Etiket: Gida

  • Göbek yağlarından kurtulmak için…

    Göbek yağlarından kurtulmak için…

    Bazıları ideal kiloda olmalarına rağmen göbeklerinden bir türlü gitmeyen yağlardan şikayet eder. Göbek yağlarından kurtulmak için düzenli olarak yapılacak egzersizlerin yanı sıra ne yediğiniz de çok önemlidir. İşte göbek yağlarından kurtulmanıza yardımcı olacak bazı yiyecekler:

    Göbek eriten yiyeceklerin başında bazı meyveler gelir. Bunlardan biri olan muz zayıflatıcı ve yağ yakıcı etkisi vardır. İçerdiği potasyum mineraline sayesinde zayıflamaya yardımcı olur. Potasyum, metabolizmayı hızlandırıyor ve vücutta ödem tutulmasını engelliyor. Ancak muzu aşırı derecede fazla tüketmemeyi dikkat edin.

    Kırmızı renkli meyve ve sebzelerin temel özelliği içerisinde bol miktarda antioksidan barındırmasıdır. Antioksidanlar bakımından bir hayli zengin olan çileğin yaşlanmayı geciktiren bir besin maddesi olarak tüketilmesinde fayda vardır. Çilek diğer yandan yoğurtla birlikte tüketilirse hem öğün atlamak ve tokluk hissi oluşması için işe yaramakta hem de yan karın bölgesi yağlarının erimesine yardımcı olmaktadır. Kas güçlendirici bir gıda olarak spor yapanlarca ve vücut geliştirme sporu ile uğraşan kişiler tarafından tüketilmelidir. Çilekte size zayıflarken yardım edebilecek meyvelerden biri. Antioksidanlar bakımından zengin olan çilek kalp krizi riskine karşı korur ve yaşlanmayı da geciktirir. Kan dolaşımını hızlandırması ve dokulara kan yoluyla daha fazla oksijen ulaşmasını sağlar. Demir açısından da zengindir.

    Göbek yağlarını yakmak için yoğurt da vazgeçilemeyecek yiyeceklerin başında gelir. Yoğurt fazla kilolara neden olan toksinleri atmamıza yardımcı olur. İçerdiği kalsiyum ve potasyum metabolizma hızınızı yüzde 15 kadar hızlandırır. Ayrıca yoğurt, sindirimi kolaylaştırır, midede ki bakterileri yok eder. Ancak kesinlikle yemekten yarım saat önce yada sonra tüketilmelidir. Yemekle aynı anda tüketilen yoğurt yemeklerin besin değerlerini yok edebilir.

    Yeşil çay yağların bağırsaklardan emilimine engel olduğu için yağlı ve kalorili yiyeceklerin vüctta yağ depolamasına mani olmaktadır. Diğer yandan günde 3 fincan yeşil çay içen kişilerde hem metabolizma hızı artmakta ve bu sayede ortalama ayda 1 kilo zayıflama sağlanmakta hem de bölgesel yağları yakıcı etki yapmaktadır. Yeşil çayın gereğinden fazla tüketilmesi bazı sakıncalar doğurabilmektedir.

    Elma, birçok faydasının yanında, göbek yağının daha hızlı eritilmesine de katkıda bulunuyor. Brezilya’da yapılan bir deneyde, diyet yapan iki gruptan, her gün üç elma yeme zorunluluğu olanların, diğer gruba oranla daha çok miktarda göbek yağı yaktığı ortaya çıkmış.

  • Cinsel Gücü Artıran Besinler Bitkiler Baharatlar

    Cinsel Gücü Artıran Besinler Bitkiler Baharatlar

    Yapılan yeni çalışmalar ve güncel haberlere göre cinsel gücü arttıran yiyecekler kadınlar ve erkeklerde değişiklik gösterebiliyor.

    Doğada serbest halde bulunan besinler ya da hazırlanan yiyecekler ile cinsel isteği arttırdığı söylenen ilaçlardan daha fazla randıman almak mümkün hale geliyor.

    Bu konuda yapılan çalışmalar dahilinde erkeklerde cinsel gücü arttıran yiyecekler, içecekler ve besinler; C vitamini hepimizin bildiği üzere önemli vitaminler arasında yer alıyor.

    Soğuk algınlığını iyileştirici etkisi yanında cinsel gücü de arttırıyor ve içinde C vitamini barındıran yiyeceklerden maydanoz ise hem insanı genç tutuyor hem de özellikle erkekler tükettiğinde cinsel iktidarı arttırıyor.

    Bunlar dışında nane, kekik, tarçın, sivri biber muz, ceviz, bal, greyfurt, yumurta, badem, enginar, kereviz erkekler için cinsel gücü arttırıcı yiyecekler arasında yer alıyor.

