Etiket: kilo

  • Salatalık Zayıflatır mı?

    Salatalık Zayıflatır mı?

    Fazla kilolarınız ile artık vedalaşmak istiyorsunuz ve bunu fazla zorlanmadan yapmanın peşindeyiz. Çevrenizdeki tüm arkadaşlarınız size salatalık yemenizi öneriyor, peki gerçekten salatalık yiyerek zayıflamak mümkün mü yoksa bu bir halk efsanesi mi?

    İnsanlar salatalığın kilo aldırmayacağına dair inanışları, kısmen doğrudur. Salatalık özellikle yoğun su yapısı nedeni ile kalori yönünden diyete oldukça uygun bir sebzedir. %96′sı su olan salatalığın (ortalama büyüklükte), yaklaşık olarak kalori değeri 40-45 civarındadır. Bu nedenle diyet programlarının ara öğünlerinde sıkça kullanılır. Diyet yapmaya yeni başlamışsanız; ara öğünlerde yiyeceğiniz birkaç tane salatalık ile hem bir sonraki öğüne kadar açlığınızı bastırmış hem de düşük kalorili bir besin yediğiniz için kilo vermenizi kolaylaştırmış olursunuz.

    Bu aşamada unutulmaması gereken nokta; herşeyin aşırısının zarar getirdiğidir. Kilo vermek için “ana öğünlerde” bile sadece salatalık yemek, kilo vermeyi zorlaştırdığı gibi sağlık açısından da son derece zararlıdır.

    Ülkemizde salata tüketirken yapılan en büyük yanlış, salatalığın kabuklarını soymaktır. Tüm sebzelerde olduğu gibi salatalıkta da kilo vermek için ideal olan lifler bulunur. Diyet listelerinde sebze ve meyvelerin tavsiye edilmesinin ilk nedeni içerdikleri liflerdir. Sebze ve meyvelerin içerdikleri lifler, sindirim sisteminde çok fazla su çekerek şişerler. Hacmi muazzam oranda artan lifler, daha uzun süre tok kalmanızı sağlar. Bu nedenle salatalığın tüm lifi kabuğunda olduğundan, kabukları ile birlikte tüketilmesi gerekir. Kabukları soyulmuş bir salatalık yiyeceğinize, bir bardak su içseniz aynı süre tokluk hissi yaşarsınız. Zira kabukları soyulmuş bir salatalık, bir bardak sudan başka birşey değildir.

    Salatalık yemekten sıkıldıysanız kendinize yeni alternatifler üretin. Ara öğünde içtiğiniz bir kase cacık hem içinizi ferahlatarak tok kalmanızı sağlayacaktır hem de güzel bir alternatif olacaktır. Ayrıca kahvaltıdan yarım saat önce içeceğiniz bir bardak salatalık suyu sayesinde, sindirim sisteminizi yemeğe hazırlayarak daha kolay kilo verebilirsiniz. Salatalık kilo vermeye yardımcı olmanın dışında güzellik için de oldukça faydalıdır. İçerisinde bulunan kimyasallar cilt lekelerinin oluşmasını engelleyerek, daha güzel ve pürüzsüz bir cilde sahip olmanıza yardımcı olur.

  • Kolay kilo ve diyet yapmak…

    Kolay kilo ve diyet yapmak…

    diyet yapmak ve zayıflamak artık daha kolay! Uzman Diyetisyen &Yaşam Koçu Gizem Şeber 20 Beslenme Formulü ile yaşamınızı değiştirebilirsiniz diyor.

    Hangi yağ zararsız ya da hangi yiyecek yağ yaktırıyor? Ne türlü aktiviteler yapmalı? Peki tatlı işini ne yapacağız? diyet yaparken kafamızda oluşan tüm bu sorulara yanıt bulurken, sağlıklı beslenme ve kolay kilo verme önerileriyle hayatımız daha kolaylaşacak.

    Yağı beslenmenizden tamamen çıkarmayın

    Günlük beslenme düzeninde yetişkin bir kişinin aldığı enerjinin %25-30’unun yağdan karşılanması gerekir. Tamamen yağsız beslenmek, vücutta yağ dokularının yakılmasına engel olur.

    Yani beslenmenizden yağı tamamen çıkartırsanız yağlarınızdan kurtulamazsınız. Sağlıklı yağlar olan; zeytinyağı, fındıkyağı ve balık yağı gibi yağlara belirli miktarlarda sofralarınızda yer vermelisiniz.

    Sofranızda yenilik yapın, avokadoya yer açın

    Avokado, beslenme de meyve yerine geçmeyen ve yağ yerine kabul edilen tek meyvedir.

    Yüksek oranda içerdiği tekli doymamış yağ asitleri sayesinde, vücut yağlarının yanmasını kolaylaştırdığı özellikle de bel bölgesinde bulunan yağlar üzerinde etkili olduğu bilimsel araştırmalarca kanıtlanmıştır. Avokado’yu salatanıza ilave edebilir ya da püre haline getirerek sos olarak kullanabilirsiniz.

    Bazı yağlar metabolizmanızı hızlandırır

    Evet yanlış okumadınız. Beslenmenize bazı yağları dahil etmeniz daha fit olmanıza yardımcı olacak.

    Balık ve kuruyemişlerde ve bazı tohumlarda bulunan çoklu doymamış yağ asitlerinin (PUFA) düzenli olarak alınmasının, metabolizmayı daha hızlı çalıştırdığı Almanya’da yapılan bir bilimsel araştırmada kanıtlandı.

    Kakao ve az miktarda çikolata yaşamınızı uzatır

    2011 yılında yapılan bir bilimsel araştırmada, obez ve diyabetik farelere verilen kakaonun toplam yaşam sürelerini uzattığı ve kalp ile ilgili problemlere kakao tüketen farelerde daha az rastlandığı belirlenmiştir.

    Kakaonun içerisinde bulunan antioksidanların; kalp hastalıkları riskini azalttığı biliniyor. Şekersiz kakaoları kahvelerinize, milk shakelerinize ekleyebilir, günde 3-4 tablet kadar bitter çikolata tüketerek sağlığınıza katkıda bulunabilirsiniz.

    Süt ürünleri zayıflamanıza yardımcıdır

    Kalsiyum mineralinin yetersiz alımının, vücutta yağ depolanmasının tetiklenmesine sebep olduğu biliniyor. Süt ve süt ürünlerini yetersiz tüketen kişilerin iştahlarını kontrol etmeleri de daha zor.

    Günlük beslenmenize 2 su bardağı kadar süt veya yoğurt eklemenin vakti geldi de geçiyor.

    diyet sürecini mola vererek uzatmayın

    Florida Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada, diyet sürecine ara veren veya diyet sürecini uzatan kişilerin, diyeti belirlenen zamanda tamamlayan kişilere göre kilo koruma konusunda daha başarısız olduklarını ortaya koymuştur.

    Kilo vermek için egzersiz tek başına yeterli değildir

    Sadece spor salonuna yazılarak zayıflayamazsınız. Uzun dönemli bir çok araştırma, spor yapmanın zayıflamak için tek başına yeterli olmadığını göstermiştir. Bu araştırma sonuçlarına göre, sporun zayıflama üzerindeki direk etkisi %3’tür.

    Anlayacağınız sağlıklı beslenmeden kaçış yok.

    Ev işlerinden ve kişisel temizlikten kaçmayın

    Balık etliler ile zayıf kişiler arasındaki bir farkında rutin işlerin düzenli yapılıp yapılmaması olduğu bilinir. Ev işleri ve kişisel temizlik için günlük yakılan kalorinin 350’ye kadar çıkabileceğini unutmayın. Haydi koltuktan kalkın ve evi toparlayın.

    Kilonuzu sadece kardiyo egzersizler ile koruyamayabilirsiniz

    Kilonuzu sabit tutmak için kardiyo yapmak yeterli olmayabilir. Uzun süreli kardiyo egzersizler daha hızlı kalori yakmamızı sağlasa da, vücudun kendini dengede tutma isteği yakılan kalorinin karşılanması adına iştahınızı fazlaca açabilir.

