Etiket: kalça

  • Selüliti Yok Eden Gıdalar

    Selüliti Yok Eden Gıdalar

    Seliülit özellikle yaz aylarında bir çok kadın için büyük sorun oluşturuyor. Selüliti yok eden gıdalar doğanın bizim için bir mucizesi. Bu besinler ile selülitten kurtulabilirsiniz.

    Selüliti Yok Eden Gıdalar

    Selülit oluşumunun tek nedeni fazla kilo değildir. Kilo problemi olmayan kadınlarda karşılabilirsiniz. Vücutta fazla yağ ve toksin biriktiğinin belirtisidir. Yapılması gereken ise vücudu fazla toksinlerden arındırıp ardından kan akışını hızlandırmaktır. Vücudunuzu toksinlerden arındırabilmek için antioksidan içerikli gıdalar ile beslenmeyi unutmayın.

    Sülülit Düşmanı Gıdalar

    Yeşil ve Beyaz Çay
    Bu iki çay içerisindeki yüksek orandaki antioksidanlar ile vücudunuza detoks uygular. Gün içerisinde ortalama 2 finca yeşilçay tüketebilirsiniz.

    C Vitamini
    Cildin toparlanıp tekrar eski haline gelebilmesi ve direncinin yüksek olması için C vitamini çok önemlidir. Özellikle yaz aylarında C vitamini içeren gıdalar ile beslenin. Çilek ve karadut C vitamini açısından zengin besinlerdir.

    Su
    Çok faydalı olduğunu bildiğimiz su vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olacağı için bol bol tüketmeyi unutmayın.

    Salatalık
    Mineral ve su deposu olan salatalığın kalorisi düşüktür. Ödem atmanıza yardımcı olarak fazla suyun cildinizde birikmesini engelleyerek selülit görünümüne engel olur.

    Goji Meyvesi
    Goji meyvesi bilinen en güçlü antioksidan özelliğe sahip besinlerden biridir. İçerisindeki yüksek C vitamini ile selülit ile savaşmanıza yardımcı olur.

    Yaz Sebzeleri
    Düşük kalorili içeriğe sahip olan tüm yaz sebze ve meyvelerini tüketin. İçerisinde yüksek oranda lif bulunduran bu besinler aynı zamanda az miktarda doğal şeker içerir.

  • Basen Bacak Eritme Diyeti

    Basen Bacak Eritme Diyeti

    Kalça ve bacaklardaki bölgesel yağlar çoğu kadının en büyük dertlerindendir. Basen bacak eritme diyeti ile bu sorununuz üstesinden gelebilirsiniz.
    Kalça basen diyeti haftada 2-3 kilo vermenizi ve bacak basen yağlarınızdan kurtulmanızı sağlayacaktır.

    Kahvaltıdan önce soğan suyu içilmelidir. 1 bardak kaynak suyun içine soğanı akşamdan atın, gece boyunca kalsın. Aç karına bu suyu için.

    Kahvaltı: 1 bardak süt, 50 gr yulaf. Yarım elma, 1 yemek kaşığı bal

    Öğleden önce: 1 dilim çavdar ekmeği, 20 gr ballı yoğurt

    Öğle yemeği: 150g ızgara balık veya balık çorbası

    Öğleden sonra snack: 50g lor ile mısır ekmeği

    Akşam yemeği: haşlanmış sebze garnitür ile 100 gr biftek fileto
    Basen bacak eritme diyeti tarifimiz krom ve silisyum açısından zengindir. Krom kan şekeri seviyesini düzenler ve tokluk hissini veren oldukça iyi bir temel elementlerdendir. Özellikle kalça ve bacak gibi bölgesel yağ yakımını hızlandırır. Silikonthethe dokuları elastik ve sağlam tutar.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Venüs gamze estetiği

    Venüs gamze estetiği

    Dr. Y. İlker Manavbaşı, kadınların en çok tercih ettikleri “Venüs Gamzesi”nin bilinmeyenlerini anlattı.

    Estetik ve çekici bir gamze hem kadın hem de erkeklerin ilgisini çeker. Özellikle bel bölgesindeki “Venüs Gamzesi” olarak adlandırılan gamze; kişiyi olduğundan cazibeli, alımlı ve ilgi çekici kılabilir. Son yıllarda daha kıvrımlı bir görünüme kavuşarak güzel görünmek ve kendini iyi hissetmek isteyen kadınlar, bu estetiğe küçük bir operasyon ile sahip olabiliyor. İmep Estetik’ten Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Y. İlker Manavbaşı, bel bölgesinin daha güzel ve cazibeli olmasını isteyen kadınlar için “Venüs Gamzesi” estetiği ile ilgili bilinmeyenleri anlatıyor.

    Bel bölgesinde gamze oluşturma yani “Venüs Gamzesi” ameliyatı, son yılların en trend estetik operasyonları arasında yer alıyor. Cazibeli bir vücuda sahip olmanın adeta simgesi olan gamzeler, kişiyi olduğundan daha alımlı ve çekici kılabiliyor. Siz de gamze estetiği ile bel bölgenize venüs gamzesi yaptırabilir, daha çekici bir görüntüye sahip olabilirsiniz.

    Venüs gamzeleri ile artan cazibe
    Venüs gamzeleri, poponun üst kısmı ile belin birleştiği bölgede bulunur. Venüs gamzeleri hastanın vücut yapısına göre değişebilir. Bel bölgesi arkası veya kalça arkasında doğal bir kıvrım arzu edenler için, kalçadaki orta hattın iki yanından hastanın istediği yere işaretlenerek yapılır. Daha sonra o bölgede 2 mm bir kesik açılarak, içindeki yağ alınır. Yağ, derinin altından alındıktan sonra o bölgede çukurluk oluşur. Hastanın talebine göre çift taraflı ve simetrik çukurlar oluşturulabilir. Venüs gamzesi ameliyatı, lokal anestezi altında yapılır ve yaklaşık 15-20 dakika sürer. Hasta operasyon sonrası evine veya işine hemen geri dönebilir.

    Kadınlar daha çekici
    Daha çekici bir vücuda sahip olarak, kalçasını şekillendirmek isteyenlerin yeni gözdesi olan venüs gamzeleri, sağlık sorunu olmayan her kişiye uygulanabiliyor. Özellikle 18-30 yaş grubundaki kadınlar tarafından oldukça rağbet görüyor.

