Kadınlar yüzlerine traş uygulamak istemezler ancak yüze traş uygulamak faydalı olabilir. Eski bir hollywood yöntemi olan traş hakkında bilmeniz gerekenler var.
Yüze Traş Faydalı Mı?
Yüzündeki tüylerden rahatsız olan kadınlar tüüy alma işlemini ağda yada epilasyon ile gerçekleştiyor. Bilinen traş bıçaklarının kıl köklerini güçlendirmesi ile daha sert ve koyu renkli kılların oluşumu artmış oluyor. Peki eski hollywood starlarının genç kalmak için yüzlerine traş uyguladığını biliyor muydunuz?
Yüze uygulanan traş işlemi sırasında kolojen üretiminde artış gerçekleşiyor. Bu cildin çok daha genç görünmesini sağlıyor. Cildin ölü hücrelerden daha kolay arınmasını sağlıyor. Üst derinin soyulması ile daha parlak ve canlı bir cilde sahip olunabiliyor.
Cildinize traş uygulamak isterseniz ise kullanacağınız traş bıçağını iyi seçmeniz gerekiyor. Kadınlara özel üretilen ve sadece yüz için kullanılan traş bıçaklarını tercih edebilirsiniz. Eğer traş bıçağını yüzünüzde kullanmak isterseniz cildinizin küçük bir alanında deneme yapabilirsiniz. Sonrasında birkaç haftalık bir gözlemleme ile sizin için uygun olup olmadığına karar verebilirsiniz.
Sizde daha önce yüzünüzde traş uygulaması yaptıysanız tecrübelerinizi bizimle paylaşabilirsiniz.
Lazer epilasyon teknolojilerinde yeni trend ‘Tarama Epilasyon’ yöntemi…
Akşam’dan Aysun Yıldız Güngör hem bu yöntemi hem de lazer epilasyon hakkında merak edilenleri Medikal Estetik Hekimi Dr. Mevlüt Dağ’a sordu…
Lazer epilasyon, vücuttaki istenmeyen tüylerin, lazer enerjisiyle kalıcı veya uzun dönemli olarak yok edilme işlemidir. Bu amaçla en çok tercih edilen lazer sistemlerini sıralayacak olursak; Alexandrite, Nd-YAG ve diode lazerlerdir. Tıp alanında kullanılan pek çok lazer yönteminde olduğu gibi lazer epilasyon cihazları da selective photothermolysis (renge ve dokuya göre seçicilik) prensibiyle çalışır. Kaynağından çıkan tek ve sabit dalga boyundaki lazer ışını cilde uygulanır ve uygulama yapılan bölgedeki dokuların içinden geçerek, sadece bu alandaki kıl köklerini yakıp körelterek kalıcı epilasyon sağlar.
LAZERLERİN AVANTAJ VE DEZAVANTAJLARI
Lazer epilasyon cihazları belirli dalga boylarında ışık ortaya çıkarır. Bu ışık kıl köküne ulaşıp kıl kökünü tahrip edebilecek bir ısı ortaya çıkarır. Bunu gerçekleştirirken cilde de en az hasarı verir dolayısıyla bu bir dezavantaj değildir. Alexandrite lazerlerin kalın ve koyu renkli kıllarda başarısı iyi bilinir. Ancak daha ince ve açık renkli kıllarda etkinliği azaltır. Jel kullanılmaması, işlem öncesi kılların kısa olmasının uygulama için yeterli olması ve işlem sonrası yüzeyde kıl kalmaması gibi özellikler tercih edilmesini sağlıyor. Diode Lazerler daha ince yapıdaki kıllarda da etki gösterir. Ancak genellikle jelle uygulama yapılması, kılların jiletle temizlenmiş olmasının gerekliliği, işlem sonrası cilt yüzeyinde kılların görünüyor olması ve ağrısı tercih edilmemesine sebep olabiliyor. Nd YAG lazerler daha yüksek dalga boyuyla kıl köklerine daha iyi etki edebilirken, çoğunlukla lazer ışığı cilt tarafından fazla emiliyor ve cilt hasarı oluşturuyor.