    İştahınızın kontrolünü kaybetmemek için, kardiyo seanslarını tadında bırakın ve egzersiz programınızın sonuna esneme, germe ve hafif ağırlık çalışmaları ekleyin.

    Şeker isteği yoğun düşünme durumunda kaynaklanabilir

    Yoğunluğu yüksek olan ofis çalışanlarının daha fazla tatlı isteği duyduğu bilinir. Bunun sebebi beynin temel yakıtının glikoz olmasıdır. Fakat şekerli yiyeceklerin rutin tüketimi vücutta yağlanmaya sebep olur.

    Bilgisayar başında canınız tatlı istediğinde çiğ sebze, meyve ve süt ile yani bol lif ve bol kalsiyumla şeker ihtiyacınıza karşı savaş açın.

    İçten kahkahalar gerçekten zayıflatır

    Bir saatlik içten atılan kahkahaların, yarım saatlik orta düzeyde yapılan egzersiz kadar kalori yaktırdığını biliyor muydunuz? Aynı zamanda salgılanan mutluluk hormonu da zayıflamanıza yardımcı…

    Koyu renk üzüm, yağ yakmaya yardımcı

    İçerdiği resveratrol isimli antioksidanın; kilo almayı kolaylaştıran insülin direncinin oluşma riskini azalttığı ve egzersize dayanıklılığı arttırdığı bilinmektedir.

    Şekerden vazgeçemeyenler bal tüketmeli

    Beyaz şekerden vazgeçemeyenler yerine bal tercih edebilir. Bazı bilimsel çalışmalarda; şeker yerine bal tüketildiğinde, bal tüketenlerin yağ depolanmasının daha az miktarda olduğu saptanmıştır. Balın şekere göre diğer avantajları antiseptik ve antiviral oluşudur.

    Uyku sürenize dikkat edin

    Günde 5 saatten az uyumanın size 300 kalorilik fazla yiyecek alımına mal olduğunu biliyor muydunuz? Ayrıca yapılan bir çalışmada, günde 8 saat uyuyanların günde 5 saat uyuyanlara göre %56 oranında daha fazla yağ kaybettikleri belirlenmiştir.

    İştahınız açık olduğunda chop-sticks kullanın

    Japonların zayıf olmasının bir sırrının da chop-sticks kullanmak olduğunu biliyor muydunuz? yemek yeme süresini uzatan ve yavaş yemeye imkan tanıyan chop-sticksler sayesinde daha az besinle doyabilir ve daha uzun süre tok kalabilirsiniz.

    Her öğüne bir protein ilave edin

    Proteinli yiyeceklerin sindirim süresi, diğer besinlere göre daha uzun olduğundan ötürü termik etki adı verilen enerji harcamasını arttırırlar. Her öğünde süt ürünleri veya et ürünleri gibi bir proteine az miktarda da olsa yer vermek fit kalmanızı kolaylaştırır.

    Temiz hava alın

    Kirli havanın insan sağlığına olan olumsuz etkisi sadece akciğerler üzerine değil. Yapılan bilimsel araştırmalarda, kirli havanın gizli şekere (insülin direnci) yol açabileceği ortaya çıkmıştır.

    Aynı zamanda vücut yeterli kalitede oksijen alamadığından ötürü yağ yakımı yavaşlar.

    Etli, yoğurtlu, yumurtalı çorbalar sofralara

    İçeriğinde et, tavuk, balık, süt, yoğurt, yumurta gibi protein kaynaklarını bulunduran çorbaların diğer çorbalara göre daha uzun süre tok tuttuğu ve günlük kalori alımını azalttığı ortaya çıkmıştır.

    Yulaf bir mucizedir

    Kan şekerini kontrollü yükseltmesi, kan kolesterol seviyelerini düşürmesi, özellikle kolon kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine yakalanma riskini azaltması dışında, yulaf içerdiği lifler sayesinde hem zayıflama hem de kilo koruma döneminde elimizin altında bulunması gereken başlıca besinlerden biridir.

    Selülitlerinize ananasla savaş açın

    Ananas, içerdiği bromalin pigmenti sayesinde düzenli tüketildiğinde selülitlerde etkili bir azalmaya yardımcı olduğu bilimsel çalışmalarca kanıtlanmıştır. Bunun dışında ödem söktürücü ve kabızlığı önleyici etkiye sahiptir.

    Yanlış kesilen tırnak selülit nedeni yazısı için tıklayın !

  • Şok diyet yapanlar…

    Şok diyet yapanlar…

    Fazla kilolarından kurtulmak isteyen birçok kişi kolay bir şekilde eski formuna kavuşabilmek için şok diyetler yapar. Ancak çoğu zaman kulaktan dolma tavsiyeler doğrultusunda uygulanan bu diyetlerin kalp sağlığını da olumsuz etkilediğini belirten Özel Medline Konya Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mete Alpaslan uyarılarda bulunuyor.

    Genç yaşlarda kalp sağlığı pek önemsenmez. Oysa kalp tıkanıkları genç yaşlarda başlar ve ileri yaşlarda tıkanma artarak kalp krizine neden olur. Kalp sağlığını korumak için en önemli unsurlar arasında yer alan sağlıklı beslenmeye ise bu yaşlardan itibaren dikkat etmek gerekir. Ancak özellikle genç yaşlarda kişiler kiloları ile ilgili bir takım problemler yaşarlar ve şok diyetler uygularlar. Bu diyetlerin sağlık açısından son derece tehlikeli olduğunun altını çizen Özel Medline Konya Hastanesi’ndenKardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mete Alpaslan, şok diyetlerin kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini sıralıyor.

    Uzun süre aç kalmaya yönelik yapılan şok diyetler, genellikle kalpte ritim problemlerine neden olurlar. Ritm problemi gelişen kişilerde; çarpıntı, fenalık hissi baş dönmesi, göz kararması gibi bulgular ortaya çıkabilir.
    Uzun süreli açlıkta eğer yeterli besin de tüketilmiyorsa vücut enerji ihtiyacını kastaki depolarından karşılar ve sıvı ile kas kaybı yaşanır. Susuzlukla birlikte bu durum uzun vadede ani kalp krizlerine varan ciddi problemlere neden olabilir.

    Şok diyetler ile çabuk kaybedilen kilolar, genellikle kısa bir sürede de geri alınır. Sık sık kilo alıp verme ise şeker hastalığına da neden olabilir. Kalp ve damar hastalıklarına neden olan en önemli sebepler arasında ise şeker hastalığı yer alır. Bu durum ilerleyen dönemlerde hem şeker hastalığına hem de kalp rahatsızlıklarına yakalanmanıza sebebiyet verebilir.

    Diyet Yöntemleri ve Deneyimlerimiz için tıklayın !

    Beslenme düzeninde yapılan ani değişiklikler, kolesterol profilinde de dalgalanmalara neden olur. Kolesterolde meydanda gelen ani değişiklikler ise kalp krizi riskini artırır.

    Şok diyetlerde genellikle 3-4 litre su içilir. Günde 2 litre su içmek sağlık açısından oldukça yararlıyken diyet esnasında içilen fazla su, bilinç kaybına neden olabilecek zehirlenmelere neden olabilir.

    Zayıflamak için kullanılan destekleyici ilaçların bazıları kalp ritm problemlerini tetikleyici etkiye sahiptir. Bu nedenle uzman doktor gözetiminde kullanılmaları gerekir.
    Kısa sürede kilo vermek için yapılan bir diğer yanlış ise aşırı ve düzensiz yapılan egzersizlerdir. Kilo kontrolünün en önemli basamağı olan egzersiz aşırı yükleme yapılması durumunda başta kalp olmak üzere sağlığı tehdit eder. Aşırı spor tıpkı yetersiz beslenme gibi vücuttan faydalı minerallerin ve suyun atılmasına sebep olarak sağlığı tehdit edebilir. Bununla birlikte aşırı zorlayarak kalp hızınızın maksimum düzeyin üzerine çıkması da kalp krizine neden olabilir.

