Etiket: diyetler

  • Kış Diyeti

    Kış Diyeti

    Kış Diyeti Nedir?

    Yaz geldiğinde vermek istediğimiz kiloları veremediysek kış bize bir alternatif sunuyor. Zayıflamak için yaptığımız yaptığımız diyetler bir işe yaramadıysa kış diyeti ile vermek istediğiniz kilolarınızı verebilirsiniz. Yazın girmediğiniz bikinilerinizi atmayın. Diğer yaza saklayın. Çünkü kışın kilolarınızı verecek, yaza formda gireceksiniz. Bir haftada yaklaşık 3 kilo vereceğinizi söyleyen bu diyette neler yiyeceğimiz ise diyet listesinde.

    Kış Diyeti Listesi

    1. Gün

    Sabah: 1 dilim kızarmış ekmek, 1 yumurta, çay ya da kahve

    Öğle: 1 kase light yoğurt, 1 salatalık, 2 grissini

    Ara öğün: 1 elma

    Akşam: 1 tabak sebze çorbası, 1 tabak kıymalı pırasa veya ıspanak, 1 adet portakal

    2. Gün

    Sabah: 1 dilim kızarmış ekmek, 3-4 dilim salam, çay ya da kahve

    Öğle: 1 haşlama tavuk budu, 1 tabak pirinç çorbası

    Ara öğün: 1 portakal

    Akşam: 1 tabak şehriye çorba, 1 tabak haşlama karnabahar

    3. Gün

    Sabah: 1 dilim kızarmış ekmek, bir kibrit kutusu beyaz peynir, 1 adet salatalık, çay ya da kahve

    Öğle: 3 ızgara köfte, 1 kase yeşil salata

    Ara öğün: 2 grissini, çay ya da kahve

    Akşam: 3 yemek kaşığı pilav, 1 ızgara biftek, bol salata (yağsız)

    4. Gün

    Sabah: 1 dilim kepek ekmek, 1 katı yumurta, 5 adet zeytin, çay ya da kahve

    Öğle: 1 kase salata (zeytinyağlı ve limonlu), 1 kase sebze çorbası, 3 kaşık pilav

    Ara öğün: 4 adet diyet bisküvi

    Akşam: 4 adet ızgara köfte, 1 tabak ıspanak, 1 kase yoğurt

    5. Gün

    Sabah: 1 dilim ekmek, bir kibrit kutusu beyaz peynir, 1 bardak portakal suyu, 1 adet domates

    Öğle: 1 haşlama tavuk budu, 3 kaşık makarna, çoban salata

    Ara öğün: 1 elma

    Akşam: 1 kase haşlama limonlu karnabahar, 1 haşlama sosis

  • Scarsdale Diyeti

    Scarsdale Diyeti

    Scarsdale Diyeti Nedir?

    Bakıldığında Scarsdale Diyeti çoğu kişi tarafından önerilmemekte. Çünkü karbonhidrat oranı çok düşük , protein oranı ise çok yüksek olan bu diyetin yeterli ve dengeli bir diyet olduğu düşünülmüyor. Kalsiyum açısından da yetersiz olan Scarsdale diyeti, Amerikalı bir kalp uzmanı olan Dr. Hemion Tarnawen tarafından üretilmiş. Fakat daha önce de söylediğimiz gibi uygulama süresi bir hafta olmasına rağmen Scarsdale diyeti bazı durumlarda yetersiz kalmakta. Bazı yiyeceklerin yasak olması, belli rahatsızlıklara davetiye çıkaracak cinsten. Bu da zayıflama konusunda fazla abartmamak gerektiğinin göstergesi. Scarsdale Diyeti’nin diyet listesine bakarsak ne söylemek istediğimi daha iyi anlatacağım sanırım.

    Scarsdale Diyeti 1.Gün

    Kahvaltı:Kahve veya çay tatlandırıcı ile yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Çeşitli soğuk kesim domates (dilimlenmiş, ızgara veya buğulama) ve kahve ya da çay

    Akşam Yemeği: Bir dilim protein ekmeği, sınırsız salata bir greyfurt ile birlikte, ızgara balık veya kabuklu deniz ürünleri

    Scarsdale Diyeti 2.Gün

    Kahvaltı: Kahve veya çay tatlandırıcı ile yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Meyve salatası

    Akşam Yemeği: Izgara hamburger sınırsız domates yanı sıra kereviz, salatalık veya brüksel lahanası ile

    Scarsdale Diyet 3.Gün

    Kahvaltı:Kahve veya çay tatlandırıcı ile , yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Ton balığı salatası, yanına bol salata

    Akşam Yemeği: Yağsız ızgara et yanında sınırsız yeşil salata.

    Scarsdale Diyet 4.Gün

    Kahvaltı: Kahve veya çay tatlandırıcı ile, yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: İki yumurta herhangi bir şekilde pişirilmiş, peynir, fasulye ve domates, bir dilim ekmek, çay ya da kahve

    Akşam Yemeği: Izgarada et, sınırsız yeşil fasulye, ıspanak veya yeşil biber, bir dilim ekmek

    Scarsdale Diyeti 5. Gün

    Kahvaltı: Kahve veya çay tatlandırıcı ile yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Muhtelif düşük yağlı peynir dilimleri, ıspanak,bir dilim ekmek, çay veya kahve

    Akşam Yemeği: Izgara balık veya kabuklu deniz ürünleri ile birlikte sınırsız salata ,bir dilim ekmek.

    Scarsdale Diyeti 6.Gün

    Kahvaltı:Kahve veya çay tatlandırıcı ile yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Meyve salatası

    Akşam Yemeği: Hindi veya tavuk kızartma ızgarada daha iyi olur. Sınırsız salat, kahve ya da çay, bir greyfurt

    Scarsdale Diyeti 7.Gün

    Kahvaltı: Kahve veya çay tatlandırıcı ile yarım greyfurt ve bir dilim ekmek

    Öğle Yemeği: Soğuk ya da sıcak tavuk veya hindi, domates, havuç, pişmiş lahana, brokoli ya da karnabahar, bir greyfurt ya da kavun

    Akşam Yemeği: Bol ızgara (ızgara) biftek, salata, marul, salatalık, kereviz, domates.

    Görüldüğü üzere Amerikan mutfağına uygun bu diyet, aslında Türkiye’de fazla uygulanabilirlik taşımıyor. Çünkü zaten diyetin temelini oluşturan greyfurtu çok fazla tüketen bir millet değiliz. Bunun yanı sıra karbonhidrat açısından yetersiz olan bu diyette amaç günlük 1000 kilo kalori almak. Bu da kişiyi fazla zorlayacaktır. Bu yüzden Scarsdale Diyeti sanırım bizim için fazla uzaklarda kalıyor.

  • Hamilelikte Diyet ve Beslenme

    Hamilelikte Diyet ve Beslenme

    Hamilelik süresinde aklımıza takılan soruları Dilara Koçak bizim için anlattı. İşte sorular ve cevapları.

    Hamilelik boyunca bir annenin doğum oluncaya kadar kaç kilo almalıdır ?

