Etiket: Gelin

  • 2013 Gelin makyajı nasıl olur?

    2013 Gelin makyajı nasıl olur?

    Her genç kızın hayalidir güzel bir düğün… Hayatının bu en önemli gününde bütün kadınlar çok güzel olmak ister. Her detay bu nedenle çok önemlidir. Düğün organizasyonundan çiçeklere, salondan müziğe kadar.

    Ama en önemlisi herhalde gelinlik, saç ve makyajdır kadınlar için. Gelini gelin yapan en önemli son dokunuşlardır çünkü bunlar… Tüm gelin adaylarına bu nedenle güvendikleri ve işinin uzmanı kuaför salonlarını tercih etmelerini öneriyoruz bu önemli günleri için.

    Kuaför Sebahattin Karabulut, gelin adaylarının porselen görünümlü bir makyaj tercih ettiğini belirterek, “Makyajda renkten korkuyor gelin adayları. Ancak biz bu sene renkli çalışmalar da yaptık. Bu uygulamaları müşterilerimize de alternatif olarak sunuyoruz ve oldukça tercih ediliyor. Baharla birlikte gelin makyajında trend canlı renklere doğru kayıyor” diyor.

    GELİNLERİN İSTEKLERİ
    Gelin adayları bu önemli günlerinde riske girmek istemiyor. Işıltılı, aydınlık, porselen gibi bir ten istiyorlar. Göz makyajında kahverengi ve mürdüm en çok tercih edilen renkler. Gelin makyajında ya gözler ya da dudaklar öne çıkarılıyor. Gözler genellikle tercih ediliyor ve öne çıkarmak için de kirpiklere özel önem veriliyor. Gerekirse takma kirpik kullanılıyor. Gözler öne çıkarılırsa dudaklar için doğal tonlar tercih ediliyor. Gelin makyajında en önemli unsurlardan biri de dayanıklı olması… Bunu da makyajda kullanılan malzemelerin kalitesi belirliyor. Kaliteli malzemelerle yapılan makyaj akma veya uçma yapmıyor. Ayrıca sabitleyici spreyler de makyajın kalıcı olması için tercih edilen ürünler arasında yer alıyor.

    Gelin makyajında düğünün yapılacağı mekanın açık veya kapalı olmasından, gelinliğin model ve rengine kadar birçok faktör göz önünde tutuluyor. Tabii en önemlisi günün yıldızı gelinlerin tercihleri…

    2013 gelin adayları için tıklayın !

  • Gelin Diyeti

    Gelin Diyeti

    Bu kadar yoğun ve telaşlı zaman diliminde kolay ve etkili bir kilo verme ve koruma yöntemi bulmalısınız. Böylece düğün resimlerine baktığınızda keşke zayıf olsaydım ne kadar da şişman çıkmışım hayıflanmalarınız olmayacak.

    Basit karbonhidratları azaltın… Beyaz şeker, beyaz un basit karbonhidrat içerir ve emilimi çok hızlıdır. Vücutta çok çabuk enerjiye dönüşür ve fazlası yağ olarak depolanır. Besin kalitesi de oldukça düşüktür, boş enerji kaynağı olarak adlandırılır. Günlük enerji ihtiyacının kaliteli besin kaynaklarından karşılanması sağlık açısından her halükârda daha olumlu olur. Bu çok önemli ve yoğun zaman diliminde beyaz şeker ve şekerli besin tüketiminin azaltılması kilo almamak ve kolay verebilmek için çok önemli artı değere sahiptir.Öğünlerinizin glisemik indeksini düşürün… Glisemik indeks, bir besinin kan şekerini ne kadar ve ne hızda yükselttiği ile ilgili bir terimdir. Glisemik indeksi yüksek olan besinler kan şekerini hızlı yükseltir ve hızlı düşürürler. Bu durum, açlık hissinin artmasına neden olur ve miktar kontrolü zorlaşır. Bu nedenle, basit karbonhidratlar yerine öğünlerde kuru baklagil, sebze, tam buğday ekmeği, makarna gibi kompleks karbonhidratlar yeterli miktarda yer almalıdır.
    Doymuş yağ tüketimine bir son verin… Tereyağı, kaymak, kuyruk yağı gibi hayvansal kaynaklı yağlar, doymuş yağ kaynaklarıdır. Doymuş yağların kalp sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz etkiler araştırmalarca kanıtlanmıştır. Sofrada, doymuş yağ kaynakları yerine sıvıyağlar tercih edilmelidir.

    Protein kaynaklarını doğru kullanın…
    Et ve süt ürünleri, hayvansal protein kaynakları; sebze, tahıl ürünleri ve kuru baklagiller bitkisel protein kaynaklarıdır. Günlük protein ihtiyacının yarısından fazlası hayvansal kaynaklı proteinden yarısından azı ise bitkisel kaynaklı proteinden sağlanmalıdır. Bu dengeyi sağlamanın en kolay yolu, öğünlerde hayvansal ve bitkisel kaynaklı proteinlere bir arada yer vermektir. Et, sebze, ekmek grubu, sebze öğünlerde bir arada bulunmalıdır.

