Etiket: Diyet

  • Dash diyeti Listesi

    Dash diyeti Listesi

    Hipertansiyonu Durdurmak İçin Beslenme Yaklaşımları” şeklinde çeviribileceğimiz DASH diyeti ile 14 gün içerisinde tansiyonda düşme olduğu tespit edildi. Dash diyetinin bir amacı da sodyum alımını kısıtlamak…

    Doğru besinleri doğru miktarlarda tüketerek yüksek tansiyonunuzu dengeleyebilirsiniz. Her besin vücudumuz için gerekli olan birbirinden farklı unsurları içerir. Eğer doğru besinler seçilir ve doğru miktarlarda tüketilirse, vücudun ihtiyacı olan besin öğeleri sağlandığı gibi bazı sağlık sorunlarının çözümüne de yardımcı olunabilir: Doğru beslenerek tansiyonunuzu da düşürebilirsiniz.

    ÖRNEK DASH DİYETİ

    SABAH KAHVALTISI

    1 çay bardağı portakal suyu

    1 su bardağı yağsız süt ile 1 çorba kaşığı kahvaltı gevreği

    1 orta boy muz

    Serbest miktarda çiğ sebze (domates, salatalık, yeşil biber vb. 1 çay kaşığı zeytinyağı konabilir)

    1 ince dilim kepek ekmeği (1 tatlı kaşığı reçelli)

    ÖĞLE YEMEĞİ

    Tavuklu salata (tavuğun göğüs etinden yapılmış olmalı)

    Çiğ sebze (3-4 çubuk havuç ve kereviz, 2 adet turp, marul)

    1 su bardağı yağsız yoğurt

    1 dilim kepek ekmeği

    1 orta boy elma

    AKŞAM YEMEĞİ

    1 adet büyük boy ızgara balık

    4 yemek kaşığı esmer pirinçten yapılmış pilav veya entegre makarna

    Haşlanmış brokoli ve domates

    Ispanak veya semizotu salatası (1 tatlı kaşığı zeytinyağı, domates, salatalık, yeşil soğan, yeşil biber ilavesiyle)

    1 dilim kepek ekmeği

    2 parmak kalınlığında 1 dilim kavun

    ARALAR

    1 meyve veya 4 adet kuru kayısı veya karışık tuzsuz kuruyemiş (1/2 su bardağı)

    1 MEYVE NE OLABİLİR?

    1 küçük boy elma

    3 adet kayısı

    1 orta boy muz

    1/2 orta boy greyfurt veya 1 orta boy portakal

    14 adet vişne

    1 büyük boy mandalina

    15 iri üzüm

    12 adet çilek

    5 adet erik

    1 orta boy armut

    1/8 orta boy kavun veya karpuz

    DASH diyeti yaparken nelere dikkat edeceksiniz?

    Salatada tuz yasak, sirke ve limon serbesttir. 1 çay kaşığı zeytinyağı eklenebilir. Tavuk derisiz ve beyaz etinden olmalıdır.

    Yemeğinizi küçük lokmalar halinde yiyin.

    Pilav, sebze gibi karbonhidratları ana yemeğinizle aynı tabağa koyun.

    Eti tek parça halinde tabağınıza koyun.

    Aralarda veya tatlı yapımında kullanmak için meyveleri veya düşük yağlı, düşük kalorili besinleri tercih edin (şekersiz jelatin gibi).

    DASH diyeti kuralları
    * Salatalarınıza sirke, limon ve çeşitli baharatlardan dilediğiniz miktarda, zeytinyağını en fazla 1 tatlı kaşığı olacak şekilde koyabilirsiniz. Tuz kesinlikle kullanılmamalıdır.
    * Yemeklerinizde ve salatalarınızda kullanacağınız tavuk eti mutlaka derisiz ve göğüs kısmından olmalıdır.
    * Tüm yemekleri iyice çiğneyerek ve küçük küçük lokmalar halinde yemelisiniz.
    * Pilav, sebze gibi yardımcı yemekleri ana yemek ile birlikte aynı tabağa koymalı ve ana yemek ile aynı anda yemelisiniz.

  • Yüksek Tansiyonu Düzenleme Diyeti

    Yüksek Tansiyonu Düzenleme Diyeti

    Türkçeye, “Hipertansiyonu Durdurmak İçin Beslenme Yaklaşımları” şeklinde çevirebileceğimiz, DASH diyeti ile 14 gün içerisinde tansiyonda düşme olduğu tespit edildi. DASH diyetinin bir amacı da sodyum alımını kısıtlamak.

    DASH tipi beslenme, yüksek tansiyonu düşürmede oldukça etkili ve Amerika Ulusal Sağlık Enstitüsü tarafından desteklenmekte. Bu konuda yapılan araştırmalar, DASH diyeti ile 14 gün içerisinde tansiyonda düşme olduğunu ortaya koyuyor.

    Bazı araştırmalar, DASH tipi beslenme ile koroner kalp hastalığı ve inme riskinin de oldukça azaldığını gösteriyor. Bu araştırmaya göre DASH diyetine en çok uyan kadınların inme, miyokardiyal enfarksiyon ve koroner kalp hastalığı ölüm oranlarına çok daha düşük olduğu tespit edildi.

    DASH diyetinin temel prensipleri

    Yüksek lif, düşük kalori yoğunluğu ve uygun porsiyonlarla dengeli bir diyet esas amaçtır.
    Düşük doymuş yağ, kolesterol ve toplam yağı az içeren besinler hedeflenir.
    Hayvansal yağlar ve kırmızı et azaltılır, haftada en az iki kez balık yenilmesi iyi olur.
    Posa bakımından zengin tam taneli tahıl ve karbonhidratlar vardır.
    Bol sebze ve meyve tüketilir.

    Kalsiyum, protein kaynağı olarak az yağlı veya yağsız süt ve süt ürünleri tüketimi artırılır.
    Protein, posa, potasyum, magnezyum kaynağı olarak yağlı tohumlar ile baklagiller artırılır.

    Diyette; kırmızı et, şeker, şeker eklenmiş besinler, şekerli içeceklerin tüketimi sınırlandırılmıştır. Diyet potasyum, magnezyum, kalsiyum, protein ve lif bakımından da zengindir. Diyetteki bir diğer amaç ise sodyum alımını kısıtlamaktır.

    Sodyum denildiğinde aklımıza “tuz” geliyor tabiî. Ancak sodyum sınırlaması olan diyetlerde, sadece tuzsuz yemek yeterli olmayabilir, bazı besinlerin tuz içeriğine de dikkat edilmesi gerekmektedir. Çünkü sodyum ile yüksek kan basıncı arasında önemli bir bağlantı vardır. Ancak yine de sodyum, beslenmemizde mutlaka bulunması gereken bir besin öğesi olarak karşımıza çıkar.

    Bir çok sağlıklı kişi, günlük ihtiyacının çok üstünde tuz tüketmektedir. Oysa günlük ihtiyacımız, günde sadece 2400 mg sodyumdur 1 gr tuz= 400 mg sodyum olarak düşünüldüğünde, tuz olarak bu miktar 6 gramdır. Yaklaşık olarak 1 çay kaşığı kadar. Ancak bu, yiyeceklerin içindeki tuzu da kapsamaktadır. Yüksek tansiyonu olanların, genelde günlük 1500 mg sodyumu geçmemeleri önerilmektedir. Bu miktar kişisel özellik, doktorun tedavi şekli ve kullanılan ilaç tedavisine göre değişebilir.

    Bazı besinlerin 100 gramındaki sodyum miktarı

    Turşu (salatalık) 1353 mg
    Ketçap 1042 mg
    Kaşar peyniri 710 mg
    Edirne peyniri 252 mg
    Yumurta 138 mg
    Dana Eti 80 mg
    Levrek 68 mg
    Süt 49 mg
    Yoğurt 47 mg
    Salça 38 mg
    Mercimek 30 mg

    Böbrekler, vücuttaki sodyum dengesini ayarlayan en önemli organdır. Böbreklerde bir sorun olmayan vücuttaki sodyum konsantrasyonu, çok yüksek seviyelere çıkmaz. Sodyum eksikliği ile karşılaşmak, çok görülen bir durum değildir.

    Çünkü sodyumu bir çok besinden alabilmekteyiz. Ancak kusma, ishal gibi, elektrolit kaybının yaşandığı problemler olduğunda, vücuttaki sodyum düzeyinde düşüş yaşanabilir.

    İyotlu tuzun farkı nedir?
    Normal sofra tuzuna iyot eklenmiş olması, aradaki tek farktır. Vücudun iyoda da ihtiyacı vardır. İyotlu tuz tüketildiğinde, vücudun iyot ihtiyacına destek verilmiş olur. İyot, tiroit bezi çalışmasını düzenleyerek, guatr hastalığının oluşumunu engelleyici etki yaratmaktadır.

    Neler yapabilirsiniz?
    Tuzlu tada karşı duyarlılığınız varsa, tuz tüketiminizi yavaş yavaş azaltıp yeni tat alışkanlığı kazanabilirsiniz.

    Lezzet katma alışkanlığınız, yemeklerinize tuz eklemek yönünde ise, onun yerine çeşitli baharatları kullanarak, tuz tüketim alışkanlığınızı düşürebilirsiniz.

    Soslu yemekler yerine, ızgara ve haşlama yöntemi ile pişirilenleri seçmeniz, yine sodyum alımınızı azaltabilir.

    Taze yiyecekler tüketin, salamura yiyecek tüketimini azaltın.
    Ketçap, hardal, soya sosu ve tuzlu salata soslarını kullanmamaya gayret edin
    Tuzu yemek masasından kaldırın.

    Yiyeceklerinizi limon suyu, sirke, sarımsak ve baharatlar ile tatlandırın.
    Kraker, mısır ve kuruyemişlerin tuzsuz olanlarını tercih edin.

    Alışveriş yaparken etiketlerini okuyarak içeriğinde daha az sodyum olanları tercih edin.

    Yüksek Tansiyon Diyeti

  • Fazla kilolarınızdan ‘burcunuza göre’ beslenerek kurtulun!

    Fazla kilolarınızdan ‘burcunuza göre’ beslenerek kurtulun!

    Burcunuza özel besinler tüketerek, hem sağlıklı beslenebileceğinizi hem de kilo verebileceğinizi biliyor musunuz?

