Etiket: kk_featured

  • Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada ‘aç kalmadan zayıflama yöntemi’ olarak biliniyor…

    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor. Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlanıyor. Haftada iki kere ‘kutlama öğünü’ diye adlandırılan istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    – Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    – Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    – Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.

    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bizce, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyoruz. Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin !

    Dr. Pierre Dukan diyeti ile zayıflama Fransa’nın en ünlü beslenme uzmanlarından biri olan Dr. Pierre Dukan’ın kaleme aldığı kitapta egzersiz yapmadan yüksek miktarda protein tüketerek kilo verilebileceği söyleniyor. Dr. Dukan’ın Protal (proteins alternatives) diyeti meşhur Atkins, South Beach ve 70’li yıllarda popüler olan protein diyetlerine benziyor. Sınırsız protein tüketip aç kalmadığınız ve az miktarda yağ kullandığınız için vücut mevcut yağ depolarını harcamaya başlıyor.

    Dukan Diyetinde sınırsız et yiyebilirsiniz…

    Diyetin ilk aşaması saldırı… Beş gün yapılması önerilen diyetin bu aşamasında sadece protein var. Dana ve sığır eti biftek, fileto, kıyma olarak tüketilebiliyor. En fazla yüzde 10 yağ içeren et yapışmayan bir tavada, fırında ya da ızgarada pişirilebiliyor. Tavuk ya da hindi eti de diyete uygun. Dr. Dukan kitabında hindi fümenin, tavuğun göğüs etinin rahatlıkla yenilebileceğini söylüyor. Tüm deniz ürünleri ve balıklar da diyete uygun gıdalar arasında yer alıyor. Buharda pişirilmiş, ızgara ya da tütsülenmiş her türlü deniz ürününü yiyebilirsiniz ancak yağlı ve konserve olanlardan uzak durmanız gerekiyor. Yumurta 3-4 adeti geçmemek şartıyla, yağsız süt, yoğurt veya peyniri ise istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.

    Saldırı aşamasında dikkat etmeniz gereken en önemli şeylerden biri de bol bol su içmek. Günde en az iki litre su vücudu protein atıklarından temizlemek açısından önem taşıyor. “Et, tavuk, balık tatsız tuzsuz olur, yenmez” diyorsanız bu diyette her türlü baharat, sirke, maydanoz, soğan, sarımsak serbest. Acıktığınız zaman bu saydığımız gıdaları sınırsız olarak tüketebiliyorsunuz. Dr. Dukan protein içeren gıdaların iştahı azalttığını ve 3-4 gün protein tüketildiğinde açlık hissinin neredeyse yok olduğunu belirtiyor.

    Bir de yapmamanız gerekenler var tabii: Yoğun egzersiz (ilk üç gün yorgun olabilirsiniz), öğün atlamak, ketçap ya da mayonez gibi yağ ve şeker içeren soslar tüketmek… Bu aşama hiçbir özür, sapma, duraklama kabul etmiyor. Yani “Biraz ara vereyim, şu tatlıdan bir kaşık alayım” deme şansınız yok.

    KİLO KAYBI ZAYIFLAMA DİYET

    Beş günlük saldırı aşamasını geçtikten sonra şimdi asıl kilo vereceğiniz bölüme geliyorsunuz. Bu aşamada haftada 2-3 kilo verebilmenin mümkün olduğu iddia ediliyor. Mönünüzde ise birinci aşamadakı proteinlere ek olarak çiğ ya da pişmiş olarak sebze tüketebiliyorsunuz. Örneğin domates, salatalık, brokoli, ıspanak, pırasa, lahana, kereviz, mantar, patlıcan, biber, havuç, her türlü yeşillik… Ancak nişasta içeren patates, pirinç, mısır, bezelye, fasulye, mercimek gibi gıdalar tamamen yasak. Sebzelerin de tıpkı etlerde olduğu gibi mutlaka yağsız pişirmeniz gerekiyor.

    HAFTADA 1 GÜN PROTEİN

    Aradan haftalar geçti, sonunda bütün fazlalıklarınızdan kurtuldunuz. Bu durumda diyetiniz sona erdi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü şimdi koruma aşaması başlıyor. Bu aşamanın ne kadar süreceğini ise kaybettiğiniz kilo x 4,5 formülüyle buluyorsunuz. Örneğin 15 kilo verdiyseniz 67 gün koruma diyeti yapmanız gerekiyor. Neler yiyebileceğinize gelirsek… Her gün sınırsız et, tavuk, deniz ürünleri, yağsız süt, yoğurt, peynir ve yumurta… Haftada altı gün; bir porsiyon meyve (muz, üzüm, kiraz hariç her türlü meyve), iki dilim kepekli ekmek, 40 gram normal peynir, kilo verme aşamasındaki sebzeler… Haftada iki kez birer porsiyon nişastalı gıdalar (patates, makarna vs), kuzu eti, tatlı… Bu aşamayı da geçtikten sonra artık yapmanız gereken tek şey var: Normal hayatınıza devam ederken haftada bir gün saf protein diyeti yapmak…

    Dukan Diet is a fast weight loss, low hunger diet

    I wonder how many people started their new diet today? And how many of those people started The Dukan Diet? Well, a lot more than last year that’s for sure! Of course, January 1st 2011 was a Saturday, but with hangovers to nurse, the shops closing early, and loads of food still left in the house, I wonder how many people thought “Saturday’s a weird day to begin a diet – I’ll go on the Dukan diet first thing Monday!”

    Starting any diet can be a time of mixed feelings. On the one hand we are hopeful that the diet will work and that at some point (in the not too far off future) we will be the size we’d like to be. But on the other hand, we’re worried that the diet won’t work, or that we won’t be able to stick it out. The Dukan diet is a diet of motivation. it has been designed to help you stick to it and to lose weight fast.

    First of all, The Dukan diet is actually four diets rather that one. For each stage of the weight loss process, there is a stage of the Dukan diet that is suited for your specific weight loss needs.

    The Attack Phase

    This stage lasts 2-7 days depending on your weight loss needs and you will see two things happen. Firstly, you will lose noticable amounts of weight and secondly you will notice your appetite for fatty and sugary foods disappearing. The most vulnerable time for giving up a diet is right at the beginning when you have relatively little to lose. Because you have actually lost weight in the first week you really do feel like you will throw away what you’ve already achieved if you give up now and start again next week.

    The Cruise phase

    This is the main weight loss stage of the Dukan diet. You will be on this stage until you reach your ideal weight. During the cruise phase you have a wider menu option, will still be losing noticable weight and hunger pangs and food cravings will be minimal.

    The Consolidation phase

    The worst thing about a diet is not usually losing the weight but actually trying to keep it off once you’ve reached your weight loss goal. This phase is designed to make sure you don’t quickly put back on all the weight you’ve lost. You can eat 2 meals a week of whatever you like to celebrate your weight loss achievement.

    The Stabilization phase

    This final stage is all about returning back to a regular eating habit but without putting weight back on. You can eat want to you like as long as you follow 3 simple rules.

    If you fancy giving the Dukan diet a try you can find all the information you need from The Dukan Diet book, written by Dr. Pierre Dukan, as well as on this site. You can see the foods I ate, the weight I lost, and how I got on with my time on The Dukan diet

    Dukan diyeti, hayatımıza “Fransız kadınlarının zayıf kalmalarını sağlayan diyet” olarak girdi. Çünkü aklımızda hep şu soru vardı.

    Kruvasan, peynir ve şarap memleketi Fransa’da nasıl oluyor da bütün kadınlar düzgün bir fiziğe sahip olarak kalabiliyorlar.

    Son zamanlarda kitabıyla ortalığı kasıp kavuran beslenme uzmanı pierre dukanın kendi adıyla lanse edilen dukan diyetine müteşekkir olduklarını biliyoruz artık Fransız kadınların. Dukan diyeti bundan tam 10 yıl önce Fransız damak tadıyla tanıştırıldı. Ve 1,5 milyon Fransız kadın bu diyete bağlı kaldı.

    Peki nedir bu Dukan diyeti?
    Karbonhidrat sevenler, üzgünüz ama bu bir protein diyeti! Yağsız proteinleri, süt ürünlerini, balık ve kümes hayvan etini içeriyor.

    Diyetin ilk aşaması

    Diyetin ilk aşaması oldukça keskin. Sadece et, balık, yumurta ve yağsız süt ürünlerini tüketiyorsunuz. Bu aşama, ilk 10 günü içeriyor. İlk beş gün içinde 3 kilo vermeniz bekleniyor.

    Bu saf protein aşamasında ağız kuruluğu ve ağız kokusu sorunu yaşayabilirsiniz. Ancak her iki durum da kilo veriyor olduğunuzun işareti. Bu durumun üstesinden gelmek için daha çok su içmenizi öneriyor Dukan. İlk dört günden sonra kabızlık sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Bu sorunun üstesinden gelmek için de yulaf kepeğinize bir çorba kaşığı buğday eklemeniz gerekiyor.

