Etiket: damar sertliği

  • Cinsel fonksiyon bozukluğu

    Cinsel fonksiyon bozukluğu

    Cinsel fonksiyon bozukluğu mu yaşıyorsunuz, bunu söylemekten ya da doktora gitmekten kaçınıyor musunuz? Bitkisel tedavi yollarını da denediniz ve sonuç alamadınız. Son çare doktora gittiniz. Ancak görünürde herhangi bir probleminiz yok. Peki hiç kan şekerinizi, kolesterolünüzü ve kan basıncınızı ölçtürdünüz mü?

    Erkeklerde görülen cinsel fonksiyon bozukluklarının önemli nedenlerinden biri olan diyabeti İç Hastalıkları Bölümü, Obezite ve Diyabet Polikliniği Uzmanı Dr. Halil Kutlu Erol’la konuştuk…

    Erkeklerde görülen birçok cinsel problemin altında insülin direnci, diyabet, yüksek tansiyon ve kolesterol gibi nedenlerin yattığını ancak kişinin şikayetini dile getirmekten çekindiği için bunların çok geç fark edildiğini dile getiren Uzm. Dr. Erol; ‘Hastalarımız genellikle Üroloji Bölümüne başvurduktan sonra hekimlerimizin yönlendirmesiyle bize geliyor. Aslında erkeklerde görülen birçok cinsel problemin temelinde damar sertliği yatıyor. Ne yazık ki damar sertliğinin sadece kalbi etkilediği gibi yanlış bir kanı var. Ancak damar sertliği vücuttaki bütün damar sistemini olumsuz yönde etkiliyor. Damar sertliğinin oluşmasına ise insülin direnci, diyabet, kolesterol yüksekliği, yüksek tansiyon ve sigara neden oluyor.

    Özellikle diyabet artık bütün dünyada damar sertliği ile eşdeğer olarak kabul ediliyor. Bu yüzden diyabet eşittir damar sertliği diyebiliriz. Diyabeti olan bir kişiyi koroner kalp hastası olarak da kabul ediyoruz.

    Kalp damar hastalığına aday kişinin vücudundaki tüm damarlar gibi genital bölgede yer alan damarları da bu süreçten etkileniyor. Bu nedenle iktidarsızlığın en büyük nedenlerinden birinin damar sertliği olduğunu söyleyebiliriz.’ diye konuştu.

  • Nar ve Nar Ekşisi Her Derdin Çaresi

    Nar ve Nar Ekşisi Her Derdin Çaresi

    Yemesi zahmetli olan, ekşiliği nedeniyle biraz da yüz ekşiterek yenen narın ve ekşisinin faydaları saymakla bitmiyor. Nar ekşisi kalp sağlığını koruyor, kanser hücrelerinin gelişimini engelliyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Biraz daha yakından bakarsak işte narın ve nar ekşisinin faydaları…

    Nar ekşisinin insan sağlığına olan faydalarını saymakla bitirmek mümkün değil. Adeta bir ‘ilaç’, hatta antibiyotik olan nar, özellikle bağışıklık sistemini güçlendirerek pek çok hastalıktan koruyor.

    İçerdiği bazı maddelerle kolesterol ve şekeri de dengeleyen nar, kalp sağlığını koruduğu gibi, kanser hücrelerinin de gelişmesini engelliyor.

    Tüm bu özellikleriyle adeta bir ‘ilaç’ ve doğal antibiyotik görünümünde olan nar ve nar ekşisi sofralardan kesinlikle eksik edilmemesi gereken meyveler arasında yer alıyor. Nar suyu ve nar ekşisi ürünleri ayrıca damar sertliğine karşı güçlü etkisi bulunan bir içecek olarak karşımıza çıkıyor.

    Beslenmede mutlaka yer alması gereken nar ürünleri aynı zamanda güçlü bir antioksidan özelliği taşıyor. Yapılan araştırmalara göre narda, serbest radikallere karşı güçlü etkisi olan çeşitli vitamin, mineral, enzim ve antioksidanlar bulunuyor.

    İşte maddeler halinde narın ve nar ekşisinin faydaları:

    – Tansiyonumuzu olumlu bir şekilde düzenler.
    – Kalbimizi korur düzenli çalışmasına destek olur.
    – Enfeksiyona karşı vücut direncini korur ve artırır.
    – Enerji verir, yorgunluğu giderir.
    – İdrar söktürücü etkisiyle toksin atılımını sağlar.
    – Bağışıklık sistemini güçlendirir hastalıklara karşı korur.
    – Kolesterol ve kan şekerimizi regüle eder artmasını engeller.
    – Bağırsak parazitlerinin düşmanıdır, iyi bakterilerin artmasını sağlar.
    – İshali (diare) önler, tedavide destek sağlar.
    – Ciltte olumlu katkısı vardır, pürüzsüz görünüm sağlar.
    – Cilt enfeksiyonlarında olumlu katkısı vardır.

