Etiket: infertilite tedavisi

  • Hangi Kısırlık Vakasına Hangi Tedavi Uygulanmalı?

    Hangi Kısırlık Vakasına Hangi Tedavi Uygulanmalı?

    Kısırlık duygusal sağlığınız üzerinde büyük bir yük oluşturabilir ancak kısırsanız ve bebek sahibi olmayı umuyorsanız umutlanmanız için pek çok seçenek var. Bilim gelişmeye devam ediyor, tedavi seçenekleri daha iyi hale geliyorlar ve daha fazla bebek her sene aşağıdaki listede bulunan tekniklerden bir tanesi kullanılarak doğuyor. Hatta kısırlık yaşayan çiftlerin yarısından fazlası tedaviden sonra hamile kalabiliyor ve bunda tüp bebek gibi yüksek teknolojili ve pahalı tedaviler de dahil değil.

    Hangi Kısırlık Vakasına Hangi Tedavi Uygulanmalı?

    Hangi tekniğe ihtiyaç duyacağınız kısırlık sebebinize ciddi anlamda bağlı. Ne kadar masrafı olacağı da nerede yaşadığınız gibi bazı faktörlere göre değişebiliyor.

    Doğurganlık Hapları

    dogurganlik_haplari_nelerdir.jpg

    Nasıl çalışır: Enjeksiyon veya hap formunda alınan bu ilaçlar yumurta üretimini arttırmak için ovülasyonu başlatan hormonlar salgılarlar ve rahmi embriyo yerleşimine daha uygun hale getirirler.

    Kimler için iyi: Düzenli olarak yumurtlamayan kadınlar ve sperm kalitesi düşük eşlerin olduğu vakalarda. Eğer hasarlı veya tıkanmış fallop tüpleri ile endometriyoz kaynaklı skarlaşma varsa kaçının.

    Başarı oranları: Hapları alan ve yumurtlayan kadınların %40-45’i hamile kalıyor, iğne olanlarda ise %50’ye kadar başarı oranları mevcut.

    Artıları: Bu ilaçlar genelde kısırlık tedavisinde ilk seçenektirler çünkü maliyetleri düşüktür ve kullanılmaları kolaydır.

    Eksileri: Şişkinlik, baş ağrıları, sıcak basması ve bulantılar. Yan etkiler iğnelerde daha kötüdürler ve çoklu doğum, erken doğum ve büyük ovaryen kistlerin oluşumu ortaya çıkabilir.

    Suni Döllenme

     

    sunni_dollenme.jpg

     

    Nasıl çalışır: Özel olarak hazırlanmış sperm, ince, esnek bir alet vasıtasıyla doğrudan rahme yerleştirilir ve en yaygın doğurganlık yöntemidir. Eğer bu yöntemi seçerseniz doktorunuz doğurganlık haplarını da alarak döllenme şansınızı arttırmanızı isteyebilir.

    Kimler için iyi: Erkeğin spermlerinin hareketleri yavaşsa veya kalite düşükse, ayrıca sperm adedi düşükse iyidir. Partnerinin spermlerine karşı antikorlar üreten kadınlar veya vajina sıvısı çok yoğun, asidik veya yetersiz olduğundan spermlerin yumurtaya ulaşmakta zorlandıkları kadınlarda da kullanılır.

    Başarı oranları: Kadının yaşına ve erkeğin sperminin kalitesine bağlı ancak genel olarak her denemede %15-20 başarı oranı mevcut, 6 denemeden sonra %60-70 civarında başarı oranı yakalanıyor.

    Artıları: Doktorun ofisinde yapılabilecek basit bir prosedür.

    Eksileri: Doğurganlık haplarının muhtemel yan etkilerine bağlı olarak çoklu doğuma sebep olabilir.

    Tüp Bebek Tedavisi

    tup_bebek_tedavisi_kisirlik.jpg

     

    Nasıl çalışır: Çok adımlı bir işlemdir ve bu süreçte yumurtalarınız toplanır, laboratuvarda spermle döllenirler. Embriyolar geliştikleri zaman bir veya iki tanesi rahme implante edilirler, geri kalanı ise depolanır.

    Kimler için iyi: Endometriyoz skarları, tıkalı veya ağır hasarlı fallop tüpleri olan kadınlar ile yaşı ilerlemiş olanlar. Ayrıca açıklanamaz kısırlık sahibi çiftler ile çok düşük sperm kalitesine sahip erkeğin olduğu vakalarda.