TARAMA EPİLASYON REVAÇTA
Kıl tipine ve cilt rengine göre bu teknolojilerden bazen biri tercih edilir bazen de değişen durumlara göre birlikte kullanımları gerekir, tabii ki kalitesi bilinen düzgün cihazlarla. Genellikle kaliteli hizmet veren kliniklerde bu sistemlerden hepsi bulunur ve kişinin ihtiyacına göre doktor tarafından karar verilir. Ancak son gelişmelerle birlikte Tarama Epilasyon adı verilen sistem revaçta. Alexandrite ile Diode lazerlerin bir araya geldiği bir sistem. Alexandrite Lazer gibi 755 nm dalga boyunda Lazer ışığı üreten Diode lazer sistemi. Tüm Dünya da Velux 755 adıyla çıkış yapan cihaz, Türkiye’ye Koçyiğit Medikal tarafından getirilmiştir.
CİLTTE MAKSİMUM KORUMA SAĞLAR
Tarama Epilasyon; adından da anlaşılacağı gibi uygulama yapılan alanda komple bir lazer ışığıyla bir tarama yapar. Böylelikle başlığın cilde temas ettiği alanda tek bir ışık hüzmesi çıkmaz. Birçok ışık hüzmesiyle komple etki eder. Daha kontrollü ve çoklu lazer ışığıyla kıl köklerinde daha yoğun bir etki ortaya çıkarır. Jel kullanımına ihtiyaç duymaz ve kılları jiletle kısaltılmaz. Çoklu lazer hüzmesi sayesinde daha az acı hissedilmesini sağlar. Kontakt soğutma ve extra hava soğutmayla konforlu bir uygulama yapılırken ısı reaksiyonlarına karşı ciltte maksimum koruma sağlar. Uygulama sonrası kıllar kökünden etkilenirken cilt üstünde de kıllarda yanma sağlar. Böylece seans bittiğinde cilt yüzeyinde de kıl görünmez. Alexandrite ve diode teknolojilerinin birleştiği bu cihaz sayesinde etkili bir işlem yapılırken yan etkinin minimum olduğu ve konforun da en üst düzeyde sağlandığı bir lazer epilasyon uygulaması yapılmış olur.
Kadınların dertlerinden biri yüzündeki ve vücudundaki tüyler. Bu sorundan kurtulmak için ağda, jilet gibi yöntemler var da hepsinin şartı bir başka…
Akşam Life’dan Pervin Dinçer’in yazısı…
Özellikle yaz aylarının hızla yaklaştığı bugünlerde kıl, tüy sorunundan kurtulmanın daha acısız ve uzun süreli bir çözümü olmalı. Tam da bu noktada daha sağlıklı ve zararsız çözüm: Lazer epilasyon.
Peki, son dönemlerde en çok tercih edilen lazer epilasyon ayrıntıları neler?
Vücuttaki melaninin hedef seçildiği lazer epilasyonda, melaninin yoğun olduğu koyu ve kalın kıllarda başarı oranı oldukça yüksek. Melanin sadece kıl yapısında değil aynı zamanda cildimizin üst tabakasında da yer alıyor. Uygulamanın başarılı olmasını sağlayan diğer bir faktör ten rengimiz. Ten renginiz koyu ise cildin yüzeysel tabakasındaki melanin fazla olduğu için uygulamanın yan etki riski yüksek olabiliyor. Bu yüzden lazer epilasyon amacıyla verilen enerji de dağılacağından başarı oranı düşebiliyor.
Yüz, kol altı, bikini ve bacak bölgeleri en çok tercih edilen bölgelerin başında geliyor. Lazer epilasyon yaptırmak isteyenlerin seanslardan önce ve sonra dikkat etmesi gereken durumları sıralayabiliyoruz. Uygulamadan önce solaryum ve güneşlenmekten kaçınmalısınız. Uygulama yapılacak bölgeye 3 hafta kökten alım işlemi yapmamalısınız.
