Etiket: Klitoris

  • Elma Şekeri Deneyimi

    Elma Şekeri Deneyimi

    Oral seksin, erkekler için olduğu gibi yanlış bir algı vardır. Oral seks, tam da kadınlar için keşfedilmiş ve kadını, tüm cinsel deneyimlerden daha çok tatmin eden bir deneyimdir.

    Penisten ziyaden vajina, dil üzerindeki pulpalar ile muazzam hazzı yaşayabilir. Penise yapılan oral seks esasen, erkeğin hemomanyetik duyguların dolayı arzu ettiği bir eylemdir. Fakat kadın için klitoris üzerinde gezdirilen dil ve dudak, gerçek tatmin gerçekleştirir.

    Kadın Tatmini İçin

    85 sonrası 90 kuşağı ve özellikle 2000’e kadar olan genç erkek neslinin yapmaktan zevk aldığı ve kadınları en çok tatmin eden nesil olarak oral seks, kadınların cinsellikten lezzet almasını sağlayan eylemlerden biridir.

    Fakat oral seks, herkese yaptırılmaz ve herkes yapamaz. Tamamen tensel uyum, tutku ve yüksek libidolarla alakalı, spontane gelişen bir cinselliktir. Bir kadına en muhteşem cinselliği sunmak için oral seksi özenle yapmalı; dili içeri sokmak yerine klitorisi muazzam biçimde yalamak ve her kıvrımını elma şekeri edasında ıslatmak her ikinize de hazzın ötesini yaşatır.

    • Oral sekste acele etmeyin
    • Porno filmlerde izlediğiniz görüntüleri uygulamayın
    • Tamamen ana odaklanın ve ritmik hareketlerle gerçek seks lezzetini alın
    • Avuçlarınızla popoyu kavramayı unutmayın
    • Ve oral seks esnasında kadın gerçek zevki yaşarken, içine girmeyin. Zevki bölmeyin ve boşalana kadar devam edin

    Kadınların üstün seks performansı defalarca tatmin olabilmesini olanak sunar. Dolayısıyla önce kadını sevin, tatmin edin ve dudaklarınızla, dilinizle şahane bir tatmin yaşamasını sağlayın.

    Ardından daha yüksek performans, istek ve tutkuyla size en muhteşem seks deneyimini sunacaktır.

    Erkek Tatmini İçin;

    Oral seksten ziyade tüm ıslaklık ile bacaklarınız arasına penisi almak, daha çok zevk verir. Erkeğe en muazzam hazzı sunmak için içinize almadan, vajina üstünden popo arasına kadar kaydırın. 30 saniye sürmeden tatmin olacaktır.

    Mükemmel Oral Seks Tüyoları Tıklayın !

    Oral Seksin Zararları Nelerdir? Tıklayın !

  • Kadınların Cinsel Uyarılma Noktaları

    Kadınların Cinsel Uyarılma Noktaları

    Her kadının farklı noktalardan haz aldığı ve her bedenin aşırı güzel bir noktası olduğu aşikardır. Fakat her kadının en önemli noktası, klitoristir. Minicik bir noktadan, en muazzam haz ve zevki yaşatan bedensel aksesuar niteliğindedir.

    Kimi kadınlar göğüs uçlarından, kimisi muazzam gerdanından, kimisi dudaklarından, kimi bel kıvrımlarından, kasıklarından ya da direkt bacak arasından haz alır. Dolayısıyla keşif, her kadına özeldir.

    Kadınların Cinsel Uyarılma Noktaları | 1

    Kadında Zevk Artıran Noktalar

    İyi bir öpüşme, sevişirken orgazm olmanın zeminini hazırlar. Cinsel haz, damak tadından başlar. Sevişirken kadınların kulak çevresinden uzak durulması gereklidir. Pek çok erkeğin hoşuna giden tahrik noktalarından biri kulak çevresi, boyun gibi noktalar olsa da kadınlar için kulak çevresindeki bu ıslaklık ve kulak dibindeki sesler, oldukça iticidir.

    Bir kadının en çok zevk aldığı noktalardan biri de kaburga bitimleridir. Göğüs kafesinin en alt kısımlarındaki kıvrımı özenle sevmeyi becerebilen bir erkek, bel kıvrımlarından ve omurga dizilimlerinde parmak uçları ile estetik dokunuşlar sunan bir erkek sadece öperek bile orgazm yaşatabilir.

    Vajina ile popo yüzeyi arasındaki kırmızı derinin kaplı olduğu tüm bölge binlerce uyarılma noktası ile donatılmıştır. ıslak, kaygan ve ritmik- minik dokunuşlarla aşırı haz alınabilecek noktalardır.

    Ve kavramak… Sıkmadan, abanmadan, acıtmadan ve abartmadan kavramak, kadınları tahrik eden, cinsel doyuma ilk etapta ulaştıran sevişme yöntemlerinin başında gelir.

  • Orgazmı kolaylaştıran bir uygulama

    Orgazmı kolaylaştıran bir uygulama

    Genital Güzelleştirme Tekniği ile uluslararası Altın Bistüri ödülünü alan Estetik International Op. Dr. Bülent Cihantimur,Erojen Bölge Enjeksiyonu ile orgazmı kolaylaştıran bir uygulama yapıyor.

    Daha uzun süreli, daha çabuk ve daha tatminkar bir orgazm yaşamak hiç de hayal değil.

    Genital Güzelleştirme, tıpkı yüz bölgesi gibi, vajina bölgesinin de genç kalmayı hak ettiği düşüncesiyle geliştirilmiş bir uygulama. Tekniğin içinde kadınların olası tüm vajinal sorunları gideriliyor. Bunun içerisinde çözümlenenler ise; sarkan ve formunu kaybetmiş iç ve dış dudak bölgesi, genişlemiş vajina, klitorisi kapatan Venüs tümseği, pigmentasyon sorunu, idrar kaçırma ve erojen bölge enjeksiyonu olan G-Shot uygulaması var. Op. Dr. Bülent Cihantimur orgazmın kalitesini artırmak ya da orgazm olamayan kadınlar için yapılan Erojen Bölge enjeksiyonu ve diğer uygulamalar hakkında bilgiler verdi:

    G-Shot, Erojen Bölge Enjeksiyonu
    “Cinsellik daha doğrusu karşılıklı yaşanan cinsel tatmin, ilişkilerin temelini oluşturuyor ve çiftleri birbirlerine bağlıyor. Ülkemizde orgazm olamayan bayanların sayısını maalesef bilemiyoruz çünkü bu bir tabu halinde. Ancak kliniklerimize gelerek konu hakkında bilgiler alan kadın hastalarımızın tamamında orgazm konusunda sorunlar yaşadıklarını gözlemliyoruz. Kadınlar 2 şekilde orgazm oluyorlar. Birincisi klitoris bölgesinin, ikincisi ise G noktası adı verilen vajina girişinden 2-3 cm içeride, ön duvardaki alanın uyarılması neticesinde oluyor. G noktasına yaptığımız hastanın kendi bölgesel yağından alınıp kök hücreden zenginleştirdiğimiz yağ enjeksiyonu, bu alanın belirgin hale gelmesine ve dahası sürtünmeyle kolay, uzun ve çok daha tatminkar bir orgazmın yaşanmasına vesile oluyor. Bu uygulamayı doğum yapmamış bayanlarda yaptırabilir. Ayrıca doğumla birlikte genişlemiş vajina duvarına yaptığımız form kazandırma işlemi de yine hem erkeğin, hem de kadının cinsel açıdan tatmin olmasını kolaylaştırıyor.”

