Etiket: kozmetik ürünler

  • Yaşlanmayı Geciktirmek Mümkün mü?

    Yaşlanmayı Geciktirmek Mümkün mü?

    Yaşlanma korkusu yeni nesil kadınlarda çok daha belirgin bir hal almış durumda. Kozmetik ürünlere olan ilginin artması bunun en net örneklerinden bir tanesidir. Markalar da harekete geçmiş durumda ve anti aging destekli ürünler ile birlikte piyasayı ele geçirdiklerini görebiliyoruz. Peki gerçekten yaşlanmayı geciktirmek mümkün mü? Cilt yapınıza uygun kozmetik ürünlerin yanı sıra evde doğal yollarla da bunu sağlamanız mümkündür. Dilerseniz neler yapabileceğinize de hep birlikte göz atalım…

    Yaşlanmayı Geciktirmek Mümkün mü? | 1

    Uyku, Gerçek Bir Anti Aging Etkisi Sunuyor

    Zihinsel ve bedensel rahatlamanın en doğal yollarından bir tanesi hiç şüphesiz düzenli ve sağlıklı uykudan geçiyor… Uyku düzenini sağladığınız takdirde her iki anlamda da kendinizi daha iyi hissedeceksiniz ve uzmanlar, uykunun doğal bir anti aging etkisi yarattığını ifade ediyor. Yoğun iş hayatı, stres ve endişeden uzak kaldığınız uyku anı, yaşlandırmayı geciktiren doğal yöntemlerden bir tanesidir.

    Yaşlanmayı Geciktirmek Mümkün mü? | 2

    Kalori Kontrolü Yaşlanmayı Geciktiriyor

    Kalori kısıtlaması ile birlikte telomeraz aktiviteleri de belli oranda artış gösteriyor… Telomerlerin kısalmasını engelleyebildiğiniz takdirde ömrünüz de daha uzun olacaktır. Bunun için yapmanız gereken şey ise kesinlikle kalori kontrolü olacaktır. Tükettiğiniz gıdalarda daha kontrolü davranabilir ve kendinize bir sınırlama getirebilirsiniz. Bunun için diyetisyenlerden yardım alabilir ve uzman kontrolünde hayatınıza devam edebilirsiniz. Emin olun bu sayede daha sağlıklı ve daha uzun bir yaşam karşınıza çıkacaktır.

    Yaşlanmamak için yapılması gerekenler Tıklayın !

    Yaşlanmayı Geciktiren Mucize B3 Vitamini Tıklayın !

    Yaşlanma Karşıtı Manyetik Maske Tarifi Tıklayın !

    Erken yaşlanmanın 10 sebebi için Tıklayın !

  • Kozmetik ürünler vücutta birikip hasta ediyor

    Kozmetik ürünler vücutta birikip hasta ediyor

    Kadınlar dikkat! Daha güzel ve bakımlı görünmek için kullandığınız makyaj malzemeleri kanserojen kimyasallar içeriyor. Bu kimyasallar da zaman içerisinde vücutta birikip hasta ediyor

    Bakım ve çevre konusunda da kapsamlı araştırmalara imza atan Dr. Joseph Mercola, yine kan donduran açıklamalar yaptı.

    “Yiyemediğiniz hiçbir şeyi yüzünüze sürmeyin” diyen Dr. Joseph Mercola, kimyasal deposu makyaj malzemelerine savaş açtı. Amerikalı doktor, kozmetiklerin içerisindeki maddelerin kansere neden olduğunu söyledi.

    Dr. Joseph Mercola’ya göre cildinize sürdüğünüz kozmetik ve kremlerdeki zehir, kan dolaşımı yoluyla tüm vücuda yayılıyor. Bu kimyasallar zamanla birikiyor çünkü bunları parçalayacak enzimler bulunamıyor.

    “Toksik kimyasallardan kaçınmak istiyorsanız ‘Yüzde 100 Organik’ mührünü taşıyan ürünleri tercih edin” diyen Amerikalı doktor, üzerinde ‘Tamamen Doğal’ yazan malzemelerin de zararlı kimyasallar barındırdığını, bu yüzden içeriğinin dikkatle kontrol edilmesi gerektiğini vurguluyor.

    Paraben: Cilt ve el kremleri, her türlü losyonlar, deodorantlar ve rujdan pudraya kadar her türlü makyaj malzemesindebulunabilen bu madde, göğüs kanserine yol açabiliyor. Bu madde ürünlerde methylparaben, butylparaben, ethylparaben ve propylparaben gibi farklı isimlerle bulunabiliyor.

