Etiket: erkek

  • Erkeklerin Aldatma İşaretleri

    Erkeklerin Aldatma İşaretleri

    Erkeklerin aldatacaklarını haber veren bazı önemli noktalar var!. İşte onlar…

    Şimdi size aktaracağımız bazı işaretler beraber olduğunuz erkeğin sizi yüzde yüz aldattığını/aldatacağını göstermez. Fakat bunları beraberliğinizin kötüye gittiğinin işareti olarak algılamanızı öneriyoruz.

    ‘BEN BUNU ASLA YAPMAM!’

    İşte tehlikeli bir cümle. Erkeğin bu rahatlatıcı sözlerle ‘sevgi dolu ve sadık’ bir eş portresi çiziyor.

    Ne yapmalı?

    Bu zararsız cümle sadakat ve bağlılık konusunda bir sohbet başlatmak için iyi bir başlangıç olabilir. Size: ‘Ben bunu asla yapmam’ dediğinde ona ‘Ben de. Fakat eğer bir gün içimizden biri birisine ilgi duyarsa bunu birbirimize anlatabilir miyiz?’ şeklinde bir soru sorabilirsiniz.

    ‘BİR PSİKOLOĞA GÖRÜNSEN İYİ OLACAK’

    Erkeklerin neredeyse hepsinin eşlerine depresyonda olduklarını söylüyor ‘Kadınları depresyona iten gücün kendileri olduklarının farkında bile değiller. Böyle birşey söyleterek onu başkalarına iten kişinin siz olduğunu düşünmenizi sağlıyorlar’.

    Ne yapmalı?

    Eşinizden böyle bir yorum duyarsanız duymamazlıktan gelmeyin. Ona ‘Kendimi çok yorgun ve stres altında hissediyorum. Neden bana depresyondasın diyorsun?’ deyin ve profesyonel yardım almanız konusunda ısrar ediyorsa birlikte bir evlilik terapistine gidebileceğinizi söyleyin.

    ‘BENİ ANLAMIYORSUN’

    Böyle bir cümle kuran bir erkek ayrı yönlere doğru ilerlediğinizi ima eder. Bu cümleyi duyan kadın erkeğe sert bir yanıt verirse tartışma erkeğin tarafına döner. ‘Sizin mantıksız ve sevimsiz konuşmalarınız yüzünden ev dışında zaman geçirdiğini söyleyecek böylelilke sizi suçlayarak daha az suçluluk hissedecektir’.

    Ne yapmalı?

    ‘Yaşasın! Sizinle konuşuyor! Hem de hisleri hakkında. Tek yapmanız gereken tepki vermeden onu dinlemeye çalışmak. Bunun da ötesinde onu daha çok konuşmaya teşvik etmek’.

    ‘SANA SÜREKLİ SÖYLEDİM AMA DİNLEMEDİN’

    Çalışan bir kadındınız fakat bebeğiniz olunca bir süre onunla evde vakit geçirmeye karar verdiniz. Çalışmaya alışık olduğunuzdan sürekli evin içinde olmak sizi sıkmaya başladı. Bu arada eşiniz de sürekli ‘spora git, kursa git’ gibi önerilerde bulunuyordu. Siz evde oturmaya devam ettiniz. Sonuç: boşandınız

    Bu konuda eşinizin asıl söylemek istediği şey: ‘Ben açık fikirli bir insanım ve eşimin sıkıcı bir ev kadını olmasını istemiyorum’. Eşinizin önceden verdiği bazı işaretleri görme şansınız olsaydı onun gerçek hislerine göre hareket edebilirdiniz öyle değil mi?

    Ne yapmalı?

    Onun gerçekten ne söylemeye çalıştığını anlamak için kendisini anlatmasını istemeniz gerekiyor. ‘Ona sorular sorun. Böylelikle kafasından geçenleri anlayabilirsiniz’.

  • Erkek Kısırlığında Bir Devrim

    Erkek Kısırlığında Bir Devrim

    Erkek kısırlığında bir devrim sayılan mikroenjeksiyonla sperm sayısı ve hareketliliği az olan veya spermlerinde şekil bozukluğu olan erkeklerde çocuk sahibi olabiliyor.

    Yardımcı üreme uygulamalarında, sperm hücrelerinin herhangi bir nedenle kadın yumurtasına erişemediği veya yumurta zarını aşamadığı erkek kısırlığı durumlarında, yeni bir tüp bebek yöntemi olan mikroenjeksiyon tekniği kullanılıyor.

    Mikroenjeksiyon tekniği ortaya çıkmadan önce, şiddetli erkek kısırlığı durumlarında kullanılan ilaç tedavilerinin ve varikosel ameliyatlarının ne kadar etkili olduğu hiçbir zaman tam olarak açıklanamadı. Günümüzde uzmanlar bu tedavilerin şiddetli erkek kısırlığı olarak nitelenen durumlarda yeri olmadığını ve artık kullanılmaması gerektiğini ifade ederler.

