Doğum kilolarından kurtulmak düzenli ve dengeli beslenme ile sporun bir arada yapılması sonucu mümkündür. Özellikle düzenli uykunun bu konuda payı çok büyüktür. Kadınlar için sürekli olarak sorun çıkaran fazla kilolar, özellikle hamilelikten sonra sağlıksız boyutlara gelmektedir. Bu nedenle kadınların doğumdan itibaren kilo verme çalışmalarına başladığı görülür. Doğum sonrası kilo verme teknikleri içinde spor, düzenli beslenme ve uyku büyük önem arz eder.
Doğum Sonrası Kilo Vermek
Kadınlar sıklıkla birbirlerine doğum sonrası nasıl kilo verdiniz sorusunu yönelterek doğum sonrası kilo verme taktikleri öğrenmeye çalışır. Ancak uzmanlara göre, doğum kilolarını vermek, hamilelik döneminden başlar. Hamilelik döneminde de sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi, sağlıklı kilo alımı sınırlarında kalınması bu konuda önem arz eder. Bunun yanında sezaryenden sonra kilo vermenin daha zor olduğu bilinmektedir.
Doğum Kilolarını Vermede Neler Etkilidir?
Doğum kilolarını verirken en büyük etmenler uyku ve yemektir. Bunların etkileri ve diğer unsurlar şu şekilde sıralanabilir:
Uyku: yemek ile uyku arasındaki ilişki bilinmekte iken, emzirme sürecindeki hormonlar nedeniyle bu ilişki daha sıkı hale gelir. Az uyuyan anne daha fazla yer ve kilo alır.
Düzenli cinsel ilişki: Cinsel ilişkinin kilo vermedeki etkisi bilinse de, doğum sonrası bu etki artar.
Spor: spor yapan annelerin daha hızlı kilo verdiği ve daha sıkı bir vücuda sahip olduğu görülmüştür.
Emzirme: Emziren annelerin daha kolay kilo verdikleri görülmüştür. Ancak annenin hormonal dengesizlik kaynaklı tatlı krizlerine dikkat etmesi gereklidir.
Saç dökülmesinin doğumun ardından nasıl önleneceği yeni doğum yapmış ve saç dökülme problemiyle karşı karşıya olan anneler tarafından oldukça merak edilen bir başlık olmak üzere, kadınların en çok önem verdikleri detayların başında gelen saçlarının dökülmesi gibi olumsuzluklar psikolojik açıdan kadınlar için birçok olumsuzluğu da beraberinde getirir. Bu da doğum sonrası saç bakımı ile alakalı sürecin oldukça dikkatli geçirilmesi gerekliliğini de ortaya koymaktadır.
Doğum Sonrası Saç Dökülmesi Normal Mi?
Doğum sonrası saç dökülmesi normal mi sorusuna verilecek cevap kesinlikle evettir. Kadınların hamilelik sırasında yaşadıkları yoğun hormonsal değişimin yanında doğum yaptıktan sonra tamamen değişen vücut dengesi de eklendiğinde hormon yenilenmesi saç dökülme problemini de beraberinde getirecektir. Bu süreç bazı kadınlarda çok ciddi saç dökülmesi şeklinde gerçekleşirken bazı kadınlarda ise belli olmayacak kadar az gerçekleşebilmektedir. Doğum sonrası saç dökülmesi daha çok saç yenilenmesi olarak da isimlendirilip doğumdan sonraki ilk iki ayda ortaya çıkarak kendini belli ettikten sonra genellikle doğumdan sonraki altıncı ayda sonlanır. Aynı zamanda doğumdan sonraki saç dökülmesinin bir nedeni östrojen hormon yüksekliği olarak da değerlendirilebilir.
Doğumdan Sonra Saç Dökülmesinin Engellenmesi İçin Yapılması Gerekenler
Doğum sonrası saç dökülmesinin tamamen engellenmesi ne yazık ki tam olarak mümkün olmamakla birlikte bu yönde atılacak bazı adımlar problemle mücadelede oldukça etkilidir;
Doğumdan sonra saç kesimi birçok annenin hamilelikten sonraki normal yaşama dönmek ve uyum sağlamak için üstünde önemle durduğu bir terapidir. Saç kesimi için daha kısa ve katlı modellerin tercih edilmesi saç dökülmesini azaltara, saçların daha iyi görünmesini sağlayacaktır.
Çinko ve biotine sahip gıdalar yanında keten tohumu, balık, avokado ve balık yağı tüketimi saç dökülmesine ne iyi gelir sorusu için verilecek bir başka cevaptır.
