Etiket: Göz sağlığı

  • Dijital Göz Yorgunluğu Nedir? Belirtileri ve Etkili 6 Tedavi Yöntemi

    Dijital Göz Yorgunluğu Nedir? Belirtileri ve Etkili 6 Tedavi Yöntemi

    Dijital göz yorgunluğu nedir? Belirtileri ve etkili 6 tedavi yöntemi hakkında bilgi alın. Göz sağlığınızı koruyun ve rahatlayın.

    Günümüzün dijital çağında, bilgisayarlar, tabletler ve akıllı telefonlar olmaksızın hayatımızı düşünmek neredeyse imkansız hale geldi. Ancak, sürekli ekran maruziyeti, göz sağlığını tehdit eden önemli bir soruna yol açıyor: dijital göz yorgunluğu.

    Günlük yaşamın hızlı temposunda, göz sağlığına gereken özeni göstermeme eğilimindeyiz. Dijital ekranların önünde geçirdiğimiz neredeyse tüm zaman, gözlerimizin dinlenmesine fazla alan bırakmıyor.

    Dijital göz yorgunluğu, günümüzde yetişkinler ve çocuklar arasında oldukça yaygın hale gelmiştir. Bu sebeple, dijital ekranlarda geçirdiğimiz süreye sınırlar koymak, göz yorgunluğunu azaltmak için önemlidir.

    Dijital göz yorgunluğu, cep telefonları, tabletler, dizüstü bilgisayarlar veya bilgisayarlar gibi dijital cihazların uzun süreli kullanımından kaynaklanan bir dizi göz rahatsızlığıdır. Bu cihazlara fazla bağlı olan bireyler, göz rahatsızlıkları ve diğer göz problemleri ile karşı karşıya kalabilirler. Ekran başında geçirdiğimiz süreye dikkat etmek, bilgisayar görme sendromu olarak da bilinen dijital göz yorgunluğundan kurtulmamıza yardımcı olabilir.

    Dijital Göz Yorgunluğu Nedir?

    Dijital göz yorgunluğu, uzun süre bilgisayar, tablet veya telefon ekranlarına bakmanın neden olduğu bir göz sorunudur. Gözler, ekrandaki parlak ışık ve sürekli odaklanma ihtiyacı nedeniyle yorulur. Bu durum, göz kaslarının aşırı çalışmasına ve rahatsızlık hissetmesine sebep olur.

    Dijital Göz Yorgunluğu
    Dijital Göz Yorgunluğu

    Görme ve göz problemlerinin kombinasyonuna, bilgisayar görme sendromu veya dijital göz yorgunluğu denir. Bu rahatsızlıklar arasında kaşıntılı, kuruyan gözler, kızarıklık ve sulanma gibi belirtiler bulunabilir. Gözleriniz rahatsızlık ve yorgunluk hissiyle karşılaşabilir. Konsantrasyon yeteneğiniz bile etkilenebilir. Bu tür sorunların temelinde, dizüstü bilgisayar, bilgisayar ve diğer dijital cihazların aşırı kullanımı yatar. Cep telefonları ve e-okuyucuların sıkça kullanılması da bu sorunları artırabilir.

    Son yıllarda, bu tür rahatsızlıklar daha da yaygın hale gelmiştir. Bilgisayar veya diğer dijital cihazları uzun süre kullanırsanız, birçok kişide belirgin semptomlar ortaya çıkabilir.

    Dijital Göz Yorgunluğu Belirtileri

    Dijital göz yorgunluğu belirtileri hafife alınmamalıdır. Bunlar arasında şunlar bulunur:

    1. Göz Kuruluğu: Gözlerin sulanması yerine kızarması ve kuruması.
    2. Baş Ağrısı: Ekranlara odaklanma nedeniyle oluşan baş ağrıları.
    3. Bulanık Görüş: Odaklanma zorluğu ve görüntünün net olmaması.
    4. Yorgunluk Hissi: Gözlerde ağırlık hissi veya yorgunluk.

    Bireyin yaşadığı görsel belirtiler, genellikle göz kuvveti ve dijital ekranlara ne kadar süre baktıklarıyla yakından ilişkilidir.

    Görme problemleri arasında uzak görüşlülük, astigmatizma, zayıf göz koordinasyonu veya odaklanma yetenekleri ile yaşlanmaya bağlı değişiklikler gibi tedavi edilmemiş sorunlar, görsel rahatsızlıkların ortaya çıkmasına sebep olabilir.

    Kullanıcıların bildirdiği görsel problemlerin çoğu geçicidir ve bilgisayarları veya diğer dijital cihazları kullanmayı bıraktıktan sonra kendiliğinden geçer. Dijital cihazları tamamen kullanmayı bıraktıktan sonra bile, bazı kişilerin uzak görme dahil görsel yeteneklerinde hala azalma olabilir.

    Dijital göz yorgunluğunun nedenleri

    Dijital göz yorgunluğunun kökenleri, bilgisayar ekranlarındaki veya diğer dijital cihazlardaki metinleri okumanın, basılı metinleri okumaktan daha zor olmasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, kitap okuma dijital göz yorgunluğuna sebep olmayabilir.

    dijital göz yorgunluğu belirtileri
    dijital göz yorgunluğu belirtileri

    Dijital göz yorgunluğuna yol açabilecek çeşitli durumlar şunları içerir:

    • Düşük ışık seviyelerinde ekrana bakmak
    • Bilgisayarı düzgün bir pozisyonda kullanmamak
    • Bilgisayar ekranına uygun olmayan bir açı ve mesafeden bakmak
    • Uzun süre mavi ışığa maruz kalmak
    • Görme problemlerinin çözülmemiş olması

    Bilgisayar kullanımı genellikle insanların kağıt üzerindeki materyali okurken daha az göz kırpmasına yol açar. Bu durum, gözlerin kurumasına ve dijital göz yorgunluğunun artmasına sebep olabilir.