    Ani bir şekilde kilo vermeye çalışarak hastalanmak yerine sağlıklı ve dengeli beslenme tipi seçilmeli, gerekiyorsa bir uzmandan destek alınmalıdır.

    20 Diyet Efsanesi için tıklayın !

  • Diyet Gerçeği

    Diyet Gerçeği

    Diyetisyen Nil Şahin Gürhan’a göre; diyet konusunda yanlış üstüne yanlış yapıyoruz. Diyeti sadece zayıflama programı olarak algılıyor, ‘Diyete girdim’, ‘Diyetten çıktım’ diyoruz

    Beslenme ve Diyet Uzmanımız Nil Şahin Gürhan’a göre; “Diyetin kelime anlamı sağlığı korumak, geliştirmek ve düzeltmek amacıyla uygulanan beslenme düzeni. Bu düzen, kişinin yaşamına göre uyarlanmalı ve hayat boyu sürmeli” diyor. Ardından da doğru bilinen yanlışlar konusunda uyarıyor.
    1) Gereksiz saat sınırlamaları
    “Sabah 8’de kahvaltı yapmalı”, “Akşam 7’den sonra bir şey yememeli” gibi söylemler son derece yanlış. Biz uzmanlar kim oluyoruz da kilo verdireceğim diye, insanları aynı saatte kaldırıp aynı saatte yedirip aynı saatte yatırmaya çalışıyoruz? Herkesin hayat stili, çalışma şekli farklı. İstediğiniz zaman kalkıp istediğiniz zaman yatarsınız. Bu sizin sağlıksız beslendiğiniz anlamına gelmez. Sadece sabah uyandıktan sonra 1 saat içinde enerji almanız, gün içinde de 4 saatten uzun süre enerji almadan geçirmemeniz gerekiyor.
    2) Su içme ile ilgili teferruatlar
    “Yemekte su içilmez”, “Yemek arasında su içmeyin”, “Yudum yudum için”, “Lıkır lıkır içmeyin”, “Yok, lıkır lıkır için” gibi ardı arkası gelmeyen öneriler… Önemli olan yeterli ölçüde su içmeniz ve vücudunuzu su kaybından korumanız. Nasıl ve ne şekilde içeceğiniz tercihinize kalmış.

    3) Metabolizmanızın size savaş açtığı yalanı
    Metabolizma vücudunuzdaki bütün kimyasal olayların toplamına verilen addır. Vücudunuzdaki enerji dengesi, metabolizmanın içinde süregelir. Aynı kiloda takılmanız, kilo verememeniz metabolizmanın direnci değildir. Sizin, beslenme şekliniz ve sağlamanız gereken eksi enerji dengesini sağlayamadığınızın göstergesidir. Harcadığınız enerji, besinlerle aldığınız enerjiden fazla olacak ki vücudunuz yağ depolarını yakabilsin, siz de kilo verebilin.
    4) Mucizevi yiyecek safsatası
    Ne kadar sağlıklı olursa olsun mucize yaratacak yiyecek yoktur. “Şunu ye kilo ver, bunu iç vücudun yağ yaksın” diye bir mantık yok. Unutmayın; fazla kilolarınızı siz zaman içinde yavaş yavaş aldınız ve ancak siz verebilirsiniz. Kilo vermek için enerji dengesini tersine döndürmeniz yeterli.

    5) Detoks ve arınma adı altında bağırsak temizleme seansları
    Bu şekilde bağırsaklarınızdaki iyi bakterileri atıp bağırsak florasını bozmuş oluyorsunuz. ‘Detoks’un kelime anlamı ‘toksin maddelerin atımı’dır. İnsan vücudu, yapısı gereği toksin maddeleri her gün yavaş yavaş atar. Detoksu her gün azar azar yapmak için; bol su içmek, hareket etmek, sağlıklı doğal yiyeceklerle beslenmek, düzenli uyumak gibi alışkanlıklar edinmek yeterli. Böylece metabolizmanız dengeli çalışır, ödem olmaz, toksin maddeler temizlenir ve gerçek detoks gerçekleşir.

    6) Sporun, yağları kasa çevirdiği söylemi
    Kilo vermek için yapılacak en iyi spor yürüyüş. Metabolizmanızı zorlamadan daha çok enerji harcar, böylece yağ depolarını yakarsınız. Çok kilolu bir insan, ağır spor yaparsa metabolizmasını zorlar, sağlığını tehlikeye atar. Yağ ve kas hücresi farklı yapıdadır, birbirlerine dönüşmez. Yorulmadan ve fazla hızlı olmadan ne kadar çok yürürseniz o kadar hızlı ve sürekli kilo verirsiniz.

    7) Popüler diyetlerle kilo vermeye çalışmak
    Bu tür diyetler, içeriğinden çok ismiyle prim yapar. Uyduran kişinin adı veya soyadı kullanılarak dilden dile aktarılır. Bu tür diyetlerle kilo verilse bile yetersiz beslenme yüzünden verilen kilolar sonradan fazlası ile alınır. Üstelik vitamin ve mineral yetersizliğine bağlı birçok sağlık sorunu da yaşanır.

    8) Ekmeğin kilo aldırdığı aldatmacası
    “Ekmeği kes kilo verirsin” cümlesi klişedir. Oysa ekmek, temel besin grubu yiyeceklerden biri. B grubu vitaminlerinin de temel kaynağı. Ekmek ve ekmek grubu yiyecekleri tüketmemek metabolizmanın çalışmasını önler, kilo alımını kolaylaştırır, sağlığı bozar.

    9) ‘Diyet ürün kilo verdirir’ inancı
    Diyet ürünlerle zayıflamaya çalışmak boşa kürek çekmektir. Diyet ürünler kilo verdirmez. Hatta temel besin grubu yiyeceklerin diyet olarak tüketilmesi kilo almayı kolaylaştır. Süt, yoğurt, peynir grubu yiyeceklerin light olanlarını değil, normal doğal yapıda olanlarını tercih edin. Böylece yağ-asit dengesini sağlıklı kurmuş olursunuz. Ayrıca süt ve yoğurdu doğal yağ yapısında tüketmek daha uzun süre tok tutar ve ani şeker düşmesini önler.

    10) Zayıflama ilacı ve çayları ile kilo verme ümidi
    Yıllardır yapılan çalışmalar gösteriyor ki zayıflatan sağlıklı bir ilaç üretilmedi. Vücudun alınan fazla enerjiyi yağa çevirip depolaması sağlıklı bir durum. Sağlıksız olan, sizin kontrolsüz şekilde yemeniz, sonuçta kilolu, hatta obez olmanız. Zayıflama ilaçları ya da çayları, durumu daha da sağlıksız hale getirir. Bunu anlamak için kullanılan ilacın yan etkilerini düşünmek yeterli. ‘Yeşil çay da kilo verdirir’ beklentisini abartmak yanlış. Yeşil çay metabolizmayı hızlandırır ama etkisi çok küçük boyuttadır. Ancak sağlıklı beslenir ve yeterli fiziksel aktivite yaparsanız, günde 1-2 fincan yeşil çay içmek yarar getirir.

    Zayıflama kürleri için tıklayın !

    Cumartesi Postası

  • Zayıflatan diyet kuralları

    Zayıflatan diyet kuralları

    Kilo vermek her zaman kolay olmuyor. Kilo vermek için 50 farklı değişiklikle formda vücuda bir adım daha yaklaşabilir, sağlıklı ve zayıf olmanın tadına varabilirsiniz. İşte uygulaması kolay ipuçları…

    Tamamen unutun
    Sık yediğiniz, yağ oranı yüksek bir yiyeceği seçin ve onu 40 gün için tamamen unutun. Bu süre sonunda o yiyeceğin tadı ağzınızdan silinecektir.

    Her zaman düşük kalorilisini seçin
    Örnek: Portakal suyu (l fincan 110 kalori) yerine domates suyu (l fincan 45 kalori) için. Yarım bardak vişne suyunu yarım bardak soda ile karıştırdığınızda kalorisi yüzde 50 düşer.