    Sağlıklı yaşamanın temellerinden birinin, sağlıklı beslenme olduğunu biliyorsunuz. Peki burcunuza özel besinler tüketerek, hem sağlıklı beslenebileceğinizi hem de kilo verebileceğinizi biliyor musunuz? İşte yaza hazır sağlıklı ve fit bir vücut için her burca özel beslenme önerileri:

    Koçlar yoğurt tüketmeyi, Boğalar bol su içmeyi unutmamalı
    Koçların günlük beslenme programında mutlaka yeşil sebzeler ile birlikte; patates, soğan, elma, ceviz, domates, kereviz sapı, pancar, limon, pırasa, armut gibi besinler olmalıdır. Ayrıca Koçlar, günde 2 kez yoğurt ve kefir tüketmeye özen göstermeliler.

    Günlük beslenme programında mutlaka su teresi, brokoli, mantar, ıspanak, lahana ve patates gibi besinler olması gereken Boğa burçları; ayrıca günde 2 litre su içmeyi alışkanlık haline getirmeliler.

    Günlük beslenmede İkizler için süt, Yengeçler için yeşil sebze şart
    İkizler burcunun günlük beslenme programlarının vazgeçilmezleri portakal, armut, şeftali, domates, mısır ve erik gibi besinler olmalıdır. Sağlığını korumak isteyen İkizler, süt ürünlerini ihmal etmemeliler.

    Yengeç burçlarının günlük beslenme programlarında mutlaka çavdar unu, yumurta beyazı, kereviz sapı, fasulye, marul ve hindi bağ, bol yeşil sebze gibi besinlere yer verilmelidir. Tatlı krizini geçiştirmek isteyen Yengeçler de, gün içerisinde yiyebilecekleri meyve salatasını tercih edebilirler.

    Aslanlar yağlı gıdalardan, Başaklar şekerden uzak durmalı
    Aslan burçlarının günlük beslenme programında mutlaka tam buğday ekmeği, elma, yulaf, arpa, çavdar, marul, yumurta, lahana, salatalık, ceviz ve balık faydalı besinler olmalıdır. Yağlı gıdalardan da mümkün olduğunca uzak durmaları gerekir.

    Başak burçlarının günlük beslenme programında havuç, yeşil sebzeler, karpuz, kuşkonmaz, suteresi, yulaf gibi besinler olmalıdır. Ayrıca, yüksek şeker içeren gıdaları da tercih etmemeliler.

    Teraziler kereviz, Akrepler soğan yemeli
    Terazi burçları günlük beslenme programlarını yaparken kereviz, ıspanak, bezelye, pancar, elma, kuru üzüm, badem, pırasa ve incir gibi faydalı besinleri ilk sıraya koymalılar.

    Günlük beslenme programında mutlaka soğan, hardal, sarımsak, pırasa, şalgam, incir, erik gibi faydalı besinlere yer vermesi gereken Akrepler ise; mide sağlıkları için gazlı içeceklerden uzak durmayı ihmal etmemeliler.

    Yaylar yağlı besinlerden uzak durmalı, Oğlaklar süt içmeli
    Yay burçlarının günlük beslenme programlarında salatalık, adaçayı, karanfil, brokoli, mantar, domates gibi faydalı besinler olmazsa olmazlardır. Yağlı yiyeceklerden uzak durmak da, Yay burçları için çok önemlidir.

    Oğlak burçlarının günlük beslenme programlarında mutlaka bulunması gerekenler; portakal, armut, şeftali, domates, mısır, erik ve bol yeşil sebze gibi faydalı besinleridir. Günlük beslenme programında süt ürünlerine de mutlaka yer vermeliler.

    Kovalar bol sebze ve meyveyi tercih etmeli, Balıklar tatlı krizlerini meyve salatası ile geçiştirmeli
    Kova burçları, gün içerisinde mutlaka meyve ve sebzelerden oluşan faydalı besinlerden tüketmeliler. Bu besinler arasında; mantar, salatalık, su teresi, avokado, muz, armut, karpuz, fasulye gibi sebze ve meyveler bulunmalıdır.

    Balık burçları ise; günlük beslenme programlarında muz, nane çayı, kuşkonmaz, fasulye, kereviz sapı, avokado, salatalık, mantar gibi faydalı besinler tüketmeliler. Ayrıca, gün içerisinde meyve salatası yiyerek tatlı krizlerinizi geçiştirebilirler.

  • Limonata Diyeti

    Limonata Diyeti

    Limonata diyetinin elimine edici ve insa edici yetenegi basarili ve sürekli olarak gösterilmistir.

    Limon insanlarin bildigi en zengin mineral ve vitamin kaynagidir ve tüm yil boyunca bulunabilir. Bu nedenle diyet yilin herhangibir ayinda uygulanabilir.

    Limonata diyeti öncelikle, kirk yil önce kendisini mide ülserlerini iyilestirmede kanitladi. Diyetle ilk deneyimimin bu olayini paylasmam için Bob Norman tarafindan izin verildi.

    Bir gün, Bob ile tanismamdan kisa bir süre önce, mide ülserlerini on günde iyilestirecek bir araç olarak bu diyeti tam formunda yazmak için ilham aldim. Hemen bunu detayli olarak yazdim ve bunu test etmek için bekledim.

    Bob Norman yaklasik üç yildir mide ülserinden sikayetçiydi. Bu zaman boyunca bilinen her seyi denemisti, ama hiçbir sey ona yardimci olmamisti. Iki saatte bir bir seyler yemek zorunda idi, aksi taktirde asiri aci çekiyordu. Doktoru onu ameliyat etmek istemisti, ancak o bunu kabul etmemisti. Bana, gidecegi son insan oldugumu söyledi. Eger ben ona yardim edemezsem, eve gidip bu durumda yasamaktansa ölecekti.

    Bu noktada ülserin nedeninin açiklamasini yapmak gerekiyor. Mide duvarinin tüm içini kaplayan bir sodyum tabakasi vardir, eger bu bozulmadan durursa sindirim sivilarinin midenin kendisini sindirmesini önler. Ancak, herhangi bir formdaki et gidasi mideye girdiginde, et sodyumu, aynen mide duvarlarinin çektigi sekilde çeker. Sodyumun bir kismi mide duvarlarindan çekilir ve etin etrafinda toplanir, bu etin midede sindirimini önler ve ayni zamanda mide duvarlarindaki sodyumu eksiltir.

    Kisi et yemeye devam ettikçe ve diyette sodyum eksikligi oldukça, midenin duvarlarindaki sodyum hatti yenilenmez. O zaman sindirici sivilar mideyi sindirmeye baslar, bu bizim ülser dedigimiz seyi olusturur. Bu gerçeklestiginde, ülseri iyilestirmeye çalisan tüm ortodoks yöntemler basarisiz olur.

    Bazen et midede iki veya daha fazla saat kalabilir ve fermente olmaya ve çürümeye baslar. Parçalanmasi ve sindirilmesi için ince bagirsaklara geçmesi gerekir. Etlerin tüm formlari, sebze ve meyvelerden daha uzun sürede sindirilir. Tavuk ve kümes hayvanlari en uzun sürede sindirilen gidadir. Et yemegi , önceden bir et formu oldugundan, bedenlerimiz tarafindan kolayca kullanilabilir olani izlemez. Gerçekte, bunun tersi dogrudur.

    Kisi her tür et gidalarinin asiri derecede toksik oldugunu düsündügünde, bunlarin asiri derecede istenmeyen bir beslenme şekli oldugu açik hale gelir. Et yerken kisi, tüm bosaltim organlarimizi hesaba katmalidir. Bu organlar baslica kendi atiklarimizi gidermek için yapilmistir. Hayvansal et yedigimizde, hayvansal etin kendi hücrelerinin atiklari dahil olur (veya ilaçlar veya diger yararsiz malzemeler) ve bu organlarin ekstra çalismasi gerekir ve sonunda çesitli sekillerde rahatsizliklar gelisir.

    Tüm kati gidalarin, bedeni besleyebilmeden önce kan tarafindan tasinabilmesi için sivi forma parçalanmasi gerektigini hatirlayin. Her çesit et gidalarinin (balik dahil) bu duruma ulasmalari daha uzun sürer ve beden için meyve, sebzelerden daha az yararlidir.

    Hikayemize geri dönelim. Bob’un tüm açiklamalarindan sonra, ona ülserinin on gün içinde iyilesmesini isteyip istemedigini sordum. “Evet” diye yanitladi, böylece ona bir diyet listesi verdim. Onu dikkatle okudu ve bunu asla yapamayacagini, çünkü üç yildir gittigi tüm uzmanlarin ona asla limon kullanmamasini söylediklerini belirterek bana geri verdi ve bu limonatadan baska bir sey degildi.

    Ortodoks yöntemler onun ülserini iyilestirmekte tamamen basarisiz oldugu için, olarin tavsiyelerinin yanlis olabilecegini düsünmesini söyledim. Limonata diyeti kabul edilen (basarisiz olan) uygulamalara karsit oldugu için, mantik bana bunun sifayi gerçeklestirebilecegini söylüyordu. Bunun zarar vermeyecegini güvenli oldugunu biliyordum.

    Bob’a, eger bu uzmanlarin tavsiyeleri dogru olsaydi, ülserinin üç yil önce iyilesmis olacagini söyledim ! Ona kullanilmamasi gerektigi söylenen sey, belki de onun gereksinimi oldugu seydi. O bunun üzerinde düsündü ve “Peki, deneyecegim…beni öldürse bile !” dedi.

    Bes günlük diyetten sonra, Bob beni aradi. Baslangiçtan beri agrisi olmamasina ragmen, aniden eski agrilarin döneceginden ve tekrar kötü olacagindan korkuyordu. Daha önceleri her iki saatte bir, bir seyler yemek zorunda iken, önceki gün sekiz saat bir sey yeyip içmemisti – agri olmamisti, yine de endiseli idi. Bes gündür agrsi olmadigindan, iyi olacagini ve kalan diyet süresine devam etmesini söyledim.

    On birinci gün, doktoru tarafindan incelendi ve ülser tamamen iyilesmisti. Söylemeye gerek yok, doktoru çok sasirmisti, çünkü diyetten önce, doktoru X – isinlari dahil tam bir inceleme yapmisti ve acil bir ameliyat tavsiye etmisti, aksi taktirde uzun yasamayacagini belirtmisti.

    Bir çok baska ülserler, on günde, ayni sonuçlarla takip etti. Sayisiz baska hastaliklar da on günlük periyot boyunca düzeldi.

    Limonata Diyeti ayni zamanda zayiflatici bir diyet mi?
    Zayiflatici bir diyet olarak, her sekilde diger sistemlerden daha üstündür, çünkü her tipteki yag dokularini çözer ve elimine eder – herhangibir zararli yan etkisi yoktur.