    Lifler önemlidir, ihmal etmeyin…
    Doğal yapıda lif içeren besinler tercih edilmesi düğün telaşınızın olduğu yoğun zamanlarda sindirim sisteminizin destekçisi olacaktır. Lifler, midede dolgunluk yaratarak tokluk hissinin uzamasını sağlarlar. Besinlerin sindirim hızını yavaşlatırlar ve böylece kan şekerinin dengelenmesinde etkin rol oynarlar. Lifler veya diğer tanımlamayla posa; barsaktan zararlı maddelerin atılmasını sağlayarak kolon kanserine yakalanma riskini de azaltır ve barsaklarda su tutulmasını sağlayarak, kabızlıktan korurlar. Bu yararlarının yanı sıra, kolesterolü düşürücü etkileri olduğu düşünülmektedir. Ayrıca, lif içeren besinlerin enerji içeriği daha düşüktür. Sağlıklı ve yararlı lif alımını sağlamak için çiğ salatalara, sebze ve kurubaklagil yemeklerine yer vermeniz, beyaz ekmek yerine tam buğday unundan yapılmış ekmek tüketmeniz ve meyve tüketiminizi arttırmanız yeterli olacaktır.

    Su içmeyi sakın unutmayın…

    Vücudumuzun yaklaşık % 60’ı sudan oluşmaktadır. Su, vücudumuzun işlevlerini doğru sürdürmesi için gereklidir. Bir yetişkinin günde yaklaşık 8-10 su bardağı su tüketmesi gerekir. Su, yarattığı doygunluk hissi ve vücutta oluşan yıkım ürünlerini vücuttan uzaklaştırması nedeni ile zayıflamak isteyenler için oldukça önemlidir. Ne kadar düzenli ve sürekli su içerseniz vücudunuz o kadar dengeli olur. Düğün öncesi bu yoğun ve dengesiz dönemde yeterli su içmek doping etkisi gösterir.

    Tuz tüketiminde aşırıya kaçmayın…
    Gereğinden fazla tuz tüketimi tansiyonunuzun yükselmesine, ödem seviyenizin artmasına neden olabilir. Ödem ne kadar yüksek olursa kendinizi o kadar yorgun hissedersiniz. Yemeklere ekstra tuz ilave etmeden makul ölçülerde tuz kullanın.

    Gelin Diyeti
    Sabah uyanınca 1 saat içinde kahvaltı yapmalısınız.
    Kahvaltıdan önce
    • 1 su bardağı ılık su
    • 1 su bardağı kadar daha soğuk su

    Sabah
    • 1 su bardağı süt
    • 1 dilim peynir
    • 1 dilim ekmek
    • Bol yeşillik ve çiğ sebze

    Ara öğün
    • 1 adet kabuklu elma
    Öğlen
    • 1 avucunuzun büyüklüğü kadar ızgara veya haşlanmış et
    • 1 avucunuzun dolusu makarna veya bulgur pilavı
    • Yoğurt veya ayran
    • Sınırsız salata ( az zeytinyağı ilaveli)

    Ara öğün
    • 1- 2 adet taze meyve
    • 1 avuç yağlı kuruyemiş ( fındık, fıstık, badem, ceviz)

    Akşam
    • 1 tabak sebze yemeği
    • 3-4 yemek kaşığı haşlanmış buğday
    • 1 su bardağı yoğurt
    • Bol salata ( az zeytinyağı ilaveli)

    1200- 1400 kal içeren bu diyet düğün öncesi dönemi maksimum verimlilikte ve rahat geçirmenizi sağlayacağı gibi kilo vermenizi de sağlar.

    Gelinlik İçin Gelin Diyeti 1 Haftada 3 Kilo Verme Düğün Diyet Listesi Tıklayın !

  • Geç evlenmek ne kadar doğru?

    Geç evlenmek ne kadar doğru?

    Eskiden aile büyükleri gençler üzerinde evlilik için baskı kurarken, bugün durum tam tersi.

    Genç evlenmenin en büyük avantajının boşandığınızda hala genç olmanız olduğu söylenir. Bugünün gençleri biraz farklı düşünüyor. Halbuki ebeveynleri bunun erken bir yaş olduğunu ve çocuklarının evlenmeden önce daha çok zaman geçirmeleri gerektiğine inanıyor. Eskiden aile büyükleri gençler üzerinde evlilik için baskı kurarken, bugün durum tam tersi.