    Başarı oranları: Yaşa göre değişir. Yaşı 35’in altındaki kadınların %41’i, 35-37 yaş aralığındakilerin %32’si, 38-40 yaş aralığındakilerin ise %23’ü hamile kalır.

    Artıları: Ciddi doğurganlık problemleri olan çiftler ebeveyn olabilirler.

    Eksileri: Tedavi maliyetli ve fiziksel olarak yorucudur. Ayrıca her denemeden önce bir doğurganlık ilacı kullanımı gerektirebilir.

    Taşıyıcı Annelik

     

    tasiciyi_anne.jpg

     

    Nasıl çalışır: Taşıyıcı anne, bebeği başka bir kadın için taşır. Yapay döllenme ile taşıyıcı anne hamile kalır, bu sırada babanın spermi veya tüp bebek tedavisi gibi çiftin embriyosu kullanılır.

    Kimler için iyidir: Hastalık, histerektomi veya kısırlık nedeniyle bebek taşıyamayan anneler. Nadiren de olsa iki partner de kısırsa kullanılabilir.

    Başarı oranları: Yumurta ve sperm kalitesine bağlı. Ortalama olarak canlı doğum oranı deneme başına %5-%30 civarında.

    Artıları: Doğurganlık problemi olan çiftler hamilelik elde edebilirler.

    Eksileri: Maliyetler yüksek. Çiftler hamilelik yokmuş gibi hissedebilirler. Ayrıca pek çok yasal yükümlülük ile uğraşmak zorunda kalırlar.

    Üreme Sistemi Ameliyatı

    ureme_sistemi_Ameliyati.jpg

    Nasıl çalışır: Ameliyat ile anatomik bozukluklar, skarlar ve tıkanmalar hem erkek hem de kadında tedavi edilirler.

    Kimler için iyidir: hastalık veya anormallik tanısı alan çiftler.

    Başarı oranları: Rahatsızlığa ve ağırlığına, ayrıca yaşa bağlı. Bir çalışmada endometriyoz için laparoskopik tedavi gören kadınların, bu tedaviyi almayanlara göre iki kat daha fazla hamilelik oranları yakaladıkları görülmüş.

    Artıları: Hastalıkla bağlantılı ağrı ve rahatsızlıkları gözardı edersek, hamilelik ihtimalini arttırabilir.

    Eksileri: Bazı ameliyatlar diğerlerinden daha kapsamlıdır ve bu da riski, maliyeti ve istirahat sürecini uzatır.

    Gamet İntrafallopian Transfer

    Nasıl çalışır: Kadından yumurtalar toplanır, bunlar erkeğin spermlerinin bulunduğu petri kabında karıştırılırlar ve sonra direkt olarak döllenmenin olacağı fallop tüplerine aktarılırlar.

    Kimler için iyidir: Kadının en az bir fallop tüpünün çalıştığı vakalarda veya erkekte az sperm adedi ile zayıf hareketlilik olduğu zaman. Ayrıca dini ve ahlaki sebeplerden dolayı tüp bebek tedavisini reddedenler ile açıklanamayan kısırlığı olanlar.

    Başarı oranları: Bir denemede %25-30 oranında hamilelik yakalanıyor, genç, sağlıklı kadınların başarı ihtimali daha fazla.

    Artıları: Doğal bir ortamda döllenmenin gerçekleşmesini sağlar.

    Eksileri: Döllenmenin olduğuna dair hemen bir onay gelmez. Tüp bebek tedavisinden daha karmaşıktır çünkü tüplere yumurta ile spermin yerleştirilmesi için laparoskopi gerekir. Birden fazla yumurta kullanılırsa ki genelde olur, çoklu doğum riski normalden yüksektir.

    Zigot İntrafallopian Transfer

    Nasıl çalışır: Tüp bebek tedavisi gibidir ancak bu durumda embriyo rahme değil fallop tüplerine aktarılır.

    Kimler için iyidir: Açıklanamayan kısırlık sahibi çiftler veya erkekte düşük sperm adedi olan vakalarda. Kadının en azından bir tüpünün açık olması veya yumurtlama problemleri olması gerekli.

