadınlarımıza da ulaşıp onları da meme kanserinde erken teşhis yöntemleri ile tanıştırdık. Bu çalışmalarımıza önümüzdeki yıllarda da devam ediyor olacağız.

    Kontrol konusunda harekete geçmelerini sağlamak için önümüzde daha uzunca bir yol var

    Konuşmasını tüm sonuçlardan çıkan ana mesajı vererek kapatan Özdoğan; “Türk kadınları meme kanserinde kontrol ve erken teşhisin önemi hakkında giderek daha fazla bilgi sahibi olsalar dahi; kontrol konusunda harekete geçmelerini sağlamak için önümüzde daha uzunca bir yol var. Biz şimdiye kadar yaptığımız çalışmalarda bilinçlendirmenin önemine hep inandık ve bundan sonra da bu doğrultuda çalışmalarımıza devam edeceğiz. Fakat önümüzdeki dönemde kadınları kontrollerini yapmaları için harekete geçirecek çalışmalar yapmayı ve 15. yılımızda 15.000 kadına ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.

    Prof. Dr. Tezer Kutluk: “Dünyada yaklaşık 25.000.000 kanserli hasta var

    Toplantıya katılan Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk “Kanser bir halk sağlığı sorunudur, şu an dünyada yaklaşık 25.000.000 kanserli var ve her yıl 12.7 milyon kişi kansere yakalanmakta. Ayrıca her yıl 7.6 milyon kişi kanserden ölmekte. Böyle gittiği takdirde 2030 yılında dünyada her yıl kansere yakalanan insan sayısı 21.4 milyona erişecektir. Bu açıdan kanserle mücadele acil eylem gerektirmektedir” dedi.

    Türkiye’de meme kanseri bir halk sağlığı sorunudur

    Meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunun altını çizen Kutluk sözlerine şöyle devam etti: “Meme kanseri halk sağlığı açısından özel bir önem taşımaktadır. Her yıl dünyada 1.3 milyon kadın meme kanserine yakalanmakta ve meme kanseri kadınlardaki tüm kanserlerin dörtte birini oluşturmaktadır. Kadın kanserlerinde birinci ölüm nedeni meme kanseri olup, her yıl 450 binden fazla kadın meme kanserinden ölmektedir.

    Meme kanserinde erken tanı daha fazla teşvik edilmeli

    Güncel tıp uygulamalarında meme kanserinden iyileşme oranlarının %90’lara çıktığını belirten Prof. Dr. Kutluk, “Buna rağmen bu değer ülkemizde halen %60’lar düzeyindedir. Bu noktada, hepimize büyük görevler düşmektedir. Meme kanserinin erken tanısı mümkün olduğu halde, ülkemizde meme kanserinde erken tanının daha fazla teşvik edilmesi gerekmektedir” dedi. “Meme kanseri; erken tanı konulması durumunda iyileşme oranlarının çok yüksek olduğu bir kanser türüdür” diyen Prof. Dr. Tezer Kutluk; “Korunma, erken tanı ve tedavi ile meme kanseri bir tehlike olmaktan çıkarılabilir” diyerek sözlerini bitirdi.

    Nükhet Duru: Yaşamdaki en önemli zenginliğimiz sağlığımız

    AVON Meme Kanseri ile mücadele projesi | 3AVON Meme Kanseri ile Mücadele Projesi’nin yeni sözcüsü Nükhet Duru, toplantıda bir kadın, bir sanatçı, bir anne ve bir evlat olarak bulunduğunu belirterek, “Zaman geçtikçe, yaşamdaki en önemli zenginliğin sağlığımız olduğu gerçeğine yakınlaşıyoruz. Bunu özümsüyor ve sağlığımızın kıymetini daha da iyi anlıyoruz. Biz kadınlar bizlere bahşedilmiş korumacı, anaç özelliklerimizle çevremizdeki herkese kol kanat gererken, belki en çok kendimizi, kendi sağlığımızı ihmal ediyoruz” dedi.

