Etiket: kalori

  • Muz Kilo Aldırmaz Sirke ve Limon Yağ Yakmaz

    Muz Kilo Aldırmaz Sirke ve Limon Yağ Yakmaz

    Her insan hayatının belirli kısmında kilo vermek için rejime giriyor. Ama toplum içinde yer etmiş bazı yanlış bilgiler kilo vermeyi daha da zorlaştırıyor…

    Araştırmalar gösteriyor ki dünya üzerinde 15-60 yaş arasında kilo verme eğilimi içinde bulunma oranı yüzde 80′in üzerinde. Bu rakam Türkiye’de biraz düşük olsa da fazla kilolar ve bunlardan kurtulma yöntemleri çok farklı değil. Uzmanlar kilo vermeyi öncelikli olarak diyetisyen eşliğinde tavsiye ederken sadece rejimi değil sporu da öneriyor. Toplum içinde kalıplaşmış bazı klişeler ise doğru bilinen yanlışlar olarak kilo verme işini daha da zorlaştırıyor. 
    İşte doğru bilinen 10 diyet yanlışı…

    Mısır ekmeği, buğday ekmeğinden daha kalorili değildir. 
    Eşit yendiği miktarda ikisinin de kalorisi aynıdır. Sadece beyaz undan yapılan ekmekler, kepekli un ya da tam buğday ekmeklerine göre kilo aldırıcıdır.
    Muz çok kalorili bir meyve olarak bilinir ve diyetlerde pek rağbet görmez. 
    Oysa bir küçük elmayla bir küçük muzun kalorisi eşittir. Ölçüsüne dikkat etmek şartıyla tüm meyveler yenebilir.
    Aç karnına limon suyu veya sirke içerek yağ yakılmaz. 
    Limonun zayıflatıcı etkisi olduğuna dair bilimsel bir gerçeklik yoktur.
    Diyet bisküvi ve krakerlerin de kalorisi vardır. 
    Bir dilim ekmek yerine üç dilim diyet bisküvi yemek aynı şeydir. Diyet yiyecekler de kilo aldırır.
    Kilo vermek için içilen zayıflama çayları, vücutta su kaybına neden olur. 
    Kilo vermek vücuttan yağ kaybıyla mümkün olur. Ama zayıflama çayları bu etkiyi oluşturmaktan uzaktır.
    Maden suyu da soda gibi kilo vermeye yardımcıdır. 
    Ama zayıflatmaz.
    Akşam saat 6 veya 7′den sonra yemek sizi şişmanlatmaz. 
    Hangi saatte yediğiniz değil hangi saatte yattığınız ve yedikten sonra hangi fiziksel aktivite yaptığınız da önemlidir. Yatmadan üç saat önce yemeği kesin.
    Kilo verirken hiç yağ tüketmemek yanlıştır. 
    A. D, E ve K vitaminleri yağda erir. Yağ tüketmezseniz bu vitaminlerin eksikliğini çekersiniz.
    Sadece protein tüketerek hızla zayıflamak doğru değildir. 
    Protein, metabolizmayı hızlandırır ama kas dokusunu eksiltir ve su kaybına neden olur. Diyet sonrasında verilen kilolar aynı hızla alınır.
    Kuru meyveler, taze meyveye oranla daha çok kalori içerir. 
    Şeker oranları da taze meyveye göre daha yüksektir. Taze meyveye göre daha az tüketilmelidir.

  • Pazartesi Diyetleri

    Pazartesi Diyetleri

    Her gün yeni bir diyet adı duyan, her Pazartesi sabahı bu diyeti uygulamaya başlayan; ancak Salı günü geldiğinde daha fazla dayanamayanlardan mısınız? Sizin için zayıflamak bir mucize mi? O zaman bu yazıyı okumanızda fayda var…

    Mucize zayıflama yöntemleri olarak merak uyandıran ama kişiye zarardan başka bir şey vermeyen yöntemleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’yla konuştuk…

    Mucize zayıflama diye bir şey yoktur. Eğer bir ürün sizi hızlı ve emeksiz şekilde zayıflatacağını iddia ediyorsa;

    Olabileceklerden daha fazlasını mı öneriyor,

    Kilo verdikten sonra nasıl korunacağınızdan bahsediyor mu,

    Sizin diyabet ya da tansiyon hastası olduğunuzu göz önüne alıyor mu, mutlaka sorgulayın.

    OTURDUĞUNUZ YERDEN KİLO VEREMEZSİNİZ
    Zayıflama hapları ancak ideal ağırlığının yüzde 20 ve daha fazlasına sahip kişilere, sıkı sağlık kontrolleri ile ilaç verilebilir.

    Bunun dışında bir doktora danışmadan ilaç almayın. Kilo vermek için yaşamınızı gözden geçirin.

    Yemek yeme tercihleriniz, alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak beslenme programı yapın; ama bu
    programı yaparken fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın.

    ADIL HEDEFİNİZ FİZİKSEL OLARAK ZAYIFLAMAK OLSUN
    Bunun için;

    Etkin bir kilo verme ve verilen kiloyu korumak için sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı olarak benimseyin.

    Öğün planlamanızı bir diyetisyen kontrolünde yaptırın.

    Kilo kaybı için gerçekçi hedefler belirleyin.

    Hedefiniz haftada 1-2 kilo vermeyi geçmesin.

    Hayatınızdan kafeini çıkarın; yerine suyu koyun.

    Kadınsanız haftada en az 1200 kcal, erkek iseniz en az 1500 kcal tüketin.

    Fiziksel aktiviteyi hayatınıza sokun. Günlük en az 30-60 dakikalık egzersizler yapın.

    Dolaşımınızı hızlandıran, masaj yapan cihazlardan da yararlanın.

    Psikolojik destek alın.

    Kilo verdikçe bedeninizde sarkmalar oluşmasını engellemek için hafif ağırlık çalışmaları, pilates

    yapın.