    Başarı oranı: Çoğu yardımcı üreme tekniğinde olduğu gibi yaşa ve sağlığa bağlı. Genel olarak deneme yapanların %36’sı hamile kalırken, %29’u doğum yapıyor.

    Artıları: Yumurta-sperm karışımının döllenmesi, fallop tüplerine yerleştirilmeden önce bilinir. Bu nedenle daha az yumurta kullanılabilir ve bu da çoklu doğum riskini azaltır.

    Eksileri: Laparoskop kullanıldığı için müdahaleci bir operasyondur ve bu da diğer tedavilere göre risk ve maliyetleri artırır. Bu yöntem ve gamet intrafallopian transfer yöntemi nadiren kullanılır.

    Kaynak: Prof. Dr. Bülent Tıraş

    Tüp Bebek Nedir? Tüp Bebek Tedavisi Nasıl Yapılır? Tıklayın !

    Erkek kısırlığında hangi tedavi yöntemleri mevcuttur? Tıklayın !

    Hangi Yumurtalık Kistleri Kısırlığa Sebep Olur? Tıklayın !

  • Vitamin veya Gıda Desteği İnfertiliteyi Artırır mı?

    Vitamin veya Gıda Desteği İnfertiliteyi Artırır mı?

    Vitamin veya Gıda Desteği İnfertiliteyi Artırır mı?

    Çocuk sahibi olmakta zorlanan kişiler geçmişten günümüze şifayı doğada aramış, aramaya devam etmektedir. Kullanılan vitaminlerin özellikle antioksidan olarak kabul edilen A-C-E vitaminlerinin fertiliteyi artırıcı etkisi konusunda araştırmalar yapıldı. Peki sonuç ne çıktı?

    Doç.Dr. Ulun Uluğ

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

    Bazı gıdalarda vitamin oranlarının fazla olması kişide genel bir iyilik hali yaratır. Bu da kişinin hem öz güveninin artmasına hem de bazı durumlarda çocuk sahibi olmanın tamamıyla zamana bağlı olması nedeniyle başarılı gibi görünür.

    Cinsel Performans ile Çocuk Sahibi Olmak Doğru Orantılı mı?

    Özellikle erkeklerdeki bu tip gıda takviyeleri cinsel fonksiyonlar üzerinde artış yapmaktadır. Ancak unutmamak gerekir ki cinsel performans ile çocuk sahibi olmak arasında %100 oran yoktur. İnsanlarda cinsel dürtülere yol açan endokrin sistem ile sperm veya yumurta üretmesine yol açan endokrin yani hormonal sistem devamlı kesişmez.

    Menisinde canlı hücre olmayıp normal cinsel hayatını devam ettiren birçok erkek olduğu gibi, sperm sayısında standartlarda olup cinsel hayatında problem yaşayan birçok erkek de bulunmaktadır. Bu yüzden vitamin veya gıda desteği alırken problemin kaynağını da düşünmek gerekir.

    Üreme Hücreleri Nelere Karşı Hassastır?

    Vücudumuzda üreme hücreleri dış ortam değişikliklerine karşı çok hassastır. Örneğin kronik bir rahatsızlık olması, devamlı ilaç kullanma gerektiren rahatsızlıklar sperm veya yumurta hücrelerine negatif yönde etkiler. Vücudumuzda zararlı maddelerin metabolizması sırasında açığa ‘Oksidatif Radikaller’ adı verilen maddeler çıkar. Bu maddelerin yoğunlaşması hassas yumurta ve sperm hücrelerini etkileyebilir. Bu olumsuz etkileşme hem fonksiyon hem de kalite açısından üreme mekanizmasını ilgilendirir. Bunlar laboratuar koşullarında görülür. Örneğin; sigara içimi vücutta oksidatif radikallerin yükselmesine ve sperm kalitesi üzerinde özellikle DNA denilen genetik yapı üzerinde kırıklara yol açar.

    Vitaminler Fertiliteyi Artırır mı?

    Kullanılan vitaminlerin fertiliteyi artırıcı etkisi olduğunu düşünebiliriz. Özellikle antioksidan olarak kabul edilen A-C-E vitaminleri bu gruba girmektedir. Günümüze değin vitamin desteğinin kısırlık ‘infertilite’ üzerine etkileri konusunda binlerce araştırma yapılmış. Sonuçlara bakıldığında kimileri yararlı bulurken kimileri de fark etmediği görülmüştür.

    Folik Asit Desteği Şart!

