Etiket: depresyon ilaçları

  • Bir Diyetisyene Göre Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    Bir Diyetisyene Göre Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    Depresyon için en iyi doğal takviyeleri keşfedin ve ruh sağlığınızı destekleyin. Doğal takviyelerle depresyon semptomlarını hafifletin.

    Depresyon, günümüz toplumunda sıkça karşılaşılan bir sorundur ve birçok insanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Depresyonla mücadele etmek için farklı tedavi seçenekleri bulunmakla birlikte, birçok insan doğal takviyelerin depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabileceğine inanmaktadır. Bu makalede, bir diyetisyenin perspektifinden depresyon için en iyi doğal takviyeleri keşfedeceğiz. Depresyonla başa çıkmak için doğal ve sağlıklı yöntemlere ilgi duyanlar için bu makale, depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilecek doğal takviyeler hakkında önemli bilgiler sunacaktır.

    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    Depresyon, modern toplumda yaygın bir sorundur ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Depresyonla mücadele etmek için tedavi seçenekleri arasında doğal takviyeler de yer alır. Birçok insan, doğal takviyelerin depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabileceğine inanır. Bu makalede, bir diyetisyenin gözünden depresyon için en iyi doğal takviyeleri keşfedeceksiniz.

    Omega-3 Yağ Asitleri

    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler
    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    Omega-3 yağ asitleri, beyin sağlığı için önemli olan EPA (eikosapentaenoik asit) ve DHA (dokosaheksaenoik asit) gibi bileşikleri içerir. Araştırmalar, omega-3 yağ asitlerinin depresyon semptomlarını azaltabileceğini göstermiştir. Omega-3 yağ asitleri, somon, uskumru, keten tohumu, ceviz gibi yiyeceklerde bulunur. Ayrıca, omega-3 takviyeleri de mevcuttur.

    S-adenozilmetiyonin (SAMe)

    SAMe, vücutta doğal olarak üretilen bir bileşiktir ve sinir hücrelerinin işlevini destekler. Depresyon tedavisinde etkili olduğu düşünülen SAMe, serotonin, dopamin ve norepinefrin gibi beyin kimyasallarının düzeylerini düzenleyebilir. Ancak, SAMe takviyelerini kullanmadan önce bir sağlık uzmanıyla görüşmek önemlidir.

    St. John’s Wort (Sarı kantaron)

    St. John's Wort (Sarı kantaron)
    St. John’s Wort (Sarı kantaron)

    Kantaron bitkisi, yüzyıllardır depresyon tedavisinde kullanılan bir bitkisel takviyedir. İçerdiği bileşikler, beyindeki serotonin, dopamin ve norepinefrin düzeylerini etkileyebilir. Bazı araştırmalar, St. John’s Wort’un hafif ila orta düzeydeki depresyon semptomlarını azaltmada etkili olabileceğini göstermiştir. Bununla birlikte, bu takviyenin etkileri kişiden kişiye değişebilir ve bir sağlık uzmanıyla danışmak önemlidir.

    B Vitamini

    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler
    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    B vitaminleri, beyin fonksiyonu ve ruh hali üzerinde olumlu etkileri olan önemli besin maddeleridir. Özellikle folik asit (B9 vitamini) ve B12 vitamini, depresyon semptomlarının azalmasına yardımcı olabilir. Yeşil yapraklı sebzeler, tam tahıllar, fasulye, mercimek, yumurta ve et gibi gıdalarda bulunan B vitaminlerini diyetinizde bulundurmak önemlidir. Ayrıca, B vitamini takviyeleri de kullanılabilir.

    Saffron (Safran)

    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler
    Depresyon İçin En İyi Doğal Takviyeler

    Safran, doğal bir baharat olarak bilinir ve depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabileceği düşünülen bir bileşik olan safranal içerir. Bazı araştırmalar, safran takviyesinin hafif ila orta düzeydeki depresyon semptomlarını azaltmada etkili olabileceğini göstermiştir. Ancak, safranın etkileri ve güvenilirliği hakkında daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.

    Bu doğal takviyeler, depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak herkes için aynı etkiyi göstermeyebilir. Herhangi bir takviye kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir. Ayrıca, depresyonun tedavisi için birinci basamak olarak terapi ve yaşam tarzı değişiklikleri de önemlidir. Egzersiz yapmak, sağlıklı bir diyet uygulamak, uyku düzenine dikkat etmek ve stresten kaçınmak gibi faktörler de depresyonla mücadelede önemli rol oynar.

    Sonuç olarak, doğal takviyeler depresyon semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak tek başına bir tedavi yöntemi olarak kullanılmamalıdır. Bir diyetisyen veya sağlık uzmanıyla işbirliği yaparak, depresyon tedavisi için en uygun takviyeleri belirlemek ve uygun dozajı belirlemek önemlidir. Ayrıca, takviyelerin düzenli kullanımıyla birlikte terapi, yaşam tarzı değişiklikleri ve diğer tedavi seçeneklerinin birleştirilmesi, depresyonla mücadelede daha etkili sonuçlar elde etmenizi sağlayabilir.

