Etiket: kolay kilo verme

  • Zahmetsizce Kilo Vermenin Yolları

    Zahmetsizce Kilo Vermenin Yolları

    Her yolu denediniz ancak diyete başlasanız bile bir süre sonra yarım bırakıyorsunuz. Yoksunluk duygusu daha çok yemenizi tetikliyor ve yeniden kilo alıyorsunuz.

    Ancak diyetin kısa bir süre yaptıktan sonra eski yeme alışkanlıklarına dönerek fayda getirmeyeceğini anlamalısınız.

    Doğru yaşam biçimini seçmeden, doğru beslenme alışkanlıkları edinmeden, sağlıklı kilo vermeniz mümkün değildir. Bu yüzden önerilerimize göz atın ve köklü değişikliğe giderek, kilo sorunundan uzaklaşın.

    Sürekli tartılmak

    Her gün ve gün içinde sürekli tartılmak bir takıntı haline gelebilir. Sürekli tartıya çıkmaktan vazgeçin. Diyet yaparken haftada bir kere tartılmak yeterlidir. Onda da sabahları aç karnına olması gerekir.

    Güzellik uykusu

    Unutmayın hayatla başa çıkmak için bedeniniz siz farkında olmasanız bile yorulur ve yıpranır. Böyle durumlarda bağışıklık sistemi zarara uğrar.

    Her gün düzenli ve doğru bir uyku uyumayı alışkanlık haline getirin. Vücudunuzun ve zihninizin iyileşmesi için rem uykusuna ihtiyacınız var. Eğer sağlıklı uyku uyumazsanız, kilo vermeniz zorlaşır çünkü bedeninize hükmetmeniz zordur.

    Küçük tabaklar

    Kilo vermede en önemli kısmın zihinde olduğunu biliyor musunuz? Yani midenizden çok aklınızı kandırmanız gerekir.

    Porsiyon boyutlarını azaltarak kilo verebilirsiniz ancak bu sefer mideniz doymadığınızı düşünür çünkü gözünüz tabağın içindeki yemek miktarının az olduğunu söyler. Oysa tabağı küçük tutarsanız, tabağı dolduran yiyecekler, gözünüzden beyninize doygunluk sinyali göndererek, doymanızı sağlayacaktır.
    Masaya oturun

    Pek çok kişi tepsiye aldığı yemeğini televizyon izlerken bitirir, bunu yapmayın. Ayaküstü yemeyin ve başka şeylerle ilgilenmeyin.

    Eğer çok fazla yemek istemiyorsanız, masaya oturarak yemek yiyin. Bu sizin kilo vermenizi sağlar ve karnınızın doyduğunu hissederek kalkarsınız.

    Yavaş yiyin

    Yemek hızlı yapılan bir eylem olmamalıdır. Ne kadar yavaş yerseniz, o kadar avantajlısınız. Eğer bilinçli olarak yavaş yemek yerseniz, kilo vermeniz hızlanır. Uzun çiğnemeler, size tokluk sinyali yollar.

    Gerçekten mideniz dolduğunda beyninize sinyal gider ve doyduğunuzu hissedersiniz.

    Dışarıda yiyorsanız

    Eğer o gün dışarıda yemeğe karar verdiyseniz ve arkadaşlarınızla birlikte bir restorana giderseniz, ilk siparişi siz verin.

    Niyetiniz en masum olan yiyeceği söylemek olacaktır. Eğer ilk siz söylerseniz, avantajlı olursunuz. Onların sipariş ettikleri yemekler ise, kilo almanıza yardımcı olacak, bol kalorili şeyler olabilir. Onlardan sonra sipariş vermek, fikrinizi değiştirmenize neden olabilir.

    Özendiren yiyecekler

    Eğer karşısında zayıf kaldığınız yiyecekler varsa, ya hiç sipariş etmeyin veya yarısını koymalarını söyleyin.

    Yemek yerken sevdiğiniz ancak kalorili yiyeceklerden uzak durmanın yolu, onlarla karşılaşmamaktır. Bununla başa çıkmak aslında zor değil. Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.

    Beyniniz bir süre sonra bunu sevdiğini unutur ve aramaz ancak sizin önce kendinize dur demeniz gerekir.

    Motivasyon ve olumlama

    Sizi motive eden grupların posta gönderilerine üye olun. Her sabah posta kutunuza baktığınızda, önünüze gelen motivasyon cümleleri olumlu etki yaratır.

    Olumlama meditasyonları, yoga gibi rahatlama araçlarında bu olumlamaları kullanabilirsiniz.

    Olumlu davranışlara odaklanın

    Sürekli olumsuzlukları düşünerek başarılı olamazsınız. Mesela makarna yememeniz gerektiğini düşünerek, diyeti başaramazsınız.

    Bunun tam tersine olumlu davranışlara odaklanın ve bunu eğlenceli hale getirin. Örneğin sağlıklı yaşam seven bir arkadaşınızı arayıp gün boyu kimin daha fazla su içeceğine iddiaya girebilirsiniz.

    Gizlice kalori yakın

    Sürekli egzersiz yapıyorsanız, vücudunuzu şaşırtın ve bu sefer değişik bir egzersiz yapın.