Çalışan annelere verilen haklar, doğum izninden süt iznine dek çeşitli avantajlar sağlıyor. Çalışan annelere toplamda 16 hafta olmak üzere doğum öncesi ve sonrası izin veriliyor.
Doğum öncesi 8 hafta ve doğum sonrası 8 hafta olmak üzere verilen ücretli izine ek olarak, isteyen anneler 6 aya kadar ekstra ücretsiz izin kullanabiliyor. Bu süreç sonrasında ise isteyen anneler part- time olarak çalışabilme hakkına sahip oluyor.
Doğum İzni Nasıl Kullanılıyor?
Doğum öncesi alınan 8 haftalık rapor, hamilelik sürecinin 32. haftasında başlar. Doktor onayı ile 37. haftaya kadar uzatılabilir. Çalışılan süre, doğum sonrası rapora dahil edilir.
SGK onaylı rapor olduğu için, işveren tarafından süreç, çalışanın SGK’ sının askıda kalacağı süre olacağından, ücret ve SGK prim ödemeleri yapılmaz. İşverenin inisiyatifinde olan bu süre için çalışan, rapor süresi sonunda döneme ait SGK’dan ücretini alabilir.
Çalışan Annelere Süt İzni
Yeni doğumlarda bebeğin 1 yaşına kadar, doktor raporu dahilinde ve doğum belgesi dahilinde, 1 aylık süreyle verilen süt iznidir. Günlük olarak verilen süt izinleri, her gün toplam 1,5 saattir. İkiz ya da üçüz gibi çoğul doğumlarda süre artış göstermekte ve yasal çalışma saati 7,5 saat üzerinde olmayacak şekilde düzenlenmektedir.
Çalışan Anne Hakları
Çalışan ve hamile olan annelere hamilelik, doğum ve sonrasında verilen haklar;
Hamilelik boyunca hormonların etkisiyle yaşanan duygusal durumlar, doğum sonrası yine hormonların etkisi ve annelik duygusunun artması ile yaşanan değişiklikler, sendrom ya da depresyona neden olabilmektedir. Her kadının yaşam, düşünce ve duygularına göre farklılıklar gösteren annelik, emzirme ile önlenebilmektedir.
emzirmenin faydaları
Emzirmenin Faydaları
Anne sütü içerisinde bulunan özel bileşenler, anne sağlığı için de salgılanan hormonları taşır. Emzirme dönemi boyunca salgılanan hormonlar, annenin sadece fiziksel toparlanması için değil ruhsal olarak da toparlanmasına olanak sunar.
Postpartum adı verilen doğum sonrası depresyonu, annelerin %15’lik kısmını etkiler. Erken doğum yapan ve emziren annelerde ise bu depresyon görülmemektedir. Annedeki hormon değişiklikleri, iç güdüsel formları ve bağlanmayı artıran etkileri sağlar. Emzirdikçe salgılanan hormonlar, bebek bakımı ve sevgisini artırırken, annelerin daha pozitif ruh halinde olmaları ve depresyon riskinin önlenmesini sağlıyor.
Oksitosin hormonu özellikle, ankisiyete önleme formülüne sahiptir. Uzun süreli anti- ankisiyete önleme özelliği sağlar. Beynin spesifik bölgelerine olumlu etki sağlayarak, rahatlatıcı ve bağlanmayı sağlayan etkiler sağlar.
Doğumdan sonra bebeğinizle vakit geçirirken kendinizi ve partnerinizi ihmal edebilirsiniz. Bebekten sonra partnerinizle eski yakınlığınıza kavuşmak, yatak odanızı hareketlendirmek ve evliliğinizi renklendirmek için öneriler…
Doğum sonrası evliliği canlandırmak için
En baştan başlayın
Cinsel gücünüzü hamilelik süresince kaybetmiş olabilirsiniz. Bu yüzden en iyisi sıfırdan başlamak. Başlamak için ilk adım ise öpücük. Biraz ağırdan alın, gerisi zamanla doğal olarak gelecek.
Yeni iç çamaşırları alın
Bir kadını yeni iç çamaşırları kadar seksi hissettiren çok az şey vardır. Vücudunuzda saklamak istediğiniz bölgeler olabilir ancak partnerinizin bunu umursamayacağından emin olabilirsiniz. Yeni iç çamaşırlarınızı giyinince çzgüveninizin tavan yaptığını göreceksiniz.