Son 6 ay içerisinde Reacutone kullanan kişilere lazer epilasyon uygulaması yapılmamalı. Uygulama sonrası güneşlenmemelisiniz ama yüksek koruma faktörlü kremler kullanabilirsiniz. Uygulama sonrasında ılık duş alabilirsiniz ama kese, peeling gibi uygulamalardan önerilen sürelerde uzak durmak sizin avantajınıza olacaktır.
Lazer epilasyon sayesinde yazın plajda utanmak, saklanmak ya da pareoyla dolaşmak zorunda kalmayacaksınız ama unutmadan bir tavsiye vereyim. Lazer epilasyon uygulamasında açık ten koyu kıla sahipseniz daha şanslı olduğunuzu söyleyebilirim. Çünkü en iyi başarı sizde alınıyor. Lazer epilasyon tıbbi bir uygulamadır, sadece sağlık kuruluşlarında yapılabilir, kuaför güzellik salonu, güzellik merkezi gibi yerlerde yapılamaz, tercihinizi yaparken bunları da göz önünde bulundurmanız tedavinizin yarıda kalmaması için önemli…
Kil maskesi han dolaşımını hızlandırır, cildi ölü hücrelerden arındırır ve gözenekleri temizler. Cildi tazeler, parlaklık kazandırır, daha sağlıklı görünmesini sağlar.
Sizde gergin ve genç bir cilt istiyorsanız, kil maskesini mutlaka deneyin.
Malzemeler:
1.5 tatlı kaşığı kil
1 tatlı kaşığı bal
1 tatlı kaşığı portakal yağı
1 tatlı kaşığı limon suyu
Maskemizin yapılışı:
Temiz bir kaba kili koyun. Üzerine limon suyunu, yağ ve balı ekledikten sonra, kremsi bir kıvama gelene kadar karıştırın ve 45 dakika bu karışımın dinlenmesini bekleyin.
Uygulama:
45 dakika beklettiğiniz maskeyi, göz altlarınızı açıkta bırakacak şekilde,
yüzünüze uygulayın ve kuruyana kadar bekleyin.
Maske kuruduktan sonra yüzünüzü ılık su ile yıkayın.
Kil maskesini haftada 1 defa uygulayabilirsiniz.
Merkezimizde FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) onaylı, Alman Ultra sense Diode lazer cihazını kullanmaktayız .Ultra sense Diode Lazer ile sadece açık tenlilere değil esmer ve bronz tenlilere de uygulama yapılabilir. Uzun dalga boyuna(Long Pulse) sahip olduğundan lazer ışığının daha derine ulaşabilmesini ve derindeki kıl köklerini tahrip etmesini sağlar. Aynı zamanda Ultra sense Diode Lazerle diğer cihazlar ile uygulama yapılamayan ince ve açık renkli kıllara da uygulama yapılabilir. Bu özelliklerinden dolayı diğer cihazlara oranla daha geniş bir kitleye hitap etmektedir. Etkin soğutma sistemi ile uygulama sırasında hissedilen acı en aza indirilir. Yanık ve leke komplikasyonu yoktur. Yazın güvenle uygulama yapılabilir. Cihaz başlığına kombine, patentli soğutma sistemi ile ciltte mükemmel soğutma sağlar. Aynı zamanda 810 nm (nonometre) 940 nm olmak üzere iki dalga boyunu aynı anda tek cihazda kombine eden bir lazer epilasyon cihazıdır. Bu da cilt rengi açıktan koyuya geniş bir yelpazede tüm hastalarda iyi sonuç almayı sağlar. Alman ultra sense diode lazer cihazı 2005-2006 yıllarında en iyi lazer ödülü almış diode lazerdir.
*Erkekler geçerli bölgeler: karın, göğüs, bel, sırt.