    BHA&BHT: Başta makyaj malzemeleri ve nemlendirici ürünlerde kullanılan bu kimyasallar, hem deride reaksiyon yaratıyor hem de kanserin kapısını aralıyor.

    Petrokimyasallar: Bu kimyasalı etiketinde ‘alkol’ kelimesi ya da aynı anlama gelen ‘-anol’ ekiyle görebilirsiniz.

    Örn: Isopropyl alcohol ya da isopropanol, metil alkol (methyl alcohol ya da methanol), butanol, etil alkol ya da ethanol bunlardan bazıları. Bunlar böbrek, beyin ve solunum sistemi için son derece zararlı. Maddeler deriden emilerek vücuda giriyor.

    Propylene Glycol&Polyethylene Glycol: Sonu “ethylene glycol” ile biten bu kimyasallar daha çok rimellerde ve losyonlarda var. Vücuttaki protein ve hücre yapısını zayıflatıyor.

    Talc: Bebekler için kullanılan talk pudrası olarak da tanıdığımız bu madde, göz farlarında ve allıklarda da sıkça kullanılıyor. Yumurtalık kanserine neden oluyor.

    Fitalatlar: Bazı ürünlerde “koku” kelimesinin arkasına gizlenmektedir. Doğum kusurlarına ve üreme bozukluklarına neden olabiliyor.

    Toluen: Koku ve ojelerde bulunan bu madde kansızlık, karaciğer ve böbrekte hasara neden olabilir. Hamilelerde bebeğin gelişimine zarar verebilir.

  • Güzelleşeyim derken zarar görmeyin!

    Güzelleşeyim derken zarar görmeyin!

    Türk kadınları süresi geçen kozmetik ürünlerini kullanmaya devam ediyor. O çok sevdiğiniz makyaj malzemelerinin de bir ömrü olduğunu unutmayın ve zarar görmemek için tarihi geçen ürünleri kullanmayın!

    Yeni Asır’da yer alan habere göre her şey gibi makyaj malzemelerinin de bir kullanım süresi var. Fakat makyaj malzemelerinin de son kullanma tarihlerinin olduğunu biliyor muydunuz? Birçoğumuz bu konuda dikkatli değiliz, hatta süresi geçtikten sonra altı yıl kullanmaya devam ediyoruz.

    Kadınların en uzun süre kullandığı kozmetik malzemelerinin başında göz farı geliyor. Normalde göz farının kullanım süresi altı ay, ancak Avrupa’da bu oran altı yıla kadar uzuyor! Bozulduğunu anlamadıkları bir ruju dört yıl, fondöteni üç yıl kullanan kadınlar sağlıklarını riske attıklarını bilmiyor. Altı aylık kullanım süresi olan maskara ise genellikle iki yıl boyunca makyaj çantasındaki yerini koruyor, tıpkı pudralarda olduğu gibi.

    PAO İŞARETİNE BAKIN

    Kadınların makyaj malzemelerini atmaya kıyamadığına dikkat çeken uzmanlar, Kadınlar gıdada kullanım süresine dikkat ediyor. Örneğin sütün tarihi geçmişse hemen atıyor. Ancak söz konusu kozmetik malzemeler olduğunda genellikle kullanım süresine dikkat edilmiyor. Bir kozmetik malzemesini yenilerken iki kere düşünüyor. Oysa kullandığınız kozmetik ürünler de tükettiğiniz gıdalar kadar taze ve tüketmeye uygun olmalı diyorlar. Ürünlerin son kullanım tarihleri ambalajları üzerinde belirtiliyor. Başka önemli bir nokta ise açıldıktan sonra ürünü kullanabileceğiniz süreyi gösteren PAO (Period After Opening yani açıldıktan sonraki raf ömrü) işareti. Bu işaret kapağı açık kavanoz resminin içinde sayı ve “M” harfinden oluşuyor. Kavanoz şeklinin içinde “3M” yazıyorsa bu ürünün açıldıktan sonra üç ay içinde tüketilmesi gerektiğini gösteriyor.