    Şalgam, Antep fıstığı ve fındık içerdikleri doymamış yağ asitleri ve E vitamininden dolayı afrodizyak olarak kullanılıyor.

    Kadınlarda cinsel güç artırıcı yiyecekler içecekler ve besinler: yapısında bulunan serotonin sayesinde mutluluk da veren çikolata hem şeker hem de kalori miktarının fazla olmasından dolayı cinsel gücü arttıran gıdalar arasında yer alıyor.

    Ayrıca yapılan bir başka çalışmaya göre ekşi ve baharatlı yiyeceklerinde kadınlarda cinsel gücü artırdığı savunuluyor. Bunlar dışında:

    Rezene: Sindirim problemlerine olan faydasının yanında en eski afrodizyaklar arasında yer aldığı için vücudun enerjisini arttırıp cinsel yaşamı da etkiliyor.

    Bitki Çayları: Vücuttaki sıvıların akışını hızlandırdığı için, kan dolaşımını da hızlandırır ve bu durum tutku ve heyecanda da artışa neden oluyor. Bu nedenle bitki çaylarının tüketilmesi cinsel gücü ve cinsel birlikteliğin kalitesini arttırır.

    Ginseng: Binlerce yıldan beri Çin’de ilaç yapımında kullanılan ginseng çayı ve kökü; Hormonal sistemi uyarır, erken yaşlanma sürecini yavaşlatır ve göz ardı edilemeyecek güçler verir. Tüketilmesi ile cinsel gücün arttığı ıspatlanmıştır.

    Limon: C vitamini kaynağı olan limon kadınların tüketmekten zevk aldıkları bir gıdadır. Yemeklerde kullanılan limon tuzu ve limon suyu, cinsel gücün artmasında olumlu etki sağlamaktadır.

    Havyar: Yapısında bulunan çinkodan dolayı erkeklik hormonlarının artmasına olanak sağlar.

    Pekmez: Demir kaynağı olan pekmez tahinle de tüketilmesi ile cinsel gücün artmasında çok faydalı olmaktadır.

  • Reflü ile başa çıkmanın yolları

    Reflü ile başa çıkmanın yolları

    Çağımızın hastalığı reflü ile başa çıkmanın ilk adımı doğru beslenmeden geçiyor…

    Beslenme alışkanlıklarında reflünün tedavisinde önemli rol oynadığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Keservuran, şu bilgileri verdi:

    Düşük şekerli diyet reflüyü azaltıyor

    “Endüstriyel, rafine gıdalarla beslenenlerin en az yüzde 20 sinde reflü şikayetlerine rastlanmakta, hatta bu rakamın yüzde 50`leri geçtiği söylenmektedir. Ülkemizde yapılan bir çalışmada toplumun yüzde 20 sinde reflü hastalığı saptanmıştır. Olguların çoğunluğunu yaşlılar, şişmanlar, hamileler oluşturmaktadır. Düşük karbonhidrat içerikli besinlerle beslenen, sofra şekerini az tüketen kişilerin çok büyük bir bölümünde reflü şikayetleri nispeten azalabilmektedir. Un ve şekerden zengin gıdalar ile beslenen bireylerde insulin direnci ve buna bağlı reaktif hipoglisemiler (tepkisel kan şekeri düşüklüğü) olmaktadır. Hipoglisemiyi düzeltmek için vücutta sempatik sistem uyarılmaktadır. Yemek borusunun alt ucunun daralması parasempatik sinir sisteminin kontrolündedir. Hipoglisemi sonucu sempatik sinir sistemi aşırı uyarılınca yemek borusunun alt ucu yutma olmamasına rağmen genişler ve mide içindekiler geriye kaçar.
    Ne yapmalıyız?
    Yağ oranı yüksek yiyecekler mide boşalmasını geciktirir. Özellikle fast food türü yiyeceklerde yağ miktarı yüksektir. Yağlı yiyeceklerin midede kalma süresi de uzundur, bu nedenle yağlı yiyeceklerin sindirilmesi için daha fazla sindirim enzimi salgılanmaktadır.
    Protein ağırlıklı diyetler yapılarak, yağ ve yağlı besinler, koyu çay, kahve, çikolata nane soğan gibi besinlerin tüketimi azaltılmalıdır.
    Mide asidinin uyarılmasını önlemek için; acı baharatlar, karbonatlı içecekler (kola, soda, gazoz vb.) domates, turunçgiller, kahve , alkol, çok sıcak ve çok soğuk besinler tüketilmemelidir.
    Öğünler sık aralıklı olmalı (en az 2 saat) bir öğünde fazla yemek yenilmemeli, fazla yemek mide basıncını arttırır ve reflü olasılığı artar.
    Yemek yerken sıvı alımı azaltılmalı, sıvılar öğün aralarında içilmelidir.
    Alkollü İçeceklerden kaçınılmalıdır.
    Kabızlık ıkınma sonucu karın içi basıncında artmaya ve dolayısıyla reflüde artışa yol açar.
    Her lokmadan sonra çatalı bırakmak ve her lokmayı en az 10 kez çiğnemek.
    Sakız çiğnemekten sakının. Çünkü yutulan hava miktarı artar, bu da gaz ve reflüye yol açar.
    Yemek yerken ve yemeklerden sonraki 45 dakika dik pozisyonda durulmalı.
    Uykudan birkaç saat önce yemek yemekten kaçının. ( 3-4 saat ).
    Akşam porsiyon miktarlarını kısıtlayın.
    Özellikle öğünlerden sonra sıkı dar giysiler giymeyin, kemer, korse vb. kullanmayın.
    Hangi gıdalardan kaçınmalıyız?