    DİYET YAPARKEN DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI YAPMAYIN
    Yanlış: Zeytinyağı kilo yapmaz.

    Doğru: Zeytinyağı doymamış yağ oranı yüksek bir yağdır ancak; tüm yağların kalorisi eşittir. Kullanırken

    aşırıya kaçmayın.

    Yanlış: Akşam 18:00’den sonra yenilen yemek zararlıdır.

    Doğru: Gece veya gündüz değil tüm gün içerisinde aldığınız kalori önemlidir. Yani gece aç dursanız da

    gündüz fazla kaçırdıklarınız sizi yine de yağlandırabilir. Bazıları ‘Saat 18.00 oldu bir şey yememeliyim’ der

    ama gece çok büyük bir açlıkla uyanıp çok fazla şey yerler.

    Yanlış: Salata kilo aldırmaz.

    Doğru: Eğer bu salatayı evde yiyor ve yağını kararında koyuyorsanız! Bir restoranda çok doğru bir tercih

    yaptığınızı düşünüp yediğiniz salata size bir hamburgerin kalorisinden bile daha fazla kalori aldırabilir.

    Çünkü dışarıdaki salataların yağı ve sosu, kalorisini çok yükseltir.

    Yanlış: Sınırsız meyve yiyebilirsiniz.

    Doğru: Meyve sınırsız yenemeyecek kadar kalorilidir.

    Yanlış: Balık çok faydalı, çok yenmeli.

    Doğru: Balık kırmızı et kadar kolesterol ve kalori içerir. Dolayısı ile porsiyon kontrolünü balık yerken bile

    yapın.

    HT

  • 20 Diyet Efsanesi

    20 Diyet Efsanesi

    Su içersem zayıflarım, öğün atlarsam kilo veririm, sigarayı bırakırsam kilo alırım, kepekli ürünler şişmanlatmaz… Şişmanlığı içinden çıkılmaz hale getiren diyet efsaneleri araştırmayla çürütüldü…

    Fazla kilolarla mücadele edenlerin ulaştığı sonuçlar pek iç açıcı değil. Kilo verdikten sonra bunu koruyanların sayısı ise gün geçtikçe azalıyor. Bu gidişatın birçok nedeni var, en önemlisi ise kilo verme sürecinde kargaşaya ve bilgi kirliliğine neden olan diyet efsaneleri. Çünkü bu bilgiler, hatalı diyetlere, hatalı diyetler de kilo verme başarısının düşmesine neden oluyor.

    1500 kişi üzerinde yapılan araştırma, toplumda diyet efsanelerine inancın son derece yüksek, kilo verme ve sağlıklı beslenme ile ilgili hatalı bilgilerin de yaygın olduğunu ortaya koydu. Çalışmanın çarpıcı sonuçlarından biri de şişmanlık düzeyinin artmasıyla efsanelere olan inanç ve uygulamaların da artması.

    Araştırmayı, Fark Etmeden Diyet Beslenme ve Eğitim Danışmanlığı’ndan Uzman Diyetisyen Selahattin Dönmez gerçekleştirdi. Aaştırmanın bilimsel değerlendirmesini ise Başkent Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Doç. Dr. Murat Baş yaptı.

    Dünya Sağlık Örgütü, önlem alınmazsa 2010 yılında yetişkin popülasyonda 150 milyon, çocuk ve ergenlerde ise 15 milyon kişinin şişman olacağını tahmin ediyor ve şişmanlığı salgın bir hastalık olarak tanımlıyor. Türkiye’nin şişmanlık ile ilgili projeksiyonu da farklı değil, öyle ki her iki kadından biri ve üç erkekten biri şişman.

    YAŞAM BOYU KİLO YÖNETİMİ

    Amerikan Diyetisyenler Derneği Denizaşırı Ülkeler Türkiye Temsilcisi de olan Selahattin Dönmez, danışanlarının diyet inanışları ve hataları üzerine yaptığı çalışmanın amacını şöyle özetledi.

    “14 yıldır beslenme danışmanlığımıza başvuran bireylerin, “Kötü besin yoktur, kötü beslenme vardır” ilkesinden uzaklaştıklarını, hızlı kilo verdiren yöntem arayışına girdiklerini tespit etmiştim. Kilo verme sürecindeki olumsuzluklarda örneğin, o hafta çok küçük aksaklıklara bağlı kilo verilemediği zaman, bireyin bir suç unsuru aradığını ve bazı inanışların açığa çıktığını gördüm. Verilen kilonun geri alınmasıyla oluşan hayal kırıklığını önlemek, hatalı bilgileri bulmak, kaliteli kilo verme önerilerini belirlemek, bilgi karmaşasını ortadan kaldırmak ve çevresel faktörlere göre yaşam boyu ve kişiye özel önerileri ön plana çıkarmak için bu araştırmayı planladık. Binlerce literatür taranarak ulaşılan bilimsel detaylar diyet efsaneleriyle ilgili bu sonuçları ortaya çıkardı.”

