Etiket: dudak

  • ‘Profiloplasti’ yöntemi

    ‘Profiloplasti’ yöntemi

    Eğer burnunuzun kötü bir görüntüsü varsa ve sizi mutsuz ediyorsa devreye burun estetiği giriyor. ‘Profiloplasti’ yöntemi en iyi seçenek.

    Burun estetiği yaptırmak isteyen kişilerde, burnun tek başına değerlendirilmesi gerekir. Yüzdeki ideal güzelliğe ulaşmak için parçalar bir bütün olarak değerlendirilmelidir.

    Burun, dudak, yanaklar, çene, alın, kaşlar ve boyun aynı anda değerlendirmeye alınır ve estetik cerrahi uygulamalarına tüm bu analizlerin sonucuna göre karar verilmeli. İşte bu uygulamalar ‘Profiloplasti’ denilen terimi ortaya çıkardı.

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahı Op. Dr. Hakan Gence burun estetiği isteyen kişilere ‘Profiloplasti’ yöntemini tarattı ve şu bilgileri verdi.

    Doğal görünümlü olmalı

    İdeal burun, doğal görünüm-j lü ve kişinin yüzüne en çok yakışacak burundur. Burun estetiğinde kişinin cinsiyeti ve yüz hatlarının mutlaka göz önünde bulundurulması gerekir. Burun estetiği yaptırdığınız zaman elbette sizi yakından tanıyanlar yüzünüzdeki değişikliği fark eder. Fakat sizi tanımayan insanlar ne kadar doğal görünümlü ve çekici bir burun sahibi olduğunuzu düşünmeli ve burun estetiği yaptırdığınızı anlayamamalıdır.

    Çekici yüzler, belli orantılara sahiptir. Başarılı bir burun estetiği yapabilmek için bu özellikler iyi analiz edilmelidir. Günümüzde rutin bir burun küçültme yapmak yerine, mevcut dokuları şekillendirmenin daha doğru olduğu fark edilmiştir.

    İdeal burun nasıl olur?

    Op. Dr. Hakan Gence ideal burun ölçülerini şöyle anlattı: “Burun, ideal olarak her iki kulağı da içerecek şekilde yüzün 1/5 genişliğinde olması gerekir. Yani yüzü enine 5 eşit parçaya böler. Burun yüksekliği, saçlı deri sıran ve çenenin en alt ucu arasındaki mesafenin 1/3 oranında olmalıdır. Yani yüzü dikine 3 eşit parçaya bölmektedir. Kadınlarda çene, ait dudak hizasının çok hafif arkasında, erkeklerdeyse çene daha kuvvetli ve öndedir. Burnun kemik kısmının genişliği, burun deliklerinin olduğu taban kısmının genişliğinin yüzde 80’inden daha fazla olmamalıdır. Burun tabanından aşağıdan bakıldığı zaman eşkenar üçgen şeklinde bir görünüm olmalı.

    Yandan bakıldığı zaman burunla üst dudak arasındaki açı ideal olarak bayanlarda 95-100 derece, erkeklerde ise 90-95 derece olmalıdır.

    İşte bu yüzdendir ki düşük bir burun ucu kadınlara erkeksi, kalkık bir burun ucu ise erkeklere daha kadınsı bir yüz ifadesi verir.”

    Yüz bütünlüğü sağlanmalı

    Burun estetiğinde yüz, bir bütün olarak düşünülür. Yüzdeki ideal güzelliğe ulaşmak için çene, alın ve dudak birlikte değerlendirilmelidir. Burun estetiğinde kaş, alın, çene ve dudakta şu işlemler yapılır:

    Alın ve Kaş: Burun kökünün, her iki kaş arasında çok fazla çökük olması kişinin burnunda aslında bulunmayan bir kemer görüntüsü verebilir.

    Hasta ideal burun boyutlarına sahip fakat burun kökü fazla içerideyse bu durumda hastaya burun estetiği değil, bu bölgeye dolgu maddesi yapılmasını önerilir. Benzer şekilde kişinin alın yapısının geride olması da burnunu göreceli olarak büyük gösterebilir. Böyle durumlarda da burun estetiği operasyonu, alın bölgesine yağ enjeksiyonlarıyla tamamlanır.

    Özel protezler yapılır…

    Çene: Alt çene yapısı, üste göre belirgin bir şekilde geride olan kişilerde de burun kendini çok fazla ön plana çıkartabilir. Operasyon sırasında burun, çeneye uygun hale getirmek için çok fazla küçültülmemeli.

    Çenesi geride olan hastalara burun estetiğiyle eş zamanlı olarak çene bölgesine özel protezlerle yapılan bir operasyon önerilir.

    Dudak: Burun estetiği sırasında dudaklarda şekil değişikliği oluşturulmaz. Fakat, çok ince dudaklara sahip bir kişide burun estetiği sırasında burun ucunun yukarı kaldırılması, dudağın inceliğini ön plana çıkartabilir. Bu gibi durumlarda burun estetiğini, dudak dolgunlaştırma uygulamaları birlikte uygulanabilir.

    İşte başarılı bir estetiğin formülü

    Op. Dr. Hakan Gence, başarılı bir burun estetiğinin formülünü şöyle açıkladı:

    ■ Doğal görünüm

    ■ Kişinin yüz yapısına ve cinsiyetine uygunluk

    ■ Burun estetiği yaptırdığınızı sizi taramayan kişilerin anlayamaması

    ■ İdeal burun ölçülerine sahip olmak

    ■ Solunum problemi yaratmayan bir burun…

  • Estetikte yapılan hatalar

    Estetikte yapılan hatalar

    Hatalı estetik operasyonlar sonucunda güzelleşmek uğruna acı çeken, bıçak altına yatan pek çok kişi hayal kırıklığı yaşıyor.

    Hatalı estetik operasyonlar yalnızca kişilerin psikolojisini değil, sağlığını da olumsuz etkileme riski taşıyor. Estetik operasyonda yapılan yanlışlar yüzünden yapılacak ikinci ameliyatın kötü sonuçlar doğurabileceğini belirten Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu görüşlerini aktarıyor.