    Bu aşamada listedeki her şeyden özgürce yeme hakkınız var. Diyetin sloganı: “İstediğin kadar ve istediğin zaman ye!” Kulağa hoş geliyor, değil mi?

    Dukan diyetinin aşamaları

    1. aşama: İlk 10 gün sadece protein yiyorsunuz. (Et, balık ve yağsız süt ürünleri)

    2. aşama: Sırasıyla “sebze ve protein günleri” ve sadece “protein günleri”. Sebzeli günlerde sınırsız sebze yiyebiliyorsunuz.

    3. aşama: Her gün protein ve sebze günü. Fakat bir miktar meyve, iki dilim ekmek ve peynir yiyebiliyorsunuz her gün. Ayrıca haftanın 1-2 günü karbonhidratlı yiyecek tüketebiliyorsunuz (makarna ve pilav). Haftada iki kez ‘kutlama öğünü’ kapsamında istediğiniz her şeyi yiyebiliyorsunuz.

    4. aşama: Bu aşamada ne seviyorsanız herhangi bir sınırlama olmadan ve kendinizi suçlu hissetmeden yiyebiliyorsunuz. Ancak kural şu: Her perşembe sadece protein günü. Daima!

    Protein aşamasının kurallar listesi

    1. Sığır ve dana eti, hatta tavşan eti yiyebilirsiniz ama kuz eti yasak. Tabii etin yağlı kısımlarını yememeye özen göstermelisiniz. Eti ızgarada, fırında pişirilmiş ya da haşlanmış olarak yiyebilirsiniz. Tabii sıvı yağ, tereyağı ve herhangi bir krema ya da sos eklemeden. Yağsız kızartma yolunu da seçebilirsiniz. Bunun için tavanın yüzeyini çok az sıvı yağ ile ovalayın ve eti kızartın. Kıymayı yumurta, gebre otu ve baharatlar ile karıştırıp köfte halinde de tüketebilirsiniz.

    2. Tavuk ve hindi eti yiyebilirsiniz. Tabii yemeden önce derisini soymak şartıyla. Ve kanatları dışında kalan kısımlarını tüketmelisiniz.

    3. Az yağlı ya da yağsız jambon tüketebilirsiniz. Şarküteri ürünleri, pişmiş ya da tütsülenmiş jambon yemeyin, çünkü bu şekilde çok yağlıdırlar.

    4. Sığır eti, dana eti ve tavuk ciğeri yiyebilirsiniz.

    5. Bütün balıkları; taze, dondurulmuş, tütsülenmiş, konserve, kurutulmuş halde yiyebilirsiniz. Ancak yağda ya da herhangi bir yağlı krema ile pişirilmemiş olarak.

    6. Tüm kabuklu deniz hayvanlarını tüketebilirsiniz.

    7. Günde iki yumurtadan daha fazlasını yiyebilirsiniz. Eğer yüksek kolesterol sorununuz varsa, hafta üç ya da dört yumurta sarısını tüketebilirsiniz. Yumurtanın beyazı yasak!

    8. Yağsız süt ürünleri; yoğurt, süzme peynir, yağsız süt tüketebilisiniz. Sade yoğurt ya da hindistan cevizi, vanilya, limon ile tatlandırılmış yoğurt sınırsız! Fakat yağsız yoğurt ya da meyveli yoğurdu günde iki kere ile sınırlandırmalısınız.

    9. Tatlandırıcılar, sirke, baharatlar, şifalı otlar, sarımsak, soğan, salatalık, limon suyu (sadece yiyeceklerin üzerinde, içecek olarak değil), hardal, tuz (ölçülü miktarda), ölçülü miktarda şekersiz doğal ketçap, şekersiz sakız yasak değil.

    Ek kurallar
    – Günde 1,5 litre su içmelisiniz. Bu, midenizde doluluk hissetmenize yardımcı olur. Çay, kahve ve diyet içecekleri de tüketebilirsiniz.

    – Günde 1,5 çorba kaşığı yulaf kepeği (örneğin, yoğurdun üstünde ya da pankekin içinde) tüketmelisiniz.

    – Her gün 20 dakika hızlı bir şekilde yürümelisiniz.

    – Tüm sıvı yağlardan ve tereyağından sakınmanız gerekiyor.

    Sebze diyeti
    Haftanın iki günü (pazartesi ve perşembeleri)salt protein günleri, diğer günleri de sebze ile kombinlenmiş protein günleri olarak belirleyebilirsiniz!

    Et ya da balıkla birlikte yiyebileceğiniz; çiğ, buharda pişmiş, haşlanmış ya da folyo ile fırında pişirilmiş sebzeler şunlar: enginar, kuşkonmaz, patlıcan, brokoli, lahana, kereviz, kabak, radika, rezene, salatalık, mantar, balkabağı, marul, turp, kuzukulağı, soya fasulyesi, ıspanak, domates.

    Tüm bu sebzeleri istediğiniz kadar ve istediğiniz zaman yiyebilirsiniz. Ancak eğer hızla kilo vermek istiyorsanız bu yiyecekleri tamamen boş mideye değil, acıkmanıza az bir zaman kala tüketin ki daha az yeme ihtiyacı duyun.

    Dikkat!
    Havuç ve pancar da bu listeye dahil. Ancak bunlar karbonhidrat içerdiklerinden, her öğün tüketmekten kaçının. Diyetinizde patates, pirinç, mısır, fasulye ve mercimek gibi diğer karbonhidrat içeren gıdalardan da uzak durun.

    Tipik sebze ve protein günü diyeti:
    Kahvaltı: Kahve (yağsız süt ve tatlandırıcı ile) ya da çay (tatlandırıcı ile),225 gram kadar yağsız peynir ya da yoğurt, bir dilim hindi eti, tavuk ya da jambon, bir adet haşlanmış yumurta.

    Ara öğün: Bir küçük yoğurt ya da 115 gram kadar yağsız peynir.

    Öğle: Mantar, ton balığı, kremalı kahve.
    Ara öğün: Bir dilim jambon ya da somon balığı, yulaf kepeği ile yapılmış pankek (2 çorba kaşığı yulaf kepeği eklemek yeterli).
    Akşam: Kabak çorbası, sığır eti kebabı, süt ve yumurtadan yapılmış muhallebi gibi bir tatlı.

    Dukan Diyeti Deneyimlerimiz diyet hakkında yorumları görebilirsiniz…

  • Adım Adım Dukan diyeti

    Adım Adım Dukan diyeti

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada “aç kalmadan zayıflama yöntemi” olarak biliniyor. Dr. Öz, Dukan diyetinin adımlarını mercek altına aldı.

    Henüz Dukan diyetini duymamış olan varsa, yakında duyacağından eminim. Bu yeni trend bütün Avrupa’yı sarmış durumda. Prenses Kate Middleton bile kilo almadan istediğinizi yiyebildiğiniz bu diyeti uygulayanlardan. Kulağa gerçek olmayacak kadar iyi geliyor, öyle değil mi?
    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor.

    Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlıyor. Haftada iki kere “kutlama öğünü” diye adlandırılan, istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.
    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bence, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyorum.

    Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin.

  • Histeroskopik Cerrahi Prof. Dr. Recai PABUÇCU

    Histeroskopik Cerrahi Prof. Dr. Recai PABUÇCU

    Histeroskopik cerrahi, modern infertilite cerrahisinde oldukça önemli bir metoddur.

    Histeroskopi, vajina ve rahim ağzından girilerek histeroskop adı verilen özel bir optik cihaz ile rahim içinin gözlenmesidir. Lokal anestezi veya genel anestezi altında yapılmaktadır. Genellikle operasyon süresi 30 dakikayı geçmemektedir.

    Değişik histeroskop tipleri ve yapılışı görülmektedir.

    Yöntem uygulanırken önce vajene spekulum yerleştirilir vajinal dezenfeksiyon yapılır. 3-5 mm kalınlığındaki histeroskop rahim ağzından rahim içine sokulur. Histeroskopun kanalından verilen CO2 gazı veya özel sıvılar rahim içini şişirmek için kullanılmaktadır. Histeroskop ile alınan görüntü, optik-kamera sistemi aracılığıyla monitöre aktarılmaktadır.

    Histeroskopik Cerrahi Prof. Dr. Recai PABUÇCU | 1Tanısal histeroskopi nedir ?

    Teşhis amacıyla rahim boşluğunun gözlemlenmesidir. Genellikle lokal anestezi altında yapılmaktadır. Tanısı başka şekilde konulamayan veya emin olunamadığı durumlarda kesin tanı için yapılmaktadır. Rahim içinde bir bozukluk olup olmadığı, bozukluk varsa gerçek büyüklükleri ve yeri tespit edilerek tedavi şekli rahatlıkla programlanabilir. Gerekirse aynı seansta operatif histeroskopi yapılabilmektedir.