    Turunçgiller; portakal, mandalina, greyfurt, limon
    Üzüm, karpuz, kavun
    Yaban mersini, çilek, kızılcık, çekirdekli kara üzüm antioksidan açısından oldukça zengin olmalarına rağmen reflü de dikkatli tüketilmeli
    Kuru fasulye, nohut, mısır gibi gaz yapıcı gıdalar
    Patates, püresi, kızarmış
    Margarin, tereyağı, kuyrukyağı
    Sosis salam sucuk
    Yağda yumurta, kaşar peyniri, tulum peyniri
    Çok sıcak çok soğuk yiyecekler.
    Sakatatlar (karaciğer, beyin, böbrek, vb.)
    Kahve, koyu çay
    Yağda kızartılmış her türlü yiyecek
    Soğan, sarımsak, salçalar ve baharatlı yiyecekler
    Yağlı şekerler, helvalar, lokumlar, hamur tatlıları, kuruyemişler
    Mayonez, ağır soslar, sirke, turşu ve konserveler
    Katı yiyecekler cips, krik-krak, kabuklu yiyecekler midenin perforasyonuna ( delinmesine ) sebep olabilir. bu besinlerin ara öğünlerinizden kaldırıp yerine; meyveli yoğurt, 1 dilim peynir + 1 dilim ekmek ya da kuru / taze meyve tüketin.
    Nelere dikkat etmeliyiz?

    Mutfağınızda kullanacağınız yağınızı doğru tercih edin,
    Koyu çay kahve yerine bitki ve meyve çaylarına yer verin,
    Mutfağınızda ızgara-haslama-fırın pişirme şekillerini tercih edin,
    Ara öğünlerinizde ; meyveli yoğurt, 1 dilim peynir + 1 dilim ekmek ya da kuru / taze meyve tüketin,
    Etiket dedektifi olun
    Kendinizi dinleyin, vücudunuzun sesine kulak verin.

  • Organik gıda boyası nasıl yapılır ?

    Organik gıda boyası nasıl yapılır ?

    Evde gıda boyası nasıl yapılır ? Evde besinlerle gıda boyası. Organik gıda boyası… Evde organik gıda boyası…

    Pembe ve Kırmızı Organik Boyayı nasıl elde ederiz ?

    Bu organik renkleri elde etmek için pancar en iyi seçenektir. Konserve pancarı veya doğal pancarı kaynatarak elde eceğiniz kırmızı renk doğal ve organik bir kırmızı renk olacaktır. Pancar suyu bir çok yemeğe farklı bir aroma katmaktadır.

    Alternatif olarak, aynı zamanda ahududu, nar veya herhangi bir kırmızı meyve kullanabilirsiniz. Kullandığınız bu kırmızı organik ürünlerde sadece tat değişimi olacaktır. Bu sebeple hazırlayacağınız yemeğe veya tatlıya yakışan tadı yakalamak sizin damak zevkinize bağlıdır.

    Bu rengi elde etmek için bir mutfak robotu veya blender ile ezerek sonrasında elek veya tülbent kullanarak renkli sıvı dışarı süzerek en yalın halde elde edebilirsiniz.

    Elde ettiğiniz kırmızı organik boyaya yapacağınız ürüne göre süt veya benzer bir renk açıcı kullanarak rengini de açmanız yani pembe bir renk elde etmeniz mümkündür.

    Turuncu

    Havuç bu konuda şeftali ile mikserden çekilerek turuncu tonunu elde edebileceğiniz ve tatlılarda kullanabileceğiniz en iyi alternatifdir. Tadı ve rengi konusunda hiç şüpheniz olmasın.

    Sarı

    Sarı için baharat kullanmak en pratik yöntem. Safran çiçeği ve zerdeçal tozu hem farklı bir aroma hemde çok güzel bir renk oluşturur. Fakat bu baharatların yoğun olması sebebi ile biraz zahmetli bir çalışmadır. Safranı dondurulmuş krema ile mixerden geçirip elde edeceğiniz renge inanamayacaksınız. Yoğunluğa ve renge göre karışım tamamen sizin insiyatifinizde olmalıdır.