    Hatalı burun estetiği

    Burun operasyonlarında rastlanan en büyük hata; doğal olmayan, çok fazla kalkık, yüze uyumsuz ve bakıldığında ameliyatlı olduğu açıkça belli olan burunlar olarak öne çıkıyor. Burun ameliyatlarının bazen plastik cerrah olmayan hekimler tarafından yapılması bu hatayı kaçınılmaz yapabiliyor. Bazı doktorların hava yolunu açarken burundan gereğinden fazla kemik ve kıkırdak aldığını ve açıkta kalan kemikleri yaklaştırmadan operasyonu sonlandırdığını ifade eden Kışlaoğlu, görüşlerini aktarmayı sürdürüyor: “Eğri kısımları düzeltmek yerine çıkarıp alınması hatası, zaman içerisinde kişi için büyük sorunlar yaratabilir.

    Burun ameliyatlarında yapılan diğer bir hata da, nefes alma problemi olan kişilerin önce nefes yolu açma yani septoplasti, sonra da burun estetiği yani rinoplasti ameliyatı yaptırmalarıdır. Septoplasti sırasında kıkırdak doku alınır, sonraki ameliyat için yeterli doku kalmaz. Bu iki ameliyata ihtiyacı olduğunu düşünenler ikisini de bir arada olmayı planlamalıdır. Burun ameliyatlarıyla ilgili oluşabilecek diğer bir sorun da, açık burun ameliyatları sonrasında iki burun deliğinin arasında özellikle esmer tenli kişilerde iz kalmasıdır.”

    Başlıca burun estetiği hataları

    •  Hiç doğal görünmeyen, fazla kalkık, yüzle uyumlu olmayan burunlar.
    • Fazla kıkırdak ve kemik alındığı için çok kötü bir görünüme sahip burunlar. (İleride bunları düzeltmek için kaburgadan kemik ya da kulaktan kıkırdak alınması gerekiyor.)

    Hatalı liposuction

    Liposuciton ameliyatlarında yapılan en büyük hatanın hastayı zayıflatmak amacıyla gerekenden çok daha fazla yağ çekilmesi olduğunu belirten Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu görüşlerini aktarmayı şu sözlerle sürdürüyor: “Liposuction, bir zayıflatma değil bir şekillendirme ameliyatıdır. Burada amaç, vücudun fazlalıklar nedeniyle şekil bozukluğu olan bölgelerini daha biçimli hale getirmektir. Fazla yağ çekilmesinin öncelikle hastanın sağlığı açısından büyük risk taşıdığını bilmek gerekir. Liposuciton ameliyatı sonucunda bazı şekil bozuklukları ve deformasyon oluşabilir. Derinin belirli bir küçülebilme kapasitesi vardır ve bu kapasitenin üzerine çıkıldığında deride sarkıklıklar, çukurluklar meydana gelir.”

    Başlıca liposuction hataları

    • Liposuctionda en önemli risk, yanlış ameliyat sırasında veya sonrasında damarlarda pıhtı oluşarak akciğerlerde tromboemboliye neden olmasıdır. Bu öyle bir hatadır ki, kişiyi ölüme götürebilir.
    • Yine bilinçsiz bir cerrah eli ile düzgün olmayan, çukurlu görünümler ortaya çıkabilir. Karın bölgesine yapılan yanlış liposuction ameliyatları nedeniyle sarkmalar meydana gelebilir.
    • Özellikle yaşı ileri hastalarda, diz kapağının üzerinden yağ alma işlemi doğru yapılmazsa buradaki deri dizin üzerine sarkabilir.
    • Doğru uygulanmadığı takdirde de ciddi yanıklara bile neden olabilir.

    Hatalı göğüs estetiği

    Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu’na göre göğüs büyütme ameliyatlarında en büyük sorun hastayla doktor arasında doğru bir iletişimin sağlanamaması ve göğüs ölçüsünde ortak bir karara varılamamasıdır. Bunun sonucunda hasta yeni ölçüsüne alışamayabiliyor ya da başta beğense bile sonra taşıyamıyor. Göğüs büyütme ameliyatlarında da diğer estetik operasyonlarda olduğu gibi en büyük sorun doğal olmayan sonuçlar olarak öne çıkıyor. Çok büyük protezler doğal sonuçlar vermiyor, ayrıca zorlanarak konulduğu için bazı komplikasyonlara da neden olabiliyor.

    Başlıca göğüs estetiği hataları

    • Doğal olmayan, uzaktan bakıldığında sert iki küre gibi duran göğüsler.
    • İki göğüs arasında eşitsizlik, asimetrik görüntü.
    • Protezlerin zamanla hastayı rahatsız edecek kadar büyük olması.
    • Zorlanarak konan protezlerin komplikasyonlara neden olması. (Örneğin nadir rastlansa da, kapsül kontraktürü olarak adlandırılan durumda protezin çevresinde vücut sert bir zırh oluşturabiliyor.)

    Hatalı dudak dolgunlaştırma

    Burun gibi dudak da yüzün en dikkat çekici bölgesi olduğundan, yapılacak en küçük bir hata hemen belli oluyor. Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, dudak dolgunlaştırmak amacıyla kişinin kendi dokusunun kullanılabileceği veya hyalüronik asit gibi doğal maddelerin de tercih edilebileceğini söylüyor.

    Başlıca dudak dolgunlaştırma hataları

    • Çok yapay ve şiş görüntüler.
    • Vücutla uyumlu olmayan dolgu maddelerinin doğurduğu, hem görünüm hem de sağlık açısından sorun yaratan komplikasyonlar.

    Hatalı saç ekme
    Saç ekme basit gibi görünse de, hem hasta hem de doktor açısından son derece önemli ve dikkat isteyen bir operasyon olmasıyla dikkat çekiyor. Mikro implantasyon yönteminde her bir saç kökü tek tek alınarak ekiliyor. Bu işlemde sabır gösterilmez ya da tecrübeli eller tarafından yapılmazsa birçok sorun çıkabiliyor. Saçlar alın ve şakaklardaki girintilere sadık kalınmadan ekildiğinde, başın üst kısmında toplanan saçlar çember şeklinde peruğa benzeyen bir görüntünün oluşmasına neden oluyor.

    Başlıca saç ekme hataları
    • Peruğa benzeyen, doğal olmayan görüntü.
    • Saç köklerinin tek tek değil bir arada ekilmesinden dolayı, bir kökten fışkıran onlarca teli.

    Estetik ve Estetik Cerrahi için tıklayın !

  • Dolgu Enjeksiyonu

    Dolgu Enjeksiyonu

    Estetiğin yeni gözdesi dolgu enjeksiyonu nedir, ne işe yarar?