Sahra Bulut Estetik ve Güzellik merkezi olarak siz değerli hastalarımıza önceden olduğu gibi şimdi ve bundan sonrasında da en iyi hizmet kalitesini verebilmek ve sizlerin memnuniyetini en üst düzeyde tutabilmek adına deneyimli ve uzman personel kadromuz ile hizmet vermeyi ilke edinmiş bir kuruluş olmaktan gurur duyuyoruz. Bu kapsamda tüm önceliğimiz hastalarımızın ihtiyaç ve gereksinimlerini en doğru uygulamamlarla sınırsız müşteri memnuniyeti ilkesi kapsamında sunmaktır…Profosyonel ekip, hijyenik ortam, güvenilir ve güler yüzlü hizmet……
Vücudumuzda bazı kıllar gurur kaynağı iken (Kirpik, saç) bazı kıllar kusur kabul edilebilir. (Burun kulak, bayanlarda dudak, çene) Özellikle kadınlar, estetik değerlerin etkisi ile vücutlarının belli yerlerindeki tüyleri uzaklaştırmak isterler. Bunun için pek çok farklı yöntem bulunmaktadır.
Tıraş bıçağı, ustura gibi kılı kökünden almaksızın tıraş etmek, kıllar birkaç saat içinde gözle görülür hale geleceğinden uzun süre etkili yöntemler değildir. Aynı şekilde tüy dökücü kremler ve benzer kozmetik ürünler de tüyleri, kökünden almadığı için uzun süre etkili olmazlar. İstenmeyen tüylerden daha uzun süreli kurtulmanın yolu, kılı kökünden almaktır. Doğru yöntem uygulanırsa, tekrar kıl oluşumu, sağlıklı ve yetişkin bir insanda 4 haftayı bulacağı için uzun süre pürüzsüz bir cilt görüntüsü elde edilir.
Kısa Süreli Yöntemler
Kılı kökünden almaz. Kıllar kısa sürede tekrar gözle görülür hale gelir. Jilet, Ustura, Tüy Dökücü Krem ve Kozmetikler bu yöntemlere örnek verilebilir.
Uzun Süreli Yöntemler
Uzun süreli yöntemlerde kıllar kökünden alınır. Kıllar uzun bir süre görülmez. Bu yöntem uzun süre etkilidir. Episyon ve depilasyon yöntemleri uzun süre etkili olan yöntemlerdendir.
EPİLASYON
İstenmeyen tüylerin elektrik akımı kullanılarak yok edilme yönteme epilasyon denir. Bu yöntemde kıllar kökü ile alınır, deri altına giriş vardır. Tüylerden kalıcı olarak kurtulacağı öngörülür. Lazer Epilasyon İğneli Epilasyon, Foto Epilasyon, Jelli Epilasyon bu yönteme örnek verilebilir.
istenmeyen tüyler
DEPİLASYON
İstenmeyen tüylerin geçici bir süre ile yok edilme yöntemine depilasyon denir. Depilasyon yönteminde deri altına giriş yoktur. Kıl kökü ile birlikte alır, deri altına giriş yoktur. Sıcak Ağda (Sir Ağda), Soğuk Ağda (Ağda bantları), Ilık Ağda (Şeker Ağda), Depilasyon makineları, Cımbız, İplik gibi yöntemler depilasyon yöntemlerine örnek verilebilir.
DEPİLASYON YÖNTEMİ SİR AĞDA
Depilasyon yöntemlerinin içinde en bilindik ve tercih edilen sistem olan sir ağda servisi bitkisel bir yöntemdir. Kuvvetli olduğundan en kısa tüyleri dahi alır. Son derece etkili, güvenilir ve sağlıklı bir sistemdir. Salonlarda hijyenik ve güvenli uygulamaya olanak verir. Fakat artık çoğu bayan profesyonel sir ağda setleri ile evde kendi sir ağda uygulamasını yapabilmektedir.
1 –www.bakimliolmak.comsitemize üye olduktan sonra info@bakimliolmak.com mail adresimize üye adınızı ve kadınlar kulübü indirim kuponundan faydalanmak istediğinizi yazmanız yeterlidir. Üyelik hesabınıza ve mail adresinize hediye kuponunuz gönderilecektir.