    Venüs Tümseği ve Klitoris
    “Venüs tümseği diğer adıyla Mons Pubis, sezaryen dikişiyle klitoris arasında kalan kıllı alandır. Bu alan bazı hastalarımızda yoğun bir yağlanma sorunu yaşıyor. Sadece cinsel hayat için değil, bu alandaki yağ fazlalığı görüntü olarak, bikini, mayo gibi plaj kostümlerinde de hastalarımızı rahatsız ediyor. Ayrıca buradaki yağlanma klitorisin kapanarak, rahatça uyarılamamasına ve orgazmın yaşanmamasına sebep oluyor. Yağ fazlalığı, liposculpute uygulamasıyla çekilerek, tüm sorunların önüne geçiliyor. Buna ek olarak klitorisin çevresinde fazlalık deri varsa, o da alınıyor, bölge açıkta kalınca uyarılması ve dolayısıyla orgazm olabilme kolaylığı sağlanmış oluyor. Tüm bu saydığım uygulamalar son derece basit ve pratik bir şekilde yapılıyor, kök hücrenin vermiş olduğu iyileştirme etkisiyle, kısa sürece iyileşme kaydediliyor.”

    Kaynak: cosmopolitanturkiye.com

  • Cinsel geğirti bozukluğu

    Cinsel geğirti bozukluğu

    Mide ya da yemek borusundaki havanın karın kaslarının kasılmasıyla zorlu bir biçimde ağızdan çıkartılması olayı olan “geğirme” doğal bir durum ve genelde yutulan hava veya yiyeceklerin sindirim sırasında çökmesi yüzünden oluşuyor. Geğirme sıklıkla mide ülseri, midenin kardia bölümü bozuklukları ya da safra yolları ve kesesi hastalıklarında ortaya çıkan bir belirti olabiliyor. Bunun yanı sıra psikolojik ve cinsel sorunları bulunan bazı kişilerde geğirme belirtisine rastlanabiliyor, cinsel sorunlara ve günlük faaliyetlere engel olduğunda ciddi bir durumun göstergesi olabiliyor.

    HANGİ KADINLARDA GÖRÜLÜYOR…

    20 yıla yakın yürüttüğüm uzun araştırmalar sonucunda, (1) erken yaşta evlenen, (2) kadın olmadan anne olan, (3) ilk geceye dair bilgisiz, tecrübesiz ve anlayışsız bir eşe sahip, (4) cinselliği ayıp, günah ve yasak olarak algılayan, (5) rüyalarında ağabey, erkek kardeş, baba, amca ve dayı gibi erkeklerle seks yaptığını gören (ensestiyöz içerikli rüyalar) ve (6) karabasan tecrübesi olan kadınlarda “cinsel geğirti bozukluğu” adını verdiğim yeni bir cinsel işlev bozukluğu tanımladım.Umarım bilim camiasında en kısa zamanda karşılığını bulur…

    TETİKLEYEN SEBEPLER…

    Aile baskısı sonucu evlenmek zorunda kalma, evliliği aileden kaçış olarak görme, gebe kalınması sonucu evliliği seçmek zorunda kalma ve özenti sonucu evlenme gibi nedenlerle erken yaşta yapılan evlilikler ciddi psikolojik bozukluklara neden olabiliyor. Henüz evliliğe hazır olmadan diğer bir değişle, evlilik bilincine erişmeden yapılan evliliklerde cinsel bilgisizlik ya da yanlış bilgilenme, hatalı bilişsel şemaların oluşumuna yol açabiliyor. Bunun sonucunda da, suçluluk duyguları, gerçek olmayan beklentiler, endişe ve kaygı hissi yaratan psikolojik travmalar meydana gelebiliyor. Ayrıca, yanlış cinsel bilgilendirme sonucu cinselliğin ayıp, günah ve yasak olarak benimsenmesi, ileriki dönemlerde cinsellikle ilgili doğru ve güvenilir bilgi edinmenin zorlaşmasına, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizlik sonucu meydana gelebilecek olan psikolojik kökenli sorunların ise kaçınılmaz olmasına neden olabiliyor. Bu tarz birlikteliklereerkek partnerin tecrübesizliği ve anlayışsızlığı da eklendiğinde, kadınların psikolojik durumu bir hayli olumsuz etkilenebiliyor. Bilindiği gibi, kızlık zarına verilen aşırı önemden dolayı, ilk gece kâbusunu kadınlar erkeklere oranla daha çok yaşıyor. İlk gece, kadınlarda genellikle aşırı kanama olacağı ya da kanama olmayacağı ve penetrasyon (penis-vajina birlikteliği) sırasında acı çekileceği korkusundan dolayı, kadın cinsel işlev bozukluklarından en sık karşılaştığımız vajinismus ve yine, aynı şekilde, kadının cinsellikten kaçınmasının bir başka dışavurumu olarak karşımıza çıkan cinsel uyarılma bozukluğu ve cinsel isteksizliğin dışında cinsel geğirti bozukluğuna da rastlanabiliyor. Cinsel geğirti bozukluğunu tetikleyen bir başka ve en önemli neden ise rüyada görülen ensestiyöz ilişkiler… Toplumsal, kültürel, sosyal ve psikolojik süreçleri içinde barındıran pek çok nedenden dolayı,“ensestiyöz içerikli rüyalar”ortaya çıkabiliyor. Freud’un geliştirmiş olduğu ve fallik dönemde ortaya çıkanelektra kompleksi ve ağır ruhsal bozukluklarensestiyöz içerikli rüyaların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Cinsel geğirti bozukluğunda, özellikle rüyada ve erkek partnerle yaşanılan cinsel ilişki sırasında, fantezi ya da flashback şeklinde ortaya çıkan “ensestiyöz görüntüler ve imajinasyonlar” kadını rahatsız ediyor, seks öncesi, seks sırasında ve seks sonrasında geğirmesine yol açabiliyor.