    Soguk alginliklari, grip, astim, sinüs ve brons rahatsizliklari gibi tüm mukus hastaliklari hizla dagitilir ve bedenden elimine edilir, kullanici, zor nefes almaya ve sinüs bosluklarini tikamaya neden olan çesitli alerjilerden özgürlesir. Allerjiler bu toksinlerin birikiminin bir sonucudur ve biz bedenimizi temizlerken ortadan kaybolurlar. Asiri – kilolu olanlar siklikla bu zorluklari deneyimler ve onlarin kilo almalarina neden olan toksik yag – üreten gidalari yemeye devam ettikçe, onlarin diger rahatsizliklari daha çok katlanir.

    Mukus hastaliklari mukus – olusturan gidalar yemek veya içmekle olusur. Baska deyisle, siz eger bu hastaliklara sahipseniz, onlari (hastaliklari) yediniz ! Ailemizi mukus – olusturan gidalarla beslemeyi durdurdukça, onlarin mukus ve alerji hastaliklarini yasamlarinin kalani boyunca elimine ederiz.

    Eklemlerde, kaslarda, hücrelerde ve bezlerde kalsiyum tortularinin sonucu olan hastalik tipleri kolayca çözünür ve bedenden uzaklastirilir. Damarlardaki kolesterol tortulari da limonata diyetinin sihirli temizleme gücüne yanit verir.

    Bedenin kalani temizlendikçe, tüm deri hastaliklari da ortadan kaybolur. Çibanlar, apseler, sirpençeler ve sivilceler, hepsi bu kategoriye girer. Bu durumlar, Doga’nin zehirleri bedenden hizla elimine etme çabasidir.

    Her tür enfeksiyonlar bedenin daha ileri temizlenmesini üretmek için çözünen ve yakilan veya oksitlenen zehirlerin engin birikiminin sonucudur. Bundan dolayi, toksinlerin hizli eliminasyonu her tür enfeksiyon atesi için gereksinimi hafifletir. Enfeksiyonlara “yakalanilmaz”, bunlar bizim asiri atiklarimizi yakmaya yardim etmek için Doga tarafindan yaratilir.

    Evet, limonata diyeti zayiflatan bir diyettir, ancak dahasi var. Ülserleri iyilestirmek için kullanildiginda, ayni zamanda bir çok baska rahatsizliklar temizlendigi gibi, zayiflatici diyet olarak kullanildiginda da diger hastaliklar da iyilesir.

    Insanlar, dogru gidalari seçtiginde güçlü, saglikli bedenlere sahip olur veya dogru olmayan gidalar aldiginda hastalikli bedenlere sahip olur.

    Not:

    Aşağıdaki diyet sadece bir tavsiye olarak verilmektedir ;Bunu izleyecek herhangi biri bunu gönüllü/istençli olarak yapar.Doğal Olarak, her birey farklı reaksiyon gösterdiğinden, her bir birey bunun kullanımı ile ilgili kendi kararını/hükmünü kullanmalıdır.

    Limonata Diyeti

    Amaç
    -Bedenin herhangi bir bölümünde olusmus olan toksinleri ve tikanikliklari çözmek ve elimine etmek
    -Böbrekleri ve sindirim sistemini temizlemek
    -Tüm bedendeki bezleri ve hücreleri aritmak
    -Eklemlerdeki ve kaslardaki tüm istenmeyen atiklari ve sert materyalleri elimine etmek
    -Sinirlerdeki, arterlerdeki ve kan damarlarindaki baskiyi ve tahrisi hafifletmek
    -Saglikli bir kan dolasimi insa etmek için
    -Yasiniza bakmadan gençligi ve esnekligi korumak için.

    Ne Zaman Kullanmali
    -Hastalik ortaya çiktiginda – tüm akut ve kronik durumlar için.
    -Sindirim sistemi dinlenmeye ve temizlenmeye gereksinim duydugunda.
    -Asiri kilo sorun oldugunda.
    -Daha iyi sindirim ve beden dokularinin insasi gerekli oldugunda.

    Ne Sıklıkla Uygulanmali ?
    Diyete en az 10 gün veya daha fazla devam edin – en fazla 40 güne kadar, bunun ötesi asiri derecede ciddi durumlar için güvenli olabilir. Bu zaman boyunca tüm gerekli olan besinler alinir. Bedeni normal saglikli bir durumda tutmak için yilda üç veya dört kez uygulama mucizeler yaratir. Ciddi problemler için diyet daha sikça yapilabilir.

    Nasil Hazirlanir
    -2 yemek kasigi limon suyu (yaklasik ½ limon)
    -2 yemek kasigi hakiki akçaagaç surubu (akçaagaç ile kokulandirilmis seker surubu degil)
    -1/10 çay kasigi kirmizi biber veya tadimlik
    -Su, orta sicaklikta (kaynak suyu)

    Limon suyunu, akçaagaç surubunu ve kirmizi biberi yaklasik 280 gramlik bir kapta karistirin ve kabi orta sicaklikta su ile doldurun. (Istenirse soguk su kullanilabilir)

    Sadece taze limon kullanin, asla kutulanmis limon suyu veya dondurulmus limon suyu kullanmayin. Mümkünse organik limonlari kullanin.

    Akçaagaç surubu, pozitif ve negatif sekerlerin dengeli bir formudur ve bu surup kullanilmalidir, bunun yerine baska bir surup kullanilmamalidir.

    Akçaagaç surubu genis çesitlilikte minerallere ve vitaminlere sahiptir. Dogal olarak mineral ve vitamin içerigi agaçlarin büyüdügü yere ve topragin mineral içerigine göre degisir. Bunlar saf akçaagaç surubunun ortalama örneginde bulunan minerallerdir : Sodyum, Potasyum, Kalsiyum, Magnezyum, Manganez, Demir, Bakir, Fosfor, Sülfür ve Silikon. Vitamin A, B1, B2, B6, C ve Pantothenik Asit (B5) de surupta mevcuttur. Bunlarin gereksinimleri ve etkileri ile ilgili bilgi “Aydinlanma Çagi Için Sifa” adli kitabin arkasindaki Biyokimyada bulunmaktadir.

    Bazi bilgisiz akçaagaç surubu sekerleme operatörleri, agaçlari delip siviyi çekme isleminde formaldehit pelletleri kullanmakta, ama bunu yapmayan bir çoklari var. Formaldehit kullanmayanlari arastirin.

    (Bal kullanilmamasi belirtiliyor).

    Daha ileri temizleme ve laksatif etki için bir parça limon kabugunun ve pulpunun (limon sikildiktan sonra kalan meyveli kisim) limonataya katilmasi tavsiye ediliyor. (Not : ticari olarak üretilen limonlarin kabuklari sari renkli renklendiricilerle kaplanmis olabilir ve zehirli böcek spreyleri içerebilir). Limon kabugundaki özellikler ayrica asiri kanamayi önleyen bir hemostatik olarak davranir.

    Kirmizi biber eklemek gereklidir, kirmizi biber mukusu parçalar ve ilave rahatlik için kan insa ederek sicakligi artirir. Ayrica, bir çok B ve C vitamini ilave eder.

    Bu diyet boyunca hos bir degisiklik olarak ve temizlikte daha ilerlemeye yardimci olmak için arada sirada nane çayi kullanilabilir. Nanenin klorofili aritici olarak yardimci olur,temizlik periyodu esnasinda ortaya çikan agiz ve beden kokularini nötralize eder.

    Ne Kadar İçilmeli ?
    Uyanik oldugunuz periyot boyunca alti – on iki bardak limonata için. Aciktikça bir bardak daha limonata için. Diyetin tam periyodu boyunca başka bir gıda alınmamalıdır. Bu, minerallerin ve vitaminlerin tam dengesi oldugu için, kisi acikma sikintilari çekmez. Vitamin haplari kullanmayin.

    Tüm kati gidalar, bedenin hücrelerine kan tarafindan tasinabilmeden önce sivi haline dönüstürülür. Limonata önceden sivi halinde bir gidadir.

    Asiri kilolu olanlar için, daha az akçaagaç surubu alinabilir. Kilosu az olanlar için, daha çok akçaagaç surubu alinabilir. Kilosu az olanlar daha çok kilo vermekten korkmasin, HATIRLAYIN, tek kaybedeceginiz mukus, atik ve hastaliktir. Saglikli dokular elimine edilmez. Kilo almaya gereksinimi olan bir çok insan diyet periyodunun sonuna yakin kilo almis olur.

    Bardak basina limon suyu miktarini asla degistirmeyin. Günde yaklasik alti bardak limonata kilo vermek isteyenler için yeterlidir. Istenirse daha fazla su içilebilir.

    Temizlige Yardimci Olma
    Bu bir temizlik diyeti oldugu için, zehirleri elimine etmesi için Dogaya daha fazla yardim ederseniz, daha iyi olur. Eger sisteminiz alt üst olursa/bozulursa, bunun nedeni yeterli eliminasyona sahip olmamanizdir. Talimatlari tamamen izleyerek bu olasiliktan kaçinin. Hepsinin üstünde, günde iki, üç veya daha fazla tuvalete gittiginizden emin olun. Kati gida yenmedigi için bu gereksiz görülebilir, ancak bu Doganin elimine etme yoludur, bu bedendeki çesitli hücrelerden ve organlardan serbest birakilir. Bunlarin bir sekilde bedeni terketmesi gerekir. Eliminasyon daha iyi olursa, sonuçlar daha çabuk elde edilir.

    Çogu kisi için Laktasif bitki çayı en iyi yardimci olarak kesfedilmistir. Baslangiçtan itibaren iyi bir laksatif bitki çayi almak iyi bir uygulamadir – gece yapilacak son sey ve sabah yapilacak ilk sey.

    Baska Bir Temizlik Yardimcisi :
    Içsel Tuzlu Su Banyosu
    Bedenlerimizin disini oldugu kadar içini de yikamak gereklidir. Temizleme diyeti esnasinda veya ondan sonra her hangi bir zamanda enema veya kolonikler almayin. Bunlar gereksizdir ve oldukça zararli olabilirler.

    Kolonik sistemi, alisilmis kolonikler ve enemalarin zararli etkileri olmadan temizleyen daha iyi bir yöntem vardir. Bu yöntem tüm sindirim sistemini temizler, kolonikler ve enemalar sadece kolona veya onun küçük bir parçasina ulasabilir.

    TALIMATLAR :
    1 litre ilik suya iyodu giderilmemis deniz tuzundan iki çay kasigi koyun. Siradan iyotlandirilmis tuz kullanmayin, bu ise yaramaz. Sabah yapacaginiz ilk sey tüm tuzlu suyu içmektir. Bu aç karnina içilmeli. Su ve tuz ayrilmaz ve ütün olarak kalir ve tüm sistemi bir saat içinde hizla ve tamamiyla yikar. Bir çok eliminasyonlar gerçeklesir. Tuzlu su, kan ile ayni spesifik graviteye sahiptir, bu nedenle böbrekler suyu çekip alamaz. Bu, tüm sindirim sisteminin düzgün yikanmasina gereksinim oldugu siklikta alinabilir.

