Etiket: diyetsiz zayıflama

  • Zihin Gücüyle Zayıflama Nedir? Düşünce Gücü İle Zayıflanır Mı?

    Zihin Gücüyle Zayıflama Nedir? Düşünce Gücü İle Zayıflanır Mı?

    ‘’Tüm Hastalıkların Zihinsel Nedenleri’’ adlı kitap yıllar önce Louise Hay tarafından çıkarılmış ve günümüzün de en ideal kitaplarından biridir. Tüm hastalıkların, düşünce kalıpları ve davranışlarla tasarlandığını belirten ve olumlama cümleleri, pozitif düşünce sistemi ile pek çok hastalığın tedavi edileceğini belirten kitabı uygulayan çok sayıda insan bulunuyor.

    Bu kitaba göre şişmanlık nedeni;

    • Aşırı duyarlılık
    • Çoğunlukla korku
    • Korunma ihtiyacı
    • Gizli öfke, korku ve bağışlamaya karşı direnç gösterme

    Gibi nedenlerden oluşuyor. Bölgesel olarak karın, kalça, kollar ve uyluklar için aşırı kilo sebepleri yazıyor. Herhangi bir diyete gerek kalmadan, düşünce gücü ile zayıflama en azından denemeye değer.

    Zihin Gücüyle Zayıflama Nedir? Düşünce Gücü İle Zayıflanır Mı? | 1
    düşünce gücü ile zayıflama

    Yediklerinizi Gerçekten Sevgiye Dönüştürün

    En sevdiğiniz yiyeceklerle beslenmek ve kilo almamak, sadece zihin gücünüzle alakalıdır. Yemek yerken; kilo alırım, bu zararlı, bu sakıncalı, yediklerime dikkat etmeliyim gibi sözcükler kullandığınız anda, beyniniz bu sinyalleri en hızlı şekilde algılıyor ve bedeniniz uyguluyor.

    Spiritüel yaşam formülleri size saçma gelebilir ve fakat denemek size avantaj kazandırabilir. Üstelik zamanınızı almıyor, size ekstra masraf yaptırmıyor, özgürce ve dilediğiniz gibi yiyebiliyorsunuz.

    Düşünce gücüyle sağlıklı yaşam, her yiyeceği severek yemek ya da gerçekten sevdiğiniz yemekleri hiç korkmadan yiyebilmektir. Metabolizmanın hızlanır, iç organlarınız muazzam şekilde çalışır ve dönüşüm olur.

    Zihin Gücüyle Zayıflama Nedir? Düşünce Gücü İle Zayıflanır Mı? | 2

    Diyet Yerine Dönüştürme

    Besinler tamamen enerjidir. Bedenin ideal biçimde çalışması için, enerji muhakkaktır. Tuz, şeker, karbonhidrat, protein, vitaminler, mineraller mutlaka alınması gereken sistemlerden yalnızca bazılarıdır.

    Fiziksel bedenin sağlıklı şekilde çalışması için yemek yemek önemli olduğundan ziyade gerekliliktir. Süreklilik sağlandığı sürece hiçbir gıda, besin veya yiyecek aşırı kilo yapmak.

    Un ve beyaz ekmek, son 15 yıldır en zararlı yiyecekler arasında gösteriliyor. Aynı şekilde şeker de zararlı olduğu ve kiloya dönüştüğü ifade edilen besinler arasındadır. Bedenin en çok ihtiyacı buğday ile yani un, yani ekmek ile sağlanır. Oksijenin muhteşem seviyede alınması şarttır.

    Aksine buğday ürünleri, formda olmanızı ve fazla yağların oksijen vasıtası ve unun içerikleriyle daha kolay yakılmasını sağlar.

    Zihin Gücüyle Zayıflama Yöntemlerimiz Tıklayın !

    Düşünce Gücü İle Zayıflama Tıklayın !

  • Diyet Yapmadan Ayda 4 Kilo Verme

    Diyet Yapmadan Ayda 4 Kilo Verme

    Zayıflama diyeti diyince kulaklarını kapatmak isteyenler buraya. Diyet yapmadan ayda 4 kilo verme çocuk oyuncağı üstelik kolay diyet kuralları ile. Diyetsiz zayıflama taktikleri burada.