    Teşhis

    Dijital göz yorgunluğunu, diğer adıyla Bilgisayar Görme Sendromu’nu tanımlamak için kapsamlı bir göz muayenesi gereklidir. Bu muayene, bilgisayarlar veya diğer dijital cihazlar için gerekli olan görsel ihtiyaçlara odaklanarak aşağıdaki testleri içerebilir:

    • Hastanın tıbbi geçmişi gözden geçirilerek yaşadığı belirtiler ve olası nedenler (genel sağlık sorunları, kullanılan ilaçlar, çevresel faktörler) belirlenir.
    • Görme keskinliği ölçümleri, görüşün ne kadar bozulabileceğini belirlemek için yapılır.
    • Kırılma hatalarını (yakını görememe, uzak görememe veya astigmatizm) düzeltecek uygun lens gücünün belirlenmesi için bir refraksiyon testi yapılır.
    • Gözlerin koordinasyonu, hareketi ve odaklanması test edilir. Gözler, farklı nesnelerin odaklanmasını ayarlayabilmeli, hareket edebilmeli ve işbirliği yapabilmelidir. Bu test sırasında gözlerin doğru odaklanmasını engelleyen veya her iki gözün aynı anda kullanılmasını zorlaştıran durumlar araştırılır.

    Etkili Tedavi Yöntemleri

    Dijital göz yorgunluğunun çeşitli tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Göz yorgunluğunu azaltmak için düzenli kontrol randevularına gitmek ve ekran kullanımında değişiklikler yapmak önemlidir.

    Dijital Göz Yorgunluğu
    Dijital Göz Yorgunluğu Tedavi Yolları

    Günlük yaşamda gözlüğe ihtiyaç duymayanlar, özel olarak bilgisayar kullanımı için tasarlanmış gözlüklerden faydalanabilirler. Varolan gözlük kullananlar, mevcut reçetelerinin bilgisayar kullanımı için en iyi görüşü sağlamadığını fark edebilirler.

    Dijital ekranlarda çalışanlar için numaralı gözlük veya kontakt lensler uygun olmayabilir. Bu durumda, özel olarak tasarlanmış reçeteli lensler (örneğin mavi ışıklı gözlükler) takılması gerekebilir. Konforu ve görüşü artırmak için özel mercek şekilleri, güçleri, renk tonları veya kaplamalar kullanılabilir.

    Bazı bilgisayar kullanıcıları ara sıra göz odaklanması ve koordinasyonu sorunları yaşayabilir. Bu tür durumları ele almak için görme tedavisi programı uygulanabilir. Planlı bir görsel egzersiz programı, görme yeteneğini geliştirmek için kullanılır. Bu program, bazen görme terapisi olarak adlandırılır ve beyin ile gözler arasındaki koordinasyonu artırır.

    Bu egzersizler, göz hareketi, odaklanma ve takip yeteneklerindeki zayıflıkları giderirken göz-beyin bağlantısını destekler. Tedavi süreci, ofis içi ve evde yapılan eğitim tekniklerini içerebilir.

    1. Sık Aralıklarla Mola Verme: Uzun süreli ekran maruziyetinden kaçınmak için her saatte birkaç dakika ara vermek önemlidir. Bu süre zarfında gözler dinlenir.
    2. 20-20-20 Kuralı: Her 20 dakikada bir, 20 saniye boyunca uzak bir noktaya bakarak gözlerinizi dinlendirin. Bu, göz kaslarının gevşemesine yardımcı olur.
    3. Ekran Aydınlatmasını Ayarlama: Ekran parlaklığını azaltmak ve yazı tipini büyütmek göz yorgunluğunu önlemede etkilidir.
    4. Doğru Oturma Pozisyonu: Ekranın göz seviyesinde olduğundan emin olun. Bu, gözlerin aşırı zorlanmasını engeller.
    5. Gözlük Kullanımı: Gözlük reçetesi ile uygun bir şekilde düzeltilmiş görüş, göz yorgunluğunu önlemek için önemlidir.
    6. Yeterli Uyku: İyi bir gece uykusu, gözlerin dinlenmesi için önemlidir.

    Sonuç

    Dijital göz yorgunluğu, günümüzün teknolojik çağında sıkça karşılaşılan bir sorundur. Ancak, yukarıdaki tedavi yöntemleriyle bu durumun üstesinden gelebilir ve göz sağlığınızı koruyabilirsiniz. Unutmayın, gözlerimiz bizim en değerli varlıklarımızdır ve onları doğru şekilde korumak hayati önem taşır.

    Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir? 7 Adımda Nasıl Geçer?

  • Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir? 7 Adımda Nasıl Geçer?

    Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir? 7 Adımda Nasıl Geçer?

    Göz kızarıklığına doğal çözümler ve önlemler: Göz damlaları, soğuk kompres, hijyen, alerjen azaltma, göz egzersizleri ve uyku ile kızarıklığı hafifletin.

    Göz kızarıklığı, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan yaygın bir sorundur. Gözlerdeki kızarıklık genellikle kan damarlarının genişlemesiyle ilişkilidir ve göz yüzeyinde tahrişe, enfeksiyonlara, alerjilere veya yorgunluğa bağlı olarak ortaya çıkabilir. Neyse ki, göz kızarıklığını hafifletmek ve rahatlatmak için birçok doğal yöntem ve önlem bulunmaktadır. Bu makalede, göz kızarıklığına karşı etkili olan yöntemleri keşfedecek ve bu sorunu azaltmanıza yardımcı olacak ipuçlarını paylaşacağız.

    Göz Kızarıklığı Neden Olur?

    Göz kanlanması, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir.

    İşte göz kızarıklığının yaygın nedenleri:

    1. Tahriş Edici Maddelere Maruz Kalma: Gözler, tahriş edici maddelere maruz kaldığında kızarabilir. Bu maddeler arasında sigara dumanı, klorlu su, parfüm, makyaj ürünleri ve hava kirliliği gibi faktörler yer alır.
    2. Alerjik Reaksiyonlar: Polenler, ev tozu akarları, hayvan tüyleri ve bazı gıdalar gibi alerjenlere karşı duyarlı olan kişilerde göz kızarıklığı ortaya çıkabilir. Bu durum, vücudun alerjenlere tepki olarak histamin gibi kimyasallar salgılamasıyla meydana gelir.
    3. Göz Enfeksiyonları: Konjonktivit (geçici) veya blefarit (kronik) gibi göz enfeksiyonları göz kızarıklığına yol açabilir. Bakteriyel veya viral enfeksiyonlar, gözlerde iltihaplanma ve kızarıklıkla sonuçlanabilir.
    4. Kuru Göz Sendromu: Gözyaşı üretiminin yetersiz olduğu veya kalitesinin bozulduğu durumlarda kuru göz sendromu gelişebilir. Göz kuruluğu, göz yüzeyinde tahrişe ve kızarıklığa neden olabilir.
    5. Göz Yorgunluğu: Uzun süre bilgisayar, telefon veya diğer dijital cihazları kullanmak, yoğun okuma yapmak veya uzun süre odaklanmayı gerektiren işlerle uğraşmak göz yorgunluğuna neden olabilir. Bu da göz kızarıklığına yol açabilir.
    6. Göz Yaralanmaları: Göze gelen darbeler, keskin veya yabancı cisimlerin göze teması veya göz cerrahisi sonrası, göz kızarıklığı görülebilir. Bu durum acil tıbbi müdahale gerektirebilir.
    7. Kontakt Lens Kullanımı: Yanlış veya hijyenik olmayan kontakt lens kullanımı, göz kızarıklığına yol açabilir. Lenslerin temizliği ve doğru kullanımı önemlidir.