    Dolgu maddeleri deri altına enjekte edilerek yapılan dolgu estetiği , derideki ince ve derin kırışıklıkları gidermek, yara izlerini tedavi etmek, ciltteki çukurları yok etmek, ince dudakları kalınlaştırmak, yanaklara dolgunluk vermek amacıyla kullanılan maddelerdir. Dolgu enjeksiyonu tedavisi sonrası kısa sürede daha genç bir görünüm sağlanır. Dolgu estetiği yüzdeki yorgun ifade giderilir

    Yıllar içerisinde ciltte elastik lif, kollajen lif, yağ tabakası ve hyaluronik asitin azalmasına bağlı olarak kırışıklıklar ve sarkmalar meydana gelir. Özellikle göz, ağız, çene, boyun, burun, alın bölgesinde kırışmalar ve sarkmalar ortaya çıkar. Yüzün alt kısımlarında sarkma ve kırışıklıklarda dolgu enjeksiyonu başarıyla kullanılabilir.

    Dolgu enjeksiyonu dudağa daha dolgun ve genç görünüm sağlamak amacı ile uygulanmaktadır. Ciltteki derin yara ve akne izlerini gidermek için de kullanılabilmektedir.

    Dolgu enjeksiyonu kırışıklık veya deri defektinin olduğu bölümün altına derideki çöküklüğü gidermek amacı ile yapılır. Bu bölgedeki kırışıklık ve çukurlar dolgu maddesinin etkisi ile azalır veya kaybolur. Bazen dolgu maddesinin kollajen üretimini arttırıcı etkisi olabilmektedir.

    Dolgu maddesi olarak pek çok farklı molekül ortaya konmuş ancak bir kısmı yüksek allerji riski ya da sert doku gelişebilmesi yan etkileri yüzünden gözden düşmüştür.

    Hyalüronik asit tüm dünyada giderek popülaritesi artan etkin ve şu an için en güvenli dolgu maddesidir. Bu dolgu maddesi dudaklara hacim ve dolgunluk verirken ağız ve burun çevresindeki kırışıklarda çok etkili olabilmektedir.

    Hyalüronik asit kırışıklık hattına ya da dudaklara ince bir iğne yardımıyla küçük miktarlarda enjekte edilir. Dolgu enjeksiyonu etkisi uzun süre kalıcıdır. Alerji ve deri sertleştirme riski çok düşüktür.

    Dolgu enjeksiyonu 20- 30 dakika sürmektedir. Uygulama sonrası kişi rutin aktivitelerine hemen dönebilir. Kalıcılık süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte 6- 9 ay kadardır.

    Hyalüronik asit nedir?

    Dolgu maddesi hyalüronik asit ve fizyolojik serum içen pH’ı 7 olan bir jel şeklinde hazırlanmış bir preparattır. Dolgu maddelerindeki hyalüronik asit hayvansal kaynaklı değildir. Bu yüzden hayvansal kaynaklı bazı hastalıkların (deli dana vb.) bulaşması gibi riskler taşımaz. Vücudumuzda zaten bulunan bir madde olduğundan alerji yapma ihtimali oldukça düşüktür.

    Hangi bölgeler dolgu enjeksiyonu ile tedavi edilebilir?

    · Alın çizgileri

    · Kaş arasındaki çizgiler

    · Ağız etrafındaki kırışıklıklar

    · Nasolabial çizgiler (Burun kanatlarından dudak köşelerine inen kırııklık)

    · Ağız kenarından çeneye doğru uzanan kırışıklıklar

    · Kaşa şekil vermek

    · Elmacık kemiklerini belirginleştirmek

    · Dudak şeklinin vurgulanması ve hacminin arttırılması, asimetrik dudakların düzeltilmesi başlıca kullanım alanlarıdır.

  • Estetikte yapılan hatalar

    Estetikte yapılan hatalar

    Estetikte yapılan hatalar hayal kırıklığına uğratıyor.

    Hatalı estetik operasyonlar sonucunda güzelleşmek uğruna acı çeken, bıçak altına yatan pek çok kişi hayal kırıklığı yaşıyor. Hatalı estetik operasyonlar yalnızca kişilerin psikolojisini değil, sağlığını da olumsuz etkileme riski taşıyor. Estetik operasyonda yapılan yanlışlar yüzünden yapılacak ikinci ameliyat kötü sonuçlar doğurabilir. Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu bu konudaki görüşlerini aktardı.

    Hatalı burun estetiği
    Burun operasyonlarında rastlanan en büyük hata; doğal olmayan, çok fazla kalkık, yüze uyumsuz ve bakıldığında ameliyatlı olduğu açıkça belli olan burunlar olarak öne çıkıyor. Burun ameliyatlarının bazen plastik cerrah olmayan hekimler tarafından yapılması bu hatayı kaçınılmaz kılabiliyor. Bazı doktorların hava yolunu açarken burundan gereğinden fazla kemik ve kıkırdak aldığını ve açıkta kalan kemikleri yaklaştırmadan operasyonu sonlandırdığı söyleniyor. Eğri kısımları düzeltmek yerine çıkarıp alınması hatası, zaman içerisinde kişi için büyük sorunlar yaratabilir.

    Burun ameliyatlarında yapılan diğer bir hata da, nefes alma problemi olan kişilerin önce nefes yolu açma yani septoplasti, sonra da burun estetiği yani rinoplasti ameliyatı yaptırmalarıdır. Septoplasti sırasında kıkırdak doku alınır, sonraki ameliyat için yeterli doku kalmaz. Bu iki ameliyata ihtiyacı olduğunu düşünenler ikisini de bir arada olmayı planlamalıdır. Burun ameliyatlarıyla ilgili oluşabilecek diğer bir sorun da, açık burun ameliyatları sonrasında, iki burun deliğinin arasında özellikle esmer tenli kişilerde iz kalmasıdır.

    Başlıca burun estetiği hataları:
    Hiç doğal görünmeyen, fazla kalkık, yüzle uyumlu olmayan burunlar.

    Fazla kıkırdak ve kemik alındığı için çok kötü bir görünüme sahip burunlar. (İleride bunları düzeltmek için kaburgadan kemik ya da kulaktan kıkırdak alınması gerekiyor.)