Düzenli olarak duş alın
Bebekle beraber işlere yetişememeye başlayabilirsiniz. Hatta bütün zamanınızı bebeğinizle geçirirken kişisel temizliğinizi ihmal edebilirsiniz. Ancak dünyanın en iyi annesi olmaya çalışırken kendinizi unutmayın. Siz iyi hissederseniz eşiniz de iyi hisseder.
Başbaşa dışarı çıkın
Bebekten sonra evliliğinizi yeniden canlandırmak istiyorsanız düzenli olarak başbaşa romantik vakit geçirin. Bebeğinizi başka birileriyle yalnız bırakmak zor gelebilir ancak sevginize ve ilginize bebeğiniz kadar ihtiyaç duyan partnerinize zaman ayırmanız şart.
Geçmişi unutun
Kabul edin, vücudunuz artık eskisi gibi değil. Bir daha asla çocuksuz bir kadının mentalitesine sahip olmayacaksınız. Biraz stresli ve uykusuz seksi bir annesiniz. Değişikliklerle yüzleşin ve yeni halinizi sevin. Siz severseniz partneriniz de sever.
Partnerinize odaklanın
Unuttuğunuz birşey var, aslında yanınızda çocuğunuzu büyütürken sizinle olacak birisi var. Bu zor günlerde sizi sevecek birisi. Günün sonunda yatağınıza yattığınızda orada olan kişi. Evliliğinizi yeniden renklendirmek için daha iyi bir sebep olabilir mi?
Biraz bakım yapın
Hamileyken kişisel bakımınızı ihmal etmiş olabilirsiniz ancak biraz parıldamanın zamanı geldi. İşe ilk olarak tüylerinizi temizleyerek başlayın.
Kegel egzersizi yapın
İster normal ister sezaryenle doğurun, doğum sırasında vajinal kaslar bir miktar gevşiyor. Tekrar güçlendirmek için her gün Kegel egzersizi yapın.
İhtiyaçlarınızdan bahsedin
Özellikle söz konusu evlilik olduğunda iletişim, anahtar. Partnerinize nasıl hissettiğinizi ve istediğinizi anlatın. Böylece sorunlarınıza beraber çözüm arayabilirsiniz.
Teknolojiyi avantaja çevirin
Eşinize gün içinde seksi mesajlar gönderin, ona eve gelince yapacağınız şeylerden bahsedin. Ya da seks oyuncaklarıyla yatak odanızı renklendirin. Bütün yapmanız gereken denemek.
Spora başlayın
Spora başladığınızda vücudunuz daha iyi görünmeye başlayacak, vücudunuz daha iyi görününce siz daha iyi hissetmeye başlayacaksınız, siz iyi hissedince ise partneriniz de iyi hissetmeye başlayacak.
Karnızındaki bebek doğup da onunla tanıştıktan sonra hayatınız bir süre eski düzenine girmeyecek ve eski halinize gelmeniz biraz zaman alacak bunun farkındasınız. Örneğin aldığını kiloları verip hamile kalmadan önceki halinize dönmeniz için biraz zamana ihtiyacınız var. Benzer şekilde yatak odası departmanı için de eski düzene dönmek biraz zaman gerektirebilir
Doğum sonrası seks ile ilgili ipuçları
Doğum sonrası genelde ilk 6 haftalık sürede cinsel ilişki olmamasını öneriyoruz. Bunun nedeni yeni annenin hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan kendini toparlaması ve bunun yanında olası bir enfeksiyon riskini en aza indirmek. Dünyanın kadın hastalıkları ve doğum konusundaki en saygın bilimsel dergilerinden biri olan British Journal of Obstetrics and Gynecology dergisinde yayınlanan bir makaleye göre yeni annelerin çoğu bizim bu önerimize uyuyorlar hatta daha uzun bile bekliyorlar
Doğum sonrası seks
Avusturalya’da bulunan Murdoch Children’s Research Institute araştırmacıları ilk kez anne olan 1507 kadın ile ilgili çalışmalarında doğum sonrası ilk cinsel ilişkinin ne zaman olduğunu sorgulamışlar. Buna göre 6. haftanın sonunda hastaların %41’i, 8. haftanın sonunda %65’i ve 12. haftanın sonunda %78’i vajinal seks yaptığını bildirmiş.
