Etiket: ilişkiler

  • Gaslighting Nedir? İlişkide Manipülasyon

    Gaslighting Nedir? İlişkide Manipülasyon

    Gaslighting nedir? İlişkide manipülasyon demek aslıda en doğrusudur. İlişkide kendini kötü hissetmenizi sağlayan gaslighting belirtileri nelerdir? Gaslingting tedavisi var mıdır?

    Gaslighting Nedir? İlişkide Manipülasyon

    Her ilişki kendine hastır. Dışarıdaki ilişkiler ile birbirine benzemez. Bazı ilişkilerde narsist kişilik sahibi taraflardan birinin diğerine uyguladığı gaslight yöntemi ile karşı tarafın kendisinden zaman içerisinde kendisinden şüphe duymasına ve özgüvensizleşmesine neden olur. Sizde ilişkiye başladığınızdan bu yana kendinizde olumsuzluk duygusunu derinden yaşıyor. Kendinizi yetersiz hissediyorsanız gaslighting ile karşı karşıya olabilirsiniz.

    Gaslighting Nedir? İlişkide Manipülasyon | 1

    Gaslighting Nerden Geliyor?

    Kelimenin temeli 1949 yılına ait bir filmden gelir. Filmde kendisine aşık edip evlendiği karısını zaman içersinde akıl oyunları ile kendisinde şüphe duymasını sağlayan Bergman’ı anlatan “Gaslight” yani gaz lambası filminden alır. Sinema tarihinin en önemli filmlerinden biri olan Gaslight filmi ile manipülasyonun en ağırlarından biri olan ilişkide şüphe duymanızı sağlayan gaslighting kavramı doğmuştur.

    Ne Gibi Etkileri Oluşur?

    Hayatımızda sık sık farklı manipülasyonlar ile karşılaşırız. Toplum, ailemiz, eşimiz bizim kararlarımızı vermede bize manipülasyon uygulayabilir. Gaslightinin bunlardan farkı ise uygulayan kişi bunu bilerek ve isteyerek yapar. Amacı sizin kararlarınız üzerinde etkili olmak, sizin kendize  olan inancınızı ve özgüveninizi zedelemektir. Karşınızdaki kişiye daha da çok bağlanmanıza ve onsuz bir hayat süremeyeceğinize inanmanıza neden olur.

    Gaslighting Nedir? İlişkide Manipülasyon | 2

    Gaslighting Olduğunu Nerden Anlarsınız

    Size aşağılayıcı ve kişiliğinizi zedeleyen sözcükler kullanıyorsa,

    Her anlamda sizi sindirmeye çalışıyorsa,

    Ekonomik bağımsızlığınızı kısıtlıyorsa,

    Tek başınıza dışarıya çıkmak istemiyorsanız,

    Sürekli özür dilemek zorunda kalıyorsanız,

    Sizi sürekli kontrol ediyorsa,

    Sizin ona duyduğunuz sevgiden şüphe ediyorsa,

    Ailenizden ve arkadaşlarınızdan uzaklaştımak için oyunlara başvuruyorsa,

    Sorun çıkmaması için herşeyi kabul etmeye başladıysanız,

    Günün sonunda kendisinin bu ilişki için çok çabaladığını size kabul ettirmeye çalışıyorsa.

    Neden Uygular?

    Bunun kesin bir nedeni yoktur. Genellikle “gasligthing” yöntemini uygulayan kişi sevgsiz büyümüş, kendi içinde ciddi sorunları olan, narsist kişilik bozukluğu sahibi olabilen yada kendisine bağlanılmasından büyük haz duyan sosyopat sayılabilecek kişilerdir.

    Gaslightin Tedavisi

    Kişilik sorunlarından kaynaklanan bir problem olduğu için yapmanız gereken durumun farkına varıp hayatınızdaki insanla bu durumu paylaşmak olmalıdır. Daha sonrasında bir uzmandan yardım alma konusunda onu ikna etmeniz gerekebilir.

    Eğer karşınızdaki kişi tedaviyi ve değişmeyi kabul etmiyorsa onu kendinizden uzaklaştırmanız gerekebilir. Kendinizde bir terapistten yardım alarak kaybolan özgüveninizi geri kazanabilirsiniz. Gaslightingin bir çeşit psikolojik istirmar olduğunu unutmayın.

  • Evliliğe ikna etme yolları

    Evliliğe ikna etme yolları

    Sevgilinizi nasıl evlenmeye ikna edersiniz. Evliliğe giden ilişkiniz olabilir peki karşınızdaki erkeği evliliğe ikna etme yolları nelerdir.

    Karşınızdaki kişi ile belki uzun zamandır birliktesiniz yada kısa zaman olmasına rağmen hayatınızı geçireceğiniz kişinin o olduğuna karar verdiniz. Erkekler bazen evliliğe uzak kalabilir. Onlaran kendinizi doğru ifade ederek evlilik konusunda düşüncelerinin netleşmesini sağlayabilirsiniz.