2 –0212 475 82 26 Sipariş hattımızdan vereceğiniz siparişlerinizde kadınlar kulübü üyesi olduğunuzu söylediğinizde %15 indirim alacaksınız.
Bizi Facebook da takip ederek hediye kazanma şansı yakalayabilirsiniz.
İstenmeyen tüylerden kurtulmak için başvurulan yöntemlerden sir ağda, oldukça hijyenik ve pratik bir çözümdür. Ağda uygulaması sırasında cildiniz, her bölgede aynı hassasiyeti göstermez.
Sir ağda işleminde konserve kartuş ve tablet kalıp ağdalar olmak üzere üç farklı sistem bulunmaktadır. Kartuşlar kendinden döner başlıkları ile rahat ve pratik bir şekilde ince bir tabaka halinde sürülür. Tek kullanımlıktır ve kişiye özel uygulama sağlayan bir sistemdir. Kartuş sistem özellikle geniş bölgeler,bacak,kol gibi bölgeler için idealdir ama alışkanlıklara göre her bölgede kullanılabilir. Özel bölgeler için Küçük Başlık ve Mini Başlık olmak üzere özel iki başlık bulunmaktadır. Konserve sistem tahta spatulalar yardımı ile bölgeye sürülür; özel bölgeler, hassas bölgeler için daha uygundur, ama kişinin alışkanlığına göre her bölgede rahatça uygulanır. Bez ile uygulanır.
Tablet kalıp Ağdaları konserve Ağdadan ayıran tek fark bezsiz uygulanmasıdır. Spatula ile sürülür. 2-3 saniye içinde donar sonra elle çekilir.
Ağda işlemine başlamadan önce işlem yapılacak bölgenin temiz olması, kozmetik kalıntılardan arındırılmış olmasına özen göstermek gerekir. Bu nedenle antibakteriyal temizleme jeli ile önce kendi ellerinizi, sonra sir ağda yapılacak yüzeyi temizleyin.
Hangi bölgede hangi sir ağda kullanılmalı?
Ağda uygulaması sırasında cildimiz, her bölgede aynı hassasiyeti göstermez. Bacaklarımızdaki tenin hassasiyeti ile kasıklarımızdaki tenin hassasiyeti bir değildir. Hassas bölgelere sir ağda yaparken, cildin tahriş olmasını engelleyecek bir takım uygulamalar gerekebilir. Ağda çeşidini belirlerken tek dikkat edilecek husus, cilt veya bölge hassaslaştıkça, ağdanın içerdiği pudra miktarının ya da ağdadan önce sürülecek pudra miktarının artması gerektiğidir.
Evde Sir Ağda Nasıl Yapılır?
– Pudrasız ağdalar oldukça güçlü olan ağdalardır. Bu nedenle bacaklarda rahat kullanılır. Ancak hassas bölgelerde ve ciltlerde uygulama yapılırken bol miktarda pudralama yapılması gerekir.
– İnce pudralı ağdalar, az miktarda pudra içerir. Bu grup, her bölgede pudralama yapılmadan kullanılabilir, ancak hassas bölge ve ciltlerde alta ince bir tabaka pudralama yapılması tavsiye edilir.
– Kalın pudralı ağdalar bol miktarda pudra içerirler ve kıvam olarak oldukça yoğundurlar. Bu ağdalar uygulamada tercih ediliyorsa her bölgede alta pudra sürmeksizin sir ağda uygulaması yapılabilir. Eğer cilt hassas ise, pudralı ağdalar tercih edilmeli veya ince pudralı/pudrasız ağdanın altına bol miktarda pudralama yapılmalıdır. Talk Pudra her sir ağda uygulamasında gerek duyulan önemli destekçilerden biridir.
Ağda nasıl sürülmeli ve ağda bandı nasıl çekilmeli?