    Tumeric(zerdeçal) hafif bir hint baharatıdır ve bilimsel olarak inflamasyon ve kansere karşı koruyucu, mide ülseri iyileştirici ve iltihap olan hastalarda oksidatif özelliği aynı zamanda çayınında rahatlatıcı bir özelliği vardır.


    Yeşil

    Sürekli çocuklara yeşil sebze takviyesi verme yollarını arıyoruz. Bu hazırlayacağınız karışım gene yukarıda paylaştığımız gibi dondurulmuş krema ve taze ıspanağı mixer yardımı ile karıştırıp muhteşem yeşil bir organik yeşil elde edebilirsiniz.

    Mavi ve Mor

    Ve son olarak, bu zor ikili. Mavi ve mor biraz zor olabilir ama kesinlikle mümkündür. Pembe ve kırmızı başlığı altında tarif edildiği gibi, yaban mersini ve böğürtlen, aynı işlemde kullanılabilir.

    Mor organik gıda boyası için en ideal sebze lahanadır. Kırmızı lahana, mor ve mavi hem de gıda boyası yapmak için kullanılabilir. Lahanayı kesmeden uzun süre kaynatırsanız ortaya çıkacak mor renge inanamazsınız.

    Bir alternatif kaynatma ise yavaş yavaş kabartma tozu ile karıştırarak kaynatma şeklidir.

    Yukarıda saydığım organik renklere ulaşma yöntemlerinde elde edeceğiniz organik gıda boyalarını hem tatlı hem de tuzlu hazırlayacağınız gıdalarda kullanabilirsiniz.

  • Gıda saklama kapları

    Gıda saklama kapları

    gıda saklama kapları…

  • Kilo Verdiren Yiyecekler

    Kilo Verdiren Yiyecekler

    En çok kilo verdiren yiyecekler sayesinde sağlıklı bir şekilde kilo verebileceğinizi biliyor muydunuz ! Normalde yediklerinizi daha sağlıklı yiyeceklerle ve düzenli beslenme ile kısa bir süre içinde bel bölgenizde ki değişikliği fark edin!

    Kilo kaybetme süreci bazıları için çok zorlu bir yolculuk olabilir. Bir çok insan kilo vermeye çalışırken yemek seçiminde çok fazla yanlışlıklar yapar.Size hızlı kilo vermeniz için vaatler veren sayısız geçici diyet olmasına rağmen üzücü bir gerçek var ki o da kilo kaybettirmeyi sağlayan mucize bir formül bulunmamaktadır.

    Kilo verdiren programların hepsi sağlıklı yemek, düşük kalorili yiyecekler gerektirmemektedir, ama egzersiz ve disiplin gerektirirler.

    Açlıktan ölmeden kilonuzu korumak için vitamin ve besin değeri yüksek ve aynı zamanda sizi tok tutacak lifli yiyecekleri seçmelisiniz. Alışveriş sepetinizi bu tür yiyeceklerle doldurarak kilo verme programınızda olumlu sonuçlar elde etmekle kalmaz aynı zamanda hayatınızın geneline de bunu taşırsınız.

    diyet programınızda basit değişiklikler yaparak birkaç ay içinde büyük gelişme kaydettiğinizi fark edeceksiniz. Bu, bir tabak yemeği başka bir alternatifle değiştirmek kadar basittir ve diyetinizde ilerledikçe daha sağlıklı olmanızı sağlar.Hangi Yiyecekler Zayıflatır ? – Hızlı Kilo verdiren yiyecekler 

    ŞEKERSİZ MISIR GEVREĞİ

    Kahvaltıda şekersiz mısır gevreği yemek muhtemelen diyetinize lif eklemenin en kolay yoludur. Dikkat ederseniz liften, sıklıkla kilo vermenize yardımcı besin olarak bahsedilmektedir. Bunun nedeni lifli gıdaların sizi tok tutmasıdır böylece çok fazla yemek yeme dürtünüzü engellemiş olursunuz. Ancak kilo kaybettirmesinin yanı sıra lifli gıdaları yemenin sağlık açısından da faydaları önemlidir. Vücudun parçaladığı protein, yağlar ve diğer karbonhidratların aksine lif, bitkilerden alınan vücudumuzun parçalayamadığı özel bir karbonhidrattır. Bu nedenle bunları yediğimiz zaman değişime uğramadan midemizden geçerler. Bunun sağlık açısından yararı, sindirim sistemimizdeki karsinojen gibi sağlıksız şeyler liflere tutunur ve hızla kolonlarımıza doğru ilerler, bu da kolon kanseri gibi hastalıkları önler. Aynı zamanda kolestrolün vücuttan atılmasına yardımcı olur, kalp rahatsızlıkları riskini azaltır. Yüksek oranda lif içeren meyve katkılı mısır gevreği yiyerek günlük lif ihtiyacınızı karşılarsınız.