    Su için
    Daha fazla su içmeye başlamalısınız. Günde en az 8 bardak su içerek işe başlayabilirsiniz. Eğer böyle bir alışkanlığınız yoksa yanınızdan küçük bir su şişesini ayırmayın, bu şişeyi her gördüğünüzde içmek aklınıza gelecektir.

    Sosları unutun
    Salatanıza bir miktar lezzet katmak için döktüğünüz soslar kilo almanıza neden olur. Bu nedenle salata sosu yerine biraz baharat ve bir tatlı kaşığı zeytinyağını salatanıza ekleyebilirsiniz.

    Yemeğin ardından yatağa girmeyin
    Kilo almamak için özellikle akşam yemeğinden hemen sonra yatma alışkanlığından kurtulun, mümkünse akşam altıdan sonra meyve dışında bir şey yemeyin. Gece atıştırmalarından da kurtulun.

    Sık yiyin
    Kilo vermek isteyenlerin düştüğü yanılgılardan biri de çok sık yemek yemenin kilo verdirmeyeceği inancıdır fakat bu yanlıştır. Çünkü beş altı saatte bir mideyi boş bırakmamak metabolizmanızın hızlı çalışmasına neden olur. Bu nedenle az az ve sık sık yemelisiniz.

    Süt için
    Günde üç ya da dört defa süt ve yoğurt ya da peynir gibi süt ürünlerini tüketen kadınlar, tüketmeyenlere oranla yüzde 70 daha fazla yağ yakarlar. Çünkü kalsiyum metabolizmayı hızlandırırken vücuda daha fazla yağ yakması için komut vermiş olur. Bu ürünlerin light olanları ile zayıflama hızınızı arttırabilirsiniz.

    İyi bir uyku
    Yapılan araştırmalara göre geceleri dört saatten az uyuyan kişiler daha çok uyuyanlara oranla kilo alırlar. Çünkü yorgun bir vücut, normal günde yakılan enerjiyi yakamaz ve metabolizması yavaşlar. Bunun için her gün uykunuzu düzenli almaya dikkat etmelisiniz.

    Stresi yenin
    Stresli bir yaşam kilo almanın nedenlerindendir çünkü stresli olduğunuz dönemlerde vücudunuz stres hormonları salgılar ve bu hormanlar karın bölgesindeki yağ depolanmasını sağlayan hücrelerin büyümesine neden olur. Stresi yenmek için sosyal aktivitelerde bulunmalı, kendinizi rahatlatmalısınız.

    Hazır yemekleri unutun
    Hızlı ve çabuk yemek yapmak için aldığınız dondurulmuş gıdalar ya da hazır yemekler içerdikleri katkı maddeleri nedeniyle kilo aldırır. Bu nedenle taze sebzeleri pişirmeyi tercih etmelisiniz.

    Lifli yiyecekleri tüketin
    Çok lifli besinler doyduğunuz hissini verir ve çabuk acıkmanıza engel olur. Beyaz ekmek yerine kepeklisini, beyaz pirinç yerine esmerini tüketin. Lif oranı yüksek mercimek, kuru fasulye, nohut gibi gıdalara öncelik verin. Elbette sebzeleri unutmayın.

    Atıştırmayı bırakın
    Arabanın içinde atıştırıyor musunuz? Telefonla konuşurken bir şeyler yiyor musunuz? Vazgeçin.

    Buzdolabınıza baskın yapın
    Bu baskın her zamanki gibi, bir şeyler atıştırmak için olmasın. Buzdolabının kıyısında kösesinde kalmış bol kalorili yiyecekleri atın. Mutfak dolabınızdaki yağlı cipsleri, mısır gevreklerini ve kuru yemişleri atın. Mutfağınızda sizin için kötü olan bütün yiyecekleri, önümüzdeki 30 gün için, belki de ebediyen yasaklayın.

    Daha çok su ve soda
    Alkolün yerine su ve soda içmeye özen gösterin. Vücudunuzdaki yağ parçacıklarının kaybolduğunu göreceksiniz.

    Çikolata yeme isteğinizi bastırın
    Eğer adet öncesi dönemdeyseniz, çikolata yeme isteğinizi kesinlikle engelleyemiyorsanız, küçük mini barlardan alın veya şekersiz, sıcak kakao, yağsız puding kullanın.

    İşkolik olun
    Gelecek ay şirketin yemekhanesine girmeme kararı alın. Kahve ve çay içmek için ya da kendi getirdiğiniz sandviçi yemenin dışında. Şirketteki doğumgünü ve partilerde şerefe kaldırdığınız kadehin içinde soda olsun.

    Kremayı kesin
    Bir sinema yıldızı, içinde krema kelimesi olan hiçbir şeyi yemediğini söylüyor. Kremalı pasta, kremalı çorba gibi. Çünkü o, krema demenin yağ demek olduğunu biliyor. Bunun tek istisnası, yağsız krem peynir demektir.

    Hangi çorbalar zayıflatır konusu için tıklayın !

    Kalorileri azaltın
    Kalorileri azaltmayı bir oyun haline getirin. Bugün yediklerinizin kalori miktarını hesaplayın, yarın bundan 50 kalori düşün. Öbür gün bir 50 kalori daha düşün. Günde 1200 kalorinin altına düşmemeye dikkat edin.

    Kahvaltı edin
    Hiçbir zaman kahvaltıları atlamayın. Yağsız yoğurdun içine muzu dilimleyin. Pişmiş yulafın içine kuru üzüm koyup yemeyi deneyin.

    Dans edin
    Evde müzik dinleyin. Hareketli müzik tercih edin ve eşliğinde dans etmeyi ihmal etmeyin.

    Asansöre binmeyin
    Önünüze gelen her merdiveni egzersiz yapacağınız bir fırsat olarak düşünün, istediğiniz kiloya gelinceye kadar asansöre binmeyi aklınıza bile getirmeyin.

    Diyet içeceklerden uzak durun
    Diyet içeceklerden uzak durmalısınız. Bu tür içeceklerin içlerinde yapay tatlandırıcı bulunur. Onlar yerine portakal, elma gibi sağlıklı meyve sularından içmelisiniz. Hem sağlığınız açısından hem de kilo açısından birçok uzman diyet içeceklerin içilmemesini tavsiye ediyor.

    Yavaş yemek yiyin
    Fazla kilolular, hızlı yemek yiyenlerdir. Arkadaşlarınızla veya ailenizle ne zaman yemek yerseniz yiyin, yemeği en son bitiren kişi siz olun.

    Sıkı gelen giysilerinizi deneyin
    Her sabah kalktığınızda ilk işiniz üzerinize dar gelen pantolon veya şortları denemek olsun. Bu yiyeceğinize dikkat etmekte, sizi gün boyu motive edecektir.

    Hayallerinizi kutulayın
    İstediğiniz kiloya indiğinizde yapmayı planladığınız her şeyi hatırlatacak bütün fotoğrafları, reklamları, yazıları kesip bir kutunun içine koyun. Bir şeyler atıştırmak istediğinizde ya da jimnastik yapmaya hevesli olmadığınızda kutuyu açıp bakın.

    Yatak odasını yiyeceğe kapatın
    Eğer sizde pek çoğunuz gibi yatak odası dahil, evin her tarafında atıştırıyorsanız, bunu bir kere daha düşünün. Ne kadar çok yerde yemek yemek için kendinize izin veriyorsanız, o kadar çok yemek yiyorsunuz demektir. Bir süre için yemek saatlerinde, yemek odası dışında diğer yerlerde yemek yemeyi kendinize yasaklayın.

    Kendinizi ödüllendirin
    En çok sahip olmak istediğiniz 5 eşyanın listesini yapın. Her l kilo verdiğinizde ve bunu bir hafta koruduğunuzda, kendinize listedeki bir şeyi satın alın.