İstenilen bölgeye göre seçilmiş ağdayı, kılların çıkış yönüne mümkün olduğunca ince sürün. Tek kullanımlık uygun boyda kesilmiş ağda kağıdını, ağda sürüldükten hemen sonra kılların çıkış yönünde iyice yapıştırın. Ağda kağıdını kılların çıkış yönünün tersine, cildi alttan gererek ve cilde paralel şekilde (muz kabuğu soyar gibi) ne çok hızlı ne çok yavaş tek seferde çekin.
Ağda sonrası ne yapılmalı?
Ağda kağıdının kenarı ile ağda kalıntılarının üzerine tampon yaparak kabası temizlenen cilde Sir Ağda Temizleme Yağı uygulayın. Sir ağda işlemi sonrasında cildin üst tabakasında oluşan yanma hissini azaltmak ve bölgeyi rahatlatmak için bölgeye rahatlatıcı ve nemlendirici losyonlar da kullanabilirsiniz.
Kuru ve karma ciltler için; ballı badem, süt, papatya, havuç, zeytinyağı, kayısı, yosun ve kil idealdir. Yağlı ciltler; lavanta, biberiye, menekşe, zeytinyağı, nane, kayısı, kil ve yosunu tercih etmelidirler. Hassas ciltler ise; kayısı, papatya, havuç ve zeytinyağından şaşmamalıdır..
Ayrıca aşağıdaki 20 bitki de cildi besleyerek pürüssüzleştirmekte ve kullanan kişiyi şaşırtmaktadır. Sağlıklı ve güzel ciltli günler!
1) Süt; içeriğindeki zengin proteinlerle cildi yumaşatır ve besler.
2) Havuç; tüm cilt tipleri için uygun olmakla birlikte özellikle yüz temizliği için idealdir. Beta-Carotene, A, B, C, D, E vitamini açısından zengindir.
3) Kayısı; havuç gibi tüm cilt tipleri için uygun olan diğer bitkidir. Akneleri temizler. Bünyesinde A vitamini ve mineraller içerir.
4) Kil; ölü derileri temizleyerek cildi canlandırır ve yumuşatır. Doğal lif uygulamasıyla birlikte tavsiye edilir.
5) Buğday; E vitamini açısından zengin olduğundan yıpranmış cildi onarıcı ve beslyici niteliktedir.
6 ) Menekşe; protein, mineral ve aminoasitler içerdiğinden antibakteriyel etki taşır. Hassas ciltler dikkat etmelidir.
7) Papatya; cildi yumuşatıp rahatlattığından yüz temizliği için ideal bir üründür.
8 ) Biberiye; derinden temizlik sağlar. Antibakteriyel etkidedir.
9) Yosun; selülitli bölgelere doğal lif yardımıyla masaj yapılarak uygulanmalıdır.
10) Zeytinyağı; cildi yumuşatarak cildin genç görünmesine yardımcı olur.
11) Avakado; A, B, D, E vitaminlerini içerir. Kuru cilt tipleri içindir.
12) Gül; yumuşatıcı ve rahatlatıcıdır.
13) Lavanta; hassas veya yağlı ciltler için uygundur. Akne tedavisine birebirdir.
14) Ayçiçeği yağı; nemlendirici ve besleyici özelliktedir.
15) Hindistancevizi; cildi besler.
16) Portakal; kuru cildi besleyen çok iyi bir cilt toniğidir. Ayrıca kokusu da ferahlatıcıdır.
Kıl Kurdu Hastalığının Nedenleri ve Kıl Kurdu Hastalığının Tedavisi
Kıl kurdu hastalığı, özellikle çocuklarda rastlanan bir parazit türüdür. Dişileri 10, erkekleri 3 mm boyunda olan ve Enterobius vermicularis adı verilen bağırsak parazitlerinin nematotlar sınıfından olan parazit, insanda kör bağırsak, apandisit ve diğer kalın bağırsak kısımlarının içyüzüne başlarıyla tutunarak yaşar…
Hamile dişiler geceleri makat civarına doğru hareket edip, bu bölgedeki deriye ortalama 10.000 yumurta bırakır ve ölürler. Her yumurta bir embriyon ihtiva eder ve birkaç saat içinde larva haline geçer.