    Eğer tuzlu su ilk seferinde ise yaramazsa, dogru denge bulununcaya dek biraz daha fazla veya az tuz ekleyin veya ekstra su için. Bu çogu zaman etkinligi artirir. Hatirlayin, bu hiçbir zaman zarar vermez. Kolonun iyi bir temizlige ihtiyaci vardir, ancak bunu dogal yolla yapin – tuzlu su ile.

    Gece, sindirim sistemini gevşetmek için laksatif bitki çayi alinmasi tavsiye edilir, sonra sistemi temizlemek için her sabah tuzlu su. Eger herhangi bir nedenle sabah tuzlu su alinamazsa, laksatif bitki çayi gece ve sabah alinmali.

    Akçaagaç surubu ;

    Dört adet U.S.D.A. onayli akçaagaç surubu var. Erken besisuyu çikarimi genel olarak en açik renkli cinsi/sinifi üretiyor – Cins A Açik Amber ve Cins A Orta Amber, önceden basitçe Cins A olarak biliniyordu. Bu daha açik cinslerin tadi hafif, tatli ve koyu olanlardan daha az mineral içerigine sahip. Orta – dönem çikarilan genel olarak Cins A Koyu Amber ürünü verir, bu önceden Cins B olarak bilinirdi. Koyu Amberindaha fazla mineral içerigi ve daha çok “akçaagaç” tadi var. Sezon sonu Cins B’yi getirmekte, bu önceden Cins C olarak biliniyordu, bunda daha da çok mineral var ve en güçlü akçaagaç tadi var. Diyette tüm cinsler kullanilabilir, ancak daha koyu olanlar en arzu edilenlerdir. Cinslere ayirma sistemi amber renginin derinligi ile ilgili ve surubun kalitesi ile ilgisi yok, surubun kalitesi genel olarak tüm organik olarak üretilen akçaagaç suruplari için aynidir.

    Bal Kullanmak Ile Ilgili
    (Bu yazi Amerika’daki bal üretimi ile ilgili. Türkiye’deki bal üretimi nasil, bilmiyorum. Belki burdaki ballarin bir kismi için geçerli degildir.)

    Bal hiçbir zaman içsel olarak kullanilmamali (yenmemeli). Bal çiçeklerden toplanan nektardan üretilir – kendi içinde yeteri kadar iyi, belki – sonra ön-sindirim islemine tabi tutulur, gelecekteki kullanimi için koruyucu eklenerek depolanir. Bal kalsiyum bakimindan zayiftir ve insan için bir çok zararli etkileri vardir.

    Bir otoriteye göre, bal “Saglikli gida alaninda sihirli ve mistik bir sözcüktür. Saf olan saglikli gidacilara çok fazla reklami yapilan ve asiri ücret istenen gidalardan biridir. Bala atfedilen büyük deger aldaticidir….bal sekerden daha tehlikelidir.”

    Alkol ile oldugu gibi, önceden – sindirim islemine tabi tutulmus olan bal kana direkt olarak girer, seker içerigini çok çabuk normalin üzerine yükseltir. Bunu düzeltmek için, pankreas aninda insulin üretmek zorundadir yoksa olasi olarak ölüm gerçeklesebilir. Gerekli olandan daha fazla insulin üretilir ve kan seker seviyesi normalin altina düser. Bu bayginlik nöbetine neden olabilir ve eger çok düserse ölüm bile olabilir. Kan sekeri normalin altina düstügünde, kisi keyifsiz hisseder. Balin düzenli kullanimi sabit dengesizlik yaratabilir, bu karacigerin, pankreasin ve dalagin normal fonksiyonunu etkiler. Hipoglisemi ve hiperglisemi dengesiz sekerlerin kullanilmasinin sonucudur. Akçaagaç surubundaki ve seker kamisindaki (taze seker kamisi suyu da tavsiye ediliyor) tehlikeli yan etkilere neden olmaz. Tüm dogal meyveler ve sebzelerde dengeli seker vardir. Yapay, sentetik ve rafine edilmis sekerlerin dogal diyette yeri yoktur.

    Besin Destekleyicileri Almali miyim ?
    Bazi insanlar diyette iken vitamin haplari veya besin destekleyicileri almak istiyor. Bu siklikla istenen sonucu üretmede basarisizlik yaratiyor. Bunun bir çok sebebi var. Lenfatik bezler tikandikça, en iyi gidalari bile özümseyip sindiremezler. Bedenlerimizi temizlerken ve hücrelerimizi ve bezlerimizi özümsememizi tikayan ve felce ugratan toksinlerden temizlerken, çesitli organlarimizi özgürlestiririz ve onlarin düzgün çalismasini saglariz. Tüm gerekli vitaminler ve mineraller limonatanin içindedir ve bundan dolayi çogu durumda ilave destege gereksinimimiz yoktur.

    Vitamin haplari ve destekleyiciler agaçlarin üzerinde yetismez, bize meyvelerle, sebzelerle ve bitkilerle gelir. Insan asla bir grup dogal gida ile bir grup sentetik gidanin karisimini almamali. Bunlar temel yasam gücünün ve enerjisinin çogunu kaybeder. Bir çok tehlikeli yan etkiler meydana çikabilir, çünkü düzgün olmayan ve esit olmayan denge mevcuttur. Dengenin dogal yasalari ile kalin.

    Daha sonra (diyetten sonra), degisik gidalar almaya baslayinca, vitamin ve mineral kaynaklari kolayca özümsenebilir olur – kisi onlari almaya alisik olsa bile bunlara geri dönmek gerekli degildir.

    Limon bir çok insa edici faktörler ile birlikte gevsetici ve temizleyicidir. Limondaki elementlerin ve akçaagaç surubunun yetenegi birlikte çalisarak arzulanan sonuçlari yaratir.

    Onun 49 % potasyumu kalbi güçlendirir ve enerjilendirir, böbrekleri ve adrenal bezlerini canlandirir ve gelistirir.

    Oksijeni canlilik/dirilik olusturur.

    Karbonu hareket ettirici tahrik edici olarak davranir.

    Hidrojeni duyulara ait sinir sistemini aktive eder.

    Kalsiyumu akcigerleri güçlendirir ve gelistirir.

    Fosforu kemikleri kaynastirir, canlandirir ve berrak düsünme için beyni gelistirir.

    Sodyumu doku olusmasini tesvik eder.

    Magnezyumu kan alkalilendirici olarak davranir.

    Demiri aneminin en genel seklini hizla düzeltmek için alyuvarlari olusturur.

    Kloru kan plazmasini temizler.

    Silikonu daha derin nefes almak için tiroide yardimci olur.

    Destekleyiciler diyet esnasinda gerekli degildir ve temizleme eylemini aksatabilirler.

    Vitaminler Kullanmakla Ilgili

    Vitaminler ve mineraller dogal yasamanin her zaman gerekli bir parçasi olmustur. Tanri’nin planindan hosnut olmayarak, insan, bunlari taze canli gidalardan ayirarak, sonra isleyerek ve kendi kavramina göre birlestirerek durumu gelistirmeye tesebbüs etti. Son üründen hosnut kalmayarak, onlari sentetik olarak üretmeye tesebbüs edildi. Bu büyük ticaretti. Çogu zaman bunlar gerekli degildi. Haplarin gerekli olup olmadigini veya kaç tane alinacagini kimse gerçekten bilmez – insanlar onu alir, çünkü bir eksiklikleri olabilir.

    Bu vitaminlerin ve minerallerin nasil dengelenecegi ve formüle edilecegi bir çok farkli fikir olusturdu. Haplari üreten ve isleyen çok genis sayida uzman kaç milyar hap yapilmasi gerektigi konusunda anlasamiyor. Hepsinin farkli formülleri var ve kendilerininkinin en iyi oldugunu iddia ediyorlar, vitaminlerin çogu isleme esnasinda kaybolsa bile.

    Onlarin degeri ve kullanimi ile ilgili berrak bir ortak karar olmadan, bunlar üretiliyor ve isleniyor ; bundan dolayi, asiri dozun veya dengesizliklerin olasi yan etkileri düsünülmeden bunlar satilmak zorunda. Gerçekte, tüm süreçten sakinilabilir. Yaraticimiz önceden/zaten gereksinim duydugumuz tüm vitaminleri ve mineralleri mükemmel dengeli bir formda almamizi garanti ederek iyi bir is yapmistir. Saglikli bedeni muhafaza etmek için ve insa etmek için tam enerjiyi ve yasami getirmek için sadece dogal gidalarin en iyileri kendi orijinal paketlerinde yeterince iyidir.

    Biz asiriya kaçmadan dogru gidalari yerken, beden TÜM gerekli vitaminleri üretir. Dogru sekilde, tam olarak, mineralce zengin toprakta yetistirilen gidalar içlerinde tüm minerallere sahiptir. Vitaminle zenginlestirilmis gidalara ve insan tarafindan sentetik olarak üretilmis gidalara ve ekstra minerallere ihtiyacimiz yok.

    Tüm rafine edilmis ve canliligi gitmis gidalar diyetimizden tamamen çikarilmalidir. Eger rafine edilmis ve canliligi gitmis gidalar yenirse, sadece o zaman insanin ilave besin desteklerine ihtiyaci olur.

    Diyet Bana Kötü veya Güçsüz Hissettirir mi ?
    Temizleme isleminde, bazi insanlar çok büyük karisikliklar deneyimliyor ve birkaç gün kötü bile hissedebiliyor. Rahatsizliga neden olan limonata degildir, limontanin sistemde yaptigi canlandirmalar basiminizn dönmesine ve diger huzursuzluklara neden olur. Nazi durumlarda kusma olabilir ; bedenin çesitli eklemlerinde agrinin arttigi hissedilebilir ; bazi günlerde bas dönmesi olabilir. Eger herhangi bir zamanda güçsüzlük olursa, bu besin veya vitaminlerin eksikligi degil, kan dolasiminda dolanan zehirlerin sonucudur. Bu diyet kisiye sivi formda on gün için gerekli olan tüm vitaminleri, besini ve enerjiyi verir. Dinlenin ve eger bunu yapmak zorunda iseniz daha kolaylastirin – çogu insan zorluk olmadan günlük düzenli islerini devam ettirmektedir. Diyeti düzgün sekilde sürdürün ; birakmayin veya biraz bile bir seyler yiyerek “hile” yapmayin, diyetin yararlarini bozabilirsiniz.

