Etiket: iştahın azalması

  • Düşünce Gücü İle Zayıflama (NLP)

    Düşünce Gücü İle Zayıflama (NLP)

    Düşünce gücü ile zayıflama daha çok Abd’de yapılmaktadır. Ayrıntıları sizler için araştırdık…

    ABD’de yaygınlaşan NLP Diyetsiz Zayıflama Programı, beynimizi kullanarak düşünce gücü ile kilolarımızdan kurtulmamızı sağlar. Diyet bazı kısıtlamalar getirdiği için, (mesela karbonhidrat, protein gibi…) verilen kilolar tekrar alınıyor. NLP’de kişiler düşüncelerini yönlendirdikleri sürece kilolarını kontrol altında tutabilmektedir.

    Düşünce gücü ile zayıflama yönteminde en önemli terapi ”Nefes Terapisi”dir. Araştırmalar sonucunda kilolu insanların yanlış nefes aldıkları görülmektedir. 1 dakika içinde alınan nefes sayısı yediyi geçiyorsa nefes probleminizin olduğunu gösterir. Düzgün nefes almak kilo vermenin anahtarıdır. Şişman insanların metabolizması yavaş çalışır ve vücut aldığı yağı yakamaz. Kilolu kişilerin vücutlarında fazla yağ olduğundan vücudun fazla hidrojen ve oksijen ihtiyacı vardır. Bu da demek oluyor ki daha fazla nefes alıp vermemiz gerekir. Çünkü oksijen hidrojenle beraber suya ve enerjiye dönüşür. Koşarken daha çok yağ yakmamızın sebebi de budur. Daha fazla nefes aldığımız için vücudumuza daha çok oksijen girer. Bu şekilde daha çok yağ yakarak kilo veririz.

    Düşünce gücü zayıflamada nefes alma alıştırmalarının yanı sıra beş duyu organlarımızı da çalıştırmamız gerekir. Kendinizi gizli şişman olarak görürseniz bu şişmanlama olasılığını artıracaktır. Hep aynı kiloya gelme korkusunu taşıyacaksınız. Halbuki kendinizi hep inmek istediğiniz kiloya inmiş olarak tasavvur edin. Bu halinizde vücudunuzun, yüzünüzün nasıl göründüğünü düşünün. Kendinizi hep zayıf olarak hayal edin. O zaman beyniniz tarafından zayıf görüntünüz beş duyu organlarınıza resmedilecektir. Beyin de tokluk-açlık duygunuzu ona göre hazırlayacak ve otomatik olarak düşünce gücünüzle az yemek yiyeceksiniz.

    NLP yöntemini uygularken kendinize hep şevkatli ve daha sevgi oldu davranın. Yani kendi kendiniz sürekli motive edin. Mesela bir çikolata yediğinizde kendinize iradesiz demeyin. Çünkü tersi bir şekilde kendinizi azarlarsanız bu sizde suçluluk duygusu yaratarak daha çok yemenize neden olur.

    Zihin Gücüyle Zayıflama Nedir? Düşünce Gücü İle Zayıflanır Mı? Tıklayın !

  • İştahınızı kesecek mucizevi besinler

    İştahınızı kesecek mucizevi besinler

    Yedikçe kilo verdiren besin henüz bulunmadı ama en azından iştah kapatanlar biliniyor. İşte süper besinler;Diyet yaparken birçok kişinin aklına takılan başlıca sorular iştahını nasıl yeneceği ve metabolizmasını nasıl hızlandıracağına dairdir. Herkes daha hızlı kilo verdiren süper besinlerin peşinden koşar. Aslında daha hızlı kilo verdiren süper bir besin yoktur. Fakat bazı besinlerin iştah ve metabolizma üzerinde etkisi olduğu doğrudur.

    İŞTAH KAPATAN MUCİZE BESİNLER

    Yumurta: Örnek protein kaynağı olan yumurtanın tokluk süresini uzattığına dair bilimsel veriler vardır. Sabah kahvaltılarında bir adet haşlanmış yumurta tüketerek tokluk sürenizi uzatabilirsiniz.

    Kırmızı acı biber: Acı biberin içerdiği kapsaisin adlı maddenin metabolik hızı arttırabileceği bilimsel çalışmalar ile saptanmıştır. Yemeklerinize ve salatalarınıza katacağınız bir miktar acı kırmızıbiber ile bedeninize canlılık, menülerinize lezzet ekleyebilirsiniz. Ayrıca kapsaisin adlı maddenin iştahı azalttığına dair bilimsel verilerde bulunmaktadır.

    Yeşil çay: Güçlü antioksidan etkisi ile bedenimizi zehirli maddelerden temizlemesinin yanı sıra, yeşil çay içerdiği bileşikler ile metabolik hızı da arttırmaktadır. Günde 1-2 fincan yeşil çay tüketerek metabolizmanızı enerjik hale getirebilir aynı zamanda bedenimize dost antioksidanları da alabilirsiniz.

    Badem: Yağlı kuruyemişlerden olan badem birçok vitamin, mineral ve posadan zengindir. Bunun yanı sıra kalp sağlığını koruyan omega-3 yağ asitlerini de içerir. Yapılan son bilimsel araştırmalar, beslenme programında yeterli miktarda (aşırı değil) badem bulunan kadınların, badem tüketmeyen kadınlara göre daha kolay kilo verdiğini göstermiştir.