    Basit şeylerde hareket edin, asansör kullanmak yerine merdiven çıkmak gibi… telefonla konuşurken yürümek gibi…

     

  • Kilo vermenin 8 etkili yolu

    Kilo vermenin 8 etkili yolu

    Uzmanlar günlük hayatta kolayca uygulanacak yöntemleri anlattı…

    1-Kilo vermenizi destekleyecek, sizi motive edecek bir arkadaşınızı olması diyetinizi yarıda bırakmanızın önüne geçecektir.

    2-Bir hedefiniz olduğu için böylelikle diyetiniz daha etkili ve azimli olacaktır.

    3-Gün içerisinde tükettiğiniz asitli ve kafeinli içecekleri en aza indirin ve mümkün olduğunca tüketmemeye özen gösterin.

    4-Yediğiniz besinlerin kalorisine dikkat edin. Gün içerisinde kalorisi yüksek bir besin tüketecekseniz, gündüz saatlerinde yemeği tercih edin.

    Diyet yapanların 30 hatası için tıklayın !

    5-Özellikle bir alışveriş merkezine gidecekseniz tok karına çıkmayı seçin.

    6-Aksi taktirde alışveriş sonrası bol kalorili fast food kurbanı olabilirsiniz.

    7-Hızlı ve etkili kilo vermek için gün boyu 8-10 bardak su tüketmeyi ihmal etmemelisiniz.

    8-Buzdolabına kilolu halinizle olan bir fotoğrafınızı asmak, dolabı her abur cubur tüketmek için açmaya yöneldiğinizde sizi durduracak ve psikolojik açıdan kilo vermenizi kolaylaştıracaktır.

    9- Diyetinize başladığınız zaman kendinize muhakkak bir hedef kilo belirleyin.

    10-Diyetinize ek olarak haftada bir gün vücudunuzdaki zararlı toksinlerden kurtulmak için detoks uygulayın.

    Habertürk

  • Kolay kilo ve diyet yapmak…

    Kolay kilo ve diyet yapmak…

    diyet yapmak ve zayıflamak artık daha kolay! Uzman Diyetisyen &Yaşam Koçu Gizem Şeber 20 Beslenme Formulü ile yaşamınızı değiştirebilirsiniz diyor.

    Hangi yağ zararsız ya da hangi yiyecek yağ yaktırıyor? Ne türlü aktiviteler yapmalı? Peki tatlı işini ne yapacağız? diyet yaparken kafamızda oluşan tüm bu sorulara yanıt bulurken, sağlıklı beslenme ve kolay kilo verme önerileriyle hayatımız daha kolaylaşacak.

    Yağı beslenmenizden tamamen çıkarmayın

    Günlük beslenme düzeninde yetişkin bir kişinin aldığı enerjinin %25-30’unun yağdan karşılanması gerekir. Tamamen yağsız beslenmek, vücutta yağ dokularının yakılmasına engel olur.

    Yani beslenmenizden yağı tamamen çıkartırsanız yağlarınızdan kurtulamazsınız. Sağlıklı yağlar olan; zeytinyağı, fındıkyağı ve balık yağı gibi yağlara belirli miktarlarda sofralarınızda yer vermelisiniz.

    Sofranızda yenilik yapın, avokadoya yer açın

    Avokado, beslenme de meyve yerine geçmeyen ve yağ yerine kabul edilen tek meyvedir.

    Yüksek oranda içerdiği tekli doymamış yağ asitleri sayesinde, vücut yağlarının yanmasını kolaylaştırdığı özellikle de bel bölgesinde bulunan yağlar üzerinde etkili olduğu bilimsel araştırmalarca kanıtlanmıştır. Avokado’yu salatanıza ilave edebilir ya da püre haline getirerek sos olarak kullanabilirsiniz.

    Bazı yağlar metabolizmanızı hızlandırır

    Evet yanlış okumadınız. Beslenmenize bazı yağları dahil etmeniz daha fit olmanıza yardımcı olacak.

    Balık ve kuruyemişlerde ve bazı tohumlarda bulunan çoklu doymamış yağ asitlerinin (PUFA) düzenli olarak alınmasının, metabolizmayı daha hızlı çalıştırdığı Almanya’da yapılan bir bilimsel araştırmada kanıtlandı.

    Kakao ve az miktarda çikolata yaşamınızı uzatır

    2011 yılında yapılan bir bilimsel araştırmada, obez ve diyabetik farelere verilen kakaonun toplam yaşam sürelerini uzattığı ve kalp ile ilgili problemlere kakao tüketen farelerde daha az rastlandığı belirlenmiştir.

    Kakaonun içerisinde bulunan antioksidanların; kalp hastalıkları riskini azalttığı biliniyor. Şekersiz kakaoları kahvelerinize, milk shakelerinize ekleyebilir, günde 3-4 tablet kadar bitter çikolata tüketerek sağlığınıza katkıda bulunabilirsiniz.

    Süt ürünleri zayıflamanıza yardımcıdır

    Kalsiyum mineralinin yetersiz alımının, vücutta yağ depolanmasının tetiklenmesine sebep olduğu biliniyor. Süt ve süt ürünlerini yetersiz tüketen kişilerin iştahlarını kontrol etmeleri de daha zor.