    Evliliğe ikna etme yolları | 3

    Evliliğe ikna etmenin yolları

    Evliğe İkna Etmek İçin

    İlk olarak ilişkinizi sizinde gözlemlemiş olmanız gerekiyor. Aldığınız bu kararı savunurken kendinize şu soruyu sormalısınız “Gerçekten evlenmek istiyor muyum?” yada “Doğru insan o mu?” cevabınız evet ise devam edin.

    Israrcı Olmayın

    Sürekli evlilik konusundan bahsederek evliliğe ikna etmeniz zordur. Karşınızda içinde bulunduğu durumdan emin olamayan erkek için sıkıcı bir hal alabilir.

    Eğlenin Eğlenidirin

    Hayata umutla bakabilen kadınlar her zaman öndedir. Güzel enerjili insanlar çevresine ışık saçar. Uzun bir hayat geçireceğiniz kişininde eğlenceli olması gerekir.

    Olumlu Olun

    Olumlu bir insan olun her erkek hayatını geçireceği kadında pozitif bakış açısı ister. Böylece hem kendisi hem de doğacak çocukları için rahat bir sağlayacağı düşüncesi oluşur.

    Evliliğe ikna etme yolları | 4

    Saygı Gösterin

    Sevgilinize sevgi beslediğiniz kadar saygı duymayıda öğrenin. Aşırı ısrarlardan  inatçılıklardan kaçının ve onun kararlarına saygı duyun. Bu konuda yapmacık olmayın çünkü kendiniz gibi davranmadığınızda mutsuz olursunuz.

    Güven Sağlayın

    Günümüz hayat şartlarında insanla çok zorlanabiliyor. Kadın yada erkek farketmeksizin yanında güven duyabileceği birini ister.

    Evlilik aşkı öldürür mü? Tıklayın !

  • Görümce ile iyi geçinme yolları

    Görümce ile iyi geçinme yolları

    Görümceniz ile aranızdan su sızmaması için bu yazıyı mutlaka okuyun. Görümce ile iyi geçinme yolları nelerdir. Görümcenize kendinizi sevdirmek için neler yapmalısınız.

    Görümce ile iyi geçinme yolları

    Görümce evlenidiğiniz kişinin ablası yada kız kardeşidir ancak bununla sınırlı değil belki kız kardeşi yok ama kız kardeşi gibi gördüğü kuzenide olabilir. Sevginizin ya da eşinizin hayatına ilk girdiğiniz günden itibaren sizi merak eden bazende aranızda tatlı bir çekişme olabilen görümcenizi anlamanın ve kendinizi sevdirmenin yolları nelerdir.

    Görümce ile iyi geçinme yolları | 5

    İlk olarak karşınızdaki kişi kadın olduğu için onunla empati yapabilmelisiniz. Onun her zaman kardeşine yada abisine karşı koruma içgüdüsü beslediğini unutmayın. En büyük korkusu kardeşinin üzülmesi olur.

    Eşinizi çok sevdiğinizi ona anlatın ve davranışlarınızla belli edin. Sizden en büyük beklentisi bu olacaktır. Kardeşi mutluysa o da mutlu olacaktır.

    Aranızdaki yaş farkı fazlaysa kesinlikle saygıda kusur etmeyin. Saygı görmek onunda size saygı göstermesine hatta sevmesine yardımcı olabilir.

    Görümce ile bir derdiniz var ise paylaşmak için tıklayınız!

    Yaş farkınız az ise onunla zaman geçirmeye çalışın. Bırakın sizi tanısın sizin hakkınızda bilgi edinmesi, varsa sizle alakalı ön yargılarını kıracaktır.

    Evet sizi sevmiş olabilir ama unutmamanız gereken kardeşini her zaman daha çok sevecektir. Kardeşini ona şikayet etmeyin. Ortada ciddi bir durum varsa anlatın ama kesinlikle damat bey hakkında ağır eleştirilerde bulunmayın.

    Fikirlerine önem verin. Kaç yaşında olursa olsun sizinle çok sevdiği kardeşini sizle paylaşacağı için hassas davranabilir. Sevgilinizle evlenme adımı atarken nişan yada düğün gibi konularda onunda fikrini alın.

    İltifat etme yolunu deneyebilirsiniz. Aşırıya kaçmadan yada yapmacık olmadan ona iltifatlarda bulunabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken iltifatlar konusunda doğal davranın.

    Görümce ile iyi geçinme yolları | 6

    Kaynanayla iyi geçinmenin yolları İçin Tıklayın!

    Görümceniz evli ise ona  bu konudaki tecrübelerini sorun. Size destek verdiğini hissetmek kendisinin önemsendiği düşündürecektir.

    Sizin onun yeni edindiği kız kardeş olacağı izlenimini verin ama kesinlikle bunu abartılı bir biçimde yapmayın.

    Kayınvalidenizin evinde işler konusunda yardımcı olun ama kesinlikle kendinizi her işe atmayın. Evin asıl kızının o olduğunu her zaman hissetmelidir.

    Görümceniz ile iyi geçinmek için yukarıdaki önerilerden yararlanabilirsiniz. Ona sizi tanıması için fırsat verin ve anlayışlı olun.

