Etiket: iletişim cinsellik

  • İçeride neler oluyor ?

    İçeride neler oluyor ?

    Cinsel sorunların çözümünde terapi kelimesi her zaman geçer. Peki birçok sorunda olduğu gibi cinsel sorunlarda da etkili olan terapiler sırasında kapalı kapılar ardında neler konuşulduğunu merak ediyor musunuz? Cevabı, yazımızda gizli…

    Cinsel sorunların tedavisinde sıklıkla duyduğumuz cinsel terapi kelimesi kulağa aşina gelse de içeriğinde neler olduğunu birçoğumuz merak ediyor. Cinsel terapi kiminle, nasıl yapılıyor, cinsel sorunların tedavi edilmesi için verilen ödevler arasında neler bulunuyor gibi soruların cevabını siz de merak ediyorsanız cinsel terapist Doç. Dr. Ercan Özmen’in anlattıklarını dikkatle okumanızı tavsiye ediyoruz.

    CİNSEL TERAPİ KİMLERE UYGULANIYOR?
    Doç. Dr. Ercan Özmen cinsel terapinin cinsel sorunları tedavi etmeye yönelik olduğunu ve ilaç yerine davranış terapilerinin etkili olduğu bir yöntemin esas alındığını belirtiyor. Cinsel terapilerin en iyi yanı, kısa süre içinde etkili sonuçlar alınabilmesi. Terapi yapılmasının nedeni ise cinsel sorunların aslında tek kişinin sorunu olmaması ve karşı tarafın cinsel yaşamını da etkilemesi olarak açıklanıyor. Cinsel sorunlar erkeğin ya da kadının sorunu olarak görülmüyor. Doç. Dr. Ercan Özmen, “Hastalar bireysel olarak gelseler de düzenli bir partnerleri varsa onlarla da görüşülmesi gerekiyor. Çünkü cinsel sorunların büyük bir çoğunluğunun altında psikolojik kökenli nedenler olabiliyor. Yanlış öğrenilmiş birtakım düşünceler ve hatalı beklentiler de cinsel yaşamı olumsuz yönde etkiliyor. Terapide öncelikli olarak yanlış bilgiler düzeltiliyor. Doğru bilgiler veriliyor. Bu bilgilerin içinde karşı cins ile iletişimin nasıl kurulacağı ya da anatomik, fizyolojik ve davranışsal bilgiler de oluyor” diyor.

    İletişim cinsellikte de önemli
    Çiftler arasındaki iletişim sorunu cinsel hayatı da olumsuz yönde etkileyebiliyor. Terapilerin en önemli yanı ise çiftlere iletişim sorunlarını aşmaları için destek olmak oluyor. Çünkü cinsel sorun yaşayan kişi bir süre sonra cinselliği haz veren bir birleşme değil zorunluluk olarak görmeye başlıyor. Cinsel isteksizlik, erken boşalma ve vajinismus gibi çok sık görülen sorunlar için cinsel terapiler oldukça etkili. Bu terapilerde verilen ev ödevleri ise çiftlerin cinsel hayatlarını canlandırmaya yönelik oluyor.

    VAJİNİSMUS
    Vajinismus; vajinadaki istemsiz kasılmalar anlamına geliyor ve dolayısıyla cinsel birleşmeyi engelleyen bir durum olarak ortaya çıkıyor. Vajinismus daha çok katı bir ailede yetişen, yanlış bilgilerle büyüyen (cinsel birleşmenin acı vereceği gibi) kişilerde görülüyor. Bilinçaltındaki bu kaygılar da cinsel birleşme sırasında istemsiz kasılmalara yol açıyor. Bu tür sorun yaşayan hastalara verilen ödevler için Doç. Dr. Ercan Özmen şöyle diyor: “Öncelikle bu düşüncelerin yanlış olduğunu göstermek için örnekler veriyoruz: Vajinanın ne kadar esnek olduğunu balona benzeterek anlatma gibi… Aynı zamanda vajinanın içine girecek şeylerin endişeye yol açmaması gerektiği de öğretiliyor. Bunun için ise verilen egzersizler arasında kendi parmağını vajinaya sokma gibi ödevler bulunuyor. Bu durumun kötü bir şey olmadığıyla kişinin yüzleşmesi gerekiyor. Vajinismus sorunu için yapılan tedavilerden iki ay yani dört görüşmeden sonra sonuç alınabiliyor” diyor. Bu ödevlerle sadece vajinismus çözülmüyor aynı zamanda korktuğu için yıllarca cinsel birleşmeden uzak kalan kadının zevk alması için sevişme ödevleri, masaj ödevleri de veriliyor.