    2 HAFTADA 1 YIKAYIN

    Kozmetik ürünlerinin tıpkı kıyafetler gibi düzenli olarak temizlenmesi gerektiğini belirten uzmanlar, kozmetik ürünlerin ömrünün uzatılması için de şu tavsiyelerde bulunuyor:

    Fırçaları iki haftada bir yıkayın.
    Süngerleri ise her kullanımdan sonra mutlaka yıkayın.
    Kullandığınız ürünü açık bırakmayın.
    Kapağını mutlaka sıkı sıkı kapatın.
    Fırçaları nemli havlu gibi yerlerin üzerine bırakmayın.
    Ürünler, aşırı sıcağa maruz kalmamalı.
    Aynı zamanda kozmetik ürünler, banyo gibi nem oranının yüksek olduğu yerlerde de bırakılmamalı.
    Göz kalemlerini düzenli olarak temizlenmiş kalemtıraş yardımıyla açın.

  • Kirpik perması

    Kirpik perması

    Kirpik Perması Nedir?
    Kirpik perması kirpiğe zarar vermeyen bir uygulamadır.Uzun veya kısa fark etmeden aşağıya bakan düz ince yada sert kirpikleri perma yöntemiyle kıvrık yapmak artık mümkün. Özel yapıştırıcı ve solüsyonlarla uygulanan perma işleminin göze ve kirpiğe hiçbir şekilde zararı olmayıp aksine daha kıvrık kirpikle daha yumuşak bir yüz hattına sahip olabilirsiniz…

    Nasıl Uygulanır?
    *ilk önce kirpikler temizlenir ve özel olarak imal edilmiş rulolar kirpik diplerine özel yapıştırıcısı ile yapıştırılır.Sonra bir çubuk yardımıyla kirpikler bu yapışkanlı rulonun üzerine dikkatli bir şekilde yerleştirilir üzerine ithal ilacı sürülüp kirpik analizine göre (10_20 dk arası)bekletilir.Bekleme işlemi tamamlandıktan sonra ikinci solüsyonu sürülür.Daha sonra nemli bir pamuk yardımıyla rulolar kirpikten çok kolay bir şekilde ayrılır. Bu işlem kirpiklere hiç bir zarar vermez.Tek bir kirpiğiniz dahi düşmez. İşlemin uygulama süresi 30-45 dk arasında değişmektedir.kirpik permasının kullanım süresi; Uzmanınız kirpiğinizin analizini yaptıktan sonra permayı ne kadar kullanabileceğinizi belirtir. Bu süre en az 1 ay , 2,5 aya kadar da kullanılması mümkündür.

    Kirpik Uzatma Tarifleri için tıklayın !

    Kirpik Permasını Kimler Yaptırabilir?
    Kirpikler düz ise
    Göz kapağı düşükse
    Gözler küçük ise
    Makyaj yapmayı sevmeyen bayanlar
    Kirpikler kısa ise (Perma işlemi kirpiği yukarı kaldıracağı için uzun gözükecektir)
    Kirpikler renksiz ve uçları belirgin değilse

    Kirpik Perması Ne İş Yarar?
    Kirpik perması ile büyüleyici gülen gözlerle bakalım
    Kirpik perması ile daha bakımlı gözükelim
    Kirpik perması ile özgüvenimizi arttıralım

    Kirpik perması yaptıranların yorumları için tıklayın !

  • Evde el bakımı

    Evde el bakımı

    Eller herkes tarafından ilk temas kurulan ve göze çarpan bir parçamızdır.Kadınlar için el bakımı önemlidir.

    Manikürden 1 hafta sonra elleriniz tekrar kötü görünmeye başlayabilir fakat haftada bir manikür sağlıklı değildir. O nedenle manikür sürenizi uzatmak aynı zamanda da ellerinizi hala bakımlı göstermek için evde maksimum 10 dk ayırmanız ve aşağıdakileri yapmanız yeterlidir.

    Önce ojelerinizi çıkarın, ardından sıkılmış limon kabuğu ile tırnaklarınızı 3 dk ovun, ardından ellerinizi durulayın ve kurulayın. 1 – 2 dk bekledikten sonra sağ ve sol avuç içlerinize 1’er çay kaşığı gerçek zeytinyağı damlatın ve tırnaklarınızı avuç içinde yarım daire çizecek şekilde ovun. Her iki elinizi de aynı şekilde tekrarlayın…

    Ardından tüm ellerinizi elinizin içinde kalan gerçek zeytinyağı kalıntısı ile ovarak 3 dk süren bir masaj uygulayın.

    Hepsi bu kadar böylece manikürünüz bu işlemden sonra 5 ila 7 gün daha sizi idare edecek güzellikte olacaktır.

  • Ofis Makyajı Nasıl Yapılır?

    Ofis Makyajı Nasıl Yapılır?