  • Göbek eriten diyet listesi

    Göbek eriten diyet listesi

    Göbek eritmek tüm kadınlar için çok zor bir uğraştır.Uğraştır diyorum çünkü cidden başlı başına apayrı bir diyet programı ve egzersiz programları olması uygulanması gerekiyor bunun için.Biz kadınların büyük sıkıntılarından biri olan göbek eritmek için işte size harika bir diyet listesi kızlar;

    Yalnız küçük bir hatırlatmada bulunmak istiyorum sizlere bayanlar unutmayın önce bir uzmana gitmeli ve gerekli olan sağlık tetkiklerinizi yaptırın herhangi bir sağlık sorununuz yok ise diyet yapabilirsiniz.

    İşte Göbek eritmeye yardımcı olan diyet listemiz;

    Kahvaltı: 4 adet kayısı ve bir adet şeftali

    Ara öğün: 3 adet diyet bisküvi

    Öğle: Izgara tavuk ya da balık yanında bol bol yeşillikli salata

    Ara Öğün (Saat 3 civarı): 4 adet badem

    Ara Öğün (Saat 5 civarı): 1 Adet şeftali

    Akşam: Ispanak Yemeği, 3 dilim tam buğday ekmeği

    Gece: Ilık su içine sıkılmış yarım limon bu su içilecek sonra 4 adet badem 4 adet fındık içi

    Haftanın günlerini çift ve tek olarak ayırın ve tek günlerinde bunları tüketin

    Sabah kalktığınızda: 1 bardak ılık su ve içine yarım limon sıkılacak. Tatlandırıcı olarak bal kullanabilirsiniz ancak çok olmasın. Sabahları spor olarak: Yarım saat kadar tempolu yürüyüş yapabilirsiniz mesela işe yürüyerek gidebilirsiniz.

    Mekik Hareketi Yapmayı Unutmayın

    Sabahları mekik hareketi çekmek özellikle karın bölgenizdeki kasları çalıştıracağından dolayı karın bölgenizde ki yağların erimesine oldukça faydası vardır.Bel kaslarınızı çalıştırmak için Mekik Hareketi

    Yerden bir şey alır gibi yaparak belinizi bükmeden yere doğru eğiliniz bunu ortalama 20 kere yapınız.

  • Güzelleşmenin doğal yöntemi; YAĞ TRANSFERİ

    Güzelleşmenin doğal yöntemi; YAĞ TRANSFERİ

    Yağ dolgusu operasyonları vücudun hemen hemen her bölgesinde kullanılıyor. Yapılan yağ enjeksiyonlarıyla popo, meme, baldır büyütmek, ayak bileği kalınlaştırmak, bacaklardaki şekil bozukluklarını gidermek de mümkün. İmep Estetik’ten Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İlker Manavbaşı, yağ dolgusu işlemiyle ilgili merak edilenleri açıklıyor.

    Yağ Dolgusu Yağ Transferi ile Yeni Bir Görünüm Kazanın

    Her kadının şikayetçi olduğu yağların, bir gün güzelleşmek için kullanılan sihirli bir çözüm olacağı kimsenin aklına gelmezdi. Günümüzde vücudun herhangi bir bölgesinden alınan yağlar, gözaltı, elmacık kemikleri alın başta gelmek üzere; el sırtı, popo, göğüs, ayak bileği, basenlerde istenen görünümü elde etmek amaçlı uygulanıyor.

    Yağ transferi işlemiyle ilgili bilinmesi gerekenleri açıklayan Opr. Dr. İlker Manavbaşı, “Yağ transferi, kişinin herhangi bir yerinden alınan yağın vücudun başka bir yerine enjekte edilmesi işlemidir. Pek çok kadında bölgesel yağ fazlalığı olduğu gibi, bir kısmında da bölgesel yağ eksikliğine bağlı kontür bozukluğu görülür. Bu sorunların düzeltilmesi, vücut yağlarının fazla olduğu bölgelerden az olduğu bölgelere transfer edilmesi ile gerçekleşir. Bu yönteme, yağ şekillendirme anlamına gelen liposculpturing, liposhaping gibi isimler verilir.” diyor.

    Vücuttan alınan yağlar kısa sürede tekrar vücuda verilmeli

    Yağ fazlalığı olan bölgelerden liposuction yöntemi ile alınan yağlar, yine benzer kanüllerle, yağ eksikliği olan bölgelere verilir. Bu bölgeler, genelde; basen-bel arası, poponun üst kısmı, uyluk iç-orta kısmı ve baldırlar olur. Verilen miktar, liposuction ile alınan yağ dokusuna bağlı olarak toplamda 1 litreye yaklaşabilir. Verilen yağ miktarının yaklaşık yüzde 40’ı birkaç ay içinde vücut tarafından emilse de kalan miktar hastayı memnun eder. Hastaya sadece yağ enjeksiyonu yapılacak ise çoğu zaman sedasyon ve lokal anestezi yapılır. Ancak bu işlem başka bir ameliyat ile beraber yapılacaksa genel anestezi tercih edilir.

    Yağ Dolgusu

    Opr. Dr. İlker Manavbaşı, yağ transferi işlemi sırasında dikkat edilmesi gerekenleri ise şu şekilde açıklıyor: “Alınan yağlar o anda herhangi bir işleme tabi tutulmadan transfer edilebilir. Çünkü yağları saklamak canlı yağ hücresi sayısını ciddi miktarda azaltır. Yağ dokusu çok hassas bir dokudur, sıcaklık, kuruma ve fiziksel stresler ile hemen canlılığını kaybeder. Yaklaşık bir saat süren bir zaman zarfında bu işlemler tamamlanmalıdır. Eğer daha uzun sürecek ise alınan yağın soğutulması gerekmektedir. Ancak alınan yağların saklanarak başka bir seansta tekrar enjekte edilmesi önerilen bir yaklaşım değildir. Bu tip uygulamalarla canlı yağ dokusu son derece azalmaktadır. Alınan yağ miktarı, enjekte edilecek bölgenin durumuna göre değişir. Örneğin yüze ve ellere genelde 15-45 cc yağ enjekte etmek yeterli olurken, popoya ve göğüse 600-700 cc enjekte edilebilir.

    Yağ Transferi hem doğal, hem risksiz

    Yağ transferi ile hem bölgesel incelme sağlandığını, hem de istenilen bölgede arzu edilen şekle kavuşulduğunu belirten İlker Manavbaşı, “deyim yerindeyse bir taşla iki kuş vurulur” diyor: “İşlemde amaç fazlalıkları almaktan öte, transfere yetecek kadar yağ almaktır. Yağ dokusu çok ince liposuction kanülleri ile alındığı için birkaç milimetrelik kesi ile bu işlemler yapılabilmektedir. Bu küçük operasyonda yağ çekilen yerler kendiliğinden iyileşir, yara izi kalmaz. Hatta hastalar işlem yapılan yeri bile fark etmezler. Operasyondan birkaç gün sonra hasta işine, normal hayatına rahatlıkla dönebilir. Her hastaya kendi yağı kullanıldığı için hastalık kapma riski de yoktur.