    Bu durumlarda uygulanan mikroenjeksiyon tekniği mağdur erkeklerin kaderini açık bir şekilde değiştirdi. İlk kez bu durumların tedavisi hücre düzeyinde yapılıyor. Tek bir sperm hücresi kadından elde edilen yumurtanın içerisine saç kılından daha ince bir iğne yardımıyla mikroskop altında enjekte ediliyor ve döllenme sağlanıyor.

    Kimlere uygulanabilir?
    Bu teknik esas olarak üç değişik kategorideki bozukluğa hitap eder. Bunlar sperm sayısının ya da hareketliliğinin eksik olduğu durumlar. Ayrıca sperm şekillerinin (morfoloji) bozuk olduğu durumlardır. Mikroenjeksiyon uygulamalarında döllenme oranı, sperm oranı ile ilişkili değildir. Menide birkaç tane sperm hücresi bulunduğu durumlarda dahi döllenme oranı değişmez (% 70 – 80). Bu teknik ile birkaç sperm hücresi ile dahi gebelik elde edilebiliyor. Sperm hücrelerinin hareketliliğinin yetersiz olduğu durumlardaysa bu teknikle spermlerin yumurta zarını aşmaktaki zorluğuna çare bulunabiliyor.

    Sperm şekillerinin bozuk olmasının bir kısırlık nedeni olduğu, bu durumlarda yapılan tüp bebek uygulamalarında dahi döllenmenin olmadığı veya döllenme oranının çok düşük olduğu uzun yıllardır biliniyor. Mikroenjeksiyon tekniği uygulamalarında sperm şekilleri döllenme ve gebelik oranları üzerinde olumsuz etki göstermez. Yumurta bir tüp (pipet) yardımıyla emilerek sabitleştiriliyor. Sperm ince cam iğne ile yumurta içine enjekte ediliyor. İki gün sonra döllenmiş yumurta (embriyo) rahim içine yerleştiriliyor

  • Ruhta Bedende Yatakta

    Ruhta Bedende Yatakta

    Çoğu zaman hem kadın hem erkek cinsel ilişki sırasında tam olarak ilişkiye konsantre olamaz ve bu da bazı cinsel sorunları beraberinde getirebilir. Yatağa girerken tüm düşünceleri yatak odasının dışında bırakmak gerekir.

    Biz buna “yatağa çıplak girmek”diyoruz. Mutlu bir cinsel yaşam için yatağa çıplak girmek gereklidir.

    Yatağa girerken bütün düşüncelerinizidışarıda bırakın “Yatağa çıplak girmek”denildiğinde aklımıza soyunmakgelebilir. Burada kastettiğimiz yatağa kıyafetlerimizi çıkartarak girmek anlamında değil, olumsuz düşüncelerimizi yatak odasının dışında bırakarak girmektir. Cinsel ilişki kadın ve erkeğin paylaştığı özel bir andır ve zaten çok da uzun sürmez. Önemli olan ne kadar sürerse sürsün cinselliği tam anlamıyla yaşamak, yapılan eyleme konsantre olmak ve ruhun ve bedeninle orada olmaktır.

    Cinsellik sadece bedensel bir eylem değildir, birbirini seven ve arzulayan iki kişi arasında yaşanan çok özel bir eylemdir ve cinsellikte kişinin psikolojisi, o anki ruh hali, cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşüncelere sahip olup olmadığı, kişinin kendini ve bedenini sevmesi, partnerine karşı olan duyguları, partnerin ilişkideki tavrı da rol oynar. Bütün bunları düşünerek yatağa giden bir kişi cinsellikten tat alamayacaktır. Bu nedenle cinselliği yaşayacağınız zaman sadece olumlu şeyler düşün, beyninizi kapatın ve sadece partnerinizle geçireceğiniz güzel anlara odaklanın. Tıpkı banyoya elbiselerimizi çıkartarak girdiğimiz gibi, sevişmek üzere yatağa da olumsuz düşüncelerimizden arınarak girilmelidir. Nasıl ki elbiselerle duş alındığında vücudumuz temizlenmezse, rahatlamazsa ve sadece ıslanırsak, yatağa da olumsuz düşüncelerle girdiğimizde dokunmanın ve sevişmenin verdiği hazza odaklanamaz, sadece penis vajina birlikteliğini içeren becerme ve becerilme şeklinde cinsel birliktelik yaşarız. Bu da cinsel sorunların oluşmasına ve devam etmesine yola açar.

    Düşüncelerle yatağa gitmek cinsel sorunlara neden oluyor.Cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, cinsel ilişki sırasında beyni kapatamama, kendini dışarıdan bir seyirci gibi izleme, olaya kendini kaptıramama gibi nedenler özellikle erkeklerde serleşme sorunlarına ve erken boşalmaya, kadınlarda da orgazm olamamaya ve zamanla cinsel isteksizliğe yol açabiliyor. Kadınlar genellikle cinsel ilişki sırasında o ana odaklanmak ve haz almaya çalışmak yerine, nasıl göründükleri, nasıl koktukları, bedenlerinin yeterince temiz olup olmadığı, partnerlerinin kendilerini çekici bulup bulmadığı, vb. konuları düşünebiliyor ve bu tarz düşünceler de orgazmı engelleyebiliyor. Erkekler de cinsel ilişki sırsında zevkten çok performanslarının iyi olup olmadığına odaklanıyor ve bu da yine erkeğin sertleşme sorunu ya da erken boşalma yaşamasına neden olabiliyor.