    Göz kızarıklığı sürekli tekrarlıyor veya şiddetli bir şekilde devam ediyorsa, bir göz doktoruna başvurmak önemlidir.

    Göz Kızarıklığı Belirtileri

    Göz kızarıklığı, gözlerin beyaz kısmında görülen kırmızı veya pembemsi renk değişikliği ile kendini gösterir. Bu belirti, genellikle göz yüzeyindeki kan damarlarının genişlemesi veya tahriş olması sonucu ortaya çıkar. Göz kızarıklığına ek olarak, diğer belirtiler şunlar olabilir:

    1. Göz Sulanması: Gözlerdeki tahriş, göz sulanmasına neden olabilir. Gözler sürekli olarak yaşarabilir ve gözyaşı üretimi artabilir.
    2. Göz Kaşıntısı: Göz kızarıklığı alerjik reaksiyonlarla ilişkiliyse, gözlerde kaşıntı hissi ortaya çıkabilir. Kaşıma isteği, tahrişi artırabilir ve rahatsızlığa yol açabilir.
    3. Yanma ve Batma Hissi: Gözlerdeki kızarıklık genellikle yanma ve batma hissiyle birlikte görülür. Gözlerdeki hassasiyet artabilir ve rahatsızlık hissi oluşabilir.
    4. Bulanık Görme: Göz kızarıklığı bazen bulanık görme ile ilişkili olabilir. Göz yüzeyindeki tahriş, görme netliğini etkileyebilir ve görüşü bulanıklaştırabilir.
    5. Göz İçinde Yabancı Cisim Hissi: Bazı durumlarda, göz kızarıklığına eşlik eden bir yabancı cisim hissi olabilir. Gözde rahatsızlık hissi, göz kızarıklığına katkıda bulunan bir faktör olabilir.

    Bu belirtiler kişiden kişiye ve göz kanlanmasına neden olan duruma bağlı olarak farklılık gösterebilir. Eğer göz kızarıklığı şiddetli, sürekli veya diğer semptomlarla birlikte ise bir göz doktoruna danışmak önemlidir. Bir uzman, doğru teşhisi koymak ve uygun tedaviyi önermek için değerlendirme yapacaktır.

    Göz Kızarıklığı Hangi Hastalıkların Belirtisidir?

    Göz kızarıklığı, bir dizi hastalığın belirtisi olabilir. İşte bazı hastalıklar ve durumlar, göz kızarıklığına neden olabilen:

    1. Konjonktivit: Konjonktivit, göz yüzeyinin iltihaplanmasıdır ve yaygın olarak “pembe göz” olarak bilinir. Bakteriyel veya viral enfeksiyonlar, alerjiler veya tahriş edici maddelere maruz kalma sonucunda konjonktivit gelişebilir.
    2. Blefarit: Blefarit, göz kapaklarının kenarlarında iltihaplanma ve tahrişe neden olan bir durumdur. Göz kapağı kenarlarında pullanma, kabuklanma ve göz kızarıklığı görülebilir.
    3. Gözlerde Alerjik Reaksiyonlar: Polen, ev tozu akarları, hayvan tüyleri ve bazı gıdalara karşı alerjisi olan kişilerde göz kızarıklığı ve kaşıntı ortaya çıkabilir. Alerjik konjonktivit olarak adlandırılan bu durum, genellikle mevsimsel veya sürekli olarak görülebilir.
    4. Kuru Göz Sendromu: Gözlerin yeterince nemli olmadığı kuru göz sendromu, göz kızarıklığına neden olabilir. Gözyaşı üretiminin azalması veya kalitesinin bozulması sonucu gözlerde rahatsızlık, yanma ve kızarıklık görülebilir.
    5. Uveit: Uveit, gözün orta tabakasının iltihaplanmasıdır. Göz kızarıklığı, ağrı, bulanık görme ve ışığa karşı hassasiyet gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Uveit acil tıbbi müdahale gerektirebilir.
    6. Göz Kapaklarının İltihaplanması: Göz kapaklarının kenarlarında yer alan göz kirpik köklerinde enfeksiyon veya iltihaplanma sonucu meydana gelen blefarit, göz kızarıklığına neden olabilir. Glokom ( Göz tansiyonu )Körlüğe sebep olabilir… Tıklayın!
    7. Göz Tansiyonu (Glokom): Glokom, göz içi basıncının yükselmesi sonucu optik sinirin hasar görmesiyle karakterize bir hastalıktır. Glokom, göz kızarıklığı, baş ağrısı, bulanık görme ve gözde ağrıya neden olabilir.

    Göz kızarıklığı, ciddi bir rahatsızlık belirtisi olabilir. Eğer göz kanlanması şiddetli, sürekli veya diğer semptomlarla birlikte ise bir göz doktoruna başvurmanız önemlidir. Doktor, gerekli incelemeleri yaparak doğru teşhisi koyacak ve uygun tedavi yöntemlerini önerecektir.

    Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir?

    Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir?
    Göz Kızarıklığına Ne İyi Gelir?