    Limon asitli bir gida olmasina ragmen, özümsenirken ve sindirilirken alkali olur. Gerçekte, bu düzgün alkali dengesi için en iyi yardimcimizdir. “Çok fazla asidin” zarari yoktur.

    Çok fazla alkol alanlar, sigara içenler ve diger hap bagimlilari bu diyetten anlatilamayacak yararlar alir. Kimyasal degisimler ve temizleme bunlara duyulan tutkunun ve bir çok olasi eksikliklerin giderilmesinin bir yoludur. Böylece, dogal olmayan türdeki canlandiricilar ve depresyon gidericiler için arzu ortadan kaybolur. Haplari, alkolü, ve tütünü birakirken deneyimlenen ve çekilen olagan tutkular/arzu duymalar diyet esnasinda ve sonrasinda artik mevcut olmaz.

    Modern yasamin bir çok aliskanlik – yaratan ve canliligi azaltan elementlerinin tutsakligindan kurtulmak gerçekten mükemmel bir histir. Aliskanlik yaratan kahve, çay ve çesitli kolali içkiler de limonata diyeti ile çekiciliklerini kaybeder.

    Limonata Diyetini Nasil Sona Erdireceksiniz ?
    Limonata diyetini dogru olarak sona erdirmek çok önemlidir – lütfen asagidaki talimatlari çok dikkatli izleyin. Asagidekiler normalde dogal vejeteryan bir diyeti izleyenler içindir ;

    Diyetten Sonraki İlk ve İkinci Gün :
    Gün boyunca istendigi kadar taze portakal suyu. Portakal suyu sindirim sistemini düzgün sekilde sindirim yapmasi ve gidayi özümsemesi için hazirlar. Bunu yavas yavas için. Degisiklik bittikten önce veya sonra, eger herhangi bir sindirim zorlugu olduysa, portakal suyu ile birlikte ekstra su alinabilir.

    Üçüncü Gün :
    Sabah portakal suyu. Ögleyin ham meyve. Aksam meyve veya ham sebze salatasi. Simdi siz normal sekilde yemek yemeye hazirsiniz.

    Vejeteryan beslenmeyi takip etmeyen, et, süt, rafine edilmis gidalari yiyenler için, kademeli olarak ham meyve, findik, ceviz vs, ve sebze diyeti ile degisime baslayabilirler :

    İlk Gün :
    Gün boyunca istendigi kadar taze portakal suyu. Yavas yavas için.

    Ikinci Gün :
    Gün boyunca bol bol portakal suyu için – eger gerekirse ekstra su için. Ögleden sonra, sebze çorbasi hazirlayin (hazir çorba degil) :

    Sebze Çorbasi Tarifi
    Bir çok türde sebze kullanin, baklagiller, patates, kereviz, havuç, yesil sebze saplari, sogan vs. Ekstra tat için kurutulmus sebzeler veya sebze çorbasi pudrasi eklenebilir. Bamya veya bamya tozu, kirmizi biber, köri, arnavut (kirmizi) biberi, domates, yesil biber ve kabak eklenebilir. Tuz gerekirse sinirli miktarda koyun. Az pisirirseniz daha iyi olur.

    Et suyu kullanarak bu çorbayi aksam da alin. Çavdar bisküisi de çorbanin yaninda alinabilir, ama ekmek veya kraker yemeyin.

    Üçüncü Gün :
    Sabah portakal suyu için. Ögleyin, biraz daha fazla çorba için ; Aksam yemeginde, istediginiz sekilde meyve, sebze, salata yeyin. Et, balik veya yumurta, ekmek, pasta, çay, kahve veya süt tüketmeyin. Süt yüksek miktarda mukus olusturur ve bedende toksin gelistirmeye egilimlidir.

    (Önceden özümsenen bir gida olarak sütün midede ve kolonda kramplar ve kivranmalar gibi çesitli sorunlara neden oldugu bilinmektedir. Sütteki kalsiyumun özümsenmesi zordur ve romatizmali ates (rheumatic fever), artrit, nevrit ve kesecik iltihabi (bursitis) formunda toksinlere neden olabilir. Kalsiyumun özümsenme ve sindirilme yetersizliginin sonucu olarak, kalsiyum serbest sekilde kan dolasimina girer ve dokularda, hücrelerde ve eklemlerde çöker ve bu siddetli agrilara neden olur.)

    Dördüncü Gün :
    Normal beslenmeye geçilebilir, ama en iyi saglik eger sabah kahvaltisi bizim limonata tipimiz veya meyve suyunu içerirse ve süphesiz çogunlukla sebze, meyve, tohum diyeti takip edilirse muhafaza edilir. Eger normal beslenmeye geçildiginde aci/sikinti veya gaz olusursa, sistem gida almaya hazir olana dek limonata diyetinin birkaç gün daha devam ettirlmesi tavsiye edilir.

    Diyette izlenecek önemli noktalari gözden geçirme.

    Diyetten en fazla yarari almak için tüm talimatlari dikkatle okuyun.

    Öncelikler kendinizi zihinsel olarak hazirlayin. Diyetin tamamlanmasinin en iyi isaretlerinden biri daha önceden kaplanmis ve kabarik olan dilin açik pembe ve temiz görünmesidir. Diyet esnasinda çok kötü sekilde kaplanabilir.

    Diyete baslamadan önceki gece laksatif çay için.

    Sabah, tuzlu su veya laksatif çay için. Bu, diyet süresince her gece ve sabah yapilmali – bir istisna – eger ishal olusursa. Ishal sona erdiginde yukaridaki talimatlara devam edin.

    Diyeti sona erdirme. Bedeninizi normal yemeye hazirlamak için talimatlari çok dikkatle izleyin. Çok fazla yemeyin veya çok erken yemeyin. (Belirtilen süreden önce yemeyin.) Eger talimatlar izlenmezse, ciddi problemler (mide bulantisi) meydana gelebilir.

    Proteinimi Nasil Alacagim ?
    Amino asitler ve hayvansal proteinli gidalar için gereksinim ile ilgili sikça sorular sorulur. Bedenimizin sadece % 16 si protein oldugu için, protein gereksinimi çok abartilir. Bu sorunun yaniti çok basittir. Öncelikle, saf proteinin oksijen, hidrojen ve karbon ile birlikte baslica azot oldugunu anlamamiz gerek. Hepimiz, oksijen ve hidrojeni havadan aliyoruz. Ayni havada oksihen, hidrojen ve karbonun birlesiminden dört kat fazla azot vardir. Bu elementlerden gereksinim duydugumuz miktari kullanabiliyoruz ve özümseyebiliyoruz. Azotu da özümseyebiliyoruz ve bedenimizde protein olarak insa ediyoruz. Bu, onu kullanimimiza dönüstürebilen dogal bakteri eylemiyle yapilir.

    En iyi gidalarin ve temiz havanin birlesiminden kendi amino asitlerimizi, hayvanlarin yapabildigi gibi yaratma yetenegimiz var. Hayvanlari amino asitlerle beslemeye çalismayiz. Böylece, toksik ölü hayvan etini beslenmemizden çikarabiliriz ve sürekli protein kaynagimiz ile ilgili endise duymaya gerek duymayiz. Protein kaynagi olarak sadece en iyi meyveleri, sebzeleri, findik, ceviz vsyi, tohumlari ve filizlenmis gidalari yeyin.

    Sigara içenler havadan azotu kolayca alamazlar, ama hayvan eti yemeden dogru gidalardan yeteri kadar azot alabilirler. Ancak iyi saglik için, sigarayi birakmak zorunluluktur.

    Çogu insan, et yemenin kendilerine güç verdigine inanir. Eger böyle olsaydi, o zaman neden dünyadaki en güçlü hayvanlar vejeteryan ? Yediginiz hayvanlarin vejeteryan oldugunu hiç düsündünüz mü? Onlar güçlerini nereden aliyor ? Tüm et – yiyen hayvanlar, asiri toksin nedeniyle günde 16 – 18 saat uykuya gereksinim duyarlar. Et yiyen hayvanlar çok kisa bir hayat yasarlar.

    Bebeginizi Beslemek
    Tüm bebekler eger mümkünse anneleri vasitasiyla (anne sütü) beslenmeli. Bunun yerini tutan baska bir sey yoktur. Ineklerin ve koyunlarin sütü onlarin kendi bebekleri içindir ve insan bebekler için uygun degildir. Süt yetiskinlerde oldugu gibi, soguk alginliklari ve diger enfeksiyonlu hastaliklar dahil mukus ve diger sorunlari yaratir.

    Dogru gida, refleks uyarimi ve renk terapisi annenin bebegi için süt ihtiyacini temin eder. Annenin sütü yoksa, bunun yerine en iyi sey hindistan cevizi sütüdür (Hazirlanmasi asagida veriliyor). Bununla birlikte, düzenli beslemeler arasinda yaklasik 225 gram (240 mililitre) limonata verin. Limonatanin normal formülü için bebek alti aylik olana dek iki kat su ekleyin ve sonra kademeli olarak gücü (kivami) degistirin. Bir bebek 9 ay sonunda sütten kesilmeli ve bundan sonra normal gidalar yedirilmeli.

    Ticari olarak hazirlanan bebek mamalari ve bebek fürmülleri saglikli bir bebegin dengeli gereksinimi için uygun degildir. Son makaleler ve TV bildirileri bu gidalarin arzu edilir olmadigini belirtiyor. Meyvelerden, sebzelerden ve tohumlardan taze gidalar hazirlayin. Bebegin hayvan veya balik ürünlerine gereksinimi yoktur. Tatlandirmaya ihtiyaç duydugunuzda seker veya bal yerine saf akçaagaç surubu kullanin. Bebeginiz sadece canli taze gidalarin en iyilerine layiktir. Bu model izlendiginde, çok az problemi olan saglikli bir bebege bakmak çok büyük zevktir.

    Hindistan Cevizi Sütü
    Hindistan cevizi sütü, hayvan sütü yerine kullanilabilir. Bu hayvan sütünden daha üstündür ve tercih edilir. Kutulanmis meyve yerine tercihen taze meyve kullanin.

    Hindistan cevizi sütü hazirlamak için, blendere yarisi kadar sicak su koyun. 2 yemek kasigi akçaagaç surubu ve birazcik tuz koyun. (eger istenirse akçaagaç ve tuz konulmayabilir).

    Blender çalisirken, hindistan cevizi parçalarini belender hemen hemen doluncaya kadar koyun.(Kurutulmus hindistan cevizi kullanilabilir).

    Pulpu sividan süzün, ve bu pulpu blendere sicak su koyarak tekrar kullanin. Tekrar süzün, bu kez pulpu atin.