    Cinsel ilişki öncesi rahatlayın.Cinsel ilişki öncesi rahatlamak ve gevşemek çok önemlidir. Bunun için bir takım gevşeme ve nefes egzersizleri uygulanabilir. Otohipnoz CD’leri rahatlamak ve olumlu düşünmek için faydalı olabilir. Ayrıca dikkatini partnerine yoğunlaştırmak, cinsellikten konuşmak, cinsel aktivite öncesi ortamda bazı değişiklikler yapmak, birlikte bir şeyler içmek, romantik anlar geçirmek, güzel bir yemek yemek ya da film seyretmek çiftin sevişme havasına girmesini sağlayacaktır.

  • Varikosel Tedavisi

    Varikosel Tedavisi

    Varikosel nedir?

    Varikosel, testis çevresinde oluşan bir çeşit varistir. Genç erkeklerin yaklaşık %10 unda görülür ve en çok 15-30 yaşları arasında tanı konur. Varikoselin nedeni tıpkı bacaklardaki varislerin oluşumunda olduğu gibi toplardamardaki kapak yetmezliğidir. Testisin toplardamarları, testis çevresinde bir ağ şeklindedir. Bu ağ, daha sonra tek bir toplardamar halinde karın içindeki daha büyük damarlara dökülür. İşte bu toplardamarlarda kapak yetmezliği gelişirse, tıpkı bacaklarında varis olan hastalarda olduğu gibi, kan geriye, ters yönde akmaya başlar (reflü). Bu kan testis çevresindeki toplardamarlarda birikerek, zaman içinde bu ince toplardamar ağının genişlemesine yol açar. İşte bu genişleyen toplardamar ağına da “varikosel” adı verilir.

    Varikoselin belirtileri nelerdir?

    Varikosel, bazı hastalarda hiçbir şikayete yol açmaz. Bu hastalarda sperm muayenesi de normal ise herhangi bir tedavi gerekmeyebilir. Bazı hastalarda ise, varikosel kısırlığa kadar varan önemli sağlık sorunlarına yol açabilir. Varikoselli hastalarda en sık rastlanan belirtiler şunlardır:

    1.Ağrı: Tıpkı bacaklardaki varisler gibi, varikosel de içinde biriken kanın yarattığı basınç sonucu ağrı yapabilir.

    2.Kısırlık sorunları: Varikosel içinde biriken toplardamar kanının testis içindeki ısıyı artırması sonucu, varikoselli hastalarda sperm sayısında azalma, sperm hareketlerinde yavaşlama ve spermlerde şekil bozuklukları gelişebilir. Bir çalışmada, kısırlık problemi olan erkeklerin %40 ında varikosel olduğu tesbit edilmiştir. Bu tür hastalarda varikoselin tedavi edilmesiyle, olguların %50-70 inde sperm sayısı ve kalitesinde belirgin artma olduğu saptanmıştır.

    3.Atrofi: Varikoselde, toplardamar kanının testiste birikmesi sonucu kronik bir beslenme bozukluğu ortaya çıkar ve testiste küçülme (atrofi) gelişebilir. Bu tür olgular erkenden tanınır ve varikosel tedavi edilirse, testis tekrar normal boyutlarına dönebilir.

    Nasıl tanı konur?

    Büyük varikoseller hasta tarafından skrotum kesesi içinde solucanımsı çıkıntılar şeklinde görülebilir, ya da doktor tarafından elle muayene ile saptanabilirler. Varikoseller yeterince büyük değilse, muayenede gözden kaçabilir. Bu tür varikoseller renkli Doppler ultrasonografi ile kolayca tesbit edilebilirler. Ultrasonografi ile ayrıca varikoselin içindeki ters akım kolayca saptanabilir ve bu akımın şiddeti ve damarların büyüklüğüne göre varikosel bazı derecelere ayrılabilir.

    Tedavi seçenekleri nelerdir?

    Varikosel hastalarında tedavinin hedefi, varikosel içine kan kaçıran ve olaya “neden”olan damar ile varikoselin bağlantısını kesmektir. Böylece varikosel içine oluşan kan sızması (reflü) ortadan kalkacaktır. Testisin toplardamar kanı ise, vücudun oluşturduğu normal fonksiyon gören diğer toplardamarlara yönlendirilir. Böylece varikoseldeki basınç artışı ortadan kalkar, ağrı kaybolur. Varikosel nedeniyle testis içindeki ısı artışı kaybolduğundan sperm bozuklukları düzelebilir, beslenme bozukluğu da ortadan kalkacağından küçülen testis yeniden büyüyebilir.

