Etiket: dekorasyon tavsiyeleri

  • 2014 Kış dekorasyon fikirleri

    2014 Kış dekorasyon fikirleri

    Bu sene her ne kadar kış gelmek bilmese de evlerimizde kış havasını estirerek dekorasyonumuza bir canlılık getirebiliriz.

    2014 Kış dekorasyon fikirleri

    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri
    2014 Kış dekorasyon fikirleri

  • Mimari tavsiyeler

    Mimari tavsiyeler

    Evinizi hazırlamadan önce bu tavsiyelere kulak verin.Evlenecek çiftlerin en büyük heyecanından biri de yeni evlerinin dizaynı ve dekorasyonu.

    Evdeki mimarinin (renklerden tasarımlara kadar) aile olma psikolojisini de etkileyebileceğini söyleyen Mimar Muharrem Çay, yeni ev kuracak çiftlere önerilerde bulundu.

    Mekan tasarımı sade, kullanışlı ve yaratıcı olduğu sürece kalıcı olacaktır. Sadeliği ve kullanışlığı herkes
    öngörebilecekken yaratıcılığı yalnızca sanat kabiliyeti olanlar ve tasarımcılar ortaya koyabilmektedir.

    Tasarım kabaca biçim ve renklerin sonsuz sayıda bir araya gelebilme olasılığıdır. Tasarımcının bilgisi ve hayal gücü bu sonsuzluğu noktalamaktaki yegane faktördür. Peki bir tasarımcı olmadan neler yapılabilir?

    • Öncelikle yaşayacağınız mekanı iyi gözlemleyin. Örneğin; ufak bazı duvar yıkımlarıyla ya da ilaveleriyle oda daha kullanışlı hale getirilebilir mi?

    • Renklerin ne gibi anlamlar taşıdığını öğrenip size uygun renkleri belirleyin. Uyumlu renkler, zıt renkler mekanda kullanılabilir. Mesela beyaz, krem ve bej tonlar evinizi ferah ve geniş gösterecektir.

    • Mobilyalar evin önemli unsurlarıdır, onları seçerken doğallık ve ergonomiyi hedefleyin. Kullanın ve deneyin, kullanışsız mobilya almayın.

    • Çizgiler evin şekillenmesinde rol oynar. Uzun bir koridoru dik çizgilerle kısa gösterebilirsiniz. Dar mekanları ise yansıtıcı ve aynalarla geniş etki verebilirsiniz.

    • Ufkunuzun açılması için tasarım medya ve yayınlarını inceleyin.

    • Işığı doğru yerde ve biçimde kullanmak gerekir. Direkt ışık yerine indirekt gizli ışıklar kullanmak, mekan kurgusunu zenginleştirecek, derinlik kazandıracak ve bütünlüğü tamamlayacaktır.

    • Farklı düşünerek tavana ahşap parke, yere düz poliüretan kaplama yaptığınızda, tasarımı zevkli hale getirebilirsiniz. Biçimde süreklilik tasarımın kalitesini artıracaktır. Örneğin; yerden başlayıp duvardan tavana dönen malzeme, renk ya da doku ortamı çekici hale getirecektir.

  • Evininizi baştan dekore edin

    Evininizi baştan dekore edin

    Eviniz size keyif vermiyorsa bir şeyler yanlış ya da eksik demektir. Önemsiz gibi görünen detaylar, küçük, zahmetsiz dokunuşlar ve sizi siz yapan değerler, evinizi bir mutluluk mabedine çevirebilir. O kapıdan her girişinizde “dünyanın en güzel yeri benim evim!” demeniz gerek, bunu unutmayın!

    1- Evinizde sanat eserlerine yer verin

    Sanat, üzerine vakit harcadıkça bilgilenebileceğiniz bir konu. Bir resme ya da bir heykele bakıp hemen karar vermeyin. Sanatçısını tanımak, yıllar içindeki değişimini takip etmek, ne anlattığını öğrenmek, kendini ona yakın hissetmek, hatta mümkünse onunla konuşmak ve bir bağ kurmak gerek. Evinizde mutlaka çok sevdiğiniz bir sanatçıya ait bir sanat eseri olmalı. Hatta bir kural koyabilirsiniz kendiniz için: “Her yıl bütçemi ayarlayıp, evime bir sanat eseri, bir resim ya da heykel alacağım” sözünü bugün verin.

    2- Klasiklerden en az birine sahip olun

    Onlar tasarım terimini yaratanlar… Onlar bugün okullarda okutulan tasarım kurallarını belirleyenler, kitaplarını yazanlar. Onlar kahraman! Charles-Ray Eames, Le Corbusier, Arne Jacobsen, Frank O. Cehry, Frank Wroyd Wright, George Nelson, Verner Panton… Yaşadıkları tarihlerde tasarım dünyasında çığırlar açan, çizgileriyle başkaldıran, yeni patikalar yaratan, protestolarını yaşam biçimlerine taşıyan bu dahilerin orijinal çizgilerini takip edin! Evinize en az birini misafir edin!