    Günlük beslenmenize 2 su bardağı kadar süt veya yoğurt eklemenin vakti geldi de geçiyor.

    diyet sürecini mola vererek uzatmayın

    Florida Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada, diyet sürecine ara veren veya diyet sürecini uzatan kişilerin, diyeti belirlenen zamanda tamamlayan kişilere göre kilo koruma konusunda daha başarısız olduklarını ortaya koymuştur.

    Kilo vermek için egzersiz tek başına yeterli değildir

    Sadece spor salonuna yazılarak zayıflayamazsınız. Uzun dönemli bir çok araştırma, spor yapmanın zayıflamak için tek başına yeterli olmadığını göstermiştir. Bu araştırma sonuçlarına göre, sporun zayıflama üzerindeki direk etkisi %3’tür.

    Anlayacağınız sağlıklı beslenmeden kaçış yok.

    Ev işlerinden ve kişisel temizlikten kaçmayın

    Balık etliler ile zayıf kişiler arasındaki bir farkında rutin işlerin düzenli yapılıp yapılmaması olduğu bilinir. Ev işleri ve kişisel temizlik için günlük yakılan kalorinin 350’ye kadar çıkabileceğini unutmayın. Haydi koltuktan kalkın ve evi toparlayın.

    Kilonuzu sadece kardiyo egzersizler ile koruyamayabilirsiniz

    Kilonuzu sabit tutmak için kardiyo yapmak yeterli olmayabilir. Uzun süreli kardiyo egzersizler daha hızlı kalori yakmamızı sağlasa da, vücudun kendini dengede tutma isteği yakılan kalorinin karşılanması adına iştahınızı fazlaca açabilir.

    İştahınızın kontrolünü kaybetmemek için, kardiyo seanslarını tadında bırakın ve egzersiz programınızın sonuna esneme, germe ve hafif ağırlık çalışmaları ekleyin.

    Şeker isteği yoğun düşünme durumunda kaynaklanabilir

    Yoğunluğu yüksek olan ofis çalışanlarının daha fazla tatlı isteği duyduğu bilinir. Bunun sebebi beynin temel yakıtının glikoz olmasıdır. Fakat şekerli yiyeceklerin rutin tüketimi vücutta yağlanmaya sebep olur.

    Bilgisayar başında canınız tatlı istediğinde çiğ sebze, meyve ve süt ile yani bol lif ve bol kalsiyumla şeker ihtiyacınıza karşı savaş açın.

    İçten kahkahalar gerçekten zayıflatır

    Bir saatlik içten atılan kahkahaların, yarım saatlik orta düzeyde yapılan egzersiz kadar kalori yaktırdığını biliyor muydunuz? Aynı zamanda salgılanan mutluluk hormonu da zayıflamanıza yardımcı…

    Koyu renk üzüm, yağ yakmaya yardımcı

    İçerdiği resveratrol isimli antioksidanın; kilo almayı kolaylaştıran insülin direncinin oluşma riskini azalttığı ve egzersize dayanıklılığı arttırdığı bilinmektedir.

    Şekerden vazgeçemeyenler bal tüketmeli

    Beyaz şekerden vazgeçemeyenler yerine bal tercih edebilir. Bazı bilimsel çalışmalarda; şeker yerine bal tüketildiğinde, bal tüketenlerin yağ depolanmasının daha az miktarda olduğu saptanmıştır. Balın şekere göre diğer avantajları antiseptik ve antiviral oluşudur.

    Uyku sürenize dikkat edin

    Günde 5 saatten az uyumanın size 300 kalorilik fazla yiyecek alımına mal olduğunu biliyor muydunuz? Ayrıca yapılan bir çalışmada, günde 8 saat uyuyanların günde 5 saat uyuyanlara göre %56 oranında daha fazla yağ kaybettikleri belirlenmiştir.

    İştahınız açık olduğunda chop-sticks kullanın

    Japonların zayıf olmasının bir sırrının da chop-sticks kullanmak olduğunu biliyor muydunuz? yemek yeme süresini uzatan ve yavaş yemeye imkan tanıyan chop-sticksler sayesinde daha az besinle doyabilir ve daha uzun süre tok kalabilirsiniz.

    Her öğüne bir protein ilave edin

    Proteinli yiyeceklerin sindirim süresi, diğer besinlere göre daha uzun olduğundan ötürü termik etki adı verilen enerji harcamasını arttırırlar. Her öğünde süt ürünleri veya et ürünleri gibi bir proteine az miktarda da olsa yer vermek fit kalmanızı kolaylaştırır.

    Temiz hava alın

    Kirli havanın insan sağlığına olan olumsuz etkisi sadece akciğerler üzerine değil. Yapılan bilimsel araştırmalarda, kirli havanın gizli şekere (insülin direnci) yol açabileceği ortaya çıkmıştır.

    Aynı zamanda vücut yeterli kalitede oksijen alamadığından ötürü yağ yakımı yavaşlar.