    Göz kızarıklığı, birçok farklı nedene bağlı olarak ortaya çıkabilen yaygın bir semptomdur. Gözlerdeki kızarıklığın nedeni genellikle göz yüzeyindeki kan damarlarının genişlemesidir. Bu durum, gözlerin tahriş olması, enfeksiyonlar, alerjiler, yorgunluk, kuru gözler veya başka bazı göz rahatsızlıkları gibi bir dizi faktörden kaynaklanabilir. Göz kızarıklığını hafifletmek ve rahatlatmak için aşağıdaki yöntemleri deneyebilirsiniz:

    1. Göz Damlaları: Göz kızarıklığını hafifletmek için eczaneden veya reçetesiz olarak satın alabileceğiniz göz damlalarını kullanabilirsiniz. Göz damlaları, göz yüzeyini nemlendirerek tahrişi azaltabilir.
    2. Soğuk Kompress: Gözlerinizi yatıştırmak için soğuk kompres uygulayabilirsiniz. Temiz bir bez veya buz torbasını gözlerin üzerine yerleştirin ve 10 ila 15 dakika boyunca bekletin. Bu işlem, göz çevresindeki kan damarlarının daralmasına yardımcı olarak kızarıklığı azaltabilir.
    3. Göz Hijyenine Dikkat: Gözlerinizi temiz ve sağlıklı tutmak için düzenli olarak göz hijyenine dikkat etmelisiniz. Ellerinizi sık sık yıkayın ve gözlerinizi ovalamaktan kaçının. Kirli ellerle gözlerinize temas etmek, enfeksiyon riskini artırabilir.
    4. Alerjenleri Azaltın: Eğer göz kızarıklığı alerjik reaksiyonlardan kaynaklanıyorsa, alerjenlere maruziyeti azaltmak önemlidir. Polenler, ev tozu akarları, hayvan tüyleri gibi alerjenlerden kaçınmaya çalışın. Evdeki havayı temizlemek ve filtrelemek için hava temizleyiciler veya nemlendiriciler kullanabilirsiniz.
    5. Göz Egzersizleri: Uzun süre bilgisayar veya telefon ekranına bakmak, gözlerde yorgunluğa ve kızarıklığa neden olabilir. Bu durumu önlemek için düzenli olarak göz egzersizleri yapabilirsiniz. Gözleri sağa sola, yukarı aşağı hareket ettirme, uzak ve yakın nesnelere odaklanma gibi egzersizler gözleri rahatlatabilir.
    6. Kuru Gözlere Dikkat: Kuru gözler, göz kızarıklığının yaygın bir nedenidir. Gözlerinizi nemli tutmak için yapay gözyaşı damlaları kullanabilirsiniz. Uzun süreli bilgisayar kullanımında, düzenli olarak göz kırpmak da gözlerinizi nemlendirmeye yardımcı olabilir.
    7. Uyku ve Dinlenme: Gözleriniz yorgunsa ve kızarıksa, uyku ve dinlenmeye özen gösterin. Yeterli uyku almak ve gözlerinizi dinlendirmek, kızarıklığı azaltabilir.

    Göz Kızarıklığı Nasıl Geçer?

    Göz kızarıklığını hafifletmek ve geçirmek için aşağıdaki yöntemleri deneyebilirsiniz:

    1. Soğuk Kompress Uygulama: Temiz bir bez veya pamuğu soğuk suya batırın ve hafifçe sıkarak gözlerinize 5-10 dakika boyunca uygulayın. Soğuk kompres, göz kızarıklığını azaltmak için etkili bir yöntemdir.
    2. Göz Damlaları Kullanma: Eczanelerden veya göz doktorunuzdan temin edebileceğiniz göz damlaları, göz kızarıklığını gidermede yardımcı olabilir. Ancak, damlaları kullanmadan önce doktorunuza danışmanız önemlidir.
    3. Göz Hijyenine Dikkat Etme: Gözlerinizi temiz ve hijyenik tutmak önemlidir. Gözlerinizi sık sık yıkayarak, kir ve tahriş edici maddeleri uzak tutabilirsiniz. Gözlerinizi ovuşturmak yerine nazikçe temizleyin.
    4. Alerjenleri Azaltma: Eğer göz kızarıklığı alerjik reaksiyonlardan kaynaklanıyorsa, alerjenleri azaltmaya çalışın. Polenlerden korunmak için kapalı alanlarda kalın, ev tozunu azaltmak için düzenli temizlik yapın ve evcil hayvan tüylerinden uzak durun.
    5. Göz Egzersizleri Yapma: Uzun süre bilgisayar veya diğer dijital cihazlarla çalışmak göz yorgunluğuna neden olabilir. Göz egzersizleri yaparak gözlerinizi rahatlatabilirsiniz. Örneğin, uzak ve yakın nesnelere odaklanarak göz kaslarınızı çalıştırabilirsiniz.
    6. Yeterli Uyku ve Dinlenme: Gözlerinizi dinlendirmek için yeterli uyku almak önemlidir. Ayrıca, uzun süre bilgisayar kullanımı veya okuma yaparken düzenli aralıklarla gözlerinizi dinlendirmek için göz kapama egzersizleri yapabilirsiniz.
    7. Kontakt Lens Kullanımına Dikkat Etme: Kontakt lens kullanıyorsanız, doğru kullanım ve hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir. Lenslerinizi düzenli olarak temizleyin ve takma ve çıkarma işlemlerini doğru bir şekilde gerçekleştirin.

    Göz kızarıklığı sürekli tekrarlıyor, şiddetli veya diğer semptomlarla birlikte ise bir göz doktoruna başvurmanız önemlidir. Bir uzman, size spesifik tedavi yöntemleri ve önerilerde bulunabilir.

  • Astigmatın Bitkisel Tedavisi, Doğal Çözümü

    Astigmatın Bitkisel Tedavisi, Doğal Çözümü

    Astigmat bitkisel tedavisi varmı diyenler için araştırdık. Astigmat hastalığında kullanılan bitkisel tedavi yöntemlerinden bazıları şunlardır:

    • Frengi Otu: Bulanık gören bir kişinin gözlerini ovuşturması sonucu gözlerinde meydana gelen kaşıntıyı gidermek için kullanılan bir ottur.
    • Gingko Biloba: Beyin ve omurilik arasında işlev gösteren bir bitkidir. Glokom ve maküler dejenerasyon risklerini azaltmada önemli rol oynar.
    • Rezene: Tohumları astigmat tedavisi için kullanılır. Sulu ve iltihaplı gözlere yararlıdır.
    • Safran: Özellikle yaşlı insanlardaki görme bozukluklarının tedavisi için kullanılan bir bitkidir.
    • Yabanmersini: Göz bulunan kılcal damarlardaki kan dolaşımını kolaylaştıran bir etkisi vardır.
    • Yeşil Çay: Göz çevresinde var olan şişkinliği azaltmaya ve gözün çevresindeki halkaları geçirmeye yardımcı olur.
    • Üzüm Çekirdeği: Göz için oldukça faydalıdır.