    Diyet Yapmadan Ayda 4 Kilo Verme

    Zayıflama kelimesini duyunca aklımıza gelen tatsız tuzsuz yemekler, doymadan yemekten kalkmak gelir. Bu yazıdaki taktikleri uyguladığınızda günlük en az 300 kalori az almış olacaksınız. Bu durumda ayda en az 3 yada 4 kilo kaybetmenizde mümkün olacaktır.

    Diyet Yapmadan Ayda 4 Kilo Verme | 3

    Diyetsiz Zayıflamanın Püf Noktaları

    Baharatların Gücü

    Tuzlu yemek alışkanlığınızdan vazgeçemiyorsanız 1 ay boyunca yemeklerinizde çok az tuz kullanıp bolca baharat ekleyin. Mide rahatsızlığı olanlar bu konuda dikkatli olmalıdır.

    Sabahları Dikkat Etmeniz Gerekenler

    Sabah midenizi yormadan 1 bardak suya 3 -4 damla kadar limon damlatın. Bunu uyandığınızda hemen yapın. Sindirim sisteminiz harekete geçmiş olsun. Evde kahvaltı yapamıyor ve dışarıdan poğaça börek almak zorunda kalıyorsanız. Evde yulafın içine biraz süt ekleyin. Bu 5 dakikanızı almayacaktır.

    Yağsız Süt

    Süt konusunda mutlaka yağsız sütü tercih edin. Hatırı sayılır bir kalori kaybı sağlayacaksınız. Gün içerisinde kahve ve süt içerserseniz onun yerine yiyeceğiniz gofret yada bisküvilerden uzaklaşabilirsiniz.

    Yumurta – Tavuk

    Yumurta tok tutma konusunda çok başarılıdır nedeni ise içersindeki yüksek  proteindir. Yağsız haşlanmış yumurta tüketebilirsiniz. Bu durum yağsız tavuk yada balık tüketimi içinde geçerlidir. Kızartma yerine ızgara tavuk yada balık tüketin.

    Peynir

    Peynir çeşitlerinde hem çok masum olanlar hemde bol kalorili olanlar vardır. İlk olarak tam yağlı peynirlerden uzak durun kaşar peyniri ve parmesan peynir buna dahildir. Onunların yerine az yağlı sütten yapılmış lor peyniri tüketebilirsiniz.

    Diyet Yapmadan Ayda 4 Kilo Verme | 4

    Taze meyveler sebzeler

    Bahar geliyor ve renk renk meyve ve sebzeler ile ara öğün olarak beslenebilirsiniz. Açlık krizlerinin önüne geçmiş olabilirsiniz. Kilo verme amaçlı Kilo Verdiren Smoothie Tarifleri yazısını inceleyebilirsiniz.

    Tatlılar

    Diyette olmadığınız için tatlılarla tamamen vedalaşmanıza gerek yoktur. Şerbetli tatlılar çok yüksek kalori içerir ve çabuk acıkmanıza neden olur. Onun yerine az yağlı süt ile hafif pudingler yapabilirsiniz. Sütlü tatlılar çok daha düşük kalorilidir.

  • Diyetsiz kilo verin

    Diyetsiz kilo verin

    Özlemle beklediğimiz yaz ayları yaklaşıyor. Bir başka deyişle, fazla kilolarınızdan kurtulmanın vakti geldi!

    12 kurala uyun, diyetsiz kilo verin

    Siz de fit bir vücudun hayalini kuruyor, ancak diyetlerle bir türlü baş edemiyor musunuz? Telaşlanmayın, çünkü ideal kilonuza kavuşmanız için ağır ve sıkıcı diyetlere ihtiyacınız olmayacak. Fit bir vücut için yapmanız gereken tek şey; ‘yeterli’ ve ‘dengeli” beslenmek! Üstelik aç kalmadan, sıkıcı listelere bağlı yaşamadan!

