Etiket: gebelik

  • Tüp Bebekte Yeni Bir Umut Işığı: Kapsamlı Kromozom Taraması

    Tüp Bebekte Yeni Bir Umut Işığı: Kapsamlı Kromozom Taraması

    Kısa bir zaman öncesine kadar çocuk yapmak isteyen fakat bir şekilde hamilelik sağlayamayan ya da hamile kalsa dahi düşük yapan adaylara hamilelik başarısını arttırmak için uygulanan İmplantasyon Öncesi Genetik Tanı (PGT) tekniğinin yerini artık Kapsamlı Kromozom Taraması prosedürü almış durumdadır. Kapsamlı kromozom taraması, tüp bebek tedavi yönteminde oldukça başarılı bir yöntem olarak kendine isim edindi.

    Kapsamlı Kromozom Taraması Nedir?

    Kapsamlı kromozom taraması tüp bebek tedavi yöntemlerinde embriyoların rahime aktarılmasından önce uygulanan ve embriyoların FISH tekniği i ile yalnızca seçilmiş belirli kromozomlar için değil, varolan bütün kromozomlar açısından (24 farklı kromozom) değerlendirilebildiği bir yöntemdir. Array Komperatif Genomik Hibridizasyon ismi verilen yöntem, kısaca aCGH şeklinde isimlendirilir. Bu yöntem ile incelenen embriyoların
    bütün kromozom haritası görülebilir, bu sebeple geçmişte saptanamayan pek çok kromozom seviyesindeki bozuklukta incelenen embriyolar artık tanınabilir.

    aCGH ile PGT yönteminin farkları

    Günümüzde pek çok merkezde uygulanan PGT hizmeti, “Floresan In Situ Hibridizasyon” (FISH) ismi verilen bir yöntemdir. Bu yöntemde embriyolar çoğunlukla yalnızca seçilmiş kromozomlar (5, 7 ya da 9) yönünden incelemeye imkan tanır. İncelenecek olan kromozomlar canlı doğum ile neticelenebilecek genetik bozuklukları ya da erken
    dönem düşüklerde yüksek oranda gözlenen kromozom problemlerini kapsar, bu sebeple de 9 kromozomun tarandığı PGT uygulamalarında embriyoda meydana gelebilecek kromozomal bozuklukların %60-80’i ancak saptanabilir.

    Bunlarla birlikte kalan %20-40’luk bir kromozom bozukluğu bu yöntem ile tespit edelemez. Yani, “normal” bulunmuş bir embriyonun gebelik oluşturamamasının altında bu incelenemeyen kromozomlardaki bir bozukluk olabilir.  Kapsamlı kromozom taraması ile bütün kromozom alanları ayrıntılı olarak görülebilir, bu sayede de incelenen 24 farklı kromozom yönünden normal olan bir embriyonun transferi ile hamilelik oranlarında da bir artış elde edilebilir. Geçtiğimiz Ekim ayında San Diego’da yapılan Amerikan Üreme Derneği (ASRM) toplantısında bu yöntemin uygulanması ile 40lı yaşlardaki kadınların da 30lu yaşlardaki kadınlar kadar yüksek bir hamilelik
    oranı yakalayabilecekleri bildirildi.

    Başka bir yönden, kapsamlı kromozom taraması ile geçmişte saptanamayan kromozom kaynaklı problemler de tespit edilebildiğinden esasında sonucu normal embriyo sağlama şansı da orantılı olarak düşer. Bu şu demektir, bu testi yaptıracak hastaların bir bölümünde, tarama yapılan embriyolar içerisinde normal embriyo saptanamayabilir ve embriyo transferi yapılmayabilir. Bu sebeple incelenecek embriyo sayısının belirli bir sayının üzerinde olması, hamilelik şansının artması için oldukça önemli bir rol oynar.

    Normal olan bir embriyo her zaman hamileliğin oluşmasını sağlar mı?

    Kromozomal bozukluk sebebi yüzünden hamilelik oluşmaması ya da hamilelik oluşsa bile erken dönemlerde kaybedilmesi riski her yaşta meydana gelebilecek bir durumdur. Ancak kadın yaşının özellikle 35’in üzerinde olduğu adaylarda bu risk ekstra artış gösterir. Bu sebeple genetik ayıklama ile normal embriyoların seçilir ve bu risk oldukça ciddi oranlarda azalır. Ancak hamileliğin gerçekleşebilmesi için yalnızca genetik olarak normal bir embriyo sağlamak da yeterli olmaz. Sağlıklı bir rahim dokusu, hamileliğin gerçekleşebilmezsi için esas faktördür.

    PGT yönteminde de kapsamlı kromozom taraması uygulamasında daincelenebilecek embriyo sayısının arttırılması içinile çeşitli hastalarda yüksek doz ilaçlar uygulanabilmektedir. Amaca ulaşmak için yapılıyor olsa dahi, uygulanan yüksek doz ilaçların embriyonun tutunacağı rahim içi duvarına negatif bir etkisi olur. Bazı hastalarda genetik olarak normal bir embriyo elde edilebilse bile uygun olmayan bir rahim dokusu sebebi ile hamilelik sağlayamayabilir. Bu durumda gebelik şansını çoğaltabilmek için genetik işlem uygulanan embriyolar dondurularak muhafaza edilebilir
    ve tedavi ardından vücut 1-2 ay dinlendikten sonra embriyolar çözülerek doğal bir rahim ortamına transfer edilebilir. Bu çözüm yoluyla hamilelik oranlarının %8-10 artması mümkündür.

    Tüp Bebek Tedavisi Prof. Dr. Bülent Tıraş Sorularınız için tıklayınız!