    İŞTE KAFA KARIŞTIRAN 20 DİYET EFSANESİ

    Araştırma, yaş ortalaması 35, kilolu-şişman olan, hayatlarında en az bir kere diyet tecrübesi yaşamış, lise ve üzeri eğitim seviyesindeki kadın-erkek 1500 kişi üzerinde bire bir görüşme yapılarak tamamlandı. Türkiye’de ilk kez yapılan, bilimsel olarak değerlendirilen araştırmaya konu olan 20 diyet efsanesi ve bunlara inananların yüzde olarak oranları ise şöyle:

    1- Su içersem zayıflarım yüzde 63,
    2- Ana öğünlerden birini atlarsam kolay kilo veririm yüzde 96,
    3. Ne kadar az uyursam, o kadar hızlı kilo veririm yüzde 40,
    4. Sigarayı bırakırsam hızlı kilo alırım yüzde 57,
    5. Saat 19:00’dan sonra birşey yersem şişmanlarım yüzde 37,
    6. Düşük kalorili kepekli ürünlerle daha kolay kilo veririm yüzde 58,
    7. Meyve, yemekten 2 saat sonra yenilmeli yüzde 70,
    8. Açken fiziksel aktivite yaparsam daha çok yağ yakarım yüzde 74,
    9. Sabah aç karnına limon veya greyfurt suyu içersem yağ yakarım yüzde 76

    10. Zayıflamak ve toksinlerden arınmak için detoks diyeti yapmak zorundayım yüzde 40,
    11. Medyada yer alan beslenme bilgilerinin son derece güvenli olduğuna inanıyorum yüzde 96,
    12. Kilo yönetimi programlarında 3 beyaza yer yoktur yüzde 72,
    13. Light ürünlerin kalorisi yok, istenildiği kadar tüketilebilir yüzde 95,
    14. Sağlıklı beslenmede kırmızı ete yer yoktur yüzde 95,
    15. Maydanoz suyu zayıflamak için idealdir yüzde 83,
    16. Hangi yöntemle olursa olsun verilen kilo geri alınır yüzde 83,
    17. Lahana metabolizmayı hızlandırarak zayıflatır yüzde 66
    18. Protein diyetleri ile zayıflamak daha kolaydır yüzde 79,
    19. Zayıflama ilaçları ile hızlı kilo veririm yüzde 95,
    20. Elma sirkesi içersem yağlarımı eritirim yüzde 88.

    EFSANELERİN ÖNÜNE GEÇEBİLİRİZ

    Selahattin Dönmez, araştırmayla ortaya çıkan tabloyu, “Sonuçta yüksek yüzdeler olmasına şaşırmadım, zaten biliyordum, benim için ilginç olmadı. Bunları araştırmayla kanıtlayıp doğru bilgileri söylersek kilo yönetimindeki efsanelerin önüne geçebileceğimizi hissettim” şeklinde yorumladı. Peki, diyet efsanelerine takılmadan, sağlıklı kilo vermek ve verilen kiloyu korumak için ne yapmak gerekir? Dönmez, bu noktada fonksiyonel diyet vurgusu yapıyor ve kişiye özel diyetin neden önemli olduğunu anlatıyor.

    DOĞRU KİŞİYE, DOĞRU DİYET

    “Fark Etmeden Diyet programında biz fonksiyonel diyet uyguluyoruz. Bu sistem, her yeni bilgi ile yenilenir ve insanlara daha iyi “kilo verme” kılavuzları sunar. Asıl amacım, kilo korumaya yönelik beslenme taktiklerini içeren, vücut yağ dokusunu azaltıp, kas yoğunluğunu koruyan, az kilo veriminde bile vücutta ciddi olumlu değişiklikler yaratan kişiye özel beslenme modelini uygulamak. Fonksiyonel diyet ile hedeflenen, dengeli bir beslenme planlamak, kilo verirken oluşacak kronik hastalık riskini aktive eden geni baskılamak, kilo verecek bireyin hangi diyete daha iyi yanıt vereceği sorusuna doğru cevabı bulmaktır.

    Genetik yapımızdaki değişiklikler, diyete ve ilaçlara yanıtlarımızın farklı olmasını sağlar. Bu nedenle bireyler benzer diyetlere farklı yanıtlar verir. Bazıları hızlı, bazıları yavaş kilo verirken bazıları da sık duraksarlar. Fonksiyonel diyet ile kilo duraksamasını engellemek, kilo verecek kişiye uygun besinlerin yarar ve risk mukayesesini yapmak gerekir. Bazı besin öğelerini az almak hastalık riskini artırır, eksik alınan yerine konulduğunda hastalık riski azalır, yüksek miktarda alındığında ise yararlı etki kaybolur ve risk yeniden ortaya çıkar.

    FORKSİYONEL DİYETTE EFSANELERE YER YOK

    Fonksiyonel diyette; denge, çeşitlilik ve porsiyon ölçüsü bireye özgü ayarlanır. Fonksiyonel diyetle 24 saat içerisinde hücre DNA’sına 10.000 olan serbest radikal saldırısı çinko, selenyum, A, C, E vitaminleri ve besinlerle sağlanan polifenollerle engellenir. Kilo verme ve yaşla birlikte oluşacak kas güçsüzlüğü azaltılır. Antioksidandan zengin beslenme planı kişiye özgü uygulanarak, yaşlanma kromozomlarının uç kısımlarını koruyan “telomer” adlı bölgelerin kısalması engellenir.

    Fonksiyonel diyette vitamin desteğine de gerek kalmaz çünkü tüm besinlerin dengeli harmanlanması ile toksik dozlara ulaşmayan vitamin miktarını da sağlarız. Bu diyetle bazı besin öğeleri bir araya getirilerek etkileri daha da belirginleştirilir. Örneğin, soya ve yeşil/siyah çayı beraber tüketmek kilo verirken erkekleri prostat kanserinden tek başına tüketilmelerine göre daha fazla korur. Örneğin, kilolu kişilerdeki karaciğer yağlanmasını folik asit, metiyonin, B12, B6 ve kolinden zengin beslenme ile ilaç kullanmadan düzeltmek mümkündür. Yani burada besin ile besin etkileşimi yapılır.