    Opr. Dr. İlker Manavbaşı, yağ transferinin aynı zamanda yanık izleri veya travmaya bağlı yumuşak doku eksikliği durumlarında da çözüm sunduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Enjekte edilen yağ kişinin kendi dokusu olduğu için vücudun bunu kabul etmemesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Ayrıca enjekte edilen yağ dokusunun içindeki kök hücreler sayesinde enjekte edildiği bölgede hücre yenilenmesine katkı sağlar. Hasta açısından değerlendirdiğimizde ve piyasadan temin edilen geçici dolgularla karşılaştırıldığında steril şartlar ve ek cerrahi aletler gerektirir. Fakat bu sayede hasta kalıcı bir sonuç elde edilmiş olur.

    Vücut güzelleştirmede en kalıcı çözüm;Yağ dolgusu

    Yağ enjeksiyonu, etki süresi olarak kalıcı dolgu kategorisindedir. Enjekte edilen yağlar uygulanan tekniğe göre yüzde 40-70 oranında kalıcıdır. Yağ enjeksiyonu temelde iki bölgeye yani; yağ içeren ve içermeyen bölgelere uygulanır. Bu iki farklı bölgede enjekte edilen yağlar farklı davranış sergilerler. Dudak, el sırtı, alın gibi normalde sadece çok ince cilt altı yağ dokusu içeren bölgelerde bu yağların hiçbir zaman erimeyeceği kabul edilmektedir. Elmacık kemikler, şakak bölgesi gibi bölgelerde ise enjekte edilen yağların o bölgelerdeki yağların fizyolojik değişimine uğrayacağı ve çok uzun yıllar varlığını devam ettireceği tespit edilmiştir. Bu sürenin de uzunluğu göz önüne alındığında tüm bölgelere enjekte edilen yağ dokusunun kalıcı olduğu kabul edilmektedir. İlker Manavbaşı, burada belirleyici unsurun, vücut dokuları ile dolgu amacıyla uygulanan maddelerin uyumlu olması, vücuda zarar vermemesi olduğunu ve bu bağlamda, en uygun materyalin kişinin kendi yağı olduğunu belirtiyor.

    Yağ enjeksiyonu ortakları: Botoks ve PRP

    Botoks uygulaması, bir tür bakterinin ürettiği toksinin çok düşük dozlarda belli kasların içine verilmesi sayesinde o kaslarda geçici hareket kaybı elde edilmesini sağlar. Estetik cerrahide kullanımı ise; yüzde mimik oluşturan bazı kasların geçici fonksiyon kaybına uğratılarak zamanla oluşmuş kırışıklıkların düzeltilmesini içerir. Bunlar çoğunlukla, kazayağı, alındaki çizgiler ve boyun altı bantlarıdır. Botoks ile yağ enjeksiyonunun etkilerinin birbirlerinden çok farklı olduğunu belirten Opr. Dr. İlker Manavbaşı, birbirlerinin yerine değil birbirlerini tamamlayacak şekilde kullanılmalıdır açıklamasını yapıyor:

    Yağ Dolgusu

    “PRP, kişiden alınan kandan hazırlanan ve kan hücreleri tarafından üretilen bir takım hormonların daha konsantre hale getirilerek o kişinin arzu edilen bölgesine enjekte edilmesidir. Dolgu yapmak amacıyla kullanılmaz. Bu hormonların etkisi ile enjekte edilen bölgede, fibroblastlar, saç derisine uygulandıysa, saç kökü hücreleri uyarılarak, cildin daha gergin, tonunun daha artmış olması, lekelerin azalması ve saç köklerinin daha canlı hale gelmesi sağlanır. On beşer gün ara ile 4 seans uygulanması ve 6 ay sonra tekrarlanması önerilir. Yağ enjeksiyonu ile beraber kullanılması o bölgedeki gençleştirici etkiyi artırır.”

    Yüz ve El sırtı uygulamaları

    Yaşlanma sebebiyle yüzde yumuşak doku erimesi ve zayıflama aynı anda görülür. Kırışıklar da bu tabloya eşlik eder. Yaşlanmanın erken dönemlerinde yüzde zayıflık ve boşalmanın daha yoğun olduğu hastalarda uygulanması gereken ilk çözüm yağ enjeksiyonudur. Cilt altı dolduğunda mevcut kırışıklıklar da bir miktar açılacaktır. Yaşlanmanın etkisi sadece yüzde değil, el sırtında ve dekolte bölgesinde de gözlenir. Cilt altı dokularda incelme ve ciltte leke oluşumu en belirgin göstergedir.

    Bu sorunlara yönelik yapılan işlemlerin yine PRP ve yağ enjeksiyonu olduğunu vurgulayan İlker Manavbaşı, PRP ile cildin daha gergin, parlak ve canlı olurken yağ enjeksiyonu ile daha dolgun ve genç bir yapıya kavuştuğunu, kombine müdahalelerde başarının bir basamak yukarı taşınarak, çok doğal ve mutlu edici sonuçlar alınmaya başlandığını söylüyor.

  • Şortları Nasıl Giymeli…

    Şortları Nasıl Giymeli…

    İyice sıcaklaşan havalar biliyoruz ki sizde de sürekli bol ve tiril tiril şeyler giyinme isteği uyandırıyor.

    Şort ise vazgeçemeyeceklerimizden biri, tabii doğru giyildiği sürece. Elli Saab, Marc Jacobs, Salvatore Ferragamo’nun tasarımlarına mutlaka göz atın.

    Kalçalar

    Eğer kalçalı bir yapınız varsa koyu renkleri tercih etmenizde fayda var. Özellikle yanları cepli modeller tam size göre. Ayrıca şortunuzun üzerinize çok fazla oturmasına izin vermeyin. Bedeninizden bir beden büyük modeller daha hoş duracaktır.

    Karın

    Karın kısmınızı kamufle etmek için kruvaze gelen salaş bluzlar tercih edebilirsiniz. Şortunuzun beline takacağınız bir kemer de çok işe yarayacaktır. Ayrıca uzun ve bol tuniklerin altına giyilen şortlar da bizce mükemmel görünüyor. Hem çok sportif, hem de seksi görüntüsü sayesinde oldukça feminen. Ya da çok kısa olduğu için hiç giyemediğiniz göğüs altından bağlamalı elbisenizin altına giyeceğiniz mini şortta çok şık olacaktır.