    BASTIRILMIŞ CİNSELLİĞİN DIŞA VURUMU: “GEĞİRTİ VE KARABASAN SENDROMU”

    Toplumsal nedenler, aile bakış açısı ve yetiştirilme tarzı, kültürel farklılıklar, cinsellik hakkındaki doğru bilinen yanlışlar, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizlik, dini ve ahlaki açıdan yasaklanmış kadın ve erkek ilişkileri, 3 ile 6 yaş arasında alt benliği (id) oluşturan zihin yapısına kodlanıyor. Bu kodların üst benlikle (süperego) verdiği mücadele sonucunda seksten kaçınma davranışı ortaya çıkabiliyor. Konu cinsellik olunca, özellikle kadınlarda meydana gelen dışavurumlar cinsel geğirti bozukluğu olarak karşımıza çıkabiliyor ve şu belirtilere rastlanıyor: (1) Partnerlerle yapılan cinsel ilişki öncesinde, cinsel ilişki sırasında ve cinsel ilişki sonrasında gerçekleşen istemsiz geğirtiler, (2) göbek altı ve ayak parmak uzuvlarında sıkça rastlanan istemsiz kasılmalar, (3) cinsel ilişki sırasında ağrı ve acı duyma, (4) klitorise ve erojen bölgelere dokunulmasından hoşlanmama, (5) nefes alıp vermede zorlanma …Çoğunlukla dini ve ahlaki açıdan kabul görmeyen erotik-ensest rüya ya da fanteziler, cinsel haz almanın günah ve yasak olduğu bilinciyle, kadının iç dünyasında kendi kendini cezalandırmaya yol açabiliyor. Kendi kendini cezalandırmanın en çok görülen şekillerinden biri de karabasanlar… Bilindiği üzere, rüya sırasında görülen ya da yapılan eylemlerin fizyolojik etkisi olarak “ karabasan” terimi kullanılıyor. Aslında, bilimsel olarak karabasanteriminin anlamı, REM uykusu sırasında, beyindeki hareket emir noktasının çalışmaması nedeniyle, kişinin hareket etmek istemesine rağmen hareket özgürlüğünün olmaması, sesinin çıkamaması… Beynin hareket etme ve konuşma noktasını kapatmasının nedeni, yine kişinin kendisini korumaya yönelik güvenlik sistemi kurmasından kaynaklanıyor. Özellikle heyecanlı durumlar, ensestiyöz rüyalar ve fanteziler gibi olmaması gereken bir şeyin gerçekleştiği rüyalarda ve fantezilerde, bu tarz bir savunma mekanizması görülebiliyor.

    STRES TETİKLİYOR…

    Anksiyete, depresyon, cinsel sorunlar ve stres geğirti oluşumunu tetikleyebiliyor. Kadınların çoğunun stresle geğirme arasında bir ilişki olduğunu bildirmesine karşın, aslında bu stres normal kişilere göre farklı değil… Bu kadınlarda stresin algılanması abartılı oluyor. Yani, bu kişilerde uyaranlara karşı mide-bağırsak duvar gerginliği sağlıklı bireylere göre abartılı algılanıyor. Stres geğirmeyi tetikleyebiliyor veya alevlendirebiliyor. Bu kadınlarda stres sırasında, geğirmenin ortaya çıkması normal bireylerdekinden daha olası… Strese karşı artan bu duyarlılıktan sorumlu mekanizmalar tam olarak anlaşılamamış ise de bağırsağın sinir kontrolü ile ilgili olduğu düşünülüyor.

    PSİKOSOMATİK BOZUKLUK OLARAK ELE ALINMALI…

    Ruh ve beden arasındaki ilişki psikosomatik terimi altında inceleniyor. Psikosomatik tıp, insanı biyolojik ve fizyolojik özellikleri, ruhsal ve psikolojik yapısı ve sosyal, kültürel ve çevresel yapısıyla ele alıyor. Geğirme gibi psikosomatik organ bozuklukları, kalpte çarpıntı gibi fonksiyonel bozukluklar ve kanser gibi somatopsişik bozukluklar olmak üzere psikosomatik bozukluklar birkaç tipe ayrılıyor. Psikosomatik bozuklukların görülmesinde genetik, fizyolojik, bedensel, psikolojik, ruhsal ve çevresel etkenler rol oynuyor. Erken çocukluk döneminde ailesel faktörler çok önemli… Aile bireylerinin geğiren bireylerden oluşması, ebeveynlerden herhangi biri veya ikisinin kronik bir hastalığa sahip olması, ebeveynlerin çocuk sağlıklı iken çok beklentili olup, ödüllendirici olmayan, hastalandığında ise aşırı ilgili, sevecen, ödüllendirici davranışları, ebeveynlerin ruhsal, sosyal ve ekonomik krizlerle baş etmede yetersizlikleri, bir şey elde etmek veya cezadan, ödevlerden, sorumluluklardan, görevlerden kaçmak için kasıtlı hasta taklidi yapmak, bireylerin birbirlerinin ilgilerini çekmek için psikodramatik rollere girmesi, erken çocukluk döneminde çocuğu olumsuz etkileyebiliyor. Psikosomatik bozukluklardaki bedensel belirtiler, kişinin erken çocukluk döneminde ruhsal algı ve duygularının sentezinin bedensel düzeyden ruhsal düzeye geçmesindeki yetersizlikten kaynaklanabiliyor. Böyle kişilerde bireyleşme gelişimindeki aksaklık, eksiklik, kişinin şuur altında bilinçdışı olarak yaşadığıyalnız bırakılma ve terk edilme korkularıçaresizlik, umutsuzluk ve öfke duyguları, ileride fizyolojik ve bedensel faktörlerle de birleşerek, cinsel geğirti bozukluğunun meydana gelişini kolaylaştırıyor. Bu kişiler bilinçdışında ebeveynlerine ya da onlara bakan bakıcılarına tutsak, bağımlı kalıyorlar ve erişkin yaşantılarında bu bağımlılığı eş ve iş ortamındaki bireylere aktararak sorumluluk duygusundan kaçıyorlar, hep bir koruyucu, ödüllendirici destek arıyorlar. Eğitim düzeyi düştükçe, sosyoekonomik düzey geriledikçe, kırsal kesimde ve doğu illerinde cinsel geğirti bozukluğu daha yaygın olarak görülüyor. Çünkü sosyoekonomik etkenler, eğitim ve alt kültür, ruhsal ve psikolojik sıkıntının hangi oranda geğirti olarak dışa vurulacağını belirliyor.

    BİR TÜR CİNSEL AĞRI BOZUKLUKLUĞU…

    Cinsel ilişki esnasında ağrı duyulması nispeten sık yaşanan bir durum… Özellikle cinsel yaşamın başlangıcının ilk aylarında kadınların çoğu az ya da çok ağrı duyuyor. Özellikle kadının yeterince hazır olmadığı ve uyarılamadığı bir zamanda ilişkide bulunulması ağrının oldukça rahatsızlık verici boyutlara ulaşmasına neden olabiliyor. Vajinismus (seks yapma korkusu) vedisparoni (ağrılı cinsel ilişki) cinsel işlev bozuklukları sınıflandırmasında cinsel ağrı bozukluklarının alt tipleri olarak tanımlanıyor. Cinsel geğirti bozukluğunda da ağrı ve kasılma olduğu için, bu bozukluğu bir tür cinsel ağrı bozukluğu alt tipi olarak vajinismus ve disparoninin yanına eklemek gerekiyor.