    Ben de her yıl düzenli kontrol yaptırıyorum

    Güçlü ve sağlıklı bir toplum için, kadın sağlığının çok önemli olduğunun altını çizen Duru sözlerine şöyle devam etti: “AVON’un yaptığı araştırma ve değerli hocamızın ifadesinden de anlıyoruz ki, kadınlar arasında en yaygın hastalıklardan biri meme kanseri. Ve yine anlıyoruz ki; erken teşhis olanaklarına erişmemiz durumunda bu hastalıktan kurtulmak zor değil. Ben yıllardır meme kanserinden korkmuyorum. Çünkü her yıl düzenli olarak kontrollerimi yaptırmayı da ihmal etmiyorum. Meme kanseri ile mücadele yollarını topluma ne kadar iyi anlatabilirsek, o kadar çok kadınımız bu hastalıktan yara almadan kurtulabilecek ve yaşamlarına devam edecekler.

    AVON’un kadın sağlığı için çabası beni yürekten etkiledi

    AVON’un meme kanseri ile mücadele alanında yürüttüğü sosyal sorumluluk projelerini bir kadın olarak yakından takip ettiğini belirten Duru, “Kadınlar için çalışan bir marka olan AVON’un, kadınların sağlıklarını da düşünüyor olması ve bunun için çalışması beni yürekten etkiledi. Değerli AVON yetkililerinin bana yapmış olduğu bu teklife de bu sebeple hiç düşünmeden evet dedim. Bundan sonra gerek konserlerimle gerek yapılan etkinliklere vereceğim destekle bu projenin içerisinde aktif olarak yer alacak olmanın heyecanı içerisindeyim. Bugün burada bulunmaktan dolayı çok mutluyum ve bu fırsatı bana verdiği için AVON’a teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

    ARAŞTIRMA HAKKINDA KISA NOTLAR…

    • Araştırma, Kasım- Aralık 2010’da 12 farklı ilden 18-65 yaş arası 1,300 kadınla telefon görüşmesi şeklinde gerçekleştirildi.

    • Araştırmaya katılan her üç kadından biri “Meme kanseri olan ya da geçirmiş akrabanız var mı?’ sorusuna evet yanıtını verdi.

    • Araştırma sonuçlarına göre meme kanseri konusunda hissedilen en baskın duygu korku ve endişe.

    • Araştırmaya katılan kadınların yüzde 64’ü meme kanserine karşı herhangi bir önlem almıyor.

    • Kadınların %85’i meme kanserinde erken teşhisin öneminin farkında ve erken teşhisle kurtulma oranının %68 olduğunu düşünüyorlar. Oysa bu oran yüzde 90.

    • Meme kanserine karşı önlem alan kadınların yüzde 72’lik çoğunluğu kendi kendine muayene yöntemini tercih ediyor.

    • Kadınların yüzde 60’ı düzenli doktor kontrolünü, meme kanserinden korunmak için alınması gereken ilk önlem olarak görüyor.

    • Sosyoekonomik statü yükseldikçe, meme kanserine karşı doktora gitme oranı da artıyor.

    • Araştırmaya katılanların sadece yüzde 27’si daha önce mamografi çektirdiğini beyan etti.

    • 55 yaşın üstündeki kadınların yarısından fazlası bugüne kadar mamografi çektirdiklerini söylerken; bu grubun yüzde 40’ı her yıl mutlaka bir kez mamografi çektirdiklerini belirtiyor.

    • Sosyoekonomik yükseldikçe mamografi çektirme oranları da artıyor.

    • Kadınların %87’si meme kanserine karşı kontrole gitmek için doktor tavsiyesine önem veriyor.

    • Dünyada her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanıyor.

    • Meme kanseri ERKEN TEŞHİS edildiğinde %90 oranında tedavi ediliyor

    2010 AVON MEME KANSERİ BİLİNİRLİK VE ALGI ARAŞTIRMASI