    Dünyanın her yerinde hayranları olan Justin Bieber, bir tv programında 25′inde evlenmek istediğini söyledi. Şu an 18 yaşında olduğu için 25′ine geldiğinde yeterince yaşlı olacağını düşünüyor olmalı. Evlenmek için aceleci olmaması gerektiğini söyleyebiliriz. Bunu bir daha düşün, olmaz mı Justin. Bizce 25 çok genç. 20′li yaşların gerçekte kim olduğunu keşfetmekle geçmeli, bunu kendine borçlusun.

    Öyleyse genç evlenmenin avantaj ve dezavantajları neler? Bugünkü dijital çağda pek çok şey değişti ama doğum yapmak hala genç anne adayları için daha kolay. Bu durumda, eğer çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız, erken evlenmek bir avantaj. Doğurganlık her zaman geçerli olsa da, komplikasyonlar 20′li yaşlarındaki bir kadın ile 30 ya da 40 yaşında olanlar için farklı olacaktır. Elbette hayat şartlarını mümkün olduğunca düzeltip, çocuğu için iyi bir gelecek hazırlamak ve hatta eşini iyice tanıdıktan, evliliğinden emin olduktan sonra bu aşamaya gelmek isteyen kadınlar için de pek çok alternatif var.

    Bir diğer mevzu ise genç evlenerek gençliğin keşif döneminden fedakarlık etmek. Yaşıtlarınız parti yaparken, gezerken, tozarken ve sadece kendilerinden sorumlu iken, hala kendilerini tanımaya çalışıyorken siz aile kurmak gibi ciddi bir sorumluluk altına girmeye hazır mısınız? Unutmayın ki hayat yolculukları yalnızken her zaman daha kolaydır.

    Yaşam koçları bekarlığı mümkün olduğunca uzatmanız gerektiğini söylüyor. Eğer şu an aşık olduğunuzu düşünüyorsanız 3 ila 5 yıl sonrasında da aşık olmalısınız, işte o zaman evliliğe hazırsınızdır.

    Hem 25′inde iyi bir eş ve ebeveyn olacağını düşündüğünüz insan 35′nizde farklı düşünmenize sebep olabilir. Hayatınızın her anını dolu dolu yaşamalı ve hiçbir şeyi aceleye getirmemelisiniz! Çünkü geriye dönüp hatalarınızı telafi edemezsiniz…

  • Gelin makyajının incelikleri

    Gelin makyajının incelikleri

    Hayatınızın en özel gününde mükemmel görünmek istemek en doğal hakkınız.

    Bütün bakışlar üzerinizde olacağı için makyajınız da çarpıcı olmalıdır. Birçok gelin bu özel gün için günlük makyajının dışında daha ağır ve kalıcı makyaj ister.

    Düğünden geriye kalacak fotoğraflarınızda kendiniz gibi canlı ve asil olmak istiyorsanız; ağır makyaj kurbanı olmayın.

    Her gelin özeldir ve her gelin mükemmeldir. İlk önce stresi bırakın ve o gece her halükarda muhteşem görüneceğinize inanın.

    – İlk etapta cilt sorunlarınız varsa aylar öncesinden, cildiyeci ile tedavisine başlamalı ve cilt sorunlarınızdan kurtulmalısınız. Işıldayan bir cildin ilk kuralı; temiz bir cilttir.

    – Cildinize uygun ürünleri düzenli kullanarak, gereken özeni göstermelisiniz.

    – Düğünden 2 ay kadar önce daha önceden deneyimlediğiniz makyönüze giderek makyaj provanızı yapabilirsiniz. Cildiniz alerjikse kendi makyaj malzemelerinizi götürmeyi unutmayın! Eğer sonuçtan memnun kalmazsanız vakit kaybetmeden farklı bir makyözle kontağa geçin.

    – Makyözünüz sağlıklı ve kaliteli ürünler kullanan profesyonel biri olmalıdır.

    – Makyözünüzü düğün mekânı, düğünün tarzı, gelinliğinizin modeli ve rengi, fotoğraf çekilecek yerlerdeki ışıklandırma ve saç modeliniz konularında bilgilendirmelisiniz. Bütün bu detaylar makyajınızın renkleri ve tarzını belirleyen başlıca unsurlardır.

    – Makyözünüze hayallerinizdeki makyajı ve size yakıştığınız düşündüğünüz tarzı da anlatın; ama bir profesyonel olarak onun tavsiyelerini dikkate alın!

    – Uygulanacak renklerde saç ve ten renginizde önemlidir; dikkat!

    – Romantik anlarda özellikle de “EVET” adında göz yaşlarınıza hakim olamayabilirsiniz; suya dayanıklı maskara ve ürünler kullanın.

    – Makyajınızda kaş şeklinizde önemlidir. Aylar öncesinden kaşlarınızı toparlatmaya ve şekillendirmeye başlamalısınız.

    Evlilik fotoğraflarınızda capcanlı ve harika görünmek istiyorsanız elmacık kemiklerinizin üstüne her zaman kullandığınızdan daha koyu bir allık kullanın.