  • İlişkilerde Ne Kadar Değer Verilmeli

    İlişkilerde Ne Kadar Değer Verilmeli

    İlişkilerimizde fedakarlık yapıyoruz. Peki bizim verdiğimiz değeri görebiliyor muyuz? İlişkiler ne kadar değer verilmeli.

    İlişkilerde verilen değer konusunda aslında iki düşünce tarzı vardır. Bazı insanlar sonsuz değer verip karşıdan da aynısını hatta daha fazlasını beklerken bazı insanlarda sadece değer verip kişiden aynı görmeyi değeri beklemez onun amacı sadece karşındakini mutlu etmektir.

    İlişkilerde Ne Kadar Değer Verilmeli

    Bazen hayatımızdaki kişileri mutlu edebilmek için kendimizden o kadar fedakarlık yapıyoruz ki bir gün ben ne yapıyorum derken bulabilirsiniz. Burada devreye giren özbenliğinizdir. Aile, arkadaşlık ve aşk ilişkileri fedakarlık üzerine kuruludur. Unutmamanız gereken ise tüm sosyal ilişkilerde kendi benliğinizi kaybetmeden değer verirseniz  aynı değeri sizinde görme ihtimaliniz artar.

    İlişkilerde Ne Kadar Değer Verilmeli | 7

    İlişkilerde yapılan yanlışlardan en büyüğü her zaman fedakarlık adı altındadır. Evet sevdikleriniz için büyük yada küçük fedakarlık yaptığınızda karşınızdaki insanında bunun değerini bildiğinden emin olmalısınız.

    İlişkilerdeki değeri milim milim hesaplamanız mümkün değildir. Bu durum uzun vade de mutsuzluğa yol açar. Yapmanız gereken aslında çok basittir. Hem kendinize hemde karşınızdaki kişiye saygı ve sevgi duyabilmektir.

    İlişkilerde değer vermek bir diğer yazımıza göz atabilirsiniz.!

    Siz çok değer verdiğinizi düşünüp bunun hiç bir şekilde size geri dönmediğini düşünüyorsanız orada sorgulanması gereken noktalar olabilir. Sadece bir olaydan size verdiği değeri çıkarmanız mümkün değildir bunu da unutmayın.

    Değer verdiğiniz göstermek süreç içerisinde sözcüklerin yanı sıra davranışlarla kendini belli eder. Kaşınızdaki insanı iyi gözlemlemekse bu durumda en sağlıklı kararı vermenizi sağlayacaktır.

    İlişkilerde Ne Kadar Değer Verilmeli | 8

    İnsanlara fazla değer verdiğinizi ve asla karşılık alamadığınızı düşündüğünüzde depresyona kadar gidebilen karamsarlıklara kapılabilirsiniz. İnsanları ve size olan davranışlarını gözlemleyin çıkan sonuçları bu şekilde değerlendirin.

  • Evlenmeden Önce Sormanız Gereken Sorular

    Evlenmeden Önce Sormanız Gereken Sorular

    Birlikte olduğunuz insanla evlilik düşünüyorsunuz peki hayatınızı etkileyecek bu kararı vermeden evlenmeden önce sormanız gereken sorular yok mu? Doğru kararı verdiğinizden emin olmak için bu soruları dürüstçe cevaplamanız gerekiyor.

    Evlenmeden Önce Sormanız Gereken Sorular

    Evlenmeden Önce Sormanız Gereken Sorular | 9

    Evliliklerde aşk olduğu kadar uyum ve mantıkta önemlidir. Duygularınızın dışında hayatınızı geçirmek istediğiniz insanın o olup olmadığına nasıl karar verirsiniz.

    Bu ilişki başladığından beri daha iyi yada daha kötü biri oldum mu?

    Birbirimizi olduğumuz gibi kabul ediyor muyuz?

    Ben kimim ve ne istiyorum?

    İlişkide olduğum için gerçekten mutlu muyum?

    Bu ilişkide sıkışıp kaldığım zamanlar oldu mu?

    Bu ilişki dengeli mi?

    Birlikte eğlenebiliyor muyuz?

    Sevgilime gerçekten güveniyormuyum?

    Birlikte büyüyüp gelişiyor muyuz?

    Önsezilerim neler söylüyor?

    Aynı yönde mi seyrediyoruz?

    Bu soruları  sakin bir ortamda kendi başınıza cevaplayın. İsterseniz bir kağıda yazın. Böylece aklınızın köşesinde olan ama çok düşünülmeyen soruları cevaplamış olacaksınız. Hayatınıza yön verecek bu kararı almadan önce ilk önce kendinizden emin olmanız gerekiyor.

  • İlişkilerin Zehri Aşırı Kıskançlık

    İlişkilerin Zehri Aşırı Kıskançlık

    Sevdiğiniz insanı gözünüzden sakınmanız çok normaldir. Bu durumu aşırıya kaçırmamalısınız. Çünkü ilişkilerin zehri aşırı kıskançlık hem size hemde karşı tarafa zarar verir. Karşınızdaki kişiye güvenmeyi deneyin.