  • Hamilelikte Bulantı Nasıl Geçer? Gebelikte Bulantı İçin Doğal Kür Tarifleri

    Hamilelikte Bulantı Nasıl Geçer? Gebelikte Bulantı İçin Doğal Kür Tarifleri

    Gebelikte bulantı sorunundan muzdaripseniz hamilelikte bulantı nasıl geçer? Hamilelikte bulantı için doğal kür tarifleri makalemiz tam sizler için. Sabah bulantıları gebeliğin 6. ve 12. haftada hamile kadınları etkiler.Hamilelikte Sabah bulantıları adından anlaşılacağının aksine, gece gündüz her zaman oluşabilir

    Sabah Bulantısı Belirtileri

    • Bulantı
    • Kusma
    • Dehidrasyon

    Hamilelikte Bulantı Nedenleri:

    • Vücutta östrojen düzeylerinin yükselişi
    • elektrolit ve glikoz seviyelerindeki dengesizlik

    Hamilelikte Bulantıdan Kurtulmanın Doğal Yolları İçin Tıklayınız

     

    Hamilelikte Bulantı İçin Bitkisel Çözüm 1
    2 tatlı kaşığı köri yaprağının katı meyve sıkıcağında veya elekden geçirerek suyunu çıkarın.
    İçine 1 tatlı kaşığı limon suyu ekleyin.
    Tatlandırmak için şeker katıp, güzelce karıştırın.
    Bu karışımı günde 2 kez için

    Hamilelikte Bulantı İçin Doğal Çözüm 2
    1 tatlı kaşığı nane yaprağının katı meyve sıkıcağında suyunu çıkarın.
    İçine Yarım tatlı kaşığı zencefil katın
    1 tatlı kaşığı limon suyu ve 1 tatlı kaşığı balı da ekleyip, güzelce karıştırın.
    Günde 2 kez bu karışımı için.

    Sabah Bulantıları Nasıl Geçer 3. Kür
    Bir bardak suya bir avuç nane yaprağını atıp kaynatın.
    Bu suyun buharında nefes alın.

    Sabah Bulantılarından Kurtulmak İçin Tavsiyeler
    Hemen yataktan birden kalkmayın, yavaş hareker edin.
    Kraker tarzı tuzlu şeyler bulantının kesilmesine yardımcı olacaktır.
    Az ve sık yiyin.
    Kızarmış, yağlı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durun
    Alkol ve kafein içeren içecekler tüketmeyin.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Tüp bebek neden tutmaz? Neden Başarısız olur?

    Tüp bebek neden tutmaz? Neden Başarısız olur?

    Başarısız tüp bebek denemeleri çiftler açısından yıkıcı etkilere neden olabilir. Tedavide 3 kez başarısızlık elde edilmesi halinde tüp bebek başarısızlığı söz konusu olur. Başarısızlıklar çeşitli etkenlerden kaynaklanabilir. Bebek özlemi çeken çiftler bunu yaşadıklarında ya da tüp bebek tedavisi görmeyi düşünen çiftlerin bu konuda merak ettiklerini Sn. Prof. Dr. Yücel Karaman  ile görüştük. Hocamıza şimdiden teşekkür ederiz.

    tup_bebek_denemesi

    Sayın hocam başarısız tüp bebek denemeleri hangi sebeplerden kaynaklanabilir, bizi bu konuda aydınlatabilir misiniz?

    Tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyebilecek çok fazla sayıda etken bulunabilir. Bunların arasında kadına ait olan rahim kaynaklı sorunlar, anormal immünolojik yanıt, kan pıhtılaşma bozukluğu gibi etkenler olabilir. Bunun dışında genetik sorunlar, tüplerde sıvı birikimi, endometriyozis hastalığı olması da tedavinin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olabilir. Tedavide kadının yaşı bile başarısızlık sebebi olabilir. Kadının 35 yaşını geçmiş olması halinde, yumurtalık rezervinin azalması söz konusu olacağından yumurta elde edilemediğinde ya da kaliteli yumurta elde edilmediğinde tedavi başarısızlıkla sonuçlanabilir. Bunun dışında erkeğe ait olan faktörlerde bunda etkili olabilir. Erkeğin sperm verememesi, yeterli sayıda sperm elde edilememesi bunların arasında yer alır. bknz: Başarısız Tüp Bebek Denemeleri için Tıklayınız!

    Hocam tüp bebek başarısızlığından söz edebilmek için, nasıl bir gelişme olmalıdır?

    Tedavi uygulanırken tekrarlayan implantasyon başarısızlığının nedenleri konusunda kesin bir şey söylenemez. Tüp bebek başarısızlığı için çiftlerde yapılan 3 denemede en az 4 tane kaliteli embriyo transferi gerçekleştirilmesine rağmen, kadında gebelik elde edilememesi gerekir. Burada embriyo düşük kalitede olursa, başarısızlığın nedeni bu kabul edilir. Ancak embriyonun kaliteli olmasına rağmen, gebelik elde edilemediğinde, kadının rahmi ve embriyo incelenmelidir. Başarısız tüp bebek çiftleri hüsrana uğratır. Ancak bunların nedenlerinin ortaya konması son derece önemlidir.

    Hocam tüp bebek tedavisinde gebeliğin oluşturulmasında en önemli aşama ya da faktör nedir?

    Tüp bebek tedavisiyle elde edilen gebelikler için, sperm ve yumurta hücresinin laboratuvar koşullarında döllendirilmesi gerekir. Burada gebeliğin elde edilmesinde kaliteli embriyo oluşturulması ve bu embriyonun başarılı şekilde kadının rahmine transfer edilmesi gerekir. Bu gebeliğin elde edilebilmesi için, en önemli aşamadır. Daha sonraki aşamada embriyonun rahme tutunması ve burada gelişimini sorunsuz şekilde gerçekleştirmesi gerekir. Yani şöyle diyebiliriz, tüp bebek tedavisinde gebeliğin oluşturulmasında embriyonun ve rahim içinin büyük önemi vardır. Biz tüp bebek tedavisinde oldukça fazla yol aldık. Artık tedaviden önce embriyonun ve rahim içinin kontrolünü sağlayabiliyoruz. Kadına kaliteli embriyonun transfer edilmesini, rahim içindeki sorunların belirlenmesini sağlayarak, embriyonun rahme daha iyi tutunmasına yardımcı olabiliyoruz. Bunlar gebeliğin elde edilmesi açısından önemlidir. Bknz: Başarıyı Etkileyen Faktörler için tıklayınız!