    Büyük şehirlerde yaşamanın en büyük dezavantajlarından biri, yoğun iş hayatı ve günlük koşuşturmalarımız nedeniyle düzensiz beslenmek zorunda kalmamız. Hemen hepimiz sabahları kahvaltımızı ayakta atıştırıyor, gündüz tabağımızdaki besinleri hızla tüketiyor, akşam öğününü de neredeyse yatma vaktine yakın yemek zorunda kalıyoruz. Bunun faturasını da hızla aldığımız kilolar ile ödemek zorunda kalıyoruz. Fazla kilolarımızdan kurtulup fit bir vücuda sahip olabilmemiz için başladığımız diyetleri de genellikle düzensiz yaşantımız ya da aynı besinleri yemekten sıkılıp irademize yenik düşerek yarım bırakıyoruz.

    Büyük bir irade örneği gösterip diyetlerine devam ederek fazla kilolarından kurtulanlarımız da bir süre sonra eski beslenme düzenine dönüyor, sonuçta verdiği kiloları fazlasıyla geri alıyor. Aslında fazla kilolarımızdan kurtulmak ve ideal kilomuzu ömür boyunca korumak için ‘diyet’ yapmamıza hiç gerek yok! Sadece ‘yeterli’ ve ‘dengeli’ beslenerek, yani kendimize yeni bir beslenme programı oluşturarak ömür boyunca ideal kilomuza korumamız mümkün. Üstelik aç kalmadan, en önemlisi de hiçbir besin kısıtlamasına girmeden! Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nden Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Cirit, fazla kilolarınızdan kurtulmak için neler yapmanız ve nelerden kaçınmanız gerektiğini anlatıyor:

    BUNLARI YAPIN

    1- Besinleri yavaş çiğneyin

    Zamanınız olmasa bile tabaktaki yemekleri hızlı yemekten vazgeçin. Ana öğünleriniz en az 15 – 20 dakika sürmeli. Çünkü beynin ‘tokum’ sinyalini vermesi için yaklaşık bu kadar süreye ihtiyacı var. Eğer besinleri hızla çiğnerseniz kontrolünüzü yitirerek bu süre içinde daha fazla yemek tüketme riskiyle karşı karşıya kalırsınız.

    2- Her öğünden önce su için

    Her gün 1.5 – 2 litre su içmeyi alışkanlık haline getirin. Gün içinde düzenli olarak tüketeceğiniz su metabolizmanızı hızlandırmak gibi önemli bir işlev üstleniyor. Ancak bu özelliğinden faydalanmak için suyu gün içine yayarak içmeniz şart. Eğer akşam su içmediğinizi fark edip bolca tüketmeye kalkarsanız, sık sık tuvalete gitmek dışında hiçbir değişiklik sağlayamazsınız. Bu nedenle her öğün öncesinde bir bardak su içmelisiniz. Böylece hem açlık hissinizi azaltarak gereksiz atıştırmalardan korunmuş, hem de günde en az 6 bardak su içmeyi garantilemiş olursunuz. Yemek yerken su tüketiminden ise kaçının, aksi halde mide hacmini artırmış olursunuz ki bu da daha fazla besin tüketmeniz anlamına geliyor. Yemekten sonra su içmek için en az 1 – 1.5 saat geçmiş olmalı. Çünkü mide boş iken su, doğrudan bağırsaklara karışıyor ama besinle karıştığında mideyi genişletmekten başka bir işlev üstlenmiyor.

    3- Sebzeye ağırlık verin

    Ana öğünlerinizden birinin mutlaka sebze ağırlıklı olmasına dikkat edin. Böylelikle hem bağırsakların daha hızlı çalışmasını sağlar, hem de daha az kalorili bir menüye sahip olursunuz. Örneğin ana öğününüzde et ve makarna yerseniz sebzeden çok daha fazla enerji alabilirsiniz. Ancak sebzeler bir porsiyon ete göre neredeyse dörtte biri kadar enerjiye sahip olsalar da, hemen hemen aynı derecede tokluk sağlarlar. Örneğin etin sindirimi 3 – 4 saat sürüyorsa, sebzenin sindirimi 2 saat kadar sürer. Fakat sebzeyi bir dilim ekmekle desteklerseniz, etli menü kadar uzun süre tok kalabilirsiniz. Bu nedenle gün içinde minimum 2 -3 porsiyon sebze, yine aynı oranda meyve almayı alışkanlık haline getirin.