    GREYFURT

    Kilo vermede diğerlerine göre büyük avantajları olan bazı meyveler vardır. Greyfurt gibi meyveler sadece lif açısından zengin değildirler aynı zamanda diyetiniz için önemli olmalarını sağlayan kilo kaybını tetikleyici niteliklere sahiptir. Araştırmalara göre greyfurt yağı ve karbonhidratları depolayan enzimleri bloke edebilmektedir, böylece vücudumuz yağları daha hızlı yakar. Greyfurt yüksek oranda life ve düşük glisemik yüke sahiptir. Glisemik yük, gıdaların karbonhidrat içeriği ve vücudumuzdaki kan şekeri seviyesi üzerindeki etkisini baz alan besin sıralamasıdır. 10’un altındaki glisemik endeks düşük olarak kabul edilir ve bu düşük glisemik besinler kilo kaybetmemize yardımcı olurlar. Yarım greyfurtun glisemik endeksi 6’dır, bu da onu diyetinize dâhil edeceğiniz ideal bir meyve yapmaktadır. Greyfurt aynı zamanda yüksek oranda su içerir ve vücudunuza ne kadar su alırsanız o kadar sağlıklı olursunuz. Bu lezzetli meyveyi tek başına yiyerek ya da salatalarınıza ve meyveli buzlu içeceklerinize ekleyerek diyetinizde kullanabilirsiniz.

    PATATES

    Patatesi bu listede görmek sizi şaşırtmış olabilir. Ancak benim bahsettiğim patates kızartması ve patates cipsi değil. Patatesin neden şişmanlattığı ile ilgili asıl problem pişirilme şeklidir. Patatesi kızartmak yerine fırınlayarak ya da haşlayarak pişirmek diyetinize sağlıklı bir ilave olacaktır.Patates %99,9 yağsız ve %100 kolestrolsüzdür. Yüksek oranda su içerir ve düşük kalorilidir, ayrıca kabuğuyla yenildiği zaman özellikle besin değeri açısından zengindir. Ek olarak B, C vitamini, potasyum ve protein yüklüdür. Bunun yanı sıra protein kas yapmanıza yardımcı olacak ve karbonhidratlar size enerji verecektir. Eğer vücut çalışıyorsanız buna rağmen diyet yapan birçok insan gibi açlıktan ölüyormuş gibi ve güçsüz hissetmezsiniz. Kolay bir patates yemeği için patatesi bir folyoya sarın ve fırında pişirin. Üzerine çok az sızma zeytinyağı gezdirin, biberiye ve kekikle tatlandırın.

    SARDALYA

    Süpermarketlerin bu temel yiyeceğinin kilo kaybettirme de çok fazla yararı vardır, kilo verirken aynı zamanda sağlıklı kalırsınız. Sardalyalar sağlıklı olarak kabul edilen ve kalp için yararlı olan omega 3 yağ asitleri açısından zengindir. Yeni araştırmalara göre omega 3 yağ asitlerinde ki artış leptin seviyemizi dengelemektedir. Leptin, beynimize yağları yakmasını ve iştahımızı bastırmasını söyleyen hormondur. Stresli ve sağlıksız bir diyet leptin seviyemize çok fazla zarar vermektedir ve dengesinin bozulmasına neden olmaktadır bu da daha fazla kilo almamızı sağlar. Sardalya gibi yiyecekleri daha çok yiyerek leptin seviyemiz en ideal seviyesinde çalışır ve kilo kaybetmemizi sağlar.

  • Gebelik reflüsü

    Gebelik reflüsü

    Gebelik sırasında yaşanan reflü semptomlarının zamanında ve doğru tedavisi yapılmazsa yaşam konforu bozulabilir, süreç keyifsiz bir deneyim haline gelebilir.

    Gebelik döneminde en çok şikayet edilen yakınmalardan biri de reflü. Peki yaşanan bu şikayetin kaynağı ne, kalıcı mı ve nasıl tedavi edilir? Bu soruların yanıtlarını Anadolu sağlık Merkezi’nden iç hastalıkları ve gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Melih Özel verdi.

    Gebelik reflüsünün belirti ve bulguları neler?
    yemek borusunda, göğüs kemiğinin hemen arkasında mideden boğaza kadar uzanan bölümde yanma, ağıza acı-ekşi tatta bir sıvının gelmesi tipik belirtileri. Bunların dışında inatçı öksürük ve nefes alıp verirken hışırtılı solunumun varlığı gibi tipik olmayan bulgular da gözlenebilir. Gebelerin yüzde 50-80’inde yeni başlayan reflü semptomları veya var olan reflü belirtilerinin şiddetlendiği görülür.