  • En doğru diyet

    En doğru diyet

    En doğru diyet, En iyi diyet …

    Fazla kilodan kurtulmak herkesin hayali. Bu hayal için uğraşırken ise bilinçli olmak gerek. Çünkü ezbere yapılan diyetler bir çok yanlış içeriyor

    Hepimiz, doğru yeme ve formda kalma konusuna gelince birkaç sıkı kural biliyoruz:
    Bol bol meyve ve sebze yemek, fast food ve gazlı içeceği kesmek, düzenli egzersiz yapmak… Ancak, bilim dünyasında yapılan son araştırmalar ‘doğru’ olduğuna inandığınız birçok bilginin aslında yanlış olduğunu söylüyor.
    Yağ tüketmek kilo almanıza neden olmaz.
    Az miktarda yağ tüketmek aslında doygunluk sinyallerini harekete geçirerek daha çabuk tok hissetmenize yardım eder.
    Kilo vermek kadınlar için daha zor değildir. İlk başta, erkekler metabolizmaları gereği kadınlardan daha hızlı kilo veriyor gibi görünebilir ama uzun vadede durum dengelenir.
    Gece yemek yiyebilirsiniz.
    Asıl olan yatmadan 3-4 saat öncesinde yemeği kesmek. Üstelik hangi saatte yerseniz yiyin yediğinizden fazlasını yaktığınız sürece kilo verebilirsiniz.
    Yemeğe oturmadan önce su içebilirsiniz.
    Üstelik dolu mideyle sofraya oturmak daha az yemenize neden olur.
    Yağ aldırmak çözüm değil.
    Düzensiz beslenmiyorsanız yağları aldırsanız da hızlı bir şekilde tekrar alırsınız.
    Diyet kola diyet değildir:
    Diyet kola ve benzeri asitli içecekler az kalorilidir. Ama midede asit salgısını artırır ve daha fazla acıkmanıza sebep olur.
    Elma demir deposu değildir.
    Az demir içerir. Demir için et ve yeşil sebzeye yönelin.
    Kalsiyum için muz yenmez.
    Muz iyi bir kalsiyum kaynağı değil, ancak iyi bir enerji kaynağıdır. Kalsiyum kaynağı diye muz yemek sadece kilo aldırır.
    Et ile pilav da yenebilir.
    Karbonhidrat ve protein birlikte tüketilebilir. Zaten yoğurt, süt gibi ürünlerde her ikisi birden yer alır.

    Takvim

  • Kilo Aldıran Sağlıklı Yiyecekler

    Kilo Aldıran Sağlıklı Yiyecekler

    Sağlıklı sandığınız bazı yiyecekler kilo yapıcı abur cuburların kılık değiştirmiş hali olabilir! Onları hayatınızdan çıkararak incelme yolunda adım atabilirsiniz.

    Diyet hatası
    Yapay tatlandırıcılar şekere kıyasla tam 600 kat daha tatlıdır. Bunlar, sizin ‘ultra-şekerli’ besinlere alışmanıza ve sonucunda sık sık tatlı krizlerine girmenize yol açabilir.

    Suşi
    Sadece yosun ve sebzelerle hazırlanmış olanların düşük kalorili olduğu doğru ama ne yazık ki bu tipteki suşiler pek sevilmiyor. Aksine suşi deyince akla ilk kızarmış deniz mahsülleri çeşitli soslarla ağırlaştırılmış olanlar geliyor. Bunun sonucunda bazen tek bir suşinin bile kalori değeri 500-600’ü bulabiliyor. Ayrıca, suşiyle beraber bol bol soya sosu tüketildiğini de hepimiz biliyoruz. Sodyum içeren soya sosu sizi şişmanlatmasa bile vücudunuzun su tutmasına ve en sevdiğiniz jean pantolonunuzun içine sığamamanıza yol açabiliyor, hatırlatalım.

    Şişelenmiş soğuk çaylar
    Pek çok marka soğuk çayları, bol bol şeker ya da bal ekleyerek hazırlıyor ve onları birer ‘kalori bomba’sına dönüştürüyor. Böylece, yaklaşık iki barak ölçüsünde çay içeren bir şişenin kalori değeri kolaylıkla 200’e çıkabiliyor.

    Dürümler
    İncecik hamurla ve düşük kaloril yiyeceklerle hazırlanmış bir dürüm size son derece masum görünebilir. Peki, bunun iki dilim ekmekten çok daha fazla kalori değerine sahip olduğunu ve içine bir sandviçe kıyasla çok daha fazla malzeme ve sos alabildiğini düşündünüz mü? Yapılan araştırmalar, “hafif” diye nitelendirilen bir dürümün bile ortalama 300 kalori değeri içerdiğini ortaya koymuş.

    Kepekli muffin
    Elma, muz gibi malzemelerle yapılmış ve içine şekerle, tereyağı eklenmiş bir muffin, bol lif içerip sizi uzun süre tok tutsa bile koca bir dilim kekle hemen hemen aynı kalori değerine sahip. Sadece bir adet kepekli muffin’de yaklaşık 20 gr yağ, 34 gr şeker ve 420 kalori bulunuyor.

    Mikrodalgada ısıtılan diyet yemekler
    Bu tür besinlerin büyük bir bölümü önemli miktarda sodyum içerir. Bunun nedeni, bu yiyeceklere lezzet vermek için yağ kullanamayan üreticilerin, bunun yerine tuzdan yararlanmaya çalışması. Ve sonuç olarak, bunları sık sık tüketmek vücudunuzun su tutmasına, özellikle de kol ve bacaklarınızın fark edilir şekilde şişmesine yol açar.

    Salatalar
    İncecik bir bele sahip olmanın en önemli sırrı bol bol çiğ sebze tüketmek olsa bile, salataların üzerine eklenen rendelenmiş peynirler, yağlı soslar, krutonlar, cevizler, hatta kulağa çok masum gelen sirke bile, onları çoğu zaman büyük bir tabak makarnanın kalorisiyle eşdeğer hale getiriyor. Bu nedenle özellikle dışarıda salata tercih ettiğiniz zaman salatayla beraber servis edilen sosların neler olduğunu, salatayla kızartılmış gıdalar eklenip eklenmediğini sorun.