    TEDAVİDE DİNAMİK YÖNELİMLİ CİNSEL TERAPİ GEREKİYOR…

    Cinsel geğirti bozukluğu henüz tam olarak tanımlanamadığı ve ruh sağlığı profesyonelleri ve jinekologlar tarafından yeterince bilinmediği için, ülkemizde uygun tanı konamıyor ve tedavi edilemiyor. Bu kadınlara klinik tıp branşlarınca tamamen organik gözle bakılıyor, gereksiz ve uzun süre mide ilaçları ve geğirti önleyici ilaçlar veriliyor. Aşırı ve gereksiz ilaç kullanımı, kadınlarda ilaca karşı direnç gelişimine ve madde kötüye kullanımına yol açabiliyor, hasta-hekim ilişkisinde güven kaybına yol açabiliyor, kadınları hoca veya medyum gibi tıp dışı alternatif tedavilere yöneltiyor, ailesel ve ilişkisel sorunlara yol açabiliyor. Kadınların tedavisinde danışan-cinsel terapist ilişkisinin güvenilir olmasına dikkat etmek çok önemli… “Sizde bir şey yok, sizin bütün sorununuz kafanızda!” şeklindeki yaklaşım tamamen yanlış… Kadınların cinsel geğirti bozukluğunun gerçekliğini kabullenmesi gerekiyor. Ayrıca dinamik yönelimli cinsel terapi ile bedensel belirtilerden ziyade bilinçdışındaki sorun ve çatışmalara odaklanılması önem taşıyor. Uygun durumlarda aşırı talepler, dikkat çekici davranışlar ve yönlendirmelere katı sınırlamalar getiriliyor. Depresyon, anksiyete gibi psikiyatrik durumların varlığında psikotrop ilaçlardan yararlanılabileceği gibidinamik yönelimli cinsel terapi, cinsel geğirti bozukluğunda en etkili tedavi metodu olarak kullanılıyor.

    Dr. Cem Keçe

  • Orgazm hakkında yanlış bilinenler

    Orgazm hakkında yanlış bilinenler

    Orgazm hakkında yanlış bilinen mitler ve uzman yorumları…

    Duyduğunuz söylentilerin doğruluğundan emin olamıyor musunuz?
    Orgazm üzerine çok şey yazılıp, konuşuluyor. Zaman zaman neye inanacağınızı şaşırıp, sorunu kendinizde aramaya kalkışmanız çok normal. Bu nedenle sizler için orgazm hakkında yanlış bilinenleri araştırdık.

    “Eğer seks esnasında orgazm olamıyorsan, bir terslik olmalı!”
    Yanlış. Bir gece seks esnasında orgazm olamamanız eşinizde ya da sizde bir sorun olduğunu göstermez. Çoğu farklı nedenlerden insanlar her zaman orgazm olamaz. Belki de sadece bu konuyu fazla düşünüyorsunuzdur, yorgun ya da iyi hissetmiyor da olabilirsiniz! Kaygılanmayı bırakın!

    “Her kadın birden fazla orgazm olabilir”
    Evet, bu mümkün. Kadınlar birden fazla orgazm olabilirler, ama bu her kadında olur demek yanlış. Hayal kırıklığına kapılmayın! Birden fazla orgazm olamıyorsunuz çünkü vücudunuz bunu başarabilenler kadar gerek duymuyor!

    Her kadın seks esnasında orgazm olmalı!”
    Mastürbasyon sırasında ya da oral seks sırasında rahatlıkla orgazma ulaşabiliyor ama seks esnasında bunu başaramıyorsanız endişelenmeyin. Vajinal orgazm diğerlerine göre daha zordur. Klitorise temas olmadığında seks esnasında orgazm olmanız zorlaşabilir.

    “Kadınlar sadece klitoral uyarımla orgazm olabilir!”
    Evet, dediğimiz gibi klitoris orgazm olmanızı kolaylaştırabilir ama tek yolu bu değil. Bazı kadınlar cinsel birliktelik sırasında, klitorise temas olmadığı takdirde de orgazma ulaşabiliyor.

    “Seks, sadece orgazm olabildiysen iyi sayılır.”
    Tamam, orgazm seksin nihai amaçlarından biri. Ama orgazm olmamanız kötü bir birliktelik yaşadığınız anlamına gelmez. Partnerinizle daha samimi olmanızı sağlar, üstelik orgazm olamasanız da kendinizi daha iyi hissedersiniz!

  • Klitorisin Dayanılmaz Ağırlığı

    Klitorisin Dayanılmaz Ağırlığı

    Kadınların ve hatta erkeklerin çoğu kadın cinsel organının sadece vajinadan ibaret olduğunu sanırlar ama aslında gerçek başkadır. Gerçekte kadınların en hassas bölgesi olan, boşalma ve orgazm oluşumunda merkezi öneme sahip çok önemli bir anatomik yapı daha var, o da klitoristir.

    KLİTORİS KADINLARIN EN HASSAS BÖLGESİDİR…
    Sanılanın ve bilinenin aksine kadınların asıl cinsel organları vajinaları değil, klitorisleridir. Klitoris erkeklerdeki penisin kadınlardaki karşılığıdır. Klitoris kadınların en hassas bölgesidir. Damar ve sinirlerden oldukça zengin bir yapıdır. Yaklaşık 8000 sinir lifi bulunur. Bu lif yoğunluğu peniste bulunanın yaklaşık iki katıdır. Vücudun başka hiçbir bölgesinde bu kadar yoğun sinir lifi yoktur. Ancak kadınların çoğu cinsel organlarının yapısını bilmiyor. Çünkü ülkemizde cinsel eğitim verilmiyor. Bu da ileride cinsel sorunların yaşanmasına yol açabiliyor. Kadınlarda en sık gördüğümüz cinsel sorunların başında boşalma ve orgazm sorunları geliyor. Aslında kadınlar kendi bedenlerini tanımadıkları, nelerden hoşlandıklarını bilmedikleri için partnerlerini de yönlendiremiyorlar ve bu yüzden de boşalamıyorlar. Oysaki klitoris kadınların boşalması ve orgazmı için çok önemlidir. Kadınların boşalması ve orgazmı büyük ölçüde klitorisin uyarılması ile gerçekleşebiliyor. Erkekler de cinsel ilişki sırasında partnerlerini mutlu etmeye, cinsel performanslarına ve penis boyuna fazlasıyla kafayı takıyorlar ve sadece penis-vajina ilişkisine odaklanıyorlar. Oysa kadının ruhunu okşayıp klitorisini de uyardıklarında zaten kadınlar rahatlıkla boşalabiliyorlar.

    KLİTORİSİN ÇOK ÖNEMLİ 3 İŞLEVİ VAR…
    Klitorisin başlıca 3 işlevi var. Klitoris öncelikle (1) kadınların boşalmasını ve orgazm olmasını sağlıyor. (2) Cinsel ilişki sırasında sertleşerek idrar deliğini kapatıyor ve böylece bakterilerin idrar torbasına girişini engelliyor. (3) Ters V şeklindeki kollarının şişerek sertleşmesi vajina kanalını geriyor ve bu da penis başının kolayca girmesini sağlıyor. Tüm bu işlevlerine rağmen, kadınların çoğu klitorislerinin yerini bilmiyor. Klitoris; kasık kemiklerinin birleştiği noktanın ortasındadır, küçük dudakların yukarda birleştiği kısma dek uzanır ve büyük dudaklar arasındaki yumuşak dokunun içinde yerleşiktir. Yaklaşık 3 cm uzunluğunda ve 3 mm kalınlığında, penise benzeyen, Venüs tepesinin altında yer alan, üstte ve yanlarda iç dudaklarla çevrili çok özel bir organdır. Klitoris baş ve gövde kısmından oluşan, ters V şeklinde bir yapıdır. Baş kısmı hafif bir çıkıntı şeklindedir ve iç dudaklar parmaklarla hafifçe geriye ittirildiğinde dışarıdan rahatlıkla görülebilir. Küçük dudakların birleştiği kısımda bir başlık biçiminde genişler. Bu başlığın altında klitorisin ucu bulunur. Gövde kısmı ise yanlara doğru uzanan iki koldan oluşur ve vulvanın içine tümüyle gömülü olduğundan dışarıdan görülmez. Bu nedenle çoğu insan klitorisi yalnızca düğme şeklinde basit bir yapı olarak algılar ama çok yanılır.