    Kanıta dayalı tıp açısından baktığımızda ‘Folik asit’ dışında herhangi bir vitamin desteğinin özellikle infertilite tedavisi görenlerde bir yararı olduğu gösterilmemiştir. Sağlıklı beslenen ve düzgün spor yapan kişilerde vitamin eksikliği kolay kolay olmaz. Gebelik öncesi kullanılan folik asidin bebeklerde sinir sisteminin gelişimi üzerine etkisi bilinmektedir.

    Son yıllarda besin katkısı veya vitamin üreten endüstri çok büyümüş ve gerekli gereksiz birçok reklam yapılmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken konu; infertilite tedavisi gören çiftlerin düzenli ve yeterli beslenme alışkanlığıdır. Aksi takdirde zayıf veya aşırı kilolu, dengesiz beslenen çiftlerde vitamin eksikliği olacağı bilimelidir. Sağlıklı bir vücudun gebeliğe hazır olacağını unutmamak gerekir.

  • Kadınlarda görülen kısırlık nedenleri

    Kadınlarda görülen kısırlık nedenleri

    ART Tıp Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Senai Aksoy kadınlarda en çok görülen kısırlık nedenlerini anlatıyor.

    Kuşkusuz her kadın doğası gereği çocuk sahibi olup annelik duygusunu tatmak ister. Ancak günümüzde her 100 çiftten 15’i bu isteğine kavuşabilmek için yardım almak zorunda. Doğal yollarla çocuk sahibi olamayan kadınlarda erkeklerde olduğu gibi pek çok farklı sorun görülebilir.

    Kısırlıkta tanının konabilmesi için tetkikler ve muayeneler adım adım uygulanır ve uzun zaman alabilir. Bu zaman doktorun problemi iyi anlamasına ve en etkili tedaviye karar vermesine yardım eder. Araştırmalar sonucu bir veya birden fazla kısırlık nedeni bulunabileceği gibi çiftlerin yaklaşık %15’inde kısırlığın nedeni saptanamaz. Yapılan tetkikler sonucu kadınlarda en çok saptanan kısırlık sebepleri yumurtlama bozuklukları, endometriozis ve tüplerin hasarlı veya tıkalı olmasıdır.

    1. Yumurtlama bozuklukları:

    Kadında en sık görülen kısırlık nedeni yumurtlama bozukluklarıdır. Yumurtlama (yumurtanın yumurtalıklar dışına atılması) olmaksızın döllenme ve gebelik oluşamaz. Yumurtlama bozukluğu dendiğinde yumurtlamanın hiç olmaması veya düzensiz ve seyrek olması anlamına gelir. Adetlerin seyrek veya hiç görülmemesi çoğu zaman bir yumurtlama bozukluğunu gösterir.
    Ancak adetlerin tamamen düzenli olduğu durumlarda da yumurtlama bozukluklarına rastlanabilir.

    Yumurtlama bozuklukları başlıca üç grupta toplanabilir

    -Yumurtalıklardaki yumurta üretimini uyaran hormonların doğuştan eksikliğine bağlı olarak beyin sapından salgılanamaması: Bu durumda kadında ergenlikten itibaren hiç adet kanaması görülmez

    -Beyin sapından(hipofiz) süt hormonu prolaktinin normalden fazla salgılanması: Bu durum genellikle bu bölgedeki iyi huylu bir tümörün varlığına bağlı olmakla beraber bazen hiçbir neden bulunamaz. İyi huylu tümörler cerrahi yollarla çıkarılabilir. Neden bulunamadığı durumlarda çeşitli ilaç tedavileriyle prolaktin seviyeleri düşürülerek yumurtlama normal hale getirilebilir.

    -Polikistik over sendromu: Bu hastalığın tipik formunda genel olarak adetler düzensiz ve seyrektir (yılda 3 – 4 adet). Bazı hastalarda adetler hiç görülmezken diğerlerinde tamamen normal olabilir. Hastalar genellikle şişmanlamaya yatkındırlar. Ciltte ve saçlarda yağlanma, sivilce gibi problemler sıkça görülür. Yumurtalıklarda normalden fazla sayıda yumurta bulunmakta ve bunlar erkeklik hormonu salgılayarak normal yumurta gelişimini engellemektedir.