    – Göz makyajınız ilgi odağı olmanızı sağlar; makyajın en dikkat çekici bölgesidir. Bu bölgeye uygulanacak makyajın çok koyu olmamasına dikkat edin.

    – Düğününüzde parlak renkler yerine mat renkler kullanmalısınız; fotoğraflarda pırıl pırıl parlamak istemezsiniz değil mi?

    – Mükemmel ve pürüzsüz cildin sırrı doğru fondöten seçimidir. Boynunuzun renginde, doğru tonda seçim yapmalısınız.

    – Etkileyici bakışlarla misafirlerinizi büyülemeye ne dersiniz? Upuzun ve gür kirpiklerden bahsediyorum. Tek kullanımlık takma kirpikler işinizi görebilir. Ama benim önerim yaklaşık 2 ay kadar dayanabilen balayında da hayatınızı kurtaracak ipek kirpikler! Ben denedim; sonuç mükemmel!

    – Rujunuzun daha kalıcı olması için dudak kelemi yardımı ile dudaklarınızı çevreleyin sonrasında rujunuzu sürün. Dudaklarınız hem daha dolgun duracak hem de rujunuz daha uzun dayanacaktır.

    – Ruj seçiminizde kalıcı olanları tercih edin. Ayrıca rujunuzu sürmeden önce pudralarsanız rujunuzun kalıcılığı artacaktır.

    – Zaman zaman makyajınızı tazelemeniz gerekecek; yakın arkadaşınıza makyaj çantanızı emanet edin; içine makyajınızda kullanılan malzemeleri ve parfümünüzü koymayı unutmayın.

  • İnce bir gelin olmak istiyorsanız

    İnce bir gelin olmak istiyorsanız

    Eğer istediğiniz gelinliği fazla kilolarınız nedeniyle giyemeyeceğinizi düşünüyorsanız, sakın üzülmeyin! Biraz çaba ile sağlıklı ve ince bir gelin olabilmeniz mümkün.

    İlkbaharın gelmesi ve hava sıcaklıklarının artması ile birlikte düğün sezonu da yaklaşıyor. Masal gibi bir düğünden sizi alıkoyacak tek faktörün, istediğiniz gelinliği giyememek olduğunu düşünüyorsanız umutsuzluğa kapılmayın. Alman Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Şeber, gelin adaylarına kısa sürede ve sağlıklı kilo vermenin yedi altın anahtarını şöyle sıralıyor:

    1′inci anahtar: Kahvaltı 
    Güne kahvaltı yapmadan başlayanların yağ depolama riskinin daha fazla olduğunu aklınızdan çıkarmayın. 1–2 dilim peynir, söğüş sebzeler ve 1–2 dilim tam tahıl ekmeğinden oluşan bir kahvaltı metabolizmanızı harekete geçiriyor.
    Kahvaltı yapmaya vaktiniz yoksa; süt ve bir porsiyon meyve de ideal bir seçim.

    2′nci anahtar: Ara öğünler 
    Yemek yedikten üç saat sonra kan şekeri düşmeye ve metabolizma yavaşlamaya başlıyor. Bu durumu engellemek için yapmanız gereken ana öğünlerin arasına 2-3 saat ara ile ara öğünler yerleştirmek. Ara öğün vakitlerinizi dışarıda geçiriyorsanız, çantanıza 1-2 adet taze veya kuru meyve atın; diyet kraker de olabilir.

    3′üncü anahtar: Çiğ Sebzeler
    Gün içerisinde veya geceleri televizyon izlerken iştahınız kabarıyor, kendinizi çok aç hissediyorsanız, çiğ sebzelerden yararlanın. Salatalık, domates gibi çiğ tüketilebilen sebzelerin kalorisi oldukça düşüktür. Bu nedenle rahatlıkla atıştırabilirsiniz.

    4′üncü anahtar: Tam Tahıllar 
    Tam tahıl ürünleri olan tam buğday ve tam çavdar ekmeğinin zayıflamaya olan yardımcı etkisi birçok bilimsel araştırma ile kanıtlanmış durumda. Beyaz ekmek yerine tam tahıl ekmeklerini tercih edin.

    5′inci anahtar: Su 
    Öğünlerden önce içeceğiniz bir bardak su, midenizde basınç yaratarak kendinizi daha tok hissetmenizi sağlayabilir.

    6′ncı anahtar: Düşük Glisemik İndeks 
    Yapılan bazı çalışmalar, diyetin glisemik indeksinin azaltılmasının karın bölgesinde yağlanmayı azaltabileceğini gösteriyor. Günde en az beş porsiyon sebze-meyve tüketmeniz ve beyaz un-beyaz şeker içeren ürünlerin kullanımını kısıtlamanız gerekiyor.