    CİNSEL İSTEKSİZLİK
    İstek sorunu genellikle zevk alamamanın bir sonucu olarak ortaya çıkıyor. Bu sorunun altında ise genelde uyarılma ve orgazmla ilgili sebepler oluyor. Doç. Dr. Ercan Özmen, “Cinsel isteksizlik sorununun altında depresyon gibi başka nedenler yoksa kişiye yine anatomik bilgiler, resimler gösterilerek kendi kendini uyarma ödevleri veriliyor. Çiftlerin bu ödevleri önce tek başlarına, sonra da partnerleriyle yapmaları öneriliyor. Çiftler zevk almaya başladıkları andan itibaren istekleri de geri geliyor. Önce haz almak öğretiliyor, istek ise hazzın peşinden geliyor” diyor.

    ÖNCE DOKUNMA ÖĞRENİLMELİ
    Cinsel terapilerde önemli olan cinsel ilişkiyi kısıtlayıcı düşünceleri ortadan kaldırmak oluyor. Cinsel birleşme olmadan da insanlar haz alabiliyorlar. Burada dokunma ve sevişme devreye giriyor. El teması özellikle kadınlar için çok önemli. Terapilerde dokunmanın öğrenilmesi için masaj ödevleri de veriliyor.

    Erken boşalma
    Erken boşalma sorunu için yapılan terapilerde erkeğin boşalmayı kontrol etmesi öğretiliyor. Boşalmayı engellemek için birçok egzersiz yaptırılıyor. Doç. Dr. Ercan Özmen, uyarılmayı kontrol edebilmek mastürbasyonun önemli bir egzersiz olduğunu belirtiyor.

    Partner olmaması
    Cinsel terapilerde görülen en büyük sorunlardan biri de kişinin partnerinin olmaması. Cinsel sorunu yüzünden ilişkiden kaçınan kişinin sorunlarının düzeltilmesi daha zor olabiliyor. Partner olmayınca aslında terapi de olmuyor. Bu durumda sadece bireysel yapılabilecek egzersizler veriliyor.

    Pornografi bağımlılığı
    Pornografi bağımlılığı da cinsel terapi ile tedavi edilebiliyor. Pornografi bağımlısı olan bir kişi aslında alkol bağımlısı gibi tüm gününü bu uğraşla geçiriyor ve sosyal, mesleki hayatı bu sorun nedeniyle sekteye uğruyor. Pornografi bağımlılığının temel sebeplerinden bir tanesi pornografinin uyarıcı olması oluyor. Pornografi bağımlılığı dürtü bağımlılığı olarak da düşünülebilir. Terapide pornografi bağımlısı olan kişinin en çok uyarıldığı öğeler belirlenerek partneriyle bu öğeler paylaşılıyor. Rol-play denilen bazı fanteziler gerçek hayata uygulanabiliyor.