    Makyaj artistleri ne kullandığınızdan çok nasıl uyguladığınızın önemli olduğunu belirtiyor. Günümüzde kadınların makyajı iş yerlerinde de oldukça önemli.. Palyaço gibi değil profesyonel anlamda makyaj yapmak en dikkat edilmesi gereken nokta.. Ofiste hangi ürünleri nasıl uygulamalısınız?

    Pürüzsüz görünün

    Fondöten, primer, kapatıcı ve pudra ofis makyajının vazgeçilmezleri..

    Eğer gözenekleri cildiniz varsa fondöten uygulamadan önce bir primer ya da kapatıcı ile gözenekleri kapatmalısınız. Kapatma işlemi fondötenin cildinizde daha uzun süre kalmasını sağlar.

    Yağlı bir cilde sahipseniz yağsız fondöten kullanın. Diğer ürünlerinde yağsız olmasına özen gösterin.

    Yağlı ciltler daha çok özen ister. İçerisinde su yosunu gibi içerikler yağ dengeleyiciler bulunan temizleyiciyle cildinizi silin ve ardından matlaştırıcı bir ürün kullandığınızda cildiniz makyaja hazır olur.

    Kuru cildiniz varsa cildinizin nemlenmesi için aşırı yağlı ürünleri seçmeyin. Bunun yerine içinde pırıltı bulunan primer kullanarak cildinizin ışıldamasını sağlayabilirsiniz. Nemlendiriciniz ise yağsız olmalı.

    Unutmayın, fondöten kapatıcı değildir.. Önce kapatıcı sonra fondöten uygulamalısınız. Kuru ciltler için parıltılı fondöten, gözenekli cildiniz varsa likit fondöten kullanmalısınız. Uygularken fırsa, sünger ya da parmaklarınızı kullanabilirsiniz. Sonrasında rahatlıkla pudra ponponuyla, şeffaf pudra uygulayabilirsiniz. Yanaklar, alın ve burun bölgesine ağırlıklı olarak uygulanabilir.

    Rahatlatıcı bakın

    Gri ve boz kahverengi gibi göz farları ideal.. Göz kapaklarınızı alkolsüz tonik ile temizleyin, kuruduktan sonra farı uygulayın. Farın gün boyu aynı etkiyi göstermesi için şeffaf pudra uygulayın. Siyah veya kahverengi maskara ile de kirpiklerinizi daha belirginleştirebilirsiniz.

    Yumuşak dudaklar

    Dudak makyajı öncesinde dudaklarınızı nemlendirin. İnce fırça ile ruju uygulayın. Doğal dudaklar için açık renkleri tercih edebilirsiniz. Rujdan sonra iki dudağınızın arasına peçete koyarak fazlalıkları alın. Sonrasında şeffaf pudrayı dudaklarınıza uygulayın

  • Erken Beyazlayan Saçlara Bitkisel Çözüm

    Erken Beyazlayan Saçlara Bitkisel Çözüm

    Saçlar neden beyazlar? Saç vaktinden önce neden beyazlar? Saçları beyazlatan nedenler nelerdir? Saç beyazlamasına bitkisel çözüm nedir? Saç beyazlaması nasıl önlenir?

    Yaşlandıkça saçlar beyazlar, hastalıklardan dolayı saç beyazlar, vitamin eksikliğinden saç beyazlar, % 90 genetik yapıdan dolayı saçlarımız erken yaşta bile beyazlayabilir.

    Saç Beyazlaması Nasıl Engellenir veya Nasıl Geciktirilir?

    Eğer saçlarınıza çok erken yaşta aklar düşmeye başlamışsa, işte size Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu’ndan bu derdinize deva.

    İbrahim Saraçoğlu, erkenden beyazlayan saçlar için, günde bir tabak sarımsaklı yoğurt ve bir tatlı kaşığı çörek otu yenilmesini tavsiye etmektedir.

    Ayrıca, Bektaşi üzümünü, (Amla olarak da bilinir) Hindistan cevizi yağıyla karıştırarak saçlı deriye düzenli olarak sürün.

    Birkaç kurutulmuş Amla’yı Hindistan cevizi yağıyla siyaha dönene kadar kavurun. Elde edilen yağı saçlı deriye sürün.

    Bu karışım gri saçları siyaha döndürecektir.

     

    Saçlarımız niçin beyazlar?

    Erken Beyazlayan Saçlar için Formül

  • Saçlarımız niçin beyazlar?

    Saçlarımız niçin beyazlar?

    Saçlarımız niçin beyazlar?