    Tasarruf yapın
    Gerçekten ihtiyacınız olmayan bir şeyi ne zaman yemek isterseniz, ona vereceğiniz parayı bir kavanozun içine atın. Birkaç hafta sonra paraların çokluğu size ne kadar çok şey yemediğinizi hatırlatacak ve bu para ile kendinize bir hediye alabileceksiniz.

    Aşka dair duygularınızı canlı tutun
    Tutku, kiloları eritir. İkiniz korkmadan restoranlara gitmeye başlayabilirsiniz. Çünkü, aşıkken kim yiyecekleri düşünebilir ki?

    Abur cubur yemeyin
    Verilecek 2-3 kilo bir yanda, kilolarınıza kilo katacak abur cuburlar diğer yanda ve siz bugüne kadar hiç aç kalmasanız da bunlardan bir türlü uzak kalamadınız. Bütün gün yapacaklarınızı planlayın. Sinemaya gidin, yürüyün, kendinizi bir romanın içine gömün ve şekerleme yapın. Ne yaparsanız yapın, yeter ki buzdolabından uzak durun.

    Mayonuzu giyin
    Yılın hangi mevsimi olursa olsun, özellikle yaz aylarında her hafta birkaç kez mayonuzu giyerek boy aynasının karşısına geçin. Bu daha fazla egzersiz yapmanız ve hedefe kilitlenmeniz için size ivme kazandırır.

    Egzersiz yapın
    Egzersiz yapmaya vakit ayırmak size zor gelse de kilo vermek için mutlaka hareket etmeniz gerektiğini unutmamalısınız. Hiçbir şey yapamıyorsanız evdeki duvarlardan yardım alabilirsiniz. 5-10 dakika boyunca kalçanızla duvara çok sert olmadan vurun. Bu kolay ve basit bir egzersiz yöntemidir. Egzersiz yaptığınız sırada televizyon ya da CD’den evde spor yapmanıza yardımcı olacak programlarını izleyebilirsiniz. Böylece neyi, nasıl yapacağınızı bilirsin.

    Ev işleriye meşgul olun
    Ev işleriyle ne kadar meşgul olursanız o kadar çabuk kilo verirsiniz. Çamaşır, bulaşık, yemek, çocuklarla elinizden geldiğince çok uğraşmaya bakın. Böylece sürekli hareket halinde olursunuz.

    Porsiyonlarınızı küçültün
    Tabağınıza konulan yemeğin hepsini bitirmek kötü bir alışkanlığınızsa bundan kurtulmak için küçük tabaklarda yemek yiyerek işe başlamalısınız. Bu göz kandırmacasıyla büyük tabaklarda yediğinizden daha az yemek yer ve tabağınızdakilerin arkanızdan ağlamamasına da olanak tanırsınız. Ayrıca tabağınıza ne kadar az yemek koyarsanız o kadar az yersiniz.

    Kahvaltıyı atlamayın
    Kahvaltı günün en önemli öğünüdür çünkü uyuduğunuz zaman yavaşlayan metabolizmanız tekrar bir şeyler yiyene kadar eski haline dönemez. Güne kahvaltı ile başlayanlar kahvaltı yapmayanlara oranla çok daha fazla kalori yakarlar. Çünkü kahvaltı kasları çalıştırır ve çalışan kaslar kalori yakılmasını sağlar.

    Meyve yiyin
    Yemek yedikten bir ya da iki saat sonra tekrar acıkıyorsanız atıştırmak için meyve yiyebilirsiniz. Meyve bir sonraki öğüne kadar sizin tok hissetmenizi sağlayacaktır.

    Etiketleri okuyun
    Etiketleri okuma alışkanlığı kazanmalısınız. Hangi ürünün içinde hangi yararlı ve hangi kilo aldırıcı madde var, bunların bilgilerini okursanız daha sağlıklı beslenirsiniz.

    Kola ve soda tüketmekten vazgeçin
    Kola ve soda gibi asitli içecekleri tüketmekten vazgeçin Bunun yerine taze sıkılmış meyve sularını içmeye gayret edin.

    Kırmızı et tüketmeyin
    Çok fazla kırmızı et tüketmek kilo vermenizi engeller bu nedenle tavuk, balık, hindi gibi beyaz et tüketmeye dikkat edin.

    Kızartma yerine haşlama tercih edin
    Kızartarak yapılan yemekler yerine haşlanmış, ızgara yapılmış ya da fırında pişmiş yemekleri yemelisiniz.

    Fast food yemeyin
    Modern çağın yiyeceği olarak kabul edilen hamburger, patates kızartması gibi fast food tarzı yiyecekleri yememelisiniz. Bunlardan uzak kalırsanız daha kolay kilo verirsiniz.

    Vücudunuzu tanıyın
    Hangi yiyeceklerin metabolizmanıza zarar verdiğini hangilerinin hızlandırdığını bilirseniz daha kolay kilo verebilirsiniz.

    Yemeğe salata ile başlayın
    Yemeğe çorba ya da salata ile başlamanız açlığınızın bastırılmasını sağlar. Böylece ana yemekten daha az yersiniz. Özellikle sebze çorbaları (domates, brokoli vs.) tok hissetmenizi sağlar.

    Yemekten sonra tatlı yemeyin
    Yemekten sonra tatlı yeme alışkanlığınızın önüne meyve yiyerek geçebilirsiniz. Böylece tatlı yeme isteğinizi de azaltmış olursunuz

    Göz zevkine önem verin
    Salata yemeyi sevmiyorsanız kendinize şık bir salata tabağı alın ve salatalarınızı bu tabakta yiyin. Hem göz zevkiniz hem de kilolarınız için daha yararlı olacaktır.

    Şekeri unutun
    Şekerli besinler kan sekerinin kısa sürede artmasına ya da düşmesine neden olur. Bu nedenle tatlı yedikten sonra tekrar tatlı yeme ihtiyacı duyarız. Şekerin fazlası vücutta yağ olarak depolandığı için mümkün olduğunca az tüketilmelidir.

    Tuzu kesin
    Tuz, vücutta su tutulmasına neden olur ve şişkinlik hissi yaratır. Ayrıca tuzun iştah açıcı bir özelliği olduğundan, sofrada tuz kullanmamak ve pişmiş yemeklere fazladan tuz eklememek gerekir.

    Dışarıda yemeyin
    Restoranlarda ya da ev dışında yenilen yemekler kilo aldırıcı olabilir. Bu nedenle dışarıda yemek zorunda kaldığınız zamanlarda salata ya da ızgara yemekleri yiyin.

    Alışverişte kendinizi kaybetmeyin
    Market alışverişine çıktığınızda aç olmamaya dikkat edin çünkü aç olduğunuzda canınız her şeyi almak ister ve eve geldiğinizde dolabınızın zararlı yiyeceklerle dolduğunu görürsünüz. Böyle bir dolaba karşı koymak ise zordur. Bu nedenle tok bir şekilde sağlıklı yiyecekler almaya ve bir liste yapıp o listeden dışarı çıkmamaya dikkat edin.

    Sofraya oturun
    Yemek vaktinde mutlaka sofraya oturun çünkü ayakta ya da televizyon karşısında yemek yediğinizde doyduğunuzu anlamaz ve daha çok yersiniz.

  • Sigara diyeti ve kilo

    Sigara diyeti ve kilo

    Sigaraya bağlı olarak gelişen ve günden güne sigara tiryakileri için olduğu kadar, pasif içicileri de tehdit eden hastalıklar, sağlıklı yaşamın önünde ciddi birer engel olarak karşımıza çıkıyor. Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Berna Ertuğ, sigaranın sağlığa zararlarını en aza indirmek için beslenme düzeninde dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bilgi verdi.