    Bu tarzda hazirlanan hindistan cevizi sütü hayvan sütü yerine, çocuklar ve yetiskinler için lezzetli, besleyici bir içecek olusturur.

    Limonata Diyeti Ile Ilgili Ipuçlari
    Günde bir çok kez limonata hazirlayamayabilirsiniz. Bunun yerine birkaç günlük limotayi hazirlayip buzdolabina koyabilirsiniz. Asagida limon suyundaki enzimlerin korunmasi için bi prosedür veriliyor.

    Öncelikler bir seferde ne kadar limonata içebileceginizi belirleyin – bir bardak (250 mililitre veya yaklasik 250 gram) veya 500 mililitre (500 gram). Bu, diyelim ki 5 dakikalik süre içinde tüketebileceginiz miktar (yavas yavas içiliyor). Bunu belirlediginizde, 12 tane kavanoz alin.

    Ikı yemek kasigi akçaagaç surubu ve yarim limonun suyunu (yaklasik 2 yemek kasigi limon suyu) ekliyoruz.. Esit miktarda limon suyu ve akçaagaç surubu kullaniliyor. Bunu bilerek, 500 mililitrelik bir kavanozun yarisina limon suyu doldurabiliriz ve kalanini akçaagaç surubu ile doldurabiliriz. Bir tutam kirmizi biber ekleriz, kavanozun kapagini kapatip, iyice çalkalariz, buzdolabinda muhafaza ederiz. Bu kavanozdan 12 bardak limonata hazirlayabiliriz (su ekleyerek). Bu karisimdan 3 yemek kasigi (veya istenirse 4 kasik) alip bardaga koyup (250 mililitrelik), üzerini su ile tamamlayinca limonata hazir olur. Akçaagaç surubu taze sikilan limon suyundaki enzimleri ve diger besinleri üç günden fazla muhafaza eder.

    Günlük kullanim minimum 2 litre, maksimum 4 litre. Bardak olarak, minimum 8 bardak, maksimum 16 bardak limonata. Tavsiye edilen bu limonata miktarlarina ilave olarak, ekstra su içmeyi hatirlayin. Tuzlu su karisimindaki su, bu hesaplara dahil edilmiyor.

    Evden birkaç saat disari çikacaksaniz, bu kavanozlardan birini, yeterli su ve limonatayi hazirlamak için baska bir kavanoz veya bardagi yaniniza alabilirsiniz.

    İlgili konular ;
    Beyonce’nin Limonata Diyeti…
    Akçaağaç Şuruplu Detoks Limonata Diyeti.

  • Fulton diyeti

    Fulton diyeti

    Dünyada yeni bir diyet salgını başladı. Hollywood yıldızlarını Oscar törenlerine hazırlayan özel spor eğitmeni Venice A. Fulton, altı haftada en az 6-7 kilo verip dümdüz bir karına sahip olmayı vaat ediyor!

     

    İngiliz Venice A. Fulton, bilimsel çalışmalar ve kişisel gözlemlerinden yola çıkarak yazdığı “Six Weeks To OMG” adlı kitabında, “Tüm bildiklerinizi unutun, beni dinleyin” diyor. Satışları geçenlerde doktor unvanı elinden alınan Fransız diyetisyen Pierre Dukan’ın “Dukan Diyeti” kitabı kadar iyi olan kitaptaki önerilerden bazıları şöyle:

    Kahvaltıyı boşverin
    Kahvaltıyı boşverin, kahvaltının günün en önemli öğünü olduğu söylenir. Yanlış. Beyin uykuda kalan son enerjiyi de harcar ve açlık sinyalleri gönderir. Yemeyin ve vücudunuzu hareket etmeye zorlayın. Böylece vücudunuzu depoladığı yağları yakmaya zorlarsınız.

    Sabah kalkınca ilk işiniz 15-20 derece suyla dolu küvete acele etmeden girmek olmalı. Soğuk su, metabolizmanızı vücudunuzu ısıtmak için daha fazla yağ yakmaya zorlayacak. Küvette en fazla 15 dakika kalın. Çıkınca sıcak duş almaya kalkmayın. Bayılırsınız. Kalp ve diyabet sorunları olanlar da soğuk banyodan uzak durmalı.

    Duştan sonra boş karnına bir fincan sütsüz ve şekersiz kahve için. Kahvedeki kafein vücudunuza daha hızlı yağ yakma emri verir. Kahve içtikten sonra 8.00-9.00 gibi dışarı çıkıp biraz hareket etmeniz yağ yakma süreci hızlandıracaktır. En az yarım saat yürüyün veya bahçeyle ilgilenin.

    İlk öğünü 10.00 gibi yiyin. Günde dolu dolu üç öğün yiyin. Az yemeye çalışmayın. Bu daha çok kontrolsüz yeme isteğine yol açıyor. Üç öğünden fazla yemeyin ve öğün aralarında hiçbir şey atıştırmayın.

    Yatağa girmeden önce balon egzersizi yapın. Ayağa kalkıp vücudunuzu ve başınızı dik tutup 10 kez balonu şişirip boşaltın, balon şişirmek karın kaslarını kuvvetlendirecektir. Şişirmek başınızı döndürürse üç dakika ara verin ve yeniden deneyin.

    Üçten fazla meyve yemeyin

    – Yemeklerin yarısı proteinlerden oluşmalı. İstediğiniz kadar sebze yiyebilirsiniz ama günde 3 taneden fazla meyve yemeyin.

    – Günlük karbonhidrat miktarınız da 120 gramı geçmemeli. Haftada iki kez somon gibi yağlı balıkları yemeye dikkat edin. Sabah kahvesi dışında gün içinde su ve yeşil çay dışında başka bir şey içmeyin.

    Balon diyeti

    İlgili Konular ;
    Karatay Diyeti Deneyimlerimiz – Canan Karatay
    Dukan Diyeti
    Anti Selülit Diyeti
    Atkins Diyeti
    Akdeniz Diyeti
    İsveç Diyeti
    Glisemik indeks Diyeti nedir?
    Hipotiroid Diyeti
    Bikini Diyeti
    Simit Diyeti, Simit Kaç Kalori
    Fast Food Diyeti Listesi

  • Tok Tutan Yiyecekler

    Tok Tutan Yiyecekler

    Ramazanda iştah dengelemek, iftar sonrası tatlı isteklerini bastırmak için süper besinler faydalanmak isteyenlere şifa dağıtıyor. İşte Ramazan alışveriş listenize mutlaka eklemeniz gereken 7 besin…

    Tok Tutan Yiyecekler

    TARÇIN
    Tarçın üzerine yapılan sayısız çalışmanın sonuçları bir tutam tarçının dahi yemek sonrası insülin tırmanışlarını engelleyip, açlıklara son verdiğini göstermiştir. Ramazanda kan şekerinin dengelenmesinin yanı sıra trigliserid ve kolesterol seviyelerin düşürülmesi isteniyorsa düzeli olarak her gün silme bir çay kaşığı kadar tarçın tüketilebilir. Sahurda içeceğiniz 1 çay kaşığı tarçın eklenmiş 1 su bardağı yarım yağlı süt bir sonraki gün daha rahat oruç tutmanızı sağlar.

    YUMURTA
    Bilinen iki çeşit örnek proteinden birinin anne sütü diğerinin yumurta olduğunu biliyor muydunuz?

    Anne sütünden sonra en kaliteli protein olması, uzun süreli doygunluk hissi sağlaması ramazan ayında sahur sofralarında yumurtanın bulunmasını gerekli kılıyor. Kahvaltıda yumurta tüketilen günlerde gün içerisindeki iştah seviyesi daha düşük seyreder. Yapılan çalışmalarda da kahvaltıda yumurta yiyen bireylerin o günkü kalori alımları daha düşük olduğu gösterilmiştir. Yumurta kan şekeri kontrolü de sağlayarak yemek yeme isteğini düşürüyor.

    KEFİR
    Sindirimi ve hazmı kolay, besleyici bir içecektir. Tıpkı yoğurt gibi sindirim sisteminin desteklenmesine yardımcı bir fermente edilmiş süt ürünüdür. Yoğurttan daha yoğun olan probiyotik içeriği ile barsaktaki iyi huylu bakterilerin artmasına yardımcı olur, kötü huylu bakterilerin yerleşmesini önler. Laktoz intoleransı olan, mide problemleri olan bireyler tarafından da rahatlıkla tüketilebildiği için kıymetlidir. İçeriği zengin mineral, vitaminlerle dolu kefir sıcak yaz günlerinde sıvı alımını arttırmak için kullanılabilecek serinletici bir içecektir. Kefir; Bağışıklık sistemini güçlendirir, mide barsak florasını dengeler, hazmı kolaylaştırır, kabızlığı önler, kansere karşı koruyucudur, yüksek tansiyon, kolesterol düşürülmesinde etkilidir.

    KURU FASULYE
    Bir beslenme kılavuzu olan My Pyramid 2005’te haftada 3 su bardağı dolusu fasulye tüketilmesi önerildiğini biliyor muydunuz?

    Günümüzden 7000 yıl önce çeşitli medeniyetler tarafından yetiştirildiğini bildiğimiz fasulye ramazanda kilo kontrolü sırasında en büyük yardımcılarımızdan biri olabilir. Yapılan çalışmalarda baklagil tüketen bireylerin kan şekeri kontrolünün daha iyi olduğu ve baklagillerin mükemmel tokluk hissi sağladığı tespit edilmiştir. 1999–2002 yılındaki Ulusal Sağlık ve Beslenme Sınama Araştırmasındaki araştırmacılar, fasulye tüketen bireylerin tüketmeyenlere oranla daha iyi kilo kontrolü sağladıkları bulmuştur. Ramazanda fasulye tüketiminizi ana yemeğin yanında bol mevsim yeşillikli kişi başı bir tatlı kaşığı yağlı bir piyaz olarak veya fasulyeyi ana yemek olarak pişirerek dâhil edebilirsiniz.

    ESMER BUĞDAY
    15. yüzyılda Avrupa’ya gelen esmer buğday Japonya başta olmak üzere Rusya, Kanada, Fransa ve Türkiye de yetiştirilmektedir. Magnezyum, B vitamini ve manganezin sengin bir kaynağıdır. Kaynaklardaki bilgiler arasında bu zengin içeriği sayesinde Çin ordusu tarafından güçlerinin artması için tüketildiği de yer almaktadır. Yapılan bilimsel çalışmalarda esmer buğday tüketen deneklerin beden yağ yüzdelerinin düştüğü,sağlıklı yağ oranlarına doğru yol aldıkları gösterilmiştir. E vitamini, selenyum, fenolik asit ve kolesterol düzeylerini düşüren flavonoidlerce zengin olan esmer buğday ramazanda salatalara, ekmeklere eklenerek hem iştah kontrolünün sağlanması hem de kolesterol seviyelerinin düşürülmesi için kullanılabilir.