    Varikoselin tedavisinde, klasik yöntem cerrahi operasyondur. Bu operasyon çoğunlukla genel anestezi altında yapılır. Skrotum kesesinin üzerinden ya da kasık seviyesinden bir kesi yapılır ve testisin toplardamarları ortaya çıkarılır. Daha sonra problem yaratan toplardamarlar bağlanır. Böylece, bu toplardamarlardan varikoselin içine oluşan ters akım (reflü) engellenmiş olur.

    Varikosel ameliyatından sonra, hastalar hafif aktiviteleri kısa sürede yapabilirler, ancak güç gerektiren aktiviteleri yapabilmeleri 5-6 haftayı bulabilir.

    Varikosel tedavisinde bir diğer seçenek, son yıllarda gittikçe popülarite kazanan “embolizasyon” işlemidir.

    Varikosel embolizasyonu nasıl yapılır?

    Varikosel embolizasyonu, girişimsel radyologlar tarafından anjiografi cihazı yardımıyla uygulanan bir tedavi şeklidir. Hastanın kasığına lokal anestezi yapıldıktan sonra, kasık toplardamarına ince bir kateter yerleştirilir. Daha sonra bu kateter karın içinden varikosele neden olan toplardamara ilerletilir. Varikosel genellikle sol tarafta olduğundan, bu kateter sol böbrek toplardamarından geçilerek sol testis toplardamarına yerleştirilir. Daha sonra “koil” adı verilen tıkaçlar ve bacak varislerinin tedavisinde kullanılan “köpük” yardımıyla bu toplardamar tıkanır. Böylece tıpkı cerrahide olduğu gibi, embolizasyon tedavisinde de varikosele neden olan damardan geriye kan akımı (reflü) engellenmiş olur.

    Varikosel, ters akım (reflü) sonucu testis toplardamarlarında oluşan bir varistir. Genellikle sol taraftadır. Embolizasyon için, kasıktan girilerek varikosele neden olan damara ince bir kateter yerleştirilir. Daha sonra, bu damara önce “koil” adı verilen maddeler yerleştirilerek ana toplardamar tıkanır. Sonra da, köpük verilerek yan dallar tıkanır. Böylece varikosele neden olan damarlarla bağlantı kesilmiş olur.
    Varikosel embolizasyonu, lokal anestezi altında yapılan ağrısız bir işlemdir. Embolizasyonu takiben, hasta birkaç saat gözlendikten sonra evine gönderilir ve genellikle ertesi gün işine gidebilir.

    Varikosel embolizasyonunun avantajları nelerdir?

    1.Varikosel embolizasyonu, ağrının giderilmesi, kısırlığın düzeltilmesi ve hamilelik oranları açısından cerrahi kadar etkili bir yöntemdir.
    2.Embolizasyonda yara izi ve dikiş yoktur, tüm işlem kasıktaki 1-2 mm lik bir delikten yapılır.
    3.Hastada iki taraflı varikosel varsa, embolizasyonla her ikisi de aynı seansta tedavi edilebilir. Cerrahi tedavide ise, her iki taraf için ayrı kesiler açılması gerekir.
    4.Cerrahi tedavide çoğunlukla genel anestezi kullanılırken, embolizasyon lokal anestezi ile yapılır.
    5-Embolizasyonda tıbbi problem (komplikasyon) oluşma riski cerrahiye göre daha düşüktür. İşlem sonrası enfeksiyon bildirilmemiştir.
    6-Cerrahi yöntemde hastaların bazen hastanede yatması gerekebilir. Embolizasyonda ise hastalar birkaç saat sonra evlerine gidebilirler. Embolizasyondan sonra, hasta fiziksel açıdan yorucu işlerini bile 1-2 günde yapabilir duruma gelirken, cerrahi operasyonda bu süre haftaları bulabilir.

    Sık Sorulan Sorular

    Bütün varikoseller mutlaka tedavi edilmeli midir?
    Eğer varikosel ağrı, sperm bozukluğu ya da testiste küçülmeye yol açarsa, tedavi gerekir. Bu tür problemler yoksa, varikosel tedavi edilmeyebilir.

    Varikosel tedavisinden sonra sperm sayısı ve kalitesinde düzelme olur mu?
    Yapılan birçok çalışmada, varikosel tedavisinin sperm sayısı ve kalitesini düzelttiği gösterilmiştir. Ancak, sonuçlar hastadan hastaya farklılıklar gösterebilir. Erkeğin kısırlığı nedeniyle çocuk sahibi olamayan çiftlerde, varikosel tedavisinden sonra, %30-50 arasında değişen hamilelik oranları bildirilmiştir.

    Embolizasyon tedavisinden sonra testisteki ağrı geçer mi?
    Başarılı bir embolizasyon tedavisinden sonra testisteki ağrı ve şişkinliğin geçmesi beklenir. Ağrıda iyileşme olmazsa, testiste ağrı yapan diğer nedenler araştırılmalıdır.