    Etli, yoğurtlu, yumurtalı çorbalar sofralara

    İçeriğinde et, tavuk, balık, süt, yoğurt, yumurta gibi protein kaynaklarını bulunduran çorbaların diğer çorbalara göre daha uzun süre tok tuttuğu ve günlük kalori alımını azalttığı ortaya çıkmıştır.

    Yulaf bir mucizedir

    Kan şekerini kontrollü yükseltmesi, kan kolesterol seviyelerini düşürmesi, özellikle kolon kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine yakalanma riskini azaltması dışında, yulaf içerdiği lifler sayesinde hem zayıflama hem de kilo koruma döneminde elimizin altında bulunması gereken başlıca besinlerden biridir.

    Selülitlerinize ananasla savaş açın

    Ananas, içerdiği bromalin pigmenti sayesinde düzenli tüketildiğinde selülitlerde etkili bir azalmaya yardımcı olduğu bilimsel çalışmalarca kanıtlanmıştır. Bunun dışında ödem söktürücü ve kabızlığı önleyici etkiye sahiptir.

    Yanlış kesilen tırnak selülit nedeni yazısı için tıklayın !

  • Diyet yapan uykusuna dikkat etsin

    Diyet yapan uykusuna dikkat etsin

    ABD’de yapılan bir araştırma yeteri kadar uyumamanın vücuttaki yağ yakımını azalttığını bir kez daha kanıtladı.

    ABD’de yapılan araştırma, gerektiği kadar uyuyanların kilo kaybının yarısından fazlasının, az uyuyanların ise kilo kaybının yalnızca dörtte birinin yağ olduğunu gösterdi.

    Araştırmacılar, yetersiz uykunun, kandaki açlık hormonu ghrelinin seviyesini artırdığını, dolayısıyla kişilerin daha çok acıkmasına neden olduğunu vurguladı.

    Araştırmaya katılan 35-49 yaşındaki sağlıklı, ancak aşırı kilolu gönüllülere, aldıkları kalori miktarının azaltıldığı dengeli beslenme programı uygulandı.

    Program uygulanırken gönüllülerin önce 14 gün 8 buçuk, daha sonra 14 gün 5 buçuk saat uyumalarına izin verildi. Araştırma sırasında her iki 14 günlük dönemde katılımcıların kilo kaybının neredeyse aynı olduğu, ancak az uyuyanların yağdan çok kas kaybettiği belirlendi.

    Araştırma, Amerikan Tıp Birliği’nin dergisinde yayımlandı.

    Japon bilimadamları tarafından 1999’da keşfedilen ghrelin açlık halinde kanda yüksek miktarlarda bulunuyor, yemek yendiğinde azalıyor. Büyüme hormonu salgılatıcı etkisi olan ghrelin, enerji dengesi ve besin alınımının düzenlenmesinde rol oynuyor.

    İlgili konular ;
    Diyet – Beslenme

  • Sofranızda Diyetin İpuçları

    Sofranızda Diyetin İpuçları | 1Yemeğinizi masada yiyin!! – Yemeğinizi yerken dikkatinizi başka yere odaklamazsanız düşündüğünüzden daha az yersiniz. Tabağınızı doldururken veya yemeğinizi çiğnerken televizyonu kapatıp, bilgisayarınızdan uzaklaşırsanız düşüncesizce davranmazsınız. Bir düşünün!! Kaç kere film izlerken korkunç büyüklükteki patlamış mısırı kasesini tek başınıza bitirdiniz?

    Tabağınızı doldurmayın!! – Sağlıklı beslenmek aynı zamanda porsiyon kontrolünde mücadele gerektirir. Özellikle de porsiyonların geçmiş yıllara göre büyüdüğünü düşünürsek.  Önce   “ tabağındaki her şeyi bitirmelisin” mantığını bir kenara bırakıyoruz. Onun yerine “yavaş yavaş ye ve doyduğun an yemeyi bırak”  sözünü ilke ediniyoruz. Eğer önce gözüm doymalı diyenlerdenseniz o zaman haydi küçük tabaklar kullanmaya!!!

    Yemekleri masadan uzak tutun!! – Gözden ırak  olan gönülden de ırak olur. Bu her zaman böyledir.. Çalışmalar göstermektedir ki, tüm yemekleri masaya koyarsanız daha fazla yersiniz. Tüm yiyecekleri masaya yerleştirmek yerine mutfakta tutun. Ha istisnalar yok mu? Taze sebzeler ve salata hariç:) Onlar her zaman gözünüzün önünde olsun..

  • Nasıl zayıflayacağınızı genlerinize sorun

    Amerika’dan sonra Türkiye’ye de uygulanmaya başlanan “Weight Management Genetic Test” isimli uygulama, kilo vermek isteyen kişinin genetik şifresini çözerek 2,5 kat daha hızlı ve kolay kilo verilmesini sağlıyor.
    Nasıl zayıflayacağınızı genlerinize sorun | 2Amerika’dan sonra Türkiye’ye de uygulanmaya başlanan “Weight Management Genetic Test”, diyet anlayışına yeni bir boyut kazandırıyor. Kilo vermek isteyen kişinin genetik şifresini çözerek 2,5 kat daha hızlı ve kolay kilo verilmesini sağlayan test, günlük olarak alınması gereken karbonhidrat, yağ ve protein miktarını tamamen kişiye özel olarak gösterebiliyor.