    ÇÖREKOTU
    Ölümden başka birçok derde deva olduğu söylenen çörekotu birçok faydası yanında doygunluk hissi sağlamasıyla da ramazanda tüketilmesini önerdiğim bir baharattır. Sahurda öğütülerek ya da tam haliyle salatalara, yoğurda eklenecek çörekotu doygunluk hissi dışında zindelik de yaratır. İçerdiği sağlıklı yağlar tokluk hissi yaratır. Maydanoz, dereotu, nane, fesleğen gibi yeşilliklerle hazırlayacağınız bir sahur kahvaltısına serpeceğiniz çörekotu kilo kontrolünüzü sağlarken, aynı zamanda mide ve barsak sisteminin de desteklenmesinde etkili olacaktır.

    YEŞİL ÇAY
    Yeşil çay, çay yaprakları hasat edildikten sonra hemen kurutulan yapraklardan meydana gelir. Eski tıbbi yazıtlarda çayın uyarıcı özelikte olduğu, yorgunluğu giderme ve beyin fonksiyonları üzerinde olumlu etkilere sahip olduğu yazılmıştır. Yeşil çayla ilgili yapılan çalışmaların pek çok çalışmada yeşil çay tüketiminin içerdiği kateşin sebebiyle kilo kontrolünde ve vücut yağını azaltmada önemli olduğu görülmüştür. Yeşil çay tüketimi kalbin endotel fonksiyonun yükseltilmesinde de etkilidir. Herhangi bir sağlık probleminiz yok ise ramazanda günde 2–3 fincan yeşil çay içerek kalbinizi ve bedeninizi mutlu edebilirsiniz.

    Diğerleri ; Muz,Avokado,Yulaf,Peynir,Fındık,Ceviz,Brokoli,Bezelye,Fıstık,Fasulye,Çilek,Bal,BalıkSoğan,Salatalık,Kuru ve taze erik,Ananas,Elma,Armut,Yulaf ezmesi,Ispanak,Tam tahıllı ekmek,

  • Ramazan için Diyet Listesi

    Ramazan için Diyet Listesi

    Ramazan için Diyet Listesi
    Ramazana özel diyet önerileri

    Beslenme tipi ile saatlerinin değişmesi ve hareketin azalması nedeniyle Ramazan ayında kilo almak kaçınılmaz hale geliyor. Ancak uzmanların önerdiği dengeli beslenme yöntemiyle şişmanlamak bir yana, kilo bile verilebiliyor.

    Ramazan ayının gelişiyle birlikte oruç tutanların günlük beslenme şekli birdenbire değişiverir. Genelde 3 öğünden ibaret olan günlük beslenme 2 öğüne düşerken özellikle kırmızı et, ekmek, pilav, makarna, hamur işleri, tatlı ve börek tüketimi artar. Buna karşılık meyve, sebze ve beyaz et tüketimi azalır. Oysa ki ister 3 öğün, isterseniz 2 öğün yiyin; günlük almanız gereken karbonhidrat, yağ, protein, vitamin ve mineral oranları hep aynı olmalıdır.
    Dengeli beslenerek ‘Ramazan ayında hiç diyet olur mu?’ diyenlere yanıtımız: Evet. Bir günde almanız gereken besin değerlerini iftar ve sahura akıllı bir şekilde bölüştürerek sağlıklı bir şekilde kilo verebilirsiniz. Bunun için Ramazan’da sıkça yapılan beslenme hatalarından kaçınmalısınız. Bahar Tıp Merkezi Uzman Doktoru M. Ali Çelebi, beslenme hatalarını şöyle sıralıyor: ‘İftarda boş mideye birden yüklenip hızlı ve çok yemek midede ağırlık, yanma, bulantı, gaz ve kabızlık gibi sorunlara yol açıyor; yemek esnasında su içmek sindirimi güçleştiriyor. İftarda ağır yemekler yiyip sahura kalmamak mideyi zorluyor.’

    Az ama sık yemeği ve iftar ile sahur öğünlerini 3-4 öğüne paylaştırmayı öneren John F. Kennedy Hastanesi Diyetisyeni Selçuk Yurttaş ise oruç tutarken kilo almamak için öncelikle dengeli beslenmenin ve besin değeri yüksek olan kaliteli besinlerin önemine değiniyor. Yurttaş’a göre oruca 1 bardak su ve iftariyeliklerle başladıktan sonra bir kâse çorba içip ara verilmeli; daha sonra hafif bir sebze yemeği, ızgara et, yoğurt ve salata ile devam edilip sahura kadar bol su içilmeli ve meyve yenmeli. Diyetisyen Banu Kazanç ise sahur öğününde reçel, bal, domates, peynir ve 2-3 dilim ekmek yemeyi öneriyor. Veya az yağlı börek, pilav ya da makarna ile hoşaf veya taze meyve suyunun ideal bir sahur yemeği olduğunu belirtiyor. Susuzluğu giderici özelliğinden dolayı sahuru çayla tamamlamak gerektiğinin altını çiziyor.

    Ramazan’da nelere dikkat etmelisiniz?
    Ramazan ayında, oruç tutan kişilerin mide ve sindirim sistemi farklı çalışmaya başlar, bu nedenle yemek yerken birçok şeye dikkat etmek gerekir.

    * Yaklaşık 12 saat dinlenmeye çekilen mideye aniden yüklenmek, sindirim sorunlarına neden olabilir. Orucu hafif yiyeceklerle açın.

    * Ramazan ayı süresince yapılan başlıca beslenme hatalarından biri de az meyve yemektir. Günde en az 2 porsiyon meyveyi çiğ ya da komposto olarak tüketin.

    * Ramazan ayında kişinin tatlı ihtiyacı artabilir. Bu gereksinim kalorisi azaltılmış tatlılarla giderilmeli. Yağlı ve ağdalı tatlılar yerine hoşaf, komposto veya sütlü tatlılar yiyin.

    * İftar sırasında yemekle birlikte çay ve kahve içmek yemeklerden alınan vitaminleri öldüreceğinden bu içecekleri yemekten bir süre sonra içmenizde yarar var.

    * Ramazan’da kilo vermek istiyorsanız günlük almanız gereken kaloriyi iftar ve sahur öğünlerine paylaştırın. Sebze ve meyve gibi düşük kalorili besinlere ağırlık verin. Hareketsiz kalmayın. İftardan sonra mutlaka yürüyüş yapın.

    * Mutlaka sahura kalkın. Bu şekilde hem aç kaldığınız süre azalır hem de metabolizmanız daha az yavaşlar.

    * Kolesterolünüz yüksekse ve oruç tutuyorsanız kırmızı et ve tereyağı tüketimini sınırlamanız, haftada en az 1-2 kez balık ve kuru baklagil yemeniz gerekiyor.

    * Oruç tutarken vücut uzun süre susuz kalacağı için, iftar ve sahur arasında bol su içmeye özen gösterin.

    * Su içmek bağırsak ve böbreklerin çalışmasını hızlandırır. Ancak yemek esnasında su içmek, sindirim sistemini bozabilir.

    * Ramazan’da sigara tiryakilerinin çoğu, iftar yemeğine başlamadan hemen bir sigara içer. Aç karnına içilen sigaranın zararları çok daha fazla olduğu için, yemekten önce sigara içmeyin.

    Oruç ne zaman sakıncalı?
    Uzun bir açlıktan sonra ağır yemek, kalbin yükünü artırabilir. Dolayısıyla kalp krizi, yüksek tansiyon, beyin kanaması ve felç gibi hastalıklar artabilir. Mide ülseri vakalarında ülseri azdırabilir. İnsülin iğnesi kullanan, hamile olan, kan şekeri normalin altına düşen ve 65 yaş üzerinde olan, düzenli ilaç kullanmayıp diyetini uygulamayan şeker hastaları oruç tutamaz. Kan şekeri 140’ın altında olan ve insülin iğnesi kullanmayan ikinci tip şeker hastaları oruç tutabilirler. Oruç tutmak kişiyi manevi açıdan rahatlattığı için stresten uzak tutuyor. Bu durumdan en çok asabi şekeri ve tansiyonu olanlar yararlanırlar. Oruç tutan şeker hastası sahura mutlaka kalkmalı. Ramazan’da kandaki şeker düzeyi ilk günlerde düşer, ancak ikinci haftadan sonra kan şekeri 40 ile 80 puan arasında yükselir. İftarda tıka basa yemek yemek, pankreasın yorulmasına ve kan şekerinin artmasına neden olur. Diyabet ve tansiyon hastaları, ateşli hastalıkları olanlar, sık ilaç alımının gerektiği durumlarda, akıl hastaları, verem ve kanser hastaları oruç tutmamalıdırlar.

    Ramazan için diyet önerileri

    Türk Kalp Vakfı Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sumru Özbay’ın Ramazan özel diyeti

    Sahur önerileri
    * 3 kibrit kutusu kadar peynir, 5-6 zeytin, bol salata, 4 dilim ekmek, bol salata. Veya:
    * 1 kibrit kutusu kadar peynir, 1 yumurta, 5-6 zeytin, söğüş salata, 4 dilim ekmek.
    Veya:
    * 7-8 çorba kaşığı makarna, 1 porsiyon beyaz veya kırmızı et, komposto. Veya:
    * 3 yumurtalı menemen, 4 dilim ekmek, çay ya da kahve.

    İftar önerileri
    * 1 kâse çorba, 1 porsiyon et (tavuk ya da balık), 1 porsiyon sebze yemeği, yarım su bardağı yoğurt, salata, 2-3 dilim ekmek.
    Veya:
    * 1 kâse çorba, 1 porsiyon et, 1 porsiyon sebze yemeği, salata, yarım su bardağı yoğurt, 5-6 çorba kaşığı pilav veya makarna, 1 kâse komposto.

    Diyetisyen Aşkın Yüksel’in Ramazan özel diyeti

    Sahur önerileri
    * 2 yumurtalı menemen, çay, 2 dilim kepek ekmeği, 1 meyve.
    * 1-2 kibrit kutusu kadar beyazpeynir, 5-6 zeytin, 2 dilim kepek ekmeği, 1-2 mevsim meyvesi.
    Veya:
    * 1 kâse yoğurt, 2 dilim tepsi böreği (4-5 kibrit kutusu kadar), 1-2 mevsim meyvesi. Tatlandırıcı ile hazırlanmış kuru kayısı veya erik kompostosu.