    Embolizasyon işlemi riskli midir?
    Her tıbbi işlem gibi, embolizasyonun da bazı riskleri vardır. İşlemden sonra, kateterin ciltten giriş yerinde kanama, bulantı, kusma ve bel ağrısı gibi hafif şikayetler görülebilir. Nadiren, varikoselin pıhtılaşması sonucu ağrı gelişebilir, ve bir süre ağrı kesici ilaçlarla tedavi gerekebilir. Bunun dışında, ciddi komplikasyonlar çok nadirdir. Embolizasyondan sonra, enfeksiyon, hidrosel ve testis kaybı bildirilmemiştir.

    Embolizasyon cinsel yaşamı etkiler mi?
    Hayır, embolizasyonun cinsel yaşam üzerine hiçbir olumsuz etkisi bildirilmemiştir.

    Embolizasyon işleminde radyasyon alınır mı?
    Embolizasyon işlemi sırasında testisin aldığı radyasyon dozu çok düşüktür. Bu radyasyon, yaklaşık olarak bir akciğer filminde alınan doz kadardır.

    Embolizasyondan sonra varikosel tekrarlayabilir mi?
    Gerek cerrahi operasyon gerekse embolizasyondan sonra varikoselin tekrarlama ihtimali vardır. Bu ihtimal, yapılan çalışmalarda embolizasyon için % 5-11 olarak bildirilmiştir.

    Ameliyatla düzelmeyen ya da ameliyattan sonra tekrarlayan varikoseller embolizasyonla tedavi edilebilir mi?
    Evet, ameliyatın yararlı olmadığı hastalarda, varikosel embolizasyonla başarılı olarak tedavi edilebilir.

  • Kondom kullanımının püf noktaları!

    Kondom kullanımının püf noktaları!

    Kondomun (prezervatif) koruyuculuk oranı ön planda uygulama şekline, ikinci planda kondomun kalitesine bağlıdır. Bu nedenle kondom kullanımı her ne kadar basit gibi görünse de her çiftin dikkate alması gereken noktalar var…

    ♦ Her ilişki esnasında yeni bir kondom kullanılmalı ve orgazm sonrası çıkarıldıktan sonra penis başında az miktarda da olsa sperm bulunabileceğinden penis kadının genital sisteminden uzak tutulmalıdır.
    ♦ Kondomun seçimi çok önemlidir. Üzerinde üretim tarihi ve son kullanma tarihi bulunan ve spermisit içeren kondomlar tercih edilmelidir.
    ♦ Kondom yalnızca “tehlikeli” günlerde uygulandığında koruyuculuk oranı düşer. Bu yüzden kadın siklusun hangi döneminde bulunursa bulunsun mutlaka her ilişkide kullanılmalıdır.
    ♦ En sık yapılan hatalı uygulamalardan biri de cinsel ilişkiye kondomsuz başlanması ve hemen orgazm öncesi dönemde takılmasıdır. Bu durum istenmeyen gebeliklerin oluşmasına neden olabilir. Zira ejakulasyon olmasa bile erkekte uyarılma döneminde salgılanan sıvılarda az miktarda da olsa sperm hücreleri bulunmaktadır.
    ♦ Cinsel ilişkiye geçmeden hemen önce erkek cinsel organına uygun bir şekilde takılmalıdır. Her kondom tek kullanımlıktır.
    ♦ Kadında ya da erkekte lateks ve/veya kondomun içerdiği spermisit ajanlara karşı aşırı duyarlılık olması durumunda kullanılmamalıdır.

    Kondomun ne gibi avantajları vardır?

    ♦ Kondom kullanımının en büyük avantajı düzensiz cinsel yaşamı olan çiftler için en uygun korunma yöntemi olmasıdır. Ulaşılması kolaydır ve ucuzdur.
    ♦ Gebelikten koruması dışında AIDS, Hepatit B ve C virüsü ve HPV (genital siğil) dâhil tüm mikrobiyolojik etkenlerin cinsel ilişkide çiftin birinden diğerine bulaşmasını engeller. Bu özellik diğer korunma yöntemlerinin hiç birinde bulunmayan bir özelliktir. Ancak yukarıda sayılan enfeksiyon hastalıkların yanlızca genital temasla bulaşmadığı unutulmamalıdır. (Hepatit B’nin öpüşmeyle bulaşması, HPV’nin prezervatifin kapamadığı bölgenin enfekte bölgeye temasla bulaşması gibi).
    ♦ Kondom, kadında antisperm (sperme karşı) antikorlarının oluşmasını önleyebilir. Bu özellik kadında eşinin spermlerine karşı antikor oluşumuna bağlı infertilite tedavisinde yararlı olabilir.
    Kondom kullanımının riskleri var mıdır?
    ♦ Uzun süreli kondom kullanımının çiftlerde psikolojik kökenli cinsel işlev bozuklukları yaratabileceği söylenmesine karşın bu duruma ender rastlanır.
    ♦ Ender görülmesine karşın lateks alerjisi ciddi bölgesel belirtilere neden olabilmektedir.
    “Kondom kazaları…”

    Kondomun yırtılması:

    Uygun kullanımda çok ender görülür. Kondom yırtıldığında, özellikle nonoksinol-9 içermeyen kondom kullanımında gebelik riski ve cinsel yolla bulaşan hastalık etkenlerine maruz kalma riski kondom kullanmamış olanlardaki kadar yüksektir. Acil kontrasepsiyon uygulanması ve gerekirse enfeksiyondan korunmak için tedavi görülmesi amacıyla doktora başvurulması önerilir.