    Tofu
    Bir restorana gidip, bir porsiyon tofu ısmarlamak, çoğu zaman, sodyum, doymuş yağ hatta şeker dolu bir tabağa sahip olmak anlamına gelir. Gerçekten de, kendi başına masum kabul edilebilecek bir besin olan tofu, daha fazla lezzet kazanması için, soslar eklenerek ve kızartılarak gerçek bir diyet sabotajcısı haline gelebilir.

    Granola
    Yulaf, fındık, fıstık, ceviz gibi çeşitli besleyici ve gerçekten sağlıklı olan besinlerle dolu müslilerin, lezzer düşkünleri için yağ ve şekerle kavrulmuş haline bildiğiniz gibi “granola” adı veriliyor. Ve ne yazık ki, bir kase granoladaki kalori miktarı 500’e kadar çıkıyor. Oysa aynı malzemelerle hazırlanmış bir müsli bunun sadece yarısı kadar bir kalori değerine sahip.

    Kuru meyve
    sağlıklı olmaları nedeniyle bolca tüketilen kuru meyvelerin, tazelerinden tam sekiz kat daha fazla kalori içerdiğini biliyor muydunuz? Bunun sebebi ise kuru olanların tazelerine kıyasla daha yoğun olması. İşte bir örnek: Bir fincan dolusu üzüm sadece 60 kaloriyken, aynı miktar kuru üzüm tam 460 kalori ediyor. Pek çok üreticinin bunları daha lezzetli hale getirmek amacıyla içlerine şeker eklemeleri bu değeri daha da artıran bir faktör.

    Meyve suları
    Geçen yıl aldığınız siyah küçük elbiseye bu yıl girememenizin nedeni, günlük meyve ihtiyacınızı yapay meyve sularıyla karşılamanız olabilir. Büyük boy bir şişe portakal ya da elma suyu tam 55 gr karbonhidrat içerir ki bu tam beş dilim ekmek anlamına gelir! Üstelik kimi zaman bu tip içeceklerin bir litrelik şişesinde yaklaşık 12 kaşık şeker bulunabiliyor.

    Sebze-burgerler
    Yağlı bir biftek ya da bir tabak mantı yerine bunu tercih etmeniz size ciddi bir miktarda kalori tasarrufu yaptıracağı kesinlikle doğru. Ama yine de; boyutu ve üzerine eklediğiniz soslara bağlı olarak sadece bir sebze-burger yiyerek, masadan tam bin kalori alarak kalkmanız mümkün.

    Yarım yağlı süt
    Kahvenize birazcık yarım yağlı süt eklemenin kalsiyum almanın en güzel ve keyifli yolu olduğunu düşünüyor olabilirsiniz, çünkü her gün iki ya da üç fincan kahve içen biri için bu, tam 200 kalori demek. Bu değerin neredeyse bir parça tereyağına eşit olduğunu sakın unutmayın.

    Pirinç patlağı krakerleri
    Bu son derece hafif atıştırmalıklar oldukça düşük kalori değerine sahipler ve yağ içermezler. Ancak içermedikleri diğer besin maddelerinin arasında lif ve proteinler de var. İşte bu nedenle de, açlığı yatıştırma konusunda pek de başarılı kabul edilmezler. Bunları yerken pek fazla kalori almasanız da sonrasında canınız mutlaka daha doyurucu ve tabii kalorili bir şeyler tüketmek isteyecektir. Üstelik çeşitli aromalarla tatlandırılmış olanların, fazla miktarda sodyum ya da şeker içerme ihtimali de var.

    Kilo Almak İsteyenler ! tıklayın.

  • “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    Her gün yeni bir diyet adı duyan, her Pazartesi sabahı bu diyeti uygulamaya başlayan; ancak Salı günü
    geldiğinde daha fazla dayanamayanlardan mısınız? Sizin için zayıflamak bir mucize mi? O zaman buyazıyı okumanızda fayda var…

    Mucize zayıflama yöntemleri olarak merak uyandıran ama kişiye zarardan başka bir şey vermeyen yöntemleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’yla konuştuk…

    Mucize zayıflama diye bir şey yoktur. Eğer bir ürün sizi hızlı ve emeksiz şekilde zayıflatacağını iddia ediyorsa;

    Olabileceklerden daha fazlasını mı öneriyor,

    Kilo verdikten sonra nasıl korunacağınızdan bahsediyor mu,

    Sizin diyabet ya da tansiyon hastası olduğunuzu göz önüne alıyor mu, mutlaka sorgulayın.

    OTURDUĞUNUZ YERDEN KİLO VEREMEZSİNİZ
    Zayıflama hapları ancak ideal ağırlığının yüzde 20 ve daha fazlasına sahip kişilere, sıkı sağlık kontrolleri ile ilaç verilebilir.

    Bunun dışında bir doktora danışmadan ilaç almayın. Kilo vermek için yaşamınızı gözden geçirin.

    Yemek yeme tercihleriniz, alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak beslenme programı yapın; ama bu
    programı yaparken fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın.

    ADIL HEDEFİNİZ FİZİKSEL OLARAK ZAYIFLAMAK OLSUN
    Bunun için;

    Etkin bir kilo verme ve verilen kiloyu korumak için sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı olarak benimseyin.

    Öğün planlamanızı bir diyetisyen kontrolünde yaptırın.

    Kilo kaybı için gerçekçi hedefler belirleyin.

    Hedefiniz haftada 1-2 kilo vermeyi geçmesin.

    Hayatınızdan kafeini çıkarın; yerine suyu koyun.

    Kadınsanız haftada en az 1200 kcal, erkek iseniz en az 1500 kcal tüketin.

    Fiziksel aktiviteyi hayatınıza sokun. Günlük en az 30-60 dakikalık egzersizler yapın.

    Dolaşımınızı hızlandıran, masaj yapan cihazlardan da yararlanın.

    Psikolojik destek alın.