    Uluslararası yayın organlarında sıkça bahsedilen bu testin Türkiye’de uygulanmaya başlanmasının önemli bir gelişme olduğunu belirten Estetik Koçu Dr. Alp Mamak, konuyla ilgili olarak “WM Genetik Testi, genlerde bulunan 5 farklı kombinasyon ile kişinin metabolizmasını tam olarak inceleme imkanı veriyor. Sonuçların yurt dışında analiz edilmesiye kişiyle özel rapor hazırlanıyor. Test sonuçları kişisel gen profilini ortaya koyduğu için öngördüğümüz bir diyette hangi oranlarda karbonhidrat, yağ ve protein alınması gerektiğini çok kolay bir şekilde netleştirebiliyoruz . Bu sayede de vücut ağırlığının ideal seviyede tutulabilmesi için kişiye özel programlar çıkartıyoruz.” diyor.

    “Weight Management Genetic Test”inin yapılması için yanak içinden DNA numunesi alınıyor. Bu numunenin tamamen acısız bir şekilde, basit bir pamuklu çubuk yardımıyla alınabilmesi küçük çocukların da bu testi rahatlıkla yaptırabilmesine olanak tanıyor. Böylelikle, çocukta fazla kilolu olma potansiyeli varsa daha çok küçük yaşta özel bir diyetle rahatlıkla önlem alınabiliyor.

  • Zayıflatan 40 altın öneri

    Uzman Diyetisyen M. Turgay Köse, şişmanlığın mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunu olduğunu savunuyor. “Kilonuzu kaybederken sağlığınızı kaybetmeyin” şeklinde bir uyarıda bulunan Köse’nin kitabında yaşam tarzı değişikliğinden sıklıkla bahsedilmektedir. Zayıflama konusunda esas tedavinin davranış değişikliği tedavisi olduğunu düşünen Köse, sağlıklı zayıflama için size 40 altın öneride bulunuyor:

    1.    Karar vermek

    “İnanmak, başarmanın yarısıdır” denilir. Kişi, zayıflayanlardan hiçbir eksiğinin bulunmadığını hatta fazlasının olduğunu düşünmeli; bu fazlalıklardan da kurtulmak adına kesin karar vererek zayıflama sürecini başlatmalıdır.
    42-18786916
    2.    Kontrolden geçmek

    Endokrinolog veya dahiliye uzmanı kontrolünden geçen birey, tahlillerini yaptırır ve diyetisyen tarafından “kişiye özel” olarak hazırlanan beslenme modeli ile diyet tedavisine geçer.

    3.    Doğru hedef belirlemek

    Dünya Sağlık Örgütü’ne göre ayda 2 – 4 kg ağırlık kaybı hedeflenmelidir. 6 kg üzerindeki ağırlık kayıplarının faydadan çok zarar getireceği asla unutulmamalıdır. Büyük hedeflere küçük adımlarla ulaşılır. 20 senede alınan kilolardan 20 günde kurtulmaya çalışmak malubiyeti en başta kabul etmektir. Bu nedenle gerçekçi, ulaşılabilir bir hedef belirlenmelidir.

    diyet_uyku4.    Uyku süresine dikkat

    Günlük uyku süresinin 7 – 8 saat arasında tutulması gerekmektedir. Daha az veya çok uyumak kilo alımını artırıcı etkiler göstermektedir.

    5.    Kahvaltıya gereken önemi verin

    Kahvaltı yapmayan kilo almaya mahkumdur. İç organların, beynin, kasların… fonksiyon gösterebilmesi için gereken enerji uyandıktan sonra en kısa zaman dilimi içerisinde besinler yolu ile karşılanmalıdır.

    6.    Sık sık ve azar azar beslenin

    Yapılan bilimsel araştırmalar, aynı miktarda enerji alsalar da 3 öğüne göre 6 öğün beslenenlerin daha kolay kilo verdiğini göstermektedir. Öğün sayısının artırılması, mideyi dolu tutarak sonraki öğünde fazla yemeyi engellemektedir.

    7. Asla öğün atlamayın

    Öğün atlamak, kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüktür. Gündüz diyet yaptığınızı düşündüren, gece ziyafet yapmanıza neden olan bu hataya sakın düşmeyin.

    8.    Akşam yemeğini çok geçe bırakmayın

    Akşam yemeğinizi yatmadan ~ 3.5 saat önce sonlandırın. Dolu mide ile yatağa girmek vücudun yağlanması için en iyi fırsattır. Akşam yemeğinden yatana kadar geçen süreçte ara öğün almanızın bir sakıncası yoktur, hatta bir şeyler tüketilmesi önerilmektedir.

    9.    Sofraya çok aç oturmayın, mutlaka ara öğün tüketin

    “Aç tavuk düşünde darı ambarı görür” denilir. Uzun süren açlıklar sonrasında kan şekeri düşer ve fazla besin alımına davetiye çıkarılır. Bu nedenle diyet ara öğünler ile desteklenmeli, gün içerisinde yaklaşık olarak her 3 saatte bir beslenilmelidir.