    Hangi anne adayları risk altında ?
    Çok sayıda gebelik öyküsü olan kadınlarda ve ileri yaşta gebeliklerde daha sık ortaya çıkar. Reflünün oluşma mekanizması; özofagus adalesinin hareket fonksiyonları, yemek borusu alt ucunda bulunan ve kapak görevi gören adalenin kasılma gücü ve midenin boşalma işlevleriyle yakından ilişkili. Genişleyen rahim hacminin yarattığı karın içi basınç artışı ve mideye yarattığı baskı da unutulmamalı.

    Tanı için özel bir tetkike ihtiyaç var mı?
    Hastalığın tanısında kullanılan endoskopik tetkik, son derece nadir durumlarda gerekir. Reflü tanısında kullanılan diğer bir yöntem de yemekborusu içinden yapılan pH takibi. yemek borusunun ilaçlı filminin çekilmesi radyasyon etkisi nedeniyle kullanılmaz. Dolayısyla gebe bir kadında reflünün değerlendirilmesi hekimin klinik deneyimlerine dayanır.

    Reflü belirtileri ortaya çıktığında gebe ne yapmalı?
    Hafif reflü belirtileri ve bulguları hastanın diyetini, yaşam tarzını gözden geçirmesiyle kontrol altına alınabilir. Bulantıyı ve kusmayı tetikleyebilecek, kötü kokulu, rahatsız edici gıdalardan uzak kalmak, acı, baharatlı, ekşi gıdaları sınırlamak; soğan- sarımsak ve baharatlı sebzelerden kaçınmak, çay ve kahve tüketimini azaltmak, gazlı ve karbonatlı içeceklerden, meyve sularından uzak durmak, alınabilecek diyetönlemleri.

    Anne adaylarına neler tavsiye edersiniz?
    Akıldan hiç çıkarılmaması gereken önemli unsurlardan biri, hastalar arasında çok önemli farklılıklar olabileceği. Bir gebe kadına çok dokunan yiyecek bir başkasını rahatsız etmeyebilir. Dolayısıyla reflü semptomları olanların kendilerine dokunan yiyecek ve içeceklerle ilgili gözlemde bulunması, not tutması, saptadıkları gıdaları doktoruyla paylaşarak tavsiye istemesinde büyük yarar var.

    Gece yatarken ayakların 20 cm. kadar kaldırılması, sıkı ve karın içi basıncını artırabilecek giysiler giyilmemesi, yemek yedikten hemen sonra yatılmaması gibi önlemler de önem taşır. Hastalığının diyet ve yaşam tarzı düzenlemeleriyle kontrol edilememesi durumunda hekiminiz tarafından gebelikte güvenle kullanılabilecek ilaç tavsiyesi alabilirsiniz.

  • Sivilceler hakkında tüm bilmedikleriniz

    Sivilceler hakkında tüm bilmedikleriniz

    Neden bazı kişilerde daha çok sivilce çıkar, yüzü yıkamak sivilce oluşumunu önler mi? İşte merak edilen cevaplar.

    Neden bazılarında daha çok sivilce çıkar? Yüzümüzü sık yıkayarak sivilce çıkmasına engel olabilir miyiz?

    Konya Akademi Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Kadriye Çimen açıklıyor…

    Sivilce sadece bir ergenlik dönemi sorunu değildir. Ama ergenlikte daha fazla görüldüğü de bir gerçek. Her gün defalarca kez yüzümüzü yıkayarak sivilceleri engelleyebilir miyiz? Yoksa temizliğin de bir sınırı mı olmalı? Kendimizi bir türlü alamadığımız sivilce sıkma operasyonları ne kadar sağlıklı? Stresle ya da besinlerle sivilcenin bir ilişkisi var mı?

    Sivilceli Ciltler ve Çözümleri için tıklayın !

    Sivilce neden çıkar?

    Sivilceli kişilerin cildinde yağ salınımı çok fazla artmıştır. Bunun sonucunda, bir süre sonra yağ kanalında tıkanma başlar. O bölgenin derisinde bulunan, dışarıdan almadığımız mikroplar, yağ kanalı etrafında üremeye başlar. Bu mikroplar bir süre sonra o yağları parçalar ve iltihaplı sivilceler oluşturur.

    Genetik midir?

    Sivilcenin genetik olup olmadığı henüz kanıtlanmış değildir. Ancak sivilce fazla görülen ailelerin çocuklarında da sivilce çıkma olasılığı daha yüksektir.

    Gıdalar etkili mi?

    Sivilcenin gıdayla ilgili olmadığına dair çalışmalar var. Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar, sivilcenin özellikle şu anda medeniyetin getirdiği gıdaları tüketen toplumlarda daha sık görüldüğünü, şekerin ve fast food ürünlerinin hiç girmediği, yani bitkisel beslenen ilkel kabilelerde hiç ortaya çıkmadığını gösteriyor.