    Sahur önerileri
    Çalışanlar için:
    * Hurma, zeytin veya su ile orucu açın. 1 kâse sebze veya mercimek çorbası, 1-2 dilim kepek ekmeği, 1-2 kibrit kutusu kadar beyazpeynir.
    * Yağsız peynirli tost, söğüş salata, 1 elma veya mandalina.
    Evde oruç açanlar için:
    * 1 porsiyon ızgara balık, 4-5 çorba kaşığı zeytinyağlı sebze yemeği , 2 dilim kepek ekmeği
    Saat 21:00’de: 2-3 meyve, Komposto, Hafif sütlü bir tatlı

    İlgili Konular ;
    Ramazan Menüsüyle Kilo Verme Yöntemi
    Ramazan Diyeti
    Karatay Diyeti Deneyimlerimiz – Canan Karatay
    Dukan Diyeti
    Anti Selülit Diyeti
    Atkins Diyeti
    Akdeniz Diyeti
    İsveç Diyeti
    Glisemik indeks Diyeti nedir?
    Hipotiroid Diyeti
    Bikini Diyeti
    Simit Diyeti, Simit Kaç Kalori
    Fast Food Diyeti Listesi

  • Diyet yaparken gergin olanlar için çay tarifi

    Diyet yaparken gergin olanlar için çay tarifi

    Diyet yaparken kendinizi stresli ve gergin mi hissediyorsunuz? Endişelenmeyin, Beslenme Uzmanı Ender Saraç, size bu ruh halinden kurtulmanızı sağlayacak etkili ve sağlıklı bir çay tarifi veriyor.

    Diyet yaparken gergin olanlar için çay tarifi

    Malzemeler
    • 3 yaprak melisa
    • 1 iri tutam sarı kantaron
    • Yarım tatlı kaşığı rezene
    • 1 tutam papatya
    • İri bir tutam ıhlamur
    • 2 adet avokado yaprağı

    Hazırlanışı
    Büyük bir kupaya sıcak su koyun. Yukarıdaki malzemelerin hepsini bu suyun içine katın. Bardak altlığı bir şeyle üzerini kapatın 3-4 dakika bekleyerek demlenmesini sağlayın. Ardından bardağın içindeki malzemeleri süzgeç yardımıyla süzün. Hazırladığınız bu çayı bal ile tatlandırabilirsiniz.

  • Süt Diyeti

    Süt Diyeti

    Süt diyeti nasıl yapılır ?

    Süt ve süt ürünlerinin kuşkusuz insan sağlığındaki yeri ve önemi çok büyüktür. Uzman doktorlar her bireyin günlük en az 1 litre süt tüketmesini tavsiye ediyorlar. Yapılan araştırmalara göre yaklaşık olarak 100 gram sütte bulunan 87 gram su, 3.5 civarında çeşitli proteinler, 3.8 civarında yağ, 5 gram karbonhidrat, ve kalsiyum, fosfor, potasyum, sodyum, klor, magnezyum, krom, bakır, çinko vitaminlerden b 12, c, d, e ve k vitaminleri bulunmaktadır. Bir çok vitamin ve mineralleri bünyesinde barındıran süt sayesinde sağlıklı beslenebilirsiniz. Büyüme ve gelişmede faktörü çok büyüktür. Süt diyetinde hem sağlıklı zayıflayabilir, hem de yararlı bir diyet yapmış olursunuz.

    Süt ürünleri grubundan olan, yoğurt, peynir ve çeşitli ürünlerle birlikte oluşturacağımız diyet programını trdiyet.com olarak sizlerle paylaşıyoruz. Yapılan süt diyeti programını çeşitli fiziksel aktivitelerle ve egzersizlerle desteklemenizi tavsiye ederiz.

    Süt diyetinin yapılışı;

    Süt diyetinde ilk 3 gün; Sabah kahvaltısında 300 miligram süt, bir adet domates, bir adet salatalık, 2 dilim beyaz peynir ve iki dilim kepekli ekmek tüketmelisiniz. Öğlen öğününe geçmeden açlık hissi duyulursa istenilen miktarda mevsim meyveleri ve en fazla 8 adet diyet bisküvisi yenebilir. Öğle yemeğimizde; Bir kase lahana çorbası, bir kase süt grubundan yoğurt, mevsim salata ve iki dilim kepekli ekmek yenmelidir. Ara öğünlerde aç kalma durumunda diyet bisküvisi ve mevsim meyveleri tavsiye ediyoruz. Süt diyetinde akşam yemeği; 100 gram haşlanmış tavuk, bir kase yoğurt, mevsim salata ve iki dilim kepekli ekmek tüketilmelidir. Gece yatmadan önce 300 miligram süt tüketmelisiniz.

    Süt diyetinde son 4 gün; Sabah kahvaltısında 300 miligram süt, bir adet salatalık, bir adet domates, bir dilim beyaz peynir, 6 adet siyah zeytin, bir tatlı kaşığı bal ve iki dilim kepekli ekmek tüketilmelidir. Öğlen öğününde; Bir tabak taze fasulye, bir kase yoğurt, bir porsiyon mevsim salata ve iki dilim kepekli ekmek tüketilmelidir. Akşam öğününde; Bir adet orta boy patates haşlama olması gerekiyor, 9 adet köfte, bir kase yoğurt ve mevsim salata ile akşam öğününü tamamlayın.

    Yemekleri kalorinize göre değiştirebilirsiniz. Süt diyetinde önemli olan unsur her sabah 300 ml süt içmek, gece yatmadan önce 300 ml süt içmek ve her öğünde bir kase yoğurt yemektir.

    Süt diyetinde ara öğünlerde, mevsim meyveleri ve öğün aralarında en fazla 9 adet diyet bisküvisi tüketmelisiniz. Diyette önemli olan unsur, sabahları ve gece yatmadan önce 300 miligram yarım yağlı süt tüketmeniz. Bu diyet programını spor ile birlikte desteklemenizde fayda ve yarar vardır. Sağlıklı kilo vermek için spor yaparak size uygun diyet listelerini uygulamalısınız.

    İlgili Konular ;
    Süt Alerjisi Nedir?
    Diyet – Sağlıklı Beslenme

  • Taş Devri Diyeti

    Taş Devri Diyeti

    Sağlıklı yaşam için et, sebze ve meyveden oluşan ”Taş devri diyeti” önerildi.

    İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Aydın, Taş Devri’nden bugüne kadar genlerde çok az değişiklik olmasına karşın çevresel şartlar ve yiyeceklerin büyük oranda değiştiği söyledi.

    Aydın, özellikle son 50-100 yıl içinde doğal olmayan, işlenmiş ve katkı konulmuş gıdalar, margarin gibi kimyasal yolla katılaştırılmış, ayçiçeği, mısır gibi sıcak preslenmiş sıvı yağların
    aşırı şekilde kullanılmaya başlandığını vurguladı.

    Buna karşılık taze sebze, meyve ve tencere yemeklerinin tüketiminde de belirgin bir azalma olduğunu ifade eden Aydın, şunları kaydetti:

    ”Gen yapımız ve buna bağlı vücudumuzda gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar doğal olmayan yiyeceklerin tümü ile başa çıkacak yeteneğe sahip değiller. Genler ve yiyecekler arasındaki bu uyumsuzluk şişmanlık, diyabet, koroner kalp hastalığı, hipertansiyon, felç, ülser, astım, romatizma, müzmin yorgunluk, kanser ve osteoporoz gibi çok sayıda kronik hastalığa neden oluyor. Bu hastalıklardan korunmak yaşam süresi ve kalitesini artırmak için mümkün olduğunca Taş Devri’nde olduğu gibi beslenmeliyiz.”

    Aydın, milyonlarca yıl avcı ve toplayıcılıkla geçimini sağlayan kişilerde genler ve idare ettikleri enzimlerin sadece et, meyve ve sebze gibi doğal gıdalar ile baş edecek etkinliğe ve donanıma sahip olduğunu, günümüz insan genlerinin yüzde 99′unun 40 bin yıl önceki homo sapien genleri gibi çalıştığını söyledi.

    YAPILACAKLAR VE YAPILMAYACAKLAR

    Prof. Dr. Aydın, genel olarak tuz, şeker ve un kullanılmaması gerektiğini, her yiyeceğin doğal şekline en yakın olarak tüketilmesinin önemli olduğunu, yasaklar haricinde yeme sınırının olmadığını vurguladı.

    Çiğ yiyeceklerin toplam diyetin en az yüzde 60′ını oluşturması gerektiğini belirten Aydın, kırmızı et kullanımının serbest olduğunu, ancak, katkı maddelerinden dolayı salam-sosis gibi et ürünlerinin tercih edilmemesi gerektiğini anlattı. Aydın, beyaz etin de mönüde yerini alması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:

    ”Ağır metal zehirlenmesi riskini azaltmak için küçük balıklar tercih edilmeli, çiftlik balıkları yenmemeli. Sakatatın yasaklanması doğru değil. Fakat sadece veteriner gözetiminde kesilmiş hayvanların sakatatı yenmeli. Et ve hayvani yağ, balık, tavuk, zeytinyağı, fındık yağı, yumurta, az şekerli meyveler, sebzeler, kabuklu kuru yemişler, süt ürünlerini istediğiniz kadar yiyin. Tahıllar ve unlu gıdalar, patates, şeker, tatlıları yemeyin. Baklagiller ve çok şekerli meyveleri ise az tüketin.”

    Aydın’ın ”taş devri diyet programı”na göre, sebzeler ve yeşil yapraklılar daha çok çiğ tüketilmeli, doğal yetiştikleri için ebegümeci, kuzukulağı, ısırgan otu, semizotu, labada gibi yabani otlar tercih edilmeli.

    Diyet programında, kayısı, üzüm, muz, gibi şeker içeriği yüksek meyveler sınırlı yenilirken, üzüm çekirdeği ve kabuğu, çilek, yaban mersini, kızılcık gibi meyvelerin çok yüksek antioksidan etkilere sahip olması nedeniyle bolca tüketilmeli.

    Diyet listesinde, sütten çok mayalanmış süt ürünlerinin tüketilmesi, günlük mandıra sütünün satın alınması gerektiği kaydediliyor. Nohut, fasulye, mercimek, bezelye, börülce gibi baklagillerin ise haftada en fazla 2-3 kez tüketilmesi gerektiği vurgulanıyor.

    Prof. Dr. Aydın, lokmaların iyice çiğnenmesi ve günde en az yarım saat hızlı yürüyüş yapılması veya yavaş koşulması, merdivenlerin çift çift çıkılması gerektiğini de sözlerine ekledi.

    İlgili Konular ;
    Taş Devri Diyeti…