    Hocam size şöyle bir soru sormak isteriz. Çiftlerde ilk tüp bebek tedavisinde başarısızlık elde edilmesini nasıl değerlendirebilirsiniz?

    Şöyle söyleyebilirim, çiftlere ilk defa uygulanan tüp bebekte başarısızlık elde edilmesini normal bir sonuç olarak değerlendirebiliriz. Biz doktorlar olarak tüp bebek tedavisini ertelemeyi, doğal yollardan istedikleri çocuğa sahip olamamış olan çiftler açısından gebelik şansını azaltan bir etken olarak görürüz. Burada erkekler açısından herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Çünkü erkeğin üremesinde yaş faktörünün önemi yoktur. Ancak kadınlar bu konuda o kadar şanslı değildir. Yaşları ilerledikçe hem doğal yollardan, hem de tüp bebekle çocuk sahibi olma olasılıkları düşmektedir. Özellikle bebek sahibi olmayı ertelemiş olan kadınların yaşları dikkate alınarak, tüp bebek tedavisi sırasında birden fazla deneme yapılması zorunlu bir hal alabilir. Bu yaşlarda kadının yumurtalık işlevi azalır, bazen de genetik olarak sorunlar yaşanabilir. Başarısız tüp bebek denemesi olan çiftlerin, her açıdan değerlendirilmesi ve sebeplerin mümkün olduğu kadar belirlenmesi gerekir.

    tup_bebek_basarisiz_bruksel

    Hocam çiftlerin tüp bebek tedavisi sırasında yaşadığı stresi, tedavideki başarısızlıkla nasıl bağdaştırabilirsiniz?

    Bu konu tüp bebek tedavisinde oldukça önemsediğimiz bir etkendir. Çünkü stresin tedavi sırasında hem yumurtlamayı, hem de gebeliğin oluşturulmasını olumsuz şekilde etkilediğini biliyoruz. Tüp bebek tedavisinin başarılı olmasını, gebeliğin sağlanmasını ve devam ettirilmesini sağlamak için, kadının stresli bir durumda olmaması gerekir. Biz çiftlerin bu sorunu aşmaları için, tedaviden önce ve sonra psikolojik destek almalarını tavsiye ediyoruz. Tedavi sırasında çiftlerde uyumsuzluk olması, yoğun aile baskısı, tedavinin başarısız olacağını düşünmek gibi etkenler kadının stresli olmasına yetiyor. Bu nedenle çiftlerin tedavinin her aşaması hakkında bilgi sahibi olmasını istiyoruz. Bu tedavide başarı kadar, başarısızlığında yeri vardır. Ancak çiftler doğru bilgilere sahip olurlarsa, daha rahat bir tedavi süreci geçirebiliriz.

    Hocam başarısız tüp bebek tedavisinin aşılması niçin, çiftler nasıl bir yol izlemelidir?

    Biz tedavide önce çiftlerle görüşerek birbirlerine karşı anlayışlı olmalarını ve kararlarında birbiriyle uyum içinde olmalarını tavsiye ediyoruz. Bu zorlu süreci birlikte aşmaları gerekir. Tedavinin çoğu yükü kadının üzerinde olduğundan, baba adayının daha itinalı olması gerektiğini düşünüyoruz. Gerekiyorsa rahatlamak için meditasyon ve yoga gibi yöntemlerden faydalanabilirler. Stres içinde olmamak adına psikolog desteği alabilirler. Bu süreçte kafein ve nikotinden uzak durmaları, kendileri için hafif egzersizler yapmalarını öneriyoruz. Birde çok önemli olan bit konu var. Tüp bebek tedavisiyle ilgili çevrelerinden gelişigüzel bilgilere rağbet etmemelidirler. Bu onların daha fazla endişelenmesine neden olabilir. En doğru bilgileri doktorlarından alabilirler. Başarısız tüp bebek tedavisi her çift için farklı sebeplere dayanabilir. Elbette tüp bebek tedavisinde olan çiftlerin diğer aile bireylerinden destek almasının önemi de unutulmamalıdır.

    Kaynak : BRÜKSEL TÜP BEBEK

  • Tüp Bebekte Son Gelişmeler

    Tüp Bebekte Son Gelişmeler

    Op. Dr. Serkan Oral tüp bebek tedavisindeki son gelişmeler hakkında bilgi verdi.

     

    Tıpta ve teknolojide ilerleyen gelişmeler ve çalışmalar her tedaviyi olduğu gibi tüp bebek tedavisini de yakından etkiler. Son zamanlardaki inanılmaz gelişmeler ile tüp bebek tedavisinin uygulama biçimi pratik hale gelmiş, maliyeti eskiye oranla biraz daha düşmüş, tedavi süreleri kısalmış ve daha rahat bir hale dönmüştür.  

    tup_bebek_mikro_cip

    Mikro Çiple Sperm Seçme

    Amerika’da Harvard Üniversitesi’nde geliştirilen bu yöntem, aynı zamanda Türkiye’de kullanılmaya başlanmıştır. Baba adaylarında sperm azlığından dolayı bebek sahibi olamama problemi bu teknik sayesinde ciddi oranlarda azaltılmıştır. Mikro Akışkan Çip teknolojisi ile en iyi DNA’lı spermlerden, en iyi DNA’lı embriyolar oluşturabilme imkanı doğmuştur. Sperm çiplerinin içinde vücuttaki sistemi taklit eden mikro kanalcıklar bulunmaktadır. Bu mikro kanalların içinde de kaliteli sperm saptanabilmektedir. Bir tarafta tüm spermler toplanarak sağlıklı spermlerin mikro kanallardan süzülür ve diğer tarafta toplanması sağlanır. Mikro akışkan çip teknolojisi mikro enjeksiyon yönteminde hamilelik başarı oranlarını arttıran bir yöntemdir. Bknz: Mikro Çipli Tüp Bebek Tedavisi için tıklayınız!

