Etiket: fiyatı

  • Keratokonus Belirtileri Tedavisi

    Keratokonus Belirtileri Tedavisi

    Keratokonus , gözün ön kısmını oluşturan saydam tabakanın (kornea) öne doğru bombeleşmesi ve incelmesi  ile karakterize her iki gözü birden etkileyen, ilerleyici bir hastalıktır. Kornea göze gelen ışınların kırıldığı en önemli göz tabakasıdır. Bu bölgede oluşan değişimler ışınların yanlış odaklanmasına sebebiyet vererek görme kalitesini  ciddi şekilde bozarlar
    Aile hikayesi olanlarda ve alerjik bünyeli kişilerde daha sık görülen bu hastalıkta en önemli şikayet gözlük ile düzeltilemeyen görme azlığıdır.
    Keratokonus  genellikle 15-16 yaşlarında başlar ve 35  yaşına kadar ilerleme gösterebilir. Hastalığın seyri kişiden kişiye değişkenlik gösterebilmeltedir
    Keratokonusun ilk evrelerinde şikayet genellikle gözlük numarasının sık değişmesidir. Hastalık ilerledikçe gözlük ile net bir görüş sağlanamaz.

    Keratokonus Belirtileri Nelerdir?

    Keratokonus hastalığında başlangıç yaşı olarak belirli bir yaş bulunmamaktadır. Her yaşya ortaya çıkabilmektedir. Ancak istatistikler ergenlik sonrası 20 li yaşlarda gelişmeye başlayarak kornea yapısını konikleştirerek bozmaktadır. Keratokonus hastalığı çok yavaş seyrettiği için teşhis edilmesi güç olabilir. Genellikle iki gözde farklı seviyelerde seyretmektedir.

    • Görüşte netlik azalması çarpık ve bulanıklık
    • Miyop
    • Çift görme
    • Astigmatizm
    • Gözde parıltı
    • Göz yorgunluğu ile seyreden bağ ağrıları
    • Gözlerde ışığa karşı aşırı hassasiyet

    Keratokonus Tedavisi Fiyatları

    Keratokonus göz hastalığını tedavisi için kullanılan kontakt lensler yıllık olarak 500 ile 1.400 tl arasında bir bütçe ayırmanızı gerektirmektedir. Diğer cerrahi keratokonus tedavileri için ödenen mikyar yaklaşık olarak tek bir göz için 2.000 tl ile 4.000 tl ye kadar varabilmektedir. Keratokonus tedavisi pahalı olan bir göz hastalığıdır. Tedavi maliyetleri hastaneler veya göz doktorlarının bulundukları konuma göre değişebilmekte ve artış gösterebilmektedir.

    Keratokonus hastalığında görme neden azalır?

    Keratokonus hastalığının teşhisinde iki önemli bulgu bulunmaktadır. Kornea incelmesi ve kornea sivrilmesi. İncelen kornea sivrilerek eğilmekte bükülerek şekil değiştirmektedir. Saydam tabakada bulunan konik bir geometrik alandan göze giren görüntülerin düzensizce kırılması nedeni ile görüş netliği gittikçe kaybedilmektedir. Keratokonus ilerleyici bir hastalık olarak seyrettiğinden sivrilme eğiliminin devam etmesi durumunda görüş gittikçe kötüleşebilir. Keratokonus hastalığında başlangıç evrelerinde gözlükle görme sağlanabilsede sonraki evrelerde hasta gözlükle göremez bir duruma gelebilir. Bu sebeple görmenin sağlanması için tedavide konik kısıma uygun açıda mercek (lens) yerleştirilir. Özel kontakt lensler düzeltici mercek olarak kullanılmaktadır.

    Keratokonus Tedavisi

    Hastalığın seyri ve ilerleme hızı son derece farklı gelişebileceğinden keratonus tedavisi kişiye özeldir. Gözlük bile kullanmadan net görebilen ve hastalıklarından habersiz hastalar olabileceği gibi son derece hızlı ilerleyen ve yirmili yaşlarda kornea nakli gerektiren olgular da görülebilmektedir. Aslında yapısal bir hastalık olan keratokonusun tam anlamıyla bir tedavisi yoktur. Tedavilerin amacı hastaların hayatlarını rahatça devam ettirebilecekleri bir görme kalitesine ulaştırabilmektir.

    CCL – ( Corneal Cross – Linking )

    Son 5 yıldır giderek artan sıklıkta kullanılan ve keratokonusun ilerlemesini durduran bir yöntemdir. Tedavide Ultraviole A ve Riboflavin  ( B2 vitamini) kullanarak korneanın yapısını güçlendirilir. Bu nedenle hastalığın seviyesi ve hastaların görme kalitesi ne olursa olsun ilerleme saptanan hastalarda ilk tedavi seçeneğidir. CCL, keratokonusun ilerlemesini durdurmakla kalmaz , bazı hastalarda görme seviyesinde de  bir miktar artış sağlar.