    Nikotin sindirimi yavaşlatıyor
    Türkiye’de her iki erkekten birinin sigara içtiğini, kadınlarda ise bu oranın daha az olduğunu ifade eden Dyt. Ertuğ, “Kalp ve dolaşım sistemi hastalıklarının, akciğer ve solunum yolları hastalıklarının oluşumunda en temel etken tütün kullanımı ya da sigara dumanına maruz kalmaktır. Sigaranın içinde bulunan nikotin sindirimi yavaşlatırken, kalp atışlarını hızlandırır. Kan basıncının artması, pıhtılaşma riskini de artırırken; organlara yeterli kan dolaşımı da engellenmiş olur. Sigara içen kişinin kanında oksijen taşıma kapasitesinin de azalmasıyla hücreler düzenli olarak çalışamaz hale gelir. Yetersiz sindirilen besinler etkin şekilde kullanılamadığında ise beslenme olumsuz etkilenmektedir” dedi.

    Bol portakal ve kivi tüketin

    Dyt. Ertuğ, sigara kullanımının beslenme alışkanlığı ve fiziksel aktivite üzerinde de olumsuz etkilerinin olduğunu söyledi ve ekledi “İştahın azalması, öğünlerin atlanması, sigara eşliğinde kafeinli ürünlerin tüketiminin artması sigara içenlerin sağlığını etkileyen ortak unsurlardır. Sigaranın gösterdiği zararlı etkilere karşı; portakal, kivi, limon, mandalina, domates, kuşburnu, havuç, kayısı ve yeşil yapraklı sebze ve meyve tüketerek önlem alınabilir”

    Sigarayı bırakınca iştahınızın açılmasından korkmayın
    Sigarayı bırakma isteğine karşın, kilo alma endişesinin kimi zaman ağır bastığına değinen Dyt. Ertuğ, “Sigara kullanımında tütünün tat alma duyusunu azaltması, kişideki iştahı da etkiler. Sigarayı bırakmakla daha iyi hissedilen tatlar, kişiyi yemeğe yöneltir. Özellikle yüksek kalorili besinlerin tüketildiği bu geçiş döneminde, nikotin eksikliğinden dolayı metabolik hızın da düşmesiyle kilo alımı başlar. Hayatı tehdit eden hastalıkların temelinde yer alan sigarayı bırakmak için kişinin iradesi ve çevrenin desteği çok önemlidir. Uzman hekim ve diyetisyenlerin kontrolünde, eksilen nikotinin yerine alınabilecek ilaçlar ve besinlerle de bu süreç daha rahat bir şekilde başarıyla sonuçlanabilir. Sağlıklı kiloyu korumak adına alınacak önlemler konusunda mutlaka bir beslenme ve diyet uzmanına başvurulmalı, sigarayı bırakma dönemi ve sonrası takip edilecek bir beslenme programı için destek alınmalıdır” dedi.

    Sigarayı bırakınca kilo almamak için ne yapmalı?

    Sigarayı bırakında iştah açılır, metabolizma yavaşlar mı? Sigarayı bırakan ve kilo almak istemeyen biri nasıl beslenmeli? Dilara Koçak anlatıyor.

    Sigarayı bırakmak isteyen ama birçok nedenle bırakamayan daha doğrusu bırakamayacağına inananların sayısı çok fazla. Ancak, sigara içmeye devam eden bu kişilerin önemli bir kısmı da, sigarayı iştah kesici, metabolizma hızlandırıcı olarak görüyor. Özellikle de hanımlar. Peki, bunlar doğru mu?

    Ağustos ayında yapılan yeni bir çalışmaya göre sigara içen ve kilo vermeye çalışan insanlar, kilo alırım endişesiyle sigarayı bırakmaya çekiniyor. Özellikle kilo sorunu olan kadınların bu duygusu erkeklere göre daha dikkat çekici seviyede bulunuyor. Birçok insan kilo kontrol mekanizması olarak sigara içiyor ve kilo alma korkusundan dolayı sigarayı bırakmaya karşı. Kilo sorunu olan ve sigara içen kadınlar, kilo sorunu yaşamayan kadınlara oranla sigarayı bırakmayı pek düşünmüyor. Bir yıl süren bu araştırmaya göre sigarayı bırakmak için bir kadının motivasyonu, sigarayı bıraktıktan sonra kilosunu kontrol edebilme güvencesiyle doğru orantılıdır. Yani sigarayı bıraktıktan sonra kilo almayacağını garantiliyor ise bu konuda kendine güveniyor ve sigara bırakma programına daha kolay katılıp daha çabuk uyum sağlıyor.

    Beslenme eğitimi alan kendine güveniyor
    Sigara bırakmadan önce beslenme eğitimi alan kişi sigarayı bırakmaya daha istekli oluyor. Bu istek başarıyı getiriyor.
    Kadınlar sigara ile kilo kontrolü yapabileceğini düşünüyor.

    Bu araştırmaya katılan kadın içicilerin yaklaşık yüzde 50’si ve erkeklerin yüzde 25’i sigara içmenin kendi vücut ağırlıklarını kontrol etmede yardımcı olduğunu düşünüyor. Kilo alma konusunda sıkıntılar, sigarayı bırakmaya engel olabiliyor, bu düşünce biçimini değiştirmek için beslenme davranışı ve egzersiz yönlendirmesi öncelikli olmalı.

    NEDEN KİLO ALINIR?

    Sigarayı bırakanların kilo almalarının tek nedeni, metabolizmanın yavaşlaması değildir. Bazı davranışlar kilo almanın daha önemli sebepleridir.
    Sigara birçoğu için ‘yemek bitiş sinyali’dir. Özellikle kalabalık masalarda kişiler farkında olmadan ihtiyaçlarından fazla yemek yiyebilir. Kişi karnı doyduğu anda bir sigara yakar ve yemekten uzaklaşır. Sigarayı bırakınca bu alışkanlık ve beyne komut verme, bir süre sonra fazla yemekle sonuçlanır.
    Sigara bırakılınca nikotinin vücuttan atılması sürecinde bazı kan şekeri düzensizlikleri oluşabilir. Bu da sürekli yeme ihtiyacı doğurur.
    Boşluk hissi, genelde yemekle doldurulmaya çalışılır. En büyük tehlike, avuç avuç kuruyemiş, çekirdek gibi yağlı gıdalar yemektir. Oysa salatalık, kereviz sapı, domates ve meyve, yağ içermediği ve düşük kalorili olduğu için, daha sağlıklı atıştırmalıklardır.

    SİZİN DİYET LİSTENİZ HANGİSİ?
    Bundan böyle her pazar günü örnek bir diyet listesini sizinle paylaşacağım. Bunun için bana hikayenizi gönderebilirsiniz. Bu hafta sigarayı yeni bırakan ve kilo almak istemeyen 40 yaşında, haftada üç gün yürüyüş yapan ve kolesterolü yüksek olan Esra Hanım’ın örnek mönüsünü sizinle paylaşacağım. Haftaya pazar, hipolglisemi diyeti var.

    sigara_diyet

     

    sigara_diyet_kilo

    diyet_sigara

    Dilara Koçak, Milliyet Cadde

  • Üç Saat Diyeti

    Üç Saat Diyeti

    ABD sağlıklı yaşam ve beslenme uzmanı Jorge Cruise tarafından kaleme alınan “3-Hour Diet” (Üç Saat Diyeti), dengeli bir beslenme programıyla haftada bir kilo verdirmeyi vaat ediyor. New York Times bestseller listesinde de yer alan Üç Saat Diyeti’ne göre aç kalmak ya da en sevdiğiniz yiyecekleri hayatınızdan çıkarmak, kilo vermeye ve bu kiloları sonsuza dek uzakta tutmaya yetmiyor. Başarılı bir rejimin sırrı, zamanlama.

    Yani önemli olan hangi gıdaları yediğiniz değil, ne zaman yediğiniz. Üç Saat Diyeti’nin çok basit bir kuralı var: Öğünlerinizin arasına üç saatten uzun bir sürenin girmesine izin vermeyin. Bu şekilde haftada 1 kilo kaybedin.