    Yardımcı tomurcuklanma laserle:

    Tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen önemli etkenlerden biri döllenmiş yumurtanın (embriyonun) rahim içine tutunması aşamasıdır. Bunun olması adını embriyoyu saran dış tabaka yani zonanın incelerek kaybolması gerekir. Bu basamak labaratuvar koşullarında zona tabakasında bir pencere oluşturularak kolaylaştırılabilir.

    Yapay rahim içi uygulaması:

    Tüp bebek tedavisi öncesinde rahim iç duvarından biyopsi aracılığı endometriyal hücreler toplanır. Bu hücreler labaratuvar koşullarında üretilerek tüp bebek tedavisi ile sağlanan embriyoların gelişimi için besinden zengin doğal bir ortam haline getirilir. Bu teknik, tekrarlayan tüp bebek başarısızlığında kullanılan yöntemlerden biridir.

    Blastosit transferi:

    Blastosit embriyonun rahime tutunmadan önce ulaştığı en son halidir. Blastosit evresine ulaşmış embriyonun rahme tutunup, hamilelik oluşturma olasılığı henüz erken safhalardaki embriyolara göre fazladır. Blastosit transferi, embriyo gelişimini daha iyi gözlemleyebilme ve rahim içine tutunma ve gelişme özelliği en yüksek embriyoyu transfer edebilmek için 5. veya 6. günde gerçekleştirilen transferdir. Embriyo blastosit evresine kadar tüp bebek labaratuvarında geliştirildikten sonra transfer edilir.

    Akupunktur:

    Akupunktur,  tüp bebek tedavisinin birçok evresinde etki göstererek tedavi başarısını arttırdığı düşünülmektedir. Limbik sistemi düzenleyici etkisi ile anne adayının strese karşı dayanıklılığını güçlendirmesi, belirli noktalara uygulanan uyarı ile bütün vücutta beta- endorfin ismi verilen bir kimyasal maddenin salgılanmasının artması ve bu artış ile GnRH (gonadotropin releasing hormon ) steroid ve gonadotropin hormonlarının salgılanmasının artması akupunkturun etkilerindendir. Bu etkiler neticesinde rahime olan kan akımını fazlalaşır, rahim iç duvarı olgunlaşır ve netice olarak rahimde hamileliğin gerçekleşmesini kolaylaştıran şartlar sağlanmış olur. Tüm bu değişiklikler ile transfer edilen embryoların tutunma oranının arttığı düşünülmektedir. Bknz: Tüp Bebek Tedavisinde Akupunktur için tıklayınız!!!

    Reiki:

    Uygulaması hiç zorlamayan, doğal destekleyici bir alternatif tedavidir. Vücuttaki çeşitli enerji noktaları kullanılarak doğru yönde enerji akışı oluşturulması ile hem ruhsal, hem de fiziksel iyileşmeyi amaçlar. Tüp bebek başarısızlıklarında tedaviye yanıtı arttırdığı düşünülen bir tekniktir. 

    Spermlerin tercihi için IMSI yöntemi nedir?

    Tüp bebek tedavilerinde mikroenjeksiyon tekniğiyle spermler spesifik bir mikroskop altında seçilip yumurtanın içine enjekte edilmektedir. Bu uygulama esnasında kaliteli embriyo sağlamak için spermin hareketli kuyruk ve baş şeklinin düzgün olmasına titizlik gösterilir. Morfoloji ismi verilen spermin şekil özellikleri iyi olduğunda sağlıklı bir sperm saptandığı düşünülür. Standart olarak olarak mikroenjeksiyon için uygulanan mikroskoplar spermi 400 misli büyüterek sperm seçiminde yardımcı olur. Intra ctoplasmic magnified sperm injection (IMSI) ismi verilen teknikte özel bir mercek ve bilgisayar programı aracılığı ile sperm 6600 kat misli büyütülmektedir. Bu sayede spermin morfolojisi daha iyi incelenebilir. Özellikle spermin baş bölümünde olan değişikler sperm kalitesini belirlemekte ve bu bölgede olan baloncuk şeklinde olan hücresel değişikliklere dikkat edilmektedir. IMSI yalnızca mikroskobun özelliğine bağlı bir durum olmadığı gibi bu tekniği kullanan embriyologun bu konuda eğitimli ve tecrübeli olması da önem teşkil eder. Daha sağlıklı spermlerin tercih edilmesiyle hem döllenme adı verilen oranlarda hem de hamilelik oranlarında iyileştirmeler sağlanır. Özellikle baba adayına bağlı etkenler ya da açıklanamamış infertilite olgularında tercih edilmektedir.

    Tüp Bebekte Son Gelişmeler
    Tüp Bebekte Son Gelişmeler

    Laboratuvar şartlarında embriyolar nasıl takip ediliyor?

    Tüp bebek tedavisi esnasında sağlanan embriyoların laboratuvara şartlarında muhafaza edilmesi ve takip edilmesi en hassas bölümüdür. Laboratuvar şartlarının anne rahminden farksız olması gerekmektedir. Bu sebeple sabit sıcaklığı sağlayan ve anne batınında olan oksijen ve karbondioksit gibi gazları oranını taklit eden inkübatör ismi verilen cihazlar mevcuttur. Bu cihazların çok hassas olması gerekmektedir. Embriyolar bu cihazlar içersinde ortalama 2 ile 5 gün bekletilmektedir. Bu dönem içersinde kesinlikle zarar görmemeleri şarttır. Burada önemli olan husus; embriyoların gelişimin değerlendirilmesidir. Bunun için belirli aralıklarla embriyolar inkübatör cihazından çıkartılarak mikroskop altında incelenir ve büyüme oranlarına bakılır. Kısa bir sürede olsa, oda sıcaklığına çıkan embriyolar dış dünya şartlarına maruz kalırlar. İnkübatör içersine yerleştirilmiş kameralar ile embriyolar dışarı çıkarılmadan takip edilmekte ve dış ortam şartlarına maruz kalmamaktadırlar. ‘Embriyoskop’ ismi verilen ‘Dinamik Embriyo Takip Sistemi’ sayesinde hem en iyi koşullarda embriyolar saklanır, hem de devamlı gözlem altında olduklarından hangi embriyonun büyüme potansiyelinin daha fazla olduğu saptanır. Embryoskop uzmanlara daha önce fark edilemeyen bir çok gelişimsel sorunların saptanmasına yardımcı olmaktadır.