    3- Aileden kalma eşyalara, objelere yer verin

    İdeal bir evin geçmişi vardır. Modern kent hayatının ritmi, çarpık bir ekonomik sistemle birleşince bir süre sonra insan bırakın baba/dede evinde yaşamayı, dede topraklarını neresi olduğunu dahi bilme/hatırlama ihtiyacı duymuyor. Ancak “memleket neresi kardeşim” sorusuna verilen cevaptan öte bir şeydir memleket. Belki işe bir aile ağacı yaratmakla başlamalısın. Burada bulacağın kendi hikayendir! Geçmişini simgeleyen objeler ve eşyalara sahip olup, onlarla yaşamak, geçmişe saygının da bir göstergesi. Unutmayın ki siz de “geçmiş”olduğunuzda sizi de yaşatacak eşyalar onlar olacak…

    4- Modern markalardan birini edinin

    Her ne kadar hızlı tüketim çağı, trendleri çok çabuk tüketse de ve firmalar üç ayda bir yeni koleksiyonlarını çıkardıkları halde, vitrine taşır taşımaz ertesi gün kopyaları çıksa bile ve sizin tarzınız her yeni gelen trendle biraz değişse bile, günümüz tasarımcıları, bugünün güçlü markaları bir şeyleri doğru yapıyor emin olun! Philippe Starck ve Karim Rashid için iyi reklam yapıyor diyenleriniz, Ross Lovegrove’un organik çizgilerinden sıkılanlarınız olabilir. Ama onlar “Herkesin 5 dakika bile olsa ünlü olduğu” günümüz yaşamına karşı aradan sıyrılarak yıllardır tercih edilir ve başarılı kalmayı başardı. Vitra, B&B Italy, Molteni, Minotti, Maxalto, Moooi, Moroso, Cappelini ve daha nicesi… Bu modern markaların tümü ülkemizde de satılıyor. Teknolojik, ergonomik ve en yeni tasarıma evinizde yer açın! Onu koruyun çünkü o, geleceğin klasiği olacak.

    5- Evinizi hatırlatan bir melodi var mı?

    Önce iyi bir müzik sistemi gerek. Eve geldiğinizde “Play” tuşuna basacak ve dışarıdan gelen koma seslerini, sirenleri, kargaşayı bastıracak güzel notalar dökülecek hoparlörlerden. Belki evin her yerine yayılacak, hatta banyoya bile… Gelen misafirler sizin tarzınızı bilecek, daha zili çalmadan duyacaklar sizi. Çünkü belki siz de avaz avaz o şarkıyı söylüyor olacaksınız saç fırçasını mikrofon yapıp. Hayatın keyfini çıkarıyor diyecekler. Ve siz gittiğiniz her yere o melodileri taşıyacaksınız. Müzik sizden ve eviniz müzikten hiç ayrılmamalı.

    6- Seyahatlerinizden hatıraları sergileyin

    Farklı kültürlerin izlerini peşinize takın, onları evinizde yaşatmaya devam edin. Etnik eşyalar, dinsel objeler, şans getiren heykeller ya da o romantik kentin en sevdiğiniz binasının küçük bir maketi. Sizin seçimlerinizle, sizin hikayelerinizle ve anılarınızla daha da önem kazanan bu objeler, evinizi diğerlerinden farklı kılacak. Bu esrarengiz rotalar ilham kaynağınız, enerjiniz, renginiz olacak.

    7- Fotoğraflara yer açın

    İster atalarınıza, aile büyüklerine ait eski fotoğraflar olsun, ister bugünün dostları, eşleri, çocukları, teyzeleri olsun, evinizde fotoğraflarınız için köşeler yaratın. Eski fotoğraflar çocuklarınızın ve sizin geçmişinize ışık tutar, aidiyet duygunuzu geliştirir. Hatta bir aile ağacı yapmak da hiç fena bir fikir olmaz bu durumda. Duvarlarınız ve çerçeveleriniz için fotoğraf seçerken hep mutlu anların, keyifli birlikteliklerin fotoğraflarını koyarsanız çevrenizde pozitif bir enerji yaratmış olursunuz. Dostlarınızın eğlenceli fotoğraflarını komik magnetlerle buzdolabınıza asın. Antreler de bu tip fotoğraf köşeleri için ideal olur.

    8- Evinde taze çiçekler olsun

    Kendine çiçeklerle bir dünya yaratmış olan tekstil tasarımcısı Tricia Cuild bakın ne diyor: “Çiçekler hem renk, hem grafik olarak hep etrafımdadır benim. Tazesini bulamazsam yapmasıyla yetinir, o da yoksa derginin birinden kestiğim fotoğrafını tam karşıma yapıştırırım. Birkaç dal zambak bile enerjimi değiştirmeye yeter.”