    7′nci anahtar: Hareket 
    Günlük enerji harcamanızı artırın. Eğer spor yapma imkânınız varsa fırsatları değerlendirin. Spor yapmaya imkân bulamıyorsanız, günde bir saat yürüyüş yapmaya çalışın. Vitrinlere bakmayı yürüyüşten saymayın. Çünkü yürüyüş ile yağ yakabilmeniz için en az 30 dakika orta tempoda yürümelisiniz.

  • Cinsel uyum testi

    Cinsel uyum testi

    Cinsel uyum, mümkün olduğunca sık seks yapmak anlamına gelmiyor. Komple bir cinsel ve duygusal mutluluk için birbirinizin ihtiyaçları ve arzularını yerine getirme konusunda sorumluluk almanızı gerektiriyor cinsel uyum. Bu, tabii söylendiği kadar kolay değil.

    Şimdi hazırsanız cinsel uyum testini çözün.

    Kendinize karşı dürüst olun ve soruları öyle yanıtlayın.

    Cinsel uyumunuzun “düşük”, “ortalama” ya da “mükemmel” sıfatlarından hangisini hak ettiğini bulun.

    Onun vücudunda çirkin ya da sevimsiz bulduğunuz belli bölümler var mı?
    a. Evet, vücudunda çirkin bulduğum belli bölümler var.
    b. Vücudunun hangi bölgesi olduğuna bağlı.
    c. Hayır, tüm vücudunu çekici buluyorum.

    Zevkten inlendiğinde bu sizi rahatsız ediyor mu?
    a. Evet, beni rahatsız ediyor.
    b. Bazen biraz daha ağırbaşlı olmalı.
    c. Hayır, bunu kendim için daha da tahrik edici buluyorum.

    Topluluk içinde sizi öpmesinden ve size sarılmasından hoşlanıyor musunuz?
    a. Hayır, bunun uygunsuz olduğunu düşünüyorum.
    b. Evet, fakat nerede ve kimlerin arasında olduğumuza bağlı.
    c. Evet, bunu seviyorum. Bana dünyanın en mükemmel kadını olduğumu hissettiriyor.

    Onun her önerisine evet yanıtını vermek zorunda olmadığınız için kendinizi rahat hissediyor musunuz?
    a. Hayır, çünkü o benden her şeye evet dememi bekliyor.
    b. Bu erkeğine bağlı.
    c. Evet, ben özgür bir kadınım!

    Hoşlandığınız şeyleri ondan isteme konusunda kendinizi rahat hissediyor musunuz?
    a. Hayır, buna cesaret edemiyorum.
    b. Evet, ama fantezilerimi hiçbir zaman davranış olarak gerçekleştirmiyoruz.
    c. Evet, karşılıklı olarak isteklerimizi birbirimizden rahatlıkla talep edebiliyoruz.

    Seks hayatınızla ilgili bir sorun olduğunu düşündüğünüzde bunu onunla rahatlıkla tartışabiliyor musunuz?
    a. Hayır, çok utanıyorum.
    b. Evet, ama bunun için bütün cesaretimi toplamam gerekiyor ve kendimi tedirgin hissediyorum.
    c. Evet, bu konuda hiç sorunumuz yok, birbirimize karşı açığız.

    Seks modunda olduğunuzu hissettiğinizde daima bunu partnerinize söylüyor musunuz?
    a. Hayır, seksi onun başlatmasını bekliyorum.
    b. Her zaman değil. Benim bir nemfomanyak olduğumu düşünmesini istemiyorum.
    c. Evet, derhal söylüyorum.

    Vücudunuzun çekici ve güzel olduğunu düşünüyor musunuz?
    a. Hayır, bu seks yaparken beni gerçekten çok rahatsız ediyor.
    b. Vücudumun hangi bölgesi olduğuna bağlı.
    c. Tabii ki, ben seksi bir kadınım.

    Orgazma ulaştığınızda bunu onun anlamasını sağlıyor musunuz?
    a. Hayır, asla sesimi çıkarmıyorum.
    b. Her zaman değil, bunu kendime saklıyorum.
    c. Tabii ki, ona da başardığını göstermek istiyorum.

    Fantezilerden hoşlanıyor musunuz?
    a. Hayır, hiçbir zaman fantezi geliştirmiyorum.
    b. Bazen zevk alıyorum ama bunun asla çıldırtıcı bir şey olduğunu düşünmüyorum.
    c. Evet, fantezileri seviyorum, cinsel isteğimi fazlasıyla uyandırıyor.

    A’lar çoğunluktaysa / Cinsel uyumunuz: düşük

    Sekste kendinizi müthiş konforlu hissetmiyorsunuz. Bu, firijit olduğunuz anlamına gelmiyor, takıntı haline getirmeyin. Seksle ilgili daha keşfedeceğiniz çok şey var, o nedenle biraz maceraya açık olun.