    Embriyoların genetik yapısı daha iyi nasıl anlaşılır?

    Embriyolar birbirlerine oldukça benzerler.Tedavi ardından elde edilen tüm embriyolar aynı kalitede olmadığı gibi en önemli problemin genetik yapılarındaki özellikle kromozom sayılarındaki farklardır. Özellikle ileri yaş kadınlarda bu risk daha da artar.Ortalama olarak son 15 sene içersinde embriyoların genetik yapıları PGD ismi verilen teknikle incelenmekteydi. Tekrarlayan hamilelik kayıpları, başarısız tüp bebek tedavileri ve ailede kalıtsal bir rahatsızlık olduğunda uygulanan bir teknikti.Fakat bu teknikte normalde 23 çift olan kromozomun hepsine bakmak mümkün değildi. Burada en mühim sıkıntı genetik analizin 1 gece içersinde hızlı bir şekilde yapılması, ertesi günde sağlıklı embriyonun transfer edilmesiydi. Bundan dolayı kısıtlı zamandan ve teknik güçlükler sebebiyle tüm kromozomlara bakmak mümkün değildi. Son yıllarda ‘Komparatif Genetik Hibridizasyon (CGH)’ ismi verilen teknikle tüm kromozomlar taranabilmektedir. Genetik yapısı sağlıklı olan embriyolar seçilebilmektedir. Henüz klinik pratikte tam oturmamış bir yöntemdir ancak çok kısa bir süre içersinde CGH özellikle tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı olan durumlar için kullanılmaya başlanacaktır.

    Tüp bebek tedavisinde her gün iğne olmaktan kurtulmak mümkün mü?

    Tedavi esnasında doktorların amacı fazla sayıda yumurtanın oluşmasını sağlamaktır. Sonra ise aralarından ayıklama yapabilecek kadar fazla sayıda embriyonun geliştirilmesidir. Fazla sayıda embriyo olduğu zaman kalanlar dondurularak kişiler oldukça pratik bir yöntemle ikinci bir şans sunulabilir. Adaylara her gün karınlarından ya da kalçalarından iğne yapmaları tavsiye edilir. Uygulanan bu ilaçlar ile yumurtalar büyümektedir. Psikolojik açıdan adayları zaten zorlayan bir süreç olduğu için, bunun yanında her gün iğne olmak ya da iğneleri yaptırabilmek için bir sağlık kuruluşuna gitmek ilave bir stres sebebidir. Uygulanan ilaçların vücutta kalma süreleri kısa olduğu için kısa aralıklarla bu ilaçlar yapılmak zorundadır. Son 2 senedir özellikle Kuzey Avrupa Ülkeleri’nde uygulanan yeni bir ilaç sayesinde artık günlük enjeksiyon yapılmasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Tek doz enjeksiyon 1 hafta kadar yetebilmekte ve hasta dostu bir tedavi olarak karşımıza çıkmaktadır. Büyük bir olasılıkla önümüzdeki senenin başında da buna benzer ilaçlar Türkiye’de de kullanıma girecektir.

    KaynakDr. Serkan Oral

  • Tüp Bebek Neden Tutmaz?

    Tüp Bebek Neden Tutmaz?

     

    Tüp bebek tedavileri için yüzde yüz bir başarı garantisi asla verilemez. Bu sebeple de her denemenin pozitif olarak sonuçlanması mümkündür değildir.  Tüm tedavi öncesi geçirilen süreçte, embriyo gelişim dönemi ve transfer uygulamasında yapılan işlemler gayet başarılı geçse dahi, olumsuz sonuç alma (negatif sonuç) riski mevcuttur.

    Başarılı olmayan bir neticeyle sonuçlanan tüp bebek tedavisi ardından kişilerin haklı olarak yönelttiği ”neden?” sorusuna cevap verebilmek gerekir. Ancak ne yazık ki, tedavi öncesinde, labaratuvar sürecinde ve embriyo transfer işlemlerinde hiçbir olumsuzluk yaşanmamış ve sonrasında da fark edilmemiş ise, bu soruya yanıt verebilmek oldukça güçtür. Çünkü bebek oluşumu oldukça gizemli bir olaydır ve hala mucizevi tarafını muhafaza eder.  Tedavi ardından başarısız bir sonuç almayı etkileyebilecek çok sayıda faktör mevcut olabilir.
    Tüp Bebek tedavilerinde başarısz olmaya sebep olabilen faktörler:
    Anne adayının yaşı ile alakalı olarak yumurta hücrelerinde meydana gelebilecek genetik nedenler, yumurtalıklarının uygulanan ilaçlara yeterli cevap vermemesi, yumurta rezervlerin iyi durumda olmaması ve yumurtlarda meydana gelebilecek morfolojik bozukluklar, baba adayındaki kötü sperm morfolojisi, rahim duvar kalınlığının yeterli kalınlığa erişememesi, adayın verilen ilaçları tavsiye edilen şekilde ve dozda kullanmaması, transfer ardından uyulması gereken kurallara uymaması tüp bebek tedavilerinde olumsuz sonuç almayı etkileyen durumların başında gelir.