    Hatalı liposuction
    Liposuciton ameliyatlarında yapılan en büyük hatanın hastayı zayıflatmak amacıyla gerekenden çok daha fazla yağ çekilmesi oluyor. Liposuction, bir zayıflatma değil bir şekillendirme ameliyatıdır. Burada amaç, vücudun fazlalıklar nedeniyle şekil bozukluğu olan bölgelerini daha biçimli hale getirmektir. Fazla yağ çekilmesinin öncelikle hastanın sağlığı açısından büyük risk taşıdığını bilmek gerekir. Liposuciton ameliyatı sonucunda bazı şekil bozuklukları ve deformasyon oluşabilir. Derinin belirli bir küçülebilme kapasitesi vardır ve bu kapasitenin üzerine çıkıldığında deride sarkıklıklar, çukurluklar meydana gelir.

    Başlıca liposuction hataları:
    Liposuctionda en önemli risk, yanlış ameliyat sırasında veya sonrasında damarlarda pıhtı oluşarak akciğerlerde tromboemboliye neden olmasıdır. Bu öyle bir hatadır ki, kişiyi ölüme götürebilir.

    Yine bilinçsiz bir cerrah eli ile düzgün olmayan, çukurlu görünümler ortaya çıkabilir. Karın bölgesine yapılan yanlış liposuction ameliyatları nedeniyle sarkmalar meydana gelebilir.

    Özellikle yaşı ileri hastalarda, diz kapağının üzerinden yağ alma işlemi doğru yapılmazsa buradaki deri dizin üzerine sarkabilir.

    Doğru uygulanmadığı takdirde de ciddi yanıklara bile neden olabilir.

    Hatalı göğüs estetiği
    Göğüs büyütme ameliyatlarında en büyük sorun, hastayla doktor arasında doğru bir iletişimin sağlanamaması ve göğüs ölçüsünde ortak bir karara varılamamasıdır. Bunun sonucunda hasta yeni ölçüsüne alışamayabiliyor ya da başta beğense bile sonra taşıyamıyor. Göğüs büyütme ameliyatlarında da diğer estetik operasyonlarda olduğu gibi en büyük sorun doğal olmayan sonuçlar olarak öne çıkıyor. Çok büyük protezler doğal sonuçlar vermiyor, ayrıca zorlanarak konulduğu için bazı komplikasyonlara da neden olabiliyor.

    Başlıca göğüs estetiği hataları:
    Doğal olmayan, uzaktan bakıldığında sert iki küre gibi duran göğüsler.

    İki göğüs arasında eşitsizlik, asimetrik görüntü.

    Protezlerin zamanla hastayı rahatsız edecek kadar büyük olması.

    Zorlanarak koyulan protezlerin komplikasyonlara neden olması. (Örneğin nadir rastlansa da, kapsül kontraktürü olarak adlandırılan durumda protezin çevresinde vücut sert bir zırh oluşturabiliyor.)

    Hatalı dudak dolgunlaştırma
    Burun gibi dudak da yüzün en dikkat çekici bölgesi olduğundan, yapılacak en küçük bir hata hemen belli oluyor. Dudak dolgunlaştırmak amacıyla kişinin kendi dokusu kullanılabilir veya hyalüronik asit gibi doğal maddelerin de tercih edilebilir.

    Başlıca dudak dolgunlaştırma hataları:
    Çok yapay ve şiş görüntüler.

    Vücutla uyumlu olmayan dolgu maddelerinin doğurduğu, hem görünüm hem de sağlık açısından sorun yaratan komplikasyonlar.

    Hatalı saç ekme
    Saç ekme basit gibi görünse de, hem hasta hem de doktor açısından son derece önemli ve dikkat isteyen bir operasyon olmasıyla dikkat çekiyor. Mikro implantasyon yönteminde her bir saç kökü tek tek alınarak ekiliyor. Bu işlemde sabır gösterilmez ya da tecrübeli eller tarafından yapılmazsa birçok sorun çıkabiliyor. Saçlar alın ve şakaklardaki girintilere sadık kalınmadan ekildiğinde, başın üst kısmında toplanan saçlar çember şeklinde peruğa benzeyen bir görüntünün oluşmasına neden oluyor.

    Başlıca saç ekme hataları:
    Peruğa benzeyen, doğal olmayan görüntü.

    Saç köklerinin tek tek değil bir arada ekilmesinden dolayı, bir kökten fışkıran onlarca teli.

  • Yaz sıcaklarında kalıcı ruj

    Yaz sıcaklarında kalıcı ruj

    Sıcak yaz günlerinde dudaklarda ruju kalıcı hale getirmek biraz güçleşiyor. Dolgun,yumuşak dudaklarınızde rujun etkisiyle daha da çekici hale getirebilirsiniz.

    Öncelikle dudak kalemi ile dudağımızı komple boyayabiliriz. Kalem sert dokuda oluğu için dudağı daha muhafaza eder kolay çıkmaz. Ya da rujunuzu sürmeden önce dudaklarınıza yüzünüze kullandığınız fondötenden biraz sürüp pudralayın.

    Açık renkli fondöten üzerinde rujunuzun rengi daha belirgin olacaktır.Özellikle açık renkli rujlarda bu daha çok önem kazanır.

    Dudaklarınızda rujun dağılmasını önlemek için için kalemle konturun üzerinden geçin ve içlere doğru dağıtın.Sonra ten rengi bir kalem kullanarak çizgiyi yenileyin. Son olarak da rujunuzu sürün.

    Rujunuzun daha doğal görünmesi için sürüldükten sonra peçete ile üzerine bastırıp fazlalığı alın daha doğal duracaktır. Rujun üstüne parlatıcı uygulamak istiyorsanız eğer şeffaf ise belirli bölgelere sürüp yedirin, çok fazla parlatmamış olursunuz.

  • Genital herpes uçuk

    Genital herpes uçuk

    Yaygın adı ile uçuk olarak bilinen lezyon, Herpes Simpleks Virus (HSV) adı verilen virüsün yol açtığı bir enfeksiyondur.

    Sadece 45 milyon kişi A.B.D.’de bu hastalğa yakalanmıştır ve her yıl 500.000 yeni vaka ortaya çıkmaktadır. Bu tablonun dramatik olan yanı hastaların %80′i ya herhangi bir yakınma ortaya çıkmadığı ya da belirtileri yanlış yorumladığı için hasta olduğunun farkında değildir.

    HSV’nin 2 tipi vardır: HSV1 ve HSV2. HSV1 genelde dudak etrafındaki uçuk şeklinde lezyonlara neden olurken, HSV2 genelde genital organlarda enfeksiyon yaratmaktadır.