    Tüm hamilelik boyunca 9 ila 12 kilo almak gayet normaldir. Eğer hamileliğinize fazla kilolar ile girdiyseniz 8 kilo civarında tamamlıyada bilirsiniz. Bebeğiniz ikiz ise 17 ila 23 kilo almanız normaldir endişe etmenize gerek yoktur.
    Dengeli beslenme ile hem bebeğinizi hemde kendinizin gelişiminde katkıda bulunabilirsiniz. Fiziksel hareketler ilede fiziksel aktivitenizi en uygun düzeyde tutarak bebeğin gelişimine en iyi şekilde katkıda bulunur, hem de vücudunuzda oluşacak değişimlere kendinizi hazırlamış olursunuz.

    Hamilelikte ‘iki canlısın’ denilerek anneler yedirilmeye çalışıyor. Bebeğin ihtiyacı olan besin miktarı nedir?

    Gebelikte bebeğin büyüme ve gelişmesinin, annenin aldığı besinlerin bebeğe plasenta ile taşınması sonucu olduğu nutulmamalıdır. Çünkü bebek tüm enerji ve besin öğesi gereksinimlerini annenin depolarından karşılar. İyi beslenme, gebeliğin her dönemi için önemlidir. Ancak iyi beslenme, çok yemekle aynı anlama gelmiyor. Hamilelik boyunca bebeğiniz ve sizin ihtiyacınız olan besin öğelerini yeterli oranda almak, dengeli beslenmek önemlidir.

    Bebeğin ihtiyacı hamilelik süreci boyunca değişecektir. Kilosu arttıkça ihtiyaçları da artar.

    Hamilelik sürecini üçer aylık periyotlara ayırıyoruz. Gebeliğe fazla kilo ile başladıysanız, ilk 3 ay (I. Trimester) aldığınız kaloriyi çok fazla artırmaya gerek yoktur. İlk 3 ay kilo almamak sorun yaratmaz.

    İkinci 3 ayda (II. Trimester) artan ihtiyacı karşılayabilmek için hamile kadınların günlük 300 kalorilik ek enerji alması gerekir. Özellikle gebeliğin 20. haftasından sonra vücudun gereksinimleri artar. Bebeğin hızlı büyümeye başladığı ve iştahın arttığı bir dönemdir.

    Vücudunuz yağ depolamaya başlar. Endişe etmeyin, çünkü bu yağlar ileriki emzirme döneminde ihtiyacınız olacak enerjiyi sağlayacak.

    Üçüncü üç ay (III. Trimester) kilonuz artmaya devam eder. Bu dönem, bebeğin en hızlı büyüdüğü dönemdir. Ayaklarda ve ellerde şişme, sık idrara gitme problemleri normaldir. Kabızlık şikayeti artabilir.

    Hamileler diyet yapabilir mi?

    Hamilelikte ağırlık kaybına neden olabilecek davranışlarda bulunmak veya ağırlık kazanımını katı bir şekilde sınırlandırmak gebelik dönemi için uygun bir davranış değildir. Uygun ağırlık kazanımı bebeğin doğum ağırlığını etkileyecektir. Eğer vücut ağırlığındaki artışı uygun olmayan şekilde sınırlandırırsanız, bebeğinizin düşük doğum ağırlığı ile doğmasına sebep olabilirsiniz. Bebeğin 2,8 kg’dan düşük ağırlıkta doğması, daha fazla ağırlıkta doğan bebeklere göre, hastalıklar açısından zayıf olmasına yol açmaktadır.

    Ayrıca, annede oluşmaya başlayan yağ birikimleri özellikle emzirme döneminde artan enerji ihtiyacını karşılamak ve anne sütü salınımı için gerekli enerjiyi depolama açısından da önemlidir ve metabolizmayı oluşan değişikliklere karşı korur.

    4. Hamilelerin kesinlikle yemesi gereken veya kesinlikle uzak durması gereken besinler var mı?

    Et, süt, meyve, sebze, tahıl ve ekmek besin gruplarından yeterli ve dengeli tüketmeniz,
    hamilelik döneminde artan besin öğesi gereksiniminizi karşılamanın en kolay ve zahmetsiz yoludur. Bebeğinizin gelişimini sağlayabilmek için günlük almanız gereken enerji miktarına 300 kalorilik bir enerji ilavesi yapmanız gerekir. Böylelikle gereksinimlerinizi karşılamış ve sağlıklı olan düzeyde, vücut ağırlığındaki artışı sağlamış olursunuz. Beslenme programınızı dengede tutmak için şunlara özen göstermelisiniz:

    Protein

    Proteinler vücudun yapıtaşı oldukları gibi, bebeğin büyüme ve gelişmesinin sağlanması için de gereklidirler. Gebe kadınlar için günlük alınması önerilen protein miktarı 60 – 70 gramdır. Eğer siz günde 3–4 porsiyon protein içeren süt, yoğurt, peynir ve de 120-150 gram kırmızı et, tavuk veya balık tüketiyorsanız, bu ihtiyacınızı karşılıyorsunuz demektir. Bebeğinizin beyin gelişimi için haftada iki kez mutlaka balık tüketin.

    Enerji

    Enerjinizi yeterli düzeyde sağlayabildiğiniz takdirde, protein görevini gerçekleştirebilir. Eğer yeterli enerji alımını sağlamıyorsanız, vücudunuz proteinleri hücre yapımı için değil enerji elde etmek için kullanır. Fazla enerji gereksinmenizle birlikte, günlük almanız gereken toplam enerji miktarı yaklaşık 2500 kaloridir.

    Enerjinin en büyük kaynağı, çabuk ve verimli bir şekilde enerjiye dönüşebildikleri için
    karbonhidratlardır. Ekmek, makarna, pirinç, bulgur ve meyveler karbonhidrattan zengin
    kaynaklardır. Kalori sağlayan ancak besin değeri düşük besinler tüketmekten kaçının.

    Demir

    Demir; yumurta, et ve türevleri, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve kuru
    meyvelerde bulunur. Gebelikteki demir ihtiyacını yeterli miktarda sağlamak zordur. Çünkü etkin bir şekilde emilimi sağlanamamaktadır. Bu nedenle demirden zengin bir diyete ek olarak, hekiminizin verdiği demir takviyesini kullanmanız gerekir. Bu takviyelerin en iyi şekilde emilimini sağlamak içinse, yemeklerle birlikte değil, aç karnına veya meyve suyu ile alınması önerilmektedir. Demir için kuru üzüm ,kuru erik ,kuru kayısı yenebilir veya portakal suyu içine pekmez de karıştırılabilir, pekmez ile kivi de iyi bir demir takviyesidir.