  • Orgazm Olamamak Tarihe Karışıyor

    Orgazm Olamamak Tarihe Karışıyor

    Pek çok kadın orgazm olamıyor. Hatta olamamanın sıkıntısını bir kenara bırakın, bir de rol yapmak zorunda kalıyor. Artık bu önemli sorundan kurtulma zamanı..

    Yaşamda kalabilmek yani ölmemek için doğuştan var olan bazı yeteneklerimiz ve hislerimiz vardır, bunlar sonradan öğrenilmez, değiştirilemez şeylerdir. Hayvanlarda bunlara “içgüdü” diyoruz, insanlardakine ise “dürtü” adını veriyoruz. Dürtüler bilinçaltından gelir. Çok kabaca bir örnek verirsek, yeni doğmuş bir bebeğin meme emmeyi bilmesi veya acıkınca ağlaması bir dürtüdür. Ve cinsellik de bir dürtüdür, hayatın ve de neslin devamını sağlamak için var olan bir dürtüdür. Ama cinsellik ikincil bir dürtüdür…

    CİNSELLİK DE İHTİYAÇ

    Birincil dürtüler kişinin o gün için yaşamda kalmasını sağlayan dürtülerdir ki; bunlar yemek, su içmek, uyumak gibi yapılması gereken, yapılmazsa kişinin hayatını kaybetmesine neden olacak dürtülerdir. Canlıların hayatta kalmaktan haz duyduklarını ve her şeyi bunun için yaptıklarını biliyoruz. Gerçek olan bir şey var, o da her canlının sonunda öleceği. Ama biz yaşamaktan, bu dünyada olmaktan mutluyuz ve daha uzun kalmak istiyoruz, bunun için ne yapabiliriz?

    KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİR

    Yapabileceğiniz tek şey ama tek şey bir şeyler üretip sizden sonraya bırakmak. Bunun da en doğru, basit ve de tatminkâr yolu bedeninizden bir parça üretmek ve bunu sizden sonraya bırakmak, yani çocuk sahibi olmaktır.
    Sahip olunan çocukla, canlı bedeninden olan bir parçanın kendinden sonra da dünyada kalacağını bilir, bir huzur, mutluluk duyar ve de dürtülerini tatmin eder. Neden torunların şimdi insanın kendi çocuklarından daha fazla sevildiği hakkında bir fikriniz oluştu mu?

    Çünkü torun o kişinin kendinden sonra dünyada kalacak, ama kendi çocuğundan daha fazla dünyada kalacak parçasıdır, garantisidir. Bu yüzden insanlar kendi çocuklarını kendileri gibi görüp, yapamadıkları şeyleri onların üzerinden yaşamayı isterler ve kendi istediklerinin dışında hareket etmesinden mutlu olmazlar.Kabul edemedikleri şey çocuklarının da bir beyni ve de hisleri olduğudur, sorun da burada yaşanır.

    Cinsellik de dürtüdür, ikincil öneme sahip bir dürtüdür, amacı neslin devamını sağlamaktır. Peki neden cinsellik yaşarız?

    Üremek için,Zevk için,İletişim, paylaşım olduğu için ,Yapılması gerekli olduğuna inandığımız bir şeydir, ne kadar çok sıklıkta yapılırsa o kadar iyi olduğu öğretilir veya öğrenilir. Bazen gelen maillerde veya telefonda sorulur, “Ben haftada şu kadar seks yapıyorum yeterli mi?” diye…

    Neden bana “Günde 3 veya 4 öğün yiyorum, yeterli mi?” diye sormuyorsunuz? Acıkınca yiyorsunuz, seks de acıkınca yapılır, sayısı standardı yoktur, bizse bazı tabularda sıkışıp sekse bazı gereklilikler yüklemişizdir.

    CİNSEL ARZU NEDİR?

    Cinsel arzu kişinin karşı cinsle ilişkiye girme arzusu olup, bedensel (hormonal) problemi olmayan herkeste mevcuttur. Ne zaman cinsel arzu duyarız sorusunu yukarıda anlattığımız konuların ışığında şöyle tanımlayalım isterseniz: Bedensel olarak yeterli olgunluğa erişmiş kadın veya erkek o gününü yaşamsal olarak garantiye aldığında cinsel arzu duyar.
    Cinsel arzu kavramı kişiden kişiye ve toplumdan topluma değişmekle beraber genel anlamda “bir eşle seks ilişkisine girmeyi istemek” olarak açıklanabilir.

    ÇEVRE ETKİLİYOR

    Ne kadar isteğin yeterli olduğu, ne kadarının az olduğu kadından kadına değişir. Bizim toplumumuzda kadınların istek ile ilgili sıkıntılarını çeşitli gruplarda incelemek gerçekçi ve faydalı olacaktır. Erkekler ve kadınlar kabaca aynı ölçüde cinsel istek duyarlar ama yetiştirilme şartları, içinde bulunulan koşullar, aile baskısı, ahlaki ve de dini etkiler kadınların bu isteklerini baskılamalarına, başka kanallara yönlendirmelerine veya gösterememelerine neden olur.

    Bu yüzden bu konuda rahat olan erkekler genelde cinsel ilişki arzusunu kadınlardan daha sık duyarlar. Bir kadın olarak eşinizin seksi sizden daha sık ve de daha fazla arzu etmesi, sizin seks isteği yönünden bir probleminiz olduğu anlamına gelmez.