    Farkli Ögün10.    Besin çeşitliliğine önem verin

    Yetersiz ve dengesiz beslenmeye yol açması sebebiyle tek tip diyetlerden (protein ağırlıklı diyetler, ayırma diyetleri, sebze ve meyve diyetlerinden) uzak durmak gerekir. Bu tarz diyetler metabolizmayı bozmaktan öteye gitmez. O yüzden besin çeşitliliğine önem verin.

    11.    Yavaş yiyin

    Yemek süresini uzatın. Unutmayın, tokluk hissi 20. dakikada oluşur. Her lokmadan sonra çatal – kaşığı elinizden bırakın. Yediklerinizden keyif ve tat alabilmek adına besinleri iyice çiğneyerek küçük lokmalar halinde yutmaya çalışın.

    12.    Yemek yerken dikkat

    Yemek yerken kitap okumak, TV izlemek gibi herhangi bir şeyle meşgul olmayın. Yemeklerinizi sakin bir ortamda, iyice çiğneyerek tüketmeye özen gösterin. Acele etmeyin. Beslenmeyi “karın doyurmak” şeklinde değerlendirmeyin.

    13.    Evde yüksek enerjili besinler bulundurmayın

    “Gözden uzak olan gönülden ırak olur” derler. Evde enerjisi yüksek (tatlı, kuruyemiş gibi) besinler bulundurmayın. Gerekirse göremeyeceğiniz şekilde dolaplara saklayın.

    14.    Yemeğin tadına bakmadan tuz kullanmayın

    1 gram tuz, vücutta 200 ml su tutar. Dolayısıyla tartıldığınızda moralinizi bozabilir. Yemek ve ekmeklerden alınan tuz ile yetinmeye çalışın. En iyisi, masaya tuzluk getirmeyin. Gerekirse çeşitli baharatlarla yiyeceklerinizi lezzetlendirmeye çalışın.

    tatlandiricilar15.    Rafine şekerden uzak durun

    İnsülin seviyesinde ani değişikliğe yol açarak tekrar tatlı yeme isteği uyandıracağı için rafine şekerden olabildiğince uzak durun. Şekerin fazlasının da yağa dönüştüğünü unutmayın. Kan şekeri üzerinde olumsuz etkilerinin olmaması ve enerji içermemeleri nedeniyle, rafine şeker yerine yapay tatlandırıcılar güvenle kullanılabilir.

    16.    Yağlı besinlerden kaçının

    Enerjisi yüksek, besin değeri düşük kaymak, krema, mayonez, cips, sos, kuruyemiş gibi yağlı besinlerden mümkün olabildiğince uzak durun. Mesela dışarıda yemek yerken salatayı sade isteyin, uygun olan eklemeleri (limon, sirke vs) siz kendiniz yapın.

    42-2087656617.    Kızartmalara dikkat

    Besinler kızartılınca çok yağ çeker ve kanserojen öğeler oluşabilir. Bu nedenle yiyecekleri haşlama, ızgara yapma, buğulama veya fırında pişirme yöntemlerini kullanarak hazırlayın. Yemeklere yağı yakmadan ekleyin.

    18.    Tabak sıyırmayın

    Yemeklerin sularına ekmek bandırmak, tabak sıyırmak fazladan ekmek yenilmesine neden olduğu gibi farkında olunmadan yemekteki yağın da tüketilmesine sebebiyet verir. 1 kg sebze yemeğine en fazla 2 yemek kaşığı sıvıyağ ekleyin. Hatta etle pişen yemeklere yağ koymayın.

    19.    Hamur işlerine dikkat

    Pasta, kek, kurabiye, börek vb hamur işlerinde çok fazla yağ, şeker, un ve yumurta kullanıldığı için bunlardan mümkün olduğunca az yiyin. Unutmayın; “biri de bir, bini de bir” diye bir söz vardır. İkram edileni bitirmek zorunda değilsiniz. Sunulanın yarısını yiyin, sadece tadına bakın, yeter.
    42-19952760
    20.    Alkolün etkisi

    Karbonhidrat ve proteinlerin 1 gramı 4 kkal enerji verirken bu oran alkol için 7 kkal, yağlar için 9 kkal şeklindedir. Pek çok besin öğesinin emilimini olumuz yönde etkilemesi ve bilhassa yanında yenilen mezeler, kuruyemişler nedeniyle tüketim sıklığına ve miktarına dikkat edilmelidir.

    21.    Stres faktörü

    Stres durumunda vücutta kortizol hormonu salgılanır ve tıpkı kortizon ilaçları gibi yağlanmaya sebebiyet verir. Ayrıca kişi stres durumunda “karnı tok bile olsa” daha çok abur cubur yeme ihtiyacı duyar. Öte yandan eş, dost, arkadaş ile sıkıntı paylaşılırsa stres %50 oranında azalır. Ya da spor yapılmalıdır. Bu durumda “mutluluk hormonları” salınmaktadır.