    Kondomun çıkartırken vajinada kalması:

    Bu durumda kadın ya da erkek dikkatli bir şekilde işaret ve orta parmaklarını vajinaya yavaşça sokup kondomu bulunduğu yerden çıkarmalıdır. Kondomun yırtılması esnasında ortaya çıkan riskler burada da geçerlidir.

    Gebelik oluşumu:

    Kondomun gebelikten korumada çok etkili bir yöntem olduğu söylenemez. Bu nedenle kondom kullanımıyla korunan çift, bir haftalık bir adet gecikmesinden itibaren ve/veya gebeliğe bağlı belirtiler oluştuğunda tanı amacıyla mutlaka en kısa zamanda gebelik testi yaptırmalı, ya da en ideali doktoruna başvurmalıdır.

    İlgili Konular ;
    Prezervatif
    Prezervatif alerjisine dikkat!
    Prezervatif Mi, Spiral Mi?
    Genital Enfeksiyonlardan Korunmanın 10 Altın Kuralı

  • Osteoporoza Çipli Tedavi

    Osteoporoza Çipli Tedavi

    Vücuda yerleştirilen bir çip sayesinde, osteoropoz (kemik erimesi) ilacının dozu uzaktan ayarlanabildi.

    Danimarka’da yapılan klinik araştırma, ilk kez osteoropozun uzaktan “tedavi edilebileceğini” gösterdi. Araştırmaya 7 osteoropoz hastası kadın katıldı.
    Çipi 65-70 yaşındaki katılımcıların vücuduna yerleştiren bilimadamları, 12 ay boyunca hastaların durumunu izledi. Bilimadamları çip sayesinde, teriparatid ilacının günlük yapılan enjeksiyonlar kadar etkili şekilde kana verilebildiğini gördü.

    Merkezi ABD’de bulunan çipi geliştiren şirketin patronu ve araştırmaya imza atanlardan Dr. Robert Farra, “hastaların artık ilaçlarını almayı unutmayacağını ya da osteoropoz tedavisinde kullanılan iğnelerin acısına katlanmak zorunda kalmayacağını” vurguladı.

    Önceden programlanan, kademeli olarak bir süre az dozlarda ilacın verilmesini sağlayan birçok çipten farklı olarak, kalp pili büyüklüğündeki bu çipin kablosuz bir sistem yardımıyla uzaktan kontrol edilebildiği belirtildi.

    Doktorların, bilgisayar ya da cep telefonuyla hastalığın durumuna göre dozu ayarlayabileceğini belirten Farra, bu sistem sayesinde ilacın kana enjeksiyon gibi hızla verilebildiğine dikkati çekti.

    Massachusetts Institute of Technology, Harvard Tıp Fakültesi ve Case Western Reserve Üniversitesi’nden bilimadamlarının da destek verdiği araştırma “Science Translational Medicine” dergisinde yayımlandı.

    Bu tekniğin kanser gibi başka hastalıkların tedavisinde de kullanılabileceği ifade edildi.

    Osteoporoza karşı doğal ilaç
    Pekmez,kadınların korkulu rüyası olan kemik erimesi riskini azaltıyor.
    Osteoporoz Hasta Derneği Başkanı Prof.Dr. Ülkü Akarırmak, ‘pekmezin kalsiyum deposu olarak da adlandırılabileceğini ifade eden Akarırmak, ìdünyada giderek daha önemli bir halk sağlığı problemine dönüşen osteoporoza bağlı kemik kırılmalarının önüne geçilmesi için pekmez tüketim alışkanlığının yaygınlaştırılmasında fayda var’ diye konuştu.

    İlgili Konular ;
    Menopozda kemik erimesi (osteoporoz)
    Kemik erimesi hastalığı için bitkisel kür

  • Kadının da kalbine giden yol midesinde

    Kadının da kalbine giden yol midesinde

    Evli kadınlar, eşlerinin kendilerini yatakta mutlu etmesinden çok, mutfakta mutlu etmesini tercih ediyor. ABD basınında da geniş yer bulan bir ankette;kadınların, eşlerinin güzelyemekleryapabilmelerini iyi bir seks partneri olmasına tercih ettikleri ortaya çıktı.

    Avustralya’da binden fazla kişi arasında yapılan anketin sonucuna göre; kadınlar için cinsel mutluluğun, mutfaktaki mutluluğun yanında ikinci planda kaldığı ortaya çıktı. Anketle ortaya çıkan bir diğer ilginç sonuç da; on kadından dokuzunun, eşlerinin kendilerine çiçek almasından çok, yemek yapmalarından etkilenmeleri oldu.

    Ankette, “Eşinizin size en çok hangi ev işinde yardımcı olmasını isterdiniz?” sorusuna kadınların çoğu, güç gerektiren işler yerine, eşlerinin evde yemek yapmaları ve kendilerine günlük temizlik işlerinde yardımcı olmaları yanıtını verdi.