İncelemede doğum sonrası ilk ilişki için beklenilen sürede en önemli etkenin doğum sırasında herhangi bir komplikasyon olup olmadığı ortaya çıkmış. Sezaryen olan, doğumda epizyotomi açılan ya da benzeri bir komplikasyon yaşayan kadınların bekleme sürelerinin anlamlı olarak 6 haftadan daha uzun olduğu saptanmış.
Çalışma, doğum sonrası seks yaşantısının normale dönme süresi ile ilgili evrensel bir süre olmadığını göstermiş. Herşeyin 6 hafta sonra normale döneceği şeklinde kesin bir zaman sınırı herkes için geçerli değil özellikle de cinsel yaşantı konusunda.
İyileşme ve normale dönme sadece fiziksel iyileşme anlamına gelmiyor. Ruhsal iyileşmenin de tamamlanması gerekli. Bir çok yeni anne bebeğinin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken çok meşgul ve yorgun olduklarından cinselliği düşünecek enerjileri kalmıyor. Bazıları ise doğum sonrası cinsel ilişkinin ağrı ve acıya neden olacağı korkusu yaşayabiliyorlar. Bunların hepsi normal ve insani davranışlar ve kadının bundan dolayı suçluluk duyması gereksiz ve anlamsız.
Gebelik ve lohusalık döneminde cinselik ile ilgili en sık karşılaşılan 4 yanlış bilgi ise şunlar
1. Gebelikte cinsel istek (libido) azalır
Gebe bir kadının libidosunda azalma tamamen normal bir durumdur. Bu azalma özellikle yakınmaların fazla olduğu ilk üç aylık dönemde en fazladır. Ancak bu tüm gebeler için geçerli değildir. bazı kadınlarda artan hormonların etkisi ile libido artışı gözlenebilir. Özellikle gebelik ilerledikçe kadın kendi vücut hatlarını daha fazla beğenip kendini daha seksi hissedebilir. Pek çok çift dokuz ay boyunca tatminkar ve keyifli bir cinsel yaşantıya sahip olurlar. Burada önemli olan neyin normal neyin anormal olduğuna takılmamaktır çünkü normal diye bir şey yoktur.
2. Seks bebeğe zarar verebilir.
Gebelikte yaşanan cinsel ilişkinin bebeğe zarar vermesi olanaksızdır ancak bu yanlış inanış hemen hemen tüm kültürlerde inatçı bir şeklide varlığını sürdürmektedir. Bu korku çoğu zaman erkeklerde daha güçlüdür.
Eğer erken doğum riski, plasenta previa, nedeni açıklanamayan vajinal kanama, rahim ağzında açılma gibi bir komplikasyon yoksa ve doktorunuz gebelik sırasında seksi yasaklamadıysa çoğu zaman cinsel ilişki anne adayı ve bebek açısından %100 güvenlidir. Ancak gebelik haftasına bağlı olarak ilişki poziyonlarında rutin dışına çıkmak gerekebilir. Gebeliğin yaklaşık 15-20. haftalarından itibaren sırt üstü yatmanın önerilmediğini aklınızdan çıkarmayın
3.Doğum sonrası 6. haftada cinsel yaşantı başlamış olmalıdır.
Eğer ilk 6 hafta içinde cinsel rutininize dönebildiyseniz tebrikler. Mutlu azınlığa dahilsiniz demektir. Az önce de belirttiğimiz gibi 6 haftada eskiye dönebilenlerin oranı sadece %40 civarında.
6 hafta, doğum sonrası iyileşmeniz açısından en az gerekli süre ve pek çok kadın daha uzun zamana gereksinim duyuyor. Doğum sonrası genital organlarınız daha hassas ve enfeksiyonlara daha açık. Bununla beraber açılmış olan rahim ağzının eskisi gibi kapalı hale gelmesi de yaklaşık 6 hafta alıyor. Eğer doğumda epizyotomi açıldıysa bunun iyileşmesi de 6 hafta civarında gerektiriyor. Bu arada ilk defa bebek sahibi olan kadınlar içinde doğum sırasında en ufak bir yırtılma ya da kesi olmayanların oranının sadece %10 olduğunu hatırlatmakta yarar var. Bu nedenle ilk 6 hafta içinde vajinal ilişki önerilmiyor ancak cinsel istek varsa ilişki olmadan yaşana yakınlaşmalar çiftlerin birbirine yeniden bağlanmasına yardımcı olması açısından önemli
Doğum sonrası seks ile ilgili ipuçları
4. İlk seferinde acı olur
Hemen hemen her kadın doğum sonrası ilk cinsel ilişki sırasında canının acıyacağından korkar. Bu son derece normal bir korkudur ancak vücudunuza ve ruhunuza iyileşmesi için yeterli zamanı tanırsanız seks bir problem olmayacaktır. Her kadının kendini hazır hissetmek için farklı zaman sürelerine gereksinim duyduğunu mutlaka akılda tutmak gerekir. İlk seferlerde kuruluk olabileceğinden kayganlaştırıcıların kullanılması yarar sağlayacaktır. Bebeğinizi emziriyor olsanız bile doğum kontrolüne dikkat etmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın hayat sürprizlerle doludur
Bebek sahibi olmak ebeveynler için mutluluk ve heyecan verici olduğu kadar aynı zamanda stresli bir deneyimdir de…
Takvim’de yer alan habere göre bu deneyimin doğum sonrası anneleri depresyona sokabildiğine dikkat çeken DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Dr. Klinik Psikolog Ayşe Bombacı, “Depresyona giren anne içine kapanıp yalnızlaşır” diyor.