    Tanısal histeroskop: 3-5 mm çapındadır. Şüpheli bölgeden biopsi alabilmek için ikinci bir kanalı da mevcut.

    Aşağıdaki durumların teşhisine yardımcı olmaktadır:

    • Aşırı kanamalara yol açan polip veya myomlar
    • Doğuştan olan rahim anomalileri (septum, bikornis, arkuat, hipoplazi)
    • Rahim içi yapışıklıkları
    • Rahim içi dokusunun (endometrium) erken evre kanserleri teşhis edilebilir. Doğrudan gözlem altında şüpheli bölgeden biopsi alınabilir.
    • İpi görülemeyen veya rahim içine kaçan spiralin çıkartılması
    • Tekrarlayan düşüklerin araştırlması
    • Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığını araştırması
    • Anormal histerosalpingografi (HSG) veya ultrason bulgusunu kesinleştirmek için yapılabilir.

    Operatif histeroskopik nedir ?

    Genellikle genel anestezi altında uygulanan operatif histeroskopi yöntemi ile rahim içindeki bozukluklar tedavi edilmektedir. Tanısal histeroskopinin daha ileri şekilidir. Rahim içindeki her türlü yapı ayrıntılı olarak görüntülendikten sonra, rezektoskop adı verilen elektrocerrahi sistemiyle herhangi bir patoloji düzeltilebilmekte veya çıkartılmaktadır.

    Aşağıdaki durumların tedavisi yapılmaktadır:

    • Doğuştan olan rahim anomalileri (septum): tekrarlayan düşüklere yol açabilmektedir.

    • Rahim içinde değişiklik derecelerde perde (septum) bulunabilir.

    Operatif histeroskopinin avantajları nelerdir ?

    Yukaryda belirtilen problemlerin açık ameliyat veya rahmin alınmadan tedavisi gerçekleştirilmektedir. Özellikle kısırlık tedavisi gören veya ilerde çocuk sahibi olmayı düşünen bayanlarda kürtaj şeklinde veya karından açık ameliyat şeklinde yapılan operasyon ilerde hamile kalmayı zorlaştırabilmekte veya yeni kısırlık nedenlerine yol açmaktadır (karın içinde yapışıklık gibi). Özellikle bu grup bayanlarda histeroskopik cerrahi en başarılı tedavi yöntemidir.

    Doğuştan rahim bozuklukları (uterin anomaliler)

    Ofis Histeroskopi ile hastaya anestezi almadan çok kolay bir şekilde rahim içi muayenesi uygulanıp küçük polip, myom ve yapışıklıklar alınabilmektedir.

    SONUÇ:
    Histeroskopik girişimler ile, hem birçok hastalığın tanısı konulabilmekte, hem de aynı zamanda tedavileri yapılabilmektedir. Az anestezi ihtiyacı ile, operasyon sonrası hasta konforu ile ve de her geçen gün daha da sık kullanım sahası ile özellikle kısırlık çeken hastalarda avantaj sağlamaktadır.

  • Brezilya Fönü

    Brezilya Fönü

    Brezilya fönü (kalıcı fön) en son çıkan teknolojiyle saçınıza keratin yüklenmesidir. Bildiğiniz gibi saç moleküleri keratinden oluşmaktadır. Saçınızdaki keratin eksikliği saçı mat kabarık yıpranmış olarak göstermektedir. Brezilya fönü olarak bildiğimiz düzleştirme işleminde saçımıza keratin yükleyerekten hem sağlıklı hem de düz kalmasını sağlar.

    Kadınlar Kulübü’nde bu konuda açılmış birçok başlık bulunmakta ve ziyaretçiler tarafından takip edilemktedir.

    Brezilya fönü sayfaları ;

    Evde Brezilya Fönü ve Keratin Uygulaması Tedavisi

    Brezilya Fönü, diğer bir deyişle kalıcı fön işlemi adından da anlaşılabileceği gibi Brezilya’da yaygın olarak kullanılıp daha sonra dünya geneline yayılan bir düzleştirme sistemidir.

    Brezilya fönünün bu topraklarda keşfedilmesinin nedeni ; tropikal iklim ve bu iklimin yarattığı sonuçlardan doğan özel ihtiyaçlardır.

    Latin Amerikalı kadınların genellikle saçları , genetik karmaları nedeniyle ; gür , kıvırcık ,asi ve kolay elektriklenen bir yapıya sahiptir.

    En hassas saç tiplerinde bile güvenle uygulanabilen Brezilya fönü keratin yüklemesi, keratin eksikliğine dayalı olarak ortaya çıkan kabarık, mat, sert ve yıpranmış saçlarda botoks etkisi göstererek saçın hem sağlıklı hemde düz kalmasını sağlar…

    Bu açıdan boya,röfle, dekalore gibi kimyasal işlemler sonucu yıpranan saçlar için hem güvenli bir düzleştirme yolu, hem tedavi sistemidir…

    Bu uygulama yaklaşık olarak 2 saat civarı sürmekte ve saç tipine bağlı olarak 3-6 ay civarında kalıcı olmaktadır…

    Kadınlar Kulübü’nde bu konuda açılmış birçok başlık bulunmakta ve ziyaretçiler tarafından takip edilmektedir. Okumak için tıklayın

    Brezilya fönü nasıl çekilir ?

    a- Saçlar sodyum ve Sls’den arındırılacak biçimde bu maddeleri içermeyen bir şampuan ile yıkanıp işleme hazırlanır.Bu aşamada saç kremi kullanılmamalıdır.
    b- Saçlar fön makinesi ve fırça yardımı ile kurutulur, eğer saçlar dalgalı veya kıvırcık ise saçlar kurutulduktan sonra saç düzleştirici yardımı ile düzleştirilirse daha etkili olacaktır.
    c- Belirli bir miktar Brezilya Fönü Keratini saça sürülerek yediririlir.
    d- Saçlar kullanılan ürüne bağlı olarak 20-40 dakika arasında strech film ile sarılmak sureti ile bekletilir.
    e- Bekleme süresi bittiğinde saçlar yeniden fön makinesi ve fırça yardımı ile kurutulup fönlenir.
    f-Fönlenen saç incecik tutamlara ayrılarak dikkatli bir biçimde 230 derece düzleştirici ile preslenir.
    g- Ürünün bekleme süresi boyunca bozulan yerlere her gün düzleştirici ile rotüş yapılır.
    h- Bu süre zarfında saçlar nemden korunmalı, saçlar hiçbir şekilde toplanmamalı ve kulak arkasına sıkıştırılmamalıdır…
    ı- Kullanılan ürünün bekleme süresi bittikten sonra saçlar yine Sodyum ve Sls içermeyen bir şampuan ile yıkanır ve işlem tamamlanmış olur…

    Brezilya fönü çektirmenin avantajı nedir ?

    Kimyasal işlem sonucu aşırı derecede yıpranmış saçları tedavi etmek haricinde, kabarık ve zor şekil alan saçları bakımlı, parlak ve düz hale getirerek günümüz Modern Hanımlarının zamandan tasarruf etmelerini sağlamaktadır. Aynı zamanda sürekli fön çektirmek zorunda kalınmadığından saçların daha az hasarla daha sağlıklı biçimde uzamasını sağlar…

    Brezilya fönü saçı yakar mı ?

    Teknik olarak yanlış bir uygulama, örneğin hassas ve aşırı işlem görmüş saçlara yüksek derece ısı uygulamak gibi bir hata yapılmadığı takdirde Brezilya Fönünün saça herhangi bir zararı olmaz.Tam tersi bu işlem bir saç Botoxu olarak uygulanmaktadır…

    Brezilya fönü yapılan saç uzayınca şekli bozulur mu ?

    Brezilya fönü saç tipine ve yapısına bağlı olarak 3-6 ay arasında kalıcılık sağlamaktadır bu sürenin bitiminden itibaren saçlar orijinal haline döner… Bu süre zarfında kişinin saçları uzamaya devam edecektir. Eğer brezilya fönü uygulanmış kıvırcık saçlarınız var ise ara dönemlerde dip fön olarak yeniden uygulama yapmanız görüntü ve kullanım açısından rahat etmenizi sağlayacaktır.

    Brezilya fönü nasıl daha kalıcı olur ?

    Kullanılan şampuanların Sodyum ve Sls içermemesi bu fönün kalıcılığı açısından son derece önemlidir. Bunun yanı sıra saçların sıcak su ile yıkanması Brezilya fönü uygulamasını olumsuz yönde etkilemektedir. Brezilya fönü uygulanan saçların havuz kimyasallarından da korunması gerekmektedir…

    Brezilya fönü ile defrize saç arasında ne fark var ?