    Kaçının

    Çok karışık desenlerden veya renklerden kaçının. Bu karmaşa sizi farkında olmadan daha kilolu gösterebilir. Önerimiz tek ton giymeniz. Naturel renklerdeki bir şort yine aynı tonlarda bir bluzla tamamlandığında daha uzun bir görünüm yaratıyor. Tabii ayakkabılarınızda önemli. Topuklu giymeyi tercih etmeseniz bile dolgu tabanlar ve naturel renkler yardımcılarınız olacaktır.

    OLYMPUS DIGITAL CAMERA 2013_sort_modelleri (2) 2013_sort_modelleri (3) 2013_sort_modelleri (4) 2013_sort_modelleri (5) 2013_sort_modelleri (6) 2013_sort_modelleri (7) 2013_sort_modelleri (8) 2013_sort_modelleri (9) 2013_sort_modelleri (10) 2013_sort_modelleri (11) 2013_sort_modelleri (12) 2013_sort_modelleri (13) 2013_sort_modelleri (14) 2013_sort_modelleri (15)

  • Vajinismus tedavisi bireye özgü olmalı

    Vajinismus tedavisi bireye özgü olmalı

    Cinsel ilişki sırasında vajinal kasların refleksif yani istem dışı kasılması ile cinsel birleşmenin olamaması veya çok zor olması olarak tanımlanan vajinismus tedavisi, problemin nedenine göre bireyselleştirilmelidir.

    Hera Klinik’ten Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman Eserdağ; cinsel ilişki fobisi olarak da bilinen vajinismusun bir hastalık olmadığını, aslında ‘semptom’ (yani belirti) olduğunu söyleyerek, problemin insan yapısının çok derinlerinde yattığını belirtti. Eserdağ’ a göre bu nedenler; %90 psikolojik, %10 yapısal kökenli. Kesin tedavi için de öncelikle doğru tanının konulması ve nedene göre tedavi uygulaması şart!

    Ülkemizde yaklaşık her 10 kadından birisinde görülen vajinismus; cinsel ilişki sırasında vajinal kasların refleksif yani istem dışı kasılması ile cinsel birleşmenin olamaması veya çok zor olması durumudur. Aslında cinsel ilişki sırasındaki bu kasılmalar problemin derecesine göre kalça, bacaklar, karın, sırt, çene kasları gibi vücudun pek çok değişik bölgelerinde de görülebilir. Vajinismus hastalarında ağrılı-acılı gerçekleşen veya hiç gerçekleşemeyen cinsel ilişki sorunu olmakla birlikte jinekolojik muayene olamama, vajinal tampon kullanamama, vajina içine fitil yerleştirememe, vajina içine parmak sokamama, ayna ile genital bölgeye bakamama gibi problemler de sıkça izlenmektedir.

    Kesin tanı için jinekolojik muayene şart!

    Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman ESERDAĞ; vajinismus nedenlerinin bireyden bireye değiştiğini, doğru teşhis ve tedavi yöntemi için öncelikle bir jinekolojik muayenenin çok önemli olduğunu vurguluyor. Sorunun ortaya çıkma sebebi, oluş nedenleri, bireyin içinde bulunduğu ailesel – toplumsal faktörlerden doğumsal faktörlere kadar değişkenlik gösterdiğinden öncelikle doğru teşhisin şart olduğunu ve vajinismus tedavisinin bireyin problemine özgü olacak şekilde (bireyselleştirilerek) yapılması gerektiğini belirtiyor.

    Vajinismusun nedeni yüksek bir oranla psikolojik…

    Cinsel kimliğin en hızlı oluştuğu 3-8 yaş arası dönem ‘Ödipal Dönem’ olarak bilinir. Bu dönemde gerek anne babadan gerekse çevreden alınan yanlış, eksik, abartılı cinsel mesajların öğrenilmesi sonucunda vajinismus oluşabilmekte ve farkına varılmaz ise ömür boyu kalıcı etkiler bırakabilmektedir.

    Geleneksel aile düzeni, katı ahlaki tabular, cinsellikle ilgili şehir efsaneleri, kızlık zarının korunması ile ilgili kız çocuklarının aşırı korkutulması, cinselliğin ayıp, günah, suçluluk ile özleştirilmesi, korumacı aile düzeni içinde iç disiplinin fazlaca gelişmesi en önemli nedenleri oluşturuyor. Diğer taraftan ilk gece ile ilgili abartılı bilgiler, ilk gecede ağrı, çok kanama, acı hissedileceğine dair önyargılar, hamile kalma korkusu, çocukluk döneminde taciz, tecavüze maruz kalma, ev içi şiddet, katı ebeveyn tutumu sonucu yaşanılan kötü tecrübe ve anılar da vajinismusun diğer psikolojik nedenleri arasında yer alıyor. Yapısal nedenler ise; kızlık zarının kalın, yüksek kenarlı, ara bölmeli, sert, elek şeklinde olması, kısa ve kör vajina gibi anatomik engeller, vajina içindeki ara bölmeler, vajinal girişte dokunmayla ağrı ve hassasiyet ile kendini gösteren “vulvar vestibulit sendrom”, leğen kemiği içindeki organların enfeksiyonları, vajinal girişteki bartholin bezlerinin kistleşmesi veya abseleşmesi ile vajinal enfeksiyonlar sayılabilir. Yapısal bir sorun cinsel ilişki problemine neden oluyorsa gerekli ilaç tedavileri veya basit cerrahi müdahaleler ile psikolojik tedavilere gerek kalmaksızın sorun giderilebilmektedir.