    Yöntem

    Damla anestezisi ile göz uyuşturulduktan sonra korneanın en dışında yer alan epitel tabakası soyulur.5 dakika ara ile riboflavin solusyonu 30 dakika boyunca göze damlatılır. Daha sonra 370 nm UVA kornea yüzeyinden 4-5cm uzaklıkta yaklaşık 8 mm lik bir alanda 30 dakika uygulanır. UVA tatbiki sırasında her 5 dakikada bir Riboflavin damlatılmaya devam edilir. İşlem bittikten sonra göz antibiotikli pomadla kapatılır. Ortalama 2 gün sonra iyleşme tamamlanmış olur. Yapılan çalışmalarda , 1 kez yapılan CCL girişiminin hastaların büyük bir kısmında keratokonusun ilerlemesini  durdurduğu saptanmıştır.

    Kontakt lens

    Keratokonusta korneanın şekli bozulur. Başlangıç keratokonuste  görülen hafif astigmatlar yumuşak lensler ile düzeltilebilir. Keratokonus ilerledikçe keratokonuse özel  yumuşak lensler bile görmeyi artıramaz. Bu nedenle yarı yumuşak, hibrid (ortası sert, çevresi yumuşak) ve piggy-back (yumuşak ve yarı yumuşak lensler birlikte)kontakt lensler uygulanır. Ancak kontakt lensler keratokonusun ilerlemesini engellemez. Lens kullanan hastaların rutin kontrolleri yapılmalı ve gerekli görüldüğünde CCL tedavisi uygulanmalıdır. Bu tedaviden sonra iyi görebilmek için kontakt lens kullanımına devam edilir.

    Kornea İçi Halkalar (Keraring, Ferrararing, Intacs)

    Keratotokonusta bozulan kornea dokusununun içine monte edilen , şeffaf yapıda , doku uyumlu, cam türevi implantlardır. Korneanın içine yerleştirildikleri için kontakt lens gibi takıp, çıkarmak gerekmez. Ömür boyu sorunsuz bir şekilde gözde kalabildikleri gibi istenildiği zaman  gözden çıkarılabilirler. Değişik markalarda ve yapıda ring segmentleri mevcut olmakla birlikte hepsinin etki mekanizması aynıdır.Burada amaç şekli bozulan korneayı daha düzgün hale getirmek ve göze gelen ışınların doğru kırılmasını sağlamaktır.

  • Hamileliğinizin 10. Haftasında bebeğinizin cinsiyetini öğrenin!

    Hamileliğinizin 10. Haftasında bebeğinizin cinsiyetini öğrenin!

    Hamileliğinizin 10. Haftasında bebeğinizin cinsiyetini öğrenin!

    A.B.D başta olmak üzere Avusturalya, Almanya, Meksika, Bahreyn, Mısır, Lübnan, Ürdün, Kuveyt, Umman, Çin, Katar, Panama, Ekvator, Sudi Arabistan, Suriye, Birleşmiş Arap emirliği, Polonya, Rusya, Güney Afrika, Kolombiya ve Venezuela’da da binlerce anne adayı tarafından kullanıldı, denendi ve başarısını kanıtladı.

    Beklemeye son! Intelligender cinsiyet belirleme testi şimdi Türkiye‘de. Bebeğiniz kız mı? Yoksa erkek mi? Anne adaylarının hamileliklerinin ilk haftalarında sıkça sordukları bu sorunun yanıtını öğrenmek artık çok kolay. Hamileliğin belirlendiği tarihi takip eden 10. haftada evinizin rahatlığında, sağlıklı ve sadece 10 dakika süren bu test, size bebeğinizin cinsiyetini söylüyor.

    Cinsiyet Belirleme Testini web sitesinden http://onhafta.com satın aldıktan sonra güvenle evinizde uyguluyor ve dakikalar içinde sonuca ulaşabiliyorsunuz. Testi uygulamak çok kolay olmakla beraber, bu test anne ve bebeğin sağlığına zarar veren dış etkenlerden korunmalarını sağlıyor.

    IntelliGender Cinsiyet Belirleme Testi sayesinde hamileliğinizle başlayan ve sonogram (ultrason testi)’a kadar geçen zamanı merakla beklemiş olmuyor; bebeğiniz yaklaşık 10 haftalıkken sadece 10 dakika içerisinde cinsiyetinin ne olduğunu öğrenebiliyorsunuz.

    Testi Nasıl Uygularım ?