    Brezilya fönü yani kalıcı saç düzleştirme yöntemi Defrize yöntemine göre daha güvenilirdir çünkü defrize kimyasal bir işlem olduğundan saçın moleküler yapısını değiştirmekte ve saç tellerine hasar vermektedir.Brezilya fönü ise saç tellerini, balmumu, silikon ve keratin katmanı ile kaplayarak hem hasar görmüş saçları tamir etme hemde saçları düzleştirme ayrıcalığına sahip bir uygulamadır.

    Brezilya Fönünden sonra kullanılması uygun olan şampuan ve saç kremleri

    1.Brezilya fönü nasıl çekilir ?
    2.Brezilya fönü pahalı bir işlem mi ?
    3.Brezilya fönü çektirmenin avantajı nedir ?
    4.Brezilya fönü saçı yakar mı ?
    5.Brezilya fönü yapılan saç uzayınca şekli bozulur mu ?
    6.Brezilya fönü nasıl daha kalıcı olur ?
    7.Brezilya fönü ile defrize saç arasında ne fark var ?

    Brezilya Fönü | 2

    Brezilya Fönü | 3

  • Burun Revizyonu (Seconder Rhinoplasti) Op. Dr. Naci Çelik

    Burun Revizyonu (Seconder Rhinoplasti) Op. Dr. Naci Çelik

    Daha önce burun estetiği olmuş ve bir şekilde sonucundan memnun kalmayan hastalara uygulanır. Bazen sadece burundan nefes alma ile ilgili problemi olan hastalara yapıldığı gibi bazen de burnundaki şekil bozukluğu nedeniyle mutsuz hastalar için yapılır. Kişi bir veya birden fazla burun ameliyatı geçirmiş olabilir. Bazı durumlarda sadece burun ucuna dokunmak yeterli olabileceği gibi bazı durumlarda kulak veya kaburgadan greft alınarak var olan şekil bozukluğunun giderilmesi yoluna gidilebilir. Hatta nadir de olsa bazen dışarıdan yapılacak dolgu maddeleri ile ameliyata gerek kalmadan kişi rahatsız olduğu görüntüden kurtulabilir. Kişi revizyon ameliyatı sonrası sorunlarından tamamen kurtulabileceği gibi, yapılabilecek müdahaleler kişinin isteği doğrultusunda yeterli gelmeyebilir. Sonuçta bir organa vücudun izin verdiği ölçüde müdahale edilebilir. Daha önceden müdahale geçirmiş bir burnun düzeltilmesi her zaman için ilk defa operasyon geçirecek bir burundan çok daha zordur. Örneğin önceki ameliyatlarından fazlaca küçültülmüş bir burnun büyütülmesi, büyük ve kemerli bir burun için yapılacaklardan çok daha zordur.

    Kişi son burun ameliyatından en az 6 ay veya 1 sene sonra ikinci bir ameliyatı düşünmelidir. Bu burnun son şeklini alması için gerekli bir süreçtir. Çok kalın derili burunlarda bu süre uzayabilir. O nedenle ameliyattan 2 ay sonra ben burnumu beğenmiyorum, yeniden ameliyat olmak istiyorum gibi bir durum söz konusu olamaz. Erken dönemde yapılan düzeltme operasyonları var olan sorunun giderilmesi yerine artmasına neden olabilir. Tabi öncelikle kişinin burnunda önceki ameliyat nedeni ile oluşan veya giderilemeyen sorunlar mı var, yoksa geçmiş ameliyat aslında başarılı ama sonuç hastanın beklentilerini mi karşılamıyor, bu soruların cevabının bulunması çok önemlidir. İşte bu aşamada devreye doktor – hasta ilişkisi girer. Karşılıklı net ve anlaşılır bir iletişim kurmak gerekmektedir. Bazı durumlarda kişiye tıbben yapılacak gerekli bir müdahale yoktur.

    Revizyon burun ameliyatına karar verdiğinizde görüşeceğiniz ilk kişi ameliyatınızı yapan doktor olmalıdır. Bir doktor hastasına ameliyat sırasında neler yaptığını daha net bildiği için hastanın mutsuzluğunu gidermede çok etkili bir rol oynayabilir. Eğer kendi doktorunuzla revizyon görüşmeniz tatmin edici geçmedi ise başka plastik cerrahlar ile görüşebilirsiniz.

    Ameliyat sonrası dönem kişinin ilk ameliyatı ile pek de farklılık göstermese de ödemlerin inme süreci daha uzun olabilir, masaj gerekip gerekmediği yine yapılan işleme göre değişebilir.

    Op. Dr. Naci Çelik
    nacicelik.com

  • Lazer Epilasyon tecrübelerim

    Lazer Epilasyon tecrübelerim

    Lazer Epilasyon tecrübelerim | 4Size bu konuyla ilgili çok uzun mazisi olan biri olarak diyebilirim ki ;

    1- Alexandrite veya Diode lazer yaptırın çünkü bunlar hakkında bir çok literatür okudum. Okuduklarım hastane araştırmalarıydı ve en etkili yöntemlerin bunların olduğu tespit edilmiştir. İngilizceniz yeterliyse internette bununla ilgili tezler arayın.

    2- Melanin hem cilde hemde kıla rengini veren maddenin adıdır. Melanin lazerin ısı enerjisini kıl köküne ulaştırır. Yani kıl ne kadar koyu ve kalın ise o derece iyi sonuç alabileceksiniz. Bu yüzden lazerin ince tüylerde ya tedavisi çok uzun sürecektir ya da hiç etkisi olmayacaktır.

    3- Ten renginiz ne kadar açıksa yani melanin ne kadar az ise lazer kılları o kadar iyi görecektir. Çünkü lazer ışınları cildi ve kılları birbirine karıştırmayacaktır. Açık tenlerde bu yüzden yanık oluşma ihtimali daha düşüktür.

    4- Seans aralıkları çok önemli yüzde ki kıllarda 4 hafta gibi. Vücutta ki kıllarda 6-8 hafta arası. Çünkü bu bahsettiğim haftalarda kıllar yeni çıkmaya başlıyor. O anı kaçırdınız mı lazer o kökleri yaksa ve o kıllar dökülse bile etkisi olmayacaktır.

    Benim bacaklarda 1. ve 2. seans arası 10 hafta 2. ve 3. arası 12 hafta , 3. ve 4. arası. 14 hafta, 4. ve 5. arası 15 hafta olmuştur. Seans aralıkları uzatılır çünkü kılın uzama kabiliyeti gittikçe azalır.

    Vücut bölgesinde her 4 haftaya lazer yapan birileri varsa emin olun ki para tuzağıdır…

    5- Hormonal bozukluğunuz varsa boşuna ümitlenmeyin :(

    6- Hamilelikte veya daha sonrasında hormonal değişikten dolayı azar azar yeniden çıkabilir ama asla hepsi çıkmayacaktır. Buna da razı olun artık.

    7- Yüze sakın jilet vurup ince tüyleri beslemeyin! Bir bitkiyi ne kadar yolarsan o kadar dağılır o toprakta. Çok göze batanları tek tek makasla kırpın.

    8- Yanık oluşursa anında Aloe Veralı jel veya cilt yatıştırıcı bir krem sürün.

    9- Vücut; her hücresiyle her zaman yenilenen-yenilenebilen birşeydir. Kılların zaman içerisinde çıkma ihtimali var. Aşırı hormonel bozukluğunuz yoksa asla ve asla hepsi çıkmayacaktır.

    Bana gelince..

    Koltukaltı son seansımı en son tam 2 sene önce yaptırmıştım. Bugün… sadece 3-5 kıl var. Zaman zaman jiletledim de ağda makinayla aldım da o minik kılları ama hiçbir şey olmadı… Asla çoğalmadı. Çok mutluyum. Merak edenler varsa Light Sheer Diode lazer yaptırmıştım…

    Bacaklarım çok kıllıydı erkek kardeşimle yan yana tutunca bacaklarımızı gülüşüyorduk :) Şimdi çok azaldı inceldiler incecikler ama çıkıyorlar. Tahminimce 8 seansta biterler ama bir kıl kökünden 3-4 kılın birden çıktığını düşünürsek normal bir seans sayısı! Diode lazer yaptırıyorum iki hafta önce 5 seansımı yaptırdım 50kJ ile çok yüksek bir dozaj biraz düşük olabilir aslında bazı yanıklarım oluyr… Asla 30kJ den düşük yaptırmayın bacaklarınızı Light Sheer Diode lazer ile!!!

    Genital bölgeme gelince.. Her tarafını yaptırıyorum.. Ön arka alt üst :) Çok memnunum nihayet kıl batmalarından kurtuldum çıkan tüyler yumuşacık. 3. Seansımı yaptırdım bir kaç gün önce. Kaç seans giderim tahminim yok gerçekten. Alexandrite ile yaptırıyorum bunu. İki lazer kıyas edebilmek adına..