    Kilo verdikçe bedeninizde sarkmalar oluşmasını engellemek için hafif ağırlık çalışmaları, pilates

    yapın.

    DİYET YAPARKEN DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI YAPMAYIN
    Yanlış: Zeytinyağı kilo yapmaz.

    Doğru: Zeytinyağı doymamış yağ oranı yüksek bir yağdır ancak; tüm yağların kalorisi eşittir. Kullanırken

    aşırıya kaçmayın.

    Yanlış: Akşam 18:00’den sonra yenilen yemek zararlıdır.

    Doğru: Gece veya gündüz değil tüm gün içerisinde aldığınız kalori önemlidir. Yani gece aç dursanız da

    gündüz fazla kaçırdıklarınız sizi yine de yağlandırabilir. Bazıları ‘Saat 18.00 oldu bir şey yememeliyim’ der

    ama gece çok büyük bir açlıkla uyanıp çok fazla şey yerler.

    Yanlış: Salata kilo aldırmaz.

    Doğru: Eğer bu salatayı evde yiyor ve yağını kararında koyuyorsanız! Bir restoranda çok doğru bir tercih

    yaptığınızı düşünüp yediğiniz salata size bir hamburgerin kalorisinden bile daha fazla kalori aldırabilir.

    Çünkü dışarıdaki salataların yağı ve sosu, kalorisini çok yükseltir.

    Yanlış: Sınırsız meyve yiyebilirsiniz.

    Doğru: Meyve sınırsız yenemeyecek kadar kalorilidir.

    Yanlış: Balık çok faydalı, çok yenmeli.

    Doğru: Balık kırmızı et kadar kolesterol ve kalori içerir. Dolayısı ile porsiyon kontrolünü balık yerken bile

    yapın.

    HT

  • Kalorisi düşük tatlı Aşure

    Kalorisi düşük tatlı Aşure

    Aşure Günü geldi çattı. Diğer tatlıların kalori değerleri göz önünde bulundurulduğunda aşure hem oldukça masum hem de besleyici kalıyor

    Birbirinden farklı bir sürü lezzetin bir araya gelerek muhteşem bir tat oluşturduğu aşurenin aynı zamanda ne kadar yararlı olduğunu Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu anlattı:

    AŞURE NEDEN FAYDALI?
    İçeriği oldukça yoğun olduğu için diyet yapanların kaçtığı aşure, aslında diğer tatlıların kalori değerleri göz önünde bulundurulduğunda çok masumdur. Ayrıca glisemik indeksi düşük; besleyiciliği ve yararı çok yüksek bir tatlıdır.

    Aşurenin içerisinde yer alan besinler ve özellikleri:

    Baklagiller (buğday, nohut, kuru fasulye, pirinç): Buğday ve baklagillerin tanelerinin dış kısımları, yüksek miktarda kalp damar sağlığını koruyan, kolesterol düşüren ve özellikle kan şekerini düzenleyen posa içerir.
    Özellikle kalp damar sağlığı problemi yaşayanların ve diyabet hastalarının sofralarından eksik etmemesi gereken bir besin. Baklagillerin iç kısımları nişasta içerdiği halde dış kısımlarının posalı olması nişastanın kana karışmasını yavaşlatarak sağlıklı beslenmeye yardımcı olur. Şekeri düşük tutar.
    Baklagiller doymamış yağ asitleri içerir. En çok protein, kalsiyum, çinko, magnezyum, demir mineralleri içeren tahıllar kuru fasulye ve nohuttur. Ama dış kabuğu sindirilemeyen posalar (fitat ve tanenler) içerdiği için kalsiyum ve demir emilimi düşüktür. Doğru pişirilirse, yeterli miktarda ıslatılırsa fitat ve tanenlerin etkisi kaybolur. Demir ve kalsiyumu engelleyici etkisini kaybeder. B ve E vitaminlerinden çok zengin olmasına rağmen; B 12 için ciddi bir kaynak değildir.

    Kuru kayısı, kuru üzüm gibi kuru meyveler: Baklagillerle ve proteinlerle birleştiği takdirde içerdiği şeker kana çok yavaş karıştığı için verdiği lezzet sağlığınızı olumsuz yönde etkilemez. Glisemik indeksi düşüktür.

    Fındık, susam, ceviz gibi kuruyemişler: Fındık, susam, ceviz, yağlı tohumlardır. B grubu vitaminler, mineral, yağ ve protein içeriği çok yüksektir. Doymamış yağ, e vitamini, magnezyum, flavonoit (antioksidan) içerir. Kalp hastalıkları ve kanserden korunmak için düzenli tüketilmesi gereken bir gruptur.

    Tarçın: Kan şekerini dengeler.

    Aşure Tarifi için tıklayın

  • Farketmeden 1 Beden Büyümeyin

    Farketmeden 1 Beden Büyümeyin

    Kendinize, ‘Aslında fazla yemiyorum ama niye kilo alıyorum?’ sorusunu sıkça soruyorsanız, bu yazıyı dikkatli okuyun. Çünkü buradaki saptamalar bir günde hiç farkında olmadan alabileceğiniz gizli kalorileri açığa çıkarıyor.

    Günlük beslenmenizdeki gizli kalorilerle ulaştığınız toplam rakam, fark etmeden neredeyse her yıl bir beden büyümenize neden olabilir. Örneğin ayılma kahvesiyle gelen 400 kalori, market alışverişlerindeki 100 kalori, bir iki avuç yemiş, belki biraz kurabiye derken doymadan aldığınız 400 kalori ve diğerleri… Yani diyet listenizi incelemeye aldıkça aslında yok saydığınız pek çok gizli kalori gözünüze çarpacak. Ancak minik değişiklikler ve küçük kısıtlamalarla günlük beslenmedeki bu ciddi tehlikeyi kontrol altına almak mümkün.