    İlişkilerin Zehri Aşırı Kıskançlık

    En güçlü ilişkiler bile kıskançlıklara dayanamaz. Bu yüzden, ilişkide başlangıçta mücadele etmek gerçekten büyük  bir sorun haline gelmeden önce müdahale etmek çok önemlidir. Sürekli güven, güvensizlik ve şüphe ile karşı karşıya kaldıkları bir mücadeledir. Ancak ilişkinin tamamen bozulmasını önlemenin yolları var. Kıskançlığın ilişkinizi yıpratmasını engellemek için yapabileceğiniz bir yöntem var.

    İlişkilerin Zehri Aşırı Kıskançlık | 10
    Young couple holding glasses with champagne and woman looking for them, outdoors, focus on woman with red hair and man

    Endişelerinizi Dile Getirin.

    Açık iletişimin, bir ilişki kurmanın en önemli şeylerinden biri olduğunu söylemeye gerek yok. İlişkinizle ilgili endişelerinizi kendinize saklamak sizi sadece yorar. Sormadan cevabı nasıl bileceksiniz? Sağlıklı bir ilişkiniz varsa,  kavga etmeden sorunları tartışabilirsiniz. Bazı şüphelerinizi dindirmek  için konuşun.

    Kendinizlede Konuşun

    Kıskançlık içeriden gelir, bu yüzden en önemlisi, bu güvensizliklerin arkasındaki nedeni bulmanız gerekir. Kendinize güvenmeniz gerekir yoksa içinizde bu sorunu sürekli yaratırsınız. En çok zararı da mutlaka kendinize vermiş olursunuz. Kendinizden emin olmak ilişkinizde daha güvende hissetmenize neden olacaktır.

    Yakınlığı Koruyun

    Sevginizi belli edin.Kıskanç bir partner, sizden yeterince ilgi görmüyorsa yalnızca daha kıskanç olacaktır. Seks açıkça yakınlığı korumanın etkili bir yoludur, ancak fiziksel etkileşimler hakiki oldukları sürece uzun bir yol katetebilir. Yakınlık eksikliği, herhangi bir ilişkide kırmızı bir bayraktır, bu nedenle eşinizin şüphelerini beslemediğinizden emin olun.

    İlişkilerin Zehri Aşırı Kıskançlık | 11

    Sevginizi Belli Edin

    Uzun süredir birlikte olsanız bile parterinizin sizin sevginizi hissetmeye ihtiyacı vardır. Ona sizin için ne kadar değerli olduğunu her fırsatta hissettirin. İster tatlı ve küçük hareketlerle ister sözlü olarak “Seni seviyorum” diyerek,  ona bu hislerinizi belli edin.Bu, daha zorlu zamanlarda bile, ilişkinizin güçlenmesine yardımcı olacaktır.

    Bu Konuda Düşünmeyin

    Şüphelerin sizi esir almasına asla izin vermeyin. Sürekli olarak bu konuda düşünürseniz mantıklı düşünme yeteneğinizi kaybedebilirsiniz. Olumsuz düşünceler size sadece huzursuzluğu getirecektir, unutmayın. Güvensizliğinize değil, ilişkinize odaklanın.

    Birbirinize Güvenin

    İlişkinizin güçlü bir temelleri yoksa bunun için zamana ihtiyacınız vardır. Güven yoksa işleri nasıl sürdürebilirsiniz? Kıskançlık ve güven birbirine bağlıdır  birbirinize güvendikçe olumsuz duygulardan arınacak ve ilişkinizin keyfini çıkarmaya başlayacaksınız.

  • İlişkiyi Canlandırmanın Yolları

    İlişkiyi Canlandırmanın Yolları

    Evliliği yada ilişkiyi canlandırmanın yolları hakkında bilgi sahibi olmak için okumanız gereken bir yazı hazırladık. İlişkiyi nasıl monotanlıktan kurtarırsınız.

    İlişkiyi Canlandırmanın Yolları

    Evlilikler yada ilişkiler zaman içersinde monotonlaşabilir. Hayatın getirdikleri ilgimizi daha güncel dertlere çekerken, eşiniz yada sevgilinizle olan ilişkinizide canlı tutmak isteyebilirsiniz. İşte yolları…

    İlişkiyi Canlandırmanın Yolları | 12

    Birlikte Gülün

    Evet hayat bazen yorucu olabilir. Ancak gülmek için her zaman birşeyler bulabilirsiniz. Gülmek ve mizah duygusu  ilişkinizdeki  baskıyı alabilir ve bir hayatı birlikte paylaşmanın kaçınılmaz iniş çıkışları ile baş etmenize yardımcı olabilir. Eşinizin seveceğinizi bildiğiniz şeyleri bulun. Yada gün içinde yaşanan komik olayları onunla paylaşın.

    Ona Kendinizi Hatırlatın

    Gün içinde onu sevdiğinizi gösteren mesajlar atın. Hem onunda size olan ilgisini canlı tutmasını sağlarsınız. Evet yoğun bir hayatınız olabilir ancak gün içinde birkaç dakikalık aramalar yapabilirsiniz, yada mesaj atabilirsiniz.