    2. Tüplerin hasarlı ve tıkalı olması:

    Tüplerin kısmen veya tamamen tıkalı olması sperm ile yumurtanın buluşmasını engelleyerek döllenme ve gebeliği olanaksız kılar. Tüplerdeki bu hasar geçirilmiş enfeksiyon, endometriozis veya geçirilmiş bir ameliyat sonrası kalan karın içi yapışıklıkları gibi birçok nedene bağlı olabilir. Tüpler bir dış gebelik sonucu da hasara uğrayabilir. Gelişmiş ülkelerde cinsel yollardan bulaşan enfeksiyonlar tüplerdeki hasarın en önemli nedenidir. Ülkemizde çocukluk çağında alınan verem mikrobu da tüplerde geri dönülemez hasar oluşturur.

    Tedavisi:

    Daha önceden geçirilmiş enfeksiyonlar veya pelvik cerrahi genellikle tüp ve yumurtalığın ilişkisini bozan yapışıklıklara yol açar. Yapışıklıkların ince ve teknik olarak açılabilecek durumda olmaları durumunda adezyolizis adı verilen laparoskopik yapışıklık açma işleminden fayda görülebilir. Tüp ve yumurtalıklar arasındaki normal anatomik ilişkinin tekrar sağlanmasından sonra kadının yaşı ve ek kısırlık faktörlerinin olup olmamasına bağlı olarak %30-60 arasında gebelik oranları bildirilmiştir.

    Yapışıklıkların çok yoğun olduğu durumlarda açılma işlemini takiben tekrar yapışma olasılığı yüksek olduğundan gebelik oranları düşüktür. Laparoskopi sırasında kapalı olan tüplerin de açılma olasılığı vardır. Özellikle karın boşluğuna açılan kısmından tıkalı olan tüpler (hidrosalpinks) salpingostomi adı verilen bir işlem ile açılabilir. Tüpün iç tabakasının hasarı durumuna, tüpün çeperinin kalınlığına ve çevre yapışıklıkların varlığına göre tekrar kapanma oranları %30-100 arasında ve gebelik oranları da %10-70 arasında değişir. Tüplerin açılmasının olanaksız olduğu durumlarda ise daha sonraki tüp bebek uygulamasına hazırlık olarak tüpler alınmalıdır. Tıkalı tüplerin yerinde bırakılması tüp bebek uygulamasındaki gebelik oranlarını olumsuz olarak etkilemektedir.

    3. Endometriozis

    Endometriozis, rahim içini döşeyen dokunun (endometrium) rahim dışında gelişmesine denir. Endometriozis en sık olarak rahimi yerinde tutan bağlara yerleşir. Diğer sık görüldüğü bölgeler ise rahim yüzeyi, tüpler ve yumurtalıklardır. Endometriozis tıpkı rahim içini döşeyen doku gibi hormonlara duyarlı olup adet sırasında kanar. Karın içinde oluşan bu mikro kanamalar zamanla iltihap benzeri yangısal durum oluşturur ve yapışıklıklara sebep olur. Endometriozis yumurtalıklarda yerleştiği zaman kist oluşumuna neden olur. Bu kistlere endometrioma adı verilir.

    Endometriozisin en önemli belirtileri adet öncesi ve adet sırasında ağrı, ilişki esnasında veya sonrasında ağrı, düzensiz şiddetli adetler ve kısırlıktır. Daha az görülen diğer belirtiler yorgunluk, adet esnasında bağırsak hareketlerinin şiddetlenmesi. İshal, kabızlık gibi diğer sindirim sistemine ait belirtilerdir. Bunların yanı sıra endometriozis bazı kadınlarda hiçbir belirti vermeyebilir.
    Endometriozisi olan kadınların yaklaşık yüzde 50’sinin çocuk sahibi olabilmeleri için tedavi gerekir. Yine kısırlık nedeni ile başvuran kadınların yaklaşık yüzde 25’inde endometriozis saptanır.

    Tedavisi:

    Endometriosis kistlerinin laparoskopik olarak alınması ile kısır çiftlerdeki gebelik şansı artmaktadır. Laparoskopinin yumurtalık kapasitesine zarar vermeyecek şekilde dikkatli yapılması çok önemlidir. Endometrioma kist kapsülünün soyulması sırasında normal yumurtalık dokusunun zarar göremesi ve yumurtalık kapasitesinde azalma olma olasılığı vardır. Endometriosisin hem kendisi hem de yapılan müdahale kaçınılmaz olarak yumurtalık rezervinde azalmaya neden olabilir. Bu nedenle son yıllarda özellikle kistleri tekrarlayan kadınlarda tekrar cerrahiden ziyade çocuk isteği varsa tüp bebek yapılması tercih edilmektedir.