    Kalsiyum

    Gebelik süresince kemik yapısını oluşturan kalsiyumun yeterli miktarda alınması, bebeğin
    iskelet yapısını geliştirdiği gibi, annenin de kemik kütlesini korumasına yardımcı olur. Eğer
    gebelik sürecinde yeterli kalsiyum alabilirseniz, ileride oluşabilecek osteoporoza karşı da kendinizi korumuş olursunuz. Süt, yoğurt, peynir, pekmez, fındık, kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzeler zengin kalsiyum kaynaklarıdır. Gebelik ve emzirme sürecinde günlük kalsiyum ihtiyacı 1300 mg’dır

    Çinko

    Bebeğinizin hücre büyümesinde, beyin gelişiminde ve vücut proteinlerinin yapımında
    çinkonun önemli bir rolü vardır. Kırmızı et, deniz ürünleri, süt, yoğurt ve türevleri, yumurta ve yağlı tohumların tüketilmesi, çinko alımı için gerekli besinlerdir. Fazla miktarda alınan demir çinkonun emilimini engelleyebildiğinden, uzmanınızın önerdiği dozda demir takviyesi kullanmanız gerekir.

    Folik asit

    Folik asitin kaynakları; koyu yeşil yapraklı sebzeler, karnabahar, et, süt, yoğurt ve türevleri, yumurta ve tahıllar olarak sıralanabilir. Folik asitin yetersiz alımı ile düşük doğum ağırlıklı bebekler, nöral tüp defektleri ve annede magaloblastik anemi oluşabilir. Folik asitin diyetle yetersiz alımından çok, yanlış pişirme yöntemleri ile kaybı olmaktadır. Bu nedenle folik asit kaynağı olan besinlerin tüketiminde pişirme yöntemlerine dikkat edilmelidir. Gebelikte folik asit ihtiyacı belirgin şekilde artar ve günlük ihtiyaç iki katına çıkar. Anne adaylarının gebe kalmadan en az bir ay önce folik asit kullanımına başlaması önerilmektedir.

    B12 Vitamini

    Gebelik sırasında DNA sentezinin yapılabilmesi için B 12 vitaminine ihtiyaç vardır. Bu vitamin
    süt, yoğurt, yumurta, peynir ve et gibi hayvansal kaynaklı besinlerde bulunur. Besinlere
    uygulanan hatalı hazırlama ve pişirme yöntemleri, B12 vitamininin vücutta kullanılmasını engellemektedir.

    A Vitamini

    A vitamini, hem bebeğinizin hem de sizin hücre sağlığınıza çok önemli katkılarda bulunur.
    Balık, süt, yoğurt, yumurta sarısı, havuç, koyu yeşil yapraklı sebzeler, domates gibi sebzelerde yüksek miktarda A vitamini bulunur. Bu vitaminin özelliği, yağda eriyebilen bir
    vitamin olmasıdır.

    D Vitamini

    Anne adayının dengeli beslenmesinin yanında, güneş ışığından da yararlanması büyük önem
    taşır. Kemiklerdeki kalsiyumun etkinliği için D vitamini gerekmektedir.

    C Vitamini

    C vitamini, bitkisel kaynaklı besinlerde bulunan demirin vücut tarafından emilimine yardımcı olur. Gebelikte demir ihtiyacınız yaklaşık iki katına çıktığı için C vitamini alımı sağlanmalıdır. C vitamini aynı zamanda vücudu enfeksiyonlara karşı da korur. Turunçgiller, domates, brokoli, kivi, kuşburnu ve patates C vitamininin zengin kaynaklarıdır.

    Su

    Suyun çok önemli bir besin olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Vücudun taşıma sisteminin
    bir parçasıdır ve besin öğelerini vücut hücrelerine taşır. Bazı atık ürünlerin ise vücuttan atılmasına yardımcı olur. Sizin ve bebeğinizin artan kan hacmi için günlük 8- 10 bardak su içmeye özen gösterin.

    Hamilelikte yeterli ve dengeli beslenme kuralları nelerdir?

    Gebelik süresince alkol tüketmemeye özen gösterin. Tatlandırıcı içeren ürünleri tüketmeyin.

    Çiğ et, balık tüketmeyin. Salata, sebze ve meyvelerin iyi yıkanmış olmasına dikkat edin.
    Temizliğinden emin olmak için yeşillikleri sirkeli suda bekletebilirsiniz. Konserve besinler tercih etmeyin. Taze sıkılmış meyve suları ve taze pişmiş sebze yemeye dikkat edin. Beklemiş, bayatlamış ürünler yemeyin. Haftada 1 kez kuru baklagiller, 2 kez balık, 3 kez kırmızı et, 1 kez de hindi ve tavuk tüketerek, beslenmenizde protein dengesi kurun.

    Hamilelere özel diyet programı önerebilir misiniz?

    Hamilelerin beslenme programı kişiye ve ihtiyaçlarına özel olarak oluşturulmalıdır. Annenin sağlık kontrolleri düzenli olarak yapılmalı ve hamilelik süresince sıkı şekilde takip edilmelidir.

    Tek tip bir beslenme programı önermek doğru olmayacaktır. İhtiyaçlar kişiye göre farklılık
    gösterebilir. Hamilelikte eksik veya yanlış beslenme doğacak bebeğin sağlığını yaşamı
    boyunca olumsuz yönde etkileyebilir. Annenin ise yeni hastalıklarla tanışmasına neden
    olabilir. Ancak örnek teşkil etmesi için şöyle bir dengeli beslenme programı önerebilirim

    Sabah:

    1 su bardağı süt

    1 dilim peynir

    2 dilim ekmek

    4-5 zeytin

    Domates-salatalık-biber yeşillik

    1 meyve veya 1 çay kaşığı reçel

    1 yumurta( haftada 4-5 gün)

    Bitki çayı

    Ara

    10 fındık+ 1 çorba kaşığı kuru üzüm

    Öğle

    1 porsiyon etli sebze veya kuru baklagil yemeği

    1 kase yoğurt veya cacık veya ayran

    Salata (iyi yıkanmış olmalı)+ 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

    2 dilim ekmek veya 4 çorba kaşığı pilav veya makarna

    Ara

    1 tost+ 1 bardak ayran veya Haftada 1-2 kez sütlü tatlı olabilir

    Akşam

    Izgara et, balık, tavuk( 4-5 köfte kadar, sebze ile pişirilebilir, fırınlanabilir.)

    1 kase çorba

    Salata (iyi yıkanmış olmalı) + 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

    2 dilim ekmek veya 4 çorba kaşığı pilav veya makarna

    Ara

    2 meyve + 3-4 parça ceviz

    Gece

    1 bardak süt

    Kadınvekadın ekibi olarak teşekkür ediyoruz. Sizin de eklemek istediğiniz şeyler varsa çok memnun oluruz…

    Kadınlar, bu dönemde kilolarında ve vücut şekillerinde epeyce değişiklikler yaşıyorlar.

    Zayıflığı idealleştiren toplumlarda, ideal zayıf olma halinden epeyce uzak olmak (yani, fazla kilolu olmak ya da kilo almak), hamile kadınlarda beden memnuniyetsizliğini arttırıyor. Böylece, hamilelik boyunca artan kiloların sonucu olarak, beden memnuniyetsizliği de artar. Eğer fetus
    artan kiloların sebebi olarak görülürse, büyüyen fetusa annenin duygusal olarak bağlanması azalabilir.