  • Yudum’la Hafif Ramazan Sofraları

    Hafifliği ve sağlığı geleneksel Türk mutfağıyla birleştiren Yudum Mısır Yağı, lezzetten ödün vermeden iftar sofralarına tat katacak hafif tarifler sunuyor. Soğuk buğday çorbası, lorlu ve kabaklı gül böreği, sarımsaklı yahni tarifleri, ramazan sofralarına hafiflik, sağlık ve lezzet katıyor.

    Tekli ve çoklu doymamış yağ oranları açısından zengin bir bitkisel sıvı yağ olan Yudum Mısır Yağı, damar sertliği riskini azaltıyor, yüksek kan basıncının ve kolesterol düzeylerinin düşürülmesinde rol oynuyor. Mısır Yağı, A, B, E, K vitaminleri ve zengin mineral yapısıyla enerji verici özelliğe sahip mısır bitkisinin doğal yağ içeren tohumlarından elde ediliyor.

    Yudum Mısır Yağı’ndan Hafif Ramazan Tarifleri

    Soğuk Buğday Çorbası (4 kişilik)

    Malzemeler:
    Aşurelik Buğday 2 su bardağı
    Yoğurt 4 su bardağı
    Su 4 su bardağı
    Yumurta 1 adet
    Taze Fesleğen 10- 12 yaprak
    Yudum Mısır Yağı 1 yemek kaşığı
    Tuz

    Yapılışı: Buğdayları bir gece önceden ıslatın, ertesi gün yumuşayıncaya kadar haşlayın. Yoğurt ve suyu çırparak ayran yapın ve içine yumurtayı ekleyin. Haşlanmış buğdayın üzerine ayranı yavaş yavaş dökün. Ocağa koyun orta hararette kaynayıncaya kadar karıştırın. Kaynayınca altını kısın, 5-10 dakika daha pişirin. Soğuyunca ince doğranmış fesleğenleri ekleyin. Tuzunu koyun, üzerine yağ gezdirin ve servis yaparken fesleğen yaprağıyla süsleyin.

    Lorlu ve Kabaklı Gül Böreği (Tahinli Yoğurt Sos İle) (4 kişilik)

    Malzemeler:
    Yufka 2 adet
    Yumurta 1 adet
    Yudum Mısır Yağı 1/2 su bardağı
    Süt 1/2 su bardağı
    Lor peyniri 350 gr
    Kabak 2 adet
    Tuz
    Karabiber

    Sos için:
    Tahin 1 kahve fincanı
    Yoğurt 1 su bardağı
    Yudum Mısır Yağı 1 tatlı kaşığı

    Yapılışı: Kabağı rendeleyin, loru kabakla karıştırın, tuz ve biber ekleyin. Ayrı bir kapta yumurta, süt ve Yudum Mısır Yağı’nı iyice çırparak karıştırın. Yufkaları ortadan ikiye keserek dört adet yarım ay elde edin. Yarım ayların düz tarafı size gelecek şekilde masaya koyun. Yufkanın her tarafına sıvı karışımdan sürün, düz kenar boyunca kabaklı lorlu karışımdan koyun ve rulo halinde sarın. Rulo yufkanın bir ucundan tutarak sarmal şeklinde döndürüp gül haline getirin. Yağladığınız tepsiye börekleri dizin, 175 derecede ısıtılmış fırında, böreklerin üzeri altın sarısı olana kadar pişirin. Sos için tahin, Yudum Mısır Yağı ve yoğurdu birbirine yedirerek karıştırın. Böreğin üzerine sürün veya yanında servis yapın.

    Sarımsaklı Yahni (4 kişilik)

    Malzemeler:
    Soğan, halka doğranmış 200 gr
    Yudum Mısır Yağı 2 çorba kaşığı
    Kuzu eti, 2-3 cm küp şeklinde doğranmış 800 gr
    Sarımsak, soyulmuş 30 diş
    Üzüm sirkesi 2 çorba kaşığı
    Karabiber ½ çay kaşığı
    Kimyon ½ çay kaşığı
    Tuz

    Yapılışı: Tencerenin dibine kuzu etlerinin yarısını koyup üzerine bir kat sarımsak dizin ve geri kalan etleri de ekleyin. Ayrı bir kapta Yudum Mısır Yağı’nda pembeleştirdiğiniz soğanlara sirke, karabiber, kimyon ekleyin, tencereye ilave edin. Etin üzerini geçecek kadar su koyun. Kaynamaya başladıktan sonra altını kısın. Etler yumuşayıncaya kadar pişirin. Tuzunu ekleyip, servis edin.

    YUDUM_Ramazan_Monusu

  • İştahı sona erdiren doğal diyet !

    İştahı sona erdiren doğal diyet!