    Şunu söylemek gerekiyor ki, sivilceyi gıdalar yapmıyor, ama kötü gıdalar artırıyor.

    Bephantene sayesinde Sivilce ve Sivilce izlerine son ! Tıklayın…

    Sivilceleri sıkmak ne kadar doğru?

    Sivilce pislikten oluşan bir hastalık değildir. Ama sivilce hastalarının ciltlerinde yağlanma söz konusudur. Bunu gidermek için hastalar yüzlerini çok fazla yıkarlar. Ancak bu yanlıştır. Günde en fazla iki kez yıkamalıdırlar.

    Sabun cildi kuruttuğu için sabun benzeri, cildi temizleyen jellerden faydalanabilirler. Tonik kullanımı cildi rahatlatabilir ama şart değildir.

    Cilt için kullanılan ürünler çok önemlidir. Nemlendiricilerin “yağsız” olması ve “sivilce yapmaz” ibareli olması gerekir.

    Makyaj yaparken fondöten, pudra kullanmamak gerekir. Sosyal nedenlerle kullanılması gerekiyorsa da “sivilce yapmaz” ve “yağ içermez” ibareli ürünler tercih edilmelidir.

    Temizlik tedavide çok önemlidir, ancak tek başına yeterli değildir. Yanı sıra ilaçlar da kullanmak gerekir.

    Sivilcenin sıkılmaması gerekir. Çünkü sıkarken sivilcenin dibe doğru itilerek, sivilcenin patlamasına ve o iltihabın çevre dokuya yayılmasına neden olunabilir. Böylece uzun vadede bir iz meydana gelebilir. Sivilceleri dermatologların temizlemesi mümkündür.

    Sivilce strese bağlı mıdır?

    Sivilce stresle artan bir hastalıktır. Çünkü stres esnasında vücudumuzda birtakım hormonlar salgılanır. Bu hormonlar genellikle yağ kanallarında yağ üretimini artırır. Yağ üretimi arttığında da sivilce artışı görülür.

    [youtube id=”MHCpZF48vns” width=”600″ height=”350″]

     

  • Ucuz gıdalar ile zayıflama önerileri…

    Ucuz gıdalar ile zayıflama önerileri…

    Çok yemek yiyor olabilirsiniz, az yiyor ama yanlış besleniyor olabilirsiniz, yaptığınız beslenme hataları yüzünden vücudunuzun işini zorlaştırıyor olabilirsiniz.

    İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, zayıflamaya karar verdikten sonra mutfağınızdan eksik etmemeniz gereken besinlere dikkat çekiyor. İşte size Dr. Ayça Kaya’nın yağ yaktıran ve uzun sure tok tutan, her yerde bulunabilecek ve ucuz gıdalar ile birlikte önerileri…

    Yeşil Çay

    Yapılan araştırmalar gösteriyor ki düzenli olarak yeşil çay içenler, içmeyenlere göre % 45 daha yavaş kilo alıyor. Yeşil çay deneklerin iştahını kesme konusunda çok başarılı olmasada yağ yakımını ve kilo almayı belirgin bir biçimde yavaşlatıyor. İşte bu yüzden her gün en az 1 fincan yeşil çay tüketilmelidir.

    Kırmızı biber

    Acı sevenler sevmeyenlere gore daha şanslı çünkü kırmızı biberin içindeki Capsaicin maddesi metabolizmayı hızlandırıyor, vücut ısısını yükselterek enerji harcamaya neden oluyor. Eğer midede bir sorun yoksa yemeklere mümkün olduğu kadar kırmızı biber eklenmelidir.

    C vitamini: “öncelikle kivi”

    C vitamininin yağ yıkım metabolizmasını hızlandırdığı bilimsel araştırmalarla kanıtlandı. Pek çok hayvan ve bitki kendi C vitaminlerini sentezleyebilirken insanlar bu vitamini dışarıdan almak zorundadır. Bir avuç para verilerek eczanelerden besin desteği ilaçları alınmasına gerek yok. C vitamini besinlerden alınmalıdır. Kivi C vitamin bakımından en zengin gıdadır. 100 gram kivide 400 miligrama kadar C vitamin bulunuyor. Kivi, turunçgillerden 4-6 kat, elmadan ise 40-50 kat daha fazla C vitamini içeriyor. Yetişkin bir insanın günlük C vitamini ihtiyacı 60 miligram olduğu düşünüldüğünde, bir adet kivi bu ihtiyacı rahatlıkla karşılıyor.

    Yağsiz yoğurt

    Günde üç öğün yenen yağsız yoğurt, vücudun hızlı bir şekilde yağ yakmasına yardımcı olur. İçeriğindeki yüksek kalsiyum ve protein sayesinde özellikle bel çevresi ve göbek yağlarının erimesinde sık tüketenler için ciddi avantajlar sağlıyor.