    Virus ilk defa enfeksiyon yarattıktan sonra sinir düğümlerinde sessiz olarak yıllarca bekleyebilmekte ve uygun ortam ve zamanda yeniden enfeksiyona neden olabilmektedir. Bu nedenle HSV enfeksiyonları sinsi enfeksiyonlardır.

    Tanı
    Gözle görülebilen lezyonların varlığında tanıyı koymak kolaydır. Ancak bunun HSV olduğunu göstermek için bazı laboratuvar tetkikleri gerekebilir. Bunun en iyi yolu aktif enfeksiyon sırasında lezyonlardan alınacak materyalde viral kültür yapmaktır. Ancak bu oldukça masraflı bir tekniktir. Materyalde virus üretilememesi hastalık olmadığı anlamına da gelmez. Kesin tanının çok zor olması nedeni ile pekçok vaka hatalı olarak teşhis ve tedavi edilmektedir. Kanda yapılan immünolojik testler ile de HSV varlığı saptanabilir. Ancak bu testler aktif enfeksiyonu göstermez. Sadece kişinin hayatının herhangi bir döneminde enfeksiyon geçirip geçirmediğini ve bağışıklık sisteminin virüse karşı antikor geliştirip geliştirmediğini belirler. Antikorlar bulunsa bile bunlar kişiyi yeni enfeksiyonlardan korumaz. Kan testi ayrıca oral ve genital enfeksiyonların ayrımını da sağlayamaz. Son zamanlarda HSV1 ve HSV2’yi ayrıdedebilen kan testleri geliştirilmiş olmakla beraber bunların yaygın kullanımı henüz daha mevcut değildir.

    Belirtiler
    Herpes bulguları kişiden kişiye değişir. İlk atakta genelde virüs ile tamastan sonra 2 gün 3 hafta arası bir sürelik kuluçka devresini takiben yanma, kaşıntı, bacaklarda ağrı, kalça ve genital bölgede ağrı, vajinal akıntı, karın boşluğunda dolgunluk hissi görülebilir. Bu ilk bulgulardan birkaç gün sonra enfeksiyon alanında uçuk tarzı yaralar ortaya çıkar. Bu yaralar vajinada ve rahim ağzında olabilir. 3-4 gün içinde bu yaralar iz bırakmadan kaybolurlar. Bu aşamadan sonra virus omurilik düzeyinde sinir köklerine giderek yerleşir ve burada inaktive halde beklemeye başlar. Pekçok kişide de periyodik olarak re-enfeksiyona neden olur. Bu reenfeksiyonlar esnasında virusler sinirler boyunca ilerleyerek genelde ilk enfeksiyonu yarattığı alanların yakınında yeni lezyonları yapar.Her enfeksiyon atağı esnasında gözle görülebilen lezyonların bulunması şart değildir. Çoğu zaman fark edilmeyen ataklar olur. Bu dönemlerde vajinal salgılar ile virüs yayılımı olduğundan kadın cinsel partnerine hastalığı bulaştırabilir.

    Tedavi
    Günümüzde Herpes tedavisi için değişik ilaçlar mevcuttur ancak bu ilaçlar kesin tedavi sağlayamamaktadırlar. Viral bir enfeksiyon olduğu için antibiyotikler etkisiz olmaktadır. İlaçlar sedece ilk atağın şiddetini azaltmakta ve süresini kısaltmakta , daha sonraki atakların ise sıklığını düşürmektedir. HSV enfeksiyonu geçiren kişiler bazı birkaç basit kurala uyarak enfeksiyonun süresini ve bulaşıcılığı azaltabilirler. Bu önlemlerden en basit fakat en önemli olanı enfekte alanı temiz ve kuru tutmaktır.

    Uçuk olan bölgeye dokunmamak ya da dokunduktan sonra hemen elleri yıkamak son derece önemlidir.

    Lezyonlar tamamen iyileşene kadar cinsel ilişkiden kaçınmak da önemli bir konudur.

    Tekrarlayan enfeksiyonlar travma, soğuk algınlığı, adet görme ya da stress gibi vücut direncini düşüren durumlarda ortaya çıkmaktadır.

    Riskler
    Genital Herpes enfeksiyonu bazı riskleri de beraberinde getirir.Ancak uzun dönem hayat kalitesini etkileyebilecek etkileri yoktur. Gebelik gibi genel vücut direncinin azaldığı durumda olan kişiler aktif enfeksiyon açısından dikkatli takip edilmelidirler. Eğer Herpesin ilk atağı gebelik esnasında ortaya çıkarsa bu durumda virüs bebeğe geçebilir ve bu tür gebeliklerde erken doğum riski her zaman bulunur. Neonatal herpes ile doğan (anne karnında iken virüs ile temas eden ve enfekte olan) bebeklerin %50’sinde nörolojik hasarlar ve ölüm meydana gelir. Bebeklerde beyin iltihabı, göz problemleri, ciddi boyutta döküntüler ortaya çıkar ancak bu bebeklerin büyük bir kısmı antiviral ilaç tedavilerinden yarar görürler. Bebeklerdeki risk büyük ölçüde annenin geçirdiği atağın ilk ya da tekrarlayan atak olmasına bağlıdır. Aktif enfeksiyon varlığını araştırmak için yapılan viral kültürlerin sonucu uzun bir süre aldığı için genital herpesden şüphelenilen vakalarda doğum şekli olarak sezaryen tercih edilir. Eğer aktif enfeksiyon yok ise sezaryen şart değildir.

  • Maya ile güzellik

    Maya ile güzellik

    Mayanın cilt; ve saçlar üzerindeki etkisinin yüzlerce yıldır bilindiği hakkında fikir sahibi değilseniz, çok geç kalmışsınız deriz… Bu yazımızda, maya ile, güzelliğinize güzellik katmanın yollarını öğrenmeye, şu andan itibaren başlıyorsunuz… Mayayı, Mısır’lı kadınlar, güzelleşmek için ciltlerine uygularken, bununla birlikte, mikrop öldürücü özelliğini de keşfetmiş, ve bizlere kadar ulaştırılan bir bilginin kaynağı niteliğini taşımışlar…

    Mayanın Faydaları Nelerdir?