    Bütün bu duygular ve düşünceler yaşanabilir ve her hamile kadının karışılabileceği durumlardır. Burada önemli olan, bu süreci olabildiğince duygusal olarak rahat ve keyifli hale getirmektir. Bunun için hamilelik dönemiyle ilgili bilgi sahibi olup ve sizi nelerin beklediğini öğrenerek, süreci biraz daha belirginleştirebilirsiniz. Hamilelikte yorgun ve endişeli hissetmek normaldir. Böyle zamanlarda bu yaşadığınız durumu yakınlarınızla paylaşmanız önemlidir.

    Her şeyi mükemmel olarak yapmaya çalışmayın. İş yükünü mutlaka eşinizle, yakın dostlarınızla, ailenizle paylaşın. Hamilelik döneminde karmaşık duygular yaşanabilir. Bu duyguların anlaşılması hem annenin psikolojik sağlığı, hem de bebeğin sağlığı için oldukça önemli. O nedenle, gerekiyorsa mutlaka bir profesyonelden destek alınmalıdır.

    Uzman Diyetisyen Dilara Koçak

  • “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    “Pazartesi olsun başlarım” diyorsanız…

    Her gün yeni bir diyet adı duyan, her Pazartesi sabahı bu diyeti uygulamaya başlayan; ancak Salı günü
    geldiğinde daha fazla dayanamayanlardan mısınız? Sizin için zayıflamak bir mucize mi? O zaman buyazıyı okumanızda fayda var…

    Mucize zayıflama yöntemleri olarak merak uyandıran ama kişiye zarardan başka bir şey vermeyen yöntemleri Beslenme ve Diyet Uzmanı Elif Karacanoğlu’yla konuştuk…

    Mucize zayıflama diye bir şey yoktur. Eğer bir ürün sizi hızlı ve emeksiz şekilde zayıflatacağını iddia ediyorsa;

    Olabileceklerden daha fazlasını mı öneriyor,

    Kilo verdikten sonra nasıl korunacağınızdan bahsediyor mu,

    Sizin diyabet ya da tansiyon hastası olduğunuzu göz önüne alıyor mu, mutlaka sorgulayın.

    OTURDUĞUNUZ YERDEN KİLO VEREMEZSİNİZ
    Zayıflama hapları ancak ideal ağırlığının yüzde 20 ve daha fazlasına sahip kişilere, sıkı sağlık kontrolleri ile ilaç verilebilir.

    Bunun dışında bir doktora danışmadan ilaç almayın. Kilo vermek için yaşamınızı gözden geçirin.

    Yemek yeme tercihleriniz, alışkanlıklarınızı göz önünde bulundurarak beslenme programı yapın; ama bu
    programı yaparken fiziksel aktiviteyi de eklemeyi unutmayın.

    ADIL HEDEFİNİZ FİZİKSEL OLARAK ZAYIFLAMAK OLSUN
    Bunun için;

    Etkin bir kilo verme ve verilen kiloyu korumak için sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı olarak benimseyin.

    Öğün planlamanızı bir diyetisyen kontrolünde yaptırın.

    Kilo kaybı için gerçekçi hedefler belirleyin.

    Hedefiniz haftada 1-2 kilo vermeyi geçmesin.

    Hayatınızdan kafeini çıkarın; yerine suyu koyun.

    Kadınsanız haftada en az 1200 kcal, erkek iseniz en az 1500 kcal tüketin.

    Fiziksel aktiviteyi hayatınıza sokun. Günlük en az 30-60 dakikalık egzersizler yapın.

    Dolaşımınızı hızlandıran, masaj yapan cihazlardan da yararlanın.

    Psikolojik destek alın.

    Kilo verdikçe bedeninizde sarkmalar oluşmasını engellemek için hafif ağırlık çalışmaları, pilates

    yapın.

    DİYET YAPARKEN DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLARI YAPMAYIN
    Yanlış: Zeytinyağı kilo yapmaz.

    Doğru: Zeytinyağı doymamış yağ oranı yüksek bir yağdır ancak; tüm yağların kalorisi eşittir. Kullanırken

    aşırıya kaçmayın.

    Yanlış: Akşam 18:00’den sonra yenilen yemek zararlıdır.

    Doğru: Gece veya gündüz değil tüm gün içerisinde aldığınız kalori önemlidir. Yani gece aç dursanız da

    gündüz fazla kaçırdıklarınız sizi yine de yağlandırabilir. Bazıları ‘Saat 18.00 oldu bir şey yememeliyim’ der

    ama gece çok büyük bir açlıkla uyanıp çok fazla şey yerler.

    Yanlış: Salata kilo aldırmaz.

    Doğru: Eğer bu salatayı evde yiyor ve yağını kararında koyuyorsanız! Bir restoranda çok doğru bir tercih

    yaptığınızı düşünüp yediğiniz salata size bir hamburgerin kalorisinden bile daha fazla kalori aldırabilir.

    Çünkü dışarıdaki salataların yağı ve sosu, kalorisini çok yükseltir.

    Yanlış: Sınırsız meyve yiyebilirsiniz.

    Doğru: Meyve sınırsız yenemeyecek kadar kalorilidir.

    Yanlış: Balık çok faydalı, çok yenmeli.

    Doğru: Balık kırmızı et kadar kolesterol ve kalori içerir. Dolayısı ile porsiyon kontrolünü balık yerken bile

    yapın.

    HT

  • Zayıflatan Bitkiler

    Zayıflatan Bitkiler

    Şifalı bitkiler ile kilo verme bitkiler ile doğal zayıflama yöntemlerine bir bakalım. Kilo vermek forumumuza kavuşup zayıflamak için hangi şifalı bitkilerden yararlanabiliriz.

    Ardıç tohumu ile zayıflama:
    Ardıç tohumu etkili bir diüretik bitki olduğu için vücuttan aşırı suyun atılmasına yardımcı olur ve mide bağırsakların daha iyi çalışmasına neden olarak metabolizma hızlandıran etki ortaya çıkarır. Bu özelliklerinden dolayı, Ardıç tohumu bir çok bitkisel diyet hapında, zayıflama hapları içerisinde önemli bir etken madde olarak yer almaktadır.

    Atkuyruğu ile Zayıflama:
    Atkuyruğu kilo verme konusunda çok etkili bir şifalı bitkidir. Özellikle ödem atıcı ve idrar sökücü olduğu için aşırı sodyum tüketimine bağlı olarak vücutları su tutan ve fazla ödemlerden kaynaklanan kiloları olanlar için at kuyruğu bitkisi zayıflatan bir etki göstermektedir.

    2-3 gram kurutulmuş at kuyruğu bitkisi alınarak kaynar suda demlenir. 5 dakika kadar kaynatıldıktan sonra 10 – 15 dakika kadar bekletilir. öğün aralarında günde 2-3 kez içilir. At kuyruğu çayı içenlerde idrar rengi biraz değişmektedir. Bundan dolayı endişe etmeyin. Kısa sürede zayıflatan ve kilo verdiren etkisini görerek bitkisel zayıflama moduna gireceksiniz.