    Yakınma ağrı ise tekrar cerrahiden başka şans genellikle yoktur. Laparoskopik endometriosis cerrahisini takiben gebe kalamayan çiftlerin yaklaşık %50 sinde 6 ay içinde kendiliğinden gebelik oluşur. Kendiliğinden gebe kalamayanlarda ise 1 yıl bekledikten sonra tüp bebek yapılması gerekir.
    Derin endometriosis adı verilen ve rahim ve barsak arasındaki bölgeyi tutan endometriosis lezyonlarının laparoskopik olarak çıkarılması mümkündür. Bu lezyonların alınması ile ağrı genellikle giderilir. İleri evre endometriosis cerrahisi uzun süren ve deneyimli bir cerrahın varlığı gerektiren bir tedavidir. Endometriosisin tekrarlama riski olan bir hastalık olduğu unutulmamalıdır. Kadınların özellikle menopoz öncesi yaşamlarında %50 tekrarlama riski vardır. Bu nedenle çocuk isteyen kadınlarda tüm endometriosis lezyonlarının temizlendiği bir operasyonu takiben 6 ay içinde gebelik olmamışsa tüp bebek yapılmasını öneriyoruz. Aşılama tedavileri genellikle düşük gebelik oranı ile seyrettiğinden önerilmemektedir.

    4. Rahim ağzına ait problemler:

    Rahim ağzındaki yapısal, enfeksiyona ait veya bu bölgedeki salgıya (mukus) ait bozukluklar kısırlık sebebi olabilir. Rahim ağzından salgılanan mukus spermlerin genital yoldan taşınmasını kolaylaştırır. Östrojen ve progesteron hormonları etkisi altında mukusun siklus sırasında miktarı ve niteliği değişir. Polip gibi iyi huylu tümörler veya bu bölgeye uygulanmış olan cerrahi girişimler kısırlığa neden olabilir.

    5. Alerjik nedenler:

    Alerjik nedenler kısırlık nedeni olabilmekle birlikte teşhisleri ve tedavileri zordur. Alerjik neden spermlerde veya mukusta bulunabilir. Antisperm antikorları adı verilen bu alerjik durumların tedavi etkinliği belli değil ve tedavi edilen veya edilmeyenlerdeki gebelik oranları çok farklı değildir. Bu nedenle rutin olarak gerekliliği tartışmalıdır.

  • Kariyer, Çocuk, Menopoz Süreci Nasıl Tespit Edilir ?

    Kariyer, Çocuk, Menopoz Süreci Nasıl Tespit Edilir ?

    Kadında doğuştan varolan yumurta rezervleri; doğurganlık yaşı, bebek sahibi olma şansı veya menopoz süreci hakkında güvenilir bilgi kaynağıdır. Peki zaman içinde azalan yumurtalık rezervlerinin seviyesinin belirlenmesi mümkün müdür? Yapılan araştırmalar basit bir kan tahlili ile kandaki AMH hormonuna bakıldığında elde edilen değerler tüm bu sorulara güvenilir cevap oluşturuyor…

    Op. Dr. Güvenç Karlıkaya
    Bahçeci Fulya Tüp Bebek Merkezi

    ‘’Hem kariyer hem çocuk istiyorsunuz ve zaman konusunda kararsızlık yaşıyorsunuz. Geç kalmaktan da korkuyorsunuz… Ya da tüp bebek tedavi sürecinde bebek sahibi olma şansınızı merak ediyorsunuz… Ya da ‘menopoz sürecine girdim mi’ ikilemini yaşıyorsunuz?’’ Günlük yaşamda bu tür sorunlarla daha sık karşılaşır hale geldik. Çünkü özellikle son otuz yılda kadının sosyal hayata ve iş hayatına katılımının hızla artması, eğitim düzeyinin yükselmesi, kariyer planlaması gibi nedenler gelişmiş toplumlarda gebelik yaşının geciktirilmesi sonucunu doğurdu. Birçok aile çocuk sahibi olma planlarını daha ileri yaşlara bırakmakta, bunun sonucunda infertilite (kısırlık) sorunu ile daha sık karşılaşılmakta ve infertilite tedavilerine daha sık başvurulmaktadır.