    Birlikte Dolu Zaman Geçirin

    Belki evlisiniz aynı evin içinde yaşıyorsanız bile birlikte geçirdiğiniz zaman dolu olmalıdır. Bunun için siz istekli olduğunuzda eşinizde devamını getirecektir. O an işi olabilir hemen pes etmeyin.

    İlişkiyi Canlandırmanın Yolları | 13

    Yeni Fikirleriniz Olsun

    Romantik akşam yemekleri güzeldir ancak her zaman uygulanmaz yada heyecanını kaybedebilir. Akşam yemeği için yeni restoranlar deneyebilirsiniz yada buz pateni, dans etmeye gitmek, sokak gezileri, sahil yürüyüşleri yapabilirsiniz. Kısacası yeni bir şeyler deneyin.

    Küçük Jestler Yapın

    Eşinizin yada sevgilinizin hoşuna gidebilecek jestler yapın. Bunları yaparken ona şefkatle yaklaştığınızı hissettirin. Film izlerken o istemeden o sevdiği için mısır patlatmak bile olabilir. Bunların kalpten geldiğini hissetmesi yeterli olacaktır.

    Başarılarını Övün

    Aslında başarısını yada karakterini övmek eşinizin gururun okşanmasına yardımcı olur. Erkekler her zaman başarılarının farkedilmesinden ve övülmesinden hoşlanır. Ona aşık olmanızı sağlayan şeylerin neler olduğunu onunla paylaşın.

    Fiziksel Teması Arttırın

    Eşinize ruhen yakın olduğunuzu fiziksel olarakta hissetirmeniz gerekir. Seks hayatının yanı sıra sabah öpücükleri sevginizi gösteren sarılmalar buna dahil edilebilir. Bazen yanınızda otururken sebebsizce elini tutabilirsiniz.

    Kin Tutmayın, Konuşun

    Bazen kendimize bile kızabiliyoruz. Eşinize sinirlendiyseniz bunu onla sakince konuşun. Mantıklı sözcükler söylemenize neden olacak cümleler kullanmayın. Çözülmemiş sorunlar bırakmayın .

    Dışarıdaki Hayatınızı Unutmayın

    Evet hayatınızdaki kişi çok önemlidir ancak sağlıklı bir ilişki için iki tarafında sosyal hayatının olması gerekir. Dışarıdaki sosyal hayatlarınıza zaman ayırın. Arkadaşlarıyla dışarıda olduğu zaman sürekli aramayın. Bu ona güvenmediğiniz izlemini yaratır.

    Hiç Gitmediğiniz Yerlere Gidin

    Minik bir haftasonu kaçamağıda olabilir yada yıl içinde bir tatilde olabilir. Yeni keşifler ilişkileri canlı tutmak konusunda oldukça başarılıdır.  Böylece günlük streslerde uzaklaşabilirsiniz.

    Birlikte Uzun Vadeli Planlar Yapın

    Uzun vadeli planlar yapmak aslında bir yandan da hyal kurmak sayılabilir. Ortak gidicelecek yerler alınacak eşyalar hatta çocuk planı  gibi düşüncelerde olabilirsiniz.

  • Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    İlişkiler bittikten sonra kendimize sürekli şunu sorarız acaba ayrılmak gerçekten iyi mi oldu. Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti bunlardan hangilerine evet kesinle diye yanıt vereceksiniz. Ayrılmakla doğru kararımı verdiniz ?

    Ayrılıklar çoğu zaman zorlu süreçlerdir. Bazen kendimizi bazen karşımızdakini suçlarız. Bu maddeleri aklınızda kalan soru işaretlerini kaldırmak için inceleyebilirsiniz. Unutmayın ki her zaman sizle olacak tek kişi sizsiniz eskide kalanlar için kendinizi suçlamayın.

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti | 14

    Ayrılmakla doğru kararı verdiğinizin 18 işareti

    Sizi bir gün terk edecek diye bir korkunuz olduysa,

    Sizin ilişkinizi hep başkalıyla kıyasladıysa,

    İlişkinizi hatırladığınızda kötü anılar çoğunluktaysa,

    Kıskançlık her iki tarafıda zorladıysa,

    Yaptığınız işe ve hobilere saygı duymadıysa,

    Kariyer hedeflerinizi desteklemediyse hatta engel olmaya çalıştıysa,

    Arkadaşlarınızı kaybetmenize neden olduysa,

    İlişkinizde sürekli üstünlük mücadelesi olduysa,

    Sizi eski sevgilisi ile kıyasladıysa,

    Aileler konusunda sürekli tartışma çıktıysa,

    Onun ailesinin yanında başka briymiş gibi davranmak zorunda kaldıysanız,

    İlişkini gerçekten sıkıcı bir almışsa,

    Sizi ayrılıkla tehdit ettiyse,

    İlişki içindeyken kendiniz olamamaya başladıysanız,

    Sürekli içinizden onun sizee olan sevgisini sorguladıysanız.