    Tedavi ardından embriyoların rahim duvarına tutunma süreci

    Tüp Bebek tedavilerinde anne adayına gelişen embriyoları arasından tutunma yetisi en iyi olanlar aralarından ayrılarak transfer edilir. Embriyolar transfer edildikten sonra tutunma bölgesi olan rahim duvarı tamamen kontrol altında olmayan bir bölgedir. Rahim zarından ötürü olan ve tıbben hala açıklanamayan nedenlerden dolayı tutunma yaşanamayabilir
    1 – Rahim zarı (endometrium) kalınlığı; yaklaşık 8-10 mm olması gereken kalınlık, kimi zaman yeterli olmayabilmektedir. Geçirilmiş enfeksiyon yada cerrahi işlemler neticesinde hasar görmüş rahim zarındaki incelmeye yol açabilir. Bu durum genellikle yanıtı olmayan ve tedaviyi olumsuz etkileyebilecek nedenler arasındadır.
    2 – Rahim duvarında yapısal hastalık olmayışı; özellikle ultrasonla teşhis edilebilecek, myom, polip gibi yer kaplayan sorunlar, embriyonun beslenmesini etkileyebilecek perde (septum-subseptum), yapışıklık gibi patolojilerin daha tedavi başlamadan değerlendirilerek önlemlerinin alınması çok önemlidir.
    Tüm bunların neticesinde, olumsuz sonuç alındığı zaman; neden başarıya ulaşamadık, nerede hata yapıldı, kusur bende mi, gibi soruları sormamak için tedavinin başında oldukça ayrıntılı bir inceleme yapmak gerekir. Başarısızlığa yol açabilecek olası problemler tedavi edildikten sonra tedaviye başlamak, alınabilecek en mantıklı önlemdir.
    Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığına neden olan etkenler nelerdir?

    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için birincil etkenler:
    Gebeliğin gerçeklemesini sağlayacak embriyonun genetik yapısı bozulmuş olması
    Yumurta gelişimini sağlayacak olan ilaçların düzenli olarak kullanılmaması
    Embriyonun gelişimini gerçekleştiren kültür ortamının yeterli olmaması
    Embriyonun dışını saran zarın kalın olması
    Bu gibi durumların olması, tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarına yol açabilir.

    Bknz: Başarısız Tüp Bebek Sonrası Yeniden Denemeler Tıklayınız!

    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için ikincil etkenler:

    Rahim ile alakalı doğuştan olan bozukluklar
    Rahimde embriyo tutunmasını engelleyen, miyom ismi verilen rahim dokusundan kaynaklanan, çapları genellikle
    1-15cm arasında değişebilen selim tümörler
    Embriyonun rahim içine tutunarak büyümesini önleyen pıhtılaşma
    Daha önce geçirilmiş enfeksiyon hastalıklar yüzünden ortaya çıkanyapışıklıklar
    Anne adayında genetik ya da daha sonra meydana gelen fonksiyonel bozukluklar
    Bu gibi nedenlerden ötürü, tüp bebek tedavisi birden fazla kez denenmesine rağmen başarılı bir sonuç vermeyebilir.
    Tüp bebeğin tutmadığı durumlar için üçüncül etkenler:
    Endometriosis hastalığı ismi verilen çikolata kistleri
    Tüplerde ortaya çıkan enfeksiyon hastalıkları
    Karın içi ameliyatları sonrası oluşum gösterebilen hidrosalpenks bir başka deyişle tüplerin tıkanarak şişmesi
    Tüplerin tıkanması ya da şişme durumları. (tedavi edilebilir olsa da, gebelik oluşumuna engel teşkil edebilir.)

     

    Sorularınız İçin: Prof. Dr. Bülent Tıraş

     

    Kadınlardaki kısırlık sebepleri nelerdir? Öğrenmek için tıklayınız!

  • Karısı Hamile Olan Erkeklere Altın Tavsiyeler

    Karısı Hamile Olan Erkeklere Altın Tavsiyeler

    Gebelik tüm çiftler için en güzel ve en mutlu zaman dilimlerinden biridir.Eşi hamile olan erkek ne yapmalı? makalemiz karısı hamile olan erkeklere tavsiyelerde bulunuyor.
    Sevginizi Sunun
    Hamilelik dönemi zor fakat evlada kavuşma yolunda kutsal bir yolculuktur.
    Bu dönemde gebe kadının en çok ihtiyacı olan şey moraldir.
    Güzel sözlerle, tatlı hediyelerle eşinizin gönlünü alın.
    Sabırlı Olun
    Gebelikte kadının huylarında değişikliğe yol açabilecek hormonal değişimler görülür.
    Aniden ağlayabilir, aniden sinirlenebilir, tüm bunları hoş görüyle karşılayın,
    yaşadığı sıkıntıları normal görüp, ona moral verin.

    karisi_hamile_olan_erkek (3)
    Kendinizi Eğitin
    Gebelik hakkında araştırma yaparak, okuyarak bu konuda kendinizi eğitebilirsiniz.
    Böylece hem eşinizi bilgilendirebilir hem de hamilelik döneminin daha bilinçli ve rahat geçmesini sağlayabilirsiniz.
    Onun Stresini Alın
    Hamilelik fiziksel ve duygusal zorlu bir dönemdir.
    Eşinizin bu dönemde dinlenmeye, mutlu olmaya her zamankinden daha çok ihtiyacı vardır.
    Stres bebeğe olumsuz etki eder ve sağlıksız doğmasına neden olabilir.
    Egzersiz stresi atmakta çok etkilidir.
    Eşinizle beraber yürüyüşe çıkabilir, beraber yüzme gibi sporları yapabilirsiniz.
    Doktor İçin Ona Eşlik Edin
    Evlilik iyi günde kötü günde hastalıkta sağlıkta biriyle yaşamak için söz vermektir.
    Bir baba adayı olarak size düşen eşiniz doktora gittiğinde ona refakat etmektir.
    Masaj Yapın
    Masaj ağrıları azaltmakta, kasları gevşetmekte çok etkilidir.
    Birine masaj yapmak ona sevginizi göstermenin yollarındandır.
    Masaj hamile kadını rahatlatır, sinirlerini gevşetir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Hamilelikte Hemoroidi Önlemenin Etkili Yolları

    Hamilelikte Hemoroidi Önlemenin Etkili Yolları

    Hemoroid, halk adıyla basur makat etrafında kan damarlarının şişmesiyle oluşur.Hamilelikte hemoroid oldukça yaygın görülür. Hamilelikte hemoroidi önlemenin doğal yolları makalemiz hamilelik hemoroid tedavisi için tavsiyelerden oluşuyor.