    Sinameki Bitkisi ile Zayıflama:

    Sinameki bal karışımı ile zayıflama kürleri tüm dünyada pek yaygındır. Bu sihirli karışım iştah kesici özelliği nedeniyle kilo verme diyetlerinde sıkça kullanılmaktadır. bir bardak su içerisine birer çay kaşığı sinameki ve bal koyarak karıştırınız. Bunu yarımşar bardak sabah ve akşam aç karnına içiniz. Sinameki ve bal karışımı hem antioksidanlarca zengin olduğu için bağışıklığı güçlendirir hem de metabolizma hızlandıran etki ve fayda sağlar.

    Sinameki bal karışımının kan şekerini yükseltmesi nedeniyle vücudun besinlerdeki yağı enerjiye dönüştürme işlemi hızlanmaktadır. Bu da kilo kontrolü ve zayıflama manası taşımaktadır.

    Zayıflatan Bitkiler Rehberi

    Mate Yaprağı Çayı ile Zayıflama:

    2001 yılında 47 adet obezite sorunu yaşayan hasta üzerinde yapılan araştırmada günde 3 kez bir çay bardağı 45 gün boyunca mate çayı içirilen kişilerde ortalama 2-3 kilo zayıflama tespit edilmiştir. Ayrıca bitkisel zayıflama destek ürünü kullananlarda 2 ayda 6 kilo kalıcı zayıflama görülmüştür. Mate yaprağı çayı zayıflatırmı sorusuna böylece evet şeklinde cevap vermiş oluyoruz.

    Mate yaprağı çayı hem tok tutucu özelliği nedeniyle iştah kesen bir bitkisel çay dır, hem de mate yaprağında bulunan yağ yakıcılar aracılığıyla yenilen besinlerin yağa dönüşmeden hızla sindirilmesini sağlamaktadır. Mate yaprağı içerisinde bulunan matein, kafein benzeri bir etki ile metabolizma hızlandırmanın bir yolu olarak kullanılmaktadır. Ayrıca bitkisel metabolizma hızlandırıcı enzimler olarak bilinen ksantin, teofilin teobromin, teofilin türü maddeler, mate çayına kilo verdiren ve zayıflatan bitki özelliğini takviye etmektedir.

    O nedenle obezite ye varan aşırı kiloları bulunan kişilerin mata çayı içmeleri veya mate yaprağı özü bulunan bitkisel diyet ürünleri kullanmaları tavsiye edilmektedir.

    Mate Çayı Ne Zaman İçilmeli:

    Mate çayının kullanımı olarak günde 3 kez aç karnına sabah öğle ve akşam vakitleri 1 er çay bardağı içilmelidir.

    Mate Çayının Hazırlanışı:

    Mate çayı aynen siyah çay veya yeşil çay gibi demlenerek hazırlanır. Ancak burada dikkat edilecek nokta kaynar su kullanmadan sıcak su ile Mate yaprağını demlemek gerektiğidir. Mate biberiye funda kekik yeşilçay birlikte demlendiğinde de güzel ve zayıflatan bir bitkisel çay elde edilmiş olmaktadır.

    Defne Yaprağı ile Zayıflama:

    Defne yaprağı ile zayıflama daha çok defne yaprağı çayı ile mümkün olmaktadır. Defne yaprağı çay olarak genelde tek başına kullanılmaz ve diğer zayıflatan bitkiler ile harmanlanarak içilmektedir. Özellikle hint geleneksel tıbbında, defne yaprağı kilo verme ve zayıflama alanında oldukça sık başvurulan bir bitkidir. Defne yağrağı yağının da selülitler oluşumunu engellediği ve bölgesel incelmeye faydaları olduğu bilinir. Defne yaprağı yağı aroması güçlü olduğu için zeytinyağı, avokado yağı, nane yağı gibi diğer bitkisel yağlarla karıştırılarak selülit masajları için kullanılabilir. Gerek defne yaprağı yağı gerekse kurutulmuş defne yaprağı fiyatları açısından oldukça uygundur. Ucuz fiyatı ve sayısız faydaları yararları bulunan defne yaprağı kürleri’nden azami ölçüde faydalanmanızı tavsiye ediyorum. defne yaprağı zararları konusunda hiç çekinmenize gerek yok. Zira hiç bir yan etkisi yoktur. Sadece hamile hanımların kullanmamasını tavsiye ediyoruz.

    Maydanoz Zayıflatır mı?:

    Maydonozun zayıflamaya etkisi var mı. İdrar yollarını temizliyor bundan dolayı kilo vermeye etkisi olabilir.

    Maydanoz suyu kürünü hazırlamak için: 1 litre suyu kaynattıktan sonra 1 bağ maydonozun sapını atıyoruz. Kısık ateşte 3 dakika kaynatıp hergün 2 bardak içebilirsiniz.

    Yeşil Çay ile Kilo Verme:

    Yeşil çay kilo vermeye yardımcı bir bitkidir. Zayıflamak için şifalı bir bitki olan yeşil çayın doğru demlenmesi ve hazılanışı çok önemlidir.
    Gerçekten iddialı bir yeşil çay demlemek zor ve zahmetli dikkat gerektiren bir iştir. Çay demleme esnasında yapacağımız yanlışlıklar neticesinde yeşil çayda yer alan bir takım faydalı enzimler yok olabilir. O nedenle aşağıdaki 1 kişilik yeşil çay tarifi ni dikkatle takip etmenizi öneririm:

    Yeşil Çay Hazırlanışı:

    •Her bardağa 1 sallama yeşil çay veya 2 – 4 gram yeşil çay kullanmalısınız.
    •Bir çaydanlığa soğuk su doldurarak kaynamaya koyun. Asla ılık ve sıcak su kullanmayın. Su soğuk olmalıdır.
    •Suyu kaynar vaziyette 3 dakika kadar tuttun.
    •Kaynar suyu çaya veya sallama paketinin üzerine döküp 3 dakika boyunca demin oturmasını bekleyin. Daha sonra sallama çayı veya yeşil çay yaprağını demini aldırınca çaydanlıktan çıkarabilirsiniz.
    •Yeşil çayı bardağa koyup servise hazır edin ve 3 dakika kadar oturmasını ve soğumasını bekleyin.

  • Detoks Diyeti Nedir?

    Detoks Diyeti Nedir?

    Vücuttaki toksinlerin ve zararlı maddeleri atmak için uygulanan bir diyettir. Yemek yeme alışkanlıklarınızda önemli ölçüde değiştirmeniz gerekmektedir…

    Detoks diyeti vücuttaki fazla yağın yakılmasını sağlayarak kilo vermeye yardımcı olur. Detoks diyeti çeşitli meyve, sebze, bitki ve çorbaları içerir. Detoks diyeti uygulamadan önce mutlaka bir doktora danışılmalıdır…

    1- Detoks İçecekler: Detoks içecekleri taze meyve sularından oluşur. Meyve suları vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olur. Limon suyu, portakal suyu ve salatalık suyu en önemli detoks içecekleri arasında yer alır.

    2- Detoks çorbaları: Detoks meyve suları kadar etkili olan detoks çorbaları yeşil sebzelerden oluşur.