  • Kadınlarda Boşalmayı Öğrenebilme Süreci

    Kadınlarda Boşalmayı Öğrenebilme Süreci

    Mutlu bir birliktelik için önemli unsurlardan biri her iki tarafı da mutlu kılan ve her yönden tatmin eden bir cinsel ilişkidir. Mutluluk veren bir sevişme eşleri daha huzurlu, daha mutlu ve çevrelerine karşı daha sevecen yaparken, birbirlerine daha çok bağlar, yakınlaştırır ve onları bütünleştirir. Çünkücinsellik; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme ve birbirine bir armağan olarak sunma, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır.

    BOŞALMA NEDİR?

    Sevişme öncesi eşi çıplak olarak görme, tatma, dokunma, işitme yani eşin sesini duyma, koku gibi cinsel uyarı veya düşünceler ile başlayıp beyin ve vücudun ortak hareket etmesi sonucu yaşanan yoğun zevk anına “boşalma” denir. Orgazm olmakla boşalmak aynı şey değildir. Bu nedenle genelde orgazm diye bahsedilen durumlar boşalma olarak algılanmalıdır. Boşalma bedensel bir rahatlamayken orgazm ise bu bedensel rahatlamaya ruhun eşlik ettiği çok yüksek haz veren bir durumdur.

    BOŞALMA SORUNLARININ DEĞİŞİK TİPLERİ VAR…

    Hiç boşalamama, yalnızca mastürbasyon ile boşalıp cinsel partnerle girişilen etkinliklerde boşalamama ve cinsel birleşme ile boşalamama şeklinde boşalma ve orgazm sorunlarının değişik tipleri vardır.

    ZAMANLA BOŞALMA ÖĞRENİLEBİLİYOR…

    Kadınlarda boşalmayı öğrenme yaşla birlikte artıyor. 20’li yaşlarda fazla cinsel deneyimi olmayan kadınlarda cinsel birleşmeyle boşalamamak çok daha yaygın. Ancak cinsel ilişki sırasında boşalmayı bir hedef olmaktan çıkaran her kadın organik bir sorunu yoksa kendi bedenini bir başkasının bedeniyle paylaşarak haz almayı yani boşalmayı zamanla öğrenebilir. Çünkü her kadın, kendisine haz alma izni verdiğinde, uygun şekilde ve yeterli süre uyarıldığında boşalabilir. Boşalmanın oluşumu için en önemli faktörler “UYGUN PARTNER, UYGUN MEKÂN, UYGUN ZAMAN VE UYGUN UYARILAR” olmak üzere 4 U KURALI, hazır olma ve hassas bölgelerin uyarılmasıdır. Bunlar da, önce dokunsal sonra görsel ve işitsel uyaranlar sonucu meydana gelir. Ancak boşalmayı öğrenmek kişiden kişiye göre farklılık gösterebilir. Ancak tüm kadınlar boşalmayı veya orgazm olmayı zamanla öğrenirler. Bunun için ilk önce kadınlar cinsellikten haz almayı istemeli ve buna kendilerini layık bulmalıdırlar, haz almaya izin vermelidirler, daha sonra zevk alabilmek için önce kendi bedenlerini tanımalı, nelerden zevk aldıklarını mastürbasyonla keşfetmeli, partnerlerine yol göstermeli ve cinsel ilişki sırasında istemli kasılmalar yaparak klitorislerini sürterek boşalmayı keşfetmelidirler. Bu süreçte G noktasını da keşfederek seksin tadını çıkartabilirler. Ancak sevişmenin ve dokunmanın hazzına odaklanmak yerine “Ya boşalamazsam!” kaygısı boşalmayı engeller. Çünkü çiftlerin boşalmayı zorunlu bir hedef olarak görmeleri onlarda baskı yaratıyor. Bu nedenle çiftler boşalmayı hedef haline getirmek yerine boşalmayı deneyimlemeyi seçmelidirler. Böylece boşalmaya odaklanmak yerine, bütün anların tadını çıkartabiliyorlar.

    BOŞALMAYI ÖĞRENME SÜRECİNDE SIK KARŞILAŞILAN ZORLUKLAR…

    Partnerlerin boşalmak için gerekli koşulları sağlayamaması, kadına zevk almanın kötü bir şey olduğunun öğretilmesi, çiftler arasında yakınlık olmaması, kadının kontrolü elinden bırakmak istememesi, “Kendimi serbest bırakırsam başına neler gelir?” korkusu, “Erkekler benim boşalmamı hak etmiyor!” düşüncesi, çiftlerin birbirlerinden utanması, yetiştirilme tarzları, yaygın tabular, sosyo-kültürel yasaklamalar, yoğun iş temposu, katı ve baskıcı dinsel inançlar, içgüdüleri ile hareket etmekten hoşlanmama, duyarlı ve sıcak bir kadının nasıl olduğuna ilişkin yeterli rol modelin bulunmayışı, cinsel bilgisizlik, cinsel organları yeterince tanımamam, partnerlerin var olan erken boşalma gibi cinsel sorunları, aşırı titizlik, bazı ilaçların yan etkileri, içinde bulunulan ortam ve mastürbasyon deneyimsizliği boşalmayı öğrenme sürecinde en çok karşılaşılan zorluklardır. Bu zorlukları aşmak için kadınlar kendi vücutlarını çok iyi tanımalılar, aynada kendilerini çıplak olarak görebilmeliler, boşalmayı önleyen faktörlerin neler olduğunu belirlemeye çalışmalılar, cinsel duygularını her zaman kontrol etme gereksiniminden vazgeçmeliler ve başarmaktan çok duygulara önem vermeliler, bütün görev ve sorumluluğu erkeğe yüklememeliler. Nasıl zevk aldıklarını keşfetmeli ve erkeğe yol gösterici olmalıdırlar. Çünkü cinsel ilişki almak kadar vermek demek. Kadın bir şey veriyorsa, almayı da hak kazanıyor demektir.