    Astigmatın Bitkisel Tedavisi, Doğal Çözümü | 1

    Astigmat Belirtileri Nelerdir?

    Astigmat belirtilerinden bazıları şunlardır:

    • Sık sık şiddetli baş ağrıları yaşanır.
    • Hava karardığında görmede bir bulanıklaşma oluşur.
    • Gözlerde rahatsızlık hissi oluşmaya başlar.
    • Uzaktaki yazılar veya şekiller seçilemez.

    Astigmat Tedavisi Olmak Şart Mıdır?

    Derecesi düşük olduğu ve kişiye rahatsızlık hissi vermediği sürece astigmat tedavisi zorunlu değildir ancak tam tersi bir durum oluştuğunda tedavi süreci başlatılmalıdır.

    Göz Seğirmesini Hayra Yormayın! Tıklayın !

  • Kataraktın Belirtileri Nelerdir, Nasıl Anlaşılır? Tedavisi

    Kataraktın Belirtileri Nelerdir, Nasıl Anlaşılır? Tedavisi

    Katarakt sebebiyle ortaya çıkan belirtiler, önceden fark edildiğinde gözlerde meydana gelecek daha ağır hasarların önlenmesine yardımcı olmakta ve hastalığın erken teşhisine imkan sağlamaktadır. Genellikle ilerleyen yaşlarda göz merceğinde kalınlaşma ve sertleşme olarak ortaya çıkan Katarakt görme netliğinin azalmasına ve renklerde soluklaşmalara neden olmaktadır.

    Her yaşta görülebilen bir göz rahatsızlığı olan Katarakt belirtileri hastalığın ilerlemeden tedavi edilmesine ve gözlerin eskisi gibi görmesine olanak sağlamaktadır. Bebeklerden yaşlılara kadar her insanın gözleri Katarakt oluşumuna müsaittir. Katarakt tedavisi ilaç, gözlük gibi yöntemlerle tedavi edilemediğinden Katarakt teşhisi konmuş hastalar mutlaka ameliyat olmalıdır.

    Katarakt Neden Olur?

    Gözlerde meydana gelen bozukluklar farklı hastalıklara işaret etmektedir. Göz merceği şeffaf bir biçimde dışarıdan gelen ışık ve cisimleri beyne iletmekte ve görme işlemi gerçekleşmektedir. Zaman içinde göz bebeğinin arkasında yer alan lensin şeffaflığını kaybetmesi ve göz merceğinin kalınlaşarak matlaşması sonucunda Katarakt hastalığı ortaya çıkmaktadır. Katarakt başlangıcı özellikle yaşlılarda daha sık görülmekle birlikte doğuştan bebeklerde ve bazı gençlerde de bu hastalığa rastlanmaktadır.

    Kataraktın Belirtileri Nelerdir, Nasıl Anlaşılır? Tedavisi | 2

    Kataraktın en önemli nedeni göz yapısında bulunan su ve protein dengesinin zaman içinde yapısında meydana gelen değişikliklere bağlı olarak gerçekleşmektedir. Proteinlerde meydana gelen azalma göz yapısındaki merceğin kalınlaşıp sertleşmesine neden olduğundan gözlerde bulanıklaşma ve netlik sorunu ortaya çıkmaktadır. Ayrıca;

    • Diyabet,
    • Hipertansiyon,
    • Obezite,
    • Kortizon ilaçları,
    • Göz merceğine alınan darbeler,
    • Güneş ışını gibi zararlı ışınlara yoğun olarak maruz kalma

    Gibi sebeplerde Katarakta neden olan en önemli etkenlerdendir.

    Gözlerde Meydana Gelen Bozuklukların Katarakt Olduğu Nasıl Anlaşılır?

    Her görme bozukluğu Katarakt değildir. Yaşanılan belirtiler ve uzman doktor muayenesi sonucunda ortaya çıkan test sonuçları Katarakt tanı ve tetkikleri için yol gösterici olacaktır. Yaygın olarak görülen Katarakt belirtileri;

    • Görme netliğinin azalması ve görüntüde bulanıklaşma,
    • Yazıları okuma güçlüğü,
    • Çift görme,
    • Renklerin soluklaşarak grileşmesi,
    • Gece ışıktan etkilenme ve gözlerde yanma ve ağrılar,
    • Araba kullanırken güçlük çekme ve ışığın dağılması,

    Şeklinde ortaya çıkmışsa mutlaka doktor kontrolüne gitmek gerekir. Biyomikroskop yardımıyla göz doktoru tarafından yapılacak testler sonucunda gözlerde meydana gelen rahatsızlığın Katarakt olup olmadığı kolayca anlaşılmaktadır. Katarakt ameliyatları gelişen teknoloji ile birlikte lazerli sistemler başta olmak üzere hızlı bir şekilde sonuçlandırıldığından Katarakt ameliyatları başarılı sonuçlar vermektedir.

    Kataraktın Belirtileri Nelerdir, Nasıl Anlaşılır? Tedavisi | 3

    Bebeklerde Katarakt Belirtileri Nelerdir?

    Katarakt çoğunlukla yaşlılarda ortaya çıksa da kalıtsal etkenler ve hamilelikte anne karnında yaşanılan enfeksiyonlar bebeklerde katarakta sebep olabiliyor. Çocuklarının doğuştan görme bozukluğu yaşadığı şüphesi taşıyan anne babalar bazı belirtileri gözlemledikleri takdirde mutlaka çocuklarını doktor kontrolüne götürmelidirler. Bebeklerde katarakt belirtileri;

    • Göz bebeğinin beyaz kısmının çok daha fazla olması,
    • Bebeğin ışığa hassasiyet duyması,
    • Bebeğin bazı hareketlere duyarsız kalması,
    • 2 yaşından sonra çocukların sürekli bir yere çarpma ve düşme şeklinde gözlemlenen davranışlar

    Şeklinde ortaya çıkan davranışlar mutlaka uzman doktor muayenesi gerektiren belirtilerdendir.