    Bilim adamları, “üç saat” kuralının doğruluğunu kanıtlayan bir çok araştırmaya imza attı. Uzmanlara göre öğünlerin arasına üç saatten uzun bir süre girdiğinde, doğal açlık savunma mekanizması harekete geçiriyor. Vücut açlık yaşadığını varsayarak, metabolizmanın devamlılığını garanti etmek için kalori bakımından zengin yağ dokularını koruma altına alıyor ve bunun yerine enerji üretmek için kas dokusunu kullanmaya başlıyor. Hızlı yaşam temposuna sahip kişiler için tavsiye edilen “Üç Saat Diyeti” sayesinde sevdiğiniz yiyecekleri istediğiniz şekilde yiyebilecek ve yine de kilo verebileceksiniz.

    Neden 3 saatte bir?

    Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi beslenme uzmanı David Katz’ın, “Kilo vermeye yardımcı olduğu tartışılmaz bir gerçek” diye yorumladığı Üç Saat Diyeti sayesinde haftada 1 kilo verebilirsiniz. Yavaş ve düzenli olarak kilo vermek, cildin sarkmasının önüne geçer ve daha enerjik kalmanızı sağlar. Ayrıca kalp hastalıklarına yakalanma riskini artıran karın bölgesinde yağlanmanın da önüne geçer. Üç Saat Diyeti, güne doğru zamanda başlamanıza, doğru zamanlarda yemek yemenize ve günün sonunda doğru zamanda yemeyi bırakmanıza yardımcı olacak. Üç Saat Diyeti’nde günde ortalama 1450 kalori tüketebilirsiniz. Her ana öğünün yaklaşık 400, ara öğünlerin 100 kalori olması ve atıştırmalık olarak da 50 kalorilik bir gıda seçmek gerekiyor.

    6 öğünlü program

    Öğün aralarında üç saat bırakmanın açlık savunma mekanizmasının aktif hale geçmesini önlemeden başka yararları da bulunuyor. ABD’deki Georgia Üniversitesi tarafından yürütülen araştırmalar, öğün aralarında üç saatten uzun bir süre bırakan sporcuların vücutlarındaki yağ oranının daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Hem de yaktıklarından daha az miktarda kalori almalarına rağmen. Japon bilim adamları ise eşit miktarda kalori tüketen gönüllülerden günde 3 yerine 6 öğün yiyenlerin daha fazla kilo verip yüksek oranda kas dokusuna sahip olduğunu ortaya koydu.

    Egzersiz zorunlu değil

    Üç Saat Diyeti’yle başarıya ulaşmak için egzersiz yapmak zorunda değilsiniz. Ancak egzersiz kilo vermeyi kolaylaştırabilir. 20 dakikalık hızlı bir yürüyüş bile fazladan 150-200 kalori yaktırır. Kendinize bir adım sayacı satın alın ve her gün en az 10 bin adım atın. İşe gitmeden önce 10 dakika yürüyüş yapın. Bu sayede kendinizi yeni bir güne hazırlamış olursunuz. İş yerinde 5 dakika mola vererek yürüyüş yapmaya çıkın.

    Kalktıktan sonra bir saat içinde kahvaltı

    Metabolizmanın harekete geçmesi için uyandıktan sonra bir saat içinde kahvaltı edin. Uyurken vücut yiyecek almadığı için metabolizma yavaşlar. Uyandığınızda metabolizmanızı hızlı bir şekilde harekete geçirmelisiniz. Kalktıktan sonra bir saat içinde birşeyler yemezseniz vücut açlığa karşı geliştirdiği savunma mekanizmasını devreye sokar. Yağ vücutta depolanır ve enerji için kas dokusu kullanılır.

    Ana yemek 400 aralar 100 kalori

    ÖrneĞİn sabah işe gitmeden önce 7’de kahvaltı ediyorsanız, saat 10’da ara öğünü yiyin, 1’de öğle yemeğine oturun, saat 4’te ara öğün ve saat 7’de akşam yemeği aldıktan kısa bir süre sonra da atıştırmalık tüketin. Metabolizma aşırı duyarlı olmadığı için bir öğünü 10 ya da 15 dakika kaçırmak büyük bir sorun yaratmaz. Ancak en iyi sonucu almak için rejimi olabildiğince düzenli takip etmeye çalışın. Bunun için saatinizin alarmını üç saatte bir çalmak üzere kurmayı deneyebilirsiniz. Üç Saat Diyeti’nde günde ortalama 1450 kalori tüketebilirsiniz. Her ana öğünün yaklaşık 400, ara öğünlerin 100 kalori olması ve atıştırmalık olarak da 50 kalorilik bir gıda seçmek gerekiyor.

    07:00 Kahvaltı

    10:00 Ara öğün

    13:00 Öğle yemeği

    16:00 Ara öğün

    19:00 Akşam yemeği

    22:00 Atıştırma (şart değil)

    Bu mucize formülle sağlıklı zayıfladılar

    3 saatte bir yemek yemek sizi hem enerjik hale getirecek hem de metabolizmanızın çok daha hızlı çalışarak yağ yakmasını sağlayacak

    METABOLİZMAYI HIZLANDIRIR: Kalori tüketiminizi bütün bir güne yaydığınızda, vücuda ihtiyaç duyduğu zaman enerji verilmiş olur. Bu sayede hücreler, kandaki şekere kolayca ulaşır ve bunu enerjiye dönüştürür.

    ENERJİK VE DİNÇ KALMANIZI SAĞLAR: Her üç saatte bir yemek yiyerek kan şekeri seviyesi dengede tutulur. Kasları ve beyin hücrelerini besleyen düzenli bir amino asit ve şeker akışı sağlanır. Bu sayede gün boyunca ruh halinin ve enerji seviyesinin dengede kalması sağlanır.

    AÇLIK HİSSİNİ YATIŞTIRIR: Bilimsel araştırmalar, sık sık yiyen insanların açlık krizi ve aşırı yeme gibi sorunlarla daha az karşılaştığını ortaya koydu. Bu kişiler daha sık yediği için yemek vakti geldiğinde kendilerini fazla aç hissetmiyor ve böylece daha az miktarda yiyerek daha kısa sürede doyuyor. 3 saatte bir yemek vücutta açlık hissini ortaya çıkaran leptin hormonunun daha az üretilmesini sağlar.

    KOLESTEROLÜ DÜŞÜRÜR: Üç saatte bir yemek kolesterol seviyesini düşürmeye yardımcı olur. Uzmanlara göre kolesterol sadece yediklerinizle değil, ne sıklıkta yediğinizle orantılı olarak yükseliyor ve düşüyor. Araştırmalar, günde 6 öğün yiyen kişilerde kolesterol seviyesinin yüzde 5 düşük olduğunu ve kalp hastalığına yakalanma riskinin yüzde 10 azaldığını ortaya koydu. Aralarında uzun süre olan ağır öğünler yemek insülin seviyesinin aniden yükselmesine neden olur. Bu da kandaki yağ oranını etkileyerek kolesterolün yükselmesine yol açar.

    YAĞLANMAYI ENGELLER: Kanadalı bilim adamları, 3 saatte bir yemenin stres hormonu kortizol seviyesini düşürmeye yardımcı olduğunu ortaya koydu. Vücutta yüksek oranda kortisol hormonu seviyesi bel çevresinde yağalanmaya sebep olarak kalp hastalığı riskini artırır. İki hafta boyunca üç saatte bir yemek bile kortizol hormonu seviyesini yüzde 17 oranında azaltır.

    6 öğün için zamanlar

    07:00 Kahvaltı
    10:00 Ara öğün
    13:00 Öğle yemeği
    16:00 Ara öğün
    19:00 Akşam yemeği
    22:00 Atıştırma (şart değil)

    Kalori Cetveli (100 gr.)

    Ekmek 320
    Armut 70
    B.Peynir 200
    Brokoli 32
    Çilek 26
    Kıyma 214
    Domates 14
    Elma 60
    T.Fasulye 32
    Havuç 42
    Ispanak 16
    Kaşar 350
    Makarna 85
    Mantar 35
    Maydanoz 50
    Muz 85
    K.Patates 340
    Pırasa 52
    Portakal 50
    Salam 420
    Salatalık 15
    Sosis 290
    Süt 50
    Tavuk Izg. 160
    Tereyağı 750
    Yoğurt 100
    Yumurta 80
    Z.Yağı 900

  • Gece atıştırmadan duramayanlara kilo aldırmayan besinler!