    Vajinismus Tedavisi için tekdüze bir tedavi programı yoktur

    Hera Klinik’ten Jinekolog ve Cinsel Terapist Dr. Süleyman ESERDAĞ; her vajinismus çifti için standart, tekdüze tedavi programının olamayacağının altını çizmektedir. Günümüzde en sık tercih edilen yöntemler arasında Bilişsel – Davranışsal Cinsel Terapiler ve hipnoz tedavileri gelmektedir. Çocukluk çağlarından itibaren süregelen yanlış bilgilerin yarattığı korkuları ortadan kaldırmak ve yerine doğru duyguların geliştirilmesi “Bilişsel Cinsel Terapi” ile sağlanmaktadır; bu, çiftlere ilk uygulanması gereken tedavi biçimidir. “Davranışsal Cinsel Terapi” ile ise kişilerin bireysel ve çift olarak kendilerini, cinselliklerini keşfetmeleri sağlanır. Davranışsal terapi kişinin kendi kendisi veya eşi ile yaptığı bir takım egzersizleri içerir. Bu egzersizlerin bazıları ayna egzersizi, masaj egzersizi, kegel egzersizi, nefes egzersizi ve dilatasyon egzersizleridir. Son yıllarda uygulanan hipnoz tedavileri de vajinismusta bilinçaltı korkuları yenmek, yüzleşmesinin sağlanması, iç görü kazandırılması, farkındalığın ve özgüvenin arttırılması ile rahatlamanın sağlanması amaçlanmaktadır. Uygulanan bireye ve çifte özgü doğru tedavi teknikleri ile çok kısa bir süre içinde, kalıcı bir sonuca ulaşabilmektedir.

    Vajinismus Nedir? Tecrübe ve deneyimlerimizle Vajinismusu yenelim yorumlar için tıklayın !

  • 21 Günde Göbek Eritme Diyeti

    21 Günde Göbek Eritme Diyeti

    Pek çoğumuzun vucudunda şikayet ettiği bölge belli ; göbek. Biraz kilo verdiniz ama göbeğiniz gitmiyorsa bu programı uygulayarak üç haftada özellikle göbek bel çevresinden incelebilirsiniz. Mekik: dizlerimiz bitişik ve ayaklarımız birbirine paralel şekilde iki elimizi enseye koyup hızlı hızlı sık sık hareketlerle karnınız acıyana kadar sabah ve akşam ellişer kez bu hareketi yapın.

    Sopalı Haraket: Bir sopayı ense kökümüze alıp iki elinizi üzerinden geçirin ayaklarımızı yere sağlam basıp bir kaç dakika süratli bir şekilde sağa ve sola doğru kalçadan yukarsınız hızlı bir şeklde döndürün.
    Bel Kasları için mekik: Bİr taraftaki kolunuzu bükülmüş olan diğer taraftaki dizinize doğru hafifçe seri hareketlerle yakınlaştırmaya çalışın bu hareketi bir kaç dakika yapın daha sonra diğer dize ve kola geçin.

    Göbek eritmek için haftanın tek günleri yapılacak diyet: Kalkar kalkmaz bir bardak ılık ballı limonlu su yarım tatlı kaşığı bal 10 damla limonla için…

    Ender saraç 21 günde göbek eritme diyeti

    Kahvaltı: 1 adet kabuklu yeşil elma 1 adet sert kivi 1 tablet deve dikeni hapı

    Ara öğün: 3 parmak taze dil peyniri

    Öğlen: 1 porsiyon ızgara ( tavuk derisiz) Veya az yağlı bir kase yoğurt bol rokalı limonlu yeşil salata taze soğanlı

    Ara Öğün: 3-4 adet yulaflı büsküvinin üzerine atarçıns serpin.

    Ara öğün : 1 adet yeşil elma Akşam: 4-5 kaşık zeytin yağlı fasulye veya ıspanak pazı ( az yağlı) 1 dilim tam buğday ekmeği yeşillik ağırlıklı limonlu mevsim salatası

    Gece: 1 bardak şekersiz tarçınlı light süt 3-4 fincan rezene yeşil çay . Mısır püskülü, kiraz, avakado yaprağı karışımından yapılan çayı için…

    Göbek eritmek için haftanın çift günleri yapılacak diyet: Sade müsli veya sade mısır gevreği veya tam buğday gevreği bir büyük bardak yağsız süt 1.5 tatlı kaşığı öğütülmüş keten tohumu taze meyve üzerine bol tarçın ve biraz zencefil Göbek eritme diyeti için Çay tarifi bir su bardağı çay için 2 adet avakado yaprağı 1 çay kaşığı yeşil çay küçük bir tutam kiraz sapı ve mısır püskülü 1 çay kaşığı rezene tohumu 1-2 dakika kaynatılacak ve 4-5 dakika demlenmesi beklenecek 7 şifalı madde içere preperatı sabah akşam yemeklerden 3-4 dakika önce yutup üstüne bol sıcak su için.

    İşte 7 Şifalı madde

    •Tere tohumu : Metabolizmayı canlandırır. Troidi tembel kişilerde verimli çalışmasına yardımcı olabilir.
    •Zencefil: Besinlerin iyi sindirilmesine yardımcı olur. Zayıflarken enfeksiyona yakalanma riskini azaltır. •Yeşil çay: Metabolizmayı hızlandırır. Kilo vermeye yardımcı olur.
    •Yeşil çay: Metabolizmayı hızlandırır. Kilo vermeye yardımcı olur.
    •Krom gtf: insülin faaliyetinin etkisini artırır. Pankreasın kan şekeri seviyesi dengelemesine yardımcı olur. Açlığın ve tatlı krizinin bastırılmasına faydalıdır.
    •CO-Enzyme Q10: Kalp damar sağlığı ve kanssere karşı korunmaya yardımcıdır.Kilo kaybında yaşanan halsizliğe karşı yardımcı olur.
    •L-Carnitine : Vucutta depolanmış yağların yakımını hızlandırır ve kasların performansını artırır.
    •Garcinia Cambogia : Küçük bir tropikal meyvedir. En büyük yararı midenin beyne gönderdiği doyma sinyalllerini daha kuvvetli gönderir. özellikle gerginlik ve stres altında fazla yiyen kişilerde iyi sonuçlar alınmıştır. Kalıcı kilo kaybınada yardımcı olur. Vucutta yağ yakımını artırarak kolestrol seviyelerinde düşürücü etki yapıyor. İştah baskılama özelliği vardır. Kromla birlikte kullanılırsa kan şekerini de dengeliyor.

    Dikkat : Şeker hastaları, hamileler, emzirenler ve demas sorunu olanlar kullanmamalı…
    Not :Doktorunuza başvurmadan bu diyeti yapmayınız !

    Ender Saraç Göbek Eritme Diyeti için tıklayın…
    8 Dakikalık Göbek Eritme Hareketleri için tıklayın…

  • İbrahim Saraçoğlu Göbek Eritme Kürü

    İbrahim Saraçoğlu Göbek Eritme Kürü

    Aç ya da tok karına içebilirsiniz. Bu karışımı her gün taze olarak hazırlayıp için, Daha fazla hazırlayarak buzdolabında saklamayın…

    Göbek Yağlarını Eritmek için Doğal Kür

    * 4 adet taze lahana yaprağı,
    * 1 demet taze maydanoz,
    * 1 adet sulu limon
    * Yarım litre su

    Göbek Eritme Kürü Hazırlanışı:

    Yarım litre klorsuz suyu kaynatın. Kaynayan suyun içine lahana yapraklarını atın. Lahana yapraklarını en az üç dakika kaynattıktan sonra maydanozları da ilave ederek yaklaşık üç dakika daha kaynatın.