  • 8 Hamlede Onu Baştan Çıkartın

    8 Hamlede Onu Baştan Çıkartın

    Kadınlar kadar erkekleri de baştan çıkartmak zordur. İlişkinizde onu elde tutmak ve baştan çıkartmak için bazen küçük hamleler gerekir. İşte sizin için araştırıp derlediğimiz tüyolar.

    1. Bazen dokunmak binlerce sözün anlatamadığını ifade eder. En basiti partnerinizin elini tutmanız onu heyecanlandırmaya yetecektir. Bu yüzen dokunmak onları etkilemenin birinci kuralıdır.

    2. Onu heyecanlandırın. Heyecan bir ilişkide olmazsa olmazlardan sadece bir tanesidir. Zaman zaman küçük hediyeler ile sürpriz yapın. Hiç beklemediği bir anda güzel mesajlar atın ya da onu görmeye gidin. Emin olun bu onların çok hoşuna gidecektir.

    3. Bunu herkes bilir, kadınlar iltifatı çok sever. Fakat bilmediğiniz, bunu erkeklerinde çok sevdiğidir. Ona zaman zaman iltifat edin. Hatta bazen kulaklarına, ona hayran olduğunuzu fısıldayın. Beğendiğiniz yönlerini bilmesine izin verin.

    4. Ve kadınların ilişkide en çok aradığı şey olan ilgiyi erkeklere göstermeyi unutmayın. Sizin ona ilgi göstermeniz onu size daha çok bağlayacaktır. Unutmayın tek mesaj bekleyen siz değilseniz.

    5. Güvenli, sakin ve uygun bir müziğin olduğu ortamda kadın tüm dikkati kendi üstünde daha kolay tutabileceği gibi istediği mesajları daha rahat vererek erkeği de kendine çekebilir, onu baştan çıkartabilir.

    6. Erkeğe “Sen çok özel ve değerli birisin” hissi yaşatan bir kadın baş tacı edilebilir. Her insanın değerli olduğunu hissetme ihtiyacı vardır. Genellikle kadınlar bu hissin kendilerine ait olduğunu düşünürler ve erkeğin sadece kendilerini değerli hissettirecek eylemler yapmasını isterler.

    8. Burada baştan çıkarmanın bir başka yolu baştan çıkarılacak kişinin kişilik özelliklerinin bilinmesidir. Bir erkeği tanımak demek onu nelerin heyecanlandırdığını ve fantezilerini bilmek demektir. Bir kadın kişilik özelliklerini bildiği bir erkeğin nelerden hoşlandığını, neleri sevmediğini bildiğinde baştan çıkarma taktiklerini oluşturmada işi kolaylaşacaktır.

    İlgili konular ;
    Kadınların Seks Konusunda Bilmesi Gerekenler

  • Evlenmeden önce sormanız gereken 41 soru :)

    Evlenmeden önce sormanız gereken 41 soru :)

    1. Sence mutlu bir evlilik nasıl olmalıdır?
    2. Evlilikle ilgili en büyük korkun ne?
    3. Anne-babanda olan hangi özelliklerin eşinde de olmasını istersin?
    4. Sen evlendikten sonra ailen ilişkinde nasıl bir yerde olacak?
    5. Stres ve hayal kırıklıkları ile nasıl başa çıkıyorsun? Sende en çok ne stres oluşturur? Hayattaki en büyük hayal kırıklığın neydi? Bu hayal kırıklığı ile ilgili bugün duyguların ne?
    6. Özel günleri kutlama alışkanlığın var mıdır? Özel günlerde hediye almak, kutlama yapmak senin ve ailen için önemli midir?
    7. Benimle ilgili ne tür endişelerin var? Kafanı neler meşgul ediyor?
    8. Bu cümleleri nasıl tamamlarsın?

    *Bir evlilikte, kadın ….. olmalı/yapmalı.

    *Bir evlilikte , erkek ……olmalı/yapmalı.

    Unutmayın, ilişkinizin geleceği ancak bugününü doğru tanımlamanızla mümkündür.

    Alacağınız tüm cevapların sizi mutlu etmesi dileğiyle;

    Dr.phil. R. Meltem KAVCAR SIRMALI

    Konu hakkında detaylı bilgiö kalan soruları öğrenmek için meltemkavcarsirmali.com adresini tıklayın.

  • Penil Estetik Operasyon

    Penil Estetik Operasyon

    Penis, içinde uzunlamasına süngerimsi dokular ile idrar ve meninin geçtiği kanallar bulunan bir erkeklik organıdır. Cinsel heyecan ile beyin bu organın içindeki süngerimsi dokulara kan pompalar ve penis sertleşerek cinsel birleşmeye hazır hale gelir. Penis sertleşme halindeyken boyuna ve enine büyür ve ilişkiyi sağlayacak duruma geçer.