    Katarakt ameliyatı hakkında sık sorulan sorular Tıklayın !

  • Astigmat Nasıl Anlaşılır, Belirtileri Nelerdir, Nasıl Düzelir? Tedavisi

    Astigmat Nasıl Anlaşılır, Belirtileri Nelerdir, Nasıl Düzelir? Tedavisi

    Astigmat gözlerde meydana gelen bulanık görme ile karakterize bir görme sorunudur. Astigmat genellikle miyop ve hiperopi ile beraber görülür. Astigmat, tek bir gözde olabileceği gibi iki gözde de olabilir. Bu göz sorununda kornea ya da gözün lensinin yeterli oranda kavisli olmaması sorunu söz konusudur. Astigmat, zamanla ilerleyebilir. Tedavisi lazerle yapılır. Özellikle astigmatı henüz erken seviyede olan kişilerin bu sorunu anlaması oldukça güçtür. Rastgele yapılan muayenelerde ya da ilerlediği zamanlarda fark edilebilir. Çocuklar özellikle kitap okurken kitaba iyice yakınlaşma ve bir yere odaklandıklarında gözlerini kısarak bakmaları söz konusudur. Yazıları da yamuk olmaktadır.

    Astigmat Belirtileri Nelerdir?

    Astigmat belirtisi astigmatın derecesine göre değişir. Genel olarak astigmat sorununda meydana gelen belirtiler ise:

    • Yakın ve uzaktaki mesafelerin bulanık görülmesi, netleyememe,
    • Küçük yazıların birbirine girmesi ve okunamaması,
    • Gece görüşlerinde problemler,
    • Baş ağrıları,
    • Mide bulantıları,
    • Gözde yorgunluk,
    • Gözde baskı hissi,
    • Bilgisayar kullandıktan sonra ekrandan farklı bir yere bakıldığında görüntüde bozukluklar.

    Astigmata yol açan sebepler bilinmemektedir. Genetik sebepler bu noktada astigmat oluşması için en geçerli sebeplerin başında gelir. Genellikle doğuştan itibaren mevcut  olan bu sorun, yaş ilerledikçe artar. Astigmat, genel anlamda yaralanmalar ya da göz ameliyatları sonrası meydana gelebilir. Ancak astigmat oluşması için bazı risk  faktörleri de mevcuttur. Bunlar:

    • Genetik olarak ailede bu sorunların olması,
    • Miyop olmak,
    • Katarakt ameliyatı geçirmek,
    • Korneanın hasar sebebiyle yaralanması

    Astigmat Nasıl Anlaşılır, Belirtileri Nelerdir, Nasıl Düzelir? Tedavisi | 4

    Astigmat Tedavisi Nasıldır?

    Astigmat tedavisi için kullanılan yöntemler farklıdır. Ameliyat ve lazer yöntemleri kullanılabileceği gibi kontakt lens de tercih edilebilir. Ancak düşük dereceli astigmat sorunları için tedaviye gerek yoktur. Gözlük ile astigmat kişiler net bir görüntü elde edebilir. Kontakt lensler ile vizyon iyileştirilebilir. Ameliyat yönteminde keratotomi ya da lazer yöntemleri uygulanır. Astigmat hastalarının tedavisinde başarı oranı en yüksek olan grup miyop olanlardır. Kornea kalınlığı, astigmatın seviyesi ve miyop gibi farklı hastalıkların eşlik edip etmediği bu noktada en belirleyici unsurlardan biridir.

    Astigmatın egzersizle tedavisi İçin Tıklayın !

    Bebeklerde Astigmat Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir? Tıklayın !

    Miyop göz çizdirme nedir? Tıklayın !

  • Çocuklarda Göz Kayması Neden Olur, Ne Zaman Geçer?

    Çocuklarda Göz Kayması Neden Olur, Ne Zaman Geçer?

    Çocuklarda göz kayması nedenleri başında göz kaslarının koordinasyonsuzluğu gelir. Şaşılık olarak bilinen ve doğumdan 4 ila 6 ay sonra iyileşen göz kayması;

    • İçe,
    • Dışa,
    • Aşağı,
    • Yukarı

    Olmak üzere herhangi bir yönde 4 – 6 ay sonrası gözlenmeye devam edilebilir. Göz kaslarında uyum içerisinde çalışmadığını işaret eden bu durum sürekli veya aralıklar halinde gerçekleşebilir. Erken dönemde teşhis edildiğinde tedavi edilebilen bu rahatsızlık için teşhisin ardından vakit kaybedilmeden tıbbı yardıma başvurulması gereklidir.

    Çocuklarda Göz Kayması Neden Olur, Ne Zaman Geçer? | 5

    Göz Kayması (Şaşılık) Ne Zaman Teşhis Edilir?

    Göz kayması (şaşılık) erken çocukluk döneminde teşhis edilebilmektedir. Aileler 0-6 yaş arasındaki çocuklarında göz kayması şüphesi taşımaları halinde tanı ve tedavi için zaman kaybetmeden sağlık kuruluşuna müracaat etmelidir.

    Göz Kayması (Şaşılık) Testi Nedir, Nasıl Yapılır?

    Yeni doğan ve 6. ay içerisinde bebeklerde göz tarama testleri yapılmakta ve bu testlerde göz kayması da kontrol edilmektedir. 6 aylık döneme kadar göz kayması yalancı şaşılık olarak değerlendirilerek normal kabul edilmektedir. 6. ay sonrasında göz kaymasının iyileşmemesi halinde sağlık kuruluşuna yapılan başvurularda ebeveynlerin göz kayması testi yaparak doğru teşhis koymaları mümkündür. Bu test oldukça basit olup testin yapılması ve teşhis konulması için fotoğraf yeterlidir. Ebeveynler çocuklarının fotoğraflarında göz kayması olup olmadığını tespit ederek doğru teşhisi kolayca koyabilmektedirler.

    Çocuklarda Göz Kayması Neden Olur, Ne Zaman Geçer? | 6

    Göz Kayması (Şaşılık) Nasıl Tedavi Edilir?