    Güven sorunlarınız olduysa,

    Küçük tartışmalar her defa fırtınalı bir kavgaya dönüştüyse,

    Sürekli sizin adınıza kararlar alıp sizi pasifleştirdiyse,

     

    Ayrılmakla doğru kararımı verdiniz ? Sizin Kararlarınız Nedir Yorum yazabilirsiniz..

  • Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Ayrılığın ayak sesi vardır. Ayrılık Belirtileri Nelerdir? Bazen farkında oluruz bazende çok sevdiğimizden bu belirtileri göz ardı ederiz. Sizin için bazı maddeler sıraladık. Eşim yada sevgilim ayrılmak mı istiyor? gibi sorunuz varsa bu yazıya göz atmanızda fayda olacaktır.

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Öncelikle unutmamanız gereken her ilişki kendine özeldir. İki farklı karakterlerden oluşur.İlk yapmanız gereken içinde bulunduğunuz ilişkiyi çevrenizdekilerden farklı tutun.  En doğru kararı alabilmek için daha önce nasıldınız şimdi nasılsınız onunla ilgilenmeniz daha sağlıklı olacaktır.

    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?
    Ayrılık Belirtileri Nelerdir?

    Meşgul olmadığını bildiğiniz zamanlarda sizi aramıyorsa,

    Size vakti olmasına rağmen zaman ayırmıyorsa, sorduğunuzda ise çeşitli bahaneler üretiyorsa,

    Eskiden plan yapmak için can atarken artık yapılan planlardan bile kaçıyorsa,

    Sürekli değiştiğinizi söylüyor ve sizi yargılıyorsa,

    Çözüm yolları bulmak yerine kavga çıkartıyorsa,

    Kendini kapana kısılmış hissettiğini söylüyorsa,

    Eskiden hiç kullanmadığı halde ayrılık lafını kullanıyorsa,

    Ayrılık travmasını atlatmanın yolları için Tıklayın!

    Fiziksel temasınız eskiye göre oldukça azaldıysa,

    Sizin rahatsız olduğunuz arkadaşlarını size savunuyor ve sürekli onları haklı görüyorsa,

    Size saygısızlık yapmaya başladıysa,

    Hayatınızda olan değişiklikler ilgilenmiyor hatta farketmiyorsa,

    Sorunları çözmek yerine ilgilenmemeyi seçiyorsa,

    Yaptığınız en küçük hatalara bile aşırı tepki gösteriyor yada öfkeleniyorsa,

    İlişkinizle alakalı sorumluluk almaktan kaçıyorsa,

    Birdenbire sizin tanımadığınız arkadaşları ortaya çıkmaya başladıysa.

    Bu maddeler varsa ilişkinizde tehlike çanları çalıyor demektir. Siz de bu durumdan rahatsızsanız sevgilinizle konuşmayı deneyin, anlatacaklarını saygılı ve ilgili bir şekilde dinleyin. Ne olursa olsun her insanın çok kıymetli olduğunu ve iki tarafında saygıyı hakettiğini unutmayın.

  • Genç ve boşanmış

    Genç ve boşanmış

    Kimse boşanmak için evlenmez. Özellikle de 30’lu yaşlardan önce boşanmak pek çok çiftin kabusudur. Ancak 20’li yaşlarındaki bu kadınlar hayatta verdikleri en doğru kararın boşanmak olduğunu söylüyor.

    REYHAN GÜNEŞ

    FOTOĞRAFLAR: CHRIS CLINTON

    Hikayeyi biliyorsunuz. Kadınla erkek tanışır, eğlenceli flört döneminden sonra ilişki yavaş yavaş ciddiye biner. Aileler tanıştırılır, yüzükler takılır, birkaç yıl içinde mutlu çiftimiz evlenir. Ancak TÜİK’in (Türkiye İstatiktik Kurumu) verilerine göre, günümüzde çiftler masallardaki gibi sonsuza dek mutlu yaşamıyor. Öyle ki, son 10 yılda boşanan çiftlerin sayısı 1 milyondan fazla. Genç nüfusun boşanma pastasındaki payıysa azımsanmayacak seviyede. 30. doğum gününden önce boşanma evraklarını imzalayan kadınlar eski eşleriyle ilişkilerini, boşanmalarını ve gelecek ilişkilerden beklentilerini anlatıyor.