    3- Meyve Diyeti: Meyve tüketmek meyve suyu içmekten daha yararlıdır.Havuç, salatalık, üzüm ve muzdan yapılan yeşil salata besin değeri açısında yüksek iyi bir detoks besinidir.

    Detoks Diyeti Yapılırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

    1- Dektoks diyeti doktor kontrolü altında yapılmalıdır.

    2- Dektoks diyeti yaparken bol bol su için.

    3- Diyabet ve tiroit problemi bulunanlar detoks diyeti yapmamalıdır.

    4- Çocuklara ve bebeklere detoks diyeti yaptırılmamalıdır.

    5- Hamilelik ve emzirme dönemindeki kadınlar detoks diyeti yapmamalıdır.

    Detoks Diyetinin Faydaları

    1- Detoks diyeti sindirim sisteminizi geliştirir ve bağırsakları temizler.

    2- Cildinizin güzelleşmesini sağlar ve akne ile deri kızarıklıklarının önlenmesinde yardımcı olur.

    3- Metabolizmayı çalıştıran detoks diyeti bağışıklık sistemini geliştirir.

    4- Konsantrasyonu arttırır.

    5- Vücuttaki toksinleri atamaya yardımcı olur.

    6- Selüloit ve kilo alımına karşı fayda sağlar.

    7- Kabızlığı önler ve birçok hastalıkla baş etmede yardımcı olur.

  • Taylan Kümeli’nin Gelin Diyeti

    Taylan Kümeli’nin Gelin Diyeti

    Ünlü diyetisyen Taylan Kümeli, Dünya evine girecek gelin adayları için özel bir düğün detoksu tarifi açıkladı. Kümeli, düğün stresinden yakınanlar için biberiye çayını tavsiye etti.

    Siz hayatınızın en özel günlerinden biri olan düğününüz için hazırlandınız. Saç, makyaj ve gelinliğinizin nasıl olacağına karar verdiniz.

    Peki düğün günü ne yiyeceğinizi planladınız mı? Evleneceğiniz gün yiyecekleriniz, sizin formda gözükmenize neden olup, bütün günü aktif şekilde geçirmenize yardımcı olacaktır.

    Diğer yandan şimdilerde düğünden yaklaşık iki hafta önce, ‘gelin diyeti’ yapmaya başlamak da çok yaygınlaştı… ‘Gelin diyeti’; gelinliğin içinde hoş ve enerjik görünmek için bedenin özel bir detoks programından geçirilmesini sağlıyor.

    * Gelin adayları düğün gününde neler yemelidir?
    Gelin; gecenin ilerleyen saatlerinde hazımsızlık yaşamamak için menünün hafif yiyeceklerden oluşmasına ve küçük porsiyonlarda, zevkli bir sunumla servis edilmesine özen göstermelidir.

    Yemeğin sunumunda renk, aroma ve yumuşaklık kriterlerinin çeşitli ve birbirleriyle uyumlu olmasına dikkat edilmelidir. Hafif bir tatlı seçimi ile yemeği tatlı noktalamalıdır. Bu sayede yemek sonrasında uyku halinin oluşması önlenebilir.
    Düğün heyecanının ilacı 2–3 bardak biberiye çayı!

    Güne başlarken yüzünüze kocaman bir gülümseme kondurun ve su ısıtıcınızı çalıştırın. Stresli ve ya biraz sinirli olabilirsiniz. Biberiye çayı, sinir sistemini dengeleme, ödem çözme ve kan dolaşımını güçlendirme özellikleri ile bu özel günün stresinden arınmanıza yardımcı olur.

    Biberiye çayı: 12 tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış biberiyeyi, bir bardak kaynar suyla 10 dakika kadar demleyip, gün boyu 2-3 bardak tüketin.

    SEBZE VE MEYVE YİYİN

    * Gelin adayları düğün öncesinde fazla kilolarından kurtulmak için neler yapmalı ?
    Uyanır uyanmaz oda sıcaklığında bir bardak su için. Suyun içine akşamdan kabuklu limon dilimleri koyun. Tuzu tüketmeyi kesmeyin ama mutlaka azaltın. Şeker ve şekerli ürünler tüketmeyin. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeniz; sindirim şikâyetlerinizi azaltarak uykuya geçmenizi kolaylaştırır.

    Detoks süresince mevsim sebzelerini, mümkünse organik tarımla üretilmiş olanları tüketmeyi tercih edin. Sebze ve meyvelerden maksimum yarar sağlamaya ve vücudun toksinlerden arınmasını hızlandırmak adına çeşitli beslenmeye dikkat edin.

    Özellikle enginar, soya filizi, kuşkonmaz, maydanoz, koyu yeşil yapraklı sebzeler, lahana, kereviz ve domates yiyin. Geceleri ağır ve yağlı yemekler tüketmeyin. Stresli olacağınızdan bol bol kahve tüketmek isteyebilirsiniz.
    Kendinizi kontrol edin. Kahve, çay, soğuk içecekler, kakao ve kafeinli içecekleri azaltın. Kahve yerine rahatlatıcı bitki çaylarını tüketmeyi seçin. Yeşil çay, ısırgan otuyla yapılan bitkisel çaylar ve özellikle biberiye çayı tüketin.

    * Gelin adaylarının gelinliklerinin içinde formda gözükmeleri için öneriler:

    Haftada mutlaka en az 3 kere, 45 dakikalık tempolu yürüyüşler yapın. Mümkün olduğu kadar hareketli olun. Gün içinde küçük şekerlemeler yapmak ve günlük hayata kıyasla daha erken saatlerde uyumak; metabolizmanın dinçleşmesi, dolaşımın hızlanması ve sindirim sisteminin korunması adına son derece önemlidir.

    Düğün gününün tadını çıkartmak için bu sürede alışkanlıklarınızı yeniden yorumlayın. Yürüyün, dans edin, plates gibi kasları geliştiren programlı sporlar yapın. Mümkünse bir uzmandan destek alın.

    Toksinlerden arınmak adına belli aralıklarla pasif terlemeye yardımcı olabilecek sauna kullanımını da tercih edebilirsiniz. Gelin hamamı da çok yararlıdır. Hamama giderek, cildinizi temizlemiş olursunuz.

    Gelinlik İçin Gelin Diyeti 1 Haftada 3 Kilo Verme Düğün Diyet Listesi Tıklayın !

  • Kilo vermenin sihirli formülü

    Kilo vermenin sihirli formülü

    Sağlıklı bir diyetin, tahıl, sebze ve meyveler yönünden zengin, sağlıklı yağları içeren, basit şeker içeriği düşük besinlerden oluşması gerekiyor.

    Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülgün Ersoy, yaptığı açıklamada, sağlıklı bir diyetin, vücut ağırlığını istenen düzeyde tutması, enerji ve besin ögelerini de doğru bileşim ve miktarda içermesiyle mümkün olabileceğini söyledi.