    22.    Düzenli egzersiz yapın

    Seratonin gibi mutluluk hormonlarını salgılaması açısından strese karşı birebir gelir. Düzenli yapılan egzersiz diyetin etkinliğini artırdığı gibi, koruma programında da başarıyı destekler. Fiziksel aktivitenin artırılması metabolizma hızını artırıcı etkiler göstermektedir. Günlük programınızı yaparken önce egzersizi düşünün; diğer işleri arta kalan zamana dağıtın. Kısa mesafeler için taşıta binmeyin, yürüyün. Taksi, otobüs veya servisten 2 durak önce inin ve yürüyün.

    23.    Mazeretleri bir kenara bırakın

    •    Egzersiz yapmak için hiç zamanım yok. Zaten çok yorgunum.
    •    Günümün önemli kısmı mutfakta geçiyor, sürekli yemekle uğraşıyorum. Ben de yiyorum.
    •    Ev işleri zaten yeterince yoruyor. Çamaşır, bulaşık, ütü… Vakit mi kalıyor ki sanki?
    Belirtildiği gibi, zaten bunların adı “bahane”. O nedenle kişi kendini kandırmaktan ziyade bahanelerini azaltma yoluna gitmelidir.

    24.    Posalı (yani lifli) besinlerin tüketimini artırın

    Kurubaklagiller (kuru fasulye, nohut, mercimek, kuru barbunya), kepekli tahıllar (esmer ekmek, bulgur pilavı, kepekli pirinç / makarna / erişte / un), yulaf, sebze ve meyveler içerdikleri lifler sayesinde midede hacim sağlayarak uzun süre tok tutar ve diyete uyumu artırırlar. Ayrıca kan şekeri, kolesterol ve kan basıncını istenilen seviyelerde tutmaya yardımcı olmaktadır. Dışkılama sayısını ve miktarını artırarak kabızlığı önlemekte, kalın bağırsak kanserinden koruyucu etkiler içermektedir. Lif alımını artırmak adına soyulmadan yenilebilen sebze ve meyveleri kabukları ile birlikte tüketmekte yarar var. Gerektiğinde ise derin soymamaya özen gösterilmelidir.

    42-1983585425.    Bol su için.

    Posalı besinlerin bahsedilen etkilerini gerçekleştirebilmesi için, gün içerisinde 10 – 14 bardak (yaklaşık olarak saat başı bir bardak) su içmeye özen gösterin. Besinlerin sindiriminden metabolik atıkların vücuttan uzaklaştırılmasına kadar pek çok aşamada önemli görevler üstlenen suyun %20’lik kaybı ölümle sonuçlanabilir.

    26.    Sürekli tartılmayın

    Gün içerisinde birer saat ara ile tartıya çıksanız da 2 kere aynı rakama rastlamanız pek mümkün değildir. Sabah uyanınca tartıda görülen rakam ile gece yatarken karşılaşılan değer arasında 1-2 kg fark görülmesi olasıdır. İdeali; haftada bir gün, aynı kıyafetlerle, aynı baskülde, sabah aç karına, dışkılama sonrası tartmak ve ağırlığı bir kenara kaydetmektir. Aksi taktirde 2 bardak su içseniz ağırlığınız yaklaşık yarım kilo değişecektir.

    27.    Kafeine dikkat

    Çay, kahve ve gazlı içeceklerde bulunan kafein karaciğeri yoracağı için fazla tüketimden kaçınılmalıdır. Light da olsa gazlı içeceklerden fazla içilmemelidir. Aşırı tüketim durumlarında kansızlıktan osteoporoza kadar çeşitli sağlık problemlerine yol açabilmektedir. Aynı zamanda idrar söktürücü özelliklerinden ötürü su kayıplarına yol açmaktadır.

    28.    Meyve suyu deyip geçmeyin

    Piyasada hazır olarak satılan meyve sularının hemen hepsi şeker içermektedir. Hazır olarak alınacaksa % 100 meyve suları tercih edilmeli veya taze sıkılmış meyve suları (posası da yenilmek koşulu ile) içilmelidir. Posa alımını artırmak adına en sağlıklısı meyveyi sıkmadan, meyve olarak yemektir.

    29.    Her light ürüne kanmayın

    Baklavadan çikolataya, dondurmadan bisküvilere kadar geniş bir yelpazede karşımıza çıkan light ürünler referans ürünlere göre enerjilerinin en az %25 oranında azaltılmaları ile elde edilirler. Bireyler belirli yiyeceklerden kısarak bu ürünleri tercih edebilirler. Ancak her light ürünün de bir enerjisi olduğu ve serbest olarak tüketilemeyeceği unutulmamalıdır. “Ne de olsa light” düşüncesi ile aşırıya kaçmak gibi bir hataya düşülmemelidir.

    30.    Yağsız süt ürünlerini tercih edin

    Özellikle süt ve süt ürünlerinde light / yağsız ibarelerine kesinlikle güvenebilirsiniz. Mesela yağsız süt ile tam yağlı süt arasında 1,75 kat enerji, 16,5 kat yağ ve 7 kat kolesterol farkı olduğunu biliyor muydunuz?