    6 AY İÇİNDE BİR KADIN BOŞALMAYI ÖĞRENEBİLİR…

    Erkekler çok kısa sürelerde boşalabilirken kadınlar için boşalma süresi çok daha uzundur. Bu süre bir yandan kadının cinsel ilişkiye ruhsal ve fiziksel olarak ne kadar hazır olduğuyla, öte yandan ilişkide klitoris ve G noktası gibi duyarlı bölgelerin ne kadar uyarıldığıyla ilgilidir. Yani boşalmak için çoğu kez kadınların direkt klitoris uyarısı almaları gerekiyor. Bu nedenle klitoral olarak kadınların en iyi uyarılabildikleri kadının üstte erkeğin altta olduğu cinsel ilişki pozisyonunun seçilmesi, önsevişme döneminin uzun tutulması, meme uçları, kulak arkaları, bacakların iç yüzleri gibi erojen bölgelerin daha fazla uyarılması ve varsa kadınların penis boyu takıntılarını terk etmelerinde fayda var. Ayrıca kadınlar cinsel fanteziler kurabilirler veya yardımcı erotik materyaller kullanabilirler. Yukarıdaki önlemlerle 6 ay içinde boşalmayı öğrenemeyen bir kadın partneriyle birlikte bir cinsel terapiste başvurmaktan çekinmemelidir.

    BOŞALMAYI TAKINTI HALİNE GETİRMEK SORUNLARA DAVETİYE ÇIKARTIYOR…

    Boşalmayı takıntı haline getiren kadınlarda zamanla öfke, hırçınlık, mutsuzluk, çökkünlük, hiç boşalamama ve cinsel soğuklukgörülmesi, zamanla partner ilişkilerde çatışma yaşanması, aldatma ve partnerde erken boşalma veya cinsellikten soğumagibi cinsel sorunların ortaya çıkması sık rastlanan bir durumdur. Bu nedenle çift boşalmayı beklenti haline getirmeden veya boşalmamayı göze alarak sevişmelidir. Sevişirken çift kendilerini ve birbirlerini seyretmekten vazgeçmeli ve ön sevişme dönemini uzun tutmalıdır.

  • Cinsellik Hakkında Tüm Merak Edilenler

    Cinsellik Hakkında Tüm Merak Edilenler

    İşte merak edip de sormaya çekindiğiniz cinsellik ile ilgili tüm sorular ve cevapları…

    G Noktası Nerededir?

    Ernest Granfenburg da en az Amerika’yı keşfeden Kristof Kolomb kadar önemli bir kaşif. Neden mi? Çünkü 1940 yılında kadınların orgazm olmasını kolaylaştıran G noktasını keşfetti! Granfenburg’e göre kadınlarda vajinal girişten yaklaşık 3-4 cm içeride, üst duvarda, idrar kanalının hemen komşuluğunda erkekteki prostat bezine benzer şekilde sıvı üreten “skene bezleri” ve kasılma özelliği taşıyan erektil doku orgazmı kolaşlaştırıyor.

    En büyük ilişki hataları nelerdir?

    Cinsellik; giriş, gelişme ve sonuçtan oluşan bir kompozisyon değil. Belirli bir sırayı takip etmenize, ön sevişme olmadan orgazma ulaşamayacağınız gibi rivayetlere inanmanıza gerek yok. Cinsel hayatınızı istediğiniz gibi şekillendirmekte özgürsünüz. Sırf partneriniz istiyor diye cinsel ilişkiye girmek zorunda değilsiniz. Unutmayın; cinsellik karşılıklı yaşanan bir şeydir.

    Regl döneminde hamile kalınır mı?

    Sperm, vajina içinde 5 gün boyunca canlı kalabiliyor. Yani evet, regl döneminde hamile kalınabilir.

    Bazen iilişki neden acı verir?

    Vajinal sıvının yeterli olmadığı durumlarda, herhangi bir kayganlaştırıcı da kullanmıyorsanız, oluşacak tahrişler yüzünden canınız acıyabilir, hatta sonrasında ufak ağrılar oluşabilir. Lakin bu ağrılar her birleşme sonrasında oluşuyorsa, doktora görünmenizde fayda var. Çünkü bu ağrılar vajinal yaraların ya da kistlerin habercisi olabilir.

    Klitoris ilişkiden sonra neden hassaslaşır?

    Erkeklerdeki penisin karşılığı, kadınlarda klitoristir. Klitorisin içinde binlerce sinir lifi vardır ve uyarılma anında içi kanla dolarak sertleşir ve şişer. Bu da orgazm sonrasında yaşanan son derece normal ve fizyolojik bir durumdur.

  • Orgazm öğrenilmeden mutlu olmak zor!

    Orgazm öğrenilmeden mutlu olmak zor!

    Cinsellik sizin için sadece eşinizi ya da sevgilinizi mutlu etmek için yerine getirilen bir görevse, orgazm kelimesini sadece dergilerde okuduğunuz yazılardan tanıyorsanız üzgünüz ama  Ödülünüz ise yatakta ömür boyu mutsuzluk… 

    Küçük kızınıza hiç düşünmeden söylediğiniz “Çok ayıp” kelimesinin tüm hayatını etkileyeceğini bilseniz yine söyler misiniz? Cevabınız ne olacak bilmiyoruz ama “Evet” ise vay o kadının haline… Hayatı boyunca yatağa girmekten korkacak olan o kadın, sevdiği adam mutlu olsun diye elinden geleni yapacak ama kendisi bir kere bile mutlu olamayacak. Sebep ise çoğu zaman sizin söylediğiniz o basit cümle olacak.
    Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği’nden Psikolog Burcu Atatür, bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Toplumumuz cinsellik konusunda sakatlanmış bireyler yetiştiren bir toplum. Kadınlarımız küçük yaşlardan itibaren cinsel duygu ve dürtülerini yok saymaya programlanıyor. Kendi bedenlerine dokunmaktan aciz, vajinalarını üçüncü bir şahıs kabul eden, bakmaya bile tahammülü olmayan kadıncıklar. Cinselliğin ayıp, yasak, günah ve pis bir şey olduğu inancıyla yetişen bir kadının da, evlendiğinde aniden tüm bu beyin programını silmesi ve eşiyle keyifli ve tatminkar bir şekilde, mekanik olarak değil, tam anlamıyla sevişebilmesi elbette mümkün olamıyor.”
    Özgür kadın, özgür cinsellik başta kadını korkutuyor. Üzerinde ahlakı yanlış yere konuşlandırmış olmanın verdiği büyük bir suçluluk duygusu bulunuyor. Cinselliği seviyor, istiyor, yaşıyor ve hatta zevk de alıyorsa, “Namussuz muyum, kötü kadın mıyım?” diye düşünmeye başlayabiliyor.

    Vajinismus en önemli sorun
    Kırsal, kentsel, her bölge ve coğrafyadan, kadınların çoğu kendilerine, bedenlerine, dişiliklerine yabancı oluyor. Üzerlerine giydirilmiş roller içerisinde boğulmadan hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Evlat rolü, eş rolü, anne rolü, ev-iş kadını rolleri, tüm bunlar gerçekte öncelikle bir birey ve kadın olduklarını unutturup en temel hak ve özgürlüklerini onlardan alıyor. Bu en temel özgürlük ise bir kadın için varolma ve varetmek anlamına geliyor. Psikolog Burcu Atatür, “Psikolojik olarak bakarsak bu kadınların kendini gerçekleştiremeyen tüm bireylerin yaşadığı sorunları yaşama ihtimalleri var. Ancak cinsel açıdan bakıldığında öncelikle vajinismus sorunu görülüyor. Yani yıllarca büyük bir özenle korudukları kızlıklarından evlenince bir anda vazgeçemiyorlar, dolayısıyla zihinleri ve bedenleri bir korku refleksi şeklinde eşleriyle cinsel ilişkiye girmeyi reddediyor. Diğer en sık gördüğümüz sorun ise, orgazm olamama. Onun da altında, kendi bedenlerine bakmayı bile kadınlarımıza yasaklamış zihniyet yatıyor” diyor.