    Sirke: Salatalarınıza ekleyeceğiniz sirke tokluk sürenizi uzatabilir. Yapılan bilimsel çalışmalar, sirkenin içinde bulunan asetik asidin sindirim hızını yavaşlattığını ortaya koymuştur. Böylece kan şekeriniz daha dengeli yükselir ve daha uzun süre kendinizi tok hissedersiniz.

    Tarçın: İşte başka bir iştah azaltıcı Tarçın üzerinde yapılan çalışmaların sonucunda, tarçının özellikle şeker hastalarında kan şekeri dengeleyici bir etkisi olduğunu ortaya koymaktadır. Şeker hastasıysanız ve diyet yapıyorsanız hem daha uzun süre tok hissetmek hem de kan şekerinizi dengelemeye yardımcı olmak adına günde ¼ – ½ çay kaşığı kadar tarçın ile menülerinizi süslemeyi deneyebilirsiniz.

    Zeytinyağı: Günlük yağ gereksinmesinin bir kısmı tekli doymamış yağ asitlerinden karşılandığında yani zeytinyağı tüketimi yeterli olduğunda metabolizmanın desteklendiği ve kilo vermenin kolaylaştığı bilimsel çalışmalar ile gösterilmiştir.

    Salata: Öğünlere koca bir kâse salata ile başlamak veya öğün içerisinde bolca salata tüketmek öğünde alınan kaloriyi azaltabilir. Sebzeler yüksek posa yoğunlukları ile midede yer tutarak daha çabuk doymamıza yardımcı olurlar. Ayrıca zayıflama diyetlerinde görülebilecek bir sorun olan kabızlığında çözümünde önem taşırlar.

    Etli, Sütlü veya Yumurtalı Çorba: Çorbalar öğünde daha az enerji tüketmek için farklı bir yoldur. Su içerikleri nedeni ile midede oluşturdukları basınç nedeni ile daha kısa sürede doymamızı sağlarlar. İlginç bir bilimsel veri de, protein içeriği yüksek çorbaların gün boyunca enerji alımını azaltmada diyet yapanlara yardımcı olmasıdır.

    Peynir: İçeriğinde yer alan proteinler iştahı baskılamakta yardımcı olur. Bunun dışında yüksek kalsiyum içeriği nedeni ile de zayıflamaya yardımcı etkisi olabilir. Yapılan bilimsel çalışmalar yetersiz kalsiyum tüketiminin kilo vermeyi zorlaştırdığını ortaya koymuştur.

  • Anoreksiya Nervoza Hastalığı Nedir

    Anoreksiya Nervoza Hastalığı Nedir

    Anoreksiya Nervoza bir psikolojik hastalıktır. Genelde genç yaştaki ve zayıflama tutkunu bayanlardan görülen Anoreksiya Nervoza hastalığı tedavi edilmemesi durumunda ölümle sonuçlanabilir. Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalananlar yemek yemezler, uyku sorunları vardır ve bunlara rağmen sürekli enerjik dururlar. Bu durum metabolizmanın çalışmasını tamamıyla etkileyen bir durumdur. Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalanan bir kaşı istediği kadar zayıf ve ideal kiloda olsun mevcut kilosunu asla kabul etmez ve sürekli zayıflamak ister. Bir deri bir kemik dahi kalsa bu kilosunun hala çok olduğunu düşünür ve bu duruma kendini inandırır. Eğer sizlerinde bu tarz sorunlarınız varsa hiç vakit kaybetmeden uzman bir doktorla görüşünüz. Hepinize sağlık kokan uzun bir yaşam dileriz.

    Anoreksiya Nervoza Belirtileri Nelerdir

    Anoreksiya Nervoza hastalığına yakalananlarda görülen başlıca belirtileri siz değerli takipçilerimizle paylaşmak istiyoruz. Bu belirtileri kendinizde de gözlemliyorsanız en kısa zaman içerisinde uzman bir doktora görününüz.

    Anoreksiya Nervoza Hastalık Belirtileri ;

    – Aşırı derecede ve fiziki olarak da kendisini gösteren kilo kayıpları yaşanır.
    – Kişi içine kapanık hale gelir ve sosyal çevresinden kopar.
    – Kendisini spora verir ve hiç yorulmuyormuş gibi egzersiz yapar.
    – Şişmanlamaktan korkar ve bu bir psikolojik sorun haline gelir.
    – Kişi aşırı derecede yorgunluk çeker ama bunu belli etmemeye çalışır.
    – Kişi sürekli üşür
    – Kendisini herkül gibi güçlü zanneder fakat kaslarda güçsüzlük görülür.
    – Yemek yememek için sürekli bahane bulur ve bu bahanelere kendisini inandırır.
    – Kişi çok zayıftır fakat sürekli çok şişmanladım der.
    – Başkaları için yemek pişirir ama kendisi asla yemez.
    – Kişi yemek yediği için utanır ve kendisini suçlu hisseder.
    – Bu hastalığa yakalanan kişi bayansa düzensiz adet görür.
    – Ten rengi beyazlaşır ve soluk bir hal alır.
    Hepinize sağlık kokan uzun bir yaşam dileriz. Bu belirtiler sizde varsa en kısa zaman içerisinde uzman bir doktora görününüz.

    “Eğer hastalık tedavi edilmezse kansızlık, vücut sıvı ve elektrolit dengesizlikleri, saç dökülmesi, kemik erimesi, bağırsak tıkanması, kalp hastalıkları, böbrek yetmezliği ve sonuçta ölüm görülebilir. Unutmayalım ki A.N. psikiyatrinin tek ölümcül hastalığıdır. Bu hastalığa tutulan her 100 hastadan 5’i ne yazık ki kaybedilmektedir.”