    4- Porsiyonlarınızı küçültün

    Meyvede bir porsiyon derken, aklınıza dolu bir tabak gelmesin. Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Cirit bir porsiyonun 50 kalori olduğunu, bunu da yarım muz, büyük bir mandalina, küçük bir elma veya ayvanın dörtte biri ile alabileceğimizi belirtiyorlar. Sebzelerde de, 4 yemek kaşığı bir porsiyona karşılık geliyor.

    5- Tatlılara ‘ambargo’ koyun!

    Gün içinde yeteri kadar karbonhidrat tüketmediğimizde enerji ihtiyacımızı karşılayamıyoruz. Bunun sonucunda da beynimiz bize ‘tatlı’ yememizi emrediyor. Biz de ‘krizim tuttu’ diyerek tatlılara saldırmaya başlıyoruz. Oysa tatlı ihtiyacımızı önlemenin tek yolu düzenli beslenmek ve enerjiyi dengeli bir şekilde almaktan geçiyor! Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Cirit, şeker gibi basit karbonhidrat grubunda yer alan besinleri haftada 1, en fazla 2 kere tüketmenizi öneriyor. Çünkü tatlı yediğinizde 300 -350 gibi yüksek bir kalori alırsınız ama kan şekeriniz hızla yükselip tekrar düştüğü için yarım saat sonra tekrar acıkırsınız. Bunun aksine bol peynirli kepekli sandviç yerseniz neredeyse 3 saat boyunca tok kalabilirsiniz. Gün içinde 2 – 3 porsiyon meyve yediğinizde de tatlı krizinin önüne geçebilirsiniz. Eğer canınız tatlı çok çektiyse, baklava ve şekerpare gibi kalorisi bol tatlılar yerine, daha az kalori içeren sütlü tatlıları tercih edin.

    6- Çeşitli beslenin!
    Besinleri sadece kalori veren maddeler olarak düşünmeyin. Vücudumuzun iyi enerji harcaması, günlük işlerini yerine getirebilmesi ve aynı zamanda sağlıklı olarak hayatına devam edebilmesi için ihtiyacı olan besin öğelerini bize gıdalar verir. Tüm besin öğelerini içinde bulunduran tek bir besin olmadığı gibi aynı besin grubunda yer alan besinlerin de içeriği farklılık gösterir. Kilo vermeye de çalışsak, kilomuzu korumaya da çalışsak çeşitli beslenmeyi ihmal etmemeliyiz.

    BUNLARI YAPMAYIN!

    1- Yağları ‘yasak’ listesine almayın!

    Kilo vermek uğruna yağdan vazgeçmeyin. Çünkü yağlar sindirimi en uzun süren grup oldukları için yemeklere ilave etmezseniz tokluk süreniz kısalır, siz de kendinizi yine sofra başında bulabilirsiniz. Fakat çok hareketli bir yaşantınız yoksa, et, peynir ve yoğurt tüketirken zaten vücudunuzun ihtiyacı kadar aldığınız için doymuş, yani katı yağlardan kaçının. Gün içinde yemeklere katacağınız sıvı yağ miktarı 4 – 5 tatlı kaşığını geçmemeli. Bunun için de 4 – 5 su bardağı ile yapacağınız çorbaya yarım yemek kaşığı, bir kiloluk sebze yemeğine de yarım çay bardağı, salatalara da 1 tatlı kaşığı kadar sıvı yağ eklemeniz yeterli gelecektir.

    2- Karbonhidrattan vazgeçmeyin

    Kilo vermeye karar verdiğimizde çoğumuzun yaptığı ilk şey, ‘karbonhidratlı besinleri sofradan kaldırmak oluyor. Oysa hem yeterli beslenmek hem de midemizin tok kalması için günlük enerji ihtiyacımızın yüzde 50 – 60′ını karbonhidrat kaynaklı besinlerden sağlamamız şart. Bu da günde 300 – 350 gr karbonhidrat anlamına geliyor. Diyelim ki et ve yanında da bolca salata yediniz. Karbonhidrat içeren besin tüketmezseniz vücudunuz ihtiyaç duyduğu ‘enerjiyi’ alamadığı için 1 – 1.5 saat sonra acıkmaya başlarsınız. Bunun aksine yanında karbonhidrat içeren bir besin tüketirseniz en az 2 – 2.5 saat tok kalır, bu sayede bir sonraki öğüne kadar gereksiz şeyler atıştırmazsınız. Dolayısıyla her öğünde karbonhidrat içeren besinlere mutlaka yer verin. Ancak seçiminiz kan şekerini hızla yükseltmedikleri için lif içerenlerden yana olmalı. Örneğin pilav ya da patates yerine, sindirimleri nispeten daha uzun süren, böylece kan şekerini hızla yükseltmeyen kepek ekmeğini, tam buğday makarnasını, kuru baklagilleri veya bulgur pilavını tercih etmenizde fayda var. Tabii her öğünde karbonhidrat içeren besinleri 3 – 4 yemek kaşığını geçmeyecek miktarda yemeniz gerektiğini de unutmayın!