    Sağlıklı diyet için kişilerin sevdikleri yiyeceklerden vazgeçmesi gerekmediğine işaret eden Ersoy, şunları kaydetti:

    ”Diyette çeşitlilik önemlidir. Çünkü değişik yiyecek ve içecekler vücudun gereksinimi olan farklı besin ögelerini sağlamaktadır. Örneğin, çilek C vitamininin zengin kaynağıdır ama kalsiyumun iyi bir kaynağı değildir. Süt ve süt ürünleri ise kalsiyumun en zengin besinsel kaynakları olmasına karşın, C vitamininden zengin değildir. Diyette besin değeri düşük yiyeceklerle besin değeri yüksek yiyecekler dengelenmelidir. Bir öğün hamburger, patates kızartması ve gazlı içecekten oluşuyorsa, diğer öğünde salata, tam tahıllı ekmek, pilav, makarna ile haşlanmış ya da fırında kızarmış tavuk eti tüketilebilir.”

    Orta düzey yağ ve şeker içeren bir diyet tüketen kişilerin, besin ögesi gereksinimlerini yeterli şekilde karşılayabildiğini vurgulayan Ersoy, ”Sınırlı besin seçeneği bulunan kişiler için zenginleştirilmiş yiyecekler iyi bir seçim olabilir. Kalsiyumla zenginleştirilmiş portakal suyu veya demirle zenginleştirilmiş kahvaltılık gevrekler bu zenginleştirmelere örnektir” ifadesini kullandı.

    Ersoy, bazı durumlarda diyete ek vitamin ve mineral desteği kullanmanın diyeti desteklediğini ancak bunların dikkatli kullanılması gerektiğini kaydetti.

    SİHİRLİ FORMÜL: EGZERSİZ VE DİYET
    Egzersizin vücut ağırlığı ve yağının azalmasını sağladığına işaret eden Ersoy, ”Sağlıklı kişilerde yaşla birlikte oluşan vücut ağırlığı artışını önler, hipertansiyonun kontrol altına alınmasına yardımcı olur, inme riskini azaltır. Kansere yakalanma riskini de azaltan egzersiz, bağışıklığı ve akciğer fonksiyonlarını artırır. Denge ve koordinasyonu geliştirir, yaşam süresini uzatır. Stresi ve depresyonu, vücut imajını beğenmeme duygusu ve yeme davranışı bozukluklarını da minimize eder. Sağlıklı bir yaşam tarzının en önemli bileşenleri, sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz yapmaktır” diye konuştu.

    Ersoy, egzersizin şekli, şiddeti ve süresinin beslenme gereksinmelerini de etkilediğini ifade ederek, şöyle devam etti:

    ”Yoğun şiddetteki egzersizler enerji gereksinimini artırmaktadır. Erkeklerin kas dokusu ve vücut cüssesi kadınlardan daha fazla olduğu için enerji gereksinimleri de daha fazladır. Sıklete göre yapılan güreş, vücut geliştirme gibi sporlar ile görünümün ön planda olduğu dans, jimnastik gibi estetik sporlarda yetersiz enerji ve besin ögesi alım riski olmaktadır. Aktif kişilerin karbonhidrat gereksinmesi artmaktadır”

    Düzenli egzersizin sıvı gereksinimini de çoğalttığını vurgulayan Ersoy, ”Sıvılar, vücut ısısının düzenlenmesinde kritik bir öneme sahiptir ve ısıya bağlı hastalık risklerini önlemektedir” dedi.

    Sıcak ve nemli hava koşullarında, vücuttan su kaybı oluştuğuna dikkati çeken Ersoy, ”Düzenli egzersiz yapan kişiler, egzersiz öncesi, sırası ve sonrası, optimal performans ve sağlık için yeterli sıvı tüketmelidir. Sıvı tüketimi için susama duygusu beklenmemeli, özellikle sıcak ve nemli havalarda egzersiz öncesi sırası ve sonrası sıvı tüketimi artırılmalıdır” görüşünü dile getirdi.

    AA

  • Diyet Neden Bozulur?

    Diyet Neden Bozulur?

    Diyet neden bozulur? sorusunun cevabı kişiden kişiye değişmekle birlikte bazı ortak noktalarda bulunmaktadır. İşte diyet bozan ortak noktalar…

    Her pazartesi başladığınız diyetlerin bir türlü sonu gelmiyorsa ya da yılın yarısını aç gezdiğiniz halde etrafta dolaşan incecik kadınlara kıskanç gözlerle bakmaya devam ediyorsanız bu işin içinde sadece yanlışlık değil aynı zamanda diyetinizi sabote edici etkenler var demektir.

    Hayatınızın yarısı çikolatalara imrenerek bakmakla mı geçti ya da her tatlı yediğiniz bir gün için üç gün pişmanlık duyduğunuz halde yine de değil bir kilo bir gram bile vermiyorsanız bu duruma bir son vermenin vakti geldi demektir. Diyetlerinizin işe yaramadığını düşünerek beslenme düzeninizi değiştirmeden önce derinlemesine bir araştırma yapmalı yanlışın nerede olduğunu öğrenmelisiniz.

    Diyet neden bozulur?
    1. Hızlı yemek
    Hızlı yemek yemek kilo almanıza neden olur bu nedenle yavaş yemelisiniz. Yiyecekleri uzun süre çiğnedikten sonra yutmak, beynin vücuda giren besinleri kaydetmesine zaman tanımak anlamına geliyor. Bu şekilde tat alma duyusu da tatmin oluyor. Böylece doyduğunuzu anlamanızla, yemeye son vermeniz arasındaki zaman kısalıyor.

    2. Teknoloji
    Diyetlerinizin bir işe yaramamasının en büyük etkenlerinden biri hareketsiz yaşamdır. Eskiden bir arkadaşınızla görüşmek için belki de 10 ya da 15 dakika yürürken şimdi sadece mailleşerek görüşmüş kadar oluyor ya da internet üzerinden sohbet edebiliyorsunuz. Böyle olunca da hareket yerine oturmayı seçiyorsunuz.

    3. Tatlandırıcılar
    Kilo almamak için sürekli şeker yerine tatlandırıcı kullanıyor olabilirsiniz. Fakat yapılan araştırmalar yapay tatlandırıcıların alınan doğal kalori alımı konusunda vücudu kandırdığını ve bu nedenle de daha fazla şeker kullanma isteğini ortaya çıkardığını gösteriyor.

    4. Sebzeler
    Sebzelerinizi ve salata malzemelerinizi iyi yıkadığınızdan emin olmalı ve organik olarak yetiştirilmiş olanları seçmelisiniz. Hormonlu sebze ve meyvelerden uzak durmalısınız.

    5. Yağ oranı düşük yiyecekler
    Yağ oranı yüksek ve düşük yiyecekler arasında aslında sanıldığı kadar çok fark yoktur. Yoğurt, süt ya da peynirde bu oran önemliyken yağ oranı düşük bir kek yemekle yağ oranı yüksek olanı yemek arasında hiçbir fark yoktur.

    6. Stres
    Beyin, vücutta enerjinin azaldığını fark eder etmez açlık hissetmemize yol açan kimyasal maddeler salgılar. Bu kimyasal maddeleri salgılayan kısmı, aynı zamanda duyguları da kontrol eder ve sıkıldığımız veya kendimizi kötü hissettiğimizde hemen buzdolabına koşmamızın başlıca sebebi de budur.