    Çift olarak birbirinize karşı pek açık değilsiniz. Peki ama neden? Belki hala çok genç ve deneyimsizsiniz. Zaman içinde sekste daha rahat hale gelebilirsiniz. Ama süreci hızlandırmak için yatakta kendinizi ifade edin!

    Belki de vücudunuzla ilgili bir sorununuz var. Vücudunuzu sevmeyi öğrenmelisiniz. Sürekli kendinizi saklamaya çalışmanız hiç de seksi bir şey değil bir erkek için. Vücudunuzun ne kadar seksi ve etkileyici olduğunu düşünün.

    Belki de sorun sizin değil, onun vücudu? Eğer vücudunu korkutucu buluyorsanız onu yavaş yavaş keşfetmeye çalışın. Bunun için sizi yönlendirmesini sağlayın. Neleri sevdiğini öğrenin ve yeni şeyler deneyin, ama asla kendinizi rahat hissetmediğiniz bir şeyi yapmayın.

    Hiçbir zaman kendinizi rahat hissetmediğiniz bir şeyi yapmak zorunda değilsiniz. Sadece kendinize biraz daha fazla güvenmeniz gerekiyor. Cinsel uyum zamanla kendi kendine gelecektir!

    B’ler çoğunluktaysa / Cinsel uyumunuz: ortalama

    Seks, ilişkinizin önemli bir parçası, ama hala keşfetmediğiniz yönleri var. Bu nedenle henüz tam bir cinsel uyumunuz olduğunu söyleyemesek de bu uyumun derecesini artırmak sizin elinizde.

    Cinsel uyumu yakalama yolunda iyi bir noktadasınız. Güçlü ve zayıf yanlarınızı ele alın. Saplantılarınızı def etmek ve performansınızı geliştirmek için kendinize şu soruları sorun: Vücudunuz hakkında gerçekten ne düşünüyorsunuz? Onu sevgiliniz için bir hediye olarak mı görüyorsunuz? Partnerinize daima ne istediğinizi, nelerin sizi tahrik ettiğini anlatıyor musunuz? Onun vücuduna karşı kendinizi rahat hissediyor musunuz? Erotik fantezileriniz var mı?

    Bu soruları sadece kendinize sormakla kalmayın, partnerinizle de paylaşın. Böylece sizin zayıf ve güçlü taraflarınızdan haberdar olmasını sağlayın. Sonra da zayıf taraflarınızı birlikte nasıl geliştirebileceğinizi tartışın.

    C’ler çoğunluktaysa / Cinsel uyumunuz: Mükemmel

    Çok etkileyici! Cinsel uyumunuz süper! Yani hiçbir saplantınız yok ve seks esnasında tamamıyla kendinizi rahat hissediyorsunuz. Her ikiniz de nelerin sizi tahrik ettiğini, birbirinizden ne istediğinizi iyi biliyorsunuz.

    Seks sizin için tamamen doğal bir şey. Vücudunuzla barışık, seks konusunda rahatsınız ve birbirinizle nasıl iletişim kurulacağını iyi biliyorsunuz. Cinsel fantezilerden de zevk alıyorsunuz. Bunlar kesinlikle ilişkinize negatif etki bırakmıyor.

    Uyumlu bir seks hayatından fazlasına sahipsiniz ve bu, birlikte bir gelecek için iyi bir işaret. Seks yapmak sizin için neredeyse bir sanat! Seks hayatınızı her zaman geliştirebilirsiniz, çünkü siz olabildiğiniz kadar mutlu olduğunuz sürece, ilişkiniz daha iyi bir noktaya gelecektir.

  • Cinsel Uyumu Yakalamanın Yolları

    Cinsel Uyumu Yakalamanın Yolları

    Cinsel uyumu yakalamak için neler yapılmalı? Cinsel uyum için neler yapılmalı ? Sağlıklı bir seks hayatı için birkaç püf noktası…

    Uzman Psikolojik Danışman Hülya Topal anlatıyor: “Cinsel ilişkide sadece kendinizi ya da eşinizi düşünerek hareket ediyorsanız, bu her şekilde eksik bir ilişki yaratacaktır. Cinsel birleşme, her iki taraf için de zevk alınacak, uyum içerisinde ortak duyguların ve sonuçların elde edildiği bir süreç olmalıdır. Aksi takdirde bir tarafa zevk verirken, bir taraf acı çekebilir veya hiçbir şey hissetmeyebilir. Buna bağlı olarak duygu durumunda farklılaşma görülebilir. Mutsuzluk, hayal kırıklığı, öfke, karamsarlık, başka arayışlar vb. duygular cinsel ilişkinize gölge düşürebilir.”

    Doğru bir uyum için neler yapılmalı?
    Uyum; birlikte daha güçlü olmak ve daha iyi sonuçlar alma çabasıdır. Uyum yaşamanın her aşamasında önemliyken, cinsellikte çarpıcı bir öneme sahiptir.