    3- Öğün atlamayın

    Zayıflamanın öğün atlamaktan geçtiği yolundaki hatalı bilgilerle hareket etmeyin. Çünkü aç kaldığınızda vücudunuz bunu bir tehdit olarak algılıyor ve ihtiyaç duyulan enerjiyi yağ dokusundan almaya başlıyor. Fakat vücut uzun süre açlıktan sonra yağ deposundan sağlanan bu enerjiyi, öğün tüketilmesi ile beraber besinlerle gelen enerjiyi tekrar yağ dokusuna geri gönderiyor, hem de fazlasıyla. Bu da kilo verememenize, hatta kilo almanıza yol açıyor! Dolayısıyla kahvaltıyı uyandıktan sonra en geç 1 saat içinde yapmalı ve sonraki öğünleri 2 – 4 saat sonra olacak şekilde planlamalısınız. Bunun için her gün 3′ü ana öğün olmak üzere günde en az 5 – 6 kez beslenin. İsterseniz, ara öğün sayısını 4′e bile çıkarabilirsiniz. Bu sayıyı kahvaltı saatinize göre belirleyebilirsiniz. Örneğin kahvaltınızı saat 7.00′de yapıyorsanız, ana öğünden önce mutlaka bir ara öğününüz olmalı. Ancak sofraya saat 10.00 gibi oturuyorsanız, bu durumda 2 – 3 saat sonra öğle yemeğine geçebilirsiniz.

    4- Sofraya geç saatlerde oturmayın

    Yoğun iş temposu nedeniyle bunu başarmak pek kolay olmasa da akşam yemeğini çok geç saatlere bırakmamaya çalışın. Akşam saat 19.00 gibi sofraya oturabiliyorsanız, çok şanslısınız. Ancak bu mümkün değilse ve diyelim ki saat 24.00′te yatağa gireceksiniz, hiç olmazsa yatmadan en az 4 saat önce akşam öğününü tamamlayın ki hareketsiz kaldığınız için kaloriler vücudunuzda depolanmasın. Akşam yemeğinde ağır yemekler yerine kalorisi az ve sindirimi kolay hafif yemekleri tercih edin! Eğer geç kalmışsanız, akşam yemeğini atlamayı bir çözüm olarak da görmeyin. Çünkü öğünü tamamen atlarsanız yetersiz beslenmiş olur ve vücudunuz uzun süre aç kalacağı için bazal metabolizmanızın hızının düşmesine yol açabilirsiniz.

    5- Kızartmayın, haşlayın

    Fazla kilolarınızdan kurtulmak için besinlerinizi pişirme şekline de dikkat etmelisiniz. Kızartmaları ayda bir veya iki kez ile sınırlamalı, bunun yerine haşlama veya fırında pişirme şekillerini tercih etmelisiniz. Eğer patates kızartmasını çok veriyorsanız, baharatlandırarak fırında elma patates şeklinde hazırlayabilirsiniz.

    6- Proteini abartmayın

    Protein tüketiminde aşırıya kaçmayın. Çünkü bol protein almak aynı zamanda ‘yağlı’ beslenmek anlamına geliyor. Çok yağlı beslenmek de metabolizmanın hızlı çalışmasına engel oluyor. Bu nedenle günlük besin ihtiyacınızın sadece yüzde 18′inin proteinden oluşmasına özen gösterin. Fazla protein alımının böbrekleri yorduğunu da unutmayınız.