    31.    Alışverişe dikkat

    Yiyecek alışverişine tok karına çıkın. Alışverişe çıkmadan önce bir liste hazırlayın ve listeye sadık kalın. Alışverişe çıkarken yanınızda az para taşıyın ve kredi kartı kullanmayın. Marketlerde, diyetinize uygun olmayan besinlerin bulunduğu reyonlara uğramayın. Her zaman için ihtiyacınız kadar alın, fazla almazsanız yemezsiniz.

    32.    Etiket okuma alışkanlığı kazanın

    Bir ürünü satın alırken içerdiği enerji, toplam yağ miktarı ve kolesterol gibi içeriklerini incelemek gerek zayıflama gerekse sağlık adına büyük önem taşımaktadır. Ne tükettiğinizin farkında olmanız, besinleri kıyaslama adına da yarar sağlamaktadır.

    33.    Tabakta yemek bırakmaktan çekinmeyin

    Annenizin sözlerini unutun, tabaktakileri bitirmek zorunda değilsiniz: Arkanızdan ağlamazlar. Hatta bir miktar yemek bırakmayı alışkanlık haline getirin. Kalanı ara öğünlerde tüketebilirsiniz.

    42-2149367334.    Kaçamaklarla uzlaşma

    Yememeniz gereken herhangi bir yiyeceği çok istiyorsanız yiyin, fakat o yiyecekle aldığınız enerjiyi yürüme veya bir başka aktivite ile mutlaka harcayın.

    35.    Günah çıkartın

    Davet, kutlama gibi özel bir olay nedeni ile diyet dışındaki yiyeceklerden azar azar yiyin, fakat onu izleyen öğünü sadece salata ve yoğurt gibi düşük enerjili besinlerle geçiştirin.

    36.    Teklifleri reddetmeye hazırlanın

    Besin teklifleri ile sürekli karşılaşacaksınız. Unutmayın; siz istemeden hiç kimse size zararlı bir besin yediremez. “Hayır” demesini öğrenin. Aç gezmeyerek, kendinizi bu teklifleri reddetmeye hazırlayabilirsiniz.

    37.    Umutsuzluğa kapılmayın

    Aksilikler karşısında asla cesaretinizi kırmayın. Fazla yerseniz hemen karamsarlığa kapılmayın. 40 yıllık taksi şoförü bile aracını stop ettiriyorsa, sizin de diyette ufacık kaçamakları görmezden gelmeniz gerekir. Pire için yorgan yakmayın. Burada önemli olan, aynı hatayı tekrarlamaktır.

    38.    Sabırlı olun

    Aylar, yıllar içerisinde yerleşen fazla kilolar çok da kolay gitmeyecektir. Uzun bir maratonda, ilk başta depar atmak ne kadar yanlışsa; kısa sürede hızlı kilo kaybederek belli bir kiloda sabit kalmak ve diyeti bırakmak da o denli can sıkıcıdır. Düzenli olarak aynı çizgide ilerlemek her zaman için daha sağlıklıdır. Geç verilen kiloların kalıcı olduğu unutulmamalıdır.

    39.    Günlük tutun

    Gün içerisinde yediğiniz, içtiğiniz her şeyi boş bir kağıda kaydedin. Sonrasında özeleştiri yaparak yaptığınız hataları işaretleyin. Kendinizi izlem yöntemi ile bu hataları zaman içerisinde azaltma yoluna gidin.

    diyet_final40.    İsteyin, yeter

    Kilo verme sürecinde felsefeniz şu olsun: Üşenmeyin, ertelemeyin, vazgeçmeyin. Sağlıklı yaşama adım atmak adına daha kaç pazartesi bekleyeceksiniz. Gün bugündür. Kendiniz için artık bir şeyler yapın ve yaşam tarzınızı mutlaka değiştirin. Kendinize iyi bakın.

    Uzman Diyetisyen
    M. Turgay KÖSE

    1977 İstanbul doğumlu Köse, ilk ve ortaöğrenimini aynı şehirde tamamladıktan sonra Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden 2001 yılında derece ile mezun oldu. Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nda yedek subay Diyetisyen olarak askerlik görevini tamamladı. Sonrasında Florence Nightingale Hastanesi Diyabet, Obezite ve Metabolizma Hastalıkları Merkezi bünyesinde Diyetisyen olarak çalıştı. 2004 yılında Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nde yüksek lisans programını tamamlayarak “Toplu Beslenme Sistemleri Bilim Uzmanlığı” aldı.

    Türkiye Diyetisyenler Derneği, Obezite Derneği ile Diyabet, Obezite ve Beslenme Derneği ve Yeni Çınar Lions Kulübü’ne üye olan Köse, hem bireysel hem de kurumsal anlamda beslenme danışmanlığı ve eğitimi çalışmalarını 2004’ten beri kurucusu olduğu Etik Diyet Danışmanlık’ta sürdürmektedir. Uzman Diyetisyen Turgay Köse fuar, kongre, seminer, internet TV, radyo ve televizyon programlarında konuşmacı; çeşitli gazete, dergi ve web sayfalarında köşe yazarı olarak yer almaktadır. Uzman Diyetisyen M. Turgay Köse’nin beslenme alanındaki ilk kitabı “Beslenme ve Diyetetik” Ekim – 2007’de piyasaya çıkmıştır.