    Şunu diyebilirim ki alexandrite in tene temas etmemesi çok güzel bir olay… Dalga uzunluğu daha yüksek olan Diode in de jel ile kullanmasını tavsiye ederim çünki hem daha az yanık oluşuyor kıllar tene yapışmıyor hemde seans daha hızlı bitiyor..

    Bu arada ufak tefek kabuklanmalar iz bırakmadığı sürece normaldir.

    Yaptırmak isteyen veya yaptırıp da umudu tükenmiş olan arkadaşlara belirttiğim noktaları dikkate almalarını rica ederim. Kesinlikle ve kesinlikle kendinizi bu işin ehline bırakın. Size sorularınızı cevaplayamayan veya mantıksız gelen birine güvenmeyin ve en önemlisi araştırın. Araştırırken güvenilir kaynakları seçin. Mutlaka hijyenik ve doktor kontrolünde yaptırın. Elinde cihaz olan her merkez ve herkes bu konuda ehil değildir unutmayın.

    Asla vazgeçmeyin, kadını kadın yapan bakımdır.

    Özgün içeriktir, kaynak gösterilmeden paylaşılamaz ! Pomelo’ye desteğinden dolayi teşekkür ederiz !

    Konu : Lazer Epilasyon, İğneli Epilasyon

    Kadınlar Kulübü Lazer Epilasyon kullanıcı yorumları için tıklayınız

    Lazer Epilasyon Hakkinda Önerileriniz,Sorulariniz ,Sorunlariniz

  • Köpük saç boyaları

    Köpük saç boyaları

    Köpük saç boyaları gerçekten alanında bir devrim. Bir dönem kuaförlerde zaman geçirmeye dur dediğim anda evde saçlarımı kendim boyamaya başlamıştım. Bu konuda çok yetenekli olduğum söylenilemez maalesef. En azından etrafta bir yerlere boya bulaştırmadan yapamıyorum. Bulaştırmasam bile boyadan sonra en arka kısımları doğru dürüst boyayamadığım için daha açık kalıyor. Ama ben inatçı bir insanım bir süre daha kendim deneyeceğim diyerek araştırmalara başladım ki TV ‘de yeni teknoloji ile üretilen köpük saç boyaları reklamları dönmeye başladı. Eee dipler de gelmiş vaktidir diyerek gidip Koleston ‘un köpük boyasını aldım.

    Köpük saç boyaları | 5 Önce talimatları okudum. Herşeyi karıştırıp 2 kere şişeyi sallıyoruz. Lakin biraz abartmışlar 2 kere sallamakla köpük oluşmuyor en az 7-8 kere sallamak lazım. Köpük kıvamına gelince şişeyi sıkıp avucunuzu köpük dolduruyorsunuz. Ve şampuanlar gibi saçlarınıza sürüyorsunuz. Köpük boyaların amonyaksız ol duğu yazılıyor ama o ne koku öyle. Yoğun bir kimyasal koku aldım ben. Öyle böyle değil. Eğer bu kokuyu parfüm niyetine koydularsa vah ki vah. Neyse gelelim uygulamaya. Çok çok pratik. Hani benim gibi boya işini eline yüzüne bulaştıranlar bile rahatlıkla altından kalkar. Şampuanlar gibi saçlarınızın her yerine sürüyorsunuz. Saçlarım çok uzun değil belki de o yüzden yetti de arttı bile. Çok uzun saçları bilemem ama orta boydakiler için 1 şişe rahatlıkla yeter. Uygulamayı ellerinizle yaptığınız için saçların her yerine yedirme şansınız da oluyor.

    Kullanım kolaylığı olarak 10 numarayı hakediyor bu boyalar. Ama forumlardan ve yorumlardan okuduğum şey benim de başıma geldi. Beklediğinizden çok daha koyu çıkıyor saçlarınız. Kahve beklerken simsiyah ( özellikle saç uçlarında çok işlem varsa daha koyu olmak kaydıyla) bir saçla kalakalıyorsunuz. Ayrıca beyazları kapatmak konusunda da çok başarılı bulduğumu söyleyemeyeceğim. Tamam kapatıyor ama 4-5 yıkamadan sonra aa o da ne beyazların ızın olduğu bölümler açılmış neredeyse siyaha dönen diğer saçların arasında güneş gibi parlamaya başlamış.

    Maalesef kullanım kolaylığı dışında beni çok da tatmin etmedi. Boyanın kutu üzerindeki ya da bildiğiniz renklerden daha koyu tutması, beyazların çok çabuk açılması, o yoğun kimyasal koku ( ki gerçekten mide bulandırıcı) beni irrite etti. Belki sarı tonlarında renk verme konusunda bir problem olmuyordur ben kahve tonlarını deneyip neredeyse siyah çıktım. Sonra da o gitmem dediğim kuaförlere el aman dedim:)

    Araştırdığım kadarı ile şu a n piyasada 3 markanın köpük boyası var. Onlarla ilgili bilgileri de verip size kola

    Loreal Sublime Mousse Köpük Saç Boyası

    Loreal Paris Sublime Mousse köpük devrimi ile daha önce hiç yaşamadığınız bir saç boyama deneyimi yaşayacaksınız. Saçınıza şampuan gibi masaj yaparak uygulayabileceğiniz Sublime Mousse Köpük Saç Boyası ile artık çok daha rahatlıkla evde saç boyayabileceksiniz. Başınızın arkası gibi ulaşılması zor olan bölgelere dahi kolayca ulaşabilen ve akmayan Sublime Mousse’un eşsiz köpük dokusu sayesinde de boya saçınızın her bir teline eşit olarak dağılıp saçınızı çevreleyerek rengi içine hapseder. Kalıcı ve parlak bir renk sonucuna ulaşabileceğiniz köpük boya ile tüm bildiklerinizi unutacaksınız.

    Rubella easy colour mousse

    Amonyaksız, akmayan, yakmayan köpük saç boyası.
    Bugüne kadar saç boyamak hiç bu kadar kolay ve pratik olmadı.
    Evde saç boyamak, sizin için çok mu zahmetli? Sizi bu dertten kurtaracak çözüm ayağınıza kadar geldi.

    Easy Color Mousse, hızlı ve kolay uygulama sağlayan yeni bir amonyaksız köpük saç boyasıdır. Özel pompası yardımı ile elde edilen köpük, saç köklerinden uçlarına kadar etkili ve kolay boyama sağlar. Easy Color Mousse köpük saç boyası ile saçlarınızın parlaklığını, sağlıklı ve doğal halini koruyarak istediğiniz rengi elde edebilirsiniz.

    Koleston Yoğun Renk Veren Köpük Saç Boyası

    Wella Laboratuvarların’da geliştirilen üstün formülü sayesinde KOLESTON, uzun süre kalıcı, yoğun ve zengin renkler sağlarken, boyama işleminden sonra uygulanan bakım kremiyle 8 haftaya kadar yumuşak ve sağlıklı görünen saçlara kavuşturur. Beyazları mükemmel kapatır.

    Boyalı saçlar uzmanı KOLESTON, boya ve bakımın mükemmel dengesi için çok etkili renk pigmentleri ve özel bakım kremiyle Boya ve Bakım Sistemi’ni sunar.

    Yoğun ve kalıcı renkler icin çift etkili Koleston:

    1. Özel formülümüz saçın derinliklerine işler
    2. Eşsiz renk pigmentlerimiz her bir saç telini kaplar; 8 haftaya kadar süren yoğun ve zengin renklerin güzelliğini yaşamanızı sağlar.

    Özgün içeriktir, kaynak gösterilmeden paylaşılamaz !

    Kadınlar Kulübü Köpük saç boya kullanıcı yorumları için tıklayınız

    Ödüllü Anket : Hangi saç boyasını kullanıyorsunuz ?

  • Dukan Diyeti – Yaşanmış bir diyet hikayesi :)

    Dukan Diyeti – Yaşanmış bir diyet hikayesi :)

    Dukan Diyeti - Yaşanmış bir diyet hikayesi :) | 6 Aman Allahım 64 kiloyum ( Bu ne ki demeyin dolabınızdaki hiçbir pantalona giremiyor, sadece eşofman ve hint usulü bol elbiselere sığabiliyorsanız bu bir felakettir). Tartıda 3 aydır aynı kiloyu gördükten sonra artık bu kilonun yerleştiğine karar verdim. Arada az yemek, bol hareket etmek, 3 beyazı kesmek vs gibi çalışmalarım olsa da neredeyse sadece karbonhidrat ve şekerli besinlerle yaşayan biri olarak muvaffak olamadım tabii ki.