Bombacı şu uyarılarda bulunuyor: “Doğum sonrası depresyon annelik hüznüne benzeyebilir. Annelik hüznü, ağlama nöbetleri, depresif ve kaygılı bir ruh hali ile karakterizedir. 10 günden uzun sürerse, depresyona dönüşebilir. Sonuç olarak yeni doğum yapmış anneler erken teşhis ve tedaviyle mutlu hayatına geri dönebilir.”
Doğum yapan ve emzirmeye başlayan kadınların birçoğunda cinsel isteksizlik baş gösterebiliyor. Bunun sebebi de emzirme işleminin yüksek düzeyde prolaktin hormonu salgılamasıdır. Bu hormon, cinsel isteği azaltıcı özelliğe sahiptir. Yani doğum sonrası dönemde yüksek oranda salgılanan prolaktin, cinsellikte önemli rol sahibi olan estrojen ve androjen hormonları üzerinde baskı uygular. Bu durum da kadınların cinselliğe karşı bir soğukluk yaşamalarına yol açar.
Bilhassa sorunlu bir emzirme dönemi geçiren, sütünün az olması konusunda sıkıntı yaşayan yeni anneler, bebeklerine yetemediklerini düşündükleri için mutsuz ve depresif olabiliyor. Bebeğini besleyemediğine inanan bu anneler, kendilerini yalnızca bebeği doyurabilmeye odaklar. Bu nedenle doğum sonrası, hormonal değişikliklerin yanı sıra bir de psikolojik değişimler yaşayan annelere cinsellik konusunda ısrarcı yaklaşılmaması gerekir.
Cinsel isteksizlik süresi önemlidir
Öncelikle kadınlarda görülen doğum sonrası cinsel isteksizliğin normal karşılandığı bilinmelidir. Fakat bu isteksizlik sürecinin uzaması bazı ciddi problemlere zemin hazırlayabiliyor. Bu konuda yapılan araştırmalar, kadınların yüzde 21’lik kısmının doğum sonrası cinsel anlamda tamamen isteksizlik yaşadığını, yüzde 20’lik kısmında ise ilk 3 ay boyunca cinsel isteklerinde azalma olduğunu göstermiştir.
Hamilelik sonrası dış görünüş cinsellikten uzaklaştırabilir
Hamilelik sürecinden geçen ve yeni doğum yapan kadınların, vücutlarının değiştiğini düşünmeleri cinselliği olumsuz yönde etkileyen diğer sebepler arasındadır. Çünkü hamilelik döneminde alınan kilolar ve vücudun bozulduğu düşüncesi kadınların psikolojisini bozabiliyor.
Doğum sonrasındaki 6. haftadan sonra uygun egzersiz programı ve emzirmeyi takiben uzman tavsiyesi çerçevesinde uygulanabilecek diyetler yeni annelerin zayıflamasına yardımcı olabilir.
Anneler, bebeklerinden başka bir şeyle ilgilenmek istemeyebilir
Kadınların doğum sonrası yaşadığı cinsel isteksizliği başka farklı sebeplerin de tetikleyebildiği söylenebilir. Çünkü yeni bebek sahibi olan anneler, gününün büyük bir kısmını bebeğiyle geçirirler ve bebeğin ihtiyacı dışındaki her şeyden alakalarını keserler.
Mevcut tüm enerjilerini bebekleri için harcadıklarından hem fiziksel hem de ruhsal olarak yorulabilirler. Bebeklerinden arta kalan zamanlarda yalnız kalmak ve dinlenmek isteyen anneler, bu nedenle cinsellikten uzak kalmak isteyebilirler.