Yumurtaların makattan alınıp ağza götürülmesiyle bağırsaklara tekrar yüzlerce yumurta gelir ve bunlardan hemen larvalar çıkar ve birkaç ay geçmeden bu yeni larvalar da yumurtlayacak hale gelirler ve aşağıya hareket edip makat derisi civarına yumurtalarını bırakırlar.
Kıl kurdu hastalığı bulaşıcıdır
Çamaşır ve yataklara da dökülen yumurtalar dış ortamda da canlılıklarını koruduklarından ailenin bir üyesinde kıl kurdu bulunması bütün fertlerde de bulunduğu manasını taşır. Bu yüzden tedavi bütün aileye yapılır.
Kıl kurdu hastalığının belirtileri
Kıl kurdu hastalığının belirtileri arasında en dikkat çekici olanı özellikle geceleri olan makat kaşınmasıdır. Bunun sebebi yumurtalarını bırakmak için olgun dişi parazitlerin aşağılara doğru hareket etmeleridir.
Huzursuzluk, uykusuzluk, yatağını ıslatma diğer şikâyetlerdir. Kaşınma neticesinde makat bölgesinde egzama ve iltihabi yaralar teşekkül edebilir. Sabahları ağızdan su akıp yastığı ıslatır.
Kıl kurdunun tedavisi
Tedavisi için bütün aile bireyleri ele alınmalıdır. Yemeklerden önce ve tuvaletten çıkınca elleri sabunla iyice yıkamalıdır.
Çocukların makatlarını kaşıyıp, ellerini ağızlarına götürmeleri engellenmeli, tırnakları iyice kesilmelidir.
Kıl kurdu hastalığının tedavisi
İlaç olarak pyrantel pamoat, kilo başına 11 miligram şeklinde tek doz olarak verilir. On beş gün sonra tekrar edilir. Mebendazol (Vermox, Vermazol, Versid), pyrivinium pamoate (Pirok, piramon), piperazine citrate (Siropar, Hemicid, Pipor) müessir olan diğer ilaçlardır.
Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği Şefi Prof. Dr. Osman Doğru, kıl dönmesi hastalığının tedavisi için kendi geliştirmiş olduğu Kristalize Fenol ile tedavi yöntemi hakkında ayrıntılı açıklamalarda bulundu…
Prof. Dr. Osman Doğru kıl dönmesi hastalığının kronik, günlük aktiviteyi zaman zaman engelleyen bir hastalık olduğunu vücutta en çok bu hastalığa rastlanılan yerin ise kuyruk sokumu bölgesi olduğunu belirtti. Ayrıca bu hastalığa daha nadir olmak üzere göbekte, parmak aralarında, parmak uçlarında, koltuk altında ve hatta iki meme arasında da görülebileceğini ifade etti. Doğru, bu hastalığın vücutta gelişim mekanizması, tedavisi ve korunma yolları hakkında da aşağıdaki bilgileri verdi.
Kıl dönmesi yanlış biliniyor
İnsanlarda kıl dönmesi hastalığının gelişebilmesi için kıla ve bu kılın batacağı cilde ihtiyaç vardır. Halk arasındaki yanlış inancın aksine, kıllar cilt altıda ters dönerek büyüyüp orada bu hastalığı oluşturmazlar. Vücuttan dökülen kıllar özellikle kuyruk sokumu bölgesinde toplanır ve buradan orta hatta batarak cilt altında birikmeye başlar. Bazen de ilk deliği kuyruk sokumu bölgesinde bir kıl kökünün gevşeyerek batması oluşturur ve bu oluşan yoldan diğer kıllar girerek hastalığı başlatır. Cilt altına giren kıllarla beraber mikroplar da girer ve gerek kılın kendisi gerekse de mikroplar burada iltihap oluşmasına sebep olur.