    Yağsiz yoğurt

    Yoğurt yemeyenlerin özellikle bel bölgeleri daha kolay yağlanıyor. Ayrıca yoğurdun içeriğindeki yüksek kalsiyum ve protein kiloların sağlıklı bir şekilde verilmesini sağlıyor.

    Su

    Hayatın kaynağı olan su, oksijenden sonra en önemli ihtiyacımız. İnsan yemek yemeden haftalarca yaşayabilir, fakat susuz ancak birkaç gün yaşayabilir. Vücudun yüzde 65′i, kanın yüzde 92’si, kemiklerin yüzde 22’si, beynin ve kasların yüzde 75′i sudan oluşuyor.

    Yulaf kepeği

    Son yıllarda adı çok sık duyulan yulaf kepeği insanı uzun sure tok tutuyor. Üstelik düşük glisemik indeksi sayesinde şeker metabolizmasının da dostu. Kan şekerini çok yavaş yükselttiği için ani iştah ataklarını önlüyor, geç acıkılmasını sağlıyor. Ayrıca bir başka güzel tarafı da bağırsakların çalışmasını desteklemesi. Kabızlık sorunu çekenler mutlaka tüketmeli.

    Brokoli

    İşte bilim dünyasındaki herkesin üzerinde fikir birliği sağladığı bir besin; Kanser Savaşçısı Brokoli! içeriğindeki pek çok madde sayesinde brokoli tam bir şifa kaynağı. Vitamin, lif, kalsiyum yönünden de zengin olan brokoli aktif zayıflama sürecinde sofraların baştacı olmayı hak ediyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, brokolinin buharda haşlanıp, küçük parçalara bölünüp, üzerine limon, çok az zeytinyağı ve baharat ile yiyilmesini öneriyor.

    Beyaz lahana

    Beyaz Lahananın çok düşük kalori değeri, içeriğindeki yüksek lif sayesinde tok tutan gıdalar arasında olduğunu belirten Dr. Ayça Kaya ‘’ Dikkat! Lahana deyince aklınız başka yerlere gitmesin, son günlerde özellikle internette kendine ciddi bir pazar bulan lahana kapsüllerinden söz etmiyorum. Bildiğimiz pazardan, marketten alınan, öz be öz yapraklı lahanadan bahsediyorum. Pazarlama tuzaklarına sakın aldanmayın, siz siz olun her şeyin doğalını tüketin.

    Güncel Diyet Haberleri için tıklayın…

  • Sağlıklı gıda nasıl seçilir ?

    Sağlıklı gıda nasıl seçilir ?

    Sağlıklı olan gıdayı nasıl seçeceğiz bu her an değişen dünyada? Bilgiler değişiyor, gıda ürünleri değişiyor, devamlı yeni ürünler marketlerde yerini alıyor. Nasıl olacak?

    Gıda bizim olmazsa olmazımız. Ama ya sahte gıdalar? Bunlardan köşe bucak kaçmamız lazım. Şeker, un, tuz ya da et hakkında istediğiniz makaleyi okuyun, hepsi aynı kapıya çıkıyor: Kimi çok işlemden geçmiş, kimi capcanlı görünsün diye katkı maddesi basılmış.

    Aslında basit: Siz gerçek gıda tüketin. Ve mümkün olabildiği kadar kendiniz pişirin. Eğer tam gıdalardan yerseniz – meyve, sebze, tam tahıllar, işlemden geçmemiş, dondurulmamış, katkı maddelerinden uzak, evde taze gıdalardan ve Sizin tarafınızdan yapılmış yemekler-olası zararlardan kaçınmış oluyorsunuz zaten.

    İşlenmiş gıdalar gereksiz kalori, tuz, kimyasallarla yüklü olduğu için, vücutta iltihabi (inflamasyon) durumları tetikliyor. Vücudumuz süper doymuş bu gıda bombalarını idare edemez. Öyleyse basit ve güzel beslenin, akl’ı selim kullanın ve vücudunuza inanılmaz bir iyilik yapın.

    Yeri gelmişken İLTİHAP NEDİR? İNFLAMASYON NEDİR? Bunu da izah edelim:

    lltihap (inflamasyon) vücudun kendini korumaya çabalamasıdır, amacı hasarlı hücreleri, hastalık yapıcı virüsleri vb. ortadan kaldırmak ve iyileşme prosesini başlatmaktır.
    Genel olarak bildiğimiz iltihaptan farklıdır; bildiğimiz iltihaba bir bakteri, virüs ya da mantar sebep olurken, burada kullandığımız iltihap (inflamasyon) vücudun bunlara tepkisidir.

    Özetle:
    Kronik iltihap istemiyoruz, o zaman tam gıdaları tercih edelim. Mevsim sebzesi, mevsim meyvesi, işlenmemiş tahıl, gerçek tuz kristali talep edelim.