Cinsel isteksizlik yaşayan kadınlara karşı sabırlı olunmalı
Lohusa olarak adlandırılan doğum sonrası ilk 40 gün, anneler için bir iyileşme sürecidir. Kadınlar, fiziksel, ruhsal ve duygusal olarak toparlanmaya çalıştıkları bu dönemde cinsel ilişkinin genellikle fiziksel olarak acı vereceğine inanır. Bu zaman diliminde erkekler eşlerine karşı sabırlı olmalı ve onları desteklemelidir.
Yeni anneye destek olabilirsiniz
Doğumdan sonraki süreçte eşlerin yanı sıra aile büyükleri de anlayışlı olmalıdır. Yeni anneleri mutsuz edecek olumsuz eleştirilerde bulunulmamalıdır. Ayrıca aile büyükleri, yeni oluşan aileye zaman tanımalı, annenin bebeğiyle olan ilişkisine çok fazla müdahale etmemeli ve ev içinde gereğinden fazla kalabalık oluşturmamalıdır.
Yeni babalar bebeğin bakımına aktif şekilde destek olmalıdır. Eşinin desteğini hisseden yeni anneler böylece, ilişkilerinin eski haline geri dönüş yapabilir. Fakat tüm bu desteklere rağmen annenin olumsuz davranışları, duygularının süresi ve şiddeti artıyorsa bir uzman desteğine başvurulmalıdır.
Anne sütü ile doğum sonrası kilo vermek Hamilelikte ‘sütüm bol olsun’ diye bol bol yemek yemekten çekinmeyen anneler, doğum sonrasında ise aldıkları kiloların telaşına düşüyor. Annelerin doğum sonrası hızlı kilo verme isteğiyle düşük kalorili diyetlere yönelmesi aksine kilo vermeyi zorlaştırıyor. Üstelik sağlıksız beslenme anne sütünün miktarını ve kalitesini de azaltıyor.Dünyanın en değerli besini şüphesiz anne sütü. Yapılan tüm araştırmalar anne sütünün bebeğe, emzirmenin de anneye mucizevi faydalarını ortaya koyuyor. Günde ortalama 500-800 kalori enerji harcamayı sağlayan anne sütü daha kolay kilo verilmesine yardımcı oluyor. Doğum sonrası sağlıklı kilo vermeyi sağlayacak ilk faktörün bebeği sık sık emzirmekten geçiyor. Bebeğinizi sık sık emzirerek bir yandan minik yavrunuzun büyüme ve gelişimine katkı sağlarken diğer taraftan da sağlıklı kilo verebilirsiniz. Hamilelik döneminde sağlıklı ve dengeli beslenme ile 9-12 kg alınması durumunda, doğumun ardından bol bol emzirerek fazla kilolardan kurtulmanız mümkün.Hamilelik sonrasında vücudun süt yapımını artıracağı düşünülerek fazla tüketilen;şerbetler, tatlılar, aşırı karbonhidrat ve yağ içeren besinler ise sadece kilo almanıza neden oluyor. Sağlıklı ve dengeli beslenme ve bebeği sık sık emzirme hem fazla kilolardan kurtulmayı hem de vücudun süt yapımını artırmasını sağlıyor.
Doğum sonrası kilo vermek
Kulaktan dolma bilgiler kilo aldırıyor..
Aile büyükleri ve arkadaş çevresinden edindikleri kulaktan dolma bilgilerle de şekerli ve yağlı besinleri bolca tüketebildiklerini, bunun sonucunda kilo alımının kaçınılmaz olduğu bir gerçek.Kimi annelerin de doğumun hemen ardından fazla kilolarından kurtulma telaşı ile hareket ettiklerini ve bilinçsiz diyet planları uyguladıklarıda bir okdar yanlıştır. Bilinçsiz diyetler sonucunda vücudun süt üretiminin ve kalitesinin azaldığını, annenin de kas kayıpları ve kilo alımı ile karşı karşıya kaldığı görülür.