    Basit Bir Kan Tahlili İle Yumurta Rezervinin Belirlenmesi İçin AntiMullerıan Hormon (AMH)Testi

    Kadın yaşının ilerlemesiyle gebe kalma şansının azaldığı ve düşük yapma riskinin arttığı bilinen bir gerçektir. Özellikle otuzlu yaşların ortalarından itibaren bu türde problemlerle karşılaşma riski gittikçe artış göstermektedir. Yapılan çalışmalarla anlaşılan bir diğer ilginç saptama ise bu risklerin ortaya çıkış zamanı ve artış hızı, kadının yumurtalık rezervinin yaşla azalma trendine birebir uyum göstermesidir.

    İnfertilite tedavileri, özellikle tüp bebek ve mikroenjeksiyon gibi, ileri tekniklerin başarılı sonuçlanabilmesinde en önemli etkiyi kadının yaşı ve buna bağlı olarak elde edilen yumurta sayısı ve kalitesi yapmaktadır. Bu nedenle, çiftler için çok büyük önem taşıyan bu tedavilerde, başarı şansını önceden değerlendirebilmek için yumurta rezervini ölçmeye yönelik bir çok kriter belirlenmeye çalışılmıştır. Ancak bu belirteçlerin birçoğu (örneğin kandaki FSH değerleri gibi) farklı zamanlarda farklı sonuçlar verebildiği için yeterli bilgiyi vermekten uzak kalmıştır. Son yıllarda, Anti Müllerian Hormon (AMH) ölçümlerinin bu konuda daha çok yardımcı olduğu, kadının adet dönemlerinin farklı zamanlarında değerinin oldukça sabit kaldığı gözlemlenmiştir.

    AHM Hormonu Seviyesi Önemlidir!

    Gerçekte de, çok erken dönem yumurtalardan salgılanan bu hormon, kadının asıl yumurtalık havuzu hakkında bize daha doğru bilgiler vermektedir. Yapılan çalışmalar, kanda bakılan AMH değerlerinin, tüp bebek tedavisinde yumurtalıkların vereceği cevap konusunda bize önceden önemli bilgiler vermektedir. Düşük AMH değerlerine sahip kadınlarda yapılacak bir tüp bebek tedavisinde elde edilecek cevabın (muhtemel elde edilebilecek yumurta sayısının) düşük olacağını bilmek, hasta için en uygun olduğu düşünülen protokol seçiminde yardımcı olurken, hastanın bu yönde bilgilendirmesinde önemli bir parametre olacaktır.

    Kariyer, Çocuk, Menopoz Süreci Nasıl Tespit Edilir ? | 1 Yüksek AMH değerlerinde ise, hastadan en uygun cevabı alacak ilaç dozlarının ve protokollerinin belirlenmesi, yeterli sayıda ve kalitede yumurtalar elde edilmesine, buna bağlı olarak gebelik şansının artmasına neden olacaktır. Bununla beraber “ovaryan hiperstimulasyon sendromu” adı verilen ve tüp bebek tedavilerinde aşırı yumurtalık cevabı nedeniyle karın şişkinliği ve nefes alma güçlüğü gibi bazen şiddetli olabilen komplikasyonların ortaya çıkma olasılığı, yüksek AMH değerlerine sahip kadınlarda daha fazladır. Bu şekilde yüksek AMH değerlerine sahip kadınlarda, tedavilere uygun protokoller ve ilaç dozları ile başlamak, tüp bebek tedavilerinin bu en korkutan yan etkisini önlemede doktorlara en başından uyarıcı olacaktır.

    Aynı zamanda, AMH değerlerinin, menopoza giriş yaşını belirlemede belirleyici olabileceğine dair birçok çalışma bulunmaktadır. Beklenenden daha düşük AMH değerlerinde kadının ortalamalardan daha önce menopoza girme ihtimalinin arttığı gözlemlenmiştir.

    Her ne kadar bir kadının gebe kalma ihtimali veya menopoza girme süresi birkaç parametre ile kesin olarak belirlenemeyecek kadar karmaşık olaylar silsilesi olsa da, gebe kalma yaşını çeşitli nedenlerden erteleme eğilimi olan kadınların, bu türde parametrelerden yararlanmaları gelecek planlarını yapmakta onlara yardımcı olacaktır.