    Mayanın içeriğinde bir takım mineral ve vitaminler yer alıyor. Mayanın içeriğinde yer alan bu mineral ve vitaminler, cildin gereksinim duyduğu vitamin; ve mineraller olarak bilinmeli. Aynı şekilde saç da, mayanın içeriğinde bulunan vitamin ve minerallere gereksinim duyuyor… Mayanın faydaları arasında, karaciğeri toksinlerden arındırmasından bahsetmek gerekirken, mayanın faydalarından bir diğeri de sivilce tedavisi; ve akne tedavisi. Mayanın faydaları arasında, cildi, gereksiz yağlarından arındırması da yer alıyor… Saç diplerine yaptığınız masaj ile, saç dökülmesinin tedavisini gerçekleştirebilirsiniz. Cildinizi nemlendirebilir; ve yine maya ile, çatlamış ellerinizin yumuşamasını sağlayabilirsiniz…

    Mayanın Cilde Faydası
    Maya, içeriğinde önemli miktarda protein bulunduruyor. Mayanın içeriğinde bulunan protein, cildin kendisini yeniden yapılandırmasına yardımcı oluyor; bu durum ise, cildin pürüzsüz; ve güzel görünmesine olanak tanıyor. Aynı zamanda, mayanın içeriğinde, önemli miktarda potasyum yer alıyor, Potasyum, dokularda bulunan zararlı toksinlerin dışarı atılmasına olanak tanıyor. Bu etki, cildin tamamen yenilenmesini sağlıyor; ve bunun da yanında, yağlarından arındırılan ciltte, akne ve sivilce oluşumu ya durduruluyor; ya da azaltılıyor…

    Maya Maskesi Nasıl yapılır?

    Mayanın, cilt üzerindeki faydalarından yararlanmak için, bir tatlı kaşığı yoğurt; ya da aynı ölçüde süt; ve iki çorba kaşığı yaş mayaya ihtiyacınız var. Bir kaseye alınan mayanın içerisine az miktar ılık su eklenir; ve maya eritilir. Daha sonra ise, süt ya da yoğurt, maanın içerisine eklenir; ve bir krem kıvamını alarak karıştırılır. Elde edilen maya, göz çevresi ve dudak çevresi hariç, dairesel hareketlerle yüze uygulanır. Yüzünüzde on dakika kalması gereken mayayı, hafif bir şekilde ıslatılmış pamuk ile silin. Daha sonra da yüzünüzü, önce ılık su; sonra ise soğuk su ile yıkayın…

    Elleriniz İçin Maya Formülü

    Mayanın faydaları eller için de geçerli. Elleriniz soğuktan çatladı ise, maya ile uygulayacağınız bir kaç seansın sonrasında, ellerinizin çok yumuşak olduğunu görebileceksiniz… bir tatlı kaşığı yaş maya; ve bir kahve fincanı ılık su ile, ellerinizdeki çatlamaları önleyebilir, tedavi edebilirsiniz… Akşamları yatmadan önce gerçekleştirmeniz gereken bu uygulamada, sütün içerisine mayayı atıp, iyice erimesini sağlamalısınız. Sonrasında on dakika boyunca elinizde kalmasını sağladığınız bu mayalı kremi yıkamanız gerekmektedir.

    Mayanın Saça Faydaları

    Saçlar üzerinde de pek çok olumlu etkisi bulunan maya, strese bağlı saç dökülmelerini önleyerek, saçın uzamasına katkıda bulunuyor. Mayanın içeriğinde B5 vitamini bulunuyor, ve bu vitamin, saç sağlığı açısından çok önemli etkileri olan keratinin oluşumuna katkıda bulunuyor. Keratin de saçın dökülmesini önlerken, yine keratin, daha gür; ve sağlıklı saç görünümüne olanak tanıyor.

    Dört çorba kaşığı toz maya; ve bir su bardağı ılık suya gereksiniminiz var. Ilık suyun içerisinde eritilen mayanın saç diplerine friksiyon yöntemi ile yedirilmesi, ve bir kaç dakikalık bekletmeden sonra bol su ile yıkanması gerekiyor…

  • 2013 Günlük Makyaj Nasıl Yapılır?

    2013 Günlük Makyaj Nasıl Yapılır?

    Günlük Makyaj Nasıl Yapılır? , günlük makyaj yapımı , günlük makyaj örnekleri , 2013 günlük makyaj nasıl yapılır videolu…

    Günlük makyajınıza önce cilt tipinize uygun bir nemlendirici sürerek başlayın. Nemlendiricinizi minik minik noktalar halinde yüzünüze bırakın ve parmak uçlarınızla dairesel hareketlerle iyice yedirin. Gözaltlarınıza süreceğiniz kapatıcı hem gözlerinize ışıltı verir, hemde olası gözaltı morluklarınızı perdeler.

    Kapatıcınızın üzerine yine cilt tipinize ve rengine uygun süreceğiniz bir fondöten ile makyajınızın en önemli kısımlarını bitirdiniz bile. Fondöteninizi sürdükten sonra fazlalık olan kısımları bastırmadan, silmeden bir parça pamuk yâda kâğıt peçete yardımı ile yumuşak dokunuşlar yaparak alın. Üzerine şeffaf toz pudranızı sürerek fondöteninizi sabitledikten sonra göz makyajınıza geçebilirsiniz. Kaş altına kirli beyaz veya kemik rengi farınızı veya açık renk kapatıcınızı sürün. Bu size hem kaşlarınızın şeklini daha belirgin hale getirecektir, hemde gözlerinizde beyaz bölümü daha ön plana çıkaracaktır. Göz kapaklarınıza süreceğiniz mat renkli farınızı, rimel ile bütünleştirerek göz makyajınızı da tamamlamış oluyorsunuz.

    Elmacık kemiklerinizi ön plana çıkarmak için şeftali tonlarında bir allık size büyük fayda sağlayacağından allığınızı elmacık kemiklerinizin üst kısmına sürebilirsiniz. Son olarak da dudaklarınıza önce toz pudra ardından, rujunuz ardından dudak parlatıcınızı sürerek kısa sürede günlük makyajınızı tamamlamış oluyorsunuz

    Makyaj hakkında bilgiler ve sorularınız için tıklayın !

    2013 Günlük Makyaj Nasıl Yapılır?

    [youtube id=”_xienlwQR-4″ width=”600″ height=”350″]

     

     

  • Yüz jimnastiği

    Yüz jimnastiği

    Nasıl beden sağlığımız için jimnastik yapıyor isek yüzümüz için minik egzersizlerde yapmamız gerekir.Yaşlanmanın önüne geçmek,yüze yerleşen kırışıklıkları en aza indirmek,sivilceleri yok etmenin yolu sadece kremlerden geçmiyor.En iyi ve sağlıklı yöntem yüz egzersizleri..