    Göz kayması gözlük ile düzelir mi sorusu, fotoğraf veya inceleme ile çocuklarında göz kayması (şaşılık) tespiti yapan ebeveynlerin yanıt aradığı soruların başında yer alır. Göz kayması (şaşılık) tedavileri;

    • Doğru gözlük kullanımı,
    • Gözün çalıştırılması,
    • Ameliyat

    Olmak üzere 3 farklı şekilde gerçekleştirilmektedir. Yukarıdaki yöntemlerle tedavi edilemeyen durumlar ise genellikle geç kalınmış vakalar olup göz tembelliği, katarakt gibi göz hastalıklarıyla sonuçlanabilmektedir.

    Bebekler de göz kayması (şaşılık) Tıklayın !

    Şaşılık, sebepleri, belirtileri ve tedavisi Tıklayın !

    Çocuklarda en sık görülen göz rahatsızlıkları Tıklayın !

    Bebekler ve çocuklarda göz sağlığı Tıklayın !

  • Bebeklerde Astigmat Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir?

    Bebeklerde Astigmat Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir?

    Bebeklerde görülen astigmatın oluşumu pek çok farklı nedenden kaynaklanabilmektedir. Kalıtsal yatkınlık, göz kapakları üzerinde bulunan kitleler ve uzun süre boyunca yakın mesafeden bakılma sonrası bebeklerde görülen astigmatın nedenleridir. Astigmat olan bebekler her ne kadar bulanık gördüğünü size sözel olarak ifade edemese de bazı farklı davranışları sonrası bebeğinizin astigmat olduğunu kolayca anlayabilirsiniz.

    Bebeklerde Astigmat Belirtileri Nelerdir?

    Bebeklerde astigmat belirtileri dikkatle takip edilmelidir. Bebeğiniz rahatsızlığı nedeniyle farklı davranış biçimleri ile size rahatsızlığını anlatmaya çalışmaktadır. Bebeğinizde;

    • Ağrı nedeniyle başını tutarak sık sık ağlama,
    • Gözlerinde meydana gelen şiddetli kaşıntı nedeniyle sık sık ellerini gözlerine götürmesi,
    • Bakışlarında yorgunluk,
    • Kısık gözle bir noktaya bakması

    Fark etmeniz halinde astigmat teşhisini koyarak tedavi sürecine geçebilirsiniz.

    Bebeklerde Astigmat Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir? | 7

    Bebeklerde Astigmat İyileşir Mi?

    Yetişkinlerde astigmat tedavisi için lazer ameliyat veya gözlük kullanımı gerekmesi, bu tedavi süreçlerinden mahrum kalacak bebeklerde astigmat düzelir mi sorusunun sorulmasına yol açmaktadır. Yetişkinlerin aksine bebeklerde astigmat tedavisi göz egzersizleriyle mümkün olmaktadır.

    Bebeklerde Astigmat Nasıl Anlaşılır? Belirtileri Nelerdir? | 8

    Bebeklerde Astigmat İçin Yapılabilecek Egzersizler Nelerdir?

    Bebeklerde astigmat egzersizleri hastalığın teşhisi sonrası hemen uygulanmalıdır. Yetişkinlerin aksine astigmat tedavisi olmayan bebeklerde göz tembelliğine yakalanma riskinin yüksek olması, tedavi süreci için zaman kaybedilmemesi zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Uzmanlar tarafından astigmat tedavisi için harf çizme yöntemi tavsiye edilmektedir. Bebeğinizin kalem tutabildiği dönemde ona farklı bakış açılarına göre harf çizdirmek, bebeklerde kullanılan en yaygın astigmat egzersizleri arasında yer almakta olup belirli bir süre sonrasında bebeklerde görülen astigmat vakaları tarih olmaktadır.

  • Kırmızı Pembe Gözden Kurtulmak İçin Yollar

    Kırmızı Pembe Gözden Kurtulmak İçin Yollar

    Bulaşıcı ve rahatsız edici olan ve bakteriyel enfeksiyon sonucu oluşan enfeksiyon kırmızı pembe göz oluşumuna neden olur. Pembe göz nedir konusunda şişlik, kızarıklık ve kaşıntı gibi etmenlerden dolayı gözde oluşan kırmızılık olarak ifade edilebilir. Bu göz enfeksiyonu sulu bir akıntı oluşmasına neden olur. Bir gözden diğerine kolaylıkla bulaşabilir. Bunun yanı sıra hapşırma ya da öksürme sonucu hava yolu ile de bulaşabilen bir virüstür.

    Kırmızı – Pembe Göz Neden Oluşur?

    Göze virüsler nedeni ile bulaşır. Kırmızı ya da pembe göz iltihabına yakalanan kişiler ile temas halinde olmanız sonucunda da kolaylıkla yayılacaktır. Genel olarak bir gözde oluşabileceği gibi iki gözünüzde de birden akıntı şeklinde ortaya çıkabilir.  Evde uygulayacağınız doğal yöntemler ile tedavi edebileceğiniz gibi doktora da başvurabilirsiniz.  Doktora gittiğinizde antibiyotik tedavisi uygulanacaktır. Gözünüzde şiddetli bir şekilde ağrı oluşur ya da bulanık görme gibi durumlarla karşılaşırsanız ev tedavi yöntemlerini bir kenara bırakarak acilen doktora başvurmalısınız.

    Kırmızı Pembe Gözden Kurtulmak İçin Yollar | 9
    Kırmızı Pembe Gözden Kurtulmak İçin Yollar

    Kırmızı Pembe Gözlere Doğal Çözümler

    Eğer gözünüzde herhangi bir ağrı ve akıntı yok ise sadece pembeleşme varsa evde tedavi yöntemlerini denemenizde yarar var. Kırmızı pembe gözden kurtulmak için yollar konusunda;

    Elma Sirkesi: En etkili yöntemlerden biridir. Doğal elma sirkesini pamuk yardımı ile gözünüze bastırmadan sürün. Pamuğun temiz olması ve sterilize edilmesi oldukça önemli. Ilık bir pansuman yaparak pembe gözlerden kurtulabilirsiniz.

    Sarı Papatya: Papatyanın sakinleştirici özelliğini bilmeyen kalmadı. Papatya çayı poşeti üzerine sıcak suyu dökün. Ardından ise soğuyana, ılık bir hal alana kadar bekleyin. Güzünüzün üzerine 10 – 15 dakika boyunca günde bir kez olmak üzere uygulayın. Gözlerinizin de sakinleşmesini ve pembeliğin giderilmesini sağlayacaktır.