    Su için ve Bol Sıvı Alın
    Hamilelikte hemoroidi önlemenin yollarından biri de gebelik sırasında sıvı alımına özen göstermektir.
    Kabızlık, hemoroidin baş nedenlerindendir.Yeterli su içmek ise kabızlığa karşı doğal
    çözümdür.Bu nedenle sindirim sisteminizin düzenli çalışması için pet şişenizi yanınızdan eksik etmeyin.

    Lifli Gıdalarla Beslenin
    Beslenme uzmanları vücudun sindirim sisteminin düzenli çalışması için lifli
    yiyecekler tüketmeyi tavsiye ediyorlar.
    Hamileyken, kepekli tahıllar, meyve ve çiğ sebze gibi lif zengini gıdaları sofranızdan eksik etmeyin.
    Bu besinler sindirimi hızlandırmaya yardımcı olacaktır.Böylece gebelik sırasında oluşabilecek hemoroid engellenmiş olur.

    Hemoroid Doğal Tedavi Yöntemleri

     

    Yoga Yapın
    Hamilelik sırasında yoga tarzı bedeninizi esneten küçük egzersizler yapın.Spor yapmak bağırsaklarınızı ve midenizi rahatlatır, boşaltım sisteminizi çalıştırır.
    Nefes egzersizleri ve bazı yer egzersizleri gebeliğin erken aşamasında yapılabilir.
    Yalnız bu tarz sporları yaparken dikkatli olmalı, biraz ağrı hissedilirse, derhal durmalıdır.

     

    Nerede Hareket Orada Bereket!
    Bağırsaklarınızın iyi çalışabilmesi için sizin de hareketli olmanız gerekir.
    Statik olarak uzun bir süre için aynı pozisyonda kalırsanız, sindirim süreci yavaşlamaya başlar.
    Bu durum kabızlık, hemoroid gibi istenmeyen şeylere yol açar.
    Zaman zaman pozisyonunuzu değiştirin. Uzanın, oturun, yürüyün vb.

     

    Doktor Yardımı
    Önlem almanıza rağmen hemoroidler başladıysa doktora gitmenizi tavsiye ederiz.
    Size gebelikte kullanılabilen ilaçlar yazabilir.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Gebelikte Kan Grubuna Göre Beslenme

    Gebelikte Kan Grubuna Göre Beslenme

    Bugünkü anne çocuk köşemizde hamilelikte kan grubuna göre beslenme konusunu ele aldık.Hamilelikte doğru bir diyet çok mühimdir. Çocuğun ve annenin sağlığı, bebeğin gelişimi, dengeli ve yeterli gıda alımına bağlıdır.
    Yediklerimiz, kan grubumuz ve sağlığımız arasında güçlü bir irtibat vardır. Uzmanlar yıllardır kan grubu ve beslenme üzerine çalıştılar, bu araştırmaların sonucunda gebelikte kan grubuna göre beslenme tablosunu oluşturdular.Kan grupları 0, AB, A ve B tipi olarak sınıflandırılır. Her kan grubunun uzak durması ve mutlaka tüketmesi gereken yiyecekler vardır. Bu durum gebe kadınlar için de geçerlidir.
    Hamilelikte kan grubuna göre beslenilmezse ne olur? Sindirim ve bağışıklık sisteminiz bundan olumsuz etkilenir ve mide ekşimesi, stres, kan pıhtılaşması, eklem yerlerinde şişmeler, metabolizma yavaşlaması, bağışıklığın zayıflaması gibi, bedende pek çok soruna yol açar.

    Daha bilimsel bir açıklama ile ifade edecek olursak gıdalar protein benzeri lektin denilen maddeler içerir. Vücut hücreleri moleküllerden oluşur.
    Bu Lektinler kanda mevcut olan antijen (kan grubu) hücrelerle olumlu veya olumsuz etkileşime girerler. Her antijen gıda Lektinler üzerinde farklı bir tepkiye neden olur.
    Doğru lektin alımı sağlıklı bir gebelik için elzem bir durumdur.

    Kan Grubuna Göre Zayıflama Diyet Listesi İçin Tıklayınız

    A kan grubuna sahip hamileler vejetaryen ağırlıklı beslenmelidirler. Kepekli tahıllar, çiğ ya da buharda pişirilmiş sebze, mercimek ve çilek bu gıdalara örnek olarak verilebilir.

    B grubu kana sahip gebeler ise et, tahıl, süt, ve sebze gönül rahatlığıyla tüketebilir. Mesela; yulaf, yeşil sebzeler, sığır eti, balık ve kuzu eti vb . Bu kan grubuna sahip anneler diğer kan gruplarından zengin beslenme tablosuyla daha şanslıdırlar.

    AB grubu anne adayları. Sizler A ve B kan grubunun yiyeceklerinden karışık olarak yiyebilirsiniz. Bu şu anlama geliyor, sebze ağırlıklı besleneceksiniz, bazen et ve süt ürünleri tüketmenize izin var.