    Özellikle en sık tükettiğiniz besinlerin listesini çıkarıp, yüksek kalorili olanları sınırlayabilir ya da daha düşük kalorilere nasıl çevirebilirim diye düşünebilirsiniz. Taylight Sağlık Merkezi’nden Diyetisyen Berrin Yiğit, bunun ‘diyet casusluğu’ ile başarılabileceğini söylüyor. Herkesin iyi bir diyet casusu olabileceğini belirten Yiğit, beslenmedeki gizli kalorileri yakalamak için ipuçları veriyor.

    İşte bir günlük beslenmede farkında olmadan beden ağırlığına azar azar ilave edilen gizli kaloriler ve Berrin Yiğit’in önerileri:

    Uyandınız işe gitmek üzere yola çıktınız, hala ayılmadınız karnınız aç, kahvaltı da yapmadınız. Bu soğuk kış gününde içinizi ısıtacak keyifli bir şeyler içebilirsiniz. Şanslıysanız, evde kendinize tarçınlı, zencefilli bir kupa light süt, kakao tozu, su ve tatlandırıcı eşliğinde sıcak bir çikolata hazılar ya da şekersiz aromalar ve vanilya tozları ile harika bir kahve yaparsınız. Ama eğer caddede yürürken kahve satılan yerlerden yayılan kokular damarınıza girdiyse elinizde bol kalorili aromalı ve kremalı bir kahve bulmanız an meselesi. İşte bu durumda minimum 400 kaloriye hazırlıklı olun.

    Pazar veya markette alışveriştesiniz, özellikle şarküteri reyonunda daha çok vakit geçiriyorsunuz, çünkü alacağınız peynir çeşitlerinden tutun da zeytine kadar, hatta belki kuru meyveleri bile tadıyorsunuz. Belki de ürün tanıtımı yapılan reyonlarda da şirin sunuşlara hayır diyemediniz, ızgarada sucuk ya da çikolata, çorba gibi ikramlarla neredeyse bir öğününüzü çıkardınız. Sanki bu tadımlardan gelen kaloriler sayılmazmış gibi de rahatsınız, oysa ki fark etmeden, yağdan gelen enerjisi yüksek ortalama 100 kalori aldınız bile…

    Tadım tepsileri ve ikramlara hayır demeyi öğrenin, sadece ucuz diye gereksiz bir şey satın almayacağınız gibi ikram olduğu için de tadım yapmayın. Eğer bu konuda kendinize henüz güvenemiyorsanız, bu tarz etkinliklerin henüz başlamadığı erken saatleri ya da geç saatleri tercih edin. Alışverişe çıkarken de hafif tok olmaya özen gösterin.

    Günlük işleri takip ederken, midenizin gönderdiği açlık sinyallerini umursamıyor öğle yemeğini erteliyorsunuz ama bir yandan da bir şeyler atıştırmak lazım. O zaman yine ilk önünüze gelen pratik opsiyona yöneliyorsunuz. Şanslıysanız bu opsiyon, çantadan çıkan bir paket diyet bisküvi olabilir ve bu tuzağı 100 kaloriyle atlatabilirsiniz. Kötü senaryo ise bir paket çikolata, poğaça, kek gibi hamur işleri ya da fast food da olabilir, yani 250 ile 500 gibi bir kalori saldırısına hazır olun.

  • Kahvaltıda Çikolata Zayıflatıyor

    Kahvaltıda Çikolata Zayıflatıyor

    Protein ve karbonhidrat açısından zengin bir kahvaltı güne daha zinde başlamanızı sağlar. Üstelik günün tamamını hafif yiyerek geçirmenize de olanak tanır. Yapılan bir araştırma kahvaltıda çikolata yiyerek zayıflandığını açıkladı…

    Tel Aviv Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre sabah, günün tatlı yemek için en uygun zamanı. Günün bu saatlerinden metabolizma çok hızlı oluyor ve tüm ekstra kaloriler kolayca yakılabiliyor.

    Araştırmacılardan Prof. Daniela Jakubowicz’e göre sabah kahvaltıda yenilen bir parça kek veya çikolatalı tatlı sayesinde yeteri miktarda karbonhidrat ve protein alınabiliyor. Bu şekilde beslendiğinizde gece yarısı mide kazınmalarından da kurtulmuş oluyorsunuz.

    Araştırmacılar diyabeti olmayan 193 obez hastayı incelemek için 2 gruba ayırdı. İlk gruba düşük karbonhidratlı 300 kalori içeren bir kahvaltı verildi. İkinci grup ise 600 kalori içeren dengeli bir kahvaltı ile güne başladı. İkinci grubun kahvaltısından çikolatalı kek veya tatlı bulunuyordu. 32 hafta boyunca süren araştırmanın 16. haftasında her iki gruptaki kişilerin de 15 kg verdiği gözlemlendi. Ancak bir diğer 16 haftalık periyot sonrasında düşük karbonhidratlı kahvaltı verilen grup, verdiklerinin üzerine 10 kg geri aldı. Kahvaltıda tatlı yiyenler ise 7 kilo daha verdi. 32 haftalık toplam araştırma süresince ikinci grup ilk gruptan ortalama 40 kilo daha fazla kaybetti.

    Araştırma çerçevesinde her gruptaki kişiler de aynı oranda kalori aldılar. Erkekler günlük 1600 ve kadınlar 1400 kalori tüketti. Ancak 300 kalorilik 1. gruba mensup katılımcılar yediklerinden tatmin olmadıklarını vurguladılar. Gün boyu gizlice şekerleme ve tatlı yediklerini de itiraf ettiler.

    Diyet Yöntemleri ve Deneyimlerimiz

  • Dr. Mehmet Öz’den 5 diyet miti

    Dr. Mehmet Öz’den 5 diyet miti

    Uygulamakta olduğunuz diyet programı bir dolu yanlış bilgiyi içeriyor olabilir mi? Kilo vermek harcadığınız çaba kilo almanıza yol açabilir mi? Dr. Mehmet Öz bu sorulara dikkat çekerek, ideal kilonuza ulaşmak için yaptığınız pek çok şeyi bırakmanız gerekebileceğini söylüyor. İnandığınız bazı mitlerin şaşırtıcı yönlerini ortaya çıkararak onların sadece birer mit olduğunu açıklıyor.