    Penis büyüklüğü, kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Penis boyu gerdirilmek suretiyle penis kökü ile ucu arasındaki mesafe ölçülerek değerlendirilir. Penis boyutunun değerlendirilmesinde en önemli unsur, penisin normal uyarılara cevap vererek ereksiyona ulaşması ve ereksiyonu yeterince sürdürebilmesi gibi fizyolojik özellikleri, yani işlevidir.

    Doğuştan veya sonradan olan bazı nedenlerle peniste büyüme esnasında eğrilikler oluşabilir ya da penisin anatomik yapısı normal bir cinsel ilişkiyi başlatıp sürdürmeye yeterli bulunmayabilir. Bu gibi durumlarda penis eğriliğini veya hacim yetersizliklerini düzeltmeye yönelik penis estetik operasyonları uygulanmaktadır.

    Operasyon Yaşı

    Penis büyütme operasyonları için başvurular genellikle genç yaşlarda olmaktadır. İleri yaşlarda ise sertleşme problemi olan hastalar başvurmaktadır.

    Penis büyütme operasyonları ile ilgili hastalar 4 grupta toplanabilir:

    – Gerçek küçük (mikro) penis: Doğumdan sonra tanı konulmalı ve mümkün olduğu kadar erken yaşta hormonsal tedaviye başlanmalıdır. Ergenlik çağından sonra gerekli ise cerrahi tedavi planlanabilir.
    – Burried-Hidden-Trapped penis: Çocuklar ve şişman erişkinlerde görülür. Penis uzunluğu ve çapı hafifçe azalmış ancak penis geniş çevre yağ dokusu ve fasya ile sarılmıştır. Tedavide fazla yağ dokusu çıkarılır ve fasya serbestleştirilir. Bu hastaların tedavi edilmemesi cinsel, üriner ve psikolojik sorunlar yaratır.
    – Estetik tip: Penis boyu genellikle normaldir, fakat penis boyutundan memnun olmayan hastalardır. Bu hastalara penis uzatma operasyonları yapılır.
    – Fonksiyonel tip: Hasta penis boyunun normal olduğunu düşünür ancak özellikle sertleşmiş (ereksiyondaki) penis kalınlığından memnun değildir. Bu hastalara penis derisi altına yağ, yağ-deri aşılanması operasyonu uygulanır.
    Operasyonlar

    Penis boyutları normal olduğu halde büyütmek için hekime başvuran hastaların penis büyütme işlemine geçmeden önce organik ve psikolojik yönden hekim tarafından çok iyi değerlendirilmesi gerekir. Çünkü cerrahi müdahale ne kadar başarılı olursa olsun bazen psikolojik sorunları olan hastalar yeni görünümünden mutlu olamayabilir. Hastaya yapılacak tedavinin ne verebileceği, operasyonun sonuçları ve operasyonla ilgili istenmeyen komplikasyonlar açıkça anlatılmalıdır.

    Penis büyütmeyle ilgili operasyonlarda penisin gömülü olduğu çevre dokusundan serbestleştirilirken, vücudun uygun bir bölgesinden alınan yağ dokusu ile penis çapı kalınlaştırılabilir. Operasyondan sonra dört hafta süre ile ilişki yasağı konulmaktadır.

    Penis büyütmeyle ilgili üç tip operasyon uygulanmaktadır.

    – İleri derecede küçük mikro penis denilen durumlarda: Penis hem gömülü olduğu çevre dokusundan serbestleştirilir, hem de vücudun uygun bir bölgesinden alınan deri penis derisine eklenir.
    – İkinci grupta penis uzunluğu normal olduğu halde penis kalınlığı yetersiz olan hastalarda: Vücudun uygun bölümünden alınan yağ dokusuyla penis çapı kalınlaştırılır.
    – Üçüncü grupta hem penis uzunluğu yeterli olmayan hem de kalınlığı yeterli olmayan hastalarda: Özel bir operasyonla penis bağlı bulunduğu dokulardan serbestleştirilerek uzatılır ayrıca penis derisi altına yağ, yağ deri karışımı uygulanarak kalınlaştırılır.

    Sertleşme Sorunu Yaşayan Hastalarda Uygulama

    Sertleşme problemi olan kişilerde değişik tiplerde penil protezler kullanılarak hem sertleşme problemi giderilmekte hem de mevcut penis uzunluğunu arttırmak mümkün olabilmektedir.

    Cerrahi müdahaleyle penisteki kavernöz cisimler içine, sertleşmeyi temin eden bir çift protez yerleştirme şeklinde bir tedavidir. Protez sertlik oluşmama sebebiyle cinsel birleşme yaşayamama sorununu tamamen çözecektir. Cinsel ilişki sırasında eş ile hiçbir zorluk veya sıkıntı yaratmaz, hatta partner protez olduğunu bilmiyorsa farkına dahi varmaz. Hastaların bir çoğunda protez operasyonundan sonra gerekli ilaç tedavileri de ek olarak kullanılabilmektedir.

    İlgili Konular ;
    Genital Estetik
    Cinsel Zevk’in peşinde “SEKS ve ESTETİK”
    Vajina daraltma ameliyatı
    Lazerle vajina daraltma ve yenileme