    Siz de günden güne saçlarınızdaki beyazların arttığını fark ediyor musunuz? İşte sebepleri…

    Aslında bir saç teli, ortası boş olan ve içinde melanin denilen boya pigmentleri bulunan bir tüpten başka bir şey değildir.

    Genç yaşlarda bu boşlukta saça renk veren melanini bir arada tutan bir sıvı vardır.

    Yaşlandıkça derimiz saçlarımızı ve vücudumuzdaki diğer kılları eskisi gibi sağlıklı olarak üretemez.

    Kılların ortasındaki sıvı kaybolur, boya hücreleri de tutunamadığından sadece hava kalır.

    Saçlar boyasız hale gelir, beyaz renge yani asıl rengine dönüşür.

    Bütün saçlarımızın beyaza dönüşme süreci 10 ila 20 yıl sürebilir.

    Aslında her bir saç telinin rengi ya siyahtır (sarı, kırmızı, kumral vs.) ya da beyaz.

    Yani her bir saç teli yavaş yavaş grileşip beyazlamaz.

    Ancak bu süreç içinde hepsi aynı anda beyazlanmadığından, beyazların sayısı arttıkça bütün saç gittikçe açılan gri renkte görülür.

    İşin ilginç tarafı boya hücreleri bazen üretime hız verirler.

    Gittikçe beyazlaşan saçlar geçici bir süre tekrar biraz koyulaşmış gibi görünebilirler.

  • Seks Öncesi Bakım

    Seks Öncesi Bakım

    Sevişirken partnerinizin vücudundan yayılan kokular sizi nasıl etkiler?
    Pek de iyi hissetmezsiniz değil mi? O zaman seks öncesi temizliğe önem vermenizde fayda var…

    Cinsel bölgeleri, koltukaltı ve bacakları saran aşırı kıl-tüy yumaklarına ne demeli? Bu kıl yığınları da dokunma ve görme duyumuzu olumsuz etkiler. Buna bir de kıllı bölgelerin daha çok terlediği ve bakterilere davetiye çıkardığı gerçeği eklenirse, koku duyumuz da bu işe tepki gösterecektir! Sonuçta yaşadığınız cinsellik, keyiften çok eziyete dönüşür. Kafanız duyduğunuz kokulara, aldığınız tatlara yönelir ve dikkatinizi dağıtır.

    Temizlik çok basit!
    Oysa bedenimiz ve özellikle de cinsel bölgelerimiz için yapılacak temizlik çok basit, hatta su ve yumuşak bir sabundan ibaret. Koltukaltı ve genital bölgelerdeki tüylerin düzenli olarak kesilmesi ya da tümüyla alınması ve her gün duş yaparak deodorant kullanmak, vücudu koku oluşturan her türlü bakteriden arındırır. Genital bölgenin temizliği ve buradaki tüylerin kesilmesi, koku oluşumu ve kaşıntıyla birlikte enfeksiyon riskini de ortadan kaldırır. Koltukaltındaki tüylerin tıraş edilmesi ve her duştan sonra deodorant sürmek, bu bölgenin kokmasını ve kaşınmasını önler.

    Nasıl temiz olunur?
    Siz kendi bedeninizin temiz olduğunu biliyorsunuz. Ama partnerinizden pek emin değilsiniz. O halde sevişmeden önce, “Bir duş almaya ne dersin?” demek, pek zor olmasa gerek. Hatta bunu neden birlikte denemeyesiniz? Sabun, sünger ve sıcak su… Ancak bir kişiyi duş almaya ya da daha temiz olmaya teşvik etmek, her zaman kolay olmaz. “Ya kırılırsa?” endişesini bir türlü üzerimizden atamayız. Ancak cinsel yolla bulaşabilecek hastalıkları düşünerek partnerinizi önlendirmeniz şart. Aksi takdirde hem sevişmekten zevk almazsınız hem de bedeniniz enfeksiyona karşı tehdit altında olur.

    “Temiz” ne demek?
    Uzmanlar, erkeklerin ve kadınların genital temizliğinin farklı olması gerektiğini söylüyorlar.