    O kan grubuna sahip hamileler  ise yüksek protein, düşük karbonhidrat ağırlıklı beslenmelidir. Yağsız hayvan etleri, lahana, fasulye gibi sebzeler sizin için idealdir.
    Size bildirdiğimiz hamilelikte kan grubuna göre beslenme tablosunu bir diyetisyen kontrolünde uygulamanızı tavsiye ederiz.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

  • Hamileler İçin Çatlak Önleyici Kür Tarifi

    Hamileler İçin Çatlak Önleyici Kür Tarifi

    Ev yapımı hamileler için çatlak önleyici kür tarifi çatlakları önlemek için hamile kadının karnına masaj için kullanılabilecek en etkili kürlerden biridir. Masaj yüzyıllar boyunca dünyada tedavi amaçlı uygulanmıştır. Masaj, kişiyi rahatlatır ve özellikle hamile kadınlar için çok önemlidir. İkinci ve üçüncü trimesterde bebek büyümeye başladığından, hamile kadının karnında gerilme olup, bu da kaşınmaya sebebiyet verebilir. Hamileler için çatlak önleyici doğal krem tarifimiz cildi esnekleştirerek, kaşınmayı kontrol altına alır. Bu kürü yapmak için sızma zeytin yağı ve badem yağını eşit oranda birleştirin ve içine E vitamini kapsülü katın. Kürü güzelce karıştırın.
    Kulllanmadan önce ısıtıp, ılıktan biraz sıcak olacak şekilde karnınıza uygulayın.İlk üç aydan itibaren bu yağı uygularsanız, çatlak oluşumunu önlemede epey başarılı olursunuz.

    Gebelikte Çatlak Önleyici Kremler Ve Çatlakları Önleme Yolları için tıklayınız

    Malzemeler
    Badem yağı 1/4 bardak (bir bardağın dörtte biri ölçüde)
    Zeytinyağı 1/4 bardak (bir bardağın dörtte biri ölçüde)
    2 E vitamini kapsül

    Yapılışı:
    E vitamini kapsüllerini makasla kesip kaseye boşaltın.
    İçine eşit oranda badem yağı ve zeytinyağı katın.
    Hepsini güzelce karıştırıp bir bardağa boşaltın.
    Yalnız zeytinyağının sızma olması ve kürün hamilelik boyunca kullanılması şarttır.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.

    Hamilelikte Çatlak Önleme Yolları İçin Tıklayınız

    Hamileler İçin Bitkisel Çatlak Kremi
    Hamileler İçin Bitkisel Çatlak Kremi

    Hamileler İçin Bitkisel Çatlak Kremi
    Hamileler İçin Bitkisel Çatlak Kremi

    Hamileler İçin Doğal Çatlak Kremi
    Hamileler İçin Doğal Çatlak Kremi

  • Hamile Kalamamanın Sebepleri

    Hamile Kalamamanın Sebepleri

    Hamile kalmak günümüzde çeşitli nedenlerden zorlaştı. Hamile kalamamanın sebepleri makalemizde bunun cevaplarına yer verdik. Hamile kalmak için duygusal ve fiziksel olarak sağlıklı ve hazır olmalısınız.Stres, üzüntü, genetik faktörler, teknoloji, yumurtalıklardaki hastalıklar, bedendeki enfeksiyonlar ve daha pek çok durum hamilelik durumunu etkiler. Çağımızda gebe kalamamanın sebepleri arasında en çok öne çıkanlardan biri strestir. Stres bağışıklık sistemini zayıflatır, kadınların adet perioduna etki eder, erkeklerde ereksiyona mani olur.
    Hamile kalamamanın nedenleri şunlardır;

    Yetersiz Uyku
    Uykudan yoksun, uykusunu yeterli alamayan kişilerin bağışıklık sistemleri bir süre sonra yavaşlar.
    Bu hamile kalamamanın sebeplerindendir.
    İmmune sistemi zayıfladığında, daha sık enfeksiyona yakalanırsınız ve bu durum döllenme mekanizmasını olumsuz etkiler.

    Kilo Problemi
    Şayet bir kadın olması gerekenden çok daha düşük veya yüksek bir kiloya sahipse hamile kalması güçleşir.
    Her ay düzenli adet görüp yumurtlamasına rağmen, kilo sorunu hamile kalma şansını düşürür.
    Uzmanlar yeterli beslenmemiş kadının yumurtlama sorunu yaşayabildiğini bildiriyorlar, aynı sorunun obez kadınlarda da görüldüğü konusuna dikkat çekiyorlar.
    Hamile kalmak için, öncelikle bir diyetisyene başvurun ve  ideal kilonuza kavuşun.

    Yumurtlama(Ovulasyon) Belirtileri ve Ovulasyon Tarihini Hesaplama okumak için tıklayınız

     

    Teknoloji
    Çeşitli çalışmalar teknoloji ve sperm hasarı arasında bir bağlantı olduğunu gösteriyor.
    Çoğu erkekte ceplerinde yani üreme organlarına yakın cep telefonu taşıma alışkanlığı var.
    Üreme organlarına yakın cep telefonu ve laptop sperm ve yumurtalıkları olumsuz etkileyerek hamile kalmayı güçleştiren faktörlerdendir.

    hamile_kalamamanin_sebepleri (2)

    Diş Problemleri
    Dişlerinizi fırçaladıktan sonra diş etlerinde kanama görülüyor mu?
    Diş etleriniz kırmızı ve şiş mi görünüyor, o zaman muhetemelen
    periodontal hastalık olarak adlandırılan bir dişeti hastalığınız var.
    Bu hastalık hamile kalmayı güçleştiren nedenlerdendir.
    Bir an önce diş doktoruna gidip tedavinizi olun.

    hamile_kalamamanin_sebepleri (5)

    Polikistik Over Sendromu veya PCOS
    Bu durum çok karmaşık bir şeydir. Bu rahatsızlık yumurtalıklardan kaynaklanan bir döllenme bozukluğudur.
    Yapılan bazı çalışmalar PKOS rahatsızlığının diyet ve egzersiz yardımı ile kalıcı tedavi edilebileceğini gösteriyor.

    YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.