    Ne yapsanm kendimi salıp gardrobumu mu yenilesem, spor salonuna mı yazılsam (ki nefret ederim), yoksa bu kadar masrafa girmeyip biraz boğazımı mı tutsam diye. Bu gelgitler arasında bir arkadaşımın tavsiyesi ile Dukan diyetinden haberdar oldum. Et, süt vs oldum olası severim zaten deyip ilk iş gidip kitabı aldım. Tabi ki sadece et, süt sevmek yetmiyormuş. Hepsi yağsız olacak, istediğin her kısmı yiyemiyorsun falan. Uzun iş diye düşünürken baktım başka çare yok bu kilolardan da kurtulmam lazım de nemekten zarar gelmez deyip marketin yolunu tuttum.

    Dukan Diyeti - Yaşanmış bir diyet hikayesi :) | 7Yağsız süt, yağsız peynir, tavuk göğsü ( but önerilmiyor maalesef ), diyet içecekler ( aspaertam ve sorbitol içerenler), şekersiz sakızlar, surimi aldım da aldım. Gören bu hatun savaş haberi almış der. Ve bu diyetin püf noktası : Yulaf Kepeği ! Ama merek marketlerde bulunmuyor ki. Onu da ertesi gün internetten sipariş vererek meşru diyete başlama günü olan Pazartesiyi ilk dukan günü olarak ilan ettim. Bu arada Dukan resmi internet sitesinde diyetle ilgili bana özel yönergeleri okudum. dukana göre olmam gereken kilo 60.

    Ben ise 58 i görmeden bırakmam diyorum ki gözüm kalan bazı kıyafetlere ancak o şekilde girebilirim. Zamanında almışım giymişim doyamamışım 2 kilo için Dukan da beni kıracak değil herhalde.

    Gelelim yeni başlayanlar için diyet evrelerine kısaca göz atmaya :

    Dukan 4 evreden oluşuyor :

    1 – Atak Evresi : Bu dönem kişinin boyu, kilosu gibi etkenler gözönüne alınarak 3 veya 4 gün sürüyor. SAdec e saf protein ile beslenebiliyorsunuz. Bu proteinin yasaklı olanları da var ( tavuk budu, derisi vb)

    2- Seyir evresi : Bu dönem olmak istediğiniz kiloya inene kadar devam etmekte. Benim için önerdiği süre 30 gün kadardı ( Tabii ki benim 60 kiloya inmek istediğimi düşündü dukan amca). Bu dönemde 1 gün saf protein, 1 gün protein + sebze ile besleniyorsunuz. Veya 5 gün protein, 5 gün protein + sebze ile besleniyorsunuz. Bir de benim gibi vermesi gerekenkilo miktarı 5-6 kilo civarında olanlar için mükemmel bir program var. 2 gün saf protein + 5 gün serbest :) Serbest derken tabii ki olayı çok da abartmamak lazım. Gayet dikkatli, ve seviyeli beslenmeliyiz ( ha ben yapabildim mi sormayın gitsin ) Ben bu 2 günlük programı duyunca pek heveslendim tabi.

    3- Güçlendirme evresi : Bu dönemde seyir evresine ek olarak daha fazla sebzemiz var. Yani sebze çeşidi artıyor. Ayrıca önce haftada 1, sonra da haftada 2 kere ödül öğünleri var. İstediğinz yiyebiliyorsunuz ama haftada t ek öğün.

    4- Koruma evresi: Bundan sonra rahatız. Sadece haftada 1 gün saf protein günü yapıyoruz onun dışında serbestiz. İstediğimizi yiyoruz.

    Bu evrelerin süresi kişinin vermek istediği kilo miktarına göre değişmekte. Örneğin Seyir evresi kimi için 2 ayı bulabilirken kiminde 5 ayı bulabiliyor. Rehber gibi hazırlanan Dukan Diyeti kitabından kendiniz için uygun süreyi hesaplayabilirsiniz.

    Diyetin bir kaç ipucu var. İlki daha önce bahsettiğim Yulaf Kepeği. Diyetin olmazsa olmazı. Hergün 1,5 kaşık tüketmek zorundasınız. İster yoğurda vs karıştırın ister özel tarifiyle krep gibi yapın. Bu hergün yenecek. Aslında gayet tok tutan birşey. Genelde benim 1 öğünüm yulaf kepeğinden oluştu. Diğer bir önemli nokta asansör kullanımı. Asansör kullanımı unutuyoruz ( en azından 5 kata kadar). Bol bol merdiven kullanıyoruz. Ayrıca her gün mutlaka 20 dakika yürüyoruz. Mutlaka 1,5 lt sıvı tüketiyoruz. Su, çay, kahve ( tabii ki şekersiz olmak kaydıyla ) bu 1,5 lt nin içinde.

    İpuçlarından bahsetmişken bana göre zor olan kısımdan da bahsedeyim. Meyve yok. Kesinlikle, asla ve katiyyen güçlendirme evresine kadar meyve yemiyoruz. bu benim için işin kabus kısmı. Neyse ki ben 2 gün saf protein + 5 gün normal beslenerek meyvelerimden mahrum kalmadım.

    Dukan Diyeti - Yaşanmış bir diyet hikayesi :) | 8Gelelim benim Dukanıma;

    İlk üç gün hiçbir açlık çekmememe rağmen bir bakımdan kabustu. Öyle bir ödem attım ki neredeyse her yarım saatte bir wc ye koşturdum. Gece uykumdan uyanarak bile. 3. gün artık umutsuzluğa kapılmaya başlamıştır bu ödem denen şey hiç beni terketmeyecek diye ama terk etti :) 3. gün sonunda tartı 62 kg.yu gösteriyordu. Şimdi haftada 2 gün protein 5 gün normal beslenme düzenine geçebilirdim. Bu 5 günü nasıl mı geçirdim? Maalesef çok da sağlıklı beslenerek olamadı. Çünkü doğum günleri, davetler vs derken zaten yemek yemekten özellikle hamurişi ve tatlı yemekten hiç bıkmayan ben ipin ucunu kaçırdım. Lakin nasıl olduysa 2. haftanın sonunda 60,5 kg olmuştum. Benim protein günlerim pazartesi -perşembeydi.

    Bu 2 haftada 1 protein gününde sağlık sporunu yaşadım. Ölçemedim ama sanırım tansiyonum dütü. Sabah ofisime ulaşmak için merdiven çıkardan gözüm karadı, başım döndü ve oturdum kaldım. Bir süre sonra kendimi toplayıp ofise çıktığımda şeftalili light ice tea ye sarıldım ama nafile. İçiyorum ama şekersiz olduğundan dolayı o ohh kendime geldim hissini bir türlü yakalayamıyorum. Üzerine light beyaz peynir, kaşar peynir, light hindi salam ne bulursan yedim de bira kendime gelebildim. Bu diyet süresince tek yaşadığım olumsuzluk da buydu.

    Ben 6. haftanın sonunda 58 kiloyu tartıda gördüm ya mutluluğumun kelimelerle tarifi yok. Benim gibi birinin canı hiç tatlı, pasta, kurabiye vs istemeden diyet yapabildi. Beni gören bilen şaşırıyor. Söylerlerdi 3 beyazdan uzak durmadığın sürece o seni kendine çeker. Doğruymuş.Biz yedikçe yine isyitoruz ve istediğimiz her zaman yedikçe bir kısırdöngüye girip bırakamıyoruz. En azından protein dönemlerimde tat lı vs konusunda hiç sıkıntı yaşamadım. Şu an sadece haftada 1 gün koruma amaçlı protein günü yapıyorum. Ve hayatımdan çok memnunum.

    Ama şunu da eklemeden geçemeyeceğim. 10 kg.dan fazlam olsa idi ben yukarıdaki 4 evreyi asla tamamlayamazdım. Çünkü meyva yok. Şansım vermem gereken kilonun daha az olması sanırım. Bir de bu diyet bana şunu öğretti. Sık sık tartılıp kilo kontrolü yapmayı ibre yukarı doğru çıkmaya meyil verdiğinde 1-2 günlük protein atakları ile tekrar istenilen düzene girmeyi.

    Dukan Diyeti Kadınlar Kulübü Yorumları

    Bunlar benim dukan deneyimlerim. Allah diyete ihtiyaç duyana yardım etsin, diyet sürecinde olana sebat versin :)

    Sorularınız var ise seve seve cevaplayabilirim….

  • Dukan Diyeti

    Dukan Diyeti

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada ‘aç kalmadan zayıflama yöntemi’ olarak biliniyor. Kadınlar Kulübü, Dukan diyetini sizin için mercek altına aldı. Kadınlar kulübü üyeleri zaten konuya hiç yabancı değil ve Dukan Diyeti yorumlarını burayı tıklayarak görebilirsiniz.