    Vücudumuzun en önemli bölümü olan yüzün, kozmetik bakım kremleri ve yaşlanmanın etkilerini kapatacak makyaj malzemelerine boca edilmesinden çok daha kalıcı ve net sonuç veren bir yöntem, yüz jimnastiği. Çünkü, yüz kaslarının çalıştırılması, yaşlanmayı geciktirdiği gibi, yaşlanmış ciltlerdeki kırışıklıkları da açıyor. İranlı yüz ve boyun jimnastiği uzmanı Feride Hug, yüz jimnastiğinin faydalarını şöyle anlatıyor:

    Masaj kan dolaşımını hızlandırıyor
    “Çalıştırılan bölgede kan dolaşımı artar, kaslar hareketlenir. Dışarıdan bakıldığında ilk göze çarpan değişiklik, kan dolaşımının artması sonucu, cildin ve varsa lekelerin renginde açılma ve yine varsa sivilcelerde azalma olmasıdır.”
    Yüz ve boyun jimnastiği üzerine Fransa’da eğitim almış olan ve 8 yıldır Türkiye’de yaşayan Hug, “Kasların hareketlenmesi ile yüz kaslarında belirgin bir sertleşme ve ciltte gerilme meydana gelir.” diyor ve devam ediyor; “Doğal olarak cilt yüzeyindeki kırışıklıklar ve sarkmalar azalır, daha diri ve genç bir görünüm elde edilir.”
    Yüzünüz Hareketlensin
    Günde ortalama yarım saat alacak olan yüz jimnastiği uygulaması ile, estetik ameliyat, makyaj malzemesi ve bakım kremlerine ihtiyaç kalmadan genç ve güzel görünmek mümkün.
    Göz çevresi: Göz çevresi kırışma ve şişliklere çok müsaittir. Her iki elinizin işaret ve orta parmağı ile şakaklardan tutup geriye hafifçe çekin ve gözlerinizi kapatıp açın. Bir de, orta parmağınız ile kaşlarınızı tutup yukarı doğru kaldırın ve aşağıya bakın. Bu işlemleri günde 15′er kere 10′ar saniye tekrarlarsanız şişlik ve kırışıklar azalacaktır.
    Yanak kasları: Gevşeme ve çizgi oluşmaması için “U” ve “X” harflerini çok fazlaca tekrar etmenin ve elmayı ısırarak yemenin gerektiği yanaklara, geriye doğru gerip 10 saniye boynunuzu ileri uzatın ve alt dişlerinizi üst dudağınıza değdirip bırakın ve bu işlemi günde 15 kere tekrarlayın. Elinizi yumruk yaparak çene altına koyun ve yumruğunuzu yukarı doğu itin. Bunu yaparken aynı anda da ağzınızı açmaya çalışın. Elinizi yüzünüzün bir yanına koyarak kafanızı itin, aynı zamanda da başınızla bu itmeye karşı durmaya çalışın. Tüm bunları yaptıktan sonra aşağıdan yukarıya doğru elinizle boynunuza masaj yapın.
    Boyun Sarkması: Yatağın üzerine sırt üstü uzanın omuzlar yatağın köşesinde olmak üzere, başınızı yavaşça sarkıtabildiğiniz kadar aşağıya bırakın. Sonra başınızı yavaş bir şekilde yere paralel olacak şekilde yukarıya doğru kaldırın. Bu işlemi sabah ve akşam 10′ar kere tekrarlayın
    Ağız Çevresi: Dudaklarınızı ‘o’ harfini söylerken geldikleri konuma getirin, başparmağınızı burun altına koyup, orta parmağınız ile başparmağın yanından başlayarak dudak altınıza kadar 10′ar kere masaj yapın.
    Alın kırışıklıkları: İşaret parmağınız ile, alnınızın ortasına bir daire çiziyormuş gibi yaparak masaj yapın.
    Bu hareketler yapılırken yüz ve boyunda krem olmamasına da dikkat etmek gerekiyor.

    Yüz jimnastiği ile botoksa gerek yok ilgili yazı için tıklayın !

    [youtube id=”TdbaUeQZYpQ” width=”600″ height=”350″]

  • Pratik güzellik ipuçları

    Pratik güzellik ipuçları

    Makyaj tazelemenin pratik yolu,Göz kremi kaşlara da kullanılır ,Kirpik kıvırıcınızı ısıtın , Ruj temizlerken , Sivilceler , Bitki yağından yararlanın , Kaşlarınızı diş fırçasıyla tarayın…

    Makyaj tazelemenin pratik yolu

    Makyajınızı yeniden yapmak için zamanınız yoksa, bir kulak pamuğunu makyaj temizleyicisine batırın ve makyajınızın yalnızca akmış veya bulaşmış bölgelerini silin.

    Avakado ile yumuşayın

    Taze bir avokadonun çekirdeğini çıkartıp kabuklarını soyun ve meyveyi tüm vücudunuzda gezdirin. 20 dakika boyunca devam ettikten sonra duşa girin. Avokado meyvesi doğal bir nemlendirici olduğu için cildinizin ne kadar yumuşadığına inanamayacaksınız.

    Kırılan tırnağınızı yapıştırın

    Kırıldığı zaman tırnağınızı koparmak yerine, bir damla Japon yapıştırıcısını kırıldığı yere damlatın. Üzerine en sevdiğiniz ojeden yoğun bir tabaka sürün. Kırık çizgiyi kamufle etmek için kırmızı, bordo veya mercan gibi ışık geçirmeyen mat renkleri tercih etmelisiniz.

    Ruj temizlerken

    Kırmızı rujunuzu ovalamak yerine küçük bir makyaj pamuğunu veya kağıt mendili makyaj temizleyicisine batırıp silebilirsiniz.

    Göz kremi kaşlara da kullanılır

    Yoğun bir göz kremini kaşlarınıza uygulayarak onları da nemlendirmeniz mümkün. Ayrıca, kepeğe benzeyen o beyaz zerreciklerden de kurtulmuş olacaksınız.