Çok oturanlarda görülüyor
Çoğu kere hastalar burada iltihap sonucu gelişen apse ile hastalığın farkına varırlar. Hastalığın aktif döneminde hastalar oturmakta güçlük çeker. Şiddetli ağrıya ateşte eklenir ve eğer apse açılmış ise irinli kanlı bir akıntıda başlar. Hastalar ped kullanmak zorunda kalabilirler. Akıntılardan sonra hastalık yatışır gibi görünse de tedavi yapılmadığı sürece bu ataklar belli dönemlerde tekrar eder ve insanları canından bezdirir. Bu hastalık mesleği gereği çok oturan kişilerde görülür.
Yaygın tedavi şekli ameliyat
Hastalığın tedavisinde günümüzde en çok uygulanan tedavi şekli ameliyattır. Özellikle doku kaydırma yöntemleri ile yapılan ameliyatlar ile tedavi başarısı daha yüksektir. Ancak en iyi şartlarda bile yapılan ameliyatlarda başarı oranları %85–95 arasındadır. Yani ameliyata rağmen bu hastalık nüksedebilir.
Ameliyattan sonra gelişen her nüks ondan sonra gelişecek nüks şansını artırır. Yani ameliyattan sonra bu hastalığın tekrar etmesi insanların bu hastalık sebebiyle defalarca ameliyat olmasını gerektirebilir. Çevrenizde bu hastalık sebebiyle 3, 4 hatta 5 defa ameliyat olmuş ama hala tedavi olamamış hastalarla karşılaşabilirsiniz.
Ameliyatsız tedavide yüzde 95 başarı
Benim kendi geliştirdiğim ve 15 yıldan beri yaklaşık 300 hastada uyguladığım kristalize fenol tedavisi ise ameliyatsız bir tedavi yöntemidir. Uygulanış biçimi ve tedavi şekli ile dünyada ki ilklerdendir.
Tedavinin esasını hastalıklı alandaki kılların temizlenmesi ve bu alana kristalize fenolün uygulaması oluşturur. Hastalar hastalıklarının durumuna göre 2 veya 3 haftada bir gelerek bu tedaviyi olurlar. Bu tedavi ayaktan yapılan bir tedavidir ve hastaların iş ve gücüne mani olmaz. Yaklaşık işlem 10–15 dakika sürer ve hastalar bundan sonra günlük işlerine hemen geri dönebilirler.
Tedavi olurken işine devam et
Yani tedaviden sonra hastaların yatıp dinlenmesine ihtiyaç yoktur. Ortalama iyileşme süresi 42 gündür. Ancak yukarda da söylediğim gibi hastalar iş ve güçlerine devam ederek ayakta iyileşirler. Bu tedavi için vakit ayırmalarına işlerini bırakmalarına gerek yoktur. Tedavinin başarı oranı % 95’tir ki bu en iyi şartlarda yapılan ameliyatların başarı oranına denktir. Kristalize fenol uygulaması şeklinde yaptığım bu tedavi özellikle birkaç defa ameliyat olmuş ve hala hastalığı devam eden hastalar içinde başarılı bir tedavi metodudur. Defalarca ameliyat olmuş ve iyi olma ümidini kaybetmiş hastalar içinde bir çıkış kapısı, hastalıktan kurtulma şansı olduğunu söyleyebiliriz.
Kıl temizliği şart
Bu hastalıktan ve nükslerinden korunmak için kıl temizliği yapmak gerekir. Bunun için hastalar bellerinin ortasından makata kadar olan bölgedeki kılları kıl dökücü merhemler, ağda ya da lazer epilasyon şeklinde temizlemelidirler. Bu hastalığın gelişiminde yukarda da ifade ettiğim gibi kıl en önemli faktördür. Kıl varsa bu hastalık var kıl yoksa bu hastalık yoktur. Bu sebeple kıl temizliği tedavinin olmazsa olmaz, ayrılmaz bir parçasıdır. Hastalar buna oldukça özen göstermelidir. Ayrıca banyo esnasında kuyruk sokumu bölgesinin bir lif kullanarak mekanik olarak da dökülmüş ve burada toplanmış kıllardan temizlenmesi önemlidir.