    Kadinlar Kulubu Dukan Diyeti Yorum ve Listeleri

    Henüz Dukan diyetini duymamış olan varsa, yakında duyacağından eminim. Bu yeni trend bütün Avrupa’yı sarmış durumda. Prenses Kate Middleton bile kilo almadan istediğinizi yiyebildiğiniz bu diyeti uygulayanlardan. Kulağa gerçek olmayacak kadar iyi geliyor, öyle değil mi?

    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor. Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlanıyor. Haftada iki kere ‘kutlama öğünü’ diye adlandırılan istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    – Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    – Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    – Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.

    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bizce, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyoruz. Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin !

    Dr. Pierre Dukan diyeti ile zayıflama Fransa’nın en ünlü beslenme uzmanlarından biri olan Dr. Pierre Dukan’ın kaleme aldığı kitapta egzersiz yapmadan yüksek miktarda protein tüketerek kilo verilebileceği söyleniyor. Dr. Dukan’ın Protal (proteins alternatives) diyeti meşhur Atkins, South Beach ve 70’li yıllarda popüler olan protein diyetlerine benziyor. Sınırsız protein tüketip aç kalmadığınız ve az miktarda yağ kullandığınız için vücut mevcut yağ depolarını harcamaya başlıyor.

    Dukan Diyetinde sınırsız et yiyebilirsiniz

    Diyetin ilk aşaması saldırı… Beş gün yapılması önerilen diyetin bu aşamasında sadece protein var. Dana ve sığır eti biftek, fileto, kıyma olarak tüketilebiliyor. En fazla yüzde 10 yağ içeren et yapışmayan bir tavada, fırında ya da ızgarada pişirilebiliyor. Tavuk ya da hindi eti de diyete uygun. Dr. Dukan kitabında hindi fümenin, tavuğun göğüs etinin rahatlıkla yenilebileceğini söylüyor. Tüm deniz ürünleri ve balıklar da diyete uygun gıdalar arasında yer alıyor. Buharda pişirilmiş, ızgara ya da tütsülenmiş her türlü deniz ürününü yiyebilirsiniz ancak yağlı ve konserve olanlardan uzak durmanız gerekiyor. Yumurta 3-4 adeti geçmemek şartıyla, yağsız süt, yoğurt veya peyniri ise istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.

    Saldırı aşamasında dikkat etmeniz gereken en önemli şeylerden biri de bol bol su içmek. Günde en az iki litre su vücudu protein atıklarından temizlemek açısından önem taşıyor. “Et, tavuk, balık tatsız tuzsuz olur, yenmez” diyorsanız bu diyette her türlü baharat, sirke, maydanoz, soğan, sarımsak serbest. Acıktığınız zaman bu saydığımız gıdaları sınırsız olarak tüketebiliyorsunuz. Dr. Dukan protein içeren gıdaların iştahı azalttığını ve 3-4 gün protein tüketildiğinde açlık hissinin neredeyse yok olduğunu belirtiyor.

    Bir de yapmamanız gerekenler var tabii: Yoğun egzersiz (ilk üç gün yorgun olabilirsiniz), öğün atlamak, ketçap ya da mayonez gibi yağ ve şeker içeren soslar tüketmek… Bu aşama hiçbir özür, sapma, duraklama kabul etmiyor. Yani “Biraz ara vereyim, şu tatlıdan bir kaşık alayım” deme şansınız yok.

    KİLO KAYBI ZAYIFLAMA DİYET

    Beş günlük saldırı aşamasını geçtikten sonra şimdi asıl kilo vereceğiniz bölüme geliyorsunuz. Bu aşamada haftada 2-3 kilo verebilmenin mümkün olduğu iddia ediliyor. Mönünüzde ise birinci aşamadakı proteinlere ek olarak çiğ ya da pişmiş olarak sebze tüketebiliyorsunuz. Örneğin domates, salatalık, brokoli, ıspanak, pırasa, lahana, kereviz, mantar, patlıcan, biber, havuç, her türlü yeşillik… Ancak nişasta içeren patates, pirinç, mısır, bezelye, fasulye, mercimek gibi gıdalar tamamen yasak. Sebzelerin de tıpkı etlerde olduğu gibi mutlaka yağsız pişirmeniz gerekiyor.

    HAFTADA 1 GÜN PROTEİN

    Aradan haftalar geçti, sonunda bütün fazlalıklarınızdan kurtuldunuz. Bu durumda diyetiniz sona erdi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü şimdi koruma aşaması başlıyor. Bu aşamanın ne kadar süreceğini ise kaybettiğiniz kilo x 4,5 formülüyle buluyorsunuz. Örneğin 15 kilo verdiyseniz 67 gün koruma diyeti yapmanız gerekiyor. Neler yiyebileceğinize gelirsek… Her gün sınırsız et, tavuk, deniz ürünleri, yağsız süt, yoğurt, peynir ve yumurta… Haftada altı gün; bir porsiyon meyve (muz, üzüm, kiraz hariç her türlü meyve), iki dilim kepekli ekmek, 40 gram normal peynir, kilo verme aşamasındaki sebzeler… Haftada iki kez birer porsiyon nişastalı gıdalar (patates, makarna vs), kuzu eti, tatlı… Bu aşamayı da geçtikten sonra artık yapmanız gereken tek şey var: Normal hayatınıza devam ederken haftada bir gün saf protein diyeti yapmak…

    Dukan diyeti yorumları aşağıdadır. Dilerseniz sizde Dukan Diyetine yorum yapabilirsiniz veya kadınlar kulübü üye yorumlarını okuyabilirsiniz.

    Dukan Diet is a fast weight loss, low hunger diet

    I wonder how many people started their new diet today? And how many of those people started The Dukan Diet? Well, a lot more than last year that’s for sure! Of course, January 1st 2011 was a Saturday, but with hangovers to nurse, the shops closing early, and loads of food still left in the house, I wonder how many people thought “Saturday’s a weird day to begin a diet – I’ll go on the Dukan diet first thing Monday!”

    Starting any diet can be a time of mixed feelings. On the one hand we are hopeful that the diet will work and that at some point (in the not too far off future) we will be the size we’d like to be. But on the other hand, we’re worried that the diet won’t work, or that we won’t be able to stick it out. The Dukan diet is a diet of motivation. it has been designed to help you stick to it and to lose weight fast.

    First of all, The Dukan diet is actually four diets rather that one. For each stage of the weight loss process, there is a stage of the Dukan diet that is suited for your specific weight loss needs.

    The Attack Phase

    This stage lasts 2-7 days depending on your weight loss needs and you will see two things happen. Firstly, you will lose noticable amounts of weight and secondly you will notice your appetite for fatty and sugary foods disappearing. The most vulnerable time for giving up a diet is right at the beginning when you have relatively little to lose. Because you have actually lost weight in the first week you really do feel like you will throw away what you’ve already achieved if you give up now and start again next week.

    The Cruise phase

    This is the main weight loss stage of the Dukan diet. You will be on this stage until you reach your ideal weight. During the cruise phase you have a wider menu option, will still be losing noticable weight and hunger pangs and food cravings will be minimal.

    The Consolidation phase

    The worst thing about a diet is not usually losing the weight but actually trying to keep it off once you’ve reached your weight loss goal. This phase is designed to make sure you don’t quickly put back on all the weight you’ve lost. You can eat 2 meals a week of whatever you like to celebrate your weight loss achievement.

    The Stabilization phase

    This final stage is all about returning back to a regular eating habit but without putting weight back on. You can eat want to you like as long as you follow 3 simple rules.

    If you fancy giving the Dukan diet a try you can find all the information you need from The Dukan Diet book, written by Dr. Pierre Dukan, as well as on this site. You can see the foods I ate, the weight I lost, and how I got on with my time on The Dukan diet

    Dukan diyeti, hayatımıza “Fransız kadınlarının zayıf kalmalarını sağlayan diyet” olarak girdi. Çünkü aklımızda hep şu soru vardı.

    Kruvasan, peynir ve şarap memleketi Fransa’da nasıl oluyor da bütün kadınlar düzgün bir fiziğe sahip olarak kalabiliyorlar.

    Son zamanlarda kitabıyla ortalığı kasıp kavuran beslenme uzmanı pierre dukanın kendi adıyla lanse edilen dukan diyetine müteşekkir olduklarını biliyoruz artık Fransız kadınların. Dukan diyeti bundan tam 10 yıl önce Fransız damak tadıyla tanıştırıldı. Ve 1,5 milyon Fransız kadın bu diyete bağlı kaldı.

    Peki nedir bu Dukan diyeti?
    Karbonhidrat sevenler, üzgünüz ama bu bir protein diyeti! Yağsız proteinleri, süt ürünlerini, balık ve kümes hayvan etini içeriyor.