    Hem kendinizi hem de eşinizi tanıyın: Öncellikle kendinizin ve eşinizin bedenini tanıyın. Kendinizle barışık olun. Kendini tanımayan ve kendi ile ilgili olumlu ve olumsuz düşüncelerin farkında olmayan biri, cinsellikte de rahat olmaz.

    İletişim kurun: Karşılıklı konuşarak cinsellikle ilgili kafanızdaki kaygılarınızı, korkularınızı, üzüntülerinizi, geçmiş sıkıntılarınızı, cinsellikle ilgili beklentilerinizi ve hayallerinizi paylaşmalı ve bunları uygun bir dille iletebilmelisiniz. Kendinizin ve eşinizin algı sistemlerini (görsel, işitsel, dokunsal gibi) fark edebilmeniz ve ona bağlı iletişim kanallarını aralamalısınız.

    Kendinizi sevin ve güvenin: Kendinizi sevmezseniz, başkasının da sizi seveceğine inanmanız zorlaşır. Kendinizi güvende hissedin ki, partneriniz de güvenli olarak, sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşasın.

    Partnerinize karşı sevgi ve saygı besleyin: Eşlerin birbirlerine karşı saygı ve sevgileri olmadığı takdirde, mutsuz sağlıksız bir cinsel hayatları olur. Gün içinde güzel jest ve mimikler kullanmak, güzel ve anlamlı bir bakış, bir çiçek vermek ya da telefonla hal hatırı güzel aşk sözcükleri ile ifade etmek, sevgi ve ilgiyi ifade eden yollardan bazılarıdır.

    Birbirinize zaman ayırın: Bir şeye biçtiğiniz değer, ona ayırdığınız zamanla ilintilidir. Eşinizle yeni tanıştığınızda birbirinize ayırdığınız zaman belki daha çokken; sonraları çocuk, iş, arkadaşlar, günlük sorunlara odaklanıp birlikte daha az vakit geçirmeye başlamış olabilirsiniz. Eşinizle birbirinize ayırdığınız zaman ilk günkü gibi olmalıdır.

    Tartışmaktan çekinmeyin: Çiftler arasındaki farklılıklar kaçınılmazdır ve tartışma ilişkinin doğal parçasıdır. Eşinizle, her zaman aynı fikirde olmasanız bile, sağlıklı bir şekilde tartışmalı ve duygularınızı paylaşmalısınız. Bu, aranızdaki bağı güçlendirir.

    Sık sık dokunun: Dokunmak insan doğasında var olan bir duygudur ve birey için bir ihtiyaçtır. Dokunmanın vermiş olduğu rahatlık, karşınızdakine güven, destek, koruma, şefkat ve tabii ki heyecan verir.

    Esnek ve değişime açık olun: İnsanlar, fizyolojik ve psikolojik değişimlere bağlı olarak sancılı veya sancısız değişim ve gelişim geçirebilirler. Partnerinizin geçirdiği değişime uyum sağlamanız ya da birlikte değişebilmeniz, size başarılı bir ilişki sürdürebilmeniz için fayda sağlar.

    Spor yapın ve iyi beslenin: Alkol ve kafein tarzı içeceklerden sakınmalısınız, çünkü bunlar cinsel hayatınızı olumsuz etkiler. Ayrıca, düzgün ve esnek bir vücuda sahip olmak için spor yapmalısınız. Örneğin, eşinizle birlikte yaptığınız sabah yürüyüşleri, genel anlamda sağlığınız ve cinsel yaşamınız için son derece önemlidir. Çünkü sinir sisteminiz, salgı bezleriniz ve iç organlarınız arasında güçlü bir ilişki bulunmaktadır. Cinsel ilişkinizde bu küçük ayrıntılara dikkat ettiğinizde aranızdaki uyumun arttığını fark edeceksiniz.

  • Manuel Mota 2013 Gelinlik Koleksiyonu

    Manuel Mota 2013 Gelinlik Koleksiyonu

    Manuel Mota 2013 Gelinlik Koleksiyonu Galerimizde sizlerle…

  • Casablanca Bridal

    Casablanca Bridal

    Bildiğiniz gibi giyimde 2013 yılı bahar ve yaz modelleri daha 2012 yılı içinde yapılan defilelerle tanıtılmaya başlanıyor.

    İçinde bulunduğumuz şu günlerde de özellikle bahar ve yaz aylarında çok hareketli geçen gelinlik sektörü de yeni modellerini görücüye çıkartmaya başladılar.

    Birçok moda ve gelinlikevi birbirinden şık birçok modelini düzenledikleri çeşitli defileler, katıldıkları fuarlar ve diğer tanıtım araçları ile tüketiciyle buluşturmaya çalışıyorlar.