    Diyet yapmadan diyet yaptıran otlar şimdi zayıflamak isteyenlerin imdadına yetişiyor. Son yıllarda beden olarak ince olma hayatta bir tatmin duygusu haline gelmekten çok, sağlık sorunu oldu. Yer örtüsünü renklendiren tabiata, şimdi güzellik çözümlerinin yanı sıra zayıflama için başvuruluyor. Çünkü şişmanlık global bir halk sağlığı problemi haline geldi… Çiçekleri, yaprakları, tohumları, kökleri ve kabuklarıyla hayatımıza sağlık katan şifalı otlar, kilolu insan için bir çözüm aracı oldu! Doğaya dönüşümün engellenemediği günümüzde, kereviz tohumu, biberiye ve mate yaprağı gibi bazı bitkiler, “doğal diyet” aracı olarak bedeni, aşırı iştaha karşı kontrol altına alıyor.

    Diyetlerin işe yaramadığını her diyetten sonra geri alınan kilolar ispatladı. Peki, diyet yapmadan bedene diyet yaptırılabilir mi? Doğal ürün uzmanları ve herbalistler buna “evet” diyor! Artık yazı, kışı kalmadı. O kadar çok insan kilolu olunca, farklı zayıflama çözümleri de her an gündeme geliyor. Çünkü zayıflama, kilo vermek, formda kalmak son dönemin popüler konuları arasında. Bir bakıyorsunuz, her diyet birbirinin benzeri. Bu nedenle zayıflama problemi olanlar için yeni bir çözüm devrede. Bir türlü zayıflayamayanlar bu aralar yeni bir adrese gidiyor. Çünkü son zamanlarda daha da popüler olan bitkisel zayıflama ürünleri ile “Doğal diyet” yapmak mümkün.

    En yüksek etkiye sahip bitkiler

    “Doğal diyet” sağlayan bu yöntemlerin adresi; Herbalium… Bitkisel zayıflama yöntemlerinin bütün dünyada milyonlarca kullanıcısı var. Bu konuda araştırmalar yapan kurumun müdürü Volkan Kurt, toksinlerin ve yağların süratle dışarı atılmasını sağlayan ve bağırsak faaliyetlerini hızlandıran bitkileri Anadolu’nun doğal ortamlarından getirttiklerini söylüyor. Uzun süredir Herbalium yetkilileri Anadolu’da yerel halktan topladıkları bitkilerin iştah kesenlerini, en dikkatli bir şekilde harmanlamak ve en iyi verimi elde etmek için çalışıyor. İçindeki mineral değerleri de yüksek olan bu bitkiler, bu işlemlerle doğal ve etkili yağ tutucu sonuçlar yaratıyor. Yüzde 100 bitkisel olan bu çözümde, bir çok şifalı bitki çeşidinin yaprak ve tohumları kullanılıyor. Diğer kilo çözümleri ile kıyaslandığında çok daha yüksek etkiye sahip… Zaten Anadolu insanları tarafından geleneksel olarak yenmekte ve değeri bilinmekte olan bitkiler.

    Beden yorgun düşmüyor

    Şifalı bitkilerin öğütülmüş formu, sağlıklı ve kolayca kilo verme imkanı sunuyor. İçeriğinde yer alan bitkisel karışımlar sayesinde doğal olarak herhangi bir başka diyet uygulamadan zayıflatıyor. Buna “doğal diyet” adını veren firma yetkilileri, “Bedene eziyet ederek zorla aç kalma diye bir durum olmadığını” söylüyorlar. Bitkiler tok tuttuğu için zaten vücut “doğal diyet”e tabi oluyor! Aynı zamanda beden yorgun düşmüyor. Çünkü içeriğindeki vitamin, mineral ve antioksidanlarla sağlıklı bir şekilde kilo verilmesine yardımcı olan bu çözüm. Her yönüyle tabiattan ve vücuttaki yağların hızlı bir şekilde yakılmasını sağlıyor. Acıkmayı önleyici özelliği ile “doğal diyet” yaptırıyor!

    “Zayıflamanın yazı kışı kalmadı”

    Volkan Kurt, “Şişmanlık, alınan kalori miktarının yakılan kaloriden daha fazla olması sonucu ortaya çıkan bir metabolizma bozukluğudur” diyor ve ekliyor: “Tıp dilinde hastalıklara davetiye çıkardığı bilinir. İstatistiklere göre şişmanların daha çabuk yaşlanır. Şeker hastalığı, damar sertliği, kalp hastalıkları, karaciğer, safrakesesi hastalıkları, tansiyon yüksekliği, akciğer hastalıkları ve romatizmal hastalıkların tehdidi altındalar. Artık şişmanlığa son vermenin bir mevsimi yok. Kilolu olan kişi kararını verip, yazdı, kıştı demeden kendini kontrol altına almasını öğrenmeli. Biliyoruz ki diyet yapmak çok zor. İşte bizlerin bu çözüm ile “doğal diyet”e davet ediyoruz. O çok ağır kiloları taşımak bedene büyüt eziyet. Bu eziyeti hiç bir insan hak etmiyor!”