    Kadınlar:
    Her gün duş almak ve vajinal temizliği ihmal etmemek, her gün külot değiştirmek, alınan önlemler arasında. Bebek sabunu veya asitli olmayan bir sabun ve sıcak su yeterli olabiliyor. İntim spreyler, özel vajinal duşlar ve talk pudrası ise vajinal enfeksiyonlara davetiye çıkarmak anlamına geliyor. Kadınların cinsel organları, erkeklerinki gibi özel bir temizlik istemiyor. Tam tersi iç kısımlara doğru sabun ve özel jellerle temizlik yapıldığında, bölgenin mukozası zarar görebiliyor. Bu da enfeksiyonlara sebep olabiliyor. Uzmanlar, “Temizlik şart, ama vajinanın doğal dengesini bozmadan” diyorlar.

    Erkekler:
    Penisi temiz tutmak biraz gayret ve dikkat isteyen bir iş. Gerçi erkekler penislerini nasıl yıkamaları gerektiğini çok küçük yaşta öğreniyorlar. Ancak sünnetsiz erkeklerin daha özen göstermesi, derinin altında biriken bakterilerden kurtulmak için sıkı bir temizlik yapması gerekiyor. Sabun ve su, temiz tutmak için yetiyor. Sünnetli erkeklerin ise işi daha kolay. Ne de olsa altını temizlemeleri gereken bir deriyle yaşamıyorlar. O halde bu kadar basit olan temizlik kurallarını ihmal ederek niçin sağlığınızı ve cinsel mutluluğunuzu tehlikeye atasınız ki?

    En basit temizlik kuralları

    * Her sabah duş alın.

    * Her gün iç çamaşırı değiştirin.

    * Duştan sonra tüm vücudunuzu iyice kurulayın. Nem, bakteri oluşumunu hızlandırır.

    * Ayaklar insan vücudunun en fazla kokan bölgeleridir. Ayaklarınız bütün gün ayakkabı içinde kalıyorsa, sabah ve akşam yıkayın. Banyodan sonra parmak aralarını iyice kurulayın. Aşırı terleme varsa, talk pudrası ya da terlemeyi önleyici özel ayak spreyi kullanın.

    * Banyodan sonra deodorant sürün.

    * Genital bölgenizdeki t üyleri haftada bir keserek kısaltın. Aynı şekilde koltuk altındaki kılları jiletle ya da makasla keserek temizleyin. Ağda, epilasyon ve tüy dökücü krem, jilet ve makasa alternatif yöntemlerdir.

    * Genital organlarınızı tuvalet ihtiyacınızı giderdikten sonra mutlaka yıkayın. Duş alırken de sabunlu suyla temizleyin.

    Ağız sağlığına özel ilgi gösterin
    Cinsellik baştan başlayıp, ayaklara kadar inen bir bütündür. Tüm vücudunuz kadar ağzınızın temizliği ve sağlığı da cinselliği olumlu ya da olumsuz etkiler. Partneriniz sizinle öpüşmek istemiyorsa, bunun en önemli sebebi ağzınızın kokması olabilir. Özellikle partnerlerden birinin sigara içmemesi içen partnerin vücuduna ve ağzına sinen kokudan tiksinmesine sebep
    olabilir. Sigara içiyorsanız ağız sağlığınıza daha fazla özen gösterin ve sevişmeden önce mutlaka dişlerinizi fırçalayın.

    Erkeklerin bir tutkusu da uyanır uyanmaz sevişmek. Uzmanlar, sabah saatlerinde cinsel potansiyelin yüksek olduğunu doğruluyorlar. Ancak gece uyurken mide, yemek borusu, dişlerde ve gırtlakta kalan yemek artıkları ağıza gelip kötü kokulara ve mikroplara neden olabilirler. Öpüşmeyle, bu mikroplar karşı tarafa geçip çeşitli ağız mukozası hastalıklarına neden olabilirler.

    Ağız sağlığının doğru olarak yapılması için her yıl diş hekimine kontrole gitmekte fayda vardır. Dişler günde üç kez, her yemekten sonra, en gerideki dişler de unutulmadan, üstten
    ve içten iyice fırçalanmalı. Dişler fırçalandıktan sonra dişetlerini koruyan ve çürümeyi önleyen bir ağız suyuyla gargara yapmak da önemli bir adım.

  • Akneleri kurutmak için maske

    Akneleri kurutmak için maske

    Akneleri sivilceleri kurutmak için bitkisel maske tarifi

    Malzemeler:

    – Kuru soğan
    – Yarım tablet kan sulandırıcı

    Yapılışı :

    Kuru soğan suyu ile yarım tablet kan sulandırıcı karıştırıp macun kıvamına getirilerek sürün. 2 saat sonra tahriş olmasını engellemek için ılık suyla yıkanır. Koku bakımından bu maskeyi akşam yapmanız önerilir.