    Korku ile utanç birleşiyor
    Cinsellikle ilgili temel sorunlar, kadınların korku ve utanç duygularından kaynaklanıyor. Bilgilendirmeden yoksun yetiştirildiği, bildikleri de büyük ihtimalle yalan yanlış temellere dayandığı için cinsel terapistler, vajina deliğinin nerde olduğunu bilemeyen eğitimli genç kadınlarla bile karşı karşıya kalabiliyor. Korku duygusu vajinismustan cinsel isteksizliğe, orgazm olamamaya veya ağrılı cinsel ilişkiye kadar birçok sağlık sorununa yol açabiliyor. Öğrenilmesi ve geliştirilmesi gereken cinsellik saklandığında, potansiyelinin binde birine dahi ömür boyu ulaşamamış, duygu ve istekleri dondurulmuş, hazları engellenmiş kadınlar yaratılmış oluyor. Bu kadınlar da böyle bir yoksunlukla çocuk sahibi olup, o çocukları da aynı duygularla yetiştiriyorlar.

    Günümüz kadını da zor durumda
    Günümüz modern kadınının cinsellik konusunda daha iyi durumda olduğu düşünülse de Psikolog Burcu Atatür bunun böyle olmadığını söylüyor ve “Gözlemlerime dayanarak, günümüz modern kadınının neredeyse daha fazla cinsel sorun yaşadığını söyleyebilirim” diyor.

    Kadın kadına engel oluyor
    Çoğunlukla kadını engelleyenlerin başında yine kadın geliyor. Kısıtlanmış kadın, kendinden sonra gelen kadınlara da aynı tarzda davranıyor. Engellenen kadın engelliyor, hatta daha büyük bir hırsla. Yargılanan kadın yargılıyor ama hep hemcinsini.

    Cinsellik bir bütün olmalı
    Psikolog Burcu Atatür, “Kadın her şeyden önce doğası gereği üretici,yaratıcıdır.Çok büyük bir sevgi kaynağıdır. Kadın yarattığı zeminde erkek var edebilir. Yani biri ortamı sağlar diğeri o ortama yaşam kurar. Cinsellik ise tüm bu olayların çekirdeğinde yer alıyor. Ama bedensel değil, ruhsal bütünlük içindeki cinsellik önemli.
    Bunu tam anlamıyla yaşayabilmek için en başta kadının kendini, bedenini, arzu ve isteklerini bilmesi, bulması, tanıması ve ifade edebilmesi gerekiyor” diyor.

    MUTLU OLMAK İÇİN NE YAPMALI?
    “Cinsellik bir yere kadar dürtüsel olsa da, bir noktada öğrenilebilen ve geliştirilebilen bir davranış. Daha kendine dokunamayan, kendisiyle sevişemeyen bir kadından partneriyle sevişip mutlu olabilmesini, zevk alıp zevk verebilmesini beklemek yanlış olur. Bu konuda günümüzde yazılı ve görsel bilgilendirme materyali gitgide artıyor. Birçok dernekle birlikte, hastanelerde veya özel olarak çalışan cinsel terapistler, psikiyatristler, psikologlar bu kişilere yardım edebiliyor. Ancak buradaki önemli bir sorun, kişilerin bu konuda rahatlıkla gidip yardım alamayacak zihinsel, ruhsal ve sosyolojik yapıda olmalarıdır. Kadın kendine sanki ilk defa karşılaşıyormuş gibi en baştan, meraklı, özgür ve tanımaya açık gözlerle yeniden bakmalı. Aynanın karşına geçip kendini ilk defa görüyorlarmış gibi incelemeli. Cinsellik en başta dokunmaktan geçiyor. Çiftler gerek kendi bedenlerine, gerek birbirlerinin bedenlerine, acelesiz, şefkatle, özenle, merakla, istekle, tutkuyla dokunmalı ve tecrübelerini, hayallerini birbirlri ile paylaşmalılar.

    Psikolog Burcu Atatür, “Bence hepimizin kafası çok karışık, gerçekten arada sıkışıp kalmış bir halimiz var. Kadınlarımız da, yanlış bir şey yapmış küçük kız gözleriyle, kendi bedenlerini hem keşfedip yaşamaya hem de iç sıkıntısı duymaya devam ediyorlar. Kendileri bile kendilerinden ve namuslarından şüphe ettiklerinde ne haklarını koruyabiliyor ne de fikir ve duygularını ifade edebiliyorlar. Yine sonuçta mutsuz evlilikler, renksiz cinselliklere razı olup, çerçeveden çıkmamaya çalışıyorlar” diyor.

    Kadınların eğitimli olmaları ve modern hayatlar yaşamaları, cinsel problemlerini dile getirmelerini engelleyebiliyor. Sevişme esnasında zihinleri çok meşgul oluyor ve kendilerini akışa bırakmaya izin vermiyorlar. Çok fazla kontrol dürtüsü, hepimizin içinde olan uyumlanma becerisi ve arzuların ifadesini sınırlandırıyor hatta bastırıyor. Diğer bir deyişle kendini sürece koyuveremiyor. Eğitimli ve bu işi beceremiyor da diyemiyor. Böylece bir kısır döngü içerisinde, gitgide tatminsiz, mutsuz, huzursuz bireyler olarak yalnızlaşmaya devam ediyorlar.

    Orgazm öğrenilmeden mutlu olmak zor!
    Hayatında hiç orgazm olmamış bir kadının hiç mutlu olmamış olduğu söylenemez ancak hayatında hiç gerçek bir orgazm yaşamamış bir kadının, gerçek potansiyeline ve varoluşuna ulaşamadığı söylenebilir. Yıllardır bastırılmış, saklanmış, ayıplanmış, günahla karıştırılmış bu konu, ne kadar gün yüzüne çıkarılır, öğrenilir, öğretilirse birey, kadın, çocuklar ve toplum o derece sağlıklı olur.

    Tedavi
    Bu tür terapilerin temeli cinsel bilgilendirme oluyor. Cinsel terapinin bir diğer püf noktası da “çift bilinci”. Cinsel problem, genellikle kişinin problemi olmaktan çok çiftin problemi oluyor. Elbette kişisel problemler, psikolojik yapılanma, ailesel-çevresel problemler, çocukluk travmaları da büyük rol oynuyor ama sonuçta cinsellik çift kişilik bir olgu. Cinsel birleşme, iki ayrı kişinin ruhsal, zihinsel, bedensel bir bütün olma hali. İki kişiden birinde yaşanan bir sorun büyük ihtimalle bu bütünlenme aşamasında bir veya birkaç yerde yaşanan tıkanıklıkla ilgili oluyor. Sonuç olarak cinsel problemlerle uzmana başvuran kadınlara, düzenli bir partnerleri varsa, beraber gelmeleri öneriliyor. Ardından, çift, kadın ve erkek yapısı hakkında bilgilendiriliyor, kendilerini keşfetme yolları gösteriliyor, aralarındaki iletişim ve sevgi akışı iyileştiriliyor ve çifte ihtiyaç duydukları noktalarda destek veriliyor.