    Bugün 30 yaşında olan Ecem, sekiz yıllık erkek arkadaşıyla evlendiğinde 25 yaşındaymış. “O dönemde yapılabilecek en mantıklı şey evlenmek gibi görünüyordu” diyor. Ancak Ecem, ‘Evet’ dedikten kısa süre sonra evliliğin hayal ettiği gibi olmadığını görmüş. “Balayından sonra bir şeylerin değiştiğini hissettim. Büyüyüp gelişiyorduk ama bu değişim birbirimizden tamamen farklı yöndeydi.” Ecem ilk evlilik yıldönümlerinde ne kadar mutsuz olduğunu fark etmiş ve hayatta tekrar mutluluğu yakalamak istiyorsa boşanması gerektiğini anlamış. “Ayrılma kararı tamamen benim fikrimdi. Çünkü eski eşim ona söyleyene dek ne kadar mutsuz olduğumu ve boşanmak istediğimi anlayamadı. Neler hissettiğimi ona ilk anlattığımda şoke oldu. Diğer taraftaysa ben, karışık duygular içindeydim. Düşüncelerimi ve duygularımı öncelik haline getirip bu cesur kararı alabildiğim için kendimle gurur duyuyordum. Ama aynı zamanda onu üzdüğüm için suçluluk hissediyordum.” Ecem’in ailesi haberi ilk duyduğunda perişan olmuş: “Annem ve babam eski eşimi kendi oğulları gibi seviyordu. Bu süreçte ikimiz için endişelendiler. Ailem 30 yıldan uzun süredir mutlu-mesut yaşıyordu. Neden boşanmak istediğimi bir türlü anlayamadılar. Kötü bir süreçten geçtiğimizi ancak günün sonunda bunu atlatacağımızı düşünüyorlardı. Onları karşıma alıp evliliğimde neden mutsuz olduğumu tek tek anlatmak durumunda kaldım ve boşanmanın hem ruhsal hem de fiziksel sağlığım için en iyi seçenek olduğunu söyledim. Beni anladılar ve çıktığım bu zorlu süreçte her anımda yanımda oldular” diyor.

    Ecem’in ailesi eski eşini de boşanma sürecinde düzenli olarak arayıp sormuş. “Onu halen seviyor ve önemsiyor olmaları beni rahatlatıyordu. Çünkü ondan hiçbir zaman nefret etmedim. Halen etmiyorum. Sadece evliliğimiz yürümedi.” Boşanmak Ecem’in sonunda huzura kavuşmasını sağlasa da eşinin bekarlığa adapte olması biraz daha uzun sürmüş. Şimdi geriye dönüp baktığında o günleri hafif bir buruklukla hatırlayan Ecem, “Artık karı-kocadan ziyade arkadaş olarak daha iyi bir ikili olduğumuzun ikimiz de farkındayız” diyor.

    Defne (33), eski eşiyle 27 yaşında evlenmiş. “Yedi yıldır birlikteydik ve ben evlenmek için sabırsızlanıyordum” diyor. Evliliklerinin dördüncü ayında Defne’nin hayalleri yıkılmaya başlamış. Başarısız bir hamilelik geçirmiş ve bebeğini kaybettikten sonra eşinin kendisini aldattığını öğrenmiş. Tüm bunlara rağmen boşanmak onun için seçenekler arasında bile değilmiş. Defne de, eski eşi de muhafazakar ailelerden geldiği için boşanmak onlar için tabuymuş. “Hem ailelerimiz hem de çevremizdeki insanlar bizi en gözde çift olarak görüyordu. Evliliğimizi kurtarmak adına çift terapisine gitmeye başladık. Eşimin gözü halen dışarıdaydı ve bu durum bana kendimi yetersiz hissettiriyordu. Bir süre sonra onun değişmeyeceğini fark ettim. 28. doğum günüm yaklaşırken kendime verebileceğim en güzel hediyenin boşanmak olduğunu biliyordum.” 30 yaşını geçmiş olmasına rağmen Defne halen zaman zaman boşanmış olmaktan rahatsız oluyor. “Yedi yıldır birlikte olduğum erkekle evlendim. Ama evliliğimizin birinci yılını bile kutlayamadan ayrıldık. Açıkçası bu benim de, ailemin de boşanmanın her zaman kötü bir şey olmadığını anlamamıza yardımcı oldu. Bu süreçte ortak arkadaşlarımızın bir kısmı benimle görüşmeyi bıraktı. Başlarda üzülüyordum. Artık hayatta kimlere güvenebileceğimi daha iyi biliyorum.”