    Karışımı ocaktan indirip soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra karışımı süzün İçine 1 limonun suyunu ekleyin.

    İbrahim Saraçoğlu Göbek Eritme Kürü nasıl kullanılır?

    Bu lahana suyundan günde 2 veya 3 kere içilmelisiniz. Aç ya datok karına içebilirsiniz. Bu karışımı her gün taze olarak hazırlayıp için, Daha fazla hazırlayarak buzdolabında saklamayın

    Karışımın içine kesinlikle tatlandırıcı katılmamalıdır.

    Göbek eritme kürünü sadece 3 hafta uygulayın…

  • Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dukan Diyeti Nasıl Yapılır? Dukan Diyetinde Neler Yenir?

    Dr. Pierre Dukan tarafından yaratılmış ve kendi adıyla anılan Dukan diyeti tüm dünyada ‘aç kalmadan zayıflama yöntemi’ olarak biliniyor…

    Dukan diyeti, aslında Atkins diyetinin temeli olan düşük karbonhidrat tüketimine dayanıyor; ancak bu yeni akım haftada altı gün istediğinizi yiyebileceğinizi söylüyor. Peki, nasıl işliyor? Dukan diyetinin dört aşamasına bir göz atalım.

    1- Hazırlık Aşaması: Bu ilk aşama, ne kadar kilo kaybetmek istediğinize bağlı olarak 1-10 gün arası sürüyor. Örneğin, 10-12 kg vermek isteyen birisi için bu süre bir hafta. Hazırlık döneminde herhangi bir kalori kısıtlaması yok; ancak beslenmeniz sadece yağsız proteinlerden oluşuyor ve hemen hemen hiç karbonhidrat alınmıyor. Yemeklerinizde ayrıca yağsız süt ürünleri ve zayıflamanın gizli silahı olarak adlandırılan yulaf kepeği var. Bu diyetin savunucuları günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeğinin içerdiği lifin sisteminizi temizlerken aynı zamanda sizi tok tuttuğu konusunda hemfikir.

    2- Hedef Aşaması: Bu aşamada, 1. aşamadaki gıdaları tüketmeye devam ediyorsunuz. Sadece, diyetinize iki günde bir nişastasız sebze ekleniyor. Bu aşama hedeflediğiniz kiloya ulaşıncaya kadar devam ediyor.

    3- Takviye Aşaması: Bu diyetin yaratıcısı Dr. Dukan bu aşama ile diyetinin benzerlerinden kendisini ayırdığını söylüyor. Takviye aşamasında diyetinize karbonhidrat eklenmeye başlanıyor. Haftada iki kere ‘kutlama öğünü’ diye adlandırılan istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz bir döneme giriliyor. Haftada bir gün, sadece yağsız protein tüketiliyor.

    4- Koruma ve Sabitleme Aşaması: Bu son aşama aşağıdaki üç kuralı yaşam biçiminiz haline getirmek üzerine kurulu.

    – Haftada bir gün sadece protein yeniyor. (Bu, her hafta aynı gün olmalı.)
    – Hayatınızın sonuna kadar günde 1,5 yemek kaşığı yulaf kepeği tüketiliyor.
    – Asla asansör ve yürüyen merdiven kullanılmıyor. Günde 20 dakika yürüyüş yapılıyor.

    Dukan diyetinin artılarına baktığımızda, uzun vadede size beslenmenizi nasıl yöneteceğiniz hakkında beceri geliştirme, meyve ve bazı karbonhidratları rahatça tüketme imkanı veriyor. Benim bu noktada size önerebileceğim temel değişiklik beyaz karbonhidratları tüketmemenizdir.

    Bizce, kilo vermenin en iyi yolu gıdaların dengeli tüketildiği sağlıklı bir beslenmedir. Sağlıklı bir kiloyu korumanın aylık besin miktarlarını hesaplamaktan daha önemli olduğuna inanıyoruz. Eğer dünyaca ünlü Dukan diyetini deneyecekseniz, aşamalar arasında kilo alıp verirken oluşabilecek yo-yo etkisine dikkat edin !

    Dr. Pierre Dukan diyeti ile zayıflama Fransa’nın en ünlü beslenme uzmanlarından biri olan Dr. Pierre Dukan’ın kaleme aldığı kitapta egzersiz yapmadan yüksek miktarda protein tüketerek kilo verilebileceği söyleniyor. Dr. Dukan’ın Protal (proteins alternatives) diyeti meşhur Atkins, South Beach ve 70’li yıllarda popüler olan protein diyetlerine benziyor. Sınırsız protein tüketip aç kalmadığınız ve az miktarda yağ kullandığınız için vücut mevcut yağ depolarını harcamaya başlıyor.

    Dukan Diyetinde sınırsız et yiyebilirsiniz…

    Diyetin ilk aşaması saldırı… Beş gün yapılması önerilen diyetin bu aşamasında sadece protein var. Dana ve sığır eti biftek, fileto, kıyma olarak tüketilebiliyor. En fazla yüzde 10 yağ içeren et yapışmayan bir tavada, fırında ya da ızgarada pişirilebiliyor. Tavuk ya da hindi eti de diyete uygun. Dr. Dukan kitabında hindi fümenin, tavuğun göğüs etinin rahatlıkla yenilebileceğini söylüyor. Tüm deniz ürünleri ve balıklar da diyete uygun gıdalar arasında yer alıyor. Buharda pişirilmiş, ızgara ya da tütsülenmiş her türlü deniz ürününü yiyebilirsiniz ancak yağlı ve konserve olanlardan uzak durmanız gerekiyor. Yumurta 3-4 adeti geçmemek şartıyla, yağsız süt, yoğurt veya peyniri ise istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.

    Saldırı aşamasında dikkat etmeniz gereken en önemli şeylerden biri de bol bol su içmek. Günde en az iki litre su vücudu protein atıklarından temizlemek açısından önem taşıyor. “Et, tavuk, balık tatsız tuzsuz olur, yenmez” diyorsanız bu diyette her türlü baharat, sirke, maydanoz, soğan, sarımsak serbest. Acıktığınız zaman bu saydığımız gıdaları sınırsız olarak tüketebiliyorsunuz. Dr. Dukan protein içeren gıdaların iştahı azalttığını ve 3-4 gün protein tüketildiğinde açlık hissinin neredeyse yok olduğunu belirtiyor.