  • SGK tüp bebek tedavisinin ne kadarını karşılar ?

    Konu ile videoyu izlemek için tıklayın …

    SGK tüp bebek tedavisinin ne kadarını karşılar ?

    tüp bebek nasıl yapılır, tüp bebek fiyatları, tüp bebek nasıl olur, tüp bebek nedir, tüp bebek maliyeti, aşılama, tüp bebek aşamaları, tüp bebek tedavisi, infertilite, infertilite tedavisi, infertilite ilaçları, infertilite nedir, infertilite nedenleri, infertilite belirtileri, aşılama, infertilite ppt, infertilite pdf, aşılama, kisirlik nedir, kisirlik nedenleri, kisirlik belirtileri, kısırlık belirtileri, kısırlık nedir, kısırlık nasıl anlaşılır, kadında kısırlık, erkekte kısırlık, tüp bebek merkezleri, tüp bebek merkezi, istanbul tüp bebek merkezi, istanbul tüp bebek fiyatları, istanbul tüp bebek merkezleri, istanbul tüp bebek merkezi hakkında, tüp bebek nedir, tüp bebeğin aşamaları nelerdir, tüp bebek nasıl olur, tüp bebek tedavisi, tüp bebek kimlere yapılır, tüp bebek kimlere uygulanır, tüp bebek çocuk, tüp bebek SGK, tüp bebek fiyatları, tüp bebek ssk şartları, tüp bebek raporu, tüp bebek aşamaları, tüp bebek nasıl yapılır, tüp bebek fiyatları 2012, tüp bebek maliyeti, tüp bebek merkezleri, tüp bebek yöntemi, tüp bebek hakkındaki tüm cevaplar, tüp bebek tedavisinde, tüp bebek yöntemi ile Çocuk sahibi olun, tüp bebek tedavisi, çocuk tüp bebek, tüp bebek gebelik, tüp bebek aşılama, tüp bebekte aşılama, tüp bebek ssk, tüp bebek aşılama fiyatları, tüp bebek tedavisi, tüp bebek embriyo transferi, tüp bebek merkezleri, tüp bebek transfer, adım adım tüp bebek tedavisi, tüp bebek tedavi süreci, tüp bebek tedavi aşamaları, tüp bebek transferi sonrası, tüp bebekte beslenme, TÜP BEBEK MALİYETİ, tüp bebek maliyeti, uzun protokol tüp bebek, tüp bebek maliyeti 2012, tüp bebek maliyeti 2013, ssk tüp bebek maliyeti, tüp bebek nasıl yapılır, tüp bebek aşamaları, tüp bebek tedavisi, tüp bebek ssk

  • Tüp Bebek Tedavisinde % 50 İndirim Fırsatı!

    42-19504024Tüp Bebek Tedavisinde % 50 İndirim Fırsatı!

    Maya Tüp Bebek Merkezi, engelleri aşıp biran önce anne olmayı hayal edenler için önemli bir ayrıcalık başlatıyor.
    www.mayatupbebek.com.tr adresinden Maya Fırsatlar bölümüne tıklayarak üye olan çiftlere, raporlu hastalara uygulanan bedel olan 2.142 TL (Sağlık Uygulama Tebliği tüp bebek tedavisi bedeli ve devlet tarafından belirlenen katkı ve katılım payları) üzerinden tüp bebek tedavisi uyguluyor. Böylece çiftler, güncel tedavi fiyatları ile kıyaslandığında ortalama % 50 oranında bir avantaj sağlamış oluyor.

    sc-049-0149Bu uygulama 2009 yılı içindeki Anneler Günü ve Babalar Günü’nü kapsayacak şekilde, 16 Mart – 30 Haziran 2009 tarihleri arasında tedaviye girecek çiftler için geçerli olacak.

    İleri yardımcı üreme teknikleri konusunda dünya lideri olan Cleveland Clinic Üreme Sağlığı Merkezi ile bilimsel işbirliği anlaşması bulunan Maya Tüp Bebek Merkezi, üreme konusunda problem yaşayan anne baba adayları için soruna yönelik tedaviler uyguluyor ve alternatif öneriler sunuyor.

    Kampanyaya başvurmak için tıklayın.

    Maya Tüp Bebek Merkezi
    Bilgi için : 0 800 314 1 314