    ERKEKLER BU KONUDA NASIL DAVRANMALI ?
    Psikolog Burcu Atatür, “Erkekler öncelikle bilgisizliklerini kabul etmeliler. Sormaya başlamalılar. Erkeklerin üzerindeki yük de çok ağır. Çünkü kadınların bekaretine bu kadar önem verilen bir ülkede evli çiftin cinsel tatmininin sorumluluğu doğal olarak erkeğin omuzlarına kalıyor. Ancak erkeklerin de bu konuda pek bilgi sahibi olmadıklarını görüyoruz. El yordamıyla bir şeyler öğreniyorlar. Kendilerini eşlerine saklayanlar da var. Hele öyle bir durumda, her iki taraf da gözleri kapalı birbirlerini bulmaya çalışıyorlar. Bilmediğini kabul etmek ve yardım istemek, destek istemek bu kadar zor olmamalı. Artık ulaşılabilecek kaynaklar var ve gün geçtikçe de artacak. Yeter ki erkekler, bilgisizliği başarısızlığa denkleştirmesinler. Özellikle kadın bedeni ve cinselliği ile ilgili bilgiler, bilim çevrelerinde her geçen gün yenileniyor ve çeşitlendiriliyor” diyor.

    “Cinsellik ilişkinin merkezinde olmalı. Göz ardı edilmemeli çünkü ilişkiyi tek başına götürebilecek veya bitirebilecek kadar güçlü…”

    Formsante

  • Kadınlar bu sorulardan çok utanıyor

    Kadınlar bu sorulardan çok utanıyor

    Kadınların, belki küçük yaşlardan itibaren ‘ayıp’ olduğu söylendiği için, belki de gerçeklerle yüzleşmeye cesaretleri olmadığı için sormaya korktukları soruların cevaplarını almak aslında zor değil. Biraz güvenle vücudunuzu tanıyabilirsiniz.

    Orgazm olduğumu nasıl anlayacağım?
    Bu soru, kadınların sormaya korktuğu soruların başında geliyor. Etraflarındaki diğer kadınlardan sürekli orgazm hikayeleri duyan kadınlar, kendilerinden şüphe etmeye ve bir sorunları olduğunu düşünmeye başlıyor. Oysa ilk olarak şunu kabul etmek gerekiyor; orgazm hemen olan bir şey değil. Uzmanlara göre orgazmı öğrenmek için belirli bir zaman gerekiyor, çünkü orgazm öğrenilen bir refleks olarak kabul ediliyor. Özellikle kadınlarda klitoris sinir yapısı bakımından çok zengin. Fakat her kadın her cinsel birleşmede orgazma ulaşamayabiliyor. Kadınlarda orgazm, klitorisin ya da diğer duyarlı bölgelerdeki basıncın, vücut gerilimini artırıp vajina, uteris ve rektumda kasılmalar yaratması, bu kasılmalar sırasında kalp ve kan basıncını artırmasıyla oluşuyor. Orgazmın süresi gibi şiddeti de kişiden kişiye değişiyor. Aslında kadınların orgazm olup olmadığını anlamaması gibi bir durum çok da söz konusu değil, çünkü bir kadın vücudundaki bu değişimleri kolayca anlayabiliyor.
    Cinsel ilişkiden sonra genital bölgenin temizlenmesi hamileliği önler mi?
    Cinsel ilişkiden sonra genital bölgeyi temizlemek hamileliği önlemiyor, çünkü spermler hızlı bir şekilde içeri giriyor ve gebeliği başlatabiliyor. Genital bölgenin dış kısmına boşalma olursa spermler temizlenerek gebelik ihtimali azaltılmış oluyor. Fakat buna da fazla güvenmemek gerekiyor, çünkü spermler uzun süre etkisini kaybetmeden yaşayabiliyor.

    Bazen cinsel ilişki sonrasında canım çok yanıyor, neden?
    Vajinal sıvının yeterli olmadığı durumlarda cinsel ilişki sonrasında acı duyulabiliyor. Bu ağrılar genelde bir şey ifade etmiyor ama ağrı sürekli hale geldiyse ve her birleşme sırasında tekrarlanıyorsa, mutlaka doktora görünmek gerekiyor. Çünkü bu tip ağrılar vajinal kistlerin ve yaraların habercisi olabiliyor.

    Üst üste orgazm olabilir miyim?
    Kadınlar erkeklere göre daha yavaş ve zor uyarılıyor. Fakat kadınların en büyük şansı üst üste orgazm yaşayabilmeleri oluyor. Kadının boşalması daha uzun sürüyor ve ard arda cinsel ilişkiye girebiliyor. Bu nedenle orgazmın da üst üste yaşanması mümkün olabiliyor.

    Regl döneminde cinsel ilişkiye girmenin zararları var mı?
    Bazı uzmanlar zararlı olduğunu savunurken bazıları da regl döneminde cinsel ilişkiye girilebileceğini belirtiyor. Vajina regl döneminde enfeksiyonlara daha açık oluyor, bu nedenle de temizliğe ve korunmaya daha da dikkat etmek gerekiyor. Fakat bazı kadınlar bu dönemde istekli olabiliyor ve eşleri de bundan rahatsız olmuyorsa birlikte olmalarında çok da büyük bir sakınca bulunmuyor.

    Vajina temizliğinde özel ürünler kullanmak şart mı?
    Kadınlar vajina temizliği hakkında özellikle son yıllarda çıkan temizleme jelleri, kremleri, mendilleri hatta spreyleri konusunda kararsız kalıyor. Aslında uzmanların bir kısmı bu ürünlerin kullanılması gerektiğini söylerken bir kısmı da kullanılmamasını savunuyor. Kısacası uzmanlar da bu konuda bir fikir birliğine varmış değil. Fakat bilinen bir gerçek var ki, o da vajina bölgesinin kendine ait bir florası var ve bu floranın dışarıdan uygulanan maddelerle bozulması bakterilere karşı zayıf kalmasına neden oluyor. Vajinanın içinde asidik bir ortam bulunuyor ve sabun, jel gibi ürünlerin asidik ortamı bozma ihtimali bulunuyor. Vajinayı sabunla yıkamak, yanma hissine neden olabileceği gibi bu bölgedeki iyi huylu bakterilerin ve vücut savunma elemanlarının yok olmasına neden olabiliyor. Bu da ciddi enfeksiyonlara yol açıyor. Vajina için üretilen temizleme sıvılarını vajinanın içine doğru değil sadece dış genital bölge üzerinde kullanılmasına dikkat etmek gerekiyor.

     

    Formsante