    Cildiniz kabartma tozuyla parlasın

    Uyguladığınız bir otobronzan sonrasında cildinizde çizgiler meydana geldiyse, banyo lifinin üzerine koyacağınız bir miktar kabartma tozu ile cildinizi ovarak bu çizgilerden kurtulabilirsiniz.

    Kirpik kıvırıcınızı ısıtın

    Kirpikleriniz dümdüzse, metal kirpik kıvırıcıyı birkaç dakikalığına fönle ısıtın. Böylelikle kirpikleriniz daha kolay şekil alır. Ayrıca, suya dayanıklı bir maskara uygulayın. Diğer maskaralardan daha hızlı kuruduğu için kirpiklerin kıvrımını daha etkili bir şekilde belli edecektir.

    Fırçanıza saç spreyi uygulayın

    Saçlarınızı kuruttuktan sonra fırçanızın üzerine bir miktar saç spreyi sıkın ve saçınızı tarayın. Böylelikle saçlarınız kaskatı olmadan hacmini ve parlaklığını koruyacak.

    Nemlendiricinize bebek yağı katın

    Parlak ama çok yağlı görünmeyen bacaklara sahip olmak için günlük vücut nemlendiricinizin içine bir damla bebek yağı ekleyin.

    Bitki yağından yararlanın

    Tırnakların etrafını çevreleyen ölü derilerin sertleşip şeytan tırnağına dönüşmemesi için, bu bölgelere bir miktar kayısı yağı damlatın.

    Uçuğunuzu kremle yatıştırın

    Uçuğun çıkmaya başladığını hissettiğiniz anda üzerine bir miktar yoğun formüllü nemlendirici sürerek daha kötü bir hale gelmesini önlemiş olursunuz.

    Göz kaleminizi dondurun

    Göz kaleminizin ucu uygulama sırasında dağılıyorsa, onu 15 dakikalığına buzluğa koyun.

    Sivilcenize diş macunu sürün

    Sadece bir bezelye büyüklüğünde uygulayın. Diş macunu sivilcenin yağını emerek daha fazla büyümesini engeller. 15 dakika sonra yüzünüzü yıkayın.

    Sabunu susuz kullanın

    Kullanmaya kıyamadığınız sabunlarınızı iç çamaşır çekmecenize veya tişörtlerinizin durduğu rafa koyarsanız, bunları giydiğinizde harika kokarsınız.

    Kaşlarınızı diş fırçasıyla tarayın

    Kullanılmamış nemli bir diş veya kaş fırçasının üzerine saç spreyi sıkarak kaşlarınızı rahatça düzleştirip şekle sokabilirsiniz.

    Kuru bölgelerinize pişik kremi sürün

    Çatlak dirsek ve ayak topuklarınızı yumuşatmak için bu bölgelere yoğun bir tabaka halinde pişik kremi uygulayın.

    Yumuşak kirpikler

    Gözlerinize makyaj yapmadan ilgi çekmek için, kirpiklerinizin ucuna birkaç damla vazelin uygulayıp tarayın. Böylece seksi ve parlak bakışlara sahip olacaksınız.

    Saç tellerinizi yatıştırın

    Saç spreyini uyguladıktan sonra, kutusunu yatay şekilde tutarak saçınızın üzerine baskı uygulayın.

    Yağlı saçlar için pudra

    Saçınız yağlı bir görünüme sahipse, geniş uçlu bir makyaj fırçasını mineral bir pudranın içine batırın. Fırçanın ucun da kalan fazlalığı azaltmak için sapına elinizle hafifçe vurduktan sonra pudrayı saç diplerinize uygulayın. Uyguladığınız pudra fazla yağı emerek saç tutamlarınız arasına karışacak. Bize inanın, kimse duş almaya vaktiniz olmadığını anlayamayacak.

    Güzel kokmak için

    Saçlarınıza az bir miktar parfüm sıkın. Büyük uçlu bir fırça yardımıyla saç diplerinizden başlayarak uçlarına kadar tarayıp kokuyu dağıtın. Tüm gün muhteşem kokacaksınız.

    Nasırlar için vazelin

    Yatmadan önce nasırlarınıza vazelin uygulayın. Ardından çoraplarınızı giyin ve yatın. Sertleşmiş nasırlarınızı, vazelin gece boyunca yumuşatacak.

    Koltuk altınıza peeling

    Eğer koltuk altlarınız kuruyor ve pul pul dökülüyorsa narin bir vücut peeling’i ile bu bölgeyi yumuşatabilirsiniz.

    El kreminiz oto bronzan ile harmanlayın

    Solaryuma gitmeyi tercih etmiyorsanız birkaç damla bronzlaştırıcı kremi el kreminizle karıştırın ve bu karışımı bacaklarınıza sürün.

    Doğal bukleler için

    Saçlarınızı fön kullanmadan doğal yollarla kurumasını bekleyin.

    Cilt lekeleri için çay torbası

    Eğer cildiniz bir sebepten ötürü tahriş olmuş ve sişmişse, demli ama soğuk bir poşet yeşil çayı cildinizin üzerine yerleştirin, iki-üç dakika kadar tutun.

    Sirke ve sodayla parlak saçlar

    Bir ölçek sirkeyi dört ölçek sodayla karıştırın ve saçınızı bu karışımla ıslatın. 15 dakika boyunca saçınızda kalmasına özen gösterin. Böylece istediğiniz parlaklığa kavuşabileceksiniz.

    Kendi kreminizi kendiniz yapın

    Kokusuz bir kreme damlatacağınız birkaç damla parfüm ile saatlerce istediğiniz gibi kokmanın keyfine varın.

    Dişlerinizi ağız gargarası ile fırçalayın

    Eve geç geldiğiniz gecelerde kendinizi dişlerinizi temizleyemeyecek kadar yorgun hissediyorsanız, ağzınızı bir gargara ile çalkalayın. Ardından kuru diş fırçanızla diş etlerinizin dişlerinizle buluştuğu noktaları hafifçe fırçalayın.

    Yumurta beyazıyla yüzünüzü canlandırın

    Yumurtanın beyazını cildinize maske şeklinde yayın. Daha sonra beş dakika yüzünüzü yıkayın.

    Bacaklarınızı saç kremiyle tıraş edin

    Tıraş köpüğünüz bittiyse onun yerine saç kremi kullanabilirsiniz. Bu krem, tüylerinizi yumuşatarak tıraşı kolaylaştıracak ve bacaklarınızı da ipeksi bir yumuşaklığa kavuşturacak.