    Bir de yapmamanız gerekenler var tabii: Yoğun egzersiz (ilk üç gün yorgun olabilirsiniz), öğün atlamak, ketçap ya da mayonez gibi yağ ve şeker içeren soslar tüketmek… Bu aşama hiçbir özür, sapma, duraklama kabul etmiyor. Yani “Biraz ara vereyim, şu tatlıdan bir kaşık alayım” deme şansınız yok.

    KİLO KAYBI ZAYIFLAMA DİYET

    Beş günlük saldırı aşamasını geçtikten sonra şimdi asıl kilo vereceğiniz bölüme geliyorsunuz. Bu aşamada haftada 2-3 kilo verebilmenin mümkün olduğu iddia ediliyor. Mönünüzde ise birinci aşamadakı proteinlere ek olarak çiğ ya da pişmiş olarak sebze tüketebiliyorsunuz. Örneğin domates, salatalık, brokoli, ıspanak, pırasa, lahana, kereviz, mantar, patlıcan, biber, havuç, her türlü yeşillik… Ancak nişasta içeren patates, pirinç, mısır, bezelye, fasulye, mercimek gibi gıdalar tamamen yasak. Sebzelerin de tıpkı etlerde olduğu gibi mutlaka yağsız pişirmeniz gerekiyor.

    HAFTADA 1 GÜN PROTEİN

    Aradan haftalar geçti, sonunda bütün fazlalıklarınızdan kurtuldunuz. Bu durumda diyetiniz sona erdi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü şimdi koruma aşaması başlıyor. Bu aşamanın ne kadar süreceğini ise kaybettiğiniz kilo x 4,5 formülüyle buluyorsunuz. Örneğin 15 kilo verdiyseniz 67 gün koruma diyeti yapmanız gerekiyor. Neler yiyebileceğinize gelirsek… Her gün sınırsız et, tavuk, deniz ürünleri, yağsız süt, yoğurt, peynir ve yumurta… Haftada altı gün; bir porsiyon meyve (muz, üzüm, kiraz hariç her türlü meyve), iki dilim kepekli ekmek, 40 gram normal peynir, kilo verme aşamasındaki sebzeler… Haftada iki kez birer porsiyon nişastalı gıdalar (patates, makarna vs), kuzu eti, tatlı… Bu aşamayı da geçtikten sonra artık yapmanız gereken tek şey var: Normal hayatınıza devam ederken haftada bir gün saf protein diyeti yapmak…

    Dukan Diet is a fast weight loss, low hunger diet

    I wonder how many people started their new diet today? And how many of those people started The Dukan Diet? Well, a lot more than last year that’s for sure! Of course, January 1st 2011 was a Saturday, but with hangovers to nurse, the shops closing early, and loads of food still left in the house, I wonder how many people thought “Saturday’s a weird day to begin a diet – I’ll go on the Dukan diet first thing Monday!”

    Starting any diet can be a time of mixed feelings. On the one hand we are hopeful that the diet will work and that at some point (in the not too far off future) we will be the size we’d like to be. But on the other hand, we’re worried that the diet won’t work, or that we won’t be able to stick it out. The Dukan diet is a diet of motivation. it has been designed to help you stick to it and to lose weight fast.

    First of all, The Dukan diet is actually four diets rather that one. For each stage of the weight loss process, there is a stage of the Dukan diet that is suited for your specific weight loss needs.

    The Attack Phase

    This stage lasts 2-7 days depending on your weight loss needs and you will see two things happen. Firstly, you will lose noticable amounts of weight and secondly you will notice your appetite for fatty and sugary foods disappearing. The most vulnerable time for giving up a diet is right at the beginning when you have relatively little to lose. Because you have actually lost weight in the first week you really do feel like you will throw away what you’ve already achieved if you give up now and start again next week.

    The Cruise phase

    This is the main weight loss stage of the Dukan diet. You will be on this stage until you reach your ideal weight. During the cruise phase you have a wider menu option, will still be losing noticable weight and hunger pangs and food cravings will be minimal.

    The Consolidation phase

    The worst thing about a diet is not usually losing the weight but actually trying to keep it off once you’ve reached your weight loss goal. This phase is designed to make sure you don’t quickly put back on all the weight you’ve lost. You can eat 2 meals a week of whatever you like to celebrate your weight loss achievement.

    The Stabilization phase

    This final stage is all about returning back to a regular eating habit but without putting weight back on. You can eat want to you like as long as you follow 3 simple rules.

    If you fancy giving the Dukan diet a try you can find all the information you need from The Dukan Diet book, written by Dr. Pierre Dukan, as well as on this site. You can see the foods I ate, the weight I lost, and how I got on with my time on The Dukan diet

    Dukan diyeti, hayatımıza “Fransız kadınlarının zayıf kalmalarını sağlayan diyet” olarak girdi. Çünkü aklımızda hep şu soru vardı.

    Kruvasan, peynir ve şarap memleketi Fransa’da nasıl oluyor da bütün kadınlar düzgün bir fiziğe sahip olarak kalabiliyorlar.

    Son zamanlarda kitabıyla ortalığı kasıp kavuran beslenme uzmanı pierre dukanın kendi adıyla lanse edilen dukan diyetine müteşekkir olduklarını biliyoruz artık Fransız kadınların. Dukan diyeti bundan tam 10 yıl önce Fransız damak tadıyla tanıştırıldı. Ve 1,5 milyon Fransız kadın bu diyete bağlı kaldı.

    Peki nedir bu Dukan diyeti?
    Karbonhidrat sevenler, üzgünüz ama bu bir protein diyeti! Yağsız proteinleri, süt ürünlerini, balık ve kümes hayvan etini içeriyor.

    Diyetin ilk aşaması

    Diyetin ilk aşaması oldukça keskin. Sadece et, balık, yumurta ve yağsız süt ürünlerini tüketiyorsunuz. Bu aşama, ilk 10 günü içeriyor. İlk beş gün içinde 3 kilo vermeniz bekleniyor.

    Bu saf protein aşamasında ağız kuruluğu ve ağız kokusu sorunu yaşayabilirsiniz. Ancak her iki durum da kilo veriyor olduğunuzun işareti. Bu durumun üstesinden gelmek için daha çok su içmenizi öneriyor Dukan. İlk dört günden sonra kabızlık sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Bu sorunun üstesinden gelmek için de yulaf kepeğinize bir çorba kaşığı buğday eklemeniz gerekiyor.