    Evlilik 31 yaşındaki Esra için, aile ve çevre baskısı dolayısıyla kaçınılmaz bir sonmuş. “Kapalı bir çevrede büyüdüm. Eski eşimle yaklaşık iki yıldır görüşüyorduk. Ailem bu durumun bir an önce sona ermesi için sık sık ne zaman evleneceğimizi soruyordu. 24 yaşında evlendim. Düğünden kısa süre sonra eşimle birbirimize göre olmadığımızı fark ettim. Farklı ekonomik seviyelere sahip ailelerden geliyorduk. Evlilikle birlikte omuzlarımıza binen ekonomik sorumluluk bizi karşı karşıya getiriyordu. Faturalarıödemekten gocunmuyordum ama tüm para işlerinin bana bırakılması ve onun bütçemize çok az katkıda bulunması beni her anlamda geriyordu.” Esra’nın eşiyle birbirlerine göre olmadıklarını anladığı bir diğer an ise birlikte vakit geçirme anlayışları olmuş. “Ben hafta sonları dışarı çıkıp eğlenmek isterken eşim ailesinin evine gidip onlarla vakit geçirmemizi istiyordu. Bir sabah uyandım ve aynada bana bakan kişiyi artık tanıyamadığımı fark ettim. Dönüştüğüm kadından nefret ediyordum. Eşime aşık değildim ve bu mutsuzluğun tek çıkış yolunun boşanmak olduğunu biliyordum.” Ancak Esra kısa süre sonra hamile olduğunu öğrenmiş. “Bebeğim için bu evliliğe bir şans daha vermem gerektiğini hissediyordum. Ama hamileliğim sürecinde de kızımız doğduğunda da ilişkimiz düzelmedi. Bu şekilde yaşamaktan bıkmıştım ve kızımın hatırına da olsa bu mutsuz evliliği sürdüremeyeceğimi anladım. Her şeyden önce böyle bir ailede onu güçlü, bağımsız ve kendi ayaklarının üzerinde durabilen bir birey olarak yetiştiremezdim. Hele ki karşısında benim gibi kötü bir örnek varken…” Esra sonunda ailesinin evine geri dönme cesaretini gösterebilmiş. “Neyse ki ailem bu konuda bana saygı duydu ve kapılarının bana her zaman açık olduğunu söyledi. Yaşadıklarım onlara bir şekilde toplumdaki evlilik baskısının ne kadar saçma olduğunu gösterdi. Boşanma sürecinde bana hep destek oldular. Hem kendim hem de kızım için ipleri elime almamdan gurur duydular.”

    Boşanmak hayatta bir daha aşkı bulamayacağınız anlamına gelmiyor. Öyle ki Ecem, boşandıktan yalnızca birkaç gün sonra hayatının aşkıyla tanıştanışmış. “Yakın zamanda evlenmeyi düşünmüyoruz. Evliliğe karşı değilim ama evlenmek için can attığımı da söyleyemeyeceğim. İki insan birbirine aşık olduğu sürece hayatları boyunca mutlu yaşayabilir.” Defne boşandıktan bir yıl sonra tekrar evlenmiş. “Asla evlenmem diye düşünüyordum. Erkeklere güvenemeyeceğimi düşünüyordum. Sonra Muratla tanıştım. Eski eşime hiç benzemiyordu. Benim gibi o da ilişkide iletişimin öneminin farkındaydı. Bana her gün ne kadar güvenilir biri olduğunu yeniden gösteriyor.” Defne ve Murat’ın şimdi 10 aylık bebekleri var ve evliliklerinin ikinci yılını kutlayacaklar. Esra ise flörtün eğlenceli sularına kendini yeniden atmış durumda. “Boşanmadan sonra ailemin ilişkilere bakış açısı değişti. Artık daha açık fikirliler. Bir an önce evlenmem için baskı yapmıyorlar. Şimdi hayattaki tek önceliğim kızım. İki güçlü ve bağımsız kadın olarak kendi mükemmel hayatımızı yarattık ve onu yaşıyoruz. Elbette anlaşabileceğim birini bulursam evlenip yeniden çocuk sahibi olmak istiyorum. Ama hayatımı o kişiyi arayarak geçirmiyorum. Açıkçası böyle biri hiç karşıma çıkmasa da üzülmem.”

    Genç ve boşanmış | 15

    20’Lİ YAŞLARDA BOŞANMAYLA BAŞ ETMEK
    Boşanma Avukatı Nadia Thonnard’ın ayrılık sürecindeki önerilerine kulak verin.

    HİSSETTİKLERİNİZDEN KORKMAYIN. “Yasal süreci bir kenara bırakırsak boşanmak duygusal anlamda da zor bir dönem. Duygularınızı anlamak ve onlarla baş etmek, yapmanız gereken ilk ve en önemli şey. Boşanma danışmanı veya bir psikolog bu dönemi daha rahat atlatmanıza yardımcı olabilir.”

    KENDİNİZİ TANIYIN. “Gerçekte kim olduğunuzu, sizi nelerin mutlu ettiğini, tutkularınızı ve hayatta ne istediğinizi bilmek geleceğe dönük seçimlerinizde daha doğru kararlar vermenizi sağlar ve aynı hataları tekrar tekrar yapmanızı engeller.”

    KARARLARINIZDA ÖZGÜR OLDUĞUNUZU UNUTMAYIN. “Fikrinizi değiştirme veya zamanla farklı kararlar verme hakkınız olduğunu bilmeniz oldukça önemli. Yaptığınız seçimlerin ve aldığınız kararların hayat kalitenizi belirlediğini göz önünde bulundurun ve isteklerinizi gerçekleştirmekten korkmayın.”

    SEÇİMLERİNİZDEN UTANMAYIN. “Boşanmak utanılacak bir şey değil. Birlikte olduğunuz erkekten ayrılmak başarısız olduğunuz anlamına gelmiyor. Boşanmak yalnızca hayatta başka yöne gittğinizi gösteriyor.”

    BOŞANMANIN SİZİ TANIMLAMASINA İZİN VERMEYİN. “Boşanma süreci yalnızca içinde bulunduğunuz dönemi ifade eder. Bu sizin kimliğiniz değildir.”

     

    Kaynak: cosmopolitanturkiye.com