    7. Öğün atlamak
    Her yemek yediğinizde metabolik hızınız iki saat içinde yüzde 20 – 30 artar fakat öğünleri atlarsanız metabolizmanız yavaşlar. Özellikle de kahvaltı yapmamak en büyük problemdir ve gece boyunca yüzde 5 yavaşlayan metabolik hızınız bir daha yemek yiyene kadar aynı hızda kalır.

    8. Meyve suları
    Früktoz seviyesi yüksek olan meyve suları iştahınızı açar. Bu nedenle taze meyve suyu içmek ya da meyve yemek çok daha yararlıdır.

    9. Toksinler
    Karaciğer vücudun yağ yakan organıdır ve eğer alkol gibiblerle doluysa yakma işlemi için daha yoğun çalışarak çok enerji harcar ve yorulur. Bu nedenle içki içerken yağ ya da şekeri çok fazla tüketmemeye dikkat etmelisiniz.

    10. Salata
    Diyet yaptığınız için salata yemeyi tercih edebilirsiniz fakat salatayı dışarıda yiyecekseniz soslu bir salata yememelisiniz. Çünkü özel soslarla yapılan bu salataların kalori bakımında bir hamburgerden çok da farkı yoktur.

    11. Doğum gününüz
    Kış mevsiminde doğduysanız baştan kaybetmiş olma ihtimaliniz yüksek çünkü yapılan araştırmalar kış bebeklerinin obeziteye daha yatkın olduklarını gösteriyor. Bunun sebebi ise daha yavaş çalışan bir metabolizmaya sahip olmaları.

    12. Doğum kontrol
    Kadınların en büyük sorunlarından biri de doğum kontrol yöntemleri nedeniyle alınan kilolardır. Özellikle doğum kontrol hapları bazı kadınlarda iştah açarlar.

    13. Uyku düzeni
    Yapılan araştırmalara göre geceleri dört saatten az uyuyan kişiler daha çok uyuyanlara oranla daha fazla kilo alırlar. Çünkü yorgun bir vücut, normal günde yakılan enerjiyi yakamaz ve metabolizması yavaşlar. Bunun için her gün uykunuzu düzenli almaya dikkat etmelisiniz.

    14. Evlilik
    Yeni evli çiftler hep evlendikten sonra kilo aldıklarından şikâyet ederler. Bunun nedeni ise birlikte bir yaşam paylaşma sonucu herşeyi aynı anda yapma isteğidir. Fakat sözkonusu yemek olunca bu yanlıştır eşinizle aynı miktarda ya da aynı şeyleri yemeden de mutlu bir evliliğe sahip olabilirsiniz.

    15. Tiroid sorunu
    Sürekli yorgun hissediyorsanız, kilo almaya başladıysanız ve sürekli üşüyorsanız tiroidiniz tembelleşmiş olabilir. Bu da metabolizmanızın daha yavaş çalışmasına neden olur. Bunun için bir uzmana başvurun ve balık, fındık gibi yararlı besinler almaya dikkat etmelisiniz.

  • Tefekkür Diyeti

    Tefekkür Diyeti

    Dr. Ender Saraç’tan ‘manevi detoks’ kitabı:

    Sağlıklı beslenme konusundaki önerilerini dinlediniz, uyguladınız. Milyonların sevgilisi Dr. Ender Saraç bu kitabında ise ‘yaralı ruhları’ tedavi ediyor! Stetoskopuyla insanların ‘içini’ dinliyor. Doğumdan yaşlılığa yaşamın her dönemi için ‘manevi gıdalar’ öneriyor. Gereksiz yere acı çeken ve çareyi hep ‘dışarıda’ arayanlara sesleniyor. Ruh doğru beslenirse, birçok hastalığın da kendiliğinden iyileşeceğini müjdeliyor. Evlilik, iş, başarı, huzurlu yaşam gibi konularda bir türlü amaçlarına ulaşamayanlara da şeytanın bacağını kırmanın ipuçlarını veriyor!

    Ona göre ruha en faydalı gıdalar, Allah’ın güzel isimleri! Ender Saraç, Esmaü’l Hüsna’yı günlük yaşamdaki negatiflikleri pozitife çevirmek için nasıl kullanacağımızı anlatıyor. Özel tasarladığı 40 Günlük Tefekkür Diyeti’yle ise ağırlaşan şehir insanını ‘hafifletmeyi’ hedefliyor.

    Artık Ruhuna da Besle! kalbi harekete geçirmek için yazıldı! Ruhun vitaminlerini doğru kullanmak, içinizi karartan düşünce ve sorunların kaynağına inerek onlardan kurtulmak, manevi bir detoksla karanlıktan aydınlığa çıkıp huzur içinde yaşamak istiyorsanız bu kitap tam size göre…

    Özel bölüm: Esmaü’l Hüsna

    Bu bölümde Allah’ın 99 güzel ismi tek tek açıklanıyor ve bunları günlük hayatımızı kolaylaştırmak ve güzelleştirmek için nasıl kullanacağımız, zorluklar karşısında hangi esmaları zikretmemizin fayda getireceği anlatılıyor. Sözgelimi zarafet, güzellik, şan, şöhret ve işlerde kolaylık için, aşk, sevgi ve hayırlı bir eş için, güzel ve sağlıklı bir evlat sahibi olmak için, ilim ve irfan sahibi olmak, sınavları başarı ile geçmek için, işleri iyi bir şekilde yönetip, idare edebilmek, verimliliği ve üretkenliği artırmak için, rızkın artması için, gaflet ve unutkanlıktan kurtulmak için, aşırı sinirlilikten, asabiyetten, ezilip, aşağılanmaktan, acziyetten ve haksızlıktan kurtulmak için, zalimlerin şerrinden kurtulmak için, hastalıklardan şifa bulmak, sıkıntılardan selamete kavuşmak için esma ya da esma kokteylleri öneriliyor.

    İkinci özel bölüm: 40 Günlük Tefekkür Diyeti

    Bu bölümde Dr. Ender Saraç, ruhu kirleten temel davranışlardan, bizi dış ortama daha çok çeken ve negatif duyguları artıran olaylardan 40 gün süreyle nasıl arınacağımızı anlatıyor. Gün gün bilinçli beslenme programı ve diyet boyunca her gün dikkat edilecek renkler, taşlar, çekilecek zikirlerle de sistem tamamlanıyor. İşte şehir insanı için dört dörtlük bir ruhsal detoks kılavuzu…

    ‘Artık Ruhunu da Besle!’ İçindekiler

    Birinci Bölüm: Doğum / Yaratılış
    – Ruhun Bedenle Yolculuğu
    – Babalığa Hazırlık Programı
    – Gebeliğe Hazırlık Programı
    – Sperm ve Yumurta Birbirine Kavuşurken…
    – Gebelik Döneminde Dikkat Edilecekler
    – Bebek Doğuyor

    Ruhunu da besle…

    Tefekkür Diyeti
    Tefekkür Diyet Kitabı