    BU NOKTALARA DİKKAT
    Doç. Dr. Özmen, vücutta erojen bölgeler bulunduğunu söylüyor ve “Kadınlarda göğüsler, bacak, boyun, omuz gibi bölgeler erkeklerde ise genital bölgeler olabilir” diyor. Fakat her bireyin farklı erojen bölgeleri olabiliyor. Bunların öğrenilmesi, araştırılması ise terapi sürecinin bir parçası. Sadece o bölgelerin bulunması değil, ne tür dokunuşlarla uyarıldığı da önemli. Bazıları okşayarak bazıları bastırarak, masaj tarzında uyarılmaya yatkın olabiliyor. Çiftlere terapilerde önce vücutlarına sonra birbirlerine dokunmaları öğretiliyor. Özellikle erkekler için görsellik ön planda oluyor. Uyarıcı ve görsel unsurların belirlenmesi de gerekiyor. Tütsü, parfüm gibi bazı kokular da uyarıcı olabiliyor. Bunların da konuşulması cinsel hayatı etkiliyor. Fanteziler uyarıcı olduğu için etkili bir şekilde kullanılması gerekiyor. Bazen de çiftlere cinselliği öğrenmeleri için kitap tavsiye edilebiliyor” diyor.

    formsante

  • Mutlu olmadan cinsellik olmuyor!

    Mutlu olmadan cinsellik olmuyor!

    Mutlu olmak hepimizin hedefi. İ.Ü İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri ABD Öğretim Üyesi Konsültasyon – Liyezon Psikiyatrisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sedat Özkan, kendisine yaşam hedefi koymayan insanın mutlu olamayacağını söylüyor ve “Çalışan, üreten, okuyan, araştıran insan hem daha mutlu hem daha sorumlu hem de daha sağlıklı oluyor” diyor. Merakı olan ve yeniliklere ayak uydurma becerisi bulunan insanlar daha yüksek bir mutluluk katsayısına sahip oluyorlar. Bu insanlar için hayatı keşfedip tanımak, kişinin kendisini tanıması anlamına geliyor ve kendini seven insan dünyayı da seviyor.

    İNSAN SÜREKLİ MUTLU OLAMAZ

    Sürekli mutlu görünme ve çevreye, “Çok mutluyum!” mesajı verme durumunun kişinin kendisiyle yüzleşememe hali olduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, bunun savunma mekanizması olabileceğini söylüyor ve bu durumun yaşamın gerçeklerine uymadığına dikkat çekiyor. “Sorgulamaktan kaçan ve kendisiyle sürekli barışık olduğuna inanan insan gerçekten mutlu mudur?” sorusunun yanıtı, bunun genetik açıdan mümkün olamayacağı şeklinde geliyor.

    KENDİNİ GELİŞTİREN KİŞİ İLİŞKİYE KATKI SAĞLAR

    Prof. Dr. Sedat Özkan, mutsuz olanların mutlu olmayı bilmediklerini, mutluluk arayışına ise mutluluğu yakalamış insanlarda daha çok rastlandığını söylüyor. Bu durum mutlu insanların bu duygunun tadını almalarından kaynaklanıyor. Günümüz ilişkilerindeki istikrarsızlığa da değinen Sedat Özkan, gençlere; Kişilik, güvenilirlik ve istikrar bir bütündür. Bir insanın yaşantısındaki ilişkilerin tümüne bu pencereden bakmak gereklidir mesajı veriyor ve devam ediyor; “Kadın – erkek ilişkilerinde, duyguların en yoğun aşamasında ipuçlarına dikkat etmek ve iki çift güzel lafa kanmamak gerekir. Gençler karşılarındaki kişinin söyleminden önce kendisini tanımalı ve onun istikrarlı ve güvenilir bir insan olduğuna emin olmalı önerisinde bulunuyor. Günümüz ilişkilerinde çabuk vazgeçme ve yeni heyecanlara yelken açma konusunu da değerlendiren Özkan, “Paylaşım ve üretme potansiyeli sınırlı insanlar, hür ve çok sayıda ilişkiye yönelirler “diyor. İlişkide bir hafta sonra konuşacak bir şey kalmıyorsa o durum ilişki olmaktan çıkıyor. Halbuki kendini geliştiren kişi bu gelişim içinde ilişkiye de katkı sağlıyor. Bu durum paylaşımda ve mutluluk da artışa neden oluyor. İlişkide derinleşebilecek olan kişiler ise daha seçici ve daha uzun süreli ilişkiye giriyorlar.