    1. Diyet miti: Diyet içecekler kilo vermenize yardım eder
    Pek çok diyet içecek normal içeceğe göre daha düşük kalorilidir çünkü normal şeker içermez. Buradaki sorun, yapay tatlandırıcılardır. Çünkü asıl kilo aldıran yapay tatlandırıcılardır.

    Araştırmalar gösteriyor ki, yapay tatlandırıcılar, yemek borusu ve midede bulunan tat reseptörlerini uyarır. Pankreas, vücutta yağ birikimine neden olan insülini açığa çıkarır. Aynı zamanda kimyasallar, vücut gerçekte kalori almış olsun veya olmasın beyindeki tokluk merkezine gönderilir.

    Vücudunuzu şeker yerine başka bir şeyle kandırarak, daha fazla yiyeceğe saldırırsınız ve doyuma ulaşmış hissetmek yerine aşırı yemeye yatkın hale gelirsiniz. Sonuç olarak, kilo almanızı sağlayacak şekilde daha çok aç, daha az tok hissedersiniz. Ayrıca yapay tatlandırıcılar doğal şekerli yiyeceklere kıyasla 100 kere daha tatlıdır.

    Bir bardak limonlu maden suyu gibi sağlıklı alternatifleri seçin.

    2. Diyet miti: Daha fazla kaloriyi keserseniz, daha fazla kilo verirsiniz
    Çok fazla kalori kesmek, bel genişliği için daha kötü sonuç anlamına gelir. Çünkü 3500 kalori yarım kilo yağa eşittir, her hafta diyetinizden 3500 kalori keserseniz haftada yarım kilo kaybedersiniz. Bunu yapmak yerine günde 500 kalori azaltarak haftada yarım kilo verebilirsiniz.

    Pek çok diyet, vücudunuzu aç tutarak hırpalarken, istenmeyen yağların yakılmasını engeller. Aç kalmaya karşı zamanla gelişen vücut mekanizması, vücuda yiyecek ve içeceklerden kalori alması için yardım eder. Vücut, o kaloriyi yağsız kaslardan alabilir. Bu, kas kaybı demektir. Daha az kas, daha yavaş metabolik çalışma demektir. Bu da kilo vermeyi geciktirir.

    3. Diyet miti: Makarna şişmanlatır
    Sorun makarnanın kendisinde değil, yenen porsiyonun miktarındadır. Herhangi bir şeyi çok fazla yediğinizde, yakamazsınız ve vücut onu yağ olarak depolar. Söz konusu olan ekmek, makarna ya da pirinçse, mesele hacim ve fazladan kalorilerdir, karbonhidratlar değildir. Bir de ağır soslar ve yüksek kalorili peynirler de suçludur.

    Burada anahtar, porsiyonlarınızı kontrol altında tutmaktır. Diyetisyenler, kişi başı 60-90 gram arası ya da dört kişilik bir aile için 250 gram kadar pişmemiş makarna öneriyor.
    4. Diyet miti: Akşam 8’den sonra yemek kilo aldırır
    Bu inanışta bir doğruluk payı var. Dr. Öz, akşam 8’den sonra yemek yememeyi öneriyor, çünkü çalışmalar geç saatte yediğinizde aşırı yeme isteği duyacağınızı ve ne kadar kalori aldığınızı anlayamayacağınızı gösteriyor.

    Burada önemli olan, size önerilen kalori miktarından fazlasını alıyor oluşunuz değil, bunları yakma şansınız olmadığından yağ olarak depolayacak olmanız. Sadece akşamları değil, gün boyu ne kadar kalori aldığınız konusunda her zaman ihtiyatlı olun. Sağlıklı bir kadın günde 1800-2000 kalori almalıdır.
    5. Diyet miti: Yağı azaltılmış yiyecekler daha sağlıklıdır
    Yağ, bir yemeğin lezzetini veren en önemli malzemelerden biridir. O yiyecekten yağı çıkardığınızda lezzetini de almış olursunuz. Bunu telafi etmek için şeker, kıvam artırıcılar, kimyasallar gibi ekstra malzemeler katmak daha kötüdür ve bazen tam yağlı yiyecekler kadar kilo aldırır. “Düşük yağ” ve “yağsız” düşük kalori demek değildir.

    Yiyeceklerin etiketlerini okurken gözünüzü iyi açın ve kalori kaynaklarını iyi okuyun. Yağı azaltılmış gıda alırken iki kere düşünün. Tam yağlı gıda da alabilirsiniz ama tüketirken abartıya kaçmamaya çalışın.

    Dr. Öz’den küçük tabak önerisi
    Diyet uzmanları yediklerinizin ölçüsünü sınırlamaktansa küçük tabakta yemek yemeyi tavsiye ediyorlar. Neden? Çünkü küçük tabaklar normal bir porsiyonu daha büyük gösterir. Her ne kadar yapılan yeni bir araştırmaya göre, tabak boyutunun, ne normal kilodakiler ne de obez olanlar açısından kalori tüketimini etkilemediği ortaya çıksa da, Dr. Öz de küçük tabaklarda yemeyi öneriyor. Ama burada küçük tabağı doğru şekilde kullanmak önemli. Küçük tabak, tepeleme yemek doldurmak için bir bahane olmamalı.

    İlgili Konular;
    Dr. Öz onaylı sosyete diyeti
    Doğum Sonrası Diyet Ne Zaman Yapılır?
    Lezzet Diyeti
    Antienflamatuar diyeti
    İbrahim Saraçoğlu Zayıflama Çayı