İlk 6-8 hafta kilo vermeye çalışmayın! Doğum sonrası fazla kiloları sağlıklı ve dengeli beslenmeyi ihmal etmeden vermek son derece önem taşıyor. Yeni doğum yapan annelerin hızlı kilo vermeyi hedeflememeleri gerekiyor..Doğumdan sonra ilk 6-8 haftada vücudun kendisini toparlamaya ihtiyacı vardır. Bu süreçte kilo vermeye çalışmak anneyi daha çok strese sokarak ve vücudun süt yapımında azalmaya yol açmaktadır.Emziren bir anne için aylık 1-2 kg. kilo kaybı hedeflenmelidir. Hekimin izni ile annenin hafif yürüyüşler ve egzersizler yapması hem sıkılaşmayı hem de kilo kaybını hızlandıracaktır. Sütü artırıp kilolardan kurtulmak için önemli tüyolar
Emziklilik döneminde hem vücudun süt yapımını artırmak hem de sağlıklı kilo vermek için;
Güne kahvaltı ile başlamak ve her sabah mutlaka bir yumurta tüketilmeli.
Kahvaltıda ;tahin-pekmez,bal veya meyvelerden şeker ihtiyacınızı karşılayabilirisiniz.
Günde üç ana üç de ara öğün tüketilmeli; protein ve kalsiyum açısından her öğünde süt ve süt ürünleri ihmal edilmemeli.
Her gün bir öğünde et, tavuk veya balık gibi protein kaynaklı besinlerden birisi bulunurken et yemeklerinin yanında bir miktar yeşil yapraklı taze sebze, salataya yer verilmeli.
Günde 3 litre su tüketimi çok önemli.
Kompostoya şeker eklenmemeli,
Çay-kahve tüketimi sınırlandırılmalı.
Gazlı içeceklerden kaçınılmalı.
Haftada iki üç kere kurubaklagil yemekleri tüketilmeli
Tatlılar, şekerli besinler ve beyaz un ile hazırlanmış hamur işlerinden kaçınılılmalı.Tatlı tercihini;sütlü veya meyveli hafif tatlılardan yapılmalı.
Karbonhidrat kaynağı olarak tam buğday unu ile hazırlanmış ekmek, makarna,bulgur ,kinoa,karabuğday ve tam tahıl ürünlerinin tercih edilmeli.
Doğal kurutulmuş meyveler ve kavrulmamış badem,fındık,ceviz tüketilmeli
Hem anneyi hem bebeği rahatlak için rezene,kimyon,ıhlamur çayları annenin tüketimi için uygun olacaktır.
Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrasında bildirilenlere uyarak kısa sürede zayıflayacak, fit bir görüntüye kavuşacaksınız.
Hamilelikte alınan kilolar, kadınların en çok canını sıkan konulardandır. Kadınlar bir an önce genç kızlarındaki kilo ve görüntülerine kavuşmak, ruhsal ve bedensel olarak
kendilerini iyi hissetmek isterler. Bunun içinde formüller ararlar.Emziren anne diyeti 6 Aylıktan Sonrası yazımızdakileri uygulayarak kısa sürede zayıflayacak, fit bir görüntüye kavuşacaksınız. Küçük bir not, bu diyeti yalnız, bebeği 6 aylık veya daha büyük olan anneler uygulayabilir.
Emziren Anne Diyeti 6 Aylıktan Sonrası
1-Sabah kalktığınızda, biri limonlu, diğeri sade su olmak üzere 2 bardak su için.Kahvaltı saatiniz saat 9 olmalı, kahvaltıyı geciktirmemelidir. Kahvaltınız, 1 haşlanmış yumurta, iki dilim kepek veya çavdar ekmeği, küçük bir domates, salatalık, bol yeşillikten oluşmalı.
2-Çay içecekseniz, çayınız açık, şekersiz veya çok az şekerli olmalı.
3- Yemeklerinizden en az yarım saat sonra 1 bardak su için.
4- Kahvaltınızı yaptınız fakat doymadınız, o zaman size önerimiz 1 orta boy elma yiyin. Muzun tavsiye etmeyiz, muz bilindiği gibi lifli bir gıda değildir ve kabızlığa neden olabilir.
5- Öğlen Yemeğinde ise az yağlı, az tuzlu sebze yemeği yiyin, veya aynı şekilde çorba da içebilirsiniz, tercih sizin. Ekmek olarak kepek veya çavdar ekmeği tüketin.
6-Size şiddetle önerimiz sabahları yarım saaat-bir saat arası yürüyüş yapın, şayet yürüyüş yapamam çocuğu bırakıp çıkamam diye düşünüyorsanız, evdeki yürüyüş bandında yürümekte aynı işi görecektir.
7- Bol su için. Günde 2 buçuk litre idealdir. Su alımının 4 litreyi geçmesini tavsiye etmeyiz.Su içmek zayıflamanıza yardımcı olmakla kalmaz, sütünüzünde artmasına sebep olur.