    Zerdaçal: Biraz su kaynattıktan sonra iki çorba kaşığı kadar zerdeçal tozunu ekleyin. Ardından pamuk yardımı ile kızaran gözünüzün üzerine yaklaşık 10- 15 dakika boyunca uygulayın. Günde bir sefer yaptığınızda enfeksiyon kapmış olan gözünüze iyi geleceğini göreceksiniz.

    Göz Altı Morlukları 13 Adımda Nasıl Geçer? Tıklayın !

    Göz Renginiz Makyajınızı da Etkiliyor Tıklayın !

    Göz Sağlığı İçin Yenilmesi Gereken Besinler Listesi Tıklayın !

    Güneş gözlüğü seçerken dikkat edin!.. Tıklayın !

  • Sağlıklı Gözler İçin Püf Noktalar

    Sağlıklı Gözler İçin Püf Noktalar

    Her şeyi daha iyi yapabilmemiz için kuşkusuz sağlıklı gözlere sahip olmamız gerekiyor. Göz sağlığımıza dikkat etmezsek yaşam kalitemiz hızla bozulur. Bunun dışında yaşlanma, stres ve genel kirlilik gibi genel nedenlerden dolayı göz sağlığında bozulmalar yaşanır. Bunları düşündüğümüzde gözlerinize ne kadar bakıyorsunuz sorunu sormak istiyorum hanımlar! Gözleriniz ne kadar sağlıklı? Gözlerime yeterince bakamıyorum ne yapmam gerekiyor diyorsanız;

    İşte sağlıklı gözler için ipuçları

    -Sağlıklı gözler için püf noktalardan biri dengeli beslenme. Göz sağlığınız için aşağıdakileri bol bol tüketin.

    Beta karoten için; Havuç, tatlı patates, koyu yeşil yapraklı sebzeler

    • C vitamini için; turunçgiller (portakal, mandalina gibi), kivi, yeşil-kırmızı biber, kuşburnu, maydanoz
    • A vitamini için; havuç, tatlı patates, brokoli, ıspanak, marul, yumurta, süt
    • E vitamini için; fındık, badem, ceviz gibi sert kabuklular, yağlı tohumlar, avokado, yeşil yapraklı sebzeler (marul, ıspanak, maydanoz)
    • Çinko için; deniz ürünleri, kırmızı et, buğday, kurubaklagiller, ceviz, badem
    • Lutein ve Zeaksantinin için; sebzeler, bezelye, ıspanak, semizotu, brokoli, mısır ve biber

    Sağlıklı Gözler İçin Püf Noktalar | 10

    -Gözlerinizi temiz tutun.

    -Başkalarının özel eşyalarını kullanmayın.

    -Uzun süre yakın konumda televizyon izlemeyin.

    -Gözünüzü aşırı ışıktan koruyun.

    -Geçmeyen rahatsızlıklarınızda göz doktorunuza başvurun.

    Göz sağlığı için sizin önerileriniz neler?

  • Sarı nokta hastalığı neden kaynaklanır?

    Sarı nokta hastalığı neden kaynaklanır?

    Sarı nokta hastalığı da denilen makula dejenerasyonu, gözün iç kısmında bulunan makula bölgesinin zarar görmesi sonucu ortaya çıkıyor.

    Sağlık Muhabirleri Derneği (SMD) İzmir Temsilcisi Erkan Doğan’a konuşan ve makulanın, gözün iç kısmını kaplayan ağ tabakanın en küçük bölgesi olduğunu belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erkin Kır, hastalığın hem fiziksel hem de psikolojik sorunlara neden olduğunu belirtti.

    Makula dejenerasyonunun yaklaşık 1 milimetrelik bir alanı kapladığını ancak bu alanın görme yetisinin % 90’ını oluşturduğunu dile getiren Kır, “Bu bölgede oluşabilecek hasarlar görme fonksiyonuna ciddi zararlar verir. Hastalık, okuyan neslin günlük yaşam kalitesini azalttığından böbrek yetmezliği, kanser gibi hastalıklardan bile daha büyük moral bozukluğu ve stres yaratabilir” dedi.

    80 YAŞ VE SONRASINDA GÖRÜLME ORANI YÜZDE 60

    Sarı nokta hastalığının görülme sıklığının 50 yaşına kadar % 2-3 civarında olduğunu söyleyen Kır, “50 yaş altında bu hastalık % 2-3 oranında görülürken, 50-70 yaş arasında oran % 30’lara kadar çıkıyor. 70-80 yaş aralığında ise görülme oranı iyice yükselerek % 60’a varıyor” dedi.

    İKİ GÖZDE BİRDEN MEYDANA GELİYOR

    Sarı nokta hastalığının kuru ve ıslak olmak üzere 2 tipi bulunduğunu söyleyen Dr. Kır, şöyle devam etti:

    “Kuru tip, yaşın ilerlemesiyle birlikte ıslak tipe dönüşebilir. Rutin kontrollere gelen hastalarda bu hastalığı saptayabiliyoruz. Biraz ilerlediyse görme yetisinde oluşan bozukluklara ilişkin şikayetler beliriyor. Düz cisimlerin kırık ve eğri gözükmesi gibi. Bir başka şikayet de görmenin azalmasıdır. Bu hastalığın en önemli özelliği de iki gözü tutması yani bir gözle başlar diğer gözde de oluşur.”

    BESLENME ALIŞKANLIKLARI ÇOK ÖNEMLİ

    Hastalığın birinci sebebinin genetik, ikinci önemli sebebinin ise beslenme alışkanlıkları olduğunu dile getiren Kır, “Aynı zamanda sigara kullanımı ve güneşe maruziyet de bu hastalığı tetikleyen unsurlardandır. Tedavisi de sebebine bağlı olarak şekilleniyor. Hastaların genelinde kuru tip sarı nokta hastalığı görülüyor. Kuru tip evresinde beslenmemize dikkat etmeli ve Omega 3 ağırlıklı gıda tüketmeliyiz. Doğru beslenme, ıslak tipte de ilerleme ihtimalini azaltıyor. Islak tipteki evrede hastalık tedavi edilebilir. Islak tip olduğunda biz bunu kuru tipe döndürmek için göz içine enjeksiyon yöntemi ile tedavi gerçekleştiriyoruz” dedi.

     

    ntv.com.tr