    Gece atıştırmadan duramayanlara kilo aldırmayan besinler!

    Ünlülerin Diyetisyeni Nil Şahin’den gece atıştırmadan uyuyamayanlar için düşük kalorili, yüksek enerjili besin listesi…

    – Peynir + tam tahıl ekmeği + maydanoz+ domates + taze meyve

    – Fındık + taze meyve

    – Ceviz + taze meyve

    – Leblebi + ceviz + taze meyve

    – Ceviz + kuru meyve + taze meyve

    – Badem + taze meyve + kuru meyve

    – Süt + yulaf ezmesi + meyve

    – Süt + yulaf ezmesi + ceviz + meyve

    – Yoğurt + maydanoz + leblebi + meyve

    – Ayran + leblebi + meyve

    Salata ve çiğ sebze enerji değeri yok denecek kadar az olan yiyecek grubudur. Geceleri havuç, göbek, turp vb. sebzeleri çiğ olarak yemek iştah kontrolüne destek sağlamanın yanında, metabolizma hızınızı da yükselmeye katkı sağlar, bağışıklık sisteminizi güçlendirir.

  • Kilo Kaybettiren Strateji

    Kilo Kaybettiren Strateji

    Başarılı stratejilere bağlı kalarak daha kolay kilo verebilirsiniz!

    Kendinize olası hedefler seçin. Mesela her gün sebze meyve yeme alışkanlığı edinmek veya haftada 3 gün yürüyüş yapmayı hayatınıza yerleştirmek gibi… Her ulaştığınız hedefi bir başarı görün ve yenisini ekleyin.

    Başarınızı ödüllendirin. Kendinizi teşvik etmek ve motivasyonunuzu devam ettirmek için arada kendinize ödül verin. Sinemaya gitmek, masaj yaptırmak gibi… Koca bir dilim pasta bu ödüller arasında değil elbette

    Ne yediğinizi bilmek, yememeniz için frene basmanızı sağlar. Yediklerinizi ve içtiklerinizi günlüğünüze yazın. Kendinize karşı dürüst olun.

    Her sabah tartıya çıkmanız doğru değil. Kilo takibinizi haftada bir veya iki gün yapın. Mümkünse sabah aç karnına tartılın.

    Kendinize karşı olumlu düşünün ve konuşun. Kötümser fikirlerden, kötümser tavırlardan uzak durun. Kendinizi hep olumlu motive edin.

    Sorunlarla ve stresle başa çıkmak için yemek yemekten başka bir yol bulun. Meditasyon, hobi gibi uğraşlar edinin

    Yeme şeklinizi değiştirin. Daha az yemek için önden kocaman bir bardak su için. Daha yavaş çiğneyin. Dikkat dağıtan şeylerden uzak durun.

    Tabakalarınızı ve porsiyonlarınızı kontrole din. Salata ve haşlanmış sebzeleri büyük tabaklara koyun. Ancak bir öğünde bir tabak tüketecekseniz, küçük tabak tercih edin.

  • Erkeklerin yataktaki hataları

    Erkeklerin yataktaki hataları

    Kadınlar, erkeklerin yataktaki hangi durumlarından şikayetçi…

    Kadınlara erkeklerin yataktaki hataları soruldu. 100 kadın üzerinde yapılan ankete göre, kadınlar en çok nelerden yakındı? Anket sonucunda en popüler 8 cevaba ulaşıldı.

    Deniz Özturhan‘ın gq.com.tr‘de yer alan haberine göre, işte kadınların yakındığı o cevaplar:

    1. Anne bak, ellerimi bırakabiliyorum: Bisiklete başladığımız dönemlerde yetenek addedilen el bırakma, yatağa geçtiğimizde şımarıklığa dönüşür. Hele belli pozisyonlarda elini beline koyan beyler var, yapmayın etmeyin. Hepimiz Rocco Siffredi olmadığınızı biliyoruz ve bunun için sizi suçlayacak değiliz. Lakin yatakta eliniz, ağzınız, hatta varsa kuyruğunuz bile boş durmamalı. Boş durmayan uzuvlar, kadının tüm bedenine nazik hamleler yapmalı.

    2. Tatlı konuşma sanatı: Kadınlar yatakta arzulandığını bilmek ister. Şüphesiz ki yorgan altında yapılan türlü çeşitli iltifatlar, arzuyu aktarmanın en şık yoludur. Yeter ki “tatlım” yerine “şekerim” demeyin. Hatta mümkünse, çıplak bir kadına “kilo” hatırlatan hiçbir şey demeyin. Kız arkadaşının göbeğine “sütlaç” adını takan, yatakta “Bel çantanı çıkarmadın mı hayatım?” diye soran beyler, sözüm size: Yolunuz yol değil. Hele şiir niyetine vatan-bayrak temalı epik bir eser seçen arkadaş, senin GQ okumadığını ümit ediyorum.

    3. Acele giden ecele gider: Ecel derken ilişkinizden bahsediyorum. Erken boşalmayı konu dışı bırakarak şöyle izah etmek isteriz. Efendim, senkron aşk sanatında en önemli hususlardan biridir. Diyelim ki yatak bir havuz, sizse su balesi yapan bir çiftsiniz. Eşiniz henüz havuza girmemişken siz sekiz takla atıp, dipten saç tokası çıkarsanız ne fayda, değil mi? Evet, bizce öyle.

    4. Tak fişi, bitir işi: Hayrolsun, sizi çok BEDAŞ gördüm bu başlıkta. Yılların eskitemediği bu deyim, gerçek dünyada aymazlıktır, emeğe saygısızlıktır. Hem kendi hazzınıza odaklanarak kız arkadaşınızı mağdur durumda bırakmak, siz centilmen GQ beylerine yakışır mı? Tek gecelik ilişkide bile, nıçk, yakışmaz.

    5. Rutine saplanmak: Bir süre aynı rakiple grekoromence hareketlerde bulunulduğunda, rakibin girdi çıktısını, açıklarını öğreniriz. Aynı şey uzun ilişkiler için de geçerlidir ve bu, ilişkinin cinsi münasebet bölümünü monotonluğa iter. Tembelleşmeyin. Sevgilinizin tembelleşmesine de müsaade etmeyin. Artık çamaşır mı alırsınız, pozisyon mu denersiniz, orasını ben bilemem. Müraacat: Yan sayfadan Merve Hanım.

    6. Sen soyun, ben kazakla duracağım: Yok öyle yağma. Ev ılıman mı soğuk mu, mevsim bahar mı kış mı bakmadan kız arkadaşı soyup, kendiniz Boğaz’da kahvaltıya çıkacakmışçasına grand tuvalet takılamazsınız. Hayır, sevgilinizin striptiz ihtiyacı vardır, canı soyunma çekmiştir, ona karışamayız. Harici tüm durumlarda; o çoraplar çıkacak.

    7. Hani o habersiz gelişlerin: Çok erken, çok geç, yahut haber vermeden, bilirsiniz, modern hayatta bir yere gidilmez. Gittiğiniz yerden “Neden geldiniz?” diye sorarlar. Aynı şey yatak için de geçerli. Erken gelişleriniz geride tatmin olmamış, geç gelişlerinizse tahriş olmuş bir partner bırakabilir. Ne zaman ve hangi istikamete doğru geleceğinizi basit bir cümleyle anlatmanız da, ayrıca önem taşımaktadır.

    8. Porno tarzını benimsemek: Bir erkeğe ergenliğin başından itibaren ısrarla anlatılması gereken şeylerden biri, pornoların hayat değil, sinema olduğudur. Gerçi şimdi internetin nimetleri amatör yapımlara ulaşılmasını sağladı da, iki cins olarak da rahat ettik. Yine de aklınızda bulunsun; “kamera açısı ve akrobatik pozisyonlar” esas alınarak hazırlanmış yapımları, yatakta taklit etmeye kalkmayınız.