    GENÇLER AŞKIN BİTMESİNE DAYANAMIYOR

    İkili ilişkilerde gençler daha çok aşkın bitmesini kabullenemezken yetişkinler yaşanmışlıkların sonucu olarak sevginin bitmesi üzerinde duruyor ve bunu kabul etmekte zorlanıyor. Bunun nedeni gençlerin önceliklerinin tutku ve aşk olmasıyken, olgunluk dönemindeki insanların sevgiyi daha çok huzur zemininde aramaları.

    TERCİH DOĞRU TARZ YANLIŞ

    “İlişkilerde iki boyut bulunuyor. Bunlardan biri tercih, ikincisi tarz boyutudur” diyen Özkan, bazen insanların doğru tercih yapmalarına karşın ilişkilerini yanlış tarzda sürdürdükleri için bu durumun ilişkinin bitmesine neden olabileceğini söylüyor. Bunu; “Kasap da kesiyor cerrah da…. Biri kesip öldürüyor, biri yaşatıyor” sözleriyle açıklayan Özkan, ilişkiyi sürdürme tarzının bazen tercihten daha fazla ön planda olduğunu söylüyor. Bazen beklenenin aksine görücü usulü evlenen insanın ilişki tarzı; sevgi, özen ve saygı içerip sağlıklı şekilde sürebilirken, çok uyumlu görünen ve fikirleri benzerlik gösterip uygun evlilik yapan kişilerinki içinden çıkılmaz hale gelebiliyor.

    İLİŞKİDE YANLIŞ ARAYAN BULUR

    “Bir kişiyi sürekli yanlış kişiymiş gibi irdelerseniz, sayısız yanlış bulursunuz. O kişiyi sevip doğru kişi gibi görmeniz halinde ise aramadığınız için yanlışları daha az görür veya hiç görmezsiniz” diyen Özkan, bunu yapabilen çiftlerin ilişkilerinin daha sağlıklı yürüdüğünü söylüyor.

    İLİŞKİLERDE DENKLİK ÇOK ÖNEMLİ

    Sedat Özkan, ilişkilerdeki denkliğin o ilişkinin yürümesinde çok etkili olduğuna dikkat çekiyor. Denklikten kastedilenin; ekonomik, sosyokültürel ve yaş denkliği olduğunu söyleyen Özkana göre çok yönlü paylaşım potansiyeli uzun süreli ilişkilerde en fazla aranan özellikler arasında bulunuyor.

    CİNSEL YAŞAMI OLMAYAN ÇİFT MUTLU OLABİLİR Mİ?

    Prof. Dr. Sedat Özkan, son zamanlarda kendisine başvuran çiftler arasında, aralarındaki diyalog iyi olduğu halde cinsel yaşamı olmayanların sayısının oldukça fazla olduğunu söylüyor. “Bu durumdaki çiftler de birbirlerini anlayıp diyalog kurabilirler” diyen Özkan, ikilinin farklı alanlardaki paylaşımlarının onları mutlu etmesi halinde kimsenin ilişkiye söz söyleme hakkının olmadığını belirtiyor. “Hiç kimseye ne boşan ne de boşanma demek doğru değildir” diyen Özkana göre cinselliği abartmak da önemsiz bulmak da sık yapılan yanlışlar olarak dikkat çekiyor. Yine de iletişim eksikliği çiftler arasında cinsel yoksunluktan daha önemli bulunuyor. Çünkü iletişim olmazsa cinsellik de olmuyor ve bir süre sonra ilişkide sıkıntı meydana geliyor. Sorunlar iletişimle çözüldüğü için ikili ilişkilerde bu unsur herşeyin üzerinde görülüyor.

    HT