    Diyetin ilk aşaması

    Diyetin ilk aşaması oldukça keskin. Sadece et, balık, yumurta ve yağsız süt ürünlerini tüketiyorsunuz. Bu aşama, ilk 10 günü içeriyor. İlk beş gün içinde 3 kilo vermeniz bekleniyor.

    Bu saf protein aşamasında ağız kuruluğu ve ağız kokusu sorunu yaşayabilirsiniz. Ancak her iki durum da kilo veriyor olduğunuzun işareti. Bu durumun üstesinden gelmek için daha çok su içmenizi öneriyor Dukan. İlk dört günden sonra kabızlık sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Bu sorunun üstesinden gelmek için de yulaf kepeğinize bir çorba kaşığı buğday eklemeniz gerekiyor.

    Bu aşamada listedeki her şeyden özgürce yeme hakkınız var. Diyetin sloganı: “İstediğin kadar ve istediğin zaman ye!” Kulağa hoş geliyor, değil mi?

    Dukan diyetinin aşamaları

    1. aşama: İlk 10 gün sadece protein yiyorsunuz. (Et, balık ve yağsız süt ürünleri)

    2. aşama: Sırasıyla “sebze ve protein günleri” ve sadece “protein günleri”. Sebzeli günlerde sınırsız sebze yiyebiliyorsunuz.

    3. aşama: Her gün protein ve sebze günü. Fakat bir miktar meyve, iki dilim ekmek ve peynir yiyebiliyorsunuz her gün. Ayrıca haftanın 1-2 günü karbonhidratlı yiyecek tüketebiliyorsunuz (makarna ve pilav). Haftada iki kez ‘kutlama öğünü’ kapsamında istediğiniz her şeyi yiyebiliyorsunuz.

    4. aşama: Bu aşamada ne seviyorsanız herhangi bir sınırlama olmadan ve kendinizi suçlu hissetmeden yiyebiliyorsunuz. Ancak kural şu: Her perşembe sadece protein günü. Daima!

    Protein aşamasının kurallar listesi

    1. Sığır ve dana eti, hatta tavşan eti yiyebilirsiniz ama kuz eti yasak. Tabii etin yağlı kısımlarını yememeye özen göstermelisiniz. Eti ızgarada, fırında pişirilmiş ya da haşlanmış olarak yiyebilirsiniz. Tabii sıvı yağ, tereyağı ve herhangi bir krema ya da sos eklemeden. Yağsız kızartma yolunu da seçebilirsiniz. Bunun için tavanın yüzeyini çok az sıvı yağ ile ovalayın ve eti kızartın. Kıymayı yumurta, gebre otu ve baharatlar ile karıştırıp köfte halinde de tüketebilirsiniz.

    2. Tavuk ve hindi eti yiyebilirsiniz. Tabii yemeden önce derisini soymak şartıyla. Ve kanatları dışında kalan kısımlarını tüketmelisiniz.

    3. Az yağlı ya da yağsız jambon tüketebilirsiniz. Şarküteri ürünleri, pişmiş ya da tütsülenmiş jambon yemeyin, çünkü bu şekilde çok yağlıdırlar.

    4. Sığır eti, dana eti ve tavuk ciğeri yiyebilirsiniz.

    5. Bütün balıkları; taze, dondurulmuş, tütsülenmiş, konserve, kurutulmuş halde yiyebilirsiniz. Ancak yağda ya da herhangi bir yağlı krema ile pişirilmemiş olarak.

    6. Tüm kabuklu deniz hayvanlarını tüketebilirsiniz.

    7. Günde iki yumurtadan daha fazlasını yiyebilirsiniz. Eğer yüksek kolesterol sorununuz varsa, hafta üç ya da dört yumurta sarısını tüketebilirsiniz. Yumurtanın beyazı yasak!

    8. Yağsız süt ürünleri; yoğurt, süzme peynir, yağsız süt tüketebilisiniz. Sade yoğurt ya da hindistan cevizi, vanilya, limon ile tatlandırılmış yoğurt sınırsız! Fakat yağsız yoğurt ya da meyveli yoğurdu günde iki kere ile sınırlandırmalısınız.

    9. Tatlandırıcılar, sirke, baharatlar, şifalı otlar, sarımsak, soğan, salatalık, limon suyu (sadece yiyeceklerin üzerinde, içecek olarak değil), hardal, tuz (ölçülü miktarda), ölçülü miktarda şekersiz doğal ketçap, şekersiz sakız yasak değil.

    Ek kurallar
    – Günde 1,5 litre su içmelisiniz. Bu, midenizde doluluk hissetmenize yardımcı olur. Çay, kahve ve diyet içecekleri de tüketebilirsiniz.

    – Günde 1,5 çorba kaşığı yulaf kepeği (örneğin, yoğurdun üstünde ya da pankekin içinde) tüketmelisiniz.

    – Her gün 20 dakika hızlı bir şekilde yürümelisiniz.

    – Tüm sıvı yağlardan ve tereyağından sakınmanız gerekiyor.

    Sebze diyeti
    Haftanın iki günü (pazartesi ve perşembeleri)salt protein günleri, diğer günleri de sebze ile kombinlenmiş protein günleri olarak belirleyebilirsiniz!

    Et ya da balıkla birlikte yiyebileceğiniz; çiğ, buharda pişmiş, haşlanmış ya da folyo ile fırında pişirilmiş sebzeler şunlar: enginar, kuşkonmaz, patlıcan, brokoli, lahana, kereviz, kabak, radika, rezene, salatalık, mantar, balkabağı, marul, turp, kuzukulağı, soya fasulyesi, ıspanak, domates.

    Tüm bu sebzeleri istediğiniz kadar ve istediğiniz zaman yiyebilirsiniz. Ancak eğer hızla kilo vermek istiyorsanız bu yiyecekleri tamamen boş mideye değil, acıkmanıza az bir zaman kala tüketin ki daha az yeme ihtiyacı duyun.

    Dikkat!
    Havuç ve pancar da bu listeye dahil. Ancak bunlar karbonhidrat içerdiklerinden, her öğün tüketmekten kaçının. Diyetinizde patates, pirinç, mısır, fasulye ve mercimek gibi diğer karbonhidrat içeren gıdalardan da uzak durun.

    Tipik sebze ve protein günü diyeti:
    Kahvaltı: Kahve (yağsız süt ve tatlandırıcı ile) ya da çay (tatlandırıcı ile),225 gram kadar yağsız peynir ya da yoğurt, bir dilim hindi eti, tavuk ya da jambon, bir adet haşlanmış yumurta.

    Ara öğün: Bir küçük yoğurt ya da 115 gram kadar yağsız peynir.

    Öğle: Mantar, ton balığı, kremalı kahve.
    Ara öğün: Bir dilim jambon ya da somon balığı, yulaf kepeği ile yapılmış pankek (2 çorba kaşığı yulaf kepeği eklemek yeterli).
    Akşam: Kabak çorbası, sığır eti kebabı, süt ve yumurtadan yapılmış muhallebi gibi bir tatlı.

  • Sessizlik çemberini kır !

    Sessizlik çemberini kır !

    TGC Basın Müzesi’nde kadına yönelik şiddete karşı fotoğraf sergisi açılıyor

    SESSİZLİK ÇEMBERİNİ KIR!

    İSTANBUL- TRT1 Küçük Hanımefendi Dizisi (ATYAPIM), Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) ve Citymag Dergisi işbirliği ile gerçekleştirilen Kadına Yönelik Şiddete Karşı, SESSİZLİK ÇEMBERİNİ KIR! adlı fotoğraf sergisi, 25 Kasım – 2 Aralık 2011 tarihleri arasında,TGC Basın Müzesi’nde açılıyor.

    Küçük Hanımefendi Dizisi oyuncuları; şiddete uğrayan kadınlara ve çocuklara, sessizlik çemberini kırarak, kendilerine tanınan kanuni haklarını kullanmaları yönünde mesajlar vermeyi hedefledikleri sergi için, Citymag Dergisi ekibi ile işbirliği yaptılar.Temalı makyaj tekniği ile hazırlandıkları fotoğraf çekimlerinin ardından, sergi için Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile biraraya gelen Küçük Hanımefendi ekibi, kadına yönelik şiddete karşı yürütülen diğer kampanyalara da destek veriyor.

    Açılış kokteylinin 25 Kasım 2011 akşamı saat 19.00’da TGC Basın Müzesi’nde gerçekleşeceği sergide Türkiye Gazeteciler Cemiyeti adına Genel Sekreter Sibel Güneş, Küçük Hanımefendi Dizisi (ATYAPIM) adına da oyuncu Derya Alabora birer konuşma yapacaklar.

    Tarih : 25 Kasım 2011
    Yer: TGC Basın Müzesi
    Saat. 19.00
    Divanyolu Cad. No: 84
    Çemberlitaş – İstanbul