    Bu aşamada listedeki her şeyden özgürce yeme hakkınız var. Diyetin sloganı: “İstediğin kadar ve istediğin zaman ye!” Kulağa hoş geliyor, değil mi?

    Dukan diyetinin aşamaları

    1. aşama: İlk 10 gün sadece protein yiyorsunuz. (Et, balık ve yağsız süt ürünleri)

    2. aşama: Sırasıyla “sebze ve protein günleri” ve sadece “protein günleri”. Sebzeli günlerde sınırsız sebze yiyebiliyorsunuz.

    3. aşama: Her gün protein ve sebze günü. Fakat bir miktar meyve, iki dilim ekmek ve peynir yiyebiliyorsunuz her gün. Ayrıca haftanın 1-2 günü karbonhidratlı yiyecek tüketebiliyorsunuz (makarna ve pilav). Haftada iki kez ‘kutlama öğünü’ kapsamında istediğiniz her şeyi yiyebiliyorsunuz.

    4. aşama: Bu aşamada ne seviyorsanız herhangi bir sınırlama olmadan ve kendinizi suçlu hissetmeden yiyebiliyorsunuz. Ancak kural şu: Her perşembe sadece protein günü. Daima!

    Protein aşamasının kurallar listesi

    1. Sığır ve dana eti, hatta tavşan eti yiyebilirsiniz ama kuz eti yasak. Tabii etin yağlı kısımlarını yememeye özen göstermelisiniz. Eti ızgarada, fırında pişirilmiş ya da haşlanmış olarak yiyebilirsiniz. Tabii sıvı yağ, tereyağı ve herhangi bir krema ya da sos eklemeden. Yağsız kızartma yolunu da seçebilirsiniz. Bunun için tavanın yüzeyini çok az sıvı yağ ile ovalayın ve eti kızartın. Kıymayı yumurta, gebre otu ve baharatlar ile karıştırıp köfte halinde de tüketebilirsiniz.

    2. Tavuk ve hindi eti yiyebilirsiniz. Tabii yemeden önce derisini soymak şartıyla. Ve kanatları dışında kalan kısımlarını tüketmelisiniz.

    3. Az yağlı ya da yağsız jambon tüketebilirsiniz. Şarküteri ürünleri, pişmiş ya da tütsülenmiş jambon yemeyin, çünkü bu şekilde çok yağlıdırlar.

    4. Sığır eti, dana eti ve tavuk ciğeri yiyebilirsiniz.

    5. Bütün balıkları; taze, dondurulmuş, tütsülenmiş, konserve, kurutulmuş halde yiyebilirsiniz. Ancak yağda ya da herhangi bir yağlı krema ile pişirilmemiş olarak.

    6. Tüm kabuklu deniz hayvanlarını tüketebilirsiniz.

    7. Günde iki yumurtadan daha fazlasını yiyebilirsiniz. Eğer yüksek kolesterol sorununuz varsa, hafta üç ya da dört yumurta sarısını tüketebilirsiniz. Yumurtanın beyazı yasak!

    8. Yağsız süt ürünleri; yoğurt, süzme peynir, yağsız süt tüketebilisiniz. Sade yoğurt ya da hindistan cevizi, vanilya, limon ile tatlandırılmış yoğurt sınırsız! Fakat yağsız yoğurt ya da meyveli yoğurdu günde iki kere ile sınırlandırmalısınız.

    9. Tatlandırıcılar, sirke, baharatlar, şifalı otlar, sarımsak, soğan, salatalık, limon suyu (sadece yiyeceklerin üzerinde, içecek olarak değil), hardal, tuz (ölçülü miktarda), ölçülü miktarda şekersiz doğal ketçap, şekersiz sakız yasak değil.

    Ek kurallar
    – Günde 1,5 litre su içmelisiniz. Bu, midenizde doluluk hissetmenize yardımcı olur. Çay, kahve ve diyet içecekleri de tüketebilirsiniz.

    – Günde 1,5 çorba kaşığı yulaf kepeği (örneğin, yoğurdun üstünde ya da pankekin içinde) tüketmelisiniz.

    – Her gün 20 dakika hızlı bir şekilde yürümelisiniz.

    – Tüm sıvı yağlardan ve tereyağından sakınmanız gerekiyor.

    Sebze diyeti
    Haftanın iki günü (pazartesi ve perşembeleri)salt protein günleri, diğer günleri de sebze ile kombinlenmiş protein günleri olarak belirleyebilirsiniz!

    Et ya da balıkla birlikte yiyebileceğiniz; çiğ, buharda pişmiş, haşlanmış ya da folyo ile fırında pişirilmiş sebzeler şunlar: enginar, kuşkonmaz, patlıcan, brokoli, lahana, kereviz, kabak, radika, rezene, salatalık, mantar, balkabağı, marul, turp, kuzukulağı, soya fasulyesi, ıspanak, domates.

    Tüm bu sebzeleri istediğiniz kadar ve istediğiniz zaman yiyebilirsiniz. Ancak eğer hızla kilo vermek istiyorsanız bu yiyecekleri tamamen boş mideye değil, acıkmanıza az bir zaman kala tüketin ki daha az yeme ihtiyacı duyun.

    Dikkat!
    Havuç ve pancar da bu listeye dahil. Ancak bunlar karbonhidrat içerdiklerinden, her öğün tüketmekten kaçının. Diyetinizde patates, pirinç, mısır, fasulye ve mercimek gibi diğer karbonhidrat içeren gıdalardan da uzak durun.

    Tipik sebze ve protein günü diyeti:
    Kahvaltı: Kahve (yağsız süt ve tatlandırıcı ile) ya da çay (tatlandırıcı ile),225 gram kadar yağsız peynir ya da yoğurt, bir dilim hindi eti, tavuk ya da jambon, bir adet haşlanmış yumurta.

    Ara öğün: Bir küçük yoğurt ya da 115 gram kadar yağsız peynir.

    Öğle: Mantar, ton balığı, kremalı kahve.
    Ara öğün: Bir dilim jambon ya da somon balığı, yulaf kepeği ile yapılmış pankek (2 çorba kaşığı yulaf kepeği eklemek yeterli).
    Akşam: Kabak çorbası, sığır eti kebabı, süt ve yumurtadan yapılmış muhallebi gibi bir tatlı.

    Dukan Diyeti Deneyimlerimiz diyet hakkında yorumları görebilirsiniz…