  • Taylan Kümeli’nin Gelin Diyeti

    Taylan Kümeli’nin Gelin Diyeti

    Ünlü diyetisyen Taylan Kümeli, Dünya evine girecek gelin adayları için özel bir düğün detoksu tarifi açıkladı. Kümeli, düğün stresinden yakınanlar için biberiye çayını tavsiye etti.

    Siz hayatınızın en özel günlerinden biri olan düğününüz için hazırlandınız. Saç, makyaj ve gelinliğinizin nasıl olacağına karar verdiniz.

    Peki düğün günü ne yiyeceğinizi planladınız mı? Evleneceğiniz gün yiyecekleriniz, sizin formda gözükmenize neden olup, bütün günü aktif şekilde geçirmenize yardımcı olacaktır.

    Diğer yandan şimdilerde düğünden yaklaşık iki hafta önce, ‘gelin diyeti’ yapmaya başlamak da çok yaygınlaştı… ‘Gelin diyeti’; gelinliğin içinde hoş ve enerjik görünmek için bedenin özel bir detoks programından geçirilmesini sağlıyor.

    * Gelin adayları düğün gününde neler yemelidir?
    Gelin; gecenin ilerleyen saatlerinde hazımsızlık yaşamamak için menünün hafif yiyeceklerden oluşmasına ve küçük porsiyonlarda, zevkli bir sunumla servis edilmesine özen göstermelidir.

    Yemeğin sunumunda renk, aroma ve yumuşaklık kriterlerinin çeşitli ve birbirleriyle uyumlu olmasına dikkat edilmelidir. Hafif bir tatlı seçimi ile yemeği tatlı noktalamalıdır. Bu sayede yemek sonrasında uyku halinin oluşması önlenebilir.
    Düğün heyecanının ilacı 2–3 bardak biberiye çayı!

    Güne başlarken yüzünüze kocaman bir gülümseme kondurun ve su ısıtıcınızı çalıştırın. Stresli ve ya biraz sinirli olabilirsiniz. Biberiye çayı, sinir sistemini dengeleme, ödem çözme ve kan dolaşımını güçlendirme özellikleri ile bu özel günün stresinden arınmanıza yardımcı olur.

    Biberiye çayı: 12 tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış biberiyeyi, bir bardak kaynar suyla 10 dakika kadar demleyip, gün boyu 2-3 bardak tüketin.

    SEBZE VE MEYVE YİYİN

    * Gelin adayları düğün öncesinde fazla kilolarından kurtulmak için neler yapmalı ?
    Uyanır uyanmaz oda sıcaklığında bir bardak su için. Suyun içine akşamdan kabuklu limon dilimleri koyun. Tuzu tüketmeyi kesmeyin ama mutlaka azaltın. Şeker ve şekerli ürünler tüketmeyin. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeniz; sindirim şikâyetlerinizi azaltarak uykuya geçmenizi kolaylaştırır.

    Detoks süresince mevsim sebzelerini, mümkünse organik tarımla üretilmiş olanları tüketmeyi tercih edin. Sebze ve meyvelerden maksimum yarar sağlamaya ve vücudun toksinlerden arınmasını hızlandırmak adına çeşitli beslenmeye dikkat edin.

    Özellikle enginar, soya filizi, kuşkonmaz, maydanoz, koyu yeşil yapraklı sebzeler, lahana, kereviz ve domates yiyin. Geceleri ağır ve yağlı yemekler tüketmeyin. Stresli olacağınızdan bol bol kahve tüketmek isteyebilirsiniz.
    Kendinizi kontrol edin. Kahve, çay, soğuk içecekler, kakao ve kafeinli içecekleri azaltın. Kahve yerine rahatlatıcı bitki çaylarını tüketmeyi seçin. Yeşil çay, ısırgan otuyla yapılan bitkisel çaylar ve özellikle biberiye çayı tüketin.

    * Gelin adaylarının gelinliklerinin içinde formda gözükmeleri için öneriler:

    Haftada mutlaka en az 3 kere, 45 dakikalık tempolu yürüyüşler yapın. Mümkün olduğu kadar hareketli olun. Gün içinde küçük şekerlemeler yapmak ve günlük hayata kıyasla daha erken saatlerde uyumak; metabolizmanın dinçleşmesi, dolaşımın hızlanması ve sindirim sisteminin korunması adına son derece önemlidir.

    Düğün gününün tadını çıkartmak için bu sürede alışkanlıklarınızı yeniden yorumlayın. Yürüyün, dans edin, plates gibi kasları geliştiren programlı sporlar yapın. Mümkünse bir uzmandan destek alın.

    Toksinlerden arınmak adına belli aralıklarla pasif terlemeye yardımcı olabilecek sauna kullanımını da tercih edebilirsiniz. Gelin hamamı da çok yararlıdır. Hamama giderek, cildinizi temizlemiş olursunuz.

    Gelinlik İçin Gelin Diyeti 1 Haftada 3 Kilo Verme Düğün Diyet Listesi Tıklayın !