    Gerçekten de arada renklerini seyredebileceğiniz, yanından geçtikçe hoş kokusuyla sizi gülümsetecek birkaç dal çiçek her zaman evinizde olmalı. Gösterişli aranjmanlar, ilave dal parçaları ve yapraklarla zenginleştirilmiş, süslü buketlerden de bahsetmiyorum. Aksine yalın ve basit düzenlemeler çiçeklerin formunu daha güzel ortaya çıkarır. Aynı çiçekler birbirinden farklı vazolarda farklı etkiler yaratırlar. Hangi boyda kesildikleri, düzenlemenin boyutları ve nereye yerleştirildikleri de önemlidir. Tüm bunlar neşeli, duygusal, romantik ya da huzurlu ortamlar yaratabilirler. Modern, kışkırtıcı ya da gizemli olabilirler. En kasvetli kış günlerinde bile, yaşam, umut ve coşku verebilirler.

    9- Evinizde kitaplarla dolu kütüphane olsun

    Kitaplar, dergiler, gazeteler, ansiklopediler, notlar… Okumaya dair her şey evinizde elinizin altında olmalı. Milano mobilya fuarında da gözümüze takılan devasa kitaplıklara bakılırsa, evdeki okuma köşeleri gitgide büyüyor. “En iyi dostunuzun ekip arkadaşlarına uygun köşeler yaratın! Aradığınız kitapları bulmak için hafta sonlarında kitapçılarda, sahaflarda vakit geçirin, kendi “en güzel kitaplar” listenizi oluşturun.

    10- Lezzetli sofralarınız olsun

    Beklenmedik misafirler için hızlı, lezzetli ve kesinlikle farklı atıştırmalık lezzet listesi de aklınızda olsun. Masanın üzerinde mevsim meyvelerinin tepeleme durduğu bir tabak, kuru üzüm, incir ve cevizlerle dolu bir kâse bulunsun. Çekmecenizde patlamamış mısır son çare olarak saklansın. Kendi evinizde aç kalmayın, civar pizzacılardan da uzak durun… Arada bir misafir olmasa bile, sırf kendi keyfiniz için güzel sofralar kurun, kendinize bir bardak şarap hazırlayın. Ağzınızdaki tat hem sağlığınıza, hem de yaşam tarzınıza yansır. Damakta kalan tatların akılda kalan adı olun!

  • Ev dekorasyonu için altın öneriler

    Ev dekorasyonu için altın öneriler

    İşte dekorasyonunuz için öneriler:

    Aydınlık, ferahlık ve ışıltı gibi temaların peşindeyseniz, açık tonlu karolara yönelin. Beji temel alan renk şemanız doğallığı vurgulayacaksa kahve toprak tonları; romantik dokunuşlar arıyorsanız pembe, lila ve mavi tonlarını renk şemanıza ekleyin.

    Tavan yüksekliğiniz yeterli değilse, duvarın orta hizasında bordür kullanmayın. Dikdörtgen karoları boyuna kullanarak yükseklik duygusunu vurgulayın.

    Alanınız küçükse, yine küçük ölçekli karolar kullanın. Şimdilerde her boyutta karo mozaikler üretiliyor ve bu ürünler sayesinde duvarlarda asimetrik kesilmek zorunda kalan büyük karoların düzensiz görünümü engelleniyor.

    Vurgulamak istediğiniz duvarı mekanın geneli ile uyumlu ama görsel olarak farklılaşan karolarla kaplatarak dikkatleri bu zeminin üstüne çekebilirsiniz. Bu uygulamayı banyoda klozetin veya şık bir ayaklı lavabonun monte edildiği duvar boyunca yapabilirsiniz.

    Banyo ve mutfaklarda, fon ve dolaplar arasında tezatlık temasına yönelerek her iki tarafın da daha net ve güçlü bir biçimde algılanabilmesini sağlayabilirsiniz.

    Zemin karoları da tıpkı duvarlarda olduğu gibi natürel, seramik veya porselen olmak üzere çalışılır. Yaşam alanlarınızda, özellikle zeminden ısıtma sistemi uygulanmışsa, ahşap görünümlü karolar kullanarak parke sıcaklığını yaşatabilirsiniz. Bu ürünleri duvarlarda yine doğal renklerdeki karolarla kompoze ederek özgün mekanlar oluşturabilirsiniz. Metalik etkili yüzeylere sahip karolar kullanarak modern ambiyanslar yaratabilirsiniz.

    Aynı malzemenin farklı boyutlarda oluşturulmuş karo serileri ile kendi özgün düzenlemeniz için de hareketli yüzeyler yaratabilirsiniz.

    Üç boyutlu yüzeyleri olan karoları bir araya getirdiğinizde yakalayacağınız vurgu çok güçlü olacaktır. Bu tarz yüzeyleri kendileriyle gerek renk, gerekse doku anlamında kontrast oluşturacak objelerin gerisinde kullanın.

    Karoları alışılageldik formatlarının dışında, örneğin bir yatak başı olarak kullanmayı deneyebilirsiniz. Yatak ve komodinlerinizin gerisinde kalan duvarı cesur renk ve dokuya sahip karolarla, şık bir pano misali dekore edin. Işığın günün değişen saatlerine göre üstlerine düştüğünde kendine has görünümler yakalayan üç boyutlu karolar bu tasarımlar için ideal.