    Testimizi yapmak son derece kolaydır. (Hamile olduğunuzdan emin olunuz.) Sadece Testimizin kutusunda gelen talimatları eksiksiz uygulamanız yeterlidir. Sabah ilk idrarınızı toplayın ve belirtilen miktarı test şişesinin içine şırınga ile yavaşça ekleyin. Şişenin ağzını kapayın ve sadece yatay dairesel hareketlerle çevirin ve düz bir yere koyun. 10 dakika sonra testinizin sonucunu göreceksiniz. Test şişesinin içindeki sıvının rengini, şişenin üzerindeki renklerle eşleştirip bebeğinizin cinsiyetini öğreneceksiniz. Detaylı kullanım kılavuzu kutu içeriğinde TÜrkçe Ve İngilizce olarak mevcuttur. Sarı ya da Turuncu = KIZ Yeşil ya da dumanlı puslu yeşil = ERKEK,

    Cinsiyet Belirleme Testi hakkında detaylı bilgi almak için http://onhafta.com sitesini inceleyiniz.

    OnHafta Facebook
    OnHafta Twitter

    Intelligender cinsiyet belirleme testi
    Intelligender cinsiyet belirleme testi
  • Burun ve yüz estetiğinde 3D görüntüleme

    Burun ve yüz estetiğinde 3D görüntüleme

    Burun estetik ameliyatları öncesinde yapılan üç boyutlu görüntüleme ile olası sonuçların ön görülmesi ameliyattan beklentilerin gerçekçi olarak anlaşılmasını ve ifade edilmesini sağlıyor..

    BURUN VE YÜZ ESTETİĞİNDE 3D GÖRÜNTÜLEME
    Doç. Dr. Teoman Dal

    Burun ve yüz estetiğinde 3D görüntüleme | 1 Kişinin simasını ve ifadesini önemli ölçüde değiştirebilme potansiyeline sahip cerrahi müdahaleler olan yüz ve özellikle burun estetik ameliyatlarında en önemli başarı kriteri hastaların ameliyat sonrasındaki mutluluğu yani ameliyattan beklentilerinin karşılanmasıdır. Bu nedenle ameliyat öncesinde beklentilerin çok iyi anlaşılması ve ameliyat planının arzu edilen sonuca ulaşacak şekilde yapılabilmesi gerekir. Hastaların ameliyattan beklentilerini en doğru şekilde ifade edebilmeleri ise ancak ameliyatın olası sonuçlarını gerçekçi bir şekilde ön görebilmeleri ile mümkün olmaktadır.

    Günümüzde hızla gelişen tıbbi teknolojilerle artık ameliyat öncesinde mevcut problemler hassas bir şekilde değerlendirilebilmekte aynı zamanda burun ve yüz bölgesinde yapılacak cerrahi müdahalelerin olası sonuçları oldukça gerçekçi bir şekilde ve üç boyutlu olarak görüntülenebilmektedir.

    3D görüntüleme sistemi

    Bu amaçla geliştirilen kamera sistemleri ile farklı açılardan alınan yüksek çözünürlüklü dijital görüntüler kullanarak özel bir yazılım yardımı ile burun ve yüz bölgesinin üç boyutlu görüntüsü oluşturulduktan sonra yapılması talep edilen değişiklikler bu görüntü üzerinde uygulanmakta ve ameliyat sonrasında oluşacak görünüm gerçekçi bir şekilde ortaya konabilmektedir. Bu değerlendirme sırasında hastalar ameliyat sırasında yapılabilecek farklı müdahalelerin yüz görünümleri ve ifadeleri üzerindeki etkisini gerçeğe en yakın şekilde ön görebildiklerinden beklentilerini doğru şekilde ifade edebilme şansına sahip olmakta, doktorlar da ameliyat planlarını bu sonuca ulaşacak şekilde yapılabilmektedir.

    3D Görüntüleme yazılımı ile yapılması planlanan değişiklikler gerçekçi olarak ön görülebilmektedir.

    Burun ve yüz estetiğinde 3D görüntüleme | 2

    Ameliyat öncesi değerlendirmelerin ve fotoğraf çekimlerinin dik pozisyonda yapılmasına karşın ameliyatın yatar pozisyonda yapılması, aynı zamanda ameliyatın başlangıcında burun üzerine yapılan enjeksiyonlar ve oluşan cilt ödemi nedeni ile özellikle burun dış görünümünü etkileyen bölgelerde çıkartılacak ya da eklenecek doku miktarı hakkında ameliyat sırasında karar vermek zorlaşabilmektedir. Bu nedenle, özellikle iyileşmenin tamamlanması 6-12 ay gibi süreleri bulan estetik burun ameliyatlarında sonuçların arzu edilen şekilde gerçekleşebilmesi için ameliyat öncesindeki planlamanın dikkatli bir şekilde yapılması ve ameliyatın mümkün olduğunca bu plan doğrultusunda gerçekleştirilmesi son derece önemli olmaktadır.

    İlgili konular ;
    Revizyon Burun Estetik Ameliyatı
    Ultrasonik Yüz Gençleştirme