8-Leslie sansone yapmanızda acayip kilo verdiriyor hem de eğlenceli bir şekilde. Fakat bu sporu bol su içerek desteklemek şart, kısa sürede farkı göreceksiniz:)
9- Öğlen yemeğimizi yedik, suyumuzu içtik, bebeği uyuttuk, zaman bize kaldı:), o zaman size önerimiz mekik çekin.
10- Günlük 2-4 litre arası su içmenizi daha önceden tavsiye etmiştik, size bir tavsiyemiz daha var bu konuda, suyunuza limon sıkın, ve limonlu su tüketin, bu kısa sürede zayıflamanıza yardımcı olacaktır.
11-Açlık hissetiğinizde özellikle akşamlar yoğurt yiyin, size önerimiz bu yoğurda bir avuç dere otu ekleyin ve üstüne su için, 5 dakika içinde açlık falan kalmıyor:), hem dere otu anne sütünü artırmaktada etkili bir besindir.
12-Pilav canımız çektiyse bulgur pilavını tercih edin, beyaz pirinç ve makarnadan kaçının.
13-Şayet makarna yemeden duramam diyorsanız, makaranayı yağsız ve 1 tabak yerseniz, bu size 85 kalori getirecektir, bu kaloriyi de sporla yakabilirsiniz.
14-Bulgur güzel süt yapan bir yiyecektir, bulgurun yanına dereotlu yoğurt yerseniz ideal bir seçim yapmış olursunuz.
15-Tatlı olarak yalnızca sütlü tatlıları yiyin, şerbetli tatlılardan ve çikolatadan uzak durun.
16-Su içeceğiniz sürahiye 1 çubuk tarçın atarsanız, bu şeker ihtiyacınızı karşılayarak tatlı krizlerini önleyecektir.
17-Yine tatlı ihtiyacınızı karşılamak, ve düşük kalori kazanmak için bir bardak süte tarcın katın öyle için veya şekersiz nescafede şeker ihtiyacınızı bastıracaktır.
18- Zayıflamakta çörek otu çok etkilidir, bu nedenle size önerimiz 1 kase yoğurda 1 tatlı kaşığı çörek otu ekleyin ve günlük diyetinizde bu yiyecek mutlaka olsun.
19-Açlık krizleriniz tuttukça bunu yoğurt yiyerek veya elma yiyerek geçiştirmenizi tavsiye ederiz.
20-Bir kase yoğurda yarım limon sıkarak tüketmekte, yağ yakımında çok etkili bir yöntemdir.
21-Sabah kahvaltısında beyaz ekmek yasak, 2 dilim olmak üzere ya tam buğday ekmeği ya da kepek ekmek olacak.
22- Hazır yoğurt yasak, ev yoğurdu yiyin, bir de yediğiniz yoğurt yağsız olsun.
23-Öğünlerinizde bol salata yiyerek, fazladan ekmek yeme isteğinizi ortadan kaldırabilirsiniz. Yağsız salatanın kalorisi düşüktür, ve tok durmanıza yardımcı olur.
24-Özellikle öğle ve akşam yemeğinizde mutlaka salata olsun.
25-Günde 4 fincan rezene çayı için, bu içecek müthiş yağ yakıyor ve anne sütünü artırıyor.
26-İp atlayın:), zevkli ve hızla kilo verdiren bir yöntemdir.
27-Bu dönemde yeşilçay içmek pek tavsiye edilmiyor, emzirdiğimiz için yeşilçay çocuğu da geçip, çocukta huzursuzluk gerginlik yapabiliyormuş, bu nedenle bitkisel çay tercihimizi rezeneden yana kullanıyoruz.
28-Akşam 8’den sonra yemek yasak yalnızca su içilecek.
29-Bir litre suya 3 çubuk tarçın atın ve biraz zencefil koyup ve 10 dakika kaynatın, bu işlem hızla yağ yakmanızı sağlayacaktır.
30- Bu bildirdiğimiz tavsiyelerden başka en azından yürüyüş yaparak, muhakkak spora devam edin.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan yorum yazıları veya haberlerin tüm hakları Kadınlar Kulübü’ne aittir. Kaynak gösterilse dahi hiçbiri özel izin alınmadan kullanılamaz. Bu haber veya yazılar sadece Kadınlar Kulübü tarafından sağlanan RSS verileri kullanılarak alıntılanabilir.